G-20 ve ÜLKEMİZİN 2015 YILI G-20 DÖNEM BAŞKANLIĞI

advertisement
BAŞBAKAN YARDIMCISI SN. ALİ BABACAN’IN
TÜRKİYE'NİN G20 DÖNEM BAŞKANLIĞINI DEVRALMASI
VESİLESİYLE DÜZENLEDİĞİ BASIN TOPLANTISINDA
YAPTIĞI AÇIKLAMA
(01.12.2014)
Değerli Basın Mensupları,
Bugün itibariyle, yani 1 Aralık 2014 tarihi itibariyle, Türkiye
olarak
G-20
Dönem
Başkanlığımızı
almış
bulunmaktayız.
Ülkemiz için, G-20 üyeleri için ve dünya ekonomisi için hayırlı
olsun.
G-20, küresel ekonomik kriz sonrasında, küresel ekonomik
işbirliğinin temel platformu olarak kabul edilmektedir. Bugün G20’de yapılan görüşmeler ve alınan kararlar tüm dünyada
yakından takip edilmektedir. Ortaya çıkan politika kararları
büyük önem taşımaktadır.
Bugün
sizlere,
öncelikle
usullerinden kısaca
G-20’nin
bahsedeceğim.
yapısından
Daha
ve
sonra,
çalışma
ülkemizin
dönem başkanlığı ve kurmuş olduğumuz G-20 çalışma yapısını
1
anlatacağım. Sonrasında ise, önümüzdeki yıl G-20’de ele almayı
planladığımız konulardan bahsedeceğim.
2
G-20 Nedir?
G-20 (Group of 20) platformunun kuruluş amacı küresel
ekonomik istikrarın sağlanması ve teşvik edilmesi için ülkeler
arasında
gayrı
sağlanmasıdır.
resmi
25
bir
Eylül
görüş
1999
alışverişi
tarihinde
ortamının
Vaşington’da
gerçekleştirilen G-7 Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları
toplantısında bu platformun oluşturulmasına karar verilmiştir.
G-20
platformunun
üyeleri;
Türkiye,
Arjantin,
Avustralya,
Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya,
İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan, Güney
Afrika, Güney Kore, İngiltere ve ABD ile birlikte Avrupa
Birliği’dir.
Üye ülkelerin yanı sıra her yıl dönem başkanlığını yürüten ülke
tarafından 5-6 ülke daha toplantılara gözlemci olarak davet
edilmektedir. 2015 yılında ülkemiz, İspanya, Singapur ve
Azerbaycan’ın
yanı
sıra;
Güneydoğu
Asya
Ülkeleri
Birliği
ASEAN’ın, Afrika Birliği’nin ve de Afrika Birliği’nin bir parçası
olan Afrika’nın Kalkınması için Yeni Ortaklık isimli girişimin
(NEPAD) dönem başkanlarını G-20'ye davet etmiştir. ASEAN'ın
3
başkanlığını gelecek sene Malezya'nın üstleneceği netleşmiştir;
Afrika Birliği ve NEPAD'ın dönem başkanları yeni yılda belirlilik
kazanacaktır.
Ayrıca, IMF, OECD, Dünya Bankası ve Finansal İstikrar Kurulu
da (FSB) G-20 toplantılarının daimi katılımcılarıdır.
G-20 Çalışma Mekanizması
G-20 çalışmaları iki temel kanal üzerinden yürütülmektedir.
Birinci
kanal,
Müsteşarları
ile
ülkelerin
Finans’tan
Merkez
Bankası
Sorumlu
Başkan
Bakanları,
ve
Başkan
Yardımcılarının oluşturduğu “Finans Kanalı”dır. Finans kanalında
küresel ekonomi, altyapı yatırımları, finansal düzenlemeler,
uluslararası
finansal
mimari,
uluslararası
vergi
ve
iklim
değişikliğinin finansmanı gibi konular ele alınmaktadır.
İkinci kanal ise “Şerpa Kanalı”dır. Şerpa kanalında tartışılan
konular;
kalkınma,
enerji
sürdürülebilirliği,
yolsuzlukla
mücadele, ticaret ve istihdamdır.
