Cinsel Sağlık ve Cinsel Terapi

advertisement
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
Cinsel Sağlık ve Cinsel Terapi
Cinsel sağlık da beden sağlığı gibi bozulabilir ve düzelmesi için tedavi gerekebilir. Cinsel işlev
bozuklukları da fiziksel hastalıklar kadar yaygındır. Genç yaşlı, kadın erkek, herkes hayatının bir
döneminde cinsel bir rahatsızlık yaşayabilir. Ne var ki cinsel sağlık sorunları genellikle fark edilmez
ya da bu sorunlu davranış ve tutumlar, kişilik veya karakter özelliği olarak düşünülerek dikkate
alınmaz. Oysa cinsel sağlıktaki sorunlar, insanın kendisiyle ve çevresiyle ilişkisinin belirleyicisidir ve
öncelikle kişinin kendisi, sonra ailesi ve yakın çevresi, nihayetinde de toplum açısından olumsuz
sonuçlar ortaya koyabilir. Bu nedenle cinsel sağlık sorunlarının tedavisi, fiziksel hastalıkların tedavisi
kadar önemlidir. Beden sağlığındaki bir sorun, ağrı, acı gibi somut fiziksel belirtiler sayesinde
anlaşılır. Ancak cinsel sağlıktaki sorunların anlaşılması bu kadar kolay ve çabuk olmaz ve bu sorunlar
insanın yaşamını her düzeyde olumsuz etkiler. Cinsel sağlık rahatsızlıkları sadece psikiyatrik
hastalıklarla sınırlı değildir. Yaşama isteği olmayan, mutsuz, uyumsuz, çevresiyle iyi ilişkiler
kuramayan, hırçın, kavgacı, uyumsuz olan ve bu gibi başka olumsuz özelliklere sahip insanlar da
aslında cinsel sağlık sorunları nedeniyle bu durumdadırlar.
BEN DELİ MİYİM?
Beden sağlığı bozulduğunda hemen tedavi arayışına girişilir, doktora başvurulur ama cinsel sağlık
söz konusu olduğunda aynı şey geçerli olmaz. Bunun birincil nedeni, kişinin yaşadığı cinsel soruna
ilişkin farkındalığının olmaması, yani cinsel sağlığının bozulduğunu anlayamamasıdır. Bunu
anlayabilen ya da çevresindekiler tarafından uyarılan kişilerin önündeki engel ise “Ben deli miyim?”,
“Cinsel terapiste deliler gider” şeklinde toplumda yaygın olan yanlış algıdır. Kişinin bu engeli de
aşarak bir cinsel terapiste başvurmak istemesi durumunda da nereye başvuracağını, nasıl destek
alacağını bilememesi söz konusu olabilir. Bazı kişiler de bir cinsel terapiste başvuracaklarını bilseler
de yabancı bir kişiyle cinsel sorunları, duyguları ve hayatı hakkında konuşmayı istemezler. Bazı kişiler
ise, cinsel terapinin faydalı olamayacağını düşünürler çünkü bir hastalığın ya da rahatsızlığın ilaç
kullanmadan düzelebileceğine inanmazlar.
