muhasebe standartları kapsamında türev ürünlerin incelenmesi ve

advertisement
T.C.
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
MUHASEBE STANDARTLARI KAPSAMINDA
TÜREV ÜRÜNLERİN İNCELENMESİ VE
MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
Yüksek Lisans Tezi
Ümit Ferhat ŞENGÜL
Ankara-2009
T.C.
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
MUHASEBE STANDARTLARI KAPSAMINDA
TÜREV ÜRÜNLERİN İNCELENMESİ VE
MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
Yüksek Lisans Tezi
Ümit Ferhat ŞENGÜL
Tez Danışmanı
Doç.Dr. Kadir GÜRDAL
Ankara-2009
II
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE
Bu belge ile, bu tezdeki bütün bilgilerin akademik kurallara ve
etik davranış ilkelerine uygun olarak toplanıp sunulduğunu beyan
ederim. Bu kural ve ilkelerin gereği olarak, çalışmada bana ait
olmayan tüm veri, düşünce ve sonuçları andığımı ve kaynağını
gösterdiğimi ayrıca beyan ederim.(26/05/2009)
Tezi Hazırlayan Öğrencinin
Adı ve Soyadı
Ümit Ferhat ŞENGÜL
İmzası
……………………………………
ÖZET
“Muhasebe Standartları Kapsamında Türev Ürünlerin İncelenmesi Ve
Muhasebeleştirilmesi” konulu tezin amacı finansal risklere karşı bir korunma aracı
olarak ortaya çıkan türev ürünlerin (forward, futures, opsiyon ve swap)
muhasebeleştirilme esaslarını standartlar kapsamında incelemek ve karşılaşılan
sorunlarla ilgili çözüm önerileri sunmaktır.
Günümüzde hızla değişen ekonomik şartlar, işletmeleri birçok finansal riskle
karşı karşıya bırakmaktadır. Finansal risk, işletmenin varlıklarının değerinde ve
beklenen getirisinde oluşabilecek azalmaya; borç ve faiz yükünde meydana
gelebilecek artmaya neden olabilecek olumsuz sonuç yaratan finansal olaylar olarak
tanımlanmaktadır. İşletmelerin bu risklere karşı korunabilmeleri, piyasadaki
sürekliliklerini sağlayarak rekabet güçlerini arttırabilmeleri amacıyla türev ürünleri
kullanmaları zorunlu hale gelmiştir.
Türev ürünlerin değerlemesi, kaydedilmesi, sunulması ve açıklanması ile
ilgili ilkelere IAS 32, IAS 39 ve IFRS 7 nolu standartlarda yer verilmektedir.
Ülkemizde de Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurumu ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu’nun yayınlamış olduğu türev
ürünlerle ilgili muhasebe standartları ve düzenlemeler ile muhasebeleştirme ilkeleri
belirlenmiştir. Türev ürünlerin değerlemesinde ve muhasebeleştirilmesinde bu
işlemin hangi amaçla yapılmış olduğu önem arz etmektedir.
Riskten korunma
amacıyla taraf olunan sözleşmelerin değerleme kazanç veya kayıpları sözleşme
vadesi sonuna kadar ertelenirken, spekülasyon amacıyla taraf olunan sözleşmelerin
değerleme kazanç veya kayıpları ise değerleme tarihinde dikkate alınmaktadır.
I
Anahtar Sözcükler: Türev Finansal Araçlar, Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi,
Futures, Forward, Opsiyon, Swap, Uluslararası Muhasebe Standartları.
II
ABSTRACT
The purpose of this thesis is to identify the recognition principles of
derivatives (i.e., forwards, futures, options and swaps), which have been put forth as
a tool for hedging financial risks and prove suggestions for accounting problems.
Today, rapidly changing economic conditions, companies are left to face with
many financial risks. Financial risk is defined as financial events, that may cause
negative consequences by decreasing expected return and the value of business assets
or incresing debt and interest of company. Companies have to use derivatives to
increase their competitiveness, to provide continuity and to protect against financial
risks.
IAS 32, IAS 39 and IFRS 7 include principles about valuation, recording,
presentation and explanation of derivatives. In our country, accounting principles
have been identified with accounting standards and regulations published by the
Capital Markets Board, Banking Regulation and Supervision Agency and the Turkish
Accounting Standards Board. Valuation and accounting for derivatives are important
for which aims to supply. The valuation gains or losses of contract, which prevents
risk, are being delayed until the end of the contract. The valuation gains or losses of
contract, which to speculate, are taken into account in the valuation date.
Keywords: Financial Derivatives, Accounting for Derivatives, Forwards, Futures,
Options, Swaps, International Accounting Standards.
III
MUHASEBE STANDARTLARI KAPSAMINDA
TÜREV ÜRÜNLERİN İNCELENMESİ VE MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
İÇİNDEKİLER
ÖZET ............................................................................................................................. I
ABSTRACT................................................................................................................ III
İÇİNDEKİLER ........................................................................................................... IV
KISALTMALAR .......................................................................................................VII
GİRİŞ ............................................................................................................................ 1
BÖLÜM 1 ..................................................................................................................... 3
FİNANSAL RİSK YÖNETİMİ VE TÜREV ÜRÜN PİYASALARI .......................... 3
1.1.Finansal Risk Kavramı ve Türler ......................................................................... 3
1.1.1. Piyasa Riski................................................................................................. 5
1.1.1.1. Faiz Riski .............................................................................................. 5
1.1.1.2. Döviz Kuru Riski .................................................................................. 7
1.1.1.3. Sermaye (Hisse Senedi) Riski............................................................... 9
1.1.1.4. Emtia Riski............................................................................................ 9
1.1.2. Likidite Riski............................................................................................. 10
1.1.3. Operasyonel Risk ...................................................................................... 11
1.1.4. Kredi Riski ................................................................................................ 12
1.2.Finansal Risk Yönetimi...................................................................................... 12
1.2.1. Finansal Risk Yönetiminin Aşamaları ...................................................... 13
1.2.1.1. Riskin Tanımlanması .......................................................................... 13
1.2.1.2. Riskin Analizi ..................................................................................... 13
1.2.1.3. Riske Karşı Strateji Geliştirme ........................................................... 14
1.2.1.3.1. Riski Göze Alma ........................................................................... 14
1.2.1.3.2. Riski Azaltma................................................................................ 14
1.2.1.3.3. Risk Transferi................................................................................ 15
1.2.1.3.4. Riskten Kaçınma ........................................................................... 15
1.2.1.4. Sistemin Yönetimi............................................................................... 15
1.2.2. Riskten Korunma Teknikleri..................................................................... 16
1.3.Türev Ürün Piyasalarının Tarihsel Gelişimi ...................................................... 19
1.4.Forward İşlemleri ............................................................................................... 23
1.4.1. Döviz Forward Sözleşmeleri..................................................................... 25
1.4.2. Faiz Forward Sözleşmeleri........................................................................ 26
1.4.3. Mal Forward Sözleşmeleri ........................................................................ 26
1.5.Futures İşlemleri ................................................................................................ 27
1.5.1. Döviz Futures Sözleşmeleri ...................................................................... 31
1.5.2. Faiz Futures Sözleşmeleri ......................................................................... 31
1.5.3. Mal Futures Sözleşmeleri.......................................................................... 32
1.5.4. Endeks Futures Sözleşmeleri .................................................................... 32
1.6.Opsiyon İşlemleri ............................................................................................... 33
1.6.1. Döviz Opsiyon Sözleşmeleri..................................................................... 35
1.6.2. Faiz Opsiyon Sözleşmeleri........................................................................ 35
IV
1.6.3. Hisse Senedi Opsiyon Sözleşmeleri.......................................................... 36
1.7.Swap Sözleşmeleri ............................................................................................. 36
1.7.1. Faiz Swapları (Interest Swap) ................................................................... 37
1.7.2. Döviz (Para) Swapları (Currency Swap)................................................... 38
1.7.3. Mal Swapları (Commodity Swap) ............................................................ 39
BÖLÜM 2 ................................................................................................................... 41
TÜREV ÜRÜNLERİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ ............................................. 41
2.1.Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilme Esasları ................................................... 41
2.1.1. Kayıtlara Alma .......................................................................................... 46
2.1.2. Kayıtlamada Kullanılacak Değerin Tespiti............................................... 46
2.1.3. Kayıtlama Yöntemleri............................................................................... 46
2.1.3.1. Kayıtlama Tarihine Göre Kayıtlama Yöntemleri................................ 47
2.1.3.2. Değerleme Türüne Göre Kayıtlama Yöntemleri................................. 48
2.1.3.2.1. Erteleme Yöntemi ......................................................................... 48
2.1.3.2.2. Cari Değer Yöntemi ...................................................................... 49
2.1.4. Finansal Riskten Korunma Muhasebesi.................................................... 49
2.1.4.1. Finansal Riskten Korunma Aracı ........................................................ 50
2.1.4.2. Finansal Riskten Korunma Konusu Kalem......................................... 50
2.1.4.3. Finansal Riskten Korunma İlişkisi ...................................................... 51
2.1.4.3.1. Gerçeğe Uygun Değer Riskinden Korunma ................................. 53
2.1.4.3.2. Nakit Akış Riskinden Korunma .................................................... 54
2.1.4.3.3. Net Yatırım Riskinden Korunma .................................................. 56
2.1.4.4. Finansal Riskten Korunmanın Etkinliği.............................................. 56
2.2.Forward Sözleşmelerin Muhasebeleştirilmesi ................................................... 57
2.2.1. Döviz Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ............................ 59
2.2.1.1. Belirli Bir Döviz Cinsinden Mevcut Alacak Veya Borçlara İlişkin
Kur Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 60
2.2.1.2. Belirli Bir Döviz Cinsinden Kesin Bir Taahhüde İlişkin Kur
Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 63
2.2.1.3. Spekülasyon
Amacıyla
Taraf
Olunan
Döviz
Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 65
2.2.2. Faiz Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ............................... 67
2.2.2.1. Faiz Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Faiz Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 69
2.2.2.2. Spekülasyon Amacıyla Taraf Olunan Faiz Forward Sözleşmelerinin
Muhasebeleştirilmesi........................................................................... 73
2.2.3. Ticari Mal Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ..................... 76
2.3.Futures Sözleşmelerin Muhasebeleştirilmesi..................................................... 77
2.3.1. Döviz Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi .............................. 78
2.3.1.1. Belirli Bir Döviz Cinsinden Mevcut Alacak Veya Borçlara İlişkin
Kur Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Futures
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 78
2.3.1.2. Belirli Bir Döviz Cinsinden Kesin Bir Taahhüde İlişkin Kur
Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Futures
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................ 82
V
2.3.1.3. Spekülasyon Amacıyla Taraf Olunan Döviz Futures Sözleşmelerinin
Muhasebeleştirilmesi........................................................................... 85
2.3.2. Faiz Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................. 88
2.3.3. Ticari Mal Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi....................... 91
2.4.Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ................................................ 94
2.4.1. Döviz Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ............................ 95
2.4.2. Faiz Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ............................... 99
2.5.Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi................................................... 102
2.5.1. Döviz Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ............................... 102
2.5.2. Faiz Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi .................................. 108
BÖLÜM 3 ................................................................................................................. 112
TÜREV ÜRÜNLERİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİNE İLİŞKİN SORUNLAR 112
3.1.Türev Ürünlerin Muhasebe Kayıtlarına Alınmalarına İlişkin Sorunlar ........... 113
3.2.Türev Ürünlerle İle İlgili Değerleme Sorunları ............................................... 114
3.3.Türev Ürünlerin Raporlanması İle İlgili Sorunlar............................................ 115
3.4.Türev Ürünlerle İle İlgili Temel Muhasebe Kavramları .................................. 115
3.5.Gerçeğe Uygun Değer Kavramı....................................................................... 117
3.6.TMS 39 İle İlgili Eleştiriler.............................................................................. 123
SONUÇ ..................................................................................................................... 127
KAYNAKÇA............................................................................................................ 133
VI
KISALTMALAR
a.g.k. : Adı Geçen Kaynak
a.k. : Aynı Kaynak
AB: Avrupa Birliği
ABD :Amerika Birlesik Devletleri
BIS : Bank for International Settlement
CBOE : Chicago Board Options Exchange
CBOT : Chicago Board of Trade
FASB : Finansal Muhasebe Standartları Kurulu
FIS : Futures Industry Association
FRA : Forward Rate Agreement
IAS :International Accounting Standards
IASB :International Accounting Standards Board
IASC: International Accounting Standards Committee
IFRS :International Financial Reporting Standards
İAB : İstanbul Altın Borsası
İMKB :İstanbul Menkul Kıymetler Borsası
LIBOR :London Interbank Offered Rate
N.H.: Nazım Hesap
SPK :Sermaye Piyasası Kurulu
TCMB : Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
TFRS : Türkiye Finansal Raporlama Standartları
TL : Türk Lirası
TMS :Türkiye Muhasebe Standartları
TMSK :Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu
VII
TSPAKB : Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği
UFRS : Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
US GAAP :United States Generally Accepted Accounting Principles
USD : Amerikan Doları
VOB :Vadeli Islemler Borsası
VOBAS : Vadeli Islemler Borsası A.S.
VIII
GİRİŞ
Günümüzün hızla değişen ekonomik şartları, işletmeleri karşı karşıya
kaldıkları risklere karşı daha fazla korunmaya zorlamaktadır. Bu da işletmeler
tarafından türev ürünlerin kullanımını yaygınlaştırmaktadır. Türev ürünler, fiyatları
başka ürünlerin fiyatlarına bağlı olup, vade sonundaki ve vade içerisindeki değeri,
sözleşmeye konu olan varlığın fiyatı tarafından belirlenen varlıklardır. İşletmeler,
türev araçları riskten korunma amaçlı kullanmanın yanında, ticari kar amaçlı
(spekülatif) da kullanılabilmektedir. Finansal piyasalarda yaşanan bu gelişmeler,
değişen piyasalara ve yeni geliştirilen finansal araçlara uyum sağlanması amacıyla,
bir bütün olarak muhasebe ve finansal raporlama sistemlerinin de geliştirilmesine
ilişkin çalışmaların başlamasına sebep olmuştur.
Türev
ürünlerle
yapılan
işlemlerin
hacmindeki
artış,
bu
araçlarla
gerçekleştirilen işlemlerin finansal etkilerinin ne şekilde mali tablolara yansıtılacağı
sorununu gündeme getirmiştir. Türev ürünlerle yapılan işlemlerin kayıtlanması,
değerlemesi ve raporlanması ile ilgili sorunların aşılması ve farklı uygulamalara son
verilmesi amacıyla Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu (IASB) tarafından
çalışmalar yapılmış ve türev araçların muhasebeleştirilmesi için 32 ve 39 numaralı
Uluslararası Muhasebe Standartları ve 7 numaralı Uluslararası Finansal Raporlama
Standardı yayımlanmıştır. Ülkemizde de Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu
(TMSK) tarafından yayımlanan bu standartlara paralel yasal düzenlemeler
yapılmıştır.
Bu çalışma, türev ürünlerin gelişimini, çeşitlerini, türev ürünlerin
muhasebeleştirilmesi
hakkındaki
ulusal
1
ve
uluslar
arası
mevzuatları,
muhasebeleştirilme uygulamalarını ve türev ürünlerin muhasebeleştirilmesi ile ilgili
sorunları konu almaktadır.
Çalışmanın birinci bölümünde; finansal risk kavramı ve finansal risk
yönetimi, türev ürünler, türev ürünlerin tarihsel gelişimi, türev ürünlerin kullanım
amaçları ve özellikleri üzerinde durularak genel bilgiler verilmiştir.
İkinci bölümde; türev ürünlerin muhasebeleştirilmesi konusunda Uluslararası
Muhasebe Standartları, Sermaye Piyasası Kurulu ve Türkiye Muhasebe Standartları
Kurulu’nun
ülkemizle
ilgili
yayınlamış
olduğu
muhasebe
standartları
ve
düzenlemeler doğrultusunda türev ürünlerin muhasebeleştirilmesi esasları ele
alınarak uygulama örneklerine yer verilmiştir.
Çalışmanın son bölümünde ise; Türev ürünlerin muhasebeleştirilmesi ile ilgili
sorunlar ve tartışmalar ele alınarak bunlarla ilgili çözüm önerileri sunulmuştur.
2
BÖLÜM 1
FİNANSAL RİSK YÖNETİMİ VE TÜREV ÜRÜN PİYASALARI
1.1.
Finansal Risk Kavramı ve Türleri
Uluslararası finansal piyasalarda 1970 öncesi dönemdeki fiyat istikrarına
karşın, 1970 sonrası dönemde Bretton-Woods Sistemi’nin sona ermesi ile ortaya
çıkan fiyat belirsizlikleri, karmaşık ve değişken işlemler finans sektöründeki piyasa
katılımcılarını daha büyük risklerle karşı karşıya bırakmıştır. Bu gelişmeler riske
karşı korunma ihtiyacını da beraberinde getirmiştir. Risk, sözlükte kelime anlamı
olarak zarara uğrama ihtimali şeklinde tanımlanmaktadır. 1 Finansal olarak ise risk,
kazanma ve kaybetme derecesindeki belirsizlik, işletmenin beklenen getirilerindeki
değişkenliktir. 2 Finansal riski, işletmenin varlıklarının değerinde ve beklenen
getirisinde oluşabilecek azalmaya; borç ve faiz yükünde meydana gelebilecek
artmaya neden olabilecek olumsuz sonuç yaratan finansal olaylar olarak da
tanımlayabiliriz. 3 Günümüzde risk kavramı, yalnızca tehdit unsurları ile değil içinde
barındırdığı fırsat olanakları da ele alınarak tanımlanmaktadır. Fırsatların ve
tehditlerin yapısı niteliksel anlamda çok farklı olmadığından, her ikisi de belirsizlik
içerebilmekte ve beklentiler üzerinde potansiyel bir etkiye sahip olabilmektedir.
Piyasalarda meydana gelen değişimlerin ve artan belirsizliğin neticesinde
piyasa katılımcılarının eskisinden daha büyük finansal risklerle karşı karşıya
kalmasının nedenleri şunlardır: 4
1
2
3
4
www.merriam-webster.com, 11.01.2009 19:30
J.C. Van Horne, J.M.Wachowicz, Fundamentals of Financial Management, Prentice Hall
Inc.,1998, s.90
R.Örten, İ.Örten, Türev Finansal Araçlar ve Muhasebe Uygulamaları, Gazi Kitabevi, Ankara,
2001, s.15
G.Erçel, Finansal Risk Yönetimi, “6. Yıllık Global Finance Conference”, Bilgi Üniversitesi,
İstanbul, 1999.
3
i. Küreselleşme
Dünyadaki birçok finansal piyasa, sermayenin serbest dolaşımındaki engelleri
aşamalı olarak ortadan kaldırarak, daha geniş bir piyasa şekline dönüşmüştür.
Bu durum, dünyanın bir bölgesinde ortaya çıkan sorunların başka bir
bölgedeki piyasalara ve yatırımcılara hemen yansıması gibi bir olguyu da
beraberinde getirmiştir.
ii. Değişkenliklerin Artması
Piyasa fiyatlarının ve rasyoların inişli çıkışlı bir seyir izlemesi anlamına gelen
piyasadaki değişkenlik (volatility), finansal riskin ana kaynaklarından biridir.
Piyasadaki değişkenliklerin artması, piyasa katılımcılarını daha büyük
belirsizlik ve risklerle karşı karşıya bırakmıştır.
iii. Yeni Yatırım Alternatiflerinin Ortaya Çıkması
Uluslararası piyasalardaki şartların değişmesi sonucunda karmaşık yapılı yeni
yatırım alternatifleri ortaya çıkmıştır. Yatırım araçlarının çeşitliliği, korunma
(hedging) amaçlı türev enstrümanlarda olduğu gibi, diğer yatırım araçlarını
da gelişmeye yöneltmiştir. Türev enstrümanlar, finansal piyasalarda riski
azaltmak için giderek daha geniş olarak kullanılmakla birlikte bunlardan
kaynaklanan zararlar da artmaya başlamıştır.
iv. Uluslararası Rekabetin Artması
Dünyada kredi fonları arzındaki artış, finansal risklerin de hızla artmasında
önemli bir rol oynamıştır. Özellikle, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin
bankacılık sektörlerinin aynı alanda rekabet etmeye başlaması ve büyük
ölçekli bankaların bankacılık sektörü dışındaki finansal kurumlarla yoğun
4
rekabete girişmeleri kredi riskini daha önemli ve fakat karmaşık hale
getirmiştir.
Finansal piyasalarda da pek çok risk ile karşı karşıya kalınmaktadır. Maruz
olunan riskin kaynağına göre finansal kurumlar 4 tür temel risk ile karşı karşıdır.
Bunlar piyasa riski, likidite riski, operasyonel risk ve kredi riskidir.
1.1.1. Piyasa Riski
Piyasa riski, piyasada oluşan fiyat dalgalanmaları sonucu maruz kalınan
risktir. Piyasa riski alınacak, satılacak ya da elde bulundurulacak bir finansal ürünün
değerindeki piyasa faktörlerine bağlı belirsizliği ifade etmektedir. Faiz riski, döviz
kuru riski, sermaye (hisse senedi) riski ve emtia riski olmak üzere 4 farklı tür piyasa
riski vardır.
1.1.1.1.
Faiz Riski
Piyasalarda döviz kuru ve faiz oranlarındaki değişim finansal ürünlerin piyasa
fiyatlarını etkilemektedir. Faiz oranlarındaki değişim serbest piyasa ekonomilerinde
tamamen piyasa güçleri tarafından yaratılmaktadır. Kaynak kullanım talebi, tasarruf
ve yatırımların arzını etkileyen bir kısım faktörler vardır. Bunlar, büyüme ve
enflasyon gibi ekonominin geneline dair bekleyişler ve devletin kısa ve uzun vadeli
borçlanma miktarı ve para politikası uygulamalarıdır. Örneğin; yüksek miktarda
borçlanmak isteyen bir devlet daha yüksek faiz oranları sunacak, bu da diğer ödünç
verilebilir fonların maliyetlerini arttıracaktır. 5
Faiz oranında oluşan dalgalanma faiz oranı riskini ortaya çıkarmıştır. Faiz
oranı riski, faiz oranlarında gerçekleşebilecek olumsuz değişmeler sonucu, faiz
5
E. Uzun, Türkiye’deki Uygulamalar, 39 Numaralı Uluslararası Muhasebe Standardı ve
Avrupa Merkez Bankası Uygulamaları Çerçevesinde Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi
ve Finansal Tablolara Yansıması, TCMB Uzmanlık Yeterlilik Tezi, 2004, s. 7-8.
5
maliyetinin artması veya yatırım ve kredi gelirlerinin azalması riski olarak
tanımlanmaktadır. 6 Bu risk herhangi bir yatırımdan beklenen getiriyi olumlu veya
olumsuz etkilemekte ya da işletmelerin borçlanmaları üzerinde etkili olmaktadır.
Faiz oranındaki değişmelerden kaynaklanan faiz riski sonucu işletme daha az faiz
geliri ya da daha çok faiz gideriyle karşı karşıya kalmaktadır. Faiz riski, borçlanma,
borç verme veya yatırım kararlarında da minimum maliyetin ya da maksimum karın
elde edilmesine engel olmaktadır. Faiz oranı riskinin nakit akışı riski, portföy riski ve
ekonomik risk olmak üzere üç türü vardır.
Nakit akışı riski, faiz oranlarındaki dalgalanma sonucu, işletmenin
beklenenden daha fazla faiz ödemesi ya da daha az faiz geliri elde etmesini ifade
eder. Kredi almayı düşünen veya değişken faizli bir borca sahip olan bir işletme, faiz
oranlarında meydana gelecek bir artıştan dolayı zarara uğrayacaktır. Değişken faizli
bir yatırım aracına yatırım yapan yatırımcı da faizlerde meydana gelebilecek bir
düşüş sonucunda beklenenden daha az faiz geliri elde edeceğinden zarar edecektir.
Portföy riski, faiz oranlarındaki değişmeler karşısında sahip olunan portföyün
değer kaybetme riskini içerir. Faiz oranları ile faiz getiren varlık arasında ters ilişki
vardır. Faiz oranları arttıkça varlığın değeri azalır, oranlar azaldıkça varlığın değeri
artar. Vade süresi uzadıkça faiz oranların bu etkisi daha da artmaktadır.
Faiz oranı değişiklikleri, bir işletme üzerinde, onun ekonomik çevresini
değiştirmek suretiyle endirekt bir etkiye sahip olabilir. Bu durum ekonomik risk
olarak ifade edilmektedir. Örneğin, faiz oranlarında bir düşüş olması durumunda,
6
R.Parlakkaya, Finansal Türev Ürünler ile Mali Risk Yönetimi ve Muhasebe Uygulamaları,
Nobel Yayın, 2003, s. 25.
6
işletmenin yüksek kaldıraç derecesine sahip rakiplerinin fon maliyeti azalacağından,
söz konusu rakipler bir rekabet avantajı elde edebileceklerdir. 7
1.1.1.2.
Döviz Kuru Riski
Döviz kuru riski, belli etkenlerle (enflasyon, faiz oranları, ekonomik ve
siyasal krizler, ödemeler dengesi, vb.) ulusal para biriminin yabancı para birimi
karşısındaki olumlu veya olumsuz değer değişimlerdir. 8 Döviz riski, bir işletmenin
kendi ulusal parası dışındaki paralarla kambiyo işlemlerinde bulunması ya da kendi
ülkesi dışında net varlık veya borçlarının olması durumunda ortaya çıkar. Bir işletme,
yabancı para cinsinden varlıklara ya da yükümlülüklere sahip olduğu veya yabancı
para cinsinden ödeme yapma ya da gelir elde etmesini sağlayacak anlaşmalar yaptığı
zaman döviz kurunun dalgalanmasından kaynaklanacak risklerle karşı karşıya
kalacaktır. Ulusal paranın yabancı paralar karşısında değer kazanması durumunda
yabancı paralı varlıkları, yabancı paralı yükümlülüklerinden fazla olan bir işletme
için zarar, tersi durumda olan bir işletme için kar durumu ortaya çıkacaktır.
Döviz kurlarındaki olumlu ve olumsuz dalgalanmalar işlem riski, muhasebe
riski ve ekonomik risk olmak üzere üç tür döviz kuru riski ortaya çıkarmaktadır. 9
İşlem riski, işletmenin beklenen nakit akımlarındaki döviz kuru hareketlerinin
direkt etkisinden kaynaklanan olası kazanç ve kayıplar olarak tanımlanabilir. 10 Bir
işletmenin vadeli bir ithalat ya da ihracat yapması durumunda, vade sonunda kurların
değişmesi sonucunda zararla karşılaşması işlem riskine örnek verilebilir. İşlem
7
a.k., s. 25-26.
Ö.Akmut, “Kriz Dönemlerinde İşletmelerin Karşılaştıkları Finansal Sorunlar ve Risk
Yönetimi”, İşveren Dergisi, www.tisk.org.tr, 13.01.2009, 21:30.
9
S.Sezer, “Döviz Kur Riskine Karşı Dış Ticaret Firmalarının Duyarlılığı: Kayseri Örneği”,
http://www.paradoks.org/makale/yil2_sayi1/doviz_kur.pdf, 13.01.2009, 22:00.
10
H.Söyler, “Döviz Kurları Üzerine İşlemler”,
http://www.alomaliye.com/halil_soyler_doviz_kur_islemler.htm, 22.01.2009, 20:00.
8
7
riskinin sonucu, ulusal para cinsinden daha fazla ödemede bulunmak ya da daha az
tutarda tahsilatta bulunmaktır. Döviz kurlarındaki olası bir değişme, işletmenin
beklenen ya da bütçelenen nakit akışı veya harcamalarının beklenenden daha az veya
çok olmasına neden olabilir. Dolayısıyla işletmenin karlı olabilecek bir işlemi zararla
kapatması söz konusu olabilmektedir. İhracatçı işletme, döviz kurundaki düşüş
sonucu zarar ederken, ithalatçı işletme da döviz kurundaki artış yüzünden zarar
edecektir.
Muhasebe riski, yabancı para birimi ile gösterilen varlıkları, yükümlülükleri,
gelirleri ve harcamaları ile yabancı ülkelerde bulunan bağlı şirketlerinin mali
tablolarının konsolidasyonu sırasında, ana işletmenin bilançosu için esas aldığı para
birimindeki değişiklikler nedeniyle ortaya çıkan bir risktir. Özellikle çok uluslu
şirketlerin yabancı ülkelerdeki bağlı şirketlerinin mali tablolarının ana şirketin mali
tabloları ile konsolide edilmesi sırasında, bağlı şirketlerin mali tablolarında yer alan
kalemlerin, ana şirketin bulunduğu ülkenin parasına çevrilmesi sonucu ortaya çıkar.
Muhasebe riski, işletmenin karlılığını ve bilanço değerlerini etkilemekte, ancak işlem
riskinden farklı olarak nakit kar ya da zarar doğurmamaktadır.
Ekonomik risk, işletmenin cari ve gelecekteki nakit akışlarının yerel para
cinsinden değerinin döviz kurundaki dalgalanmalara bağlı olarak değişmesidir.
Ekonomik riskin direkt ve endirekt olmak üzere iki türü vardır.
Direkt ekonomik risk, döviz kurlarının olumsuz yönde hareketi ile bir
işletmenin gelecekteki ticari faaliyetleri nedeniyle satın alacağı malzemeler için daha
yüksek maliyetlere katlanması veya satacağı malzemelerden daha az gelir elde
etmesi sonucu ortaya çıkan risktir.
8
Endirekt ekonomik risk ise, döviz kurlarının olumsuz yönde hareketi ile, bir
işletmenin rakiplerine karşı fiyat ve maliyet rekabeti yapabilme yeteneğini
kaybetmesi olasılığıdır. 11
1.1.1.3.
Sermaye (Hisse Senedi) Riski
Sermaye (Hisse senedi) riski, sermaye sahipleri (hissedarlar) için hisse senedi
fiyatlarının azalması sonucu portföy değerinin azalması ya da ileri tarihte belirli
miktarda bir fonu hisse senetlerine yatırmayı planlayan yatırımcılar için, hisse senedi
fiyatlarının yükselmesi, dolayısıyla şimdiye göre daha az hisse senedi satın alabilme
ya da daha fazla fon ile planlanan sayıda hisse satın alabilme riskidir.
1.1.1.4.
Emtia Riski
Emtia riski, mal fiyatlarındaki dalgalanmaların oluşturduğu bir risktir.
Alıcılar için mal fiyatlarındaki artışlar sonucunda beklenenden daha fazla ödeme
yapılması, satıcılar ve üreticiler için de mal fiyatlarındaki azalışlar sonucunda
beklenenden daha az tahsilat yapılması olasılığıdır. 12 Emtia riskinin, nakit akış riski
ve ekonomik risk olmak üzere iki türü vardır.
Nakit akış riski, mal fiyatlarındaki değişme sonucunda nakit akımlarının
değişmesidir. Mal fiyatlarındaki azalış, üreticiler ve satıcılar için nakit girişlerini
azaltırken, mal fiyatlarındaki artışlar, alıcılardan daha fazla nakit çıkışına neden
olmaktadır.
Ekonomik risk ise, mal fiyatlarındaki artışlar sonucunda bu ürünlere dayalı
üretim yapan işletmelerin satış hacimlerinde azalma olması olasılığı olarak
11
12
R.Parlakkaya, a.g.k., s.24.
Comptroller of the Currency Administrator of National Banks, Risk Management of Financial
Derivatives, Comptroller’s Handbook, http://www.occ.treas.gov/handbook/deriv.pdf, 24.01.2009,
21:45
9
tanımlanabilir. İşletmelerin maliyetlerinde meydana gelen bu artışları müşterilerine
yansıtmayarak satış hacimlerini korumaya çalışmaları durumunda ise karlılıkları
azalacaktır. Mal fiyatlarındaki bu artışlar işletmenin rekabet gücünü azaltacak ve
mevcut pazar payının kaybedilmesine neden olabilecektir.
1.1.2. Likidite Riski
Likitide riski, sahip olunan varlığın, istenildiğinde kolayca paraya
çevrilememesini veya paraya çevirmede bazı zorluklarla karşılaşılması sonucu,
varlığın cari piyasa değerinin altında elden çıkarılması anlamına gelir. 13 Likitide riski
aynı zamanda, genel olarak işletmenin nakit akışındaki dengesizlik sonucunda nakit
çıkışlarını tam olarak ve zamanında karşılayacak düzeyde ve nitelikte nakit
mevcuduna veya nakit girişine sahip bulunmaması riskidir. 14 İşletmenin nakit giriş
ve çıkışları dengeli olmazsa bazı yükümlülüklerin karşılanamaması söz konusu
olabilir. Bu durumun giderilmesi amacıyla işletme daha yüksek maliyetlere
katlanarak fon sağlama yoluna gidecektir. İşletmenin vadesi gelen yükümlülüklerini
karşılayabilmesi, istenilen işlemlere girebilmesi ve yüksek verimli yatırım fırsatlarını
değerlendirebilmesi için ihtiyaç duyacağı nakit için çok yüksek maliyetlere
katlanmak zorunda kalması da likitide riskini ortaya çıkarır. Nakit giriş ve
çıkışlarının yalnızca miktar olarak değil, zaman olarak da birbirleriyle uyumlu olması
gerekmektedir. 15
13
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s.16.
E.Uzun, a.g.k., s. 8-9.
15
F.K. Ebiçlioğlu, A.Kahraman, “Swap İşlemleri İşleyişi Ve Vergisel Boyutu”,
http://www.turmob.org.tr/EKutuphane/Dokuman_Detay.aspx?belge=238, 22.01.2009, 22:30.
14
10
1.1.3. Operasyonel Risk
Operasyonel risk, yetersiz ve başarısız içsel süreçlerden, personelden ve
sistemlerden ya da dışsal olaylardan kaynaklanan kayıplardır. Operasyonel risk,
uygun olmayan veya hatalı iç proses ve sistemler sonucu (insan hataları, teknik
hatalar vb.) veya işletme dışı olaylar sonucu karşı karşıya kalınan risklerdir.
Operasyonel risk çoğunlukla yönetim başarısızlıkları ve yetersiz denetim sonucu
meydana gelmektedir.
Operasyonel riskler; personel riski, teknolojik riskler, organizasyon riski,
yasal riskler ve dış risklerden oluşmaktadır. 16
Personel riski, yönetimin ve personelin yetersizliğinden, ihmalinden,
görevlerini unutmalarından ya da kötüye kullanmalarından veya kasıtlı olarak suç
sayılan eylemleri gerçekleştirmelerinden kaynaklanan risklerdir.
Teknolojik riskler, bilgisayar ve iletişim sistemlerindeki teknik sorunlar,
aksamalar, yetersiz ya da eskimiş sistemlerden kaynaklanan risklerdir.
Organizasyon riski, örgüt yapısı ve işleyişiyle ilgili sorunlardan doğan
risklerdir. Örgüt içerisindeki kademeler arasındaki bilgi akışının yetersizliği, yetki
sınırlarının kesin olmaması, yapı-işleyiş değişikliklerinden doğan belirsizlikler bu
gruba girmektedir.
Yasal riskler, işletmenin içinde bulunduğu sektöre ait mevcut yasal mevzuatta
oluşabilecek değişikliler neticesinde zarara uğrama riskidir.
Dış riskler, işletmenin dışında kaynaklanan, deprem, yangın, sel gibi
felaketlerden kaynaklanan riskler, terör ve sosyal kargaşanın yol açacağı zararlardır.
16
M.A. Boyacıoğlu, “Operasyonel Risk ve Yönetimi”, Bankacılar Dergisi, Sayı 43, 2002, s.51-54.
11
1.1.4. Kredi Riski
Kredi
riski,
bir
finansal
işlemde
taraflardan
birinin
karşı
tarafa
yükümlülüğünü yerine getirmemesi ya da yükümlülüğünü erteleyerek anlaşılan
vadeden daha uzun bir vadeye çevirmesi sonucunda karşı tarafı zarara uğratma
riskidir. 17
Kredi riski, özel kredi riski ve genel kredi riski olmak üzere ikiye ayrılır. Özel
kredi riski, kredi verilen işletmenin ekonomik koşulları ve içinde bulunduğu sektöre
özel durumlar veya yatırımda bulunulan işletmelerin ekonomik koşulları ve içinde
bulunduğu durumlar nedeniyle maruz kalınan risklerdir. Genel kredi riski ise, bütün
ekonomiyi etkileyen, ekonomik kriz ve doğal afetler gibi bütün işletmelerin
yükümlülüklerini yerine getirmesini olumsuz yönde etkileyen olaylar nedeniyle
kredilerin kısmen ya da tamamen ödenememesi riskidir. 18
1.2.
Finansal Risk Yönetimi
Finansal risk yönetimi döviz kurlarında, faiz oranlarında, mal ve hisse senedi
fiyatlarındaki beklenmedik değişmelerin neden olduğu kayıpları en aza indirme veya
yok etme çabalarıdır. Finansal risk yönetimi, finansal kararların doğuracağı sonuçları
kur, faiz, fiyat gibi değişkenlerle ilişkilendirerek; uygun riskten kaçınma
tekniklerinin bulunması ve bu tekniklerin duyarlılık derecelerinin ortaya konularak;
uygun çözümlerin, uygun zamanda uygulanması sürecini içermektedir. 19
Finansal risk yönetiminin amacı, ne zaman ve nasıl ortaya çıkacağı belirsiz
risklerin olumsuz etkilerini en aza indirmek ve bu riskler içerisindeki potansiyel
17
G.Erçel, a.g.k., s. 3.
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 21.
19
G. Sayılgan, “Finansal Risk Yönetimi”, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Cilt:50, Sayı:1-2, 1995,
s. 324
18
12
fırsatları en etkili biçimde değerlendirebilmek için kaynak ve etkinliklerin en etken
şekilde planlanmasını, organize edilmesini, yönetilmesini ve kontrolünü sağlamaktır.
1.2.1. Finansal Risk Yönetiminin Aşamaları
Başarılı bir finansal risk yönetimi için aşağıda belirtilen aşamalar
izlenmelidir. 20
1.2.1.1.
Riskin Tanımlanması
Risk tanımlanması, muhtemel riskleri sistematik ve sürekli biçimde
saptayarak önemine göre sınıflandırmak amacıyla yapılan çalışmalardır. Bu aşama
daha sonraki aşamalara temel oluşturur ve büyük önem taşır. Riskin doğru şekilde
tanımlanması, bu risklerin doğru şekilde yönetilmesine de olanak sağlayacaktır. Risk
tanımlanmasında ilk olarak riskin algılanması ve tehlikenin farkına varılması, yani
riskin ne olduğunun tespit edilmesi gerekir. 21 İkinci olarak da, potansiyel kaybın asıl
nedeninin ve nereden kaynaklandığının saptanması gerekir.
1.2.1.2.
Riskin Analizi
Tanımlanan risklerden mantıksal biçimde korunmak için, riskin potansiyel
etkilerinin hesap edilmesi ve ölçülmesi zorunludur. Bir riskin izlenebilir olması için
ölçülebilir olması gerekir. Bu nedenle, risk analizi, belirsizlikleri nicel biçime
dönüştürerek riskin potansiyel etkilerinin hesaplanması olarak tanımlanır. 22
20
Ş.A.Acuner, “Etkili Bir Risk Yönetim Sürecinin Aşamaları”, Active Dergisi, No: 47, 2006
http://www.makalem.com/Search/ArticleDetails.asp?nARTICLE_id=3866, 24.01.2009, 20:00.
21
K.A.Horcher, Essentials of Financial Risk Management, Wiley, 2005, s. 7.
22
G.Sayılgan, a.g.k., s. 329.
13
1.2.1.3.
Riske Karşı Strateji Geliştirme
Tanımlama ve analiz işleminden sonra, soruna çeşitli çözümler ve yöntemler
sunulması ve en iyi çözüm kombinasyonunun oluşturulması risk yönetiminin üçüncü
aşamasıdır. Bu aşamada, belirli risklerin hangilerinin katlanılabilir olduğu konusunda
karar verilir. Riske karşı gösterilen tepkinin etkin olabilmesi için en önemli husus bu
tepkinin risk gerçekleşmeden önce belirlenmiş olmasıdır. Bunun için kişi, kurum ya
da bölgenin maruz kalacağı risklerin doğru bir şekilde tanımlanması ve bunların
gerçekleşme olasılıklarının ya da gerçekleşmeleri halinde neden olacakları kayıp ve
zararların doğruya yakın tahminleri de önemlidir.
Risk tepkileri genellikle riske karşı davranış şekillerine göre belirlenir. Dört
tip risk stratejisi vardır. Bu stratejiler, riskin gerçekleşme olasılığının azaltılması ya
da riskin gerçekleşmesi halinde ortaya çıkan kayıpları en aza indirmek amacıyla
geliştirilen yöntemlerdir. 23
1.2.1.3.1.
Riski Göze Alma
Riski göze alma stratejisi, risk almak gerektiği ve riske karşı ister aktif bir
şekilde uygun ihtimalleri göz önüne alarak, isterse pasif bir şekilde riskin getireceği
durumu gözlemek dışında bir şey yapmayarak tepki vermeme durumudur.
1.2.1.3.2.
Riski Azaltma
Riski azaltma stratejisi, riskin olasılığını ya da etkisini aza indirgeyerek,
işletmeler açısından riski daha kabul edilebilir hale getirebilmek için riskin
23
D.Hillson, “Extending The Risk Process To Manage Opportunities”, 4. European Project
Management Conference, PMI Europe 2001, London, 6-7 Haziran 2001, http://www.riskdoctor.com/pdf-files/opp0601.pdf, 24.01.2009, 20:00.
14
boyutlarını küçültme durumudur. Riski azaltmanın en etkili yöntemi riski
paylaştırmaktır.
1.2.1.3.3.
Risk Transferi
Risk transferi, zararın hukuki ve finansal sorumluluğunun, riski daha iyi
yönetebileceğine inanılan bir kişiye ya da kuruluşa transfer edilmesidir. Transferin
yapıldığı kişi ya da kuruluş herhangi bir kayıp durumunda bütün hukuki ve finansal
sorumluluğa katlanmaktadır. Risk transferinde leasing, sigorta ve tehlike arz eden
faaliyetler için alt sözleşme yöntemleri kullanılabilir. Riski transfer etmek riskin
kaynağını etkileyip, riski azaltmayı amaçlamaz, yalnızca riskin sorumluluğunu başka
bir birime aktarır.
1.2.1.3.4.
Riskten Kaçınma
Riskten kaçınma, riskin ortaya çıkma ihtimalini ortadan kaldırmak,
belirsizlikleri elimine ederek zarar etmeyi önlemektir. İşletmeler riskin olası
sonuçlarını kabul etmek istemezlerse ve belirsizlikleri ortadan kaldıramazlarsa risk
içeren faaliyetlere baştan girmezler. Ancak bu kararı alırken dikkatli olmalı, mevcut
fırsatları iyi analiz ederek doğru karar vermelidirler.
1.2.1.4.
Sistemin Yönetimi
Risk yönetiminin son aşaması, risk yönetiminin sistemli ve sürekli bir şekilde
sürdürülmesini sağlayan çalışmalardan oluşur. Sistemsel yaklaşım olarak da
tanımlanan bu aşamanın iki önemli bölümü vardır. 24
Risk yönetim politikasının belirlenmesi: Risk yönetim politikası, risk
yönetiminin standartlarını belirleyen belge ve dokümanlardan oluşur. Risk yönetim
24
Ş.A.Acuner, a.g.k., s. 6-7.
15
politikasının belirlenmesinin en önemli yararı, daha önce yaşanmış benzer bir olayla
karşılaşılması halinde risk yöneticisinin yeni bir çalışma yapmasına gerek
duymaması ya da en az çabayla yeni bir plan oluşturmasıdır.
Sürecin izlenmesi ve kayıtlama: Uygulamada bir yandan risk yönetiminin
işleyişi izlenirken öbür yandan uygun bir kayıtlama sistemiyle risk yönetim
aşamalarında kullanılan istatiksel veriler sağlanır. Bu kayıtlar risk sıklığı, şiddeti ile
sonuçları ve diğer önemli bilgileri içererek gelecekteki yeni risk olayları için yol
gösterici olurlar.
1.2.2. Riskten Korunma Teknikleri
Asıl finansal olay (faiz, fiyat ve döviz kuru dalgalanmaları) nedeniyle
gelecekte meydana gelebilecek olumsuz durumun etkisini ortadan kaldırmak veya en
aza indirmek amacıyla yapılan işleme riskten korunma (hedging) denir. 25 Riskten
korunma işlemi ile türev enstrümanlar veya belirli şartlar altında türev olmayan
enstrümanlar (sadece kur riskine karşı korunmada), riskten korunan varlık veya
yükümlülüğün rayiç değerindeki veya söz konusu varlık veya yükümlülüklerden
kaynaklanan nakit akışlarındaki değişmelerin tamamını veya bir kısmını dengeler.
Riskten korunan varlık, rayiç değerinde veya nakit akışlarında değişmelere maruz
kalan bir varlık, yükümlülük, taahhüt veya öngörülen bir işlem olabilir. 26
İşletmelerin karşılaşabilecekleri risklerin bir kısmı mevcut aktif, pasif ve
taahhütlerle ilgili iken bir kısmı da ileriye dönük işlemler ile ilgili olabilmektedir.
İşletmeler bu tür risklerden kendilerini koruyabilmek için türev ürünlere dayalı
25
26
Y.Selvi, Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi, Rem Ofset, İstanbul, 2000, s. 73.
H. Turgay, “Türev Ürünlerin Mali Tablolara Yansıtılması”, Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi,
Cilt 3, Sayı 2, 2001, http://www.tspakb.org.tr/tr/Portals/57ad7180-c5e7-49f5-b282c6475cdb7ee7/ETM_lisanslama_egitim_kilavuzlari_turev_araclar_hale_turgay_makale.pdf,
15.01.2009, 20:00.
16
sözleşmeler satın alır veya kendileri yeni ürün türetirler. Riskten korunma amaçlı
türev ürünler, getirisi başka bir kıymetin getirisine bağlanmış, diğer bir deyişle başka
bir kıymetin getirisinden türetilmiş finansal araçlardır. Forward, futures, opsiyon ve
swap sözleşmeleri bu ürünlere örnektir. Bu ürünler döviz, faiz, emtia gibi her türlü
ürün üzerine yazılabilir.
Riskten korunma amaçlı yapılan sözleşmelerle, iki ya da daha fazla
birbirinden farklı durumlar arasında bir riskten korunma işlemi kurulması ve böylece
riskten korunan varlık veya yükümlülük kalemlerinin zarar veya karlarının riskten
koruyan aracın kar veya zararları ile kısmen ya da tamamen karşılanması
amaçlanmaktadır. Riskten koruyan araç ile riskten korunan kalem, riskten koruma
işleminin temel unsurlarını oluşturmaktadır. 27 Türkiye Muhasebe Standartları’ndan
39 numaralı standart olan Finansal Araçlar: Muhasebeleştirme ve Ölçme
standardında finansal riskten korunma aracı;
“Gerçeğe uygun değerinin veya nakit akışlarının, finansal riskten korunma
konusu kalemin gerçeğe uygun değerindeki veya nakit akışlarındaki
değişiklikleri dengelemesi beklenen türev araç ya da (sadece döviz kuru
riskinden korunma amaçlı işlemler için) türev olmayan finansal varlık veya
borçlar”
olarak tanımlanmaktadır. Finansal riskten korunma konusu kalem ise;
“İşletmeyi, gerçeğe uygun değerde veya gelecekte elde edilecek nakit
akışlarında değişiklik olması riskine maruz bırakan ve finansal riskten korunan
olarak sınıflanan bir varlık, yükümlülük, kesin taahhüt, gerçekleşme olasılığı
yüksek tahmini işlem veya yurtdışı işletmedeki net yatırım”
27
Y.Selvi, a.g.k., s. 73.
17
olarak tanımlanmaktadır. Finansal riskten korunma işleminin etkinliği, finansal
riskten korunma konusu kalemin gerçeğe uygun değerinde veya nakit akışlarında
meydana gelen ve korunulan finansal riskle ilişkilendirilebilen değişikliklerin,
finansal riskten korunma aracı tarafından dengelenme derecesidir. 28 İyi uygulanan
riskten koruma işleminin göstergesi, riske karşı koruma aracı ile korunan kalem
arasındaki risk koruma ilişkisinin, koruma yapılan riskten kaynaklanan rayiç değer
ya da nakit akışı değişikliklerini hem riske karşı korumanın oluşturulduğu esnada
hem de sürekli olarak dengelemekte yüksek derecede etkin olmasıdır. Riske karşı
koruma ilişkisinin sürekli olarak “yüksek derecede etkin” sayılabilmesi için riske
karşı koruma aracının kümülatif fiyat ya da nakit akış değişikliklerinin, en az, riske
karşı korunan kalemin ters yöndeki kümülatif fiyat ya da nakit akış değişikliklerinin
yüzde 80 ila 125’i arasında olması gerekir. 29
İşletmeler riskten korunma işlemine girmekle, karşılaşacağı riski azaltmak
veya ortadan kaldırmakla birlikte, olası kazanç fırsatlarından da mahrum
kalmaktadırlar. Buna tek taraflı koruma denilmekte ve forward tabanlı sözleşmeler
olan forward, futures ve swap sözleşmeleri bu gruba girmektedir. Çift taraflı riskten
korunma işlemlerinde ise, işletme taraf olduğu türev ürünü sözleşmesi sayesinde
gerçekleşmesi olası zararlardan kendisini korurken olası kazanç fırsatlarını sınırsız
tutmaktadır. Opsiyon sözleşmeleri çift taraflı riskten korunma işlemlerine örnektir. 30
28
Finansal Araçlar: Muhasebeleştirme ve Ölçmeye İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 39),
http://www.tmsk.org.tr/tms_seti/TMS/tms39.doc, 08.01.2009, 20:00.
29
TMS 39, s. 90.
30
Y.Selvi, a.g.k., s. 74.
18
1.3.
Türev Ürün Piyasalarının Tarihsel Gelişimi 31
Türev sözleşmeleri, tarihte ilk defa Eski Yunan’daki Milet’li filozof Thales’in
kışın, bahardaki zeytin hasatı için yağhaneler üzerine yaptığı ve günümüzdeki alım
opsiyonlarına benzeyen pazarlıklara dayanmaktadır. 32 Bugünkü anlamda, organize
borsalarda işlem gören vadeli işlem sözleşmelerine (futures) benzer ilk uygulama,
1697 yılında Japonya’da ortaya çıkmıştır. Japon feodal sisteminde toprak sahipleri,
pirinç üretimlerini teminat göstererek, ekonomide para gibi kabul edilen alındı
sertifikaları (certificates of receipts) çıkarmışlardır. Pirinç fiyatlarındaki oynamalara
göre sertifikaların değerlerinin değiştiği gözlenince, spekülatörlerle birlikte ilk vadeli
işlem piyasası “Dojima Pirinç Piyasası” adı altında oluşmuştur. Ancak bu
sertifikalar, fiziki pirinç teslimatına izin vermediğinden, zamanla spot piyasada
oluşan fiyatlarla vadeli piyasada oluşan fiyatların ilişkisi kopmuş ve aşırı spekülatif
hale gelmiştir. Bunun neticesinde, Japon hükümetince yasaklanan vadeli işlemler,
fiziki teslimata izin verilen ve günümüz uygulamalarına benzer kurallar içeren daha
sıkı düzenlemeler ile yeniden işlem görmeye başlamıştır.
19. yüzyılda Amerika’da gelişen sanayinin de etkisiyle çiftçilerin üretim
kapasitelerinin artması ve ulaşım olanaklarının gelişmesi, yerel pazarlardan ulusal
pazarlara doğru genişlemeye yol açmıştır. Bu dönemde bulunduğu yer itibariyle de
taşımacılık ve ticaretin merkezi Chicago’dur. Çiftçiler ve sanayiciler, ürünlerini ülke
içine ve dışına pazarlamak için Chicago’daki piyasalara getirmişlerdir. Tarımsal
ürünlerin arz ve talebindeki dalgalanmalar sonucu fiyatlar yılın belli dönemlerinde
çok düşük olurken diğer dönemlerde aşırı yükselmişlerdir. Arzın, talebin çok
üzerinde olduğu durumlarda üreticiler zarar etmişler, aksi durumlarda ise ürün
31
B.Yılmaz, “Türev Ürünleri ve Muhasebeleştirilmesi”, Kara Harp Okulu Bilim Dergisi, 2004
Sayı:2, s.102-103.
32
F.K.Ebiçlioğlu, A.Kahraman, a.g.k.
19
piyasada bulunamamıştır. Bu durumdan kaçınmak isteyen üretici ve tüccarlar çözüm
olarak aralarında geleceğe yönelik ticari sözleşmeler yapmaya başlamışlardır. İki
taraf arasında karşılıklı güvene dayalı bu sözleşmeler, fiyat değişimleri aleyhine olan
taraf, yükümlülüğünü yerine getirmekten kaçındığından, tam olarak ihtiyaca cevap
vermemiştir. Bunun üzerine 82 tüccar bir araya gelerek 1848 yılında tarımsal ürün
alıcıları ve satıcılarının merkezi bir yerde işlem yapmaları amacıyla Chicago Board
of Trade’i (CBOT) kurmuşlardır. İlk kayıtlı sözleşme, 13 Mart 1851 yılında kilesi 1
cent’den 3000 kile mısır üzerine Haziran ayı Chicago teslimi olarak yapılmıştır.
Geleceğe yönelik sözleşmelerde (forward) taraflar kalite, miktar, fiyat, teslim
yeri ve vadeyi aralarında serbestçe belirlerken, vadeli işlem sözleşmesi ile alım
satıma konu ürünün kalitesi, miktarı, teslim yeri ve vadesi standart hale getirilmiştir.
Vadeli işlem sözleşmesinde tek değişken sözleşmenin fiyatı olup o da borsada alım
satım esnasında belirlenmektedir. 1970’li yıllara kadar Amerika’da sadece tarımsal
ürünler üzerine vadeli işlem sözleşmeleri yapılmıştır. 1972 yılında Bretton Woods
sisteminin çökmesi ile birlikte faiz oranları ve döviz kurlarındaki değişim piyasa
katılımcıları açısından risk oluşturmaya başlamıştır. Bu gelişme üzerine tarımsal
ürünlerde uygulanan vadeli işlem sözleşmeleri finansal araçlarda da uygulanmaya
başlamıştır. Döviz kurları üzerine ilk vadeli işlem sözleşmeleri 1973 yılında
yapılmıştır. Bunu faiz vadeli işlem sözleşmeleri izlemiştir. Chicago Board Options
Exchange’de (CBOE) Nisan 1973’te hisse senedi üzerine opsiyon sözleşmeleri işlem
görmeye başlamıştır.
Vadeli İşlem Piyasaları Birliği’nin (Futures Industry Association-FIS)
raporuna göre, tüm dünya genelinde vadeli işlem ve opsiyon borsalarında
gerçekleşen işlem hacmi 2007 yılında bir önceki yıla göre %28 oranında artarak 15
20
milyar adet sözleşme olmuştur. Geçmiş üç yılın verilerine göre 2006 yılında bir
önceki yıla göre % 16, 2005 yılında %12, 2004 yılında ise %9’luk bir artış
gerçekleşmiştir. 33
Türkiye’de vadeli işlem piyasasının oluşumu ile ilgili ilk düzenleme
23.07.1995 tarih ve 22352 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Vadeli İşlem ve
Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Genel Yönetmelik” ile
yapılmıştır. 29 Ocak 1997 tarih ve 22892 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Vadeli İşlemler Piyasası İşlem ve
Üyeliğine İlişkin Yönetmelik 34 ile yapılan düzenlemeler kapsamında 15 Ağustos 2001
tarihinde İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB/ISE) bünyesinde dalgalı kur
rejimi çerçevesinde kur riskinin yönetimine katkıda bulunulması ve dövizin
gelecekteki fiyatına yön verecek bir piyasanın oluşturulması amacıyla ve sadece
Amerikan Doları (USD) üzerine vadeli işlemler yapılmak üzere vadeli işlem piyasası
açılmıştır.
İstanbul
Altın
Borsası
Vadeli
İşlemler
Ve
Opsiyon
Piyasası
Yönetmeliği 35 ile yapılan düzenlemeler kapsamında ise, 15 Ağustos 1997 tarihinde
İstanbul Altın Borsası (İAB) bünyesinde vadeli işlemler gerçekleştirilmesine yönelik
vadeli işlem ve opsiyon piyasası faaliyete geçmiştir.
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında
Yönetmelik’in Geçici 1’inci maddesi 36 ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Vadeli
33
Vadeli İşlem Piyasaları Birliği Verileri,
http://www.futuresindustry.org/downloads/MarApVolume_Final.pdf , Erişim Tarihi: 22.02.2009
21:00
34
Bu yönetmelik 19.07.2001 tarih ve 24467 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İstanbul Menkul
Kıymetler Borsası Vadeli İşlemler Piyasası İşlem Ve Üyeliğine İlişkin Yönetmelik ile yürürlükten
kaldırılmıştır.
35
İlgili Yönetmelik 18.10.1996 tarih ve 22791 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
36
23.02.2001 tarih ve 24327 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanana ilgili Yönetmelik Geçici Madde 1(Ek: 2/3/2001 tarihli ve 24334 sayılı R.G.'de yayımlanan Yönetmelik ile) Bu Yönetmeliğe göre
kurulacak borsa faaliyete geçinceye kadar İstanbul Altın Borsası Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası
bünyesinde yapılmakta olan işlemlere 18/10/1996 tarihli ve 22791 sayılı Resmi Gazete'de
21
İşlemler Piyasası İşlem ve Üyeliğine İlişkin Yönetmelik’in Geçici 1’inci maddesi 37 ile
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında
Yönetmelik uyarınca kurulacak Borsa faaliyete geçeceği tarihe kadar ilgili Borsalarda
vadeli işlemlerin yürütüleceği belirtilmiştir.
Sermaye Piyasası Kanunu’nun 40’ıncı maddesi uyarınca Vadeli İşlem ve
Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik hazırlanmış
ve 2001/3025 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 38 ile Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası
A.Ş. (VOBAŞ) unvanı altında bir vadeli işlem borsası kurulması kararlaştırılmıştır.
Resmi kuruluşu 4 Temmuz 2002’de tamamlanan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası
A.Ş. (VOBAŞ), 4 Şubat 2005’de İzmir'de faaliyete başlamıştır. Vadeli İşlem ve
Opsiyon Borsası’nın faaliyete geçmesi ile ilgili Borsalarda yürütülen vadeli işlemler
sonlandırılmıştır.
VOB’un ilk faaliyet yılında işlem hacmi İstanbul Menkul Kıymetler
Borsası'nın (İMKB) %1'i kadar iken, 2006 sonunda bu oran %10, 2007 sonunda da
yaklaşık %60’ı kadar olmuştur. VOB’da 2008 yılında adet cinsinden toplam işlem
hacmi 2007 yılına göre %119 artarak 24.867.033 adetten 54.472.835 adede
yayımlanan İstanbul Altın Borsası Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası Yönetmeliği hükümlerine
göre devam edilir.
37
19.07.2001 tarih ve 24467 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ilgili Yönetmelik Geçici Madde 123.02.2001 tarihli ve 24327 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Vadeli İşlem ve
Opsiyon Borsalarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik uyarınca kurulacak Borsa
faaliyete geçtiği tarihte bu Yönetmelik uyarınca kurulacak Borsa faaliyete geçtiği tarihte bu
Yönetmelik yürürlükten kalkar ve bu yönetmelik uyarınca yapılan işlemler söz konusu borsaya
devredilir.
38
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası Anonim Şirketi Unvanı ile Bir Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası
Kurulması Hakkında Karar (Resmi Gazete Tarihi:19.10.2001 Resmi Gazete Sayısı: 24558) "Vadeli
İşlem ve Opsiyon Borsası Anonim Şirketi" unvanı ile bir vadeli işlem ve opsiyon borsası kurulması;
Sermaye Piyasası Kurulu'nun 17/8/2001 tarihli ve 39/1101 sayılı Kararına dayanan Devlet
Bakanlığı'nın 3/9/2001 tarihli ve 2381 sayılı yazısı üzerine, 2499 sayılı Sermaye Piyasası
Kanununun değişik 40’ıncı maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 10/9/2001 tarihinde
kararlaştırılmıştır.”
22
yükselmiştir. 2008 yılında YTL cinsinden toplam işlem hacmi ise 2007 yılına göre %
76 artarak 118.035.442.771 YTL’den 207.962.600.500 YTL’ye yükselmiştir. 39
1.4.
Forward İşlemleri
Forward; döviz, faiz, mal, vb. finansal bir varlığın sözleşmede belirlenen
gelecekteki bir tarihte ve belirli bir fiyattan, borsa şeklinde organize olmayan bir
piyasada alım ve satımını kapsamına alan teslim amaçlı vadeli işlemdir. 40 Forward
işlemlerinde taraflardan birisi nihai alıcı (long position) olup, sözleşmede belirlenen
fiyattan mal veya menkul kıymeti satın alıp ödemeyi yapmaktadır. Diğer taraf ise
nihai satıcı (short position) olup, belirlenen fiyattan sözleşmedeki menkul kıymet
veya malı satandır.
Forward’ın temel özellikleri şu şekilde sıralanabilmektedir;

