Araştırma Raporu

advertisement
Komite: Silahsızlanma Komitesi – 2030 Roma
Sorun: Nükleer Silahların Kontrol Altına Alınması
Yazar: Mehmet Haluk OVACIK, Barış Yakut, Nevzat Taşcı
Pozisyon: Komite Başkanı, Komite Başkan Yardımcısı, Komite Başkan Yardımcısı
Araştırma Raporu
Giriş
Komitemiz, Birleşmiş Milletler Genel Kurul 1. Komite olup konusu
silahsızlanmadır. Komite adı Silahsızlanma Komitesi olarak da geçmektedir.
ANMUN 2016’ya özel olarak konusu geliştirilmiş olan komitemiz gelecek
zamanlı kurgu komitesi olacaktır ve adı “2030 Roma ”dır. Dünya çapında artan
nükleer silahlanma ve ağır sonuçlarının ardından küreselleşmiş nükleer bir kaos
havası oluşmuştur. Bunun üzerine Birleşmiş Milletlerin yoğun çabaları
sonucunda 2030 yılında, Roma’da özel bir Silahsızlanma Komitesinin
toplanmasına karar verilir. Bütün etkenlerin dikkate alınacağı ve karşılıklı
işbirliklerin gerçekleştirileceği bir komite sonunda dünya barışına katkıda
bulunması beklenen bir Çözüm Protokolü yazılacaktır.
Komitemiz kurgu komitesi olacağından siz delegelerin bu Hazırlık Dokümanına
dikkatlice çalışması beklenmektedir.
Anahtar Kelimeler
Nükleer Enerji: Uranyum gibi ağır radyoaktif atomların bir nötronun çarpması
ile daha küçük atomlara bölünmesi (fizyon) veya hafif radyoaktif atomların
birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük miktarda
enerji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir.
Nükleer Silah:Atıldığı veya kullanıldığı yerde kitlesel yok etme gücüne sahip,
atom çekirdeğinin parçalanması ile oluşmuş oldukça güçlü silahlardır. 1945
yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Japonya’daki Hiroşima ve Nagazaki’ye
attığı iki atom bombasından sonra dünya tarafından tanınan bu silah hızlı bir
şekilde diğer ülkelerin de envanterine girmiştir. İlk başta atom bombaları
varken zaman ile atomun parçalanmasından elde edilen enerjiyle Hidrojen
bombası da yapılmıştır. Nükleer bombalar atıldıkları yere ses, ısı, ışık ve
radyasyon yayar.
1
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Atom Bombası: Atom çekirdeğinin parçalanması sonucu kontrolsüz çekirdek
tepkimesinin oluşturulması ile elde edilen bir bomba çeşididir. Bu çekirdek
tepkimesi oldukça hızlı geliştiğinden ortaya muazzam bir enerji açığa çıkar ve
patlama gerçekleşir. Bu patlamayı takiben bir şok dalgası yayılır. Tahribat genel
olarak bu şok dalgası yüzünden gerçekleşir. Atom bombasının etkisi 40 km
çapındadır ancak çeşitli mühendisliklerle etkisi küçültülebilir veya büyütülebilir.
Atom bombasının patlaması için çekirdek tepkimesinin meydana gelmesi
gerekmektedir ve bu tepkimenin patlamaya sebep vermesi için belli bir
dengesizlik olması gerekir. Çekirdek tepkimesinin bu dengesizliğe ulaşması için
kritik adı verilen seviyenin altına inmesi veya üstüne çıkması gerekmektedir. Bu
duruma ulaşmak kritik hacim ve kritik kütle ile mümkündür. Atom bombalarına
da kritik kütle sağlanacak kadar malzeme konulur. Ancak bu malzeme kritik
hacmin meydana gelmemesi için dağınık yerleştirilir. Bir fünye ile tetiklenecek
şekilde bekleyen bu malzeme fünye ile tetiklendiğinde bir araya gelir ve kritik
hacim sağlanarak kritik kütlenin tepkimeye yol açması sağlanır. Bunun
sonucunda kontrolsüz çekirdek tepkimesi yüzünden patlama gerçekleşir.
Hidrojen Bombası: Ağır hidrojen atom çekirdeklerinin birleştirilerek helyum
elde edildiği termonükleer tepkimeden oluşan bombaya hidrojen bombası
denir.
NPT: Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması(Non-Proliferation
Treaty veya NPT)
Olayların Zaman Çizelgesi
 2016: Birleşmiş Milletler tarafından Dünya’daki şiddet olaylarının arttığı
ve nükleer silahlanmanın birçok devlet tarafından caydırıcı silah gücü adı
altında arttırılmasına karar verildiği gözlemlendi.
 2017: Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Andlaşmadaki
3. maddeye göre düzenlenmiş olan Uluslararası Atom Enerji Ajansı
tarafından ülkelerin denetlenmesinde zorluklar oluştuğu ve bazı ülkelerin
3. maddeyi ihlal ettiği gözlemlendi.
 2018: Bazı ülkelerin Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin
Andlaşmadaki 2. maddeye göre düzenlenmiş olan Nükleer Silah
teknolojisinde yardım almamak kuralını ihlal ettiği ve teknoloji satın
almaya çalıştığı gözlemlendi.
2
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
 2019: Rusya’nın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin
Andlaşmadaki 1. maddeye göre düzenlenmiş olan Nükleer Silah
teknolojisinin paylaşılmaması kuralını ihlal ettiği ve Nükleer Silah
teknolojisini belli anlaşmalar karşılığında sattığı tespit edildi.
 2020: Eski bir CIA ajanı olan Peter Olicena tarafından sızdırılan
Wikimileaks belgelerinde Rusya’nın yanında Çin, Amerika, Fransa ve
Almanya’nın da Nükleer Silah teknolojisi sattığı tespit edildi. Belgede aynı
zamanda Nükleer Silah teknolojisi alan ülkeler de bulunmaktadır.
 2020: CIA başkanı John OwenBrennan basına sızan Wikimileaks
belgelerinin doğru olduğunu kabul ettikten sonra istifa etti.
 2020: Eski CIA başkanı John OwenBrennan evinde ölü bulundu. Adli
rapora göre John OwenBrennan intihar etti.
 2021: Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşma
geçerliliğini yitirdi.
 2021: Birleşmiş Milletler ’in yayınladığı bir raporda ülkelerin Nükleer
Silahlanma oranları gün yüzüne çıktı. Oluşan risk tablosunun birçok
ülkede korku ve kargaşa ortamı oluşturması sonucunda Misakı Nükleer
Antlaşması dünyadaki ülkelerce imzalandı. Nükleer Silahların Yayılmasının
Önlenmesine İlişkin Andlaşmayı imzalamayan Güney Sudan bu seferki
anlaşmayı imzalarken Hindistan, İsrail ve Pakistan bu anlaşmayı da
imzalamadı. Önceki Antlaşmadan sonradan çekilen Kuzey Kore ise Misakı
Nükleer Antlaşmasını direkt imzalamadı.
 2022: Türkiye’deki İncirlik Üssünden IŞİD tarafından 3 adet nükleer
silah(B61) çalındı.
 2023: IŞİD tarafından Mısır’ın İskenderiye limanında B61 Tipi Nükleer
bombası patlatıldı. Patlama sonucunda 6.5 km çapta 830.090 sayıda
insan öldü.
 2024: Güney Kore ve Kuzey Kore arasında fiili savaş başladı.
 2027: Amerika Birleşik Devletleri’nin desteği ile süren 3 yıllık savaşın
ardından alınan muharebe galibiyetleri ile Güney Kore savaşı
sonlandıracak güce ulaştı. Birlikler, Kuzey Kore’nin başkenti Pyongyang’a
kadar ilerledi. Kaybedeceğini anlayan Kim Joung-un Kuzey Kore lideri
elindeki tüm füze başlıklarını Güney Kore’ye ateşledi ve Güney Kore’de
biri nükleer biri normal olmak üzere iki tane patlama gerçekleşti. Seul ve
3
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi




Incheon şehirlerinde gerçekleşen patlamalarda toplam 1.064.078 insan
öldü.
2028: Kuzey Kore’nin yıkılmasının ardından ülkeyi modern dünyaya
adapte etmek ve halkın refahını sağlamak amacıyla yeni bir yönetim
heyeti oluşturuldu. Bu heyette:
i) Kuzey Kore halkını temsilen bir temsilci,
ii) Güney Kore’den bir temsilci,
iii) Amerika Birleşik Devletleri’nden bir temsilci,
iv) Çin Halk Cumhuriyeti’nden bir temsilci,
v) Japonya’dan bir temsilci bulunmaktaydı.
2028: Dağılan Kuzey Kore’den kaçan bir Nükleer Başlıklı Denizaltı, Nihon
No Fukushi Ryodan’ın (Milli Japonya İntikam Tugay’ının) eline geçti.
2029: Nihon No Fukushi Ryodan, bir yıllık bir planın ardından Hawaii’de
Nükleer intihar saldırısı düzenledi.
2030: Birleşmiş Milletler daveti ile Eylül ayında Roma’da Silahsızlanma
Komitesi gerçekleştirilir.
Antlaşmalar ve Olaylar
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması(Non-Proliferation
Treaty veya NPT):
(Antlaşmayı imzalayan ülkeler-yeşil, imzalamayan ülkeler-kırmızı)
1 Temmuz 1968’te New York’ta imzalanmıştır. 5 Mart 1970’te ise yürürlüğe
girmiştir. Toplam imzacı devlet sayısı 191’dir. Antlaşma korunma yerleri
Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Sovyetler Birliği Hükümetidir.
Antlaşma 11 Mayıs 1995’te süresiz olmak üzere uzatılmıştır.
Antlaşma İçeriği:
4
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi




M A D D E- IAntlaşmaya taraf nükleer silah sahibi her devlet, nükleer silahları veya diğer patlayıcı
nükleer araçları ya da bu gibi silahların veya diğer patlayıcı araçların kontrolünü, doğrudan doğruya
veya dolaylı olarak, kime olursa olsun, devretmemeyi, ve nükleer silah sahibi olmayan herhangi bir
Devlete, nükleer silahları veya diğer nükleer patlayıcı araçların kontrolünü elde etmesi için herhangi bir
şekilde yardım, özendirme veya isteklendirmede bulunmamayı üstlenir.