SAĞLIK HEM BEDENİMİZ HEM DE RUHUMUZ İÇİN GEÇERLİDİR
Cinsel sorunların da fiziksel sorunlarımız gibi çözüme ihtiyacı vardır. Çünkü sağlıklı olmak demek
yalnızca fiziksel bir hastalığın olmaması demek değildir. Genel anlamda“sağlık”, bedensel ve cinsel
iyilik durumu olarak tanımlanır. “Cinsel sağlık” da, en genel anlamıyla insanın duygu, düşünce ve
davranışlarının bir bütünlük içinde bulunduğu, kendisi ve diğer insanlarla uyum ve denge içinde
olduğu, iyilik halidir, rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza
odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde
boşalabilme bilim ve sanatıdır. Bu sanatı iyi icra eden ve iyilik halinde olan, yani cinsel sağlık yerinde
olan kişinin belli başlı özellikleri şunlardır: Şehvetli ve tutkulu cinsel birleşmeleri olur; sonucu değil
süreci keyifli yaşar; kendini olumlu ve olumsuz tüm yönleriyle kabul eder; kendinden memnundur;
nedeni belli olmayan, cinselliğe dair kuşku, kaygı ve korkular hissetmez; partneriyle iletişimi ve
ilişkileri sorunsuzdur; yaşadığı toplumla uyumlu davranış ve tutumlar sergiler; toplumsal cinsel
rollerini yerine getirmede istekli ve başarılıdır; seks yapma kararını kendi alır ve uygular, cinsel
yaşamında söylediklerinin ve yaptıklarının sorumluluğunu alır; geleceğine umutla bakar, hedefleri ve
bu hedeflere ulaşmak için çabası vardır; sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşamı vardır; karşılaştığı
zorluklarla baş etme, sorunların üstesinden gelme gücüne sahiptir... Cinsel sağlık yerinde olmayan
kişinin ise, cinsel tatminsizlik, cinsel korkular ve kaygılar, çatışmalı bir partner ilişkisi, günlük
yaşamını ve kişiler arası ilişkilerini bozacak nitelikte, sürekli ya da tekrarlayıcı şekilde duygu, düşünce
ve davranışlarında tutarsızlıklar, aşırılıklar ve uygunsuzluklar vardır.
CİNSEL TERAPİ NEDİR?
Cinsel sorunlardan dolayı bozulan ruhsal dengeyi düzeltmek, düşünce ve duygu alışverişi kurmak,
bireylerin kendilerini tanımalarını sağlamak, iç çatışmalarını çözümlemek, bu çatışmalardan doğan
1/6
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
kaygı ve gerginlikleri azaltmak, cinsel ilişkileri iyileştirip olgunlaştırmak için kullanılan tüm teknik ve
yöntemlere “cinsel terapi” adı verilir. Bir başka deyişle cinsel terapi, zihinsel ve duygusal sorunları
olan ve cinsel sorunlarıyla baş etme gücü yetersiz kalan kişilere, belli bir amaç ve plan
doğrultusunda belli teknik ve yöntemlerin uzman kişilerce uygulandığı profesyonel yardım hizmetidir.
Cinsel, zihinsel ve duygusal sorunları olan kişilerle zihinsel ve duygusal bağlantı kurularak yürütülen
tedavi etme bilim ve sanatı olan cinsel terapi, bireylerin cinsel yaşamlarında duygusal ve davranışsal
sorunlarının çözümünü, cinsel sağlıklarının geliştirilmesini ve korunmasını amaçlar.
CİNSEL TERAPİ PSİKİYATRİDEN AYRI BİR BİLİM DALIDIR
Psikiyatriden ayrı bir bilim dalı olan cinsel terapi, bir kişinin cinsel işlev sorunlarından kaynaklanan
şikayetleri olduğunda gereklidir. Cinsel işlev bozuklukları, cinsel, psikolojik ve bedensel cinsel uyum
sorunları ve partner ilişkilerinde sorunlar olarak kendini gösterebilir. Cinsel terapi, cinsel terapistin
kendisi ile danışan arasında profesyonel olarak yapılandırdığı terapötik ilişki ve bu ilişki çerçevesinde
belli aralıklarla yapılacak görüşmelerle gerçekleştirilir. Cinsel terapide genellikle ilaç kullanılmaz.
Cinsel terapi cinsel işlev bozukluklarını iyileştirmek ya da hafifletmek amacıyla bilimsel olarak
doğrulanmış ve etkisi kanıtlanmış teknik ve yöntemlerin kullanıldığı planlı ve kontrollü bir tedavi
sürecidir.
CİNSEL TERAPİSTE NE ZAMAN BAŞVURULUR?