Forward, teslim amaçlı ve cayılamaz bir vadeli işlemdir. Tarafların tek taraflı
cayma hakları yoktur ve forward’a konu olan mal veya menkul kıymetin vade
sonunda teslim edilmesi ve tarafların yükümlülüklerini yerine getirmeleri
gerekir. 41

Forward işlemlerinde, serbestlik hakimdir ve özel bir yasal düzenleme söz
konusu değildir. Taraflar sözleşmeye konu mal veya menkul kıymeti,
miktarını, fiyatını, teslim tarihini serbestçe belirleyebilirler. Sözleşmelerde
standartlaşma aranmamaktadır.

Forward işlemleri borsa şeklinde organize olmuş bir piyasada gerçekleşmez.
Forward sözleşmelerinin taraflar arasında doğrudan yapılması, arada bir
39
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası A.Ş. verileri,
http://www.vob.org.tr/VobPortalTur/Docs/vobyb2008.zip
40
Y.Selvi, a.g.k., s. 176.
41
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s.39-40
23
aracının bulunmaması bu tür sözleşmelerin devrini zorlaştırmakta ve ikincil
piyasanın oluşumuna engel olmaktadır. Organize bir piyasa olmadığı için
tarafların haklarını teminat altına alan takas odası, teminat ve marjin sistemi
uygulaması bulunmamaktadır. Taraflardan herhangi birinin sözleşmeye
uymaması veya iflası halinde karşı tarafın zararını karşılayabilecek herhangi
bir mekanizmanın bulunmaması riskini minimize etmek isteyen üreticilerin
bu işleme soğuk bakmasına neden olmakta ve işlemin gerçekleşmesini
zorlaştırmaktadır.
Forward
işlemlerinde
tarafların
süresi
dolmadan
yükümlülüklerini yerine getirerek anlaşmadan kurtulma imkanının az olması,
ikincil piyasaların mevcut olmaması ve devrinin hemen hemen imkansızlığı,
tarafların sözleşmeyi fesh edebilmek için ya başlangıçta sözleşmeye madde
koyma zorunluluğunu ya da karşı tarafı ikna etme zorunluluğunu
getirmektedir. 42

Forward’da, günlük hesaplaşma veya sözleşmenin değerini güncelleştirme,
piyasa
değerine
dönüştürme,
vadeden
önce
nakit
akış
işlemi
yapılmamaktadır. Bütün nakit akışı vade sonunda ortaya çıkmaktadır.
Dolayısıyla, sözleşmedeki değer artış ve azalışı ancak vade sonunda ortaya
çıkmakta ve sözleşmenin yapıldığı tarihteki cari fiyattan bağımsız olmaktadır.
Forward sözleşmelerde, eğer vade sonunda gerçekleşen cari fiyat sözleşmede
belirlenmiş olan cari fiyattan yüksekse sözleşme sahibi kar eder ki, buna prim
denir. Eğer cari fiyat sözleşme fiyatından düşük ise sözleşme sahibi sözleşme
42
M.Afşar, Finansal Sistem ve İşleyişi, Gülen ofset, Eskişehir,2006, s. 262.s
24
fiyatından mal ya da menkul kıymeti satın almak zorunda olduğundan zarar
edecektir. Buna da iskonto denir. 43
Uluslararası Ödemeler Bankası (Bank for International Settlement - BIS)
verilerine göre Haziran 2008 tarihi itibariyle dünyada 82,3 trilyon dolar değerinde
forward sözleşmesi tezgah üstü piyasalarda işlem görmektedir. Bu sözleşmelerin 32
trilyon doları döviz üzerine, 39,4 trilyon doları faiz üzerine, 2,7 trilyon doları hisse
senedi üzerine, 8,2 trilyon doları da diğer mal ve değerli madenler üzerine
düzenlenmektedir. 44
Forward sözleşmeleri ağırlıklı olarak döviz, faiz ve ticari mallar üzerine
düzenlenmektedir.
1.4.1. Döviz Forward Sözleşmeleri
Döviz forward sözleşmesi (foreign currency forward), taraflarca sözleşme
tarihinde belirlenen belirli bir döviz tutarını, belirli bir tarihte, belirli bir kur
üzerinden satın almaya ya da satmaya mecbur eden bir anlaşmadır. Döviz kuru,
sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlendiği için vade sonuna kadar geçen
45
süredeki
kur değişimleri sözleşmede belirlenen kuru etkilememekte ve alım satım işlemi vade
bitiminde belirlenmiş kur üzerinden gerçekleşmektedir. 46
Forward sözleşmeyle döviz pozisyonu tutan finansal kuruluşlar, ileride
oluşacak borç veya alacakları için belirli bir fiyat, vade ve miktar üzerinden döviz
43
S.Önce, Türev Ürünlerin Muhasebe Sorunları ve Bankalar için Muhasebeleştirme Şekilleri,
TBB, Eskişehir, 1995, s. 13-14.
44
Bank of International Settlement verileri Haziran 2008,
http://www.bis.org/statistics/otcder/dt1920a.pdf, 26.01.2009, 21:00.
45
S.Gray, J.Place, Financial Derivatives, Handbooks in Central Banking no.17, Bank of England,
1999,
s.16,
http://www.bankofengland.co.uk/education/ccbs/handbooks/pdf/ccbshb17.pdf,
29.01.2009, 22:00.
46
Y.Selvi, a.g.k., s. 9-10
25
alarak ya da ileride elde edeceği dövizi şimdiden satarak olumsuz kur risklerine karşı
korunmuş olurlar.
1.4.2. Faiz Forward Sözleşmeleri
Faiz forward sözleşmeleri (FRA – Forward rate agreement), gelecekteki
hesaplaşma tarihinde sözleşmenin vadesi sonuna kadarki belirli bir dönem için,
taraflarca belirlenmiş bir tutara, vade sonundaki faiz oranı ile hesaplaşma tarihindeki
faiz oranı arasındaki farktan hesaplanacak faiz tutarının taraflar arasında el
değiştirmesine yönelik bir anlaşmadır. Sözleşmenin alıcısı olumlu faiz tutarını
satıcıdan alırken, olumsuz faiz tutarını satıcıya ödeyecektir. 47
Sözleşmeyi satan taraf, faiz oranlarındaki düşüşten kaynaklanan zarara karşı
korunmayı hedeflerken, alan taraf ise faiz oranlarında meydana gelen artıştan
kaynaklanan zarara karşı korunmayı hedeflemektedir. 48
1.4.3. Mal Forward Sözleşmeleri
Mal forward sözleşmesi (commodity forward cotracts), gelecekte belirli bir
tarihte, bir malı sözleşmede belirlenen fiyat üzerinden satın almaya veya satmaya
zorlayan sözleşmedir. Forward mal sözleşmeleri mal üreticileri ve kullanıcıları
tarafından değişken fiyat riskini azaltmak ya da ortadan kaldırmak amacıyla
kullanılır. 49
47
a.k., s. 11-12
D.A.Dubofsky, T.W.Miller,Jr., Derivatives, Valuation and Risk Management, Oxford University
Pres, 2003, s. 56.
49
M.Afşar,a.g.k., s. 265.
48
26
1.5.
Futures İşlemleri
Futures sözleşmesi, standart kalite ve miktardaki para, döviz, altın, finansal
araç, mal ve diğer türev ürünlerin sözleşme tarihinde belirlenmiş bir fiyattan,
gelecekteki belirli bir tarihte, borsa şeklinde organize olan bir piyasada teslimini
(alım-satımını) hükme bağlayan bir anlaşmadır. 50 Anlaşmanın amacı, gelecekte olan
alım satım işleminin fiyatının bugünden sabitlenmesidir. Standart bir futures
sözleşmesinde, sözleşmenin miktarı, tutarı, sözleşmeye konu olan finansl varlığın
türü ve nitelikleri, teslim yeri, teslim zamanı ve dönemleri önceden belirlenir.
Futures
piyasalarda
sözleşmelerin
standart
olması
sözleşmelerin
kolayca
devredilebilmelerine olanak sağlar.
Futures sözleşmelerinin temel özellikleri şunlardır:

Futures sözleşmeleri borsa şeklinde organize olmuş piyasalarda işlem
görürler. Kanuni açıdan özel nitelikte bir kuruluş olan futures borsası, alıcılar
ile satıcılara işlemlerini gerçekleştirebilecekleri bir mekan sağlayan ve günlük
alım-satım ile ilgili kurallar oluşturarak, bunların herkes tarafından yerine
getirilmesini denetleyen bir üçüncü taraf olarak futures sözleşmelerine konu
olur. Borsanın varlığı, sözleşmelerin alım satımının yapılabileceği organize
bir
yer
olması,
sözleşmelerin
standartlaşması,
anlaşmazlıkların
çözümlenmesi, sözleşme yükümlülüklerinin yerine getirilmesi, piyasaya
ilişkin bilgilerin toplanması, kamuya duyurulması ve piyasadaki güvenilirliği
sağlaması açısından çok önemlidir. 51
50
S.Olca, Futures (Vadeli İşlem) Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi, SPK Yeterlik Etüdü,
Ankara, 2001, s. 2.
51
Y.Selvi, a.g.k., s. 14
27

Futures piyasalarında işlem gören sözleşmeler para birimi, sözleşme
büyüklüğü ve vade tarihi itibariyle standart büyüklüktedir. Bir futures
sözleşmesinde aşağıda yer alan hususlar standarda bağlanmıştır 52 :
-
Malın Kalitesi: Futures sözleşmelerine konu olan mallar, önceden
özellikleri ayrıntılı olarak tespit edilmiş ve taraflarca bilinen mallardır.
-
Malın Miktarı: Her futures sözleşmesinin, sözleşmeye konu olan varlığın
özelliğine göre farklı miktarlarda yapılması gerekmektedir ve bu
miktarların üzerinde ya da altında alım satım yapılamaz. Bu, sözleşme
büyüklüğünü (contract size) göstermektedir ve vade bitiminde teslimatı
yapılacak varlığın miktarı anlamına gelmektedir.
-
Teslim Şartları: Futures sözleşmelerine konu olan mal, menkul kıymet ya
da yabancı paraların teslimi belli kurallar içermektedir. Örneğin bir
futures sözleşmesine konu olan buğday, teslim tarihinde takas odası
(clearing house) tarafından uygunluğu kabul edilen bir depoda bulunmak
zorundadır. Satıcı, teslim sırasında alıcıya bu deponun, buğdayın
depolandığını gösteren belgesini sunmak zorundadır.
-
Teslim Tarihi: Futures sözleşmeler, önceden belirlenmiş ileri bir tarihte
teslimi içermektedir. Sözleşmenin vade sonu tarihi (maturity date), teslim
tarihidir.
-
Gerçekleşebilecek minimum fiyat dalgalanması: Futures piyasalarda alım
satımı yapılan tüm futures sözleşmelerinin günlük fiyat hareketleri
sınırlamalara tabidir. İşlemler ancak piyasa yönetiminin kabul ettiği fiyat
aralığı içinde gerçekleşmektedir. Burada amaç piyasanın likiditesini
52
S.Olca, a.g.k., s. 3-4.
28
arttırmak
ve
işlemlerin
tamamlanmasını
geciktirecek
gereksiz
küçüklükteki fiyatlama olanağına izin vermemektir. Günlük fiyat
dalgalanmaları sınırına ulaşılınca alım satım işlemi durdurulur.
-
Maksimum sözleşme sayısı: Futures piyasadaki her bir katılımcının sahip
olabileceği maksimum sözleşme sayısı standartlaştırılmıştır. Böylece
piyasa katılımcısının pozisyonuna bir limit uygulanmaktadır.

Futures işlemlerinin güvenli bir şekilde yapılabilmesi için her futures borsası
takas odası (clearing house) denilen, borsaya bağlı olarak ya da ayrı bir ticari
işletme olarak kurulabilen bir organizasyona sahiptir. Bu organizasyonun
fonksiyonu, futures sözleşmesine taraf olanların teslim sorumluluklarını
yerine getirmelerini garanti etmektir. 53 Takas odaları, borsadaki tüm alım
satım işlemlerinde karşı taraf rolü üstlenir; alıcıya karşı satıcı, satıcıya karşı
da alıcı konumundadır. Takas odası piyasada aktif rol almaz. Ancak, taraflara
sözleşme koşullarının yerine getirilmesini garanti etme, tüm teslimler için
merkezi takas durumlarını belirleme, marjinlerin tamamlanması veya iadesi
ve tarafların eşleştirilmesi gibi işlevleri yerine getirir. Takas odası, her işlem
günü sonunda, işlem gören tüm hesapların kalanlarının mutabakatının
yapılmasından ve tüm açık pozisyonlara ilişkin kar veya zararın
belirlenmesinden sorumludur. 54

Futures piyasalarda işlem yapanların marjin (margin payment) ve günlük
hesaplaşma (daily settlement) yükümlülükleri vardır. Takas odası, futures
sözleşmesi taraflarının kredi riskini (yükümlülüklerini yerine getirmeme
riski) üstlenme işlevini marjin adı verilen bir güvence sistemine dayanarak
53
54
S.Önce, a.g.k., s. 17.
M.Afşar, a.g.k., s.268,269.
29
gerçekleştirmektedir. Futures piyasasında alım satım yapmak isteyen tüm
taraflar, toplam sözleşme tutarının %2-10’u arasında değişen ve ilk güvence
tutarı olan başlangıç teminatını (initial margin) yatırmak zorundadır. 55 Takas
merkezi, her günün sonunda, futures sözleşmesi bulunan müşterilerin bu
sözleşmelerin alış ve satış fiyatları ile (bunlar piyasaya giriş fiyatı veya bir
gün önceki fiyatıdır) piyasa kapanış fiyatlarını karşılaştırarak söz konusu
sözleşmelerin kar veya zararını bulur. Bu işleme günlük teminat hesaplarının
güncelleştirilmesi (marjin mutabakatı-marking to market) adı verilir. Günlük
teminat hesaplarının güncellenmesi sonunda zarar varsa, bu zarar miktarı
kişinin marjin hesabından belirli bir alt seviyeye (maintenance magrin) gelene
kadar otomatik olarak düşülür. Ancak, marjin hesabının bu alt seviyeye
inmesinden
sonra,
tekrar
ilk
başlangıç
seviyesine
tamamlanması
gerekmektedir. Yatırımcının başlangıç marjını muhafaza etmek için ödemesi
gereken bu tutara değişim marjini (variation margin) denir. Gün sonunda
yatırımcının marj hesabındaki miktar başlangıç marjını geçiyorsa, bu sefer de
yatırımcının bu fazla tutarı çekme hakkı bulunmaktadır. 56