M A D D E - IIAntlaşmaya Taraf nükleer silaha sahip olmayan her Devlet, nükleer silahları veya diğer
nükleer patlayıcı araçları yahut bu silahların veya patlayıcı araçların kontrolünü, kimden olursa olsun,
doğrudan doğruya veya dolaylı şekilde devralmamayı; nükleer silahları veya diğer patlayıcı nükleer
araçları yapmamayı veya başka şekilde elde etmemeyi ve bu silahların veya patlayıcı araçların yapımı
için herhangi bir yardım aramamayı veya almamayı üstlenir.
M A D D E - III
1. Antlaşmaya taraf nükleer silaha sahip olmayan her Devlet, Uluslar arası Atom
enerjisi Ajansı'nın statüsüne ve Ajansın güvenlik denetimi dizgesine uygun
olarak, nükleer enerjinin barışçıl amaçla kullanılmasının, nükleer silahlara veya
diğer patlayıcı nükleer araçlara saptırılmasını önlemek amacıyla, sadece bu
Antlaşma ile üzerine aldığı yükümlülükleri uygulayıp uygulamadığının
kanıtlanması amacıyla, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile görüşmeler yoluyla
akdedilecek bir anlaşmada belirtilecek güvenlik denetimini kabul etmeyi üstlenir.
Bu maddenin gerektirdiği güvenlik denetimi yöntemleri, kaynak ve fisyona
uğrayabilen özel madde bakımından hem bu maddelerin herhangi bir ana
nükleer tesiste üretimi, işlenmesi veya kullanılması sırasında, hem de böyle bir
tesisin dışında bulunduğu sırada uygulanacaktır. Bu maddenin gerektirdiği
güvenlik denetimi, anılan devletin egemenliği altındaki toprakları üzerinde veya
kendi kontrolü altındaki herhangi bir yerde yürütülen bütün barışçıl nükleer
çalışmalarda kullanılan kaynak ve fisyona uğrayabilen özel maddelerin tümüne
uygulanacaktır.
2. 2. Antlaşmaya Taraf her Devlet (a) kaynak veya fisyona uğrayabilen özel madde
veya (b) fisyona uğrayabilen özel maddenin işlenmesi, kullanılması veya üretimi
için özel olarak tasarlanmış veya hazırlanmış cihaz veya maddeyi, kaynak veya
fisyona uğrayabilecek özel madde, işbu maddenin gerektirdiği güvenlik
denetimine bağlı kılınmadıkça, nükleer silaha sahip olmayan herhangi bir
devlete, kullanma amacı barışçıl olsa da, olmasa da, sağlamamayı üstlenir.
3. 3. İşbu maddenin gerektirdiği güvenlik denetimi, Antlaşmasının IV Maddesine
uygun biçimde ve işbu madde Hükümleri ve önsözde belirtilen güvenlik denetimi
ilkesi uyarınca, nükleer maddenin barışçıl amaçlarla işlenmesi, kullanılması veya
üretimine ait nükleer madde ve cihazın uluslararası alışverişi dahil, tarafların
iktisadi ve teknolojik gelişmesini veya barışçıl nükleer çalışmalar alanında uluslar
arası işbirliğini engellemeyecek şekilde uygulanacaktır.
4. 4. Andlaşmaya Taraf nükleer silah sahibi olmayan Devletler, tek başlarına veya
diğer Devletlerle birlikte, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın Statüsüne uygun
olarak, bu maddenin gereklerini yerine getirmek üzere, Uluslararası Atom
Enerjisi Ajansı ile anlaşmalar akdedeceklerdir. Sözkonusu anlaşmaların
görüşülmesi, bu Andlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren ilk 180 gün içinde
başlayacaktır. Onay veya katılma belgelerini 180 günlük süreden sonra vermiş
olan Devletler için sözkonusu anlaşmaların görüşülmeye başlanması, belgelerin
sunulma tarihinden sonraya bırakılmayacaktır. Bu anlaşmalar, engeç,
görüşülmelerinin başlama tarihini izleyen 18 ay içinde yürürlüğe girecektir.
M A D D E - IV
5
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
5.




Bu Andlaşmanın hiçbir hükmü, ayrıcalık gözetmeksizin ve I ve II. Maddelere
uygun olarak, Andlaşmaya Taraf olan bütün devletlerin, nükleer enerjinin barışçıl
amaçlarla araştırılmasının, üretiminin ve kullanılmasının geliştirilebilmesi için ile
ilgili vazgeçilmez haklarını olumsuz biçimde etkiler şekilde yorumlanmayacaktır.
6. 2. Bu Andlaşmaya Taraf bütün Devletler, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla
kullanılmasını sağlayacak cihaz madde, bilimsel ve teknolojik bilgilerin mümkün
olan en geniş ölçüde alışverişini kolaylaştırmayı üstlenirler ve bu alışverişe
katılma hakkına sahiptirler. Bunu gerçekleştirebilecek Andlaşmaya Taraf
Devletler, dünyanın kalkınmakta olan bölgelerinin ihtiyaçlarını gereğince
gözönünde tutarak, özellikle işbu Andlaşmaya Taraf nükleer silahlara sahip
olmayan Devletlerin topraklarında, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla
uygulanmasının daha da geliştirilmesine, tek başlarına veya diğer Devletlerle
veya uluslararası örgütlerle birlikte, katkıda bulunmak üzere işbirliğini de
yapacaklardır.
M A D D E- V İşbu Andlaşmaya Taraf her devlet, Andlaşma gereğince, uygun uluslar arası gözlemleme
ve uygun uluslar arası yöntemlerle, barışçıl nükleer patlamaların Yararlarını, bu Andlaşmaya Taraf
nükleer silahlara sahip olmayan Devletlere ayrıcalık göstermeksizin açık bulundurmayı açık
bulundurmayı ve bu gibi Devletlerden, kullanılan patlayıcı araçlar karşılığı alınacak bedeli mümkün olan
düşük düzeyde tutmatyı ve arştırma ve geliştirme giderlerini hesaba katmamak için gerekli önlemleri
almayı üstlenir. Andlaşmaya Taraf nükleer silah sahibi olmayan devletler bu gibi yararları, özel bir
uluslararası anlaşma veya anlaşmalar uyarınca ve nükleer silahlara sahip olmayan Devletlerin yeteri
şekilde temsil edildikleri uygun bir uluslararası örgüt aracılığı ile sağlayabileceklerdir. Bu konudaki
görüşmeler, Andlaşma yürürlüğe girdikten sonra,mümkün olan en kısa zamanda başlayacaktır.
Andlaşmaya taraf nükleer silahlara sahip olmayan devletler, isterlerse ikili anlaşmalara dayanarak da
bu faydalardan yararlanabilirler.
M A D D E- VIAndlaşmaya Taraf devletlerin her biri, nükleer silah yarışının yakın tarihte durdurulması
ve nükleer silahsızlanmaya ilişkin etkili önlemler ile sıkı ve etkili uluslararsı denetim altında genel ve
tam silahsızlanmaya ilişkin bir anlaşma akdi için görüşmeleri iyi niyetle yürütmeyi üstlenir.
M A D D E - VII Bu Andlaşmanın hiçbir hükmü, herhangi bir devletler grubunun kendi topraklarının
nükleer silahlardan tamamiyle arındırılmasını sağlamak amacıyla bölgesel andlaşmalar yapma hakkını
etkilemez.
M A D D E - VIII
7. Andlaşmaya Taraf herhangi bir Devlet Andlaşmada değişiklikler yapılmasını
önerebilir. Önerilen her hangi bir değişikliklik metni saklayıcı Hükümetlere
sunulacak, bu Hükümetler de anılan Andlaşmanın bütün taraflarına yazıyla
bildireceklerdir. Bunun üzerine, Andlaşmaya Taraf Devletlerden üçte biri veya
daha fazlası istediği takdirde, saklayıcı Hükümetler böyle bir değişikliği görüşmek
üzere, Andlaşmaya Taraf bütün Devletlerin çağrılacağı bir konferans
toplayacaklardır.
8. 2. Bu Andlaşmada yapılacak herhangi bir değişiklik, Andlaşmaya Taraf olan bütün
Devletlerin oy çoğunluğu ile kabul edilmeli, bu çoğunlukta, Andlaşmaya Taraf
nükleer silah sahibi bütün devletlerin oylarıyla,değişiklik metninin taraflara
bildirildiği tarihte Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının Guvernörler meclisi üyesi
olan bütün diğer Taraf devletlerin oyları da bulunmalıdır.Değişiklik, değişiklikle
ilgili onay belgesini veren her Taraf devlet için, Andlaşmaya Taraf nükleer
silahlara sahip bütün Devletler ve değişiklik önerisinin bildirildiği tarihte
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının Guvernörler Meclisi üyesi olan diğer bütün
Taraf devletler dahil olmak üzere, bütün Tarafların çoğunluğunun onay
belgelerini vermeleri üzerine yürürlüğe girecektir. Bu tarihten sonra diğer
6
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
9.

M A D D E - IX
1.
2.
3.
4.
5.
6.

herhangi bir Taraf Devlet bakımından değişiklik, Devletin değişiklikle ilgili onay
belgesini verdiği tarihten itibaren yürürlüğe girecektir.
3. Bu Andlaşmanın yürürlüğe girmesinden beş yıl sonra, önsözdeki amaçların ve
Andlaşma hükümlerinin uygulama durumunu saptamak amacıyla Andlaşmanın
işleyişini gözden geçirmek üzere İsviçre'nin cenevre şehrinde Andlaşmaya taraf
devletlerin katılacağı bir konferans toplanacaktır. Bundan sonra, beş yıllık
aralarla Andlaşmaya taraf Devletlerin çoğunluğu yine Andlaşmanın işleyişinin
gözden geçirilmesi amacıyla, saklayıcı Hükümetlere bir öneride bulunarak yeni
konferanslar toplanmasını sağlayabilirler.
