Suda eriyen vitaminler Vücutta kullanılması

advertisement
TİAMİN (B1 VİTAMİNİ)
Suda eriyen vitaminler
• B grubu vitaminleri içinde ilk tanınanıdır.
• Bitkilerde serbest, hayvanlarda ise fosfat
veya proteine bağlı olarak bulunur.
Vücutta kullanılması
• Bazı çiğ balıklardaki tiaminaz ve çaydaki
antitiamin faktörü miktarını azaltır.
TİAMİN (ANÖRİN, B1 VİTAMİNİ)
• Alkol emilimini azaltır.
• Kandaki tiaminin çoğu kırmızı kan
hücrelerinin içindedir.
• Diyetle günlük gereksinimi karşılayacak
kadar alındığı zaman bunun en az %10 u
idrarla atılır.
TİYAMİN (ANÖRİN, B1 VİTAMİNİ)
Günlük Miktar:
– En çok hububat ve bira
mayasında bulunur
– Hububat tanelerinden
dikkatle hazırlanan
kepeksiz beyaz unda ve
ileri derecede temizlenmiş
pirinçte bulunmaz
– Bezelye, fasulye,
mercimek ve fındıkta bol;
et, süt ve sebzelerde az
bulunur
- Vücut ağırlığı, metabolizma ve vücut faaliyetine
bağlı olarak gereksinim değişir
- Özellikle, karbonhihratların enerjiye dönüşüm
metabolizmasında kullanıldığı için, diyetteki
glukoz miktarı ile orantılı alınması yerinde olur
Günde optimal olarak 1.5-2 mg tüketilmelidir.
1
TİYAMİN (ANÖRİN, B1 VİTAMİNİ)
• Tiyamin Eksikliği:
– Tiyamin eksikliğinde, dokularda pürivik asit ve
bazı amino asitlerin kullanılması azalırken
yağların kullanılması artar
– Bu nedenle, tiyamin karbonhidratların ve bir
çok amino asitlerin metabolizmaları için
gereklidir
TİYAMİN (ANÖRİN, B1 VİTAMİNİ)
Gereksinim
• Yapılan çalışmalar günlük tiamin ihtiyacını
0.4mg/1000kalori olarak belirlemiştir
• Enerjisi sınırlı diyette günlük alım en az 1mg
olmalıdır.
• Tiamin gereksinmesi yüksek enerji alımında,
özellikle fazla alkol tüketiminde, diyette
karbonhidrat oranının yağ ve proteinlere göre
artmış olduğu durumlarda, enerji
metabolizmasını hızlandıran enfeksiyon,
hipertroidzm, gebelik, emziklilik ve büyüme gibi
durumlarda artar.
TİYAMİN (ANÖRİN, B1 VİTAMİNİ)
• 1-Sinir Sistemi:
– Merkezi sinir sisteminin enerjisinin hemen hemen
tamamı karbonhidratların metabolizmasına
bağımlıdır
– Tiyamin eksikliğinde, sinir dokusunun yüzde 50-60
oranında azalan glukoz tüketimi, yağ
metabolizmasından türeyen keton cisimlerinin
kullanımı ile karşılanır
– Tiyamin eksikliğinde, MSS’nin hücrelerinde hasara
sık rastlanır
– Ayrıca, tiyamin eksikiği MSS’de sinir liflerinin
miyelin kılıflarında dejenerasyona yol açabilir
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT)
• Pellagra (İtalyanca hasta deri anlamına)
20. Yüzyılın ilk çeyreğine kadar başlıca
gıdası mısır olan ülkelerin (özellikle
Amerika Kıtası ve İtalya gibi) halklarını
ciddi bir hastalık salgını olarak
hırpalıyordu.
• Beriberi:
– Özellikle kabuksuz pirinçle beslenen uzak doğu ülkeleri
halklarında çok görülen bu hastalık alınan önlemlerle
birçok ülkede yok edilmiştir.
– Sinir sistemi bozuklukları şeklinde görülen bu hastalıkta
eklemlerdeki şişmeler ve ağrılar yüzünden refleks
hareketinin durması ile denge bozulur.
– Kalp büyümesi ve yetmezliği de başka bir belirtisidir.
– Tiamin zamanında verilmez ve tedavi edilmezse ölümle
sonuçlanır
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT)
• Yiyeceklerde serbest (hayvansal dokular
ve baklagiller) veya proteinlere bağlanmış
olarak bulunur
2
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT)
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT)
• Tahıllardaki niasinin %70 i selüloza bağlı
olduğu için yararlılığı düşüktür.