Futures sözleşmelerde hesabın kapatılması fiziksel teslim, ters bir futures
işlemle dengeleme ve nakdi teslim olmak üzere üç şekilde yapılır. Fiziki
teslim, vade sonunda tarafların yükümlülüklerini yerine getirmesi ile
gerçekleşir. Ancak, bu durum taraflar için maliyet unsurları içerdiğinden
futures piyasalarında az rastlanan bir durumdur. Sözleşme tarihinden vadeye
kadar aynı tarihli, aynı sayıda fakat farklı fiyattan olabilen futures sözleşmesi
üzerinden ters işlem yaparak da pozisyon kapatılabilir. Nakdi teslim ise fiziki
55
56
S.Önce, a.g.k., s. 17-18.
S.Olca, a.g.k., s. 4-6.
30
teslimin mümkün olmadığı euro, dolar ve endeks futures sözleşmelerinin
kapatılmasında uygulanan yöntemdir. 57
Futures sözleşmeler döviz futures sözleşmeleri, faiz futures sözleşmeleri, mal
futures sözleşmeleri ve endeks futures sözleşmeleri olmak üzere dört gruba ayrılır.
1.5.1. Döviz Futures Sözleşmeleri
Döviz futures sözleşmesi (foreign currency futures) belirli bir dövizin,
belirlenmiş sabit bir miktarının, başka bir döviz karşılığında, sözleşme tarihinde
belirlenmiş kur üzerinden gelecekte belirlenmiş bir tarihte alım satımına konu olan
sözleşmelerdir. 58 Döviz futures sözleşmeleri organize borsalarda alınıp satılırlar,
miktar ve vade açısından standart özellikler taşırlar. Sözleşmeye konu olan taraflar
vade sonunda sözleşmelerini ters işlemle kapatmazlarsa, alıcı ve satıcının söz konusu
dövizi teslim etme ve teslim alma yükümlüğü doğar.
1.5.2. Faiz Futures Sözleşmeleri
Faiz futures sözleşmeleri (interest rate futures) sabit gelirli bir menkul değerin
veya finansal aracın, gelecekteki belirli bir tarihte, sözleşmenin yapıldığı tarihte
belirlenen belli bir faiz oranı üzerinden değiştirilmesi esasına dayanır. 59 Faiz
oranlarında meydana gelen önemli dalgalanmalar sonucu ortaya çıkan faiz riskinden
korunmak amacıyla kullanılır. Faiz futures sözleşmeleri, sabit geliri olan menkul
kıymet veya finansal araç için düzenlendiklerinden kısa dönem ve uzun dönem faiz
futures sözleşmeleri olarak iki grupta ele alınır. 60 Hazine bonoları, finansman
bonoları ve Eurodollar sözleşmeleri kısa dönem faiz futures sözleşmelerine, bir
57
Y.Selvi, a.g.k., s. 15.
E.Uzun. a.g.k., s.78.
59
M.Afşar, a.g.k., s. 271.
60
Y.Selvi, a.g.k., s. 19.
58
31
yıldan daha uzun vadeli devlet tahvili ve bonoları uzun dönem faiz futures
sözleşmelerine konu olan finansal araçlardır.
1.5.3. Mal Futures Sözleşmeleri
Mal futures sözleşmeleri (commodity futures), tarafları belli bir miktar ve
standarttaki malı, gelecekteki belli bir tarihte, sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlenen
belirli bir fiyattan alım satım yapmaya mecbur kılan sözleşmelerdir.
61
Futures
sözleşmelere konu olan malların her biri için futures borsasında miktarı önceden
belirlenmiş standart sözleşme büyüklükleri, standart kalite sınıfları ve standart
sözleşme vadeleri bulunmaktadır.
1.5.4. Endeks Futures Sözleşmeleri
Endeks futures sözleşmeleri (stock index futures), belirli bir endeks
tarafından temsil edilen hisse senedi portföyünün, gelecekteki bir tarihte ve fiyatı
bugünden belirlenmek koşuluyla alınıp satılmasını içeren finansal araçlardır. 62
Endeks futures sözleşmeleri fiziksel bir varlık değildir, bu nedenle fiziksel teslimat
içermezler. Sözleşme süresince, sözleşme piyasa fiyatı ile değerlenerek futures
sözleşmesine ait kazanç ve kayıplar hesaplanmakta ve bu hesaplama sonucuna göre
kazançlar yatırımcının hesabına günlük olarak yatırılmakta; kayıplar ise, marjin
yeterli değilse, yatırımcıdan talep edilmektedir.
61
62
a.k., s. 21.
M.Afşar, a.g.k., s. 272.
32
1.6.
Opsiyon İşlemleri
Opsiyon, belirli bir vadeye kadar (veya belirli bir vadede), opsiyona dayanak
oluşturan belli bir miktardaki malı, finansal ürünü, sermaye piyasası aracını veya
ekonomik göstergeyi belli bir fiyattan (kullanım fiyatı) alma ya da satma hakkını,
belli bir prim karşılığında opsiyonu satın alan tarafa veren ancak zorunlu tutmayan,
buna karşın opsiyon satıcısını karşı tarafın talebi halinde satmaya zorunlu tutan
sözleşmedir. 63
Opsiyon sözleşmelerinde alıcı, bir satınalma veya satma hakkını satın
almaktadır ve bu hakkı kullanıp kullanmama kararı tek taraflı olarak sadece alıcıya
aittir. Alıcı, vade sonundaki durumun lehine olması durumunda hakkını kullanırken,
aleyhine olması durumunda da bu hakkını kullanmayabilir. Alıcının sözleşmeyi
yerine getirmek istemesi durumunda, satıcının herhangi bir tercih hakkı yoktur ve
sözleşme şartlarını yerine getirmekle yükümlüdür. 64
Opsiyon sözleşmelerinde, opsiyonu kullanma hakkına sahip olan taraf olarak
alıcı, opsiyon satıcısına karşı bir avantaj elde eder. Alıcının isteği doğrultusunda
satma ya da satın alma zorunluluğu olan satıcı ise alıcıya vermiş olduğu fiyat
garantisi karşılığında alıcıdan bir prim talep eder. Buna opsiyon primi denir ve bu
prim opsiyonu satın almak için ödenen fiyattır. 65
Opsiyonu satın alan taraf, vade tarihine kadar opsiyonda anlaşılmış olan fiyat
üzerinden malları satın alma veya satmaya karar verirse opsiyonu kullanmış olur.
63
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası A.Ş., Türev Araçlar Lisanslama Rehberi, Ekim 2008, s. 215.
www.vob.org.tr, 27.01.2009, 20:00.
64
Y.Selvi, a.g.k., s. 31-32.
65
S.Önce, a.g.k., s.36.
33
Opsiyonun kullanılması durumunda geçerli olacak olan ve başlangıçta üzerinde
anlaşılmış olan fiyat, kullanma fiyatı (strike price) dır. 66
Opsiyonların alım opsiyonu ve satım opsiyonu olmak üzere iki türü vardır.
Alım opsiyonu alan yatırımcı, belirli bir vadeye kadar veya belirli bir vadede,
opsiyona dayanak oluşturan belli bir miktardaki malı, finansal ürünü, sermaye
piyasası aracını veya ekonomik göstergeyi, opsiyonu satan yatırımcıya ödediği bir
prim karşılığında belli bir fiyattan alma hakkına sahip olur. Alım opsiyonu satan
yatırımcı ise, alım opsiyonunu alan yatırımcının talebi halinde belli bir fiyattan
satmakla yükümlüdür. Satım opsiyonu alan yatırımcı, ödediği bir prim karşılığında
belli bir fiyattan satma hakkına sahip olurken, satım opsiyonu satan yatırımcı ise,
opsiyonu alan yatırımcının talebi halinde belli bir fiyattan satın almakla
yükümlüdür. 67
Dünya opsiyon piyasalarında Avrupa Opsiyonu ve Amerikan Opsiyonu
olmak üzere iki tip opsiyon işlem görmektedir. Sözleşme hükümlerinin yerine
getirilmesine veya sözleşmeden cayılmasına yalnızca sözleşme vadesinde imkan
veren sözleşmelere Avrupa Opsiyonu, sözleşme vadesinden önce herhangi bir tarihte
sözleşme hükümlerinin yerine getirilmesine veya sözleşmeden cayılmasına imkan
veren sözleşmelere Amerikan Opsiyonu denir. 68
Opsiyon kullanıldığı anda üzerine opsiyon yazılan finansal aracın piyasa
fiyatı kullanım fiyatına eşitse buna başa baş opsiyon (at the money option) denir. Bir
alım opsiyonunda kullanım fiyatı piyasa fiyatından düşük olursa veya bir satım
opsiyonunda kullanım fiyatı piyasa fiyatından yüksek olursa buna karda opsiyon (in
66
S.Gray, J.Place, a.g.k., s. 29.
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası A.Ş., a.g.k., s. 216-217.
68
T.Akkum, “Döviz Opsiyonları ve Opsiyon Fiyatlama Modelleri”, İ.Ü. İşletme Fakültesi Dergisi,
C:29, S: 1/Nisan 2000,
http://www.isletme.istanbul.edu.tr/surekli_yayinlar/dergiler/nisan2000/3.htm, 22.01.2009, 21:00.
67
34
the money option) denir. Bir alım opsiyonunda kullanım fiyatı piyasa fiyatından
yüksek olursa veya bir satım opsiyonunda kullanım fiyatı piyasa fiyatından düşük
olursa buna zararda opsiyon (out of the money option) denir. 69
Opsiyon sözleşmeleri döviz opsiyon sözleşmeleri, faiz opsiyon sözleşmeleri
ve hisse senedi opsiyon sözleşmeleri olmak üzere üç gruba ayrılmaktadır.
1.6.1. Döviz Opsiyon Sözleşmeleri
Döviz opsiyon sözleşmeleri (currency options) gelecekteki bir tarihte veya bu
tarihten önce, sözleşme tarihinde belirlenmiş belirli bir kur üzerinden, belirli bir
dövizi satın alma veya satma hakkını alıcısına veren sözleşmelerdir. 70 Döviz üzerine
opsiyon sözleşmeleri ilk kez 1982’de Philadelphia Borsası’nda işlem görmüştür. 71
Döviz opsiyonlarının büyük bir kısmı organize olmayan piyasalarda işlem görmesine
rağmen, borsada işlem gören opsiyon sözleşmelerinin standart büyüklükleri ve
vadeleri vardır.
1.6.2. Faiz Opsiyon Sözleşmeleri
Faiz opsiyon sözleşmeleri (interest rate options) gelecekteki bir tarihte, belirli
bir parayı, sözleşme tarihinde belirlenmiş bir faiz oranı üzerinden alma veya verme
hakkını alıcısına veren sözleşmelerdir. 72 Borsalarda en yaygın olarak işlem gören
opsiyonlar
devlet
tahvili,
hazine bonosu ve Eurobond’a dayalı
sözleşmeleridir.
69
M.Afşar, a.g.k., s. 276-277.
Y.Selvi, a.g.k., s. 34.
71
D.A.Dubofsky, T.W.Miller,Jr., a.g.k., s. 400.
72
Y.Selvi, a.g.k., s. 37.
70
35
opsiyon
1.6.3. Hisse Senedi Opsiyon Sözleşmeleri
Hisse senedi opsiyon sözleşmeleri (stock options) belirli miktardaki belirli bir
hisse senedini, bugünden belirlenmiş bir fiyat üzerinden, gelecekteki bir tarihte veya
bu tarihten önce satın alma veya satma hakkını alıcısına veren sözleşmelerdir. 73
1.7.
Swap Sözleşmeleri
Swap sözleşmeleri, taraflar arasında belirli bir miktar ve nitelikteki varlığın
belirli bir süre boyunca, önceden belirlenen fiyat ve koşullara göre belirli miktardaki
ödeme yükümlülüklerini birbirleriyle değiştirmek amacıyla yapmış oldukları
sözleşmelerdir. 74 Bu sözleşmelerde taraflar, belirli bir finansal varlıktan kaynaklanan
nakit akışını değiştirmektedirler. Swap’ın temel amacı, belirli bir finansal işlemin
maliyetini ve riskini azaltmak amacıyla swap işlemine giren her iki tarafa da
karşılıklı fayda sağlamak için iki girişimin farklı finansal özelliklerinden avantaj
sağlamaktır. 75 Swap işlemine giren taraflar faiz oranı, döviz kuru ve diğer fiyat
değişimlerinden kaynaklanan risklere karşı korunmak, kaynak maliyetini azaltmak,
varlık getirisini arttırmak, daha uygun faiz oranı ve döviz kurundan fon sağlamak,
arbitraj ve mukayeseli üstünlüklerden yararlanmak için swap sözleşmeleri yaparlar. 76
Swap sözleşmelerinin tarafları son kullanıcılar (end users) ve aracılar
(intermediaries) olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. Swap işlemlerinde son
kullanıcıları bankalar, şirketler, yatırım kuruluşları, yerel yönetimler, uluslararası
kuruluşlar ve devletler oluşturmaktadır. Son kullanıcılar düşük maliyetli finansman,
73
a.k., s. 39.
E. Savaş Başcı, “Vadeli İşlem Piyasası Aracı Olarak Swap’ın İşleyişi Ve Finansal
Piyasalardaki Kullanımları”, 2003 Gazi Üniversitesi Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fakültesi
Dergisi Y. 11, No. 12, s.19.
75
S.Önce, a.g.k., s.23.
76
H.Akay, “Türev Ürünlerden Swap İşlemleri ve Muhasebeleştirme İlkeleri”, Muhasebe Bilim
Dünyası Dergisi, Cilt:4, Sayı: 3, 2002, s. 34
74
36
yüksek getirili aktif elde etmek, döviz ve faiz risklerine karşı korunmak ve
spekülasyon yapmak amacıyla swap işlemi yaparlar. Swap piyasalarında aracılık
işlemini ticari ve yatırım bankaları yaparlar. Swap işlemine ihtiyaç duyan
müşterilerinin fonlama ve yatırım ihtiyaçlarını göz önüne alarak eşleme işlemini
gerçekleştiren aracılar bunun karşılığında komisyon almak ya da ticari kar elde
etmek için swap sözleşmelerine taraf olurlar.
Swap yapmak isteyen tarafların aynı anda aracılara başvurması sık rastlanan
bir durum değildir. Finansal aracı, talebi geri çevirmemek esas olduğundan riski
üstlenerek karşı taraf olmadan swap işlemini kabul eder ve karşı taraf bulana kadar
swap işlemini açık pozisyonda tutar. Swap işlemini gerçekleştirmek isteyen karşı
taraf bulunduğunda da işlemi gerçekleştirerek pozisyonunu kapatır. Açık
pozisyonlarını kapatabilmek için swap depoları arasında aktif bir ticaret yapılır.
İşlemlerin daha hızlı yapılabilmesi ve riskin azaltılabilmesi için swapların daha likit
olmaları dolayısıyla standardizasyonu sağlanmıştır. 77
Swap piyasalarında faiz swapları, döviz swapları ve mal swapları işlem
görmektedir.
1.7.1. Faiz Swapları (Interest Swap)
Faiz swap’ı sözleşmelerinde taraflar, farklı borçlanma kaynaklarından elde
ettikleri aynı vadeli, aynı tutarda ve aynı para biriminde ancak değişik faiz
oranlarındaki kredilerin faizlerini karşılıklı olarak takas etmektedirler. Yapılan swap
anlaşması uyarınca iki taraf, bir varlık veya borca ilişkin periyodik ödemeleri
değiştirmek üzere, yıllık dönemler için, belirli bir anapara miktarına dayalı olarak
77
M.Afşar, a.g.k., s. 282-284.
37
faiz ödemelerini sabit orandan değişken orana, değişken orandan sabit orana veya
değişken oranın bir türünden diğer bir türüne değiştirirler. 78
Swap piyasasında en çok karşılaşılan faiz swapları; kupon veya sade faiz
swapı (coupon or plain vanilla swap) ve baz faiz swapı (basis swap)’dır. Kupon veya
sade faiz swaplarında sözleşmeye konu olan taraflardan biri değişken faizli ödemeyi
alıp sabit faizli ödemeyi yaparken, diğer taraf sabit faizli ödemeyi alıp değişken faizli
ödemeyi yapar. Swap sözleşmelerinde genellikle LIBOR (London Interbank Offered
Rate) kullanılmaktadır. Başka bir endeksi, hazine bonosunu veya finansman
bonosunu baz alan faiz oranları da kullanılabilmektedir. Baz faiz swaplarında her iki
taraf da değişken faiz oranlı ödemeleri alıp, değişken faizli ödeme yapmaktadır.
Ancak değişken faiz oranları farklı endekslere dayanmaktadır. 79
Faiz swapı sözleşmeleri tarafların kolay ve ucuza borçlanabilecekleri
piyasalara girmelerine olanak sağlar. Taraflar, faiz oranlarını karşı tarafın faiz
oranları ile değiştirdiklerinde, kendi tercih ettikleri ve daha uygun koşullardaki faiz
ödemelerine kavuşmuş olmaktadırlar.
1.7.2. Döviz (Para) Swapları (Currency Swap)
Döviz (para) swapı iki taraf arasında, belirlenen tutarda bir paranın başka bir
para ile değiştirilmesi ve belirli bir süre sonunda değiştirilen anaparaların geri
verilmesini içeren bir anlaşma olarak tanımlanabilir. 80 Döviz swapı, işletmenin
gereksinim duyduğu para cinsinden borçlanma olanağı yokken başka para birimi
üzerinden borçlanma imkanının olması ve ihtiyaç duyulan fonların, en düşük
78
F.K.Ebiçlioğlu, A.Kahraman, a.g.k.
Y.Selvi, a.g.k., s. 26-27.
80
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s.312.
79
38
maliyetle başka bir döviz cinsinden elde edilerek, istenilen döviz cinsi ile
değiştirilmesi amacıyla yapılır.
Döviz swapı sözleşmeleri üç aşamada gerçekleşir. Birinci aşamada, taraflar
sözleşmenin yapıldığı tarihte farklı döviz cinsinden olan anaparaları anlaşma
sağladıkları kur üzerinden değiştirirler. İkinci aşamada, taraflar swap sözleşmesi
süresince değişimini yaptıkları anapara faizlerini karşılıklı olarak öderler. Son
aşamada ise, taraflar anaparaları karşılıklı olarak geri verirler.
Döviz swapları, sözleşmeye konu olan faizlerin sabit olduğu sabitten sabite
döviz swapı, faizlerden birinin sabit diğerinin değişken olduğu sabitten değişkene
döviz swapı ve faizlerin değişken olduğu değişkenden değişkene döviz swapı olmak
üzere üç şekilde işlem görmektedir. 81
1.7.3.Mal Swapları (Commodity Swap)
Mal swapı iki taraf arasında belirli miktar ve kalitedeki bir malın sabit ve
değişken fiyatlarını belirli bir zaman süresince değiştirmeye yönelik bir anlaşmadır. 82
Mal borsalarında fiyat hareketlerine karşı üretici-satıcı ve kullanıcılara
hedging olanağı veren modelde mal üreticisi düzenleyici bankaya birim mal başına
bağımsız bir endekse dayalı değişken fiyat (floating price) ödemeyi kabul etmektedir.
Bu spot pazarda malı için elde edeceği fiyat olabilir. Bunun karşılığında, bankadan
birim başına sabit bir fiyat elde edilmektedir Eğer değişken fiyat, sabit fıyatı aşarsa
üretici bankaya aradaki fark ile satılan birim mal çarpımı kadar tutarı
borçlanmaktadır. Eğer değişken fiyat sabit fıyatın altında kalırsa aradaki fark
bankaca üreticiye ödenmektedir.
81
82
Y.Selvi, a.g.k., s. 24.
A.H.Güngörmüş, “Uluslararası Piyasalardaki Gelişime Paralel Olarak Günümüzde
Kullanılan Finansman Teknikleri”, s.15, http://paribus.tr.googlepages.com/ah_gungormus3.pdf,
31.01.2009, 22:00.
39
Mal swap işlemi tüketici açısından ters çalışmaktadır. Tüketici değişken
karşılığı sabit fiyat ödeyecektir. Böylece, fiyatlar yükselirse swap anlaşması tüketici
açısından cazip olacaktır, zira aradaki fark bankaca kendine ödenecektir. Spot
fiyatların düşmesi halinde tüketicinin herhangi bir yararı olmayacaktır. 83
83
F.K.Ebiçlioğlu, A.Kahraman, a.g.k.
40
BÖLÜM 2
TÜREV ÜRÜNLERİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
2.1.
Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilme Esasları
Finansal piyasalarda yaşanan önemli gelişmeler ve piyasaların giderek
küreselleşmesi ile birlikte, isletmeler daha önce maruz kalmadığı risklere maruz
kalmıştır. Finansal piyasalarda yaşanan bu değişimler, yeni ve son derece karmaşık
finansal araçların ortaya çıkmasına neden olmuş ve işletmelerin risklere karşı
kendilerini korumaları için türev ürünleri kullanmalarını zorunlu kılmıştır.
Türev araçlar başta olmak üzere, finansal araçlarla yapılan işlemlerin
hacmindeki artış, bu araçlarla yapılan işlemlerin finansal etkilerinin ne şekilde mali
tablolara yansılatacağı sorununu gündeme getirmiştir. Ülkeler bu sorunu aşmak için
kendi muhasebe örgütlerince düzenlemeler yapmaya çalışmış, ancak finansal
araçların çok hızlı gelişmesi sonucunda ülkeler aynı paralellikte düzenlemeler
yapamadıkları için aynı muhasebe işlemi için çok farklı uygulamalar ortaya
çıkmıştır. 84
Farklı muhasebe uygulamalarını olabildiğince ortadan kaldırmak ve
uluslararası bir muhasebe dili oluşturmak amacıyla Avustralya, Kanada, Fransa,
Almanya, Japonya, Meksika, Hollanda, İngiltere, İrlanda ve ABD’de bulunan
muhasebe örgütlerinin aralarında imzaladıkları bir anlaşma sonucunda 1973 yılında
Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi (IASC) kurulmuştur. Başlangıçta,
Uluslararası Muhasebeciler Federasyonu’nun (IFAC) bir kolu gibi çalışan IASC, 24
Mayıs 2000’de IFAC’in de katılımıyla Edinburg’da yapılan Genel Kurul
toplantısında bağımsız bir kuruluş haline gelmiştir. Edinburg’da kabul edilen kuruluş
84
O.Başbilici,
Uluslararası
Muhasebe
Standartlarına
Göre
Türev
Muhasebeleştirilmesi, Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üviversitesi, 2006, s.63-64.
41
Ürünlerin
sözleşmesine göre, yeni yapının standart belirleme organı Uluslararası Muhasebe
Standartları Kurulu (IASB) olmuştur. Bu yeni yapılanma sonucu, tüm yayın ve
yazışmaların IASB adına yapılmasına karar verilmiş ve böylece 2001’den itibaren
IASB, IASC’nin yerini alarak standartları ve taslakları geliştirmek, yayınlamak ve
Standart Yorumlama Komitesinin (IFRIC) yorumlarını onaylamak görevlerinden
sorumlu olmuştur.
IASC’nin
tüm
sorumluluklarını
üstlenerek,
uluslararası
muhasebe
standartlarını oluşturmak amacıyla, 1 Nisan 2001 tarihinde, Londra’da kurulan
IASB, bağımsız ve özerk muhasebe standartları hazırlama ve yayınlama konusunda
genel kabul görmüş tek otorite olmuştur. IASB, finansal tablolarda, şeffaf ve
karşılaştırılabilir bilgiyi sağlayan, yüksek kalitede, anlaşılabilir ve uygulanabilir,
uluslararası alanda genel kabul görmüş muhasebe standartları geliştirmeyi
amaçlamaktadır. 85
Finansal araçların mali tablolara yansıtılmasıyla ilgili düzenlemeler,
IASC’nin 1989 yılında Kanada Yeminli Müşavirler Enstitüsü ile birlikte finansal
araçların muhasebeleştirilmesi, değerlemesi ve sunumunu içeren bir proje ile
başlamıştır. IASC finansal araçlara ilişkin ilk çalışmasını Eylül 1991’de yayınladığı
40 numaralı standart önerisi (IASC:Exposure Draft E40) ile kamuoyuna sunmuştur.
Ocak 1994’de 48 numaralı standart önerisini (IASC:Exposure Draft E48) hazırlamış
ve son olarak bu çalışmalar doğrultusunda Mart 1995’te “Finansal Araçlar: Finansal
Araçların Açıklanması ve Sunumu (IAS 32)” konulu 32 numaralı uluslararası
muhasebe standardı onaylanmıştır. 1 Ocak 1996 tarihinde başlayan hesap dönemi
itibariyle yürürlüğe giren bu standart da, “finansal araçlar, bir işletmenin finansal
85
S.Oksay, O.Acar, “Sigorta Sektöründe Uluslararası Finansal Raporlama Standartları:
Kurumlar ve Standartların Özetleri”, TSRŞB, Sigorta İnceleme ve Araştırma Yayınları 3, 2005,
s.23-32
42
varlığı ile diğer bir işletmenin finansal borcunda ya da özkaynağa dayalı finansal
aracında artışa neden olan sözleşmeler” olarak tanımlanmıştır. Bu standardın amacı,
bir işletmedeki finansal araçların borç veya özsermaye olarak sunulması ile finansal
varlık ve finansal borçların netleştirilmelerine ilişkin ilkeleri belirlemektir. 86
32 numaralı standart finansal araçların değerlemesi, kazanç ve kayıplarının
tespiti ve kayıtlara alınması ile bu araçların kayıtlardan çıkarılma işlemlerine ilişkin
muhasebe sorunlarına çözüm getirmemiş, yalnızca finansal araçların finansal
tablolarda nasıl sunulacakları ile ilgili raporlama ilkelerini ortaya koymuştur. 87 17
Haziran 1998’de konu ile ilgili yapılanan çalışmalar neticesinde hazırlanan 62
numaralı standart önerisi (IASC: Exposure Draft E62) kamuoyuna sunulmuş ve
gelen
öneriler
değerlendirilerek
15
Mart
1999’da
“Finansal
Araçların
Muhasebeleştirilmesi ve Değerlemesi”ni konu alan 39 numaralı uluslararası
muhasebe standardı (IAS 39) yayınlanmıştır. 39 numaralı standardın amacı; finansal
varlıkların, finansal borçların ve finansal olmayan kalemlerin alım veya satımına
ilişkin
sözleşmelerin
muhasebeleştirilme
ve
ölçülmesine
yönelik
ilkeleri
belirlemektir. 88
Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) uluslararası kabul görmüş
muhasebe standartları ile uyumlu olmak ve farklı bir standart yaratmamak amacıyla
IASB’ın
yayınladığı
standartlarla
uyumlu
standartlar
yayımlama
ilkesini
benimsemiştir. TMSK yayımladığı standartlarda resmi çeviri prosedürlerini
uygulamaktadır. TMSK’nın yayımladığı standartlar IAS’ların resmi çevirisi
olduğundan bu tezde Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) kullanılmıştır.
86
International Accounting Standards 2008, IAS 32. “Financial Instruments: Disclosure and
Presentation”
87
Y.Selvi, a.g.k., s.65.
88
International Accounting Standarts 2008, IAS 39. “Financial Instruments: Recognition and
Measurement”, s.1939.
43
TMS 39; finansal araçların muhasebeleştirilmesi ve ölçülmesi olmak üzere
temelde iki ayrı bölümden oluşmaktadır.
Finansal araçların muhasebeleştirilmesine ilişkin bölüm; finansal varlıklar ve
finansal borçların ilk defa mali tablolara alınması, mali tablolardan çıkarılması ve bir
finansal varlığın alım-satımı konularını içerir.
Finansal araçların ölçülmesine ilişkin bölüm ise; finansal varlıklar ve finansal
borçların ilk defa ve müteakip değerlemeleri, yeniden sınıflandırılması, gerçeğe
uygun değere ilişkin değerleme ilkeleri, kazanç ve kayıplar, finansal varlıklardaki
değer düşüklüğü ve tahsil edilememe ve korunma konularını içerir.
Bu standartta finansal varlıklar 4 kategori altında incelenmiştir. Bunlar,
gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal varlık ve finansal
borçlar, vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar, kredi ve alacaklar, satılmaya hazır
finansal varlıklardır.
Gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal varlık ve
finansal borçlar;
(i)
Esas itibariyle, yakın bir tarihte satılmak veya geri satın alınmak
amacıyla edinilmiş veya yüklenilmiş;
(ii)
Birlikte yönetilen ve son zamanlarda kısa dönemde kâr etme konusunda
belirgin bir eğilimi bulunduğu yönünde delil bulunan belirli finansal
araçlardan oluşan bir portföyün parçası; veya
(iii) Bir türev ürün (finansal teminat sözleşmesi olan veya etkin bir finansal
riskten korunma aracı olan türev ürünler hariç)
olarak tanımlanmış finansal araçlardır.
44
Gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal varlık ve
finansal borçlar fiyatta veya satıcının marjında kısa süreli dalgalanmalardan kar
sağlama amacıyla edinilen araçlardır.
Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar, işletmenin vadeye kadar elde tutma
niyet ve imkanının bulunduğu, sabit veya belirlenebilir nitelikte ödemeler içeren ve
sabit bir vadesi bulunan, işletmenin ilk muhasebeleştirme sırasında gerçeğe uygun
değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıfladığı finansal varlıklar, satılmaya
hazır olarak tanımladığı finansal varlıklar ve kredi ve alacak tanımına giren finansal
varlıklar dışında kalan türev olmayan finansal varlıklarıdır.
Kredi ve alacaklar, işletme faaliyetlerinden kaynaklanan borçlar ve alacaklar,
işletme tarafından ticari amaçlı olarak sınıflandırılan ve hemen ya da kısa vadede
tekrar satılmak amacıyla elde edilen finansal varlıklar dışında, daha ziyade
işletmenin doğrudan borç vermek veya para, mal ve hizmet satmak suretiyle oluşan
ve işletme tarafından yaratılan finansal varlıklardır.
Satılmaya hazır finansal varlıklar, satılmaya hazır olarak tanımlanan veya
kredi ve alacak, vadeye kadar elde tutulacak yatırım veya gerçeğe uygun değer farkı
kâr veya zarara yansıtılan finansal varlık olarak sınıflanmayan, türev olmayan
finansal varlıklardır.
TMS 39’da, türev araçlar;
a) Finansal aracın değerinin belirli bir faiz haddi, menkul kıymet veya mal
fiyatı, döviz kuru, fiyat veya oran endeksleri, kredi derecelendirmesi veya
endeksi veya benzeri değişkenlerde meydana gelen değişikliklere bağlı
olarak değişmesi,
45
b) Finansal aracın ilk yatırım gerektirmemesi veya piyasa şartlarındaki
değişikliklere benzer tepki vermesi beklenen diğer sözleşme tiplerine göre
daha az düzeyde ilk yatırım gerektirmesi,
c) Finansal aracın gereklerinin ileri bir tarihte ifa edilmesi,
şartlarının tamamını sağlayan finansal araçlar olarak tanımlanmıştır. 89
2.1.1. Kayıtlara Alma
Finansal varlıklar veya finansal borçlar, sadece işletmenin bir araca ilişkin
sözleşme hükümlerine taraf olması halinde, bilançoya yansıtılmak üzere mali
tablolara alınır. Bu ilke, türev araçlara ilişkin sözleşme ile belirlenen tüm hakların ve
sorumlulukların bilançoda varlıklar ve yükümlülükler olarak mali tablolara
alınmasını gerektirir.
2.1.2. Kayıtlamada Kullanılacak Değerin Tespiti
Türev ürünler muhasebe kayıtlarına alınırken, türev ürünün sözleşme değeri,
piyasa değeri (cari değer), iz değeri, prim veya iskontolu değeri veya beklenen nakit
akışlarının bugünkü değeri kullanılabilmektedir. Türev ürünlerin ilk değerlemesinde
sözleşme değerinin alınması genel bir uygulamadır. 90
2.1.3. Kayıtlama Yöntemleri
Kayıtlamada esas alınacak tarihe ve değerleme türüne göre kayıtlama
yöntemlerini ikili bir sınıflandırma yapmak mümkündür.
89
90
TMS 39, s.5.
R.Örten, R.Bayırlı, A.Altay, “Riski Devretme Muhasebesi Kapsamında Türev Finansal
Araçların IAS 39’a Göre Değerlemesi ve Kaydedilmesi”, Vergi Sorunları Dergisi, Sayı.218,
Kasım 2006, s. 9.
46
2.1.3.1.
Kayıtlama Tarihine Göre Kayıtlama Yöntemleri
Türev araçların muhasebeleştirilmesi, türev araçların kayıtlara alınacağı
zamanı belirlemek açısından incelendiğinde kullanılacak yöntemler;
a) İşlem tarihini esas alan yöntem,
b) Teslim tarihini esas alan yöntem,
olarak ikiye ayrılmaktadır 91 .
2.1.3.1.1. İşlem Tarihini Esas Alan Yöntem
Kayıtlama zamanı açısından işlem tarihini esas alan yöntemde, mali olaylarla
ilgili muhasebe kayıtları sözleşme tarihinde yapılmaktadır. İşlem tarihi, işletmenin
bir varlığı satın alma veya satma taahhüdünde bulunduğu tarihtir. İşlem tarihi
muhasebesi; (a) alınacak bir varlığın ve bunun için ödenecek yükümlülüğün işlem
tarihinde mali tablolara alınması, (b) satılan bir varlığın işlem tarihinde mali
tablolardan çıkarılması ve bedeli satın alan tarafından ödenmek üzere bir alacağın
işlem tarihinde mali tablolara alınmasıdır.
2.1.3.1.2. Teslim Tarihini Esas Alan Yöntem
Kayıtlama zamanı açısından teslim tarihinin esas alınması durumunda ise,
mali olaylarla ilgili muhasebe kayıtları, sözleşmeye konu olan mal ve hizmetlerin
teslim tarihine kadar ertelenir. Teslim tarihi, varlığın işletme tarafından veya
işletmeye teslim edildiği tarihtir. Teslim tarihi muhasebesi; (a) bir varlığın işletme
tarafından teslim alındığı tarihte mali tablolara alınması ve (b) bir varlığın işletme
tarafından teslim edildiği tarihte mali tablolardan çıkarılmasıdır. Teslim tarihi
91
S.Olca, a.g.k., s. 12-13.
47
muhasebesinin uygulanması durumunda; işlem tarihi ve ifa tarihi arasındaki dönem
süresince teslim alınacak varlığın gerçeğe uygun değerinde meydana gelen
değişiklikler, maliyeti veya itfalı maliyeti üzerinden izlenen finansal varlıklarda mali
tablolara alınmaz; spekülatif amaçlı olarak sınıflandırılan finansal varlıkların gerçeğe
uygun değerlerinde meydana gelen değişiklikler kar veya zarar olarak mali tablolara
alınır; satışa müsait olarak sınıflandırılan finansal varlıkların gerçeğe uygun
değerlerinde meydana gelen değişiklikler ise öz sermaye ile ilişkilendirilmek
suretiyle mali tablolara alınır.
2.1.3.2.
Değerleme Türüne Göre Kayıtlama Yöntemleri
Türev araçların muhasebeleştirilmesinde, kayıtlamada kullanılacak değerleme
esas alındığında ise, kullanılacak yöntemler;
a) Erteleme yöntemi,
b) Cari değer yöntemi,
olarak ikiye ayrılmaktadır.
2.1.3.2.1.
Erteleme Yöntemi
Sözleşme değerini esas alan ve sözleşme değeriyle cari değer arasında
sözleşme vadesinin sonuna kadar meydana gelen değer artış veya azalış farklarının
asli hesaplara alınmasını sözleşme sonuna kadar erteleyen uygulamaya “erteleme
yöntemi” denir. Bu yöntem, daha çok sözleşme ile ilgili asıl finansal aracın gerçeğe
uygun ölçüye göre belirlenen bir cari değerinin olmaması veya asıl finansal aracın
maliyet bedeli ile değerlemeye tabi tutulması durumunda kullanılmaktadır. 92
92
S.Olca, a.g.k., s. 13-14.
48
Erteleme yönteminde riskten korunma araçlarında oluşan kazanç ve kayıplar,
gerçekleştirildikleri tarihte sonuç hesaplarına kaydedilmemekte ve riskten korunan
kalemin kayıtlardan çıkarılmasına kadar ertelenmektedir. Riskten korunan kalem,
kayıtlardan çıkarıldığı zaman bu kalemde oluşan kazanç ve kayıplar dönemin sonuç
hesaplarına alınmakta ve riskten koruyan araçların kayıp ve kazançları ile aynı
dönemde dengelenmiş olmaktadır. 93
2.1.3.2.2.
Cari Değer Yöntemi
Muhasebe kayıtları yapılırken, sözleşme değeri yerine cari piyasa değerini
esas alan uygulamaya “cari değer yöntemi” denilmektedir. Bu yöntem, piyasa
değeriyle değerlenen asıl finansal araçlar için söz konusu olur. Bu yönteme konu
olan türev ürün riskten korunma amacıyla yapılmışsa, bu yöntemin uygulanmasından
kaynaklanan fark ilgili varlık hesaplarına; spekülatif amaçlı yapılmışsa, ortaya çıktığı
dönemin sonuç hesaplarına kaydedilir.
Bu yöntemde, sözleşme tarihi ile sözleşmenin vadesinin sonuna kadar, türev
ürüne ve asıl ürüne ait değer değişmeleri açıkça görülebileceği gibi, türev ürün
kaynaklı kar veya zararın da hesaben izlenmesi ve asıl ürünlerin finansal tablolarda
cari değerle yer alması sağlanmış olur. 94
2.1.4.
Finansal Riskten Korunma Muhasebesi
Asıl mali olay nedeniyle, ileride meydana gelebilecek olumsuz durumun
(riskin) etkisini ortadan kaldırmak veya azaltmak amacıyla yapılan işleme riskten
korunma (hedging) denilmektedir. 95
93
Y.Selvi, a.g.k., s.77-78.
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s. 14.
95
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s. 7.
94
49
Finansal riskten korunma muhasebesi, korunma amaçlı araçlar ile korunan
kalemlerin gerçeğe uygun değerlerinde meydana gelen değişikliklerin birbirleriyle
netleştirilmesi suretiyle kar veya zarar olarak mali tablolara alınmasıdır. 96
Taraf olunan türev ürün sözleşmesindeki amaç herhangi bir riskten korunmak
değilse, yani spekülatif amaçlı ise, türev ürün sözleşmesinin piyasa fiyatındaki
değişmeden dolayı oluşan kazanç ve kayıplar cari dönemin sonuç hesaplarına
yansıtılır. 97
2.1.4.1.
Finansal Riskten Korunma Aracı
Finansal riskten korunma aracı, gerçeğe uygun değerinin veya nakit
akışlarının finansal riskten korunma konusu kalemin gerçeğe uygun değerindeki veya
nakit akışlarındaki değişiklikleri dengelemesi beklenen türev araç ya da (sadece