Bu Andlaşma, imza için bütün Devletlere açık olacaktır. İş bu Maddenin üçüncü
fıkrasına göre, yürürlüğe girmesinden önce imzalamayan herhangi bir devlet
Andlaşmaya herhangi bir zamanda katılabilir.
2. Bu Andlaşma, Andlaşmayı imzalamış Devletlerin onayından geçecektir. Onay
ve katılma belgeleri, işbu Andlaşmada Saklayıcı Hükümetler olarak belirlenen
Amerika Birleşik Devletleri, Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı,
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Hükümetlerine verilecektir.
3. Bu Andlaşma, Hükümetleri Saklayıcı olarak belirlenmiş Devletlerin ve
Andlaşmayı imzalamış bulunan diğer 40 Devletin onaylamasından ve onay
belgelerini vermelerinden sonra yürürlüğe girecektir. İşbu Andlaşma
bakımından, nükleer silah sahibi Devlet, 1 Ocak 1967 tarihinden önce nükleer bir
silah ya da diğer patlayıcı araç yapıp patlatmış olan Devlettir.
4. Onay ve katılma belgelerini Andlaşmanın yürürlüğe girmesinden sonra veren
devletler bakımından Andlaşma, onay ve katılma belgelerinin verilme tarihinde
yürürlüğe girecektir.
5. Saklayıcı Hükümetler, Andlaşmayı imzalamış ve Andlaşmaya katılmış bulunan
bütün devletlere,her bir imza tarihini, her bir onay veya katılma belgesinin
verilme tarihlerini, Andlaşmanın yürürlüğe giriş tarihini ve bir konferans
toplanması için yapılan istemlerin veya diğer bildirimlerin alınış tarihlerini vakit
geçirmeden bildireceklerdir.
6. İşbu Andlaşma, saklayıcı Hükümetlerce Birleşmiş Milletler yasasının 102.
Maddesi uyarınca tescil edileceklerdir.
M A D D E -X
1.

Taraflardan herbiri, ulusal egemenliğini uygulayarak, Andlaşmanın konusuna
giren olağan üstü olayların ülkesinin yüksek çıkarlarını tehlikeye düşürdüğüne
karar verirse, Andlaşmadan çekilme hakkına sahip olacaktır. Bu durumda,
çekilme kararı hakkında, üç ay önceden Andlaşmayı bütün taraflarına ve
birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine bildirimde bulunacaklardır. Bu bildirim,
Taraf devletin yüksek çıkarlarını tehlikeye sokmuş saydığı olağanüstü olaylar
hakkında bir açıklamayı içerecektir.
2. 2. Andlaşmanın yürürlüğe girmesinden yirmibeş yıl sonra, Andlaşmanın süresiz
olarak yürürlükte kalıp kalmayacağını veya belirli bir ek süre veya süreler için
uzatılıp, uzatılmayacağını kararlaştırmak üzere bir konferans toplanacaktır. Bu
karar Andlaşmaya taraf Devletlerin çoğunluğunca alınacaktır.
M A D D E -XI İngilizce, Rusça, Fransızca, İspanyolca ve Çin'ce metinleri eşit derecede geçerli olan işbu
Andlaşma saklayıcı Hükümetlerin arşivlerinde saklanacaklardır. İşbu Andlaşmanın usulüne uygun
olarak onaylanmış nüshaları, Saklayıcı Hükümetler tarafından Andlaşmayı imzalamış ve Andlaşmaya
katılmış Devletlerin Hükümetlerine iletilecektir. Bu hususları bildirerek, aşağıda imzaları bulunan yetkili
7
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
temsilciler, Andlaşmayı imzalamışlardır. Bindokuzyüzaltmışsekiz yılının Temmuz ayının birinci günü
Londra, Moskova ve Vaşington'da üç nüsha olarak düzenlenmiştir.
Ekim 2016 Birleşmiş Milletleri Gözlem Raporu:
2016 yılı itibari ile %40 oranında artan terör ve şiddet olayları son yıllarda
hükümetlere kendini daha fazla hissettirmiştir. Terör ile mücadele istikrarlı
olarak devam ettirilse de bir türlü terörün bitirilmemesi birçok soruyu da
gündeme taşımıştır. Terör örgütlerinin mali destekçileri sorgulanmaya
başlanmıştır. Bu araştırmalar ışığında terör örgütlerinin ötesinde mali
destekçilere karşı gözdağı vermenin önemi küresel çapta kabul görmüş ve bazı
ülkeler bunun nükleer silah yatırımları ile gerçekleşebileceğini iddia etmiştir.
Birleşmiş Milletler Nükleer Silahlanmaya tamamen karşıdır. Olası bir Nükleer
Silahlanma oranında artış diğer ülkelerin de mücadele edebilir seviyeye gelmek
için Nükleer Silaha yatırım yapması anlamına gelmektedir.
Nisan 2017 1. Antlaşma İhlalleri Raporu:
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşmadaki 3. Maddeye
göre, antlaşmayı imzalayan ülkeler Uluslararası Atom Enerji Ajansı tarafından
denetlenecektir. Ancak bazı ülkelerin denetlemelerde usulsüzlük yaptığı ve bazı
ülkelerin denetlemeleri engellediği tespit edilmiştir. Bu durum denetlemeleri
kurallarınca gerçekleştiren ülkeler tarafından tepki görmüştür.
Denetlemelerde usulsüzlük yapan ülkeler:
 Türkiye
 İran
 Çin Halk Cumhuriyeti
Denetlemeleri engelleyen ülkeler:
 Suriye
 Nijerya
Şubat 2018 2. Antlaşma İhlalleri Raporu:
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşmadaki 2. Maddeye
göre, Nükleer Silah teknolojisinde yardım almamak ve yardım talep etmemek
kuralını ihlal ettiği gözlemlenen ülkeler oldu. Açık bir şekilde İran’ın Rusya ve
Çin Halk Cumhuriyeti’nden Nükleer teknoloji talep ettiği belirlendi. Fakat söz
konusu bu iki ülkenin teknoloji paylaşımında bulunup bulunmadığı net değil.
İran’ın yanı sıra Ukrayna’nın da Amerika Birleşik Devletleri’nden, Fransa’dan ve
8
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Birleşik Krallık’tan teknoloji talep ettiği bilinmekte ama teknolojiyi tedarik edip
edemediği bilinmemekte.
Temmuz 2019 3. Antlaşma İhlalleri Raporu:
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşmadaki 1. maddeye
göre, Nükleer Silah teknolojisinin paylaşılmayacaktır. Ancak Rusya’nın bu kuralı
ihlal ettiği ve nükleer Silah teknolojisini belli antlaşmalar karşılığında sattığı
tespit edildi. Bulgular İran ile nükleer teknolojiyi paylaşan ülkenin Rusya
olduğunu gösteriyor. Rus yetkililer bu duruma itiraz ederken asıl teknoloji
satışının Amerika Birleşik Devletleri tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti.
Ocak 2020 Wikimileaks Belgeleri:
Eski bir CIA ajanı olan Peter Olicena tarafından sızdırılan Wikimileaks belgeleri,
Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşmasının ne boyutta
ihlal edildiğini dünya kamuoyuna göstermiş oldu. Belgeye göre birçok ülke
teknoloji talep etmekte ve birçok ülke nükleer teknolojileri ülkelerindeki
ekonomik açıkları kapatmak uğruna satmaktadır. Oluşan karaborsanın herkes
tarafından öğrenilmesi diplomatik ilişkilerde birkaç ay aksamaya sebep
olacaktır. Belgeye göre nükleer teknoloji satan ülkeler:
 Amerika Birleşik Devletleri
 Rusya
 Çin Halk Cumhuriyeti
 Birleşik Krallık
 Fransa
 Almanya
Belgelere rağmen teknolojiyi satan bu ülkeler teknolojiyi paylaşmadıklarını iddia
etmekte, birbirlerini suçlamakta ve suçlamaları inkar etmektedirler. Belgelerin
sızıntı kaynağı CIA’in yaptığı açıklama: “Rusya hedef tahtası olmamak için kendi
suçunu bize atmaya çalışıyor” şeklindeydi.
9
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Şubat 2020 CIA Başkanı - Wikimileaks Belgeleri:
(CIA’in logosu)
4 Şubat sabahı CIA Başkanı John OwenBrennan’nın gerçekleştirdiği basın
toplantısı gündem oldukça sarstı. CIA Başkanı John OwenBrennan, Wikimileaks
belgelerinin gerçek olduğunu ve böylesine büyük riskler taşıyan nükleer silahlar
hakkında gizliliğin dünyaya faydası olmadığını söyledi. Hayatının riskte olduğunu
ve Wikimileaks belgelerinin ciddiye alınması gerektiğini belirterek istifasını ilan
etti. Beyaz Saray sözcüsü David Cerney’ye CIA’ye verdiği hizmetlerden dolayı
John OwenBrennan’a teşekkür ederken Wikimileaks belgeleri hakkında yaptığı
açıklamaları “Neyin gerçek olduğunu anlamak için bugünlerde sadece kendi
ülkemize güvenmeliyiz” şeklinde belirsiz bir açıklama yaptı.
Şubat 2020 CIA Başkanı John OwenBrennan Ölü Bulundu:
Dünya kamuoyu şok bir haberle sarsıldı. Geçtiğimiz günlerde istifa eden eski CIA
Başkanı John OwenBrennan evinde ölü bulundu. Adli rapor intihar olduğunu
söylese de Wikimileaks açıklamasının hemen ardından gerçekleşmesi birçok
senaryonun da kapısını aralamakta. Bu olaydan sonra Wikimileaks belgeleri
dünya kamuoyunda net bir şekilde kabul görmeye başladı.
