ROMATOİD ARTRİT » Bu kitapçık hakkında » Romatoid artrit nedir

advertisement
ROMATOİD ARTRİT
» Bu kitapçık hakkında
» Romatoid artrit nedir?
» Osteoartrit ile benzemekte midir?
» Romatoid artrit farklı insanları nasıl etkiler?
» Kimlerde romatoid artrit görülür?
» Romatoid artrit nasıl gelişir?
» Doktorlar romatoid artrite nasıl tanı koyarlar?
» Romatoid artrit nasıl tedavi edilebilir?
» Eklemlerimi nasıl koruyabilirim?
» Romatoid artrit tedavisi için ilaçlar nasıl kullanılmaktadır?
» Hangi ilaçlar kullanılır?
» Sorular ve cevaplar
» İnsanlar bu hastalıkla nasıl mücadele ediyor: Üç Vaka Geçmişi
» Araştırmalardan neler öğrendik?
» Terimler
Bu kitapçık hakkında
Bu kitapçığın amacı romatoid artriti olanlara, ailelerine ve arkadaşlarına yardım etmektir.
Romatoid artrit kişiden kişiye oldukça değişen karmaşık bir hastalıktır; bu yüzden bunun gibi
kısa bir kitapçık hastalıkla ilgili her şeyi anlatamayabilir; fakat romatoid artriti, nasıl
ilerlediğini ve nasıl mücadele edileceğini anlamanıza yardımcı olacaktır. Bu hastalıkla ilgili
en sık sorulan sorularla ilgilendikten sonra üç romatoid artrit hastasının bu hastalığın farklı
tipleri ile nasıl başa çıkmayı başardığını gösterdik.
Kitapçığın sonuna doğru tıbbi kelimelerin (kartilaj gibi) karşılıklarını bulacaksınız. Kitapçıkta
ilk kez kullanıldıklarında bu kelimeleri italik olarak verdik. Artrit Araştırma Kampanyası
(arc) ve yardım alabileceğiniz diğer örgütlerle nasıl bağlantı kuracağınıza dair bilgileri de
ekledik.
Lütfen bu kitapçığı doktorunuz ve diğer sağlık uzmanları ile görüşmelerinizde, size yardımcı
olacak bir kılavuz olarak kullanın. Hastalığınız ve tedaviniz hakkında soru sormaktan
korkmayın. Ve tüm sorunlarınız hakkında doktorunuzla konuşmaktan çekinmeyin. Artritin
sizi nasıl etkilediği hakkında ne kadar çok şey bilirseniz doktorunuz tedavinizi ihtiyacınıza
göre o kadar iyi düzenleyebilir. Romatoid artrit tedavisi medikal bir ekip gerektirir; fakat siz
bu ekibin en önemli üyesisiniz. Ne kadar çok şey bilirseniz, hastalığınızın tedavisinde o kadar
çok etkin bir şekilde yardımda bulunabilirsiniz.
Romatoid Artrit Nedir ?
Romatoid artrit vücuttaki eklemlerde enflamasyon görülen bir hastalıktır. Bu kitapçıkta bu
enflamasyonun nasıl ilerlediğinin detaylı bir açıklaması mevcuttur (bakınız “Sorular ve
Cevapları” bölümünde yer alan “Enflamasyon nedir?”).
Romatoid artritin nasıl oluştuğunu anlamak için normal eklemin nasıl çalıştığını anlamanız
gerekir. Eklem iki kemiğin birleştiği yerdir. Eklemlerinizin çoğu kemiğin belirli yönlerde
hareket etmesine izin verecek şekilde tasarlanmıştır. Mesela, diz vücudun en büyük eklemdir
ve ayrıca birçok önemli işlevinden dolayı en karmaşık olanlardan da biridir. Ağırlığımızı
taşıyacak kadar güçlü olmalı ve dik durabilmemiz için bir konumda sabit kalmalıdır. Fakat
yürüyebilmemiz için de menteşeye benzer bir hareket gerçekleştirir. Spor yaptığımızda ve
koştuğumuzda olduğu gibi aşırı baskılara, burkulma ve dönmelere karşı koyması
gerekmektedir.
Her bir kemiğin ucu, çok pürüzsüz kaygan yüzeye sahip olan kartilaj ile örtülüdür. Kartilaj,
çok az sürtünme ile kemik ucunun bir diğerine karşı hareket etmesine izin verir. Bir şokemici olarak da işlev görür. Eklem, az miktarda koyu bir sıvı üreten (sinovyal sıvı) bir zarla
çevrelenmiştir (sinovyum). Bu sıvı kartilajın kayganlığını koruyan bir yağlayıcı gibi çalışır ve
eklemin düzgün biçimde hareket etmesine yardım eder. Sinovyum, eklemi yerinde tutan ve
kemiğin çok fazla hareket etmesini önleyen ve kapsül olarak adlandırılan dayanıklı bağların
dış tabakasına sahiptir.
Romatoid artritte oluşan değişiklikler şekil 2’de gösterilmiştir. Enflamasyon sinovyum içinde
meydana gelir. Sonuç gözünüzün içinde meydan geldiğinde görebileceğiniz enflamasyona
çok benzerdir - kızarır, şişer, sulanır ve zedelenir. Kızarıklık, kan akımının artışından
kaynaklanır. Sonuç olarak enflamasyonlu eklem genelde olduğundan daha sıcak
hissedilebilir. Şişlik, sinovyumdaki artmış hücre ve sıvı yapımından kaynaklanır. Eklem
“ağladığında” oluşan aşırı sıvı – gözyaşı değil, fakat sinovyal sıvı – eklem içinde kalır ve bu
şişlikle sonuçlanır. Eklemde iki nedenden dolayı ağrılar olur:
● İltihapla üretilen kimyasallar tarafından sinir ucu tahriş edilir
● Kapsül eklemin şişliği ile gerilir.
Osteoartrite benzer midir?
Romatoid artritte oluşan değişiklikler şekil 2’de gösterilmiştir. Enflamasyon sinovyum içinde
meydana gelir. Sonuç gözünüzün içinde meydan geldiğinde görebileceğiniz enflamasyona
çok benzerdir - kızarır, şişer, sulanır ve zedelenir. Kızarıklık, kan akımının artışından
kaynaklanır. Sonuç olarak enflamasyonlu eklem genelde olduğundan daha sıcak
hissedilebilir. Şişlik, sinovyumdaki artmış hücre ve sıvı yapımından kaynaklanır. Eklem
“ağladığında” oluşan aşırı sıvı – gözyaşı değil, fakat sinovyal sıvı – eklem içinde kalır ve bu
şişlikle sonuçlanır. Eklemde iki nedenden dolayı ağrılar olur:
Romatoid Artrit Farklı İnsanları Nasıl Etkiler?
Romatoid artritte oluşan değişiklikler şekil 2’de gösterilmiştir. Enflamasyon sinovyum içinde
meydana gelir. Sonuç gözünüzün içinde meydan geldiğinde görebileceğiniz enflamasyona
çok benzerdir - kızarır, şişer, sulanır ve zedelenir. Kızarıklık, kan akımının artışından
kaynaklanır. Sonuç olarak enflamasyonlu eklem genelde olduğundan daha sıcak
hissedilebilir. Şişlik, sinovyumdaki artmış hücre ve sıvı yapımından kaynaklanır. Eklem
“ağladığında” oluşan aşırı sıvı – gözyaşı değil, fakat sinovyal sıvı – eklem içinde kalır ve bu
şişlikle sonuçlanır. Eklemde iki nedenden dolayı ağrılar olur:
Eklemler bir kere enflamasyon nedeni ile zarar gördüklerinde tamamen iyileşemez. Bu
yüzden çağdaş tedaviler oluşan hasarı sınırlamak için enflamasyonu mümkün olduğunca
baskılamaya çalışır. Enflamasyonun erken baskılanması romatoid artritin tedavisinin etkili
olması için oldukça önemlidir ve tedavinin öncekinden daha etkili olmasının bir nedenidir.
Romatoid artrit sadece eklemleri etkilemez. Tendonlar yağlanmış borular içerisinde hareket
eden kalın halatlara benzerler. Yağlayıcı sistem eklemin içindekine çok benzerdir; bu nedenle
romatoid artrit nedeni ile tendonların da etkilenmesi şaşırtıcı değildir. Bir kısım insanda
akciğer ve kan damarları gibi vücudun diğer bölümleri de enflamasyonlu hale gelebilir
(bakınız “Romatoid artrit nasıl gelişir?” bölümünde bulunan “Vücudun diğer bölümleri de
etkilenir mi?”).
Romatoid artrit sadece eklemleri etkilemez. Tendonlar yağlanmış borular içerisinde hareket
eden kalın halatlara benzerler. Yağlayıcı sistem eklemin içindekine çok benzerdir; bu nedenle
romatoid artrit nedeni ile tendonların da etkilenmesi şaşırtıcı değildir. Bir kısım insanda
akciğer ve kan damarları gibi vücudun diğer bölümleri de enflamasyonlu hale gelebilir
(bakınız “Romatoid artrit nasıl gelişir?” bölümünde bulunan “Vücudun diğer bölümleri de
etkilenir mi?”).
Romatoid artrit ile ilgili bir sorun belirli olmayan bir düzen içerisinde belirtilerin gelip gitme
eğiliminde olmasıdır. “Ani parlamalarınız” olabilir – özellikle eklemlerin çok enflamasyonlu
ve ağrılı olduğu dönemlerde. Bazen bu belirgin bir nedene sahiptir - alışılmadık fiziksel uğraş
ya da başka bir hastalık gibi fiziksel ya da büyük kayıplar gibi duygusal. Genellikle belirgin
bir neden olmamasına rağmen yine de muhtemel tetikleyiciler hakkında düşünmeye çalışın.
