beklentileri

advertisement
SIM
NO
LIKDECEMBER
ARA
20
11
L
YI
A
YE
3 SAYIISSUE: 62 K
R: 1
A
M
VE
RBE
TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ
ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS
Tecrübemizi yerli marka yaratmak için kullanmalıyız Ekonomi
Bakanı ZAFER ÇAĞLAYAN Türkiye sözünü söyleyecek
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
NİHAT ERGÜN
Asıl Gündem: İşimizi Geliştirmek TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı CELAL KAYA Sürdürülebilir
hedeflere sahip olmak gerekiyor TİM Yönetim Kurulu Başkanı MEHMET BÜYÜKEKŞİ Rekabet
gücünü artıracak adımlar atılmalı İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. TANIL KÜÇÜK Ar-Ge ve
yenilikçilik kültürü özümsenmeli İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. MURAT YALÇINTAŞ Ege
Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutuyor EBSO Yönetim Kurulu Başkanı ENDER YORGANCILAR
İleri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlar Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı AYHAN
ZEYTİNOĞLU Teknolojik dönüşüme hazır olmak gerekiyor OİB Yönetim Kurulu Başkanı ORHAN
SABUNCU Stratejik işbirliği giderek önem kazanıyor OSD Yönetim Kurulu Başkanı KUDRET ÖNEN Küresel
olmanın yolu iç pazardan geçiyor ODD Yönetim Kurulu Başkanı MUSTAFA BAYRAKTAR Ağır vergi yükü
sektörü etkileyecek OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. ŞÜKRÜ ILISAL Komşu sektörler arasında güçlü
bağ var SaSad Genel Sekreteri KAYA YAZGAN 2012 Satış Sonrası Beklentileri CLEPA Aftermarket Baş
Danışmanı JOSEF FRANK Avrupa'daki daralma yenileme pazarını nasıl etkileyecek? YPG Yönetim Kurulu
Başkanı MESUT URGANCILAR Yatırımcılar için avantajlı
konumdayız EBSO Meclis Başkanı MEHMET TİRYAKİ Ar-Ge
çalışmaları ile geleceğe yatırım yapmak Gebze Ticaret Odası
Yönetim Kurulu Başkanı NAİL ÇİLER Kayıt dışı ile mücadele
giderek önem kazanmalı BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
ARİF ÖZER Krizin yarattığı fırsatlar iyi değerlendirilmeli
BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili OYA COŞKUNÖZ
YÖNEY Kamuda yerli araç kullanımı yaygınlaştırılmalı
TAYSAD Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı AHMET ARKAN Satın alma yolu ile yeni pazarlar elde
edilebilir TOSB Yönetim Kurulu Başkanı YUNUS ÇİFTÇİ 2012'de ihracattan çok, yurtiçi pazarın önemi
artacak Anadolu Isuzu Genel Müdürü ÖMER ABLAY Üretici büyümekte olan pazarlara yönelecek BMC
Genel Müdür Baş Yardımcısı(Sınai-Ticari) TURGUT CANKILIÇ Yatırımlar sektörün yarınları için çok önemli
Ford Otosan Genel Müdürü NURİ OTAY Şehir içi taşımacılıkta çevreye duyarlı otobüslere talep artacak
Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İSMAİL HAKKI KESKİN Ar-Ge'ye daha fazla yatırım
gerekiyor Karsan CEO'su MURAT SELEK Avrupa'daki fabrikalarımızla daha çok işbirliği gerçekleşmeli
Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı WOLF-DIETER KURZ Tedarik sanayi fikir üretmek için
de çalışmalı Oyak Renault Genel Müdürü TARIK TUNALIOĞLU Tedarik sanayi sahip olduğu potansiyeli
ileri taşımalı Tofaş CEO’su ALİ PANDIR İhraç pazarlarımızı genişletmeye çalışıyoruz Toyota Genel
Müdürü ve CEO'su ORHAN ÖZER Yerlilik çalışmaları artırılmalı Temsa Global CEO'su TAMER ÜNLÜ
2012
BEKLENTİLERİ
TAYSAD DERGİ’DEN
FROM TAYSAD MAGANIZE
Otomotiv sektörünü
2012'de neler bekliyor?
Sevgi Özçelik
TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı
Corporate Communication Specialist
Dergimizin bu sayısının her zamankinden daha kalın olduğunu farketmişsinizdir.
2012’ye girdiğimiz bu günlerde, sektörün tüm taraflarına yaşayacağımız yıla ilişkin yorumlarını, düşüncelerini sorduk. Otomotiv sektörünün değerli temsilcilerinden
gördüğümüz ilgi öylesine yoğundu ki, sayfa sayımızı da arttırmak zorunda kaldık.
Sizlere otomotiv sektörü ile ilgili farklı yön ve bakış açılarıyla zengin bir düşünce çeşitliliği sunmaya çalıştığımız bu sayımızda; bulunulan noktaya dair saptamalar ile
2011 yılının değerlendirmesi ve 2012 yılı öngörüleri yer aldı. Ancak yalnızca durum değerlendirmeleri yapılmakla kalmadı, aynı zamanda 2012 ve sonrası yılların
stratejileri de çizildi.
What is waiting
for the automotive
industry in 2012?
Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Nihat
Ergün başta olmak üzere TAYSAD Dergi’nin sorularını yanıtlayarak düşüncelerini bizlerle paylaşan;
TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi, İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük,
We are sure you’ve noticed that this issue is a little bit larger than the
İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçınother. It is because we asked all stakeholders their 2012 predictions, astaş, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgansessments and comments. The attention was quite big, that’s why we had
cılar, KSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytito increase our page numbers.
noğlu, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan SabunIn this issue we tried to present you a diversity of thoughts with a number
cu, OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen,
of different point of views on the automotive sector. There are 2011 assessODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar,
ments and 2012 predictions. But the assessments are not only comments
OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. Şükrü Ilısal,
but they also include strategies for 2012 and afterwards.
SaSad Genel Sekreteri Kaya Yazgan, CLEPA AfterMarket Baş Danışmanı Josef Frank, YPG Yönetim
Our minister of Economy Zafer Çağlayan and minister of Science, Industry and Technology Nihat Ergün answered the questions of TAYSAD
Kurulu Başkanı Mesut Urgancılar, EBSO Meclis
and shared their thoughts with us. They were not the only one but also
Başkanı Mehmet Tiryaki, Gebze Ticaret Odası Yöthere were TİM Chairman of the Board Mehmet Büyükekşi, İSO Chairnetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, BUSİAD Yönetim
man of the Board C.Tanıl Küçük, İTO Chairman of the Board Dr. Murat
Kurulu Başkanı Arif Özer, BUSİAD Yönetim KuruYalçıntaş, EBSO Chairman of the Board Ender Yorgancılar, KSO Chairlu Başkan Yardımcısı Oya Yöney Coşkunöz, TAYman of the Board Ayhan Zeytinoğlu, OİB Chairman of the Board Orhan
SAD Geçmiş Dönem Başkanı Ahmet Arkan, TOSB
Sabuncu, OSD Chairmanof the Board Kudret Önen, ODD Chairman of
Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi, ana ve yan
the Board Mustafa Bayraktar, OYDER Chairman of the Board H. Şükrü
sanayi firmalarımızın değerli temsilcilerinin görüşIlısal, SaSad Secretary General Kaya Yazgan, CLEPA Senior Adviser Aftermarket Department Josef Frank, YPG Chairman of the Board Mesut
lerini ilgiyle okuyacağınızı umuyoruz.
Öte yandan, bir süredir değerli bilgilerini paylaşan
TAYSAD Temsilcimiz Ahmet Yılmaz’ın yazıları,
bizlere Avrupa’nın ortasından sektördeki sıcak gelişmeleri taşımaya devam ediyor.
2012’de yolunuzu aydınlatacağını umduğumuz
bu içeriğimize katkıda bulunan herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yeni sayımızda görüşmek dileğiyle...
4
Kasım November - Aralık December 2011
Urgancılar, EBSO Head of Assembly Mehmet Tiryaki, Gebze Chamber of
Commerce’s Chairman of the Board Nail Çiler, BUSİAD Chairman of the
Board Arif Özer, BUSİAD Deputy Chairwoman of the Board Oya Yöney
Coşkunöz, Former President of TAYSAD Ahmet Arkan, TOSB Chairman
of the Board Yunus Çiftçi and representatives of OEM and suppliers shared
their thoughts, which we hope you’ll enjoy reading.
On the other hand, TAYSAD Germany representative Ahmet Yılmaz’s article provides us the recent developments in the sector in Europe. We hope
this content will lighten your road in 2012.
We would like to thank anyone who contributed to this content. Hope to
see you in the next issue.
www.taysad.org.tr
İÇİNDEKİLER
CONTENTS
dergi
magazine
Yıl Year: 13 Sayı Issue: 62
Kasım November - Aralık December 2011
Sahibi Publisher:
TAYSAD adına Yönetim Kurulu Başkanı
For TAYSAD, Chairman of the Board of
Directors Celal Kaya
Yazı İşleri Müdürü Editor in Chief:
Özlem Gülşen Arkan
Yayın Kurulu Editorial Board:
Celal Kaya
Dr. Mehmet Dudaroğlu
Özlem Gülşen Arkan
Sevgi Özçelik
Editörler Editorial:
Ayşe Uyguner
Esra Sak
Burçin Yeşiltepe
[email protected]
Yayın Yönetmeni Publishing:
Sevgi Özçelik
[email protected]
TAYSAD DERGİ’DEN
FROM TAYSAD MAGAZINE
4
Görsel Yönetmen Art Director:
What is waiting for the automotive
industry in 2012?
Reklam Advertising:
Sevgi Özçelik
Fırtına Arısoy
2012 SECTOR PREDICTIONS
Otomotiv sektörünü 2012'de
neler bekliyor?
[email protected]
İlter Çıtak
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı
Corporate Communication Specialist
[email protected]
Murat Dilicioğlu
[email protected]
Yönetim Yeri Management Centre:
TOSB - TAYSAD
Organize Sanayi Bölgesi 1. Cad. No: 10/1
Şekerpınar - Çayırova 41480 Kocaeli - Türkiye
Tel: +90 262 658 98 18
Faks: +90 262 658 98 39
www.taysad.org.tr [email protected]
TAYSAD’DAN MESAJ
MESSAGE FROM TAYSAD
8
Baskı Printed by:
Özgün Ofset Tic. Ltd. Şti.
Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 21
Otosanayi 4. Levent-İstanbul
Tel: +90 212 280 00 09
Yerel - Türkçe - İngilizce - İlmi
İki Ayda Bir Yayımlanır
Tüm yayın hakkı TAYSAD’a ait olup kaynak
gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Tüm reklamların
sorumluluğu reklam veren firmalara, yazılardaki
görüşler yazarlarına aittir. TAYSAD Dergi parayla
satılmaz.
All publishing rights reserved by TAYSAD and
the content may be quoted by indicating source.
Advertisements are the liability of advertising firms.
Opinions are the liability of writer. TAYSAD Magazine
is distributed free of charge.
CLEPA
Avrupa Otomotiv Yan Sanayicileri Derneği
TAYSAD CLEPA üyesidir
TAYSAD is a Member of CLEPA
6
Kasım November - Aralık December 2011
22
Actual Agenda: Developing Business
Yapım Production:
Mavi Tanıtım ve İletişim
Ayrılık Çeşme Sok. No: 122
Yeldeğirmeni 34500 Kadıköy - İstanbul
Tel: +90 216 418 59 31
Faks: +90 216 348 95 22
[email protected]
Asıl Gündem:
İşimizi Geliştirmek
Celal Kaya
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board, TAYSAD
Ekonomi Bakanı
Zafer Çağlayan:
"Tecrübemizi yerli marka
yaratmak için kullanmalıyız"
Minister of Economy
Zafer Çağlayan:
“We should use our experience for
local automobile production”
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE INDUSTRY
TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ
TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE
20
Alman tedarik sanayi
2012'ye nasıl bakıyor?
2012 predictions of German
Supply Industry
Ahmet Yılmaz
TAYSAD Almanya Temsilcisi,
exTim GmbH
Yönetim Kurulu Başkanı
TAYSAD Germany Representative
Chairman of the Board
of exTim GmbH
26
Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Nihat Ergün:
"Türkiye Sözünü Söyleyecek"
Minister of Science, Industry and
Technology: “Turkey will decide
soon for its position”
www.taysad.org.tr
30
"Sürdürülebilir hedeflere
sahip olmak gerekiyor"
“Sustainable objectives are
needed”
“High taxes will affect the sector”
Mehmet Büyükekşi
H. Şükrü Ilısal
Ahmet Arkan
OYDER Yönetim Kurulu Başkanı
OYDER Chairman of the Board
TAYSAD Geçmiş Dönem
Yönetim Kurulu Başkanı
Former Chairman of TAYSAD
48
"Rekabet gücünü artıracak
adımlar atılmalı"
“Steps, which would increase
competition power, should be
taken”
C. Tanıl Küçük
48
Josef Frank
49
"Ege Bölgesi geleceğe
umudunu canlı tutuyor"
Mesut Urgancılar
YPG Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of
Aftermarket Development
Association
50
"İleri teknolojili ve yüksek
katma değerli yatırımlar
Ayhan Zeytinoğlu
Mehmet Tiryaki
KSO Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of Kocaeli
Chamber of Industry
EBSO Meclis Başkanı
Head Assembly of Aegean Region
Chamber of Industry
"Teknolojik dönüşüme
hazır olmak gerekiyor"
51
"Kayıt dışı ile mücadele
giderek önem kazanmalı"
Arif Özer
BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of Bursa
Industrialists and Businessman
Association
Kudret Önen
54
"Krizin yarattığı fırsatlar
iyi değerlendirilmeli"
"Küresel olmanın yolu
iç pazardan geçiyor"
“Opportunities of the crisis
should be evaluated smartly”
“The way to being global is
through domestic market”
Oya Coşkunöz Yöney
Mustafa Bayraktar
ODD Yönetim Kurulu Başkanı
ODD Chairman of the Board
www.taysad.org.tr
NEWS FROM TAYSAD
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND
COMPONENTS EXPO
98
Comvex İstanbul
Ticari Araçlar Fuarı
Collaboration of the Commercial
Vehicles, Buses and Component
Industries
102 Comvex İstanbul
Ticari Araçlar Fuarı'nın
ardından...
KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK
CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY
114 'Arka Pencere' Sosyal
Sorumluluk Projesi
“Rear Window” Social
Responsibility Project
DÖVME SANAYİ
INDUSTRY OF FORGING
118 Ar-Ge odaklı olmak...
Be focused on R & D...
52
“Strategic Collaborations are
gaining importance”
OSD Yönetim Kurulu Başkanı
OSD Chairman of the Board
"Ar-Ge çalışmaları ile
geleceğe yatırım yapmak"
Gebze Ticaret Odası Yönetim
Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of Gebze
Chamber of Commerce
OIB Yönetim Kurulu Başkanı
OIB Chairman of the Board
"Stratejik işbirliği giderek
önem kazanıyor"
TAYSAD’DAN HABERLER
Nail Çiler
Orhan Sabuncu
44
"Yatırımcılar için
avantajlı konumdayız"
“We have advantages for
investors"
“We should be ready for
technological transformation”
40
"Avrupa'daki daralma
yenileme pazarını nasıl
etkileyecek?"
“The shrinkage in Europe; how
will it affect aftermarket?”
Ender Yorgancılar
38
TOSB Yönetim Kurulu Başkanı
TOSB Chairman of the Board
CLEPA Senior Adviser
Aftermarket Department
“Hope is alive in Aegean Region”
37
Yunus Çiftçi
CLEPA Aftermarket Baş Danışmanı
ITO Yönetim Kurulu Başkanı
ITO Chairman of the Board
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of Aegean
Region Chamber of Industry
"Satın alma yolu ile yeni
pazarlar elde edilebilir"
“New markets can come out of
purchasing”
"2012 satış sonrası
beklentileri"
“Aftermarket expectations
for 2012 ”
“R&D and innovative culture
should be enhanced”
36
57
SaSad Genel Sekreteri
Secterary General of SaSad
"Ar-Ge ve yenilikçilik
kültürü özümsenmeli"
Dr. Murat Yalçıntaş
"Komşu sektörler
arasında güçlü bağ var"
Kaya Yazgan
ISO Yönetim Kurulu Başkanı
ISO Chairman of the Board
33
"Ağır vergi yükü
sektörü etkileyecek"
56
"Kamuda yerli
araç kullanımı
yaygınlaştırılmalı"
TİM Yönetim Kurulu Başkanı
Turkish Exporters’ Assembly
Chairman of the Board
32
46
BUSİAD Yönetim Kurulu
Başkan Vekili
Deputy Chair of the Board of Bursa
Industrialists and Businessman
Association
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
120 Co-Design ve Ar-Ge
Konferansı
Co-Design and R&D Conference
TAYSAD ÜYELERİ
TAYSAD MEMBERS
126 Üye Listesi
List of members
Kasım November - Aralık December 2011
7
TAYSAD’DAN MESAJ
MESSAGE FROM TAYSAD
Asıl Gündem:
İşimizi Geliştirmek
Celal Kaya
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board of TAYSAD
Saygıdeğer Üyelerimiz,
Değerli Okurlarımız,
2
011’e damgasını bu sefer de Avrupa’daki daralma
vurdu. Yunanistan ile başlayan süreçte ilk tepkimiz,
“bizi etkiler mi, etkilemez mi?” tartışmaları oldu.
Oysa küreselleşmenin dilimize yerleştiği ilk anlardan itibaren, artık dünyanın herhangi bir yerindeki herhangi bir yangının er-geç bizi de ısıtacağını zaten sezmeye başlamıştık.
2011’i değerlendirdiğimiz, 2012’yi öngörmeye çalıştığımız
şu günlerde yine bir yangının dumanları arasında konuşuyor, öngörülerimizi oluşturmaya çabalıyor, sonu gelmeyen
bu krizlerin gündemlerimizi ne kadar sıkıştırdığını bir kez
daha düşünüyoruz.
8
Kasım November - Aralık December 2011
Elbette krize bakışımız da birçok konuya bakışımız gibi değişti. Üstelik krizler ve belirsizliklerle baş etme konusunda,
hayli deneyimli bir ülkenin insanları olarak kendimizde birtakım üstünlükler bulmaya başlıyorken, krizler karşısında
artık eskisi kadar ‘eyvah’lanmadığımızı, çıkış yollarını daha
hızlı bulduğumuzu ve reaktif davrandığımızı farkediyoruz.
Bu esnekliğimize rağmen, bizim dışımızda oluşan gündemin bizim iç gündemimizi fazlasıyla belirlediğini, şekillendirdiğini kabul etmeliyiz.
Değişimin Neresindeyiz?
Hepimizin bildiği gerçek; dünya değişiyor, Türkiye değişiyor. Türkiye’de önemli gelişmeler, ilerlemeler oluyor. Bütün bunların içinde otomotiv sanayimizdeki değişimi ise en
iyi sizler takdir edersiniz. 20 yıl önceki ile bugünkü istatistiksel değerler arasında derin bir uçurum var. Ancak gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye’nin alacağı mesafe
çok daha büyük. Bu mesafeyi kapatmak için hepimizin kendi alanında daha iyi, daha hızlı olması gerektiği de çok açık.
www.taysad.org.tr
Fikir oluşturma süreçlerinde kullanılacak
uygun yöntemler, tanımlanmış riskler, önlem planları, işin yapılabilirliğine ilişkin
etüt çalışmaları, finans, bilgi ve insan kaynaklarımızın yeterliliği gibi konulardaki
hakimiyetimiz yüzümüzü güldürecek sonuçlara ulaşmamıza aracılık edecektir.
Daha İyi, Daha Verimli ve Daha Hızlı Olmak Zorundayız
Yazının başlarında da belirttiğim gibi, kendi iç gündem
ve hedeflerimizi oluşturmamız gerektiğine ve bunun için
tüm odaklanmamızı ürünlerimizi, işlerimizi geliştirmeye yöneltmemiz gerektiğine inanıyorum. Yapılanmamızı
işlerimizi geliştirmeye yönelik organize etmeli, çalışanlarımızın yeni fikirler üretmesinin önünü açmalı ve yeni
yüzlerce fikri üretmekten yorulmamalıyız. Çoklu süzgeçlerden geçirerek önceliklendirdiğimiz fikirler üzerine yoğunlaşmalı, araştırmalı ve projelendirmeliyiz. Zaman ve
maliyet kayıpları ile muhtemel hayal kırıklıklarından söz
ediyoruz. Sonunun ne olacağı belirsiz bir maceraya atılarak çılgınlık yaptığımızı, risk aldığımızı düşünebiliriz. İşte
bu noktada bilimin ve yönetim biliminin tüm incelikleri imdadımıza yetişecektir. Fikir oluşturma süreçlerinde
kullanılacak uygun yöntemler, tanımlanmış riskler, önlem planları, işin yapılabilirliğine ilişkin etüt çalışmaları,
finans, bilgi ve insan kaynaklarımızın yeterliliği gibi konulardaki hakimiyetimiz, yüzümüzü güldürecek sonuçlara ulaşmamıza aracılık edecektir. Elbette en önemlisi bütün bunlara girişebilecek inanca sahip olmamızdır.
Fırsatı görmenin ve o fırsatı değerlendirme isteğimizin
bize gerçekleştirme gücünü vereceğine de inanıyorum.
Avrupa ve dünyada yaşanan sorunları kendi firmalarımız
ve Türkiye için fırsata dönüştürebiliriz. Kabuk değiştirmek, fark yaratmak aynı zamanda “lider” olmayı da kaçınılmaz kılıyor.
Sonuç: Yeni Bir Dünya Kuruluyor
Aklımıza, İsmet İnönü’nün 1964 tarihli “Johnson
Mektubu”nu aldıktan sonra söylediği bilinen “Yeni bir
dünya kurulur ve Türkiye de orada yerini alır” sözleri geliyor. Türkiye ve lider konumdaki sektörleri, artık yeni
dünyada hangi yeri alacağını vizyonu ve stratejik planları ile belirleyebilecek durumdadır.
2012’nin yenilikler içinde geçmesini temenni eder, ArGe çalışmalarının arttığı ve katma değeri bol yeni bir yıl
dilerim.
Saygılarımla...
www.taysad.org.tr
Actual Agenda:
Developing Business
“Europe in Crisis” was the highlight of 2011. First reaction to
the process, started with Greece, was discussions on the impacts
of the crisis on our businesses. But the thing is, thanks to globalisation, we are already aware of that any fire around the world
would have an impact on us. Therefore in these days, when we try
to assess 2011 and predict about 2012, we again discuss about
the smoke of a fire, try to make our predictions and think how
those neverending crisis throw our agendas into a loop.
Of course our perception of crisis has changed like any other subject. We also recognize that being as a part of nation that is quite
successful in dealing with crisis, we no longer get depressed in
case of crisis and figure things out quickly. Despite all those, we
should admit that external agendas shape our internal agendas.
Where do we stand at change?
The well known fact is the World changes, so does Turkey. Important developments and progress take place in Turkey. Amongst
all of them you would appreciate the development of automotive
industry most. The gap between the statistics of 20 years ago and
today can be appreciated even by an elementary school student.
But when we compare Turkey with developed countries it is apparent that Turkey has a lot of steps to take. In order to close this
gap we should all be better and quicker.
We should be better and quicker.
As previously mentioned, I believe we should establish a new
agenda and set of objectives of our own, as well as focus on products and business development. We should organise our structures
according to business development, enable innovation among our
employees and we should not get tired of creating hundreds of
ideas. We should focus on and implement the projects that are
well designed and reviewed. We are talking about time and cost
losses, and the possible disappointments as well. We can think of
ourselves as taking risks, furthermore being irrational in an ambiguous adventure. But at that point the particulars of science and
the management will help us. Our knowledge on methodology
for creating ideas, identified risks, preventive plans, feasibilities
and our adequacy on finance, information and human resources
will help us to reach our objectives. Of course the most important
thing is that we should have faith to achieve our objectives. I also
believe that seeing opportunities and the desire to take that opportunity will help us to realize any objective. We can change the
problems in the world and Europe into opportunities for ourselves.
Change and making difference require being crazy.
To summarize “a new world” is being built
We remember a saying of İsmet İnönü mentioned in a letter to
Johnson in 1964: A new world can be built and Turkey will be
a part of that. Isn’t it apparent that Turkey’s place in that world
will be determined with our vision and what we are doing today.
I wish you to have an innovative, inspiring and developing year
in 2012.
Kasım November - Aralık December 2011
9
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
A.I.O.S.
2.223
57
618
BMC
2.899
10
Ford Otosan
8.371
28
16.754
Toplam
Totals
%
1.065
34
3.906
2
0
3.323
7
55
Traktör
F. Tractor
%
Midibüs
Midi-Bus
0
422
239.778
%
Minibüs
Mini-Bus
%
Otobüs
Bus
%
Kamyonet
Pick Up
%
B. Kamyon
M. Truck
%
K. Kamyon
L. Truck
%
Otomobil
Pass. Car
Firmalar
Companies
Otomotiv sanayi firmalarının 2011 yılı on bir aylık üretimleri
Production of automotive manufacturers in the 11 months of 2011
264.903
86
Hattat
4.502
11
4.502
Honda Türkiye
12.101
2
12.101
Hyundai Assan
81.565
14
81.565
Karsan
514
13
M. Benz Türk
1.727
6
16.845
56
15.410
4
Man Türkiye
Otokar
Oyak Renault
548
306.962
Toyota
1
13
2.755
43
19.600
1.508
24
1.508
664
10
139
1
1.366
2.717
44
306.962
52
Temsa
Tofaş
0
2.585
20.312
76
1.176
103.238
18
84.802
14
30
570
0
175.480
41
931
15
681
3.358
22
278.718
84.802
Türk Traktör
Toplam
588.668
100
3.913
100
29.842
100
432.404
100
6.356
100
19.478
100
3.114
100
37.248
89
37.248
41.750
100
1.125.525
Kaynak: OSD K. Kamyon: AYA 3.5-1.2 Ton, L. Truck: GVW: 3.5-12 Ton, B. Kamyon: AYA 12 Ton’dan Büyük, M. Truck: GVW 12 Ton And Up
Otomotiv üretimde rekora gidiyor
Otomotiv sanayisi geçtiğimiz
ay üretimde yüzde 10 artış
göstererek Ocak-Kasım
döneminde 1 milyon 84
bin adede kadar yükseldi.
Otomobil üretimi ise yüzde 8
arttı.
O
tomotiv sanayisi üretimi, kasım
sonu itibariyle 1 milyon 84 bin
adede yükseldi. Ocak-Kasım
döneminde toplam üretimde artış
yüzde 10, otomobil üretiminde yüzde
8 oranında gerçekleşti. Ocak-Kasım
döneminde üretim büyük kamyonda
yüzde 71, midibüste ve otobüste yüzde
36, küçük kamyonda ve minibüste yüzde
29, kamyonette ise yüzde 10 oranında
arttı.
OSD verilerine göre Kasım 2011'de
otomotivde bir önceki yılın aynı ayına
göre toplam üretim yüzde 8, otomobil
üretimi yüzde 14 oranında arttı. OcakKasım 2011 döneminde bir önceki yıla
göre toplam otomotiv sanayisi ihracatı
yüzde 4, otomobil ihracatı yüzde 2 arttı.
Toplam ihracat 708 bin adet, otomobil
10
Kasım November - Aralık December 2011
Konular
Kasım
(Kaynak: OSD)
Üretim
İhracat
Pazar
2010
2011
Ocak-Kasım
%
2010
2011
%
Toplam
89.635
96.250
8
982.765
1.083.775
10
Otomobil
45.453
51.759
14
546.748
588.668
8
Toplam
53.144
61.972
17
684.087
723.771
6
Otomobil
28.765
36.164
26
400.027
406.897
2
Toplam
77.406
66.714
-14
638.438
774.861
21
Otomobil
50.061
44.597
-11
410.323
504.208
23
Türkiye otomotiv sektörü üretim
ve satış rekoruna koşuyor. 11 aylık
üretim rakamı 1 milyon 84 bin adedi
bulurken, sektörün 2008’deki 1
milyon 170 binlik üretim rekorunu
kırmasına kesin gözüyle bakılıyor.
ihracatı ise 407 bin adet düzeyinde
gerçekleşti.
İhracat yüzde 26 arttı
Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına
göre toplam ihracattaki düşüş yüzde
13 oranında gerçekleşirken, otomobil
ihracatında yüzde 26 artış yaşandı. Bu
dönemde, ticari araç ihracatı yüzde 6
artışla 301 bin adet düzeyinde, traktör
ihracatı yüzde 5 azalışla 8 bin 219
adet düzeyinde gerçekleşti. Ayrıca
Avrupa otomotiv pazarında satışlar
düşerken, Türkiye otomotiv pazarı yeni
tarihi rekoruna doğru koşuyor. Türkiye
otomotiv pazarında 2011 yılı OcakKasım döneminde otomobil ve hafif
ticari araç toplam pazarı önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 20 artarak 735 bin
33 adet olarak gerçekleşti. Böylece 2010
yılındaki tüm zamanların satış rekoru
olan 793 bin adetlik rakamın bu yıl
geçilmesi kesinleşti.
www.taysad.org.tr
Otomotiv sanayi ihracatı
Sektör
Toplam Ana
Sanayi
Otomobil
Otobüs
2010 Toplam
2010
11 Ay
2011
11 Ay
%
10.524.185.321
9.518.482.308
10.680.549.001
12
6.200.089.720
5.639.404.413
5.989.870.992
6
611.349.266
536.825.290
674.411.902
26
Diğerleri
3.712.746.334
3.342.252.604
4.016.266.108
20
Toplam Yan
Sanayi
5.381.571.154
4.846.896.694
6.249.927.532
29
Aksam ve
Parça
4.294.684.843
3.864.284.974
5.013.050.802
30
958.038.048
866.974.823
1.142.735.007
32
Akümülatör
78.585.048
68.559.451
69.483.290
1
Emniyet Camı
50.263.215
47.077.446
24.658.433
-48
15.905.756.475
14.365.379.002
16.930.476.533
18
İç ve Dış Lastik
Toplam
Kaynak: UİB ve OAİ, Kasım 2011
U
ludağ İhracatçı Birlikleri ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri’nin açıkladığı 2011 yılı Ocak-Ekim döneminde toplam otomotiv sanayindeki ihracat, 15,4 milyar dolar
olarak gerçekleşti. Bu dönemde ihracat, 2010 yılı aynı dönemi ile
kıyaslandığında, ana sanayi ihracatında yüzde 11 oranında bir artış olduğu görülüyor.
2010 yılı Ocak-Ekim döneminde 4.388 milyon dolar olan toplam
yan sanayi ihracatının ise 2011 yılı aynı döneminde yüzde 30 oranında artarak 5.704 milyon dolar oldu.
2011 yılı Ocak-Ekim döneminde taşıt aracı ihracatı 2010 yılı aynı
dönemine göre yüzde 5 artarak 662 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde otomobil ihracatı değişmedi ve 371 bin adede düzeyinde gerçekleşti, ticari araç ihracatı 291 bin ve traktör ihracatı
ise 7.224 adet oldu.
Türkiye otomotiv pazarı
Otomotiv pazarı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde
geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21 oranında
artarak 775 bin adet düzeyine ulaştı.
T
oplam otomotiv pazarı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde
geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak
775 bin adet düzeyine ulaştı. Ancak 2011 Kasım ayında toplam pazar 2010 yılı aynı ayına göre yüzde 14 oranında azalarak 67
bin adete geriledi. ODD 2011 Yılı Ocak-Kasım dönemi sonuçlarına göre, 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde toplam pazar, 2010 yılı
aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak 775 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Ancak 2011 Kasım ayında toplam pazar 2010 yılı
aynı ayına göre yüzde 14 oranında azaldı ve 67 bin adet düzeyine geriledi. 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde otomobil pazarındaki
artış yüzde 23 düzeyinde olurken pazar 504 bin adede yükseldi. Diğer taraftan, 2011 Kasım ayı otomobil satışları 2010 yılı aynı ayına göre yüzde 11 oranında azaldı ve 45 bin adete düştü. 2010 yılı
Ocak-Kasım döneminde geçen yıla göre toplam otomobil satışları,
yerli otomobil satışları ve ithal otomobil satışları yüzde 23 oranında arttı. İthalatın pazar payı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde yüzde 69 gibi çok yüksek bir oranda gerçekleşti.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
11
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
OICA Genel Kurulu 2012'de İstanbul'da
OICA her yıl yaptığı Genel
Kurul toplantısını bu yıl 0102 Kasım 2012 tarihlerinde
İstanbul’da düzenleyecek.
O
SD’nin daveti ile yapılacak Genel
Kurul Toplantısı ilk gün OICA
üyeleri Tüyap Kongre ve Fuar
Merkezinde gerçekleştirilecek İstanbul
Motor Show’un açılışına katılacak ve
öğlenden sonra burada OICA Yönetim
Kurulu toplantısını yapacak. 02 Kasım
2012 günü sabah davetlilere açık OICA
Yuvarlak Masa toplantısında küresel
gelişmeler değerlendirecek, toplantıda
ülke raporları da sunulacak. Genel Kurul
ise öğlenden sonra toplanacak. OICA
üyelerinin daha sonra Bursa’daki sanayi
tesislerini ziyareti de planlanıyor.
1919 yılında Paris’te kurulan OICA
üyeleri arasında ABD, Japonya, Almanya,
Güney Kore, Fransa ve İtalya gibi başlıca
üretici ülkelerin de bulunduğu 39 ülkenin
ulusal otomotiv sanayi dernekleri yer
alıyor. 2011 yılında ABD, Almanya,
Fransa, İtalya, Japonya ve Kore’ye ek
olarak geçen yıl Çin ve Hindistan da
küresel pazarlardaki gelişmeleri dikkate
alınarak daimi üye olarak belirlendi.
Bu yıl Türkiye ile Güney Afrika, 3 yıl
için değişen üye olarak seçildi. OICA
Yönetim Kurulunda, küresel marka sahibi
ve küresel üretimi 1 milyon adedi aşan
kendi şirket veya gruplarına sahip ülkeler
daimi üye olarak yer alıyor.
OICA ulusal dernekler arasında işbirliği
kurarak ortak alanlarda çalışmalar
yapıyor, sanayi ile ilgili olarak küresel
verileri toplayarak yıllık raporlar halinde
yayımlıyor, sanayi politikalarının
geliştirilmesine destek oluyor ve başta
Birleşmiş Milletler olmak üzere diğer
uluslararası kuruluşlarda otomotiv
sanayini tek ses olarak temsilini sağlıyor.
OICA ayrıca küresel teknik mevzuatın
düzenlenmesinde temsil ettiği sanayi
adına doğrudan ve çok etkin bir rol
oynuyor.
OICA aynı zamanda tüm dünyada
düzenlenen otomotiv fuarlarını
akredite ediyor ve uygun olanları her yıl
düzenlenen OICA Fuar Listesine alıyor.
2009 yılından bu yana OSD, TAYSAD ve
TAİD’in desteği ile düzenlenen COMVEX
İstanbul Ticari Araçlar, Otobüs ve Yan
OICA General Assembly to be held
in İstanbul
Annual General Assembly meeting of
OICA will be held in İstanbul on the 1 and
2 November 2012. The invitees of the
meeting will participate to the opening
of İstanbul Motor Show, which will be
held in Tüyap Congress and Fair Center,
and continue to the OICA’s General
Assembly meeting in the afternoon.
On 2nd of November an invitee’s only
round table will be held to discuss global
developments and present country
reports. General Assembly will be
gathered in the afternoon. A site visit to
facilities in Bursa is also being planned.
Sanayi Fuarı da OICA fuar listesine kabul
edilmiş bulunuyor. 20-21 Ekim 2011
tarihinde Bükreş/Romanya’da yapılan
OICA (The International Organization
of Motor Vehicle Manufacturers) Genel
Kurul toplantısında OSD, 3 yıl süre ile
OICA Yönetim Kuruluna seçildi. Yönetim
Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı olarak
OSD Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer
görev yapacak.
Yeni Civic Sedan üretim bandından çıktı
Honda, Türkiye’de uzun
zamandır beklenen otomobili
yeni Civic Sedan için
Şekerpınar’daki fabrikasında
19 Aralık’ta üretime başladı.
Yeni Civic Sedan’ın yeni yılın
ilk haftasında yollarda olması
bekleniyor
Ş
ekerpınar’daki fabrikasından
yaptığı otomobil üretimiyle
Türkiye otomotiv sektörüne
önemli bir destek veren Honda, yeni
Civic Sedan’ın üretim heyecanını
yaşıyor. Otomobil severlerin uzun
bir zamandan beri merakla beklediği
yeni Civic Sedan, 19 Ocak 2011’de
Şekerpınar fabrikasında üretim
bandından çıktı. Yeni Civic Sedan’ın
2012’nin ilk haftasında Türkiye
12
Kasım November - Aralık December 2011
yollarında olması bekleniyor. LineOff töreni sırasında hattan çıkan ilk
otomobilin sembolik anahtarı bayiye
teslim edildi.
Honda’nın Türkiye’de en çok talep
gören modeli
Civic Sedan, Honda’nın Türkiye pazarında
en çok talep gören otomobili olarak
dikkat çekiyor. Güvenlikten konfora,
performanstan görünümüne kadar
baştan aşağı yenilenecek araç için
otomobil severlerin Türkiye’de büyük
bir talep göstermesi bekleniyor. Honda
Türkiye fabrikasının lokomotifi olacak
yeni Civic Sedan, Türkiye pazarının
yanı sıra Avrupa’nın diğer ülkelerine
de gönderilecek. Honda, 2012'de yeni
Civic üretimi ile atağa kalkmayı ve
hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor.
www.taysad.org.tr
Toyota'nın yeni stratejileri
Toyota Başkanı ve CEO’su Akio Toyoda, yeni
stratejilerinin başında dünyada en çok sattıkları
Corolla modelinin yeni nesli olacağını belirterek,
“Bu model Türkiye’de de üretilecek. Türkiye’nin
rolünü artırıp büyümemizde etkin olarak
kullanacağız” dedi.
U
luslararası Tokyo Fuarı’nda, Toyota Başkanı ve CEO’su
Akio Toyoda Corolla modelini yeniden Türkiye’de üreteceğiz” dedi. Türkiye’deki gelişmeleri heyecanla izlediklerini
ve Türkiye’nin Toyota dünyasındaki öneminin büyük olduğunu belirten Toyoda, bu sebeple Türkiye’deki fabrikalarının rolünü artırıp
büyümelerinde etkin olarak kullanacaklarını söyledi.
Türkiye 3. çeyrek büyümesi
TÜİK verilerine göre, 2011 yılının üçüncü
çeyreğinde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) bir
önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,2 arttı.
Bu rakamla Türkiye 3. çeyrekte Çin'in ardından
dünyada ikinci oldu.
Y
ılın ilk dokuz ayında ise yüzde 9,6 büyüme ile Çin’i de geride bırakarak ilk sırada yer aldı. Türkiye’nin iç talebiyle bu
kadar büyüyebilen ender ülkelerden olduğuna işaret eden
ekonomistler, yıl sonu büyüme oranının yüzde 8’i aşacağını belirtiyor. 2011 yılının üçüncü döneminde sabit fiyatlarla en fazla büyüme gösteren sektör, dolaylı mali aracılık hizmetleri oldu. En fazla büyüyen diğer sektörler inşaat (yüzde 10,6), ulaştırma, depolama ve haberleşme (yüzde 9,7), toptan ve perakende ticaret (yüzde
9,6) olarak sıralandı.
Turkey’s growth in the third quarter
According to the TÜİK data, GDP of Turkey increased by 8,2 percent
in the third quarter of 2011. Turkey became second in the world after
China, with this growth rate.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
13
SEKTÖRDEN HABERLER
Renault elektrikli
test merkezini açtı
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
Toyota Motor Avrupa’da görev değişikliği
Emin Ataç, Toyota’nın tüm
Avrupa Operasyonlarının
Parça ve Komponent Satın
Almalarından Sorumlu
Direktör görevine atandı.
Renault, elektrik motorlu
araçla ilgili Fransa
Lardy’deki özel test merkezi
faaliyete geçirdi...
1
R
993 yılında Toyota Türkiye’nin
satın alma bölümünde çalışmaya
başlayan Emin Ataç, 2003 yılında
Toyota Motor Avrupa’nın Brüksel’deki
merkezine transfer olup, Toyota’nın
Avrupa üretim operasyonlarındaki
belirli komponentlerin merkezi satın
almasında görev yapmıştır. 2007
yılında ise sorumlulukları genişletilerek,
Satınalmada Genel Müdür görevine terfi
etmiştir.
enault, elektrik motorlu araçla
ilgili atağına Lardy'de bu
araçlara özel test merkezini
faaliyete geçirerek devam ediyor.
Bu yatırım ve üç yıl süren elektrikli
parçalarla ilgili çalışmalar, Renault'nun
bugün yüzde 100 elektrikli,
performanslı, emniyetli ve yüksek
kaliteye sahip bir araç gamı sunmasını
sağlayacak.
Test merkezi, elektrikle ilgili yeni
teknolojilerin uygulanmasında
stratejik bir unsur olan elektrikli motor
ve piller için özel test olanaklarının
çoğunluğunu bir araya getirecek. 2009
yılında faaliyete geçen bu merkez,
zaman içerisinde genişleyerek yüz
kadar test bandıyla bugün 3 bin 300
metrekare alana ulaştı.
Tesiste üç yıldır, elektrik motorlu
araç gamında kullanılan elektrikli
organların performans, güvenilirlik ve
güvenliğinin sağlanması ve kontrolü
ile ilgili önemli testler yapılıyor.
Renault, on iki ay içinde pazara
sunulacak yeni nesil dört elektrik
motorlu aracın ilkleri olan Kangoo
Z.E. ve Fluence Z.E.'nin lansmanına
hazırlanıyor.
Emin Ataç
Türkiye PSA’da bir üst sınıfa çıktı
Fransız otomotiv üreticisi
PSA Peugeot Citroen,
durgunluğa karşı geliştirdiği
yeni stratejisine Türkiye’yi de
ekledi. Bu kapsamda ciddi bir
yeniden yapılanmaya girecek
PSA Grubu, Türkiye’nin
konumunu da “öncelikli
ülkeler” arasına alacak.
2
Renault opened elektric test center
Renault announced that its practices on
electric vehicles are continuing with the
opening of a test center in Lardy. This investment and 3 years of electric parts related work will ensure Renault to present
100 percent electric, high performance,
safe and high quality vehicle gum.
14
Kasım November - Aralık December 2011
2012 yılından itibaren Toyota’nın
tüm Avrupa operasyonlarının Parça ve
Komponent Satın Almalarından Sorumlu
Direktör görevini yürütecek olan Ataç
bu kapsamda, Toyota’nın Avrupa ikmal
üstünde, kaynak sağlama, fiyatlandırma
ve yeniden yapılandırma çalışmalarından
sorumlu olacaktır."
012 yılında borç krizi nedeniyle
Avrupa otomotiv piyasasında
durgunluk bekleyen PSA, bir yandan
gelişen pazarlarda genişlemeyi ve Avrupa
pazarına bağımlılığını azaltmayı, diğer
yandan da yeni model yelpazesiyle daha
üst segmentlere de hitap ederek karlılığı
artırmayı hedefliyor. PSA markaları
toplam satışlarının yüzde 41’ini, Avrupa
dışı pazarlarda gerçekleştiriyor.
2011’de Avrupa otomotiv pazarının
durağan bir seyir izleyeceği belirtilirken,
yıl sonuna kadar Çin’de pazarın yüzde
7, Latin Amerika’da yüzde 6, Rusya’da
yüzde 30 gelişme kaydedeceği tahmin
ediliyor. Türkiye’de ise otomotiv pazarı,
vergi artışları ve diğer önlemlere rağmen
bu yılın ilk 10 ayında yüzde 27 arttı.
İşte bu nedenle PSA’nın, 2012’de
uygulamayı planladığı adımlar
çerçevesinde, öncelikli pazarlara yönelik
yeni bir yapılanmayı devreye sokacağı
bildiriliyor. Henüz resmen açıklanmasa
da, PSA’nın Türkiye’yi halen bağlı olduğu
Güney Avrupa bölgesinden çıkartıp
2012’den itibaren gelişme potansiyeli
olan “Uluslararası Pazarlar” bölümüne
bağlayacağı ifade ediliyor.
2007 yılında Peugeot Türkiye Genel
Müdürü olan, ekimde Peugeot Kuzey
ve Doğu Avrupa Ticari Direktörlüğü’ne
getirilen Jean Pierre Vieux, bu görevde
sadece üç hafta kaldı.
Kuzey ve Doğu Avrupa Ticari
Direktörlüğü çerçevesinde Türkiye
dışında 16 ülkeden sorumlu olacağını
açıklayan Vieux, PSA Grubu’ndaki yeni
yapılanma çerçevesinde bambaşka
bir göreve getirildi. Üstelik bu kez
sorumluluk bölgesinde yine Türkiye de
var. Resmen açıklanmamakla birlikte
“Uluslararası Pazarlar” bölümünde satış
sonrasi faaliyetleri sorumluluğunu Vieux
üstlenecek.
www.taysad.org.tr
Otomotiv tasarım yarışması
ve proje pazarı başlıyor
Türkiye ihracatının lokomotifi durumundaki
otomotiv endüstrisinin ihracattaki tek temsilcisi
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği,
sektörde bir ilke imza atarak “Türkiye Otomotiv
Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı ve Tasarım
Yarışması” projelerini başlatıyor.
T
ürkiye'de Ar-Ge ve tasarım kültürünün yerleşmesi, gelişmesi, sektöre yeni işgücü, fikir ve metodların kazandırılması ve
dolayısıyla dünya otomotiv piyasasında rekabetçi gücün artırılması hedefiyle, OİB tarafından gerçekleştirilen “Türkiye Otomotiv Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı ve Tasarım Yarışması” projeleri, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın desteği ve TİM koordinatörlüğünde düzenleniyor.
Otomotiv sektöründe ilk kez gerçekleştirilen ve gelenekselleşmesi hedeflenen etkinlik, sektörde çalışan profesyoneller, araştırmacılar, akademisyenler, ilgili dallarda eğitim alan öğrencileri içine alan
geniş bir kitlenin yaratıcı fikirlerini ortaya koyabileceği, “Proje Pazarı” ve “Tasarım Yarışması” olmak üzere iki farklı projeyi kapsıyor.
Tasarım ve projeler için başvurular 2 Ocak - 20 Nisan 2012 tarihleri arasında, online olarak www.otomotivprojeyarismasi.com ve
www.otomotivprojepazari.com üzerinden dosya yükleme yoluyla
yapılabilecek. 17-18 Mayıs 2012 tarihlerinde, İstanbul Haliç Sütlüce Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek ödül töreni, Ar-Ge Proje
Pazarı sergisi ve konferansları kapsayan törenle sona erecek.
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu; “Türkiye ekonomisinin
lokomotif sektörlerinden ve son beş yılın ihracat şampiyonu Türk
Otomotiv Endüstrisi’nin gelişimi ve global arenada rekabetçiliği
için tasarım, inovasyon ve Ar-Ge konularını içine alan topyekün
farkındalığı destekleyecek önemli bir adım daha atıyoruz.“ şeklinde
dile getiriyor.
Turkey’s first automotive design contest and
project market starts
OIB, the only export representative of automotive industry, commences “R&D Project Market and Design Contest in Turkish Automotive
Sector” project. The project aims to enhance and develop R&D and
design culture in Turkey, provide new workforce, idea and methods to
the sector, and increase competitive power in global automotive market as well. The project is being implemented by TIM with the support
of Ministry of Economy.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
15
SEKTÖRDEN HABERLER
ASO'dan Türk
Traktör'e ödül
ASO, 48. Yıl Ödülleri
çerçevesinde Türk Traktör'ü
3 dalda ödüllendirdi.
A
SO 48. Yıl Ödülleri çerçevesinde; Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Ar-Ge, İhracat ve Çevre olmak üzere 5 dalda 48 şirket ödüllendirildi. TürkTraktör’ün kurumlar vergisi kategorisinde, 2010 yılında 47 milyon 776 bin 397,40 lira tahakkuk tutarı ile en yüksek kurumlar vergisi ödeyen şirketler arasında üçüncülük ödülünü aldı.
TürkTraktör’ün 2010 yılında gerçekleştirdiği 8 bin 938 adet traktör ve 5 bin
280 adet transmisyon ihracatı ile ihracat dalında ikincilik ödülüne layık görüldü. Sektörünün ilk otomotiv kuruluşu olmasının yanı sıra, Sanayi Bakanlığı
tarafından tescillenmiş ilk Ar-Ge merkezine de sahip olması itibariyle de, ArGe çalışmalarıyla üçüncülük ödülünün
sahibi oldu.
ASO’s award to TürkTraktör
TürkTraktör received 3 awards in ASO’s
48th Year Awards. With its export rates
in 2010, 8.938 units of tractor and 5.280
units of transmission, the company
received the first runner up award in
export category. Another award in the
R&D category came to the company as
a result of being the first in the sector
that received Ministry of Industry’s R&D
Center registration.
İhracat pazarını
çeşitlendirdi
Hidromek Pazarlama
Müdürü Karaağaç, geçen
yıl 45 milyon Euro olan
ihracatlarının bu yıl
yaklaşık 100 milyon euroya
ulaşacağını söyledi.
“İhracat Yıldızları” ödülü sahibi
iş makinesi üreticisi firmanın
Pazarlama Müdürü Levent Karaağaç,
dış pazarlarını çeşitlendirmeleri
sayesinde, Euro Bölgesi’ndeki krize
rağmen bu yılın ihracat rakamlarının
geçen yılın iki katından fazla
artacağını belirtti.
18
Kasım November - Aralık December 2011
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
V1 Avrupa’da görücüye çıkacak
New York’ta ihalesini
kaybetmesine rağmen
geliştirme çalışmaları
sürdürülen Karsan V1,
Avrupalıların önüne ilk kez
Hollanda’da düzenlenecek
Taxi-Expo’da çıkıyor.
N
ew York taksi ihalesinin finalinde
elenen Karsan V1, ilk kez
Avrupalıların önüne çıkıyor.
Üretime hazır hale getirilmesi amacıyla
testlerine devam edilen Karsan V1, bu
fuarda prototip haliyle sergilenecek.
New York Belediyesi ile TLC’nin (Taksi ve
Limuzin Komisyonu) “Geleceğin Taksisi”
ihalesi için Karsan ve kardeş kuruluşu
Hexagon Studio’nun geliştirdiği Türk
malı taksinin prototipi, Amsterdam’daki
“Taxi-Expo 2011”de sergilenecek. 2-3
Aralık’taki etkinlik, taksi dünyasındaki
gelişme ve yeniliklerin tanıtıldığı,
Hollanda’nın yanı sıra Belçika ile
Lüksemburg gibi Avrupa ülkelerinin de
büyük önem verdiği bir fuar. Aracın
konsept hali, daha önce New York’ta
Amerikan kamuoyuna tanıtılmış,
Autoshow 2010’da da sergilenmişti.
V1 will be in Europe
Karsan V1, which lost NY cab tender in the
final step, will be showcased to Europeans
for the first time. V1, of which’s tests are
still going on, will be showcased as a prorotype in the expo.
ABD’liler Bursalı Combo’ya da sıcak
2
013 yılından itibaren ABD'de
satışına başlanacak Bursalı Ram
Doblo’yu beklemeye koyuldu.
Amerikalılar, şimdilerde de Doblo
platformu üzerinde üretilen yeni Opel
Combo’nun, Chevrolet markasıyla ABD
pazarına uygun olup olmayacağını
tartışmaya başladı.
Amerikan basınında çıkan haberlerde,
pazarda yeni bir sınıf oluşturan Ford
Transit Connect’in giderek kabul gördüğü
ve satışlarının geçen yıla göre yüzde
16’lık artışla bu yılın ilk 10 ayında 25
bin adedi aştığına dikkat çekilirken,
Chrysler Grubu’nun Fiat Doblo’yu Ram
markası için hazırladığı, Nissan’ın da
Avrupa’da sattığı NV200’ü gelecek yıldan
itibaren piyasaya sunacağı hatırlatıldı.
Kompakt Van sınıfının ABD’de henüz
büyük rakamlara ulaşmadığı, ancak
büyük potansiyeli olduğuna dikkat
çekilen yorumlarda, yeni uygulamaya
girecek yakıt tüketimi normlarının
şirketleri zorunlu olarak bu tip araçlara
yönlendireceği de ifade edildi.
Fiat ile General Motor arasındaki
anlaşma uyarınca Doblo temelli
yeni Combo’nun Avrupa’da satışına
başladığı vurgulanan yorumlarda, aracın,
benzer şekilde Chevrolet markasıyla
ABD pazarı için de düşünülebileceği
dile getirildi. Fiat temelli aynı aracın
Ram Doblo ve Chevrolet markalı
olarak aynı pazarda satılmasının
sorun yaratıp yaratmayacağının da
tartışıldığı yorumlarda, tasarım ve motor
seçenekleri konusunda yeterince farklılık
sağlanmasının sorun yaratmayacağı
belirtildi. Bununla birlikte GM
yetkililerinin, şu an ABD ve Avrupa dışı
diğer pazarlar için böyle bir seçeneği
düşünmediği de kaydediliyor.
www.taysad.org.tr
Yerli otomobile destek
Türkiye'nin yerli otomobil markası oluşturulması
çalışmalarına bir destek de Alman otomotiv
firması Mercedes'ten geldi.
Daimler AG Yönetim Kurulu Başkanı Dieter Zetsche
D
aimler AG Yönetim Kurulu Başkanı ve Mercedes-Benz Binek
Araçlar Başkanı Dieter Zetsche, Türkiye’nin yerli otomobil
markasını oluşturması projesinde Mercedes-Benz olarak
yer almalarıyla ilgili, ‘’Türk hükümetinden bir talep gelirse bundan
memnuniyet duyarız ve seve seve değerlendirmeye alırız’’ dedi.
Zetsche, Mercedes olarak, Türkiye’de oluşturdukları çok güçlü ve
son derece başarılı bir sanayi ve üretim üsleri bulunduğunu ifade
etti. Mercedes’in küresel otobüs üretiminin çok önemli bir bölümünün Türkiye’de başarıyla yapıldığını anlatan Zetsche, kamyon üretiminde de Türkiye’deki tesislerinin önemli bir yeri bulunduğuna
işaret etti. Türkiye’de otomobil üretimi yapıp yapmayacakları sorusu üzerine Zetsche, belli bir bölgede otomobil üretimi yapmalarının daha çok hacim ile ilgili olduğunu belirtti. Talep hacminin belli
bir noktaya ulaşmadığı yerlerde otomobil üretmenin çok ekonomik
ve fizibl olmadığını ifade eden Zetsche, Mercedes’in premium otomobiller ürettiğini hatırlatarak, premium araçlarda bu hacme ulaşmanın daha zor olduğunu söyledi.
Türkiye’nin yerli otomobil markasını oluşturması çalışmalarında yer almak isteyip istemeyecekleri sorusu üzerine de Zetsche,
şunları söyledi: ‘’Türkiye’nin yerli otomobil markasını oluşturması
projesinde yer almamızla ilgili Türk hükümetinden bir talep gelirse
bundan memnuniyet duyarız ve seve seve değerlendirmeye alırız.
Henüz böyle bir teklif gelmedi. Mercedes-Benz’in premium araçlar
üretmesinden dolayı böyle bir teklif gelmemiş olabilir, ancak yine
ifade etmek isterim ki, böyle bir teklif gelirse bundan memnuniyet
duyarız.’’
Mercedes’ support to local automobile
Daimler AG Chairman and Mercedes Benz Passenger Vehicles President
Dieter Zetsche shared his ideas on being a part of producing a local
automobile as Mercedes and said: In case of invitation we will be
proudly assess. Being as Mercedes, he also expressed that they have a
strong and successful industry and production base in Turkey. Zetsche
also said that an important share of their global bus production is
being handled in Turkey, as well as their truck production.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
19
TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ
TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE
Alman tedarik sanayi
2012'ye nasıl bakıyor?
Ama artan bir oranda orta ve küçük ölçek firmaların da küreselleşme faaliyetlerine hazırlandıklarını izlemekteyiz. Önümüzdeki yıl, Almanya’da mukim her 3 şirketten biri Almanya dışında üretim ünitesi kurmayı düşünüyor, planlıyor. Bu, ülke
içindeki faaliyetleri başka ülkelere taşıma
anlamında bir faaliyet olarak değil, merkezi sabit tutup artı bir faaliyet olarak düşünülüyor. İkinci halka (Tier2) olarak tanımlanan yan sanayi firmalarında küreselleşme istemi daha yüksek.
Ahmet Yılmaz
TAYSAD Almanya Temsilcisi,
exTim GmbH
Yönetim Kurulu Başkanı
TAYSAD Germany Representative
Chairman of the Board
of exTim GmbH
A
lman otomotiv ana ve yan sanayileri açısından 2011 yılı başarılı bir yıl oldu. Alman orijinli
firmalar hem Almanya’da hem
de kürenin önemli coğrafyalarında kayda
değer büyüme rakamları yakaladılar. Otomotiv sektörü, Almanya’nın bilhassa ihracat ve istihdam yönünden lokomotifidir.
Almanya’nın yeni genel ihracat rakamlarının trilyon Avro seviyesine ulaşmasında
otomotiv sanayinin katkısı büyüktür.
Alman otomotiv ana ve yan sanayi birçok
özelliği ile küresel anlamda benchmark’tır.
Bu yazıda sizlerle ana sanayiden ziyade
yan sanayi firmalarının 2011-2012 yılları mukayesesi, gelecekte daha fazla yönelecekleri/eğilecekleri konuları irdelemek,
paylaşmak istiyorum.
Birinci konu; küreselleşme: İhracat ve
yurtdışı üretim rakamlarından da görüleceği gibi Alman firmaları küreselleşmede bir hayli yol aldılar. Küreselleşmeden
en fazla payı büyük şirketler almaktadır.
20
Kasım November - Aralık December 2011
Küreselleşmede firmaların yöneldikleri
coğrafyalara baktığımızda, ilk olarak Alman ana sanayilerin faaliyet gösterdiği
coğrafyalar görülmektedir. Ama bu yönelimi sadece ana sanayi baskısı altında
‘zoraki mesken’ gibi algılamak tamamen
doğruyu yansıtmamaktadır. Tabii ki, Alman ana sanayilerin küresel faaliyet gösterdiği coğrafyalar, yine Alman yan sanayi firmalarına büyük olanak tanımaktadır. Ama küreselleşme stratejilerindeki ana değişkenleri; müşteri çeşitliliği sağlama, inovasyon ve teknolojik öncülüğün
getirdiği avantajlar olarak sıralayabiliriz.
Alman yan sanayi firmalarının gözde ülkelerini sırasıyla belirtmek gerekirse; Çin,
Hindistan, ABD, Rusya, Brezilya, Romanya, Meksika ve Polonya’yı sayabiliriz. Listeden görüldüğü üzere Türkiye ilk beşte
yeralmamaktadır.
İkinci konu; hammadde kıtlığı/alternatif malzeme arayışı: Önümüzdeki dö-
2012 predictions of
German Supply Industry
2011 has been a successful year for German automotive and supply industry.
German companies reached to significant
growth rates both in Germany and in other
important geographies of the globe. Automotive sector is the locomotive of Germany specifically in terms of export and
employment. Germany’s new export rates
reached to trillion Euro’s mostly because
of automotive industry.
German automotive and supply industry is
a benchmark with its many features. Therefore, in this issue I would like to focus
on 2011-2012 assessments of supply industry companies and what will they do in
the future.
The first subject is globalization. As can
be seen by export and international production numbers German companies took
major steps in globalization. The bigger
shares go to the bigger companies yet SMEs
also are ready for globalization. One out of
three companies in Germany plans to establish a production unit in out of Germany
for the next year. This does not considered
as mobilization of operations but as additional activity. In Tier2 companies, globalization desire is higher.
When we check the geographical spread of
the companies, we mostly see the places
where German automotive industry operates. However such intention should not be
considered as mandatory. Of course German automotive industry’s operation regions enable supply industry companies to
operate there as well. But the main variables of globalisation strategies can be as follows: enabling customer differentiation, inwww.taysad.org.tr
dan dolayı alternatif malzeme arayışı hız
kazanmıştı. Son gelişmeler doğrultusunda yan sanayi firmalarının Ar-Ge kurumları ile bu yöndeki kooperasyonlarının artacağı tahmin edilmektedir.
nem plastik, metal, çelik ve bakır gibi malzemelerde sıkıntılar yaşanacağı tahmin
ediliyor. Bu malzemelerde kıtlık ve dolayısı ile arz/talep dengesinden kaynaklı fiyat artışlarının önemli sorunlara gebe olduğu/olacağı hesap edilmektedir. Ana sanayilerin hammaddeden kaynaklı fiyat artışına verdikleri tepkiler henüz yan sanayi
açısından kabul edilir seviyede değil. Ayrıca yan sanayi firmaları önemli ölçüde likit kaynaklarını hammadde temini için
kullanmak zorunda kalmaktadırlar. Bu da
yan sanayi firmalarının zaten güçlü olmayan finans yapılarını zorlamaktadır. Gelecek için risk içeren bu alanda alternatif malzeme arayışı artmıştır. Zaten araç
hafifletme ve enerji verimliliği konuların-
Üçüncü konu; ürün ve müşteride çeşitlilik: Yan sanayi firmaları artan bir oranda
otomotiv ana sanayiden bağımsızlaşma,
dolayısı ile büyüme riskini negatife çevirmemek için başka branşlara da yönelmektedirler. Bu branşlar yan sanayi tiplemesine göre değişiklik arz etmektedir. Büyük firmalar (Tier1) enerji sektörüne girer
iken, ikinci halka yan sanayiler elektronik ve makina sektörlerine yönelmektedirler. Bu yönelme, bir yanda yatırımlar
olarak karşımıza çıkarken diğer yanda da
daha çok bu ürün grubundan müşterilere
hizmet sunumu olarak gerçekleşmektedir.
Dolayısı ile önümüzdeki dönem yan sanayi firmalarının büyüme stratejisinde değişik ama yakın branşlara yönelme göreceğiz. Aslında bu çeşitlilik konusu Türkiye yan sanayi firmaları için hiç de yabancı
bir konu değil. Otomotivde faaliyet gösteren yan sanayi firmalarımızın bir çoğu
başlangıçta beyaz eşya sektörüne hizmet
veren firmalardı ve sonrasında ürün grubuna otomotivi de başarılı bir şekilde dahil etmişlerdi. Aktüel olarak savunma ve
uzay sanayilerine yönelim ve/veya bu
novation and advantages that arise from
technological pioneer. The favourite countries for German supply companies are
China, India, USA, Russia, Brazil, Romania,
Mexico and Poland. As it can be seen from
the list Turkey is not among the top five.
financial difficulties for the supply companies. This is a risky area for future and therefore alternative material researches are
increasing. With the latest developments
supply companies’ cooperation with R&D
institutions will likely to increase.
The second subject is the lack of raw material and search for alternative materials. It is
predicted that lack of plastic, metal, steel
and copper will be experienced. This means
shortage of those materials will lead to a
shift in supply/demand balance and consequently increase in the prices. The reaction
of automotive industry to increased prices is
not acceptable for the supply industry yet.
Besides supply companies mostly use their
liquids for raw materials, which results with
Third subject is the diversified products and
customers. Supply companies are trying
to get over their dependency towards automotive industry and search for newer
branches, which are diverging based on
supply industry categories. Tier1 companies enter energy sector, tier2 companies go with electronic and machinery sectors. These directions realize not only as investments but also as service providing for
the customers of these product groups. For
ürün grubuna dahil olmaya yönelik faaliyetler gelecek senaryoları açısından doğru bir karar ve gerekliliktir.