Herkes zaman zaman içinde bulunduğu koşullar nedeniyle inişli çıkışlı ruh halleri ve çeşitli cinsel
sıkıntılar yaşayabilir ve kendi başına bu tür ruh hallerinin üstesinden gelebilir. Çoğunlukla sıkıntı
yaratan koşullar değiştiğinde ya da ortadan kalktığında her şey normale döner. Bu durumdaki kişiler,
sıkıntılarını parnerleriyle paylaşarak içsel dengelerini tekrar sağlar. Ancak bazen güven duyulan
kişilerle yapılan görüşmeler yeterli olmaz ve kişinin cinsel sorunları kendi başına çözmeyeceği kadar
karmaşıklaşır ve içinden çıkılmaz bir hal alır. Sürekli endişeli, bitkin ve halsiz hissetme, cinsel
hayattan zevk almama, bunalım, içine kapanma, yaşamak istememe gibi ruh hallerinin birkaç
haftadan uzun sürmesi ya da organik nedenleri bulunmayan ağrılı cinsel ilişki, tatmin olamama,
cinsellikten soğuma, sertleşme sorunları, erken boşalma, orgazm olamama, baş ağrısı, kalp
çarpıntısı, mide ve sindirim sorunları gibi fiziksel rahatsızlıkların olması durumunda yapılması
gereken bir cinsel terapiste başvurmaktır. Örneğin, 6 aydan uzun bir süre, neredeyse her gün, günün
büyük bir bölümünü isteksiz geçiren, sürekli bitkin olan ve cinsellikle ilgili hiçbir şeye ilgi duymayan,
cinsellikten zevk almayan birinin cinsel terapiye ihtiyacı var demektir ve muhtemelen ona cinsel
isteksizlik tanısı konulabilir. Cinsel tatminsizlik veya sertleşme kaybı, çok şiddetli üzüntü, bitkinlik,
umutsuzluk veya öfke ve çaresizlik duygularına yol açabilir. Bu normal bir psikolojik reaksiyondur.
Kişinin cinsel sorunlarının üstesinden gelmesi, farklı süreler gerektirebilir; bu süre "cinsel sorunu
kabullenme süreci" olarak adlandırılan ortalama 3-6 aylık süreyi de aşabilir. Cinsel sorun yaşayan
kişi, kaybettiği cinsel özgüveni veya cinsel başarısızlıklarını hatırladıkça acısı tazelenir ama yaşanan
acı ve diğer duyguların şiddeti zamanla azalır. Eğer böyle olmazsa ve uzun bir süreden sonra da
kişinin normal duyguları ve günlük hayatı hâlâ üzüntüsünün etkisi altındaysa bu kişinin cinsel terapist
yardımına ihtiyacı var demektir.
CİNSEL TERAPİ ALMA ZAMANI GELDİĞİNİ NASIL ANLARSINIZ?
Cinsel işlev bozuklukları yaşadığınızda, kendinizi cinsel yaşamda özgüvenli ve mutlu
hissetmediğinizde bu durumdan kendi başınıza veya partnerinizle kurtulma çabalarınız da sonuç
vermediğinde sizin için cinsel terapi gerekip gerekmediğini anlamanız için kendinize soracağınız ilk
sorular şunlardır:
Kendimi öncekinden farklı ve cinsel hayatta başarısız ve yetersiz hissediyor muyum?
Yaşadığım cinsel sorun huzurumu bozuyor mu?
Bu değişikliğin bir açıklaması var mı?
Bu açıklama cinsel sıkıntıların süresini ve şiddetini açıklamaya yetmiyor mu?
Cinsel işlevlerimi oldukça zorlanarak mı yapıyorum?
2/6
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
Cinsel konularda hep endişeli miyim ve çok korkuyor muyum?
Bedensel rahatsızlıklarım var mı?
Rahat uyuyamıyor muyum? Yetersiz veya fazla mı uyuyorum?
Kendimi sıklıkla saldırgan, öfkeli, gergin hissediyor muyum?
Partnerime ve çevremdekilere karşı çok tahammülsüz ya da hoşgörüsüz müyüm?
İşe gitmek istemiyor muyum?
İntiharı düşünüyor muyum?
Çevremde cinsel sorunlarım hakkında konuşabileceğim insan yok denecek kadar az mı?
Arkadaşlarımla yaptığım konuşmalar artık fayda etmiyor mu?
Partnerim veya başkaları da bendeki değişikliğin farkında mı?
Cinsel sorunlarım 6 aydan uzun bir süredir devam ediyor mu?
Cinsel sorunlarım bende, partnerimde ve partner ilişkimde başka sorunlara yol açıyor mu?
Bu değişikliklere karşı umursamaz mı davranıyorum?
