üretim ve kaynak planlaması

advertisement
ÜRETİM VE KAYNAK PLANLAMASI
ÜRETİM KAYNAKLARI PLANLAMASI KAVRAMI
Üretim kaynakları planlaması (MRP II) sisteminin hedefleri
stokların azaltılması, üretimi aksatmayacak ve dolayısı ile
kapasite kayıplarına yol açmayacak şekilde iyi kontrol
edilmesi ve planlanması, müşteri servisinin iyileştirilmesi,
genel maliyetlerin azaltılması, üretimin daha sağlıklı kontrol
edilmesi ve disiplin altına alınması, ürün kalitesinde artış ve
dolayısı ile genel olarak verimliliğin arttırılması olarak
özetlenebilir.
ÜRETİM KAYNAKLARI PLANLAMASI ÖNCESİ ve
SONRASINDA YAŞANAN GELİŞMELER
1960’lı yıllarda bilgisayarların imalat yönetiminde kullanılmaya
başlamasıyla MRP sistemleri popüler olmaya başlamış, ardından
1970’li yıllarda kapasite planlama, satış gibi işlevleri de içeren kapalı
çevrim MRP ve sonrasında MRP II sistemleri hızla yayılmaya
başlamıştır.
1980’li yıllarda MRP II bilgi teknolojilerindeki gelişmeye bağlı olarak
yaygınlaşmış ve gelişmiştir.
Bu sistemlerin birbirleriyle bütünleşik bir şekilde uyumlu çalışmasını
sağlamak ihtiyacı ile insan kaynakları, kalite yönetimi gibi yeni
işlevlere gereksinim duyulmuştur.
Yeni gereksinimler doğrultusunda 1990’lı yılların başından
itibaren tüm bu işlevleri modüler fakat aynı zamanda
bütünleşik bir sistem altında toplayan ve ERP olarak
adlandırılan bütünleşik sistemler ortaya çıkmıştır.
Özetlemek gerekirse 1960’lı yıllarda malzeme listeleri ile
başlayan MRP, 1970’li yıllarda teknolojik gelişmeler ile
birlikte ortaya çıkan kapalı çevrim MRP ile yoluna devam
etmiştir.
MRP II kavramı ise 1970’lerin sonlarında ve 1980’lerin
başlarında MRP’nin üretim planlarını koordine etmek olan
temel becerisinin üzerine bir firmanın lojistik, üretim, finans,
dağıtım ve denetleme gibi ana fonksiyonlarını tek bir veri
tabanı üzerinde entegre olarak sunan bir bütünleşik sistem
olarak karşımıza çıkmıştır.
Diğer taraftan, son yıllarda ortaya çıkan küreselleşme
rüzgârlarının etkisi ile değişik coğrafi bölgelerdeki iş
faaliyetlerinin küresel entegrasyonu zorunlu hâle gelmiş ve
MRPII’den ERP’ye bir geçiş yaşanmıştır.
ÜRETİM KAYNAKLARI PLANLAMASININ TEMEL
MODÜLLERİNİN İŞLEYİŞ SÜRECİ ve AŞAMALARI
MRP sistemi son ürünün tamamlanma tarihlerini ve miktarlarını
içeren tablodan geriye doğru giderek siparişi verilecek parça veya
malzemenin miktarını ve zamanını bulma esasına dayanır.
MRP gelecekteki talep için yapılan tahminlerden ve müşteri
siparişlerinden yola çıkarak genellikle haftalık bazda hazırlanan ana
üretim çizelgesine ve ürün ağacında yer alan bileşenlere göre atölye
içi emirleri ve satın alma için siparişler üretmektedir.
İş emri atölyeye verilirken bu üretimin yapılması için gerekli olan
malzeme de tahsis edilmektedir.
İş emrine göre, iş parçaları sonraki sürecin durumuna
bakılmadan atölye boyunca itilmektedir.
MRP, her bir bileşen için üretim miktarlarını hesaplarken
kapasiteyi dikkate almaz. Dolayısıyla, sınırlı olan üretim
kapasitesi bazı dönemlerde aşılabilir.
Kapalı çevrim MRP’de, MRP’den elde edilen bilgiler, kapasite
gereksinim planlaması (CRP) modülüne gönderilerek elde
edilen çizelgelerin uygunluğu test edilir.
Kapasite planı uygunsa elde edilen çizelgeler uygulanmak
üzere üretim/satın alma emirlerine dönüştürülür.
Kapasite planı uygun değilse bu bilgi MPS ve MRP
modüllerine aktarılarak gerekli düzenlemelerin yapılması
sağlanır.
MPS’teki ve MRP’deki düzenlemeler, uygun bir kapasite planı
elde edilinceye kadar devam eder.
CRP, ayrıntılı MRP çıktılarını ve ürün ve parçaların üretim
kapasite gereksinimlerini kullanmaktadır.
KURUMSAL KAYNAK PLANLAMASI
Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP), işletmelerde mal ve hizmet
üretimi için gereken iş gücü, makine, malzeme gibi kaynakların verimli
bir şekilde kullanılmasını sağlayan entegre yönetim sistemleridir.
Kurumsal kaynak planlaması, işletmenin tüm fonksiyonlarını
bütünleştirip kaynakların verimli olarak kullanılması için tasarlanmış
sistemler olarak hem üretim işletmelerinde hem de vakıflar, devlet
kurumları gibi kâr amacı gütmeyen kuruluşlarda geniş kullanım alanı
bulunmaktadır.
ERP kurumların tüm süreçlerinin ve kaynaklarının izlenebilir olmasını
amaçlar.
Müşteri talebinin sürekli nitelik ve nicelik olarak değiştiği ve bu
değişimin tahmin edilmesinin ne kadar zor olduğu bilinen bir
gerçektir.
Faaliyetlerimizi bu değişime uygun hareket edebilecek hâle
getirebilmenin yolu ERP yaklaşımından geçmektedir.
Hem stratejik planlama çalışmaları ile belirlenen amaç ve hedeflere
hem de üretim ve dağıtım kaynaklarımızın kapasite ve özelliklerine
gereken ayrıntıda dikkat ederek faaliyetlerimizi değişime duyarlı hâle
getirebilmek ancak ERP yaklaşımı ile olası olabilmektedir.
ERP’nin diğer bir özelliği, işletmenin coğrafi olarak farklı bölgelerde
(yurt içi ve dışı) bulunan fabrikalarının, bunların tedarikçi firmalarının
ve dağıtım merkezlerinin (depo) kaynaklarını eşgüdümlü olarak
planlamasıdır.
Bu çerçevede, hangi müşteriye ait hangi siparişin hangi dağıtım
merkezinden karşılanması veya hangi fabrikada üretilmesi
gerektiği, tüm fabrikaların malzeme ve hizmet
gereksinimlerinin nereden karşılanmasının uygun olacağı,
fabrikaların elinde bulunan makine, malzeme, iş gücü, enerji,
bilgi vb. üretim ve dağıtım kaynaklarının nasıl eşgüdümlü ve
ortaklaşa olarak kullanılabileceği belirlenmiş olmaktadır.
Diğer bir deyişle, müşteriye ait siparişin en kısa sürede, istenen
kalite ve maliyette karşılanabilmesi için tüm bağlı işletmelerin
dağıtım, üretim ve tedarik kaynaklarının kapasite ve özellikleri
aynı anda dikkate alınmaktadır.
Download