Ayrıca, tartışılan gündem maddelerine bağlı olarak gerek
“finans” gerekse “şerpa” kanallarında teknik düzeyde çalışma
4
grupları da kurulabilmektedir.
Bu
çalışmalara
IMF,
Dünya
Bankası,
OECD,
Uluslararası
Ödemeler Bankası(BIS), Finansal İstikrar Kurumu (FSB), Dünya
Ticaret Örgütü (DTÖ), Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma
Örgütü (ILO), Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) gibi uluslararası
kuruluşlar da teknik destek sağlamaktadır.
G-20’nin söz konusu çalışmalarına ek olarak, sivil toplumun da
katkılarının ve görüşlerinin alınabilmesi için G-20 ile ilişkili
çeşitli gruplar oluşturulmuştur. Bu kapsamda, üye ülkelerin özel
sektör temsilcileri (B-20), işçi sendikaları (L-20), düşünce
kuruluşları (T-20), sivil toplum kuruluşları (C-20) ve gençlik
oluşumları (Y-20) da G-20 süreçlerine fikri destek vermekte ve
bazı resmi toplantılara da katılım sağlamaktadırlar.
5
G-20 Açılım Grupları
B-20 (BUSINESS 20): B-20 İş Zirveleri ile G-20 ülkelerinin önde
gelen iş adamları her yıl bir araya gelmekte ve G-20 ülkelerinin
hükümetlerine yönelik politika tavsiyeleri üretmektedir.
L-20 (LABOUR 20): L-20, işçi kesiminin haklarının G-20
düzeyinde
temsil
edildiği
ve
işçi
kesimini
temsil
eden
kuruluşlara, G-20 liderlerine ve bakanlarına politika önerileri
sunma imkânı sağlayan bir platformdur.
T-20
(THINK
20):
T-20,
düşünce
kuruluşlarının
küresel
gündemde ve G-20 gündeminde yer alan konulara ilişkin görüş
ve tavsiyelerini G-20 hükümetleri ile paylaştığı, kamu sektörü
ile
akademik
camia
arasında
işbirliğini
güçlendirmeyi
hedefleyen bir platformdur.
C-20 (CIVIL 20): C-20, G-20 gündemi hakkında sivil toplum
örgütlerinin de katma değer sağlaması ve yapılan görüş
alışverişlerinin
zenginleştirilmesi
amacıyla
kurulmuş
bir
platformdur.
Y-20 (YOUTH 20): Y-20, G-20 temsilcilerine, gençliğin talep ve
sorunlarını aktarmak üzere teşkil edilmiş bir platformdur.
6
G-20’nin Etkinliği
Küresel ekonomik ve finansal sistem açısından büyük önem
taşıyan G-20 ülkeleri, dünya ekonomisinin yaklaşık %85’ini,
dünya ticaretinin %75’ini ve dünya nüfusunun üçte ikisini temsil
etmektedir.
Küresel
kriz
öncesi
dönemde
G-20,
Finans’tan
Sorumlu
Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları düzeyinde toplantılar
düzenlemiş ve küresel ekonomik ve finansal konuları ele
almıştır.
2008-09 yıllarında yaşanan finansal krizin küresel ekonomiyi
tehdit eder bir boyuta ulaşması sebebiyle G-20, 2008 yılında ilk
defa liderler düzeyinde toplanmıştır. Bu tarihten itibaren G-20
Liderleri düzenli olarak bir araya gelmeye başlamışlardır.
2009 yılındaki Pittsburgh Zirvesi’nde G-20’nin uluslararası
ekonomik
işbirliği
kapsamında
temel
forum
olduğu
ilan
edilmiştir.
Bu
dönemde,
ekonomik
ve
finansal
konuların
yanı
sıra,
istihdam, enerji, ticaret gibi yapısal nitelik taşıyan hususlar da
7
G-20 gündeminde yerini almıştır.
Günümüze kadar 9 zirve toplantısı yapılmış olup, 10. Zirve
önümüzdeki yıl Kasım ayında Antalya’da gerçekleştirilecektir.
