Sadaka Demokrasisi

advertisement
CUMHURİYET
Yayın Tarihi : 27.07.2007
Sayfa : 2
OLAYLAR VE GÖRÜŞLER
Sadaka Demokrasisi...
AKP’nin seçim öncesi ve seçim süresi boyunca dağıttığı sadaka paketleri
“derin Müslüman” yöntemidir. Bu yöntem Mısır’da Müslüman Kardeşler
Örgütü ile Hizbullah ve Hamas tarafından uygulanıyor. Kuşkusuz demokrasiye
aykırıdır. Tüm siyasal partiler, toplumun duyarlı kesimleri, üniversiteler,
aydınlar herkes bu tehlikeli ve yasadışı yöntem üzerinde durmalı, düşünmelidir.
Alev COŞKUN
22
Temmuz 2007 seçimleri, sonuçları nedeniyle Türk demokrasi
tarihinde önemli bir
yer tutacaktır. Seçimlerin siyasal, sosyolojik ve rakamsal analizi kuşkusuz birçok yönden yapılacaktır. Kanımızca bu seçim “Sadaka Demokrasisi” ya da “Sadakaya Dayalı
Demokrasi” adını verdiğimiz yeni bir
kavramı siyasal bilimler alanına sokmuştur.
Nedir bu sadaka demokrasisi?
ğıtıldı”. Bu torbalarda neler var, bakalım:
“15 paket makarna, 3 büyük paket
çay, 5 kg. sıvı yağ, 2 kutu salça, 6 kg.
şeker, 5 kg. pirinç, nohut, fasulye, mercimek, zeytin, reçel, çamaşır ve bulaşık deterjanı, banyo sabunu.”
Her ay dağıtılan bu erzak torbalarına
ilave olarak AKP gecekondularda sünnet, nişan ve nikâh törenlerinde ilgili kişilere altın verdi. AKP’nin İstanbul Zeytinburnu’ndaki mitinginde gelenlere 25
YTL’lik gıda hediye çeki dağıtıldı. Bu durumun yasadışılığı ileri sürülünce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş bu çekleri yıl boyunca dağıttıklarını çekinmeden söyledi. Seçimlerden
bir hafta önce fakir mahallelerde bu gıda çekleri dağıtılırken AKP’nin örgüt
adamları “AKP’ye oy verirseniz bu çeklerin devamı gelecektir” dediler.
Sadakanın sözlük anlamı “dilenciye verilen para, yoksullara yardım olarak
karşılıksız verilen şey”dir. İslam dininin kurallarına göre sadakanın gösteriş
için verilmemiş olması şarttır. Gizli verilen sadaka daha makbüldür. Çünkü sadaka alanın onurunun korunması gerekir. (İslam Ansiklopedisi-sadaka maddesi cilt 10, s. 24)
Şimdi seçimlere karışan sadaka olaylarına göz atalım...
AKP seçimlerde “Alnımızın akıyla 4 yıl
8 ay 19 gün. Her şey Türkiye için” başlıklı bir broşür dağıttı. Bu broşürde yer
alan ifadeler, AKP’nin yıllar boyu uyguladığı sadaka konularını şöyle belirtiyor:
“1.200.000 aileye ücretsiz kömür verilmiştir. Aile başı en az yarım tondan
4.3 milyon ton kömür dağıttık.
Yoksullara bayramlarda 330 YTL
gönderdik.
80 aşevinde her gün 70 bin kişiye sıcak yemek yedirdik.”
Görüldüğü gibi AKP 4 yıl 8 ay bunları hiç aksatmadan yerine getirmiştir…
Bu tür yardımlar için AKP devlet olanaklarını ve devlet mekanizmasını kullanıyor. Halk bu paketlere muhtaç hale
getirildi. Onur kırıcı bir hareket yapılıyor. AKP, yoksullaştır ve yönet politikasını uyguluyor.
Bu hareket siyasal partiler ve seçim yasalarına aykırıdır. Ortada açıkça yasadışı bir durum vardır. Bu yöntem sürekli
uygulandığına ve milyonlarca aileye dağıtıldığına göre bir kere iktidara gelen parti artık iktidardan hiç gitmeyecek demektir. Demokrasiye aykırıdır, eşitlik ilkesini zedeleyerek muhalefet partilerinin iktidara gelmesini imkânsız kılmaktadır.