Bu belirsizlik ileriye dönük plan yapmayı güçleştirir ve engeller.
Romatoid artrit birçok belirtilerle ciddi bir hastalık olabilir. Fakat birçok kişi, özellikle uygun
tedavi görüyorsa nispeten daha az belirtilere sahip olacaktır ve normal, tam bir hayat
sürdürebilecektir.
Kimlerde Romatoid Artrit Görülür?
Pek çok insan romatoid artritin sadece İngiltere gibi soğuk, rutubetli iklimi olan yerlerde
olduğuna inanır. Bu doğru değildir. Çok ağır vakalar daha sıklıkla kuzey Avrupa’da
görülmesine rağmen dünyanın herhangi bir yerinde bu hastalığa rastlanabilir.
İngiltere’de 350.000’den fazla kişide romatoid artrit vardır. Çocuklarda 90’lı yaşlardaki
kimselere kadar kadar her yaştaki insanda görülebilir; fakat hastalığın en sık başladığı yaş 40
ve 50 arasıdır. Erkeklere göre kadınları yaklaşık 3 kat daha fazla etkiler.
Hayat tarzı etmenlerinin romatoid artrit ile ilişkili olduğuna dair bazı kanıtlar vardır. Bunlar
romatoid artritin direk nedenleri değildir; fakat romatoid artrit mesela sigara içen, çok fazla
kırmızı et yiyen veya çok fazla kahve içen kişilerde daha sık görülebilir. Bunlardan fazla C
vitamini alanlar, romatoid artrit açısından daha düşük riske sahip görünmektedir. Orta
çoklukta alkol tüketenler de çok tüketenler veya hiç tüketmeyenlere göre daha az risk
altındadır.
Kalıtsal mıdır?
Romatoid artrit bazı ailelerde kalıtsal gibi görünmektedir - fakat romatoid artritli kişilerin
birçok akrabasında hastalık görülmeyedebilir. Özellikle çocuklarınızın hastalığa
yakalanmaması yakalanmasından daha olasıdır. Çoğu romatoid artritten daha sık olan birçok
artrit ve eklem ağrısı nedeni vardır. Eğer ailenizden birinde eklem ağrısı oluşursa bu diğer
sebeplerden biri nedeni ile de olabilir ve bu onların kesin olarak romatoid artrit hastası olduğu
anlamına gelmez. Hastalık gelişim ihtimalini artıran genler vardır; aynı genetik yapıyı
paylaşan romatoid artritli birinin ikizinde bile sadece 5’te 1 (%20) hastalık gelişme şansı
mevcuttur. Bu, romatoid artrit gelişim sebeplerinden sadece bir kısmının genler olduğunu
göstermektedir. Etkilenen aile bireyleri arasında sıklıkla hastalığın şiddeti de çok farklıdır.
Romatoid Artrit Nasıl Gelişir?
Hastalığın Başlangıcı
Romatoid artrit bazı ailelerde kalıtsal gibi görünmektedir - fakat romatoid artritli kişilerin
birçok akrabasında hastalık görülmeyedebilir. Özellikle çocuklarınızın hastalığa
yakalanmaması yakalanmasından daha olasıdır. Çoğu romatoid artritten daha sık olan birçok
artrit ve eklem ağrısı nedeni vardır. Eğer ailenizden birinde eklem ağrısı oluşursa bu diğer
sebeplerden biri nedeni ile de olabilir ve bu onların kesin olarak romatoid artrit hastası olduğu
anlamına gelmez. Hastalık gelişim ihtimalini artıran genler vardır; aynı genetik yapıyı
paylaşan romatoid artritli birinin ikizinde bile sadece 5’te 1 (%20) hastalık gelişme şansı
mevcuttur. Bu, romatoid artrit gelişim sebeplerinden sadece bir kısmının genler olduğunu
göstermektedir. Etkilenen aile bireyleri arasında sıklıkla hastalığın şiddeti de çok farklıdır.
Hafif artritte bile eklemlerdeki ağrı ve şişlikle birlikte yorgunluk, depresyon ve sinirlilik
hissedebilirsiniz. Ayrıca gelecekle ilgili korkular ve kızgınlık hissetmeniz de olasıdır – “Bu
neden benim başıma geldi?” gibi. Şimdilik bu sorunun cevabı yoktur; fakat bu kitapçık neden
olduğunu anlamanıza yardımcı olabilir.
Ne zaman doktora gitmeliyim?
Mümkün olduğunca, hastalığın erken dönemlerinde romatoid artrit tedavisine başlamak çok
önemlidir. Bu, romatoid artrit nedeni ile oluşabilen eklemlerdeki ağrı ve şişlik, sabah
tutulmaları gibi herhangi bir belirtiniz varsa mümkün olduğu kadar erken doktora görünmek
şarttır anlamına gelir. Eklem ağrısının birçok farklı sebebinin olmasından dolayı belirtileriniz
romatoid artritten kaynaklanmayabilir; fakat mümkün olabildiği kadar erken artrit tanısı
konması önemlidir. Tanıya yardım etmek için birçok romatoloji bölümünde pratisyen hekim
tarafından yönlendirildiklerinde kişilerin çok hızlı görülmesini amaçlayan “erken artrit
klinikleri” mevcuttur. Hastalık hakkında ne kadar çok şey öğrenirsek romatoid artritin etkin
kontrol edilmesinde erken tanı ve tedavinin önemli olduğunu o kadar iyi anlarız.
Nasıl İlerler?
Bu birçok insanın cevaplamak istediği tek sorudur. Hastaların herbiri için cevap “kesin olarak
söyleyemeyiz” dir. Yine de, çok sayıda romatoid artritli kişi ile yapılan çalışmalardan bazı
genel örnekler verebiliriz (bkz. Şekil 4). Kan tahlilleri ve röntgenler artritin ne kadar hızlı
geliştiğini ve gelecekte ne kadar hızlı ilerleyeceğini değerlendirmede doktorunuza yardımcı
olabilir. Bu, karşılık olarak önereceği tedavi şeklini belirlemede doktorunuza yardımcı
olacaktır.
Bazı insanlar, belki 5’te 1 kadarı (%20) daima az sorunlara neden olan çok hafif romatoid
artrite sahip olur.
Birçok kişi, aralarda az enflamasyonun olduğu aylık ve hatta yıllık dönemlerle alevlenmeler
düzeni gösterir. Her zaman enflamasyonlu olan eklemlerde bir miktar hasar oluştuğu için bu
alevlenmelerin aralarında sorun olmadığı anlamına gelmez. Hastalığı bu düzeni izleyen
kişilerin, eklemleri ile ilgili bazı sorunları olabilir ve bir miktar etkinliklerini değiştirmeleri
gerekebilir; fakat sonuçta normal bir hayat geçirebilirler.
% 75 devamlı bazı eklemlerde ağrı, şişlik ve ani alevlenmeleri olanlar
% 20 daima çok hafif romatoid artriti olanlar
% 5 büyük sakatlıklarla birlikte şiddetli hastalık gelişimi
Bazı insanlarda, romatoid artrit sıklıkla çok hızlı bir şekilde kötüleşir; bu 20’de 1’den daha
fazla değildir (%5). Bunlar ayrıca eklemlerinden başka vücudun diğer bölgelerinde de
enflamasyon oluşma eğiliminde olan kişilerdir.
Romatoid artritin diğer insanları nasıl etkilediğine bakarken sorun, iyi olandan çok daha kötü
olana dikkat etme eğiliminde olmamızdır. Hastalıkları daha şiddetli olduğu için doktorunuzun
muayenehanesinde veya hastanede onları görmeniz daha çok olasıdır. Ve bazı sakatlık
bulgularına sahip olabileceklerinden büyük olasılıkla onların günlük yaşamlarına dikkat
edersiniz. Onların küçük bir azınlık olduğunu ve kötü olanlardan daha çok iyi olanların
arasında olmanızın olasılı olduğunu daima hatırlayın.
Vücudun Diğer Bölgeleri de etkilenir mi?
“Artrit” eklemlerin enflamasyonu anlamına gelmesine rağmen etkilenen sadece eklemler
değildir. Birçok insanda tutulma ve bitkinlik gibi bazı genel sorunlar vardır. Kırmızı kan
hücrelerinde eksiklik (anemi) çok sıktır – bazen bu, romatoid artrit tedavisinde kullanılan
ilaçların yan etkilerinden de kaynaklanabilir; fakat daha sıklıkla hastalığın kendisinden
kaynaklanır. Kontrolsüz romatoid artriti olan hastalar kilo kaybeder ve çoğu enflamasyon
nedeni ile ateş ve terlemeden yakınır.
Bazen diğer organlar da etkilenebilir. Gözde enflamasyon olabilir ve çok sık olarak kuru ve
duyarlı hale gelir. Enflamasyon akciğer ve nadiren kalbin etrafındaki zarı da etkileyebilir.
Romatoid nodül görülebilir. Bunlar genellikle dirseğin hemen altında olan, fakat el ve ayakta
da görülebilen etsi yumrulardır; fakat diğer bölgelerde de görülebilirler, ancak bu nadirdir.
