Bu Broşürü Niçin Okumanızı İstiyoruz ? Grip Niçin Önemli Bir Hastalıktır ? Her yıl sonbahar ve kış aylarında salgınlara neden olan grip hastalığı kısa bir süre önce özellikle Avrupa ve A.B.D’ de “Sidney Gribi” adıyla yeni bir salgına yol açmıştır. 1998-99 sezonunda Türkiye’den yapılan grip virüsü izolasyonları geçen sene Avrupa’da hüküm süren tip ile uyumlu bulunmuştur. Türkiye’de 1999-2000 sezonuna ait kesin veriler henüz açıklanmamış olmakla birlikte ülkemiz sınırlarına geldiği bildirilen bu yeni gribin henüz gelmedi ise de kısa bir süre sonra Türkiye’de de görülmesi beklenmektedir. Ülkemizdeki yaşam tarzı ve hijyen alışkanlıkları bu yeni tip gripten ciddi şekilde etkilenebileceğimizi göstermektedir. Halen mevcut ve yeni gelmesi beklenen salgınla ilgili kişisel olarak bilmemiz ve dikkat etmemiz gereken bazı bilgiler aşağıda özetlenmiştir. Grip virüsü ile meydana gelen enfeksiyonlar bazı kişilerde kulak, sinüs ve akciğer enfeksiyonları gibi başka bazı ek enfeksiyonlara da yol açabilir. Gribe bağlı olarak zatürre de oluşabilir. Zatürre, grip virüsü tarafından oluşturulabildiği gibi virüsün hasar verdiği akciğer dokularının bakteriler tarafından istila edilmesi ile de meydana gelebilir. Özelikle yaşlı kişilerde bu komplikasyonlar nadiren ölüme sebep olabilmektedir. Grip Nedir ? Grip, influenza virüsü denilen bir tür mikrobun meydana getirdiği solunum sistemi enfeksiyonudur. Grip etkeni olan influenza virüsü yanında; rhinovirus, coronavirüs, adenovirus, vb. birçok virüs nezle ve soğuk algınlığı olarak isimlendirilen benzer hastalık tabloları oluşturur. Gripte hemen her zaman görülen ateş, titreme, kas ve baş ağrısı genellikle soğuk algınlığında görülmez ve gripte hastalık belirtileri daha şiddetli olur. Grip özellikle yaşlılarda, bağışıklık sistemi yetersizliği olanlarda ve süregen hastalıkları olanlarda şiddetli seyreder ve komplikasyon oluşturma ihtimali yüksektir. Nasıl Meydana Gelir ? Virüsler, enfekte kişilerin aksırık, öksürük ve hatta konuşmaları sırasında etrafa saçtıkları damlacıklarla havaya geçer ve havada asılı kalır. Bu damlacıkları içeren havanın solunması ile bulaşma olur. Diğer bir yol da grip virüsünün bulaştığı havlu, mendil vb. kullandığımız kişisel eşyalarımızla ve doğrudan ellerimizle olan bulaşmadır. Belirtileri Nelerdir ? İlk belirtiler, ateş ( genellikle 38º - 40ºC), üşüme, terleme, kas ağrısı, baş ağrısıdır. Bunu takiben, burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı, gözlerin sulanması, gözlerde ışığa hassasiyet gelişebilir. Bu belirtiler virüsle temas olduktan 1-2 gün sonra ani olarak başlar , 3–5 gün kadar sürer. Genellikle 2-3 gün sonra yavaş yavaş düzelme başlar. Grip hastalığında nadir rastlanan bir komplikasyon da “Reye sendromu”dur. Çocuklarda, genç erişkinlerde ve nadiren de erişkinlerde görülür. Hastalığın oluşma mekanizması henüz tam olarak aydınlanmış değildir. Karaciğerde bozukluk ve beyinde şişme oluşumu ile birlikte koma, bazen de ölümle sonuçlanmaktadır. Grip hastalığı sırasında alınan aspirin ile Reye sendromunun oluşumu arasında bir ilişki olduğu bildirilmiştir. Bu nedenle grip hastalığı sırasında aspirin kullanımından kaçınmak gerekir. Virüsün Bulaştığı Herkes Hasta Olur mu ? Grip virüsü bulaşan herkes hasta olmaz. Kişinin; aldığı virüs miktarı, daha önceden bağışık olup olmadığı , bireysel direnç ve bulaşan virüsün hastalık yapma kudreti şahsın hasta olup olmamasında rol oynar. Nasıl Teşhis Edilir ? Genellikle belirtilerden kolayca teşhis edilebilir. Ancak bazen streptokoksik boğaz enfeksiyonu, sinüzit vb. enfeksiyonlardan ayrımı için boğaz kültürü, kan tahlili ve radyolojik inceleme gibi laboratuvar tetkiklerine ihtiyaç duyulabilir. Nasıl Tedavi Edilebilir ? Anti-gribal ilaçlar gribe bağlı şikayetleri hafifletir. İlaçlar genellikle 3-5 gün kadar kullanılır. Ancak grip sırasında aspirin kullanılması tavsiye edilmemektedir. Antibiyotik türü ilaçları, grip virüsüne etkisinin olmadığı bilindiğinden, hekime danışmadan kullanılmamalıdır. Özellikle yüksek ateş varsa vücudumuzun normal zamana göre daha fazla sıvıya ihtiyacı olur. Yeteri kadar sıvı alınması sinüslerdeki ve göğsünüzdeki ifrazatın daha az birikmesine ve vücuttan daha kolay temizlenmesine yardım eder. Hastalık süresince günde 1,5 litreden az olmayacak şekilde bol sıvı alınması çok önemlidir. Su, meyve suyu , ıhlamur, hatmi vb. bitkisel