G-20’nin Yönetimi ve Dönem Başkanlığı
G-20’nin daimi bir sekretaryası bulunmamaktadır. Her yıl bir
üye ülke dönem başkanlığını üstlenmekte ve toplantılara ev
sahipliği yapmaktadır.
Dönem başkanı ülkeye, G-20 yönetiminin devamlılığı açısından
bir önceki ve bir sonraki dönem başkanı ülkeler de yardımcı
olmaktadır. Bu üçlü yapıya Troyka adı verilmektedir.
Dönem başkanlığını üstlenen ülke, o yılın gündemini de
belirlemektedir. G-20 gündemi, G-20 bünyesinde tartışılmakta
olan mutat konuların yanı sıra, küresel ekonomideki ele
alınması gereken mevcut sorunlar ve Dönem Başkanı’nın
tartışmaya açacağı yeni konulardan oluşmaktadır.
Biz de Türkiye olarak, G-20 bünyesindeki tartışmalara en
başından beri aktif bir biçimde katılıyoruz. G-20’nin yönetim
mekanizması olan Troyka’ya girişimiz geçtiğimiz yıl Aralık
8
ayında gerçekleşmişti. Söz konusu tarihten itibaren G-20
gündemlerinin belirlenmesinde daha da güçlü bir şekilde rol
almaya başladık.
Ülke
olarak,
G-20’nin
dönem
başkanlığını
ise
bugün
devralıyoruz. Dönem başkanlığımız vesilesiyle 2015 yılı boyunca
G-20
gündeminin
belirlenmesinde
ve
tartışmaların
yönlendirilmesinde önemli bir rol üstleneceğiz.
Bu süreçte geçtiğimiz yılın dönem başkanı Avustralya ve
önümüzdeki yıl dönem başkanlığını üstlenecek olan Çin ile de
yakın bir işbirliği içerisinde çalışacağız.
G-20 ve Türkiye
Az önce de ifade ettiğim gibi, Türkiye olarak başından itibaren
G-20 çalışmalarına aktif katılım sağlamaktayız. Bugüne kadar
düzenlenen tüm toplantılara mümkün olan en üst düzeyde
katılım sağlayarak G-20 süreçlerine yapıcı bir katkı sağladık.
G-20 Finans Kanalında ülkemiz, Hazine Müsteşarlığı ve Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından temsil edilmektedir.
Şerpa
kanalında
temsil
ise
Dışişleri
Bakanlığı
Müsteşar
9
Yardımcımız tarafından yürütülmektedir.
Dönem Başkanlığı Çalışmaları
G-20 Dönem Başkanlığı’na yönelik hazırlıkların yönlendirilmesi
ve
koordine
edilmesi
amacıyla 2013/4
sayılı
Başbakanlık
Genelgesiyle bir Yönlendirme Komitesi kurulmuştur.
Komite, benim başkanlığımda; Başbakanlık Müsteşarı, Hazine
Müsteşarı,
Dışişleri
Müsteşarı ve
Bakanlığı Müsteşarı,
Merkez
İçişleri
Bakanlığı
Bankası Başkanı’nın
katılımıyla
oluşturulmuştur.
Komite çalışmalarına; diğer bakanlıklar, ilgili kamu kurum ve
kuruluşları, üniversiteler, meslek odaları ve birlikleri ile sivil
toplum örgütleri
ve özel
sektör
temsilcileri
de
katkı
sağlamaktadır.
İçeriğe
yönelik
amacıyla;
teknik
Hazine
araştırma
Müsteşarı,
ve
hazırlıkları
yapmak
Bakanlığı
Müsteşar
Dışişleri
Yardımcısı ve Merkez Bankası Başkan Yardımcısının oluşturduğu
bir İçerik Yönetim Alt Komitesi kurulmuştur.
Ayrıca, İçerik Yönetim Alt-Komitesi altında, görev alanına ilişkin
10
ülke pozisyonumuzu oluşturmak, G-20 bünyesinde müzakere
etmek ve G-20 politika belgelerinin oluşturulması için 11 tane
çalışma grubu kurulmuştur. Bu 11 çalışma grubu, bizim G-20
bünyesindeki her konu başlığı için oluşturduğumuz bir nevi
mutfak görevi yapmaktadır.