Eğer yumrunun nedeni hakkında bir şüphe varsa doktorunuz gerekli gördüğünde ondan,
kolayca incelenmesine ve mikroskop altında tanınmasına olanak sağlayacak bir parça
aldırabilir (Bu “biyopsi” olarak bilinir). Son dönemlerde romatoid artritli kişilerin daha çok
kalp krizi ve felç riski altında olduğu da aşikar hale gelmiştir. arc halihazırda bu araştırmalara
maddi destek sağlamaktadır. Enflamasyon kaynaklı olduğu görülmekte ve hastalık örneğin,
ilaçlarla kontrol edildiğinde büyük olasılıkla riskin azaldığı düşünülmektedir. Risk çok büyük
değildir, fakat bu durumu, yüksek kolesterol ve sigara alışkanlığı gibi diğer risk etmenleri ile
birlikte değerlendirmek gerekmektedir. Romatoid artritiniz ilerlemiş ise sigarayı bırakmanız
oldukça faydalı olacaktır.
Doktorlar romatoid artrit tanısını nasıl koyarlar?
Erken romatoid artrit tanısını koyabilmek için tek bir tahlil yoktur. Doktorlar “klinik geçmiş”
denilen şeyi sizi dinleyerek ve muayene ederek edindikleri tüm bilgileri bir araya getirerek
edinmektedir ve tanıya bu bilgileri esas alarak varmaktadır. Bu, niçin sadece önemli
olduğunu düşündüğünüz belirtileri değil sahip olduğunuz tüm belirtileri doktorunuza
anlatmanız gerektiğini açıklamaktadır.
Tanıyı doğrulamada yardımcı olabilecek iki çeşit tahlil vardır:
● Kan tahlilleri
● röntgen ve diğer görüntüleme yöntemleri
Kan Tahlilleri
Kan tahlilleri, romatoid artritli kişilerin yaklaşık 10’da 8’ini etkileyen bir sorun olan
kansızlığı gösterebilir (%80). Enflamasyon sonucunda kanınızda meydana gelen değişiklikler
de tespit edilebilir. Bunların özgün tahlili eritrosit sedimentasyon hızı (ESH) olarak
adlandırılır. Yakın zamanda plazma viskozitesi (PV) tahlili kullanılmıştır ve en yeni tahlil Creaktif protein (CRP) olarak adlandırılan bir protein için uygulanmaktadır. Bunların her biri
enflamasyon varlığında yüksek değerler gösterebilir. Hangi tahlilin kullanılacağı
doktorunuzun kan örneklerini gönderdiği laboratuvara bağlıdır.
“Romatoid faktör” bağışıklık sisteminin tepkimesi ile üretilen diğer bir kan proteinidir.
Romatoid artritlilerin yaklaşık 10’da 8’inde (%80) bu protein için tahlil müspettir. Fakat
varlığı, kesin tanı için yeterli değildir - romatoid artriti olmayan insanların yaklaşık 20’de
1’inde (%5) de tahlil pozitif sonuçlar verebilir. Ayrıca, tüm romatoid artritlilerin sadece
yaklaşık yarısında hastalık başladığında müspet romatoid faktör vardır. Romatoid artritli
diğer insanlar asla müspet romatoid faktörler sergilemez. Bu nedenle, romatoid faktör bazen
“romatoid artrit tahlili,” olarak adlandırılsa da bu doğru değildir. O sadece doktora tanıyı
koymada yardımcı olabilen tahlillerden biridir. Romatoid artritin tanısını koymada daha kesin
olabilen yeni tahliller geliştirilmektedir.
Bunlar gelecekte daha kolay erken tanı koymayı sağlayacaktır.
Röntgen ve Diğer Görüntüleme Yöntemleri
Röntgenler, romatoid artrit kaynaklı enflamasyon nedeni ile eklemlerde oluşan hasarları
ortaya çıkarabilir. Herhangi bir sorununuz yokken bile ayağınızın röntgeninin çekilmesi sizi
şaşırtan sonuçlar verebilir. Diğer eklemlerde ortaya çıkmadan önce romatoid artrit ile oluşan
değişikliklerin ayak röntgeninde sıklıkla görünür olması bunun nedenidir.
Günümüzde röntgende değişiklikler görünür olmadan önce bile doktorlar romatoid artritin
tanısını koymayı istemektedir. Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve ultrason taraması
değişiklikleri yakalamakta daha duyarlıdır; hastalığın erken tanısı ve ilerlemesinin takibinde
ne kadar faydalı olduğunu görmek için çalışmalar yapılmaktadır. Gelecekte yaygın olarak
kullanılabilir.
Osteoartrit hastalığım var ise neler beklemeliyim?
Osteoartrit, her zaman kötüye giden bir hastalık değildir. Osteoartrit rahatsızlığı olan
insanların çoğu şiddetli sakatlıklara maruz kalmamakta ve normal yaşamlarını
sürdürmektedir. Birçok insan için ise, osteoartrit, semptomlar başladıktan birkaç yıl sonra
zirveye ulaşır, sonrasında ise ya aynı kalır ya da hafifler. Diğer insanlar için ise, yıllar
ilerledikçe bir veya daha fazla eklem (özellikle kalça veya diz) kötüleşir ve zamanla daha
ağrılı ve kısıtlayıcı hale gelir.
Kimi zaman, osteoartrit kendiliğinden iyileşir ancak bu çok sık karşılaşılan bir durum
değildir. Doktorlar, kişilerde hastalığın nasıl seyredeceğini tahmin edememektedirler. Ancak,
belirtilerin tedavisi için kullanılabilecek birçok yöntem mevcuttur ve yaşam tarzında
yapılacak birkaç küçük değişiklikle, osteoartritin ilerleme riski azaltılabilir. Eklem üzerindeki
baskıyı azaltacak düzenli ve uygun egzersizler (bkz. ‘Kendime yardımcı olmak için ne
yapabilirim?') ile sağlıklı beslenme yolu ile ideal kilonun korunması, yardımcı olacaktır.
Böylece, osteoartritli bir kişi, belirli bir noktaya kadar da olsa hastalığının gidişatını kendisi
belirlemektedir.
Romatoid Artrit Nasıl Tedavi Edilebilir?
Romatoid artitin tam tedavisi henüz bulunamamıştır; fakat tedavi yöntemleri sürekli olarak
gelişmektedir. Sağlık uzmanları ekibi mümkün olan en iyi sonucu elde etmeye çabalarken
sizinle birlikte çalışacaktır. Yine de ekibin en önemli kişisi sizsiniz; hastalığınızı ve tedavisini
mümkün olabildiğince anlayarak kendinize yardımcı olabilirsiniz. Bu kitapçığı okumak bu
sürecin bir parçasıdır; fakat burada sözü edilen diğer arc kitapçıklarında daha fazla yararlı
bilgi bulacaksınız.
Romatoid artritin tedavisinde kullanılan üç ana yol vardır:
●Eklemlerin Korunması Bu kitapçığın ilerleyen bölümlerinde yer alan pratik önerilere uyarak
bunu yapabilirsiniz.
●İlaç Tedavisi Birçok insan yan etki risklerinden dolayı ilaç almak konusunda endişelidir; bu
yüzden bu kitapçıkta daha sonra ayrıntılı olarak bu tartışılmıştır.
●Cerrahi Ara sıra buna gereksinim duyulabilir. Cerrahi ihtiyacı hakkında hem
romatoloğunuzdan hem de artrit cerrahisi ile özel olarak ilgilenen cerrahlardan tavsiyeler
almalısınız. Ameliyatlar tendon ve siniri serbestleştirmek gibi oldukça küçük ameliyatlardan
eklem yenileme gibi büyük ameliyatlara kadar değişmektedir. (Artrit için farklı ameliyat
tipleri konusuna ayrılmış arc kitapçıklarına bakınız)
Eklemlerimi Nasıl Koruyabilirim?
İstirahat ve Egzersizi Dengelemek
Bunu başarmak için yapacağınız en önemli davranışlardan birisi egzersiz ve istirahat
arasındaki dengeyi saplamaktır. Yüzyıllardır enflamasyonlu eklemleri dinlendirmenin onları
daha çok rahatlattığını biliyoruz. Yine de eklem ve kaslar, vücudun harekete katkıda bulunan
parçaları olan lokomotor sisteminin parçalarıdır. Eklemleriniz hareketsiz ise sertleşecek ve
kaslarınız eriyecektir. Öyleyse ne yapmalısınız? En önemli şey kas ve eklemlerinizi zarar
vermeden mümkün olduğu kadar çok kullanmaktır. Bu hareketin korunmasına ve kas
erimesinin durdurulmasına yardımcı olur. Egzersizin genelde iyi bir şey olduğunu ve
egzersizin kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olduğunu da biliyoruz.
Zarar verdiğinizi nasıl bilebilirsiniz? Birçok insan canınızı acıtan şeyleri hemen
durdurmanızın en iyisi olduğunu söyler. Bu tamamen doğru değildir. Belirli bir etkinliğin bir
veya daha fazla ekleminizin sıcak ve şiş hale gelmesine neden olması veya aşırı ağrının
olması durmanız gerektiğinin belirtileridir.