Mayıs 2021 Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşma
Geçerliliğini Yitirdi:
Ortaya çıkan ihlaller ve belgelerin ardından ülkeler tek tek antlaşmadan
imzasını çekmeye ve diğer ülkelerin üstünlüğüyle baş edebilme, savunma
yapılarını güçlendirebilme adına nükleer silah yatırımları yapmaya başladı. Bu
durum barış örgütleri ve Birleşmiş Milletler tarafından endişe ile takip edilirken
uluslararası psikoloji enstitüler ise birçok ülkede insanların psikolojisinde
nükleer endişeden ötürü bozulma bulgularına rastladığını açıkladı.
10
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Haziran 2021 Nükleer Silahlanma Raporu:
Üzülerek bildirmek isteriz ki Birleşmiş Milletler olarak gördüğümüz tablo
korkutucu. Geçtiğimiz yıllarda yaşanan terör olayları ve takiben gerçekleşen
nükleer silahlanma rekabeti bambaşka bir nükleer teçhizat verisi ortaya çıkardı.
Araştırma komisyonumuzun gerçekleştirmiş olduğu incelemeler sonucunda
Nükleer Silah teknolojisi satışları ve nükleer başlık sayıları tespit edilmiştir.
Aşağıda komisyonumuz tarafından tespit edilebilmiş olan satışlar ve başlık
sayılarını bulabilirsiniz:
 Rusya’dan İran’a: (50 milyar dolarlık anlaşma)
a) Nükleer bomba teknolojisi
b) 2 atom bombası başlığı
 Amerika Birleşik Devletleri’nden Suudi Arabistan’a (65 milyar dolarlık
anlaşma)
a) Nükleer teknoloji
b) 2 atom bombası
 Birleşik Krallık’tan Mısır’a (20 milyar dolarlık anlaşma)
a) 1 Nükleer bomba
 Çin Halk Cumhuriyeti’nden Kuzey Kore’ye: (Anlaşmaya ulaşılamadı)
a) Uzun menzilli roket teknolojisi
b) 4 Nükleer bomba
 Hindistan’dan adı bilinmeyen Silah Tüccarına (80 milyar dolar civarı
olduğu tahmin edilmekte)
a) Nükleer teknoloji: Diğer ülkelere nükleer teknolojinin bu ve tespit
edilemeyen buna benzer satışlardan kaynakladığını düşünülmekte.
Şu an elinde nükleer teknoloji veya silahı bulunduran devletler(tespit edilenler):
1. Amerika Birleşik Devletleri
2. Çin Halk Cumuriyeti
3. Birleşik Krallık
4. Fransa
5. Almanya
6. Rusya
7. Hindistan
8. İsrail
9. Kuzey Kore
11
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
10.Japonya
11.İran
12.Pakistan
13.İtalya
14.Türkiye
15.Fransa
16.Almanya
17.Rusya
18.İsrail
19.Suriye
20.Güney Kore
21.Mısır
22.Suudi Arabistan
23.İspanya
24.Belçika
25.Hollanda
26.Ukrayna
27.Polonya
Kamuoyunun bilgisine sunulur.
BM Araştırma Komisyonu
Ağustos 2021 Misakı Nükleer Antlaşması:
Haziran ayında ortaya çıkan Nükleer Silahlanma Raporunun ardından
endişelerini basın toplantılarıyla dile getiren dünya liderleri halklarının da
baskısıyla ortak bir antlaşma imzalamaya karar verdi. Nükleer Silahların
Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Andlaşmayı imzalamayan Güney Sudan bu
seferki anlaşmayı imzalarken Hindistan, İsrail ve Pakistan bu anlaşmayı da
imzalamadı. Önceki Antlaşmadan sonradan çekilen Kuzey Kore ise Misakı
Nükleer Antlaşmasını direkt imzalamadı. Etkisi ve riski oldukça yüksek olan
nükleer alanındaki tüm paylaşımların ve işlemlerin daha saydam bir ortamda
gerçekleştirilmesi, verilerin yeniden Birleşmiş Milletlere bağlı Uluslararası Atom
Enerjisi Ajansı ile paylaşılması kararlaştırıldı. Misakı Nükleer Antlaşması
maddelerine göre:
Silah seviyesinde nükleer teknoloji bilgisi paylaşılmayacak.
12
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Nükleer enerji teknolojisinin silahlandırmaya yönelik araştırma konusu
edinilmesi yasaklanacak.
Nükleer başlık satışı gibi bir olay mümkün olmayacak.
Herhangi bir başlık patlamasından başlığın üreticisi olan ülke sorumlu
tutulacak.
Ülkelerin toplu işbirliği ile nükleer silahlanmanın tamamen kaldırılması
ele alınacak.
Nükleer teknoloji üzerinde çalışan akademisyenlerin yurtdışında 6 aydan
fazla nükleer çalışma gerçekleştirilmesi yasaklanacak.
Ülkeler düzenli olarak Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile Nükleer
verilerini paylaşacak.
Kasım 2022 İncirlik Üssü IŞİD Operasyonu:
Tarihe geçen büyük fiyasko. Türkiye içerisinde örgütlenen IŞİD militanları tarihe
geçen büyük bir operasyon gerçekleştirdi. Kimin tarafından desteklendiği
bilinmeyen militanlar İncirlik üssüne gizlenmiş bir şekilde girerek 3 nükleer
silah(B61) çaldı. Olay dünya çapında ses getirirken bütün ülkelerde güvenlik en
üst seviyeye çıkarıldı. Batılı ülkeler Türkiye’yi suçlarken Türkiye İncirlik üssünün
Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri ile paylaşıldığını, tek suçun
kendisinde olmadığını iddia etmekte. Bütün bu tartışmaların ötesinde çalınan 3
B61 tipi nükleer silahın akıbeti bilinmemekte ve birçok ülke ortak operasyon
gerçekleştirme kararı almış bulunmakta. Amerikalı heyetin incelemeleri
sonucunda başlıkların 1 hafta önce çalındığı ve yerlerine sahtelerinin konduğu
tespit edildi bu yüzden çok büyük risklerin kapıda olduğu acil bir bildiriyle
kamuoyuna ve devletlere bildirildi.
Mayıs 2023 Kanlı İskenderiye Saldırısı:
Dünya çapında 7 günlük yas ilan edildi. Birleşmiş Milletler üyesi bütün ülkeler
kınama ve geçmiş olsun bildirgesi yayınladı. IŞİD tarafından Mısır’ın İskenderiye
limanında B61 bombası patlatıldı. Patlama sonucunda 6.5 km çapta 830.090
insan öldü. Kasım 2022’de İncirlik üssünden çalınan başlıklardan 2 tanesi
operasyonla geri alınmış olsa da kayıp olan başlık kendisini çok acı bir şekilde
gösterdi. Suriye’den deniz yoluyla İskenderiye’ye gelen başlığın limandaki
konteynırlarda 6 ay saklandığı tahmin edilmekte. Yaralarını sarmaya çalışan
13
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Mısır’a dünyanın dört bir yanından yardım yağarken Mısır içerisinde belli bir
kesimin Suriye’ye nükleer bomba atılması gibi uç talepleri her geçen gün sesini
arttırmakla beraber Birleşmiş Milletler ‘in ülkeler üzerindeki nükleer kurallara
yönelik baskısı da artmaktadır. Misakı Nükleer Antlaşmasına göre nükleer
başlığın sahibi sorumluluk almak zorundadır. Halen devam eden davalara
rağmen Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye devletlerinden
hiçbiri sorumluluk almamaktadır. Nato konuya sessiz kalırken Birleşmiş
Milletlerin temennisi nükleer başlığın sorumlusunun netleşmesi ve Mısır’a
tazminat ödemesidir.
*İskenderiye’ye yapılan saldırının harita görüntüsü
Mayıs 2024Kuzey Kore – Güney Kore Arasında Savaş Başladı:
Dünya 5 Mayısa tamamen farklı bir şekilde uyandı. Uzun süredir karşılıklı
misillemelerin yapıldığı Kuzey Kore – Güney Kore sınır hattında sabah 03:17
sularında Kuzey Kore’nin misillemesi sınır hattını Musudan balistik füzesiyle
aşarak 427 bin nüfuslu Paju şehrini vurdu. Yaklaşık 1.4 km yarıçapında alanı
tesir eden füze 82.357 insanın ölümüne sebep oldu. Kuzey Kore lideri Kim
Joung-un’un bu seviyede bir misillemesi beklenmezken Güney Kore hava
savunma sistemleri tartışma konusu oldu. Bütün bunları geride bırakan gelişme
ise sabah 06:32’de Güney Kore’nin Kuzey Kore’ye savaş ilan ederek 3 yıl sürecek
olan Büyük Paju Savaşını başlatmış olmasıdır.
14
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
*Paju/Güney Kore
Şubat 2027 Büyük Paju Savaşının Sona Ermesi:
Amerika Birleşik Devletleri’nin Güney Kore safında yer alması birçok yönden
Kuzey Kore’yi baskı altına almıştır ve Kuzey Kore neredeyse tüm muharebeleri
kaybetmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nin Ortadoğudaki USS John C. Stennis
uçak gemisini Ümit Burnu çevresinden dolandırıp Hint Okyanusa getirmesi ile
Çin’den başka sırtını yaslayacağı alan kalmayan Kuzey Kore neredeyse yenilmek
üzeredir. Amerika’nın USS John C. Stennis ile getirdiği uçaklarla Kuzey Kore’nin
Nompo, Chodo, Pipagot ve Segot limanlarını kullanılamayacak hale getirmesi
gizli destekçi Çin’in de şüpheye düşmesini sağlamıştır. Savaş sonrası Kuzey Kore
Yönetim Heyetinde elçi bulundurma ve doğal kaynaklardan yararlanma
hakkının teklif edilmesi üzerine Kuzey Kore’den gizli desteklerini tamamen
çeken Çin’i kaybeden Kuzey Kore yenileceğini anlamıştır. Ancak son bir koz
oynamak isteyen Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’un kanlı bir planı vardır.