Almanya’da şirketlerin sürekli gündeminde bulunan Ar-Ge faaliyetlerinin genelde
artarak devam edeceğini biliyoruz (2010
yılında toplam Ar-Ge yatırımları 19 milyar Avro üzerinde idi). Önümüzdeki dönem Ar-Ge yatırımları bilhassa ikinci halka yan sanayide hız kazanacak. Yukarıda
belirttiğimiz 3 ana eğilim zaten Ar-Ge’yi
zorunlu kılmaktadır. Mevcutta firmaların
Ar-Ge yatırımları ortalama olarak cironun
%7’sine tekabül etmektedir. Bu oran ikinci halka yan sanayide %10’lara kadar çıkmaktadır.
Alman yan sanayi firmalarını meşgul
eden/edecek bir diğer konu da önümüzdeki dönem artacağı tahmin edilen proteksiyonizm yani korumacılık. Başta Çin
ve ABD olmak üzere birçok ülkenin koruma kalkanlarını devreye alacakları tahmin
edilmektedir.
Özetle, Alman yan sanayi firmalarının yarıdan fazlası 2012 için umutlu. Her ne kadar Avro üzerindeki baskının büyüme rakamlarını aşağıya çekeceğinden emin olsalar da yukarıda belirtilen yeni yönelimler ile risklerin azaltılacağı fikri şimdilik
egemen görünüyor.
that reason we will see tendency for different but close sectors amongst the supply
industry companies in the upcoming period. Diversification is something Turkish
companies are familiar with. Most of the
suppliers were working with white good
sector initially and they included automotive their product groups. Tendency to defense and space industries is a must for future scenarios.
We all know that R&D will increasingly
continue amongst German companies and
in the coming period R&D investments will
gain importance among Tier2 companies.
The 3 tendency we mentioned above requires R&D. The investment on R&D equals 7
percent for present companies and this increase to ten percent in Tier2.
Another subject is that protectionism,
which seems to be increasing in the coming
period. Specifically China and US, as well as
other countries will increase their protection.
To summarize, German suppliers are hopeful about 2012. Despite the problems with
Euro will decrease the growth rates, these
new tendencies will also decrease the risks.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
21
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan:
Tecrübemizi yerli marka
yaratmak için kullanmalıyız
Ekonomi Bakanı Zafer
Çağlayan, Türkiye otomotiv
üretiminde yüksek performans
ve kaliteli iş gücü ve araç
tasarımında elde ettiği
deneyim, bilgi birikimi ve
kalifiye eleman avantajını yerli
marka üretimi için kullanmak
zorunda olduğunu belirtiyor.
2012’de otomotiv sektörünü neler
bekliyor?
O
tomotiv sektörü diğer sektörler gibi genel sanayi kavramı
içinde tanımlanmasına rağmen
kendine özgü farklılıkları olan
bir sektördür. Uluslararası kalite sistemlerinin uygulandığı, güçlü yabancı ortakları ile tam entegrasyonu sağlamış, Ar-Ge
potansiyelini hızla geliştiren, uluslararası yatırım-ortaklık-üretim-ticaret ilişkilerinin en yaygın olduğu sektör, otomotiv sektörüdür. Otomotiv sektöründe, tedarik zinciri içerisinde hammaddeden satış ve pazarlamaya kadar bütün aktiviteler
küresel bir pazar içerisinde gerçekleşmekte, bu zincir içerisinde yer alan firmaların
oluşturduğu katma değer ekonomi üzerinde olumlu etkisinin çarpan etkisi nedeniyle katlanarak yaşanmaktadır. Yarattığı
nitelikli istihdam ile ülkemizin genel teknolojik seviyesinin yükselmesinde önemli
bir paya sahip olan otomotiv sektörü için
2012 yılı, yakalanan rekabet gücünün küresel anlamda sürdürülebilirlik mücadelesinin verileceği bir yıl olacaktır. Bu mücadele bilim ve teknolojiyle, inovasyonla,
değişimle ve sektörün kendini sürekli geliştirmesiyle kazanılacaktır.
Bilindiği gibi, son aylarda Avrupa Birliği
ülkelerinde baş gösteren ve önümüzdeki
dönemlerde daha da derinleşmesi ihtimal
dahilinde olan Avrupa ekonomik krizinin,
otomotiv sektörümüzü olumsuz etkileyebilmesi muhtemeldir. Bununla birlikte, IMF Dünya Ekonomik Görünümü isimli
22
Kasım November - Aralık December 2011
Zafer Çağlayan, T.C. Ekonomi Bakanı
raporda, 2011 yılı büyüme tahminlerinin
gerek dünya gerekse de Avrupa için son
dönemde aşağı yönlü revize edilmesi hususu da dikkate alındığında, 2012 yılının
aynı zamanda otomotiv sektörümüz için
yeni pazarların daha fazla önem kazanacağı bir yıl olması kaçınılmaz gözükmektedir. Bu nedenle özellikle Avrupa odaklı ihracatı bulunan firmalarımızın 2012
yılında gelişmekte olan bölgelere yönelik stratejiler geliştirebileceğini düşünüyorum. Bu kapsamda Rusya Federasyonu,
Afrika, Brezilya, Çin, Hindistan ve İran gibi
bölgelere gerek sektörel heyet ziyaretleri
ve bu ülkelerden önemli muhatapların ülkemize davet edilerek sektörümüzün yakından tanıtılması gerekse de bu ülkelerde düzenlenen uluslararası fuarlara katılım ile pazar payımızın artırılması için yürütülecek çalışmalara Bakanlığımızca destek olunmaya devam edilecektir.
2012 yılını değerlendirirken, 2011 yılına
da bakmalıyız. Türkiye otomotiv sektörünün 2011 yılı performansına baktığımızda, 2010 yılında toplam taşıt araçları üretimimizin 1,1 milyon adet düzeyinde gerçekleştiğini, 2011 yılı sonu rakamının ise
bu rakamı az farkla da olsa aşacağını tahmin ediyorum. 2012 yılı için ise yukarıda
belirttiğim hususlar da dikkate alındığında üretimde, en karamsar ihtimalle 2011
yılı rakamının aşılacağı beklenebilir. Otomotiv sektörünün küresel boyutta resmine bakıldığında ise, IMF Dünya Ekonomik
Görünüm Raporunda aşağı yönde revize edilmiş büyüme rakamlarıyla paralellik arz edecek şekilde, uluslararası otomotiv sektörü analizlerinde de tahminlerin
aşağı yönlü revize edildiğini görüyoruz.
Bu analizlere göre, 2011 yılı toplam motorlu araç üretiminin yaklaşık 80,9 milyon
adet olması beklenirken, 2012 senaryoları
www.taysad.org.tr
iki şekilde karşımıza çıkmaktadır. Birincisi, 2012 global üretim rakamının 86,8 milyon adet olmasıyken, diğeri Avrupa’daki
borç krizinin etkilerini derinleştirmesine
bağlı olarak bu rakamın 2011 yılına göre
en fazla yüzde 1,3’lük bir artışla yaklaşık
81,9 milyon civarında gerçekleşmesi.
Benim öngördüğüm tablo iyimser senaryoya daha yakın olarak değerlendirilebilir.
Çünkü, küresel üretimde yüzde1,3’lerden
daha fazla bir artış beklemekteyim. Bu artış yine, üretim koşulları rekabetçi olmaktan çıkmış, maliyetlerin yüksek olduğu
Amerika, Japonya ve AB gibi klasik üreticilerden ziyade, son yıllarda yükselen pazarlar olan Güney Amerika, Doğu Avrupa,
Türkiye ve Asya’dan kaynaklanacaktır. Ülkemiz 2012 yılında da, dünya toplam taşıt
aracı üretiminde 16. sıradaki yerini muhafaza edecektir. Bununla birlikte bu listedeki Hindistan, Tayland, Rusya Federasyonu ve Endonezya gibi ülkelerin sıralamalarını yukarı yönlü değiştirmesi mümkün olabilir. 2015 yılına kadar ÇHC, Hindistan ve Rusya dışında İran, Tayland ve
Türkiye’nin en hızlı büyüyen pazarlar olacağı şeklindeki uluslar arası beklentiler de
bu öngörümü destekler niteliktedir.
2011 yılında taşıt aracı ihracatımızın yıl
sonu itibariyle bir önceki yıla göre ortalama yüzde16-17 artışla 20 milyar doları aşması mümkün görünmektedir. Sektörün genel ihracatımızdan aldığı payın
2011 yılında da yüzde16 civarında olmasını bekliyorum. Üretimin yaklaşık yüzde
67’sinin ihraç edilebileceği varsayıldığında, adet bazında 2011 yılı ihracatının yaklaşık 750-800 bin adet olacağı söylenebilir. 2012 yılında da Türk otomotiv sektörü
yakaladığı yüksek verimliliğe dayalı maliyet avantajı ile önemli bir küresel merkez olma özelliğini güçlendirerek sürdürecektir.
Hükümetimizin Orta Vadeli Programında
(2012-2014) öngörüldüğü şekilde Türkiye
toplam ihracatı 2012 yılında 148,5 milyar
dolara ulaşırsa, otomotiv sektörünün genel ihracatımız içindeki payının yüzde15
dolayında olacağı varsayımıyla, sektörde
2012 yılında 22,3 milyar dolarlık ihracat
rakamına ulaşılabilmesi mümkün olabilecektir.
Otomotiv sektörünün yeni ihracat pazarlarına yönelmesi için neler yapılmalı?
Otomotiv sektörü, ihracat odaklı yapısıyla, ülkemiz genel ihracat performansına doğrudan etki eden çok önemli bir sektör konumundadır. Başlıca ihraç pazarlarımız; Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere,
www.taysad.org.tr
İspanya, Rusya Federasyonu, Romanya,
ABD, Belçika ve Polonya’dır. 2010 yılında
otomotiv ana sanayi ihracatımızın değer
bazında yaklaşık yüzde 77’si Avrupa Birliği üyesi ülkelere yapılmıştır. Yan sanayide pazar bağımlılığı daha az olmakla birlikte yaklaşık yüzde 70 oranında yine AB
ülkelerine yönelik olarak gerçekleşmiştir. Söz konusu pazar bağımlılığı sebebiyle son dönemde Batı Avrupa’da yaşanan
ekonomik kriz ülkemiz otomotiv ihracatını olumsuz etkileyebilmekte, bu durum
da bizlere ihracatta pazar çeşitlenmesinin
önemini bir kez daha hatırlatmaktadır.
Sektörün pazar bağımlılığının önüne geçilebilmesini teminen uyguladığımız çeşitli
ticaret politikası araçları ile sektör firmalarını yeni pazarlara yöneltebileceğiz. Bu
çerçevede, Bakanlar Kurulunun 27 Aralık
1994 tarih ve 94/6401 sayılı İhracata Yönelik Devlet Yardımları Kararı’nın 4’üncü
maddesinin verdiği yetkiye istinaden hazırlanan ve belirli bir faaliyetin yapılması
esasına dayanan çeşitli ihracat destekleri
Bakanlığımız uhdesinde yürütülmektedir.
Bu destekler çerçevesinde;
l 97/5 sayılı Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında
firmalarımızın, ISO 9000 serisi kalite güvence sistemi ve ISO 14000 çevre yönetim sistemi belgelerini, CE işaretini, uluslararası nitelikteki diğer kalite ve çevre belgelerini alma masrafları desteklenmektedir.
l 2009/5 sayılı Yurt Dışında Gerçekleştirilen Fuar Katılımlarının Desteklenmesine
İlişkin Tebliğ kapsamında, firmaların yurt
dışı fuarlara iştiraklerine ve sektörel nitelikteki uluslararası fuarlara bireysel katılımlarına ilişkin harcamaları belirli oran ve
miktarlarda desteklenmektedir.
l 2010/6 sayılı Yurt Dışı Birim, Marka
ve Tanıtım Faaliyetlerinin Desteklenmesi
Hakkında Tebliğ kapsamında, oto yan sanayii sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızca yurt dışında gerçekleştirilen tanıtım, marka tescil giderleri ile yurt dışında mal ticareti yapmak amacıyla açılan
birimleriyle ilgili giderleri belirli miktar ve
oranlarda desteklenmektedir.
l 2006/4 Sayılı Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının
Yerleştirilmesi ve TURQUALITY®’nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında, firmaların; patent, faydalı model, endüstriyel tasarım ve marka tesciline ilişkin harcamaları, kalite belgesi alımına ilişkin giderleri, moda/endüstriyel ürün tasarımcı istihdamına ilişkin giderleri, tanıtım,
reklam ve pazarlama faaliyetleri, yurtdışı birimlere ilişkin kira ve temel kurulum
giderleri, danışmanlık (strateji, operasyon,
organizasyon, teknoloji) giderleri, bilişim
ve bilgi yönetimi alanına yönelik harcamaları yüzde 50 oranında 5 yıl süreyle
desteklenmekte olup; üretimden pazarlamaya, satıştan satış sonrası hizmetlere
kadar bütün süreçleri kapsayacak şekilde
yönetsel bilgi birikimi ve kurumsallaşma
konularında destek sağlanmaktadır.
l2011/1 sayılı Pazar Araştırması ve Pazara Giriş Desteği Hakkında Tebliğ kapsamında, firmalarımızın yurt dışı pazarlara girmelerini teminen, Yurt Dışı Pazar
Araştırması Desteği, Pazara Giriş Desteği
ve Sektörel Ticaret Heyeti ve Alım Heyeti
Programları Desteği ile E-Ticaret Sitelerine Üyelik Desteği sağlanmaktadır.
l2010/ 8 sayılı Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında firmalar personellerinin eğitimine ilişkin olarak destek
alabilmektedirler. Bu bağlamda, eğitim
ve/veya danışmanlık ihtiyacının analizi, iş
planı ve ihracat stratejilerinin hazırlanması ve izlenmesi, ihracat potansiyelinin belirlenmesi ve ihracat yapmaya hazır hale
getirilmesi, süreç iyileştirme ve yönetimi,
bilgi ve iletişim teknolojileri danışmanlığı,
aynı değer zincirinde yer alan, birbirleriyle
ilişki içinde olan ve coğrafi yakınlık içinde
bulunan şirketlerin uluslararası rekabetçilik yönünde yol haritalarının hazırlanması
konularındaki program giderleri ile Bakanlığımızca uygun görülen diğer konulardaki
program giderleri desteklenmektedir.
Diğer taraftan, ülkemiz uluslar arası ve
bölgesel anlaşmalar yoluyla da ihracat artışını sağlayacak çeşitli önlemler almaktadır. İzlenen pazara giriş stratejisine sinerji sağlayacak şekilde imzalanan Serbest
Ticaret Anlaşmaları (STA) bu kapsamda değerlendirilmektedir. STA’ların, ihracatın önündeki tarife ve tarife dışı engellerin kaldırılarak sürdürülebilir bir ihracat
artışına neden oldukları, ihracatın ülke ve
madde bazında çeşitlendirilmesi ve Batı
Avrupa pazarlarına bağımlılığın azaltılmasını sağladıkları, üçüncü ülke pazarlarına
girişte AB ve tercihli giriş imkanlarına sahip diğer ülkeler ile eşit rekabet şartlarının teminine yol açtıkları, ikili ve çapraz
menşe kümülasyonunun işletilmesi suretiyle rekabet gücünün ve taraflar arasındaki karşılıklı ticaret hacminin artırılmasına neden oldukları gözlemlenmektedir.
Bu bağlamda, özellikle otomotiv sanayisi
gelişmiş ve gelişmekte olan (Güney Kore,
Rusya, Kuzey Afrika, Brezilya, Hindistan,
vb.) ülkelerle STA’ların yeni dönemde tamamlanmasına yönelik çalışmalarımız
hızla devam edecektir.
Kasım November - Aralık December 2011
23
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
Bahse konu destekler ile, otomotiv ana ve
yan sanayii sektörlerinde faaliyet gösteren belirli bir üretim aşamasını tamamlamış ve ihracat yapmak isteyen tüm firmalarımıza yurt dışı pazarlarda rekabet edebilir seviyeye ulaşmalarına katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Özellikle KOBİ
niteliğine haiz yan sanayi firmalarımızın,
uluslar arası standartlarda, çevreye duyarlı üretimler gerçekleştirdiğini doğrulayan belge masraflarından, yurt dışında
gerçekleştirilen tanıtım, marka tescil giderleri ile yurt dışında açılan birimleriyle
ilgili giderlerine, hiç bilinmeyen pazarlar
hakkında pazar araştırması yapılmasından, potansiyel arz eden ve ihracat stratejisi açısından hedef kabul edilen pazarlara girilmesine, yönelinen pazarlarda daha
etkili olmak adına bu ülkelere ticaret heyetleri düzenlenmesinden, sektör ihracatı
açısından önem arz eden ülkelerden ilgili
sektör temsilcilerinin ülkemize davet edilmesine ve bu pazarlarda sektörün buluştuğu fuarlara katılımın desteklenmesine
kadar birbirinden özel ama her biri birbirini tamamlayıcı nitelikteki destek mekanizmalarından daha etkin bir şekilde faydalanması gerekmektedir.
Neticede, oto ana ve yan sanayiindeki ihracatçı firmalarımızın; yeni dış pazarlara açılma, global rekabet ortamına hazırlanma, uluslar arası piyasa koşullarına uygun pozisyon alabilme, müşteri beklentilerini karşılayacak şekilde üretim yapma,
uluslararası piyasadaki rakiplerini tanıma,
uluslararası trendleri, sektörle ilgili beklentileri yakından takip edebilme, ulusla-
SECTOR 2012 PROJECTIONS
rarası standartlara sahip olma, ilgili pazar
ve sektöre ilişkin gelişmeler hakkında bilgilenme, ülke ve sektörler itibariyle pazar
paylarını arttırma, gidilen ülkelerdeki ithalatçı firmalarla ortak işbirliği imkanları geliştirme, kalite ve potansiyellerini birebir sergiledikleri ürünler ile profesyonel ziyaretçilere yansıtma ve tüm bunların sonucunda ihraç pazarlarını çeşitlendirerek ihracat performanslarını arttırmalarını amaçlamaktayız.
Türk otomotiv tedarik sektörünü nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Taşıt araçları sektöründe gerçekleşen ihracatın yaklaşık yüzde 30’unu yapan Türk
otomotiv yan sanayi, teknoloji olarak çok
ileri bir düzeye gelmiş ve uluslararası pazarlarda kabul gören kalite belgeleri ile
gelişmiş batı ülkelerinde faaliyet gösteren OEM firmalarına yönelik üretim yapacak düzeye erişmiştir. Tedarik sanayi ihracatının %70’inin Avrupa Birliği ülkelerine
yönelik olarak gerçekleşiyor olması, ulaşılan teknoloji düzeyinin bir göstergesidir.
Otomotiv yan sanayiimiz bugün bazı mamuller dışında bir aracın yüzde 85’ini üretecek alt yapıya ve tasarım potansiyeline
sahiptir.
TÜİK verilerine göre yan sanayi ihracatımız 2010 yılında bir önceki yıla göre yüzde 31,6 artışla 6,5 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. 2011 yılı ilk 10 aylık
ihracat ise 6,9 milyarı aşmış olup, 2011
yıl sonu rakamının 2008 yılı rakamı olan
7 milyar doları fazlasıyla aşması beklenmektedir. Diğer taraftan, oto yan sanayi-
Minister of Economy Zafer Çağlayan
“We should use our experience
for local automobile production”
The minister of Economy Zafer
Çağlayan stated that Turkey
should use her advantages, which
are to be high performance,
high quality work force and
experience, know-how and
qualified labour in design to
produce local a brand.
nationally approved quality certificates they
are ready to make production for the international OEM companies that operate in developed countries. 70 percent of the export
by supply industry takes place in the European Union countries and this is a indicator
for the technology level. Supply industry has
the infrastructure and design potential to
produce almost 85 percent of a vehicle.
What is your assessment on Turkish automotive supply sector?
According to data from TÜİK supply
industry’s export increased by 31, 6 percent when compared to 2010 and amounted as 6, 5 billion USD. First ten months of
2011 were also higher than this and amounted as 6,9 billion USD. It is being expected
that at the end of 2011 we will reach 2008
T
urkish automotive supply industry meets almost 30 percent of the export in
vehicle industry. In terms of technology the
sector is highly advanced and with the inter24
Kasım November - Aralık December 2011
inde ithalat rakamları da giderek artmakta ve sektörde net ihracat eksi değerlerde seyretmektedir. Söz konusu açıkta en
önemli unsurlardan biri motor ve aktarma organları ithalatından kaynaklanmaktadır.
Aslına bakılırsa, küresel araç üreticilerinin Türkiye’yi üretim üssü olarak seçmelerine paralel olarak Türkiye’deki otomotiv sektörünün yapısı, dünya pazarları için
teknolojik düzeyi yüksek ve üretim miktarları ekonomik ölçeklerde araç ve parçaların üretildiği bir konuma dönüşmüştür. Bu durum, yan sanayi firmalarımızın
mevcut yapılarını, küresel araç üreticilerinin talepleri doğrultusunda, iyileştirmelerine yönelik çalışmalara, güncel teknoloji, alt yapı ve Ar-Ge yeteneğine sahip, teknik iş birliğinde başarılı ve güçlü, özgün
ürün geliştirme becerisi olan, marka rekabet gücü yüksek firma olma gereksinimine itmektedir.
Otomotiv sektöründe yaşanan ve her gün
daha çok artan rekabet, sektördeki yeni
trendleri ve teknolojik gelişmeleri izlemeyi ve sektör ihracatının temelini oluşturan
üretime dönük stratejilerin geliştirilmesine olanak sağlamayı gerekli kılmaktadır. Önümüzdeki dönemde, otomotiv sektöründe yaşanacak inovasyonun yüzde
80’inin elektronik ve gömülü yazılım kaynaklı olacağı beklenmektedir. Nitekim, İhracata Dönük Üretim Stratejisi Değerlendirme Kurulu’nun çalışmaları kapsamında Bakanlığımızca yürütülen Girdi Tedarik Stratejisi (GİTES) ile girdi tedariki persamounts, which were 7 billion USD. On the
other hand, import rates are also increasing
and net export value becomes negative in
the sector. One of the most important reasons of that is the import of motor and transmission organs.
Turkish automotive sector’s structure became a high tech production base with higher
production units for the global automotive
producers. And according to the demands
of these global automotive manufacturers,
supply companies now should have the infrastructure, up-to-date technology, improvement methodologies and R/D ability. They
should be successful and strong in technical
collaborations. Most of all they should have
the ability to develop powerful and unique
products to become a company with high
brand competition power.
The competition in the automotive sector
requires following new trends and technological advancements in the sector and enabling development of new production strategies. It is expected that 80 percent of the inwww.taysad.org.tr
pektifinden mercek altına alınan otomotiv sanayiinde, büyüyen ve katma değeri hızla artan otomotiv elektroniği ve gömülü yazılım alanında Türkiye’de üretim
bulunmadığı, Türkiye’nin yüksek oranda
ithalata bağımlı olduğu tespit edilmiştir.
Buna çözüm olarak, donanım konusunda
ortak kullanıcı sektörlerin tespit edilmesi ve sektörler arasında işbirliği modelinin
geliştirilmesi, otomotiv sanayii için elektronik ve gömülü yazılım ihtiyacını belirleyecek bir çalışmanın yapılması ve yetkinliklerin, ihtiyaçların belirlenmesi, kurumlarda bu alanda oluşmuş birikiminin lisans
anlaşmaları yoluyla özel sektörün kullanımına sunulması gündeme gelmiştir. Söz
konusu önerilerin hayata geçirilmesini teminen ilgili dernek ve kuruluşlardan temsilcilerin katılımıyla, Otomotivde Elektronik ve Gömülü Yazılımlar Çalışma Grubu
(OEGY) oluşturulmuştur.
Otomotiv yan sanayiinde en fazla ithalat
gerçekleştirilen bir diğer ürün kara taşıtları aksam ve parçaları içerisinde yer alan
güç aktarma organlarıdır (Motor, şanzıman difrensiyel). Söz konusu ürünlerin
Türkiye’de üretimi son derece az olup, bu
ürünler otomotiv sektörü tarafından ithal
edilmektedir.
Bahse konu ürünlerin ithalatı nedeniyle oluşan dış ticaret açığının azaltılmasını da mümkün kılacak şekilde büyük üreticilerin satın alma kararlarını etkileyecek
nitelikteki aktarma organlarının, teknolojide gelinen son aşama, üreticilerin beklentileri ve üretimin gerektirdiği ölçek bünovation that would take place in the sector
would be electronic and embedded software related. We reviewed the automotive sector from input supply aspect through the Input Supply Strategy, which is being implemented by our ministry within the context of
Export Oriented Production Strategy Evaluation Board’s studies. And we identified that
there is a lack in production of automotive
electronic and embedded software areas in
Turkey and accordingly there is a high level
of import dependency in these areas.
A new agenda has been prepared to be presented, which includes identifying mutual
user sectors for the software usage; developing collaboration models for these sectors;
conducting a need analysis for the automotive industry to identify the capabilities and
needs; and transfer know how of the institutions to private sector through special licence agreements. In order to actualize these suggestions, the Electronic and Embedded Software in Automotive Working Group
has been established with the participation
www.taysad.org.tr
Bu noktada, ayrıca sektör özelinde yapılacak Ar-Ge çalışmalarına verilecek destekler büyük önem taşımaktadır. Ar-Ge konusundaki son gelişmeler memnuniyet
verici bir seviyeye ulaşmıştır. 5746 Sayılı Ar-Ge Kanununun Uygulama ve Denetim Yönetmeliği kapsamında 31 Temmuz 2008 tarihinden 30 Kasım 2011 tarihine kadar; otomotiv ana sanayii sektöründe 13 ve otomotiv yan sanayii sektöründe 27 adet firmaya Ar-Ge Merkezi Belgesi verilmiştir.
Tedarikçilerin Ar-Ge ve tasarım yeteneklerinin geliştirilmesi, üretimde yerli katkının artırılmasında çok kritik bir rol oynamaktadır. Bu çerçevede, Ar-Ge teşviklerinin tabana yayılması ve üniversite-sanayi
işbirliğinin ticarileşebilmesi sağlanmalıdır. Yedek parça üreten firmaların yerel
anlamda da tasarım ortaklığı gerçekleştirmelerini teminen, küresel araç üreticilerinin tasarım ve Ar-Ge bölümlerini ülkemizde konumlandırmalarını sağlamak
önem taşımaktadır.
Bu amaca yönelik olarak; motor ve aktarma organlarında küresel firmaların yatırımlarının ülkemize çekilmesi önem arz
etmektedir. Bu çerçevede, motor ve aktarma organlarına yapılacak yatırımların Yatırım Teşvik Mevzuatı kapsamında
büyük ölçekli yatırımlar kapsamına dahil
edilmiş olması önemli bir adım niteliğindedir.
Son olarak, Türkiye otomotiv üretiminde yüksek performans ve kaliteli iş gücü
ve araç tasarımında elde ettiği deneyim,
bilgi birikimi ve kalifiye eleman avantajını yerli marka üretimi için kullanmak zorundadır. Bu süreçte, özel sektör ve kamu
işbirliğinin yanısıra bundan daha önemlisi otomotiv ana ve yan sanayi arasındaki ilişkinin araç konsept ve tasarımından
başlayıp artarak devam eden uzun soluklu, güçlü bir işbirliği niteliğine sahip olması kilit rol oynayacaktır.
of related associations and institutions’ representatives.
red R/D Implementation and Monitoring Legislation.
Another major import area is the power trains (i.e. motor, gearbox, axle gear) of the
land vehicles. Those have very limited production in Turkey and should be imported by
the sector. In order to close the foreign trade gap, those products should be produced
here in line with the requirements of the manufacturers, latest technology and scale needed for the production. For this purpose, it
is important to attract global companies’ investments to Turkey. Within this context including such investments into high scaled investments, which are identified in Encouraging Investment Regulation, has been an important step. Additionally it is also important to provide incentives for R/D activities
of the private sector. R/D activities are becoming incredibly pleasing. 13 companies from automotive industry and 27 companies from supply industry became R/D centers between 31 July 2008 and 30 November 2011 within the context of 5746 numbe-
Improving R/D and design skills of the suppliers has an important and critical role in increasing the local contribution to production. Therefore R/D incentives should be enhanced to public and commercialization of
university – industry partnerships should be
enabled. Suppliers should enable global vehicle manufacturers’ to locate their R/D and
design units in Turkey in order to ensure design partnerships.
yüklüğü dikkate alınarak ülkemizde üretiliyor olması gerekmektedir.
Finally, Turkey should use her high performance and high quality work force advantages that come from automotive production;
her experience, know-how, qualified labour
advantages that come from vehicle design
in producing a local brand. The key to this
process is not only the partnership of private sector and the public sector but moreover
the relation between automotive industry
and the supply industry should be an increasing and long termed strong collaboration
starting from vehicle concept and design.
Kasım November - Aralık December 2011
25
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün:
Türkiye Sözünü Söyleyecek
Rekabetin hızlı artışına
bağlı olarak verimlilik,
kaynakların etkin kullanımı,
idari ve teknik organizasyon
gibi unsurların büyük önem
kazandığını anlatan Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Nihat Ergün; rekabette
öne çıkmayı belirleyecek
unsurları anlattı. TAYSAD
Dergi’nin otomotiv sanayine
ilişkin sorularını yanıtlayan
Nihat Ergün yerli marka
otomobil üretimi konusunda
da gelinen son durumu
değerlendirerek, girişimde
bulunacak müteşebbisleri
yeni desteklerin beklediğini
duyurdu ve “önümüzdeki 4
yıl içinde Türkiye’nin yerli
otomobil konusunda sözünü
söyleyeceğini ve kamuoyunun
önüne bir marka ortaya
koyacağını umut ediyoruz”
dedi.
Otomotiv sektörünün geleceğini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
O
tomotiv sektörü, tüm gelişmiş ülkelerde ve dünyada olduğu gibi sağladığı katma değer, yarattığı istihdam ve etkileşim içinde olduğu diğer sanayi kollarıyla ülkemizde de ekonomiye yüksek katkısı olan lokomotif ve öncü sektörlerden birisidir. Otomotiv sanayinin ekonomideki lokomotif etkisinin nedeni, ana ve yan
sanayi olarak, diğer sanayiler ile olan çok
yakın ilişkisidir. Otomotiv sanayi, demirçelik, petro-kimya gibi temel sanayi dallarının başlıca alıcısı ve bu sanayilerdeki
teknolojik gelişme ve derinleşmenin de
sürükleyicisidir.
26
Kasım November - Aralık December 2011
Nihat Ergün, T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Sektörde firmalar arası rekabet hızla artmakta ve buna bağlı olarak verimlilik, kaynakların etkin kullanımı, idari ve teknik organizasyon gibi unsurlar büyük önem kazanmaktadır. Bu çerçevede; Ar-Ge’ye yatırım, kalite yönetimi, ana ve yan sanayi
arasında işbirliğine dayanan ilişkiler, nitelikli iş gücü istihdamı, esnek üretim yöntemlerinin uygulanması ve etkin pazarlama gibi özellikler rekabette öne çıkmayı
belirleyen unsurlar olmaktadır.
Bu rekabet ortamında, büyük ve köklü
otomotiv firmalarının bile tutunamadığını ancak, tasarım, teknoloji, üretim, pazarlama, satış sonrası hizmetler ve marka değerini artırma gibi birçok alanda kaliteyi elde eden firmaların tutunabildiğini görmekteyiz. VOLVO ve SAAB firmalarının yaşadıkları süreç bunun en iyi iki
örneğidir.
Otomotiv sektörünün mevcut durumda odaklandığı nokta, yüksek performans, sürüş keyfi ve sürüş kolaylığı sağ-
layan, dayanıklı ve ekonomik araçlar üretmektir. Bu durum bir müddet daha devam
edecektir. Ancak, tüketicinin çevreye karşı duyarlılığının artması ile araçların çevreye verdiği zarar ve teknolojinin hızla gelişmesi ile birlikte akıllı araçlara olan ihtiyacın artması, otomotiv sektörünün önümüzdeki yıllarda üzerinde durması gereken hususlar olacaktır.
Çoğu Avrupa ülkesinde yüksek zararlı gaz
emisyonları nedeniyle fazla vergiye tabi
tutulan araçlar artık, tüketicilerin küresel ısınma ve çevre temizliği konusundaki
hassasiyeti nedeniyle alıcı bulmakta zorlanacaktır. Bu durum da zararlı gaz emisyonu nispeten az olan hibrit ve elektrikli araçlar gibi yeni teknolojilerin pazarda
daha fazla yer almasıyla sonuçlanacaktır. Bu nedenle, ülkemiz otomotiv sanayi
için büyük fırsatlar yaratacak olan bu pazara yatırım yapmanın ve işbirliğinin önemi büyüktür.
Diğer taraftan, iletişim teknolojisinin otowww.taysad.org.tr
motiv sektörü içerisindeki yeri son yıllarda navigasyon cihazlarının yeni araçlarda
çokça kullanılması ile gündeme gelmiştir.
Ancak, önümüzdeki yıllarda iletişim teknolojilerinin kullanımı daha çok artacak
ve tüketicilerin aktif güvenlik teknolojileri ile kendilerini güvende hissedebildikleri, ev ve iş yerleri ile iletişime geçebildikleri ve yol, trafik ve hava durumu ile ilgili
hızlı ve güvenilir bilgi alabildikleri araçlar,
pazarda rağbet gören modeller olacaktır.
Bu noktada, otomotiv firmalarının diğer
sektörler ile ilişkilerini tasarım aşamasından başlayarak geliştirmesi ve bu sektörler ile çalışarak tüketicilerine farklı seçenekler sunması önem kazanmaktadır. Örneğin, elektronik ve telekomünikasyon
sektörleri ile yapılacak işbirliğinden akıllı araçlar geliştirilecek veya enerji sektörü
ile yapılacak işbirliği neticesinde yakıt verimliliği yüksek ve çevreye duyarlı teknolojiler geliştirilebilecektir.
2023 vizyonu için otomotiv sektörü neler yapmalı?
Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 2023 yılı ülkemiz vizyonu içerisindeki Bakanlığımızın rolü; Türk sanayisinin
rekabet gücünü ve verimliliğini artırarak,
dünya ihracatından daha fazla pay alan,
ağırlıklı olarak yüksek katma değerli ve
ileri teknolojiye dayalı ürünlerin üretildiği, istihdam sorununu çözmüş, nitelikli işgücüne sahip, topluma ve çevreye duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümü hızlandırmaktır. Bu çerçevede, gerek ülkemiz sanayisinin genelini kapsayan gerekse de otomotiv sektörü özelinde yol haritaları çizilerek kısa, orta ve uzun vadeli hedefler belirlenmiştir.
Bu kapsamda otomotiv sektörüne yönelik strateji çalışmalarına “Bölgede Üretim
ve Ar-Ge Merkezi Olmak” vizyonuyla yola
çıkılmış ve ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör temsilcileri ve sivil
toplum kuruluşlarının katkılarıyla Türkiye
Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2011–2014) hazırlanmıştır. Bu
Minister of Science, Industry and Technology Nihat Ergün:
“Turkey will decide
soon for its position”
What is your assessment regarding the future of automotive sector?
W
ith its added value, employment
scale and its interactions with other
sectors, automotive sector is one of the locomotive and pioneer sectors also in Turkey, as in the developed countries and the
world. The reason behind this position arises from the close relations of automotive
industry and supply industry with other industries. The sector does not only purchaser
of basic industries like steel, iron, petroleum and chemistry but also is the stimulation of technological development and
deepening. As the competition rises among
the companies, factors like efficiency, effective use of resources, administrative and
technical organizations also gain importance. In this context, features like R/D investments, quality management, relations
between automotive and supply industry,
qualified staff employment, implementation of flexible production methods and efficient marketing become leading factors in
competition.
In today’s competition environment even
major companies may fall when the companies which can ensure high quality in
design, technology, production, marketing, after sales and brand value may rise.
VOLVO and SAAB are the perfect examples for this. Automotive sector focuses on
manufacturing durable and economical
vehicles with high performance, enjoyable
and easy driving features. This will long for a
while but consumers’ increasing awareness
on environment, the damage that the vehicles cause in the environment, and need for
"Orta ve uzun vadede yüksek hedefleri ve gelişme potansiyeli bulunan
Türk otomotiv sektörünün önünde çok önemli fırsatlar vardır. Bunlar; son
dönemlerde ülkemizde siyasi istikrar ve güven ortamının bulunması, mali
disiplinin devamı ve uygun vergi politikalarının uygulanması, böylece;
yatırımların arttırılması, talep istikrarının sağlanması, iyi yetişmiş
insan gücümüzün varlığı, güçlü yabancı ortaklarımızın bulunması, en
son teknolojiyi uygulayan üretim tesislerimizin mevcudiyeti, Ar-Ge’ye
önem verilmesi, küreselleşme, rekabet gücünün gelişmesi ve ihracatta
sürekliliktir."
smart vehicles due to advancing technology will lead to changes in the automotive
sector. The vehicles, which already have
been charged with extra tax fees will hardly
find customers in most of the European
countries due to the increasing sensitivity
on global warming and environmental issues. That will lead to higher market share
for hybrid and electric vehicles. For that
reason it is important to make investments
on that market which will create major opportunities for our automotive industry.
On the other hand, communication technologies also have an increasing importance for the automotive sector due to the
navigation tools’ use in the new vehicles.
It is possible that the vehicles, which enable the driver to access quickest and safest information on traffic & weather or their
workplaces and homes, to feel safe with the
active safety technologies, will be the most
wanted in the market in the future. Therefore it is important for the automotive companies to develop their relations with other
sectors starting from the design processes
and to provide options for their customers.
For example collaborations with electronic
and telecommunication sectors would
enable developing smart vehicles or collaboration with energy sector would enable
developing fuel efficient and environment
friendly technologies.
What is your assessment regarding the supply industry?
Turkish automotive sector had taken many
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
27
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
belgenin genel amacı “Otomotiv Sektörünün Sürdürülebilir Küresel Rekabet Gücünü Artırmak ve İleri Teknoloji Kullanımının Ağırlıklı Olduğu Katma Değeri Yüksek
Bir Yapıya Dönüşümünü Sağlamak” olarak belirlenmiştir. Bu amaca ulaşmak üzere beş hedef tespit edilmiş ve bu hedeflere ilişkin toplam 27 eylem belirlenmiştir.
Söz konusu eylemlerin hayata geçirilmesi için ilk toplantılar Bakanlığımız koordinasyonunda yapılmış ve kaydedilen gelişmelerin değerlendirilmesine devam edilmektedir. Bu noktada, otomotiv sektörüne düşen görev bu eylemlerin uygulanması aşamasında özverili ve istekli bir şekilde çalışmalara katkı sağlamasıdır.
Orta ve uzun vadede yüksek hedefleri ve
gelişme potansiyeli bulunan Türk otomotiv sektörünün önünde çok önemli fırsatlar vardır. Bunlar; son dönemlerde ülkemizde siyasi istikrar ve güven ortamının bulunması, mali disiplinin devamı ve
uygun vergi politikalarının uygulanması, böylece; yatırımların arttırılması, talep istikrarının sağlanması, iyi yetişmiş insan gücümüzün varlığı, güçlü yabancı ortaklarımızın bulunması, en son teknolojiyi
uygulayan üretim tesislerimizin mevcudiyeti, Ar-Ge’ye önem verilmesi, küreselleşme, rekabet gücünün gelişmesi ve ihracatta sürekliliktir.
Otomotiv tedarik sanayini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk otomotiv sektörü, ithal ikamesi
amaçlı traktör ve ticari araç montajı yapımına başladığı 1960’lı yıllardan bu yana
çok aşama kat etmiştir. Yarım asırlık bu
süreçte, ülkemiz küresel otomotiv markalarının bölgedeki üretim üssü haline gelmiş, hatta bazı firmalar tasarım ve Ar-Ge
birimlerinin bir bölümünü ülkemize konuşlandırmıştır. Aynı zamanda teknik ve
ticari beceri düzeyi yüksek, güçlü ve rekabetçi bir yan sanayi oluşmuştur. Sadece ana sanayi değil otomotiv yan sanayi
de önemli miktarda ihracat gerçekleştirerek küresel pazarlarda kabul gören, kaliteli bir üretim anlayışına sahip olduklarını
göstermişlerdir.
2006 yılından bu yana tüm sektörler içerisinde en fazla ihracat yapan otomotiv
sektörünün ihracatındaki yan sanayi oranı yaklaşık yüzde 35 seviyelerindedir. Bu
oran yan sanayinin ülkemiz otomotiv sektörü için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Çoğu KOBİ niteliğindeki işletmeler olan
otomotiv yan sanayisinin geldiği bu noktayı daha ileriye götürmeyi hedefleyen
Bakanlığımız, gerek Ar-Ge merkezi, reka28
Kasım November - Aralık December 2011
SECTOR 2012 PROJECTIONS
bet öncesi işbirliği ve SAN-TEZ gibi destekleri ile gerekse de KOSGEB tarafından
sunulan çeşitli teşvik imkânları ile sektörün gelişmesine destek olmaya devam etmektedir.
Yerli otomobil konusunda önümüzdeki
günlerde size göre hangi gelişmeler olacak?
Ülkemiz otomotiv sanayi küresel marka ve modellerin üretim merkezi olduğu
gibi, bir otomobilin her şeyini yapabilecek imkân, kabiliyet, sermaye birikimi ve
müteşebbis gücüne sahiptir. Bu potansiyel hâlihazırda Türkiye için 40 milyar dolar ticaret hacmi bulunan bir sektördür.
Bunun 20 milyar dolara yakın kısmı ihracattan, 20 milyar dolarlık kısmı da ithalattan oluşuyor.
Bu ticaret hacmine sahip otomotiv sanayinde yerli markaların yer almasının ülkemizin gelecek vizyonu açısından büyük
önemi vardır. Bu açıdan;
l
Sanayimizin geleceği küresel markaların kararlarına bağımlı olmamalı.
l
Stratejik kararları, ihtiyaçlarımız doğrultusunda kendimiz alabilmeliyiz.
l
Ülkelerin prestiji ve küresel bilinirliği
pazarda sahip olduğu marka sayısıyla
doğru orantılıdır.
l
Marka ile markayı ayakta tutan teknolojinin elde tutulmalı ve böylece katma
değerin ülke içerisinde kalması sağlanmalı.
steps since the 60’s when tractor and
commercial vehicle assembly started.
During these fifty years Turkey became
regional manufacturing base of global
automotive brands, further more she became R/D and design base for some companies. Therefore competitive, powerful
and technically and commercially skillful
supply industries arised. Not only the automotive industry but also supply industry
proved its high quality production comprehension with its export rates.
Automotive industry is the export leader
since 2006 and 35 percent of its export
comes from the supply industry. This is
an indicator for the importance of supply
industry for Turkish automotive sector.
Most of these companies are SMEs and
our ministry continues its supports for the
development of the sector with supports
like R&D center, pre-competition collaboration and SAN-TEZ, as well as with KOSGEB’s various incentive opportunities.
Diğer taraftan; Türkiye’deki ekonomik
gelişmeler, insanların satın alma gücündeki artış, kredi mekanizmalarının ucuz
ve uzun vadeli işlemesi, otomobil sahibi
olma arzusunun yüksekliği, Türkiye’deki
otomobil sahipliğinin dünya ve Avrupa
ortalamalarının altında olması, gelişen
yollar ve ulaşım imkânları, insanların seyahat etme arzularının artması gibi gelişmeler, otomotiv pazarında yaşanacak genişlemenin bir işareti olarak değerlendirilebilir. Dolayısıyla otomotiv pazarında talebin önümüzdeki yıllarda artacağını söyleyebiliriz. Bu noktada, ülkemizdeki potansiyeli iyi değerlendirip, marka, model,
tasarım ve fiyat olarak Türkiye’deki tüketicinin taleplerine cevap verebilecek yeni
ürünler ortaya koyacak girişimcilerin ortaya çıkacağını ve birkaç yerli markanın
üretime başlayacağını öngörüyoruz.
Bakanlık olarak, yerli marka otomobil
üretme girişiminde bulunacak müteşebbislere, mevcut teşviklerin yanı sıra ne
tür bir destek sağlayabiliriz bunun arayışı ve çalışması içerisindeyiz ve yakın zamanda bir sonuç almayı hedefliyoruz.
Aynı zamanda önümüzdeki 4 yıl içinde
Türkiye’nin yerli otomobil konusunda sözünü söyleyeceğini ve kamuoyunun önüne bir marka ortaya koyacağını umut ediyoruz.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi:
Sürdürülebilir hedeflere
sahip olmak gerekiyor
TİM Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet Büyükekşi, ihracatın
sürdürülebilir geleceği için,
girişimcilik, inovasyon,
teknoloji ve Ar-Ge'nin önemini
vurguluyor.
2012 ve sonrası için beklentileriniz neler?
2
011 yılının ilk 9 ayında gerçekleştirdiğimiz yüzde 9,6’lık büyüme
oranı ve yüzde 20 ihracat artışı ile
çok güzel bir ivme yakaladık.
2012 yılında Türkiye’nin güçlü ekonomi
ve ihracat performansını sürdüreceğine
inanıyoruz.
2012 yılında 150 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. Avrupa ekonomilerindeki tüm
sorunlara rağmen biz büyüme ve ihracat
artışını Çin, Hindistan, Avustralya, Kanada, Endonezya, Brezilya, Arjantin gibi pazarlara ağırlık vererek yapmayı sürdüreceğiz.
2012 yılı yakaladığımız bu başarıları yeni
fırsatlara dönüştürmenin yılı olacak. Cari
açığı kademeli bir şekilde azaltıp, ekonominin daha sağlıklı büyümesi temin ede-
Mehmet Büyükekşi, TİM Yönetim Kurulu Başkanı
rek, başarılı bir yıl geçireceğimize inanıyorum.
Uzun vadeli baktığımız zaman ise 2023
hedeflerimizin devam ettiğini, bu hedeflere ulaşmak için orta ve uzun vadeli stratejilere odaklanmayı sürdüğümüzü ifade
etmek istiyorum.
"Sustainable objectives are needed"
9,6 percent of growth and 20 percent of export increase in the first nine months of 2011
are the indicators of a successful acceleration. We believe strong economy and export
performance of Turkey will continue in 2012.
We are aiming 150 billion USD amount of export in 2012. Despite the problems in European
economy, we will continue our growth and export increase with focusing on markets like
China, India, Australia, Canada, Indonesia, Brazil and Argentina.
2012 will be the year when we transform these successes into new opportunities. I believe
we would have a great year by decreasing current deficit gradually and ensuring a healtier
growth for the economy. For the long term our 2023 objectives continue and we are
focusing on mid and long termed strategies to achieve these objectives.
30
Kasım November - Aralık December 2011
İş dünyası gelecek için neler yapmalı?
İş dünyası geleceği iyi planlamalı, yalnızca bugünü değil yarını yani geleceği de
göz önüne alarak, uzun vadeli ve sürdürülebilir hedefler koymalı. Girişimci olmalı, her an her yerdeki fırsatları işe dönüştürmeli, vizyoner olmalı, geleceğe umutla bakmalı.
Sürdürülebilir bir gelecek için ne gibi
önlemler alınmalı?
Ekonominin tüm aktörleri ortak bir çatı
altında sürdürülebilir gelecek için buluşmalı. Sürdürülebilir gelecek için çevreci,
yenilenebilir çözümler hayatımıza daha
sık yer edinmeli. Enerji kaynaklarının etkin kullanımı ve yenilenebilir enerji kaynaklarının yönetimi için yapılan çalışmalar artırılmalı. İhracatçılar cephesinden
bu sorunun yanıtını şöyle vereyim; ihracatımızın sürdürülebilir geleceği için girişimcilik, inovasyon, teknoloji ve Ar-Ge’ye
daha çok önem verilmeli.
www.taysad.org.tr
Firmanızın Kalite Bölümü veya Ar-Ge çalışanı iseniz, 29 Şubat’a kadar bize email atın, 1 adet kupa bardak sizin olsun.
29 Subat’a kadar email atın + WIN2 fuarında bize önceden bildirerek ziyaretimize gelin, hem 2 adet kupa hem de semsiyenizi alın.
Binder, WIN2 fuarında 29 Mart – 1 Nisan 2012
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük:
Rekabet gücünü artıracak
adımlar atılmalı
İSO Yönetim Kurulu Başkanı
C. Tanıl Küçük, Türkiye'nin
ekonomik durumunu
değerlendirirken, risk ve
zorlukların yeni fırsatlar ve
açılımların kapısını aralamak
için itici bir güç olduğunu
aktarıyor.
Z
or geçen 2008 ve 2009 yıllarının
ardından, 2010 tüm dünya için
bir toparlanma yılı olmuş, Türkiye ise 2010’da elde ettiği yüzde
9’luk büyüme oranı ile krizden çıkışta dikkat çekici bir başarı ortaya koymuştu. Ancak yüksek büyümeye yüksek cari açığın
eşlik etmesi, elde edilen başarıyı bir miktar gölgelemişti. Mevcut göstergeleri değerlendirdiğimizde Türkiye ekonomisinin
2011’de de aynı dinamikler üzerinde yürüdüğünü görmekteyiz.
2011’in ilk çeyreğini yüzde 12, ikinci çeyreğini yüzde 8,8 ve üçüncü çeyreğini de
yüzde 8,2’lik büyüme oranları ile kapattık. Yılın dokuz ayı sonundaki büyüme ise
yüzde 9,6 olarak gerçekleşti ve bu oranla Türkiye dokuz ay itibarıyla, Çin’i de geride bırakarak, dünyanın en hızlı büyüyen
ülkesi oldu.
Büyümedeki bu göz doldurucu performansın yanında, yüksek cari açık maalesef, 2011’de de ekonomimizin en kırılgan
tarafını oluşturdu. Mevcut veriler çerçevesinde, 2011’i 80 milyar dolara yaklaşan bir cari açıkla kapatacağımız görülüyor. 2011’in ilk yarısında cari açığa karşı
ekonomiyi daraltıcı nitelikte bazı önlemler alınmış, Ağustos ayından itibaren ise,
küresel ekonomide beliren durgunluk tehdidine karşı genişletici nitelikte önlemler
gündeme gelmişti.
Bu önlemlerin ekonomi üzerindeki etkisini net olarak tespit etmek mümkün olmamakla birlikte, yılın son aylarında cari açığın artış hızında nispi bir azalma söz konusudur. GSYİH içinde, ilk çeyrekte yüzde
32
Kasım November - Aralık December 2011
C. Tanıl Küçük, İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı
11,7 ikinci çeyrekte yüzde 11,2 olan cari
açık payı üçüncü çeyrekte yüzde 8,1’e gerilemiştir. Öncü göstergeler cari açığın artış hızındaki yavaşlamanın dördüncü çeyrekte de devam edeceği yönündedir. Bu
nispi yavaşlamada, yılın ikinci yarısından
itibaren kurların yukarı doğru hareket etmesinin etkili olduğu düşünülebilir. Büyümede, ilk dokuz ayda elde edilen sonuca
bakarak, 2011’i öngörüldüğü şekilde yüz-
"Türkiye, ekonomisindeki
en önemli kırılganlık olan
cari açıkla mücadeleyi
sürdürmelidir. Ancak bu
mücadele, büyümeden yüksek
oranlı tavizler verilmesi
anlamına gelmemelidir. Zira,
Türkiye, yüksek büyüme
potansiyeli olan ve sorunlarını
çözebilmek için büyümek
zorunda olan bir ülkedir."
de 7,5 hatta son çeyrekteki performansa bağlı olarak yüzde 8’i aşan bir büyüme
oranı ile kapatmamızın neredeyse kesinleştiğini şimdiden söyleyebiliriz. Öte yandan işsizlik oranındaki düşüş devam etmekte, aynı şekilde bütçe performansı da
olumlu seyrini sürdürmektedir. Tüm bunlar, ekonominin 2011’den 2012’ye taşıyacağı olumlu miraslardır. Ancak, küresel
ekonomideki Türkiye’yi de etkileyebilecek
belirsizlikler, 2012’nin zor bir yıl olarak
öngörülmesine yol açmaktadır. Gerçekten de, en büyük ihracat pazarımız olan
Avrupa Birliği’ndeki sıkıntılar ve içerde de,
cari açığı kontrol altında tutmak hedefiyle kurgulanmış, ekonomiyi nispeten soğuk tutmaya yönelik önlemlerin etkisiyle
2012’nin, dış ve iç talebin yavaşlayacağı
bir yıl olması muhtemel görünmektedir.
Ancak, kriz ertesindeki iki yılda, 2010 ve
2011’deki deneyimlerimiz, dış talep zayıflasa bile, dışarıdan sermaye aktığı sürece, iç talepte canlılığın ve Türkiye ekonomisinde de büyümenin devam ettiği
yönündedir. Nitekim hem 2010 hem de
2011’e girerken, büyüme öngörüleri yüzde 4-5’ler civarında iken gerçekleşmeler
www.taysad.org.tr
bu oranların epeyce üzerinde olmuştur.
2012 için de Ekonomik Program’da büyüme öngörüsü yüzde 4’tür. Küresel ekonomide, Türkiye’ye yönelik sermaye akışını radikal biçimde etkileyecek gelişmeler yaşanmadığı takdirde, büyümemizin
2012’de de devam etmesi ve öngörülen
oranın gerçekleşmesi muhtemeldir. İyimser kaldığı düşünülebilecek bu yorumun
ötesinde, 2012’nin, üretim açısından, talebin yavaşlaması, faiz oranlarının artış
eğilimine girmesi, kurlardaki yukarı doğru
hareketin devam etmesi gibi bazı riskler
getirdiği doğrudur. Ancak, risk ve zorluklar, fırsatların ve yeni açılımların kapısını
aralamak için itici güçtür. İnanıyoruz ki,
sanayicimiz, daha önceki zor yıllarda olduğu gibi, 2012’de de sıkıntıları aşmasına
yardımcı olacak fırsatları yaratmayı başaracaktır. Burada yapılması gereken sanayimizin mücadelesine destek verilmesi ve
rekabet gücünü artıracak adımların atılmasıdır. Ayrıca, şunun altını çizmeliyiz ki,
Türkiye, ekonomisindeki en önemli kırılganlık olan cari açıkla mücadeleyi sürdürmelidir. Ancak bu mücadele, büyümeden
yüksek oranlı tavizler verilmesi anlamına
gelmemelidir. Zira, Türkiye, yüksek büyüme potansiyeli olan ve sorunlarını çözebilmek için büyümek zorunda olan bir ülkedir. Hedefimiz, büyümeyi dışarıdan gelen kaynağa bağımlı yapıdan mümkün olduğunca çıkaracak ve cari açık sorununu
hafifletecek yapısal adımları, daha fazla
zaman kaybetmeden bir an önce atmak
olmalıdır. 2012’den de en büyük beklentimiz budur.
Steps, which would increase
competition power, should
be taken
İSO Chairman C. Tanıl Küçük assess
Turkey’s economical situation and
tells that risks and challenges are the
stimulus of new opportunities and
openings.
Turkey should fight against current deficit, which is the biggest vulnerability.
But this fight should not end up with
making up consessions from the growth.
Because Turkey has high growth potential and she has to grow in order to solve
her problems. Our aims are to freed
growth from its dependent structure and
take necessary steps to eliminate current deficit problems. That’s what we
expect from 2012.
www.taysad.org.tr
İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş:
Ar-Ge ve
yenilikçilik kültürü
özümsenmeli
Dr. Murat Yalçıntaş, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı
İTO Yönetim Kurulu
Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş,
rekabet gücü yüksek bir
ekonomiye sahip olmanın ve
sürdürülebilir, istikrarlı ve
yüksek tempolu bir kalkınma
rotasında ilerleyebilmenin
anahtarının dünya çapında
itibarlı marka yaratmaktan
geçtiğini ifade ediyor.
2012 neler getirecek?
2
012 yılının tüm dünya için zorlu bir yol olacağını düşünüyorum.
Türkiye açısından ise tam olarak
bir hüküm belirtmek mümkün değil. Çünkü Türkiye, küresel krizin ortaya
çıktığı 2008 yılından beri ortaya koyduğu verilerle, krizden derin bir şekilde etkilenen ülkelerden farklı bir çizgi ortaya
koyuyor. Bir anlamda Türkiye ekonomisi,
beklentilerin ve tahminlerin aksine gelişmelerle, uzmanları şaşırtmayı seviyor.
Bu girişten sonra ifade etmeliyim ki, genel olarak Türkiye ekonomisinin 2012 yılında kayda değer biçimde yavaşlayacağı
öngörülüyor. Ama bu yavaşlamanın ora-
2011 yılında doğrudan yabancı
yatırımlarda 2010 yılına
göre büyük artış var. Küresel
ölçekte birçok firmadan
da Türkiye’ye yeni yatırım
kararları geliyor. Türkiye’nin
kredi notunda gerçekleşecek
ilave artışlar güvenli liman
arayışındaki uluslararası
fonların Türkiye’yi daha fazla
tercih etmesini sağlayacaktır.
Kasım November - Aralık December 2011
33
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
nı henüz net değil. Sözgelimi Orta Vadeli Program’da büyümenin yüzde 4 seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor. OECD ise, 2012 büyümemizi yüzde
3 olarak tahmin ediyor. 2012 sonrasında ise büyümenin, küresel koşullarda iyileşmeye paralel bir şekilde tekrar yükseleceği görüşü hakim. Türkiye ekonomisi
üzerine görüş beyan edenlerin ortak kanaati, AB’deki gelişmelerin Türkiye’nin
2012’deki büyümesini belirleyen ana etken olacağı yönündedir.
Ayrıca Suriye başta olmak üzere, Orta
Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde ortaya çıkan gelişmeler de bu tabloya olumluolumsuz katkı yapabilecek.
Burada çok önemli bir nokta var: 2012’de
Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve
İspanya’nın büyüme hızlarının yüzde 0–1
aralığına gerileyeceği bekleniyor. Bu ülkelerdeki gelişmeler çok önemli. Çünkü bu
ülkeler, Türkiye’nin toplam ihracatından
en fazla pay alan ülkeler...
Dolayısıyla dış talepte 2011 yılına göre
daha fazla gerileme olabilir. Bu ise ihracatımızın olumsuz yönde etkilenmesi demektir. Buna karşı bizim ise alternatif pazarlara artan oranda ağırlık vermemiz gerekiyor. Bu, zorunluluk...
SECTOR 2012 PROJECTIONS
AB’deki gelişmeler, bize finansman açısından da olumsuzluk yaşatacaktır. Neden?
Çünkü Türk şirketler yurtdışı kredi ihtiyaçlarını büyük ölçüde Avrupalı bankalardan temin ediyor. Oysa Yunanistan’a
ve birkaç AB ülkesine yönelik tasarlanan
kurtarma planı çerçevesinde, bu ülkelerin kamu tahvillerini portföyünde bulunduran Avrupalı bankaların zarar yazmaları gerekecek. Bu nedenle de AB’den dışarı
giden fonlarda azalma olacak. Bu durumda AB kaynaklı fonlara 2010 ve 2011 yıllarında nispeten kolay erişebilen bankalar
ve reel sektörün yurtdışı kredi imkanları
daralacak. Bu da cari açığın finansmanında bazı sıkıntılar yaşanmasına yol açacak.
Enflasyona gelince; elbette bazı vergi
ve fiyat artırımlarının enflasyonu artırıcı özellikleri, 2012 yılında olmayacaktır.
Ancak Türk Lirası’nın değer kaybından doğan fiyat artışları, enflasyonu etkilemeyi
sürdürecektir.
Bununla birlikte enflasyonda 2011 yılının
son aylarında yaşanan artışın, 2012 yılının ilk aylarında da devam etmesi beklenmektedir. Merkez Bankası 2012 yılsonu enflasyon hedefini yüzde 5,2 olarak
açıkladı. Ancak enflasyon bu hedefin en
az 1,5-2 puan üzerinde gerçekleşecektir.
Bu arada Avrupa’dan kaynaklanan sorun-
lardan dolayı Doların bütün para birimlerine karşı değer kazanması neticesinde Dolar/TL kuru daha da artabilir. Tabii
ki süreç içerisinde Merkez Bankası’nın uygulamaları kurlardaki hareketin sınırlarını
etkileyecektir.
Diğer taraftan 2012 yılına disiplinden taviz vermeyen kamu maliyesi ve çok sağlam bir bankacılık sistemi ile girilmektedir. Özellikle mali disiplinin Orta Vadeli Plan’da öngörüldüğü biçimde daha
da kuvvetlendirmesi, 2012 yılında
Türkiye’nin elini güçlendirecektir.
2011 yılında doğrudan yabancı yatırımlarda 2010 yılına göre büyük artış var.
Bu Türkiye ekonomisine duyulan güveni gösteriyor. Küresel ölçekte birçok firmadan da Türkiye’ye yeni yatırım kararları geliyor. Ayrıca Türkiye’nin kredi notunda gerçekleşecek ilave artışlar güvenli liman arayışındaki uluslararası fonların
Türkiye’yi daha fazla tercih etmesini sağlayacaktır.
Sonuç olarak, 2012 yılına Avrupa merkezli
gelişmelerin damga vuracağı beklenmektedir. Avrupa kaynaklı krizin derinleşmesi
tabii ki ülkemizi kaçınılmaz olarak etkileyecektir. En büyük ihracat pazarımız ve en
büyük fon kaynağımız olan Avrupa’daki
gelişmeler hem ticaret kanalıyla hem de
finansman kanalıyla ülkemizde olumsuz
etki gösterecektir.
Bununla birlikte sağlam kamu maliyesi ve güçlü bankacılık sistemimiz bu süreçte en önemli avantajlarımızdır. Benim
uyarım şudur: 2012 yılının gündemini Avrupa kaynaklı sorunlar oluşturacaktır. Bu
nedenle kamu kesiminin ve özel sektörün
temkinli davranmasında fayda var. Özellikle Avrupa odaklı ticaret ve finansmanın
olumsuz etkileneceğine dikkat edilmeli ve
alternatif planlar hazırlanmalıdır.
Sürdürülebilir bir ekonomik gelişme için önerileriniz nelerdir?
Hemen belirteyim ki yapılması gereken
ilk şey, makroekonomik istikrarın sürdürülmesidir Bu noktada Merkez Bankası gayet başarılı bir para politikası yürütüyor.
Hükümet de bütçe performansı ise beklentileri aşmaya başladı. Kamu göstergeleri çok olumlu. Bu yılı neredeyse denk bir
bütçe ile bile bitirebiliriz. Bu önümüzdeki
dönemde en büyük avantajlarımızdan biri
olacak. Ekonomiye gelebilecek beklenmedik şoklara karşı makroekonomik politikalar açısından elimiz gayet sağlam ve geniş
bir hareket alanımız var. Buna, daha önce
belirttiğim gibi, bir de sağlam bankacılık
sistemimizi eklemek gerek.
Ancak diğer taraftan birçok farklı alan34
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
da yapılmayı bekleyen birçok reform var.
Türkiye’nin rekabet edebilirliğini mikro
ölçekte daha da artıracak adımlara ihtiyacımız var. Türkiye’de iş yapmak açısından
en sorunlu alanların “yüksek vergi oranları, vergi düzenlemeleri, kısıtlayıcı istihdam düzenlemeleri, eğitim açısından işgücünün yetersizliği” gibi konulardır. Bu
sorunları ortadan kaldıracak reformlar yapılmalı. Böylece “istihdam üzerindeki vergi yüklerinin azaltılması, daha basit ve tabana yayılan bir vergi sisteminin oluşturulması, kayıt dışılığın azaltılması, mesleki eğitimin yaygınlaştırılması” sağlanmalıdır. Bu alanlarda gerekli reformları yapılması, iş ortamımızı çok daha rekabetçi ve
cazip hale getirecektir.