İstirahat ve egzersizi nasıl dengeleyeceğinizi size söyleyecek sihirli bir reçete yoktur
– bu kendi kendinize bulmanız gereken bir şeydir. Yine de akılda tutmaya değer bazı şeyler
vardır. Eğer iyi bir gün geçiriyorsanız gereğinden fazla şey yapmaktan kaçının. Bu özellikle
ev işleri veya bahçe işleri gibi görevlerde uygulanmalıdır. Birçok insan iyi bir gündeki aşırı
çaba nedeni ile sonraki gün ağrı çeker. Her günün aynı olmadığını aileye, arkadaşlara ve
işyerindeki meslektaşlara açıklayın. İyi bir günde kolay bulduğunuz etkinliklerin kötü bir
günde imkansız olabileceğini anlamalılar. Eğer belirli bir etkinlik daima soruna neden
oluyorsa kendinize gerçekten gerekli olup olmadığını ve eğer öyle ise “daha kolay bir şekilde
(veya başka biri tarafından) yapılabilir mi?” diye sorun. Fakat her şeyden önce hem etkinliğin
süresini hem de dinlenme süresini en iyi sonuçları almak için kullanmaya çalışın.
Spor konusu
Eğer romatoid artritiniz varsa rugby veya futbol gibi temas sporlarından kaçınmalısınız ve
muhtemelen squash gibi diğer zorlu egzersiz tiplerinden de kaçınmalısınız. Yürüyüş veya
badminton gibi daha az zorlu etkinliklere devam edin. Eğer spor yapıyorsanız ayakkabı
seçiminizde daima daha dikkatli olmalısınız. Alışılagelmiş iyi bir ısınma için şok-emici
tabanlı iyi ayakkabılar gereklidir. Yüzme, egzersizlerin hepsinin en iyisidir. Su ağırlığınızı
kaldırdığı için kaslar eklemler üzerinde az bir zorlama ile çalışabilir ve etkinliğin derecesi
çok hafiften çok yorucuya kadar değiştirilebilir. Eğer yüzemiyorsanız öğrenmek gelecek için
yapabileceğiniz en iyi yatırımlardan biri olacaktır.
Pek çok insan günümüzde sağlık kulüplerine veya jimnastik salonlarına gidiyor ve sıklıkla
romatoid artritli kişiler onları hayatlarının değerli bir bölümü olarak görmektedir. Eğer siz de
gidiyorsanız sağlık eğitmenleri ile hastalığınız hakkında konuşun, böylece sizin için uygun
bir egzersiz planı geliştirilebilir. Fizyoterapistiniz de bu konu hakkında size tavsiyeler
verebilir. Genelde step egzersizleri gibi sert çarpmalar içeren egzersizlerden kaçınmak en
iyisidir. Su aeroibiği (yüzme havuzunda aerobik yapmak) pek çok kişi için oldukça yaralı bir
egzersiz şeklidir.
Eklemlerinizi Korumak
Eklemlerinizi gereksiz baskılardan koruyun. Pek çok günlük etkinliği yerine getirmek için
farklı yollar vardır; bu nedenle eklemlerinizin en az zorlanacağı yöntemi uygulayın. Mesleki
tedavi uzmanınız, bunun hakkında ve ayrıca bazı görevlerden kaçınma, basit yardımlardan
faydalanma yolları veya onları daha kolay yapmak için düzenlemeler hakkında size detaylı
tavsiyeler verebilir. Bu tür yardımlar romatoid artritin olmasına rağmen sıklıkla sizin birçok
etkinliği devam ettirmenize izin verebilir. Üstlendiğiniz etkinlikleri arttırmada size yardımcı
olacak tavsiyeleri sorun ve dinleyin.
Romatoid Artrit Tedavisi İçin İlaçlar Nasıl Kullanılabilir?
Pek çok insan yan etki riskinden dolayı ilaç alma konusunda endişelidir. Bu endişe sıklıkla
sansasyonel gazete haberleri ile artar. Genel günlük ilaçlar - alkol, kafein ve özellikle nikotin
gibi – dahil her ilacın yan etkisi olduğunu kabul ediyoruz. Romatoid artritli pek çok insan için
ilaç tedavisinin faydaları herhangi bir olası yan etkisinden daha önemlidir. Günümüzde
tedaviler şimdiye kadar olduğundan çok daha etkilidir ve ilaçlar güvenilirlik açısından eskiye
göre çok daha dikkatli kontrol edilmektedir. Romatoid artrit için kullanılan belirli ilaçlara
bakmadan önce üzerinde düşünülmeye değer üç şey var:
●Birincisi, eğer romatoid artritiniz için ilaçsız, yan etkisiz mucize bir tedavi mevcut olsaydı,
biz onu zaten biliyor olurduk. Bu tip tedaviler hakkındaki söylentilere inanmayın.
●İkincisi, bazı arkadaşlarınız ve akrabalarınız “Bu değersiz şeylerle vücudumu zehirlemek
için asla beni kandıramazsınız” gibi yorumlarla ilaç alımına karşı küçümseyici bir tavır
takınabilir. Onların sizin hastalığınıza sahip olmadıklarını ve sizin ilaçlarınıza gereksinim
duymadıklarını unutmayın; böyle bir durumda onlar da almaya ikna olabilirler.
Arkadaşlarınız ve akrabalarınızla tedavinizi tartışın; fakat onun sizin hastalığınız ve söz
konusu olanın sizin vücudunuz olduğunu ve romatoloji ekibiniz ve genel pratisyen ekibiniz
tarafından size verilecek olan olası en güzel tavsiyelere layık olduğunuzu hatırlayın.
●Üçüncüsü ise, daha erken başlanan tedavinin daha etkili olacağını unutmayın. Tedaviniz
hakkında dikkatli düşünün, fakat eklemleriniz kötü bir şekilde zarar görene kadar
gecikmeyin. Geç başlandığında tedavi daha az etkili olacaktır
Hangi İlaçlar Kullanılmaktadır?
Burada bahsedilen ilaçların birden çok ismi vardır. Bunun nedeni her bir ilaca “onaylanmış”
bir isim verilmesi, fakat her bir üreticinin ilaca kendi marka ismini vermesidir. Mesela
“diklofenak” onaylanmış bir isimdir; “Voltarol” Novartis tarafından üretilen bir diklofenaktır
ve “Diclomax” ise Provalis şirketi tarafından üretilen bir diklofenaktır. Bu durum kafa
karıştırıcı olabilir. Şüphe ve sorularınız için doktorunuza, eczacınıza veya hemşirenize
danışınız. Biz burada ilaçların onaylanmış genel isimlerini kullanacağız.
Romatoid artrit tedavisinde dört tip ilaç kullanılabilir. Analjezikler, non-steroid
antienflamatuar ilaçlar (NSAID’ler), hastalığın seyrini değiştiren anti-romatizmal ilaçlar
(DMARD’ler) ve kortikosteroidler.
1.Analjezikler
Bu ilaçlar ağrı kesicilerdir. Romatoid artrit tedavisinde tek başlarına yeterli değillerdir; fakat
diğer özel ilaçların ağrı kesici etkilerinin arttırılmasında yaralıdırlar. Parasetamol en sık
kullanılanıdır. Tek başına veya kodein haplarının yanında, kodein veya diğer ilaçlarla
birleştirildikleri kombine ilaçlar şeklinde verilebilirler. Mesela cocodamol, parasetamol ve
kodein içeren bir haptır. Tramadol gibi bazı güçlü ağrı kesiciler günümüzde kullanılmaktadır.
Ağrı kesicilerin en sık görülen yan etkisi şiddetli olabilen kabızlıktır.
2.Nonsteroid Anti-enflamatuar İlaçlar (NSAID’ler)
Bu grubun ilk ilacı artrit tedavisinde çok büyük dozlarda kullanılmış olan (günde 10-20 hap)
aspirindir. Günümüzde bu türden verilebilecek yaklaşık 20 ilaç vardır. Bunlar ağrıyı ve şişliği
azaltırlar ve etkileri birkaç saat içerisinde başlar. Bazılarının etkileri ise sadece birkaç saat
sürer, fakat diğerleri tüm gün etkilidir. Doktorunuz sizin için en iyi olan ilacı ve dozu
bulmanıza yardım edecektir.
NSAID’ler çok yararlı ilaçlar olmasına rağmen hazımsızlığa ve bazen mide kanamasına
neden olabilirler. NSAID’ler diğer yan etkilere de sahip olabilirler, bu yüzden daha fazla bilgi
için haplarınız ile birlikte gelen broşüre veya arc’nin “Nonsteroid antiinflamatuvar İlaçlar”
broşürüne bakınız. NSAID’ler ile oluşan mide sorunlarını azaltmak için iki yaklaşım vardır.
Bahsedilen yan etkilerden korunmak için NSAID’lerin yanında ek ilaçlar kullanmak, bunların
ilkidir. Bunların en güçlüsü proton pompa inhibitörleri (PPI) olarak adlandırılır, bu hem
hazımsızlığı azaltır hem de mideyi korur. Pek çok insan diğer ilaçların yan etkilerinden
çekindikleri için ilaç alma konusunda rahatsızlık hisseder; fakat romatoid artritli birçok insan
NSAID’lerin ağrı kesici etkisine ihtiyaç duyar, bu nedenle böyle bir kombinasyon gerekli
olabilir.
NSAID’lerle ilişkili mide sorunlarıyla başa çıkmanın bir diğer yolu onların iyi ve kötü
etkilerine neden olan yollar konusunda artan bilgilerimize güvenmektir. Her ikisi de siklooksijenaz (COX) olarak bilinen bir enzim üzerindeki etkilerinden kaynaklanmaktadır. Bugün
COX’un COX-1 ve COX-2 olmak üzere iki şeklinin olduğunu biliyoruz. Mide sorunları gibi
yan etkilere neden olan COX-1 üzerinde meydana gelen etkiler ve; enflamasyonu ve ağrıyı
azaltan COX-2 üzerinde meydana gelen etkilerdir. COX-2 baskılayıcı (veya “koksibler”)
olarak bilinen bazı daha yeni NSAID’lerin, mide sorunlarına neden olma olasılığı daha azdır.