Rapor:
14 Şubat sabahı Kuzey Kore başkentine (Pyongyang) kadar gelen Güney Kore
güçleri son muharebeyi gerçekleştirerek savaşı bitirecekti. Kuzey Kore lideri Kim
Joung-un’un talimatı ile hazırlanmış nükleer ve balistik füzeler olmak üzere 74
başlık ateşlendi.74 başlığın 72’si hava savunma ve merkezi kontrol sistemlerince
imha edildi. Maalesef Seul Musudan balistik füzesiyle vurulurken Incheon küçük
15
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
atom başlıklı bir füze tarafından vuruldu. Seul’de 213.336 insan ölürken
Incheon’da 850.742 insan öldü. Sakat kalan ve radyasyondan etkilenenler
milyonlarla ifade ediliyor.
Kuzey Kore lideri Kim Joung-un’un intihar ederek kendini yaktırdığı belirtildi.
*Seul’u vuran bombanın tesir alanı.
*Incheon’un etkilenen bölgelerini gösteren harita.
16
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Ocak 2028 Kuzey Kore Yönetim Heyeti Oluşturuldu:
Bir yıl süren askeri teçhizatların imha edilmesi, komünist rejimin izlerinin
silinmesi ve savaş yaralarının sarılmasının ardından Kuzey Kore’de yeniden
refah ortamını oluşturmak için Kuzey Kore Yönetim Heyeti oluşturuldu. Bu
heyette:
1. Kuzey Kore halkını temsilen bir temsilci,
2. Güney Kore’den bir temsilci,
3. Amerika Birleşik Devletleri’nden bir temsilci,
4. Çin Halk Cumhuriyeti’nden bir temsilci,
5. Japonya’dan bir temsilci bulunmaktaydı.
Nisan 2028 Nihon No Fukushi Ryodan:
1950’de Japonya’da gizli bir örgüt olarak kurulan Nihon No Fukushi Ryodan,
Milli Japonya İntikam Tugay’ı demektir. Mutlak amacı Japonya’yı aşağılayan
ülkelerden intikam almaktır ve en büyük hedefi 1945’te Hiroşima ve
Nagazaki’ye atom bombaları atan Amerika Birleşik Devletleri’dir. İntikam
alabilecek yapıya ulaşmak için öncelikle devlet içerisinde güç elde etmeyi
planlamış olan örgüt, 2025 itibari ile ülkenin birçok generaline ve yöneticisine
sahip durumdadır. İntikam için fırsat kollamaktadır.
Gelişme:
Şubat 2027’de dağılan Kuzey Kore’den Japonya’ya kaçan bir Nükleer Başlıklı
Denizaltı, Nihon No Fukushi Ryodan’ın (Milli Japonya İntikam Tugay’ının) eline
geçti. Denizaltını kayıtlara geçirmeyen örgüt, kayıt dışı nükleer silah ile mutlak
bir saldırı planlamaya karar verdi.
Ağustos 2029 Hawaii Nükleer Saldırısı:
1 yıllık planlamaların ardından Amerika Birleşik Devletleri ana kıtasının çok iyi
korunduğuna karar veren Nihon No Fukushi Ryodan örgütü onun yerin ABD
toprakları olarak sayılan Hawaii’ye saldırı gerçekleştirmeye karar verir. Fırlatılan
nükleer başlığın tespit edileceğine karar verilip fırlatmak yerine denizaltı ile
gizlice gidip kamikaze saldırı gerçekleştirmeye karar verirler. Type-033(Romeo)sınıfı olan denizaltı için 45 kişilik mürettebat toplanır. Büyük Çocuk adı verilen
atom bombası ile birlikte Hawaii’ye yola çıkılır. 28 Ağustos akşam saat 22:39’da
Honolulu açıklarında atom bombası patlatılır ve gece gündüze döner. Yaklaşık
17
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
ölü sayısı 370.000 insan olarak tahmin edilmekle beraber tam ölü sayısı halen
tespit edilememiştir.
Bu saldırı sonrasında ilk 1 ay boyunca failler tespit edilemezken, Nihon No
Fukushi örgütünün başkanı bir intihar videosunda bütün planı itiraf ederek
intihar eder. Bunun üzerinde Amerika birleşik Devletleri sert bir şekilde
Japonya’yı suçlar. Ancak Japon hükümeti bu yapının kendisinden bağımsız
olduğunu ileri sürer. Bu tartışma halen sürmektedir. İki ülkede anlaşmak
istemekte, Amerika Birleşik Devletleri suçluların iadesi ile 80 Milyar dolar
tazminat isterken Japonya sadece suçluların yargılanıp suçlu çıkması
durumunda teslim edilebileceğini ancak tüm suçluların mutlaka Japonya
mahkemesine çıkması gerektiğini ileri sürmektedir. Yargı sürecinin 2 yıl
sürebileceği konuşulmaktadır. Tazminata ise 30 Milyar dolara kadar pozitif
bakmaktadır.
*Hawaii Saldırısının etkilediği alan
Eylül 2030 Roma Silahsızlanma Komitesi:
Birleşmiş Milletler daveti ile Eylül ayında Roma’da Silahsızlanma Komitesi
gerçekleştirilir.
18
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Taraflar ve Görüşleri
Çin Halk Cumhuriyeti:
"Çin kendini korumak için karşı-saldırı prensiplerini ve nükleer silahların sınırlı
gelişimini savunmaktadır. Ayrıca, ulusal güvenlik gerekliliklerini karşılayabilecek
nitelikte esnek ve etkin bir nükleer güç oluşturmayı hedeflemektedir. Çin,
nükleer silahlarının güvenilirliğini ve güvenliğini sağlamaya ve inandırıcı bir
nükleer caydırıcılık gücüne sahip olmaya çalışmaktadır."
2016 yılında ABD'nin Güney Çin Denizi'ne savaş gemilerini getirmesinin
ardından, Çin Halk Cumhuriyeti, Pasifik Okyanusu'na nükleer silah taşıyan
denizaltı göndereceğini açıkladı.
Artan ABD ve Kuzey Kore tehdidine karşın nükleer endüstrisine hız kazandıran
Çin Halk Cumhuriyeti 2020 yılındaki nükleer güç sıralamasında Fransa ve Birleşik
Krallığı geride bırakarak 3.sıraya yerleşti.
2023'teki İncirlik krizi ve Mısır'ın İskenderiye kentine düzenlenen nükleer
saldırının sorumlusu olarak Türkiye ve ABD'yi gösteren Çin Halk Cumhuriyeti
kendi sınırlarına yapılacak bir saldırıya misliyle karşılık verileceğini yineledi.
2024'te Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki savaşta yükselen nükleer
tehlikeye karşı sınırlarını ve Güney Çin Denizin’ de yapımı tamamlanan yapay
adasını nükleer füzelerle silahlandırmaya başladı.
2026 yılında Kuzey Kore'nin nükleer silah kullanmasının ardından ülke
genelinde olağanüstü hal ilan etti. Savaşın sonunda
Kuzey Kore'yi silahsızlandıracak BM komisyonuna üye beş ana ülkesinden biri
oldu.
2029 yılında Japon İntikam Tugayı (Nihon no fukushū ryodan) tarafından
düzenlenen Hawaii saldırısının ardından Japonya'ya da Kuzey Kore'ye olduğu
gibi müdahale edilmesini isteyen ABD'ye karşı Japonya'nın suçsuz olduğunu
iddia etti ve bu tasarının karşısında oldu.
2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Hindistan
İlk nükleer çalışmalarına 1936 yılında başlayan Hindistan, bölgesinde bağımsız
bir güç olabilmek için çareyi nükleer silahlarda bulmuştur. Bir yandan büyüyen
Çin ekonomisi ve nükleer tehlikesiyle karşı karşıya kalan Hindistan diğer yandan
düşmanı Pakistan'a karşı caydırıcı olabilmek için o yıllardaki düşük ekonomisine
karşın nükleer silahlanma hırsından ödün vermemiştir. Şu anda Dünya'nın en
büyük beş nükleer gücünden biridir.
2021 yılında imzalanan Misakı Nükleer Anlaşmasını imzalamamıştır.
19
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
2029'a kadar yaşanan terör saldırıları ve savaşları nükleer silahlanması için
bahane olarak gösteren Hindistan bölgesinde Pakistan ile girdiği rekabet dışında
aktif bir rol oynayamamıştır.
Hindistan 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma Komitesi'nde yer alacak.
Pakistan
Hindistan ile süregelen rekabeti ve savaşında farkı kapatmayı nükleer enerjide
arayan Pakistan Dünya'nın içinde bulunduğu durumda her zaman yaptığını
yaparak çareyi nükleer santrallerde bulmuş ve enerji açığını kapatmak için hızlı
bir şekilde Nükleer Programını tamamlamayı istemektedir.
Kendi içindeki ihtiyaçları ve Hindistan’la çekişmekte olan Pakistan son 7 yıldaki
saldırılar karşısında masanın herhangi bir tarafında yer bulamadı. Yine de
nükleer enerji konusunda Dünya'nın nükleer güçlerinden biri olmaya başlayan
Pakistan'ın nükleer konusundaki tutumu aynı zamanda Hindistan'ı ve dolaylı
yoldan Çin'i etkileyeceği için önemlidir. Ayrıca dünya devletleri tarafından
imzalanan Misakı Nükleer Anlaşmasını imzalamayan 3 ülkeden biridir.
Pakistan 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Polonya
2020'den beri yükselen nükleer gerilimden dolayı nükleer çalışmalara hız veren
Polonya ilk nükleer santralini 2024 yılında tamamladı günümüzde herhangi bir
nükleer silaha sahip değil.
2020 yılında CIA başkanının belgeleri doğrulaması ile ABD’den şeffaflık
talebinde bulundu.
Son 7 yılda Dünya'da yaşanan 3 nükleer krizden de ciddi şekilde
etkilenmedi. 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak
Nijerya
2018 yılında nükleer santrale sahip olan Nijerya 2020 yılında dünyada meydana
gelen gelişmeler sonucunda nükleer yatırımlarına hız vererek bölgesinde söz
sahibi olmayı istemektedir.