döviz kuru riskinden korunma amaçlı işlemler için) türev olmayan finansal varlık
veya borçlardır. 98
Gerçeğe uygun değeri güvenilir olarak ölçülememesi nedeniyle gerçeğe
uygun değerle izlenmeyen kote olmayan hisse senetlerindeki yatırımlar veya kote
olmayan hisse senetleriyle bağlantılı ve bunların teslimiyle kapatılması gereken türev
araçlar, korunma amaçlı araçlar olarak belirlenemez. Bir işletmenin kendi hisse
senetlerinin işletmenin finansal varlıkları veya finansal borçları olarak kabul
edilmemesi nedeniyle, bunlar da korunma amaçlı araçlar olarak belirlenemez.
2.1.4.2.
Finansal Riskten Korunma Konusu Kalem
Finansal riskten korunma konusu kalem, işletmeyi, gerçeğe uygun değerde
veya gelecekte elde edilecek nakit akışlarında değişiklik olması riskine maruz
96
TMS 39, s. 24.
Y.Selvi, a.g.k., s.75.
98
TMS 39, s.8.
97
50
bırakan ve finansal riskten korunan olarak sınıflanan bir varlık, yükümlülük, kesin
taahhüt, gerçekleşme olasılığı yüksek tahmini işlem veya yurtdışı işletmedeki net
yatırımdır. 99
Mali tablolara alınan varlıklar veya yükümlülükler, mali tablolara alınmayan
kesin taahhütler, tahmin işlemleri veya şube benzeri yabancı işletmelerdeki net
yatırımlar korunan kalem olarak belirlenebilir. Korunan kalemler; tek bir varlık,
yükümlülük, kesin taahhüt veya tahmin işlemi olabileceği gibi; bunların benzer risk
özellikleri içeren grupları da olabilir. İşletme kaynaklı alacaklardan farklı olarak;
vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar, faiz haddi riskine yönelik olarak korunan
kalem olamaz. Çünkü bir yatırımın vadeye kadar elde tutulacak olarak belirlenmesi,
faiz hadlerindeki değişikliklere bağlı olarak gerçeğe uygun değer veya nakit
akımlarında meydana gelen değişiklikler dikkate alınmaksızın bu yatırımı vadeye
kadar elde tutmayı gerektirir. Ancak, vadeye kadar elde tutulacak bir yatırımın, döviz
kuru riskine ve karşı taraf riskine yönelik olarak bir korunan kalem olarak
belirlenmesi mümkündür.
2.1.4.3.
Finansal Riskten Korunma İlişkisi
Finansal riskten korunma ilişkisi, sadece aşağıdaki koşulların tümünü
karşılaması durumunda, finansal riskten korunma muhasebesinin uygulanması için
yeterli görülür. 100
a) Finansal riskten korunma işleminin başlangıcında, finansal riskten
korunma ilişkisi ile işletmenin finansal riskten korunma işleminde
bulunmasına neden olan risk yönetimi hedef ve stratejisinin resmi bir
tanımının bulunması ve bunların resmi bir belgeye dayanması gerekir.
99
TMS 39, s.8-9.
TMS 39, s.27-28.
100
51
Anılan belgeleme, finansal riskten korunma aracının belirlenmesi,
finansal riskten korunma konusu varlık ya da işlemi, korunulan finansal
riskin yapısını ve işletmenin ilgili finansal riskten korunma aracının
varlığın gerçeğe uygun değerinde veya nakit akışlarında meydana gelen
ve
korunulan
finansal
riskle
ilişkilendirilebilen
değişiklikleri
dengelemedeki etkinliğini nasıl değerlendireceğini içerir.
b) Finansal riskten korunma işleminin, korunulan risk ile ilişkilendirilebilen
gerçeğe uygun değerdeki veya nakit akışlarındaki değişiklikleri
dengelemede oldukça etkin olması ve ilgili finansal riskten korunma
ilişkisine ilişkin belgelendirilmiş risk yönetim stratejisi ile tutarlı olması
beklenir.
c) Nakit akış riskinden korunma işlemleri için, finansal riskten korunma
işleminin konusunu teşkil eden tahmini işlemin gerçekleşme ihtimalinin
yüksek olması ve nakit akışlarındaki değişikliklerin kar veya zararı
etkileyebilecek nitelikte olması gerekir.
d) Finansal riskten korunma işleminin etkinliği güvenilir bir şekilde
ölçülebilmelidir. Bir başka deyişle, finansal riskten korunma konusu
kalemin korunulan finansal risk ile ilişkilendirilebilen gerçeğe uygun
değeri ve nakit akışları ile finansal riskten korunma aracının gerçeğe
uygun değerinin güvenilir bir şekilde ölçülebilir olması gerekir.
e) Finansal riskten korunma işlemi sürekli olarak değerlendirilir ve
tanımlandığı tüm finansal raporlama dönemleri boyunca oldukça etkin
olacak şekilde tespit edilir.
52
TMS 39’da, üç farklı türde korunma ilişkisi olduğu vurgulanmaktadır.
Bunlar; gerçeğe uygun değer riskinden korunma, nakit akış riskinden korunma ve net
yatırım riskinden korunmadır.
2.1.4.3.1. Gerçeğe Uygun Değer Riskinden Korunma
Gerçeğe uygun değer riskinden korunma işlemi, muhasebeleştirilmiş bir
varlık veya borcun ya da muhasebeleştirilmemiş bir kesin taahhüdün veya bu tür bir
varlık, borç ya da taahhüdün belirlenebilir bir bölümünün gerçeğe uygun değerinde
meydana gelen, belirli bir risk unsuru ile ilişkilendirilebilen ve kar veya zararı
etkileyebilecek nitelikteki değişikliklere karşı gerçekleştirilen bir finansal riskten
korunma işlemidir 101 .
Bir gerçeğe uygun değer riskinden korunma işleminin, korunma muhasebesi
uygulanması için gerekli koşulları hesap dönemi boyunca sağlaması halinde, bu
korunma aşağıdaki şekilde muhasebeleştirilir:
a) Finansal riskten korunma aracının gerçeğe uygun değerinin yeniden
ölçülmesinden (türev nitelikli bir finansal riskten korunma aracı için)
veya söz konusu finansal riskten korunma aracının defter değerine ilişkin
yabancı para bileşeninin TMS 21 102 ’e göre ölçülmesinden kaynaklanan
kazanç veya kayıplar, kar ya da zararda muhasebeleştirilir,
b) Finansal riskten korunma konusu kalemden kaynaklanan ve korunulan
riskle ilişkilendirilebilen kazanç veya kayıp, finansal riskten korunma
konusu kalemin defter değerine yansıtılır ve kar veya zararda
muhasebeleştirilir. Söz konusu durum, finansal riskten korunma konusu
kalem maliyeti üzerinden ölçülmüş olsa dahi geçerlidir. Finansal riskten
101
102
TMS 39, s.27.
Kur Değişiminin Etkileri Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 21)
53
korunma konusu kalemin satılmaya hazır finansal varlık olması
durumunda, korunulan riske ilişkin kazanç veya kayıp yine kar ya da
zararda muhasebeleştirilir.
Aşağıdaki hallerden herhangi birinin ortaya çıkması durumunda, gerçeğe
uygun değer korunmalarıyla ilgili korunma muhasebesi uygulamasına devam
edilmez 103 :
a) Korunma amaçlı aracın kullanılması, satılması, sona ermesi veya
korunma amaçlı olmasına son verilmesi (Korunma amaçlı bir aracın diğer
bir korunma amaçlı araçla yenilenmesi veya sürdürülmesi; bu tür
uygulamaların işletmenin belgelendirilen korunma stratejisinin bir parçası
olması halinde, bir sona erme veya son verme olarak dikkate alınmaz),
b) Korunmanın, korunma muhasebesi uygulanması için gerekli koşulları
sağlayamaz hale gelmesi,
c) İşletmenin ilgili işleme ilişkin sınıflandırmayı/düzenlemeyi iptal etmesi.
2.1.4.3.2. Nakit Akış Riskinden Korunma
Nakit akış riskinden korunma işlemi, kayıtlı bir varlık veya yükümlülüğün
(örneğin değişken faizli borçların gelecekteki ödemelerinin bir kısmı veya hepsi)
veya gerçekleşmesi beklenen bir işlemin (örneğin muhtemel bir alım/satım işleminin)
taşıdığı spesifik riske bağlı olarak gelir tablosunu etkileyebilecek nitelikteki nakit
akış değişikliklerinin riskinden korunma işlemine denir.
Bir nakit akış riski korunma işleminin, korunma muhasebesi uygulanması
için gerekli koşulları hesap dönemi boyunca sağlaması halinde, bu korunma
aşağıdaki şekilde muhasebeleştirilir:
103
TMS 39, s. 29.
54
a) Finansal riskten korunma aracından kaynaklanan kazanç veya kaybın
etkin olduğu tespit edilen kısmı diğer kapsamlı gelir içerisinde
muhasebeleştirilir,
b) Korunma amaçlı araca ilişkin kazanç veya kayıpların etkin olmayan kısmı
kâr veya zararda muhasebeleştirilir.
Aşağıdaki hallerden herhangi birinin ortaya çıkması durumunda, nakit akış
riski korunmalarıyla ilgili korunma muhasebesi uygulamasına devam edilmez:
a) Korunma amaçlı aracın kullanılması, satılması, sona ermesi veya
korunma amaçlı olmasına son verilmesi;
b) Korunmanın, korunma muhasebesi uygulanması için gerekli koşulları
sağlayamaz hale gelmesi;
c) Tahmin işleminin gerçekleşmesinin beklenmemesi.
(a) veya (b) bentlerinde belirtilen durumların ortaya çıkması halinde;
korunma amaçlı araca ilişkin olarak etkin bir korunma varken doğrudan öz sermaye
içerisinde mali tablolara alınan birikmiş kazanç veya kayıplar, tahmin işlemi
gerçekleşene kadar öz sermaye içerisinde ayrı olarak kalmaya devam eder. Tahmin
işlemi gerçekleştiğinde, söz konusu birikmiş kazanç ve kayıplar, bu tahmin işleminin
bir
varlık
veya
yükümlülüğün
mali
tablolara
alınması
ile
sonuçlanıp
sonuçlanmadığına bağlı olarak yukarıdaki şekilde muhasebeleştirilir.
(c) bendinde belirtilen durumun ortaya çıkması halinde ise; tahmin işlemine
ilişkin doğrudan öz sermaye içerisinde mali tablolara alınan birikmiş kazanç veya
kayıplar dönemin kar veya zararı olarak mali tablolara alınır.
55
2.1.4.3.3. Net Yatırım Riskinden Korunma
Net yatırımların riskten korunması, döviz kuru riskine karşı riskten
korunmayı ifade etmektedir. Net yatırım riskinden korunma, ana ortaklığın bağlı
ortaklığı, iştiraki, müşterek yönetime tabi işletmesi veya şubesi olup, faaliyetlerini
yabancı bir ülkede sürdüren işletmelerdeki net yatırımların korunmasıdır.
Yurtdışındaki işletmede bulunan net yatırım riskinden korunma amaçlı
işlemler, net yatırımın bir parçası olarak muhasebeleştirilen parasal kalemlere ilişkin
finansal riskten korunma işlemleri de dahil olmak üzere, nakit akış riskinden
korunma işlemlerine benzer şekilde muhasebeleştirilir 104 :
a) Finansal riskten korunma aracından kaynaklanan kazanç veya kaybın
etkin olduğu tespit edilen kısmı diğer kapsamlı gelir içerisinde
muhasebeleştirilir,
b) Finansal riskten korunma aracından kaynaklanan kazanç veya kaybın
etkin olmayan kısmı kâr veya zararda muhasebeleştirilir.
Finansal riskten korunma işleminin etkin olan kısmıyla ilgili olan ve
doğrudan özkaynaklarda muhasebeleştirilmiş bulunan finansal riskten korunma
aracına ilişkin kazanç ya da kayıp, yurtdışındaki işletmenin elden çıkarılması
sırasında kâr veya zararda muhasebeleştirilir.
2.1.4.4.
Finansal Riskten Korunmanın Etkinliği
Korunmanın etkinliği; korunma amaçlı aracın, korunulan riskle ilgili nakit
akımı veya gerçeğe uygun değerdeki değişiklikleri karşılamadaki etkinliğidir.
TMS 39’a göre, riskten korunma işlemi süresince kuruluş, riskten korunan
varlığın gerçeğe uygun değerindeki değişmeleri, riskten koruma aracındaki gerçeğe
104
TMS 39, s.32.
56
uygun değer veya nakit akışı değişiklikleri ile karşılayabiliyorsa ve bu karşılama
oranı %80 ile %125 arasında ise, riskten korunma işlemi etkin olarak
değerlendirilmektedir. Örneğin, riskten korunan kalemden 100 birim zarar edilmiş,
riskten korunma aracından ise 125 birim kazanç elde edilmiş ise karşılama oranı
125/100 olarak hesaplanır. Karşılama oranı %125 veya %80’e eşittir; bu sonuç da,
riskten korumanın yüksek derecede etkin olduğunu göstermektedir.
Korunma amaçlı araç ile korunan varlık, yükümlülük veya tahmin işleminin
temel koşullarının aynı olması halinde; gerçeğe uygun değerdeki veya nakit
akımlarındaki korunulan riskle ilişkilendirilebilir değişiklikler, korunma işlemine ilk
girildiğinde ve sonrasında, büyük olasılıkla birbirlerini tamamen netleştirici etkide
bulunur. 105
2.2.
Forward Sözleşmelerin Muhasebeleştirilmesi
Forward sözleşmeler, sözleşmeye konu olan taraflardan birine sözleşmeye
konu olan döviz, faiz, ticari mal vb. bir finansal varlığı sözleşmede belirtilen bir
tarihte ve belirlenen fiyattan satın alma ve diğer tarafa da satma mecburiyeti
yükleyen anlaşmalardır. Sözleşmede, sözleşmeye konu olacak finansal varlığın
özellikleri, teslim ve ödemenin yapılacağı tarih, teslim yeri ve yöntemi, miktarı ve
fiyatı olmak üzere tüm ayrıntılar taraflar arasında yapılacak olan görüşme sonucunda
tarafların ihtiyaçlarına göre serbestçe belirlenir.
Forward sözleşmelerin muhasebeleştirilmesi, işletmelerin bu sözleşmeleri
hangi amaçla yaptıklarına göre farklılık göstermektedir. Spekülasyon amacıyla
yapılan forward işlemleri, işletmenin bu işlemden dolayı durumunun gösterilmesi
105
K.Kahraman, Uluslararası Muhasebe Standartları Kapsamında Finansal Araçların Mali
Tablolarda Gösterimi ve Değerlemesine İlişkin Esaslar, SPK Yeterlilik Etüdü, Ankara, 2002,
s. 35.
57
açısından, bilançoya piyasa değeri ile kaydedilir ve işlemden kaynaklanan kar ya da
zarar gerçekleştiği dönemin sonuç hesaplarına aktarılır.
Riskten korunma amacıyla yapılan işlemlerde ise genel uygulama, vade
sonlarında sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlenen forward değeri üzerinden işlemin
gerçekleştirilmesi ve bu süre içerisinde gerçekleşen cari fiyatlardaki değişimlerin
dikkate alınmamasıdır. Forward sözleşmelerinde sözleşmenin yapıldığı tarihteki cari
fiyat ile sözleşmede geçerli fiyat arasındaki fark prim ya da iskontoyu belirler.
Sözleşmeden doğan nakit akışı sözleşmede belirlenen fiyat üzerinden vade sonunda
gerçekleşmektedir. Ortaya çıkan kazanç ya da kayıplar dönemin sonuç hesaplarına
aktarılır. Sözleşmenin tarafları, sözleşmede belirlenen varlığın vade sonunda oluşan
cari fiyatı ile sözleşme fiyatı arasındaki fark kadar ödeme veya tahsilat yaparlar. 106
Forward sözleşmeler şarta bağlı bir yükümlülüğü ifade etmektedir.
Sözleşmenin yapıldığı tarihte her iki taraf da sözleşme koşullarını yerine getirmemiş
olduğundan vade sonuna kadar işletmelerin varlık ve yükümlülüklerinde bir değişme
meydana gelmez. Bir kıymet hareketi doğmadığından forward işlemine ilişkin
kayıtlar nazım hesaplarda izlenir. Ancak, forward sözleşmeler bir satın alma hakkı ve
belirli bir bedel ödeme yükümlülüğü olarak değerlendirilerek bilanço hesaplarına
alınabilirler. Böyle bir durumda, sözleşme konusu aracın piyasa değerindeki
değişmeler finansal raporlarda dipnot olarak açıklanmalıdır. Dönem içinde ortaya
çıkan değişmeler vade sonunda bir zararın doğacağını gösteriyorsa söz konusu zarar
için bir karşılık ayrılması ve vade sonunda ortaya çıkacak kesin kar veya zarara göre
bu karşılığın mahsuplaştırılması gerekmektedir. 107
106
107
E.Uzun, a.g.k., s. 35-36.
Y.Selvi, a.g.k., s. 80.
58
2.2.1. Döviz Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Döviz forward sözleşmesi, sözleşmeyi satın alan tarafı, taraflarca sözleşme
tarihinde belirlenen belirli bir dövizi, belirli bir tarihte, belirli bir kurdan satın almaya
veya satmaya zorunlu tutan sözleşmedir. Taraflar sözleşmeye konu olan döviz
kurunu sözleşmenin yapıldığı tarihte belirledikleri için vade sonuna kadar geçen
süredeki kur değişimleri sözleşmede önceden belirlenen kuru etkilememekte ve
dövizlerin alım satım işlemi vade bitiminden önce belirlenmiş olan bu kur üzerinden
gerçekleşmektedir. Mevcut bir varlık veya yükümlülüğün kur riskinden korunması
amacıyla yapılan döviz forward sözleşmelerinin muhasebeleştirilmesinde, işlem
nedeniyle oluşan kur farkı kar ya da zararı riskten korunan varlık ya da
yükümlülüğün kar ya da zararından mahsup edilir. 108
İşletmeler gelecekteki bir tarihte dövizli bir işleme girme taahhüdünde
bulunduklarında taahhüt tarihinden işlem tarihine kadar döviz riskine maruz
kalacaklardır. Bu tür taahhütlerde taraflar arasında herhangi bir mal veya hizmet
değişiminin olmaması ve herhangi bir ödemenin yapılmamış olması nedeniyle
taahhüdün yapıldığı zaman herhangi bir kayıt yapılmamaktadır. Bu nedenle, bu
işleme ilişkin kar ya da zarar bekletilir ve vade sonunda taahhüt edilen işlemin
maliyetine eklenir. 109
İşletmelerin taraf oldukları döviz forward sözleşmelerinde, işletme kur
farklarından oluşacak değişimlerden kar sağlamak amacıyla bu sözleşmelere taraf
oluyorsa yapılan sözleşme spekülasyon amacıyla yapılmış kabul edilir ve oluşan
kazanç ve kayıplar cari dönemin sonuç hesaplarına aktarılır.
108
109
a.k., s.80.
S.Önce, a.g.k., s. 55-56.
59
2.2.1.1. Belirli Bir Döviz Cinsinden Mevcut Alacak Veya Borçlara
İlişkin Kur Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz
Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 110 : A işletmesi 1 Kasım 2007 tarihinde yurtdışındaki B işletmesinden
bedeli 1 Şubat 2008 tarihinde ödenmek üzere 10.000 USD tutarında hammadde satın
almıştır. A işletmesi mevcut borcunu kur riskine karşı korumak amacıyla, 1 Kasım
2007 tarihinde, 90 gün vadeli ve forward kuru 1 USD = 1, 21 TL’den 10.000
USD’lık bir forward sözleşmesi satın almıştır. İlgili tarihlerdeki cari kurlar aşağıdaki
gibidir:
Tarih
Döviz Kuru
1 Kasım 2007
1 USD = 1,15 TL
31 Aralık 2007 1 USD = 1,22 TL
1 Şubat 2008
1 USD = 1,25 TL
1 Kasım 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------İlk Madde ve Malzeme Hs.
11.500
Satıcılar Hs.
11.500
(Yurtdışındaki B işletmesinden hammadde alımı 10.000 USD x 1,15 TL/USD)
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
12.100
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
12.100
(Forward sözleşmesinin hesaplara kaydı)
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
400
Gelecek Yıllara Ait Giderler Hs.
200
Diğer Ticari Borçlar Hs.
600
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------110
Y.Selvi, a.g.k., s. 84-88.
60
Sözleşme değeri (Forward kuru)
10.000 USD x 1,21 = 12.100 TL
Sözleşme değeri (Cari kur)
10.000 USD x 1,15 = 11.500 TL
Fark (prim)
600 TL
Sözleşmedeki forward kur ile sözleşmenin yapıldığı tarihteki cari kur
arasındaki farkın sözleşme tutarı ile çarpımı sonucu bulunan 600 TL’lik tutar
işletmenin bu sözleşmeyi satın almadan dolayı katlandığı primdir. Bu tutarın
sözleşme süresi boyunca dönemsellik ilkesi gereğince itfa edilmesi gerekmektedir.
31 Aralık 2007 tarihinde yılsonu değerleme işlemlerine ilişkin yapılacak
kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Zararları Hs.
700
Satıcılar Hs.
700
(Satıcılar hesabının yılsonu değerlemesi 10.000 USD x (1,22 – 1,15) = 700)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
400
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
400
(Forward sözleşme primlerinin 2007 yılına ait kısmının itfası 600 x (2/3) = 400 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
200
Gelecek Yıllara Ait Giderler Hs.
200
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Forward sözleşmesinin vade sonu olan 1 Şubat 2008 tarihinde işlemlerin
kapatılması amacıyla yapılan kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
1.000
Kambiyo Karları Hs.
1.000
(Forward sözleşmenin cari kur ile değerlemesi sonucu gelir elde edilmesi
10.000 USD x (1,25 TL/USD - 1,15 TL/USD) = 1.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
61
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (USD Kasası)
12.500
Diğer Ticari Borçlar Hs.
600
Kasa Hs. (TL Kasası)
12.100
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
1.000
(Satın alınan 10.000 USD’nin kayıtlara alınması)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
200
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
200
(Forward sözleşme primlerinin 2008 yılına ait kısmının itfası 600 x (1/3) = 200 TL)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Satıcılar Hs.
12.200
Kambiyo Zaraları Hs.
300
Döviz Kasası (Usd) Hs.
12.500
(Satın alınan hammadde bedelinin ödenmesi)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
12.100
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
12.100
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi yapmış olduğu forward sözleşmesi sonucunda 10.000 USD
karşılığında 12.500 TL ödemek yerine, 12.100 TL ödeyerek 400 TL’lik kar elde
etmiştir. Dolayısıyla, 600 TL’lik sözleşme primi maliyetine katlanarak 1.000 TL’lik
koruma sağlamıştır.
62
2.2.1.2. Belirli Bir Döviz Cinsinden Kesin Bir Taahhüde İlişkin Kur
Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 111 : 1 Temmuz 2007 tarihinde A işletmesi, B işletmesinden 1 Mart 2008
tarihinde teslim alınmak ve bedeli aynı tarihte ödenmek üzere 5.000 Euro’luk ticari
mal satın alma taahhüdüne girmiştir. A işletmesi 1 Mart 2008 tarihinde ticari malı
alırken ödemeyi taahhüt ettiği borcunu, işlem tarihine kadar gerçekleşebilecek
olumsuzluklara karşı korumak amacıyla 8 ay vadeli ve forward kuru 1 Euro = 1,95
TL’den 5.000 Euro alımı için forward sözleşmesi satın almıştır.
Tarih
Döviz Kuru
1 Temmuz 2007
1 EUR = 1,80 TL
31 Aralık 2007
1 EUR = 2,00 TL
1 Mart 2008
1 EUR = 2,10 TL
1 Temmuz 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir;
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H)
9.750
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs.(N.H.)
9.750
(Forward sözleşmesinin hesaplara kaydı)
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
563
Gelecek Yıllara Ait Giderler Hs.
187
Diğer Ticari Borçlar Hs.
750
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
111
R.Örten, İ.Örten, a.g.k., s.145-147.
63
31 Aralık 2007 tarihinde yılsonu değerleme işlemlerine ilişkin yapılacak
kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
1.000
Kambiyo Karları Hs.
1.000
(Forward Sözleşmesinin yılsonu değerlemesi 5.000 EUR x (2,00 – 1,80) = 1.000)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
563
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
563
(Forward sözleşme primlerinin 2007 yılına ait kısmının itfası)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
187
Gelecek Yıllara Ait Giderler Hs.
187
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Forward sözleşmesinin vade sonu olan 1 Mart 2008 tarihinde işlemlerin
kapatılması amacıyla yapılan kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 03 / 2008 ----------------------------------------500
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
Kambiyo Karları Hs.
500
(Forward Sözleşmesinin değerlemesi 5.000 EUR x (2,10 – 2,00) = 500)
------------------------------------------ 01 / 03 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (Eur Kasası)
10.500
Diğer Ticari Borçlar Hs.
750
Kasa Hs. (TL Kasası)
9.750
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
1.500
(Satın alınan 5.000 EUR’nun kayıtlara alınması)
------------------------------------------ 01 / 03 / 2008 ----------------------------------------Ticari Mallar Hs.
10.500
Kasa Hs. (Eur Kasası)
10.500
Ticari mal alım kaydının yapılması
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
64
------------------------------------------ 01 / 03 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
9.750
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
9.750
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesinin B işletmesinden 5.000 Euro değerinde ticari mal alımı
taahhüdüne girdiği tarihte, taraflar arasında ticari mal transferi gerçekleşmemiş
olması nedeniyle herhangi bir kayıt yapılmamaktadır.
Döviz forward sözleşmesinin vadesi süresince ortaya çıkan kazanç ve
kayıplar riskten korunan işlemin gerçekleşeceği tarihe kadar ertelendiği için bu
sözleşmeler nazım hesaplarda izlenmektedir.
A işletmesi yapmış olduğu forward sözleşmesi sonucunda 5.000 EUR
karşılığında 10.500 TL ödemek yerine, 9.750 TL ödeyerek 750 TL’lik kar elde
etmiştir. Dolayısıyla, 750 TL’lik sözleşme primi maliyetine katlanarak 1.500 TL’lik
koruma sağlamıştır.
2.2.1.3. Spekülasyon
Amacıyla
Taraf
Olunan
Döviz
Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 112 : A işletmesi gelecek 2 ay içerisinde USD’nin TL karşısında değer
kaybedeceğini tahmin ettiğinden, bu değişiminden yararlanmak amacıyla 10.04.2008
tarihinde 2 ay vadeli 500.000 USD’lik forward satış sözleşmesi yapmıştır.
10.04.2008 tarihindeki cari kur 1 USD = 1,65 TL, forward kuru ise 1 USD = 1,70
TL’dir.
112
R.Örten, R.Bayırlı, A.Altay, a.g.k., 11-14.
65
Cari Kur
Tarih
Forward Kuru
30.04.2008
1 USD = 1,63 TL 1 USD = 1,64 TL
31.05.2008
1 USD = 1,61 TL 1 USD = 1,63 TL
10.06.2008
1 USD = 1,60 TL 1 USD = 1,62 TL
10 Nisan 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir;
------------------------------------------ 10 / 04 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
850.000
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
850.000
(Forward sözleşmesinin hesaplara kaydı 500.000 USD x 1,70 = 850.000 )
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------30 Nisan 2008 tarihinde değerleme işlemlerine ilişkin yapılacak kayıtlar
aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
30.000
Kambiyo Karları Hs.
30.000
(Forward Sözleşmesinin değerlemesi 500.000 USD x (1,70 – 1,64) = 30.000)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Mayıs 2008 tarihinde değerleme işlemlerine ilişkin yapılacak kayıtlar
aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 05 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
5.000
Kambiyo Karları Hs.
5.000
(Forward Sözleşmesinin değerlemesi 500.000 USD x (1,64 – 1,63) = 5.000)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Forward sözleşmesinin vade sonu olan 10 Haziran 2008 tarihinde işlemlerin
kapatılması amacıyla yapılan kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 10 / 06 / 2008 ----------------------------------------15.000
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
Kambiyo Karları Hs.
15.000
(Forward Sözleşmesinin değerlemesi 500.000 USD x (1,63 – 1,60) = 15.000)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
66
------------------------------------------ 10 / 06 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (TL Kasası)
850.000
Kasa Hs. (USD Kasası)
800.000
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
50.000
(Forward sözleşmesi gereği cari kur üzerinden satılan 500.000 USD kasaya
kaydedilmesi )
------------------------------------------ 10 / 06 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs.(N.H.)
850.000
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
850.000
(Sözleşme hak ve yükümlülük hesaplarının kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------2.2.2. Faiz Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Faiz forward sözleşmeleri (FRA – Forward Rate Agreements), gelecekteki
hesaplaşma tarihinde belirli bir dönem için, taraflarca belirlenmiş bir tutara, vade
sonundaki faiz oranı ile hesaplaşma tarihindeki faiz oranı arasındaki farktan
hesaplanacak faiz tutarının taraflar arasında el değiştirmesine yönelik bir anlaşmadır.
Sözleşmenin yapıldığı tarihte, hesaplaşma tarihinde ve vade sonunda sözleşmeye
konu olan tutar varsayımsal bir tutardır ve sadece hesaplaşma tarihinde faiz gelir ya
da giderinin hesaplanmasında kullanılır. Bu nedenle taraflar arasında nakit akışı
yaratmaz. 113
Faiz forward sözleşmesinin ciro edilmesi mümkün olmadığından vade
sonundan önce piyasa fiyatı oluşmaz ve değeri sözleşmenin imzalandığı tarihte değil,
sözleşmenin hesaplaşma tarihinde belli olur. Bu nedenle faiz forward sözleşmelerinin
dönemi içinde kazanç ve kayıplara ilişkin kayıt yapılmaz. Kazanç veya kayıp
sözleşme sonunda hesaplaşma tarihinde belirleneceğinden o tarihte kayıtlara alınır ve
113
Y.Selvi, a.g.k., s.99.
67
doğrudan ilgili varlık ve kaynak hesaplarına alınarak vade sonuna kadar olan
dönemde gelir ve gidere yansıtılarak itfa edilir. 114
Faiz forward sözleşmeleri her ne kadar spekülasyon amacıyla kullanılabilse
de genellikle faiz riskinden korunmak amacıyla kullanılmaktadır. Faiz riskinden
korunmak amacıyla taraf olunan faiz forward sözleşmelerine riskten korunma
muhasebesi uygulanabilmesi için aşağıdaki şartların oluşması gerekmektedir:
a) İşletme varlıklarında veya borçlarında faiz riski ile karşı karşıya
bulunmalı,
b) Yapılan faiz forward sözleşmesi bu riski azaltma veya tamamen karşılama
amacıyla yapılmış olmalıdır.
Faiz
forward
sözleşmelerinde,
sözleşmenin
hesaplaşma
tarihinde
hesaplanacak olan faiz tutarının hesaplanmasında aşağıdaki parametreler esas alınır:
a: ana para
m: sözleşmedeki faiz oranı
r: referans alınan faiz oranı
t1: sözleşmenin hesaplaşma tarihi
t2: sözleşmenin vade sonu
Faiz (R) = ( a x (m-r) x [(t2-t1) / (360)]
Bu formülle bulunan faiz gelir ya da gideri sözleşmenin hesaplaşma
tarihinden vade sonuna kadar olan sürenin faiz tutarıdır. Bu tutarın bugünkü değer
yöntemiyle hesaplaşma tarihindeki değeri bulunur.
Bugünkü Değer (PV) = R x [1 / (1 + r)T]
114
E.Uzun, a.g.k., s.37-38.
68
2.2.2.1. Faiz Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Faiz
Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 115 : A işletmesi 2 Ocak 2008 tarihinde bir yıl vadeli ve % 5 faizli
1.000.000 USD kredi almıştır. İşletme bu krediyi LIBOR + 1 değişken faizle başka
bir işletmeye kullandırmıştır. Cari LIBOR oranı % 5’dir. A işletmesi yılın ikinci altı
ayında LIBOR’un düşeceğini beklemekte ve bu nedenle elde ettiği % 1’lik faiz karını
koruma altına almak istemektedir. Bu amaç doğrultusunda % 5 faizli 1.000.000 USD
değerinde 1 Temmuz – 31 Aralık 2008 tarihli 6 ay vadeli bir forward sözleşmesi
satın almıştır.
2 Ocak 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir;
------------------------------------------ 02 / 01 / 2008 ----------------------------------------Bankalar Hs. (USD)
1.000.000
Banka Kredileri Hs. (USD)
1.000.000
(% 5 Sabit faizden 1 yıl vadeli alınan kredi )
------------------------------------------ 02 / 01 / 2008 ----------------------------------------Verilen Krediler Hs. (USD)
1.000.000
Bankalar Hs. (USD)
1.000.000
(Değişken faizden 1 yıl vadeli verilen kredi )
------------------------------------------ 02 / 01 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1
1
(Forward sözleşmesinin hesaplara kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Sözleşmenin değeri, sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlenemediğinden nazım
hesaplara iz değeri ile kaydedilmiştir.
115
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 182-184.
69
30 Haziran 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (Döviz Kasası)
30.000
Faiz Gelirleri Hs.
30.000
(1.000.000 USD x % 6 x (6/12) = 30.000 USD )
(Değişken faizden verilen kredinin faiz geliri)
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
25.000
Kasa Hs. (Döviz Kasası)
25.000
(1.000.000 USD x % 5 x (6/12) = 25.000 USD )
(Sabit faizden alınan kredinin faiz ödemesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------a) 1 Temmuz 2008 (hesaplaşma tarihi) tarihinde LIBOR faiz oranının % 3’e
düştüğü durumda kayıtlar aşağıdaki gibidir:
a: 1.000.000 USD
m: % 5
r: % 3
t1: 01.07.2008
t2: 31.12.2008
R = a x (m – r) x (t2 – t1) / 360
R = 1.000.000 USD x ( 0,05 – 0,03) x (360 – 180) / 360
R = 10.000 USD
Elde edilen faizin bugünkü değeri:
PV = R x (1 / (1+r)T)
PV = 10.000 USD x (1 / (1+0,03)6/12) = 9.852 USD
70
------------------------------------------ 01 / 07 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------ 01 / 07 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
9.852
Gelecek Aylara Ait Gelirler Hs.
9.852
(Forward sözleşmesinden elde edilen faiz gelirinin kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Gelecek aylara ait türev ürün gelirlerinin her ay sonunda itfa edilmesi
amacıyla 1 Temmuz 2008 tarihinden itibaren 31 Aralık 2008 tarihine kadar her ay
sonu itibariyle yapılacak kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 07 / 2008 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Gelirler Hs.
1.642
Faiz Gelirleri Hs.
1.642
( 9.852 USD / 6 = 1.642 USD)
(Forward sözleşmesinden elde edilen faiz gelirinin aylık itfa kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Faiz forward sözleşmesi faiz geliri aylık 1.642 USD olarak 31 Aralık 2008
tarihine kadar itfa edilecek, sabit faizden alınan kredi ile değişken faizden alınan
kredilerin anapara ve faizleri vade sonunda kapatılacaktır.
A işletmesi yılın ilk altı ayı için (% 6 - % 5) faiz farkından 5.000 USD
(30.000 USD – 25.000 USD) faiz geliri elde etmiştir. 1 Temmuz 2008 tarihinde
LIBOR % 3’e düştüğünde, işletme yapmış olduğu forward sözleşmesi ile ikinci altı
aylık dönem için 10.000 USD’lik faiz elde ederek ikinci altı aylık faiz gelirini de
5.000 USD olarak sabitlemiştir.
b) 1 Temmuz 2008 (hesaplaşma tarihi) tarihinde LIBOR faiz oranının %6’ya
yükseldiği durumda kayıtlar aşağıdaki gibidir:
71
a: 1.000.000 USD
m: % 5
r: % 6
t1: 01.07.2008
t2: 31.12.2008
R = a x (m – r) x (t2 – t1) / 360
R = 1.000.000 USD x ( 0,05 – 0,06) x (360 – 180) / 360