Elbette Ar-Ge, teknoloji, yenilikçilik konuları var ki, işte Türkiye’nin bugüne kadar
gerçekleştirmiş olduğu atılımı bir ileri aşamaya sıçratmak için kesinlikle bu alanlara
yoğunlaşması lazım. Türkiye artık teknolojiyi ithal eden değil, kendi teknolojisini
üretebilen ve hatta ihraç eden bir ülke olmak zorunda. Firmalarımızın Ar-Ge ve yenilikçilik kültürünü özümsemeleri, bunun
çağın olmazsa olmaz bir gerekliliği olduğunun bilinicine varmaları ve bu faaliyetlere daha fazla kaynak ayırmaları gerek.
Türkiye’nin artık dünya çapında tanınan ve itibarlı markalar oluşturması lazım. Rekabet gücü yüksek bir ekonomiye
sahip olmanın ve sürdürülebilir, istikrarlı
ve yüksek tempolu bir kalkınma rotasında ilerleyebilmenin anahtarı bana göre bu
alanlarda yatıyor.
Ayrıca belirtmek isterim ki, Türkiye’de ithalatımızın önemli bir bölümünü oluşturan petrol ve gaz ithaline, yani enerji sorununa da kalıcı çözümler üretmeliyiz.
Enerjide dışa bağımlı yapımızı güneş ve
rüzgar gibi doğal enerji kaynaklarıyla, hidroelektrik santralleriyle ve nükleer enerjiyle çeşitlendirmeliyiz.
Yine ithalatımızda ara mal ithalatının büyük bir yer tuttuğunu fark ederek bu konuda önlemler almalıyız. Yani ara malı
üretebilmeliyiz.
Son olarak ifade etmeliyim ki, ekonomik
başarı özgür bir siyasi ortamla mümkündür. Türkiye özgürlükleri yaygınlaştırmada, demokratikleşmede son dönemde büyük başarılar kat etti. Ancak bunu, daha
da ileri seviyeye taşımak zorundadır. Türkiye özgürlükçü, devleti değil bireyi merkeze alan yeni bir Anayasa’yı ivedilikle yapmalıdır. Çünkü büyüyen Türkiye’ye
mevcut anayasa dar gelmektedir. Ve nihayet siyasi partiler reformu da hayata
geçirilmelidir.
www.taysad.org.tr
İTO Chairman of the Board Dr. Murat Yalçıntaş:
R&D and innovative culture
should be enhanced
Dr. Murat Yalçıntaş says
that the key to a competitive
economy and sustainable,
consistent and high
performance development is
creating a brand with a world
wide reputation.
What will 2012 bring?
I
believe 2012 will be a difficult year for the
entire world. For Turkey it is not possible
to make a prediction because the datas
show that it has a different situation other
than the countries in crisis since 2008. In
other words, Turkish economy loves to
shock the experts with its growth. Yet I have
to say that a slowing, of which is not clear
yet in terms of the rate, is being expected
for Turkish economy in 2012. For example
mid term program expects a 4 percent of
growth. OECD expects a 3 percent. Growth
after 2012 will be in rise again in line with
better global conditions. Mutual consideration is that developments in the EU will
be the main factor that has an impact over
Turkey’s growth, as well as developments in
Middle East and North Africa.
And there is this important point, which is
that in 2012 Germany, England, France,
Italy and Spain are expected to experience a 0 to 1 percent of shrinking in their
growth. That is important because those
are the countries with the biggest share in
Turkey’s export. Therefore international
demand may fall when compared to 2011.
This also means negative developments for
the export. For that reason we should focus
on alternative markets. This is not a need,
this is mandatory.
EU developments also will bring us financial difficulties because most of the Turkish
companies meet their credit needs from European banks. And according to rescue plan
for Greece (and some other EU member
countries) those banks with public bonos
will make loss. Then the banks and real
sector’s international credit opportunities
will be decreased, which will end up with
financing current deficit.
In terms of inflation, of course some tax and
price increases will not affect the inflation
but price raises due to value loss of Turkish
Lira will effect the inflation. Nevertheless,
recent increase in inflation will probably
continue in the first months of 2012. Central Bank announced its inflation expectation for the end of 2012 as 5,2 percent. But
it is for sure that it will be realized at least
1,5 to 2 points higher than that.
On the other hand USD exchange may increase due to the problems in Europe. Of
course practices of central bank will affect
the limits of exchange movements. Another thing is that no concessions should
be made to the disciplined public finance
and a stronger banking system should rule
2012. Strengthened financial discipline
will strengthen Turkey. In 2011 foreign investments increased, which is an indicator
of trust in Turkey. Many investment decisions are on their way and additional raise
in credit notes will also make Turkey a safe
choice for the international funds.
To summarize 2012 will be shaped by the
European developments. A deeper crisis
will of course have an impact over Turkey,
because our biggest export market and
funding resource Europe will negatively affect both through commerce and finance.
However public finance and banking system are our best advantages at the moment. My warning is that 2012 will be a year
for the problems in Europe. For that reason
both public and private sector should be
cautious. It should be noted that Europe
based commerce and finance will be negatively affected, so alternative plans should
be prepared.
Kasım November - Aralık December 2011
35
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
EBSO Yönetim
Kurulu Başkanı
Ender Yorgancılar:
bazı avantajları yer almaktadır. İzmir son
yıllarda, yatırım olanaklarını arttırarak ve
altyapı imkanlarını geliştirerek, yerli ve
yabancı yatırımcıları bünyesine katmaya
devam etmektedir.
HTM Tank Inc., Cummins gibi sektöründe dünya devi firmaların İzmir’de yatırıma başlamış olması, önemli altyapı çalışmalarının devam ediyor olması, Petkim Yarımadası’nda temeli atılan 5 milyar dolarlık Star Rafinerisi, Kale Grubu ve
Pratt&Whitney ortaklığı ile kurulan havacılık sektöründe faaliyet gösterecek
olan Kale Pratt&Whitney Uçak Motorları A.Ş.’nin üretimini İzmir’de gerçekleştirecek olması, İzmir ve bölgemizin yatırım
atağının sadece bir kısmını ifade etmektedir.
Ege Bölgesi
geleceğe
umudunu
canlı tutuyor
EBSO Yönetim Kurulu
Başkanı Ender Yorgancılar,
İzmir’in son yıllarda yatırım
olanaklarını arttırarak ve
altyapı imkanlarını geliştirerek,
yerli ve yabancı yatırımcıları
bünyesine katmaya devam
etmekte olduğunu ifade ediyor.
2012 ve sonrasında bölge sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
D
ünyayı sosyal, politik ve ekonomik bir kaosun sınırına getiren 2011 yılı; güçlü mali yapısı, doğru ekonomi politikaları
ile büyüme çizgisinde, yatırım yapılabilir
Türkiye için kredi notunun arttığı, büyüdüğü bir ortam sağlamıştır. Dünya, Arap
Baharı ve Avrupa’nın borç krizi ile uğraşırken, Türkiye 2011 yılının ilk 9 ayında
yüzde 9,6 büyüyerek dünya devlerinin de
üzerinde bir gelişme kaydetmiştir.
Büyümenin yanı sıra ülkemiz son açıklanan verilerle; işsizlik, sanayi üretim, kapasite kullanım oranlarında olumlu gelişmeler kaydetmiştir.
Bilindiği gibi dünya ekonomi çevreleri,
2012 yılını karanlık bir yıl ilan etmişlerdir. Ancak yeni yılda karşılaşacağımız gelişmeleri tahmin etmenin çok zor olduğu
ortadadır. Küresel ekonominin kötü gidişatı göz önünde bulundurulacak olursa,
2012 yılı ülkemiz ve bölgemiz açısından
zor bir yıl olacaktır. Ancak dış ticaret açığının dengelenmesi, ihracata yönelik üretimin arttırılarak, iç pazarda da yerli malına ağırlık verilmesi yatırımlarla desteklendiği takdirde, yakalanan büyüme trendi sürdürülebilir bir seviyede tutulabilecektir.
2012 yılı için ortaya konan öngörüler,
dünyadaki siyasal karışıklıklar ve özellikle
36
Kasım November - Aralık December 2011
Bu yatırımları hızlandıracak olan EXPO
2020 yarışı, İzmir’in olduğu kadar, bölge
ekonomisine daha şimdiden canlılık getirmiştir. EXPO’nun gerçekleştirildiği şehirlere ve ülkelere yapmış olduğu ekonomik,
sınai, ticari ve turistik katkıları göz önünEnder Yorgancılar, Ege Bölgesi
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Avrupa’nın borç krizi göz önüne alındığında, ülkemiz için de yavaşlamayı işaret etmektedir. IMF’nin projeksiyonu, 2012 yılı
için Türkiye’nin yüzde 2 oranında büyüyeceğini ifade ederken, son olarak OECD’nin
öngörüleri yüzde 3 oranında, daha iyimser bir tabloyu ortaya koymaktadır.
Dünya ve Türkiye’ye dair beklentiler ve
projeksiyonlar, yavaşlamayı, küçülmeyi öngörürken, Türkiye’den ayrıştıramayacağımız Bölgemiz sanayisi açısından
da elbette beklentiler yönünde gelişebilecektir.
Türkiye’de açıklanan kapasite kullanım
eğrisi doğrultusunda bölgemizde de aynı
ivmenin izlendiği, Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu ile bölgemizdeki büyük sanayi kuruluşlarının analizleri sonucu, ortak noktaların çokluğu dikkate alındığında farklı bir tablo beklemek zor gibi.
Ancak bölgemizin özellikle de İzmirimizin
"Yatırımı, üretimi, ihracatı ve
istihdamı artırarak cari açığı
düşüren, yerli üretimi arttıran
ve yerli malı kullanmayı
mecbur eden, buna paralel
ithalatı azaltan bir yapı içinde
hazırlanmalıdır."
Chairman of the Board of Aegean Region
Chamber of Industry Ender Yorgancılar:
“Hope is alive in Aegean Region”
It is not possible to say something different
about expectations on our region especially
when all predictions regarding Turkey and
the World indicates a time for slowdown
and further more downsizing. The capacity
usage curve in Turkey shows a similar trend
in our region and it is also difficult to expect
a different frame based on the analysis of
major industrial enterprises in our region
with the ISO 500. However, the region, specifically İzmir has some advantages. The city
improved its investment and infrastructure
opportunities and continues to attract local
and foreign investors, which include investments of major sector leading companies
like HTM TANK Inc. and Cummins, some
major infrastructure work, production of
Kale Pratt&Whitney Aircraft Motor A.Ş. and
finally 5 Billion USD amounted Star Refinery
at Petkim Peninsula.
EXPO 2020 competition, which is going
to accelerate these investments, already
boomed up regional economy. When we
think of the economic, industrial, commercial and touristic contribution of EXPO to
the cities and countries, where it took place,
the region is still hopeful about 2012 despite
the pessimistic scenarios due to the crisis in
Europe. If İzmir can win EXPO competition,
İzmir will get in a long termed development
road.
www.taysad.org.tr
de bulunduracak olursak; ekonomi çevrelerince Avrupa’daki kriz ortamı da hesaba
katılarak ortaya konan olumsuz senaryolar karşısında Ege Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutmaktadır. İzmir’in EXPO yarışından galip çıkması ile İzmir, Ege Bölgesi ve tüm Türkiye uzun soluklu bir ilerleme ve kalkınma rotasına girecektir.
Yatırımların ve ihracatın attırılması için neler yapılabilir?
Dünya Bankası İş Yapma Raporu’nda Türkiye 71. sırada yer almaktadır. Yani öncelikle yatırım ortamını iyileştirici, yatırım
yapmayı kolaylaştırıcı, teşvik edici ve bürokrasiyi azaltan bir anlayış içinde olmamız gerekmektedir. Sonrasında da, teşviklerle iller arasında yaratılan haksız rekabetin giderilmesi sağlanmalıdır. Bu konuda Hükümetimizin düzenleyici çalışmalar
içinde olduğunu biliyoruz.
Yatırımı, üretimi, ihracatı ve istihdamı artırarak cari açığı düşüren, yerli üretimi
arttıran ve yerli malı kullanmayı mecbur
eden, buna paralel ithalatı azaltan bir yapı
içinde hazırlanmalıdır.
Kurucusu olduğumuz İzmir’deki 10 Organize Sanayi Bölgesi’nin 39.339.652 m2’lik
toplam alanının, 23.594.678 m2‘lik kısmı sanayi parseli olup, yaklaşık 7.671.914
m2‘lik alanı da (yüzde 32,5) boş parsel
olarak yatırımcılarını beklemektedir. Bu
boş alanları doldurmak, hakkaniyetli teşviklerle mümkün olacaktır. O nedenle bizler, mevcut uygulamada azami teşviklerin sağlandığı 4. Bölge teşviklerine benzer
uygulamaların, bölge ayrımı yapılmaksızın tüm OSB’lere de sağlanması gerektiği inancındayız.
Bugün dünyadaki gelişmeler göstermektedir ki, odaklandığımız pazarlardan alternatif pazarlara geçmemiz gerekmektedir.
Değişen bu dünya düzeninde yeni arayışlar içinde olmalıyız. Bu konuya ilgili Bakanlıklarımız ciddi mesai harcasa da bizlerin de çabası önemlidir.
Diğer yandan ihracat yapan firmalarımızın teşvik ve desteklerle bu süreci atlatması çok önemlidir. Eximbank son zamanlarda kaynaklarını artırsa da küresel şartlar, daha çok ve değişik kaynağı zorunlu
kılmaktadır.
Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, bizler
üyelerimizi olası yeni pazarlar konusunda bilgilendirmeye, Irak, Azerbaycan ve
yakında Fas iş seyahatlerimizle, düzenlenen fuarlara üyelerimizin katılımlarının
sağlanması ile katkı koymaya çalışıyoruz,
çalışmaya da devam edeceğiz.
www.taysad.org.tr
Kocaeli Sanayi
Odası Yönetim
Kurulu Başkanı
Ayhan Zeytinoğlu
İleri
teknolojili
ve yüksek
katma
değerli
yatırımlar
KSO Yönetim Kurulu Başkanı
Ayhan Zeytinoğlu, Kocaeli'nin
sahip olduğu güçlü sanayi
yapısı ile en uygun üretim
bölgelerinden biri olduğunu
aktarıyor.
serbest bölge ve 3 teknopark bulunmaktadır.
2012 ve sonrasında bölge sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yatırımların ve ihracatın arttırılması için neler yapılabilir?
Öte yandan, Türkiye’nin 2023 yılı 500
milyar dolarlık ihracat hedefi bulunmaktadır. Türkiye’nin 500 milyar dolarlık
2023 yılı hedefine göre; Kocaeli’nin ihracatı 80 milyar dolar, ithalatı ise 200
milyar Dolar olacaktır diye tahmin ediyoruz. Bununla birlikte, bölgemizin taşıdığı yük miktarı da her yıl artmaktadır.
İlimizde bu yükü taşıyacak lojistik konusunda yeni alt yapı yatırımlarına ihtiyaç
duyulmaktadır. Bu hedefe ulaşmak için
de mevcut limanlarımızın geliştirilmesi
de önemlidir.
K
ocaeli konumu ve ulaşım ağlarının merkezinde olmasıyla yatırımlar için gözde bir şehir. Türkiye imalat sanayinden
yüzde 13 pay sahibi ve dış ticaretten aldığı pay yüzde16. Toplanan vergi gelirlerinin ise yüzde 13,1’inin karşılıyor ve
Türkiye’nin 500 büyük firmasının 83’ü
Kocaeli’nde faaliyet gösteriyor.
İlimiz, 34 limana ev sahipliği yapması
nedeniyle, sanayi şehri olmasının yanında aynı zamanda bir liman şehri.
Dünyadaki gelişmelere paralel olarak ilimizde de teknoparklardan, organize sanayi bölgelerine ve serbest bölgelere taşınacak bir üretim ve ihracat gücü yaratılması hedeflenmektedir. Kocaeli’nde
13 adet organize sanayi bölgesi, 2 adet
Kocaeli, şüphesiz, sahip olduğu güçlü sanayi yapısı ile en uygun üretim bölgelerinden biri. Bununla birlikte ilimiz, artık,
ağır sanayi yatırımı yerine, dünya ile rekabet edebilen, ileri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlara yönelmeye başlamıştır.
Bu bakımdan, İzmit Körfezi’nde bulunan
limanların, dört misline çıkacak ticaret
hacmini kaldıracak şekilde modernizasyonlarının yapılması, limanların ana yollara bağlantılarının düzeltilmesi ve demiryollarına bağlantılarının yapılması
gerekmektedir. Bölgede bulunan limanların demiryolu ile bağlantısının yapılmasıyla, Anadolu’daki diğer illerimizin
de sanayileşmelerine katkı sağlanmış
olacaktır.
Kasım November - Aralık December 2011
37
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu:
Teknolojik dönüşüme
hazır olmak gerekiyor
OİB Yönetim Kurulu Başkanı
Orhan Sabuncu, günümüzdeki
rekabet koşulları ve BRİC
ülkelerinin yükselişi göz
önünde bulundurulduğunda
tedarik sanayinin teknolojiye
uyum sağlaması gerekliliğine
işaret ediyor.
2012’yi nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012’de otomotiv sektörünü
neler bekliyor?
2
012 yılı için sektörel ihracat hedefimiz 20 milyar dolardır. Dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durum ve özellikle Euro
Bölgesi’nde derinleşmekte olan kriz 2012
ile ilgili sağlıklı tahminler yapmamızı engellemektedir. Endüstrimiz ihracat odaklı
bir sektör konumundadır. Ülkemizde üretilen araçların 2/3’ünden fazlası da ihraç
edilmektedir. Dolayısıyla en önemli pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerinde
krizin derinleşmesi hem üretim hem de
ihracat rakamlarına olumsuz yansıyacaktır. Bu nedenle 2012 yılında 2011 rakamlarına tekrar ulaşmanın başarı olacağı kanaatindeyiz.
Pazarlar açısından değerlendirildiğinde
AB’deki finansal krizin derinleşmesi durumunda otomotiv ihracatımızda AB’nin
payı birkaç puan düşebilir. Özellikle Amerika ülkeleri ve Eski Doğu Bloğu ülkelerinin
payı biraz daha artabilir. Ancak temel olarak AB’nin otomotiv endüstrimiz için önemini 2012 yılında da koruyacağını söyleyebiliyoruz. Afrika ve Ortadoğu’daki siyasal istikrarsızlıkların seyri de bu ülkelere
yönelik ihracatımızda belirleyici olacaktır.
Gelecekte yeni pazarlara açılmanın size göre şartları neler?
Yeni pazarlara ulaşabilmek genellikle uzun bir süreç gerektiriyor. Endüstrimiz yapısı gereği profesyonel bir örgütlenme ve pazarlama stratejisine sahiptir.
38
Kasım November - Aralık December 2011
Orhan Sabuncu, OİB Yönetim Kurulu Başkanı
Siparişlerimiz çoğu zaman 6 ay öncesinden netleşir, bu doğrultuda üretim planlamalarımızı yaparız. Yani, bir iki yıl içerisinde endüstrinin rotasını komple farklı bir yöne çevirmesi mümkün değildir. Bu
nedenle AB ülkeleri yaşanan krize rağmen
endüstrimiz için en önemli pazar olmaya
devam edecektir. Diğer taraftan endüstrimiz yeni pazarlara ulaşma konusunda da
oldukça başarılıdır. Amerika ülkeleri, Eski
Doğu Bloğu Ülkeleri, Kuzey Afrika gibi pazarların öneminin önümüzdeki yıllarda artacağını tahmin ediyoruz.
"AB ülkeleri yaşanan krize
rağmen endüstrimiz için en
önemli pazar olmaya devam
edecektir. Amerika ülkeleri,
Eski Doğu Bloğu Ülkeleri,
Kuzey Afrika gibi pazarların
öneminin önümüzdeki yıllarda
artacağını tahmin ediyoruz."
Yeni pazarlara ulaşabilmeyi kolaylaştıran
en önemli faktör hiç kuşku yok ki hedef
pazar olarak belirlenen ülkelerle STA imzalanmasıdır. Bu şekilde ülkemizde üretilen ürünler belirli bir geçiş süreci sonrasında hedef ülkeye gümrük vergisi olmadan girebilme şansına ulaşmaktadır. Diğer
taraftan özellikle Güneydoğu Asya, Kuzey
ve Güney Amerika gibi uzak pazarlara yönelik uzakyol navlun destekleri sağlanması da bu pazarlara ulaşabilme açısından
önemlidir. Lojistik altyapının sektörün ihracat hedeflerini karşılayabilecek şekilde
modernize edilmesi, hedef pazarlara yönelik fuar organizasyonları, alım ve ticaret heyetleri düzenlenmesi de yeni pazarlara ulaşabilmek açısından önem taşımaktadır.
2023 vizyonuna nasıl
hazırlanmalıyız?
2023 yılı için hedeflediğimiz 4 milyon
adet üretim, 3 milyon adet ihracat ve 75
milyar USD ihracat gelirine ulaşabilmemiz için Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ve 2023 yılı Otomotiv İhracat Strateji Belgesi’nin hükümet belgeleri haline gelmesi ve uygulamaya konulması çok
www.taysad.org.tr
önemlidir. Geçtiğimiz aylarda 5 hedef
ve 27 eylem planından oluşan Otomotiv
Sektörü Strateji Belgesi, kamuoyu ile paylaşılmıştı. 2011–2014 dönemini kapsayan
belgedeki hedeflere ulaşabilmek için belirlenen eylemlerin 2014 yılına kadar hayata geçirilmesi planlanıyor. Buna göre;
Ar-Ge altyapısını iyileştirmek, Şirketlerin tasarım, üretim, markalaşma beceri ve
kapasitelerini artırmak, Otomotiv sektöründe iç ve dış pazarları geliştirmek, Hukuki ve idari düzenlemeleri iyileştirmek,
Fiziki altyapıyı geliştirmek olarak beş ana
hedef belirlenmiştir.
Bu hedeflere ulaşmak için belirlenen 27
eylem planı hayata geçirildikten sonra 2023 yılı hedeflerimiz için en önemli adımlar atılmış olacaktır. Burada şunu
bir kez daha vurgulamak gerekiyor; 4 milyon adet üretim ve 3 milyon adet ihracat hedefine ulaşabilmek için en az 5 ana
sanayi firmasının ülkemize yatırım yapması gerekiyor. Ancak özellikle binek otomobil üzerindeki yüksek vergiler firmaların ülkemize yatırım yapma konusunda isteksiz davranmalarına yol açmaktadır. Bu
nedenle motor hacmi yerine araç yaşı ve
emisyon miktarlarına göre yapılacak vergi düzenlemesinin yabancı yatırımcılar
için ülkemizi daha cazip hale getireceğine inanıyoruz. Ana sanayi yatırımlarının
yan sanayi yatırımlarını da beraberinde
getirdiğini düşündüğümüzde söz konusu
yatırımların gerçekleşmesi halinde sektörün istihdama katkısı da önemli ölçüde artacaktır Söz konusu yatırımları ülkemize
çekmek için hükümetin ve sektör temsilcilerinin birlikte çalışarak lobi gücü oluşturmaları da önem taşımaktadır.
Tedarik sanayicileri yeni
pazarlara girmek için neler
yapmalı?
Günümüzün rekabet koşulları ve özellikle Çin, Hindistan gibi ülkelerin yükselişi göz önünde bulundurulduğunda tedarik sanayimiz teknolojik gelişmelere uyum sağlamaya mecburdur. Otomotiv yan sanayinde mekanikten elektroniğe geçiş yaşanmaktadır, ana sanayinde de fosil yakıtlı araçlardan hybrid ve elektrikli araçlara geçiş sektörde önümüzdeki dönemde büyük bir dönüşüme yol açacaktır. Bu dönüşümü sağlayamayan tedarikçilerimizin hayatta kalma şansları azalacaktır. Özellikle batarya teknolojisi hybrid
ve elektrikli taşıtlar açısından önem
kazanmaktadır. Bu konuda girişimle-
www.taysad.org.tr
OIB Chairman of the Board Orhan Sabuncu:
We should be ready for
technological transformation
Orhan Sabuncu indicates
the importance of supply
industry’s technological
harmonization especially
when BRIC countries’ rise and
today’s competition conditions
taken into consideration.
tion amounts. For that reason we believe
achieving 2011 results would be a success
in 2012.
In terms of markets, with deeper crisis Europe’s share in export may fall down a few
points yet share of US and former Eastern
Block countries’ may increase. But essentially we can only say that EU’s importance
for our industry will continue. Additionally,
political instabilities in Africa and Middleast
may also have an impact over our export.
What should we do for
2023 vision?
What is your assessment regarding 2012? What should we expect
from 2012?
2
012’s export objective is around 20
billion USD however the current situation and specifically the crisis in Eurozone
make it hard for us to make predictions
about 2012. This is an export oriented sector and more that 2/3 of the production is
exported. Therefore a deeper crisis in Europe, our most important market, would
definitely affect both export and produc-
rin ve yatırımların yapılması gerekmektedir. Özellikle elektrikli araçlarda değişime
ayak uydurulmazsa araç üzerinde yaratılan katma değer oranı çok düşeceğinden
bu durum otomotiv endüstrimizi olumsuz
etkileyecektir. Bu nedenle devletin sağlayacağı Ar-Ge destekleri kadar tedarikçi
firmalarımızın söz konusu dönüşümü iyi
okuyup, bu dönüşüme hazırlıklı olmaları da önem taşımaktadır. Özellikle başlıca pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerinde söz konusu dönüşümün şimdiden başladığı göz önünde bulundurulursa,
tedarikçilerimizin hızla bu yönde adımlar
atmasının gerekliliği bir kez daha ortaya
çıkmaktadır. Biz hem kalite hem de fiyat
açısından rekabetçi bir yapıya sahip yan
sanayimizin yeni pazarlara ulaşacağına,
mevcut pazarlardaki güçlü konumunu gelecekte de sürdüreceğine inanıyoruz.
What we aimed for 2023 were 4 million
units of production, 3 million units of export and 75 billion USD export income. It is
very important to turn Automotive Strategy
Document and 2023 Automotive Export
Strategy Document into government documents and commence the implementation
in order to achieve these aims. Automotive
Strategy Document was launched a few
months ago with 5 main objectives and 27
action plans, which should be actualize
before 2014 in order to achieve the objectives. Those objectives are defines as; the
improvement of the R&D infrastructure, to
increase the capacity of the auto production companies’ design, production and
branding skills, to explore and expand domestic and foreign markets for the automotive sector, the improvement of legal and
administrative regulations and to enhance
the physical infrastructure. Inception of
these 27 action plans would be the most
important steps for 2023 vision.
It is also needed to be mentioned again
that 2023 vision’s realization depends on
at least five major automotive industry
companies’ investment in Turkey. However
high tax rates in Turkey causes reluctance
amongst the companies. For that reason a
new tax regulation based on age and emission amounts of the vehicles, instead of
motor size, would attract foreign investors.
Automotive industry always brings supply industry investments with it so this will
also increase the sector’s contribution to
the employment. Such investments require
lobbying activities of the government and
the sector representatives.
Kasım November - Aralık December 2011
39
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen:
Stratejik işbirliği giderek
önem kazanıyor
OSD Yönetim Kurulu
Başkanı Kudret Önen,
tedarik sanayicilerinin
Ar-Ge çalışmalarında küresel
başarı elde edebilmesinin
koşulunun, "rekabet öncesi
işbirliği" yapılarak ortaya
çıkan sinerjide saklı olduğunu
aktarıyor.
2012 otomotiv sanayine neler getirecek?
2
010, küresel krizin etkilerinin hızla giderildiği ve otomotiv sanayimizde olumlu yönde önemli gelişme sağlandığı yıl oldu. Dış pazarlarda derinleşen ekonomik kriz nedeni ile daralan ihracata rağmen, ülkemizde
artan iç pazar talebi sayesinde bu gelişme
2011 yılı ilk 11 ayda da devam etti.
2011 yılı ilk 11 aylık dönem değerlendirildiğinde, ihracat ve üretimde bir önceki yılın aynı dönemine göre artış gerçekleşti, üretimde Aralık ayında da artışın devam etmesi sonucu, AB ve ABD’de devam
eden krize rağmen rekor üretim adedine
ulaşmayı bekliyoruz. Aynı şekilde toplam
yıl göz önüne alınırsa, iç pazarda da çok
iyi bir yılı geride bırakacağımızı söyleyebiliriz.
Ancak, Kasım ayında toplam pazar 2010
Kasım ayına göre yüzde 14, otomobil pazarı ise yüzde 11 azaldı. 2010 Kasım ayına göre, hafif ticari araç pazarında düşüş
yüzde 21 düzeyindeyken, ağır ticari araç
pazarında daralma yüzde 8 oranında oldu.
Ancak yılın ilk yarısında yüksek oranda
gerçekleşen iç talep artışı son aylardaki durgunluk ve Kasım ayındaki gerilemeye rağmen yıllık artışın yüksek kalmasını
sağladığı dikkat çekicidir.
Bilindiği gibi, 12.10.2011 tarih ve
2011/2304 sayılı Kararname ile motorlu
taşıt araçlarında yapılan ÖTV artışları ile
motor silindir hacmi 1600 cm3’ü geçen
fakat 2000 cm3 ‘ü geçmeyenlerde yüz-
40
Kasım November - Aralık December 2011
de 60 olan oran yüzde 80’e ve motor silindir hacmi 2000 cm3 ‘ü geçenlerde ise
yüzde 84 olan oran yüzde 130’a yükseltildi. Otomobillerde zaten yüksek olan vergiler böylece daha da artmış oldu. Bu artış, ayrıca ÖTV sisteminde araçlar arasında vergi oranlarındaki dengesizliği daha
da arttırdı.
İhracatımızın önemli oranını oluşturan bu
segmentdeki üretim, Avrupa’daki krizin
etkisi henüz geçmediği için iç talebe bağlı
olarak artıyordu. Ancak, sanayimizde üretim ve ihracatta önemli yer tutan ve tasarımı da Türkiye’de geliştirilen bazı hafif ticari araçlarda ÖTV oranının yüzde 10’dan
yüzde 15’e yükselmesine bağlı olarak iç
talebin azalması ve üretimin olumsuz etkilenmesi beklenmektedir. Bunun ilk işaretleri geçen ay alındı ve talep yüzde 21
dolayında azaldı. 2012 yılı ise bu etkilenmenin daha fazla hissedileceği bir yıl olarak değerlendirilmektedir. Bu segmentwww.taysad.org.tr
te vergilerin kısa sürede tekrar eski haline
dönmesini bekliyoruz.
Öte yandan, aynı Kararname ile sanayimizde finansmanda önemli yer tutan kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılan ithalatta “Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu”
kesintisi oranı yüzde 3’den yüzde 6’ya çıkartıldı. Bu artışın özellikle KOBİ niteliğindeki aksam ve parça üreten tedarikçilerimizde önemli finansman maliyeti artışlarına neden olması beklenmektedir.
Sonuç olarak, bu Kararname ile ortaya çıkan ÖTV ve KKDF artışlarının, sanayimizin üretimini ve finansman maliyetlerini
olumsuz etkileyecek sonuçlar yaratacağı
tahmin edilmektedir.
OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen:
"Strategic Collaborations
are gaining importance"
OSD Chairman Kudret Önen
says that global success in
R&D activities comes from the
synergy of pre-competition
collaborations.
Gelecekte Türk otomotiv sanayi
nasıl şekillenmeli?
Bilindiği gibi, sanayi stratejimiz, tedarik zincir içinde verimlilik artışı ve katma değeri yüksek yenilikçi ürünlerde üretimi arttırarak mevcut ihracat projelerine ek olarak yeni projelerin gerçekleştiril-
"OSD olarak, sanayimizin
vizyonunu, “Daha fazla katma
değer üreterek Avrupa Birliği
içindeki en rekabetçi üretim
ve gelişmiş bir Ar-Ge merkezi
olmaktır” şeklinde TAYSAD
ile ortak olarak belirledik. Bu
uzun soluklu yolda uzun vadeli
ihracat projelerinin, ortak
tasarım projelerinde yer alacak
güçlü tedarikçilerimizle ile
desteklenmesi ilk başta gelen
beklentimizdir."
What will 2012 bring to automotive industry?
2
010 was the year for recovery from
the crisis with positive developments
for automotive industry. Though the crisis deepened in international markets and
consequently shrinked the export rates,
increasing domestic demand made this
development continue in 2011’s first 11
months. And when we assess these 11
months we see that export and production has increased when compared to the
same period of the year before. We are, in
case this production continues, waiting for
a record in the production units despite the
crisis in EU and US. And also when we look
at the whole year we can say that this was a
one good year for domestic market.
However, in November total market decreased by 14 percent; automobile market
decreased by 11 percent; commercial light
vehicle market decreased by 21 percent
and commercial heavy vehicle market decreased by 8 percent when compared to the
same period of 2010.
Nevertheless, high demand from the first
half of the year compensated annual increase despite the withdrawal in November
and regression in recent months. Additionally the final regulations on PCT increased
already high taxes, which also increased the
imbalance between the vehicle taxes.
The manufacturing in this segment was
increasing with domestic demand but increased PCT will most likely decrease domestic demand and production. The first
indicator came last month and demand
decreased by 21 percent. So 2012 will be
the year that we are going to be affected by
that. We are waiting taxes to be decreased
again.
How should the Turkish automotive industry be shaped in the
future?
As known our industrial strategy is to actualize new projects in addition to the present
ones by increasing efficiency in the supply
chain and manufacturing innovative products with high added value. Additionally
we also continue on R/D investments and
activities to attract such investments in order to be an Excellence Center, as well as
working on with supply companies to improve design activities. With 44 out of 111
R&D centers, our industry is the first sector
amongst others. This proves our determination for success. The new R&D regulation
enables more incentives for high tech products to be designed in Turkey. Therefore
it will be possible for Turkish automotive
industry companies to improve their R&D
departments, directly working on design via
high tech opportunities and present competitive products for the global markets.
Accordingly OTAM and ODTÜ Seat Test
Center’s establishments are over. However
it is required to finalize basic R&D infrastructure, which is composed of “automotive test area, climatic wind tunnel and car
crash test. This is the first objective mentioned in the sector strategy paper.
Another important thing is to remember
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
41
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
mesidir. Ayrıca, küresel etkinlikte bir “Mükemmeliyet Merkezi” olabilmek amacıyla, Ar-Ge alanında yatırımlar yapmaya ve
Ar-Ge faaliyetleri ile ilgili yatırımlarını da
ülkemize çekmeye yönelik olarak, tedarikçi firmalarımız ile birlikte tasarım çalışmalarının geliştirilmesi yönünde yoğun
çalışmalarımız devam etmektedir.
Sanayimiz, 2011 yılı Kasım ayı itibariyle Türkiye’de kurulan 111 Ar-Ge merkezi
içinde 44 adet Merkez ile diğer sektörler
arasında ilk sırada yer almaktadır. Sanayimizin Ar-Ge merkezleri sayısı ile elde ettiği birincilik bu hedefe ulaşma konusunda kararlılığını göstermektedir.
Yeni Ar-Ge mevzuatı ile birlikte, sanayimiz ileri teknoloji gerektiren ürünlerin Türkiye’de tasarlanabilmesi amacıyla daha geniş teşvik imkanına kavuşmuş-
SECTOR 2012 PROJECTIONS
rın gerçekleştirilmesinin firmalar arasındaki işbirliği ile yakın ilgili olmasıdır. Ülkemizde de az sayıda da olsa, rakip firmalar ile işbirliği yapılarak gerçekleştirilen
Ar-Ge projeleri hayata geçirilebilmekteyse de, ülkemizde bu konudaki örneklerin
çoğalması gerekmektedir. Özellikle tedarikçi firmalarımızın Ar-Ge konusunda küresel başarı elde edebilmelerinde, “Rekabet Öncesi İşbirliği” konusuna önem vermeleri ve bu şekilde ortaya çıkacak sinerjiyi efektif olarak değerlendirebilmeleri
çok önemli olacaktır.
Bugün itibariyle otomotiv sanayi, üretiminin yüzde 70 ila 80’ini ihraç etmekte ve
ihracatının yüzde 90’ını AB ülkelerine gerçekleştirmektedir. Dünya Motorlu Araçlar
Üreticileri Birliği (OICA) 2010 yılı verilerine göre, Türkiye 1.095 bin adetlik üretimi
Bu gelişmelere paralel olarak Ar-Ge alt
yapısı için gerekli çalışmalar arasında yer
alan “Otomotiv Teknoloji ve Ar-Ge Merkezi (OTAM)” ve “ODTÜ Koltuk Test Merkezi” kuruluşları tamamlanmıştır. Ancak
bunlara ek olarak sanayimiz için stratejik önem taşıyan “Otomotiv Test Pisti,
Klimatik Rüzgar Tüneli ve Araç Çarpma
Testi”nden oluşan temel Ar-Ge alt yapısının öncelikle gerçekleşmesi zorunlu bulunmaktadır. Bu konu Sektör Strateji Belgesinde de “İlk Hedef” olarak yer almaktadır.
Diğer bir üzerinde durulması gereken husus da Ar-Ge, tasarım ve teknoloji geliştirmede hızlı, etkili ve verimli çalışmala42
Kasım November - Aralık December 2011
As of today automotive industry exports
70 to 80 percent of its production and 90
percent of this export take place in the EU.
According to OICA’s 2010 datas Turkey is
the 16th around the world in motor vehicle production with a number of 1.095
thousand units, which is higher than Italy,
Poland and Checz Republic.
Our industry is the leader in EU countries
in the light commercial vehicles segment
and the first runner up in bus production,
which should be mentioned as a global
success of our industry with local brand
bus and truck production.
"Yeni yatırımların
desteklenmesi yanında
tedarikçilerimizin küresel
rekabet boyutuna ulaşmak
üzere yeni araç projelerinde
“ortak tasarım” işlevini
başarması geleceğimiz için
büyük bir önem taşımaktadır.
Ortak tasarım gücü ne kadar
artarsa, otomotiv sanayinin
yarattığı katma değer o kadar
artacaktır."
tur. Yakın gelecekte, Türk otomotiv sanayi firmalarının Ar-Ge bölümlerini daha
da geliştirmesi, ileri teknoloji olanaklarını
kullanarak tasarım süreçlerinin doğrudan
içinde yer alması ve bunun sonucunda da
dünya pazarlarına rekabet düzeyi yüksek
ürünler sunması mümkün olacaktır.
quick, efficient and effective studies on
R&D, design and technology development are highly relevant to close collaborations between the companies. Though
we can see a few collaborations between
the rivals, Turkey still needs more examples on that. Suppliers should focus on
precompetition collaborations and need
to benefit from the synergy that would
arise from such collaborations.
Most of the automotive industry is composed of companies with global partnerships. Those companies actualize most of
the production, export of many models to
EU all by themselves being as production
bases. With above mentioned production
units Turkish automotive industry has an
important place in international arena.
Work commitment in Turkish automotive
ile İtalya, Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nin
önünde dünya motorlu araç üretiminde
16. sırada yer almıştır.
Sanayimiz 2010 yılı üretim adetleri ile AB
ülkeleri arasında hafif ticari araç üretiminde birinci ve otobüs üretiminde ikinci
sırada yer almaktadır. Özellikle yerli marka otobüs ve kamyon üretiminde ülkemizin AB küresel başarısının önemini burada
vurgulamak isterim.
Otomotiv sanayinin önemli çoğunluğu,
AB Ülkeleri ile küresel ortaklığı bulunan
firmalardan oluşmaktadır. Toplam üretimin önemli bir oranını gerçekleştiren bu
firmalar, birçok modelin Avrupa’ya ihracatını, üretim üssü olarak tek başına yapmaktadır. Türk otomotiv sanayinin, gerçekleştirdiği üretim adetleri ile yukarıda
da belirtildiği üzere, uluslararası ölçekte
önemli konumda yer almaktadır.
www.taysad.org.tr
sector is higher than the EU countries and
when considered with the labor costs, this
would provide us superiority in terms of
competition power.
As known, Sectoral Strategy Paper has
been prepared with the contributions
of OSD and TAYSAD with a supply chain
integrity approach and launched by the
Minister of Science, Industry and Technology on 14th of April 2011. The aim of the
paper is “to increase automotive industry’s sustainable global competition power and transform its production into a new
structure with high technology and added
value”. Accordingly Ministry of Economy
is working on a new strategy document
in order to find better solutions for supply
problems of the sector in the context of
current deficit.
Türk otomotiv sanayinde “işe bağlılık oranı”, rakip olarak değerlendirilen yeni AB
üyesi ülkelerle kıyaslandığında çok yüksektir. Otomotiv sanayinin var olan işçilik maliyeti avantajının bu faktör ile birlikte değerlendirilmesi, rekabet gücü açısından sanayimize önemli üstünlük kazandırmaktadır.
Bilindiği gibi, otomotiv sanayinin sürdürülebilir küresel rekabeti açısından sanayimiz için önemli olan “Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi” OSD ve TAYSAD’ın
ortak katkıları ve tedarik zinciri bütünlüğü yaklaşımı ile hazırlanmış ve 14 Nisan
2011 tarihinde, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız tarafından kamuoyuna açıklanmıştı.
Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi’nin
amacı, Türk otomotiv sanayinin “Ar-Ge
Yeni yatırımlarımızın ortak bir proje içindeki, ihracata, daha fazla katma değere
ve rekabetçi ürünlere yönelik yeni ve büyük yatırımları ile yenileme ve tedarikçilerimizdeki dar boğaz giderme yatırımları
da, daha düşük vergilendirme ile desteklenmelidir.
Diğer taraftan, rekabet gücümüzün sürdürülebilirliği için Strateji Belgesi Eylem
Planında yer alan hedeflerin sorumlu ve
ilgili kurumlar ile işbirliği içinde devamlılığı ve Hükümetimiz tarafından desteklenmesi gerekmektedir.
Geleceğe hazırlanmak için neler yapılmalı?
Elli yıllık bir geçmişe sahip olan otomotiv sanayimiz, gerek üretim gerek ihracattaki başarısını destekleyen birçok
avantaja sahip bulunmaktadır. Kendisini geliştirmiş, deneyimli yerli tedarikçilerimiz bunların en başında geliyor.
Üretimimizdeki başarıların en önemli bileşeni, tedarikçilerimizin yurt içinde güçlü olduğu kadar küresel pazarlarda da rekabet üstünlüğüne sahip olmasıdır.
Tedarikçilerimizle olan ilişkilerde geleceğe baktığımızda stratejik işbirliği büyük önem taşıyor. Uzun vadeli, şeffaf,
karşılıklı güvene dayalı işbirliği bu stratejik ortaklığın en önemli temeli olarak
sayılabilir.
Otomotiv sanayi olarak motorlu taşıt
aracı üretimimizi, yakın bir gelecekte 2
milyon adede çıkarmayı hedefliyoruz.
Bu hedefe ulaşmada, tedarikçilerimizle birlikte yeni yatırımlarının önemi ve
bu uzun soluklu ilişkide stratejik işbirliğinin önemi çok büyüktür.
Yeni yatırımların desteklenmesi yanında tedarikçilerimizin küresel rekabet
www.taysad.org.tr
Bununla birlikte, Ekonomi Bakanlığı da dış
ticaret açığının azaltılması temel hedefi kapsamında otomotiv sanayinde tedarik sorunları ve çözüm yollarını belirlemek
üzere yeni bir strateji çalışmasını sanayimiz ile birlikte sürdürmektedir.
Sanayimizin beklentisi, özellikle tevsi yatırımları ile ilgili yatırım kararlarımızı olumsuz etkileyen Mevzuat eksiliğinin
ivedi olarak giderilmesidir.
It is also needed to support new and bigger investments on export, higher added
value and competitive products, as well as
renewal and decreasing the shortcomings
of suppliers through lower taxes. Expectation of our industry is eliminating the lack
of legislation which negatively affects our
extending investments.
On the other hand, for the sustainability
of our competition power the objectives
mentioned in strategy document should
be supported by relevant stakeholders
and the government.
Üssü Olma” vizyonu çerçevesinde, “Otomotiv Sanayinin Sürdürülebilir Küresel
Rekabet Gücünü Artırmak Ve Üretimini
İleri Teknoloji Kullanımının Ağırlıklı Olduğu Katma Değeri Yüksek Bir Yapıya Dönüşümünü Sağlamak” olarak belirlenmiştir.
boyutuna ulaşmak üzere yeni araç projelerinde “ortak tasarım” işlevini başarması geleceğimiz için büyük bir önem
taşımaktadır. Ortak tasarım gücü ne
kadar artarsa, otomotiv sanayinin yarattığı katma değer o kadar artacaktır.
OSD olarak, sanayimizin vizyonunu,
“Daha fazla katma değer üreterek Avrupa Birliği içindeki en rekabetçi üretim
ve gelişmiş bir Ar-Ge merkezi olmaktır”
şeklinde TAYSAD ile ortak olarak belirledik. Bu uzun soluklu yolda uzun vadeli
ihracat projelerinin, ortak tasarım projelerinde yer alacak güçlü tedarikçilerimizle ile desteklenmesi ilk başta gelen
beklentimizdir.
Bu nedenle, OSD ve TAYSAD işbirliğinin
her alanda artarak devam etmesi bu ortak vizyonumuz çevresinde önemli bir
yere sahiptir.
Geleceğin üretim hedefini sağlayacak
olan yeni yatırımlarda, taşıt aracı üreten firmalar ile bunlara aksam ve parça
sağlayan sanayimizin ortak bir proje temelinde, yeni yatırım teşvikleri ile desteklenmesi gereklidir.
Kasım November - Aralık December 2011
43
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
ODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar:
Küresel olmanın yolu
iç pazardan geçiyor
ODD Yönetim Kurulu Başkanı
Mustafa Bayraktar, iç pazarın
otomotiv sektöründe küresel
oyuncu durumundaki ülkelerin
seviyesine taşıyacak teşvik ve
uygulamalara ihtiyaç olduğunu
ifade ediyor.
Ü
retiminin yüzde 75’ler civarındaki bölümünü ihraç etmekte olan sanayimizin, ihracatının büyük bölümü AB ülkelerine yapılıyor. 2010 yılında otomotiv sektörümüz 793 bin adet pazar, 1 milyon 95
bin adet üretim, 754 bin adet taşıt ihracatı gerçekleştirirken, toplam sektör ihracatının değeri 15 milyar 906 milyon doları aştı. 2011 yılı otomotiv sektörü için
yılsonu toplam pazarı 900 bin adet, üretimi 1 milyon 200 bin adet ve 20 milyar
dolar seviyesinde ihracat gerçekleşmesi
beklenmekte. Gelecek yıl ise pazarın 775825 bin adetler aralığında gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
Dünya otomotiv pazarının 2011 yılında
yüzde 5,3 artışla 79 milyon adede ulaşması bekleniyor. 2012 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 11 artışla toplam pazarın 88 milyon olarak gerçekleşmesi tahmin edilmektedir. 2010 yılı toplam dünya
satışları sonuçlarına göre Çin 18,7 milyon
satışla ilk sırada yer aldı. Türkiye toplam
793 bin adet satışla 2010 yılında 18’nci
olurken, AB otomotiv satışlarında 6’ncı sırada yer aldı.
Toplam dünya üretimi sonuçlarına göre
Çin 18 milyon üretimle ilk sırada yer aldı.
Türkiye toplam 1 milyon 95 bin adet üretim ile 2010 yılında 16’ncı olurken, AB
otomotiv üretiminde 5’nci sırada yer aldı.
Dünya otomotiv üretiminin 2011 yılında
yüzde 5 artışla 81 milyon adede ulaşması
bekleniyor. 2012 yılında ise bir önceki yıla
göre yüzde 11 artışla toplam üretimin 90
milyon olarak gerçekleşmesi tahmin edilmektedir.
44
Kasım November - Aralık December 2011
Mustafa Bayraktar, ODD Yönetim Kurulu Başkanı
"Türkiye otomotiv pazarı
potansiyelinin çok gerisinde
yer alıyor. Büyük bir iç
pazardan gücünü alan Türkiye
otomotiv sektörünün küresel
oyuncu olma olanağı daha da
artmış olacaktır."
Ülkemizin, dünyanın düşük büyüme sürecine girdiği önümüzdeki dönemde sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirmesi, üretim ve istihdamı artırabilmesi için iç pazar ve tüketim dinamiklerini harekete geçirmesi çok önem kazanacaktır. 2012 ile
ilgili özellikle Avrupa bazlı problemlerin
küresel ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz. Dünya ekonomisinde artan belirsizlik ve olumsuzluklar neticesinde küresel büyüme beklentileri aşağı yönwww.taysad.org.tr
lü revize edildi. Artan kurlar ve ÖTV oranları ile sektörümüzde 2012’ye yönelik pazar tahminleri de büyüme yerine daralmaya bırakmıştır.
İç pazarımızı otomotiv sektöründe küresel oyuncu durumundaki ülkelerin seviyesine taşıyacak teşvik ve uygulamalara ihtiyaç var. Odaklanmamız gereken ilk
nokta, Türkiye açısından iç pazar olmalı.
İç pazar büyümeden, güçlenmeden atacağınız hiçbir adım ya da alacağınız hiçbir önlem uzun soluklu ve kalıcı olmaz.
Türkiye’de kişi başına düşen araç sahipliği, Avrupa ortalamalarının çok altında bir
orana sahiptir. Türkiye 1000 kişiye düşen
135 araç ile Batı Avrupa ülkeleri ortalaması olan 606’nın çok gerisinde ve Doğu
Avrupa ülkeleri arasında ise sonuncu. Diğer yandan, Türkiye’de otomobil kullanabilecek genç nüfusun payı Avrupa ortalamalarının çok üzerinde bir orana sahip. Türkiye otomotiv pazarı potansiyelinin çok gerisinde yer alıyor. Büyük bir iç
pazardan gücünü alan Türkiye otomotiv
sektörünün küresel oyuncu olma olanağı
daha da artmış olacaktır.
2010 yılı sonu itibariyle toplam araç parkımız 11 milyon 266 bin düzeyindedir.
Otomotiv sektöründe toplam araç parkının yüzde 51’i, 12 yaş üstü ve yüzde 34’ü
de 16 yaş üstü araçlardan oluşan parkımızı gençleştirmeye ve yenileştirmeye hizmet edecek teşviklerin geliştirilmesinin
de Türkiye ekonomisini önümüzdeki süreçte canlı tutmak adına çok önemli katkısı olacağı görüşündeyiz. Ülkemizin çevreye Kyoto Protokolü çerçevesinde yerine
getirmesi gereken taahhütleri var. Otomobil sektörünün payı kapsamında vergilendirme, çevre etkileri göz önüne alınarak yeniden yapılandırılmalı. Özellikle kullanım vergisi olan Motorlu Taşıtlar
Vergisi’nin tam tersi düzene geçirilmesine ihtiyaç var. Araçlar yaşlandıkça vergisi
artmalı, çevreye ve toplum sağlığına duyarlı olan yeni teknoloji araçlar da vergi
oranları ile teşvik edilmeli.
Montaj hatları ile gelişen ve büyük emekler verilerek başlanan bu yolculuk bugün
bizleri otomotiv endüstrisinde dünyanın
sayılı üretim merkezlerinden biri haline
getirmiştir. Sektörün yıllar içerisinde kurumsallaşan yapısı, gerek teknik bakımdan gerek insan gücü ve çalışan kalitesi
bakımından dünyanın önde gelen üretim
ve ihracat merkezlerinden biri konumuna
gelmesine imkan sağlamıştır.
Otomotiv sektörü bugün, yarattığı büyük
hacimli katma değer ile ülkenin önde gelen sektörü konumundadır. Fabrikalarımızın ürettiği ürünler dünya arenasında çok
www.taysad.org.tr
ODD Chairman of the Board Mustafa Bayraktar:
The way to being global is
through domestic market
ODD Chairman Mustafa
Bayraktar states that a set of
practices and incentives are
needed for the domestic market
in order to reach to the level of
countries, which are the global
players of the sector.
T
his journey of great efforts started with
assembly lines and today it made us
one of the most important production bases of the automotive industry. Institutionalized structure of the sector allowed us
to be an important production base both in
technical and human resources terms.
Because of its high volume added value, automotive sector is one of the leading sectors of Turkey. The products manufactured
in our facilities, achieving great successes
in international arena and become vehicle
of the year. They are exported to all around
the world. We also have qualified human
resources, engineers and work force. Thousands of enterprises provide services in international quality and standards and contribute to the life quality of people.
Turkish automotive sector is at an important place in the world with its domestic sales, automotive industry, supply industry
and export. This is not only because of domestic market’s development but also because of the hard work of both automotive and supply industry. Their collaborations
önemli başarılar kazanmakta, yılın ticari
aracı, yılın otomobili seçilmektedir. Ülkemizde üretilen araçlar tüm dünyaya ihraç
edilmekte, dünya kalitesinde yetişmiş insan kaynağımız, mühendislerimiz ve işgücümüz bulunmaktadır. Motorlu taşıt satışı ve satış sonrası hizmetlerinde binlerce
işletme uluslararası kalite ve standartlarda hizmet vermekte ve insanımızın yaşam
kalitesine katkıda bulunmaktadır.
Türkiye otomotiv sektörü iç pazar satışları, ana sanayii, yan sanayii ve ihracatı
ile dünya ülkeleri arasında önemli bir konuma ulaşmış bulunmaktadır. İç pazarın
gelişmesinden ve ulaştığı konumdan güç
alan otomotiv sanayi, gerek ana sanayi
enabled an important technological know
how and provide our country an important
competitive advantage in global competition environment. It is apparent that R&D
investments are the most important factor
for technology creation and development.
We cannot think of the sector separated as
automotive industry, supply industry or domestic market. All success objectives would
be the outputs of mutual working.
There is a need for practices
and incentives that would bring
our domestic market to the
level of countries, which are the
global players of the automotive
sector. We should first focus
on domestic market. Without a
strong domestic market, no step
or measure would be long lasting.
Turkish automotive market is
far behind of its real potential.
Turkish automotive sector, which
is strengthened with a greater
domestic market, would have
more opportunities to become a
global player.
gerek yan sanayinin üstün çalışmalarıyla çok önemli noktalara geldi. Ana sanayi ile yan sanayinin her alandaki güç birliğinden doğan çalışmalar çok önemli bir
teknolojik birikime sahip olunmasına yol
açarak, küresel rekabet ortamında ülkemiz otomotiv sanayi için büyük bir rekabet üstünlüğü sağlamaktadır. Ar-Ge yatırımlarının sektörümüz açısından teknoloji yaratma ve geliştirilmesinde en önemli unsur olduğu görüldü. Sektörün ana sanayi, yan sanayi, iç pazarı ayrı düşünülemez. Gerek sektörün ulaştığı başarı gerekse önümüzdeki dönemde hedeflenen başarı ancak sektörün her kesiminin ortak
çalışmalarının bir neticesi olacaktır.
Kasım November - Aralık December 2011
45
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. Şükrü Ilısal:
Ağır vergi yükü
sektörü etkileyecek
OYDER Yönetim Kurulu
Başkanı H. Şükrü Ilısal,
otomotiv sektörünün kuvvetli
yönlerinin, zayıf yönlerine göre
daha baskın olduğunu ifade
ediyor. Ilısal'a göre ağır vergi
yükü sektörü etkileyen ana
unsurlardan biri...
2012 için otomotiv pazarını nasıl
değerlendiriyorsunuz?
S
ektör 2011 yılında yeni bir rekora imza attı, her zaman söylediğimiz gibi esasında bu çok doğal ve olması gereken bir yükseliş. Altyapısı hazır olan bir büyüme, bu
şekilde değerlendirdiğimizde rekor yerine
yükseliş veya gelişim ifadesini kullanmayı
daha sağlıklı buluyorum.
Bu rakama ulaşılırken geçen senelerden
farklı bir zamanlama yaşadık, bu da pazarın özellikle Ocak ayına geçen seneye göre
yüzde123’lük bir büyümeyle başlamasıydı. Bu büyüme yıl içinde hızını kaybederek Ağustos ayına kadar devam etti ve
bu noktadan itibaren aylık bazda rakamlar geçen senenin gerisine düşmeye başladı. Fakat buna rağmen çok iyi bir adede
ulaşıldı. 2012’yi bu gelişmeler ile değerlendirdiğimde 2011 ilk yarısı gibi olmayacağını fakat yılın ikinci yarısından itibaren
yükselişin olacağını öngörüyorum. Elbette bu söylediklerim normal şartlar altında,
olası bir kriz bu senaryonun dışında kalıyor. Bu şekilde bir öngörünün yılsonu rakamlarına yansıması, bu yıla göre yüzde
5-10 daralma anlamına gelir.
Sektörün size göre kuvvetli ve zayıf yönleri neler?
Sektörün SWOT analizini yaptığımızda kuvvetli yönlerin giderek zayıf yönlere baskın olduğunu görüyoruz. Zayıf yön
olarak nitelendirilebilecek en önemli unsur, otomobiller üzerindeki ağır vergi yüküdür. Bugün Türkiye’de 1.6 araçlarda
toplam alınan (ÖTV+KDV) vergi yüzde
46
Kasım November - Aralık December 2011
H. Şükrü Ilısal, OYDER Yönetim Kurulu Başkanı
62’dir. Bu oran Avrupa’da yüzde 20’ler civarındadır. 40 yıllık bir otomotiv tecrübesi, yaygın ve kaliteli yetkili satıcılık yapılanması ve üretimde giderek artan kalite
ise sektörün kuvvetli yönleri arasındadır.
High taxes will affect the sector
OYDER Chairman of the Board H.
Şükrü Ilısal states that strengths of
the automotive sector are superior to
its weaknesses. According to Ilısal,
high tax rates are one of the major
factors that affect the sector...
The SWOT analysis of the sector shows
there are fewer weaknesses than the
strengths. The most important one is
the high tax rates for the automobiles.
Today this equals to 62 percent (PCT
+ VAT) in 1.6 vehicles. This rate equals
to 20 percent in Europe. A 40 years old
automotive experience, extended and
quality dealership and increasing quality in production are the strengths of the
sector.
Önümüzdeki yıllarda yetkili satıcıların gelişimi, konumlanması
nasıl olacak?
Önümüzdeki dönem yetkili satıcılık mesleğinin geleceğini belirleyecek önemli bir
zaman dilimi. Geçmiş yıllardaki karlılıkların azalması neticesinde mesleğimiz giderek cazibesini yitirme tehlikesi yaşıyor.
Bugün yetkili satıcı olmak isteyen veya
yeni markalara başvuru yapan kişilerin
sayısına bakmak lazım. OYDER olarak bu
mesleğin bizden sonraki kuşaklara bırakılabilmesi için gayret gösteriyoruz. Devletimiz ve Distribütörler gün geçtikçe yetkili satıcılara daha fazla önem vermekte
ve desteklemektedirler, bundan memnuniyet duyuyorum. Hiçbir yetkili satıcı sessiz terk edişlerle mesleğini bırakmak istemez. Önümüzdeki dönemde yetkili satıcılar, öncelikle kurumsallaşarak hareket etmek durumundalar, yatırımlar ve masraflar bilinçli ve kontrollü yapılmalı, otomobil ile ilgili olan her türlü faaliyetten sonuna kadar istifade edilmeli, sadece satıştan para kazanılması beklenmemelidir.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
SaSad Genel Sekreteri Kaya Yazgan:
Komşu sektörler
arasında güçlü bağ var
maliyetlerimizi olumsuz yönde etkileyecektir. Bu gibi olası maliyet artışları konusunda sektörümüzün –en azından- hazırlıksız olmadığını söyleyebiliriz. Ayrıca sektörümüzde görev alan birçok firmanın savunma ürünleri yanında sivil üretim hatları olduğunu da biliyoruz. Bu üyelerimiz
ve yan sanayi olarak sivil sektörden yararlanan savunma sanayii kuruluşları olumsuzluklardan etkilenecektir. Ama bu etkinin de çok büyük olmayacağını, alınan
tedbirlerle sektörün cirosunda önemli bir
azalma olmayacağını öngörüyoruz.
Kaya Yazgan, SaSad Genel Sekreteri
Savunma sanayinin 2012 beklentilerini nelerdir? Dünyada ve ülkemizde savunma sanayini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ü
lke ekonomisinde 2012’de -boyutu konusunda bir görüş birliği yoksa da- bir daralma olacağı, en azından büyüme hızımızın azalacağı bekleniyor. Bildiğiniz gibi
ülkelerin savunma sanayii, piyasanın kısa
dönemli dalgalanmalarından çok uzun
dönemli stratejik devlet politikalarına
göre şekillenen bir sektördür. 2007-2009
döneminde de bunu gözledik. Bu açıdan
2012’de Türk Silahlı Kuvvetlerine yapacağımız satışlarda olumsuz gelişmeler yaşanmayacağını tahmin ediyoruz. Kredi faizlerinde, teminat mektubu masraflarında ve döviz kurlarındaki artışlar kuşkusuz
Ekonomik krizin küresel etkileri bizi daha
çok düşündürüyor. Örneğin Avrupa sektörümüzün alt yüklenici olarak önemli bir
ihracat pazarını oluşturuyor. Onların krize
girmesi bizi dolaylı olarak etkileyebilir. Bu
düşünce ile Avrupa’nın yaşadığı krizin bizler için bir fırsata dönüştürülmesi 2012’de
çalışmalarımızın odağında yer alacaktır.
Otomotiv sektörü ve savunma sanayi
2012’de birlikte neler yapabilir?
Savunma sanayicisinin otomotiv sanayiine vereceği ve onlardan alacağı çok
şey olduğuna inanıyoruz. Bu komşu sektörler arasında var olan ilişkinin daha da
gelişmesi için çalışmalar yürütmeliyiz.
2011’de bir savunma sanayicisi grubuyla Bursa’ya gelmek için girişimde bulunmuş ama programlarımızı uyduramamıştık. Bildiğiniz gibi 2011 sonlarında savunma sanayii konusunda bir arama konferansında bir araya geldik. 2012’de Bursa
ziyaretini gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
TAYSAD yöneticilerinin ve bir otomotiv
yan sanayici grubunu da Ankara’ya bekleriz.
CLEPA
Aftermarket Baş
Danışmanı
Josef Frank
2012 Satış
Sonrası
Beklentileri
C
LEPA web sitesine, her üç ayda
bir marketle ilgili fikir veren bir
faaliyet barometresi yükledik.
Katılımcılar arasında üreticiler ve ticaretçiler var. 2012 için belirli rakamlarımız yok, ama 2011’in son çeyreğinde toplamda yüzde 87 pozitif bir görünüm var (üreticiler yüzde 75 ve ticaretçiler yüzde 92). 2011 üzerinden küçük
bir düşüş eğilimi gördük. Bu da 2 basamak gelişmeden ileri geliyor.
2012’de bazı Avrupa ülkelerinde durgunluğa sebep olabilecek finansal krizler için endişe duyuluyor. Her ne kadar
satış sonrası, varolan araba parkıyla her
zaman için sığınılacak bir liman olsa da,
araçlar, hem iyi hem de kötü zamanlarda
korunmaya ve onarılmaya ihtiyaç duyar.