• Triptofan (bir amino asit) organizmada
niasin üretimi için kullanılır.
• İyi bir diyette 60mg triptofandan 1mg
niasin sentezlenir.
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT) EKSİKLİĞİ
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT) EKSİKLİĞİ
• Diyet niasin ve triptofandan yetersiz
olduğu zaman pallegra hastalığı görülür.
• Sinir sistemin, sindirim sistemi bozuklukları
ve deride yaralarla tanımlanır.
• İshal, kusma, karın ağrıları ve depresyon
ayrı belileridir.
• Pellagra adı verilen klinik tablo ve
köpeklerde görülen siyah dil hastalığı,
niyasin eksikliğine bağlı durumlardır
• Belli ölçüde niyasine dönüştürülebilen
triptofan amino asidi mısırda az
olduğundan mısırla beslenen
insanlarda pellegra çok yaygındır
NİYASİN (NİKOTİNİK ASİT)
RİBOFLAVİN (B2 VİTAMİNİ)
• Niasin son yıllarda kollesterol düşürücü bir
etmen olarak kullanılmaya başlanmıştır.
• Günlük tüketim 6.66mg/1000kal olarak
önerilmektedir.
• Süt ve yumurta gibi triptofan miktarı
yüksek besinlerin niasin içerikleri
analizlerle belirlenen miktarından daha
yüksektir.
• Vitaminler üzerinde yapılan araştırmaların
başlangıç yıllarında büyüme için gerekli
olan suda eriyen B etmeninin tek bir öğe
olmadığı anlaşılmıştır.
• Maya, karaciğer, tahıl kepeği 120 0C de
birkaç saat ısıtıldığı zaman antiberiberi
etmeninin yok olduğu ancak sıcağa
dayanıklı diğer bir etmenin büyümeyi
olumlu yönde etkilediği gözlenmiştir.
3
RİBOFLAVİN (B2 VİTAMİNİ)
• Bu vitamin başlıca et, süt ve hububatta
bulunur
• Günlük gereksinim 0.55mg/1000 kal
RİBOFLAVİN (B2 VİTAMİNİ)
• Tiaminin aksine tahıllarda sınırlıdır.
• Organ etleri, peynir, yumurta, et, süt, yeşil
yapraklı sebze kaynak olarak sayılabilir
• Riboflavin ışıkta kolayca tahrip olur
RİBOFLAVİN (B2 VİTAMİNİ)
• Eksikliğinin en önemli belirtileri dudak,
burun ve göz kenarındaki yaralardır
• Bunun dışında göz damarlarında
genişleme, yanma, görme zorluğu ve sinir
sistemi bozuklukları
• Antikor oluşumunda azalma
PİRİDOKSİN (B6 VİTAMİNİ)
• B6 vitamini hayvan ve bitki dokularında
proteinle birlikte bulunur. Bu nedenle
besinlerin B6 değeri protein miktarı ile
doğru orantılıdır.
• Et, süt, bulgur, tam buğday unu önemli
kaynaklarıdır
PİRİDOKSİN (B6 VİTAMİNİ)
• B6 vitamini eksikliği merkezi sinir sistemi
bozukluklarına bağlı havale, deride pallegra
benzeri yaralar, büyümenin duraklaması ve
yağlı karaciğer, anemi ve mental
bozukluklara neden olmaktadır
FOLİK ASİT (PTEROİLGLUTAMİK ASİT)
• Vücuttaki en önemli görevi, DNA sentezinde
gerekli olan moleküllerin sentezidir. Hücre
çoğalması için de gereklidir.
• Folik asit, eritrositlerin büyümesinde ve
olgunlaşmasında özgül bir takım kimyasal
fonksiyonları yürütür. Eksikliğinde bu yüzden
megaloblastik anemi gelişir
4
FOLİK ASİT (PTEROİLGLUTAMİK ASİT)
FOLİK ASİT (PTEROİLGLUTAMİK ASİT)
• megaloblastik anemi
• Beyaz ve kırmızı kan hücrelerinin sayısı
azalır. Kan hücrelerinden bazısı
olgunlaşmadan kana geçer. Kemik iliğinin
çalışması hızlanır.
• megaloblastik aneminin günlük 50 mcg
folik asitle iyileştirildiğini yapılan çalışmalar
göstermiştir.
• Alkoliklerin %61 inde folik asit yetersizliği
görülmüştür.