R = -5.000 USD
Elde edilen faizin bugünkü değeri:
PV = R x (1 / (1+r)T)
PV = -5.000 USD x (1 / (1+0,06)6/12) = 4.854 USD
------------------------------------------ 01 / 07 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------ 01 / 07 / 2008 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
4.854
Diğer Ticari Borçlar Hs.
4.854
(Forward sözleşmesinden elde edilen faiz giderinin kaydı)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
Gelecek aylara ait türev ürün giderlerinin her ay sonunda itfa edilmesi
amacıyla 1 Temmuz 2008 tarihinden itibaren 31 Aralık 2008 tarihine kadar her ay
sonu itibariyle yapılacak kayıtlar aşağıdaki gibidir:
72
------------------------------------------ 31 / 07 / 2008 ----------------------------------------Finansman Giderleri Hs. (USD)
809
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
809
(4.854 USD / 6 = 809 USD)
(Forward sözleşmesinden elde edilen faiz gelirinin aylık itfa kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Faiz forward sözleşmesi faiz gideri aylık 809 USD olarak 31 Aralık 2008
tarihine kadar itfa edilecek, sabit faizden alınan kredi ile değişken faizden alınan
kredilerin anapara ve faizleri vade sonunda kapatılacaktır.
A işletmesi yılın ilk altı ayı için (% 6 - % 5) faiz farkından 5.000 USD
(30.000 USD – 25.000 USD) faiz geliri elde etmiştir. 1 Temmuz 2008 tarihinde
LIBOR % 6’ya yükseldiğinde, ikinci altı ay için % 2’lik (%7 - %5) faiz karşılığında
10.000 USD faiz elde etmiştir.
Ancak, A işletmesi yapmış olduğu forward
sözleşmedi gereği 5.000 USD faiz ödediğinden bu faiz kazancından faydalanamamış,
ikinci altı aylık dönem için faiz gelirini de 5.000 USD olarak sabitlemiştir.
2.2.2.2. Spekülasyon
Amacıyla
Taraf
Olunan
Faiz
Forward
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 116 : A işletmesi 1 Ekim 2007 tarihinde faiz oranlarının düşeceği
beklentisi ile bir faiz forward sözleşmesi satın almıştır. Sözleşme tutarı 2.000.000
TL, faiz oranı % 4 ve sözleşme süresi 6 aya 3 aydır. Bu durum için sözleşmenin
hesaplaşma tarihi 1 Nisan 2008, bitiş tarihi ise 30 Haziran 2008’dir. Beklenenin
aksine 31 Aralık 2007 tarihinde faiz oranı % 5’e, 1 Nisan 2008’de ise % 6,50’ye
yükselmiştir.
116
Y.Selvi, a.g.k. 104-106.
73
1 Ekim 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1
(Forward sözleşmesinin kaydı)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
31 Aralık 2007 tarihindeki yıl sonu değerleme kayıtları aşağıdaki gibidir:
a: 2.000.000 TL
m: % 4
r: % 5
t1: 01.04.2008
t2: 30.06.2008
R = a x (m – r) x (t2 – t1) / 360
R = 2.000.000 TL x ( 0,04 – 0,05) x (180 – 90) / 360
R = -5.000 TL
Elde edilen faizin bugünkü değeri:
PV = R x (1 / (1+r)T)
PV = -5.000 TL x (1 / (1+0,05)90/360) = 4.940 TL
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Finansman Giderleri Hs.
4.940
Diğer Ticari Borçlar Hs.
4.940
-Faiz Forward Sözleşmesi Faiz Gideri
(Dönem sonu itibariyle Forward sözleşmesinin değerleme kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Ocak 2008 tarihinde yeni bilanço hesaplarının açılışında yıl sonu değerleme
kaydının tersi yapılır.
74
------------------------------------------ 01 / 01 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Borçlar Hs.
4.940
-Faiz Forward Sözleşmesi Faiz Gideri
Finansman Giderleri Hs.
4.940
(Forward sözleşmesine ilişkin faiz giderinin bilanço kaydının takip eden dönem
başında kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Nisan 2008 (hesaplaşma tarihi) tarihinde sözleşme şartları yerine
getirildiğinde, faiz oranının % 6,50’ye yükselmesi sonucunda yapılacak kayıtlar
aşağıdaki gibidir:
a: 2.000.000 TL
m: % 4
r: % 6,50
t1: 01.04.2008
t2: 30.06.2008
R = a x (m – r) x (t2 – t1) / 360
R = 2.000.000 TL x ( 0,04 – 0,065) x (180 – 90) / 360
R = -12.500 TL
Elde edilen faizin bugünkü değeri:
PV = R x (1 / (1+r)T)
PV = -5.000 TL x (1 / (1+0,065)90/360) = 12.305 TL
------------------------------------------ 01 / 04 / 2008 ----------------------------------------Finansman Giderleri Hs.
12.305
Kasa Hs.
12.305
(Forward sözleşmesi gereğince 12.305 TL faiz giderinin ödenmesi kaydı)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
75
------------------------------------------ 01 / 04 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesinin beklentisinin aksine yükselen faiz oranı sonucunda forward
sözleşmesinden toplam 12.305 TL faiz gideri oluşmuştur. Bu faiz giderinin 4.940
TL’si 2007 yılında, kalan 7.365 TL’si ise 2008 yılında gidere dönüşmüştür.
2.2.3. Ticari Mal Forward Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Ticari mal forward sözleşmeleri, tarafları, sözleşmede belirlenen belirli bir
vade sonunda belirli bir ticari malı belirli bir fiyattan satın alma ve satmakla yükümlü
tutan sözleşmelerdir. İşletmeler ticari mal forward sözleşmelerine belirli bir ticari
malın gelecekteki beklenmedik fiyat değişme riskinden korunmak veya bu fiyat
değişmelerinden kazanç sağlamak amacıyla taraf olabilmektedirler. 117
Örnek 118 : Makarna üretici olan ABC işletmesi 30.09.2008 tarihinde 5 ton
buğdaya ihtiyaç duymaktadır. ABC işletmesi olası bir fiyat artışı riskinden korunmak
amacıyla 01.02.2008 tarihinde B Buğdaycılık işletmesi ile teslim tarihi 30.09.2008
olan ve birim fiyatı 0,80 TL/kg olmak üzere 50 ton buğday alım satımını içeren
forward sözleşmesi imzalamıştır.
1 Şubat 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
40.000
40.000
(Forward sözleşmesinin kaydı 50.000 Kg x 0.8 TL/Kg)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------117
118
Y.Selvi, a.g.k., s.107.
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 178-179.
76
30 Eylül 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 30 / 09 / 2008 ----------------------------------------İlk Madde Ve Malzeme Hs.
40.000
Kasa Hs.
40.000
(Forward sözleşmesinden yükümlülüklerin yerine getirilmesi)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Forward Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
40.000
Forward Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
40.000
(Forward sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------2.3.
Futures Sözleşmelerin Muhasebeleştirilmesi
Futures sözleşmeleri, organize bir piyasada işlem gören, standart kalite ve
miktarda mal veya finansal aracın alınması veya satılmasını taahhüt eden standart
sözleşmelerdir. 119 Sözleşme tarihinde her bir sözleşme için önceden belirlenmiş
standart bir işlem bedelinin borsaya yatırılması gerekmektedir.
Futures sözleşmelerde forward sözleşmelerden farklı olarak tarafların
birbirlerini tanımaları gerekli değildir. Alım satım işlemlerinin organize piyasalarda
yapılması, taraflar arasındaki değişim işleminin ayrı bir takas odasında
gerçekleştirilmesi ve takas odasının bu sözleşmede garantör rolü oynaması bu
zorunluluğu ortadan kaldırmaktadır. Sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin
yerine getirilmesine ilişkin güvencenin sağlanması amacıyla borsalar tarafından bir
teminat sistemi (margin) uygulanmaktadır. Üyeler sözleşmenin yapıldığı tarihte
belirli bir tutarda başlangıç teminatı yatırırlar. Bu teminatların belirli bir alt tutarı
vardır ve teminat miktarı günlük nakit akışları sonucunda belirli miktarın altına
düşerse ilgili tarafa teminat çağrısı yapılır. Sözleşme sahibi, yapılan bu çağrıya
119
M.Yıldırım, Banka Muhasebesi, Türkiye Bankalar Birliği, Yayın No: 258, İstanbul, 2008,s. 318.
77
istinaden teminatını nakit veya nakit benzeri bir finansal varlıkla tamamlar. Teminat
çağrısı yapıldığı zaman alıcı veya satıcı taraf belli miktarda zararı kabul ederek vade
sonunu beklemeden hesabını kapatabilmektedir. 120
2.3.1. Döviz Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Döviz futures sözleşmeleri, belirli bir dövizi, gelecekteki belirli bir tarihte
sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlenen kurdan satın alan tarafı satın almaya ve satan
tarafı satmaya mecbur tutan standart bir sözleşmedir. 121
2.3.1.1.
Belirli Bir Döviz Cinsinden Mevcut Alacak Veya Borçlara
İlişkin Kur Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan
Döviz Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 122 : A işletmesi 1 Ekim 2007 tarihinde Amerika’daki B işletmesinden
100.000 USD tutarında ve 7 ay sonra ödenmek üzere mal almıştır. 1 Ekim 2007
tarihinde cari kur 1 USD = 1,25 TL’dir. A işletmesi döviz kurundaki olumsuz
değişimlerden korunmak amacıyla aynı tarihte VOB 123 ’dan Nisan 2008 vadeli
1 USD = 1,40 TL’den 100 tane 124 USD futures sözleşmesi satın almıştır. Başlangıç
teminatı 180 TL/sözleşme ve sözleşme bedeli 20 TL/sözleşmedir. Takas odası,
başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesini istememektedir. 1 Ekim 2007
tarihinde A işletmesi 18.000 TL (180 TL x 100 sözleşme) başlangıç teminatını ve
2.000 TL (20 TL x 100 Sözleşme) sözleşme bedelini yatırmıştır.
120
E.Uzun, a.g.k., s.77-78.
Y.Selvi, a.g.k., s. 116.
122
a.k., s.119-126.
123
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası A.Ş.
124
VOB’da TL/DOLAR sözleşmelerini büyüklüğü 1.000 USD’dir.
121
78
1 Ekim 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Ticari Mallar Hs.
125.000
Satıcılar Hs.
125.000
(Yurtdışından ticari mal alışı 100.000 USD x 1,25 TL/USD = 125.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Döviz Futures Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
140.000
Döviz Futures Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
140.000
(100.000 USD alımı için yapılan Döviz Futures sözleşmesinin kaydı
100.000 USD x 1,40 TL/USD = 140.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
18.000
Komisyon Giderleri Hs.
2.000
Kasa Hs.
20.000
(18.000 TL başlangıç teminatı ve 2.000 TL sözleşme bedellerinin ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Aralık 2007 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,35 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 01 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Zararları Hs.
5.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
5.000
[(1,40 – 1,35) x 1.000 USD x 100 Sözleşme = 5.000 TL kur farkı kaybının kaydı]
------------------------------------------ 01 / 12 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
5.000
Kasa Hs.
5.000
(18.000 TL tutarındaki başlangıç teminatının, 5.000 TL tutarındaki olumsuz kur
farkından dolayı % 75’in altına düşmesi sonucu teminatın tekrar 18.000 TL’ye
yükseltilmesi kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihinde cari kur 1 USD = 1, 33 TL ve Nisan 2008 vadeli
USD futures sözleşmesi kuru da 1 USD = 1,42 TL olarak gerçekleşmiştir.
79
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
7.000
Kambiyo Karları Hs.
7.000
[(1,42 – 1,35) x 1.000 USD x 100 Sözleşme = 7.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Zararları Hs.
8.000
Satıcılar Hs.
8.000
[(1,33 – 1,25) x 100.000 USD = 8.000 TL Yurtdışı Borçlar hesabının yılsonu
itibariyle değerleme kaydı]
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Karları Hs.
7.000
Dönem Kar/Zarar Hs.
8.000
Kambiyo Zararları Hs.
13.000
Komisyon Giderleri Hs.
2.000
(Sonuç hesaplarının Dönem Kar/Zarar Hesabına devri)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------28 Şubat 2008 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,44 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 28 / 02 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
2.000
Kambiyo Karları Hs.
2.000
[(1,44 – 1,42) x 1.000 USD x 100 Sözleşme = 2.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------30 Nisan 2008 tarihinde cari kur 1 USD = 1,45 TL ve Nisan 2008 vadeli USD
futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,45 TL olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
1.000
Kambiyo Karları Hs.
1.000
[(1,45 – 1,44) x 1.000 USD x 100 Sözleşme = 1.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
80
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (Döviz Kasası)
145.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
28.000
Kasa Hs.
117.000
(Futures sözleşme şartlarının yerine getirilmesi ve 100.000 USD’nin borsadan
alınarak cari kurdan kayıtlara alınması 100.000 USD x 1,45 = 145.000 TL)
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Döviz Futures Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
140.000
Döviz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
140.000
(Döviz futures sözleşmesinin kapatılması kaydı)
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Satıcılar Hs.
133.000
Kambiyo Zararları Hs.
12.000
Kasa Hs. (Döviz Kasası)
145.000
(100.000 USD yurt dışı borçunun ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi döviz kuru riskinden korunmak amacıyla taraf olduğu futures
sözleşmesiyle, sözleşmeye taraf olmasaydı katlanacağı 20.000 TL kur farkı giderini,
sözleşme sayesinde pariteyi 1,40’da sabitleyerek 15.000 TL ile sınırlandırmış ve
5.000 TL kur farkı geliri elde etmiştir. Sözleşme gideri olarak ödenen 2.000 TL
dikkate alındığında A işletmesinin futures sözleşmesinden elde ettiği gelirler toplamı
3.000 TL olmuştur.
Tablo 3.1. Döviz futures sözleşmesine taraf olmasının A İşletmesi kur farkı
gideri etkileri
USD
İşlem (USD/TL) Sözleşmesiz
Sözleşmeli
01.10.2007
Cari Kur 1,25
125.000
125.000
30.04.2008
Cari Kur 1,45
145.000
140.000 (*)
Kur Farkı Gideri
20.000
15.000
(*) Sözleşme Kuru 1,40
81
USD
Tarih
İşlem (USD/TL)
Sözleşmeli
01.12.2007
Borsa Kuru 1,35
- 5.000
31.12.2007
Borsa Kuru 1,42
7.000
28.02.2008
Borsa Kuru 1,44
2.000
30.04.2008
Borsa Kuru 1,45
1.000
Kur Farkı Geliri Toplamı
2.3.1.2.
5.000
Sözleşme Gideri
- 2.000
Gelirler Toplamı
3.000
Belirli Bir Döviz Cinsinden Kesin Bir Taahhüde İlişkin Kur
Riskinden Korunmak Amacıyla Taraf Olunan Döviz Futures
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 125 : A işletmesi 1 Kasın 2007 tarihinde Almanya’daki B işletmesinden
4 ay sonra teslim alınmak ve bedeli yine aynı tarihte ödenmek üzere 200.000 EUR
tutarında hammadde satın alma taahhüdüne girmiştir. A işletmesi taahhüt ettiği
borcunu öderken döviz kurundaki olumsuz değişimlerden korunmak amacıyla 1
Kasım 2007 tarihinde VOB’dan Şubat 2008 vadeli 1 EUR = 2,10 TL’den 200 tane 126
EUR futures sözleşmesi satın almıştır. 1 Kasım 2007 tarihinde cari kur 1 EUR = 1,98
TL’dir. Başlangıç teminatı 240 TL/sözleşme ve sözleşme bedeli 20 TL/sözleşmedir.
Takas odası, başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesini istememektedir.
1 Kasım 2007 tarihinde A işletmesi 48.000 TL (240 TL x 200 sözleşme)
başlangıç teminatını ve 4.000 TL (20 TL x 200 Sözleşme) sözleşme bedelini
yatırmıştır.
125
126
Y.Selvi, a.g.k., s. 127-133.
VOB’da TL/EURO sözleşmelerini büyüklüğü 1.000 EUR’dur.
82
1 Kasım 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Döviz Futures Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
420.000
Döviz Futures Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
420.000
(200.000 EUR alımı için yapılan Döviz Futures sözleşmesinin kaydı
200.000 USD x 2,10 TL/USD = 420.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
48.000
Komisyon Giderleri Hs.
4.000
Kasa Hs.
52.000
(48.000 TL başlangıç teminatı ve 4.000 TL sözleşme bedellerinin ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Aralık 2007 tarihinde EUR futures sözleşmelerinin fiyatı 1 EUR = 2,03 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 01 / 12 / 2007 ----------------------------------------Ertelenmiş Giderler Hs.
14.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
14.000
[(2,10 – 2,03) x 1.000 EUR x 200 Sözleşme = 14.000 TL kur farkı kaybının kaydı]
------------------------------------------ 01 / 12 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
14.000
Kasa Hs.
14.000
(48.000 TL tutarındaki başlangıç teminatının, 14.000 TL tutarındaki olumsuz kur
farkından dolayı % 75’in altına düşmesi sonucu teminatın tekrar 48.000 TL’ye
yükseltilmesi kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Dönem Kar/Zarar Hs.
4.000
Komisyon Giderleri Hs.
4.000
(Sonuç hesaplarının Dönem Kar/Zarar Hesabına devri)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
83
31 Ocak 2008 tarihinde EUR futures sözleşmelerinin fiyatı 1 EUR = 2,14 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 28 / 02 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
22.000
Ertelenmiş Gelirler Hs.
22.000
[(2,14 – 2,03) x 1.000 EUR x 200 Sözleşme = 22.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------28 Şubat 2008 tarihinde cari kur 1 EUR = 2,16 TL ve Şubat 2008 vadeli EUR
futures sözleşmelerinin fiyatı 1 EUR = 2,16 TL olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 28 / 02 / 2008 ---------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
4.000
Ertelenmiş Gelirler Hs.
4.000
[(2,16 – 2,14) x 1.000 EUR x 200 Sözleşme = 4.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------ 28 / 02 / 2008 ---------------------------------------Kasa Hs. (Döviz Kasası)
432.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
74.000
Kasa Hs.
358.000
(Futures sözleşme şartlarının yerine getirilmesi ve 200.000 EUR’nun borsadan
alınarak cari kurdan kayıtlara alınması 200.000 EUR x 2,16 = 432.000 TL)
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Döviz Futures Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
420.000
Döviz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
420.000
(Döviz futures sözleşmesinin kapatılması kaydı)
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------İlk Madde Ve Malzeme Hs.
420.000
Ertelenmiş Gelirler Hs.
26.000
Döviz Kasası (USD) Hs.
432.000
Ertelenmiş Giderler Hs.
14.000
(200.000 EUR’luk hammaddenin yurt dışından satın alınması)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
84
A işletmesi döviz kuru riskinden korunmak amacıyla taraf olduğu futures
sözleşmesiyle, sözleşmeye taraf olmasaydı katlanacağı 42.000 TL kur farkı giderini,
sözleşme sayesinde pariteyi 2,10’da sabitleyerek 30.000 TL ile sınırlandırmış ve
12.000 TL kur farkı geliri elde etmiştir. Sözleşme gideri olarak ödenen 4.000 TL
dikkate alındığında A işletmesinin futures sözleşmesinden elde ettiği gelirler toplamı
8.000 TL olmuştur.
2.3.1.3.
Spekülasyon
Amacıyla
Taraf
Olunan
Döviz
Futures
Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Örnek 127 : A işletmesi 1 Şubat 2008 tarihinde kar sağlamak amacıyla
VOB’dan Haziran 2008 vadeli, 1 USD = 1,50 TL’den 50 tane USD futures
sözleşmesi satın almıştır. Başlangıç teminatı 180 TL/sözleşme ve sözleşme bedeli 20
TL/sözleşmedir. Takas odası, başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesini
istememektedir.
1 Şubat 2008 tarihinde A işletmesi 9.000 TL (180 TL x 50 sözleşme)
başlangıç teminatını ve 1.000 TL (20 TL x 50 Sözleşme) sözleşme bedelini
yatırmıştır.
1 Şubat 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Döviz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
75.000
Döviz Futures Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
75.000
(50.000 USD alımı için yapılan Döviz Futures sözleşmesinin kaydı
50.000 USD x 1,50 TL/USD = 75.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
127
R.Örten, R.Bayırlı, A.Altay, a.g.k., 16-18.
85
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
9.000
Komisyon Giderleri Hs.
1.000
Kasa Hs.
10.000
(9.000 TL başlangıç teminatı ve 1.000 TL sözleşme bedellerinin ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Mart 2008 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,55 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 31 / 03 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
2.500
Kambiyo Karları Hs.
2.500
[(1,55 – 1,50) x 1.000 USD x 50 Sözleşme = 2.500 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------30 Nisan 2008 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,53 TL
olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 30 / 04 / 2008 ----------------------------------------Kambiyo Zararları Hs.
1.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
1.000
[(1,55 – 1,53) x 1.000 USD x 50 Sözleşme = 1.000 TL kur farkı kaybının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Mayıs 2008 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,57
TL olarak gerçekleşmiştir.
------------------------------------------ 31 / 05 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
2.000
Kambiyo Karları Hs.
2.000
[(1,57 – 1,53) x 1.000 USD x 50 Sözleşme = 2.000 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------30 Haziran 2008 tarihinde USD futures sözleşmelerinin fiyatı 1 USD = 1,60
TL olarak gerçekleşmiştir.
86
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
1.500
Kambiyo Karları Hs.
1.500
[(1,60 – 1,57) x 1.000 USD x 50 Sözleşme = 1.500 TL kur farkı kazancının kaydı]
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs.
13.000
Komisyon Giderleri Hs.
1.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
1.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
9.000
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
6.000
(Döviz futures sözlşemesinin ters işlemle kapatılması)
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Döviz Futures Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
75.000
Döviz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
75.000
(Döviz futures sözleşmesinin kapatılması kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2008 tarihindeki dönem sonu kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Kambiyo Karları Hs.
6.000
Kambiyo Zararları Hs.
1.000
Komisyon Giderleri Hs.
2.000
Dönem Kar/Zarar Hs.
3.000
(Sonuç hesaplarının Dönem Kar/Zarar Hesabına devri)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi, 30 Haziran 2008 tarihinde Haziran 2008 vadeli ve 1 USD = 1,60
TL’den 50 adet USD satımı için USD futures sözleşmesi satın almıştır. Satın alınan
sözleşme bedeli olan 1.000 TL (20 TL x 50 Sözleşme) borsaya yatırılmış teminattan
düşülerek bakiye 13.000 TL borsadan tahsil edilmiştir. Bu şekilde borsadaki açık
pozisyon kapatılmıştır.
A işletmesi, kar amaçlı yapmış olduğu döviz futures sözleşmesi sonucunda
3.000 TL net kar elde etmiştir.
87
2.3.2. Faiz Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Faiz futures sözleşmelerinde sözleşmeye konu olan tutar varsayımsal bir tutar
olup taraflar arasında bir alacak veya borç ilişkisi oluşturmaz ve nakit akışı yaratmaz.
Bu tutar, taraflar arasında nakit akışı yaratacak olan faizin hesaplanmasında
kullanılır. İşletmeler faiz futures sözleşmelerine faiz oranlarının gelecekteki
değişimlerinden kar sağlamak veya faiz oranlarının gelecekteki değişimleri nedeniyle
oluşan faiz riskinden korunmak amacıyla taraf olabilirler. 128
Örnek 129 : A işletmesi, B Bankasından 3 ay vadeli 5.000.000 TL kredi
kullanmak istemektedir. 15 Ağustos 2007 tarihinde yapılan görüşmeler sonunda B
bankası, A işletmesine 15 Aralık 2007 tarihinde kullandırılmak üzere % 18 faiz oranı
ile 3 ay vadeli kredi vermeyi kabul etmiştir. A işletmesi kredinin kullandırılacağı
tarihe kadar oluşabilecek faiz değişikliklerine karşı korunabilmek için, 15 Ağustos
2007 tarihinde VOB’da, birim sözleşme değeri 100.000 TL olan 50 tane 3 ay vadeli
faiz futures sözleşmesini 82,80 TL’den satmıştır. Bu sözleşme karşılığında A
işletmesi, 300 TL/Sözleşme teminat ve 20 TL/Sözleşme sözleşme bedeli ödemiştir.
Takas odası, başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesini istememektedir.
15 Ağustos 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 15 / 08 / 2007 ----------------------------------------Faiz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
5.000.000
Faiz Futures Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
5.000.000
(50 adet Faiz futures sözleşmesinin kaydı 100.000 TL x 50 Adet = 5.000.000 TL)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------128
129
T. Bozkurt, Finansal Araçların Muhasebeleştirilmesinin 32 ve 39 No’lu Uluslararası
Finansal Raporlama Standartları Açısından İncelenmesi, Yüksek Lisans Tezi, Marmara
Üniversitesi, 2006, s.157-159.
a.k., s. 142-146.
88
------------------------------------------ 15 / 08 / 2007 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
15.000
Komisyon Giderleri Hs.
1.000
Kasa Hs.
16.000
(300 TL x 50 Adet = 15.000 TL başlangıç teminatı ve 20 TL x 50 Adet = 1.000 TL
sözleşme bedellerinin ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi, 15 Aralık 2007 tarihinde B Bankasından 5.000.000 TL krediyi
almış ve VOB’dan 50 adet faiz futures sözleşmesi satın alarak mevcut durumu ters
işlemle kapatmıştır. 15 Aralık 2007 tarihinde beklenenin aksine faiz oranı % 17,25’e
düşmüş ve Aralık 2007 vadeli faiz futures sözleşme değeri 83,05 TL’ye yükselmiştir.
15 Aralık 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 15 / 12 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara ait Giderler Hs.
12.500
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
12.500
[((83,05 – 82,80) / 100) x 100.000 TL x 50 Sözleşme = 12.500 TL sözleşme
kaybının kaydı]
------------------------------------------ 15 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.
1.500
Komisyon Giderleri Hs.
1.000
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
2.500
(Mevcut faiz futures sözleşmelerinin ters işlemle kapatılması
20 TL x 50 Sözleşme = 1.000 TL)
------------------------------------------ 15 / 12 / 2007 ----------------------------------------Faiz Futures Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
5.000.000
Faiz Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
5.000.000
(Faiz futures sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
89
------------------------------------------ 15 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.
5.000.000
Banka Kredileri Hs.
5.000.000
(B Bankasından 3 ay vadeli 5.000.000 TL kredinin alınması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihindeki dönem sonu kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
38.021
Gelecek Aylara ait Giderler Hs.
2.083
Gider Tahakkukları Hs.
35.938
(Bankadan alınan 3 ay vadeli ve % 17,25 faizli 5.000.000 TL kredinin 15 günlük faiz
tahakkuk kaydı 5.000.000 TL x %17,25 x (15/360) = 35.938 TL )
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Kredinin vadesi boyunca itfa edilecek olan ertelenen faiz futures kayıplarının
15 günlük kısmı (12.500 TL x (15 / 90)) = 2.083 TL “Gelecek Aylara ait Giderler
Hesabı”na kaydedilir.
------------------------------------------ 15 / 03 / 2008 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
190.104
Gider Tahakkukları Hs.
35.938
Banka Kredileri Hs.
5.000.000
Gelecek Aylara ait Giderler Hs.
Kasa Hs.
10.417
5.215.625
(Bankadan alınan 3 ay vadeli ve % 17,25 faizli 5.000.000 TL kredinin faizi ile
birlikte geri ödenmesi )
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi, yapmış olduğu futures işlemi sonucunda beklentilerinin aksine
faiz oranlarının düşmesi nedeniyle 12.500 TL’lik teminat kaybına, ayrıca sattığı ve
pozisyonunu kapatmak için ters işlem yaparak satın aldığı sözleşmelere ödediği
2.000 TL tutarındaki sözleşme bedeline katlanmak zorunda kalmıştır.
90
2.3.3. Ticari Mal Futures Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Ticari mal futures sözleşmeleri, tarafları, sözleşmede belirlenen standart
miktardaki standart bir malı, standart bir vade sonunda satın almak veya satmakla
yükümlü tutan anlaşmalardır.
Örnek 130 : Pamuklu dokuma sektöründe faaliyet gösteren A işletmesi üretim
için kullandığı pamuk fiyatlarının yükseleceğini tahmin etmektedir. Bu nedenle, 1
Nisan 2008 tarihinde 5 ay sonra ihtiyaç duyacağı 10 Ton pamuk için, fiyat
artışlarından korunmak amacıyla VOB’dan 1 kg Pamuk = 1,70 TL’den Ağustos 2008
vadeli 10 adet 131 futures sözleşmesi satın almıştır. Pamuğun piyasa fiyatı 1,65
TL’dir. Takas odasına sözleşme başına 240 TL başlangıç teminatı ve 20 TL sözleşme
bedeli ödemiştir. Takas odası, başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesini
istememektedir. Pamuk futures sözleşmesine ait fiyat hareketleri aşağıdaki şekilde
gerçekleşmiştir:
Mayıs
Haziran
1,63
1,70
Temmuz
1,75
Ağustos
1,80
1 Nisan 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 04 / 2008 ----------------------------------------Ticari Mal Futures Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
Ticari Mal Futures Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
17.000
17.000
(10 adet Ticari Mal futures sözleşmesinin kaydı 1,70 TL x 10.000 kg = 17.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
130
131
R.Örten, R.Bayırlı, A.Altay, a.g.k., s. 14-16.
VOB’da Pamuk sözleşmelerinin büyüklüğü 1 Ton (1.000 kg)’dur.
91
------------------------------------------ 01 / 04 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
2.400
Komisyon Giderleri Hs.
200
Kasa Hs.
2.600
(240 TL x 10 Adet = 2.400 TL başlangıç teminatı ve 20 TL x 10 Adet = 200 TL
sözleşme bedellerinin ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Mayıs 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 05 / 2008 ----------------------------------------Gelecek Aylara ait Giderler Hs.
700
Diğer Ticari Borçlar Hs.
700
[(1,70 – 1,63) x 1.000 kg x 10 Sözleşme = 700 TL sözleşme kaybının kaydı]
------------------------------------------ 31 / 05 / 2008 ----------------------------------------Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
700
Kasa Hs.
700
(Başlangıç teminatının % 75’in altına düşmesi sonucu teminatın tekrar 2.400 TL’ye
yükseltilmesi kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------30 Haziran 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 30 / 06 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
700
Gelecek Aylara ait Gelirler Hs.
700
[(1,70 – 1,63) x 1.000 kg x 10 Sözleşme = 700 TL sözleşme kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Temmuz 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 07 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
500
Gelecek Aylara ait Gelirler Hs.
500
[(1,75 – 1,70) x 1.000 kg x 10 Sözleşme = 500 TL sözleşme kazancının kaydı]
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
92
30 Ağustos 2008 tarihinde A işletmesi mevcut pamuk futures sözleşmelerini
ters yönlü 10 adet pamuk satım futures sözleşmesine taraf olarak kapatmıştır. İşletme
piyasadan 1 kg = 1,80 TL’den 10 Ton pamuğu peşin olarak satın almıştır.
------------------------------------------ 30 / 08 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
500
Gelecek Aylara ait Gelirler Hs.
500
[(1,80 – 1,75) x 1.000 kg x 10 Sözleşme = 500 TL sözleşme kazancının kaydı]
------------------------------------------ 30 / 08 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs.
2.900
Komisyon Giderleri Hs.
200
Verilen Depozito ve Teminatlar Hs.
3.100
(Mevcut ticari mal futures sözleşmelerinin ters işlemle kapatılması)
------------------------------------------ 30 / 08 / 2008 ----------------------------------------Ticari Mal Futures Söz. Borçlar Hs. (Nazım Hesap)
17.000
Ticari Mal Futures Söz. Alacaklar Hs. (Nazım Hesap)
17.000
(Ticari Mal futures sözleşmesinin kapatılması kaydı)
------------------------------------------ 30 / 08 / 2008 ----------------------------------------İlk Madde Ve Malzeme Hs.
18.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
700
1.700
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
Kasa Hs.
17.000
(Piyasadan 10 Ton pamuğun satınalınması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi, ticari mal futures sözleşmesine taraf olmakla cari fiyatı 1,80
TL/Kg olan pamuğu 1,70 TL/Kg’a mal etmiştir. Böylece, pamuk fiyatlarında oluşan
artıştan korunarak 1.000 TL kar elde etmiştir.
93
2.4.
Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Opsiyon sözleşmeleri, bir finansal aracın belirlenen bir tarihte veya bu
tarihten önce, önceden belirlenmiş bir fiyattan satılması veya satın alınması hakkını