Satış sonrasındaki en büyük zorluk, araçların tamir ve korunmalarına ilişkin gerekli bilginin edinilmemesidir. Piyasada
hayatta kalabilmek için Tamir ve Koruma Bilgisi (RMI) ile net kısımların kimlik
saptamaları için olan Araç Kimlik Saptama Numarası (VIN)’na giriş yapmak can
alıcı bir öneme sahip. Burada OEM, yeterli bilgiye ve Bağımsız Operatörlere
(IO) gerekli bilgiyi vermeyi zorunlu kılan yasama konulu yönergelere sahip.
Bu, Euro 5/6 ve VI Emisyon Mevzuatı’nın
yanı sıra Blok Muafiyet Mevzuatı (BER
461/2010)’nın da bir parçasıdır.
Bilgi güç anlamına geldiğinden, OEM zorunluluklarını yerine getirmekte oldukça isteksiz. Satış sonrasında OES ve IAM
arasında eşit şartlar sağlamayı garanti
etmek, CLEPA için 2012’nin ana odak konusu olacak. Gördüğünüz gibi 2012 için
zorluklar var, ama biz iyimser kalmaya
devam ediyoruz.
48
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
YPG Yönetim
Kurulu Başkanı
Mesut Urgancılar
Avrupa'daki
daralma
yenileme
pazarını nasıl
etkileyecek?
Aftermarket expectations for 2012
We installed at CLEPA a business barometer which gives a quarterly idea about the
market. The participants are the suppliers
and the trade. We do not have figures for
2012,but at the end of 2011, for the last
quarter, overall 87% had a positive outlook (suppliers 75% and trade 92%.).
We have seen over the year 2011 a small
downward tendency, coming from a 2 digit growth.
For 2012 the fears are the financial crisis
which could lead to recession in some European countries. However the aftermarket is always a safe harbor with the existing car park, cars need to be maintained
and repaired in good or bad times.
The biggest challenge within the aftermarket is to have the necessary knowledge to
repair and maintain the vehicles. Access to
repair and maintenance information (RMI)
and access to the Vehicle Identification
Number (VIN) for unequivocal parts identification are crucial to survive. Here the
OEM have the knowledge and the legislator issued directives to oblige the OEM to
give the necessary information to the Independent Operators (IO). This is part of
the Euro 5/6 and VI emission regulation
and also part of the Block exemption Regulation (BER 461/2010).
Since knowledge is power the OEM are
very reluctant to fulfill their obligations.
To assure a level playing field in the aftermarket between OES and IAM, for CLEPA
this issue will be the main focus in 2012.
There are , as you can see challenges for
2012 but we remain optimistic.
www.taysad.org.tr
Yenileme pazarı 2012’den neler
bekliyor?
Y
enileme Pazarı’nın 2012’de genişleyeceği ve iş hacminin yüzde 5 ile yüzde 10 arasında artacağını bekliyoruz. Bunun nedeni,
hem Türkiye’deki araç parkının büyümesi
hem de yeni araç satışlarında 2012’nin ilk
çeyreğinde bir daralma beklenmesi ve bu
daralmanın yedek parça satışlarına olumlu yansıyacağının düşünülmesidir.
Avrupa’daki daralma yenileme
pazarını nasıl etkileyecek?
Avrupa’daki
daralmanın
Yenileme
Pazarı’nda fazla etkisini göstermeyeceğini
düşünsek de böyle bir durum olursa büyüyen ve Avrupa’ya göre henüz doymamış olan Türk pazarının önemi artacaktır.
Uluslararası tedarikçilerin Türkiye pazarına destekleri devam edecektir. Bildiğiniz
gibi uluslararası bir çok firma Türkiye’de
organizasyonlarını kurmakta ya da yeniden yapılandırmaktadır. Diğer yandan,
Avrupa’daki daralmanın Türk yedek parça üreticilerini olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz, çünkü en büyük müşterileri
Avrupa’da.
Dünyada ve ülkemizde yenileme
pazarı nasıl gelişiyor?
Teknoloji her geçen gün etkisini artırıyor.
Yenileme Pazarı parça satışından veri, servis ve bilgi satışına geçiş yapıyor . Bize
göre en büyük gelişme budur.
Özellikle Amerika, hem kişi başına düşen
araç sayısı hem de Yenileme Pazarı açısından doyum noktasında. Avrupa’da kişi
başına düşen araç sayısı batı bölgelerinde
doyum noktasında, Doğu Avrupa ülkele-
rinde hala gelişme olasılığı mevcut. Amerika ve Avrupa’da internet mecraları kullanılarak Yenileme Pazarı genişletilmeye çalışılıyor. Yenileme Pazarı açısından
özellikle Latin Amerika ve Orta Doğu’da
inanılmaz bir potansiyel var ve bu fırsatalar önümüzdeki üç ila beş yıl gelişerek devam edecek.
Türkiye’de otomotiv sektörünün ve dolayısıyla Yenileme Pazarı’nın önümüzdeki 10-12 sene önünün açık olduğu muhakkak. Ancak ülkemizde Yenileme Pazarı
genişlerken insanların alım gücü azalıyor
ve yedek parça değişimi de bundan olumsuz etkileniyor. Diğer pazarlara göre ülkemizdeki bir farklılık da Bağımsız Yenileme
Pazarı ile araç üreticilerinin resmi servislerinin arasındaki günden güne artan yoğun rekabettir.
Chairman of the Board of Aftermarket Development Association, Mesut
Urgancılar: The shrinkage in Europe;
how will it affect aftermarket?
Though we think that it will not have an
impact over the aftermarket, we think
that in such case Turkey’s importance
will increase due to its growing and unsatisfied market. International suppliers’
support for Turkish market will continue.
As it is well known, many international
companies are either establishing or restructuring their local organizations in
Turkey. On the other hand, the shrinkage
in Europe will definitely have an impact
over the part manufacturers, as they
have their major customers in Europe.
Kasım November - Aralık December 2011
49
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
EBSO Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki:
Yatırımcılar için
avantajlı konumdayız
için değişik sektör temsilcileri ile olan temaslarımızda kiminin tedirgin, kiminin ise
karamsar olduğunu görüyor, ama işimizi
büyüteceğiz diyenlerin ise çoğunlukta olduğunu müşahade ediyoruz.
İlk 3 aylık dönemden sonra Türkiye’nin
önü açık. 2011 yılı kadar hatta daha iyi bir
büyüme beklentisi mevcut. İşten ziyade
tahsilât ve finans konusunda tıkanıklıklar
olabilir. Normal şartlar altında, 2012 ikinci yarısı 2011’den daha iyi olacak.
Ege Bölgesi’nde otomotiv sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Menmet Tiryaki, Ege Bölgesi Sanayi
Odası Meclis Başkanı
Sanayiciler 2012’den neler bekliyor?
A
vrupa ülkelerinde yaşanan ekonomik yavaşlamanın 2012 yılında da devam edeceği görülüyor. Ancak bu ülkelerde kapanan işyerlerinin, fabrikaların işleri yakın
coğrafyalardaki ülkelere kayıyor, firmalar büyümelerine bu ülkeler üzerinden devam etmeyi planlıyorlar. Bu ülkeler içinde
de en şanslılardan biri Türkiye.
Özellikle AB ülkelerinin tekstil, gıda ve
otomotiv yan sanayi sektörlerinde kapanan işyerlerinin işleri başta Türkiye olmak üzere dünyadaki daha uygun koşulları olan ülkelere kaymakta, yatırımlar
buralarda yoğunlaşmaktadır. Bu ülkemiz
adına, geleceğe dönük olumlu beklentilerin artmakta olduğunun göstergesidir.
Öte yandan birçok sektördeki sanayicilerimizin 2012 yılına ait beklentileri Avrupa ve dünyadaki beklentinin aksine ülkemizdeki büyümenin pozitif yönde olacağı şeklinde. Uzun vadede beklentimiz çok
olumlu. Kısa vadedeki beklentilerimizde
belli sıkıntılar olabilir bu da herkesi endişeye sevk ediyor. Tabii ki sıkıntılardan etkilenmiyoruz demek yanlış olur. 2012 yılı
50
Kasım November - Aralık December 2011
Otomotiv sanayi, Ege Bölgesi’nde
İzmir’de BMC ile başladı. Ama sonrasında
Bursa-Adapazarı hattına geçiş yaptı. Hala
İzmir’de otomotiv yan sanayi ciddi boyuttadır. Ve ayrıca limanı ile önemli bir güçtür.
Otomotiv sanayi şimdiye kadar ağırlıklı
olarak Marmara Bölgesi’nde büyüdü. Bunun Türkiye açısından doğru bir politika
olduğunu düşünmüyorum, ülkeye yayılmalıydı. O dönemleri hatırlıyorum. Ford
Otosan Eskişehir ve Gölcük’e fabrikalarını kurdu. O zamanın yetişmiş personelini
diğer bölgelerde istihdam etmek pek kolay olmadı ve olmayacaktı. Nitelikli insan
faktöründen dolayı o bölgeye kuruldu.
Ama bundan sonra artık sanayi Balıkesir,
Manisa ve İzmir aksında gelişecektir. Muhakkak İzmir-İstanbul otoyolu planladığı
"İzmir Kalkınma Ajansı,
özveriyle bölgemize yatırımcı
çekmek için çaba harcıyor.
Ama AB ülkelerindeki sıkıntılar
ve dünyadaki krizden sonra
bütün ülkeler yatırımcı
çekmeye çalışıyor. Yatırımcıyı
çekmek için bazı kriterler var.
Yatırımcı o ülkede canlı bir
pazar varsa gelir ki, Türkiye'de
dinamik bir pazar var."
gibi önümüzdeki 5 yılda biterse bundan
sonra otomotiv gibi birçok sanayinin gelişeceği alanın bu aks olduğunu düşünüyorum. Çünkü ulaşım kolaylaşacak. İzmir’in
de liman gibi çok büyük bir avantajı var.
Otomotiv ana ve yan sanayisi için ayrıca
bölgemizde Otomotiv Yan Sanayi İhtisas
Bölgesi kuruldu. Alt yapı çalışmaları yapıldı, ihaleleri tamamlanıyor.
Diğer yandan İzmir Kalkınma Ajansı, özveriyle bölgemize yatırımcı çekmek için
çaba harcıyor. Ama AB ülkelerindeki sıkıntılar ve dünyadaki krizden sonra bütün
ülkeler yatırımcı çekmeye çalışıyor. Yatırımcıyı çekmek için bazı kriterler var. Yatırımcı o ülkede canlı bir pazar varsa gelir ki, Türkiye’de dinamik bir pazar var. Yatırımcı kimsenin karakaşına kara gözüne gelmiyor. Nitelikli insan, altyapı, maliyet gibi temel noktalarda avantajlı olmak
istiyor. “Gelin demek’ yeterli değil. Yatırımcıya aradığı kriterleri sunmak zorundayız. Başka ülkeler bu konuda çok cazip
imkânlar ortaya koyuyor.
Tedarik sanayi Avrupa’daki daralmaya
karşı nasıl önlem almalı?
Bugün Avrupa’da kapanan her firmanın işinin gideceği çok fazla adres kalmadı. Eski Doğu Avrupa ülkelerinden memnun değiller. Uzakdoğu uzak... Ürün çok
geç geliyor. Türkiye, Avrupa’da kapanan
her fabrikanın işinin belli bir kısmını alacak diye düşünüyorum, o işler Türkiye’ye
gelirse eğer, krizi fırsata çeviririz söylemi
gerçeğe dönüşür. Bunlara şahit oldukça
ülkemizin geleceğine olan güvenimiz artıyor. Ülkemiz şu anda dış yatırım açısından şanslı ve avantajlı bir konumda. Şimdiye kadar başardıklarımıza bakınca buna
inanıyorum. Özellikle 2013 ve 2014 yıllarında yapacağımız sıçramaların, büyümelerin hazırlıklarını, planlarını şimdiden
yani 2012 yılında yapmalıyız. Bu sıkıntılı dönemleri önümüzdeki yılların hazırlıklarını yaparak geçirmeliyiz. Tedarik konusunda frene basmadan önce bu gerçeğin de iyi değerlendirilmesinin gerektiğine
inanıyorum.
www.taysad.org.tr
Gebze Ticaret
Odası Yönetim
Kurulu Başkanı
Nail Çiler
Head Assembly of Aegean Region
Chamber of Industry Mehmet
Tiryaki:
“We have advantages for
investors”
Automotive industry has been developed
in Marmara Region until now. However I
never found that correct. It should have
been expanded to all regions. I remember
those times. Ford Otosan built its facilities
in Eskişehir and Gölcük. But it was not easy
to employ qualified work force in different
regions. That’s why they built them there.
But now this is going to change. The industry will develop also in Balıkesir, Manisa
and İzmir line. If the highway between İzmir
and İstanbul finish in five years as planned,
I believe this will develop a new line for
the automotive industry. It is because the
transportation will be easy. İzmir has an advantage of being a harbor city. Additionally
Automotive Supply Industry Special Region
has been established. Infrastructure works
are completed, tenders are being finalized.
On the other hand İzmir Development
Agency is putting effort on attracting investors to the region. But we are not alone.
Every other country is searching for investors after all this crisis and problems in
Europe. There are some criteria to attract
investors. They should see a lively market
in a country and Turkey has a dynamic market. They also want to have advantages like
qualified human resource, infrastructure
and cost efficiency. It is easy to invite but
it is not enough without providing the investors such criteria. Other countries have
some real attractive opportunities in that
matter.
www.taysad.org.tr
Ar-Ge
çalışmaları
ile geleceğe
yatırım
yapmak
2
009 yılının son çeyreğinde başlayan ekonomik büyüme 2011 yılının üçüncü çeyreği ile birlikte
yaklaşık iki yıldır üst üste başarı ile sürmektedir. Türkiye Gayri Safi Yurt
İçi Hasıladaki büyüme oranı 2011 yılının
son çeyreğinde yüzde 8,2 olarak gerçekleşti. 2011 yılının ilk dokuz ayı göz önüne alındığında, Türkiye yakaladığı yüzde
9,6’lık oranla Çin’in önünde dünyanın en
hızlı büyüyen ekonomisi oldu. 2011 yılının tamamında ise yüzde 8 seviyelerinde
bir büyüme yakalaması beklenmektedir.
Yakalanan bu istikrar ortamı, bizlere 2012
yılı için oldukça umut vericidir. Her ne
kadar son dönemde enflasyonda ve cari
açıkta gerçekleşen artışlar tüm iş dünyasını tedirgin etmekle birlikte, özellikle cari
açıktaki düşme trendi pozitif gelişme sağlamaktadır. İmalat sanayindeki büyüme
ekonomik büyümenin en önemli faktörlerinden biri olduğunu, ilgili veriler bizlere
göstermektedir. İhracatın uzun bir aradan
sonra ithalat rakamlarını geride bırakması, geleceğe ve özellikle de 2023 yılı 500
milyar dolar ihracat hedefine, adım adım
güvenle yaklaştığımızı resmetmektedir.
Cari açığın azaltılmasına yönelik farklı dinamikler uygulamaya ivedilikle konulmalı, ayrıca teşviklerle açık, daha aşağılara çekilmelidir. Bununla beraber imalat sektöründe en önemli maliyet unsuru olan enerji gideri için de yenilenebilir
enerji kaynakları hızla uygulamaya konulmalıdır.
Dünya ekonomisinin büyüme tahminleri IMF tarafından yüzde 4, OECD tarafından yüzde 3,4 olarak açıklanmıştır. Orta
Vadeli Programda ise Türkiye’nin büyüme
rakamı yüzde 4 olarak tahmin edilirken,
IMF ise bunu yüzde 2 seviyelerinde açıklamıştır.. Büyüme cari açığın daralmasıyla
daha büyük anlam kazanacaktır.
2012 yılında sürdürülebilir bir ekonomik
gelişme açısından Türkiye’nin farklı alternatif pazarlara yönelmesi ve girmesi gerekmektedir. Dış ticaret açığımızdaki en
önemli sorunlardan biri de ihracatımızdaki yüksek teknolojili ürünlerin oranının
yüzde 4,3 gibi oldukça düşük seviyede olmasıdır. Düşük teknolojili ürünlerin ihracat oranı ise yüzde 32,6’dır. Bu durum da
dış ticaret açısından önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Ar-Ge yatırımları neticesinde yüksek teknolojili ürünlerin üretimine ağırlık verilerek, yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızdaki oranının artırılması hedeflenmelidir. Teknoloji yoğun ürünlerin üretimi artırılarak barter anlaşmaları aracılığıyla enerji maliyetleri düşülerek, üretim sektörü desteklenmelidir. 5 Ocak 2011 tarihinde Bilim, Sanayi ve Teknolojili Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nde belirlenen “Orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü olmak” vizyonu ile gerçekleştirilecek projeler de bu sorunun ortadan kaldırılmasına büyük katkı sunacaktır.
Kasım November - Aralık December 2011
51
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arif Özer:
Kayıt dışı ile mücadele
giderek önem kazanmalı
BUSİAD Yönetim Kurulu
Başkanı Arif Özer, 2012
dönemecinde Türkiye
ekonomisini değerlendirdi.
İhracatı ve yeni yatırımları
yorumladı.
2012 sonrasında bölge sanayisini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
2
010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da Türkiye ekonomisi hızlı
büyümesini sürdürdü. 9 aylık ortalama büyüme rakamı yüzde 9,6
oldu. Bu yılı, ortalama yüzde 8,5‘luk büyüme rakamıyla kapatacağımızı öngörüyoruz.
Söz konusu büyüme hızı Türk ekonomisi
açısından çok büyük bir başarı olarak değerlendirilse de büyük ölçüde ithal ürünlere ve iç tüketime dayalı olarak bu büyümenin dış ticaret açığını ve cari açığı patlattığı bir gerçektir.
Öte yandan gerek Dünya Ekonomisindeki, özellikle Avrupa Birliği’ndeki borç krizi
ve Avrupa’daki daralma, 2012 yılında büyümenin sürdürülebilirliği konusunda negatif bir tablo ortaya çıkarmaktadır. Bölge
sanayimizin ihracatı büyük ölçüde Avrupa Birliği’nedir. Avrupa Birliği’ndeki borç
krizi ve büyüme sorunu çözülmedikçe bizim için risk devam edecektir. Bu sorun da
kısa vadede kolay çözüleceğe benzemiyor. Doların Euroya karşı aşırı değer kazanması da sanayimiz ve ihracatımız için
olumsuz bir parametredir. Bu nedenle, zor
geçecek 2012 yılı için temkinli olmakta
yarar vardır.
Yatırımların ve ihracatın arttırılması için neler yapılabilir?
Yatırımların ve ihracatın arttırılması için
yatırım ikliminin iyileştirilmesine ve mikro reformlara, yeni teşvik sistemine gereksinim vardır.
Ar-Ge teşviklerinin KOBİ’lere indirgenmesi ve yayılımı konusunda da yeni teşvik
sistemi gerekmektedir.
52
Kasım November - Aralık December 2011
Arif Özer, Bursa Sanayici ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Özellikle ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 75‘lere çıkartılması ve bunun
bir çıpa olarak kabul edilip buna göre hedef ve stratejiler saptanmalı, ayrıca rekabetçi kur politikaları benimsenmelidir.
Hangi sektörde faaliyet gösterirse göstersin, işletmeler için özellikle KOBİ’ler için
önemli sorunlarından birisi artan kredi
faiz oranları ve finansa erişimdir.
Bu sorunlara ilave olarak, 2012 yılında satışlarda düşme olasılığı da söz konusudur.
Diğer yandan, Türkiye’de gelmiş geçmiş
bütün hükümetler, verginin tabana yayılması ve kayıt dışı ile mücadele siyaseten
zor geldiği için, dolaylı vergilere yüklenmekte, bu tutum hem kayıtlı kesim açısından rekabeti olumsuz etkilemekte hem
de kayıt dışılığı körüklemektedir. Kayıt dışılığa kayıtsız kalmak sürdürülebilir büyümenin önünde ki en büyük engellerden biridir. Özellikle yüzde 45’lerde olan sigortasız çalışanın kayıt altına alınması zorunludur. Bu yıl bütçeden sosyal güvenlik için
ayrılan 67 milyar lira, olayın vehametini
gözler önüne sermektedir.
Yeni bir vergi sistemine olan ihtiyacımız
artık bastırılamayacak düzeydedir. Bu
yolda, vergi denetim kapasitesinin daha
etkin ve güçlü hale getirilmesi anahtar bir
öneme sahiptir.
Rüzgarı arkamıza almışken yapısal reformları hayata geçirmenin tam zamanıdır.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Oya Coşkunöz Yöney:
Krizin yarattığı fırsatlar
iyi değerlendirilmeli
BUSİAD Yönetim Kurulu
Başkan Vekili Oya Coşkunöz
Yöney, AB'nin toplam
ihracatımızdaki payının
azaldığını belirterek,
sanayicilerin daha hızlı
büyüyen ülkelere yönelmesi
gerektiğini aktarıyor.
2012’yi nasıl değerlendiriyorsunuz?
2
012’yi doğru değerlendirebilmek
için önce geçtiğimiz 4 yılın değerlendirmesini yapmamız gerekli. 2008 yılında finansal krizi önce ABD yaşamıştı. Hemen akabinde
tüm dünya ekonomisine yansımaları ile
devam etti, halen toparlanma sürecini yaşasa da dünyayı küresel ölçekte 2008 krizine taşıyan dengesizlikler, alınan pekçok
tedbire rağmen sürüyor. 2011’i belirsizliklerin hakim olduğu, küresel ölçekte iktisadi büyümenin yavaşladığı bir yıl olarak
geride bırakıyoruz. 2012 , özellikle Avrupa için zor bir yıl olacak gibi duruyor..Büyüme öngörü verileri neredeyse her gün
değişiyor. Dünya genelinde büyüme beklentisi ise yüzde 2’ler seviyesinde. Euro
Bölgesi’nde negatif büyüme olmasına artık kesin gözle bakılıyor.
Avrupa’dan kaynaklı olumsuzlukların döviz piyasalarına yansımalarını hep beraber takip ediyoruz. Türkiye’nin ihracatının
yüzde 48’i bilindiği gibi Avrupa ülkelerine. İhracatın yüzde 49’u da Euro cinsinden yapılan ihracat. İthal girdimizin ağırlığı ise yüzde 63 gibi bir oranla USD cinsinden. Bu durum kalıcı olursa, yani güçlü
USD zayıf Euro konusu, önümüzdeki dönemde ciddi bir problem olarak karşımıza
çıkacaktır. Üstelik bu alana müdahil olma
şansımız da yok.
AB kaynaklı olumsuzlukların, ticaret hacmindeki düşüş gibi daha farklı uzantılarla da seneye kapıyı çalabileceğini unutmamamız gerekiyor. Büyüyemeyen
Avrupa’nın toplam ihracatımızdaki payı
54
Kasım November - Aralık December 2011
Oya Coşkunöz Yöney, BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
son beş yılda yüzde 10 azaldı. Artık biz de,
daha hızlı büyüyen ülkelere mal satamalıyız. Sektörlerin 2008’den bu yana farklılık arayışına girdiğini ve ihracatçılarımızın ticaret yollarımızı değiştirme ve çeşitlendirme arayışlarına girdiklerini görüyoruz. Bu yüzden ihracatı çeşitlendirmek adına krizin bir fırsat yaratabileceğini söyleyebilirim. Elbette ihracatı yeni ülkelere, bölgelere taşımak vakit alacaktır.
Keza Avrupa’nın krizden çıkışı da bugünden yarına olmayacaktır. Bu yüzden 2012
yılında ihracatta ve büyüme öngörülerinde daha durağan bir seyir beklemek yanlış olmaz.
Ancak bu bir umutsuzluk ya da kaygı se-
bebi olmamalı. Gerek özel sektor, gerekse siyasi otorite tarafından alınmış tedbirler var. Daha aktif bir mekanizma izliyoruz. Durgunluk beklentisi kaygıdan kaynaklı değil, sürecin getirdiği bir durgunluk
olacak. Sanayiicilerimizin cevaplayacağı
en önemli soru; bu sürecin nasıl yönetileceği olacaktır. 2012, fırsatları, zorlukları ile birlikte çok dikkatli yönetilmesi gereken bir yıl olacaktır.
Bursa’da otomotiv sanayini nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Bursa otomotiv sanayinin merkezi olma
durumunu sürdürüyor. Tofaş fabrikası kurulmadan önce de Bursa’da otomowww.taysad.org.tr
tive yönelik üretim olduğunu görüyoruz.
Özellikle karoseri sanayi ile ilgili olarak ilk
metal profilden otobüs kasası Kemal Coşkunöz tarafından otobüsler için yapılmaya başlanmıştı ve bu sanayi hızla gelişti.
Belki de otomobil fabrikalarının yer olarak
Bursa’yı seçmelerinin nedeni karoseri sanayinin yerleşik olmasıdır.
Otomobil fabrikaları için onlara hizmet
edecek tedarikçiler ve alt yapıyı sağlayan bir ortam olması son derece önemli.
Aksi takdirde rekabetçi olamazlar. Bursada ulaşım en büyük sorunlardan biri. Gerek demiryolu, gerek havayolu, gerekse de
limanlar açısından Bursa sıkıntı yaşıyor.
Ulaşımın ağırlıklı olarak karayolu ile yapılması hem maliyet açısından hem de yetebilme açısından problem. Bursa’daki mevcut otomobil fabrikaları kapasitelerinin
sonuna geldi. Mevcut alanlarında daha
fazla büyümeleri olanaklı görünmüyor.
Deputy Chair of the Board of Bursa Industrialists and Businessman
Association Oya Coşkunöz Yöney:
Opportunities of the crisis
should be evaluated smartly
Deputy Chairwoman of
BUSİAD Oya Coşkunöz Yöney
indicates the shrinking share of
EU in our export and tells it is
time to direct other countries.
Arazi fiyatlarının pahalı olması Bursa da
yatırımı güçleştirdi. Ancak, son dönemde Bursa’daki yan sanayiinin etki alanlarını genişlettiğini görüyoruz. Bursa’nın
200-300 km çapındaki otomobil fabrikaları Toyota, Ford, Honda, Hyundai Bursalı üreticilerle çalışıyor. Ayrıca Bursa’daki
yan sanayiciler dünyanın dört bir yanına
ihracat yapıyorlar.
Bundan sonra Bursa’da katmadeğeri yüksek iş alanlarına yatırım olacağı görüşündeyim. Çünkü Bursa’da nitelikli eleman bulunabiliyor. İstanbul ile kıyaslandığında Bursa’da yaşam daha kolay. Bu nedenle nitelikli iş gücünü çekebiliyor. Daha
ucuz iş gücü gerektiren işlerin Türkiye’nin
teşvik verilen çeşitli bölgelerine kayması
doğru olur.
Bursa’daki otomotiv sanayicileri, 2011 yılında kapasite kullanım oranlarını arttırdı. Ancak 2012 yılı için yeni yatırımlar konusunda temkinli olmayı tercih edecekler
diye düşünüyorum.
Tedarik sanayi gelecekte nasıl şekillenecek?
Otomotivde tedarik sanayi tamamen ana
sanayinin gelişim ve tercihlerine paralel
olarak ilerliyor. Ana sanayicilerin tedarikçilerine daha fazla iş aktarmayı tercih
etmesi nedeniyle tedarikçilerin iş alanları genişledi ve birinci seviye tedarikçilerin
ciroları büyüdü. Yine dünyada ana sanayicilerin daha az tedarikçi ile çalışma politikaları tedarikçiler arası şirket satın almalarına sebep olmaktadır. Ülkemizde yüzde
100 Türk sermayeli ana sanayi bulunmuyor. Tedarikçiler, yabancı ortaklıklar sayesinde küresel pazarlara açılma yolu ile gelişiyor. Tamamen yerel boyutta kalan tewww.taysad.org.tr
W
commercial volumes. This Europe, which
can not grow, lost 10 percent of its share in our export in the last five years. That’s
why we should sell to the growing countries. We see that sectors are trying to figure
out things and searching for new routes and
new markets. That’s why I say that crisis may
bring opportunities. Of course exporting to
new countries may take time but Europe
also won’t recover from the crisis in a year
time. Therefore it is not wrong to expect a
slowdown in 2012’s export and growth predictions. But this should not be a reason for
despair or concern. Both private sector and
political authority take necessary precautions. We have a more active mechanism. Recession expectation is not because of concern, but because of the process. Industrialists should ask themselves how to manage
this process? 2012 will be a year to be managed very carefully with its opportunities
and challenges.
e should assess the last four years in
order to predict about 2012. 2008
crisis started in US but right after that it affected all world economies. Despite it seems like we are in recovery and though lots
of measures are taken, the problems from
that era are still going on. 2011 was a year
of ambiguity and slowing down in global
scale. It seems like 2012 will be problematic for Europe. Growth figures are changing day by day. Average growth expectation around the world is around 2 percent. It
is for sure Eurozone’s growth will be negative. We can see the affects of problems in
Europe in the currency markets. It is known
that 48 percent of Turkish export take place in Europe and 49 percent of this export is
in Euro. 63 percent of our import input is in
USD. If this situation continues we will have
serious problems in the coming days. And
this area is not something we can intervene.
We should not forget that EU based problems will also show themselves in lower
What is waiting for supply industry?
darikçilerin sıkıntı çekecekleri çok açık.
Gelecek, küresel rekabete hazır olan ve
kendini ülke dışına taşıyarak pazarını çeşitlendiren, Ar-Ge çalışmaları ile rekabetçi ve yenilikçi ürünler sunabilen tedarikçilerin olacak. Yan sanayide Ar-Ge merke-
zine sahip olan tedarikçiler çoğalıyor, ya-
Supply industry in automotive progress according to the development and preferences of the automotive industry. As the automotive industry prefers to cite more business to suppliers, their business areas are
expanded and the revenue of first level
suppliers is increased. On the other hand,
the automotive industry’s working with a limited number of supplier principle lead to
mergers and acquisitions. We don’t have
100 percent Turkish automotive industry.
Suppliers develop by foreign partnerships.
It is for sure that completely local suppliers
will have problems. The future will be the
suppliers’, whom are ready for competition, have varied product range, and are able
to present competitive and innovative products. The numbers of suppliers with R&D
centers are increasing. Lean production and
management techniques are expanding.
Our entrepreneur, dynamic and flexible industrial structure attracts the world.
lın üretim ve yönetim teknikleri gittikçe
yaygın kullanılıyor. Girişimci,dinamik ve
esnek sanayici yapımızla Türk yan sanayi
dünyanın ilgisini çekmektedir.
Kasım November - Aralık December 2011
55
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
TAYSAD Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı
Ahmet Arkan:
Kamuda yerli araç
kullanımı yaygınlaştırılmalı
onlar gibi bağımlıyız. Ekonomik zorluklarımız da benzerlik taşıyor.
İkincisi; dünya ölçeğinde bakarsak bu sektörde bence 3 ülke, sırasıyla Çin ve Hindistan bütün dünya için Rusya, kendi pazarı için sürekli atakta ve özellikle Çin rekabetçi ve yenilikçi yapısı ile giderek dünyada söz sahibi olmaktadır. AB’nin işi giderek zorlaşacaktır.
Yerli araç konusunda ne düşünüyorsunuz?
Ben araçların milliyetini içindeki katma
değerle ölçmenin doğru olduğuna inanıyorum. Bir aracın üretiminde üretildiği
ülkeden yüzde 60’ın üzerinde katma değer varsa o araç, o ülke ürünüdür. Araca
Türkçe isim koymakla araç Türk malı olmaz. Anadol ve sonrasında üretilen bir kısım araçlar sektörde marka ve katma değer yönünden bir şanstı. Bu şans kullanılamadı ya da kullandırılmadı.
Sektörel bazda hatta firmalar bazında dış
ticaret dengeleri doğru ve sağlıklı analiz
edilerek, dış ticaret testisini doğru taşıyan
firmalarla, testiyi kıran ve ülke ekonomisini tehlikeye sokanları ayırt edecek takipler yapılmalı.
Ahmet Arkan, Geçmiş Dönem TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
2012’yi sektör için nasıl değerlendiriyorsunuz?
2
012 Otomotiv sektörü için bir
büyüme yılı olmayacaktır. Hatta
2.çeyrekten itibaren dış pazarlarda daralmalar da yaşanabilir. Yan
sanayimizin özellikle ticari araçlar için ihracatı yeni yıla dönük bir kısım belirsizlik içermektedir. Yeni pazarlar ve yenilikçi ürünlerle pazar payları kapmaya çalışılmalıdır.
Tecrübeniz otomotiv sektörünün geleceğini nasıl görüyor?
Bu soruyu iki açıdan ele almakta fayda
var. Birincisi; Türkiye’de otomotiv sektörü
son dönemlerde rakamsal artışlar ve dış
“Türkiye’de otomotiv sektörü
son dönemlerde rakamsal artışlar ve dış pazarlardan aldığı paylarla büyüme eğiliminde
görünse de giderek katma değer açısından büyük bir erozyon yaşıyor.”
56
Kasım November - Aralık December 2011
pazarlardan aldığı paylarla büyüme eğiliminde görünse de giderek katma değer
açısından büyük bir erozyon yaşıyor. Ülkemizde 2001-2005 yılları arasında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 76 ile
%63 arasında gezinirken, bugün bu oran
yüzde 54’lere düşmüştür.
Otomotiv sektörü 2000-2006 yılları arasında dış ticaret dengesini sağlamışken, hatta fazla verirken, 2010 yılı sektörel bazda 19 milyar dolar ihracat ve 25,2
milyar dolar ithalatla kapanmıştır. Dış ticaret dengesi yüzde 75’lere gerilemiştir.
2011’de korkarım bu oran yüzde 70’lere
düşecektir.
Bu neden önemli? Türkiye borçlanmayı sürdürebildiği sürece belki yaşam devam eder, aksi halde biz 70 sentlere muhtaç durumları yaşadık, bugün ki tablolar o günlerden karanlık. Kaybolan katma değeri yeniden tesis etmek bugünkü rekabet koşullarında çok zor. Bu bağlamda şunu da söylemek isterim; sektörel
bazda İspanya örneğini iyi okumak lazım.
2000-2006 yılları arasında her yıl 3 milyon araç üreten İspanya, ağırlaşan ekonomik şartları nedeniyle 2006’dan sonra
hızla üretim kaybı yaşamış, 2 milyon civarına düşmüştür. Sektörel bazda biz de
Türkiye’de bugün sektörde önemli mesafeler almış başarılı yan sanayiler de
oluşmuştur. Ancak bugün yan sanayinin
önemli bölümü ihracatla yaşama çabasında. Devletin yerli araç üretin mesajı duyguları okşayan bir mesaj, ancak öncelikle
devlet her kademede yerli araç kullanmalı ki bugün de yarın da ülke kazansın, sanayici de motive olsun. Korkarım ekonomide bugün gelinen nokta en diptir, daha
kötüye gitmeyiz. Zira 2011 Ocak-Ekim
toplam ihracat 111,4 milyar dolar, toplam ithalat 201,6 milyar dolardır. Dış ticarette karşılama oranı yüzde 54’lere düşmüştür. 111,4 milyar dolar ihracata karşılık ara malı ithalatı Ocak-Ekim döneminde 145,2 milyar dolardır.
Borçlanmak geleceğin gelirini harcamaktır. Açıklar borçla kapatılarak üretim sürdürülemez. Gerçekçi olalım. Çanlar hepimiz için çalıyor.
“2010 yılı sektörel bazda 19 milyar dolar ihracat ve 25,2 milyar
dolar ithalatla kapanmıştır. Dış
ticaret dengesi yüzde 75’lere gerilemiştir. 2011’de korkarım bu
oran yüzde 70’lere düşecektir.”
www.taysad.org.tr
TOSB Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi:
Satın alma yolu ile yeni
pazarlar elde edilebilir
TOSB Yönetim Kurulu Başkanı
Yunus Çiftçi, önümüzdeki
dönemde satın alma yolu ile
yeni pazarlar elde etmenin
mümkün gözüktüğünü dile
getiriyor.
Sanayiciler 2012 yılından neler
bekliyor?
2
012 yılı tüm dünya için zor bir
yıl olacağa benziyor. Özellikle en
büyük müşterimiz olan AB’deki
sıkıntılar ve ufukta görülen resesyon bizi de etkileyecektir. Dolayısı ile
daha temkinli ve planlı hareket etmeliyiz.
Diğer taraftan AB’deki bu durum bize bazı
fırsatları da sunabilir. Önümüzdeki yıl
AB’de bazı fabrikalar kapanabilir ve satışa
çıkabilir. Bu gibi fırsatları değerlendirmek
ve satın alma yolu ile yeni pazarlar elde
etmek de mümkün gibi gözüküyor. Buna
da hazır olmak gerekir. Çin ve Hindistan
bundan önceki Doğu Avrupa’nın çözülmesinde ve 2008-2009 krizinde çok miktarda satın alma işlemi gerçekleştirdi. Bu
yolla hem pazar elde ettiler hem de ucuz
fiyatla yeni yatırımlar yapmış oldular.
Otomotiv sektörü yeni pazarlara
nasıl yönelebilir?
Ana sanayinin kendi pazarlama stratejileri vardır. Dolayısı ile araç pazarlama işi
biz yan sanayiden farklı bir iş. Bizim yan
sanayi olarak yeni ve alternatif pazarlara
da yönelmemiz gerekir. Ancak çoğunlukla
OE pazarına hitap eden TAYSAD üyelerinin bir anda yeni pazarlar oluşturması da
mümkün değildir. Zira ana sanayinin olmadığı ülkelere yan sanayi ürünü satmak
pek de olası değildir. Yedek parça amaçlı
bir miktar satış olsa da özellikle az gelişmiş pazarlar fiyat hassasiyetinden dolayı
ucuz uzak doğu mallarını tercih etmektedirler. Belki Güney Amerika OE üreticileri için yeni bir pazar olarak değerlendirilebilir. Ancak bu ülkelerde de gümrük vergisi ve uzak yoldan dolayı lojistik önemli bir bariyerdir.
www.taysad.org.tr
Yunus Çifkçi, TOSB Yönetim Kurulu Başkanı
İhtisas OSB’ler gelecekte nasıl şekillenecek?
Sadece ihtisas değil bütünü ile OSB uygulaması şu ana kadar sanayileşmenin önünü açmak için bulunmuş en iyi formüldür. Türkiye son yıllarda OSB kanun ve
mevzuatı ile rakip ülkelerin bir adım önüne geçmiş ve sanayileşmede örnek model uygulayan ülke konumuna gelmiştir. Özellikle bizim gibi tüm alt yapılarını
kendi kaynakları ile yapan OSB’ler, devletin ve yerel yönetimlerin sırtından önemli
bir yükü ve maliyeti almışlardır. OSB’lerin
kendi alt yapılarını oluşturmalarının sanayicilere önemli bir maliyeti vardır. Ancak kamunun kaynak sınırlılığından dolayı on yıllar süren alt yapı eksiklikleri hızla giderilmiş ve bir an önce üretime geçme imkânı doğmuştur. Diğer taraftan yerel idareler ellerindeki kaynakları sanayi
dışı alanlara yönlendirmiş ve halkın yaşam şartları iyileştirilmiştir. En önemlisi
de sanayinin çevreye olan etkisi negatiften pozitife dönmüştür.
Özellikle ihtisas OSB’lere baktığımızda ise
pek çok avantajın yanında sektörel dayanışma ile yaratılan sinerji ve bütün dünyada önem atfedilen kümelenme bakımından ekonomiye son derece olumlu katkı sağlanmaktadır. Ancak ihtisas OSB’ler
de ihtisas olma özelliğini muhafaza etmek çok da kolay değildir. Zira toplumsal alışkanlıklarımızdan dolayı oluşan baskılar ihtisas OSB yönetimlerimizi zorlayabilir. Ancak yönetimlerin ülkenin ve genelin menfaatini dikkate alarak bu baskılara
direnmesi gerekir. Aksi takdirde çok emek
ve maliyetle oluşturulan bu güzel örnekler heba olabilir.
Kasım November - Aralık December 2011
57
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Anadolu Isuzu Genel Müdürü Ömer Ablay:
TOSB Chairman of the Board
Yunus Çiftçi: “New markets can
come out of purchasing”
TOSB Chairman Yunus Çiftçi says
that purchasing can lead to new
markets in the next term.
2012'de ihracattan çok,
yurtiçi pazarın önemi artacak
Automotive industry has its own marketing strategies. Therefore marketing
is different than supply business. We
need to direct to new and alternative
markets. However it is not easy to create new markets for TAYSAD members,
whose target group is OE markets. You
can not sell supply products in a country
where automotive industry does not exist. There may be some sale in terms of
spare parts but specifically under developed markets prefer far east products,
which are cheaper. South America may
be a new market for OE manufacturers.
But due to the distance between, logistics and custom taxes are important obstacles for that.
Anadolu Isuzu General Manager
Ömer Ablay: Domestic market
will gain importance rather
than export in 2012
The times, when automotive manufacturers produce everything, are long
gone. Now all manufacturers work with
suppliers and this, of course, leads to an
expectation over the quality of the supply industry. This relation turned into
many partnerships in recent years. Being as ISUZU we sometimes make audit
visits to our suppliers and share our knowhow according to their improvement
level. We have practices on co-design,
new technology, material development,
cost efficiency and alternative energy
sources. The economic crisis in Europe
hurt European automotive sector badly.
All economic measures and packages
indicate delay in the demand. And when
we look at the export data of 11 months,
we see that export grew 1, 7 percent. Yet
domestic market has a bigger growth
trend. That’s why we expect a slow
growth in 2012, when will be the year of
domestic market rather than export.
58
Kasım November - Aralık December 2011
Ömer Ablay, Anadolu Isuzu Genel Müdürü
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
2
012 yılı ve sonrası için yatırımlarımızın büyük kısmını tamamladık, modellerimizin bazılarını yeniledik. Geliştireceğimiz yeni modeller için fizibilete çalışmalarımız devam
ediyor. Üretim için yeterli isthidamımız,
tesisimiz ve teknolojimiz mevcut. 2012
yılı 2011 yılına kıyasla daha iyi bir yıl olacak, içinde bulunduğumuz segmentlerde büyüme bekliyoruz. COMVEX Fuarında lansmanını yaptığımız ve oldukça beğeni kazanan yeni toplu taşıma otobüsümüz Citibus için beklentimiz yüksek.
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Otomotiv Sanayisi, ana üreticilerin her
şeyi ürettiği dönemleri çoktan geride bıraktı. Artık bütün üreticiler, üretimde kullandıkları parçaların bir kısmını o ya da bu
şekilde yan sanayicilere hazırlatıyor ve
bu da doğal olarak yan sanayinin kalite-
si üzerinde önemli bir beklenti yaratıyor.
Bu ilişki son yıllarda bir çok alanda iş birliğine dönüşmüş durumda. Isuzu olarak yan
sanayicilerimizi belli dönemlerde uluslararası Isuzu standartlarına göre denetliyoruz ve onlara gelişimleri doğrultusunda
know-how’larımızı aktarıyoruz. Özellikle, co-design, yeni teknoloji, malzeme geliştirilmesi, maliyetlerin aşağıya çekilmesi
ve alternatif enerji kaynakları konusunda
çalışmalarımız olmakta.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
Avrupa’da yaşanan ekonomik kriz, Avrupa
otomotiv sektörünü ciddi bir şekilde yaralamıştır. Alınan ekonomik önemler ve açılan paketler, taleplerin bir süre öteleneceğini işaret etmektedir. Kaldı ki, 11 aylık ihracat verisini incelediğimizde ihracatın yüzde 1,7 oranında büyüdüğü görülmektedir. Ancak yine de iç pazar oldukça yüksek oranda büyümektedir ve beklentimiz 2012’de de büyümenin yavaşlasa da devam edeceği yönündedir. Özetlersek 2012 ihracattan çok, yurtiçi pazarın önemli olacağı bir yıl olacak.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
BMC Genel Müdür Baş Yardımcısı(Sınai-Ticari) Turgut Cankılıç:
Üretici büyümekte olan
pazarlara yönelecek
Turgut Cankılıç, önümüzdeki
dönemin pazar fırsatları ile
ana-yan sanayi işbirliğindeki
açık alan faaliyetlerini
değerlendirdi.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
G
enel olarak bakıldığında Otomotiv Sektöründeki düşünce;
2011 yılının, yılın ikinci yarısındaki daralmaya rağmen, rekor
düzeyde satış ile tamamlanacağı, 2012
yılı için ise kısmen belirsiz bir havanın hakim olduğu yönündedir. 2012 yılının satış adetlerinin, 2010 yılından daha geriye
düşmeyeceği ve 2011 yılına göre bir miktar azalacağı öngörülmektedir. Yurtiçinde artan döviz kurları ve ÖTV, yurtdışında ise olası bir kriz ile çalkalanan Avrupa
pazarı, gelecek yıl konusunda beklentilerin 2011 den daha yukarıda olmasını engellemektedir. 2012 yılı sonrası için genel
görüş net olmamakla birlikte, 2012 yılının
ilk altı ayı sonunda sektörün takip eden
birkaç yılı daha net görülebilecektir.
Otomotiv ana-yan sanayi işbirliğinde açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir?
Günümüzde firmalar, rekabet stratejilerini desteklemek üzere, müşteriye sunulan değer paketini farklılaştırabilmek adına her gün biraz daha yan sanayinin sağladığı olanaklardan faydalanıyorlar. Dışarıdan temin edilen parça, servis, yetenek
ve teknolojilerin toplam maliyet ve nihayet toplam değer üzerindeki payı arttıkça
da satın alma faaliyeti, iç ve dış paydaşların değer yaratmaya odaklı doğru entegrasyonunu sağlamak açısından gittikçe daha stratejik bir faaliyet olarak karşımıza çıkıyor. Bu noktada, tedarikçileri ile
değer yaratan entegrasyonlar oluşturmayı amaçlayan şirketlerin ilk önce kendi iç
fonksiyonlarının doğru bir şekilde entegre
etmesi gerektiğinin de altını çizmeliyim;
60
Kasım November - Aralık December 2011
Turgut Cankılıç, BMC San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdür Baş Yardımcısı (Sınai&Ticari)
zira iç entegrasyonu sağlamak başarılı dış
entegrasyonlar için bir ön şart. Böyle bakarsak, şirketlerin tedarikçileri ile işbirliği ilişkileri geliştirebilmek için bu ilişkileri
doğru bir şekilde tasarlamak, geliştirmek
ve bu ilişkilerin sürekli iyileşmesine yatırım yapmak, kaynak ayırmak zorunda olduğunu görüyoruz. Bu sebeple de her yatırım analizinde olduğu gibi, kaynakların
doğru yatırımlara aktarılması sağlanmalı; yani tedarikçilerin ve tedarik pazarının
genel durumu analiz edilerek her harcama
kategorisinin kendi dinamiklerini ve alıcı
şirket hedeflerini de gözeterek her kategoriye uygun ilişki tipi tasarlanmalı ve yönetilmelidir. Dolayısıyla, bir şirketin her
tedarikçisi ile stratejik işbirliği ilişkisine
girmesi kaynak israfına yol açacağından
doğru olmayacaktır. İşbirliği ilişkisi, ancak
doğru tedarikçiler ile ve doğru harcama
grupları için yapılırsa gerçekten her iki taraf için de değer yaratan sonuçları üretecektir. Bu konuda, BMC açısından değerlendirildiğinde; doğru işbirlikleri, BMC’nin
rekabetçi gücünü kalite, maliyet, çevrim
zamanı, üretim/tasarım kolaylığı ve verimliliği veya bunların değişik kombinas-
yonları açısından arttıracak ve ürününü
müşteri gözünde rakiplerine göre bir adım
öne çıkartmasını sağlayacak işbirlikleridir.
BMC olarak şu an biz de satın alma organizasyonumuz bünyesinde bu yönde çalışmalar yapmakta ve 2012 ve sonrasına
doğru hazırlanmaktayız. Önümüzdeki dönemde, tedarikçilerimiz ile yeni ürün devreye alma, modüler/fonksiyon tasarımları oluşturma, ortak tasarımlara gitme,
öneri-değerlendirme, değer analizi/mühendisliği yapma, tercihli tedarikçi havuzu oluşturma temeline oturtacağımız kalite, maliyet ve teknoloji öncelikli işbirlikleri kuruyor, geliştiriyor ve kendimizi geleceğe hazırlıyor olacağız.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
Otomotiv sektörü, üretiminin önemli bölümünü ihraç etmektedir. İhraç pazarları
arasında Avrupa önemli paya sahiptir. Bu
sebeple Avrupa pazarındaki daralma otomotiv sektörü ihracatını olumsuz etkileyecektir. Bu nedenlerle üreticiler büyümekte olan yeni pazarlara yönelecektir.
www.taysad.org.tr
Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay:
Yatırımlar sektörün
yarınları için çok önemli
Ford Otosan Genel Müdürü
Nuri Otay, her türlü verimlilik
artırıcı çalışmanın ana veya
yan sanayinin tam ve açık
ortaklığıyla daha verimli
yapılabileceğine değiniyor.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
2
012 yılında Türkiye otomotiv pazarının ilk 6 ayda düşük gideceğini, ikinci 6 ayda ise kısmen toparlanacağını tahmin ediyoruz. Artırılmış olan ÖTV vergisi ve diğer ekonomik kısıtlar nedeniyle 2012 yılı için yüzde
5-10 mertebesinde daralacak bir endüstri öngörüyoruz. Avrupa’daki ekonomik
çalkantı nedeniyle özellikle yılın ilk yarısında daralan ihracat beklenirken, yüzde 70’i yerli üretilen hafif ticari araçların
ÖTV’lerinin tekrar azaltılarak yerli üretime, yerli yan sanayiye ve daha da önemlisi istihdama katkı sağlanmasını bekliyoruz. İç pazarın büyümesi oranında yatırımcıları cesaretlendirici tedbirler alındığında hem iç hem de dış yatırımcılar yerli araç üretmeye daha fazla özenecektir. Son 10 yılda Türkiye’nin en çok satan
markası Ford olarak her zamanki gibi hedefimiz 2012 yılında da liderliğimizi sürdürmek olacaktır.
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Üretici kimliğiyle 50 yılı aşkın bir geçmişe
sahip Ford Otosan olarak gelişmeye açık
alanları özellikle dört ana başlıkta toplamak mümkün: Mühendislik, imalat, kalite
ve maliyet.
Mühendislik açısından bakıldığında artık her ürün grubunda, sadece imalat değil, mühendislik ve geliştirme alanında uzmanlaşmış tedarikçilere ihtiyaç duyulduğundan, ana sanayi olarak kendi deneyim
www.taysad.org.tr
Nuri Otay, Ford Otosan Genel Müdürü
ve birikimimizi paylaşmak/aktarmak ve
kalıcılığını sağlamak adına gereken tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyoruz.
Bu kapsamda, sahip olduğumuz birikimlerden imalatçılarımızı faydalandırmanın, uzun vadede bahsedilen uzmanlaşmış
ürün grubu imalatçıları yaratacağının bilincindeyiz.
"Ürün onayları ve kalite
sürekliliğinin sağlanması
konusundaki hızın artması
gerekiyor. Bunun için birlikte
çalıştığımız yan sanayide,
kurumumuz ile entegre
çalışan tecrübeli ve etkin
bir proje grubu yapılanması
gerekliliğinin yanı sıra doğru ve
kesintisiz iletişim de şarttır."
Diğer taraftan imalat süreçlerinde arzu
edilen yüksek kapasiteli ve hızlı üretime
uygun üretim ekipmanlarının yanı sıra
yüksek adette ve hızlı kalıp üretim yeteneğiyle ilgili deneyim paylaşımı yapmak
da yerinde olacaktır.
Kalite konusunda dile getirilmesi gereken
üç önemli nokta bulunurken Ford Otosan
olarak biz bu konuda örnek gösterilecek,
yan sanayi desteği sağlayan şirket olarak öne çıkıyoruz. Gerek kalite sistemlerinin kurulması ve belgelendirilmesi (Q1)
gerekse de uzun vadede takip ve iyileştirilme konusunda (QoS, MSA, SPC, G8D
vb) köklü disiplinler uyguluyoruz. Bu açıdan sektörümüz ve sanayide örnek teşkil
ediyoruz. Ancak proje devreye girişlerinde eskiye göre artık çok daha hızlı davranılması gerektiği de aşikâr. Özellikle ürün
onayları ve kalite sürekliliğinin sağlanması konusundaki hızın artması gerekiyor.
Bunun için birlikte çalıştığımız yan sanayide, kurumumuz ile entegre çalışan tecrübeli ve etkin bir proje grubu yapılanması
Kasım November - Aralık December 2011
61
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
gerekliliğinin yanı sıra doğru ve kesintisiz iletişim de mecburi. Ancak Ford Otosan olarak için gereken alt yapı ve sistemlere sahibiz.
Son olarak rekabetin özellikle yoğun olduğu sektörümüzde, sürekli
gelişim prensibi paralelinde maliyeti iyileştirecek her türlü verimlilik artırıcı çalışma halen genelde biz üreticiler tarafından yapılıyor
ve yönlendiriliyor. Bu iş ana veya yan sanayinin tam ve açık ortaklığıyla daha verimli yapılabilir. İş ortaklığı prensibi paralelinde her
türlü inovasyon karşılıklı olarak hem uygulama hem de getiri olarak
da paylaşılabilir. Özellikle teşvik uygulamalarında yan sanayi ile ortak harekete etmek ve imalat, mühendislik ve ihracat gibi alanlarda
onlar da sürece dahil edilebilir. Ayrıca ortak bir proje çerçevesinde,
yüksek kullanımlı hammadde alımlarının konsolidasyonu sağlanarak maliyet avantajı sağlanabilir.
Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler?
Avrupa’da ekonomik krizin başladığı ve ihracatımızın nispeten negatif etkileneceği 2012 yılının ilk yarısında iç pazar faiz artışları ve
ekonomiyi daraltıcı diğer tedbirlerle daralırken, yerli üreticiye bu
ÖTV uygulamasıyla kesilen cezanın acilen kaldırılması istihdamın
devamlılığı, otomotiv sektörünün yatırımları, özetle sektörün yarını için çok önemlidir.
Investments are important for tomorrow
Ford Otosan General Manager Nuri Otay points out
every kind of efficiency increasing practice may become more efficient with the partnership of automotive and supply industry.
Being as a manufacturer for 50 years, we can define the improvement areas as engineering, production, quality and cost. In terms
of engineering, every product group now needs suppliers who are
specialized not only in production but also in engineering and development. That’s why we believe that we should take necessary
precautions in order to transfer automotive industry know how
and experiences and ensure the permanence. In this context we
are aware of such transfer will lead to have long termed specialized suppliers. On the other hand, sharing experiences not only on
the equipments, which are available for high capacity and quick
productions, but also on high numbers and quick mold production
skills will be useful.
Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim
Kurulu Başkanı
İsmail Hakkı Keskin:
"Şehir içi
taşımacılıkta çevreye
duyarlı otobüslere
talep artacak"
Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu
Başkanı İsmail Hakkı Keskin, Türkiye’nin
Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları içinde
şehiriçi taşımacılığın AB regülasyonlarına
uygun hale getirileceğini tahmin ettiklerini
ifade etti.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve
sonrası için beklentileriniz nelerdir?
2
012 yılında Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları içinde şehiriçi taşımacılığın AB regülasyonlarına uygun hale getirileceğini tahmin ediyoruz. Bu
çalışmalarının paralelinde minibüs taşımacılığının ve
basamaklı otobüs kullanımının zaman içinde kaldırılacağının
ve yerine üretmekte olduğumuz 9mt,10,5 mt,12 mt yeni nesil
alçak tabanlı otobüslerin kullanılacağını tahmin ediyoruz. Bu
çalışma yeni nesil otobüslerin kullanımını arttıracaktır.
2012 yılı ve sonrasında Ar-Ge çalışmalarını yapmakta olduğumuz CNG motorlu, hidrojen motorlu ve EURO 6 emisyonlu çevreye duyarlı otobüsleri daha fazla talep olacağını tahmin ediyoruz. Bu konudaki çalışmalarımıza devam ediyoruz.
In terms of quality there are three important points. We, as Ford
Otosan, are a leading company in providing supply industry support. We have old practices both in establishing quality systems
and certification (Q1) and long term monitoring and improvements (QoS, MSA, SPC, G8D). In that sense we are example but
it is apparent that projects should be incepted quickly, specifically
in terms of product approvals and quality sustainability. Therefore
our suppliers should have a unit working integrated with us and ensure information flow. However being as Ford Otosan we have the
required infrastructure and systems.
Finally in such sector, where the competition is harsh, cost efficiency practices are being implemented almost only by the manufacturers. This would have more efficient results with the partnership of automotive and supply industry. Every innovation would be
shared in exchange of both practice and the results. Especially in
terms of incentive practices, supply industry may be involved in
manufacturing, engineering and export areas. Besides, a mutual
project may provide a cost advantage through ensuring consolidation of highly used raw material purchases.
62
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
İsmail Hakkı Keskin, Güleryüz Otomotiv A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye
açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir?
Türkiye otomotiv sanayini genel bir üretim merkezi haline dönüşmektedir. Bunun için otomotiv ana sanayi ve yan sanayinin sıkı işbirliği içinde olması gerekmektedir. Ancak böylelikle Türkiye otomotiv sanayisinde dünyada saygın bir yer elde
edebilir ve koruyabilir. Bu nedenle otomotiv ana sanayinde ithal yoluyla temin edilen ve kullanılan ekip monte malzemelerin Türkiye’de üretilmesi için ana sanayi firmaları, yan sanayi firmalarına düzey, kalite ve test konularına destek verebilir.
Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler?
Avrupa’daki finansal daralma doğal olarak otomotiv sanayini doğrudan etkilemektedir. Ancak gelişmekte olan Orta ve
Doğu Avrupa ülkelerinin AB’ne uyum çalışmaları içinde toplu
taşıma araçlarına ihtiyaçları nedeniyle şehir içi otobüsleri talepleri devam etmektedir.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
63
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Karsan CEO'su Murat Selek:
Ar-Ge'ye daha fazla
yatırım gerekiyor
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
olması sebebiyle ürün geliştirme çalışmaları çok sınırlı kalmıştır. Bu yapı içerisinde yan sanayinin ürün geliştirmeye katılımı mümkün olmamaktadır. Bu nedenle
Ar-Ge’ye ve ürün geliştirmeye yönelik yatırımların arttırılması gerekmektedir.
K
arsan olarak otomotiv sektörünün 15 yıl içindeki beklentilerini yerine getirmesinde büyük rol oynamayı amaçlıyoruz.
Bu amaç doğrultusunda önümüzdeki dönemde mevcut işlerimize ek olarak daha
uzun vadeli ve hacimli işlere yönelmeyi
planlıyoruz. Mevcut işbirliklerimiz daha
büyük çaplı operasyonlar haline gelebilir. Esnek bir yapıya, yüksek mühendislik
gücüne ve üretim kapasitesine sahip olan
Karsan’da bu potansiyel mevcut. Kapasitenin yetmediği durumlarda projeler fizibil ise ek yatırımlar da yapabiliriz. Bireysel ulaşım sahasında, toplu taşıma konusunda özgün Türk ürünlerini ortaya çıkarmak, ürün tasarımı, pazarlama, satış ve
satış sonrasına ağırlık vermek istiyoruz.
Önümüzdeki dönemde bu planımızı gerçekleştirmek istiyoruz ve bunları sadece
Türkiye için değil bölgesel bir şirket olarak çevre pazarların da ihtiyaçlarını gidermek üzere gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
Karsan CEO'su Murat Selek
dır. Türkiye’nin ana ve yan sanayi işbirliğini daha da geliştirmesi gerekmektedir.
Mevcut durumda verimlilik artışı, maliyet düşürme ve ürün geliştirmeye yönelik müşterek faaliyetlerde istenilen düzeye ulaşılamamıştır. Bilhassa otomotiv ana
sanayinde lisans altında üretim yapılıyor
Öte yandan bu yıl sonunda 2011 için toplam 7 bin adet civarında iç pazar, 15 bin
adet üzerinde ihracat olmak üzere toplam
22 bin adet civarında satış hedefliyoruz.
2012’nin de 2011’e benzer şekilde gelişeceğini tahmin ediyoruz.
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Japonya gibi otomotiv sanayinde başarıya
ulaşmış (sık aralıklarla yeni model geliştiren, üretimde yüksek verimlilik sağlayan,
yüksek kaliteli ürünü düşük fiyatla sunabilen) ülkeler başarılarını; ana ve yan sanayileri arasında geliştirdikleri uzun vadeli ilişkilerine, karşılıklı dayanışmalarına ve
güven oluşturma unsurları esasına dayalı
bir sistem üzerine kurmuşlardır. Otomotiv sektöründe diğer hiçbir sektörde rastlanmayan şekilde ana sanayi, yan sanayi,
yetkili bayi ve servisleri bir bütünlük içindedir. Bu kapsamda ürün kalitesinin uluslar arası ölçeklere ulaşması sağlanmakta64
Kasım November - Aralık December 2011
"Otomotiv sektöründe diğer
hiçbir sektörde rastlanmayan
şekilde ana sanayi, yan sanayi,
yetkili bayi ve servisleri
bir bütünlük içindedir. Bu
kapsamda ürün kalitesinin
uluslar arası ölçeklere
ulaşması sağlanmaktadır.
Türkiye’nin ana ve yan sanayi
işbirliğini daha da geliştirmesi
gerekmektedir."
Otomotiv sektörü bugün dünyada en fazla istihdam sağlayan sektörlerin başında
geliyor. Dünya otomotivinin toplam üretiminin 4’te biri ise Avrupa’da gerçekleştiriliyor. Sektör Avrupa’da doğrudan ve dolaylı olarak 12 milyon kişiye istihdam yaratıyor. Dolayısıyla Avrupa hükümetleri ve sendikaları koşullar ne olursa olsun
otomotiv yatırımlarının yurtdışına çıkmasını istemiyorlar. Euro Bölgesi’nde yaşanan borç krizinden dolayı da Avrupalı
otomotiv üreticileri şu an büyük bir zorluk içerisindeler. Bağımsız araştırma şirketi J.D.Power’ın yayımladığı son rapora göre borç krizine ve siyasi gerginliklere
rağmen dünya otomotiv sanayinin yüzde
7 dolayında büyümesi beklenirken, Euro
Bölgesi’nde ise yüzde 4’e yakın bir daralma beklediğini belirtiliyor. Bu durumda Avrupa’dan kısa vadede Türkiye’ye gelecek yeni bir yatırım olmayacağı ortada.
Avrupa’da alım gücünün düşmesi sebebiyle otomobil satışları ve dolayısıyla otomobil üretimi de yavaşlayacaktır. Bu da
Türkiye’de üretim tesisi bulunan Avrupalı firmalar tarafından siparişlerin azalması veya iptal edilmesi anlamına gelmekte. Otomotiv, bugün Türkiye’nin en büyük ihracatçı sanayisi ve daha büyük olma
noktasında iddialı ancak sektör JV’lerin
hakimiyetinde. Globalleşmenin etkisiyle
önümüzdeki dönemlerde Avrupa’daki krizin Türk otomotiv sektörüne olan olumsuz yansımalarını görebiliriz. “Taşeron”
olarak kalmamız ekonomik olarak belli bir
boyuta gelene kadar bir sorun yaratmayabilir, ancak; bizden biraz daha kaliteli ve
ucuza iş yapan bir başka ülke çıkarsa, bir
anda elimizdekileri kaybedebiliriz. Bu nedenle taşeronluğa devam etmek Türkiye
için çok tehlikeli bir karar olur.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı Wolf-Dieter Kurz:
Avrupa'daki fabrikalarımızla
daha çok işbirliği gerçekleşmeli
Mercedes-Benz Türk A.Ş.