FOLİK ASİT (PTEROİLGLUTAMİK ASİT)
• Folat yetmezliği en yaygın olarak bu vitamin için artmış
olan gereksinimden dolayı gebe kadınlar arasında
görülür
• Bütün doğal yiyeceklerde folatlar bol ise de yiyeceklerin
100 oC’a 15 dakika maruz kalması vitamini yıkıma uğratır
• Folat yetmezliğini engellemek için taze ya da taze
dondurulmuş, pişirilmemiş meyve ve sebzelerin diyette
bulunması gereklidir
• Zengin toplumlarda gebelik söz konusu değilse yalnızca
kronik alkolikler ve ilaç bağımlıları diyetle folat yetmezliği
oluşturacak kadar sınırlı vitamin alımına maruz
kalabilirler
FOLİK ASİT (PTEROİLGLUTAMİK ASİT)
• Karaciğer, mercimek, kuru fasulye, ceviz,
badem, lahana, karnabahar, marul, tam
tahıl ekmeği iyi kaynaklarıdır
• Vitamin C metabolizmasında yardımcı rol
oynar
• Besinleri kısa sürede, az suda ve suyunu
atmadan pişirmek kaybı en aza indirir
Spina bifida
FOLİK ASİT
YETMEZLİĞİ
• Genel anlamda omurilik, sinirlerden meydana gelmiş
kapalı bir tüptür. Bu sinirler kaslarınızdaki sinirlere
beyninizden gelen emirleri ileterek kasların hareket
etmesini sağlar. Ayni zamanda bu sinirler
hissetmemizi de sağlar. Bebek, spina bifidali
doğmuşsa omurilik denen bu tüp kapanmamış
demektir. Bu nedenle, omuriliği örten omurga ve deri
de kapanmamış demektir. Bebek, sırtında bir
açıklıkla doğmuştur ve sinirlerinden emirlerin
geçmesinde bir güçlük vardır. Sinirlerle beyin
arasında düzgün bir bağlantı olmadığı zaman da,
değişik derecelerde felçler (hareket etme ve
hissetme kaybı veya yetersizliği) ortaya çıkar.
5
Spina bifida
•
Folik asidin omurilik tüpünün kapanmasına yardımcı
olduğuna inanılmaktadır. Eğer annede yeterince folik
asid yoksa bebeğin omurilik tüpü uygun bir şekilde
kapanmayabilir. Folik asit dışındaki bazı vitamin ve
minerallerin de rolü olduğu düşünülmektedir. Bilinen
başka bir husus da spina bifidanin kalıtımsal bazı
nedenlere bağlı olarak meydana gelebileceğidir;
çünkü, bazı ailelerde spina bifida daha sık
görülmektedir. Sara nöbetlerini önlemek için annenin
kullandığı bir ilacın (valproik asid) spina bifidaya neden
olduğu bilinmektedir. Bugün için bilinmeyen pek çok
sayıda başka nedenlerin de etkili olabileceği
düşünülmektedir.
B12 VİTAMİNİ (KOBALAMİN)
• Vitaminin tek kaynağı hayvansal
proteinleridir
• Hayvanlar da vitamin için toprakta, suda ve
barsaklarında yaşayan mikroorganizmalara
gereksinim duyar
• Yetersizliğinde sinir sistemi bozuklukları ve
pernisiyöz anemi oluşur.
B12 VİTAMİNİ (KOBALAMİN)
• Büyümeyi, eritrositlerin oluşum ve
olgunlaşmasını hızlandırır
• Diyet bazında vitamin B12 yetmezliği yalnız
katı vejetaryenlerde ortaya çıkar
B12 VİTAMİNİ (KOBALAMİN)
• Pernisiöz anemi de kırmızı ve beyaz kan
hücrelerinin sayısı azalır ve şekilleri bozulur.
• Anemili kimse folik asitle tedavi edilirse kan
tablosunda düzelmeye karşın sinir sistemi
bozuklukları artmaktadır. Miyelinde oluşan
bozukluk yüzünden kol ve bacaklarda duyu
azalması, kasılmalar, baş ağrısı, yorgunluk,
depresyon, unutkanlık vb. sinir sistemi
bozuklukları görülür.
Biotin
• Hayvan ve insan bağırsak bakterileri
tarafından sentezlenir.
• Oksijene karşı duyarlıdır. Yağlı besinler
okside olduğu zaman biotin miktarları da
azalır
• Yumurta akındaki avidin denilen protein
biotinin metabolizmadaki görevini
engelleyerek biotin yetersizliğine yol
açmaktadır.
• Yumurta akı pişirildiği zaman avidinin
antibiotin etkisi yok olmaktadır.