veren sözleşmelerdir. Bu sözleşmelerde, taraflardan birine sözleşmedeki hakları
kullanma veya vazgeçme hakkı verilirken diğer tarafa sözleşmenin yükümlülüklerini
yerine getirme sorumluluğu yüklenmektedir. 132 Diğer bir deyişle opsiyon
sözleşmeleri alıcısı için seçimlik bir hak, alıcının talebi halinde satıcısı için yerine
getirilmesi gereken bir yükümlülüktür. 133
Opsiyon sözleşmeleri, finansal varlığı satın alma hakkı veren alım opsiyonu
(call option) ve satma hakkı veren satım opsiyonu (put option) olmak üzere ikiye
ayrılır. Opsiyon sözleşmesinin yapıldığı tarihte, sözleşmenin alıcısı satıcıya opsiyon
primi denilen bir bedel öder. Opsiyon priminin içsel değer ve zaman değeri olmak
üzere iki bileşeni vardır. İçsel değer, opsiyonun üzerine yazıldığı varlığın cari fiyatı
ile kullanım fiyatı arasındaki farktır. Zaman değeri ise, olası fiyat hareketleri
sonucunda vade sonuna kadar kalan zaman içinde, opsiyon priminde meydana
gelebilecek olumlu gelişmenin beklentisidir. Zaman değeri, opsiyonun vadesi
yaklaştıkça sıfıra yaklaşır. 134
Riskten korunmak amacıyla satın alınan opsiyon sözleşmelerinde opsiyon
alıcısının ödediği primlerin muhasebeleştirilmesinde içsel değer ve zaman değeri
birbirinden ayrıştırılarak muhasebeleştirilir. 135 Opsiyon priminin zaman değeri,
opsiyonun vadesi süresince ya eşit paylı olarak giderleştirilir ya da tamamı derhal
gider yazılır. İçsel değer ise, opsiyonun piyasa değerindeki değişmelere dayanılarak
132
133
134
135
E.Uzun, a.g.k., s. 95-96.
N.Karaca, S.Durmuşkaya, “Opsiyon Sözleşmelerine İlişkin İşlemlerin Muhasebeleştirilmesi”,
Mali Çözüm Dergisi, İSMMMO, 2006, s. 75.
Y.Selvi, a.g.k., s. 191.
S.Önce, a.g.k., s. 67.
94
ya ertelenmiş riskten korunma muhasebesi yaklaşımına göre ya da piyasa değeriyle
riskten korunma muhasebesi yaklaşımına göre kaydedilir. Ertelenmiş riskten
korunma muhasebesi yaklaşımına göre; gerçekleşmemiş kazanç veya kayıplar,
dönemin sonuç hesaplarına aktarılmayıp sözleşme vadesine kadar ertelenir. Piyasa
değeriyle riskten korunma muhasebesi yaklaşımına göre ise, gerçekleşmemiş kazanç
veya kayıplar dönemin sonuç hesaplarına aktarılır. Spekülasyon amacıyla yapılan
opsiyon sözleşmelerinde ise, gerçekleşmemiş kazanç veya kayıplar dönemin sonuç
hesaplarına aktarılır. 136
Opsiyonu satan tarafın tahsil ettiği opsiyon primini nasıl muhasebeleştireceği
ise, satıcının bu sözleşmeyi hangi amaçla yaptığına göre farklılık gösterir. Riskten
korunma amacı ile yapılmış opsiyon sözleşmelerinden elde edilen primler opsiyon
sona
erene
kadar
ertelenmelidir.
Spekülasyon
amacıyla
yapılan
opsiyon
sözleşmelerinden tahsil edilen prim geliri ise opsiyon vadesi boyunca eşit olarak itfa
edilir. 137
2.4.1. Döviz Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Döviz opsiyon sözleşmeleri, sözleşmeyi satın alan tarafa, gelecekteki bir
tarihte veya bu tarihe kadar, bugünden belirlenmiş belirli bir kur üzerinden,
sözleşmeye konu olan belirli bir döviz tutarını satın alma veya satma hakkı veren
finansal bir araçtır. 138
Örnek 139 : 1 Ekim 2007 tarihinde, Türkiye’de faaliyet gösteren A işletmesi
Almanya’daki B işletmesinden bedeli 1 Şubat 2008 tarihinde ödenmek 1.000.000
Euro değerinde ticari mal satın almıştır. A işletmesi mevcut borcunu vade sonuna
136
Y.Selvi, a.g.k., s. 192.
S.Önce, a.g.k., s. 68.
138
Y.Selvi, a.g.k., s.195.
139
a.k., s. 197-203.
137
95
kadar olan süre içinde gerçekleşebilecek olumsuz kur değişimlerinden korumak
istemektedir. Bu amaçla, A işletmesi 1 Ekim 2007 tarihinde Z Bankasından 4 ay
vadeli ve 1 EUR = 1,90 TL kur üzerinden 1.000.000 EUR alımı için bir döviz alım
opsiyon sözleşmesi satın almıştır. Opsiyon primi 1 EUR için 0,02 TL’dir. 1 Ekim
2007 tarihinde cari kur 1 EUR = 1,80 TL’dir.
1 Ekim 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Ticari Mallar Hs.
1.800.000
Satıcılar Hs.
1.800.000
(Yurtdışından ticari mal alış kaydı 1.000.000 EUR x 1,80 TL/EUR = 1.800.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
20.000
Zaman Değeri ……….20.000
İçsel Değeri …………. Kasa Hs.
20.000
Z Bankasına ödenen opsiyon primi (1.000.000 EUR x 0,02 TL = 20.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 10 / 2007 ----------------------------------------Döviz Opsiyon Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.900.000
Döviz Opsiyon Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.900.000
(1,90 TL/EUR’dan 1.000.000 EUR satın alımı için yapılan döviz opsiyon
sözleşmesinin kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihinde cari kur 1 EUR = 1,95 TL olarak gerçekleşmiş olup
yılsonu değerleme işlemlerine ilişkin yapılacak kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Zararları Hs.
150.000
Satıcılar Hs.
150.000
(Yurtdışı borcunun değerlemesi 1.000.000 EUR x (1,95 TL/EUR - 1,80 TL/EUR) =
150.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
96
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
50.000
İçsel Değeri …………. 50.000
Gelecek Aylara Ait Gelirler Hs.
50.000
(Opsiyon sözleşmesinin yıl sonu değerlemesi sonucu hesaplanan gerçek değerindeki
artış kaydı 1.000.000 EUR x (1,95 TL/EUR - 1,90 TL/EUR) = 50.000 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
15.000
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
15.000
Zaman Değeri …………. 15.000
(Opsiyon sözleşme primlerinin zaman değerinin itfası 20.000 TL x (3/4) =
15.000 TL)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------Sözleşme vade tarihi olan 1 Şubat 2008 tarihinde cari kur 1 EUR = 2,00 TL
olarak gerçekleşmiştir. 1 Şubat 2008 tarihinde opsiyon sözleşmesinin kapatılmasına
ilişkin kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
50.000
İçsel Değeri …………. 50.000
Gelecek Aylara Ait Gelirler Hs.
50.000
(Opsiyon sözleşmesinin yıl sonu değerlemesi sonucu hesaplanan gerçek değerindeki
artış kaydı 1.000.000 EUR x (2,00 TL/EUR - 1,95 TL/EUR) = 50.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
5.000
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
5.000
Zaman Değeri …………. 5.000
(Opsiyon sözleşme primlerinin zaman değerinin itfası 20.000TL x (1/4) = 5.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
97
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (Döviz Kasası)
2.000.000
Kasa Hs. (TL Kasası)
1.900.000
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
100.000
İçsel Değeri …………. 100.000
Z Bankasından 1.000.000 EUR’un satın alınması 1.000.000 EUR x 1,90 TL/EUR =
1.900.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Döviz Opsiyon Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.900.000
Döviz Opsiyon Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.900.000
(Döviz opsiyon sözleşmesinin kapatılması kaydı)
------------------------------------------ 01 / 02 / 2008 ----------------------------------------Satıcılar Hs.
1.950.000
Kambiyo Zararları Hs.
50.000
Kasa Hs. (Döviz Kasası)
2.000.000
(Yurtdışı borcunun ödenmesi)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi, döviz cinsinden olan yurt dışı borcu için toplam 200.000 TL kur
farkı gideri ile karşı karşıya kalmıştır. Aynı zamanda işletme yapmış olduğu opsiyon
sözleşmesi ile opsiyon priminin içsel değerinde 100.000 TL gelir elde etmiştir.
Dolayısıyla, yapmış olduğu sözleşme ile kur farkını 100.000 TL azaltmıştır. İşletme
bu döviz riskinden korunmak amacıyla 20.000 TL’lik opsiyon primine katlanmıştır.
Sonuç olarak, işletme sözleşmeye taraf olmaması durumunda katlanacağı 200.000
TL kur farkı yerine 120.000 TL’lik maliyete katlanarak 80.000 TL kazanç elde
etmiştir.
98
2.4.2. Faiz Opsiyon Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Faiz opsiyon sözleşmeleri; sahibine, belirli bir opsiyon primi karşılığında,
belirli bir tarihte veya belirli bir süre içinde, sözleşmenin yapıldığı tarihte belirlenen
belirli bir faiz oranı üzerinden borçlanma veya borç verme hakkını veren
sözleşmelerdir. 140
Örnek 141 : A işletmesi 1 Kasım 2007 tarihinde bir Amerikan bankasından 3 ay
vadeli 1.000.000 USD kredi kullanmıştır. Kredi faiz oranı 3 aylık LIBOR faiz oranı
olup faiz ve ana para ödemesi vade sonunda yapılacaktır. A işletmesi LIBOR faiz
oranlarında meydana gelebilecek olası faiz değişikliklerine karşı kendisini korumak
için % 10 sabit faizli ve 31 Ocak 2008 vadeli 1.000.000 USD değerinde bir adet alım
opsiyonu satın almıştır. Söz konusu opsiyon sözleşmesi için 1.800 USD opsiyon
primi ödemiştir. 3 aylık LIBOR faiz oranları aşağıdaki gibi gerçekleşmiştir:
Tarih
LIBOR
01.11.2007
% 10,00
31.12.2007
% 12,00
31.01.2008
% 11,50
1 Kasım 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs. ((Döviz Kasası)
1.000.000
Banka Kredileri Hs.
1.000.000
(Bankadan kredinin alınış kaydı)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
140
141
Y.Selvi, a.g.k., s.212.
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 223-229
99
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
1.800
Zaman Değeri ………. 1.800
İçsel Değeri …………. Kasa Hs. (USD)
1.800
(Sözleşme için ödenen opsiyon primi)
------------------------------------------ 01 / 11 / 2007 ----------------------------------------Döviz Opsiyon Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.000.000
Döviz Opsiyon Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.000.000
(Faiz alış opsiyon sözleşmesinin kaydı)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
31 Aralık 2007 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
3.333
İçsel Değeri …………. 3.333
Ertelenmiş Gelirler Hs.
3.333
(Opsiyon sözleşmesinin yıl sonu değerlemesi sonucu hesaplanan gerçek değerindeki
artış kaydı 1.000.000 USD x (%12 - %10) x 60/360 = 3.333 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
1.200
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
1.200
Zaman Değeri …………. 1.200
(Opsiyon sözleşme primlerinin zaman değerinin itfası 1.800 TL x (2/3) = 1.200 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
100
31 Ocak 2008 tarihindeki kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 01 / 2008 ----------------------------------------Diğer Ticari Alacaklar Hs.
417
İçsel Değeri …………. 417
Ertelenmiş Gelirler Hs.
417
(Opsiyon sözleşmesinin değerlemesi sonucu hesaplanan gerçek değerindeki artış
kaydı 1.000.000 USD x (%11,50 - %10) x 90/360 = 3.750 TL 3.750 TL – 3.333 TL
= 417 TL)
------------------------------------------ 31 / 01 / 2008 ----------------------------------------Diğer Olağan Gider ve Zararlar Hs.
600
Gelecek Aylara Ait Giderler Hs.
600
Zaman Değeri …………. 600
(Opsiyon sözleşme primlerinin zaman değerinin itfası 1.800 TL x (1/3) = 600 TL)
------------------------------------------ 31 / 01 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs. (USD)
3.750
Diğer Ticari Alacaklar Hs.
3.750
İçsel Değeri …………. 3.750
------------------------------------------ 31 / 01 / 2008 ----------------------------------------Döviz Opsiyon Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.000.000
Döviz Opsiyon Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.000.000
(Faiz alış opsiyon sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------ 31 / 01 / 2008 ----------------------------------------Banka Kredileri Hs.
1.000.000
Finansman Gideri Hs.
28.750
Kasa Hs. (Döviz Kasası)
1.028.750
(Bankadan alınan kredi ana para ve faizinin ödenmesi
1.000.000 USD x % 11,50 x 90/360 = 28.750 USD)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi yapmış olduğu faiz opsiyon sözleşmesi ile 28.750 USD’lik faiz
gideri yerine 25.000 USD’lik faiz giderine katlanmıştır. Bu korunma için ödemiş
olduğu 1.800 USD göz önüne alındığında elde etmiş olduğu kazanç 1.950 USD
olmuştur.
101
2.5.
Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Swap sözleşmeleri, sözleşme tarafları arasında belirli bir varlığın, belirli bir
vade süresince, belirli bir miktardaki ödeme yükümlülüklerinin karşılıklı olarak
değiştirilmesi için yapılan forward tabanlı anlaşmalardır. Farklı kredi değerliliğine ve
farklı para pazarlarında birbirlerine oranla karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olan
taraflar bu tür sözleşmelere kredi maliyetlerini azaltmak, faiz ve döviz riskinden
korunmak ve kar elde etmek amacıyla girerler. 142
Swap sözleşmeleri standart olmadıkları ve organize borsalarda işlem
görmedikleri için, taraflar sözleşme koşullarını ihtiyaçlarına göre belirlemekle
birlikte, bu durum sözleşmelerin kolaylıkla el değiştirmesini güçleştirmekte ve
ikincil pazarların etkinliğini azaltmaktadır.
2.5.1. Döviz Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Döviz swap sözleşmelerinde taraflar, sözleşme süresince, sözleşmenin
başlangıç tarihinde belirlenen kur ve faiz oranı üzerinden, farklı döviz bazındaki
borçlarına ait yükümlülüklerini değiştirmektedirler. Döviz swap sözleşmelerinde
paranın el değiştirmesi üç aşamalı olmaktadır. Birinci aşamada, sözleşmede
belirlenen tutar kadar farklı döviz cinsinden anaparalar el değiştirir. İkinci aşamada,
taraflar değiştirilen bu anaparaların faizlerini karşılıklı olarak birbirlerine öderler.
Son aşamada ise, sözleşme vadesi sonunda, faizlerin karşılıklı ödenmesinin yanı sıra,
taraflar anaparaları da karşılıklı olarak geri öderler. 143
Örnek 144 : Amerika’da yatırım yapmak isteyen ve Türkiye’de faaliyet
gösteren A İşletmesi 1.000.000 USD krediye ihtiyaç duymaktadır. Türkiye’de USD
142
143
144
Y.Selvi, 2000, s.164.
E.Uzun, 2004, s. 60.
A.Kablan, Türkiye’de Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ve Uygulamaları, Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, 2005, s. 102-122.
102
kredi faiz oranı % 6 ve TL kredi faiz oranı % 18’dir. Amerika’da faaliyet gösteren B
işletmesi de Türkiye’de yatırım yapmak istemekte ve bunun için 1.400.000 TL
krediye ihtiyaç duymaktadır. Amerika’da USD kredi faiz oranı LIBOR + 0,5 ve TL
kredi faiz oranı % 19,50’dir. 1 0cak 2007 tarihinde LIBOR % 5,75’dir. A işletmesi
ile B işletmesi döviz swap sözleşmesi yaparak kredi maliyetlerini azaltmayı
amaçlamışlardır. Bu amaçla, Türkiye’de faaliyet gösteren A işletmesi 1 Ocak 2007
tarihinde, % 18 sabit faizli ve iki yıl vadeli 1.400.000 TL kredi kullanmıştır.
Amerika’daki B işletmesi de aynı tarihte LIBOR + % 0,50 değişken faizli ve iki yıl
vadeli 1.000.000 USD kredi almıştır. 1 0cak 2007 tarihinde, iki işletme arasında
yapılan sözleşme gereği;
A işletmesi aldığı 1.400.000 TL’yi B işletmesine devretmiş ve B
işletmesinden 1.000.000 USD almıştır. İki yıl boyunca B işletmesinin ödemesi
gereken LIBOR + % 0,50 faizin LIBOR kısmını ödeyecek ve vade sonunda
1.000.000 USD’yi B işletmesine geri verecektir.
B işletmesi aldığı 1.000.000 USD’yi A işletmesine devretmiş ve A
işletmesinden 1.400.000 TL almıştır. İki yıl boyunca A işletmesinin ödemesi gereken
% 18 sabit faizi ödeyecek ve vade sonunda 1.400.000 TL’yi A işletmesine geri
verecektir.
Sözleşme süresince gerçekleşen LIBOR faiz oranları ve döviz kurları
aşağıdaki gibidir:
TARİH
ORTALAMA LIBOR USD / TL KURU
01.01.2007
1,40
31.12.2007
% 5,50
1,45
31.12.2008
% 5,00
1,50
103
Türkiye’de faaliyet gösteren A işletmesinin 1 Ocak 2007 tarihinde yapması
gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 01 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.(TL Kasası)
1.400.000
Banka Kredileri Hs.
1.400.000
(Bankadan 1.400.000 TL kredinin alınması)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.(Döviz Kasası)
1.400.000
Kasa Hs.(TL Kasası)
1.400.000
(B işletmesi ile yapılan swap sözleşmesi gereğince B işletmesine 1.400.000 TL’nin
verilerek 1.000.000 USD’nin alınması 1.000.000 USD x 1,40 = 1.400.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2007 ----------------------------------------TL Swap Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1.400.000
Tl Swap Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1.400.000
(TL Swap sözleşmesinin kaydı)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2007 ----------------------------------------USD Döviz Swap Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.400.000
USD Döviz Swap Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.400.000
(USD Swap sözleşmesinin kaydı 1.000.000 USD x 1,40 = 1.400.000 TL)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihinde A işletmesinin bankadan aldığı krediye ilişkin
yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs. (TL)
252.000
Gider Tahakkukları Hs.
252.000
(Bankadan alınan 1.400.000 TL kredinin faiz tahakkuku
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihinde A işletmesinin döviz swapı sözleşmesine ilişkin
yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
104
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Gelir Tahakkukları Hs.
252.000
Faiz Gelirleri Hs.
252.000
(B işletmesinden alınacak olan 1.400.000 TL’nin faizinin tahakkuku
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
79.750
Gider Tahakkukları Hs.
79.750
(B işletmesine verilecek 1.000.000 USD’nin faizinin tahakkuku
1.000.000 USD x % 5,50 = 55.000 USD x 1,45 = 79.750 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kambiyo Zararı Hs.
50.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
50.000
(Döviz swap sözleşmesinden borçlu olunan 1.000.000 USD’nin değerlemesi sonucu
oluşan kur farkı gelirinin kaydı 1.000.000 USD x (1,45 – 1,40) = 50.000 USD)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Ocak 2008 tarihinde A işletmesinin döviz swapı sözleşmesi faizlerine
ilişkin yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 01 / 2008 ----------------------------------------Kasa Hs.
252.000
Gelir Tahakkukları Hs.
252.000
(B işletmesinden alınacak olan faizin tahsili 1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2008 ----------------------------------------79.750
Gider Tahakkukları Hs.
Kasa Hs.
79.750
(B işletmesine ödenecek faizin ödenmesi 1.000.000 USD x % 5,50 = 55.000 USD x
1,45 = 79.750 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2008 ----------------------------------------Gider Tahakkukları Hs.
252.000
Kasa Hs.
252.000
(Bankadan alınan 1.400.000 TL kredinin faizinin ödenmesi
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
105
31 Aralık 2008 tarihinde A işletmesinin bankadan aldığı krediye ilişkin
yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2008 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs. (TL)
252.000
Gider Tahakkukları Hs.
252.000
(Bankadan alınan 1.400.000 TL kredinin faiz tahakkuku
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2008 tarihinde A işletmesinin döviz swapı sözleşmesine ilişkin
yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2008 ----------------------------------------Gelir Tahakkukları Hs.
252.000
Faiz Gelirleri Hs.
252.000
(B işletmesinden alınacak olan 1.400.000 TL’nin faizinin tahakkuku
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2008 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
75.000
Gider Tahakkukları Hs.
75.000
(B işletmesine verilecek 1.000.000 USD’nin faizinin tahakkuku
1.000.000 USD x % 5,00 = 50.000 USD x 1,50 = 75.000 TL)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2008 ----------------------------------------Kambiyo Zararı Hs.
50.000
50.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
(Döviz swap sözleşmesinden borçlu olunan 1.000.000 USD’nin değerlemesi sonucu
oluşan kur farkı gelirinin kaydı 1.000.000 USD x (1,50 – 1,45) = 50.000 USD)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
106
1 Ocak 2009 tarihinde A işletmesinin döviz swapı sözleşmesi faizlerine
ilişkin yapması gereken kayıtlar aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------Kasa Hs.
252.000
Gelir Tahakkukları Hs.
252.000
(B işletmesinden alınacak olan faizin tahsili 1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------Gider Tahakkukları Hs.
75.000
Kasa Hs.
75.000
(B işletmesine ödenecek faizin ödenmesi 1.000.000 USD x % 5,00 = 50.000 USD x
1,50 = 75.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------Gider Tahakkukları Hs.
252.000
Kasa Hs.
252.000
(Bankadan alınan 1.400.000 TL kredinin faizinin ödenmesi
1.400.000 TL x % 18 = 252.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------Kasa Hs.(TL Kasası)
1.400.000
Diğer Ticari Borçlar Hs.
100.000
Kasa Hs.(Döviz Kasası)
1.500.000
(B işletmesi ile yapılan swap sözleşmesi gereğince B işletmesinden 1.400.000
TL’nin geri alınarak 1.000.000 USD’nin karşı tarafa verilmesi 1.000.000 USD x 1,50
= 1.500.000 TL)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------TL Swap Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
1.400.000
TL Swap Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
1.400.000
(TL Swap sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------ 01 / 01 / 2009 ----------------------------------------USD Döviz Swap Söz. Borçlar Hs. (N.H.)
1.400.000
USD Döviz Swap Söz. Alacaklar Hs. (N.H.)
1.400.000
(USD Swap sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
107
A ve B işletmeleri yapmış oldukları swap sözleşmesinin sonucunda, A
işletmesi faiz oranlarını ilk yıl için % 5,50 ve ikinci yıl için % 5,00’te tutarak toplam
15.000 USD kar, B işletmesi de %19,50 yerine %18,50 (% 18,00 + % 0,50)
üzerinden kredi borcunu ödeyerek 28.000 TL kar sağlamıştır.
2.5.2. Faiz Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi
Faiz swap sözleşmelerinde sözleşmeye konu olan taraflar farklı borçlanma
kaynaklarından elde ettikleri aynı vadeli, aynı tutarda ve aynı para biriminde ancak
farklı faiz oranlarındaki kredilerin faizlerini karşılıklı olarak değiştirmektedirler.
Anaparalar sadece taraflar arasında el değiştirecek olan faiz tutarının hesaplanmasına
temel oluşturmaktadır.
Örnek 145 : A işletmesi yapmak istediği yatırım için, B Bankasından 1
Temmuz 2006 tarihinde 2.000.000 USD tutarında, LIBOR + % 1 değişken faizli, altı
ayda bir faiz ödemesi olan iki yıl vadeli kredi kullanmıştır. 1 Temmuz 2006 tarihinde
LIBOR faiz oranı %8’dir. A işletmesi LIBOR faiz oranında meydana gelecek artış
sonucu oluşacak zarara karşı korunmak istemektedir. Bu nedenle aynı tarihte S
Swap Bankası ile 2.000.000 USD tutarında, altı ayda bir faiz ödemeli ve iki yıl vadeli
swap sözleşmesi imzalamıştır. Sözleşme gereği A işletmesi, S Swap Bankasına %8
sabit faiz ödeyecek ve S Bankasından LIBOR - % 0,20 değişken faiz tahsil edecektir.
A işletmesinin 1 Temmuz 2006 tarihinde yapması gereken kayıtlar aşağıdaki
gibidir:
------------------------------------------ 01 / 07 / 2006 ----------------------------------------Kasa Hs.(USD)
2.000.000
Banka Kredileri Hs.
2.000.000
(Bankadan 2.000.000 USD kredinin alınması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------145
Y.Selvi, 2000, s. 184-190.
108
------------------------------------------ 01 / 07 / 2006 ----------------------------------------Faiz Swap Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
2.000.000
Faiz Swap Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
2.000.000
(Faiz Swap sözleşmesinin kaydı)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2006 tarihinde LIBOR % 8 olarak gerçekleşmiştir. Banka
kredisinin faiz ödemesi ve faiz swap sözleşmesi gereği taraflar arasında gerçekleşen
net faiz ödemesi için yapılacak olan muhasebe kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2006 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
90.000
Kasa Hs.(USD)
90.000
(Bankadan alınan 2.000.000 USD kredinin 6 aylık faizinin ödenmesi
2.000.000 USD x (% 8 + % 1) x (6/12) = 90.000 USD)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2006 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
2.000
Kasa Hs.(USD)
2.000
(Swap Sözleşmesi gereği S Swap Bankasına ödenecek net faiz tutarı
2.000.000 USD x (% 8 – (% 8 – % 0,20)) x (6/12) = 2.000 USD)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Temmuz 2007 tarihinde LIBOR % 7 olarak gerçekleşmiştir. Banka
kredisinin faiz ödemesi ve faiz swap sözleşmesi gereği taraflar arasında gerçekleşen
net faiz ödemesi için yapılacak olan muhasebe kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
80.000
Kasa Hs.(USD)
80.000
(Bankadan alınan 2.000.000 USD kredinin 6 aylık faizinin ödenmesi
2.000.000 USD x (% 7 + % 1) x (6/12) = 80.000 USD)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
109
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
12.000
Kasa Hs.(USD)
12.000
(Swap Sözleşmesi gereği S Swap Bankasına ödenecek net faiz tutarı
2.000.000 USD x (% 8 – (% 7 – % 0,20)) x (6/12) = 12.000 USD)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------31 Aralık 2007 tarihinde LIBOR % 9 olarak gerçekleşmiştir. Banka
kredisinin faiz ödemesi ve faiz swap sözleşmesi gereği taraflar arasında gerçekleşen
net faiz ödemesi için yapılacak olan muhasebe kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
100.000
Kasa Hs.(USD)
100.000
(Bankadan alınan 2.000.000 USD kredinin 6 aylık faizinin ödenmesi
2.000.000 USD x (% 9 + % 1) x (6/12) = 100.000 USD)
------------------------------------------ 31 / 12 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.(USD)
8.000
Faiz Gelirleri Hs.
8.000
(Swap Sözleşmesi gereği S Swap Bankasından tahsil edilecek net faiz tutarı
2.000.000 USD x (% 8 – (% 9 – % 0,20)) x (6/12) = 8.000 USD)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------1 Temmuz 2008 tarihinde LIBOR % 9,50 olarak gerçekleşmiştir. Banka
kredisinin faiz ödemesi ve faiz swap sözleşmesi gereği taraflar arasında gerçekleşen
net faiz ödemesi için yapılacak olan muhasebe kayıtları aşağıdaki gibidir:
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Finansman Gideri Hs.
105.000
Kasa Hs.(USD)
105.000
(Bankadan alınan 2.000.000 USD kredinin 6 aylık faizinin ödenmesi
2.000.000 USD x (% 9,50 + % 1) x (6/12) = 105.000 USD)
------------------------------------------------ / --------------------------------------------------
110
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Kasa Hs.(USD)
13.000
Faiz Gelirleri Hs.
13.000
(Swap Sözleşmesi gereği S Swap Bankasından tahsil edilecek net faiz tutarı
2.000.000 USD x (% 8 – (% 9,50 – % 0,20)) x (6/12) = 13.000 USD)
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Banka Kredileri Hs.
2.000.000
Kasa Hs.(USD)
2.000.000
(Bankadan alınan 2.000.000 USD kredinin geri ödenmesi)
------------------------------------------ 01 / 07 / 2007 ----------------------------------------Faiz Swap Sözleşmesinden Borçlar Hs. (N.H.)
2.000.000
Faiz Swap Sözleşmesinden Alacaklar Hs. (N.H.)
2.000.000
(Faiz Swap sözleşmesinin kapatılması)
------------------------------------------------ / -------------------------------------------------A işletmesi faiz swap sözleşmesine taraf olmakla, S Swap Bankasına % 0,20
bedel ödeyerek mevcut kredi borcu faizini % 9 ile sınırlamış ve LIBOR’daki
değişme ne olursa olsun iki yıl boyunca % 9 oranında sabit faiz ödemiştir.
111
BÖLÜM 3
TÜREV ÜRÜNLERİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİNE
İLİŞKİN SORUNLAR
Günümüzde giderek büyüyen ve yapıları karmaşık hale gelen işletmelerde
başarılı bir yönetim gösterebilmek için çeşitli bilgi ve tekniklerin kullanılması
gerekmektedir. İşletmelerin ekonomik ve mali yapılarına ilişkin muhasebe verileri
elde edilmeden ve bu verileri doğru şekilde analiz edip yorumlamadan, işletmelerin
etkin bir şekilde yönetilme imkanı kalmamıştır. Elde edilen bu veriler yalnızca
işletme sahipleri için değil yatırımcılar için de önem arz etmektedir.
Muhasebe, işletmelerin varlıkları ve kaynakları üzerinde parayla ifade
edilebilen değişme yaratan işlemlerle ilgili bilgilerin kaydedilip, sınıflandırılması ve
bu bilgilerin anlamlı şekilde özetlenerek analiz ve yorum yoluyla ilgili taraflara
finansal raporlar şeklinde sunulması sürecidir. 146 İşletme ilgililerinin kendi amaçları
doğrultusunda işletme ile ilgili alacakları kararlarda kullanılacak en büyük kaynak
muhasebe kayıt ve belgelerine dayanılarak hazırlanmış finansal raporlardır.
Dolayısıyla, işletmelerin hazırladıkları finansal tablolarda yer alan bilgilerin, karar
alıcılar tarafından en iyi şekilde ve en kısa sürede kullanılabilmesi için bu tabloların
anlaşılabilir, ihtiyaca uygun, güvenilir, karşılaştırılabilir olması ve zamanında
düzenlenmesi gerekir. 147
Finansal tabloların güvenilir ve karşılaştırılabilir olması için işletmelerin
yaptıkları tüm işlemlerin bu tablolarda yer alması zorunludur. Bu nedenle
işletmelerin faaliyetleri doğrultusunda karşılaştıkları riskleri azaltmak veya yok
etmek için ya da kar elde etmek amacıyla taraf oldukları türev ürünlere ilişkin
146
147
S.Önce, a.g.k., s. 43.
Y.Selvi, a.g.k., s. 41.
112
bilgilerin de finansal tablolara tam, doğru, güvenilir bir şekilde ve zamanında
kaydedilmeleri gerekir.148 Bu kapsamda türev ürünlerin muhasebeleştirilmesinde
karşımıza çıkan sorunlar; türev ürünlerin muhasebe kayıtlarına alınmalarına ilişkin
sorunlar, türev ürünlerle ilgili değerleme sorunları ve türev ürünlerin raporlanmasıyla
ilgili sorunlar başlıkları altında toplanabilir.
3.1.
Türev Ürünlerin Muhasebe Kayıtlarına Alınmalarına İlişkin
Sorunlar
Türev ürünlerin muhasebeleştirilmelerinde karşılaşılan ilk sorun bu ürünler
ile ilgili işlemlerin muhasebe kayıtlarına nasıl aktarılması konusundadır. Bu
ürünlerin bir varlık ya da yükümlülük olarak bilançoda yer alıp almayacağı, kaydın
ne zaman yapılacağı gibi sorulara yanıt ararken bazı durumlar dikkate alınmalıdır.
Türev ürünleri kullanan işletmelerin niteliği, bu araçlarla ilgili yapılan sözleşmelerin
korunma amaçlı mı yoksa spekülatif amaçlı mı olduğu ve bu ürünleri kullanan
yatırımcı
veya
fon
muhasebeleştirilmelerine
kullanan
taraflara
ilişkin
yöntemin
bağlı
seçimi
olarak
bu
ve
işlem
ürünlerin
zamanı
belirlenmektedir. 149
Türev ürünlerin muhasebe kayıtlarına geçirilmesi konusu, riskten korunma
ürünlerinin finansal tablolarda aktif veya pasif olarak mı kaydedileceği çevresinde de
değerlendirilmelidir. Bu seçimi zorlaştıran bir faktör, yeni finansal araçların temel
olarak tanımlanan araçlardan türemiş olmalarıdır. Temel finansal araçlar, geleneksel
muhasebenin aktif, pasif ve özsermaye tanımlarını karşılayabilen repo, tahvil ve
hisse senedi gibi araçlardır. Türev ürünler ise temel araçlarda el değiştirme
olmaksızın, riski bir taraftan diğerine aktaran yasal sözleşmelerdir. Birçoğunun
148
149
T.Bozkurt, a.g.k., s. 48.
Y.Selvi, a.g.k. s. 42.
113
gerçekleşmesi olaylara bağlıdır ve bu yüzden ilişkili oldukları temel araçlarla benzer
özellikleri sergilemezler. Dolayısıyla türev araçların muhasebeleştirilmesindeki
önemli hususlardan biri de, türev ürünlerin bağlı oldukları temel araçlarla aynı
muhasebeleştirme esaslarına tabi tutulup tutulmayacağıdır. 150
3.2.
Türev Ürünlerle İle İlgili Değerleme Sorunları
Türev ürünlere ilişkin diğer bir sorun bu araçlara ilişkin sözleşmelerin
değerlemelerinin nasıl yapılacağı hususudur. Değerleme sorunu iki aşamada
karşımıza çıkmaktadır. Birinci aşamada, bu sözleşmelerin yapıldıkları tarihte
muhasebe kayıtlarına alınacak değerinin saptanması, ikinci aşamada ise, faaliyet
dönemleri sonundaki veya finansal raporların düzenleneceği tarihlerdeki değerleme
sorunlarıdır. 151
İşletmelerin türev araç sözleşmelerine taraf olmalarındaki temel amaç bu
sözleşmelerin vadeleri süresince piyasa değerlerinde meydana gelecek olumlu
değişmelerden yararlanmaktır. Bu nedenle bu değişimlerin muhasebe kayıtlarına ne
zaman ve nasıl yansıtılacağı önem kazanmaktadır. Hesap dönemlerinde ortaya çıkan
kazanç ve kayıpların dönem kar zarar hesabına ne zaman aktarılacağı sorusu da
cevaplanması gereken en önemli sorulardan biridir.
Değerleme yöntemlerinden hangisinin kullanılacağının kararı, türev araçların
türü, cari piyasa fiyatının bulunup bulunmaması ve türev aracın hangi amaç ile
kullanıldığının bilinmesi ile yakından ilgilidir. Korunma amaçlı yapılan sözleşmelere
ait kazanç ve kayıpların sözleşme sonuna kadar ertelenmesi, kar elde etme amacıyla
150
151
S.Olca, a.g.k., s. 8.
Y.Selvi, a.g.k. s. 42-43.