CİNSEL TERAPİDE NELER OLUR?
İlk seansta cinsel terapist ve danışan/çift bir araya gelir ve birbirlerini tanımaya yönelik ilk adımları
atarlar. Bu adımlar, aynı zamanda cinsel terapi süreci devam ettiği takdirde, kurulacak
olan “terapötik ilişki”nin temelini oluşturur. İlk seansın gidişatını belirleyen, danışanın/çiftin o an
oradaki ihtiyacıdır. Bu nedenle, cinsel terapist tamamen danışanın/çiftin açtığı yoldan onunla/onlarla
birlikte ilerler. Bazen ilk görüşme yoğun duygu paylaşımı içinde geçebileceği gibi bazen duyguların
daha geri planda tutulduğu bir bilgi alma ve cinsel terapi süreci hakkında bilgi verme şeklinde de
geçebilir. Cinsel terapist danışanı cinsel terapi odasına aldıktan sonra öncelikle kısa bir form üzerinde
onunla ilgili bazı kişisel bilgileri (yaşı, eğitimi, aile bilgileri, telefon numarası, vb.) not eder. İlk
görüşmede, danışanı yardım arayışına yönlendiren sorunların ya da konuların neler olduğu üzerinde
durmak amacıyla cinsel terapist, “Size nasıl yardım edebileceğimi düşünüyorsunuz?”, “Sizi buraya
getiren nedir?”, “Sizi dinliyorum…” gibi ifadeler kullanır. Danışanın/çiftin cinsel sıkıntılarını, cinsel,
ilişkisel ve aile öyküsünü, kendi sözleriyle anlatmasına olanak verir. Cinsel terapist sadece
açıklanması gereken konuları açmaya çalışır. İlk görüşmenin ilk 30 dakikası genellikle danışanın/çiftin
kendini/kendilerini anlatmasıyla geçer ve son 15 dakikada cinsel terapist konuşur. Cinsel terapist
danışanın/çiftin cinsel hayatı, neler yaptıkları, nerede ve kimlerle yaşadıkları ve cinsel sorunlarının ne
olduğuyla ilgili fikir sahibi olur. Danışanın/çiftin anlattıklarının ne olduğu ile olduğu kadar, bunu nasıl
anlattığı ile de ilgilenir. Neleri önemsediğini, neleri seçtiğini, nelerin neleri çağrıştırdığını dikkatle
takip eder. Bazen danışanın bir görüşmenin başında söylediği bir şeyin nedeni, seansın sonuna doğru
anlaşılır. Dolayısıyla, sürecin takibi, cinsel terapistin satır aralarını doğru okumasını sağlar. Ayrıca ilk
görüşmelerde danışanın bağımsız ve eşit bir kişiliği olduğunun hissettirilmesi önemlidir ve bu
nedenle ona “siz” diye hitap edilir. İlk görüşmede danışanın cinsel duygusal ihtiyaçların arkasında
neler yattığı henüz belli olmadığı için bunlar karşılanmaz ama ifade edilmesi için teşvik edilir. Çünkü
dinamik bir görüşmede her zaman iki boyut birlikte ele alınır; “olaylar ve duygular”. Cinsel olaylar
belirtilmeden duyguların, duygular belirtilmeden de cinsel olayların anlamı olmaz. Cinsel terapist,
danışanın güvenini, bilgisizliğini, saflığını, çaresizliğini ya da ekonomik sıkıntılarını istismar etmez,
tedavinin başarısıyla ilgili uygun olmayan vaatlerde veya cesaret kırıcı ifadelerde bulunamaz.
Uygulayacağı yöntem ve teknikler için danışanın onayını alır, tedavi hakkında açıklayıcı bilgi verir ve
danışanı şu konularda aydınlatır: Tedavinin türü, cinsel terapi planı, varsa tedavi yöntemi
alternatifleri, tedavinin olası riskleri, seansların süresi ve sıklığı, tedavinin öngörülen toplam süresi ve
ücretlendirme...
CİNSEL TERAPİDE HANGİ YÖNTEMLER KULLANILIR?