Yine de artmış felç ve kalp krizi riski ile ilişkilendirilmektedirler; bu nedenle geçmişinde felç
ve kalp krizi olanlar veya kontrolsüz yüksek kan basıncı olanlar için kullanımı uygun
değildir. Eğer ilaçların sizin için uygun olup olmadığı hakkında endişeliyseniz doktorunuza
veya romatoloji hemşirenize danışmalısınız (bkz. arc broşürü “Non-steroid Antienflamatuar
İlaçlar” ). 3. Hastalık Düzenleyici Anti-romatizmal İlaçlar (DMARD’ler) İsimlerinden de
anlaşılacağı gibi bu ilaçlar romatoid artritin belirtilerini tedavi etmezler, fakat hastalık
etkilerini azaltırlar. Zamanla belirtileri iyileştiren bu ilaçlar ağrı kesici değildir - eklemlerde
sadece alt kısımda görülen romatoid süreci azaltarak ağrı ve tutulmaları azaltırlar. Özellikle
hastalık seyrinde erken alındıklarında eklemlerdeki hastalık etkilerini yavaşlattıkları da
açıktır.
Bu ilaçlar romatoid artritle savaşımızda en önemli silahlarımızdır. Hızlı etki etmezler, etkili
olmaları haftalar hatta aylar alabilir; ancak başlangıçta etkili görünmeseler bile kullanıma
devam edilmesi oldukça önemlidir. Bu çok uzun bir süre, genellikle birkaç yıl alır. Romatoid
artritlilerin tümü bu ilaçlara ihtiyaç duymayabilir; fakat romatoid artritli birçok insan bazen
hayatlarına devam edebilmek için bu tip ilaçları almaya hazır olmalıdır. Çok nadiren de olsa;
bu ilaçlar tüm tehlikkeli yan etkilere sahip olabilir. Bu nedenle ilaçlar konusunda doktor ve
hemşire denetimleri istenmektedir.
Bu denetimler, sıklıkla kan ve idrar tahlillerini içerir. Güvenliğinizin sağlanması önemlidir.
Dikkatli ve detaylı denetimler ile bu ilaçlar romatoid artrit tedavisinde sadece güvenli değil
aynı zamanda çok da etkili olabilir. Bu grupta birçok ilaç bulunmaktadır ve yeniler ilaçların
üretimine devam edilmektedir. Çok sık olarak kullanılanların bir kısmı aşağıda
anlatılmaktadır.
Sülfasalazin Bu ilaç özellikle romatoid artrit tedavisi için tasarlanmıştır ve ilk olarak 50
yıldan daha önce üretilmiştir. Fakat son 20 yılda daha sık kullanılır hale gelmiştir. Yavaş
yavaş arttırılan dozlarda ağızdan alınır. Bulantı hissi gibi yan etkileri genellikle kısa sürelidir
(bkz. arc broşürü“Sülfasalazin”).
Altın Altın enjeksiyonu 1930’lardan beri romatoid artrit tedavisi için kullanılmaktadır. Altın
etkili olduğunda uygulama sıklığı azaltılabilse de başlangıçta iğneler her hafta yapılmaktadır.
Altın iğnelerine işe yararlarsa hayat boyu devam edilebilir (bkz. arc broşürü “Kas İçi Altın
Enjeksiyonu” ). Yan etkileri kan ve böbreklerin etkilenmesi olabilir; herhangi bir anormalliği
kontrol etmek için sık kan ve idrar tahlilleri kullanılır. Deri tahrişi bazen oluşabilir. Altın
hapları bir açıdan tavsiye edilir; fakat iğneleri kadar etkili olmadıkları için çok nadir
kullanılır.
Penisilamin Bu ilaç penisilinin uzak bir akrabasıdır, fakat penisilin alerjisi olan insanlarda
güvenle kullanılabilir. Ağızdan ve yavaş yavaş artan dozlarda alınır. Etkileri, yan etkileri ve
önlemler altın iğnelerininkine benzerdir. Ara sıra penisilamin ağız tadınızı azaltabilir; fakat
bu etki kısa sürelidir ve bir süre sonra kaybolur (bkz. arc broşürü “Penisilamin”).
Metotreksat Bu ilaç bağışıklık sistemini baskılayıcı etkisi olan bir immünsupresiftir.
Genellikle haftalık dozlarla ağızdan alınır; fakat haftalık iğneler halinde de uygulanabilir.
Hastalığın geleneksel seyrini değiştiren ilaçların belki de en etkilisidir. Metotreksat gebe
kadınlar tarafından veya çocuk yapmayı isteyen erkekler veya kadınlar tarafından
alınmamalıdır; bu nedenle metotreksat kullanırken etkili bir doğum kontrol önlemi almak
şarttır. Birçok insan yan etkilerini azaltmak için metotreksat ile birlikte küçük doz folik asit
vitamini de alır. Başlıca yan etkileri bulantı ve hazımsızlıktır. Metotreksat kanı etkileyebilir
(etkilerinden biri kan hücrelerini daha da azaltmasıdır); fakat erken dönemde ortaya çıkan
herhangi bir sorunun tespit edilmesi için düzenli kan tahlilleri yapılmalıdır. Metotreksat
kullanımı esnasında hafif artmış enfeksiyon riski de vardır. Dikkat edin, eğer alkol
içiyorsanız metotreksat ve alkol etkileşebileceğinden ve karaciğerinize zarar verebileceğinden
sadece az miktarlarda alkol tüketmelisiniz. Bunu doktorunuz ve hemşirenizle görüşünüz
Azatiyoprin Birçok kişi için metotreksattan biraz daha az etkili olmasına rağmen bu da
immünsupresif bir ilaçtır. Kullanılırken benzer kan tahlillerinin yapılması gerekir
Leflunomid Daha yakın zamanda geliştirilmiş neredeyse metotreksat kadar etkili bir ilaçtır.
Sıklıkla başlangıçta birkaç gün daha büyük yükleme dozu ile birlikte ağızdan günde bir doz
olarak verilir. Başlıca yan etkileri hepsi oldukça sık olan abdominal (karın) ağrı, bulantı ve
ishaldir. Tedavi kesildikten iki yıl kadar sonra ilaç sistemden atıldığı için leflunomid alırken
hamilelikten kaçınılmalıdır. Leflunomid alan erkekler ilaç kesildikten 3 ay sonrasına kadar
baba olmaya çalışmamalıdır. Leflunomid alırken düzenli kan tahlilleri yapılması gereklidir
(bkz. arc broşürü “Leflunomid”).
BİYOLOJİK TEDAVİLER Romatoid artrit için en son geliştirilmiş hastalığın seyrini
değiştiren ilaçlar biyolojik tedaviler olarak bilinir. Eklemdeki enflamasyon ve hasara sebep
olan süreç ile ilgili bilgilerimizin artması ile geliştirildikleri için bu isim kullanılır. Bu bilgi,
bu süreçte yer alan özel molekülleri hedefleyen ilaçları geliştirmek için bilim adamlarına
olanak sağlamıştır. Bu romatoid artrit için yeni ve çok etkili bazı tedavilere öncülük
etmektedir. İnfliksimab olayında, onun gelişimine öncülük eden buluşlar arc’nin desteklediği
çalışmalardan ortaya çıkmıştır.
(a) Anti-TNF
Bu ilaçların ilk üçünün kullanımı Ulusal Klinik Mükemmellik Kurumu (NİCE) tarafından
onaylanmıştır; hepsi tümör nekroz faktör (TNF) olarak adlandırılan bir maddeyi hedef alır ve
bu enflamasyonun en karmaşık sürecinde kilit rol onar. Bazen bu ilaçlar “anti- TNF”
tedavileri olarak da anılır.
●İnfliksimab Genellikle başlangıçta ilkini takiben 2 ve 6 hafta sonra ve ondan sonra her 8
haftada bir damar içi “infüzyon” olarak verilir. Yine de bazı kişilere infliksimab her 4 haftada
bir kadar sık verilebilir. İnfüzyonlar ya bir günlük hastane biriminde ya da romatoloji
bölümünün içinde buna ayrılmış bir bölümde verilebilir. Genellikle, azalmış infliksimab
etkinliğine yol açan antikor gelişiminden vücudu korumak için metotreksat ile birlikte verilir.
Bu nedenle metotreksatı yan etkilerinden dolayı kesmiş bir kişi için uygun değildir; fakat
metotreksatın etkisiz olduğu kişiler için yararlıdır. Bazı kişilerde damlalara karşı hafif
tepkiler olmasına rağmen infliksimab ile tedavi genellikle güvenlidir. İnfliksimab ile tedavi
edilen kişilerde artmış enfeksiyon eğilimi de vardır. Bunlar genellikle soğuk algınlığı gibi
önemsiz enfeksiyonlardır; fakat ara sıra daha ciddi enfeksiyonlar da oluşabilir ve nadiren eski
bir verem tekrar aktifleşebilir
●Etanercept Haftada iki kez hemen deri altına enjeksiyon ile verilir (subkutanöz
enjeksiyon). Bu ilacın reçete edildiği kişilere, birçok kişinin kolayca yaptığı kendi kendilerine
iğne yapma öğretilmektedir. Etanercept tek başına veya metotreksat ile birlikte verilebilir.