2015 Yılı Dönem Başkanlığımız
Değerli basın mensupları,
Az önce bahsetmiş olduğum komiteler ve çalışma grupları ile
yoğun
bir
hazırlık
döneminin
ardından,
G-20
Dönem
Başkanlığımız başlamış bulunmaktadır.
Dönem başkanlığımızın ayrıntılarına girmeden önce, sizlere
kısaca G-20’nin ilgilendiği konuları anlatmak istiyorum.
Halihazırda
G-20
tartışmaları
11
alt
başlık
altında
toplanmaktadır. Bunlar:
-
Güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme,
-
Altyapı yatırımları,
-
Finansal düzenlemeler,
11
-
Uluslararası finansal mimari,
-
Uluslararası vergi,
-
Enerji,
-
Ticaret,
-
İstihdam,
-
İklim değişikliğinin finansmanı,
-
Kalkınma ve
-
Yolsuzlukla mücadeledir.
Önümüzdeki dönemde, G-20’nin etkin bir şekilde çalışarak,
kapsayıcı,
güçlü,
sürdürülebilir
ve
dengeli
bir
ekonomik
büyümenin sağlanabilmesi adına bu alanlardaki çalışmalarımızı
sürdüreceğiz.
G-20 platformu bugüne kadar özellikle küresel krizin ardından
çok önemli başarılara imza attı. Kriz zamanı dünyanın en önemli
ekonomilerini bir araya getirerek ortak hareket etmelerini ve
krizin etkilerini azaltmalarını sağladı. Kriz sonrası dönemde ise
küresel ekonominin daha sağlıklı bir yapıya kavuşabilmesi için;
12
gerekli para ve maliye politikalarının belirlenmesinde, finansal
sektör düzenlemelerinin kurgulanmasında ve kritik uluslararası
kuruluşların reformunda büyük bir rol oynadı.
İçinde bulunduğumuz süreçte küresel ekonomide yine bir takım
sıkıntılar yaşamaktayız. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere bazı
gelişmiş ülkelerde büyüme hala istikrara kavuşabilmiş değil.
Bunun
yanı
sıra
küresel
büyümenin
motoru
olan
bazı
gelişmekte olan ülkelerde de ekonomik durgunluk riski baş
göstermiş durumda.
Buna ilaveten, tüm dünyada işsizlik hala önemli bir sorun
olmaya devam etmekte. Ayrıca yine tüm dünyada işgücünün
milli gelirden aldığı pay da giderek düşmekte. Gelişmekte olan
ülkelerin hayati sorunlarının çözümünde de maalesef ciddi bir
mesafe kaydetmiş olduğumuzu söyleyemeyiz.
Bu çerçevede G-20’nin, küresel toplumun tamamının, özellikle
de en kırılgan kesimlerinin sorunlarına özel bir hassasiyet
göstermesi gerektiğini düşünüyoruz.
İşte, 2015 yılı dönem başkanlığımızın G-20 gündemini bu
anlayışla belirlemiş bulunuyoruz.
13
Dönem
başkanlığımızı
tanımlayan
üç
kelime;
Kapsayıcılık,
Uygulama ve Yatırım olacaktır. Yani İngilizcedeki tabirlerle üç
I’dan bahsedebiliriz: Inclusiveness, Implementation ve de
Investment. Kapsayıcılık, uygulama ve yatırım.
Kapsayıcılık hususunu yukarıda da ifade ettiğim gibi iki boyutta
ele alacağız. Öncelikle küresel ölçekte işgücü verimliliğini
artıracak politikalar üzerinde çalışmalar başlatacağız. Böylelikle
çalışanların milli gelirden almakta oldukları payın artması için
çalışacağız. Bu kapsamda ayrıca, işsizlikle mücadelede önemli
bir rolü olan Küçük ve Orta Boy İşletmelerin yani KOBİ’lerin
sorunlarına da özel olarak eğileceğiz. Yine bu kapsamda,
toplumun bazı kesimlerinin, özellikle de kadınların ve gençlerin
istihdamının artırılabilmesi için çaba göstereceğiz.