Cinsel terapi, danışanın bozulan cinsel dengesini ve çiftin cinsel uyumunu yeniden kazanabilmesi ve
güzel sevişme sanatını öğrenebilmesi için ona yardımcı ve rehber olma sürecidir. Cinsel terapi,
danışanın cinsel ve duygusal çatışmalarını çözümlemek; bu çatışmaların neden olduğu erken
boşalma, iktidarsızlık, cinsel isteksizlik, orgazm olamama, ağrılı cinsel ilişki gibi cinsel sorunlarını
ortadan kaldırmak; kendisi, partneri ve partner ilişkilerini sağlıklı bir şekilde yürütebilmesi, hayatla
barışık ve mutlu yaşayabilmesi için becerilerini geliştirmek üzere uygulanan tedavi yoludur. Cinsel
3/6
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
terapi, danışanın kendisini tanıması; duygu, düşünce ve davranışlarını anlaması, yaşamına dair
farkındalık kazanması için cinsel terapistin danışana tuttuğu bir aynadır. Cinsel terapi, danışanı
değiştirmeye, dönüştürmeye, farklılaştırmaya çalışmadan, ona kendini ve cinsel yaşamını doğru
algılaması ve anlaması, kendinin fakında olması ve onu cinsel terapi odasına getiren cinsel sorunu
ortadan kaldıracak koşulları sağlama becerisi kazanması için, cinsel terapistin, danışanın yoluna ışık
tutmasıdır. Cinsel terapi, en genel anlamda danışanların duygusal, davranışsal ve cinsel sorunlarının
çözümüne yönelik uygulanan tekniklere ve yöntemlere verilen addır. Cinsel terapi yöntemlerini 5 ana
başlık altında toplayabiliriz: (1) Analitik Yönelimli Cinsel Terapi, (2) Derinlik Psikolojisine Dayanan
Cinsel Terapi, (3) Bilişsel Davranışçı Terapi, (4) Birey Odaklı Cinsel Terapi ve (5) Sistemik Cinsel
Terapi...
1-ANALİTİK YÖNELİMLİ CİNSEL TERAPİ
Analitik yönelimli cinsel terapi yöntemi, klasik psikanaliz geleneğine bağlıdır. Analitik yönelimli cinsel
terapide, kişisel deneyimlerin cinsel sıkıntıların ortaya çıkmasına veya mevcut cinsel rahatsızlıkların
uzun süre boyunca iyileşmemesine neden olabileceğini varsayılır. Çünkü yaşam deneyimlerimiz,
diğer insanlarla olan ilişkilerle beraber şekillenir ve bu açıdan yaşamın ilk yılları çok önemlidir. Bu
deneyimlerimiz içselleşmiş ve bilinçdışı olarak, insanın kendisi ve başkalarıyla ilgili
oluşturduğu “imge”yi (algılama şekli) ve aynı zamanda kendisine ve diğer insanlara karşı “temel
tutumunu, zihniyetini” etkiler. Ayrıca, şiddetli ve psikolojik olarak zor hazmedilen yaşanmışlıklar ve
bunlardan kaynaklanan korku, utanma ve saldırganlık gibi duygular, bilinçdışından kişinin yaşamını
ve ilişkilerini biçimlendirmesini etkiler. Bunun sonucunda da yaşamımız süresince bilinçdışından
duygu, düşünce ve davranışımızı etkileyen davranış kalıpları oluşur. Yaşam deneyimlerinin
bilinçdışında çatışmalara neden olması sonucunda psikolojik ve bedensel rahatsızlıklar ortaya
çıkabilir. Analitik yönelimli cinsel terapide, kişinin bu bilinçdışı süreçlerinin farkına varmasına ve
böylelikle anlaşılmaz olanları bilinçli deneyimler olarak erişebilir hale getirmesine yardımcı olunur.