Direktörler Kurulu Başkanı
Wolf-Dieter Kurz, Avrupa’daki
Daimler fabrikalarında yapılan
üretim için, Türkiye’deki yan
sanayi şirketlerinden çok daha
fazla parça ve komponent
alınması gerektiğine inandığını
belirtiyor.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
2
011 yılı Türk otomotiv sanayii
için bir büyüme yılı oldu. Türkiye
ekonomisinin 2012 yılında da büyümeyi sürdüreceğini düşünüyoruz, ancak bu büyüme daha düşük bir seviyede olacak.
Mercedes-Benz Türk 2012’de de fabrikalarına ve ürünlerine yatırım yapmaya devam ederken, tüm ürün gruplarındaki pazar paylarını korumayı ve artırmayı hedeflemektedir.
Otomotiv ana - yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Diyaloğun güçlendirilmesi: MercedesBenz Türk olarak 3 yıldır her yıl bir Tedarikçi Günü düzenliyoruz. İlki İstanbul’da
yapılan bu organizasyon 2. yıl Aksaray’da,
26 Ekim 2011’de ise tekrar İstanbul’da
gerçekleşti. Bu toplantılarda tedarikçilerle ilgili her konuda beklentileri ve konuları olan şirket departmanlarımız, konularını dile getirme olanağını buluyorlar.
Böylece Tedarikçi Günü organizasyonları ile şirketimiz ve yan sanayicileri arasında iyi bir diyalog zemini oluşturuldu. Ancak yeni ürün projelerinde hem bizim bilgi verebilmemiz, hem de tedarikçilerimizin önerilerini alabilmemiz için daha fazla diyaloğa ihtiyaç duyuyoruz. Bu nedenle önümüzdeki aylarda bu projelerle ilgili
ürün grupları bazında toplantı dizileri organize edeceğiz.
66
Kasım November - Aralık December 2011
Wolf-Dieter Kurz, Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı
Sistematik ve ortak Ar-Ge çalışmalarının gerçekleştirilmesi: Türkiye’de tedarikçileriyle beraber Ar-Ge çalışmaları başlatan ilk şirket Mercedes-Benz Türk’tür.
Tedarikçilerimizin ürünlerimiz için komponent ve parça geliştirmeleri ve hatta bu
konuda inovasyonlar yapmaları, gelişmeye çok açık bir konudur. Son yıllarda tedarikçilerimizin bu konuda yoğun çalıştıklarını ve ayırdıkları kaynakların hızla arttığını biliyoruz. Bununla birlikte bu çalışmaları sistematik bir hale getirerek birlikte yürütülmesi konusunda birlikte ilerlemek gerekmektedir.
Avrupa’daki Daimler Fabrikaları için
üretim yapılması: Avrupa’daki Daimler fabrikalarında yapılan üretim için,
Türkiye’deki yan sanayi şirketlerinden
çok daha fazla parça ve komponent alınması gerektiğine inanıyoruz. Bu alanda
işbirliğini teşvik amacıyla 2008 yılında
Almanya’daki ana otomobil fabrikamızda
yaklaşık 20 Türk tedarikçi ile beraber iki
günlük bir sergi düzenlemiştik. 2012 yılında aynı amaçla, ancak daha geniş katılımlı bir etkinlik planlamaktayız. Organizasyonu birlikte gerçekleştirmek istediğimiz
için planlama çalışmalarına TAYSAD’ı da
katmış bulunuyoruz.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
Ekonomilerde büyük artış ve gelişmelerin
kaydedildiği dönemlerden sonra sakinleşme dönemlerinin yaşanması normal görülmelidir. Ancak Avrupa’daki güncel durumda bazı ülkelerin ekonomik dar boğaza girmeleri, ekonomik daralmayı güçlendiren bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.
Bu gelişmenin sonunda pazarların hangi
ölçüde daralacağı henüz tam olarak bilinmemektedir. Dolayısıyla daralmanın otomotiv sektörünü nasıl etkileyeceği konusunda kesin bir tahmin yapmak da mümkün değildir.
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu:
Tedarik sanayi fikir
üretmek için de çalışmalı
Oyak Renault Genel Müdürü
Tarık Tunalıoğlu, stratejileri
geliştirirken yerel değil küresel
bakmak gerektiğini ifade
ederek, tedarikçilerin sadece
iş üretmek için değil, fikir
üretmek için de çalışması
gerektiğinin altını çiziyor.
2011 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
B
ildiğiniz üzere, Renault gibi
güçlü bir grubun 17 farklı ülkede faaliyet gösteren 38 üretim
tesisinin özellikle kalite, verimlilik ve esnek üretim konularında en önde
gelen üretim tesisi olmamız nedeniyle ve
ortaklarımız Oyak ve Renault’nun birbirlerine ve Türkiye’ye duydukları güven çerçevesinde uzun vadeli öngörülere dayanan bir strateji izleyerek doğru zamanda
doğru çalışanlarla doğru modellere yaptıkları yatırımlar sonucunda Oyak Renault, 14 yıldır aralıksız olarak Türkiye otomobil üretimi ve ihracatının lideri konumunda yer alıyor. 2011 yılını geçen yıl olduğu üzere yine kendi üretim ve ihracat
rekorlarımızla tamamlayacağız. Bu başarıya ulaşmamızda ortaklarımızın gücünün
yanı sıra yüksek nitelikli çalışanlarımız ve
bizimle birlikte gelişen ve büyüyen imalatçılarımız da rol aldılar.
Avrupa pazarında sürecek olan düşüş ve
Avrupa ekonomisinin dünya ekonomileri üzerindeki etkisinden kaynaklanan belirsizlikler 2012 yılının otomotiv sektörü
için zor bir yıl olacağını işaret ediyor.
Biz Oyak Renault olarak 5 kıtada 100’den
fazla ülkeye otomobil ihraç ediyoruz. Bu
da bizim 100’den fazla ülkenin standartlarına uygun otomobil üretme becerimizi göstermektedir. Esnek üretim yapabilme kabiliyetimiz nedeniyle bu tür reka-
68
Kasım November - Aralık December 2011
Tarık Tunalıoğlu, Oyak Renault Genel Müdürü
betten hiç çekinmiyoruz. Oyak Renault,
yine esnek üretim sistemi sayesinde pazarlardaki iniş ve çıkışlara kolaylıkla uyum
gösterebiliyor. 2012 yılında Fluence ZE
ve yıl içerisinde pilot fabrika olarak devreye alacağımız Clio 4’ün getireceği dinamikle oluşacak ürün ve pazar çeşitliliğimiz
önümüzdeki yılı da belirsizliklere rağmen
2011 yılı ile aynı sevide yani üretimimiz
ve ihracatımızda bir düşüş yaşamadan bitirme konusunda bize güven veriyor. Evet
"Otomotiv sanayimiz, rakipleri
yeni AB üyesi ya da BRİC
ülkeleri ile karşılaştırıldığında;
başarılı kalite yönetim
sistemleriyle ve verimliliği
ile çok önemli bir avantaja
sahip. Otomotiv Sanayinin
potansiyel ve üstünlükleri ile
küresel yatırımlar için “Çekim
Merkezi” olmaya devam etmesi
gerekiyor."
bizi zor bir dönem bekliyor ancak bu dönemi başarıyla atlatmak için çok güçlü silahlarımız var.
Geçmişteki tecrübeler izlendiğinde dünyada benzeri yükseklikte ve hızda düşüşe
neden olan kriz sonrasında baştaki seviyeye gelinmesi için aradan 4-5 yıl geçmesi gerektiği görülüyor. Ve yine geçmişteki tecrübelerimiz göstermiştir ki Renault
her kriz döneminden daha da güçlenerek
çıkabilmeyi başarmıştır. Bugün de alacağımız tedbirlerle, krizlerden sonra her zaman gelen büyüme aşamasına daha yüksek bir rekabet gücüyle gireceğimize inancımız tam.
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde
gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir?
Elektrik motorlu araç üretimi aslında ülke
olarak da eksiğimiz olan ileri teknoloji hakimiyeti konusundaki eksiğimizi kapatmak için vesile olacak. Başlangıçta özellikle elektrikli motor ve pil üretiminin,
çok yeni ve çok az sayıda endüstriyel aktör tarafından sahip ve hakim olunan bir
teknoloji olması nedeniyle yerlilik oranwww.taysad.org.tr
larımız düşük olacak. Ancak tedarikçilerimizle proje üzerinde eş zamanlı olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz diğer modellerimizde yakaladığımız yüksek
yerlilik oranlarını elektrik motorlu araçta
da elde etmek. Tedarikçilerimiz bunu biliyorlar ve bu konuda oldukça istekliler.
Otomotiv Sanayimiz, rakipleri yeni AB
üyesi ya da BRİC ülkeleri ile karşılaştırıldığında; başarılı kalite yönetim sistemleriyle ve verimliliği ile çok önemli bir avantaja sahip. Otomotiv Sanayinin potansiyel ve üstünlükleri ile küresel yatırımlar
için “Çekim Merkezi” olmaya devam etmesi gerekiyor. Bunun için; kısa süreli ve
kriz odaklı önlemlerin yanı sıra kriz sonrası ile orta ve uzun vadeli stratejik hedefleri unutmamak gerekiyor.
Otomotiv Sanayimiz, küresel rekabet karşısında gücünü korumak amacıyla Ar-Ge
konusunda da yoğunlaşmaya başladı. Bu
çalışmalar özellikle 2009 yılında yürürlüğe giren Ar-Ge Destekleri Mevzuatı çerçevesinde hız kazandı. Bu umut verici olmakla birlikte yeterli değil. Tüm paydaşların işbirliğiyle hazırlanmış olan Otomotiv
Strateji Belgesi çerçevesinde belirlenen
eylem planları doğrultusunda çalışmaların hızlanması gerekiyor. Sanayimiz ileri
teknoloji gerektiren ürünlerin Türkiye’de
tasarlanabilmesi amacıyla daha geniş teşvik imkanına kavuştu. Bundan sonra artık tasarım sürecine odaklanmak ve bu sürecin her safhasında daha aktif ve yoğun
olarak çalışmak gerekiyor.
Stratejilerimizi geliştirirken yerel değil küresel bakmak durumundayız. Tedarikçilerimiz özellikle uluslararası işbirliği fırsatlarını değerlendirmeli; bizimle birlikte sadece iş üretmek için değil, fikir üretmek
için de çalışmalılar. Bunun yanı sıra ino-
Oyak Renault General Manager Tarık Tunalıoğlu:
Supply industry should also
work on creating ideas
Tarık Tunalıoğlu, general
manager of Oyak Renault,
says strategy development
needs a global point of view
and emphasizes that suppliers
should not work only to
produce business but also
ideas.
What is your assessment regarding 2011? What do you expect
from 2012 and afterwards?
R
enault has 38 production facilities located in 17 different countries and we
are the leading one in terms of quality, efficiency and flexible production. The trust
between Oyak and Renault and their trust in
Turkey, which enable long termed strategy
planning, and the investments in right models with the right employees at the right
time make Oyak Renault the production
and export leader of Turkey for 14 years.
We will finish 2011 with our own production and export record, which is the result
of the power of our partners, as well as our
highly qualified staff and manufacturers.
The shrinkage in European market and its
impact over the world economies, which
can not be predicted at the moment, indicates that 2012 will be a difficult year.
Being as Oyak Renault, we export to five
continents and more than 100 countries,
which is the indicator of our ability to produce in line with the standards of more than
100 countries. Due to our flexible production ability we are not avoiding such competition. Oyak Renault can easily adapt
situations in the markets as a result of this
flexible production system.
In 2012 Fluence ZE and Clio 4, which will be
pilot within the year, will create a dynamic
and therefore, despite the ambiguity, we
believe we will finish the year with the same
level in 2011. It is for sure hard times are
waiting for us but we have strong guns to
get over these times. Previous experiences
show that it takes 4 to 5 years for recovery
after such crisis. But they also show that
Renault recovers every crisis with more
strength. That’s why we believe that we will
start the next growth period with high competition power.
What will be the impact of
shrinkage in Europe?
It will continue in 2012 too and we believe
that it will be around 3 percent. Yet a minor
increase will be seen in total world market.
This increase will be because of BRIC markets. Global crisis led to a restructuring in
the automotive industry, which is the lowww.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
69
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Sevgi Özçelik, TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen
Arkan, TAYSAD Başkanı Celal Kaya, Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu
vasyonu sadece üretilen ürün için değil,
aynı zamanda üretim yöntemleri için de
düşünmeyi de göz ardı etmemeleri gerekiyor.
Otomotiv Sanayi Strateji Belgesinde yeni
teknolojilerin hızla devreye alınması için
yapılması gerekenler eylem planlarıyla
detaylı olarak ele alınıyor. Teknoloji geliştirme konusunda ülkemizin zayıf kaldığı bir gerçek ancak açığımızı kapamak için
artık hükümet politikalarıyla destek verilmeye başlandı. Biz de Oyak Renault olarak teknoloji konusundaki birikimimiz ve
tecrübemizle paydaşlarımızla rekabet öncesi işbirliği içerisinde çalışmaya hazırız.
Türkiye çok dinamik bir ülke, Türk insanımız çok çalışkan ve gelişime açık. Bu nedenle belki çok kısa vadede olmasa da bile
orta vadede, yeni gelişmekte olan teknolojilere eşlik ederek hakim olmaya ve ileri
yeni teknolojiler geliştirmeye süratle başlayabileceğimize eminiz.
Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler?
Avrupa’daki daralma 2012 yılında da sürecek. Renault Grubu olarak önümüzdeki
yıl bu daralmanın yüzde 3 civarında olacağını öngörüyoruz. Buna rağmen toplam
dünya pazarında az da olsa bir artış olacak. Bu artış özellikle Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya gibi gelişmekte olan pazarlardan kaynaklanacak.
"Küresel rekabette ön sıralarda
yer almak için fark yaratmak
gerekiyor. Farkı yaratmak için
ise yeni teknolojilere yönelmeli
ve yaratıcılığı teşvik etmeliyiz."
pay almaya devam edecekler. Bu durum
önümüzdeki dönemlerde Türkiye için de
önemli fırsatlar yaratacak. Küresel rekabette ön sıralarda yer almak için fark yaratmak gerekiyor. Farkı yaratmak için ise
yeni teknolojilere yönelmeli ve yaratıcılığı teşvik etmeliyiz.
Elektrik motorlu araçlar yeni bir teknoloji
bu konuda henüz dünyada öne çıkan ülke
bulunmuyor. Türkiye bu konuda hem ana
sanayisi hem de yan sanayisi ile öne çı-
comotive of many economies. The rules
of global trade are being revisited. The
new chapter will be more competitive.
The ones who can follow this transformation will save their places and receive their
share from the world trade. This will provide many opportunities to Turkey in the
next term. Becoming prominent in global
competition requires making a difference,
which would be possible through orienting new technologies and encouraging
creativity. Electric vehicles are new and no
countries are leading the markets at the
moment. Turkey can achieve this with her
automotive and supply industry. The Fluence will be a revolution in the industry.
This is a new opportunity for Turkey. Political authority was one of the first managements in the world that implemented
recovery strategy but we still need new
regulations on tax, social security, input
costs, incentives that would bring us to
the level of our rivals.
kabilir. Oyak Renault’nun bu yıl seri olarak üretimine başlayacağı elektrik motorlu Fluence ile sanayimizde devrimsel nitelikte bir değişim yolu açılacak.
Bugün karşımızda Türkiye için yeni bir fırsat var. Siyasi otorite, küresel krizden çıkış stratejisini dünyada ilk uygulayan yönetimlerden biri oldu ancak hala vergiden
sosyal güvenliğe, girdi maliyetlerinden
teşviklere kadar, rakiplerimizle rekabette
bizi en azından eşit seviyeye getirecek düzenlemelere ihtiyacımız var.
"Elektrik motorlu araçlar yeni bir
teknoloji bu konuda henüz dünyada
öne çıkan ülke bulunmuyor. Türkiye
bu konuda hem ana sanayisi hem de
yan sanayisi ile öne çıkabilir."
Küresel kriz, lokomotif sektörlerden olan
küresel otomotiv sanayinde bir yeniden
yapılanma süreci başlattı. Küresel ticaretin kuralları da yeniden oluşuyor. Ve küresel ticaretin yeni boyutu daha yüksek
rekabet olacak. Bu değişim ve dönüşüme ayak uyduranlar, dünya ticaretindeki yerlerini koruyacak, dünya ticaretinden
70
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Tofaş CEO’su Ali Pandır:
Tedarik sanayi sahip olduğu
potansiyeli ileri taşımalı
Tofaş CEO'su Ali Pandır,
yerli katma değeri artırmanın
yolunun rekabetçiliği ve
verimliliği artırmaktan
geçtiğini belirterek, bunun
başarılmasında ana sanayi
firmalarıyla "co-design"
işbirliklerinin geliştirilmesinin
önemli olduğunu anlatıyor.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
2
012 yılını değerlendirmek için öncelikle bu yılın nasıl geçtiğini hatırlamamızda yarar var. Türkiye
otomotiv pazarında 2011 yılında beklemedik gelişmeler doğrultusunda iki farklı yarı yaşandı. Yılın ilk yarısına tüm beklentilerin üzerinde çok hızlı bir
giriş yapan otomotiv pazarı, ilk çeyrekte
yüzde 83 oranında, ikinci çeyrekte yüzde
40 oranında büyüme gösterdi. Yılın ikinci yarısına girdiğimizde ise ekonomiyi soğutma tedbirlerinin de etkisiyle bu büyüme trendi önce yavaşlamaya ardından da
küçülmeye doğru bir değişim gösterdi. Bu
arada Ekim ayında binek otomobillerde
1600 cc üzeri motor hacimlerinde ÖTV
artışı kararı alındı. Hafif ticari araç sınıfında ise ÖTV oranı yüzde 10 olarak belirlenen segmentte bu vergi oranı yüzde
15’e çıkarıldı. Sonuç olarak, yılın üçüncü
çeyreğinde binek otomobil ve hafif ticari araçtan oluşan toplam pazar yüzde 2,9
oranında küçüldü. Kasım ayında daralma
yüzde 14’ü aştı.
Ancak, ikinci yarıda pazarda yaşanan daralmaya rağmen ilk yarıdaki yüksek oranlı
büyüme sonucunda yılın ilk 11 ayında binek otomobil ve hafif ticari araçtan oluşan toplam pazar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 oranında artışla 735
bin adedi aştı. Bu dönemde binek otomobil satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artarak 504.208 adede
72
Kasım November - Aralık December 2011
Ali Pandır, Tofaş CEO
ulaştı. Bu yıl Ocak-Kasım döneminde hafif
ticari araç pazarı da yüzde 14 oranında artışla 230 bin 825 adet olarak gerçekleşti.
Sonuç olarak, 2011 yılından 2012 yılına
baktığımızda, her ne kadar Aralık ayında
pazar kampanyaların da etkisiyle geçen
yıl ile aynı seviyede bir performans gösterse de 2012 yılında binek otomobil ve
hafif ticari araçtan oluşan toplam pazarda yüzde 10 seviyesinde bir daralma bekliyoruz.
"Türk otomotiv sanayi ana
ve yan sanayisiyle birlikte
global pazarlarda rekabetçi
konumunu korumak ve sahip
olduğu potansiyeli daha ileri
taşımak zorundadır. Bunun
başarılmasında ana ve yan
sanayi arasındaki işbirliği
büyük önem taşımaktadır."
2012 sonrasına da baktığımızda ise bu yılın ilk yarısında pazardaki büyümenin sürdürülebilir değildi. Bu nedenle geçmiş yıllardan ileriye doğru projeksiyon yaptığımız da her yıl yüzde 10-15 oranında artışla 1 milyon adete doğru giden bir Türkiye
pazarı sağlıklı büyüme gösteren bir otomotiv pazarı olarak görülmelidir.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
Avrupa binek otomobil pazarı OcakKasım 2011 döneminde yüzde 1,4 oranında düşüşle 12,1 milyon adet olarak gerçekleşti. Aynı dönemde hafif ticari araç
pazarı ise yüzde 7,6 büyüme göstererek
1,4 milyon adede ulaştı. Avrupa’da yaşanan ekonomik sorunların da etkisiyle 2012 yılı için Avrupa’daki toplam otomotiv pazarında bir daralma bekleniyor.
Türkiye’nin otomotivde en büyük ihraç
pazarı olan Avrupa’daki her türlü gelişme Türk otomotiv sanayini doğal olarak
etkilemektedir. 2011 yılının Ocak-Kasım
dönemi sonuçlarına göre araç üretiminin yüzde 70’ini ihraç eden ana sanayinin 2012 yılındaki ihracat performansının
www.taysad.org.tr
2011’e göre daha yavaş olması öngörülmektedir.
Tofaş açısından ise 2012 ve sonraki dönemde ihracatta avantajlı bir konumda olduğunuzu belirtebiliriz. Şimdiye kadar Avrupa’da ağırlıklı olarak ihracat yaptığımız İtalya ve Fransa pazarlarına bu yılsonu itibariyle Almanya ve İngiltere’yi de
ekledik. Bursa fabrikamızda Opel ve Vauxhall markaları için Fiat Doblo platformunda Combo modelinin üretimine başladık ve böylece üretim yaptığımız marka
sayısını da 5’e çıkardık. Yılda 40 bin adet
olarak gerçekleşecek olan Combo üretimi ve ihracatı sayesinde, Avrupa ülkeleri
arasındaki ekonomik farklılıklardan doğan
pazar dengesizliklerini giderebileceğiz.
Böylece Tofaş olarak 2012 yılı için ihracat
performansımızın 2011 yılından daha iyi
olmasını bekliyoruz.
Otomotiv ana–yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Türk otomotiv sanayi ana ve yan sanayisiyle birlikte gerek üretim, gerek istihdam,
gerekse ihracatta yarattığı katma değerle
ülkemiz açısından stratejik bir öneme sahiptir. OSD verilerine göre, otomotiv sanayi Ocak-Kasım 2011 döneminde toplamda 16,9 milyar ABD doları aşan bir ihracata imza atmıştır. Bu ihracat tutarının
10,7 milyar ABD dolarlık kısmı ana sanayinin gerçekleştirdiği taşıt aracı ihracatından sağlanmıştır. Geriye kalan 6,2 milyar
ABD doları ise yan sanayi tarafından gerçekleştirilen ihracatı göstermektedir. Türk
otomotiv sanayi ana sanayisi ve yan sanayisinin birlikte yarattığı sinerji sonucunda ülkemizin ihracatta bir numaralı
sektörü haline gelmiştir.
İşte bu noktada, Türk otomotiv sanayi ana
ve yan sanayisiyle birlikte global pazarlarda rekabetçi konumunu korumak ve sahip olduğu potansiyeli daha ileri taşımak
zorundadır. Bunun başarılmasında ana
ve yan sanayi arasındaki işbirliği büyük
önem taşımaktadır. Otomotiv yan sanayi
yerli katma değeri artırmak için verimliliğini ve rekabetçiliğini artırmak için çalışmak durumundadır. Bunun başarılmasında ana sanayi firmalarıyla “co-design” seviyesine kadar ulaşan işbirliklerinin daha
da geliştirilmesi önemli katkı sağlayacaktır. Tofaş olarak bu konuda, birlikte çalıştığımız yan sanayi firmalarıyla işbirliğimizi sürekli geliştirme anlayışıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Tedarikçi firmalarımızla birlikte yürüttüğümüz projeleri ve işbirliğimizi WCM
(World Class Manufacturing-Dünya Klawww.taysad.org.tr
Tofaş CEO Ali Pandır:
Supply industry should take
its potential forward
Ali Pandır states that the way to
increase added value is through
increasing competitiveness
and efficiency and tells the
importance of developing codesign partnerships to achieve
this.
T
urkish automotive industry, both automotive and supply industries, needs to save its competitive position in the
global markets and take its potential forward. The partnership between main and
supply industry is vital for this achievement.
On the other hand the supply industry should work to increase local added value, efficiency and competitiveness. Developing
co-design partnerships would contribute to achieve this. Being as Tofaş, we have
a continous improvement approach in our
relations with our suppliers. WCM practice,
which is a method aiming continous improvement of quality, work safety, efficiency,
environment and delivery, enabled us to
bring our mutual projects and partnerships
to a new level. The practice’s strength comes from the participation of the staff and
cultural change it created through its objectives, which are “zero accident” “zero error” “zero fault” “zero stock” “zero waste”.
sında Üretim) uygulamasıyla yeni bir boyuta taşıdık. WCM, iş güvenliği, kalite, verimlilik, çevre ve teslimat alanlarına odaklanarak üretim yetkinliğini sürekli iyileştirmeyi hedefleyen sistematik bir yoldur. Gücünü çalışanların katılımı ile “Sıfır kaza”, “Sıfır Arıza”, “Sıfır Hata”, “Sıfır
Stok”, “Sıfır İsraf” hedefleri doğrultusunda yarattığı kültürel değişimden almaktadır. Bu da çalışma ortamında Kalite, Maliyet, Verimlilik ve Müşteri memnuniyeti konularına odaklanarak iyileştirmeler,
mükemmeliyet çalışmaları yapmayı gerektirir.
Tofaş olarak 2006 yılında çıktığımız WCM
yolunda Bursa fabrikamız çok önemli kazanımlar elde etti. Fiat dünyasında Gümüş
seviyeye ulaşan ilk fabrika olduk ve lider
This requires focusing on issues like quality,
cost, efficiency and customer satisfaction
and making improvements and excellence
practices.
Being as Tofaş we started WCM in 2006 and
since then our Bursa facility win a lot. We
became the first silver level factory and now
we are a candidate for gold. We also started to share our know how with our suppliers, with whom we also started practicing WCM. We are supporting our suppliers
in establishing WCM, which is a long term
journey. Therefore we contribute them to
improve them and produce the most economic product with highest quality.
konumumuzla Altın’ın en büyük adayları arasında yer alıyoruz. İşte bu noktadaki bilgi birikimi ve deneyimimizi tedarikçi firmalarımızla da paylaşmaya başladık.
Şu an için tedarikçilerimiz arasında satınalma ciromuzun yüzde 40’ını oluşturan
kısmında WCM çalışmalarımıza başladık.
Kısa zamanda ise bu oranı yüzde 50 seviyesine çıkaracağız. Tofaş olarak uzun soluklu bir yolculuk olan WCM ile tedarikçi firmalarımıza entegre bir üretim yönetim modeli kurmak konusunda destek
oluyoruz. Böylece rakiplerinden sıyrılmayı ve müşteri beklentilerini en üst düzeyde karşılamayı hedefleyen yan sanayi firmalarımızın en iyi kalitede, en ekonomik
ürünü üretme yolunda ilerlemelerine katkıda bulunuyoruz.
Kasım November - Aralık December 2011
73
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Toyota Genel Müdürü ve CEO'su Orhan Özer:
İhraç pazarlarımızı
genişletmeye çalışıyoruz
Toyota Türkiye Genel Müdürü
ve CEO'su Orhan Özer, kaliteli
üretimin ancak kaliteli
tedarik sanayi üretimi ile
sağlanabileceğini belirterek,
Yan Sanayi Geliştirme
Faaliyetleri çerçevesinde
mümkün olduğunca katkıda
bulunmaya çalıştıklarını ifade
ediyor.
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
O
tomotiv Sanayi Derneği’nin
açıkladığı gibi, 2011 yılının ilk
11 aylık sonuçlarına göre otomotiv sektöründe üretimde
yüzde 10, ihracatta yüzde 6 ve pazarda
yüzde 21 oranında bir önceki yılın aynı
dönemine göre önemli oranda artışlar görüyoruz. Dolayısıyla, 2011 yılı sektör açısından başarılı bir şekilde sona erecek gibi
görünüyor. Fakat 2012 yılının bu kadar
parlak olamayacağını düşünüyorum.
Son 3 aylık dönemde gerçekleşen iç pazardaki daralmanın yanısıra, Avrupa’daki
durumun belirsizliğinin bir sonucu olarak
azalan ihracat nedeniyle 2012 yılı otomotiv sektörü için zor bir yıl olacaktır. 2011
yılı seviyelerine ulaşmak için çok fazla
gayret sarfetmek gerekecektir.
Biz, üretiminin yüzde 90’ını ağırlıklı olarak Avrupa’ya ihraç eden bir şirket olarak, Avrupa’da yaşanan olumsuz gelişmelerin etkilerine rağmen 2011 yılı üretimimizi geçen yıla kıyasla yüzde 10 oranında arttırmış olacağız. Ancak 2012 yılında, öngördüğümüz üzere, rakamsal olarak
üretim ve ihracatımız bu rakamların altında kalacaktır. Toyota Türkiye olarak, biz
2012 yılından ziyade üreteceğimiz yeni
modelle birlikte gelecek olan üretim artışına odaklanacağız. Temellerimizi güçlendirme aktivitelerimizi sürdürerek, şir-
74
Kasım November - Aralık December 2011
Orhan Özer, Toyota Otomotiv San. Türkiye A.Ş. Genel Müdür ve CEO
ket olarak daha da esnek, verimli ve yalın
bir organizasyon olacağız.
2012 yılında, küresel ekonomiye ve özellikle Avrupa bölgesine ilişkin belirsizliklere
"Yan sanayilerimiz, araç
geliştirme ve üretim
zincirindeki tüm aşamalarda
takımımızın ayrılmaz bir
üyesidir. Bugün ulaştığımız
yüksek kalite seviyesi bu
çabaların karşılığını aldığımızı
kanıtlıyor. Gelecekte de yan
sanayimizle işbirliğimizi
geliştirerek devam ettirmek
istiyoruz.
rağmen, Türkiye bölgemizde en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olmaya devam
edecektir. Ülkemizin son ekonomik verilerine baktığımızda, dış ticaret açığında
bir olumsuzluk söz konusu, bu olumsuzluğun 2012 yılından başlayarak, orta vadede çözüleceğini düşünüyorum. Küresel gelişmelerin yarattığı baskının kısmen
Türkiye’ye de yansıması düşünülebilir ancak ben iyimserim ve ülkemizin fazla etkilenmeyeceğine inanıyorum.
Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne
gibi faaliyetler yapılabilir?
Türkiye’de otomotiv yan sanayi, ana sanayideki gelişmelerin sonucunda hızla gelişti. Özellikle Gümrük Birliği’nden sonraki süreçte önemli yabancı ortaklıkların kurulması ile Türk Otomotiv Sanayi ihracata yönelik rekabetçi bir sanayi niteliği kazanırken, ana sanayi ile birlikte yan sanawww.taysad.org.tr
yi de Türkiye imalat sanayinin lokomotifi haline geldi.
Temsa Global CEO'su Tamer Ünlü:
Ana ve yan sanayi arasındaki işbirliğini
daha fazla geliştirmek için öncelikle ana
sanayinin kendi gelişim sürecine yan sanayisini de dahil etmesi gerektiğine inanıyorum. Bunu da kendi üretim yöntemlerini, kalite anlayışlarını ve yönetim değerlerini yan sanayi firmalarına düzenli ve
planlı bir şekilde eğitimlerle aktararak, ortak birtakım gelişim faaliyetleri düzenleyerek gerçekleştirebilirler.
"Yerlilik çalışmaları artırılmalı"
Biz de kaliteli üretimin ancak kaliteli yan
sanayi üretimi ile sağlanabileceğine olan
inancımız nedeniyle, SQI-Yan Sanayi Geliştirme Faaliyetleri çerçevesinde mümkün olduğunca yan sanayimize katkıda
bulunmaya çalışıyoruz. Temellerin güçlenmesi çalışmalarımızda yan sanayimizi de sürece dahil ediyoruz. Rekabetçilik
seviyelerinin arttırılabilmesi Toyota mühendislerimizin bu firmalarımızdaki ilgili ekiplerle ortaklaşa yaptıkları kalite, maliyet ve proses iyileştirme çalışmalarıyla kendilerine destek oluyoruz. Yan sanayilerimiz, araç geliştirme ve üretim zincirindeki tüm aşamalarda takımımızın ayrılmaz bir üyesidir. Bugün ulaştığımız yüksek kalite seviyesi bu çabaların karşılığını
aldığımızı kanıtlıyor. Gelecekte de yan sanayimizle işbirliğimizi geliştirerek devam
ettirmek istiyoruz.
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasil etkiler?
Otomotiv sektörü yan sanayisi ile birlikte bugün 1,1 milyon adetlik araç üretimi ile ülkemizin lokomotif sektörüdür.
Aynı zamanda kaliteli üretimi nedeniyle Avrupa’nın otomotiv üretim üssü olma
yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
Fakat Avrupa ülkelerinde yaşanan krizler
ve Avrupa otomobil pazarındaki küçülme,
Türk otomotiv sektörünü, özellikle bizim
gibi yoğun olarak Avrupa’ya yönelik üretim yapan şirketleri 2012 yılında olumsuz etkileyecektir. Krizin Doğu Avrupa’yı
daha az etkileyecek olması nedeniyle bu
bölgeye olan ihracatımıza ağırlık vereceğiz. Bunun da dışında başka pazarlara ve
başka ülkelere yönelik arayışları arttırmamız gerekecektir. Bu anlamda serbest ticaret anlaşmalarının en kısa zamanda yapılması ile otomotiv sektöründeki olumsuz etkilenmenin önüne geçilebilecektir.
Biz de Toyota Türkiye olarak, iki yıl içerisinde üreteceğimiz C segment sedan ve
ileride üreteceğimiz modellerimizi ihraç
edeceğimiz pazarları genişletme çabası
içerisindeyiz.
www.taysad.org.tr
2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir?
Avrupa’daki daralma otomotiv
sektörünü nasıl etkiler?
F
inansal krizin Avrupa’da odak
pazarlar dışındaki ülkelerde beklenen ikinci dalga riskinin alım
potansiyelini genel olarak negatif etkilemesi beklenmektedir. Kalite,
hafif araç, yakıt sarfiyatında iyileştirme
çalışmaları ve Satış Sonrası Hizmet desteği müşteriler için LCC (Life Cycle Cost)
algısını arttırmakta ve önem kazanmaktadır. 2009 ve sonrasında kriz ile etkilenen ve ertelenen “Odak Pazarlar”daki
toplu alım ihaleleri ve toplu siparişler
ile pazar payı ve verimlilik artışı öngörülmektedir. Özellikle şehiriçi segmentte yakıt tasarrufu beraberinde daha az
hava kirliliği, problemsiz işletme sağlayan yüksek üretim kalitesi, güvenilirlik,
marka farklılaşması getirmektedir. Odak
Pazarlarda 2014 yılında kanuni zorunluluk olan Euro 6 geçişine hızlı tepki vere-
bilen şirketler markalarının 2. el değerlerini de arttırmaktadır. Cari açık baskısı ile iç talepteki yavaşlama (kurlardaki
artış, faiz artışı) 2012’de de yurtiçi otomotiv pazarını baskı altında tutacaktır.
Büyüme beklemiyoruz, ciddi düşüşler de
beklemiyoruz.
Otomotiv ana-yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda
ne gibi faaliyetler yapılabilir?
Bugün ana sanayi - yan sanayi arasında
beraber ürün geliştirme, kalite iyileştirme konularında güzel çalışmalar yapılıyor. OSD – TAYSAD birlikte çalışmalar
yapmaktalar. Gelişmeye açık konu, hala
Türkiye’den tedarik edilememesi sebebi ile ithal etmek durumunda olduğumuz malzemeler var. Bunlar için birlikte hareket edip, yerlilik çalışmaları yapılabilir. Araç homologasyon testleri için
yurt içinde imkan yok. Yurt dışına gidiyor araçlar. Bu konuda çalışma yapılabilir.
Kasım November - Aralık December 2011
75
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Yazaki Avrupa Üretimden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve
Yazaki Türkiye Genel Müdürü Uran Zaman:
“Çevreci araç teknolojileri
yeni iş alanları yaratacak”
Autoliv Türkiye Genel
Müdürü Patrice Colomb:
“Önemli
ölçüde büyüme
bekliyoruz”
2012 yılından beklentileriniz neler?
A
2012 yılından beklentileriniz neler?
2012’de dünya ekonomisini oldukça zorlu bir dönem bekliyor. Avrupa borç sorunuyla boğuşmaya devam edecek, ABD ise
yetersiz büyüme rakamlarıyla yetinecek,
dünya ekonomisinin motoru durumundaki Çin’de ise yavaşlama giderek artacak.
2012’de Türk ekonomisinde yavaşlama
işaretleri daha da artacak.
Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek?
Türk otomotiv sektörü üretiminin yüzde 80’ini Avrupa’ya ihraç ettiği için,
Avrupa’daki muhtemel bir daralma
Türkiye’deki otomotiv sektörünü çok
olumsuz etkileyecektir.
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir?
Elektrikli otomotiv konusunda Türkiye ge76
Kasım November - Aralık December 2011
rekli yatırımı yaparsa, yeni pazarlar ve iş
alanları yapabilir. Aksi takdirde konvensiyonel üretim tarzı ile devam edilmesi durumunda yeni pazarlar bulunmasında çok
sıkıntı yaşanabilir, cünkü tüm dünyadaki otomotiv sektörü bir doyum noktasına
ulaşmış durumda.
utoliv Türkiye olarak, 2012
yılında hem yerel hem de ihracat yaptığımız OEM’lerle
gerçekleştireceğimiz
yeni
projelerimiz neticesinde önemli ölçüde bir büyüme bekliyoruz. Dolayısıyla,
2012 yılında yeni ekipmanlara, üretim
hatlarına ve yeni tesislere yatırım yapmayı sürdüreceğiz. Ek olarak, hem mavi
hem de beyaz yaka çalışanlarımızın sayısını da arttıracağız. Diğer taraftan satışlarımızın yüzde 50’si ihracat odaklı ve
bu nedenle yaşanabilecek satış düşüşlerine karşı farklı senaryolar üzerinde de
çalışıyoruz.
Avrupa’daki daralma sektörü
nasıl etkileyecek?
Türk otomotiv sektörü, ülkemizde üretip ihraç ettiği araçlar ile Avrupa’da büyük bir paya sahiptir. Hem Avrupa pazarı hem de Türkiye pazarının tedarikçisi olarak, olumlu ve olumsuz gelişmelere maruz kalıyoruz. Ancak OEM’lerin birçoğuna hizmet verdiğimiz için bu etkinin
dengeli olacağını düşünüyoruz.
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları
geliştirmek için neler yapılabilir?
Türkiye pazarının diğer ülkelerle kaşılaştırmalı rekabetçiliğinin Türkiye’nin yeni
www.taysad.org.tr
Yeni iş alanları
geliştirebilmeliyiz
ihracat projelerini almasında çok önemli olduğunu görmekteyiz. Yalın yönetim,
düşük vergi sistemi, etkili gümrük hizmetleri, rekabetçi lojistik nakliye faatliyetleri ve daha da önemlisi verilen eğitimin kalitesi ne yönelik tüm faliyetler
Türkiye’nin stratejik avantajlarıdır. Otomotiv sektöründe rekabet oldukça yüksektir. Tüm gelişmekte olan ekonomiler
hatta gelişmiş ekonomiler bile yeni yatırımları ülkelerine çekmeye çalışmaktadırlar. Bu kapsamda,gelişmekte olan
diğer ülkelerdeki gibi yeni yatırımlar,
yeni projeler ve işçi maliyetleri üzerindeki devlet teşviği son derece önemlidir
ve bu devlet teşvikleri Türkiye piyasasına kesinlikle daha fazla yabancı yatırım
çekilmesini sağlayacaktır.
Autoliv Türkiye General Manager
Patrice Colomb: “We are expecting a significant growth”
Due to our new projects with both local
and international OEM’s, we are expecting a significant growth in 2012. For that
reason we will continue to invest on new
equipment, assembly lines and new facilities in 2012. Additionally we will increase
our employment. Since almost 50 percent
of our sales are export based, we are working on different scenarios. We also see the
importance of Turkey’s involvement in
new export projects. Lean management,
lower tax system, efficient custom services, competitive logistic transportation
activities and the quality of education are
the strategic advantages of Turkey. This is
a competitive sector and all economies
are trying to attract new investments to
their countries. Within this context, new
investments, new projects and human resource costs need state incentives, which
would increase attraction on state incentives.
www.taysad.org.tr
Aşkın Özçiçek, Coşkunöz Metal Form A.Ş Satış Pazarlama Müdürü
2012 yılından beklentileriniz neler? Avrupa’daki daralma sektörü
nasıl etkileyecek?
beplerle Avrupa’daki daralmanın Türkiye
araç üretimlerini fazla etkilemeyeceğini
öngörüyoruz.
vrupa’daki daralmadan dolayı, küresel gelişmelere karşı
duyarlı bir yapı gösteren Türkiye otomotiv sektöründe de
araç üretim adetlerinin olumsuz yönde etkileneceğini öngörmekteyiz. Ancak
Türkiye’de üretilen araçların bütün dünya pazarlarına sevkedilmesinden dolayı bu daralmanın Avrupa’ya paralel olmayacağını, daralmanın daha kısıtlı olacağını düşünmekteyiz. Diğer bir avantajımız ise yeni model araç üretimlerinin ülkemizde artarak devreye girmesi ve eski
model ömürlerinin uzatılmasıdır. Bu se-
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları
geliştirmek için neler yapılabilir?
A
"Ana sanayilerimizin yeni
model üretimleri söz konusu
olduğunda, mevcut üretimdeki
modellerin üretiminin başka
ülkelere kayması ya da devam
etmesi bizler için ayrı bir
şans olmakta ve yeni pazarlar
oluşturmaktadır."
Türkiye’de otomotiv yan sanayinin gelişimi ana sanayilerindeki gelişmelere paralel olarak devam etmektedir. Yeni araç ve
projeler geldikçe yan sanayi de gelişimini
sürdürmektedir. Diğer taraftan ana sanayilerimizin yeni model üretimleri söz konusu olduğunda, mevcut üretimdeki modellerin üretiminin başka ülkelere kayması ya da devam etmesi bizler için ayrı bir
şans olmakta ve yeni pazarlar oluşturmaktadır.
Günümüzde inovasyon gittikçe önem
kazanmakta olup çağın yakalanabilmesi, teknolojik ilerlemelerin sağlanabilmesi ve yeni iş alanlarının geliştirilebilmesi
için Ar-Ge faaliyetlerinin önemi çok büyüktür. Yan sanayi firmaların yeni projelerdeki ağırlıklarını arttırabilmeleri ve yeni
iş alanları geliştirebilmeleri için Ar-Ge faaliyetlerini arttırmalı, ana sanayinin artan ihtiyaçlarına cevap verebilecek kaynakları ayırabilmelidir. Tabi bununla birlikte Ar-Ge faaliyetlerinin devletimiz tarafından daha fazla desteklenmesi ve finanse edilmesi de gerekmektedir.
Kasım November - Aralık December 2011
77
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Dünya ve Türkiye’de Ekonomik
Gelişmeler ve Beklentiler
men tüketim artışı nedeniyle ithalat kaynaklı cari açığın yüksekliği (yıl sonu beklenti 77 milyar dolar) nedeniyle sürdürülebilirliği konusunda endişeler taşınan rekorlar kıran yüksek büyüme rakamları ve
bunların sonucu olarak gittikçe artan enflasyon” geçmiş yılın kısa bir özeti olarak
ifade edilebilir.
IMF, 2012’de zayıf sermaye girişleri nedeniyle, Türkiye’deki büyüme oranının hızla yüzde 2’ye düşmesini beklemektedir.
2011 yılında hızla yükselen enflasyonun
yılın sonunda yüzde 5,5’lik hedefin epeyce yukarısında yüzde 9,5’a ulaşacağıı tahmin edilmektedir. Diğer yandan daha sınırlı dış finansmanın, cari açığı GSYH’nin
yüzde 8’ine indirebileceği ve ithalatı bastırabileceği, ithalatın bastırılabilmesi durumunda ise, enflasyonun hala yüksek bir
oran olan yüzde 6,5’a düşmesinin de beklenebileceği belirtilmiştir.
Erdem Torun
CMS Jant ve Makina Sanayii A.Ş.
Bütçe-Stratejik Planlama ve
IT Direktörü
2
008 yılındaki global krizin olumsuz etkileri henüz ortadan kalkmamışken, Uzak Doğu’da yaşanan tsunami ve depremin emtia
fiyatlarında yarattığı yüksek artışa bir de
global krizin gelişmemiş ülkelerdeki gelir dağılımını iyice bozmasına dayanan
Arap Baharı ayaklanmaları eklenince dünya 2011 yılında son derece çalkantılı bir
yıl geçirmiştir.
Yaşananların dünya ekonomisinde yarattığı olumsuzluklar, dünya hasılasının gelişme potansiyeli yüksek ülkelere kayması şeklinde kendini göstermiştir. Ancak yeni kurulan refah dengesi ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu hızlı büyüyen ülkelerin ekonomik performansı ile
birlikte, olumsuzlukların 2010 yılından itibaren ortadan kalkmaya başladığı görülmektedir.
IMF son yayınladığı raporlarda, yaşanan
tüm olumsuzluklara rağmen dünya ekonomisinin 2011 ve 2012 yıllarında %4
78
Kasım November - Aralık December 2011
düzeyinde (2010 yılındaki büyümenin
yaklaşık 1 puan altında) büyüyeceğini öngörmektedir. (tabiî ki bu tahminlerin arkasında yaşanan durgunluk ve orta vadeli bir
mali konsolidasyonla borç kaynaklı krizin
sürmeyeceği varsayımları yatmaktadır.)
Buna rağmen 2011 yılında tüm dünya,
krize sürdürülebilir olmayan yüksek kamu
borcu ile yakalanan ve borcun ödenmeme riskini artıran güven sorunu ile gittikçe derinleşen, Avrupa’daki kriz için alınan kalıcı ve yapısallıktan uzak önlemlerin yetersizliğinin yanı sıra, gecikmesini
ve Avrupa para birliğini neredeyse dağılma noktasına kadar getirmesini endişe ile
izlemiştir. Bu durum önümüzdeki dönemde dünya ticaret hacminin yarısına yakınını elinde bulunduran Avrupa başta olmak üzere özellikle gelişmiş ülkelerde resesyon beklentisini güçlendirmiştir.
Dış ticaret hacminin yarısından fazlasını oluşturan Avrupa’daki durgunluğa ve
dünyanın gelişmiş ekonomilerindeki resesyon beklentilerinin güçlenmesine rağmen Türk ekonomisi için 2011 yılında;
“Makro ekonomik görünüm itibariyle güçlü fakat TC merkez bankasının ekonomiyi soğutma amacıyla aldığı tedbirlere rağ-
Her ne kadar Türk finans piyasalarının
sağlıklı bir yapıda olduğu kabul edilse de,
dış borç yükünün önemli bir kısmının Avrupalı bankalarda olmasının taşıdığı riskin yanı sıra bankacılık sitemindeki yüksek kredi artış hızı büyüme finansmanıwww.taysad.org.tr
nın yurtdışına bağlılığı nedeniyle sürdürülebilirliği ve olumsuz bir gelişme halinde
Avrupa’daki krizden negatif etkilenileceği
yönündeki şüpheleri güçlendirmektedir.
Otomotiv Sektörü
43 yıllık geçmişi ile demografi ve tüketici
davranışları konusunda uzman global bir
pazarlama şirketi olan ve en çok otomotiv
endüstrisi ile ilgili yaptığı çalışmalarla tanınan J.D. Power tahminini, tüm dünyada ekonomik büyüme beklentilerinin düşmesi ile birlikte 2011 yılında dünya otomotiv pazarının 78 milyon adet, 2012 yılında ise 83,5 milyon adet olarak açıklamış (bu rakamlar önceki tahminlerine
göre öngörülerini geri çektiğini göstermeketdir.) Firmanın tahminlerine göre 2012
yılında dünyada pazar büyümesinin yüzde 3ler civarında olacağı, bölgesel büyümelerin ise K. Amerika’da yüzde10, AsyaPasifik’te yüzde 9, Japonya’da yüzde16
olacağı, Batı Avrupa’da ise pazarın daralacağı yönündedir. Tüm Avrupa’da üretimin
ise yüzde 3,6 daralacağı öngörülmektedir.
Türk otomotiv pazarı, 2011 yılı neredeyse
tamamlanmak üzereyken 11 ayda geçen
yılın aynı dönemine göre yüzde 20 büyüyerek 735 bin adetlik ölçeğe ulaşmıştır. Bu artışta toplam pazar portföyünde
en büyük payı olan otomobil satışlarındaki %23 civarındaki artış önemli bir rol
oynamıştır. Otomobil satışlarındaki artışı
yüzde 14 ile hafif ticari araç satışlarındaki
artış izlemesine rağmen, satışlardaki daralma son 4 aylık dönemde de sürmüştür.
11 aylık dönemde performansı ile önceki döneme göre yüzde 4’lük bir artışla toplam 18.5 milyar doların üzerinde
ihracat gerçekleştiren ve ağırlıklı olarak
Avrupa’ya ihracat yapan Türk otomotiv
sektörü, 2011 yılında Avrupa dışındaki ülkelere yönelik arayışlarını hızlandırmıştır.
Yılın ilk çeyreğindeki yüksek artışın etkisi ile rekor düzeyde artan satışlar, ÖTV
zammı ile birlikte son dört ayı gerileme
ile kapmasına rağmen genel kanı olarak
yıl sonu toplam pazarın 850-900 bin adet
ile yılı yeni bir rekorla kapatabileceği, bu
rakamın 2012’de ise yüzde 10 civarında
bir daralma ile 775-825 bin adetler civarında gerçekleşeceği öngörülmektedir.
2011 yılı boyunca Avrupalı otomobil üreticilerinin işten çıkartılmaları sürerken,
Türk otomotiv sektöründe yeni yatırımların devreye girmesi ve toplam üretimdeki
yüzde10’luk üretim artışı ile birlikte Ford,
Tofaş, Renault, Hyundai, Toyota, Honda
gibi üreticilerde binlerce yeni işçiye istihdam sağlanmıştır.
Otomotiv Yan Sanayi
11 aylık dönemde Otomotiv Ana Sanayi
ihracatı 11 milyar USD seviyesinde, Otomotiv Yan Sanayi ihracatı ise 7,7 milyar
USD seviyelerinde gerçekleşmiştir. Toplam otomotiv ihracatı ise 18,6 milyar
USD seviyesine ulaşmıştır. Yan sanayinin yıllar itibariyle ana sanayi içerisindeki payı gittikçe artmıştır.
Önümüzdeki dönemde otomotiv yan sanayideki trendleri en çok etkilemesi beklenen etkenlere baktığımızda;
lKarlılığın düşük olması ve gittikçe düşmesi kısa vadede maliyet, uzun vadede katma değer verimliliği odaklanması zorunluluğunu getireceği,
lÖnümüzdeki dönemde finansal kaynaklara ulaşım sorunu olabileceği,
lKrizle hızlanan sektörel konsolidasyonlar ve boşalan stokların yerine koyulması amacıyla gerçekleşen talep artışının yan sanayide daha çok kapasite eksikliğine neden olabileceği,
l
Buna rağmen konjonktürel belirsizlik
ve gelecek kaygısının yatırım kararlarını olumsuz etkileyebileceği,
l
Tüm dünya ile birlikte özellikle
Avrupa’daki gelir düşüşünün satışları
olumsuz etkileyebileceği,
l
Ekonomik krizin etkisinin süreceği ve
en büyük pazarda durgunluk beklentisinin yaygınlaşacağı,
Krizle, risklerin yanı sıra BRIC ülkeleri ve Orta Doğu’daki yeni pazarlar için
potansiyel fırsatların doğabileceği beklenmektedir.
Tüm bunlara ek olarak ana sanayideki yenilikçi ve innovatif çalışmaların; Mikro
hibridleşmenin artarak sürmesi, yeni jenerasyon motorlarda ‘Downsizing’le yakıt
tüketimi azaltma çalışmaları, yeni malzeme ile hafifletme araştırmaları, hem
elektrikli hem de hibrit araçların yaygınlaşması, bunların şarj istasyonları gibi alt
yapı ihtiyaçlarının artması, araçlarda küçültme ve Turboşarj sistemleri geliştirmelerinin hız kazanması, CO2 salınımlarında
ACEA CO2 normları ile uyumlu araç sayısındaki artış, binek araçlarda SCR benzeri sistemlerin kullanılmasının yaygınlaştırılmasının yanında bu ve benzer gelişmelerin hız kazanması nedeniyle yan sanayide yenilçi AR GE ile yeni iş ve Pazar fırsatları potansiyel olarak belirginleşeceği öngörülmektedir.
WEF (Dünya Ekonomik Forumu) Rekabet sıralaması endeksine göre; Türkiye verimliliğe dayalı ekonomiler listesinde bulunmaktadır. (GDP per capita 3000-9000
Amerikan Doları)
Rapora göre Türkiye’nin rekabetin 12 temel kriteri açısından, Rekabet için etmenlere dayalı Temel gerekliliklerde 68. sırada; 1. Enstitülerde 88., 2. Altyapıda 56.,
3. Makroekonomik çevrede 83., 4. Sağlık ve ilköğretimde 72. Verimliliği pekiştiren unsurlarda 55. sırada; 5. Yüksek eğitim ve öğretme 71., 6. Emtia Pazar verimliliği 59., 7. İşgücü Pazar verimliliği 127.,
8. Finansal piyasa gelişimi 61., 9. Teknolojik olarak hazır olma 56., 10. Pazar hacmi
16. sırada yer almaktadır. İnovasyon ve
çok yönlülük unsurlarında 57. sırada; 11.
İşin çok yönlülüğü 52., 12. İnovasyon 67.
sırada yer almaktadır.
Bu tablo değerlendirildiğinde, Avrupa
dışı yeni pazarların araştırılmasını ana ve
yan sanayiye rekabet avantajı sağlayacak
avantajlarını ve varlıklarını Coğrafi konumu, Gelişmiş finansal piyasa yapısı, İyi
eğitilmiş ve gelişmiş ülkelere göre ucuz ve
kaliteli insan kaynağı, Uluslararası iş yapma deneyimi (ülkenin en büyük ihracatçıların otomotiv sektöründe bulunması) AB
ile Gümrük Birliği anlaşması, Ana ve yan
sanayinde orijinal ekipman üretimi seviyesinde Ar-Ge kabiliyeti ve deneyimini de
kullanarak yakaladığı dış pazar geliştirme
fırsatlarını inovatif teknolojik Ar-Ge’ye
dayalı olarak değerlendirmelidir.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
79
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
Managing Director Aftermarket
Turkey Federal Mogul
Rıza Demirer:
"Müşterilere
daha fazla
ulaşmak
gerekiyor"
“OE projelerinden
pay alınabilir”
2012 yılından beklentileriniz neler?
2012 yılından beklentilerimiz olumlu.
2010 ve 2011’de de olduğu gibi 2012’nin
hem Avrupa OE hem de Türkiye tamir
sektörü açısından olumlu geçeceği görüşündeyiz.
Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek?
Tunç Doğan
Hema Endüstri, Hema Trw,
Hema Otomotiv
Genel Müdür
General Manager
2012 yılından beklentileriniz neler?
2
012 yılı ile ilgili genelde küçülme olacağı ile ilgili bir izlenim
var. Dünyada yaşanmakta olan
ekonomik ve politik problemlerin sektörü olumsuz etkileyeceği bekleniyor. Bizim müşterilerimizden aldığımız geri dönüşler ise bunu tam teyit etmiyor. Özellikle ihracat ayağımızda tarım sektörü ve motor üniteleri pazarları
güçlü kalmaya devam edecek gibi gözüküyor. 2009 yılındaki daralmanın ardından 2010 yılında yumuşak bir geçişle pazarın toparlanacağını bekliyorduk. Ancak
2009 sonunda başlayan dikey artış 2010
yılında devam etti, 2011 yılında da bizim hitap ettiğimiz pazarlarda rekor seviyelere ulaştı. 2012 yılında da bunun korunacağını düşünüyoruz. Özellikle tarım
sektörünün bütün dünyada güçlü kalmaya devam edeceği görülüyor. Biz dünyada birçok noktaya traktörler için hidrolik sistemler, güç üniteleri, transaksıl gibi
komple ana üniteler ihraç ediyoruz. Bu
nedenle pazarı yakından takip edebiliyoruz. Avrupa ve Amerika’nın yanında Brezilya ve Meksika’da da pazar büyük bir ivmeyle büyümeye devam ediyor. İç pazarda traktör konusunda bu sene belki geçen
yılın yüzde 10 altında seyredebilir. Burada
kredi faizlerinin düşük kalması önemli, pazar daralırsa daha önce söz verilmiş olan
hurda indiriminin satışlara ivme kazandı-
80
Kasım November - Aralık December 2011
racağını düşünüyoruz. Ancak tarım sektöründe uzun dönem içinde bütün dünyada
olduğu gibi artış yönünde gelişme olacağını bekliyoruz.
Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek?
Şu anda 2012 plan ve projeksiyonlarımızda Avrupa OE satışlarımız olarak bir daralma öngörmüyoruz. Daralma olması durumunda da OE alanında çok kısa zamanda
bir B planı üretmek mümkün değildir. OE
Jeneratör, motor bizim Avrupa, Amerika ve Çin’deki en büyük pazarlarımız.
Bu sektör de çok büyüdü, önümüzdeki
yıl için gönderilmiş olan siparişler bütün
kapasitemizi doldurmuş durumda. Eğer
Avrupa’da bir daralma olursa bundan etkilenmemek mümkün değil. Bu nedenle
temkinli davranmaya çalışıyoruz. Bu daralmada en önce otomotiv sektörü zarar görüyor. Ticari araç sektörü çok büyük
sekteye uğradı ve ancak bu sene toparlanma sürecine girdi. Bu nedenle bu pazardaki daralmanın iç piyasaya kaçınılmaz negatif yansıması olur.
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir?
Burada önemli olan Ar-Ge çalışmalarına
ara vermeden devam etmek. Pazarlamasatış faaliyetlerine aynı şekilde hızla devam ederek, müşterilere daha fazla ulaşmak, mevcut projelerle birlikte yeni projelerde de yer almak ve ulaşamadığımız
pazarlara girmek. Hedefimiz, müşterilerimizin maliyetlerini aşağıya çekerken daha
teknolojik ürün tasarlayarak müşterilerimize rekabet üstünlüğü sağlamak. Bu nedenle müşterilerimizi çok iyi dinliyoruz,
onların sorunlarına çözüm ortağı olmaya
çalışıyoruz. Müşterilerimize en iyi servisi
vermeyi ilke edindik. Bu amaç, ticari kaygılarımızdan önce gelince, başarı da kendiliğinden geliyor.
Trakya Cam Sanayii A.Ş.
Otomotiv Camları
Başkan Yardımcısı
Dr. Reha Akçakaya:
“Katma değerli
ürünlerle yeni
açılımlar elde
edilebilir”
www.taysad.org.tr
projelerinin olgunlaşması uzun bir süreç almaktadır. Ancak boş kapasitemizin çıkması durumunda tamir sektörüne ağırlık vererek değerlendirebiliriz.
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler
yapılabilir?
Biz Federal-Mogul olarak küresel bir şirketin bir parçasıyız, bu sebeple iş paylaşımı ve yeni pazar/müşteri arayışları birçok fabrikanın koordinasyonunu sağlayan merkezi birimler tarafından koordine ediliyor. Merkezi ürün geliştirme, merkezi satış departmanları ile yoğun
bir çalışma içinde çalışmaktayız. Bu sebeple Federal-Mogul Türkiye
olarak münferit pazarlama aktiviteleri, yeni projeler, farklı iş alanları geliştirme gibi bir faaliyetimizi bu merkezi koordinasyon birimleriyle birlikte karar vermek zorundayız. Ancak küresel bağlantıları olmayan ve bağımsız hareket edebilen firmalar dünyanın her köşesindeki OE projelerinden pay alabilir. Bunların çok güzel örneklerini görüyoruz.
2012 Yılından beklentiler
2012 yılı Şişecam’ın otomotiv camı iş alanında 2013-2016 yılları arasında hedeflediği büyümenin bir anlamda hazırlık yılı olacaktır. Geçmiş yıllarda alınan işlerin devreye girişi ile satışlarımızda bir
miktar da artış bekliyoruz. Türkiye’deki otomotiv sanayi büyümesinin üzerindeki hedeflerimizi gerçekleştirmek üzere Avrupa’daki pazar payımızı arttıracak olup bu esnada yeni müşterilerin ve araçların yeni beklentilerini karşılamanın zorluklarını aşmak için çaba harcayacağız.
Avrupa’daki daralma sektörünü nasıl etkileyecek?
2012’de Avrupa pazarlarında sıfır büyüme veya hafif bir düşüş beklemek doğrudur, ancak Şişecam’ın ve tabii ki diğer Türk yan sanayisinin bu pazardaki payını arttırma potansiyeline bakıldığında durağan
veya küçülen bir pazarda büyümenin mümkün olduğu görülecektir.
Burada tabii ki kur avantajının tekrar terse dönmemesi ve kalite beklentilerinin karşılanması önem taşıyor. Bu hem yerli müşterilerimizin ihracatı hem de doğrudan ihracatımız bakımından önem taşıyor.
Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler
yapılabilir?
Değerli TL, elektrik ve doğalgaz zamları ve diğer maliyet unsurlarının olumsuz etkisi altında önemli ilerlemeler kaydedilmesi zordur.
Özellikle iç pazarın yabancı araç egemenliği altında olması ana ve
yan sanayimizi ihracat odaklı bir kar / maliyet kıskacına alabiliyor.
Diğer yandan yeni ve katma değerli ürünlerle yeni açılımlar elde etmek mümkün, bizim bu yöndeki çabalarımız sürüyor. Bu şekilde kur
/ maliyet hassasiyetinden uzaklaşarak müşterilerimize yüksek fiyatlı ürünler sunmak istiyoruz. Yeni iş alanları geliştirmenin etkili yollarından biri de stratejik alanlardaki firmaları satın almak ve sıçramalı büyüme ile ürün çeşitlendirmesini birlikte yakalamaktır. Bizim bu
konuda da araştırmalarımız devam ediyor.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
81
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
SECTOR 2012 PROJECTIONS
ğer yandan Avrupa ekonomilerinde daralmanın başlaması, değer kaybeden TL ve
Merkez Bankası’nın Ekim ortasından bu
yana para politikasını sıkılaştırması da büyüme açısından madalyonun diğer yüzünü, yani aşağı yönlü riskleri oluşturuyor.
Bankalar 2012'yi
nasıl değerlendiriyor?
Türkiye'nin önde gelen
bankalarının ekonomistleri
okurlarımız için dünya
ve Türkiye ekonomisini
değerlendirdiler.
ihtiyaç duyulduğunun ve ekonomik görünümün aşağı yönlü risklerin arttığına işaret ettiğinin altı çiziliyor. Gelişmekte olan
ülkelerde ise aşağı yönlü riskler artsa da,
büyümenin görece güçlü seyrini koruduğu görülüyor.