Kapsayıcılığın ikinci boyutu olan uluslararası düzeyde ise, düşük
gelirli gelişmekte olan ülkelerin sorunlarına eğileceğiz. Bu
ülkelerin küresel ekonomiye katılımlarında yaşanan sorunlara
çözüm bulmaya çalışacağız.
Uygulama kavramı 2015 yılı dönem başkanlığımızın en önemli
unsurlarından birisi olacak. Öncelikle, birazdan detaylarını
14
vereceğim büyüme stratejilerinin uygulanmasına odaklanacağız.
Yine geçtiğimiz yıllarda önemli aşama kaydedilen finansal
düzenlemeler
reformunun,
uluslararası
vergide
şeffaflığın
sağlanmasına yönelik eylem planlarının ve diğer alanlarda
alınan önemli kararların uygulanması için de çaba göstereceğiz.
Son olarak yatırım alanında ise, ekonomilerimizin büyüme
potansiyelini artırmak için gerekli altyapı yatırımlarının tespiti
ve en uygun finansman modelleri ile hayata geçirilebilmesi için
gayret göstereceğiz.
Değerli basın mensupları,
G-20 dönem başkanlığımızın genel prensiplerini bu şekilde
sıraladıktan
sonra,
sizlerle
on
bir
konu
başlığına
ilişkin
düşüncelerimizi ve planlarımızı da paylaşmak istiyorum.
1) Güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme alanında, küresel
ekonominin karşılaştığı çeşitli riskleri ele alarak, bunlara çözüm
üreteceğiz. Küresel ekonomideki durgunluk, son dönemde
ekonomi ve finans çevrelerinde yoğun bir şekilde tartışılmakta.
Bir görüşe göre durgunlukla mücadelede yatırım ve tüketim
talebinin artırılması gerekli iken, diğer bir görüşe göre ise arz
15
yönlü önlemler ve yapısal reformlar ön plana çıkarılmalıdır.
Biz bu tartışmayı daha dengeli bir şekilde ele alacağız. Bir
taraftan küresel ölçekte kamu mali dengelerini bozmadan
talebin desteklenmesi için gerekli tedbirleri tartışırken; diğer
taraftan da hayati önem taşıyan yapısal reformların hızlıca
uygulanması için çalışmalar yürüteceğiz. Bu kapsamda, az önce
de
ifade
ettiğim
gibi
kapsamlı
büyüme
stratejilerimizin
zamanlıca uygulanması önceliklerimiz arasında yer alacaktır.
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz Kasım ayında Avustralya’nın Brisbane
şehrindeki G-20 Zirvesinde kapsamlı bir büyüme stratejisi
açıklandı. G-20 ülkeleri olarak 1000 civarında makroekonomik
politika ve yapısal reform taahhüdü verdik. IMF ve OECD’nin
yapmış olduğu analize göre, taahhütlerin tamamının yerine
getirilmesi durumunda 2018 yılına kadar küresel ekonomi
yaklaşık 2 trilyon dolar daha büyük olacak ve milyonlarca kişiye
fazladan istihdam sağlanacak.
Bu çerçevede, büyüme stratejilerindeki yapısal reformların
uygulanmasını
verilebilirlik
takip
etmek
mekanizmaları
adına
ülkelere
geliştireceğiz.
yönelik
Böylece,
hesap
verilen
16
taahhütlerin zamanlı bir şekilde uygulanmasının ve 2018 yılına
kadar 2 trilyon dolarlık ilave büyüme hedefimize ulaşılmasının
sıkı takipçisi olacağız.