Cinsel terapist, danışana aklından geçen düşünceleri ve hissettiği duyguları tarif ettirirken, herhangi
bir yargılama ya da eleştiri yapmadan sadece ne söylediğini analiz eder. Cinsel terapi sırasında
danışanın bilinçdışından kendisine ve başkalarına yönelik davranış kalıplarını ortaya çıkarır. Ayrıca,
danışanın önceleri anlamlı olan bu davranışlarının, bugünkü hayatına uygun olup olmadığına veya
devam ederek uygunsuz deneyim ve davranışlara veya cinsel sıkıntılara neden olup olmadığına
açıklık getirir. Cinsel terapi sürecinde danışan hem kendi için hem de diğer insanlarla olan ilişkileri
için derin bir anlayış geliştirebilir ve yaşadığı cinsel çıkmazlardan çıkış yolunu bulabilir. Analitik cinsel
terapide genelde, danışan cinsel terapistle göz teması olmayacak şekilde bir divana uzanır. Bunun
yararı, danışanın düşüncelerinin ve duygularının daha serbest olması ve iç dünyasına, düşüncelerine,
duygularına ve içinizdeki imgelere daha yoğun bir şekilde yönelme fırsatı vermesidir. Analitik cinsel
terapi uzun süreli bir terapidir ve haftada iki veya üç seans olmak üzere iki-üç yıl sürer.
2-DERİNLİK PSİKOLOJİSİNE DAYANAN CİNSEL TERAPİ
Derinlik psikolojisine dayanan cinsel terapide de analitik cinsel terapide olduğu gibi cinsel yaşamımızı
sadece irademiz aracılığı ile düzenlemediğimizi, aynı zamanda hissettiğimiz, düşündüğümüz ve
kararlaştırdığımız her şeyin, bilinçdışı psikolojik etkenlere bağlı olduğunu varsayılır. Çocukluk
yıllarında oluşan algılayamadığımız ve etkileyemediğimiz içsel çatışmalar ve cinsel travmalar cinsel
hayatımızı belirleyen en önemli faktörlerdir. Çocuk, bir yandan bağımsız ve özerk olmanın, diğer
yandan da şefkatli bir ortamda ve korunmuş olmanın doğal çatışmasını yaşar. Bazen ya anneyi ya da
babayı kaybetmekten korktuğu için böyle bir çatışmayı çözemez. O zaman bu dayanılmaz çatışma,
ondan korunmak için bastırılıp bilinçdışına taşınır ve oradan duygularını, düşüncelerini, özellikle de
diğer insanlarla olan ilişkilerini etkiler. Hayatının daha sonraki yıllarında, örneğin cinsel bir sorun
yaşadığında, bu bilinçdışı çatışmalar duygularının ve davranışlarının üzerinde büyük bir etki yapar ve
hatta psikolojik olarak cinsel sıkıntılara yol açabilir. Derinlik psikolojisine dayanan cinsel terapide,
cinsel sorunların bir başka nedeninin yaşamın ilk yıllarında görülen ağır ihmal, şiddet veya duygusal
soğukluk gibi deneyimler olduğunu varsayar. Bu olumsuz yaşam deneyimlerini yaşayan kişiler,
çoğunlukla kendileri ve diğer insanlar hakkında tüm olumlu ve olumsuz özellikleriyle bir imge
oluşturamaz, sağlıklı ilişkiler kuramaz, kendi davranışlarına hakim olamazlar. Bilinçdışı çatışmaları
4/6
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
cinsel terapistle olan ilişkiyi de belirler. Derinlik psikolojisine dayalı yöntemi uygulayan cinsel
terapistler, danışanların cinsel rahatsızlıklarının bilinçdışlarındaki nedenlerini anlamalarına yardımcı
olurlar. Çatışmalarını çözmelerine ve böylelikle yaşamlarını daha sağlıklı ve kolay şekillendirmelerine
destek olurlar. Derinlik psikolojisine dayanan cinsel terapi, genelde haftada bir veya iki olmak üzere
bireysel görüşmeler olarak veya grup halinde yapılır ve üç aydan iki yıla kadar sürebilir. Bu tedavi
yöntemi, sanat, müzik veya vücut terapisi gibi yaratıcı terapi yöntemlerini de içerebilir.