Türkiye ekonomisi
Ekonomi yılın ikinci yarısında yavaşlıyor,
büyüme trendi üzerinde yukarı ve aşağı
yönlü riskler mevcut…
Dünya ekonomisi
Dünya ekonomisinde ekonomik
riskler Avrupa ekonomileri odaklı arttı…
D
ünya ekonomisi, 2011’in ilk yarısında görece güçlü bir büyüme
kaydettikten sonra, yılın ikinci yarısında Avrupa öncülüğünde yavaşlama
trendine girdi. Avrupa’da sorunlu kamu
maliyesine sahip ülkelerde artan riskler,
global ekonomiye ilişkin endişeleri artırıyor ve global finansal piyasaları risk altına
sokuyor. Avrupa ekonomisinin son çeyrek
itibarıyla resesyona girdiği belirtilirken resesyonun kısa sürerek 2012’nin ikinci çeyreğinden itibaren yeniden büyümeye geçeceği öngörüsü de var. Avrupa ekonomileri odaklı olarak gündem uzunca bir süredir “kalıcı çözüm” başlığı altında toplanıyor, ancak kalıcı çözüm için büyümeye
82
Kasım November - Aralık December 2011
Türkiye ekonomisi 2011 yılı ilk yarısında rekor büyüme kaydettikten sonra yılın ikinci yarısında yavaşlayan bir trend
çiziyor. Öncü göstergeler hem özel tüketim hem de yatırımların belirgin bir şekilde yavaşladığına işaret ederken büyüme trendi üzerinde hem yukarı hem aşağı yönlü riskler dikkat çekiyor. Ekonomide yavaşlamaya rağmen, yıllık olarak yüksek seyreden krediler ve cari açık büyüme
üzerinde belirgin bir risk oluşturuyor. Di-
2011 yılında enflasyon Merkez
Bankası’nın yüzde 5.5’lik
hedefinin oldukça üzerinde
gerçekleşeceği, 2012 yılı
sonunda ise, ekonomideki
yavaşlama ve baz etkisinin
de yardımıyla, enflasyonun
gerileyeceğini öngörüyoruz.
Dış ticaret dinamikleri, 2009 yılındaki
kriz sonrası hızla bozulurken 2011 yılı Eylül ayı itibarıyla 12 aylık dış ticaret açığı rekor seviyeye ulaştı, üçüncü çeyrekte
ise yılın ilk yarısına göre kısmi bir iyileşme görülüyor. Avrupa ekonomilerinin daralması ve bölgesel gelişmeler yılın dördüncü çeyreğinde ihracatta aşağı yönlü
riskleri artırırken 2012 yılında dış ticaret
dinamiklerinin iyileşme eğiliminde olacağını düşünüyoruz. Dış ticaret açığı bağlamında, cari işlemler açığı yüksek seyrederken kalıcı olacak düşürülmesi için yapısal tedbirler alınmasının kritik önem taşıyor.
2011
yılında
enflasyon
Merkez
Bankası’nın yüzde 5.5’lik hedefinin oldukça üzerinde gerçekleşeceği, 2012 yılı sonunda ise, ekonomideki yavaşlama ve baz
etkisinin de yardımıyla, enflasyonun gerileyeceğini öngörüyoruz.
Merkez Bankası, son dönemde küresel
ekonomiye dair giderek artan sorunların
yurt içi iktisadi faaliyet üzerinde durgunluğa yol açma riskini azaltmak amacıyla
politika faizini düşürürken 20 Ekim’de de
enflasyonist riskleri öne çıkarak, faiz koridorunun üst bandını yükselterek para politikasını belirgin bir şekilde sıkılaştırdı.
Dünya Ekonomisi
2
012 yılında; gelişmiş ülke ekonomilerindeki gelişmeler paralelinde global ekonomideki yavaşlama eğiliminin devam etmesi, bu dönemde, gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik aktivitenin de dış ticaret ve finansman kanalı
üzerinden yansıyacak etkiler paralelinde
bir miktar ivme kaybetmesi,
Euro Alanı’nda politika yapıcıların mevcut
sorunların giderilmesi adına ortak bir karara varması, ancak, bölgedeki yapısal sorunların varlığını sürdürmesi ve alınan kararların uygulanması aşamasında ortaya
çıkabilecek sorunlar nedeniyle Euro Alanı
kaynaklı risklerin piyasaların gündeminde
kalmaya devam etmesi,
www.taysad.org.tr
Zayıf talep koşulları ve yüksek işsizlik oranının, dünyada enflasyonun kısa-orta vadede yatay seyretmesine neden olması;
başlıca gelişmiş ülkelerde gevşek para politikası, dolayısıyla da düşük faiz oranı uygulamalarına uzunca bir süre devam edilmesi; para politikasındaki normalleşme
sürecinin oldukça tedrici bir şekilde gerçekleşmesi,
Global ekonomide yavaşlama süreciyle
birlikte, dış ticaret dengeleri yüksek tutarda açık veya fazla veren ülkelerden kaynaklanan global dengesizliklerin bir miktar azalmakla birlikte önemini koruması;
bu durumun, global büyümede istikrarın
sağlanmasını olumsuz yönde etkilemesi,
Gelişmiş ekonomilerde kamu borcu nedeniyle ortaya çıkacak yüksek düzeydeki refinansman ihtiyacı konusunda belirsizliklerin devam etmesi; bu durum ve ardından yaşanması “olası” bir yeniden yapılandırma sürecinin, gelişmiş ülkelerde
bankacılık sisteminin sermaye artırma ihtiyacını veya borç azaltma eğilimini desteklemesi,
Küresel likidite bolluğu ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki faiz farkının devam etmesinin gelişmekte olan ülkelere yönelik kısa vadeli sermaye akımlarının sürmesine neden olması; ancak, risk
algılamasına karşı duyarlılığı yüksek olan
kısa vadeli sermaye akımlarının gelecek
dönemde dünya ekonomisindeki gelişmelere paralel bir seyir izlemesi,
Petrol fiyatlarının 2012 yılında ortalama
USD/varil 100 civarında gerçekleşmesi
beklenmektedir.
Türkiye Ekonomisi
2012 yılında; başta Avrupa Birliği (AB) ülkeleri olmak üzere Türkiye’nin ana ihraç
pazarlarındaki gelişmelerin, Türkiye’de
ekonomik aktivitenin seyri üzerinde etkili olmaya devam etmesi; bu kapsamda, sorunların devam ettiği AB’de büyümenin zayıf bir performans sergilemesi
ve Türkiye’de ekonomik aktivitenin ivme
kaybetmesi; ayrıca, Türkiye’ye yönelik
sermaye akımlarındaki olası bir gerilemenin büyümeyi daha da sınırlandırabilmesi,
Dış talebe ilişkin belirsizliklerin devam etmesi, ekonomideki yavaşlamanın iç talep koşullarının enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı kurmasını engellemesi; öte
yandan, oynaklığın yüksek olduğu gıda ve
enerji fiyatlarındaki gelişmelerin önemini
koruması,
Enflasyonda 2011’in son çeyreğinde kaydedilen yüksek oranlı artışın diğer para
politikası araçlarıyla kontrol altına alınwww.taysad.org.tr
Makroekonomik Öngörüler
2011
Gerçekleşme Tahmini
2012
Öngörü
7,8
3,5
Cari Denge (Milyar USD)
-74,3
-68,8
AB Tanımlı Genel Yön. Nom.
Borç Stoku/GSYH (%)
39,7
37,5
Reel Faiz (%)(1)
1,1
3,2
DİBS Faizi (%)(2)
8,7
9,5
- Ortalama
11,0
9,7
- Uçtan Uca
12,3
6,6
- Ortalama
6,5
7,6
- Uçtan Uca
10,3
6,3
Reel Ekonomik Büyüme (%)
ÜFE (%)
TÜFE (%)
(1):Yıllık ortalama DİBS faizi ile gelecek yıla ait ortalama enflasyon (TÜFE) arasındaki ilişkiyi yansıtmaktadır. (2): İhalelerde oluşan yıllık ortalama bileşik DİBS faizidir.
2012 yılında Türkiye’de reel
ekonomik büyümenin yüzde
3,5 düzeyinde gerçekleşeceği
tahmin edilmektedir.
ması paralelinde, TCMB para politikasını
yurtiçinde büyümeyi destekleyici yönde
şekillendirmesi; bu çerçevede, 2012 sonunda politika faizinin yüzde 5,75 seviyesinde kalması, zorunlu karşılık oranlarının
yurtdışı piyasalardaki gelişmelere paralel
aktif bir politika aracı olarak kullanılmaya
devam edilmesi,
2012 yılında iç talepteki yavaşlamanın
bütçe gelirlerinin azalmasında etkili olması; bununla birlikte, bütçe disiplininin
korunmaya devam edilmesi; bu kapsamda, Hazine’nin iç borç çevirme oranında
beklenen gerilemenin borçlanma maliyetleri üzerindeki olası baskıları hafifletmek suretiyle bütçe giderlerinin kontrolünü kolaylaştırması,
Türkiye’ye yönelik sermaye akımlarının
küresel risk algılamasındaki gelişmeler
paralelinde şekillenmesi beklenmektedir.
Küresel ekonomide resesyon öngörmeyen ancak toparlanmanın yavaş ve tedrici olacağı varsayımını esas alan temel öngörüler doğrultusunda, 2012 yılında Türkiye’de reel ekonomik büyümenin yüzde 3,5 düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Yukarıda sıralanan beklentiler çerçevesinde oluşturulan
Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerine ilişkin tahminler aşağıdaki tabloda
yer almaktadır.
Büyüme: Sanayi üretimi ve kapasite
kullanımı gibi büyümenin öncü göstergeleri, 2011 yılının son çeyreğinde ve 2012
yılında, ekonomik aktivitede kısmi bir yavaşlamaya işaret etmektedir. Euro Bölgesi borç sorunu ve süren belirsizlikler, dış
talep azalışı kanalıyla GSYH büyüme hızını sınırlayacaktır. GSYH’nın, Orta Vadeli Program’da öngörülen düzeyin biraz altında, %3-3,5 aralığında büyüyeceği genel olarak öngörülmektedir.
Dış ticaret ve ödemeler dengesi: En
büyük dış ticaret partnerimiz olan Euro
Bölgesi’nde artmakta olan resesyon olasılığı ve ekonomik aktivitede daralma beklentisi, dış ticaret hacmimizin artışını sınırlayacaktır. 2011 yılında GSYH’nın yaklaşık yüzde 10’u düzeyinde öngörülen
Cari AÇIK/GSYH’nın bu ekonomik senaryoda kısmen yavaşlaması beklense de, dış
finansman koşullarındaki bozulma eğilimi, ekonomimiz açısından önemli bir kırılganlık kaynağıdır. Yapısal bir ekonomik
sorun haline dönüşmüş olan cari açığın finansmanında kısa vadede sorun yaşanıp
yaşanmayacağı, büyük ölçüde T.C. Merkez Bankası’nca uygulanacak para ve kur
politikalarınca belirlenecektir. Uzun dönemde cari açığa yapısal çözümler geliştirilmesi ve sağlıklı finansman kaynakları
yaratılması ise ekonomi yönetimi önündeki öncelikli hedef olmaya devam etmektedir.
Kasım November - Aralık December 2011
83
2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ
Fiyat istikrarı: Son dönemde döviz kurlarında yaşanan hızlı seyir ve bazı ürün
gruplarında yapılan vergi düzenlemeleri,
arz yönlü fiyat baskılarını artırmış ve özellikle üretici enflasyon oranlarının yükselmesine neden olmuştur. Ancak, 2012 yılında ekonomide yaşanması beklenen yavaşlamaya paralel olarak, büyük dışsal
şoklar olmadığı sürece, tüketici fiyatlarının yılsonunda yüzde 5-yüzde 6 bandına
gerilemesi beklenmektedir.
Kamu Finansmanı: 2011 yılında kamu
finansmanında yaşanan iyileşmeye rağmen, enflasyon beklentilerinde yaşanan
artış ve bankaların fonlama maliyetlerinin
yükselmesi, 2012 yılında artan faiz oranları nedeniyle bütçe dengesini olumsuz
etkileyebilecektir. Ancak, kredibilitesini
her geçen gün artıran ekonomimiz, mali
disiplin korunduğu sürece, istikrarlı şekilde büyümeye ve istihdam yaratmaya devam edecektir.
E
uro bölgesinde çözüme yönelik
önemli gelişmeleri izlerken Aralık
ayında bir kez daha bölgeye dair
2012 büyüme beklentimizi aşağıya çektik. ING grubu olarak 2012 yılında Euro
bölgesinde negatif büyümeyi artık kaçınılmaz görüyoruz. Bunun da yakın zamanda EUR üzerinde USD’ye karşı belirgin bir baskı oluşturacağını düşünüyoruz. Bu ortamda son dönemde de görüldüğü üzere Türkiye’de finansal piyasaların göreli istikrarlı seyri, TL’nin diğer gelişmekte olan para birimlerine oranla olumlu performansı ileriye yönelik kırılganlıkların azaldığına ve mevcut politika duruşunun yerindeliğine işaret ediyor. Nitekim
sanayi üretimi verileri, güven endeksleri
Türkiye’de büyümenin 2011’in son çeyreğinde de güçlü olduğuna işaret etse de,
2012 yılı itibarıyla büyümede yavaşlama
eğiliminin belirginleşeceğini öngörüyoruz.
Bu bağlamda 2011 büyüme öngörümüzü
Aralık ayında %7.2’ye yükseltirken, bunun yaratacağı baz etkisini dikkate alarak
2012 büyüme öngörümüzü de %2.6’ya
düşürdük. Merkez Bankası’nın (MB) kredi büyümesini odak alan cari açıkla mücadele politikalarının etkileri de Ekim ayı
itibarıyla belirginleşmeye başladı. Dış ticaret açığında Ekim ayı itibarıyla büyük
olasılıkla iki yıldır devam eden artış eğiliminin sonuna geldiğimiz teyit edildi. Cari
açıkta da tepe noktasını Ekim ayı itibarıyla aştık. 2012’de ekonomik aktivitede dolayısıyla kredi büyümesinde öngördüğümüz yavaşlamaya paralel olarak Eylül so-
84
Kasım November - Aralık December 2011
SECTOR 2012 PROJECTIONS
nunda US$ 77.5 milyar düzeyine kadar çıkan yıllık cari açığın 2012 sonuna kadar
dönemde toplamda US$19 milyar azalarak US$ 58 milyara kadar düşeceğini öngörüyoruz. Aslında 2012 için %16’lık kredi büyümesi öngörümüz ve kredilerdeki
büyüme ile cari açık arasındaki güçlü korelasyon dikkate alığında söz konusu düşüşün 2012 sonu itibarıyla US$ 30 milyara kadar çıkabileceğine işaret ediyor. Sonuç olarak TL üzerindeki baskının göreli olarak azalacağı bir döneme girdiğimizi söylemek yanıltıcı olmayacaktır. Tabii
burada enflasyonun iki haneye çıkmakta
olduğu bir dönemde, dış risklerin de etkisiyle MB’nin kısa vadeli faizleri yüksek düzeylerde tutmaya devam edeceği beklentimizi de vurgulamakta yarar var. Nitekim
bu duruşun hem kredilerdeki yavaşlamayı
desteklemek, hem enflasyon beklentilerini kontrol altında tutmak hem de Avrupa
merkezli dış belirsizliklerin sermaye akımları üzerinde yarattığı baskıyı dengelemek
için önemli olacağını düşünüyoruz. Ancak
Kasım ayında yukarı yönde sürpriz yapan
enflasyon verisine karşın bono piyasasında gösterge faizin düşüş eğilimini bir süre
koruması ve genel olarak istikrarlı seyrini koruması önümüzdeki yıl piyasalarda
faiz artışının çok güçlü olmayacağına işaret ediyor. Nitekim Hazine’nin 2012’de iç
borç çevrim oranlarını azaltmayı öngördüğü de dikkate alınırsa, 2008-2009 benzeri bir global likidite/kredi krizi yaşanmadığı ve ekonomik büyümede öngörülen yavaşlama gerçekleştiği sürece önümüzdeki yılın ilk yarısında iki haneli ancak
yılın ikinci yarısında yeniden tek haneye
inebilecek bir faiz görünümü bugün itibarıyla mümkün görünüyor. Ancak dış belirsizliklerin devam ettiği düşünülecek olursa kısa vadede temkinli duruşu ve sıkı politika duruşunu korumak gerekiyor. Enflasyonda %5 hedefine yakınsama daha
uzun zaman alabilecekse de 2012’de hedef aralığında bir enflasyon görme olasılığımız hala güçlü görünüyor.
TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ
Türkiye’de, bankacılık sektörünün 2011
yılındaki performansı, makroekonomik
koşullar ve kamu kesimi tarafından alınan
tedbirler tarafından belirlenmiştir. Ekonomik faaliyetin yavaşlatılması ve büyüyen
cari açığın kontrol altına alınması amacıyla Merkez Bankası tarafından alınan parasal tedbirler ile Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurumu tarafından alınan ihtiyatlı önlemler bankaların bilanço yapısına, büyümesine ve kar hacmine yansımıştır.
2011 yılında uluslararası piyasalardaki so-
runlar daha da derinleşmiş, risk alma arzusu azalmış ve belirsizlik artmıştır. Dünya ekonomisinin büyüme hızı ile beklentiler gerilemiştir. Özellikle bazı AB ülkelerindeki kamu borç sorununun ve finansal
sektördeki sıkıntıların Birlik üyelerine yayılmaya başlaması, ve daha çok sayıda ülkenin kredi derecelendirme notunun düşmesi risk primlerinin hızla yükselmesine
neden olmuştur. Piyasalarda var olan riskler ve belirsizlikler özellikle yılın ikinci yarısında daha da belirgin hale gelmiştir.
Bankalar kredi verirlerken daha ihtiyatlı davranmış, yükselen faizler nedeniyle
kredi talebi de yavaşlamaya başlamıştır.
Genel olarak 2011 yılında bankaların kaynak maliyeti artmış, aktif getirisi ise azalmıştır. Bu nedenle, yıllık bazda kar hacmi
azalmış, özkaynak büyümesi de çok yavaş olmuştur. Daha yüksek riskli bir ortama rağmen özkaynak karlılığı gerilemiştir.
Öte yandan, özkaynak büyümesinin yavaşlaması nedeniyle sermaye yeterliliği
de gerilemiştir.
Bankacılık sektörünün yıl boyunca şube
ve personel sayısını artırdığını, alternatif dağıtım kanallarından sunduğu hizmetlerde işlem hacminin hızla arttığını ve
ekonomiyi finanse etme kapasitesini koruduğu görülmektedir.
2012 yılında sektörün davranışlarını
önemli ölçüde yine dış piyasalardaki riskler ve bu risklerin ülkemize yansıması belirleyecek gibi görünmektedir. 2012 yılında uluslararası risklerin önemini koruması durumunda, kredi işlem hacminde ve
mevduat büyümesinde duraklama eğilimi
ile karlılıktaki gerilemenin devam etmesi
beklenmektedir. Özellikle Türkiye’nin en
önemli dış ticaret ve finans partneri olan
Avrupa Birliği bölgesinde sıkıntıların artması durumunda, bu bölgeden kullanılan
dış kaynaklarda azalma görülebilecektir.
Bununla beraber önümüzdeki durgun dönemde, sektörün yüksek sermaye yeterliliğini koruması, takipteki alacaklarının düşük düzeylerde kalması ve karlılığında düşüşün sınırlı kalması sağlanabilirse, bankacılık sektörü dış kaynaklı istikrarsızlıkların ülkemize olumsuz etkilerini sınırlandırma konusunda çok önemli bir rol oynayacaktır. Ayrıca istikrarsızlığın azaldığı
dönemlerde ekonomik büyümeyi finanse
etmek için yeterli mali gücü olacaktır. Bu
nedenle, küresel risklerde artış, ekonomik
aktivitede yavaşlama ve karlılıkta düşüş
beklenen önümüzdeki dönemde, sektörün mali gücünün korunması ve karlılığındaki gerilemenin sınırlandırılmasının krizle mücadele açısından çok önemli olduğu
düşünülmektedir.
www.taysad.org.tr
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
TAYSAD Başkanı Celal Kaya, Almanya
Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve
Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter
Müsteşarı Dr. Andreas Scheuer ve
beraberindeki heyeti TAYSAD'da ağırladı.
Almanya'dan TAYSAD'a ziyaret
Almanya Federal Cumhuriyeti
Ulaşım, İnşaat ve Kentsel
Kalkınma Bakanlığı
Parlamenter Müsteşarı ve
beraberindeki heyet TAYSAD'ı
ziyaret etti.
A
lmanya Federal Cumhuriyeti
Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter
Müsteşarı Dr. Andreas Scheuer, Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım,
İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Yük
Taşımacılığı ve Lojistik Bölümü Başkan
Yardımcısı Norbert Tiedemann, Logistic
Alliance Germany CEO’su Stefan Schröder, Leipzig Halle Havalimanı Kargo İş Geliştirme Kıdemli Danışmanı Christoph Tichelkamp, Almanya Federal Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu Protokol, Basın, Politika Sorumlusu Ulrich Münch’ün
yer aldığı ziyaret, TAYSAD Başkanı Celal
Kaya ve Genel Sekreter Yardımcısı Cüneyt
Kalkan’ın evsahipliğinde gerçekleştirildi.
Türkiye’nin en büyük dış ticaret ortağının
Almanya olduğunu belirten TAYSAD Başkanı Kaya, Türk otomotiv tedarikçileri ile
Almanya ana sanayicileri ve yan sanayicilerini daha çok bir araya getirmek amacında olduklarını söyleyerek, Türkiye’de
ve Almanya’da kurulu Ar-Ge Merkezleri arasındaki işbirliklerini artırmanın ve
Almanya’da bir lojistik merkezi kurulmasının hedefleri arasında yer aldığını ifade
etti.
Türk sanayicilerinin Almanya’ya vize almaları konusunda yaşadığı sıkıntılara değinen TAYSAD Başkanı, Almanya Başkonsolosluğu yetkililerinin ve Parlamenter Müsteşarı’nın konuya yönelik desteğini talep etti.
Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı Dr. Andreas Scheu-
er ise konuşmasında, temaslarının her iki
taraf için olumlu işbirliklerine olanak sağlayacağını belirtti. Türk-Alman ortaklığının çok güçlü olduğunu ve Türkiye’nin Almanya için çok önemli olduğunu belirten
Scheuer, ulaştırma ve lojistik konusunda Almanya Federal Cumhuriyeti stratejik eylem planının hayata geçirilmesinde
koordinatör olduğunu ifade etti. Bu nedenle buradaki temaslarının önümüzdeki dönemde hayata geçirilecek projelerde
önemli bir rol oynayacağını da sözlerine
ekleyen Scheuer, vize konusunda sanayicilerin yaşadığı sıkıntıların giderilmesi için
yardımcı olacaklarını söyledi.
TAYSAD Genel Sekreter Yardımcısı Cüneyt Kalkan’ın Türk otomotiv sanayi ve
TAYSAD hakkındaki detaylı sunumunun
ardından heyet, Trakya Cam, Omsan ve
Kanca firmaları ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi.
TAYSAD Başkanı Celal Kaya konuşmasında, Türkiye ve Almanya arasındaki ticaretin ve işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla, 01 Ocak 2011 tarihinde TAYSAD Almanya Temsilciliği’ni açtıklarını belirterek, temsilciliğin ana hedefinin TAYSAD
ve üyelerinin tanıtımını yapmak, yeni teknolojilerde know-how transferi ve tedarik zincirinde yeni işbirlikleri sağlamak,
Almanya’daki Ar-Ge merkezleri ve üniversiteler ile olan işbirliklerini geliştirmek olduğunu sözlerine ekledi.
86
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
HER ŞEY FİYAT DEĞİLDİR….
PETROFER Soğutma Sıvılarının Avantajları:
Otomotiv, otomotiv yan sanayi, uçak sanayi,
basınçlı döküm ve demir çelik sektörlerinde…
l Takım ömrünü uzatır,
lBanyo ömrünü uzatır,
lİşletme hızını arttırır,
lMakineyi temizler,
lMakine ve parçaları korozyondan korur,
lDuruşları azaltır,
lİşletme maliyetlerini düşürür.
ISO 9001
ISO 14001
TS/ISO 16949
TSE EN ISO/IEC 17025
FM APPROVAL
PETROFER ENDÜSTRİYEL YAĞLAR SAN. VE TİC.A.Ş.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi 10008 Sokak No:1, 35620, Çiğli- İzmir/ TÜRKİYE
Tel: +90 232 376 84 45 (pbx), Fax: +90 232 376 79 42, www.petrofer.com.tr - [email protected]
FLENDER APPROVAL
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Zaim
TMMOB İzmir Şubesi Salı Toplantıları
TMMOB İzmir Şubesinin
Otomotiv ve Yan Sanayi
Komisyonu tarafından MMO
Tepekule Kongre ve Sergi
Merkezi Akdeniz Salonu`nda
düzenlenen panele TAYSAD
Genel Sekreteri Özlem Gülşen
Arkan ve TAYSAD Yönetim
Kurulu Üyesi Mustafa Zaim
konuşmacı olarak katıldı.
T
oplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özsakarya, şube
bünyesindeki Otomotiv ve Yan Sanayi
Komisyonu`nun 2 yıllık dönemde büyük
bir fedakârlık göstererek bu zaman zarfında 27 adet toplantı, 10 firma ziyareti, 1
arama konferansı, 2 Salı toplantısı yaparak önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Özsakarya, “Komisyonun gerçekleştirdiği arama konferansı sonucunda ortaya çıkan sorunlardan biri de otomotiv ana
sanayi ile yan sanayi ilişkilerindeki problemler olarak görülmektedir” diye konuştu.
Programın Moderatörlüğünü gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu
Üyesi ve Otomotiv Yan Sanayi Komisyonu Sorumlusu Bülent Deveci konuşmasında “Komisyonumuz, Başkanımızın da bahsettiği gibi oldukça yoğun bir faaliyet dönemi geçirdi. Yeni dönemde de üyelerimizi bilgilendirmek ve yan sanayimizin gelişimini sağlamak amacıyla çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettireceğiz.
2011 yılının son etkinliğinde TAYSAD’ı
88
Kasım November - Aralık December 2011
ağırlamaktan dolayı oldukça memnunuz”
dedi. Toplantıda ilk sunumu gerçekleştiren TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan; TAYSAD ve üyelerinin ülkemiz
için yarattığı ekonomik değer ve istihdama dikkat çekerken Ege Bölgesinin de bu
değerdeki payının yüksek olduğuna ancak bu payın daha da artırılması gerektiğine değindi.
Dünyadaki ve otomotiv sanayindeki son
küresel gelişmelere değinen Gülşen Arkan, firmaların bundan sonraki dönemde
kısa-orta ve uzun vadeli stratejik planlarını bu gelişmeleri de dikkate alarak yapmaları gerektiğini, Ar-Ge konusundaki yatırımlarını ve işbirliklerini geliştirmelerinin son derece önemli olduğunu belirtti. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki fırsatlara değinen Gülşen Arkan, bölgelere göre farklılaşan tüketici taleplerinin de irdelenmesi gerektiğine dikkat çekti. Konuşmasında son olarak 2023 Ihracat
vizyonu içinde Otomotiv sanayinin hedeflerine ve “Otomotiv Sektörü Strateji
Belgesi”ndeki planlara değindi.
TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa
Zaim “Otomotiv Tedarik Sanayinden Beklentiler Başlıklı” sunumunda, küreselleşen
otomotiv sanayinden yan snayicilerimizin
daha fazla pay alabilmeleri hangi gereklilikleri yerine getirmeleri gerektiğine değindi. Zaim “Küreselleşme öncesi, yeni tedarikçi geliştirmede son derece tutucu ve
milliyetçi bir tutum içinde olan gelişmiş
ülkeleri Ana Otomotiv Sanayi küreselleşme sonucu artan rekabet koşulları altında daha rekabetçi tedarik için, gelişmekte olan ülkelerin yan sanayilerine, kapılarını açmışlardır. Elbette bu fırsatların karşısında yeni tehditlerde oluşmuştur ki, bu
tehditlerin en büyüğü yeterli gelişimi gösteremeyen yerel yan sanayicinin mevcut
pazarını da kayıp edebilme tehdidir. Çünkü bugün Otomotiv Ana Sanayi küresel
satınalma yapmakta ve hatta tedarik ettiği birçok parçanın tedariğini ülke bazında
değil platform bazında yapmaktadır.
Bu durum karşısında müşteri hedef kitlesini Ana Otomotiv Sanayi olarak belirleyen her yan sanayicinin vizyonunda küresel tedarikçi olabilme hedefi olmalıdır. Elbette bu gelişmeler Yan Sanayi’nden beklentiler açısından çıtayı devamlı yukarı
doğru hareket ettirmektedir.
Küresel otomotiv üretimi, doymamış pazarlara, gelişmekte olan ülkelere, coğrafi
yön olarak da batıdan doğuya kayıyor, sanayinin küresel tedarikçilerden beklentisi
ise bu harekette, Ana Sanayini takip edebilme kabiliyeti. Bizler tedarikçiler olarak
coğrafi sınırların ötesini düşünmek, sınırlarımızın çok ötesindeki Ana Sanayine nasıl tedarikçi olabileceğimizi planlamak zorundayız.” dedi.
www.taysad.org.tr
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
Van için elele
Van’da yaşanan felaketin izlerini bir nezbe olsun silebilmek için TAYSAD öncülüğünde kan bağışı kampanyası
düzenlendi. TAYSAD üyesi firmalardan Armetal, Denso, Durden, Farplas, İleri Group, Kanca, Kale Oto Radyatör,
Sistem Teknik, Tekiş Kalıp, TAYSAD ve TOSB çalışanları kan bağışı kampanyasına destek verdi.
90
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
Küresel Rekabet Yolunda
Kurumsal Dönüşüm Projesi
T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından desteklenen “Küresel Rekabet Yolunda
Kurumsal Dönüşüm Projesi” TAYSAD Üyesi 10 kuruluşun kurumsal altyapısını
güçlendirerek rekabet kabiliyetlerini arttırmayı hedefliyor.
TAYSAD ile InoTec Teknoloji
ve Yönetim Danışmanlığı’nın
işbirliği yaptığı, Ekonomi
Bakanlığı’nın desteklediği
Küresel Rekabet Yolunda
Kurumsal Dönüşüm Projesi
TAYSAD üyesi 10 firmanın
katılımı ile 30 Mart 2011
tarihinde start aldı.
T
oplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özsakarya, şube
bünyesindeki Otomotiv ve Yan Sanayi
Komisyonu`nun 2 yıllık dönemde büyük
bir fedakârlık göstererek bu zaman zarfında 27 adet toplantı, 10 firma ziyareti, 1
arama konferansı, 2 Salı toplantısı yaparak önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Özsakarya, “Komisyonun gerçekleştirdiği arama konferansı sonucunda ortaya çıkan sorunlardan biri de otomotiv ana
sanayi ile yan sanayi ilişkilerindeki problemler olarak görülmektedir” diye konuştu.
Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi toplantısını takiben her firmada bir gün süren yerinde analiz çalışması yapılarak firma çalışanları ve yöneticilerin katılımı ile mevcut durum analizleri gerçekleştirildi. InoTec Danışmanlarının kılavuzluğunda yürütülen analiz çalışmaları sonucunda firmaların güçlü yönleri ve gelişime açık alanlarını tespit edilip,
her firmaya özel raporlar hazırlandı.
Yerinde analiz çalışmasının genel sonuçları ise 13 Mayıs 2011 tarihinde yine TAYSAD Seminer Salonu’nda firma temsilcilerinin katılımı ile ele alınarak proje kapsamında yürütülecek olan eğitim ve da92
Kasım November - Aralık December 2011
nışmanlık faaliyetlerinin planlaması gerçekleştirildi.
Eğitim ve Danışmanlık
İhtiyaç Analizi Sonuçları Sunum
Toplantısı
13 Mayıs 2011, TAYSAD
13 ay sürecek olan proje ile katılımcı firmaların küresel rekabet kabiliyetinin arttırılması hedeflenmektedir. Bu amaçla
InoTec tarafından tasarlanan 12 K Üretim
Sistemi Mükemmellik Modeli araç olarak
kullanılmaktadır.
tir. Proje sonunda yine 12 K Model kriterleri kullanılarak gerçekleştirilecek analiz
sonucunda her firmanın kat etmiş olduğu mesafenin belirlenmesi planlanmıştır.
Proje kapsamındaki 10 kuruluşta gerçekleştirilen analiz yandaki tabloda belirtilen kriterler üzerinden gerçekleştirilmiş
ve analiz sonucunda firmaların ortalamaları belirlenmiştir.
Projeye İstanbul’dan Konak Civata, Kormas Elektrikli Motor, Kocaeli’nden Teknokauçuk, İzmir’den Dönmez Debriyaj, Bursa’dan ECS Elektrik, Laspar Kauçuk, TDM Otomotiv, Toksan Otomotiv,
Kütahya’dan Kros Otomotiv ve Sivas’tan
Estaş Eksantrik olmak üzere 10 firma katılmaktadır.
Proje başlangıcında 12 K Modeli’nin 75
Kriteri baz alınarak her kurum özelinde
analiz yapılması ve bu analizler doğrultusunda ortaya çıkan eğitim ve danışmanlık
ihtiyacının bir proje planına yerleştirilerek
13 ay süresince yürütülmesi hedeflenmişwww.taysad.org.tr
l
Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme Atölye Çalışması (Hat Dengeleme,
5S ve Kaizen)
K/N
Kriter
1
Strateji ve Hedefler
2
Ürün ve Üretim Stratejisi
3
Yönetim Sistemleri Yaklaşımı
4
Liderlik Anlayışı
5
Müşteri Odaklı Ürün Geliştirme
6
Tedarik Zinciri Yönetimi
7
Yetenek Geliştirme ve Takım Çalışması
8
Kararlı Operasyonlar
9
Sürekli İyileştirme ve İş Yeri Temizlik ve Düzeni
10
Zamanında Teslimat (Just in Time)
11
Kaynağında Kalite ve Hatasızlaştırma
12
Performans Ölçüm Sistemi
Proje sırasında tüm kurumların kendi toplam puanını arttırmaya odaklanması gerekirken, proje sonunda gerçekleştirilecek
analiz sonucunda elde edilecek olan toplam puanın artma oranı tüm projenin başarı kriteri olacaktır.
l
Kilit Performans Göstergeleri Yönetim
Sistemi
İhtiyaç analizi sonucunda firmaların alması gereken eğitim konu başlıkları ve bu
eğitimlerin kurumlar bünyesinde atölye
çalışmaları ile desteklenerek 12K Model
Kriterleri çerçevesinde belirlenen altyapıların kurulması planlanmıştır. Proje kapsamında belirlenen eğitim konu başlıkları;
l
Hedef Maliyet Odaklı Ürün Geliştirme
lKüresel Rekabet Yolunda Kurumsal Altyapının Oluşturulması
lProje Planlama ve Proje Yönetimi
lKurumsal Hedefler Doğrultusunda Ürün
ve Üretim Stratejisinin Belirlenmesi
lLiderlik Kriterleri Oluşturma ve Liderlik
Yetkinliklerini Geliştirme
www.taysad.org.tr
l
Yetenek Geliştirme ve Takım Çalışması
l
Yalın Üretim ve Tedarik Zinciri Yönetimi
l
12K Model Analisti
l
Yalın Üretimi Destekleyen Problem
Çözme Kültürü
l
Proses Geliştirme Teknikleri
olarak belirlenirken, kurumların kendi tesislerinde yürütülecek danışmanlık faaliyetleri;
l
Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projelerinin Planlanması
l
KPI Yönetim Sistemi Atölye Çalışması
ile KPI Takibinin Başlatılması
l
Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme
Atölye Çalışması (VSM ve Katma Değer
Analizi)
l
Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme
Atölye Çalışması (SMED ve TPM)
l
Hedef Maliyet Odaklı Ürün Geliştirme
Atölye Çalışması
l
KPI Verilerinin Takibi ve Yorumlanması
l
Proses Geliştirme Atölye Çalışması
l
Müşteri Geri Bildirimlerinin Ürün ve
Proses Geliştirmede Kullanılması Atölye Çalışması
l
Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme
Atölye Çalışması (KANBAN ve Hata
Önleme)
l
Gelişim Seviyesinin Tespiti
Konu başlıklarından oluşmuştur. Eylül 2012 tarihine kadar yürütülecek olan
proje faaliyetleri kapsamında 30 günlük
eğitim ve her kurum özelinde 17 günlük
danışmanlık faaliyeti gerçekleştirilmesi planlanmıştır. Bu güne kadar yürütülen
çalışmalar kapsamında eğitim faaliyetlerinin büyük bir bölümü tamamlanırken,
her firma başına 5 günlük danışmanlık faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Yoğun çalışma
temposu içinde yürütülen faaliyetler sonucunda katılımcı kurumların altyapılarında daha şimdiden önemli ölçüde gelişim kaydettikleri tespit edilmiştir.
Bu faaliyetin gerçekleşmesinde Ekonomi Bakanlığı’nın sağlamış olduğu destekler firmalarımızın eksikliklerini gidermesinde çok önemli bir kaldıraç görevi görmüştür.
Kasım November - Aralık December 2011
93
12K Model ile Üretim
Sistemlerinde Mükemmellik
Küresel pazarlarda rekabet edebilmeleri için kurumların en önemli kritik başarı faktörleri kurumsal altyapıları ve
üretim süreçlerini yönetme kabiliyetleridir. Üretim yapan kurumların en önemli odak noktası; küresel rekabet koşullarında hedef maliyetlerde, kalitede ve teslimat sürelerinde kar edebilecek ölçüde ürünler üretmektir. Sektör
dinamikleri çerçevesinde, ürünlerin kullanımda oluşabilecek riskler nedeni ile sürekli olarak müşteri isteklerinin
değişmesi söz konusu olmakta ve bu risklerin doğru yönetilmesine yönelik olarak, kurumlar yönetim ve üretim kabiliyetlerini bu paralelde geliştirmek zorunda kalmaktadırlar.
InoTec Teknoloji ve Yönetim Danışmanlığı Ltd. Şti. tarafından geliştirilmiş olan 12K Üretim Sistemi Mükemmellik
Modeli, firmaların günümüz rekabet koşullarında uluslararası standartlarda bir model ile gerekli üretim sistemi
altyapılarını kurabilecekleri ve gelişim için yol haritası oluşturabilecekleri bir üretim sistemi yönetim modelidir.
Böyle Bir Modele Neden İhtiyaç Duyuldu?
• Kalite Yönetim Sistemlerinin genel içerikli olması
• Kalite belgelerinin uygulamada şirketlerin başarısının tek
göstergesi olmaması
• Şirketlerin kendilerini diğer şirketlerle karşılaştırmak için
ortak kıyaslama zeminleri bulamaması
Modelin Amacı
12 K Model, kurumların bütünsel kriterler doğrultusunda verimliliklerini sürekli arttırarak, üretim maliyetlerini düşürmesini ve karlılığını arttırmasını amaçlamaktadır.
Kurumların üretim ve doğrudan olarak üretimi destekleyen birimlerinin faaliyetlerini kapsayan, üretim verimliliğine ve maliyetlerine etki eden süreçler bu modelin kriterleri kapsamındadır.
Kurumlara ne yarar sağlayacak?
• Üretim sisteminin bütünsel olarak değerlendirilmesi
• Yüksek verimliliğe sahip bir sistemin oluşturulması için yol
haritası sunması
• Şirketlerin sistemlerinin 1000 üzerinden bir skala ile değerlendirilmesi
• Sistem gelişiminin kriter puanlama yardımı ile takip edilebilmesi
• Dünya standartlarında kullanılan ilgili tekniklerin entegre
yapı içinde uygulanma kolaylığı
• Gerçek uygulamalar içermesi ve sonuçlarının ölçülebilir olması
• Kıyaslama imkanı
• İnsan Kaynağı motivasyonu
12K Üretim Sistemi Mükemmellik Modeli
12K Model, temelde 12 ana kriterden oluşmakta olup bu başlıklar 3 temel grupta sınıflandırılmaktadır.
STRATEJİK: Stratejik kriterler, temel stratejiler ve hedeflerin belirlenme seviyesini içermekte olup, bu kapsamda başarı için gerekli yönetim sistemlerinin araç olarak kullanıldığı,
ürün ve üretim stratejilerinin tespit edildiği ve bunların başarılı şekilde hayata geçirilmesi için gerekli olan liderlik anlayışının sergilendiği kriterlerdir.
OPERASYONEL: Operasyonel kriterler, temel stratejiler ve
hedefler doğrultusunda mevcut veya yeni ürünlerin gözden
geçirilerek üretim proseslerinin yalın üretim sistemi çerçevesinde yapılandırıldığının ve sürekli olarak iyileştirildiğinin
tespit edildiği kriterlerdir.
SONUÇ: Sonuç kriterler, belirlenen stratejiler ve hedefler doğrultusunda yapılandırılan üretim proseslerinin performansının sürekli olarak iyileştiğinin ölçümler sonucunda kanıtlanmasını kapsayan Performans Ölçüm Sistemi kriterleridir.
Model 3 ana kriterden oluşmaktadır:
1. STRETEJİLER VE HEDEFLER
Kurumun üretim sistemi altyapısını geliştirmek için tüm kurumun Stratejik Planı çerçevesinde oluşturulan strateji ve Hedefler sürekli gözden geçirilerek tüm sistemin aynı hedefe
odaklanması sağlanmaktadır.
2. ÜRÜN VE ÜRETİM STRATEJİSİ
Vizyonuna ulaşmak için bugün ve gelecekte üretilecek olan
ürünlerin belirlenmesi ve buna ilişkin üretim stratejilerinin
oluşturulması sağlanır.
3. YÖNETİM SİSTEMLERİ YAKLAŞIMI
12 K Modeli; Toplam Kalite Yönetimi doğrultusunda Süreç
Yönetim Sistemini benimsemekte olup, ISO/TS 16949, ISO
14001 ve OHSAS 18001 standartlarını entegre olarak uygulamaktadır. Diğer taraftan üretim operasyonlarında Yalın Üretim, problem çözme ve verimlilik arttırmada Yalın Altı Sigma
disiplinlerini araç olarak kullanmaktadır.
4. LİDERLİK ANLAYIŞI
12 K Modeli çerçevesinde uzun dönemli hedeflerin oluşturulması, bu hedeflere uzanan stratejilerin tespiti, belirlenen stratejiler doğrultusunda projeler oluşturulması ve projelerin hayata geçirilmesi ve takibi için her kademede Liderlik yetkinliklerine sahip çalışanlara ihtiyaç duyulmaktadır.
5. MÜŞTERİ ODAKLI ÜRÜN GELİŞTİRME
Üretim sistemi verimliliği, müşteri odaklı ürünlerin geliştirilmesine ve yeni ürünlerin devreye alınması sırasında müşteri
isteklerinin ön planda tutulmasına bağlıdır. 12K Model Ürün
Geliştirme Süreci; Değer Mühendisliği, QFD, DoE, DFMEA,
Dizayn Geçerli Kılma, PFMEA, Kontrol Plan, MSA, SPC gibi
teknikleri içermekte olup, APQP ve PPAP aktivitelerini tümü
ile kapsamaktadır. Diğer taraftan yeni ürünlerin proses dizaynı aşamasında Yalın Üretim tekniklerinden yararlanılırken,
dizaynın geliştirilmesi sırasında 8D geri besleme metodu kullanılmaktadır.
6. TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ
12K Modeli tedarikçilerini iş ortağı olarak görmekte, kendi
başarısının aynı zamanda tedarikçilerinin desteği ile mümkün olacağı prensibinden hareket etmektedir. Ürün ve Üretim Stratejisi doğrultusunda tedarikçilerin seçimi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesine kaynak ayrılmakta ve ürün geliştirme süreçlerine tedarikçiler dahil edilmektedir.
7. YETENEK GELİŞTİRME VE TAKIM ÇALIŞMASI
12 K Modeli uygun yeteneklerde çalışanların ilgili pozisyonlarda çalıştırılmasına ve tüm iyileştirme ve geliştirme çalışmalarında takım çalışması esasına dayanmaktadır. Böylece
hem geniş tabana yayılım, hem de öğrenen organizasyon yapısı oluşturulmaktadır.
8. KARARLI OPERASYONLAR
Üretim verimliliğinin arttırılabilmesi, israflardan arındırılması ve operasyonların yönetiminin sağlanabilmesi için operasyonların kararlılığı ön planda tutulmaktadır. Operasyonların
kararlılığı yeni ürün devreye alma sürecinin bir çıktısı olarak
operasyonel talimatlarla tanımlama, doğru çıktıyı elde etmek
üzere tüm etkileyen faktörlerin kontrol altına alınması ve yeterliliğinin ölçülmesini kapsamaktadır.
9. SÜREKLİ İYİLEŞTİRME VE İŞ YERİ DÜZENİ
Üretim birimleri ve destekleyen proseslerde oluşan israfların önüne geçilmesi için tanımlı bir sürekli iyileştirme sistemi
kullanılmaktadır. Bu sistem iş yeri temizlik ve düzenine yönelik standartlaştırılmış aktiviteleri de içermektedir.
10. ZAMANINDA TESLİMAT (Just in Time)
Kurum, iç veya dış müşterilerinin taleplerini asgari seviyede kaynak kullanarak tam zamanında, talep edilen miktarlarda karşılamaya yönelik bir sistem kurmuş ve yönetmektedir. Tüm proses adımlarında müşterinin talebini karşılamaya
yönelik müşterinin çekmesi sonucu faaliyete geçen tedbirler
planlanmış ve uygulanmaktadır.
11. KAYNAĞINDA KALİTE VE HATASIZLAŞTIRMA
Kuruluş, tüm proseslerde hatanın oluşmasını önleyen ve oluşan hataların yakalanmasını sağlayan sistemler kullanmaktadır. Kuruluş genelinde hataların görünür hale getirilmesini
sağlayan tedbirler alınmış, çalışanların hataları gelişim fırsatı
olarak görmesini sağlayan kültür oluşturulmuştur.
12. PERFORMANS ÖLÇÜM SİSTEMİ
Orta ve uzun vadeli hedefler doğrultusunda proseslerin performansını takip eden bir sistem oluşturulmuş, rakamsal göstergeler belirlenmiş, periyodik olarak gözden geçirmeler yapılarak gerekli aksiyon planları oluşturulup, yine periyodik olarak takip edilmektedir.
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
TAYSAD Almanya Temsilcisi Ahmet Yılmaz
Otomotiv sanayinde
işbirliği alanları
TAYSAD Almanya temsilciliği
DEİK işbirliği ile 7 Aralık
2011 tarihinde “Otomotiv
Sanayinde İşbirliği Alanları”
başlıklı toplantısını Berlin’de
gerçekleştirdi.
D
EİK (Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi) tarafından 7 Aralık 2011
tarihinde Berlin’de düzenlenen
“II.Türk-Alman İşbirliği ve Yatırım” konferansı kapsamında “Otomotiv
Sanayinde İşbirliği Alanları” başlıklı toplantı TAYSAD Almanya temsilciliği tarafından organize edildi. Otomotiv alanındaki 35 üst düzey temsilcinin katıldığı
toplantıda Türk –Alman otomotiv sana-
yindeki son gelişmeler ve Ar-Ge alanındaki işbirliği olanakları görüşüldü.
TAYSAD Almanya temsilcisi Ahmet
Yılmaz’ın moderatörlüğünde gerçekleşen
toplantıda Genel Sekreter Özlem Gülşen Arkan yaptığı sunumda Türkiye’deki
otomotiv sanayinin hızlı gelişiminden ve
yeni yatırımlarından bahsetti. Son 5 yıldır özellikle otomotiv tedarik sanayindeki
artan Ar-Ge çalışmalarına değinen Arkan
birlikte işbirliği yapılacak önemli alanların bulunduğunu; Türkiye’deki hükümet
politikalarının da bu yöndeki çalışmaları
desteklediğini belirtti. Özellikle gelişmekte olan bölgelerdeki yeni yatırım alanlarına dikkat çeken Arkan, Alman firmaları ile uzun yıllara dayanan çalışma kültürü bulunan Türk firmaları ile bu bölgeler-
VDA İstatistik, Analiz ve Öngörü Bölüm Başkanı Marius Baader
96
Kasım November - Aralık December 2011
de de risklerin paylaşılarak ortak girişimlerde bulunulabileceğini söyledi. Bu tür işbirliklerinin daha hızlı somut projelere dönüşmesi için de TAYSAD olarak Almanya
temsilciliklerini açmış olmaktan dolayı
duydukları memnuniyeti ifade etti.
VDA (Alman Otomotiv Sanayi Derneği)
İstatistik, Analiz ve Öngörü Bölüm Başkanı Marius Baader sunumunda 2011 yılındaki üretimde ve satışlarda olumlu yönde
gelişmeler kaydedildiğini, 2012 yılında ise
yüzde 5 ve üzerinde bir seviyede daralma
beklendiğini belirtti. Otomotiv sanayinin
önümüzdeki yıllarda gerek satış gerekse
de üretim olarak özellikle Asya bölgesinde
güçleneceğini belirten Baader ; Avrupa’da
ise önemli bir artış beklenmediğini ifade
etti. 2020 yılına dek dünya üretim ade-
Berlin Teknik Üniversitesi DAI Labor Birimi Frank Steuer
www.taysad.org.tr
OTAM - Prof.Dr.Metin Ergeneman
di toplam 30 milyon adet artarken bu artışın sadece 4 milyonunun AB ülkelerinde olacağını söyledi. Avrupa’daki tüketicideki güven sorununa değinen Baader
kriz söyleminin devam ettiği ve belirsizliklerin çoğaldığı bir ortamda satışların da
beklenen seviyede ilerlemediğini belirtti.
Almanya’da Ar-Ge konusunda harcanan
her 3 Euro’nun 1 Euro’sunun otomotiv sanayi tarafından gerçekleştirildiğini paylaştı (2010 yılında Almanya’daki toplam
Ar-Ge harcaması: 19,6 milyar Euro; bütçenin yüzde 3’ü).
Berlin Teknik Üniversitesi DAI Labor biriminden Frank Steuer yaptığı sunumda gelecekteki aracı tarif ederek mobilite içeriğinin ve müşteri beklentilerinin çok değişeceğini belirtti. Araçların da tıpkı bügün
cep telefonlarında olduğu gibi bütünsel
bir iletişim ağının parçası haline geleceğini söyleyen Steuer, ulaşımın insanlar için
çabuk erişilebilir, hızlı ve ekonomik olması
gerektiğini anlattı. Akıllı araç kavramının
altyapı yatırımları ile birlikte hayatımıza
gireceğini dinleyicilerle paylaştı.
4 ana enstitüden oluşan ve üniversite sanayi işbirligi alanında Almanya’nın nadir
örneklerinden birisi olan NFF, Volkswagen
NFF Otomotiv Araştırma Merkezi Sorumlusu Kai Wittek
projeleri ile adından sıkça bahsettirmektedir. NFF ayrıca şoförsüz ilk aracı trafiğe çıkaran enstitüdür. NFF (Niedersachsen –Niedersächsisches Forschungszentrum Fahrzeugtechnik) Otomotiv Araştırma Merkezi sorumlularından Kai Wittek,
2007 yılında Braunschweig Teknik Üniversitesi içinde faaliyete geçtiklerini; yılda yaklaşık 60 proje hayata geçirdiklerini
belirtti. Yeni araç teknolojileri konusunda çalışan merkezin ana ve tedarik sanayinden önemli üyeleri bulunduğunu ifade
eden Wittek; akıllı araç, çevre teknolojileri, emisyon azaltma, yeni malzemeler gibi
alanlarda proje çalışmalarının sürdürüldüğünü belirtti.
TAYSAD üyesi İnci Akü firması Yeni Teknolojiler Akü Yöneticisi Z. Can Aksakal
yaptığı sunumda öncelikle İnci Holding’in
firmalarını tanıtarak akü fabrikalarının
mevcut durumu, müşterileri ve yeni yatırımları hakkında bilgileri paylaştı. Yeni
teknolojiler konusunda üniversiteler,
araştırma merkezleri ile yaptıkları Ar-Ge
çalışmalarına değinen Aksakal, bu çalışmaların sonucu olarak özellikle son 5 yılda patent sayılarında da önemli gelişme
kaydettiklerini ifade etti. Akü alanında fir-
malarının birçok ilke imza attığını da vurgulayan Aksakal Ar-Ge konusundaki yatırımlarını ve işbirliklerini artıracaklarını
söyledi. Toplantının sonunda katılımcılar
arasında görüşmeler gerçekleşti.
Automotive industry
collaboration areas
TAYSAD Germany held “Automotive
Industry’s Collaboration Areas”
meeting in Berlin, on 7th December
2011, within the context of DEİK’s
“2nd Turkish-German Collaboration
and Investment” Conference. TAYSAD
organized the meeting, which was
participated by 35 senior executives
and provided a platform to discuss
recent developments in TurkishGerman automotive industry and R/D
collaboration opportunities.
İnci Akü A.Ş. Yeni Teknolojiler Akü Yöneticisi Z. Can Aksakal
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
97
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
Ticari araç, yan sanayi ve
lojistik sektörü 24- 27 Kasım
tarihleri arasında TÜYAP
Fuar ve Kongre Merkezi'nde
düzenlenen Comvex ve Logist
Eurasia fuarlarında buluştular.
İki yılda bir düzenlenen
fuarlara bu yıl 21 ülkeden
374 firma ve firma temsilciliği
katıldı.
OSD - Otomotiv Sanayii
Derneği, TAİD - Ağır Ticari
Araçlar Derneği ve TAYSAD Taşıt Araçları Yan Sanayicileri
Derneği işbirliği ile düzenlenen
COMVEX İSTANBUL Ticari
Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi
Fuarı, OICA Uluslararası
Motorlu Araç Üreticileri
Organizasyonu listesinde yer
alıyor.
Comvex İstanbul
Ticari Araçlar Fuarı
T
icari araç, otomotiv yan sanayi ve lojistik sektörünü buluşturan Comvex İstanbul ve Logist
Eurasia fuarları, 24-27 Kasım
2011 tarihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre
Merkezi’nde gerçekleştirildi.Avrupa’nın
en büyük ticari araç üretim merkezi olan
Türkiye’nin yeni ticari araç modelleri,
TÜYAP’ta üçüncüsü düzenlenen Comvex İstanbul Ticari Araçlar, Otobüs ve
Yan Sanayi ile Logist Eurasia fuarlarında
bir araya geldi.
Fuarın açılış töreninde konuşan TÜYAP
İcra Kurulu Başkanı Serdar Yalçın, yolcu
ve yük taşımacılığında kullanılan ticari araçların en son modellerinin yanı sıra
seçkin yan sanayi kuruluşlarının ürün ve
98
Kasım November - Aralık December 2011
hizmetlerinin sergilendiği fuarın, TÜYAP
için 2012 Auto Show Fuarı öncesinde prova niteliği taşıdığını söyledi.
İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) Başkan Vekili Şükrü Eltutar ise katılımcı ve ziyaretçi sayısı ile fuarın lojistik sektörünün en önemli
etkinliği olduğunu ifade etti.
Ağır Ticari Araçlar Derneği (TAİD) Başkanı Bahadır Özbayır ise ülkenin yükünü taşıyan ağır ticari araçların en yeni modellerinin tanıtıldığı fuarın, ülke ekonomisinde
yaşanan canlılığı yansıttığını söyledi.
OSD Başkanı Kudret Önen, Comvex
2009’un küresel krizin olumsuz şartlarına
rağmen OICA standartlarına uygun ola-
rak başarı ile gerçekleştirildiğini belirttiği konuşmasında, otomotiv sanayinin
uluslararası ilk fuarı olan Comvex’in genişleyerek süreklilik kazanmasının, sektörün küresel rekabet gücünün göstergesi olarak büyük önem taşıdığını ifade etti. Önen, hafif ticari araç üretiminde birinci ve otobüs üretiminde ikinci sırada bulunan otomotiv sanayinin temsil edildiği bu fuarın, özellikle uluslararası boyutta öneminin önümüzdeki yıllarda daha da artacağına inandıklarını sözlerine ekledi.
Kudret Önen, Önen, toplam taşıt aracı ihracatının küresel krizin etkisiyle 10
ayda yüzde 5 artarken, ticari araç ihracatının yüzde 12 dolayında artış göster-
www.taysad.org.tr
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Celal Kaya, Comvex İstanbul Fuarı'nın
açılışında bir konuşma yaptı.
Sektör temsilcileri Comvex İstanbul Fuarı'nın açılışını kurdele keserek yaptılar.
diğini ifade ederek, “2011 yılında bu gelişmelerle sanayimizde AB ve ABD’de
devam eden krize rağmen, toplam üretim olarak yeni bir rekor yıl beklenmekteydi. Ancak sanayimizde üretim ve ihracatta önemli yer tutan ve tasarımının
da Türkiye’de gerçekleştirilen bazı hafif ticari araçlarda ÖTV oranının yüzde
10’dan yüzde 15’e çıkarılması hepimiz
için büyük bir sürpriz oldu. Bu araçlar ihracatımızın önemli bir oranını oluşturuyor.” dedi.
Avrupa’daki krizin etkisinin henüz
geçmediğini belirten Kudret Önen,
“Avrupa’nın bundan sonra ne olacağı,
üretimimizin nerelere gideceği de soru
işareti haline geliyor. Bu ortamda biz
www.taysad.org.tr
özellike ticari araçlarda üretimimizi iç pazarın desteği ile artırıyorduk. Bu sınıfta
gerçekleştirilen ÖTV artışı sonrası iç talebin azalması bekleniyor. Otomotiv sanayimizi de bu tabii negatif olarak etkileyecektir. Dağıtıcılarımız, satıcılarımız daha
bu farkı piyasa ile tam paylaşmadılar.
Esas bence farkın 2012 yılında çıkacağını
ve 2012’de gerek üretim gerek satışta bu
konuda adedin azalacağını öngörüyoruz.
Bu koşullara rağmen Türk otomotiv sanayi yakın bir gelecekte 2 milyon adet
üretim, 1,5 milyon adet ihracat, 50 milyar dolar ihracat geliri ve 600 bin istihdam hedeflerine ulaşmak üzere yoğun ve
hedef odaklı çalışmalarına kararlılıkla devam etmektedir.’’ açıklamasında bulundu.
Fuarın açılış töreninde konuşma yapan
TAYSAD Başkanı Celal Kaya ise, 2011 yılının otomotiv sanayisi açısından önemine değindiği konuşmasında, otomotiv
yan sanayi firmalarının AB ülkeleri dışında yeni pazarlar yaratması açısından fuarın son derece değerli olduğunu sözlerine ekledi. Hedeflerinin gelişmiş pazarlardaki etkinliklerini artırmak, yeni pazarlardaki ilişkilerini geliştirmek olduğunu söyleyen Kaya, fuarı ziyaret eden yabancı sektör temsilcileri ile iş bağlantıları kurarak bu hedeflerini gerçekleştireceklerini ifade etti.
Otomotiv yan sanayi firmaları olarak
gelişen pazarları yakından takip ettiklerini söyleyen Kaya, Rusya, Çin, Brezil-
Kasım November - Aralık December 2011
99
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
Ziya Karabulut,
Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü
ya ve geçen dönem Belarus gibi ülkelere doğrudan yatırım gerçekleştirdiklerini
sözlerine ekledi.
Ar-Ge Merkezi ünvanına sahip 32 otomotiv yan sanayi firmasından 29’unun
TAYSAD üyesi olduğunu belirten Kaya,
15 firmanın da başvuru aşamasında olduğunu belirttiği konuşmasında, Ar-Ge
merkezi olan firmaların toplam çalışan
mühendis sayısının 1.850 kişiye ulaştığını ve otomotiv yan sanayi firmaları olarak ana hedeflerinin Ar-Ge çalışmalarını
arttırarak katma değeri yüksek ürünleri
üretmek olduğunun altını çizdi.
100
Kasım November - Aralık December 2011
“Türkiye’deki Ar-Ge
merkezlerinde 2.600 proje
üzerinde çalışılıyor”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bilim
ve Teknoloji Genel Müdürü Ziya Karabulut da Türkiye’de bulunan 110 Ar-Ge merkezi içinde 15 bin araştırmacının istihdam
edildiğini, buradaki şirketlerin toplam cirolarından Ar-Ge’ye ayırdıkları payın 5
milyar lirayı aştığını vurguladı.
110 Ar-Ge merkezinden çoğunu otomotiv
ana ve yan sanayinin oluşturduğuna işaret eden Karabulut, 100 Ar-Ge merkezin-
T.C. Bilim, Teknoloji ve Sanayi
Bakanlığı'nı temsilen açılış
törenine katılan Bilim ve
Teknoloji Genel Müdürü Ziya
Karabulut ise konuşmasında,
rekabete dayalı bu yüzyılda,
teknoloji tabanlı mal ve hizmet
üretmenin önemine değindi.
Ülkemizin Çin'den sonra
rekabette gelişen ikinci ülke
olmasında Ar-Ge'nin payının
büyük olduğunu belirten
Karabulut, Ar-Ge projelerinde
bakanlık olarak rekabet öncesi
işbirliği projelerine önem
verdiklerini söyledi.
de 2 bin 600 proje üzerinde çalışıldığını kaydetti.
Açılış törenine ODD Başkanı Mustafa
Bayraktar, OYDER Başkanı Şükrü Ilısal ve
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Başkanı Erdal Bahçıvan da iştirak etti.
İki yılda bir organize edilen otomotiv
sektörünün önemli derneklerinin güç
birliğini simgeleyen Comvex İstanbul,
TAYSAD, OSD ve TAİD işbirliğiyle gerçekleştiriliyor. Fuara bu yıl, Avrupa ve
Ortadoğu başta olmak üzere 21 ülkeden 378 firma ve firma temsilciliği katılım gösterdi.
www.taysad.org.tr
Kudret Önen, OSD Yönetim Kurulu Başkanı
Collaboration of the Commercial Vehicles, Buses
and Component Industries
Bahadır Özbayır, TAİD Başkanı
Şükrü Eltutar, İSDER Başkan Vekili
COMVEX İSTANBUL Commercial Vehicles, Buses and Components Expo took place on 24-27 of 2011 in Istanbul. The Automotive Manufacturers Association (OSD), Heavy Commercial
Vehicles Association (TAİD) and the Association of Automotive
Parts and Components Manufacturers (TAYSAD) and the International Organization of Motor Vehicle Manufacturers (OICA)
held the event, in which latest models of commercial passenger
and freight vehicles and the products and services of leading
components suppliers showcased at the TÜYAP Fair Convention
and Congress Center, Büyükçekmece, İstanbul.
Known as the manifestation of the joint strength of the commercial vehicle, bus and components industries, the COMVEX
ISTANBUL Commercial Vehicles, Buses and Components Expo
played a significant part in accelerating and introducing international working relationships to an industry that is one of the
driving forces of the economy in Turkey.
www.taysad.org.tr
Serdar Yalçın, TÜYAP İcra Kurulu Başkanı
Kasım November - Aralık December 2011
101
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
Comvex İstanbul
Ticari Araçlar Fuarı'nın
ardından...
Ford Otomotiv San. A.Ş. Genel Müdürü Nuri Otay ve
TAYSAD Başkanı Celal Kaya
Ford Otomotiv San. A.Ş. Genel Müdürü Nuri Otay, Ford Connect hakkında bilgi veriyor.
Sektör temsilcileri Logist Eurasia fuarlarını da ziyaret ettiler.
Man Türkiye A.Ş.
102
Kasım November - Aralık December 2011
Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Ziya
Karabulut, TAYSAD Başkanı Celal Kaya
Tüm Otobüsçüler Federasyonu
www.taysad.org.tr
BMC San. ve Tic. A.Ş.
Otomotiv Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi A.Ş.
Firmaların Vitrini: Fuarlar
2011’de üçüncüsü düzenlenenTicari Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi
Fuarı Comvex 24 – 27 Kasım tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre
Merkezinde gerçekleştirildi. COMVEX Fuarı, 41 ülkenin ulusal otomotiv
derneğinin üye olduğu OICA - Uluslararası Motorlu Araç Sanayicileri
Birliği’ nin listesinde yer alıyor. Katılan firmalarla, hem fuar hem de
pazar üzerine konuştuk.
“Bir fuara katılmayı
bayrak gösterme olarak
değerlendiriyoruz.”
Murat Taşkın
Akkardan San. ve Tic. A.Ş.