İğne yerinde görülen bölgesel rahatsızlık en sık yan etkileridir. İnflixksiimabtaki gibi hem
önemsiz hem de daha ağır enfeksiyonları daha fazla olasılıkla yapabilir (arc’nin “Etanercept”
broşürüne bakınız).
●Adalimumab da subkutanöz enjeksiyon şeklinde uygulanır; fakat enjeksiyon sıklığı sadece
her iki haftada birdir. Yan etkileri infliksimab ve etanercepte benzerdir. Etanercept gibi,
adalimumab da ya tek ya da metotreksat ile birlikte verilebilir
Bunların hepsi yeni ilaçlardır, bu nedenle uzun dönem yan etkileri henüz bilinmemektedir.
Bu ilaçların takibi, güvenirliliklerinin kontrolü ile beraber ne kadar iyi etki ettiklerini
değerlendirmeyi de amaçlamaktadır. Metotreksat da alan kişiler ayrıca bu ilaç için de genel
güvenlik takibine gerek duyacaktır. Bazı kişilerde bu ilaçlar, artritlerinin iyileşmesinde çok
ve kendilerini genel olarak daha iyi hissetmelerine yardımcı olmada çok etkili
bulunmuşlardır. Bu ilaçlar metotreksat gibi geleneksel DMARD’lerden daha hızlı etki etme
eğilimindedir. Anti-TNF ilaçlar bağışıklık sistemini etkiledikleri için yiyeceklerle taşınan
enfeksiyonlara karşı sizi duyarlı hale getirebilir; fakat siz bu riski yiyecek ve hazır
yiyeceklere fazladan özen göstererek azaltabilirsiniz. Daha fazla bilgi için arc’nin ilgili ilaçlar
hakkındaki broşürlerine bakınız.
(b) Anti-IL-1
●Anakinra anti-TNF ilaçlardan farklı bir yolla etki eder. İnterlökin-1 (IL-1) olarak
adlandırılan ulak maddelerden birini baskılar. Hastaların kendi kendilerine yapması öğretilen
günlük iğneler şeklinde subkutanöz olarak uygulanır. Kendi başına etkisiz olduğunda
metotreksat ile birlikte kullanılır. Yan etkileri iğne yerinde ağrı ve enfeksiyonlarda bir miktar
artabilir. Düzenli kan izlemi gereklidir
(c) B-Hücre Deplesyonu
B hücreleri, romatoid faktörlerini de içeren antikorları üreten, bağışıklık sistemi hücreleridir.
Sadece B hücrelerinin yüzeyinde bulunan molekülleri tanıyan ilaçlar tarafından B hücrelerine
saldırılabilir ve öldürülebilir.
●Rituximab B hücrelerinin yüzeyindeki CD20 moleküllerini tanıyan ve saldıran bir ilaçtır ve
bu B hücrelerinin parçalanmasına öncülük eder. Araştırmalar, romatoid artritli kişilere 1-2
hafta ara ile iki kez subkutanöz enjeksiyon ile rituximab uygulandığında B hücre sayısının
belirgin olarak düştüğü görülmüştür. Bu hastaların çoğunun artritlerinde birkaç ay devam
eden iyileşme de gösterilmiştir. Bu dönem boyunca hastalar daha fazla rituximab dozuna
gerek duymadıkları halde bazıları metotreksat gibi diğer ilaçları almaya devam etmişlerdir.
Günümüzde rituximab romatoid artrit tedavisinde düzenli olarak kullanılmamaktadır; fakat
gelecekte diğer tedavilerden faydalanmayan hastalar üzerinde daha sık kullanılabileceği
düşünülmektedir.
Biyolojik tedaviler çok pahalı olduğundan ve uzun süre kullanımları hakkında az deneyim
olduğundan Manchester’da bulunan arc Epidemiyolji ünitesinde bir merkezi kayıt sistemi
kurulmuştur. Bu sistem, bu tedavileri alan tüm kişilerin standart yöntem seti ile izlenerek
takip edilmesine olanak sağlamaktadır. Bu bilgi, bu yeni ilaçların en iyi nasıl kullanılacağını
bulup çıkarmada paha biçilmez olabilir, böylece daha çok yarar sağlamaktadırlar.
4. Kortikosteroidler
Sıklıkla kortikosteroidler kısaca “steroidler” olarak adlandırılırlar. Atletlerin vücutlarını
geliştirmek için kullandıkları “steroidler” ile aynı değildir - bunlar tam olarak “anabolik
steroidler” olarak adlandırılan bileşimlerdir. Vücut tarafından üretilen doğal bir hormon olan
kortizon romatoid artrit tedavisinde ilk olarak 1950’lerde kullanıldı. Bu ilk çalışmalarda iki
şey gözlendi. Birincisi kortikosteroidler (steroidler) enflamasyon üzerine çok güçlü bir etkiye
sahiptir, onu kullanılan diğer ilaçlardan çok daha fazla azaltır. İkinci olarak, uzun süre yüksek
dozda steroid verildiğinde oldukça fazla yan etkileri vardır; bunlar kemik incelmesi
(osteoporoz) (arc’nin “Osteoporoz” kitapçığına bakınız) gibi problemleri içerir. O zamandan
beri pek çok çalışma yapılmıştır ve yan etkileri azaltırken steroidlerin yararlarından
faydalanmanın en iyi yolları tespit edilmiştir. Steroidler bugün üç yolla kullanılır:
● İltihaplı eklem içine enjeksiyon ile verilerek. Bu eklemdeki enflamasyonu azaltan etkin bir
yoldur. İğne dikkatlice ve ustalıkla uygulandığı takdirde son derece güvenlidir
● Artritin ağır enflamasyonlu alevlenmesini söndürmek için kas içi veya damar içi iğne ile
verilerek (bazen “pulse” olarak adlandırılır). Bu tedavi şekli de, alınan yararı arttırmak ve yan
etkileri azaltmak için ustalıkla uygulanmalıdır.
● Ağız yoluyla. Steroidler düşük dozlarda kullanıldığında yan etkilerinin çoğu ciddi sorunlar
oluşturmaz; fakat steroidler 3 aydan fazla kullanılacaksa düşük dozlarda bile kemik erimesine
karşı ilaç alınması önerilmektedir. Genelde romatologlar romatoid artrit tedavisinde sadece
küçük doz steroidleri (günde 7.5mg prednizolon kadar) vermeyi tercih eder; fakat hastalığın
daha yüksek dozlarını gerektiren kan damarlarının enflamasyonu (vaskülit) gibi bazı nadir
komplikasyonları vardır
Uygun şekilde kullanıldıklarında steroidler, romatoid artrit tedavisinde çok önemli olabilir ve
hastalığın belirtilerini kontrol etmede yardımcı olmak üzere olabilir.
Sorular ve Cevaplar
Enflamasyon Nedir?
Enflamasyon normal bir vücut savunma mekanizmasıdır. Bu mekanizmanızın çalışmaması
ölümünüze yol açabilecek bir eksiklik olacaktır. Bu mekanizma özellikle virüs, bakteri ve
diğer “mikroplar” ile vücudun istilasına karşı savaşmak ve üretilen kimyasallarla uğraşmak
üzere mevcuttur. Vücudumuz bazı anormal şeylerin varlığını farkeder. Vücut savunmasını
getirmek ve istenmeyen maddelerle veya mikroplarla uğraşmaya da yardımcı olan ısıyı
arttırmak için, etkilenen alana kan akımını arttırarak tepki verir. Kan damarları daha geçirgen
hale gelir, böylece hücreler saldırı için onların dışındaki ekleme doğru hareket edebilir.
Hücrelerin kendileri bağışıklık yanıtında ekleme diğer hücreleri çağıran kimyasal haberciler
üretir. Bu kimyasal haberciler daha önce bahsedilen biyolojik tedavilerin hedefleridir.
Hücreler ayrıca istilacıları yok etmek için tasarlanmış kimyasalları ve savaşa yardım eden
antikorları da üretir. Haberciler, kimyasallar ve antikorların hepsi romatoid artrit tedavisinde
yol gösterici olabilen çalışmaların odak noktasıdır.
Öyleyse Romatoid Artritte Niçin Enflamasyon Oluşur?
İltihabın normal sürecinin vücudu istila eden mikroplar gibi birkaç çeşit yabancı madde ile
başladığı yukarıda belirtilmiştir. İstilacıların üstesinden gelindiğinde süreç biter. Romatoid
artritteki enflamasyon iki nedenden dolayı alışılmadıktır. Birincisi, bu enflamasyonun neyin
sonucu olarak başladığı bilinmemektedir. Romatoid artritte vücut, istilayı kendi parçaları
tarafından gerçekleştiriliyormuş gibi algılar ve bu yüzden de ona bu parçalara saldırır. Bunun
neden kaynaklandığı bilinmemektedir. Bu durumun anlaşılması, işte bu sebeple Romatoid
artritin tam tedavisinin bulunmasında kilit vazifededir. Romatoid artritte vücut kendisine
saldırdığı için bu “otoimmün” bir hastalık olarak bilinmektedir. İkinci olarak, kendiliğinden
durmadığı için romatoid artritteki enflamasyon normalden farklıdır – uzun süreli (kronik) bir
süreç haline gelmektedir.
Romatoid artritteki enflamasyonun ana yeri zarıdır (sinovyum). Sinovyum şişer ve hücre ile
dolu hale gelir. Yıkıcı süreç, o zaman kartilaj ve eklemdeki kemiğe saldırabilir. Şişlik,
dayanıklı kapsülün gerilmesine neden olur. Şişlik azaldığında kapsül gergin kalır ve eklemi
gerekli konumda tutmayı başaramaz. Sonuçta eklem daha az dengeli hale gelir ve alışılmadık
veya bozulmuş şekilde hareket etmeye başlar.