114
yapılan sözleşmelere ait kazanç ve kayıpların ise doğrudan ilgili dönemin kayıtlarına
aktarılması yaygın olarak kullanılan uygulamadır. 152
3.3.
Türev Ürünlerin Raporlanması İle İlgili Sorunlar
Türev ürünlerin muhasebeleştirilmesindeki diğer bir sorun da türev ürünlere
ait bilgilerin finansal raporlarda kamuya nasıl açıklanacağına ilişkindir. Türev ürün
sözleşmelerinin vadesi sonuna kadar geçen sürede finansal tablolarda bu ürünlerle
ilgili ne ölçüde bilgi verilmesi gerektiği, bu ürünlerin hangi özelliklerinin belirtilmesi
gerektiği ve bilanço dışı risklerin içeriklerinin neler olduğu işletmelerin cevap aradığı
sorulardır.
Bu soruların cevapları türev ürünlere ilişkin sözleşmelerin muhasebe
kayıtlarına ne zaman ve nasıl alındıkları ile yakından ilişkilidir. Bazı türev araçların
finansal tablolarda gösterilmesi daha kolay olduğu halde, sözleşme vadeleri süresince
yüksek belirsizlik taşıyan opsiyonlar ve faiz swapları gibi sözleşmelerle ilgili bilgiler
ancak finansal tabloların dipnotlar bölümünde yer alabilmektedirler. Dolayısıyla,
finansal
tabloların
dipnotlarında
türev
araçlara
ilişkin
yapılması
gereken
açıklamaların bu tabloları kullananları tatmin edecek düzeyde olması ve işletmenin
durumunu en iyi biçimde açıklaması gereklidir. 153
3.4.
Türev Ürünlerle İle İlgili Temel Muhasebe Kavramları
Türev ürünlerin muhasebeleştirilmesinde standartların yanında muhasebenin
temel kavramlarına da uygun hareket edilmesi gerekir. Türev ürünlerin
muhasebeleştirilmesi ile ilgili en önemli kavramlar işletmenin sürekliliği kavramı,
152
153
T.Bozkurt, a.g.k., s. 50.
Y.Selvi, a.g.k. s. 44-45.
115
dönemsellik kavramı, tutarlılık kavramı, tam açıklama kavramı, ihtiyatlılık kavramı
ve özün önceliği kavramıdır.
İşletmenin sürekliliği kavramı; normal koşullarda işletmelerin faaliyetlerini
belirli bir süreye bağlı olmaksızın sürdürecekleri ve gelecekte de devam ettirecekleri
varsayılarak hesapların izlenmesi gerektiğine ilişkin kavramdır. 154
Dönemsellik kavramı; işletmenin sürekliliği kavramı uyarınca sınırsız kabul
edilen ömrünün, belli dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarının
diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Gelir ve giderlerin tahakkuk
esasına göre muhasebeleştirilmesi, hasılat, gelir ve kârların aynı döneme ait maliyet,
gider ve zararlarla karşılaştırılması bu kavramın gereğidir. 155
Tutarlılık
kavramı;
muhasebe
uygulamaları
için
seçilen
muhasebe
politikalarının, birbirini izleyen dönemlerde değiştirilmeden uygulanması gereğini
ifade eder. İşletmelerin finansal durumunun, faaliyet sonuçlarının ve bunlara ilişkin
yorumların karşılaştırılabilir olması bu kavramın amacını oluşturur. Bu kavram,
benzer olay ve işlemlerde, kayıt düzenleri ile değerleme ölçülerinin değişmezliğini
ve finansal tablolarda biçim ve içerik yönünden tek düzeni öngörür. Türev ürünlerle
ilgili olarak alınan pozisyona ya da kazanç veya kayıp durumuna göre farklı
muhasebe politikaları uygulanmayıp muhasebe politikalarının tutarlı olması
gerektiğini gösteren bir kavramdır. 156
Tam açıklama kavramı; finansal tabloların bu tablolardan yararlanacak kişi ve
kuruluşların doğru karar vermelerine yardımcı olacak ölçüde yeterli, açık ve anlaşılır
olmasını ifade eder. Finansal tablolarda finansal bilgilerin tam olarak açıklanması
154
155
156
S.Olca, a.g.k., s.11.
Muhasebenin Temel Kavramları Ve Tekdüzen Hesap Planı, Türmob Yayınları – 234, 2005, s.
8. www.erkankaraarslan.org/bolum/kitap/dosya/29.pdf ,
a.k., s. 9-10.
116
yanında, finansal tablo kalemleri kapsamında yer almayan ancak alınacak kararları
etkileyebilecek, gerçekleşmesi muhtemel olaylara da yer verilmesi bu kavramın
gereğidir. 157
İhtiyatlılık kavramı; muhasebe olaylarında temkinli davranılması ve
işletmenin karşılaşabileceği risklerin gözönüne alınması gereğini ifade eder. Bu
kavramın sonucu olarak, işletmeler, muhtemel giderleri ve zararları için karşılık
ayırırlar, muhtemel gelir ve kârlar için ise gerçekleşme dönemlerine kadar herhangi
bir muhasebe işlemi yapmazlar. İhtiyatlık kavramı, türev ürünlerle ilgili olarak
kazanç ve kayıpların sonuç hesaplarına alınmasında dikkate alınacak bir
kavramdır. 158
Özün Önceliği kavramı, işlemlerin muhasebeye yansıtılmasında ve onlara
ilişkin değerlendirmelerin yapılmasında biçimlerinden çok özlerinin esas alınması
gereğini ifade eder. Genel olarak işlemlerin biçimleri ile özleri paralel olmakla
birlikte, bazı durumlarda farklılıklar ortaya çıkabilir. Bu takdirde, özün biçime
önceliği esastır. Bu kavram türev ürünlerle ilgili olarak, işlemin işletme için ifade
ettiği gerçeğin gözönünde tutulması gereğini belirten bir kavramdır. 159
3.5.
Gerçeğe Uygun Değer Kavramı
Geleneksel muhasebe, değerlemede uzun yıllar tarihi maliyet yaklaşımını esas
almıştır. Bu yaklaşıma göre varlıklar genelde, tarihi maliyet değerleriyle
değerlemeye tabi tutulmaktadır. Ancak, son yıllarda yaşanan ekonomik olaylar ve
küreselleşme olgusuyla beraber, finansal bilgi kullanıcılarının bilgi ihtiyaçlarının
farklılaşması nedeniyle, değerlemede gerçeğe uygun değer yaklaşımına doğru bir
157
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 173.
S.Önce, a.g.k., s. 44.
159
R.Parlakkaya, a.g.k., s. 173.
158
117
yöneliş gerçekleşmiştir. Son dönemde çıkarılan Uluslararası Muhasebe ve Finansal
Raporlama Standartları (IAS ve IFRS) incelendiğinde, IASB’nin finansal bilgi
kullanıcılarının ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, bu standartlarda gerçeğe
uygun değer yaklaşımını benimsediği görülmektedir. 160
Gerçeğe uygun değer, karşılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli gruplar
arasında bir varlığın el değiştirmesi ya da bir borcun ödenmesi durumunda ortaya
çıkması gereken tutar olarak tanımlanmaktadır. 161
Gerçeğe uygun değer yaklaşımının muhasebe standartlarında yer alması,
1980’li yıllarda ABD’de yaşanan Saving-Loans Krizi ile ortaya çıkmıştır. 162 Bu
tarihte bankalar için muhasebede varlıkların piyasa fiyatı ile değerleme kuralının söz
konusu olmaması nedeniyle, bankaların güçlü finansal yapıya sahip olduklarını
göstermek için tarihi maliyetle kaydedilmiş finansal varlıklarını piyasa fiyatı ile
satıp, raporlanacak öz kaynaklarını arttırarak bilançolarını manipüle etmesi
nedeniyle, banka bilançolarının kalitesinin bozulması standart hazırlayıcılarını
arayışlara sevk etmiştir.
Bu doğrultuda, Finansal Muhasebe Standartları Kurulu (FASB) finansal
varlık ve yükümlülükler ile ilgili olarak gerçeğe uygun değer kavramını
geliştirmiştir. FASB, piyasa fiyatını esas alarak hazırlanacak bilançoların, bankaların
finansal yetersizliklerini ortaya koyabileceğini belirleyerek, tüm bankaların finansal
varlıklarını piyasa fiyatı ile değerleyip raporlamasını önermiştir. Bununla ilgili olarak
da ticari portföyde yer alan ve elde tutulan varlıklar için piyasa fiyatı muhasebesini
160
161
162
H.Tokay, A.Deran, R.Aktaş, “Uluslararası Muhasebe Ve Finansal Raporlama
Standartlarında Gerçeğe Uygun Değer Yaklaşımı Ve Muhasebe Uygulamalarına Etkisi”,
s.4, http://www.mu.edu.tr/iibf/tmes24/kitap/1-1.pdf, Erişim Tarihi: 16.05.2009 21:00.
TMS 39, s. 8.
H.Tokay, A.Deran, R.Aktaş, a.g.k., s. 12-13.
118
gerekli kılmıştır. Bu karar, finansal varlık ve yükümlülükler için gerçeğe uygun
değer muhasebesi tartışmalarına yol açan ilk uygulama olarak kabul edilmektedir.
Gerçeğe uygun değer yaklaşımının, Uluslararası Muhasebe Standartları’na
1982 yılında çıkarılan “IAS 20 - Devlet Teşvik ve Yardımları” isimli standartla
girdiği bilinmektedir. IASB’nin yayınladığı son standartlar ve yaptığı çalışmalar
incelendiğinde, çoğunda varlık ve yükümlülükler ile ilgili olarak gelecekteki
ekonomik fayda ve beklenen nakit çıkışı ifadelerinin yer aldığı görülmektedir. Bu
çalışmalar sonucunda, muhasebenin bugün için geldiği noktada, tarihi maliyet ve
geçmiş olaylar yerine, gelecekteki olaylar ve gerçeğe uygun değer üzerinde bir
odaklanma gözlenmektedir. TMS 39 standardında da gerçeğe uygun değer
yaklaşımının benimsendiği görülmektedir. 163
Gerçeğe uygun değer muhasebesinin uygulanmasında gerçeğe uygun değerin
belirlenmesi için üç farklı yaklaşım kullanılmaktadır. 164
a) Gerçeğe uygun değer olarak giriş değerinin kullanılması: Bu yöntemde,
varlıklar yerine koyma maliyeti ile yeniden değerlemeye tabi tutulur ve
varlık
cari
maliyetleri
üzerinden
kaydedilerek
gelir
tablosu
gerçekleşmemiş kazanç ve kayıplar dikkate alınarak düzenlenir.
b) Gerçeğe uygun değer olarak çıkış değerinin kullanılması: Varlık ve
yükümlülükler, her dönem cari satış fiyatları üzerinden değerlenir ve
gerçekleşmemiş kazanç ve kayıplar kapsamlı gelirin bir parçası olarak
raporlanır.
c) Gerçeğe uygun değer olarak karma yöntemin kullanılması: Bu yöntem,
farklı zamanlarda aynı varlık ve yükümlülükler için, tarihi maliyet ile
163
164
a.k., s. 12-13.
S. Penman, “Financial Reporting Quality: Is Fair Value a Plus or a Minus?”, 2006, s. 2-3.
http://www.icaew.co.uk/index.cfm?route=143928. Erişim Tarihi: 12.05.2009 21:30.
119
birlikte alternatif olarak uygulanır. Muhasebeleştirme öncelikli olarak
tarihi maliyet üzerinden yapılır; fakat belirli durumların varlığı halinde
gerçeğe uygun değer uygulanır. Örneğin, varlıkların tarihi maliyet bedeli
üzerinden muhasebeleştirilmesine karşın değer düşüklük testine tabi
tutulması, şerefiyenin hesaplanması ve dağıtımı gibi. Başka bir ifadeyle
gerçeğe uygun değer, tarihi maliyet muhasebesi verilerinden hareketle
belirlenmektedir.
Standartlarda yer alan gerçeğe uygun değer belirlenmesinde bu üç
yaklaşımdan hangisinin esas alınacağı açık bir şekilde belirtilmemiştir. Standartlarda
bu üç değer birbirlerinin alternatifi olarak kullanılabilmektedirler. Bu aşamada
IASB’nin gerçeğe uygun değerin belirlenmesinde, alış maliyetlerinin mi, satış
fiyatının mı veya alış ve satış değeri arasında herhangi bir değerin mi esas alınacağı
hususunda net açıklamalar yapması gerekmektedir. 165
Ayrıca, standartlarda esas istenen gerçeğe uygun değerin piyasa değerine eşit
olmasıdır. Ancak bu durum ancak aktif bir piyasası olan varlıklar için söz konusu
olabilmektedir. Aktif piyasası olmayan finansal varlıklar için Ekim 2008 de
yayınlanan IASB yol gösterici raporda eğer gözlemlenebilen bir piyasa yoksa veya
girdi fiyatları çok fazla gözlemlenemeyen faktörlere bağlıysa, o zaman gerçeğe
uygun değerin esas olarak yönetimin riske göre ayarlanmış olan gelecekteki nakit
akış tahminlerine bağlı olacağı esası getirilmiştir. IASB’nin gerçeğe uygun değerin
165
D. Alexander, “Fair Value In IAS US GAAP”, 2003, s. 12-13,
http://www.business.uiuc.edu/accountancy/research/vkzcenter/conferences/gottingen/papers/Alex
ander.pdf, Erişim Tarihi: 16.05.2009 19:30.
120
nasıl tespit edileceği konusunda hazırladığı bir rehber bulunmamakta, konu ile ilgili
çalışmalar devam etmektedir. 166
Mevcut durumda gerçeğe uygun değerin nasıl uygulanacağı konusunda
FASB’nin 2004 yılında yayınladığı nihai taslak rehber olarak kabul edilebilir. Bu
taslak’ta aktif piyasanın olmaması durumunda değerleme hiyerarşisi aşağıdaki
şekildedir;
1. Seviye: Aynı türdeki finansal varlıklar için gözlemlenen piyasa
işlemleridir. Bu seviye, piyasaya uygun olarak (mark to market)
fiyatlamanın yapılmasına imkan vermektedir.
2. Seviye: Benzer türdeki finansal varlıklar için gözlemlenen piyasa
işlemleridir. Bu seviye, modele göre fiyatlama (mark to model)
imkanı yaratmaktadır.
3. Seviye: Bazı piyasa verilerini temel alarak oluşturulan değerleme
yöntemlerinin
kullanılmasıyla
ortaya
çıkan
değerlerdir.
Açıklıkla piyasa koşullarında tespit edilemeyen ve genellikle
piyasa oyuncularının makul maliyet ve çaba harcanarak elde
edebildikleri en güvenilir bilgiler ışığında oluşturdukları fiyata
ilişkin olarak ilgili kuruluşun varsayımından oluşmaktadır. 167
Gerçeğe uygun değer kavramı finansal araçların değerlenmesinde temel ilke
olarak kabul edilmekle birlikte, uluslararası piyasalarda meydana gelebilecek kriz
ortamlarında, gerçeğe uygun değer kullanılması finans sektörünün uğradığı zararların
166
167
F.N.C. Şımga-Muğan, “Gerçeğe Uygun Değer Kavramı”, Türkiye Muhasebe Standartları
Sempozyumu XII, Kıbrıs, 2008, s. 7-8,
http://dosya.izsmmmo.com/documan/tmss_xii_bildiriler/can_simga_mugan.doc, Erişim Tarihi:
14.05.2009 20:00.
N. Topbaş, “Finansal Kriz Ortamında Bankaların Muhasebe Sistemlerinde Gerçeğe Uygun
Değerleme Yönteminin Etkileri”, Bankacılar Dergisi, Sayı 68, 2009, s.57.
http://www.tbb.org.tr/tr/Arastirma_ve_Yayinlar/Dergiler_Detay.aspx?DNo=7, Erişim Tarihi,
16.05.2009 21:30.
121
artmasına ve sermaye ihtiyacının derinleşmesine sebep olması nedeniyle eleştiriler
almaktadır.
Gerçeğe uygun değeri, tarihi maliyetten ayıran en önemli fark, gerçeğe uygun
değerin hesaplanmasında gelecekteki değerlerin de dikkate alınmasıdır. Bundan
dolayı gerçeğe uygun değer muhasebesinde “Kazanılmamış Gelir / Gider” kavramı
söz konusudur. Gerçeğe uygun değerin hesaplanması esnasında ortaya çıkan
“Kazanılmamış Kazanç / Kayıplar” gelir tablosunda muhasebeleştirilmektedir.
Piyasa fiyatlarında meydana gelen sert düşüşler nedeniyle finansal tablolarda yer
verilen bilgiler işletmelerin finansal pozisyonları bozmakta ve performanslarının
düşük görülmesine neden olmaktadır. 168
Gerçeğe uygun değer olarak piyasa fiyatlarının kullanılması, fiyatlamanın
zorlaştığı, likiditenin ve güvenin kaybolduğu koşullarda değerleme yapmayı da
zorlaştırmaktadır. Özellikle değerlemesi son derece karmaşık analizler gerektiren
türev ürünlerin ve benzeri bazı finansal enstrümanların gerçeğe uygun değerle
değerlenme zorunluluğu bankaları çok büyük kayıpları gerçekleşmiş gibi göstermek
zorunluluğunda bırakmaktadır. 2008 yılında yaşanan küresel finansal krizin en büyük
nedenlerinden biri mortgage kredilerine bağlı düzenlenen türev ürünlerin
değerlemesinde yapılan hatalardır. Piyasadaki likiditenin bol olduğu dönemde
özensiz verilen mortgage kredileri, bu kredilere bağlı türev ürünlerin, sağladıkları
yüksek getirilerin de cazibesiyle aşırı değerlenmesine neden olmuştur. Piyasalarda
yaşanan dalgalanmalar, faiz oranlarındaki artışlar ve mortgage kredilerinin geri
ödemelerinde yaşanan problemler nedeniyle aşırı değerlenen türev ürünlerin
168
M. Özkan, S. Terzi, “Gerçeğe Uygun Değer Ölçümünün Uluslararası Muhasebe Standartları
Ve Amerikan Muhasebe Standartları (SFAS) Açısından İncelenmesi”, s. 19,
http://www.tmsk.org.tr/dosyalar/IASB_haber/IASB_june3_2009_tr_2_(2).pdf, Erişim Tarihi:
19.05.2009 20:00.
122
fiyatlarında sert düşüşler olmuş, bu durum bakanların çok büyük zararlarla karşı
karşıya kalmalarına, hatta iflas etmelerine neden olmuştur. 169
3.6.
TMS 39 İle İlgili Eleştiriler
Finansal araçların muhasebeleştirilme ilkelerini belirleyen 39 numaralı
Türkiye Muhasebe Standardı bazı konularda çeşitli eleştiriler almaktadır.
Muhasebe standartları piyasa katılımcılarının, özellikle finansal tablolara göre
yatırım yapacak veya finansal tabloları denetleyecek olan özel veya kamu
kurumlarının ihtiyaçlarını karşılar nitelikte olmalıdır. TMS 39’da aynı tür işlemler
için alternatif uygulama olanakları verilmesi bu işlemler için farklı bilgi üretilmesine
neden olmaktadır. Finansal raporların karşılaştırılabilir olması amacıyla aynı türden
işlemlerin aynı şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir. Ancak bu şekilde yatırımcılar,
kredi verenler ve diğer finansal tablo kullanıcıları tarafından yapılan karşılaştırılma
ve değerlendirilmeler tutarlı ve anlamlı sonuçlar verebilir.
Muhasebe standartları, aşırı geniş bir biçimde yazılmamalı, yönetimin takdir
derecesini basiretli bir şekilde sınırlamalıdır. Muhasebe standartları, muhasebe
işlemlerinde alternatif uygulamalara izin verdiğinde veya muhasebe ilkelerinin
uygulanmasında hüküm vermek gerekli olduğunda, konuyla ilgili dengeli
açıklamalar talep edilmelidir. 170
Finansal pozisyon ve performansın güvenilir biçimde gösterilmesi, özellikle
riskten korunma amacıyla kullanılan türev ürünlerin muhasebeleştirilmesinde ayrı bir
önem taşımaktadır. Özellikle gerçeğe uygun değer belirlenmesinde borsa şeklinde
organize olmamış piyasalarda işlem gören ürünlerin gerçeğe uygun değerinin
169
170
N. Topbaş, a.g.k., s.58-61.
V.Haftacı, D.Pehlivanlı, “UMS 39 ve Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar”, Kocaeli
Üniversitesi
Sosyal
Bilimler
Enstitüsü
Dergisi
(13)
2007
/1,
s.
147,
kosbed.kou.edu.tr/sayi13/haftaci-pehlivanli.pdf
123
belirlenmesinde birden fazla modelin kullanılabilir olması, tek modelin kullanıldığı
durumlarda bile aynı ürün için farklı değerlere ulaşılabilmesi TMS 39’un eleştirilen
diğer bir yönüdür.
Muhasebe standartları, benzer veya ilgili kalemler için tutarlı ölçümler
üretmelidir. TMS 39’a yöneltilen eleştiri, varlık veya yükümlülüklerin korunma
amaçlı
kullanılıp
kullanılmamalarına
muhasebeleştirilmeleridir.
Farklı
şekilde
bağlı
olarak
muhasebeleştirilme
farklı
tutarlı
şekilde
bilgi
vermemektedir. Ayrıca, korunma etkinliğinin belirlenmesinde kullanılacak olan veri
setlerinin eksiliği bu standardın etkin uygulanabilirliğini azaltmaktadır. 171
2008 yılında yaşanan finansal krizin ana nedenlerinden biri olarak gösterilen
gerçeğe uygun değer muhasebesi işletmelerin varlıklarını eriterek çok büyük zarar
yazmalarına neden olduğundan, işletmeler böylesi olağan üstü durumlarda farklı
uygulamalara yer verilmesi yönünde IASB’a baskı yapmaya başlamıştır. Bu durum
üzerine IASB hem gerçeğe uygun değer kavramı hem de IAS 39 standardındaki
diğer karmaşık durumlara çözüm üretmek amacıyla standardın değiştirilmesine
yönelik kapsamlı bir proje başlatmıştır. Projenin temel hedefi, kararların yararlılığını
artıran bilgilerin sunulması; ikinci hedefi ise karmaşıklığın azaltılmasıdır. IASB
gerçeğe uygun değerin belirlenmesinin çok daha zorlu hale geldiği dönemlerde,
muhasebeleştirme işleminin yapılmasındaki zorluklar nedeniyle iki farklı ölçüm
yöntemi üzerinde durmaktadır. Birincisi halihazırda krediler, alacaklar ve borçlar için
yaygın olarak kullanılan ve üzerinde genel olarak ihtilaf bulunmayan itfa edilmiş
maliyet yöntemidir. Alternatif yöntem ise cari değer ölçüm yöntemidir. Söz konusu
yöntem, mevcut ekonomik koşulları yansıtmakla birlikte, likidite riski ve piyasa
171
F.G.Hernandez, “Derıvatıves and The FASB: Vısıbılıty And Transparency?”, Critical
Perspectives on Accounting 14, 2003, s. 785-787.
124
belirsizlikleri gibi unsurları yansıtmayan iskonto edilmiş nakit akış modelini
içermektedir. Bu nedenle yatırımcılar bu yöntemin, ölçüm sürecindeki mevcut
girdileri yansıttığından, alınacak kararların faydasını daha fazla artırdığını
düşünebilirler.
İkinci ölçüm modeli olarak itfa edilmiş maliyet yöntemi seçildiği takdirde, bir
değer düşüklüğü modelinin belirlenmesi gerekmektedir. IASB, değer düşüklüğüne
ilişkin
olarak,
finansal
araçların
tümüne
uygulanacak
tek
bir
modeli
desteklemektedirler. Üzerinde durulan olası modeller ise mevcut UMS 39’da da yer
alan gerçekleşen zarar modeli, beklenen zarar modeli ve gerçeğe uygun değer
modelidir.
İki ölçüm modeline karar verildikten sonra finansal araçların her bir
kategoride nasıl sınıflandırılacağının belirlenmesi gerekmektedir. Buna ilişkin olarak,
finansal aracın sözleşmeye bağlı olma özelliğine dayalı sınıflandırma; finansal aracı
elde tutmaktaki ticari amaca dayalı sınıflandırma; aktif bir piyasada kayıtlı tüm
araçları gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırma
veya söz konusu sınıflandırmaların bir birleşimi şeklinde birtakım yaklaşımlar
üzerinde durulmaktadır. IASB, finansal aracın sözleşmeye bağlı olma özelliği
üzerinde durmaktadır. Finansal aracın oldukça değişken nakit akışlarına sahip olması
durumunda (örneğin türev ürünler ve özkaynaklar), söz konusu araç gerçeğe uygun
değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmalıdır. Çok değişken
olmayan nakit akışlarına sahip finansal araçlara yönelik olarak yönetimin, finansal
aracı alıp satma niyeti varsa, IASB’nin, söz konusu aracın gerçeğe uygun değer farkı
kâr
veya
zarar
olarak
sınıflandırılması
bulunmaktadır.
125
gerektiği
yönünde
bir
yaklaşımı
Yapılan bu proje çalışması kapsamında üzerinde durulan diğer konular ilk
muhasebeleştirmeden sonra finansal araçların kategorilerinin değiştirilebilmesi
olanağı, ilk muhasebeleştirmedeki ölçüm esası, finansal araçların sunumu, nihai
taslağın kapsamı ve finansal riskten korunma muhasebesine yönelik değişikliklerdir.
IASB, standardın son halinin 2009 yılı finansal tablolarına uygulanabilecek şekilde
yürürlüğe girmesini öngörmektedir. 172
172
http://www.tmsk.org.tr/dosyalar/basin/IFRS2009.pdf
126
SONUÇ
1973 yılında Bretton Woods sisteminin çöküşünden sonra dalgalı kur
sistemine geçilmesi işletmelerin fiyat, kur ve faiz oranı riskleri ile karşı karşıya
kalmasına ve gelecekle ilgili belirsizliklerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu
belirsizlikler riskleri doğurmuş, mevcut finansal araçların bu riskleri ortadan
kaldırmada yetersiz kalışı ve bu risklerden korunma isteği yeni finansal araçlar
olarak adlandırılan türev ürünlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Türev ürün piyasaları bu tür riskleri azaltmak ya da ortadan kaldırmak
amacıyla işletmelerin kullandığı piyasalardır. Türev araç piyasalarında yapılan
işlemler yatırımcıya etkin risk yönetimi imkanı vererek piyasada gerçekleşen olaylar
karşısında yeni yatırım stratejileri geliştirilmesine yardımcı olmakta ve spot
piyasalara derinlik kazandırarak işlem hacimlerinin artmasına paralel olarak
piyasaların etkin bir biçimde çalışmasına olumlu katkılar yapmaktadır.
Riskten kurtulma amacıyla ortaya çıkan türev finansal araçlar forward, future,
swap ve opsiyon sözleşmeleridir. Bunlar öncelikle riskten kurtulmak için ortaya
çıkmalarına rağmen, daha sonra kazanç sağlamak amacıyla da kullanılmaya
başlanmışlardır. Forward sözleşmeler kişilerin birbirleriyle karşılıklı pazarlık
ortamında gelecekteki bir tarihte bir malın veya finansal bir varlığın tezgah üstü
olarak alımını ve satımını öngören sözleşmelerdir. Future sözleşmeler ise, forward
sözleşmeler gibi gelecekteki bir tarihte bir malın, dövizin veya başka bir finansal
aracın alım ya da satımını içeren ancak organize piyasalarda işlem gören standart
sözleşmelerdir. Riski devretmeyi ya da spekülasyonla kazanç sağlamayı amaçlayan
bir başka türev finansal araç ise opsiyonlardır. Opsiyon; bir dövizi, borsa endeksini
ya da herhangi bir finansal varlığı, alma ya da satma hakkı veren sözleşmelerdir.
127
Swap sözleşmeleri ise, taraflar arasında belirli bir miktar ve nitelikteki varlığın belirli
bir süre boyunca, önceden belirlenen fiyat ve koşullara göre belirli miktardaki ödeme
yükümlülüklerini birbirleriyle değiştirmek amacıyla yapmış oldukları sözleşmelerdir.
Riskten korunmanın amacı, belirli bir dönemde işletmenin varlık veya
borçları ile ilgili olarak ters yönde olabilecek fiyat, kur ve faiz dalgalanmaları
neticesinde oluşacak zarar riskini azaltmak veya ortadan kaldırmaktır. Bu amaçla
işletmeler türev araçları kullanarak hem bu risklere karşı kendilerini korumakta hem
de fon maliyetlerini düşürme, değişik finansal piyasalarda işlem yapma ya da kar
elde etme gibi avantajlardan yararlanmaktadırlar.
Riske karşı korunmak veya kar elde etmek amacıyla etkin bir araç olarak
işletmelerce kullanılan türev araçların muhasebede gösterilmesinde çeşitli sorunlarla
karşılaşılmaktadır. Türev araçlar muhasebeleştirilirken bunların kullanım amaçları
muhasebe kayıtlarına alınma yöntemlerini de etkilemektedir. Bu nedenle türev araç
piyasalarının bulunduğu ülkelerde bunlarla ilgili gerekli muhasebe standartları
oluşturulması için çalışmalar yapılmaktadır. Ancak, farklı ülkelerde farklı
çalışmaların yapılması finansal tablo kullanıcıları açısından farklı sonuçlar
doğurabildiğinden sağlıklı bilgi edinilmesini engellemektedir.
Sermaye hareketlerinin artması, uluslararası ticaretin yoğunluk kazanması,
çok uluslu şirketlerin sayısındaki artış, yeni finans tekniklerinin geliştirilmesi ve
bunların
kullanılmasındaki
gereklilik
her
ülkede
farklı
olan
muhasebe
uygulamalarının uluslararası alanda uyumlaştırılmasını kaçınılmaz hale getirmiştir.
Bu amaca yönelik olarak muhasebenin uyumlaştırılması çalışmalarında Uluslararası
Muhasebe Standartları Kurulu küresel olarak kullanılabilecek, türev ürünlerin de
dahil olduğu finansal araçlarla ilgili IAS 32, IAS 39 ve IFRS 7 standartlarını
128
yayımlamıştır. Yayımlanan bu standartlar birçok kuruluş tarafından kabul görmüş ve
desteklenmiştir. Avrupa Birliği de kendi standartlarını oluşturmak yerine uluslararası
muhasebe standartlarını kabul ederek üye devletlerin borsaya kayıtlı işletmelerinin
01.01.2005 tarihinden itibaren UMS/UFRS’ye uyumlu finansal tablolar yayınlaması
konusunda karar almıştır.
Türkiye’de türev araçların muhasebeleştirilmesi konusunda SPK, BDDK,
TMSK gibi kurumlar yayınladıkları tebliğler ile yol göstermeye çalışmışlardır. SPK
ve BDDK’nın yayınladıkları standartlar Uluslararası Muhasebe Standartları
Kurulu’nun yayınladığı standartlara paralel şekilde hazırlanmıştır. TMSK tarafından
ise, IASB’nin yayınlamış olduğu finansal ürünlerin raporlanması ile ilgili TMS 32
Finansal Ürünler: Sunum, TMS 39 Finansal Ürünler: Muhasebeleştirme ve Ölçme,
TFRS
7
Finansal
Ürünler:
Açıklamalar
standartları
Türkçeye
çevrilerek
yayımlanmıştır.
Bu standartlarla, türev ürünlerin elde tutma veya ihraç edilme amaçları, bu
amaçlara ulaşılmasında izlenen stratejiler; muhasebeleştirme, değerleme ve gelir
kaydetme esasları; kredi riski bilgileri ile kredi riski yoğunluğu bilgileri; gerçeğe
uygun değer bilgileri ve gerçeğe uygun değer tahmininde uygulanan yöntemler;
korunma işlemleri ile ticari amaçlı işlemlere ilişkin bilgiler açıklanmaktadır. Ayrıca
işletmeler, riskleri yönetmekte kullandıkları işletme içi yöntemler bazında, piyasa
riskine ilişkin bilgileri açıklama konusunda teşvik edilmektedir. Bu standartlarda,
sözleşme koşullarına ilişkin bilgiler ile faiz oranı riski, döviz kuru riski, likidite riski,
düzenleme riski, operasyon riski ve tanınma riskine ilişkin bilgilerin kamuya
açıklanması, türev araçlara ilişkin bilgilerin finansal tablo dipnotlarında veya ekinde
sunulan belgelerde yer alması gerekli görülmektedir.
129
TMS 39 finansal araçların muhasebeleştirilmesi ve ölçülmesine ilişkin çeşitli
ilkeler getirmiştir. Standart türev araçları; değeri mal fiyatlarına, döviz kurlarına, faiz
oranlarına, fiyat veya oran endekslerine ya da kredi derecelendirmelerine göre
değişen, piyasadaki benzer nitelikteki sözleşmelere göre daha az başlangıç yatırımı
gerektiren ya da hiç yatırım gerektirmeyen, gelecekteki bir tarihte ödenecek finansal
araçlar olarak tanımlamaktadır. Forward, futures, swap ve opsiyon sözleşmeleri ise
türev araçların temel örnekleri olarak nitelendirilmektedir.
TMS 39 finansal varlıkları, gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara
yansıtılan finansal varlık ve finansal borçlar, vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar,
kredi ve alacaklar, satılmaya hazır finansal varlıklar olmak üzere dört grupta
sınıflandırmaktadır. Buna göre gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan
finansal varlık ve finansal borçlar işletmenin kısa süre içinde kar amacıyla elde
tuttuğu finansal varlıklar ve borçlardır. İşletme kaynaklı krediler ve alacaklardan,
diğer işletmelerden olan senetli veya senetsiz alacaklar ve verilen borçlar anlaşılır.
Vadeye kadar elde tutulan yatırımlardan, işletmenin döviz, faiz ve fiyat riskinden
korumaya çalıştığı varlıklar anlaşılmalıdır. Satışa hazır diğer finansal varlıklardan ise
diğer üç sınıf içinde yer almayan varlıklar anlaşılmaktadır.
TMS 39’a göre bir işletme finansal varlık veya yükümlülüğü sadece finansal
araçlar ilgili sözleşmelere taraf olduğunda bilançosunda göstermelidir. Buna göre
işletme herhangi bir ekonomik değer hareketinin sözkonusu olduğu işlemleri
kaydetmeli
ve
bilançosunda
göstermelidir. İşletmenin
yapmış
olduğu bir
sözleşmeden kaynaklanan bir alacağı ya da borcu sözkonusu ise bunu kayıtlarına
geçirir.
130
Türev ürünler muhasebe kayıtlarına alınırken, türev ürünün sözleşme değeri,
piyasa değeri, iz değeri, prim veya iskontolu değeri veya beklenen nakit akışlarının
bugünkü değeri kullanılabilmektedir. Türev ürünlerin ilk değerlemesinde sözleşme
değerinin alınması genel bir uygulamadır.
TMS 39’a göre finansal varlıklar maliyet ve gerçeğe uygun değerleri ile
değerlenmektedir. Buna göre, işletme kaynaklı krediler ve alacaklar ile vadeye kadar
elde tutulan yatırımlar maliyet değerleri, ticari amaçlı elde tutulan varlıklar ile satışa
hazır diğer finansal varlıklar gerçeğe uygun değerleri ile değerlenmektedir.
Bir işletme, finansal varlığı veya bir bölümünü sadece bu varlığın üzerindeki
sözleşmeye bağlı haklarının kontrolünü kaybettiğinde kayıtlarından çıkarmalıdır.
İşletmenin sözleşmeden kaynaklanan hakları borçlu tarafından yerine getirilirse,
hakları sona ererse veya bu haklardan feragat ederse kontrolünü kaybetmiş olur.
Başka bir ifade ile işletme sözleşmeden kaynaklanan haklarını alır veya bu haklardan
vazgeçerse daha önce kaydettiği alacaklarını hesaplarından çıkarır.
TMS 39 ticari amaçlı elde tutulmayan türev araçların, riskten korunma amaçlı
araçlar olarak riskten korunma muhasebesi kapsamında değerlendirilmesini
öngörmektedir.
Finansal riskten korunma konusu kalem ise, işletmeyi, gerçeğe
uygun değerde veya gelecekte elde edilecek nakit akışlarında değişiklik olması
riskine maruz bırakan ve finansal riskten korunan olarak sınıflanan bir varlık,
yükümlülük, kesin taahhüt, gerçekleşme olasılığı yüksek tahmini işlem veya yurtdışı
işletmedeki net yatırımdır. Standart riskten korunma muhasebesinin üç şekilde
olabileceğini belirtmiştir. Buna göre işletmeler finansal varlık ya da borçlarla ilgili
olarak, gerçeğe uygun değerlerinin, nakit akışlarının ya da yabancı bir işletmedeki
net bir yatırımın korunması için riskten korunma işlemlerine girmektedirler.
131
Kar elde etme amaçlı türev araçlar gerçeğe uygun değerleri ile değerlenir ve
ortaya çıkan kazanç veya kayıplar ilgili dönemin sonuç hesaplarına aktarılır. Riskten
korunma amaçlı sözleşmelerde ortaya çıkan kazanç veya kayıplar ise muhasebenin
dönemsellik ilkesi gereğince kaydedilirler. Kar veya zarar ilgili olduğu dönemin
sonuç hesaplarına aktarılır. Riskten korunma amaçlı işlemlerde oluşan kazanç ve
kayıplar meydana geldiği dönemin kar veya zarar hesabına değil ilgili dönem ayırıcı
veya özkaynak hesaplarına kaydedilir.
TMS 39’a göre, riskten korunma işlemi süresince kuruluş, riskten korunan
varlığın gerçeğe uygun değerindeki değişmeleri, riskten koruma aracındaki gerçeğe
uygun değer veya nakit akışı değişiklikleri ile karşılayabiliyorsa ve bu karşılama
oranı %80 ile %125 arasında ise, riskten korunma işlemi etkin olarak
değerlendirilmektedir.
Riskten
korunma
muhasebesine
tabi
türev
araçlar
gerekli
şartları
sağlayamadığı zaman, bu araçlar riskten korunma muhasebesi kapsamından
çıkarılırlar ve gerçeğe uygun değerlerinden kaynaklanan değişmeler ya ilgili
dönemin sonuç hesaplarına aktarılırlar ya da özkaynak hesaplarında tutularak riskten
korunan işlemin gerçekleştiği dönemin hesaplarına aktarılırlar.
Türev ürünleri de kapsayan, finansal araçlara ait 32, 39 ve 7 numaralı üç ayrı
muhasebe standardının var olması, muhasebe gibi karmaşık olan bir konuyu daha da
zor bir hale getirmektedir. Ayrıca, bu standartlarda yer verilen alternatif uygulamalar
da finansal raporların karşılaştırılabilirliğini azaltmaktadır. Bu nedenle, biri diğerinin
konusunu anlatan, tekrarlamaları içeren ve uygulama rehberleriyle açıklamaya
çalışılan bu üç standardın daha kolay anlaşılır, yönetimin takdir derecesini basiretli
bir şekilde sınırlayan, tek bir standart haline getirilmesi daha yararlı olabilir.
132
KAYNAKÇA