6
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• Çok miktarda çiğ yumurta akı bulunan, biotinden
yetersiz diyetle beslenen insanlarda sindirim
bozuklukları, sinir sistemi bozuklukları,
iştahsızlık, yorgunluk, uykusuzluk, depresyon,
adale ağrıları, deride yaralar şeklinde kendisini
gösterir.
• 0.1 mg/gün ihtiyacı karşılar. Diyette antibiotin
bulunmadığı taktirde düşük kaliteli diyetler bile
günlük ihtiyacı karşılayacak düzeyde biotin içerir.
• Birçok tür tarafından üretilen AA
böbreklerde ve karaciğerde üretilir. İnsan
organizması AA üretemez ve besinlerle
almak zorundadır. Bu nedenle AA insanlar
için bir vitamindir
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• 15-18 yy lar arası uzun deniz
yolculuklarına çıkan denizcilerde görülen
hastalığın (iskorbüt) karaya çıktıktan sonra
meyve sebzeleri tüketerek iyileştiklerini
anlatan birçok hikaye vardı.
• Bu iyileştirmeyi bir büyücünün yaptığı
anlatılırdı bu hikayelerde
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• O zamandan beri vit.c nin insanları soğuk
algınlığından kansere kadar neredeyse
tüm hastalıklara deva olduğu
düşünülmeye başlandı
• 18.yy ortalarında ise James Lind iskorbütin
taze meyve ve sebze ile tedavi edileceğini
kanıtladı
AA in 3 biyolojik aktivitesi vardır
• 1-kollejen biyosentezi için gereklidir
• 2-steroit ve peptit hormonlarının
biyosentezi için gereklidir
• 3-oksidasyonu önlemek için gereklidir.
7
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• Yapı ve Özellikleri:
– Suda eriyen ve kuvvetli bir indirgeyici olan C
vitamini, kolayca oksitlenir
– 100 oC’de özellikle, alkali ortamda O2 ile hızla
kayba uğrar
– Konserve besinler anaerobik olarak
hazırlanmamışsa içlerinde C vit. bulunmaz
– Yemeklerin fazla kaynaması, tekrar tekrar
ısıtılması, sıcakta uzun süre bırakılması C
vitaminini tahrip eder
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• AA üzerinde yapılan çalışmalar sonucu
artık kesin olarak anlaşılmıştır ki AA
biyolojik sistemlerdeki en etkin ve en
yaygın antioksidandır
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• Kaynak:
– En önemli kaynaklar sırasıyla;
portakal, limon, greyfurt, erik, armut
ve elmadır
– Sebzelerden; karnabahar,
maydanoz, lahana, domates, biber
C vitamininden zengindir; salata ve
mantarda da az miktarda bulunur
– Anne sütünde C vit. inek sütünden
daha fazladır
– Bu nedenle çocuğun inek sütüyle
beslenmesinde meyve suyu da
katılmalıdır
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• Erişkinde günde 75 mg ihtiyacı karşılamak
için yeterlidir
• Dokulardaki önemi:
– Askorbik asit olmadan vücudun hemen
hemen bütün dokularında yapılan kollejen
lifleri kusurlu ve zayıftır
– Bu nedenle C vit. deri altı dokusu, kıkırdak,
kemik ve dişlerin büyümesi için gerekli bir
vitamindir
– Tedavi için sentetik askorbik asit
kullanılmaktadır
C Vitamin Eksikliği
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT)
• Skorbütte kollajen yetersiz kaldığı için, kan
damarlarının çeperleri aşırı kırılgandır
• Özellikle kılcal damarlar kolayca yırtılabilir
ve bütün vücutta kanama görülür
• Derinin altındaki kanama bazen bütün
vücudu kaplayan morluklar halinde görülür
• Çocuklarda:
– Sterilize besinlerle beslenen ve
ayrıca C vit. almayan çocuklarda
skorbüt hastalığı görülür:
• Uyluk kemiğinin alt ucunda, diş
etlerinde, böbrek ve
bağırsaklarda, deri altında geniş
kanamalar yanında, kemik ve
dişlerde peteşiler (damar dışına
kan çıkması) görülür
• Kemiklerin büyümesi duraklar
• Hücreler arası kollejen gelişemez
• Kolay kemik kırılmaları gözlenir
8
C Vitamin Eksikliği
• Erişkinlerde:
– Özellikle yaşlı kişilerde, diyet nedeniyle skorbüt
görülür
– Diş ve diş etlerinde patolojik değişiklikler meydana
gelir
– Damar duvarları aşırı hassaslaşır
– Bacaklarda küçük peteşiler, doku içine yaygın
kanamalar görülür
– depresyona ve enfeksiyonlara eğilim artar
9
Download