Gelişmekte olan bir pazar olduğundan dolayı olaylar sırasında net bir yaptırım
uygulamayan Nijerya 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak
20
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Sudan
2016 yılında Çin Halk Cumhuriyeti'yle nükleer enerji antlaşması imzalayan
Sudan ilk nükleer reaktörünü 2025 yılında tamamladı. Herhangi bir nükleer
silahı bulunmuyor.
Misakı nükleer anlaşmasını imzalayarak dünyaya nükleeri barışçıl kullanmak
istediğini gösterdi.
2023 yılındaki İskenderiye saldırısı üzerine Mısır ile ticaret hacmini daralttı.
Bunun dışında son 7 yılda yaşanan 3 nükleer olaydan da ciddi bir şekilde
etkilenmiş değil. Sudan 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak
Romanya
50 yılı aşkın süredir nükleer enerji kullanan Romanya enerji ihtiyacının halen
çok büyük bir kısmını nükleer enerjiyle karşılamakta. Romanya'nın nükleer silah
geliştirme planı Nikolay Çavuşesku rejiminin çökmesiyle birlikte iptal edildi. O
günden bugüne kadar herhangi bir nükleer silah çalışması bulunmayan
Romanya Son 7 yılda Dünya'da yaşanan 3 nükleer krizden de ciddi şekilde
etkilenmedi. 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Ermenistan
Ermenistan 2015 yılında enerji ihtiyacının %40 karşıladığı Metsamor nükleer
santralini 2026'ya kadar daha kullanacağını açıkladı. Santralin süresi dolmasına
rağmen kullanıma devam etmesi çevre ülkelerde endişe uyandırmaktaydı. 2023
olaylarından sonra 11 yıllık programı güvenlik nedeniyle sonlandırıp nükleer
santralini kapattı.
2024 yılında Türkiye'de faaliyete geçen Çıldır Gölü yakınlarında kurulmuş Yakut
nükleer santrali aleyhine propagandalar yapan Ermenistan İncirlik krizini
bahane göstererek Türkiye'nin böylesine riskli bir konumda nükleer santral
kurmasının riskli olduğunu dile getirdi.
2023 olaylarının sorumlusunun Türkiye olduğunu iddia eden Ermenistan'ın şu
an için nükleer silahı bulunmamakta. 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
Ukrayna
26 Nisan 1986 yılındaki nükleer kazanın ardından nükleer güvenliğin önemini
ağır şekilde anlayan Ukrayna hala nükleer enerjiyi aktif olarak
kullanıyor. Fukushima nükleer santralindeki sızıntının ardından sızıntının
önlenmesi için uzmanlığını başvurulan Ukrayna, son 7 yıldaki nükleer
21
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
saldırılarının ardından da Dünya ile nükleer tecrübesini paylaşmaya devam etti.
Ukrayna tarafından Rusya nükleer tehdit olarak görülmeye başlanınca
yatırımlarını yeniden başlattı. Bu kapsamda Wikimileaks belgelerinde de ismi
geçmiş ama olay netlik kazanmamıştır. 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
İsviçre
5 adet nükleer santral bulunduran İsviçre Fukushima faciasının ardından 20192034 arasında nükleer santrallerinin kapatılması kararı aldı.
2023 saldırısına kadar bu santrallerden ikisini kapatan İsviçre 2024 yılında
Dünya'nın içinde bulunduğu belirsiz durumu neden göstererek daha fazla
nükleer santral yapmayacağını söylese de kalan nükleer santrallerinin süresini
de 2040'a kadar uzatmış bulunmakta.
Nükleer enerjiyi sadece enerji ihtiyacını gidermek için kullanan ve gelişmeler
karşısında barışçıl bir görüntü çizen İsviçre 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
Yunanistan
Bir nükleer santrale sahip Yunanistan herhangi bir nükleer silahlanma çabasında
bulunmamakta.
2020'den beri Türkiye'de bulunan 3 nükleer santralin kendisi için tehlike
teşkil ettiğini AB Parlamentosunda dile getiren Yunanistan 2023 saldırısı için de
Türkiye'nin sorumsuzluğu ifadesini kullandı.
2023 İskenderiye saldırısının Türkiye'den kaçırılan silahlarla yapılması ve
ABD'nin suçlayıcı politikalarını avantaja çevirmek istedi. Türkiye'nin nükleer
santral kurmasından ve Rusya ile olan yakınlığından rahatsız ileride bölgede
yeni bir nükleer silahlı gücün doğmaması için Türkiye'nin nükleer santrallerinin
kapatılmasını istiyor.
2026 ve 2028 saldırıları için herhangi bir yaptım uygulamasa da kırmızı alarma
geçen Yunanistan. Daha yeşil ve terörsüz bir Dünya adına elini taşın altına
koyabileceğini belirtti. Yunanistan 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
22
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Bosna Hersek
Enerji boşluğunu doldurmak için nükleer enerjiden başka çarelerinin olmadığını
belirten Bosna Hersek bu konuda kararlı olsa da herhangi bir somut adımı
bulunmamakta. Nükleer saldırıların ardından nükleer santral alt yapı
çalışmalarını donduran Bosna Hersek, son 7 yıldaki 3 saldırıdan da önemli bir
şekilde etkilenmedi. Bosna Hersek 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
Suudi Arabistan
Rusya ile 2015'te imzaladığı nükleer santral antlaşmasının ardından 2019 yılında
ilk nükleer santralini açtı.
2021 yılında Suudi Arabistan Nükleer politikasında değişikliğe giderek ABD'den
teknoloji ve silah alımı gerçekleştiriyor.
2023 yılındaki İskenderiye saldırısının ardından Mısırla sınırlarını geçici bir süre
için kapatma kararı aldı. Suudi Arabistan 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
Irak
Ana enerji kaynağı petrol olan Irak 30 yıl önceye kadar ABD tarafından nükleer
silah üretmekle suçlansa da Iraq Survey Group'un hazırladığı Duelfer Raporunda
ortaya konulduğu gibi Irak'ta herhangi bir nükleer silah bulunamamıştır. 1991
yılında Saddam Hüseyin tarafından iptal edilen nükleer programdan bu yana
herhangi bir bulguya rastlanmadı bugün itibariyle böyle bir programın yeniden
başlatılması için gerekli alt yapı da yok olmuştur.
Son 7 yılda yaşanan saldırılara karşı gerekli yaptırım uygulayacak gücü olmadığı
için tarafsız olarak kalmıştır. Irak bölgede kilit konumuyla 2030
yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Brezilya
2016 başında Dünya'nın en çok enerji israf eden 5. ülkesi konumundaki Brezilya
daha bilinçli ve kontrollü bir enerji politikası için tercihini nükleerden yana
kullanan birçok gelişmekte olan ülkeden biri. 2010 yılında imzaladığı Tahran
Deklarasyonu ile birlikte Türkiye ve İran’la nükleer iş birliği içerisine giren
Brezilya herhangi bir nükleer silah üretmemekle birlikte konumu itibariyle de
son 7 yılda yaşanan 3 büyük nükleer saldırıda masanın herhangi bir tarafında
olamamıştır. Brezilya 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
23
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
İtalya
İtalya ülkesinde enerji eylem planları içeriğinde enerji kaynak çeşitliliği
yaratılması yoluyla enerji arz güvenliği temini perspektifi bağlamında rüzgâr
enerjisi, güneş enerjisi, nükleer enerji gibi alternatif enerji kaynakları stratejileri
arayışı içinde bulunmaktadır. Böylece ithal enerjiye bağımlılığını azaltmak
istemektedir.
2010-2030 arasında Dünya ülkelerinin çoğunun aksine nükleer
enerjiden vazgeçen ve milyarlarca dolarlık yenilenebilir enerji kaynak yatırımı
yapan İtalya nükleersiz bir Dünya olabileceğine dair bir örnek teşkil etmekte.
İtalya son 7 yılda yıldaki terör olaylarına karşı duruşu ve barışçıl yaklaşımından
dolayı 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma ve Uluslararası
Güvenlik Komitesi'ne de ev sahipliği yapacaktır.
İtalya doğal olarak 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Türkiye
3 nükleer reaktöre sahip ve bölgedeki konumu itibariyle kilit taşı ülkelerden biri
olmakla beraber 2022 yılındaki İncirlik Askeri Üssü krizinin ardından dış
politikada aleyhine söylemler oldukça artmıştır. Misaki Nükleer Antlaşmasına
göre tazminatı ödemesi gereken ülke olmadığını iddia etmiştir.
Türkiye'deki Akkuyu ve Yakut nükleer santrallerinin kendileri için tehlike
oluşturduğunu söyleyen Yunanistan ve Ermenistan 2022 İncirlik krizinin
ardından söylemlerin dozunu artırarak Türkiye aleyhine lobi faaliyeti
sürdürmüşlerdir.
İncirlik Krizinin ardından ABD'nin Türkiye'yi olayların sorumlusu olarak
göstermesi ve AB'nin dışlama politikası yüzünden politik yalnızlık çeken Türkiye
artan nükleer gerilim ve enerji pazarından kopmamak adına zaten Tahran
Deklarasyonu ile nükleer iş birliği içinde olduğu İran ve Rusya'ya yanaşarak
bölge ülkesi olma yolunu seçmiştir.
İncirlik Krizi ve İskenderiye saldırısının ardından ABD'nin olayda Türkiye'yi öne
atması ve AB'nin Türkiye enerji politikalarına karşı tavrı yüzünden tartışmaların
ortasında kaldı. İran ve Rusya ile iş birliği içinde kısa sürede üç nükleer santral
kuran Türkiye herhangi bir nükleer silah üretimi amacı olmadığını söylese de
sahip olduğu askeri ve nükleer alt yapının buna elverişli olması AB ülkelerince
şüphe duyulan bir ülke olmasına yol açtı.
2026 yılındaki Güney Kore ve Kuzey Kore arasındaki savaşta ve 2028 Hawaii
saldırısında sivil ölümlerinin karşısında olduğunu sert bir dille belirtti.
Türkiye 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma
ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
24
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Japonya
Herhangi bir nükleer silahlanma yoluna gitmeyen Japonya 2011 yılındaki
kazaya kadar enerjisinin %30'unu nükleer santrallerden karşılıyordu.
