Danışma Meclisi B : 128 30 . 6 . 1983 O : 1 kadaşımız önergesinde
advertisement
Danışma Meclisi B : 128 kadaşımız önergesinde diyor ki, «Reisicumhura gi­ den üyeleri Başbakan teklif etsin.»; biz de diyoruz ki, «Daha ilmî bir teşkilattır bu, Reisicumhur ken­ dileri seçsinler, Başbakana ne gerek var» diyoruz. Daha şey olsun. O nedenle katılmıyoruz efendim. BAŞKAN — Önergeye katılmıyorsunuz. Sayın Bakan, zatıâliniz?. DEVLET BAKANI MEHMET ÖZGÜNEŞ — Katılmıyoruz. BAŞKAN — Önergenin dikkate alınmasını oy­ larınıza sunuyorum. Kabul edenler... Etmeyenler... Önergenin dikkate alınması kabul edilmemiştir. Sayın Bilge, Sayın Yarkın, Sayın Tan, Sayın Banaz, Sayın Tutum, Sayın Vardal ve Sayın Gürtan'ın önergeleri; demin okunan önerge. Sayın Tan, zatıâliniz mi açıklayacaksınız?.. Buyurun Sayın Tan. TURGUT TAN — Sayın Başkan, Danışma Mec­ lisinin değerli üyeleri; Tümü üzerinde yaptığım konuşmada da belirtti­ ğim gibi tasarıyla getirilen yapı, idarî yapı bürokra­ tik bir idarî yapı görünümünde ve dolayısıyla genel idareden ayrı bir kamu kurumu oluşturmanın getir­ mesi istenen esneklik ve işler mekanizmanın kurul­ masına da kısmen engel görünümünde. Bu madde­ nin tümü üzerinde konuşan arkadaşlarımızın da be­ lirttikleri gibi ve Atatürk Dil, Tarih ve Kültür Ku­ rumu bir yüksek kurum, bir bilimsel kamu kurumu olarak oluşturulduğuna göre, bunun organlarının da yukarıdan aşağıya bu bilimsel kamu kurumu olması gereğine göre teşkilatlanması gerekir. Yani, en üstte bulunan organ daha çok Kurumun bilimsel niteliği gereği bilimsel faaliyetlerle uğraşacak ve ilke düze­ yinde kararlar alacak bir kurul olmak gerekir. Yuka­ rıdan aşağıya inildikçe bu ilke düzeyindeki kararlar daha somuta gelecektir ve daha idarî karar niteliği alacaktır. Binaenaleyh, organların da bu sıra içeri­ sinde bu niteliklere uygun şekilde oluşturulması ge­ rekmektedir. ' Şimdi bizim önergemiz bu espriye uygun olarak Kurumun 13 üyeden oluşan yapısında şöyle değişik­ lik yapıyor : Bunu eski metinle getirdiğimiz, öner­ diğimiz metin arasındaki fark nedir; bunu açıklaya­ rak anlatmak isterim. Bir kere bizim önergemizde Başbakanın görev­ lendireceği Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı­ nın başkanlığında Kurul çalışacaktır. Sayın Tutum' un da belirttiği gibi üyeliğe makam olarak soktuğu­ 30 . 6 . 1983 O:1 nuz zaman bunların çalışması hayli güçleşmektedir. Kaldı ki, kanun teklifinde bulunduğu gibi bu üst Ku­ rul bir yandan ilke kararları almaktadır, bir yandan yönetmelik yapmaktadır, bir yandan bütçe onayla­ maktadır, çeşitli kararlar vermektedir ve yılda da. iki kere toplanmaktadır. Biz ikinci değişiklik olarak 5 bakan yerine 3 bakan sokuyoruz Kurula. Bunlar da Hükümet düzeyinde Kurumun faaliyet alanıyla ilgili genel politika tespitinden doğrudan sorumlu olan bakanlıklardır : Millî Eğitim Bakanı, Kültür ve Turizm Bakanını sokuyoruz. Genelkurmay Başkanı vardır eski metinde üye olarak, biz Genelkurmay Başkanlığı Temsilcisi olarak Kurul üyesini belirliyoruz; Genelkurmay Başkanlığı uygun gördüğü temsil­ cisini gönderebilir. Yüksek Kurum Başkanı bizim metnimizde de vardır, yine Yüksek Kurulun üyesi­ dir. Farklı olarak TRT Genel Müdürü. Özellikle dil, kültür alanında kamuya yönelik yayın yapan, bu alanda kamuyu sürekli etkileme durumunda bulunan Kurumun başını da Yüksek Kurul üyesi olarak ka­ bul ediyoruz. Cumhurbaşkanınca seçilecek 4 üye bizim öneri­ mizde de vardır. Yine biz Cumhurbaşkanınca seçile­ cek 4 üyeyi Kurul üyesi olarak öngördük. Bunların yalnız Yüksek Kurumun faaliyet alanındaki çalışma ve eserleriyle tanınmış kişiler arasından seçilmesini söylüyoruz. Nihayet bir son farklılık : Yüksek Öğretim Ku­ rulu Başkanı olarak değil Yüksek Kurula Yüksek Öğretim Kurulunca, YÖK tarafından Kurumun ça­ lışma alanıyla ilgili bilim dallarında çalışan öğretim üyeleri arasından seçilecek 3 kişi; yani dil, tarih, kültür Kurumun çalışma alanı olduğuna göre bu alanlardaki bilim dallarında çalışan 3 tane öğretim üyesi. Bunlar Yüksek Öğretim Kurulu tarafından, YÖK tarafından seçilecektir. Binaenaleyh, getirdiğimiz Kurul kompozisyonu aslında çok büyük temelden değişiklik yapmamakta­ dır. Kurumun fonksiyonuna daha uygun, Kurumu daha işler kılacak bir yapı önerisinden ibarettir. Ka­ bulünü saygılarımla arz ederim. BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Tan. Bu önergenin lehinde, aleyhinde söz isteyen sa­ yın üye?.. Buyurun Sayın Akkılıç; aleyhinde de Sayın Uyguner'e söz vereceğim. Buyurun efendim. MAHMUT AKKILIÇ — Sayın Başkan, değerli üyeler;