2) 2008 yılındaki büyük ekonomik krizin ardından dünyada ciddi
bir yatırım ve altyapı açığı oluştu. Altyapı yatırımları alanında
öncelikle, ülkelerin potansiyel büyümesini kısıtlayan bu yatırım
ve altyapı açıklarını tespit etmeye çalışacağız. Daha sonra ise,
bu
açıkların
kapatılması
için
G-20
ülkelerinden
yatırım
stratejileri oluşturmalarını isteyeceğiz. Bu açıkların orta vadeli
borç sürdürülebilirliğini bozmadan kapatılmasına özel bir önem
vereceğiz. Bu kapsamda, özel kesimin altyapı yatırımlarına
katkısını son derece önemli buluyoruz ve bu alanda da
çalışmalar yapacağız. Bu kapsamda, özellikle kamu özel işbirliği
ve
faizsiz
finansman
gibi
alternatif
finansman
modelleri
üzerinde de çalışacağız.
3) Finansal düzenlemeler alanında, reformların zamanında ve
tam olarak sonuçlandırılmasına çalışacak ve yine uygulamaya
odaklanacağız. Ayrıca, düzenleme çerçevelerinin ekonomilerimiz
üzerindeki etkilerinin incelenmesi ve eğer varsa istenmeyen yan
17
sonuçların giderilmesi konularında da çalışmalar yapacağız.
4) Uluslararası finansal mimari alanında 2010 IMF Kota ve
Yönetim
Reformunun
önceliğimiz
olacak.
uygulamaya
Bu
alanda,
geçirilmesi
IMF
en
bünyesinde
temel
dinamik
ekonomilere ciddi oranda oy gücü transferine imkan tanıyan
kapsamlı bir reform çalışması gerçekleştirilmişti. Şimdi bu
reformun
hayata
geçmesinin
önündeki
tek
engel
ABD
Kongresi'nin onay sürecidir. Bu husustaki gecikmenin devam
etmesi
halinde
ise,
reformların
ruhuna
uygun
alternatif
çalışmaları başlatacağız.
5) Uluslararası vergide Matrah Aşındırma ve Kâr Kaydırma
Projesi kapsamında 2014 yılında yapmış olduğumuz çalışmaları
sürdürecek ve bu alandaki eylemlerin sorunsuz bir şekilde
uygulamaya geçmesine gayret edeceğiz. Vergi alanında ayrıca,
düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerin sorunlarını da masaya
yatıracağız.
6) Enerji sürdürülebilirliği alanında önceliğimiz, dünya çapında
enerjiye erişimin artırılması olacaktır. Bugün dünyada, güvenilir
enerji
kaynaklarına
erişimi
olmayan
1.3
milyar
insan
18
bulunmaktadır. Bu sayının azaltılması için gereken önlemlerin
alınması ve enerji yatırımlarının desteklenmesi başlıca odağımız
olacaktır.
7) Son dönemde görülen önemli olgulardan bir tanesi de,
ekonomik büyümenin itici güçlerinden biri olan dünya ticaret
hacmindeki büyümenin, kriz öncesi döneme kıyasla ciddi
şekilde azalmasıdır. Ticaret alanında, söz konusu azalmanın
sebeplerini araştıracağız.
Yine bu kapsamda küresel ticarette serbestliğin artması ve
korumacı önlemlerin giderilmesi için çalışacağız. Bugün yaygın
bir
şekilde
kullanılmakta
olan
ikili
ve
bölgesel
ticaret
anlaşmalarının çok taraflı ticaret sistemi ile uyumu konusunda
da çalışmalar yapacağız.
8) İstihdam alanında daha fazla ve kaliteli istihdam yaratılması
önceliğimiz
olacaktır.
ülkelerinin
ortaya
Bu
kapsamda,
koydukları
geçtiğimiz
İstihdam
Eylem
yıl
G-20
Planlarının
uygulanması için çalışacak ve kadın ve genç istihdamının
artırılması için gayret sarf edeceğiz.
9) İklim değişikliğinin finansmanında düşük gelirli gelişmekte
19
olan ülkelerin sorunlarına öncelik vereceğiz. Bu alanda ayrıca,
iklim fonları arasındaki uyum ve işbirliğinin güçlendirilmesine
yönelik çalışmaları sürdüreceğiz.
10) Kalkınma konusu en fazla önem verdiğimiz konulardan
birisi olacaktır. Bu konuyu gündemimizin merkezine koyacağız.