Satış Müdürü
Sales Manager
Fuardan çok büyük bir beklentimiz yoktu. Tek beklentimiz, mevcut müşterilerimiz, hem ana sanayi, hem yedek parçada mevcut müşterilerimizle ilişkilerimizi tazelemek, onlarla bir görüşme imkanı yaratmaktı. Bunun yanında da yeni
bir takım görüşmeleri yapabilmeyi hedefliyorduk. O anlamda, çok yoğun olmasa da, beklentilerimizin karşılanması
yönünde, belli oranda başarılı oldu. Bir
fuara katılmayı bayrak gösterme olarak
değerlendiriyoruz. Çok büyük satış anlamında bir beklentimiz yok ama kendimizi göstermek, tanıtmak ve unutturmamak adına 2013 Comvex fuarına da katılmayı düşünebiliriz.
yine, ticari araç üreticilerinin satışları, üretimleri arttı. Dolayısıyla, bizim de verdiğimiz ürünler arttı. O anlamda iyi ve güzel
bir yıldı. Yılı da, satış hedefleri anlamında
güzel neticelerle kapatacağız. 2012’deki
sektöre yönelik olarak, ciddi ekonomistler
bile kesin bir şey söyleyemiyorlar. Dolayısıyla 2012, hem Türkiye hem Avrupa hem
de dünya ekonomisi açısından çok ciddi
belirsizliklere gebe. Her an herşeyin olabileceği öngörülüyor. Baktığımız zaman,
özellikle bizi çok daha yakından ilgilendiren Avrupa’da, hükümetler devriliyor
krizler nedeniyle. Birçok büyük bir ülke,
çok ciddi problemlerle uğraşıyorlar. Dolayısıyla eğer problemlere çözüm bulunmazsa, önümüzdeki aylarda ciddi bir takım sorunlar olabilir, ciddi dalgalanmalar olabilir. Bu da, direk Türkiye’den kaynaklanmasa dahi direk Türkiye’yi etkileyecektir diye düşünüyoruz. Dolayısıyla
2012 yılında her halükarda temkinli ve
tedbirli olmakta fayda var. Çok karamsar
olmaya gerek yok belki. Ama temkinli ve
tedbirli olmak gerekir.
TAYSAD Faaliyetleri ve Akkardan
TAYSAD bizim meslek örgütümüz. Çok
güzel çalışmalar yapıyorlar. Gerek bilgilendirme, gerek bizi temsil etme, gerekse eğitimle ilgili çalışmalarını çok olumlu buluyoruz, destekliyoruz. Olabildiğince de katılımda bulunmaya çalışıyoruz.
Tedbir Gerektiren Yıl: 2012
2011 yılı, ticari araç üreticilerinin, 2008
sonlarında başlayan krizden kurtulmaya
başladıkları yıllardı. Dolayısıyla bu sene
Akkardan Sanayi ve Ticaret A.Ş.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
103
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
"2012’nin İkinci 6 Aylık
Dönemine Dikkat Etmek
Gerekiyor..."
Emre Çiftçi
Çiftel Elektromekanik
San. ve Tic. Ltd. Şti.
Kalite Güvenliği ve Planlama
Sorumlusu
Quality Assurance and Planning Officer
Fuar için beklentilerimiz yeni ürünlerimizi tanıtmak, yeni müşterilerle tanışmaktı. Fuarla birlikte, beklentilerimiz belli oranda karşılandı. Ama 2013 Comvex fuarına katılmaya henüz karar vermedik. 2011 yılı, son çeyrek hariç, ilk dört çeyreğinde iyi geçen bir
yıldı. Son çeyrekte biraz durgunluk var. Ama, önceki yıllara göre
daha iyi geçti. Önümüzdeki sene, ilk 6 aylık dönemde olumlu şeyler görülüyor ama ikinci 6 aylık dönemde, Avrupa’daki krizden dolayı, belli düşüşler olacak gibi görünüyor.
Çiftel Elektromekanik San. ve Tic. Ltd. Şti.
"Yurt dışından katılım az"
Bülent Bozdemir
Döksan Basınçlı Döküm ve Mak.
San. ve Tic. Ltd. Şti.
Fabrika Müdürü
Factory Manager
Fuar öncesi, etkinliğin Ticari Araçlar Fuarı olması sebebiyle katılımcı olan otomotiv üreticilerinin satınalma birimlerinin tedarik sanayi firmalarını ziyaret
ederek, potansiyel tedarikçi değerlendirmesinde bulunacaklarını öngörüyorduk.
Ayrıca, tedarik sanayicilerinin de kendi
aralarında ziyaretler gerçekleştirerek işbirliği fırsatları arayacaklarını bekliyorduk. Uluslararası ölçekte iş yapan ya-
bancı tedarik sanayicilerinin de yerli sanayicileri ziyaret edebileceklerini değerlendirmiştik.
ziyaretçilerin, potansiyel iş fırsatları açısından daha yüksek bir profilde olduklarını değerlendirdik.
Fuar süresince organizasyon anlamında
herhangi bir sorunla karşılaşmadık. Ziyaretçi sayısının Automechanika-İstanbul
ile kıyaslandığında daha düşük olduğunu
gözlemledik. Ana sanayilerin bir kısmının
satın almacıları standımızı ziyaret ettiler.
Dış ülkelerden katılımın olmadığı görüldü.
Fuara katılım amacımız kendimizi yerli araç üreticilerine tanıtmaktı. Mevcut
müşteri portföyümüz içinde yerli müşteri sayısının az olması ve iş hacminin
toplam içinde çok düşük kalması sebebiyle, Döksan olarak iç piyasaya ağırlık
vermeye karar vermiştik. Bu fuarı bahsettiğim strateji çerçevesinde önemli bir
fırsat olarak değerlendirdik.
Türkiye içindeki otomotiv tedarik sanayi
firmalarının gerek katılımcı gerekse ziyaretçi olarak fuara geldikleri görüldü. Yurtdışından fazla bir ziyaretçinin olmadığını
değerlendirdik.
Özellikle fuar esnasında son iş günü olan
Cuma öğleden sonra standımıza uğrayan
Bu kapsamda fuara katılımın beklentimizi karşıladığını söyleyebilirim. Bunun dışında bazı potansiyel iş fırsatlarının da yakalanmış olması fuara katılmaktan dolayı memnuniyet duymamızı sağlamıştır.
Döksan Basınçlı Döküm ve Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti.
104
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
"Fuarların Niteliği mi,
Niceliği mi?..."
Sinan Uzun
Eren Fren ve Debriyaj Balataları
San. ve Tic. Ltd. Şti.
Genel Müdür
General Manager
Bence Türkiye’de otomotiv ve yedek
parçası anlamında bir fuar olmalı. İki yılda bir, büyük ve katılanların nitelikli olduğu tek bir fuar olmalı. Birçok arkadaş
da bu düşünceye katılıyor. Fuar çok güzel hazırlanmış, katılım gayet iyi ama insanlar çok fazla fuar olmasından bıkıyorlar heralde. Pek katılmıyorlar.
Avrupa Uyum Yasaları Uygulanmalı
Balata sektörü olarak baktığımızda,
bu sektörde 2012 yılında eğer Avrupa
Uyum Yasaları uygulanmazsa, mevcut
kaos devam ederse. Yani kaos dediğim şu;
Türkiye’ de balata kullanımında herhangi bir standart yok. Varolanların hiçbirisi uygulanmıyor. Avrupa uyum yasalarına
göre ECE R.90 uygulaması yapması lazım.
Yani fren tip onayı düşüyor araçların,
buna kimse aldırmıyor. Biz bunu kimseye de anlatamıyoruz. Ama ne zaman Sanayi Bakanlığı, fren tip onayının düşmemesi için gerekli olan Avrupa Uyum Yasalarını yürürlüğe sokar yani ECE R.90
uygulamasını başlatır, o zaman diyebiliriz ki sektör gerçekten ayakları üzerinde durmaya başladı. Yoksa şu andaki gidiş, balata sektörünün sonu gibi görünüyor. Yani, çok uzun olmayan bir dönemde balata sektörü bitecek. Bütün firmalar, kaliteye ilişkin hiçbir kaygı olmadan
ithalat yapıyorlar. Şimdi demin burada,
Konya’lı müşterilerimiz, Konya’lı arkadaşlar geliyorlar. Adam pabucu, balatayı Çin’den getiriyor. Var mı belge; yok,
soran var mı; yok. Şimdi R13 uygulaması
var Türkiye’de. Ama mecburi R13 uygulaması, sadece aracının onayı alınıncaya
kadar. Araç tip onayı alındıktan sonra tip
onayının düşmemesi için, ya aynı orjinali kullanması lazım balata olarak, ya küçük E belgesi ya da büyük E belgesi olması lazım balatanın. Böyle bir şey yok.
Bu mecbur olmadığı sürece, buna geçilmediği sürece, bizim balata firmalarının yaşam şansı yok. Böyle düşünüyorum ben.
TAYSAD ve Eren Balata
ACMA Yurtdışı İlişkiler Direktör Yardımcısı Anand Kumar Nair, TAYSAD Başkanı Celal Kaya ve
Genel Sekreter Özlem Gülşen Arkan ile TAYSAD standında görüştü
TAYSAD elinden gelen bütün gayreti
gösteriyor, beğeniyoruz. Biz biraz uzaktan izliyoruz, İzmir’ de olduğumuz için.
Bir de TAYSAD’a yeni üye olduk, daha
tam alışmadık. Alıştıkça TAYSAD’ın faaliyetlerini daha iyi kavrıyoruz. Mailler
güzel, okuyoruz, izliyoruz. Yani herhangi
bir eleştirimiz yok, beğeniyoruz. Elinden
gelen gayreti gösteriyor çünkü.
Tırsan Treyler San. ve Tic. Nakliyat A.Ş.
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
105
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
Kormas Elektrikli Motor San. ve Tic. Ltd. Şti.
"Fuarlar sönük geçiyor..."
Sedat Güney
Kormas Elektrikli Motor San.
ve Tic. Ltd. Şti.
Fabrika Müdürü
Factory Manager
Comvex fuarları genellikle durgun geçiyor, özellikle bu bizim için biraz daha
durgun geçti. Ama bizim bu fuarlara katılmaktaki amacımız zaten müşteri bağlamaktan ziyade, bu sektörde hala olduğumuzu göstermek, yani prestij amaçlı katılıyoruz biz, bu tip fuarlara. Çünkü
yurtdışından pek katılım olmadı, dolaşanlarda da çok büyük bir yabancı potansiyeli yok. Comvex fuarları biraz san-
106
Kasım November - Aralık December 2011
ki sönük geçiyor. Bu, üçüncü fuarımız bizim, ilk ikisi oldukça sönüktü. Bu da biraz
sönük geçiyor ama beklentilerimizin üstünde. İnşallah daha iyi de olur. Biz zaten istanbul’ daki tüm fuarlara katılmak
zorundayız ve hepsine de katılıyoruz. Dediğim gibi bu fuarlar iç piyasaya yönelik gerçekleşiyor, beklentilerimizi karşıladı mı? Bu sektörde varolduğumuzu gösterdik en azından, müşterilerimizle görüştük. O anlamda faydası oldu. Boş geçmiş
bir fuar değil yani. Ama daha iyi olmasını beklerdik.
“Satış Sonrası Pazarında Güçlüyüz”
2011 bizim için oldukça iyi geçti. Özellikle, biz satış sonrası pazarında çok güçlüyüz. Yurt dışındaki fuarlara çok katıldık.
Dört tane yurt dışı fuarına katıldık ve bu
fuarlar bizim için oldukça olumlu geçti.
Üretim kapasitemizi ciddi anlamda arttırdık. Bir projeye de başladık; 12 K projesi. Bununla birlikte üretim adetlerimizde yaklaşık %30 - %35’ lik ciddi bir artış
oldu. Biz zaten imal ettiğimiz malların
%70’ ini yurtdışına ihraç ediyoruz. Yurt
içi %30 civarında bir satışımız var. 2011
bizim için çok iyi geçti, 2012 için de ciddi hedeflerimiz var. Özellikle satış sonrası pazarında çok güçlüyüz, yeni ürünler yaptık bununla ilgili. Ürün çeşitliliğimizi arttırdık. Her ne kadar 2012 yılında ciddi bir kriz gözüküyor olsa da, biz
çeşitli sektörlere çeşitli motorlar yaparak, yani sektörleri biraz daha farklılaştırarak bu krizi ya da oluşabilecek bir krizi
biraz daha rahat geçirmeyi hedefliyoruz.
2008-2009 yılındaki kriz ve yansımalarında biz, sektör çeşitlendirerek çok ciddi bir satış yakaladık. Yani büyümemizi en azından durdurmadık. Çok da yükselmedi ama aynı şekilde devam etti. Bu
bizim için iyiydi. Ne işçi çıkardık ne de
küçülmeye gittik. Yatırımlar devam etti.
2012 yılı için de ciddi yatırımlarımız var.
2016 senesine kadar bir hedefimiz var;
1.000.000 motor üretmek. Bunu gerçekleştirmek için de çalışıyoruz.
TAYSAD ve 12 K Projesi
Taysad faaliyetleriyle bayağı bir ilgiliyiz şu anda. Özellikle 12 K projesi, Taysad’ ın desteklediği bir proje. Sürekli mailler geliyor, bilgilendiriliyoruz, eğitimler
oluyor, elemanlarımızı gönderiyoruz bu
eğitimlere. Bu anlamda Taysad gayet iyi
çalışıyor.
www.taysad.org.tr
neredeyse hizmet vermediğimiz bir sektör yok diyebilirim. Bu noktada da, piyasadaki herhangi bir negatif dalgalanmadan etkilenmeyecek kadar farklı alanda
hizmet veriyoruz. O yüzden bizim için
güzel bir atılım yılı oldu. Otomotiv sektörünün önümüzdeki sene, ÖTV’lerden
ötürü, nasıl bir yol izleyeceği hala bir
muamma. Ama bizim için bir sıkıntı olacağını zannetmiyorum, çünkü global bir
firmayız. Ve sırf Türkiye’de değil, Yunanistan, Türkiye ve bütün Orta Doğu bizim ilgi alanımız. O noktada da, ciddi yatırımlarımız var. Bu sebeple de, aynı şekilde devam edeceğini, hatta yüzde 10
- yüzde 15 gibi bir artış sağlayacağımızı
ümit ediyoruz. 2011’de bizim için yeterli ölçüde iyi geçti.
Teknofoam İzolasyon San. ve Tic. A.Ş.
"Fuarlar Tanıtım Açısından
Gerekli..."
Murat Hapçı
Teknofoam İzolasyon San.
ve Tic. A.Ş.
Satış ve Pazarlama Müdürü
Sales and Marketing Manager
Açıkçası, 2011 Comvex fuarını beklentilerimi karşıladığı için iyi buldum. Biz
aküstik konusunda ürün veren bir firmayız ve Comvex fuarında stand kuran firmaların çoğu da bizim müşterilerimiz.
Burada hem müşterilerimizle bir araya geldik. Hem yurt dışı firması olduğumuz için, bizim için burada varlığımızı
tekrar göstermek önemliydi. Bu noktada da ben amacıma ulaştığımıza inanıyorum. Gelen kişiler profesyonel kişiler
oldu bu sefer, hoşumuza giden o oldu. Sorular çok düzgün geldi, bu beklediğimiz ve
bulamadığımız bir şey açıkçası. O yüzden,
Comvex’ten beklediğimi bulduğuma inanıyorum. Önümüzdeki sene Busworld de
yer alacak sonuçta. Zannediyorum bu dokuz hall, Busworld’den önce güzel bir açılış oldu bizim için de.
Gidişita bağlı olarak 2013 Comvex fuarına da katılmayı düşünüyoruz. Bizim zaten
her sene, minimum iki tane fuar organizasyonuna katılma durumumuz söz konusu. Dolayısıyla, 2013 Comvex fuarı da
eğer bu güzellikte olursa, büyük bir ihtimalle orada da oluruz.
Teknofoam 2012’ de Artış Bekliyor
2011 yılı firmamız için iyi geçti. Çünkü
Teknofoam İzolasyon, birden fazla sektörde hizmet veren bir aküstük firması. Otomotiv, inşaat, boya sektörü. Türkiye’de,
Yiğit Akü Malzemeleri Nakliyat ve Tic. A.Ş.
www.taysad.org.tr
TAYSAD ve Teknofoam
TAYSAD’ın faaliyetlerinden memnunum. Ar-Ge çalışmalarına daha fazla
önem veriyorlar. Bu sene, sanırım yirmi
dokuz üye Ar-Ge’yi içinde barındırdı. Sadece üyeleriyle daha içli dışlı olmalarını isterim açıkçası. Bilgilendirme panellerine devam etmeleri lazım. Şu anda iyi
gidiyor, fakat otomotivin kendisinin dışında, otomotivin yan sanayisinin, yani
üyelerinin, ilgi alanlarıyla da alakalı geliştirici bir şeyler yapmalarının taraftarıyım. Genelde gelip kendi ürünlerimizi ve kendi sistemlerimizi tanıtabileceğimiz kişilerle bağlantı kuruyor. Ama bizim kendi ürünlerimizi belki böyle bir
organizasyon, daha iyi yerlere taşıyabilmek adına, bilgi birikimini paylaşabileceğimiz, üyelerin kendi arasında bilgi
dağıtımını verebileceğimiz küçük konferanslar düzenlenebilir. Bu, bilgi akışı için
daha iyi olabilir. Ama şu anda da gayet
iyi gidiyor.
Hayes Lemmerz Jantaş Jant San. ve Tic. A.Ş.
Kasım November - Aralık December 2011
107
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
şünüyoruz. Aslında, biz fuarlara çok katılmıyoruz. Bundan evvel İran’da bir fuara katıldık, bu ikinci fuara katılışımız. Bir
takım eksiklerimiz olduğunu gördük en
azından. Bu yüzden ona da katılacağız.
Avrupa’daki Kriz İhracatı Etkiliyor
Tekersan Jant San. A.Ş.
"Fuarla Beraber
Eksiklerimizi Gördük..."
Mustafa Bostancı
Tekersan Jant San. A.Ş.
Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı
Chief Financial Officer Executive
Vice President
Biz genellikle ana otomotive imalat yapıyoruz, jant sektöründe. Ana otomotivde de ürünlerin, genellikle bir, iki sene
öncesinden tasarımları yapılıyor. Onun
için, çok büyük beklentimiz yoktu bu
fuar için. Çünkü perakendeye mal vermiyoruz. Ana sanayiye ve OEM’e (Orjinal Parça Üreticisi) mal veriyoruz. Bildi-
ğiniz gibi, OEM de iki sene evvelden tasarımlara başlıyor. İşte orada alabilirsiniz, fiyat oluştuktan sonra. Ancak o zaman bir
bağlantı yapabilirsiniz. Yani bizim çok büyük bir beklentimiz yoktu, piyasada ismimiz duyulsun diye katıldık. Ama yine, yan
sanayilerde bir takım tedarikçilerimiz olsun diye onlarla görüştük. Bizim imalatımız traktör ağırlıklı. Ağırlıklı ticari araç olduğu için, burada traktör yok. Bir de ihracata çalışıyoruz. Üretimimizin tamamını zaten şu anda satıyoruz. İki milyon
adede yakın bir jant üretiyoruz, bunun
yüzde 40’ı ihracat, yüzde 60’ı da iç piyasa. Yani çok büyük bir beklentimiz yoktu
ama memnunuz fuardan. 2013’te yapılacak olan Comvex fuarına katılmayı da dü-
Biz ana otomotive bağlıyız. Bu yüzden,
ana otomotiv iyi olduğu sürece biz de iyi
durumdayız. Yani Tekersan, hemen hemen altın çağını yaşıyor. Otomotivden
dolayı yurt dışında da oldukça iyiydi,
ama 2012 beklentilerimiz 2011 gibi olmayacak gibi gözüküyor, Avrupa krizinden dolayı. Çünkü üretimimizin yüzde
40’ı ihracat. Hatta siparişlerimizin bazılarında iptaller bile olmaya başladı. İç piyasada şu anda bir problem yok, fakat
ana otomotiv Ford’ a, Tofaş’ a mal veriyoruz. Onların da üretimleri neredeyse yüzde 60’ı, yüzde 70’i ihracat olduğu için, iç piyasa da etkilenecek gibi gözüyor.
2012 için program yaparken, bize 2011
gibi geldi. Yani ana otomotivden, yurt
dışından gelen talepte bir değişiklik yok
ama bir tedirginlik var. yani aynı paralelde bir program yaptık. Üretim adedlerimizi aynı paralelde. Ama, 2012’ nin ikinci çeyreğinde falan bir gerileme olacak
diye düşünüyoruz.
TAYSAD Faaliyetleri ve Tekersan
TAYSAD faaliyetlerinden memnunuz.
Ben aynı zamanda TAYSAD’ın Tekersan
temsilcisiyim. Devamlı görüşüyorum ve
oldukça memnunuz. Çok faydası oluyor
bize.
"Fuarlar Etkin Müşteri
İlişkisi Sağlıyor..."
Onur Akçam
Türk Henkel Kimya San.
ve Tic. A.Ş.
Türkiye Yan Sanayi Satış Müdürü
Turkey Supplier Industry
Sales Manager
Fuardan beklentimiz, hem ana sanayi hem
de yan sanayilerle buluşmaktı. Gördüğüm
kadarıyla bir çok yan sanayi firması burada. Çok müşterimizle karşılaştık, yeni
müşteri ilişkileri sağladık. Bu anlamda, şu
an’a kadar beklentilerimizi karşıladı.
2011 çok güzel geçti bizim için. Özellikle, 2009’un iyileşmesi tabii ki 2010’la beTürk Henkel Kimya San. ve Tic. A.Ş.
108
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
"Fuarlar Tanıtım Açısından
Gerekli..."
Ali Atakan
Eku Fren Kampana ve Döküm
San. A.Ş.
Satış ve Pazarlama Müdürü
Sales and Marketing Manager
Fuar öncesinde yurtiçinden ve yurtdışından yoğun katılım ile yedek parça pazarına hitap eden müşterilerimizle buluşabilmeyi, ana sanayi firmaları ile görüşme
sağlayabilmeyi ve otomotiv ana sanayi
hakkındaki son gelişme ve teknolojileri
yerinde görebilmeyi amaçladık.
Aynı zamanda yoğun katılım ile birlikte
fuarı bir reklam faaliyeti olarak değerlendirmek amacındaydık.
Fuarın düzenlendiği tarih firmamız için
uygundu. Fuarın süresi yeterliydi. Fuar
alanı tamamen kullanılmış ve katılımcı
yoğunluğu yeterliydi. Otomotiv ana sanayi ve ağırlıklı olarak ana sanayi tedarikçilerinin olduğu yüksek nitelikli katılım fuarın cazibesini arttırmıştır.
Comvex, ana sanayi ile iletişim kurabilme açısından, iletişim kanallarının tazelenmesi açısından iyi bir fırsattı. Ana sanayiye yönelik yeni firmalar ile tanışma
ve hali hazırda iletişim içinde olunan firmalar ile görüşebilme imkânımız olmuş
ve bu en iyi şekilde değerlendirilmiştir.
Otomotiv sektöründeki son gelişmeler
ve hitap ettiğimiz sektörde teknolojinin
hangi yönde ilerlediğinin görebilme şan-
Eku Fren Kampana ve Döküm San. A.Ş.
sı yakaladık. Özellikle yedek parça pazarına hitap eden ziyaretçi yoğunluğu beklentinin altında kaldı. Gerek yurtdışı gerek
yurtiçi piyasalardan beklenen katılım yoktu. Genel anlamda da ziyaretçi yoğunluğu
beklentilerin altında kaldı.
Fuarda satın alma konusunda bizimle işbirliği talep eden firmalardan da ziyaretçilerimiz oldu. Firmamıza alternatif tedarik imkânı sunabilecek firmalardan teklifler aldık, satın alma birimimizin portföyüne yeni, firmalar ekledik.
lama olur mu, olmaz mı? Krizin ayak sesi
budur. Gördüğümüz kadarıyla, henüz böyle bir durum yok. Son iki ayda Man, Mercedes, Temsa tedarikçi günlerine katıldık.
2012’ de olumsuz anlamda birşey görmüyoruz şu anda. Yani çok büyük bir artış yok
önceki gibi tabii, ama bir kriz görmüyoruz
açıkçası.
gün gelmesi güzel. Onun dışında, eğitimlerle ilgili takip ediyoruz. Şu an’a kadar
iki tane eğitime katıldı arkadaşlarımız.
Geri dönüş çok iyi. Yani sektöre odaklı olduğu için, Taysad üyeliği çok işimize
yarıyor. Sektörden insanlarla sektörden
durumlar konuşabilmek. Çünkü, her türlü
eğitimi alabilirsiniz ama sektörü konuşmak, müşterinin davranışını bilmek, beklentisini bilmek çok güzel. İki eğitim aldık, çok faydalıydı bizim için. Ama dediğim gibi üyeliğimiz daha çok yeni.
raber geldi. 2011, 2010’dan da iyiydi. Yüzde15 büyüdük. Pazara daha çok nüfuz ettik. Çok iyi bir seneydi bizim için, iyi de bitireceğiz. 2012 hefelerimizi 2011’e göre
yaptık zaten.
Kriz Yok
Şu an kasımın sonuna yaklaşıyoruz, ekim
başından itibaren krizin ayak sesleri geliyor diye duyduk ve müşteriler de konuşmaya başladı. Açıkçası, henüz bize gelen
bir şey yok. Henkel olarak biz genelde, yapıştırıcı ve sızdırmazlık ürünleri sağlıyoruz
ve çok geniş bir yelpazemiz var. Yani aracın yaklaşık 200 noktasında varız. Böyle
olunca da birçok tedarikçimiz var. Türkiye’
de yaklaşık 150 tane müşterimiz var otomotiv anlamında. Biz genelde şuna bakarız; ağır kamyon, ticari araçlarda bir yavaş-
www.taysad.org.tr
TAYSAD Faaliyetleri ve Henkel
Bir senedir TAYSAD’a üyeyiz, çok yeni
yani. Özellikle bu bilgilendirme mail sistemi bence harika. İçeriği çok efektif, her
Kasım November - Aralık December 2011
109
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
"Ürünlerimiz ilgi gördü"
Veysel Sürmeli
Kale Oto Radyatör
San. ve Tic. A.Ş.
Satış Müdür Yardımcısı
Assistant Sales Manager
Kale Oto Radyatör, 24-27 Kasım 2011
tarihleri arasında düzenlenen Ticari
Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi “Comvex İstanbul” fuarına üçüncü kez katılmış oldu. Fuar firmamız ve sektörümüz
açısından oldukça başarılı geçmiştir.
Fuar standında binek araç, hafif ticari
araç, kamyon, otobüs ve traktör gruplarına ait Motor Soğutma Modülleri, Radyatör, Intercooler, Kondenser, Yağ Soğutucusu, Isıtma ve Havalandırma HVAC Sistemleri sergilenmiştir. Ar-Ge Müdürlüğümüzce geliştirilen yeni ürünler kapsamında; hafif ticari araçlar için “Tavan Tipi Klima” İş makinası ve endüstriyel uygulamalar için geliştirilen “Plate and Bar” teknolojisiyle üretilen Yağ Radyatörleri, Intercooler ve Radyatör ürün grupları hem
otomotiv müşterilerimize ve hem de fuar
ziyaretçilerimize tanıtılmıştır. Söz konusu
ürünler yoğun ilgi görmüştür.
Veysel Sürmeli
Fuar süresince, yurtiçi ve yurtdışından
gelen OEM müşterilerimizin satınalma,
mühendislik ve Ar-Ge bölüm yetkilileri ile yeni projeler ve teknik gelişmeler
konusunda bilgi paylaşılmış, yurtiçi bayilerimiz ile de ikili görüşmeler yapılarak, onların talep ve istekleri değerlendirilmiştir.
"Fuara Katılmamak
Kayıp Olur..."
Basri Akgül
Otokar Otomotiv ve Savunma
Sanayi A.Ş.
Satış ve Pazarlamadan Sorumlu
Genel Müdür Yardımcısı
Executive Vice President of Sales and
Marketing
Comvex’i sektörün temsilcisi olan OSD
ve TAYSAD’ın yanısıra TAİD de destekliyor. Dolayısıyla derneklerin böyle ortak
bir organizasyonu sonucunda yapılan
fuarda tabii ki biz olmak durumundayız.
Diğer taraftan da senede bir kere böyle
bir fuarın olması ürünlerimizi göstermemiz açısından özellikle önemli. Dolayısıyla orada olmadığımız zaman, bir sene
kaybetmiş oluruz. Onun için, bu fuarda
da yerimizi aldık.
Fuarlar Müşteriler İçin de Avantaj
Mümkün olduğu kadar düzgün bir şekil-
110
Kasım November - Aralık December 2011
Otokar Otomotiv ve Savunma Sanayi A.Ş.
de, ürünlerimizi de mümkün olduğu kadar
sergileyerek, gelip müşterilere ulaşmaya
çalışıyoruz. Tabii, üretici tarafında böyle
olunca, tüketici tarafında da aynı şeyler
geçerli. Tüketici de gelip tüm ürünleri bir
arada görmek istiyor. Bu yüzden, ya şirket
şirket dolaşacaklar, bayi bayi dolaşacaklar ya da bu tür fuarlara gelecekler. Dolayısıyla tüketici de buraya geliyor. Böyle olunca, burada birçok tüketiciyle bir
araya geliyoruz. O bakımdan iyi oluyor.
Hem araçlarımızı toplu bir vaziyette gö-
www.taysad.org.tr
rüyorlar, hem biz onları görmüş oluyoruz. Bu sene fuar iyi gitti. Geçmiş yıllara
baktığımızda, krize denk gelmişti, firmalar ilgi göstermemişti. Ama orada da çok
fazla müşteri yoktu ama öz müşteri geldi. Müşterilere daha çok vakit ayırdık. O
da verimli geçmişti ama bu seneki daha
iyiydi. Gelen sayısı oldukça fazla. Firmalar da boş durmuyorlar bu arada. Yani
müşterinin buraya gelmesini beklemiyoruz, biz de Anadolu’dan, Türkiye’nin
değişik noktalarından potansiyel müşterilerimizi İstanbul’a davet ediyoruz. Bu
sene iyi, ilk gün bayağı iyiydi, ikinci günü
ilk gününe göre biraz zayıftı, ama bugün
de oldukça doluydu.
Üyesi olduğumuz otomotiv derneği
bunu desteklediği için, biz de dernekleri desteklediğimiz için katılmaya devam
edeceğiz. Derneğin yönetim kurulunda
da, bir şekilde temsil ediliyoruz. Orada
da olduğumuz için bu fuarlar, kendi yaptığımız bir organizasyon aslında.
Sektörün Yarını
2012 yılının ilk yarısında, talebin biraz
düşüş trendinde olacağını düşünüyoruz.
Umudumuz şu; bu beş, altı aylık dönemde Avrupa’ nın bir parça kendini ne yapacağına karar verecek olması. Batan batacak, çıkan çıkacak. Yani bu işlerde en
önemli konu belirsizliktir. Belirsizlik insanları yatırım yapayım mı, yapmayayım
mı diye ikilemde bırakıyor. İnsanları beklemeye alır her zaman. Ama birşeyler belirli olursa, o zaman rahatlıkla önünüzü
görüp, yaparsınız ya da yapmazsınız. En
azından ne yapacağınızı bilirsiniz. Belirsizlikte ne yapacağınızı bilemezsiniz. Bu belirsizliğin, biraz geçeceğini tahmin ediyoruz. Türkiye’nin zaten ekonomi politikası
da belli. O da, o politikalar doğrultusunda
gideceği için, biz 2012 yılının ilk yarısının biraz daha düşük tempolu gideceğini düşünüyoruz. Ama ikinci yarısında da,
artık insanların yavaş yavaş bir hareketlenmeye geçeceğini ve yılın ikinci yarısının da daha iyi geçeceğini, en azından ilk
yarıdaki azalmanın, ikinci yarıdaki yükselmeyle birlikte bir dengeye gireceğini
tahmin ediyoruz. Ondan sonraki yıllarda, 2013, 2014 yerel seçimlere doğru bir
adım atıldı. Onların da etkisiyle, pazar
biraz daha hareketlenecektir mutemelen. Dolayısıyla 2012 yılı biraz zor bir yıl.
Ama baktığımızda, 2011’den iyi mi olur,
kötü mü olur; üç aşağı, beş yukarı benzer
gider. Ama ilk altı ayı biraz daha düşük,
ikinci altı ayı daha yüksek gidecek şekilde kendini dengeleyeceğini tahmin ediyoruz ama 2013’ten sonra da gene belli bir yükseliş trendine gireriz diye tahmin ediyorum.
"Karsan, Fuara yeni
modelleriyle katıldı"
Rüştü Başargan
Karsan Otomotiv
Sanayii ve Tic. A.Ş.
Ağır Vasıta Satış Müdürü
Sales Manager for Heavy Vehicles
Bu fuarda, elektrikli ‘zeus’ modelimizi ve J-10, Hyundai markaları da sergilendi. Karsan çok markalı üretim yapan
ve aynı zamanda OEM olarak da faaliyet göstermeye başlayan bir firma. Pazarda, J-9’larla beraber bilinen, fakat Renault’ ya kamyon, ağır vasıta üreten, fakat bunların sadece üretimini yapan, satış ve pazarlaması Renault Trucks tarafından yapılan ürünler. Onun dışında, Hyundai ile stratejik bir iş birliği var.
Geçtiğimiz günlerde bir iyi niyet anlaşması imzalandı. Önümüzdeki günlerde de bunun üretim anlaşması yapılacak. Dolayısıyla, bir, iki yıl içinde Karsan yeni modelleriyle, Hyundai ile yapacağı bu işbirliğiyle, biraz da BredaMenarinibus otobüslerinin Türkiye’de pazarlanmasıyla beraber çok farklı ölçekte de gelecek diye düşünüyoruz. Karsan Taksi’nin yürüyen modeli hazırlandı. Testleri devam ediyor ve yürüyen bir
model Amsterdam’da sergilenecek. Bunun dünya çapında, büyük metropollere
pazarlanmasıyla ilgili çalışmalar devam
www.taysad.org.tr
Karsan Ağır Vasıta Satış Müdürü Rüştü Başargan
ediyor. Türkiye’de de çeşitli belediyelerden konuyla ilgili temaslar var. Onlarla da
faaliyetler, farklı birimler tarafından takip
ediliyor. Yani çok değişik iş modelleriyle
çalışan bir firma Karsan.
Geçtiğimiz aylarda Busworld’e katıldık.
Karsan olarak değil ama birlikte iş yaptığımız BredaMenarinibus katıldı. Oradaki fuar izlenimlerimizle bu fuarı karşılaştırdığımızda, orada da oldukça yoğun
bir katılım vardı ama hemen akabinde,
Türkiye’de böyle benzer bir fuarın, bu kadar yoğun katılımla olması memnuniyet
verici.
Kamu Alımları Otobüs Pazarını
İyileştiriyor
Otobüs pazarına baktığınızda, kamunun ciddi alımları var bu dönemde, regülasyonların devreye girmesiyle beraber 2012’de, Haziran sonundan itibaren
artık alçak tabanlı araçların çalışacak olması ve bu sürede de basamaklı araçların
belediyeler tarafından onaylanmıyor olması, herkesin bir arayış içinde olduğunu gösteriyor. Görüştüğümüz halk otobüsçüleri hem bu yönde hem de doğalgazlı otobüslerin yakıtla ilgili bir avantajı olduğunu biliyorlar. Bu konuda da na-
Kasım November - Aralık December 2011
111
TİCARİ ARAÇLAR FUARI
sıl bir açılım olabilir onu araştırıyorlar.
Otobüs A.Ş.’nin ihaleleri, şu ana kadar
dizel araçlara yönelik yapıldı, ama önümüzdeki dönemde onlar da Enerji A.Ş.’le
beraber bir altyapı faaliyetini tamamlayabilirlerse doğalgazlı araç ihalelerine çıkabileceklerini söylediler. Bu yönde
de hazırlığımız var. Halk otobüslerinin
kendi bünyelerinde de bu tip yatırımları yapıp işletme giderleri açısından daha
avantajlı olacağını düşündükleri doğalgazlı otobüs alımıyla ilgili görüşleri olduğunu biliyoruz. Burada da bir tane doğalgazlı araç sergiledik. Genellikle olumlu tepkiler alıyoruz. Özellikle aracın dış
tasarımını çok daha estetik buluyorlar diğer markalara göre. Ama biz henüz
perakendede bir müşteri temasımız çok
fazla olmadı. Karsan, bir senedir otobüs
işinde, çok eskiden bu işlerle uğraşmış
ama bu markanın Türkiye’ye gelmesiyle
COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO
TAYSAD
Üye İlişkileri
Sorumlusu Murat
Dilicioğlu ve
Karsan Satınalma
Müdürü Durmuş
Büyüktuncel
beraber geniş bir ürün yelpazesi de olduğu için, bunları yerleştirip iç pazara uygun
hale getirmesi biraz zaman aldı. O da normaldi aslında, çünkü sekiz metrelere on
sekiz metreye kadar geniş bir ürün gamı
var. 2012’de hem perakendede hem de
kamu satışlarında, ihalelerle ilgili daha
aktif olacağız. Bu sene kamuya yönelik
faaliyetlerimizle geçti. Önümüzdeki dönemde bu sürecek.
"Sektörün potansiyeli
yükseliyor..."
Serkan Özerbay
Ford Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
Ticari Araçlar Ekip Lideri
Team Leader of Commercial Vehicles
Sektörün potansiyelinin yükseldiği bir
dönemde, ekonominin genel olarak, her
ne kadar yurt dışından kötü haberler
gelse de, iyi gittiği bir dönemde, beklediğimiz potansiyel yüksekti ve bu anlamda
da aslında son Cumartesi ve Pazar’da da
bunları göreceğimizi umuyoruz. Cumartesi de bayağı kalabalıktı fuar. O açıdan,
genel olarak memnunuz. Bu, yıllardır art
arda katıldığımız bir organizasyon.
Onuncu kez liderliğe gidiyoruz, ve bu açıdan gene yılı
başaralı bir şekilde kapatmayı umuyoruz. Genel olarak
şöyle diyebiliriz, ekonomi iyi gittiği sürece ticari araçta,
binek araç sektöründe, aynı potansiyeli koruyacağımızı
düşünüyoruz. Ama işte vergi mevzuatları, krizler, ÖTV
artışı gibi şeyler tabii ki sektörün dengelerini değiştirebilir. Buna da 2012’de piyasanın nasıl tepki vereceğini
hep beraber göreceğiz.
112
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK
CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY
'Arka Pencere' Sosyal
Sorumluluk Projesi
Uludağ Otomotiv Endüstrisi
İhracatçıları Birliği (OİB)
Eğitim Vakfı, Ford Otosan
ile iş birliğine girerek,
"Arka Pencere" isimli sosyal
sorumluluk kampanyasını
başlattı.
Ford Otosan Satın Almadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Kabatepe,
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu
Sosyal sorumluluk projeleri ne
ifade ediyor?
S
osyal sorumluluk, algıyı etkileyen önemli bir unsur olarak her
zaman karşımıza çıkıyor. Biz kurum olarak, sosyal sorumluluğumuza iş stratejilerimizin ve kurumsal
kimliğimizin bir parçası olarak bakıyoruz.
Kurum olarak, sosyal sorumluluğumuzun
sadece üyelerimiz ve çalışanlarımızla ilgili değil aynı zamanda içinde faaliyet gösterdiğimiz toplumdaki sosyal paydaşların ve diğer grupların da ihtiyaçları ve değerleriyle de ilgili olduğuna inanıyoruz.
OİB olarak, sosyal sorumluluğumuza büyük bütçelerle hayata geçirdiğimiz projeler olarak değil, kurumumuzun içine işlemiş bir kültür olarak bakıyor ve her kurum ve kuruluşun sosyal paydaşlarına ve
içinde bulunduğu topluma karşı olan sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğine inanıyoruz.
Kurumlar ve kuruluşların bu projeleri hayata geçirirken kazanımları size göre neler olabilir?
Bugüne kadarki araştırmalar gösteriyor ki,
kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları,
kurum itibarına doğrudan katkı yapıyor.
Sosyal sorumluluk projelerinin en büyük
getirilerinden olan kurum itibarının yükselmesinin yanı sıra kurumun her alandaki kazançları daha fazla oluyor. Kurumsal
sosyal sorumluluk faaliyetleri, hem çalışanlar hem iş ortaklarımız hem de üyelerimizle aramızdaki güven bağını güçlendiriyor. Elde ettiğimiz geri bildirimler,
sosyal sorumluluk projelerimizin kamuoyu tarafından desteklendiğine ve beğenildiğine işaret ediyor. Sosyal sorumluluk
114
Kasım November - Aralık December 2011
OİB Başkanı Orhan Sabuncu:
"Öncelikli hedefimiz,
gerekli çalışmaları yaparak
okulumuza ‘Yeşil Bina’
sertifikası almaktır. Bu
çalışmalarla okulumuz kendi
enerjisini kendi üretecek, su ve
elektrik tüketimini azaltacak,
atık suları değerlendirebilecek.
Enerji alanındaki projeler
bize bu alanda tasarruf
sağlamamıza katkı sağlayacak."
alanında yürüttüğümüz çalışmaların kurumumuza başta marka değeri, kurumsal itibar, farkındalık, çalışan ve üye sadakati olmak üzere pek çok açıdan katkılar sağladığı inancındayız. Araştırmalar,
sosyal sorumluluk alanında öne çıkan kurumların rekabette de öne çıktığını, çalışanlar, müşteriler ve iş ortakları nezdinde öncelikli olarak tercih edildiğini göste-
riyor. Eğitimden kültüre, çevreden sanata
kadar pek çok değişik alanlara yatırım yapan şirketler, projelerinde değer yaratmayı ve sürdürülebilirliği ön plana çıkarıyorlar. Sosyal sorumluluk çalışmaları, kurum
içinde çalışan motivasyonunu, aidiyetini artırıp ve iş süreçlerine daha etkin katılmasına yardımcı olurken, insan kaynağı
açısından kurumun bir cazibe noktası olmasını da sağlıyor.
“Arka Pencere” projesi ile neleri hedeflediniz? Böylesi projelerin gelişmesi için temel olarak neler yapılabilir?
OİB olarak, Türkiye’de alanında bir ilk
ve tek olan OİB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ni 2010 yılında Bursa’da hizmete sunduk. Bu büyük projeyle birliğimiz, Türkiye’ye ekonomik ve sosyal alandaki katkılarından dolayı TBMM tarafından ‘TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne layık bulundu. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği olarak sektörün en
önemli ihtiyaçları arasında yer alan nitelikli eleman gücünü karşılayabilmek amacıyla hizmete sunduğumuz OİB Teknik ve
EML’nin eğitim alanında en iyi şekilde yer
www.taysad.org.tr
alabilmesi için otomotiv sektöründen ana
ve yan sanayi firmaları ile işbirliği yaparak çeşitli projeler üretiyoruz. Okulumuzun kaliteli eğitim verebilmesi için enerji ihtiyacından tutun da, teknolojiyi takip edebilmek için gerekli yeni donanımlardan, seminer salonuna, bakım onarımına kadar çeşitli ihtiyaçlar doğuyor. Doğaldır ki; bunların hepsini devletimizden bekleyemeyiz. Bizler okulumuzun ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla kurduğumuz
OİB Eğitim Vakfı ile bu ihtiyaçları karşılayabilmek adına çalışmalarımızı başlattık. Bu doğrultuda, ana sanayi firmalarımızdan Ford Otosan ile işbirliğine girdik
ve ihtiyaçlarımızı karşılayabilmek için ‘neler yapabiliriz’i masaya yatırdık.
Sonuçta karşımıza ‘Arka Pencere’ projesi
çıktı. Arka Pencere, OİB Eğitim Vakfı öncülüğünde, Ford Otosan’ın desteğiyle hayata geçirilen bir kurumsal sosyal sorumluluk projesidir. Aslında bu pencere bizim
için okulumuz ve eğitim adına açılan yeni
bir sayfa olacak. Ana sanayi ile işbirliğimizin somut halde eğitime yansıması olacak. ‘Arka Pencere’ okulumuz adına, sektörümüz adına, eğitim adına, gençlerimiz
adına hepimize bir ışık tutacak… Projemizin bir de sloganı var: “Aydınlık geleceğe
bir pencere de siz açın”
Projemiz kapsamında Ford Transit Connect araçlarında kullanılan cam yerine takılan panellerin yerlileştirilme çalışmalarında üretilen deneme parçalarını, milli
servet olarak değerlendirdik. Bu panelleri
bertaraf etmek yerine, Uludağ Otomotiv
Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Eğitim
Vakfı ve Ford Otosan işbirliğinde bir sosyal sorumluluk projesine dönüştürüp çeşitli setler haline getirdik. Bu proje kapsamında, söz konusu panelleri çeşitli fotoğraf baskılarıyla değerlendirdik. Bu fotoğraflardan farklı setler oluşturduk. Örneğin özel bir koleksiyondan aldığımız fotoğraflar ile ‘Atatürk’ten Hatıralar Seti’,
Sadberk Hanım Müzesi Koleksiyonu’ndan
aldığımız fotoğraflar ile ‘Arkeolojik Eser-
"Sosyal sorumluluk
çalışmaları, kurum içinde
çalışan motivasyonunu ve
aidiyetini artırıp, çalışanların
iş süreçlerine daha etkin
katılmasına yardımcı olurken,
insan kaynağı açısından
kurumun bir cazibe noktası
olmasını da sağlıyor."
www.taysad.org.tr
“Rear Window” Social
Responsibility Project
OIB’s Education Foundation
collaborated with Ford Otosan
on a new Social Responsibility
Project named “Rear Window”
T
he project aims to meet needs and sustain qualified education standards of
OIB Technical and Industrial Vocational
High School. For that reason Connect model commercial vehicles’ back windows will
be used as ad areas to receive donations.
The environment friendly project will also
initiate the green building certificate process for the school and recycle Connect’e
back windows. Initially 1000 donations are
expected, which will start from 500 TL. Detailed information would be available on
www.arkapencere.org web site. The ad areas will host various pictures changing from
Atatürk’s memoir set to Classical Automobile Collection of Koç Museum.
with automotive industry. The project will
be a new light for us, for sector and for education. That’s why we want to have attention of all our stakeholders and take their support.
OIB and OIB Education Foundation President ORhan Sabuncu said:
Ford Otosan Deputy General Manager on
Purchasing Cengiz Kabatepe said:
This foundation established to meet the needs of this school. In that sense we made
collaboration with Ford Otosan and thought on what to do. Finally we came up with
“Rear Window”. This will be a new page for
us, as it is an output of our collaboration
When Connects were exported to US, at
some models back windows are requested
to be closed with panels. We made some
trials and produced hard panels. What is left
of from those trials will be now recycled and
used within the project.
ler Seti ve ‘Osmanlı Eserleri Seti’ ve bunun
yanında Nuri Erbak Koleksiyonu’ndan yararlanarak oluşturduğumuz “Bursa Nostalji Seti” Milli Eğitim Bakanlığı arşivinden yararlanarak oluşturduğumuz “Okul
Seti”, Genel Kurmay Başkanlığı yardımlarıyla oluşturduğumuz ‘Çanakkale Seti’
ve son olarak da Rahmi M. KOÇ Müzesi
Koleksiyonu’ndan seçtiğimiz özel kareler
ile ‘Klasik Otomobiller Seti’ adıyla çeşitli
setler oluşturduk.
görülen ‘OİB Teknik ve Endüstri Meslek
Lisesi’nde eğitim ve çevre odaklı projelerde değerlendirilecek. Öncelikli hedefimiz, gerekli çalışmaları yaparak okulumuza ‘Yeşil Bina’ sertifikası almaktır. Bu çalışmalarla okulumuz kendi enerjisini kendi
üretecek, su ve elektrik tüketimini azaltacak, atık suları değerlendirebilecek. Enerji alanındaki projeler bize bu alanda tasarruf sağlamamıza katkı sağlayacağı için
okulumuz için gerekli yönetim bütçesine
de destek olacaktır.
Panellerin tanesinin en az 500 TL’lik olmak üzere, herhangi bir üst sınır olmaksızın bağış makbuzu karşılığında, OİB
Vakfı’na bağış olarak alınmasını düşündük.
Bu güzel eserler karşılığında yapılacak bağışlar, Türkiye’nin ilk otomotiv lisesi olma
özelliğine sahip, Bursa’da yer alan, TBMM
tarafından Üstün Hizmet Ödülü’ne layık
Sektörümüzün katkıları ile bütçemiz doğrultusunda okulumuzun eksikliklerini giderecek ve eğitim kalitesini yükseltecek
yeni projeler ile planımızı daha da geliştirmeyi hedefliyor; böylece daha kaliteli ve ekolojik bir ortamda sizlerin ihtiyacı olan nitelikli elemanlar yetiştirmeyi ve
Türkiye sanayisine katkıda bulunmayı hedefliyoruz.
Kasım November - Aralık December 2011
115
KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK
Eğitim’e yatırım başlı başına bir
sosyal sorumluluk projesi. Bu
kapsamda otomotiv endüstrisine
neler öneriyorsunuz?
Otomotiv endüstrisi, sektörler arasında
en disiplinli, en fazla Ar-Ge gerektiren, insan hayatının ön planda bulunduğu, en
ileri teknoloji gerektiren ve daha birçok
önemli detaya sahip bir iş kolu. Endüstrimiz için ihtiyaç duyulan altyapıyı güçlendirmek adına, özellikle eğitim alanına yatırım yapmaktan, hiçbir zaman kaçınmamamız gerek. Dolayısıyla endüstrimizin
eğitime her zaman önem vermesini, hatta okulumuzu desteklemesini ve ona sahip çıkmasını önemsiyoruz. Önümüzdeki dönemlerde okulumuza kardeş okulların gelmesini de istiyoruz. Çünkü bizim
2023 yılı hedefleri doğrultusunda 4 milyon adet araç üretimi hedefimiz çerçevesinde eğitime daha çok yatırım yapmamız
gerekecektir.
CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY
Projenin desteklenmesi için tedarik sanayicileri
neler yapabilir?
OİB Eğitim Vakfı olarak Ford Otosan ile beraber yürüteceğimiz
bu tamamen eğitim ve çevre odaklı Arka Pencere isimli Sosyal
Sorumluluk projemize, tüm otomotiv sektör temsilcilerimizin
gönüllü olarak vereceği desteği bekliyoruz. Sizin aracılığınız ile
bağış yaparak projemize katkıda bulunmak isteyenler, www.
arkapencere.org adresli web sitemizde yer alan bağış formu
aracılığıyla bizlere bildirebilirler. Projemize emeği geçen tüm
arkadaşlarımıza ve sektör temsilcilerimize değerli katkıları için
şimdiden teşekkür ediyoruz.
"Endüstrimizin eğitime her
zaman öncelik vermesini
önemsiyoruz. 2023 yılı
hedefleri doğrultusunda 4
milyon adet araç üretimi
hedefimiz çerçevesinde eğitime
daha çok yatırım yapmamız
gerekecektir."
Otomotiv endüstrisi gelecek için
nelere yatırım yapmalı?
Otomotivin geleceğinin yenilenebilir
enerji ile çalışan araçlarda olduğunu her
"Yenilenebilir enerji ile çalışan
araçlara doğru dönüşümü bir
fırsat olarak değerlendirip,
bu alana yatırım yapmak
çok önemli. Gelecekte,
bu dönüşümü iyi okuyup
bu alanda doğru adımlar
atan firmalarımızın ayakta
kalacağını veya rakiplerinin
önüne geçeceğini rahatlıkla
söyleyebiliriz."
fırsatta dile getirmeye çalışıyoruz. En
önemli pazarımız olan AB ülkelerinde bu
yönde dönüşüm başlamış durumda. Pek
çok AB ülkesi düşük karbon emisyonuna
sahip araçlara özel teşvikler uygulamakta. 2050 yılından itibaren büyük Avrupa
şehirlerinin merkezlerine benzinli ve dizel
araçların girişinin yasaklanması dahi tartışılmaktadır.
Ülkemiz otomotiv endüstrisinin bu dönüşümün dışında kalması düşünülemez. Bu
konuda başlıca pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerindeki gelişmeleri dikkate aldığımızda, ana ve yan sanayi firmalarımızın bu dönüşüme ayak uyduramamaları otomotiv endüstrimiz açısından
116
Kasım November - Aralık December 2011
olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle yaşanmakta olan bu dönüşümü bir fırsat olarak değerlendirip, bu alana yatırım
yapmak çok önemli. Gelecekte, bu dönüşümü iyi okuyup bu alanda doğru adımlar atan firmalarımızın ayakta kalacağını
veya rakiplerinin önüne geçeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ülkemizde elektrikli taşıtlar konusunda
yasal altyapı büyük ölçüde tamamlanmış durumdadır. ÖTV oranlarının yüzde
3 ile yüzde 15 arasında belirlenmesi de
olumlu bir gelişmedir. Teknik altyapı konusunda ise hala yol almamız gerekmektedir. Özellikle şarj istasyonlarının kurulması konusunda belediyelerimize önem-
li görevler düşmektedir. Otomotiv yan
sanayinde mekanikten elektroniğe geçiş
yaşanmaktadır. Bu dönüşümü sağlayamayan tedarikçilerimizin hayatta kalma
şansları azalacaktır. Özellikle batarya teknolojisi hybrid ve elektrikli taşıtlar açısından önem kazanmaktadır. Bu konuda girişimlerin ve yatırımların yapılması gerekmektedir. Özellikle elektrikli araçlarda değişime ayak uydurulmazsa araç üzerinde
yaratılan katma değer oranı çok düşeceğinden bu durum otomotiv endüstrimizi
olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle devletin sağlayacağı teşvikler kadar tedarikçi
firmalarımızın söz konusu dönüşümü iyi
okuyup, bu dönüşüme hazırlıklı olmaları
da önem taşımaktadır.
Otomotiv endüstrisi gelecek için global
anlamda tüm süreçlerini yeniden gözden
geçiriyor. Çevreci yaklaşıma sahip bu süreçte fosil yakıtlı araçların karbondioksit
salınımını her geçen gün daha da aşağıya
çekmekten elektrikli araç üretimine kadar
çok farklı çalışmalar yürütüldüğünü hepimiz biliyoruz. Bizler de otomotiv endüstrisi olarak bu yaklaşımın dışında kalamayız. Bunun için kendi okulumuzu kurduk
ve çevreci yaklaşımı endüstrimize aşılayabilmek için işi temelden, yani öğrencilerimizden başlamak üzere en tepeye kadar
yaymayı hedefliyoruz.
www.taysad.org.tr
DÖVME SANAYİ
INDUSTRY OF FORGING
Ar-Ge odaklı olmak...
1953 yılından beri her üç yılda bir düzenlenen Uluslararası Dövme Kongresinin
20'ncisi 13-17 Kasım tarihleri arasında Hindistan'ın Haydarabad şehrinde
gerçekleştirildi. Kongre izlenimlerimi aktaran Kanca A.Ş. Ar-Ge Müdürü Taner
Makas, "Avrupa gibi Çin ve Hindistan tehditlerine karşı kendimizi güvende
hissedeceğimiz ileri teknoloji ürünleri ortaya koyabilen bir endüstriye sahip
olmak için Ar-Ge odaklı çalışmalarımıza çok daha fazla ivme vermeliyiz." diyor.
5,6 milyon ton ile Avrupa özellikle katma
değeri, teknolojisi yüksek dövme ürünler
alanında dünya liderliğini yürütüyor.
Avrupa içinde lider ise yüzde 43 oran ile
otomotivde de olduğu gibi sanayi devi
Almanya. Son dönemlerdeki yükselişi
ile Hindistan 2.4 milyon ton üretimi
ile Kuzey Amerika ve Japonya'yı geride
bırakıyor.
Taner Makas
Kanca A.Ş.
Ar-Ge Müdürü
Research and Development Manager
D
ünyanın dört bir yanından irili
ufaklı dövme firmaları ve bu
sektöre hizmet eden makina
ekipman ve çeşitli malzeme
tedarikçileri bu kongrede bir araya gelip
görüşme ilişkilerini geliştirme fırsatı
buldular. Türkiye'yi temsilen TAYSAD
üyesi Omtaş, Parsan ve Kanca yanısıra
Ankara'da faaliyet gösteren Aksan
A.Ş.'nin temsilcileri ile toplam 10 kişi
katıldı.
Kongre organizasyonu genel olarak
Avrupa, Amerika, Hindistan, Çin, Japonya
dövmeci birliklerinin ortak girişimi ile
düzenleniyor. TAYSAD Yönetim Kurulu
Üyesi Alper Kanca'nın aynı zamanda
Başkan Yardımsı olduğu Türk Dövme
Sanayicileri Derneği, Dövsader'in
de bünyesinde bulunduğu Avrupa
Dövmeciler Birliği (Euroforge) en geniş
katılımcı grubu ile temsil edildi.
2010 yılında toplam 22,6 milyon tonluk
dövme üretimindeki en yüksek pay,
verilerin ne kadar sağlıklı olduğu tartışılsa
dahi, 10 milyon ton ile Çin'e ait.
118
Kasım November - Aralık December 2011
1990'lı yıllarda Hindistan’da dövülen
parça miktarı 350 bin tonu geçmezken,
aradan geçen 20 yıl sonunda bugün tek
bir Hintli firmaya ait dünyanın değişik
bölgelerindeki tesislerde 350 bin tondan
fazla dövme parça üretildiğini görmek
Hindistan'ın bu alandaki atılımının en
somut göstergesi.
“Hindistan’ı bu kadar öne çıkaran
etkenler nedir?” diye sorguladığımızda
çelik ve enerji fiyatlarının dünyanın diğer
bölgelerine göre çok farklı olmadığını,
Hintli dövmecilere çok avantaj
sağlamadığını görüyoruz. Üstelik enerji
Forging Industry
Association (FIA)
sıkıntısı nedeniyle sık sık enerji kesintileri
yaşamaktan şikayetçiler. Yerli çelik
imalatçıları tedarikte sıkıntılar yaşıyor.
Avrupa'daki işçilik maliyetlerinin 8-10 kat
düşüğü gibi bir işçilik söz konusu fakat
Avrupa'da otomasyon ile neredeyse 2-3
işçi ile üretilen bir parçanın Hindistan'da
yaklaşık 10 kişi ile üretilmesi de bu
cazibeyi ortadan kaldırıyor. Peki öyleyse
nedir Hintli dövmecileri ön plana
çıkaran?
Gözüme çarpan iki unsuru sizlerle
paylaşmak istiyorum. Birincisi
Hindistan'da büyüyen ve devlet
tarafından ciddi anlamda desteklenen
yerli otomotiv sanayiindeki gelişme.
Hindistan'da iki ve üç tekerlekli araç
dahil güncel olarak yaklaşık 18 milyon
adet motorlu araç üretiliyor. Bu rakamın
yaklaşık 4 milyonunu dört tekerli binek
araçları oluşturuyor ki henüz 5-6 yıl
öncesine kadar bu rakamların yarısı
telaffuz ediliyordu. Hindistan Sanayi
EUROFORGE
Confederation
of Chinese
Metalforming
Industry
Association of
Indian Forging
Industry
Sindicato Nacional da
Indústria de Forjaria
Japan Forging
Association
Korea
Forging
Cooperative
Australian
Forging Group
Incorporated
Uluslararası Dövme Kongresi Avrupa,
Amerika, Hindistan, Çin, Japonya dövmeci
birliklerinin ortak girişimi ile düzenleniyor.
www.taysad.org.tr
2010 yılında üretilen 22,6 milyon ton dövme üretiminin dağılımı
Güney Amerika % 2
Çin % 45
Kuzey
Amerika % 8
Japonya
%9
Hindistan % 10
Avrupa % 25
Bakanının kongre açılışında yaptığı
konuşmada üzerine basarak vurguladığı
bir rakam var. “2020 yılına kadar yani
7 yıl içinde bu rakamı 10 milyon adete
çıkarmak istiyoruz” diyor. Bu söylem,
Hintli dövme firmalarının kendilerini
güvende hissetmeleri için, tesise,
ekipmana, teknolojiye yatırım yapmaları
için önemli bir güvence, bu nedenle
korkmadan, arkalarına bakmadan
koşuyorlar.
Satır arasında, Hindistan örneğinde de
görüldüğü gibi, endüstrinin, özellikle
otomotiv sektörünün gelişiminde,
dövme sanayinin önemli rolünü bir daha
vurgulamak istiyorum. Hintli Sanayi
Bakanının dövme tonajları hakkında
bilgileri otomotiv üretim verileri ile
ilişkilendirmesinde temel gerekçe elbette
dövme endüstrisinin otomotiv sektörü
için en önemli tedarikçilerden birisi
olması gösterilebilir.
Hintli dövme sanayiinin gelişimine
etken ikinci unsur olarak ise tedarik
zincirinde önemli bir adımı ham dövme
parça ile işlenmiş montaja hazır parça
arasındaki kademeyi ortadan kaldırmış
olmaları olarak görüyorum. Dövme parça
tedarikçilerinin tümü aynı zamanda
talaşlı imalat tesislerine de sahip,
müşterilerine bitmiş parça tedarik ediyor.
Bu şekilde daha yalın bir tedarik zinciri
ile sağladığı katma değeri müşterisi ile
paylaşıyor.
Dikkate değer bir başka konuyu
vurgulamak istiyorum. Avrupalı dövme
firmalarının hiç birisi ne Çin ne de
Hindistan dövmecilerini kendilerine
karşı bir tehdit olarak görüyor. Yukarda
bahsettiğim gibi enerji, malzeme, işçilik
konularında maliyetlerin düşüklüğünün
değil, esas gücün, teknolojisi yüksek
ürünler ortaya koyabilme kabiliyetinden
geldiğine inanıyorlar, yani Ar-Ge'nin
gücüne.
OECD'nin yayınladığı ülkelerin GSMH
içindeki Ar-Ge harcamaları grafiğinde
fark açıkça görülüyor. Avrupa firmaları
cirolarının yüzde 2'den fazlasını Ar-Ge
harcamalarına ayırırken Hindistan'da bu
oran 0.8 civarında. Bu nedenle ki kongre
sırasında sunulan 66 bildirinin 32'sini
Avrupa menşeili bilimsel çalışmalar
oluşturuyordu.
OECD grafiğinde gözden kaçırılmaması
gereken başka bir nokta ise Çin ve
Kore'nin 10 yıl öncesi verilere göre çok
hızlı büyüme göstermeleri.
Hepsinden öte, ülke olarak bizim
bulunduğumuz pozisyona bakacak
olursak, Avrupa gibi Çin ve Hindistan
tehditlerine karşı kendimizi güvende
hissedeceğimiz ileri teknoloji ürünleri
ortaya koyabilen bir endüstriye sahip
olmak için Ar-Ge odaklı çalışmalarımıza
çok daha fazla ivme vermeliyiz.
İsrail
Japonya
Kore
ABD
OECD toplamı
2,28
Fransa
İngiltere
Hindistan motorlu araç üretimi
EU27
x 1 milyon adet
1,77
Çek Cum.
20
Çin
18
Çin
16
Ülkelerin GSMH
içindeki Ar-Ge
harcamaları
İtalya
14
Brezilya
12
Rusya
10
Hindistan
8
Türkiye (0,72)
6
4
Polonya
2
Meksika
0
2005
www.taysad.org.tr
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
0,0
1,0
1999
2008
2,0
3,0
4,0
5,0
Kasım November - Aralık December 2011
119
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
Co-Design ve Ar-Ge Konferansı
TAYSAD üyesi Figes A.Ş.
tarafından düzenlenen
"Otomotiv ve Savunma Yan
Sanayinde Co-Design ve ArGe" konferansı 25 Kasım 2011
tarihinde gerçekleşti.