çaylar gibi kafeinsiz içecekler tercih edilmelidir. Şayet burun ve sinüslerde tıkanıklık olursa buruna su çekilmesi,serum fizyolojik damlatılması ve burun açıcı ilaçlar kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar ve kulak veya sinüs enfeksiyonlarından koruyabilir. Öksürük varsa öksürük kesici ya da ifrazat sulandırıcı şuruplar kullanılabilir. Antihistaminik ilaçlar kuruluğa yol açarak burun, boğaz ve göğüste ifrazatın koyu ve aşırı yapışkan olmasına neden olabilir. Bununla birlikte burun veya geniz akıntısı uykunuzu engelliyorsa antihistaminikler rahatlamanıza yardımcı olabilir. Ortam havasının nemlendirilmesi hastanın kendisini daha rahat hissetmesini sağlar. Yüksek ateş halinin uzaması, aşırı halsizlik, şiddetli baş ağrısı, yan ağrısı, öksürüğün şiddetlenmesi ve benzeri olağan dışı belirtilerin gelişmesi halinde, gribin üzerine eklenen başka bir hastalığın erken tanısı açısından hekiminize danışmanız önemlidir. Gribi Önlemek İçin Neler Yapabiliriz ? Gribin önlenmesinde eski ve basit olmasına rağmen en geçerli yol sık sık ellerimizi yıkamak ve ağızburun temizliği yapmaktır. Rutin uygulamanın dışında salgın dönemlerinde özellikle topluluk içine girip çıktıktan sonra ellerimizin yanında ağzımızı ve burnumuzu su ile yıkamamız bu bölgedeki mukozalara tutunmuş olan virüs yoğunluğunu azaltacağından bulaşmayı bir ölçüde önlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca grip salgınlarında; kalabalık yerlere girmekten kaçınmak, öksüren aksıran kişilere yaklaşmamak, grip belirtileri görülen kişilerle sarılıp öpüşmemek, dışarıda yiyecek yememek hastalığın önlenmesinde dikkat edilmesi gereken hususlar arasında sayılabilir. Gribi önlemenizin veya gripten daha az etkilenmemizin en kolay yolu her sene grip aşısı olmaktır. Sonbahar ve kış ayları grip hastalığının en çok görüldüğü dönemdir. Bu nedenle Ekim ayında aşılanma ile o dönem için en yüksek korunma elde edilir. Niçin Her Yıl Grip Aşısı? Grip virüsü yaklaşık her 10 yılda bir büyük, her sene de küçük değişiklikler gösterdiğinden aşı ancak o yıla ait virüsten koruyabilmektedir.Gribin bazı yıllarda pandemi ( tüm dünyayı kapsayan salgınlar) , bazı yıllarda epidemiler ( bölgesel salgınlar) yapması bu yüzdendir.Bu nedenle her yıl o yıla ait virüs aşısı ile aşılanmak gerekir. Ancak gribin her yıl milyonlarca insanı hastalandırdığı ve sağlıklı kişilerin yaklaşık bir haftada tamamen iyileştiği dikkate alınırsa herkesin aşı olmasına gerek yoktur. Aşılar sağlıklı kişilerde gribi ve gribe bağlı komplikasyonları önlemede yaklaşık % 80 oranında etkilidir. Koruyuculuk oranı yaşlılarda daha düşüktür. Aşının yumurtada hazırlanması nedeni ile yumurta alerjisi olan kişiler grip aşısından kaçınmalıdır. Kimler aşı olmalıdır? “Uluslararası Kalite Güvencesi” Telefon, Fax veya E-mail ile göndereceğiniz mesajlarınız uzman kadromuz tarafından en kısa sürede cevaplandırılacaktır. Ücretsiz Danışma Hattı : 0800 314 73 93 E-mail: [email protected] Web Sayfası:http://www.duzen.com.tr Tunus Cd.95 06680 Her yıl aşı olmasında yarar olanlar: 65 yaşın üzerindekiler Süregen kalp ve akciğer hastalığı olan kişiler. (Ör: Astım) Şeker hastalığı gibi süregen metabolik hastalıkları olanlar. - Böbrek hastalığı olanlar. - Bağışıklık sistemi yetersizliği olanlar. - Süregen kansızlığı olanlar - Huzurevleri ve bakımevleri mensupları gibi sürekli bakıma muhtaç kişiler. - Hamileliğinin son 6 ayında olan gebeler, - Sağlık personeli, - Topluma direkt hizmet veren kişiler ( Örneğin gıda hizmetlerinde çalışanlar, turist rehberleri, toplu taşım araçları sürücüleri vb.) Ayrıca risk altındaki kişilere grip virüsünün bulaşmasını azaltmak için bu kişilerle yakın teması olanlara da aşı yapılması yararlı olur. - Gebelere Aşı Yapılabilir mi ? Aşı üreticileri şimdiye değin aşının gebe kadınlarda herhangi bir komplikasyonunun bildirilmediğini buna rağmen gebelerin aşılanmasından kaçınılmasını önermektedir. DÜZEN LABORATUVARLAR GRUBU GRİP ANKARA Kavaklıdere Tel:(312)4687010 Fax:4278174 Atatürk Bul.237 06680 Kavaklıdere Tel:(312)4689541 Fax:4269956 Mithatpaşa Cd.16 06420 Yenişehir Tel:(312)4332924 Fax:4340970 BİLMEMİZ GEREKENLER VE KİŞİSEL OLARAK YAPABİLECEKLERİMİZ. İSTANBUL 2.Taşocağı C.8, 80300 Mecidiyeköy Tel:(212)2724800 Fax:2724804 ADANA Atatürk Bul.34 01120 Tel:(322)4544901 Fax:4575505 Düzen Laboratuvarlar Grubu Eğitim Yayınları No: 64