Tamamlayıcı tedaviler yardımcı olabilir mi ?
Pek çok romatoid artrit hastası insan “tamamlayıcı” “alternatif” veya “doğal” tedaviler
almaktadır. Romatoid artritli kişilerin mümkün olduğunca çok kendilerine yardım etmek
istemeleri oldukça anlaşılabilirdir. Ne yazık ki bu yolların çoğunda verilen vaatler
gerçekleşmeyebilir. Elbette bunların hiçbirisi romatoid artrit ile oluşan eklem hasarının
azaltılmasını ve tam tedavisini garanti etmemektedir. Çoğu da oldukça pahalıdır ve hastalığın
yanı sıra maddi yıkıma sebep olabilirler.
Morina balığı karaciğer yağı ve diğer balık yağları, akşamlık çuhaçiçeği yağı ve bazı
vitaminler romatoid artritin bazı belirtileri üzerinde hafifletici etkilere sahip olabilir (bkz. arc
kitapçıkları “Diyet ve Artrit” ve “Tamamlayıcı Tedaviler ve Artrit”). Bitkisel tedavilerin
kullanımı genellikle güvenlidir, fakat bazıları antiromatizmal ilaçlarla etkileşebilirler. İyi bir
bitkisel ilaç doktoru size bu konuda tavsiyeler verebilir. Bazı bitkisel uygulamaların da tatsız
yan etkilere sahip olabileceğini unutmayınız.
Bazı insanların fayda gördüğü akapunktur gibi tedavilerin uzun bekleme listeleri olabilmesine
rağmen, günümüzde genellikle NHS’de bu yöntem kullanılmaktadır. Bazı yerlerde NHS’de
homoeopati de kullanılmaktadır, fakat yazık ki romatoid artrit tedavisinde etkisiz
bulunmuştur. Özel yağların herhangi bir özel yarar eklediğine dair az bulgu olmasına rağmen
masaj genellikle çok sakinleştirici ve gevşeticidir.
Birçok tamamlayıcı tedavi zararsızdır ve yukarıda bahsedildiği gibi bazıları az da olsa
yardımcı olabilir. Fakat satın aldığınız şeyin ne olduğuna dikkat edin, ülkemizde satılan bazı
“geleneksel” ilaçlar, özellikle Çin ilaçlarının içerik olarak ciddi miktarlarda steroid ve diğer
ilaçlar içerdiği belirtilmiştir. Yaptıklarınızdan faydalanıp faydalanmadığınız konusuna
eleştirel yaklaşın, almayı düşündüğünüz herhangi bir ilaç hakkında doktorunuz, hemşireniz
veya eczacınızla görüşün ve genel kuralı hatırlayın “İnanılması güç etkilere sahip görünen
şeylerin etkililiğine inanılması gerçekten de güçtür.”
Romatoid artrite yardımcı olabilecek bir diyet var mı?
Romatoid artriti tam anlamıyla tedavi ettiğini iddia eden pek çok diyet reklamı vardır. Diyetin
bazı insanlarda, belirtilerin azaltılmasına yardımcı olduğuna dair bazı bilimsel kanıtlar
olmasına rağmen hiçbiri tam olarak etkili değildir. Bazı kişiler belirli yiyeceklerin artritlerini
arttırma eğiliminde olduğunu fark eder. Bunu yapan yiyecekler kişiden kişiye değişir. Belirli
yiyeceklerin eklemlerinizi rahatsız ettiğinden şüpheleniyorsanız o zaman ondan kaçınmaya
çalışınız, fakat başka birisinin eklemini rahatsız ettiği için bir şeylerden vazgeçmeyiniz –
herkesin farklı olduğunu hatırlayınız
Herhangi bir diyet herkes için etkili olur mu? Muhtemelen hayır, fakat yardımcı
olabilmesi en olası şey az doymuş veya yüksek doymamış yağlar, özellikle balık yağlarıdır.
Balık yağı takviyesi kişileri rahatkatabilir. Biz günlük olarak 3gr balık yağı öneriyoruz (yani
balık vücut yağı, balık karaciğer yağı değil). Bunu yağlı balık yiyerek, balık yağı takviyesi
alarak veya ikisini birlikte alarak yapabilirsiniz. Nedeni belli olmamasına rağmen çok sıkı
vejetaryen diyetin faydalı olabildiğine ve çok miktarda kırmızı et yiyen kişiler arasında hafif
artmış romatoid artrit riskinin olabileceğine dair bazı kanıtlar vardır. Yine de zararları
yararlarından daha ağır basabileceği için sıkı bir diyete başlamadan önce doktorunuz veya
diyetisyeninize danışmalısınız. C vitamini alımını arttırmanızın faydalı olabileceğine dair
bazı kanıtlar vardır. Ağırlığınızı düşük tutmayı garantiye almak iyi bir fikirdir.
Yürüdüğünüzde ağırlığınızın dört katı eşdeğerini eklemlerinize yüklersiniz; bu nedenle
ağırlığınızı düşük tutmanız stresi azaltacaktır. Daha fazla bilgiye arc’nin “Diyet ve Artit”
kitapçığında yer verilmiştir.
Farklı bir iklimde mi yaşamalıyım?
Hava, romatoid artritli bazı insanların belirtilerini etkiler, fakat hastalığın ilerlemesine etki
etmez. Nemli sıcaklık sıklıkla insanları rahatsız etmesine rağmen etkilenen pek çok kişi sıcak
havayı soğuk havadan daha iyi bulur. Birçok kişi için keskin soğuklu kış günleri hepsinden
iyidir.
Eğer taşınmayı düşünüyorsanız kesin olarak taşınmadan önce, taşınmayı planladığınız iklim
bölgesini tüm mevsimler sırasında görmeye çalışın. Arkadaşlarınız ve ailenizden ayrılmak
kadar alışık olduğunuz sağlık bakım sisteminizin desteğinden ayrılmanızın sonuçlarını da göz
önünde bulundurun. Her şeyden önce iklim değişikliğinin hastalığın kendisini
etkilemeyeceğini ve ilerlemesini önlemeyeceğini hatırlayın. Hamile Kalmaktan Kaçınmalı
mıyım?
Halihazırda tüm enerjinizi tüketen geniş bir aileniz yok ise cevap hayırdır. Romatoid artrit
hastası annelerin çoğu, hamilelik sırasında kendilerini daha iyi hissetmektedirler. Bu durumla
ilgili kesin mekanizma halen tam olarak bilinmemektedir; ancak arc, bu konuyla ilhili
araştırmaları finanse etmeye devam etmektedir. Büyümekte olan bebeğin bedene getirdiği
yükleri tolere eden vücut, eklemleri de daha iyi tolere etmektedir. Ancak ne yazık ki, bebeğin
doğumundan sonra semptomlar yeniden belirginleşmeye başlasa da bu durumla başa
çıkılması da mümkündür. Önemli olan şey, bebeğinize zarar verebilecek ilaçları
kullanmamanızdır. Özellikle methotrexate son derece zararlı olabilir. Hamile kalmadan önce,
ilaçlarınız konusunda doktor yardımı almanız faydalı olacaktır.
Cinsel ilişkiye girilmesi ile ilgili bir sorun olabilir mi?
Cinsel yaşamınızı sonlandırmanız için bir sebep yoktur. Bazı ilişki pozisyonlarında daha
rahat olduğunuzu düşünebilirsiniz; bunları deneyerek bulmanız mümkündür.
Doğum kontrol hapı kullanmam doğru mu?
Evet, artrit rahatsızlığınız veya uygulanan tedavi ile ilgili bir değişiklik yaramayacaktır;
ayrıca methotrexate veya leflunomid gibi hamilelikten kaçınmanızı gerektiren ilaçlar
kullanıyorsanız doğum kontrol hapı da kullanmanız son derece önemlidir.
Peki ya çalışma konusu?
Tedavinin amacı, artrit başlamadan önce yaptığınız kadar çok aktivite yapmaya devam
edebilmenizi sağlamaktır. Bu hem işiniz hem de hobileriniz için geçerlidir. Çok fazla manüel
çaba gerektirmediği takdirde, tedavi sonrasında çalışmalarınıza devam edebilirsiniz.
İhtiyaçlarınız nedeniyle iş yerinizin uygun hale getirilmesi gerekiyor ise, bu konuda yardım
alabilirsiniz – sosyal hizmet uzmanınıza danışınız. İşinizi değiştirmeniz veya mevcut
işinizden ayrılmanız gerekiyor ise, iş ve işçi bulma kurumu bu konuda size yardım
sağlaycaktır – bölgese İş ve İşçi Bulma Kurumunuzun Özürlü İstihdam Danışmanlığından bu
konuda yardım isteyebilirsiniz.
Bazı işverenler, romatoid artritli kişilerin işten çok fazla izin alabileceği konusunda
endişelenmektedir. Ancak, durum her zaman böyle değildir. Ayakta tedavi kliniklerine
gidilmesi ve ilaç güvenliği takibi gibi işlemler iş dışında vakit gerektirebilir; ancak randevular
işinizi mümkün olan en az şekilde etkileyecek ve size uygun olan zamanlara verilebilir
Bu neden başıma geldi? Bir romatoid artrit hastası olacak ne yaptım?