TAYSAD ve SASAD’a da ayrıca teşekkür
ederim. Gerçekleştirdikleri çalışmalar ile
ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlarının
en iyi örneklerini sergiliyorlar.” dedi.
ANSYS UK Üst Düzey Hesap Yöneticisi
Dr. Stuart Hartle
SinerjiTürk Etkin İş ve Güç Birliği Platformu Başkanı
Abdullah Raşit Gülhan
SinerjiTürk Etkin İş ve Güç Birliği
Platformu Başkanı Abdullah Raşit
Gülhan’ın oturum başkanlığında
gerçekleştirilen açılış konuşmalarında;
sanayisinin yapısı, ana sanayinin
tedarikçiler ile olan işbirliği ve otomotiv
sanayi Ar-Ge yapılanması hakkında bilgi
verdi.
HOSHİN Yönetim Danışmanlığı Yönetim Danışmanı
Ali Kemal Yazıcı
ANSYS UK adına konuşmasını
gerçekleştiren Üst Düzey Hesap
Yöneticisi Dr. Stuart HARTLE’da
firmalarına ait savunma ve otomotiv
sanayi uygulamaları hakkında bilgi verdi.
Ford Otosan A.Ş. Aktarma Organları Direktörü
Ergün Güraslan
Ford Otosan A.Ş. adına konuşmasını
gerçekleştiren Motor ve Aktarma
Organları Direktörü Ergün Güraslan,
Ford Otosan A.Ş.'nin Ar-Ge faaliyetleri
hakkında detaylı bilgi aktardı.
OTAM Yönetim Kurulu Başkanı
Prof. Dr. Ali Göktan
Figes A.Ş. Genel Müdürü Dr. Tarık Öğüt
Figes A.Ş. Genel Müdürü Dr. Tarık Öğüt
konuşmasında “Savunma ve Otomotiv
Sanayii üretim özellikleri açısından son
derece yakın ve biribirlerini tamamlayıcı
sektörler. Bu nedenle işbirliklerinin
artması son derece önemli. Biz FİGES
olarak bu konferans ile iki önemli
sanayinin işbirliklerinin artmasını
hedefliyoruz. Burada bizlere destek veren
120
Kasım November - Aralık December 2011
OTAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof.
Dr. Ali Göktan konuşmasında OTAM
(Otomotiv Teknolojileri Araştırma
Merkezi) ve OTEP (Otomotiv Teknoloji
Platformu) faaliyetleri ile Türkiye’deki
Ar-Ge yapısı hakkında bilgi aktardı.
HOSHİN Yönetim Danışmanlığı adına
konuşmasını gerçekleştiren Yönetim
Danışmanı Ali Kemal Yazıcı, otomotiv
Otokar A.Ş. Bilgisayar Destekli Mühendislik Müdürü
Namık Kılıç
www.taysad.org.tr
BMC A.Ş. Genel Müdür Başyardımcısı
Muharrem Erkan
BMC A.Ş. adına konuşmasını
gerçekleştiren Genel Müdür
Başyardımcısı Muharrem Erkan, BMC’deki
Ar-Ge yapılanması ile otomotivde
yenilikçi düşüncenin oluşturulması
hakkında bilgi verdi.
FNSS A.Ş. Geliştirme Programları Direktörü
Semiha Yaşar
FNSS A.Ş. Geliştirme Programları
Direktörü Semiha Yaşar’da konuşmasında
FNSS’teki Ar-Ge altyapısının nasıl
oluşturulduğu, co-design çalışmalarına
firmalarının bakış açıları ve tedarikçileri
ile birlikte çalışmayı hedefledikleri ürün
grupları hakkında bilgi verdi.
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Dr. Mehmet Dudaroğlu konuşmacı
olarak yer aldığı açılış oturumunda
öncelikle mevcut hükümetin Ar-Ge ve
katma değerli ürün üretme kabiliyetimizi
geliştirme konusundaki olumlu ve
destekleyici yaklaşımına değindi. 5746
sayılı kanun ile Ar-Ge çalışmalarının
ivme kazandığını ifade eden Dudaroğlu,
sanayimizin maliyet odaklı bir üretim
yapısından katma değeri yüksek ürüne
yönelik Ar-Ge destekli bir üretim yapısına
geçmeye çalıştığını belirtti. Dudaroğlu
sözlerine şu şekilde devam etti:
“Otomotivde küresel talepler değişiyor.
Regülasyonlar, rekabet, küresel pazarlar
ve tüketici tercihlerinin değişimi konuları
gündemimizde yer alıyor. TAYSAD olarak
değişen yapıya uyum sağlamada ivme
kazanmaları yönünde Ar-Ge altyapısı
ve projeleri için üyelerimize birebir
destek oluyoruz. 2008 yılının Haziran
ayından itibaren bugüne dek yaklaşık 110
firma Ar-Ge merkezi olarak onaylandı.
Bu firmaların 10 tanesi ana sanayi, 32
tanesi tedarik sanayi olmak üzere toplam
42 tanesi otomotiv sanayindendir. 32
tedarik sanayi firmasının da 29 tanesi
TAYSAD üyesidir. Amacımız 2012 yılında
bu sayımızı 50 firmaya yükseltmektir.
5746 sayılı kanun çerçevesinden
yararlanamayan firmalarımıza da Ar-Ge
projeleri yapmaları için destek oluyoruz.
Bu anlamda da gerek TÜBİTAK,TTGV
gerekse de SanTez projelerinden
aldığımız pay yüzde 50 oranında artış
göstermiştir.” Ar-Ge’ye yatırımın şirket
stratejisine etkisini de detaylı olarak
aktaran Dudaroğlu, konuşmasının
sonunda TAYSAD’ın yapısını detaylı
olarak aktarıp Savunma Sanayi ile
işbirliklerini geliştirmek istediklerini ifade
etti.
www.taysad.org.tr
Öğleden sonra paralel olarak
gerçekleştirilen; Savunma Ana Sanayi
Tedarik Zinciri Yönetimi, Savunma
Sanayinden Otomotiv Sanayine
Teknoloji Transferi, Nasıl Co- Designer
Olduk? “Zorluklar, Engeller Faydalar”
başlıklı 3 tartışma paneli ile Ar-Ge
Teknolojilerinde Son Gelişmeler başlıklı
bilgilendirme amaçlı oturumda ise
konunun uzmanlarının sunumlarıyla
birlikte dinleyicilerin de etkileşimli ve
etkin katılımlarıyla tartışma ortamı
yaratıldı.
Savunma Ana Sanayi Tedarik Zinciri
Yönetimi panelinde konuşmacılar
Otomotiv Yan Sanayi firmalarının
Savunma Sanayi tedarik süreçlerini
daha yakından tanımamaları amacıyla
tecrübelerini katılımcılar ile paylaştı.
Panele Kale Oto Radyatör A.Ş.
Mühendislik Müdürü Zeki Tosun’da
konuşmacı olarak katıldı.
Nasıl Co- Designer Olduk?
“Zorluklar, Engeller Faydalar”
panelinde konuşmacılar, Co-Designer
olma konusundaki deneyimlerini
paylaşmışlardır. Panele MARTUR A.Ş.
Ar-Ge Direktörü Recep Kurt, CMS Jant
A.Ş. OEM Ürün Geliştirme Departman
Müdürü Ali Öktem ile Tasarım
Müdürü Ümit Yüksel ve Mako A.Ş.
Ürün Geliştirme Yöneticisi Ali Yazıcı
konuşmacı olarak katıldı.
Ar-Ge Teknolojilerinde Son Gelişmeler
konulu bilgilendirme panelinde sektörde
bulunan başlıca yazılım, donanım ve
mühendislik hizmeti veren firmaların
temsilcileri son gelişmeleri katılımcılar ile
paylaştı. Panelde Figes A.Ş. adına Yapısal
Analizler ve Tasarım Ekini Yöneticisi S
Utku Cemal Ünlü, FEA Teknik Destek
Ekibi Yöneticisi Ercenk Aktay ile SMT
Uygulama Mühendisliği Yöneticisi
Ahmet Demirkesen konuşmacı olarak
katıldı.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı Kara Araçları Daire
Başkanı M. Levent Şenel
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Dr. Mehmet Dudaroğlu
konuşmasında Savunma Sanayii olarak
Otomotiv sanayisinin bilgi birikimi ve
yeteneklerinin farkında olduklarını ve
birikim ve yeteneklerden yararlanmak
istediklerini söyledi. Ayrıca Savunma
Sanayi Müsteşarlığı olarak yerli üretim
ile Savunma Sanayinin ihtiyacı olan
tüm ürün gamlarının yerli olarak
üretilebilmesi için her türlü desteği
sağlamayı hedeflediklerini belirtti.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı adına
konuşmalarını gerçekleştiren Kara
Araçları Daire Başkanı M. Levent Şenel’de
Co-Design and R/D Conference
TAYSAD Member Figes A.Ş. held a
conference on “Co Design and R&D
in Automotive and Defense Supply
Industries”on 25th November 2011.
Kasım November - Aralık December 2011
121
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
Bosch’tan kalitede Türkiye’de bir ilk
Bosch, küresel anlamda önemli
bir üretim merkezi olan Bursa
Fabrikası’nın kalitede ulaştığı
istikrarla, KalDer tarafından
verilen ‘Mükemmellikte
Süreklilik Ödülü’nü ikinci kez
almaya hak kazandı.
B
osch Sanayi ve Ticaret
A.Ş. Bursa Fabrikası,
KalDer tarafından verilen
‘Mükemmellikte Süreklilik’
ödülünü ikinci kez, dünyanın en
prestijli ödüllerinden 'Shainin
Mükemmellik Ödülü'nü ise Türkiye'de
ve Bosch Grubu'nda ilk kez alarak;
yönetim kalitesindeki üstünlüğünü
ve sürdürülebilir mükemmellikteki
kararlılığını bir kez daha ortaya koydu.
KalDer kalitenin istikrarını teşvik
etmek amacıyla başlattığı uygulama
kapsamında Mükemmellikte Süreklilik
Ödülü'nü ilk kez 2007 yılında
kazanan Bosch Bursa Dizel Fabrikası,
'Büyük Kuruluşların Operasyonel
Birimi' kategorisinde başvurduğu
organizasyonda, bu ödülü bir kez daha
almak için başvuran ilk ve tek şirket
unvanını elde etti.
Sadece en az üç yıl önce Avrupa EFQM
Mükemmellik Ödülü ve Ulusal Kalite
Büyük Ödülü kazanmış kuruluşların
katılabildiği "Mükemmellikte Süreklilik"
ödül sürecine "Büyük kuruluşların
Operasyonel Birimi" kategorisinde,
Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Bursa
Fabrikası da başvuruda bulundu.
'Mükemmellikte Süreklilik Ödülü',
bu yıl 20'ncisi gerçekleştirilen Kalite
Kongresi çerçevesinde 30 Kasım akşamı
Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda
düzenlenen bir ödül töreninde Bosch
Sanayi ve Ticaret A.Ş. Teknik Genel
Müdürü Dr. Andreas Wolf'e ve Ticari
Genel Müdür Dieter Wohlfarth'a takdim
edildi.
Mükemmelliğin, Bosch'un kurucusu
Robert Bosch'un 1886 yılında
Almanya'nın Stuttgart kentinde ilk
atölyesini açtığından bu yana şirkete
yön veren temel ilkelerden biri olduğunu
belirten Bosch Türkiye Temsilcisi
Steven Young, "Bursa Fabrikamız, Bosch
Türkiye’nin gözbebeği olduğu kadar,
otomotiv yan sanayisi anlamında Bosch
122
Kasım November - Aralık December 2011
Grubu’nun da dünyadaki en değerli
üretim tesislerinden biridir. Ar-Ge
yatırımlarımız ve ulaştığımız 5 bini aşkın
istihdam rakamıyla Bosch'un Türkiye'deki
uzun vadeli stratejisinin adeta bir simgesi
haline gelmiştir. Bizim için bu kadar
değerli bir üretim tesisimizin kalitede
ulaştığı istikrarlı noktanın çok anlamlı bir
ödülle bir kez daha takdir edilmiş olması,
bize sonsuz gurur veriyor" diye konuştu.
Bosch Bursa Fabrikası, Shainin
Mükemmellik Ödülü'nü alan ilk tesis
oldu
Bosch Bursa Fabrikası, dünya çapında
Shainin metotlarını kullanarak
performanslarını sürekli iyileştirmeyi
hedefleyen lider firmalar tarafından
tanınan en prestijli ödüllerden olan
'Shainin Mükemmellik Ödülü'nü de
alarak Bosch dünyasında ayrıcalıklı bir
yer edindi.
A first in quality from Bosch
Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Bursa
Factory received KalDer’s “Continuity in
Excellence” award for the second time
and one of the most prestigious awards
of the World, “Shainin Excellence
Award” for the first time both in Turkey
and in Bosch. These two awards proved
the superiority and determination of
the Bosch in management quality and
excellence.
KalDer commenced this practice in
order to encourage the stability of
the quality and Bosch received this
award for the first times in 2007. This
second time Bosch, which was in the
“Large Enterprises’ Operational Units”
category, was the only company who
applied for a second time.
www.taysad.org.tr
Sistem Mühendisliğinde bir ilk...
D
ünya çapında 120.000 üyesi
olan ve otomotiv dünyasının en
saygın topluluklarından Society
of Automotive Engineers, Olgun Çelik
mühendisleri (Tahsin Karaca, Murathan
Soner, Sinan Ertunç, Mehmet Ali Arpacık,
Mustafa Karaağaç, Ahmet Kanbolat)
tarafından kaleme alınan ve Sistem
Mühendisliği alanında Türkiye’de bir ilk
olan makalemizi rekor seviyede bir puan
vererek onaylamıştır.
“Verimlik ve Kapasite Değerlendirmeleri
Üzerine Eşdeğer Ürün Yaklaşımları” adlı
bu makalemiz 2 yıldan beri Japon Yalın
Üretim sistemini özümseyen ve Yalın
Enstitü ile koçluk anlaşması yaparak
sürekli gelişim ilkesini benimseyen
Olgun Çelik’in çalışmalarının başarılı bir
sonucudur. Olgun Çelik, sistem alanında
geliştirdiği bu yaklaşımla üretim yöntem
sistemlerine ve bilim dünyasına büyük
katkıda bulunmuştur. İki yıldan beri şirket
içerisinde benimsenen yalınlık felsefesi
artık hem Olgun Çelik’i tamamen yalın
üretim sistemlerini uygulayabilecek
kapasiteye hem de sahip olduğu birikimi
başkalarına aktarıp akademik dünyaya
sunacak boyuta getirmiştir.
Olgun Çelik mühendislerinin bu
başarısıyla ilgili olarak Olgun Çelik
Genel MüdürüAhmet Kanbolat da
beyanatta bulunarak “Mühendislere
verilen eğitimlerin meyvelerini
vermeye başladığını, küresel sahada
mevcut performansımızın da üzerinde
performans göstermek ve daha büyük
başarılar kazanmak için hiçbir masraftan
kaçınmadan Olgun Çelik çalışanlarına
eğitimler verilmesine devam edileceğini”
belirtti.
One More Article by OlgunCelik!
ociety of Automotive Engineers that is
one of the most prestigious societies of
automotive world and that has 120.000
members worldwide approved the article
written by OlgunCelik engineers (Tahsin
Karaca, Murathan Soner, Sinan Ertunç,
Mehmet Ali Arpacık, Mustafa Karaağaç,
Ahmet Kanbolat) and that is a first in
Turkey in system engineering giving a
record score.
This article of ours titled “Equivalence Unit
Assumptions on Productivity and Capacity
Evaluations” is a successful result of the
works of OlgunCelik that internalizes
Japanese Lean Production system for
2 years and embraces the principle of
sustainable development by establishing
a coaching agreement with Lean Institute.
OlgunCelik has contributed a lot to
production method systems and science
world with this approach developed in
system engineering. The lean organization
philosophy that has been embraced
within the company for 2 years brought
OlgunCelik to a capacity to implement
lean organization systems entirely as well
as to a level of transferring the knowledge
it has to others and presenting its works
to academic world. OlgunCelik General
Manager, Mr. Kanbolat made a statement
about this success of OlgunCelik engineers,
and declared that the first outcomes of the
trainings that were given to the engineers
were showing up and OlgunCelik would
keep training its employees without
avoiding from any expenditure to gain
more successes and to perform better than
we currently do in the global arena.
Olgun Çelik ekibini güçlendiriyor
Dünya yaprak yay teknolojisini yönlendiren Olgun Çelik son olarak ekibini Zekiye
Aydemir’in katılımıyla güçlendirdi. “Kalite Müdürü-Üretim” pozisyonunda görev
yapacak Zekiye Aydemir, Olgun Çelik’in kaliteden taviz vermeyen hizmet anlayışına
sahip olduğu bilgi birikimi ve tecrübeyle katkıda bulunacaktır. Dokuz Eylül Üniversitesi
Makine Mühendisliği mezun olan Aydemir, lisans eğitimini takiben Almanya’da çeşitli
üniversitelerde dil eğitimi görmüş ve ertesinde de Essen Üniversitesinde Makine
Mühendisliği alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Profesyonel iş hayatı boyunca
önemli görevler üstlenen Aydemir, TÜV SÜD GmbH’de Baş Denetçi & İzmir Bölge
Yöneticisi ve Cevher Jant San. A.Ş’de Kalite Güvence ve Kontrol Müdürü olarak görev
yapmıştır. Aydemir, çok iyi derecede Almanca ve İngilizce bilmektedir.
Telform A.Ş. fark yaratmaya devam ediyor…
Telform A.Ş. , 1996 yılında 300
m2'lik alanda 10 kişi ile başladığı
üretim serüvenine Gebze Plastikçiler
Organize Sanayi’deki yeni fabrika
binasına 2011 yılı başında taşınarak
120 çalışana ulaştı.
Kuruluşunda yabancı ortağı olan
Telform, 2009 yılında bu ortaklığın
sona ermesi ile tamamen yüzde 100
Türk ortaklı bir firma olmuştur. 2009
sonrası müşteri yelpazesini arttırırken
makine yatırımlarına da hız vermiştir.
Bünyesindeki otomatik CNC, PLC ve
Mekanik Makineler ile Basma Yaylar,
www.taysad.org.tr
Çekme Yaylar, Torsiyon ve Çift Torsiyon
Yaylar, Segman Yayları ve Keçe Yayları,
Bant ve Tel malzemeden şekil verilmiş
parçalar ile Vidalı ve Vidasız Kelepçeler
üretmektedir.
Telform A.Ş., Yurt içi ve yurt dışındaki
otomotiv, beyaz eşya, elektrik, elektronik
ve bağlantı elemanları sektörünün lider
firmalarına hizmet vermeğe devam
etmektedir.
Telform A.Ş., 2011 yılında tüm
yönetim kadrosu ve çalışanlarının
desteği ile planları dâhilinde olan ISO/
TS 16949:2009 Kalite Belgesini SGS
firmasından almıştır. Ayrıca yine
SGS firmasından, süresi dolmuş
olan ISO 9001:2008 Kalite Belgesini
de yenileyerek hedeflerine emin
adımlarla ilerlemektedir.
Bunun yanında yeni üretimine
başladığı inşaat sektöründe kullanılan
Boru Kelepçelerinin de üretimini tam
otomatik makinelerde yapmaktadır.
Telform A.Ş. 2012 yılında da hedefleri
doğrultusunda fark yaratmaya devam
edecektir.
Kasım November - Aralık December 2011
123
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
Ulusal Kalite Başarı Ödülü Farba’nın…
Farba, 2006 yılında başladığı
EFQM Mükemmellik Modeli
çalışmalarındaki hedefine bu
yıl 19.’sunun verildiği Ulusal
Kalite Başarı Ödülü’nü alarak
ulaştı. KalDer ve TÜSİAD
işbirliğinde gerçekleştirilen
20. Kalite Kongresi’ne katılan
Farba, her geçen yıl yükselttiği
başarı çıtasını aldığı ödüllerle
bir kez daha kanıtladı.
D
ünyanın dört bir yanından irili
ufaklı dövme firmaları ve bu
sektöre hizmet eden makina
ekipman ve çeşitli malzeme
tedarikçileri bu kongrede bir araya gelip
görüşme ilişkilerini geliştirme fırsatı
buldular. Türkiye'yi temsilen TAYSAD
üyesi Omtaş, Parsan ve Kanca yanısıra
Ankara'da faaliyet gösteren Aksan
A.Ş.'nin temsilcileri ile toplam 10 kişi
katıldı.
Türkiye Kalite Derneği’nin ile Türk
TÜSİAD tarafından 29-30 Kasım 2011
tarihlerinde İstanbul Lütfü Kırdar Kongre
ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen 19. Kalite
Kongresi kapsamında, Kalite Ödülleri
ve Mükemmellik Aşamaları Belgeleri
sahiplerine verildi. Düzenlenen törende;
Farba “Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü”
aldı.
2006 yılında EFQM
mükemmellik modeli
çalışmalarına başlayan Farba;
“Yalın Mükemmellik” stratejisi
kapsamında belirlediği yol
haritasına uygun olarak;
2007 yılında:
Mükemmellikte Kararlılık
2008 yılında: Mükemmellikte
Yetkinlik – 4 yıldız
2009 yılında:
Bursa Kalite Büyük Ödülü
2010 yılında: Mükemmellikte
Yetkinlik – 5 yıldız
2011 yılında ise; Ulusal Kalite
Başarı Ödülü’nü almıştır.
Ödül töreninde Farba Genel Ayhan
Gürbay tarafından, kazanılan ödüllerin
amaç değil, birer araç olduğu,
mükemmellik yolunda çalışanları
cesaretlendirip, motive ettiği vurgulandı.
Ayhan Gürbay sözlerine şu şekilde
devam etti; "Kayaları şekillendiren
dalgaların gücü değil, sürekliliğidir.
Farba olarak, 2004 yılında başladığımız
Yalın üretim çalışmalarımız ve 2006
yılında başladığımız EFQM mükemmellik
modeli çalışmalarımız hedeflerimize
Farba Genel Müdürü Ayhan Gürbay ödülü
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'den aldı.
uygun olarak devam etmektedir. Ulusal
Kalite Başarı ödülünü Farba çalışanları
adına almaktan gurur duyuyorum.
Önümüzdeki yıllarda Ulusal Kalite büyük
ödülü ve Avrupa Kalite büyük ödülü için
çalışmalarımıza devam edeceğiz."
Fark Yaratmak ana temasıyla düzenlenen
kongrede, iş dünyasının başarılı isimleri
124
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
tecrübelerini, yeni kuşak girişimcilerle
paylaştı. Mükemmellik Yolculuğu paralel
oturumunun konuşmacılarından biri
Farba Genel Müdürü Ayhan Gürbay idi.
Farba’nın EFQM Mükemmellik Modeli
çalışmaları ile ilgili kazanımlarını,
modelin kuruluşlara ve çalışanlara
kazandırdığı iyi uygulamaları katılımcılar
ile paylaştı. Odelo Automotive Signal
Lights’ın Bayraktarlar Holding tarafından
satın alım sürecinde EFQM Mükemmellik
Modeli çalışmalarının faydasını ve
özellikle stratejik yönetim konusunun
önemini vurguladı.
Ulusal Kalite Ödülleri bu yıl 19. kez
veriliyor.
Türkiye’de KalDer tarafından temsil
edilen Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı’nın
(EFQM) Mükemmelliğe Yolculuk
Programı kuruluşları gelecekte daha
başarılı olmak için motive eden ve
onları sistematik iyileştirme yapmada
destekleyen bir programdır.
Bu yıl 19. kez dağıtılan Ulusal Kalite
Ödülü’ne başvuran kuruluşlar, Avrupa
Kalite Yönetim Vakfı’nın (EFQM)
Mükemmellik Modeli’nin 32 kriterine
göre, sistemlerini ve performans
sonuçlarını açıklayan başvuru dokümanı
hazırlarlar. Bu dokümanlar 6-8 kişilik
değerlendirme ekibi üyeleri tarafından
incelendikten sonra belirlenen puan
seviyesini aşan kuruluşlar finalist
olmaya hak kazanır. Finalist olan
kuruluşlara yapılan saha ziyareti ile
başvuru dokümanında yazılan bilgiler
doğrulanarak, sonuçlar Ulusal Kalite
Ödülü jürisine sunulur.
Akademisyenler ve Mükemmellik
Modeli’ni uygulayan kurum ve
kuruluşların üst düzey yöneticilerinden
oluşan Ulusal Kalite Ödülü Jürisi,
değerlendirme sonuçlarını inceler
ve ödül verilecek kuruluşları belirler.
Değerlendirme sonuçları ödül töreninde
açıklanır.
National Quality Success
Award Went to Farba…
Turkish Society for Quality KalDer
held 19th Quality Congress in Lütfü
Kırdar Congress and Convention
Center on 29-30 November 2011.
With the collaboration of TÜSİAD, the
Congress hosted “National Quality
Awards” Ceremony. Farba received
“National Quality Success Award” at
the ceremony.
www.taysad.org.tr
Geleneksel TOSB 2011 spor turnuvası
Ekim ayında başlayan geleneksel TOSB 2011 Firmalar arası spor turnuvaları
Futbol, Bowling ve Masa tenisi dallarında yapılmakta olup futbol müsabakaları
Hatice Bayraktar E.M.L.halı sahasında, Bowling karşılaşmaları Lifeport Tesislerinde,
Masa Tenisi ise Bölge Müdürlüğü binasındaki masa tenisi salonunda yapılmaktadır.
Kanca, Bowling şampiyonluğundan sonra Futbol turnuvasında da şampiyon oldu.
TOSB Futbol turnuvası yarı finalde, Kanca2 - Sekiso ve Kanca1 - Mecaplast
müsabakalarında Her iki Kanca takımı rakiplerini yenerek finale yükselmiştir.
4 Kasım Cuma günü FİNAL ayağında, turnuvaya katılan iki takımımız Kanca-1 ve
Kanca-2 karşı karşıya gelmiştir. Soluk soluğa ve kıyasıya mücadelenin yaşandığı
müsabaka, karşılıklı atılan goller ve Kanca-1 takımımızın 9-2 lik galibiyeti ile
sonuçlanmıştır.
Çok çekişmeli geçen oyunlar sırasında rakip takımların centilmenliği , karşılıklı
iyi niyetleri dikkat çekti.Denilebilir ki bu müsabakalarda asıl şampiyon dostluk,
arkadaşlık ve amatör spor ruhu oldu.
55 milyon dolarlık yeni jant fabrikası
Hayes Lemmerz International ile İnci Holding'in ortak yatırımı olan HL İnci
Jant San. A.Ş, ikinci alüminyum jant fabrikasını Manisa'da kuruyor.
5 milyon dolar yatırım planlanan ve 650 kişilik istihdam sağlayacak, Hayes
Lemmerz Alüminyum Jant Fabrikasının temeli Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde
atıldı. Yeni fabrika ile Grup'a ait toplam jant fabrikası dörde çıkarken, grubun jant
üretim kapasitesi yüzde 100 oranında artarak 4 milyon adede yükselecek.
Ran Oto 50'den fazla ülkeye ihracat yapıyor
NSK Group bünyesinde rot ve süspansiyon sistemleri üretimi yapan Ran Oto,
'Rota' markasıyla 5 ayrı kıtada 50'den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.
Traktör, hafif ticari araç ve iş makineleri gruplarına yönelik rot, rot başı, rot kolu,
komple rot ve süspansiyon parçaları ürettiklerini ifade eden Ran Oto Pazarlama
Genel Müdür Yardımcısı Zeki Cidik, kalıphane, sıcak dövme, talaşlı imalat ve
montaj bölümleriyle entegre bir tesis olduklarını ve Türk otomotiv yan sanayinin
öncü kuruluşları arasında yer aldıklarını söyledi. 2012 yılında açılışını yapacakları
yeni fabrikalarıyla kapasitelerini arttıracaklarını dile getirdi.
Laspar, beş yılda 4.5 milyon Euro’luk
yatırım yapacak
Otomotiv başta olmak üzere, denizcilik, makine inşaat ve raylı sistem
sektörlerine yönelik üretim gerçekleştirdiklerini açıklayan Laspar Genel Müdür
Yardımcısı Mustafa Tosun, firmalarına beş yıl içinde yaklaşık 4.5 milyon
Euro’luk yatırım yapmayı planladıklarını aktardı.
Makine hat yatırımları ile otomasyon yatırımlarının aralıksız devam ettiğini
belirten Tosun, yatırımlarda önceliği, büyümeye yönelik test ekipmanları alanına
vereceklerini açıkladı. Bu yılı, 24 milyon Euro civarında bir ciro ile kapatacakları
öngörüsünde bulunan Tosun, cirolarını 2012 yılında 27 milyon, beş yıl sonra da 37
milyon Euro’ya çıkarmayı hedeflediklerini dile getirdi. Büyüme rakamlarıyla çalışan
sayılarının da artacağını belirten Tosun, bu yıl ayrıca Volkswagen ve BMW’ye de
doğrudan ürün göndermeye başladıklarını bildirdi.
Kasım November - Aralık December 2011
125
TAYSAD ÜYELERİ
1
126
TAYSAD MEMBERS
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
A RAYMOND BAĞLANTI ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581058
+90 262 6581073
http://www.araymond.com
2
AKA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2703300
+90 224 2703301
http://www.akaoto.com.tr
3
AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767432
+90 232 3280746
http://www.akcelik.com.tr
4
AKIM METAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931990
+90 216 5931999
http://www.akimmetal.com.tr
5
AKKARDAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7446630
+90 262 7441873
http://www.akkardan.com
6
AKTAŞ HAVA SÜSPANSİYON SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 224 5248571
+90 224 2612330
http://www.aktasgroup.com
7
ALBA KALIP VE OTOM. MAK. İML. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582000
+90 262 6582001
http://www.albakalip.com.tr
8
ALKAN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6588601
http://www.kanca.com.tr
9
AL-KOR MAKİNA KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 8765820
+90 212 8765826
http://www.al-kor.com.tr
10
ANADOLU RULMAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 380 7355154
+90 380 7355177
http://www.anadolurulman.com.tr
11
A-PLAS PLASTİK VE LASTİK SANAYİ
+90 224 2610550
+90 224 2610554
http://www.a-plas.com.tr
12
ARFESAN ARKAN FREN ELEMANLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510269
+90 262 7510189
http://www.arfesan.com.tr
13
ARGEN OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ ÖZEL ARAÇ İML. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3941725
+90 216 3941511
http://www.argen.com.tr
14
ARIKAN KRİKO VE MAK. SAN. TİC. A.Ş.
+90 222 2360770
+90 222 2360774
http://www.arikankriko.com.tr
15
ARKPRES EMNİYET KEMERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 3495490
+90 262 3493793
http://www.arkpres.com
16
ARMETAL MAKİNA METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6445704
+90 262 6445703
http://www.armetal.com.tr
17
ARPEK ARKAN PARÇA ALÜMİNYUM ENJ. VE KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6589744
+90 262 6589749
http://www.arpek.com.tr
18
ASAŞ FİLTRE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 326 4561560
+90 326 4561023
http://www.asasfilter.com
19
ASİL ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2806100
+90 224 2806200
http://www.asilcelik.com.tr
20
ASSAN HANİL OTOMOTİV OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 3176800
+90 262 3651814
http://www.assanhanil.com.tr
21
ASV SAN. VE TİC. KOLL. ŞTİ.
+90 212 8867387
+90 212 8867396
http://www.asv.com.tr
22
ATAY MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 5933777
+90 216 5933775
http://www.ataymakina.com
23
ATAYLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 6890233
+90 212 6890215
http://www.ataylar.com
24
AUTOLIV CANKOR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6484600
+90 262 6484601
http://www.autoliv.com
25
AVİTAŞ KOMPOZİT PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3782105
+90 216 3782235
http://www.avitas.com.tr
26
AYDINLAR YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 332 2216400
+90 332 2216401
http://www.aydchassis.com
27
AYGERSAN AYDINLATMA GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 8154561
+90 312 8154220
http://www.bayraktarlar.com
28
B PLAS BURSA PLASTİK METAL İNŞ. VE TUR. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610900
+90 224 2610918
http://www.bplas.com.tr
29
BANDO KAYIŞ SANAYİ VE TİCARET (TÜRKİYE) A.Ş.
+90 262 6771120
+90 262 6771128
http://www.kaleoto.com.tr
30
BANT BORU SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6774700
+90 262 7514637
http://www.bantboru.com
31
BASKI DEVRE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3901036
+90 216 3544941
http://www.baskidevre.com.tr
32
BELDESAN OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3234130
+90 212 3230695
http://
33
BELKA KAUÇUK ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111500
+90 224 4111503
http://www.belka.com.tr
34
BELTAN VIBRACOUSTIC TİTREŞİM ELEMANLARI SAN. A.Ş.
+90 224 2707100
+90 224 2431436
http://www.beltan.com.tr
35
BEMAG MAKİNA ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510160
+90 262 7510163
http://www.bemag.com.tr
36
BEŞER BALATACILIK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4781801
+90 232 4781778
http://www.beser.com.tr
37
BEYÇELİK GESTAMP KALIP VE OTO YAN SAN. PAZ. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2700600
+90 224 2415200
http://www.beycelik.com.tr
38
BİLEN EGZOST SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3645959
+90 216 3643662
http://www.bilenegzost.com
39
BİRİNCİ OTOMOTİV SAN. A.Ş.
+90 216 4661990
+90 216 3647401
http://www.birinciotomotiv.com.tr
40
BODYCOTE ISTAŞ ISIL İŞLEM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 8770300
+90 232 8770301
http://www.istasas.com.tr
41
BORÇELİK ÇELİK SAN. TİC. A.Ş.
+90 224 2804000
+90 224 5190130
http://www.borcelik.com
42
BOSAL MİMAYSAN METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7514425
+90 262 7514434
http://www.bosal-mimaysan.com
43
BOSCH FREN SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610500
+90 224 2610510
http://www.bosch.com.tr
44
BOSCH REXROTH OTOMASYON SAN. VE TİC. A.Ş. GEBZE ŞUBESİ
+90 262 6760000
+90 262 6760101
http://www.boschrexroth.com.tr
45
BOSCH SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2192500
+90 224 2192502
http://www.bosch.com.tr
46
BOSİM SAÇ İŞLETME MERKEZİ LTD. ŞTİ.
+90 216 5970450
+90 216 3960456
http://www.bostemboru.com
47
CAVO OTOMOTİV TİCARET VE SANAYİ A.Ş.
+90 262 7547512
+90 262 7547513
http://www.cavo.com.tr
48
CENGİZ MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6581220
+90 262 6581228
http://www.cengizmakina.com.tr
49
CEVHER DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 232 4781000
+90 232 4781010
http://www.cevherdokum.com.tr
50
CHEMETALL SANAYİ KİMYASALLARI TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 262 6774900
+90 262 6774950
http://www.chemetall.com
51
CHEP KONTEYNER VE PALET LTD. ŞTİ.
+90 216 5377730
+90 216 5377737
http://www.chep.com
52
CMS JANT VE MAKİNA SAN. A.Ş.
+90 232 3991000
+90 232 3991010
http://www.cms.com.tr
53
COMPONENTA DÖKÜMCÜLÜK TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 224 5734263
+90 224 5734273
http://www.componenta.com
54
COŞKUNÖZ METAL FORM MAKİNA END. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2800100
+90 224 2431146
http://www.coskunoz.com.tr
55
CPS OTOMOTİV TEKSTİL SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581800
+90 262 6581807
http://www.c-p-s.com.tr
56
CPS PRESSFORM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581800
+90 262 6581807
http://www.c-p-s.com.tr
57
CRH OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581160
+90 262 6581163
http://www.crh-group.com/
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
58
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
ÇAĞATAY KABLO SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 7388484
90 212 7388487
http://www.cagataykablo.com
59
ÇAVUŞOĞLU MAKİNA VE OTOM. YAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7591564
+90 262 7591566
http://
60
ÇELİKEL ALÜMİNYUM DÖKÜM İML. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3111442
+90 216 3111067
http://www.celikel.com
61
ÇETİNPRES OTO YAN SAN. A.Ş.
+90 262 6582140
+90 262 6582148
http://www.cetinpres.com
62
ÇİFTEL ELEKTROMEKANİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581810
+90 262 6581029
http://www.ciftel-ltd.com
63
ÇİMSATAŞ ÇUKUROVA İNŞ. MAK. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 324 2218400
+90 324 2218404
http://www.cimsatas.com
64
ÇOLAKOĞLU METALURJİ A.Ş.
+90 262 6767500
+90 262 7548420
http://www.colakoglu.com.tr
65
ÇORLU OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 282 6514393
+90 282 6515524
http://www.corluotomotiv.com
66
DELPHI AUTOMOTİVE SYSTEMS LTD. ŞTİ.
+90 216 5283000
+90 216 5283102
http://www.delphi.com
67
DELPHI OTOMOTİV SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4887200
+90 232 4887205
http://www.delphi.com
68
DENET CIVATA SAN. A.Ş.
+90 212 5676748
+90 212 4800800
http://www.denetcivata.com
69
DENSO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. A.Ş.
+90 262 6795700
+90 262 6795757
http://www.denso.com.tr
70
DESTAŞ DİJİTAL ELEKTRONİK SAN. VE TİCARET A.Ş.
+90 216 3785703
+90 216 5950811
http://www.destas.com.tr
71
DİTAŞ DOĞAN YEDEK PARÇA İMALAT VE TEKNİK A.Ş
+90 216 5457000
+90 216 5451373
http://www.ditas.com.tr
72
DOĞAN LASTİKÇİLİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7512550
+90 262 7510570
http://www.teknokaucuk.com
73
DOĞAPARK İNŞ. TUR. TEKS. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4641268
+90 216 4641271
http://www.doapark.com.tr
74
DOĞU PRES OTOMOTİV VE TEKNİK SAN. TİC. A.Ş.
+90 224 2190050
+90 224 4111407
http://www.dogupres.com
75
DOSTEL MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510230
+90 262 7510288
http://www.dostelmakina.com
76
DOW CORNING KİMYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4677645
+90 216 4673909
http://www.dowcorning.com
77
DÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM VE MAK. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582910
+90 262 6582669
http://www.doksandokum.com.tr
78
DÖNMEZ DEBRİYAJ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3768766
+90 232 3768999
http://www.donmezdebriyaj.com.tr
79
DURDEN PLASTİK ÜRÜNLER VE YAPIŞKAN FİLM TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 262 6582771
+90 262 6582772
http://dourdin.fr
80
DYTECH DYNAMIC FLUID TECNOLOGIES S.P.A
+90 262 3736660
+90 262 3736077
http://www.dayco.com
81
ECOPLAS OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6771560
+90 262 6771569
http://www.ecoplas.com.tr
82
ECS ELEKTRİK ENJ. VE KABLO SİS. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111015
+90 224 4111017
http://www.ecselektrik.com
83
EGE ENDÜSTRİ VE TİC. A.Ş.
+90 232 4911400
+90 232 4911515
http://www.egeendustri.com.tr
84
EGE FREN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3973600
+90 232 4790208
http://www.egefren.com.tr
85
EGEBANT ZIMPARA VE POLİSAJ MALZ. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6791313
+90 262 6791300
http://www.egebant.com.tr
86
EKU FREN KAMPANA VE DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 262 6581010
+90 262 6581000
http://www.eku.com.tr
87
ELBA BASINÇLI DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 236 2330600
+90 236 2330602
http://www.elba.com.tr
88
ELRİNGKLİNGER TR OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 224 4932462
+90 224 4932464
http://www.elringklinger.com.tr
89
EMAS ELEKTROTEKNİK MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5492252
+90 212 5492580
http://www.emasas.com.tr
90
EMEK KALIP APARAT VE MAK. SAN. A.Ş.
+90 262 6589984
+90 262 6589986
http://www.emekkalip.com.tr
91
ERDEMİR ÇELİK SERVİS MERKEZİ SA. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6792727
+90 262 6792709
http://www.erdemir-csm.com.tr
92
EREN FREN VE DEBRİYAJ BALATALARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 232 8770412
+90 232 8770586
http://www.erenbalata.com.tr
93
ERKURT TEKSTİL VE YALITIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610023
+90 224 2610015
http://www.erkurt.com
94
ERLER DIŞ TİC. A.Ş.
+90 216 5733858
+90 216 5733857
http://www.impa-imalat.com.tr
95
ERMETAL OTOMOTİV VE EŞYA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2802000
+90 224 2610971
http://www.ermetal.com
96
ERSAN KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3042444
+90 216 3042471
http://www.ersankaucuk.com
97
ERSEL AĞIR MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6581340
+90 262 6580527
http://www.ersel.com
98
ERTANLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 222 2360553
+90 222 2360555
http://www.ertanlar.com
99
ESTAŞ EKSANTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 346 2181220
+90 346 2181231
http://www.estas.com.tr
100
FABIO HAVA SÜSPANSİYON SİSTEMLERİ VE YEDEK PARÇALARI SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 4110260
+90 224 4110262
http://www.fabio.com.tr
101
FARBA OTOMOTİV AYDINLATMA VE PLASTİK FABRİKALARI A.Ş.
+90 212 2564960
+90 212 2561043
http://www.farba.com
102
FARHYM OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 312 3980254
+90 312 3980258
http://www.farhym.com
103
FARLAS OTOMOTİV PAZARLAMA A.Ş.
+90 212 2385454
+90 212 2382627
http://www.bayraktarlar.com
104
FARPLAS OTO YEDEK PARÇALARI İML. İTH. İHR. A.Ş.
+90 262 6796500
+90 262 6796554
http://www.farplas.com
105
FAURECIA POLİFLEKS OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4594020
+90 216 4594026
http://www.faurecia.com
106
FCMP TR METAL İŞLEME SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 236 3131251
+90 236 3131651
http://www.kfi.com.tr
107
FEDERAL MOGUL İZMİT PİSTON VE PİM ÜRETİM TESİSLERİ A.Ş.
+90 262 2260820
+90 262 2262405
http://www.federalmogul.com
108
FEDERAL MOGUL PİSTON SEGMAN GÖMLEK ÜRETİM TES. A.Ş.
+90 212 2926313
+90 212 2926268
http://www.federalmogul.com
109
FERRO DÖKÜM SAN. VE DIŞ TİC. A.Ş.
+90 262 6534260
+90 262 6531852
http://www.ferrodokum.com.tr
110
FESTO SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
90 216 4441378
+90 216 5850050
http://www.festo.com
111
FICOSA INTERNATIONAL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111450
+90 224 4111458
http://www.ficosa.com
112
FİGES FİZİK VE GEOMETRİDE BİLGİSAYAR SİM. HİZ. TİC. A.Ş.
+90 224 2808525
+90 224 2808532
http://www.figes.com.tr
113
FİLKAR OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 332 2390761
+90 332 2390764
http://www.filkar.com.tr
114
FKK GÜNEY OTO LASTİK TAKOZ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 362 2668090
+90 362 2668094
http://www.fkk.com.tr
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
127
TAYSAD ÜYELERİ
128
TAYSAD MEMBERS
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
115
FONTANA PİETRO KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931837
+90 216 5931892
http://www.fontana-group.com
116
GALSAN PLASTİK VE KALIP SAN. A.Ş.
+90 262 6777575
+90 262 7512775
http://www.galsan.com
117
GATES POWERTRAIN PLASTİK METAL VE MAKİNE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 232 4559000
+90 232 4559001
http://www.gates.com
118
GKN ESKİŞEHİR OTOMOTİV ÜRÜNLERİ ÜRETİM VE SATIŞ A.Ş.
+90 222 2362505
+90 222 2362509
http://www.gkndriveline.com
119
GÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM LTD. ŞTİ.
+90 216 5932903
+90 216 5932908
http://www.goksankalip.com
120
GRAMMER KOLTUK SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 224 2193000
+90 224 2197737
http://www.grammer.com
121
GREEN CHEMICALS KİM. MAD. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4565175
+90 216 4565169
http://www.green-chemicals.com
122
GTB KABLO SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6776200
+90 262 6776258
http://www.gtbotomotiv.com
123
GÜÇLÜ PRES MAK. SAN. TİC. A.Ş.
+90 262 6580343
+90 262 6580344
http://www.guclupres.com.tr
124
GÜÇSAN PLASTİK KALIP METAL SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 7511801
+90 262 7511889
http://www.gucsanplastics.com
125
GÜNGÖR OTOMOBİL YAN. SAN. A.Ş.
+90 262 7511856
+90 262 7510532
http://www.gungorotomobil.com.tr
126
GÜRSETAŞ DÖKÜM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6583001
+90 262 6583011
http://www.ersen.com
127
GÜVEN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6588601
http://www.kanca.com.tr
128
HANİL CF OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 3496279
+90 262 3496285
http://www.hanilcf.com.tr
129
HASÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4444140
+90 216 5930890
http://www.hascelik.com
130
HAYES LEMMERZ JANTAŞ JANT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2334329
+90 236 2334330
http://www.jantas.com.tr
131
HEKİMOĞLU DÖKÜM SAN. NAK. VE TİC. A.Ş.
+90 462 3255042
+90 462 3255044
http://www.karceliktas.com.tr
132
HEKSAGON MÜHENDİSLİK VE TASARIM A.Ş. TAYSAD OSB ŞUBESİ
+90 262 6732100
+90 262 6580435
http://www.hexagonstudio.com.tr
133
HEMA ENDÜSTRİ A.Ş.
+90 282 7581040
+90 282 7581071
http://www.hemaendustri.com
134
HIZLANLAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6536140
+90 262 6536141
http://www.hizlanlar.com
135
HİSARLAR MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 222 4112430
+90 222 4112247,
http://www.hisarlar.com.tr
136
HP PELZER PİMSA OTOMOTİV A.Ş.
+90 262 6489300
+90 262 6589140
http://www.pelzerpimsa.com.tr
137
ISE OTOMOTİV GELİŞTİRME SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 382 2159450
+90 382 2159459
http://www.ise-automotive.com
138
ISILSAN MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 264 2767670
+90 264 2758794
http://www.isilsan.net
139
İLERİ MEKANİK MAKİNA KALIP İMALAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6486666
+90 262 6589170
http://www.ilerigroup.com
140
İLKERLER OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 212 6139200
"+90 212 6137886
http://www.ilkerler.com
141
İNCİ AKÜ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2332510
+90 236 2332513
http://www.inciaku.com
142
İNELLİ PLASTİK TEKSTİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767500
+90 232 3767113
http://www.inelli.com.tr
143
infoTRON ELEKTRİK VE BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ ÜRETİM VE TİC. A.Ş.
+90 216 6510955
+90 216 6510954
http://www.infotron.com.tr
144
İNTER KAUÇUK VE EVA LTD. ŞTİ.
+90 212 5151247
+90 212 5151292
http://www.intereva.com.tr
145
İZELTAŞ EL ALETLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4721375
+90 232 4721378
http://www.izeltas.com.tr
146
KALE BALATA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7440386
+90 262 7440389
http://www.kalebalata.com
147
KALE MAKİNA TESİSAT SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ.
+90 216 6251600
+90 216 5930509
http://www.kaleclamp.com
148
KALE OTO RADYATÖR SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7441852
+90 262 7441275
http://www.kaleoto.com.tr
149
KALIPYANSAN STANDART KALIP ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3781212
+90 216 3782780
http://www.kalipyansan.com
150
KALİBRE BORU SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 3166600
+90 262 3350792
http://www.kalibreboru.com.tr
151
KANCA EL ALETLERİ DÖVME ÇELİK VE MAK. SAN. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6788601
http://www.kanca.com.tr
152
KANSAİ ALTAN BOYA SANAYİ VE TİC. A.Ş.
+90 232 8701470
+90 232 8770070
http://www.kansaialtan.com.tr
153
KAPLAM KAĞIT PLASTİK AMBALAJ SAN. TİC. A.Ş.
+90 224 6718482
+90 224 6718483
http://www.kaplam.com.tr
154
KARAT GÜÇ SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6776200
+90 262 6776248
http://www.deltaguc.com
155
KARDEŞ ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6249204
+90 212 5413559
http://www.kardeselektrik.com.tr
156
KAYNAK TEKNİĞİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6797800
+90 262 6797700
http://www.askaynak.com.tr
157
KERİM ÇELİK MAMULLERİ İMALAT VE TİC. A.Ş.
+90 216 5813000
+90 216 5813045
http://www.kerimcelik.com
158
KIRPART OTOMOTİV PARÇALARI SAN. TİC. A.Ş.
+90 224 5865350
+90 224 5865353
http://www.kirpart.com.tr
159
KONAK CİVATA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 5611212
+90 216 5611981
http://www.konakcivata.com
160
KONEKS PİSTON GÖMLEK İMALAT SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2390800
+90 332 2390615
http://koneks.com.tr
161
KORMAS ELEKTRİKLİ MOTOR SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 6601011
+90 216 6601044
http://www.kormas.com
162
KORMETAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6946000
+90 212 5095508
http://www.kormetal.com
163
KROS OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş.
+90 274 2662500
+90 274 2662469
http:///krosotomotiv.com.tr
164
LASPAR KAUÇUK YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 2806900
+90 224 4842597
http://www.las-par.com
165
LUCAS ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 264 2768750
+90 264 2752891
http://www.lucaselektrik.com
166
MAGNA OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 3156875
+90 2623156879
http://www.magna.com
167
MAHLE FİLTRE SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 262 7515301
+90 262 7515310
http://www.mahle.com
168
MAHLE MOTOR PARÇALARI SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 232 2518694
+90 232 2518695
169
MAJOR SKT OTO DONANIM A.Ş.
+90 224 2805400
+90 224 2805444
http://www.majorskt.com
170
MAKERSAN MAKİNA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7512505
+90 262 7513580
http://www.makersan.com
171
MAKO ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2195600
+90 224 2195681
http://www.mako.com.tr
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
172
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
MAKTEL MAKİNE VE TEL SAN. A.Ş.
+90 216 5614580
+90 216 3118388
http://www.maktel.com.tr
173
MAPA CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 8866677
+90 212 8866675
http://www.mapaclutch.com
174
MA-PA FREN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580700
+90 262 6580690
http://www.mapaclutch.com
175
MA-PA MAKİNA PARÇALARI ENDÜSTRİSİ A.Ş.
+90 262 6580700
+90 262 6580690
http://www.mapaclutch.com
176
MARTUR SÜNGER VE KOLTUK A.Ş.
+90 212 3450025
+90 212 3450035
http://www.martur.com.tr
177
MATAY OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4833550
+90 224 4833564
http://www.matay.com.tr
178
MAYSAN MANDO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2431350
+90 224 2435902
http://www.maysanmando.com
179
MEBANT İZOLASYON VE BANT SAN. A.Ş.
+90 232 4336071
+90 232 4572073
http://www.mebant.com.tr
180
MECAPLAST OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580478
+90 262 6580487
http://www.mecaplastgroup.com
181
MEKRA LANG OTOMOTİV YAN SANAYİ A.Ş.
+90 312 6401216
+90 312 6401225
http://mekra-turkey.com
182
MESA MAKİNA DÖKÜM GIDA SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2391872
+90 332 2391876
http://www.mesamakina.com.tr
183
MURAT TİC. KABLO SAN. A.Ş.
+90 262 6796700
+90 262 6580210
http://www.muratticaret.com
184
MUTLU AKÜ VE MALZ. SAN. A.Ş.
+90 216 3041590
+90 216 3041869
http://www.mutlu.com.tr
185
MUTLU PLASTİK VE AMBALAJ SAN. A.Ş.
+90 212 5504582
+90 212 6513039
http://www.mutluplastik.com.tr
186
NEŞE PLASTİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 6581090
+90 262 6581096
http://www.neseplastik.com
187
NORM CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767610
+90 232 3767613
http://www.normcivata.com
188
NURSAN ELEKTRİK DONANIM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 8559300
+90 212 8559304
http://www.nursanelektrik.com
189
OCAK KALIP MAKİNE İMALAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7512732
+90 262 7512736
http://ocakkalip.com
190
OLGUNÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2330444
+90 236 2331305
http://www.olguncelik.com.tr
191
OLİMPİA OTO CAMLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6463878
+90 262 6463882
http://www.olimpia.com.tr
192
OMTAŞ OTOMOTİV TRANSMİSYON AKSAMI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6555544
+90 262 6555401
http://www.omtas.com.tr
193
OPAŞ OTOMOTİV PLATİNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6429050
+90 212 5579097
http://www.opasauto.com
194
ORMETAL YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 6718141
+90 224 6718465
http://www.yaysanteknik.com.tr
195
ORSAN TİCARİ ARAÇ SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
+90 282 6818400
+90 282 6818414
http://www.orsantr.com
196
ORSAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 282 6818400
+90 282 6818414
http://www.orsantr.com
197
ORTADOĞU RULMAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2898900
+90 312 2846253
http://www.ors.com.tr
198
OTOPARSAN OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 8580143
+90 212 8580146
http://www.otoparsan.com
199
OT-SA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 5962785
+90 216 3964420
http://www.ot-sa.com
200
ÖZEN PRES MAKİNA VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581200
+90 262 6581209
http://www.ozenpres.com
201
ÖZKAR OTOMOTİV PARÇALARI İMALAT SAN. A.Ş.
+90 262 6580338
+90 262 6580340
http://www.ozkarotomotiv.com
202
ÖZLER PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 4566666
+90 212 4566697
http://www.ozlerplastik.com
203
PAKSAN MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5505700
+90 212 5505528
http://www.paksan.com.tr
204
PARSAN MAKİNA PARÇALARI SAN. A.Ş.
+90 216 4931266
+90 216 4931280
http://www.parsan.com
205
PERSİFLEKS PLS. FAB. LTD. ŞTİ.
+90 216 6612290
+90 216 6614228
http://www.otoerbaylar.com.tr
206
PİMSA ADLER OTOMOTİV A.Ş.
+90 262 6582778
+90 262 6582786
http://www.pimsaadler.com.tr
207
PİMSA POLİÜRETAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3641080
+90 216 3641117
http://www.pimsa.com.tr
208
PLAST MET PLASTİK METAL SAN. İMALAT VE TİCARET A.Ş.
+90 216 5405252
+90 216 5403856
http://www.plast-met.com.tr
209
PROFİL SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 224 4842636
+90 224 4842535
http://www.profilsan.com
210
RAN OTO YEDEK PARÇA KALIPÇILIK MAKİNA ELEKTRONİK OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 6761219
+90 224 6621240
http://www.ranrota.com
http://rapro.com.tr
211
RAPRO KİMYA TURİZM BİLİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4497978
+90 232 4597960
212
RİETER ERKURT OTOMOTİV YAN SAN VE TİC. A.Ş.
+90 224 4832729
+90 224 4832727
213
ROLLMECH AUTOMOTİVE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2437570
+90 224 2438767
http://www.rollmech.com
214
RÖZMAŞ ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 7510826
+90 262 7511314
http://www.rcstr.com
215
RÖZMAŞ METAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6771000
+90 262 6771009
http://www.rcstr.com
216
SA-BA ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER İML. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931955
+90 216 5931440
http://www.sa-ba.com.tr
217
SAFKAR EGE SOĞUTMACILIK KLİ. SOĞ. HAVA TES. İHR. İTH. SAN VE TİC AŞ
+90 232 8333764
+90 232 8333755
http://www.safkar.com.tr
218
SANGO OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6796100
+90 262 6796161
http://www.sango-sti.com
219
SAN-PAR KALIPÇILIK PARÇA İMALATI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3072400
+90 216 3075015
http://
220
SARIGÖZOĞLU HİDROLİK MAKİNA VE KALIP SAN. TİC. A.Ş.
+90 236 2337050
+90 236 2337047
http://www.sarigozoglu.com.tr
221
SCHNEİDER ENERJİ ENDÜSTRİSİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6480400
+90 262 6589870
http://www.areva-td.com
222
SEKİSO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580539
+90 262 6580540
http://www.sekiso.com.tr
223
SEL METAL OTOMOTİV VE MAKİNA İMALAT SANAYİ
+90 262 7511315
+90 262 7512228
http://www.selmetal.com
224
SENTEZ OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 232 4359410
+90 232 4359497
http://www.sentezotomotiv.com
225
SERVET MADENİ EŞYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 7361886
+90 212 7361891
http://www.servetmadeni.com
226
SIGARTH METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6582601
+90 262 6582605
http://www.sigarth.com
227
SIZMAZ CONTA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 2192113
+90 212 4854146
http://
228
SİSAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582680
+90 262 6582699
http://www.sisansanayi.com
www.taysad.org.tr
Kasım November - Aralık December 2011
129
TAYSAD ÜYELERİ
229
130
TAYSAD MEMBERS
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
SİSMAK OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3280255
+90 232 3280262
http://www.sismak.com
230
SİSTEM TEKNİK SANAYİ FIRINLARI A.Ş.
+90 262 6582914
+90 262 6581819
http://www.sistemteknik.com
231
SKT YEDEK PARÇA MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2434100
+90 224 2431424
http://www.skt.com.tr
232
SOM CİVATA SOMUN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2671467
+90 312 2671068
http://www.somas.com.tr
233
STANDARD PROFİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3133100
+90 212 2321936
http://www.standardprofil.com
234
STANDART YAY SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5495986
+90 212 5495990
http://www.standardyay.com
235
SUPAR SUPAP VE PARÇA SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2482394
+90 332 2487521
http://www.supar.com
236
SUPSAN MOTOR SUPAPLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3363200
+90 212 5927268
http://www.supsan.com.tr
237
SÜPERPAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 8770212
+90 232 8770217
http://www.superpar.com
238
ŞAHİN MOTOR YATAKLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6533361
+90 262 6533101
http://www.sahin.com.tr
239
ŞESAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6588962
+90 262 6580312
http://www.sesan-semak.com
240
TAEGUTEC KESİCİ TAKIMLAR SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3134010
+90 216 3134050
http://www.taegutec.com.tr
241
TAKOSAN OTOMOBİL GÖSTERGELERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5541525
+90 212 6425297
http://www.takosan.com.tr
242
TANATAR KALIP PRES İŞLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD ŞTİ.
+90 222 2360970
+90 222 2360969
http://www.tanatarkalip.com.tr
243
TAYSAN OTO YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2433516
+90 224 2433515
http://www.erkurtholding.com
244
TDM OTOMOTİV SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 4842573
+90 224 4842493
http://www.tdmtr.com
245
TEFAŞ KİMYASAL VE SERAMİK KAPLAMA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580220
+90 262 6588202
http://www.tefas.com.tr
246
TEKERSAN JANT SAN. A.Ş.
+90 216 4745715
+90 216 4745697
http://www.tekersan.com.tr
247
TEKİŞ TEKNİK EROZYON KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580404
+90 262 6580413
http://www.tekiskalip.com.tr
248
TEKLAS KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6484400
+90 262 6417963
http://www.teklas.com.tr
249
TEKNOFOAM İZOLASYON SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5170956
+90 216 5170957
http://www.teknofoam.com
250
TEKPOL TEKNİK POLİÜRETAN SANAYİ VE TİC. A.Ş.
+90 216 3786451
+90 216 3786456
http://www.tekpol.com.tr
251
TELFORM KELEPÇE VE YAY SAN. TİC. A.Ş.
+90 262 7514420
+90 262 7514510
http://www.telform.com.tr
252
TEMEL CONTA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4835409
+90 232 4259269
http://www.temelconta.com.tr
253
TERBAY MAKİNA ENDÜSTRİ VE TİCARET A.Ş.
+90 232 4782525
+90 232 4782526
http://www.terbay.com.tr
254
TEZMAKSAN MAKİNA SA. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6746010
+90 212 5651842
http://www.tezmaksan.com
255
THYSSENKRUPP OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582607
+90 262 6447528
http://www.thyssenkrupp.com
256
TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 4110110
+90 224 4110111
http://www.tiautomotive.com
257
TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. / GEBZE
+90 262 6784800
+90 262 6784890
http://www.tiautomotive.com
258
TIR-SAN TREYLER SAN. VE TİC. NAKLİYAT A.Ş.
+90 216 5640200
+90 216 3118097
http://www.tirsan.com
259
TİRSAN KARDAN A.Ş.
+90 232 4636161
+90 232 4225332
http://www.tirsankardan.com.tr
260
TKG OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2807900
+90 224 4823934
http://www.tkg.com.tr
261
TOKSAN YEDEK PARÇA İMALAT TİCARET VE SANAYİ A.Ş.
+90 224 4111950
+90 224 4111959
http://www.toksanotomotiv.com
262
TOPÇESAN TOPBAŞ ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2612555
+90 224 2610137
http://www.topbasgroup.com.tr
263
TOYOTA TSUSHO EUROPE S.A. - TÜRKİYE GEBZE ŞUBESİ
+90 262 6788100
+90 262 6580284
http://www.toyota-tsusho.com
264
TOYOTA TSUSHO OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 6788100
+90 262 6580284
http://www.ttesa.net
265
TOYOTETSU OTOMOTİV PARÇ. ÜRETİM VE TİC. A.Ş.
+90 262 6588710
+90 262 6588717
http://www.toyetsu.com.tr
266
TOZMETAL TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 212 8805660
+90 212 8806147
http://www.tozmetal.com
267
TRAKYA CAM SAN. A.Ş.
"+90 212 3503366
+90 212 3504366
http://www.sisecam.com
268
TRİGO ÇÖZÜM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3520167
+90 212 3520168
http://www.trigo.net
269
TUTANLAR MOTORLU ARAÇLAR TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 212 6891370
+90 212 6891368
http://www.weger.com.tr
270
TÜRK HENKEL KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 216 5794000
+90 216 4690748
http://www.henkel.com.tr
271
UÇAR METAL MAKİNE OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6556018
+90 262 6555915
http://www.ucar.com.tr
272
ULUS METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6771021
+90 262 6771025
http://www.ulusmetal.com.tr
273
USO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3641090
+90 216 3646547
http://www.uso.com.tr
274
ÜNÜVAR ELEKTRONİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4205000
+90 216 4156507
http://www.unuvar.com
275
VALEO OTOMOTİV SİSTEMLERİ END. A.Ş.
+90 224 2700400
+90 224 2610055
http://www.valeo.com
276
VAN PRES DÖKÜM KROMAJ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2431458
+90 224 2431460
http://www.vanpres.com.tr
277
VERİTAS OTOMOTİV SAN. LTD. ŞTİ.
+90 282 7264762
+90 282 7251847
http://www.veritas-ag.de
278
YAZAKİ OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2701000
+90 224 5248999
http://www.yazaki-europe.com
279
YEMENİCİ OTOMOTİV VE PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6432122
+90 262 6412836
http://www.yemenici.com
280
YENMAK MOTOR GÖMLEK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 332 2489276
+90 332 2484855
http://www.yenmak.com.tr
281
YETSAN OTO KALORİFER VE RADYATÖR SAN. TİC. A.Ş.
+90 364 2350413
+90 364 2350415
http://www.yetsan.com
282
YILDIZ KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 7711515
+90 212 7712898
http://www.yildizkalip.com
283
YİĞİT AKÜ MALZEMELERİ NAKLİYAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2670280
+90 312 2670861
http://www.yigitbattery.com
284
YOĞURTÇUOĞLU KAUÇUK PARÇA SANAYİ
+90 224 4823002
+90 224 4823001
http://www.omrubber.com
285
ZATEL PRES DÖKÜM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3951302
+90 216 3950112
http://www.zatel.com.tr
286
ZF LEMFÖRDER AKS MODÜLLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3981307
+90 232 3981391
http://www.zf.com
287
ZF TÜRK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5920750
+90 212 5920764
http://www.zf-group.de
Kasım November - Aralık December 2011
www.taysad.org.tr
Download