2011'deki Fukushima nükleer kazasının ardından ülkesinde bulunan 48 reaktörü
acil bir şekilde kapatma kararı aldı.
2020 yılına kadar kapattığı nükleer reaktörlerin %60'ını tekrar kullanmaya
başlayan Japonya bu süreçte nükleer enerjiye destek vermeye ve
başka ülkelere santral kurmaya devam etti.
2029'da kendilerini Japon İntikam Tugayı (Nihon no fukushū ryodan) olarak
adlandıran ordu ve devlet içinde yapılanmış radikal milliyetçi grubun Kuzey Kore
nükleer denizaltılarıyla Hawaii'yi bombalamasına kadar ki süreçte barış yanlısı
bir politika izledi.
Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki savaşın bitmesinin ardından Birleşmiş
Milletler kararıyla Kuzey Kore'yi nükleer silahlardan arındıracak 5 ülkeden
oluşan uluslararası kurulun üyesiydi.
2029'da Japon İntikam Tugayı'nın saldırısından Japonya'yı birinci derecede
sorumlu tutan ABD misilleme için harekete geçmek istese de Çin ve Rusya'nın
Japonya yanlısı faaliyetleri ve Japonya'nın barışçıl tutumu konuyu 2030'a kadar
ertelemeyi başardı.
Japonya 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
İran
İran nükleer programı 1950'lerde ABD'nin desteğiyle başlatılıp 1979'daki İslam
Devrimine kadar sürdü. İslam Devriminin ardından daha düşük bir destekle
devam ettirildi. Proje ABD desteğiyle başlatılsa da 1979'daki İslam Devriminin
ardından durum tersine döndü. Bölgede güçlü bir devlet istemeyen ABD'ye
karşı sürekli güçlenen bir İran ve ABD'nin yakın dostu İsrail'in bu durum
karşısındaki kaygıları ABD ve İran'ı iki düşman yapmıştı.
2015 yılında nükleer programına dair görüşmeler son bulmuş ve İran ABD,
İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya ve Çin ile anlaşmaya varmıştır.
2023 yılındaki İskenderiye saldırısında ılımlı bir politika izleyen İran bu süreçten
sonra Türkiye ile ilişkilerini artırarak devam ettirmiş ve Rusya Türkiye
ilişkilerinde kilit rol oynamış ve Türkiye'nin doğusunda yapılacak Yakut Santralin
de Rusya ile anlaşılmasında pay sahibi olmuştur.
25
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
İran 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Amerika Birleşik Devletleri
Nükleer silahları bir savaşta ilk kez kullanarak tüm dünyanın ilgisini nükleere
çeken ABD Nükleer silah bulundurma yetisine sahip ülkelerden birisi.
Yaptığı nükleer araştırmalar ve çalışmaların yanı sıra başka ülkelerde de nükleer
bulundurarak koruma kalkanı oluşturmaya çalışan ABD sızdırılan Wikimileaks
belgeleri ile silah sattığı iddia ediliyor.
CIA başkanının şaibeli ölümü ve yaşanan sızdırma haberleri ile bir kez daha
gündeme gelen ABD, Hawaii saldırısından ötürü Japonya’dan yüklü miktarda
tazminat istemenin yanında suçluların da yargılanmak üzere direkt olarak
Amerika Birleşik Devletleri’ne teslim edilmesini istiyor. 2030 yılındaki Roma'da
olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik
Komitesi'nde yer alacak.
Fransa
1960 yılında ilk nükleer denemelerine başlayan Fransa NPT tarafından Nükleer
silah bulundurma yetkisine sahip 5 ülkeden birisidir.
Aktif enerji üretiminin %78’ini nükleer santrallerden sağlamaktadır.
2020 yılında ifşa edilen Wikimileaks belgelerinde de nükleer silah sattığı iddia
edilmiştir.
Halen birçok nükleer silaha ve santrale sahip olan Fransa 2030
yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Rusya
NPT’nin nükleer silah bulundurma yetkisi verdiği 5 ülkeden birisidir. Nükleer
silahlanma konusunda soğuk savaşta ABD ile girdiği mücadele sırasında bilgi
birikimi ve çok sayıda silah elde etmiştir.
2019 yılında anlaşmaya aykırı satış gerçekleştirmiş ve İran’a yasak olmasına
rağmen silah ve teknoloji satmıştır.
26
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Wikimileaks belgeleri ile birlikte bunlar açığa çıkmış ve açıkça Nükleer teknoloji
satmakla suçlanmıştır.
Paju savaşının ardından Kuzey Kore Yönetim Heyetinde yer almak istemiş ancak
yer alamadığı için heyeti kabul etmemiş, edilmemesi yönünde de yoğun lobi
çalışmaları yürütmüştür.
Rusya 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma
ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Güney Kore
Kuzey Kore ile arasındaki savaşta ABD’nin desteği ile kazanan taraf olmayı
başaran Güney Kore’de nükleer silah bulunmamakta. 1992 yılına kadar ABD
tarafından bulundurulan nükleer silahlar da 1992 yılında geri çekilmiştir.
Nükleeri enerji için kullanan bir ülke olmayı tercih eden Güney Kore nükleer
savaşlarda/saldırılarda en çok insanını kaybeden ülkelerin başında geliyor.
Misaki Nükleer Antlaşmasına göre tazminat talep ederken Kuzey Kore Yönetim
Heyeti durumu geçiştirmektedir.
Kuzey Kore’nin dünyaya entegrasyonu için oluşturulan heyette de bulunan
Güney Kore 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
İsrail
1979 yılında Vela Uydusu tarafından Hint Okyanusunda kaydedilen
parlamalardan beri nükleer denemeler yaptığından şüphelenilen İsrail NPT
taraftarı değil.
Anlaşmalara sıcak bakmayarak şüphe uyandıran İsrail’in çalışmalarının ne
düzeyde olduğu ise bilinmiyor ancak İskenderiye’ye yapılan saldırıdan etkilenen
İsrail çevresindeki devletlere ve özellikle nükleer silah çaldırdığı için Türkiye ye
ateş püskümüştür.
İsrail 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
27
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Kanada
Nükleeri enerji üretmek gibi barışçıl amaçlarla kullanan Kanada 1984’e kadar
NATO’nun Nükleer silah bulundurduğu ülkelerden birisiydi.
Yaşanan gelişmelerden sonra daha barışçıl olma çağrısı yapan Kanada 2030
yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Norveç
Nükleer santrallere hayır diyen ülkelerin başında gelen Norveç aktif bir Nükleer
program uygulamamaktadır.
2020 yılından sonrada dünyaya nükleerden vazgeçme çağrısı yapmıştır.
Norveç 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma
ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Hollanda
Fukushima faciasından sonra yeni santral yapma kararını askıya alan
Hollanda’nın aktif olarak sadece bir tane santrali bulunmaktadır. 2033 yılında
da onu kapatmayı planlamaktadır.
ABD’nin Nükleer silah bulundurduğu NATO üyelerinden birisi olan Hollanda
2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
Güney Afrika
22 Eylül 1979’da İsrail’in yaptığı iki denemeye yardımcı olmuştur. Daha
sonrasında ise Nükleer silah ve programlarından vazgeçerek 1991 yılında
NPT’ye taraf olmuştur.
2024 ve 2025 yıllarında aktif olan iki reaktörünü de kapatmıştır.
Güney Afrika 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek
olan Silahsızlanma ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
28
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Danimarka
1985’te çıkardığı yasa ile Nükleer santral kurulmasını ülkesinde yasaklamıştır.
Yenilenebilir kaynaklara yönelmiş bir ülkedir. Danimarka 2030
yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma ve
Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
İzlanda
Enerji ihtiyacının tamamını yenilenebilir kaynaklardan elde eden İzlanda
nükleer program uygulamamaktadır. Gerçekleşen Nükleer saldırılardan
etkilenmemesine rağmen Nükleere karşı taraf almış ve bunu katıldığı her
toplantıda deklare etmiştir.
İzlanda 2030 yılındaki Roma'da olağanüstü gerçekleştirilecek olan Silahsızlanma
ve Uluslararası Güvenlik Komitesi'nde yer alacak.
İngiltere
Aktif olarak nükleer enerji kullanan ve nükleer enerji konusunda yatırımlarını
artırarak devam ettirme kararı alan İngiltere tırmanan nükleer gerilimin
ardından nükleer savaş başlıklarını yenileme ve artırma politikası gütmüştür.
Haziran 2021 nükleer silahlanma raporunda Mısır'a 20 milyar dolarlık nükleer
silah teknolojisi sattığı açığa çıktı.
2023 yılındaki İskenderiye saldırısında kullanılan savaş başlıklarının İngiltere'nin
de ortak kullanımda olan İncirlik üssünden çıkması konusunda suçlamaları kabul
etmeyen ve suçu Türkiye'ye atan İngiltere herhangi bir sorumluluk
üstlenmemiştir.
Diğer iki nükleer olaydan birinci derecede etkilenmeyen İngiltere 2030 yılında
Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer alacak.
Almanya
Aktif olarak nükleer enerji kullanan ve AB'nin enerji devleri arasında yer alan
Almanya 2022 yılına kadar nükleer santrallerini kapatmak istiyordu.
Artan nükleer gerilim ve ülkelerin caydırıcılık adına nükleer silahlara
yönelmesinin ardından kapatma politikasından vazgeçen Almanya nükleer
29
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
pazardaki yerini büyütmek adına nükleer silah ve teknoloji çalışmalarına ağırlık
verdi.
2020 yılında ortaya çıkan Wikimileaks belgelerinin ardından nükleer teknoloji
satışı yaptığı ortaya çıkan Almanya halen nükleer pazardaki en büyük
oyunculardan biri. Son 7 yılda yapılan 3 nükleer saldırıdan da etkilenmeyen
Almanya, 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer
alacak.