Yaz sıcağında kömür
Derin Müslüman yöntemi
Bütün gazeteler yazdı; seçim kararı
verildikten hemen sonra bütün Türkiye’de, illerde ve ilçelerde, yaz ortasında kömür dağıtıldı. Devlet bütçesinden
ve devlet memurları tarafından AKP adına dağıtılan bu kömürlerin resimleri gazetelerde yayımlandı.
Ayrıca seçimler sırasında gecekondularda hemen her eve “erzak paketi veya yardım paketi adıyla torbalar da-
Yandaş kazanmak için kullanılan bu
yöntem ve sadaka yardım paketleri aslında bütün dünyada derin Müslüman
örgütlerinin kullandığı bir yöntemdir.
Özdemir İnce’nin belirttiği gibi bu
yöntemin kaynağı Mısır’daki Müslüman
Kardeşler Örgütü’dür. Müslüman Kardeşler Örgütü’nün türevleri Hamas ve Hizbullah örgütleri de bu yöntemi yoğun
olarak kullanmaktadır. (Hürriyet,
Orijinal Boyut : 20 * 26 cm
Yoksullaştır ve yönet
13/07/2007)
Bu sadaka yöntemi örgütlerin toplum
içinde yerleşmesini ve kendileri için yandaşlar yaratılmasını sağlıyor. AKP’ye
ilave olarak Türkiye’de tarikatlar da aynı yöntemi kullanıyor, yurtlar, ışık evleri, okullar, hastaneler kuruyorlar. Hatta
yandaşlarına işyeri açmakta yardım ediyorlar. Toplum içinde güçlü dayanaklar
sağlıyorlar. Daha sonraki aşama, kendi
militanı, belki de silahlı örgütlerini kurmaya gelecek. Aynı Hamas’ın Gazze’de
yaptığı gibi…
Hangi Batı demokrasisinde seçimlerden önce ve seçimler sırasında binlerce
ton kömür ve milyonlarca erzak paketi
dağıtılıyor?..
Hangi Batı demokrasisi böylesine eşitliğe aykırı toplumu yozlaştırıcı bir yasadışı eyleme izin verir?
Hangi demokraside sadaka yöntemi
bu derece genişler ve büyür?
Böylesi bir hareket, açıkça demokrasiye aykırıdır, demokrasinin temel ilkelerine karşıdır.
Kaldı ki herkesin gözü önünde yapılan bu dağıtım, aynı zamanda İslam dininin insancıl kurallarında da aykırıdır.
Dağıtım gösteriş için yapılıyor, karşılıksız yapılması gereken yardım karşılığında oy talep ediliyor.
Hem dine, hem ahlaka, hem vicdana,
hem demokrasiye hem de yasaya aykırı
bir durum vardır.
Yoksul kesime böyle bir yardım yapıldığı için kimse de sesini çıkaramıyor.
Oysa ünlü bir Çin atasözü şöyle der:
“Yoksula her gün balık dağıtmak
yerine nasıl balık tutulacağını öğretmek gerekir.”
YSK harekete geçmedi
Ne yazık ki seçimin sonuçlarını doğrudan etkileyen bu yasadışı uygulamaya karşı Yüksek Seçim Kurulu (YSK) harekete geçirilemedi. Muhalefet partilerinin konuyu büyütmeleri, kamuoyuna taşımaları ve YSK’ye şikâyet etmeleri gerekiyordu. Bu uygulamaya ama ne CHP
ne de MHP devlet kesesinden AKP’ye
yarayan bu sadaka eyleminin durdurulması için hareket yaptı.
Üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir eylemdir bu. Sadece siyasal partiler değil, toplumun tüm duyarlı kesimleri, üniversiteler, aydınlar, herkes bu
yozlaşmış, bu yasadışı yöntem üzerinde
durmalı, düşünmelidir. Yoksa, Türkiye’de demokrasi kurulamayacaktır.
Download