3-BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI CİNSEL TERAPİ
Cinsel terapi cinsel rahatsızlık veya sorunları sözel etkileşim yoluyla çözme ve davranışları değiştirme
tekniğine verilen genel addır. Bilişsel davranışçı terapide öncelikle kişinin güncel cinsel sorunlarına
odaklanır, süre olarak daha sınırlı ve daha çok sorun çözme ve özel bir takım beceriler öğretme
hedeflidir. Bu beceriler çarpık düşünceleri ve cinsel mitleri saptamak, inançlarını değiştirmek,
çevreyle ve partnerle yeni ilişkiler kurmak ve davranış değişikliğidir. Çünkü cinsel sıkıntılar spesifik
olaylara anlam vermek ve yorum yapmak için yaratılan düşüncelerden ve hatalı davranışlardan
oluşur. Duygularımız ve davranışlarımız, olayları algılama biçimimizden oluşur. Başka bir ifadeyle
insanlar olaylardan değil, olaylara bakış açılarından ve onlara yaptıkları yorumlardan etkilenirler.
Düşüncelerin altında da, çocukluğumuzdan beri kendimize kazandırdığımız bazı kök inançlar ve
tepkiler yatmaktadır. Bu düşünceler danışan tarafından keşfedilebilir, sorgulanabilir ve kendine göre
en uygun şekilde, işlevsel olarak değiştirilebilir. Bilişsel davranışçı terapi, yaşam boyunca ortaya
çıkan psikolojik ve sosyal özellikler, genetik ve bedensel faktörler nedeniyle insanların cinsel sıkıntılar
için farklı duyarlılığı olduğunu varsayar. Bu çerçevede stres veya yoğun sıkıntı verici deneyimler,
cinsel bir sıkıntının ilk tetikleyicisi olabilir. Öte yandan, güvenilir ve istikrarlı ilişkiler, kendini ve
başkalarını doğru algılama yeteneği ya da hayata ve sorumluluklarına yüklenen anlam gibi insanı
cinsel sıkıntılardan koruyabilen faktörler de vardır. Cinsel sorunlara çevrenin tepkisi, kişinin
sorunlarla başa çıkma konusundaki tutum ve davranışları cinsel sıkıntıların dinamiklerini ve gidişatını
etkiler. Bilişsel davranışçı terapide cinsel terapist, önce danışanla beraber cinsel rahatsızlığın
nedenini ve neden kendiliğinden düzelmediğini açığa çıkardıktan sonra, somut terapi hedefleri
üzerine anlaşmaya varıp sorunun nedenleri ve ortaya çıkmasına etki eden koşullardan yola çıkarak
tedavi planını hazırlar. Cinsel terapist, danışanı başkalarını algılama biçimini veya bazı durumlarda
sergilediği cinsel davranışlarını daha iyi inceleyip bunların onu durumunu nasıl etkilediğini
sorgulamaya teşvik eder. Örneğin, olumsuz düşünceleri ve o düşüncelerin duygu ve cinsel
davranışları üzerindeki etkisini algılamasını sağlayıp, günlük yaşamında faydalı düşünceleri ve farklı
cinsel davranış şekillerini denemesine yardımcı olur. Bu yöntemde, danışan, kendisine cinsellik
yaşanırken korku veren düşüncelerini, kendisini nasıl algıladığını ve ilişkilerini nasıl şekillendirdiğini
cinsel terapistle beraber analiz eder. Cinsel terapist, danışanın hayatı boyunca edinmiş olduğu cinsel
davranış kalıplarını daha iyi anlayıp onları sıkıntılarınızı hafifletecek şekilde değiştirmesine destek
olur. Bilişsel davranışçı terapide cinsel terapistle danışan karşı karşıya oturur. Cinsel terapi
seanslarının sayısını ve sıklığını sorunun türüne göre cinsel terapist, danışanla birlikte belirler. Tedavi
genellikle altı ay ile bir yıl arasında ama gerekirse daha uzun da sürebilir.
4-BİREY ODAKLI CİNSEL TERAPİ
Konuşma merkezli cinsel terapi olarak da adlandırılan birey odaklı cinsel terapide, insanın sağlıklı
gelişimi için temel ihtiyacının olumlu ve koşulsuz bir şekilde değer görmek (özellikle de kendi
ebeveynleri tarafından) olduğu varsayılır. Çocukluk dönemindeki olumsuz deneyimler, kişinin kendisi
hakkında olumsuz bir imge oluşturmasına ve cinsel özgüveninde azalmaya yol açar. Bu nedenle,
kişinin yapıcı ve haz verici cinsel deneyimler yaşayıp kendisini gittikçe daha iyi anlama ve geliştirme
yeteneği kısıtlanabilir. Bunların üzerine bir de zor yaşam şartları ve içinde bulunduğu ilişkinin veya iş
hayatının sorunları eklenebilir. Birey odaklı cinsel terapiye göre, psikolojik sorunlar genelde insanın
kendi kendini algılayış şekliyle çelişen deneyim ve duygularını kabullenememesi yüzünden oluşur.
