TBMM B : 115 19 . 6 .2002 0 : 2 cılık, bir bölümü sanayi, bir bölümü

advertisement
T.B.M.M.
B : 115
19 . 6 .2002
0:2
cılık, bir bölümü sanayi, bir bölümü eğitim, bir bölümü kültür, bir bölümü sağlık ve tamamen, o
bölgenin olaylarını kapsayan, o bölgenin sorunlarını içerisine alan ve cevap verecek proje olmalı.
Bunun için de, o bölgenin tüm envanteri çıkarılmalı. O bölgede neler değerlendirilebiliyor; o böl­
gede, bugün, tarım sektöründe, devlet işletmesinde bulunan araziler var; o bölgede, vatandaşın em­
rine verilemeyen, üretime katılamayan pek çok değerler var. En son bir örnek: Orada, Dicle Üniver­
sitesinin geniş arazisi var. Tarım fakültesi, ziraat fakültesi kurulacak diye vatandaşın arazisi istim­
lak edilmiş, ziraat fakültesi Urfa'da kurulmuş; ama, gepgeniş bir arazi orada bekliyor; kiraya veril­
mek suretiyle işletilmeye çalışılıyor. Bunun gibi pek çok örnek sayabilirim. Bunlar, mutlaka, o böl­
ge halkının emrine ve hizmetine sunulmalı; yani, envanter yapıldıktan sonra neler yapılmalı konusu
gündeme getirilmeli ve hatta, o bölgede, işsizliğin fazla olduğu, buna karşılık istihdam yaratan olay­
ların bulunduğu bölgelerde, bu nüfus dağılımının dahi çok ciddî şekilde -ama, daima rızaya dayalı,
isteğe dayalı olarak - planlamasının da süratle yapılması lazım.
Hemen şu soru akla gelebilir: Efendim, bu ekonomik kriz sırasında, bu özel projeler, bu büyük
kalkınma projesi nasıl uygulanabilir? Ben de hemen şunu söyleyeyim: Uluslararası kuruluşların
önüne ciddî projelerle çıktığımız zaman, Avrupa Birliği dahil, pek çok uluslararası kuruluş da dahil,
insanî yardım amaçlı, kredi amaçlı pek çok kaynağın o bölgeye aktarılması mümkün olacaktır; o
bölgeye, pek çok işadamının içeriden veya dışarıdan gelmesi sağlanmış olacaktır. Hatta, önce şunu
söyleyeyim: O bölgeyle yakından ilgilenen pek çok ülke var, çeşitli amaçlarla ilgilenen ülkeler var,
o bölgenin insanının yanında olduğunu söyleyen ülkeler var, o bölgenin insanının insan haklan ve
özgürlükleri konusunda gayret gösterdiğini söyleyen ülkeler var. İşte, bu projeler, o ülkelerin önüne
konulmalı. O bölgenin kalkınmasını, o bölge insanının refahını isteyen ülke, gerçek anlamda
niyetini ortaya koyar, o projeleri desteklerse, o bölge hakkında bir şey söylemeye hakkı olabilir. O
bakımdan, yalnız kendi imkânlarımızla değil, dünyadaki pek çok kuruluşun imkânını da bu bölgeye
hızla sevk etmemiz gerekir.
Köye Dönüş Projesi de, bana göre, en öncelikle ele alınması gereken projelerdendir. Bu proje,
bugüne kadar, maalesef -tenkit amacıyla söylemiyorum- istenilen oranda uygulanamamıştır, mer­
kezden istenilen ihtiyaç oranında kaynak ayrılamamıştır, bölge valisi ile oradaki valilerin yerel im­
kânlarına birkısım merkezden takviye suretiyle uygulanır hale gelmiştir.
Köye Dönüş Projesi çok ciddî şekilde uygulanmalı, kırsal kesimde işlenemeyen topraklar is­
tenmeli, kırsal kesimdeki hayvancılık, daha gelişmiş olarak, eski seviyesinin çok daha üstüne
çıkarılmalı; bu arada, sınır ticaretine de daha ağırlık verilerek, sınır ticareti, gerçekten, bölge hal­
kının elinden tutar, ihtiyacını karşılar bir noktaya getirilmelidir. Sınır ticaretinde
-daha önceki
konuşmalarımda da söyledim- sadece Irak'a, İran'a bağlı kalmak yerine, Suriye'yle ilişkileri geliş­
tirmek suretiyle, Suriye kapısı da mutlaka kullanılmalı, o kapı da, Türk insanına, bizim ülkemize
daha yararlı hale mutlaka getirilmeli.
Bölgede kısa öğretimle meslek sahibi olunabilecek olan okullar hızla artırılmalı; hatta, Tür­
kiye'nin pek çok yerindeki yatılı bölge okullarından o bölge çocuklarına kontenjan ayrılmalıdır.
Amaç, o bölgenin yıllardan beri ortaya çıkan eğitim açlığını gidermektir. Üniversiteye giriş
konusunda özel bir sistem uygulanmalıdır. Yeterli laboratuvarı, öğretmeni, eğitim imkânı bulun­
mayan o çocukların, Galatasaray Lisesi, Kabataş Lisesi gibi liselerle yarışması kolay değildir; o
nedenle, o bölge çocuklarının özel imkânla üniversiteye daha rahat -Türkiye'nin diğer bölgelerin­
de olan kontenjan oranında- girişlerinin mutlaka sağlanması lazım.
Bu arada, aklıma gelen bir konu var. Köy korucuları, yıllardan beri o bölgede teröre karşı çık­
tılar, canlarını ortaya koydular, çoluk çocuklarıyla, eşleriyle birlikte teröre karşı koydular. Her tür-755-
Download