Kuzey Kore
SSCB'nin etkisiyle komünizmi benimseyen Kuzey Kore’nin nükleer programı ilk
olarak 1956 yılında Sovyet bilim adamları tarafından eğitilen Koreli bilim
adamları ve mühendislerin öncülüğünde başladı. Bu tarihten sonra sürekli
olarak nükleer silah konusunda Dünya'nın tepkisini çeken ve nükleer tehdit
olarak görülen Kuzey Kore nükleer silahsızlanma antlaşmasına karşı net ve
reddedici bir tavır sergilemiştir.
2016'dan beri sürekli olarak tırmanan nükleer gerilimin ve birçok ülkenin ihlal
ettiği barışçı nükleer politikaların zayıflığından yararlanan Kuzey Kore nükleer
silahlanma çalışmalarını artırarak devam etmiştir.
2024 yılında Güney Kore ile ipleri koparan Kuzey Kore savaşı başlattı. Amerika
Birleşik Devletleri’nin desteği ile süren 3 yıllık savaşın ardından alınan
muharebe galibiyetleri ile Güney Kore savaşı sonlandıracak güce ulaştı. Birlikler,
Kuzey Kore’nin başkenti Pyongyang’a kadar ilerledi. Kaybedeceğini anlayan Kim
Joung-un Kuzey Kore lideri elindeki tüm füze başlıklarını Güney Kore’ye ateşledi
ve Güney Kore’de biri nükleer biri normal olmak üzere iki tane patlama
gerçekleşti. Seul ve Incheon şehirlerinde gerçekleşen patlamalarda toplam
1.064.078 insan öldü.
Nükleer silahların sivillerin üzerinde kullanılmasının ardından dış politikada son
desteklerini de yitiren Kuzey Kore tüm çırpınışlarına rağmen savaşı kaybetti ve
daha fazla tehdit oluşturmaması ve halkının refahı adına yönetimi uluslararası
komisyona devredilen Kuzey Kore 2030 yılında Roma'da yapılacak olan
Silahsızlanma Komite ‘sinde yer alacak.
30
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Suriye
İç karışıkların ve küresel güçlerin bilek güreşine ev sahipliği yapan Suriye
nükleer silah konusunda açık bir pazar konumundadır. İskenderiye saldırısında
da üs olarak kullanılan Suriye konumu itibariyle son 20 yılın en sıcak bölgesi.
Terör örgütlerinin de aktif rol oynadığı dengeler ve nükleer silahlanma
konusundaki ateşleyici neden olması Suriye'yi önemli kılan bir diğer neden.
Suriye 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer
alacak.
Mısır
Çernobil'in ardından nükleer programını askıya alan Mısır devrimin ardından
bölgedeki nükleer oyunculardan biri olmak adına hızlı bir ittifak arayışını
tutuştu. Rusya'nın da desteğiyle 4 nükleer santralini hızlı bir şekilde
tamamlayan Mısır bölgesinin sıcaklığı bakımından nükleer silah teknoloji
arayışına girdi.
2020 yılında İngiltere ile kayıt dışı 20 milyar dolarlık nükleer silah ticareti yaptığı
ortaya çıktı.
2023: IŞİD tarafından Mısır’ın İskenderiye limanında B61 tipi nükleer bomba
patlatıldı. Patlama sonucunda 6.5 km çapta 830.090 sayıda insan öldü.
Saldırının ardından büyük bir yara alan ve ekonomisi neredeyse yerle bir olan
Mısır tazminat arayışı içine girmiştir. Uğradığı saldırı sonrası yaraları hala çok
taze olan Mısır da2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite
‘sinde yer alacak.
Arjantin
Rusya ve Çin ile nükleer anlaşması bulunan Arjantin herhangi bir nükleer silah
bulundurmamakta, sivil ve temiz enerji hedefiyle nükleer enerji politikasına
yapılandıran Arjantin tırmanan nükleer gerilim sonrası herhangi bir şekilde
nükleer silah bulundurmamaktadır. Son 7 yıldaki nükleer saldırılardan
etkilenmeyen Arjantin 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma
Komite ‘sinde yer alacak.
31
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
İspanya
Nükleer enerji konusunda en büyük ikilemi yaşayan ülkelerden biri olan İspanya
ülkesinin büyük bir kısmını yenilenebilir enerjiyle donatsa da artan nükleer
gerilim ve enerjinin piyasasının yeni konumu sonrasında diğer ülkeler gibi
nükleer enerjiye ağırlık vermeye başlamamıştır. Herhangi bir nükleer silah
bulundurmuyor. Son 7 yılda gerçekleşen 3 nükleer saldırıdan da net bir şekilde
etkilenmeyen İspanya 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma
Komite ‘sinde yer alacak.
Meksika
Aktif bir şekilde nükleer enerji kullanan Meksika, nükleer silah konusunda
barışçıl ülkeler arasında yer almakta ABD'ye yakınlığı dolayısıyla nükleer
silahlanması zaten mümkün olmayan Meksika sadece nükleer enerjiye yatırım
yapmaktadır. Son 7 yılda yapılan 3 saldırıdan da birinci derece etkilenmeyen
Meksika 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer
alacak.
Kenya
Rusya ile nükleer iş birliği içerisinde bulunan Kenya herhangi bir nükleer silaha
sahip olmasa da nükleer konusunda en hızlı yol kat eden ülkelerden biridir. Son
7 yılda yaşanan 3 nükleer saldırıdan da etkilenmeyen Kenya nükleer enerji
konusunda kendine yetmeyi hedeflemektedir. Kenya 2030 yılında Roma'da
yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer alacak.
İrlanda
Nükleer güvenlik ve yatırım açısından sicili en temiz ve örnek teşkil eden
ülkelerden biri olan İrlanda'nın herhangi bir nükleer silah üretimi veya ticareti
bulunmamaktadır. Dünya'daki gelimeler sonucunda elde etmesi kolaylaşan ve
genişleyen nükleer pazarı kendi enerji ihtiyaçları doğrultusunda kullanan
İrlanda 2030 yılında Roma'da yapılacak olan Silahsızlanma Komite ‘sinde yer
alacak.
32
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Çözüm Önerileri
 Delegeler bu silahların/programların etkilerini ve zararları hakkında bilgi
sahibi olmalı, “Tamamen yasaklanmalı mı, yasaklanırsa nasıl
uygulanabilir, yoksa hangi limitler içerisinde izin verilebilir? “ gibi sorulara
cevap aramalıdır.
 Aynı zamanda uluslararası anlaşmaların getirdiği yasak ve uygulamaların
gözlemciliği sağlanabilir ve hükümetlerin çalışmaları şeffaflık ilkesine
dayanılarak kontrol edilebilir, fakat her devlet buna izin vermemektedir.
 Uluslararası antlaşmalara olan güvenin nasıl yeniden tesis edileceğini ve
bu antlaşmalara uyulması için nasıl bir politika izleneceğini bulmalıdırlar.
 Dünya kamuoyunda tedirginlik oluşturan ve ülkeleri bu duruma iten
caydırıcılık faktörü üzerinde nasıl bir yol izleneceğine karar verilmeli.
 Nükleer silah kullanımlarının/Nükleer programların daha ağır ekonomik
ve politik yaptırımları olabilir. Bu şekilde ülkeler uluslararası hukuk
kurallarına riayet etmek hükümlülüğünde kalır ve gelecek kullanımlar
önlenebilir, bu durum üzerinde durulmalı.
 Toplumlar bu silahların zararları hakkında bilgilendirilebilir. Sivil Toplum
Örgütleri ve Birleşmiş Milletler organizasyonları bu projelerin
düzenlenmesinde rol alabilirler. Toplumlardan devlet yönetimlerine
uygulanacak baskı ile Nükleer program uygulayan hükümetler
vazgeçirilebilirler.
 Delegeler yeni hukuki düzenlemeler önerebilir, bu silahların
kullanımı/programların uygulanması ile ilgili yasakları düzenleyebilirler.
 Ek olarak aşağıdaki durumların da Çözüm Protokolü içerisinde sonuca
ulaştırılması beklenmektedir:
i) Misaki Nükleer Antlaşması doğrultusunda Mısır’a tazminatı kim
ödeyecek?
ii) Misaki Nükleer Antlaşması doğrultusunda Güney Kore’ye tazminatı
kim ödeyecek?
iii) Misaki Nükleer Antlaşması doğrultusunda Amerika Birleşik
Devletleri’ne Japonya tarafından ne kadar ödenecek?
iv) Kuzey Kore Yönetim Heyeti’nin Rusya tarafından ve diğer ülkelerce
kabul görmesi sağlanacak mı?
v) Kuzey Kore Yönetiminin amacı ve gidişatı nasıl olacak?
33
ANMUN – Roma 2030 Silahsızlanma Komitesi
Kaynakça
http://disarmament.un.org/treaties/t/npt
http://www.edam.org.tr/disarmament/TR/belgeler/NPT.pdf
http://www.incirlik.af.mil/
http://www.carloslabs.com/node/16
http://nuclearsecrecy.com/nukemap/
http://www.aljazeera.com.tr/haber-analiz/dunyanin-nukleer-gucleri
http://www.mfa.gov.tr/silahlarin-kontrolu-ve-silahsizlanma.tr.mfa
Yardımcı Sorular
Bu bölümdeki soruların cevaplanması ülkenizin politik bakışını ve komitenizdeki
konunun içeriğini daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır. Soruların
cevaplanmasında internet, kitap, aile, arkadaş, öğretmen vb. yerlerden yardım
alabilirsiniz.
Soruları cevaplama zorunluluğunuzun olmadığını hatırlatmakla beraber
mükemmel bilgiye sahip olmadan da komite çalışmalarına katılabileceğiniz
bilmelisiniz.
g
1. Ülkenizin bu konu hakkındaki görüşleri nelerdir?
2. Ülkeniz bu konuda nasıl hareket edecektir?
3. Nükleer silah gücü nedir?
4. Caydırıcı güç nedir?
5. Nükleer araştırmalarda şeffaflık ne boyutta olmalıdır?
6. Ülkeniz
küresel güvenin ve huzurun sağlanması için ne gibi adımlar
atabilir?
34
Download