Birey odaklı cinsel terapide, her insanın cinsel yaşamını olumlu yönde geliştirme yeteneği olduğu
varsayılır. Bu yüzden; cinsel bir sıkıntı yaşanması durumunda kendi durumunu en iyi analiz
edebilecek ve cinsel sorunlarına çözüm geliştirecek olan da insanın kendisidir. Birey odaklı cinsel
terapide danışan “kendi kendinin uzmanı” kabul edilir. Bu nedenle cinsel terapinin
5/6
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
merkezinde kendini ve partnerini keşfetme vardır. Danışanın doğal gelişme ve iyileşme süreci, cinsel
terapistin onu mümkün olduğunca değerlendirmeden, onunla empati kurarak, duygularını anlayarak
geri bildirimlerde bulunmasıyla desteklenir. Cinsel terapist, danışanı koşulsuz bir şekilde ve olduğu
gibi kabul eder, yani onun her cinsel davranışını değerlendirmeden, kişiliğini tutarlı bir şekilde
görerek, cinsel sağlığına kavuşmasına yardımcı olmaya elverişli bir ortam oluşturur. Danışanın cinsel
terapi sürecinde yaşadığı deneyimler ve kazandığı yeni cinsel beceriler, gelecekte karşılaşabileceği
sorunlara da yaratıcı çözümler bulmasına yardımcı olur. Birey odaklı cinsel terapide, özellikle
danışanın duygusal deneyimleri vurgulanarak duygularının ve düşüncelerinin değiştirilmesine
odaklanır. Cinsel terapist ile danışanın karşılıklı oturduğu birey odaklı cinsel terapi, genellikle haftada
bir seans olmak üzere, altı ay ile bir yıl arasında sürer.
5-SİSTEMİK CİNSEL TERAPİ
Bireysel (çocukluktan bugüne kadar olan bireysel yaşam), etkileşimsel (partnerlerle ve diğer aile
bireyleriyle olan ilişkiler) ve nesiller arası (aileden miras kalan ve atacılık olarak bilinen sıkıntıların
bugünü etkilemesi) olmak üzere üç sistem üzerinde çalışılan sistemik cinsel terapide, cinsel
sorunların geliştiği sosyal duruma, örneğin aileye ve partner ilişkisine odaklanılır ve cinsel terapiye,
danışanın yanı sıra partneri de dahil edilir. Cinsel sıkıntılarının giderilmesi için danışanla birlikte
çalışırken, onun güçlü yanlarını ortaya çıkarır. Sistemik cinsel terapide, cinsel rahatsızlıkların
iyileşmesinin cinsel terapi seanslarında ilk dürtüleri alarak tetiklendiğini, fakat asıl önemli
değişimlerin seans aralarında olduğu varsayılır. Bu yüzden terapi seansları daha uzun aralıklarla
yapılabilir. Aralıklar cinsel terapinin başlangıcında bir-iki hafta, sonuna doğru da altı-sekiz hafta
olabilir. Kişiye yönelik sistemik cinsel terapi birer veya ikişer saatlik seanslar halinde yapılır ve çoğu
zaman 25 terapi seansından uzun sürmez ama uzun süren durumlar da olabilir.
Yayınlanma tarihi: 22.02.2016
Makale adresi: http://www.cemkece.com.tr/m-cinsel-saglik-ve-cinsel-terapi.html
Web : http://www.cemkece.com.tr
Facebook: http://facebook.com/drcemkece
Twitter: http://twitter.com/drcemkece
Google+: https://plus.google.com/114707731481596974039
Instagram: http://instagram.com/drcemkece
Youtube: http://youtube.com/user/cisedorgtr
RSS: http://feeds.feedburner.com/drcemkece
6/6
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download