Bu hastalığa yakalanmak için özel hiçbir şey yapmadınız. Bu, kötü şanstan başka bir şey
değil. Hastalığınızın oluşumuna sizin veya bir başkasının nasıl sebep olduğunu düşünerek
enerjinizi harcamayın. Bunun yerine enerjinizi, hastalıkla mücadeleye saklayın ve etkilerini
nasıl minimuma indirebileceğinizi öğrenin. Modern ilaçlar ve yardımcı bir romatoloji ekibi,
ciddi bir fark yaratacaktır; ancak sizin yaratacağınız fark en önemlisidir; bu nedenle bu farkın
elinizden geldiğince büyük olmasını sağlayarak, tedavinize en büyük katkıyı
sağlayabilirsiniz.
İnsanlar bu hastalıkla nasıl mücadele ediyor: Üç vaka geçmişi
Bu üç vaka geçmişi, romatoid artritin insanları etkileme şekillerini anlamanıza yardımcı
olabilir. Hastalık, son derece değişken olduğundan, verilenlerin tipik olarak her hastada
görüldüğünü ve sizde de görüleceğini söylememiz mümkün değildir.
Mary, 24 yıldır romatoid artrit hastasıdır.
Hastalık 40’lı yaşlarda başlamıştır. Durum son derece hızla gelişmiştir. Birkaç gün içerisinde
ellerinde şişkinlik ve tutulma hissetmeye başlamış ve kısa zamanda bu durum tüm eklemlere
yayılmıştır. Bu dönemde Mary, kendisini son derece çaresiz hissetmiştir. Doktoru, ilk bakışta
bunun bir artrit vakası olduğunu anlamıştır. Hastalık son derece aktif olduğundan da Mary,
yoğun bakım tedavisi için bir hastaneye yönlendirilmiştir.
Durum zamanla oturmuştur. Daha sonra Mary'nin ellerinde çok az deformite oluşmuş ve
artrit nedeniyle hasar görmüş ayak parmaklarından da ameliyat olması gerekmiştir. Mutfakta
bir bilek desteği kullanmakta ve her gün tablet almaktadır.
Şimdi Mary’nin durumu oldukça iyi. Yapması gereken tek şey dikkatli olmak ve artriti
konusunda hassas davranmaktır. Ancak, istediği her şeyi yapabilmektedir ve dışarı çıkma
konusunda herhangi bir zorlukla karşılaşmamaktadır. Halen zaman zaman ağrı ve tutulmalar
yaşamaktadır; ancak kendisini sağlıklı hissetmektedir. Mary artriti konusuna oldukça
düşünceli yaklaşıyor ve normal yaşantısını sürdürmesine engel teşkil etmediği için minnet
duyuyor.
John’un artriti, 42 yaşındayken başlamış.
Hastalık yavaş yavaş gelişmiş. Başlangıçta, kendisini yorgun ve sağlıksız hissetmiş. Sabahları
tutukluk ve sürekl olarak ağrılar yaşamış. Bir dizi şişmeye başlamış. İş yerinde mücadele
etmiş ve hafta sonlarında ise çocuklarına yetişmeye çalışmış.
Kendisine artriti olduğu ilk söylendiğinde John yıkıldığını söylüyor. Bittiğini düşünmüş.
Kızmış ve morali bozulmuş. Ancak, artriti tedaviye cevap vermiş. Bir dönem, akciğerlerinde
su toplanmış ve dirseğinde nodüller oluşmuş; ancak ağrıları ve kötü hissetme sorunu da
ortadan kalkmış.
16 yıl sonra bugün, John çalışmaya devam ediyor ve çocuklarıyla top oynayabiliyor. En
büyük sıkıntısının ise romatoid artriti kabullenmek olduğunu söylüyor.
Emily 58 yaşında.
Kötü artriti olan şanssızlar arasında. Hastalık, oğlunun doğumundan sonra yavaş yavaş
gelişmeye başlamış ve birkaç yıl içerisinde oldukça kötülemiş.
Bir süre, altın enjeksiyonu ile uygulanan tedaviye iyi yanıt vermiş ve oğlu ile evine bakmayı
başarmış. Ancak, 40’lı yaşlara geldiğinde birçok eklemi deforme olarak hasar görmüş.
Nüksetme dönemlerinde oluşan komplikasyonlar nedeniyle bir süre hastanede kalması da
gerekmiş.
Bugün, plastik bir dizi ve yeni bir kalçası var. Bilekleri ve ayakları da ameliyat edilmiş.
Hergün ilaç kullanıyor ve düzenli olarak egzersiz yapıyor. Emily iyi ve kötü günler
geçirebiliyor; ancak neşesini koruyor ve ağrı ve tutulmalarla mücadele edebiliyor. Yürümek
için desteğe ihtiyaç duysa da yavaş yavaş kendi kendine üstesinden gelebiliyor. Birçok
bölgesel hayır kurumunda çalışıyor ve artritle mücadele için daha iyi yöntemler bulunması
için savaş veriyor.
Araştırmadan neler öğreniyoruz? Şu anda, enflamasyon süreciyle ilgili daha fazla bilgiye
sahibiz ve bu bilgiler ışığında, yeni ve daha iyi romatoid artrit tedavileri bulma yolunda bir
adım daha atmış bulunmaktayız. Bu yeni tedaviler şu anda deneme aşamasında, ancak
bunlarla ilgili haberler Günümüzde Artrit dergisi ile sizlere ulaştırılacaktır. Bu araştırmanın
önemli bir bölümü arc tarafından finanse edilmiştir. Ancak, romatoid artritin sebeplerini ve
tedavisini konu alan araştırmalar halen devam etmektedir.
Terimler
Analjezikler – ağrı kesiciler. Ağrıyı dindirmelerinin yanı sıra aynı zamanda artmış olan vücut
ısısını da düşürürler ve birçoğu enflamasyonu da azaltır.
Antikorlar – mikrop, virüs ve vücudun yabancı veya tehlikeli olarak değerlendirdiği diğer
maddelere karşı vücudun oluşturduğu kan proteinleri. Antikorların görevi, yabancı maddelere
saldırarak onları etkisiz hale getirmektir.
Kapsül – bir eklemin çevresinde bulunan sert ve lifli kap. İç katmanı sinovyum içerisinde
bulunur.
Kartilaj – kemik uçlarında bulunan ve bir yastık görevi gören güçlü materyal. Kaygan yüzeyi,
kemiklerin yumuşak biçimde hareket etmesine imkan sağlar.
Kortikosteroidler – enflamasyon üzerinde güçlü etkileri olan ilaçlar. Kısaca ‘steroid’ olarak
da bilinirler.
C-reaktif protein (CRP) – kan içerisindeki bu proteinin konsantrasyonu, bir enflamasyon testi
veya hastalık aktivitesi olarak ölçülebilir.
Hastalık düzeltici anti-romatizmal ilaçlar (DMARD’ler) – romatoid artrit kaynaklı ağrı ve
tutulmaları azaltan ilaçlar.
Eritrosit sedimentasyon hızı (ESR) – vücuttaki enflamasyonun seviyesini gösteren ve
romatoid artrit teşhisine yardımcı olan bir testtir. Kan, kapları hızla döndüren bir makine
(santrifüj) içerisinde ayrıştırılır ve test tüpü içerisinde bekletilir. ESR testi, alyuvarların
(eritrosit) çökme hızını ölçmektedir.
Lokomotor sistem – vücudumuzun, harket etmemizi sağlayan parçaları. Kemikler, eklemler,
kaslar ve diğer konektif dokular bu gruba dahildir.
Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) – güçlü bir manyetik alan içerisinde yüksek frekanslı
radyo dalgaları kullanan bir tarama tipidir. Radyo dalgaları, vücut içerisindeki su molekülleri
ile etkileşerek, manyetik alana özellik sinyalleri gönderirler. Geri dönen sinyaller, vücut içini
görüntüleyebilmek için bir bilgisayar tarafından işlenir.
Non-steroidal anti-enflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) – farklı artrit tipleri için kullanılması
önerilebilen ve enflamasyonu azaltan, ağrıyı, şişkinliği ve tutukluğu kontrol altına alabilen
geniş bir ilaç ailesidir.
Plazma viskozitesi (PV) – içerisinde kan hücrelerinin bulunduğu sıvının yoğunluğunu ve
yapışkanlığını ölçen bir görüntüleme testi. Romatoid artrit, psoriyatik artrit ve lupus da dahil
olmak üzere birçok hastalığın aktivitesini belirten bir işaretçi olarak kullnaılmaktadır.
Proton-pompa inhibitörü (PPI) – mide hücreleri içerisinde gastrik asit salgısını azaltmak için,
bir enzim üzerinde etkili olan bir ilaç.
Sinoviyal sıvı – sinovyum tarafından eklemi beslemek ve kayganlaştırmak için üretilen sıvı.
Sinovyum – sinoviyal sıvı üreten eklem kapsülünün iç zarı.
Ultrason taraması – vücut içini incelemek ve görüntülerini oluşturmak için yüksek frekanslı
ses dalgaları kullanan bir tarama türüdür.
Translated, with permission, from the booklet 'Rheumatoid Arthritis' 6033/RA/05-2
published by the Arthritis Research Campaign, United Kingdom (www.arc.org.uk).
The translation was carried out by RAED, not by the Arthritis Research Campaign.
RAED is responsible for the accuracy of this translation.
English edition: Pelin Sakalsız-Ödağacıoğlu
Scientific edition: Dr. A. Dinc
Kaynak: www.arc.org.uk
Download