Kalkınmada
önemli
desteklenmesi
bir
amacıyla
yeri
olan
proje
altyapı
yatırımlarının
hazırlama
süreçlerinin
kolaylaştırılması ve finansman imkanlarının geliştirilmesi için
çalışacağız. Gıda güvenliğine özel önem verecek, sürdürülebilir
gıda sistemlerinin geliştirilmesi için çalışacağız. Türkiye, Gıda
Güvenliği ve Beslenme Çerçevesini uygulamaya sokan ilk
dönem başkanı olacaktır.
11) Yolsuzlukla mücadele alanında ise sürdürülmekte olan G-20
çalışmalarını devam ettirecek ve 2015-16 Yolsuzlukla Mücadele
Eylem Planının etkin bir şekilde hayata geçirilmesinin takipçisi
olacağız.
2015 Yılı G-20 Takvimi
Değerli basın mensupları,
20
Daha önce de ifade ettiğim gibi, G-20 dönem başkanlığımız
bugün, yani 1 Aralık 2014 tarihinde başlamıştır. Bu büyük
sorumluluğu, ülke olarak, 30 Kasım 2015 tarihine kadar
üstlenmiş durumdayız.
Dönem başkanlığımızın ilk toplantısı Müsteşarlar ve Merkez
Bankası
Başkan
Yardımcıları
düzeyinde,
11-12
Aralık
tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecektir. Bu toplantıyı yine
İstanbul’da 15-16 Aralık tarihlerinde düzenlenecek Şerpalar
toplantısı izleyecektir.
15-16
Kasım
2015
tarihinde
ise
ülkemiz,
Antalya’da
gerçekleştirilecek olan Liderler Zirvesi’nde G-20 ülkelerinin
liderlerini ağırlayacaktır. Dönem Başkanlığımız boyunca G-20
Bakanları
ve
Şerpalar
dörder
defa
değişik
merkezlerde
toplanacaklardır.
G-20 Müsteşarları ise, G-20 Bakanları toplantılarının hemen
öncesinde gerçekleştirecekleri toplantılara ek olarak iki ayrı
müstakil toplantıda buluşacaklardır.
Ayrıca, G-20 gündeminde yer alan konulara ilişkin teknik
çalışmaları yürüten çalışma grupları da çok sayıda toplantı
21
düzenleyeceklerdir.
Gelenek olduğu üzere, G-20 Çalışma ve Ticaret Bakanları 2015
yılında da ülkemizde toplanacak. Bunlara ek olarak, Turizm
Bakanlarımızın da toplanmasını arzu ediyoruz.
Ayrıca ülkemizde ilk defa G-20 Enerji Bakanlar Toplantısı’nı
düzenleyeceğiz. Bu konuda konsensüs sağladık.
Yine ilk defa bir G-20 Tarım Bakanları Toplantısı düzenlemek
istiyoruz. Küresel gıda güvenliği konularına odaklanacak bir
toplantının
faydalı
olacağına
inanıyoruz.
Bu
toplantı
için
konsensüs arayışımız sürüyor.
Dışişleri Bakanlarımızın da 2015 yılı içinde bir araya gelmesini
bekliyoruz.
Değerli basın mensupları,
Ben
tekrar
G-20
Dönem
Başkanlığımızın
hayırlara
vesile
olmasını diliyorum. Hazine Müsteşar Vekilimiz Sayın Cavit
Dağdaş’a, Merkez Bankası Başkanımız Sayın Erdem Başçı’ya,
Dışişleri Müsteşar Yardımcımız Sayın Ayşe Sinirlioğlu’na ve tüm
G-20 ekibimize bugüne kadarki hazırlık çalışmaları sebebiyle
22
teşekkürlerimi sunmak istiyorum, hem de bir yıl sürecek bu
olağanüstü yoğun dönemde kendilerine başarılar diliyorum.
Ülkemizin bu tarihi sorumluluğun gereğini en iyi şekilde yerine
getireceğine
olan
inancımı
tekrar
vurgulayarak
burada
sözlerime son veriyorum. Şimdi sorularınızı alabilirim.
23
Download