ACUNER, Ş.A., Etkili Bir Risk Yönetim Sürecinin Aşamaları, Active
Dergisi, No: 47, 2006
www.makalem.com/Search/ArticleDetails.asp?nARTICLE_id=3866.

AFŞAR, M., Finansal Sistem ve İşleyişi, Gülen Ofset, Eskişehir,2006.

AKAY, H., Türev Ürünlerden Swap İşlemleri ve Muhasebeleştirme İlkeleri”,
Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi, Cilt:4, Sayı: 3, 2002.

AKKUM, T., Döviz Opsiyonları ve Opsiyon Fiyatlama Modelleri, İ.Ü.
İşletme Fakültesi Dergisi, C:29, S: 1/Nisan 2000,
www.isletme.istanbul.edu.tr/surekli_yayinlar/dergiler/nisan2000/3.htm

AKMUT, Ö., Kriz Dönemlerinde İşletmelerin Karşılaştıkları Finansal
Sorunlar ve Risk Yönetimi, İşveren Dergisi, www.tisk.org.tr.

ALEXANDER, D., Fair Value In IAS US GAAP, 2003, s. 12-13,
www.business.uiuc.edu/accountancy/research/vkzcenter/conferences/gottinge
n/papers/Alexander.pdf

BAŞBİLİCİ, O., Uluslararası Muhasebe Standartlarına Göre Türev
Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi, Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi,
2006.

BAŞCI, E.S., Vadeli İşlem Piyasası Aracı Olarak Swap’ın İşleyişi Ve
Finansal Piyasalardaki Kullanımları, 2003 Gazi Üniversitesi Endüstriyel
Sanatlar Eğitim Fakültesi Dergisi Y. 11, No. 12.

BOYACIOĞLU, M.A., Operasyonel Risk ve Yönetimi, Bankacılar Dergisi,
Sayı 43, 2002.
133

BOZKURT, T., Finansal Araçların Muhasebeleştirilmesinin 32 ve 39 No’lu
Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Açısından İncelenmesi, Yüksek
Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi, 2006.

Comptroller of the Currency Administrator of National Banks, Risk
Management
of
Financial
Derivatives,
Comptroller’s
Handbook.
www.occ.treas.gov/handbook/deriv.pdf

DUBOFSKY, D. A., MILLER, JR., T. W., Derivatives, Valuation and Risk
Management, Oxford University Pres, 2003.

EBİÇLİOĞLU, F.K., KAHRAMAN, A., Swap İşlemleri İşleyişi Ve
Vergisel Boyutu,
http://www.turmob.org.tr/EKutuphane/Dokuman_Detay.aspx?belge=238.

ERÇEL, G., Finansal Risk Yönetimi, 6. Yıllık “Global Finance Conference”,
Bilgi Üniversitesi, İstanbul, 1999.

GRAY, S., PLACE, J., Financial Derivatives, Handbooks in Central
Banking no.17, Bank of England, 1999,
www.bankofengland.co.uk/education/ccbs/handbooks/pdf/ccbshb17.pdf

GÜNGÖRMÜŞ, A.H., Uluslararası Piyasalardaki Gelişime Paralel Olarak
Günümüzde Kullanılan Finansman Teknikleri,
paribus.tr.googlepages.com/ah_gungormus3.pdf.

HAFTACI, V., PEHLİVANLI, D., UMS 39 ve Uygulamada Karşılaşılan
Sorunlar, Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (13) 2007/1,
kosbed.kou.edu.tr/sayi13/haftaci-pehlivanli.pdf

HERNANDEZ, F.G., Derıvatıves and The FASB: Vısıbılıty And
Transparency?, Critical Perspectives on Accounting 14, 2003.
134

HILLSON, D., Extending The Risk Process To Manage Opportunities, 4.
European Project Management Conference, PMI Europe 2001, London, 6-7
Haziran 2001, www.risk-doctor.com/pdf-files/opp0601.pdf.

HORCHER, K.A., Essentials of Financial Risk Management, Wiley, 2005.

International Accounting Standards 2008, IAS 32. “Financial Instruments:
Disclosure and Presentation”.

International Accounting Standarts 2008, IAS 39. “Financial Instruments:
Recognition and Measurement”.

KABLAN, A., Türkiye’de Swap Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi ve
Uygulamaları, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, 2005.

KAHRAMAN, K., Uluslararası Muhasebe Standartları Kapsamında Finansal
Araçların Mali Tablolarda Gösterimi ve Değerlemesine İlişkin Esaslar, SPK
Yeterlilik Etüdü, Ankara, 2002.

KARACA, N., DURMUŞKAYA, S., Opsiyon Sözleşmelerine İlişkin
İşlemlerin Muhasebeleştirilmesi, Mali Çözüm Dergisi, İSMMMO, 2006.

OKSAY, S., ACAR, O., Sigorta Sektöründe Uluslararası Finansal
Raporlama Standartları: Kurumlar ve Standartların Özetleri, TSRŞB, Sigorta
İnceleme ve Araştırma Yayınları 3, 2005.

OLCA, S., Futures (Vadeli İşlem) Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi,
SPK Yeterlik Etüdü, Ankara, 2001.

ÖNCE, S., Türev Ürünlerin Muhasebe Sorunları ve Bankalar için
Muhasebeleştirme Şekilleri, TBB, Eskişehir, 1995.
135

ÖRTEN, R., BAYIRLI, R., ALTAY, A., Riski Devretme Muhasebesi
Kapsamında Türev Finansal Araçların IAS 39’a Göre Değerlemesi ve
Kaydedilmesi, Vergi Sorunları Dergisi, Sayı.218, Kasım 2006.

ÖRTEN, R., ÖRTEN, İ., Türev Finansal Araçlar ve Muhasebe
Uygulamaları, Gazi Kitabevi, Ankara, 2001.

ÖZKAN, M., TERZİ, S., Gerçeğe Uygun Değer Ölçümünün Uluslararası
Muhasebe Standartları Ve Amerikan Muhasebe Standartları (SFAS)
Açısından İncelenmesi,
www.tmsk.org.tr/dosyalar/IASB_haber/IASB_june3_2009_tr_2_(2).pdf

PARLAKKAYA, R., Finansal Türev Ürünler ile Mali Risk Yönetimi ve
Muhasebe Uygulamaları, Nobel Yayın, 2003.

PENMAN, S., Financial Reporting Quality: Is Fair Value a Plus or a Minus?,
2006, www.icaew.co.uk/index.cfm?route=143928

SAYILGAN, G., Finansal Risk Yönetimi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi,
Cilt:50, Sayı:1-2, 1995.

SELVİ, Y., Türev Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi, Rem Ofset, İstanbul,
2000.

SEZER, S., Döviz Kur Riskine Karşı Dış Ticaret Firmalarının Duyarlılığı :
Kayseri Örneği, www.paradoks.org/makale/yil2_sayi1/doviz_kur.pdf.

SÖYLER, H., Döviz Kurları Üzerine İşlemler,
www.alomaliye.com/halil_soyler_doviz_kur_islemler.htm.

ŞIMGA-MUĞAN, F.N.C., Gerçeğe Uygun Değer Kavramı, Türkiye
Muhasebe
Standartları
Sempozyumu
XII,
Kıbrıs,
2008,
dosya.izsmmmo.com/documan/tmss_xii_bildiriler/can_simga_mugan.doc
136

TOKAY,H., DERAN, A., AKTAŞ, R., Uluslararası Muhasebe Ve Finansal
Raporlama Standartlarında Gerçeğe Uygun Değer Yaklaşımı Ve Muhasebe
Uygulamalarına Etkisi, http://www.mu.edu.tr/iibf/tmes24/kitap/1-1.pdf.

TOPBAŞ, N., Finansal Kriz Ortamında Bankaların Muhasebe Sistemlerinde
Gerçeğe Uygun Değerleme Yönteminin Etkileri, Bankacılar Dergisi, Sayı 68,
2009,
www.tbb.org.tr/tr/Arastirma_ve_Yayinlar/Dergiler_Detay.aspx?DNo=7

TURGAY, H., Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi, Cilt 3, Sayı 2, 2001,
www.tspakb.org.tr/tr/Portals/57ad7180-c5e7-49f5-b282c6475cdb7ee7/ETM_lisanslama_egitim_kilavuzlari_turev_araclar_hale_turga
y_makale.pdf.

Türkiye Finansal Raporlama Standardı (TFRS 7),
http://www.tmsk.org.tr/tms_seti/TMSTFRS2009/TFRS'ler/TFRS%207/TFRS
-7.doc

Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 32),
www.tmsk.org.tr/tms_seti/TMS/tms32.doc

Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 39),
www.tmsk.org.tr/tms_seti/TMS/tms39.doc

UZUN, E., Türkiye’deki Uygulamalar, 39 Numaralı Uluslararası Muhasebe
Standardı ve Avrupa Merkez Bankası Uygulamaları Çerçevesinde Türev
Ürünlerin Muhasebeleştirilmesi ve Finansal Tablolara Yansıması, TCMB
Uzmanlık Yeterlilik Tezi, 2004.

Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası A.Ş., Türev Araçlar Lisanslama Rehberi,
Ekim 2008, s. 215. www.vob.org.tr.
137

VAN HORNE, J.C., WACHOWICZ, J.M., Fundamentals of Financial
Management, Prentice Hall Inc.,1998.

www.merriam-webster.com
www.tmsk.org.tr/tms_seti/TMS/tms39.doc.

YILDIRIM, M., Banka Muhasebesi, Türkiye Bankalar Birliği, Yayın No:
258, İstanbul, 2008.

YILMAZ, B., Türev Ürünleri ve Muhasebeleştirilmesi, Kara Harp Okulu
Bilim Dergisi, 2004 Sayı:2.
138
Download