Endoskopi indikasyonları

advertisement
Endoskopi indikasyonları
Dr. Mehmet İnan
Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi
ALT GIS ENDOSKOPİSİ
KOLOREKTAL KANSERLER
 Kolorektal kanserler dünyada ve ülkemizde
4.sıklıkla görülürler.
 Kansere bağlı ölüm sebebleri arasında
erkeklerde 2, kadınlarda 3 sırada gelirler.
 Dünyada her 100000 kişiden 20-25 inde,
gelişmiş ülkelerde 50’sinde kolorektal kanserler
görülmektedir.
 KKTC de retrospektif yapılan bir çalışmada
erkeklerde ortalama 64 (28-87), kadınlarda ise
65 (27-98) yaşlarında görüldüğü gösterilmiştir.
Kolorektal kanser riskinin azaltılması için
uygulanabilecek bireysel önlemler şunlardır.
 1. Kalori alımı kısıtlanmalıdır. Özellikle kırmızı
et ve hayvansal yağ tüketimi azaltılmalı, beyaz
et tercih edilmelidir.
 2. Sebze ve meyve alımı artırılmalıdır. Belli
oranda lifli besinler tüketilmelidir. Bisküvi ve
çikolata gibi ürünlürle yapılacak ara öğün veya
atıştırmaların yerine elma, portakal, muz gibi
çeşitli meyveler veya sebzeler tercih edilmelidir.
 3. Düzenli ekzersiz programları uygulanmalıdır.
 4. Sigara bırakılmalı, alkol alımı kısıtlanmalıdır.
 5. Elli yaşın üzerindeki bireyler veya ailesinde
kolorektal kanser öyküsü olanlar toplum tarama
programlarına katılmalı (gaitada gizli kan testi
ve kolonoskopik muayene) veya düzenli
kontrollere gitmelidir.
 6. Yeni başlayan barsak haraketlerinde
değişiklik, defekasyon problemleri, kilo kaybı,
gaytada kan, karında daha önce olmayan ağrı
ve hassasiyet durumlarında hekime
başvurulmalıdır.
 7- Ailesel kolon polipozisi olan kişilerde
koruyucu kolektomi planlanmalıdır.
Erken teşhis için ise günümüzde en etkili
tanı metodu
kolonoskopidir.
 Kolonoskopi uzun ve
bükülebilir (fleksible) bir
aletle kalın bağırsağın içini
örten tabakanın tamamının
görsel yolla güvenli ve etkili
olarak incelenmesidir.
 Kalın bağırsağın son kısmına
kadar yerleşen hastalıkların
tanısında, biopsi almada ve
poliplerin çıkarılmasında
kullanılır.
 Bu işlem için hastanede
yatmaya gerek yoktur.
Günlük randevu alınarak
yapılabilir .
Kolonoskopi aşağıdaki özelliklere sahip
bireylere yapılmalıdır.
 Dışkılama alışkanlığında değişiklik,ve dışkı ile olan kanamalar
 Açıklanamayan karın ağrısı
 İnflamatuar bağırsak hastalıklarının kontrolü (Kolit, Crohn
Hastalığı, Ülseratif Kolit)
 Kalın bağırsağın baryumlu grafilerinde polip veya tümör
şüphesi olduğunda
 Dışkıda gizli kan tespit edilenlerde
 İzah edilemeyen ishal ve dışkılama alışkanlığında
değişikliklerde
 Daha önceden kolon polipi veya kanseri geçiren hastalarda
 Ailesinde polip veya Kolon Kanseri hikayesi olanlarda,
 Nedeni açıklanamayan kilo kaybı ve kansızlığı olanlarda
kolonoskopi yapılmalıdır.
KOLONOSKOPİ İÇİN NASIL HAZIRLANMAK GEREKİR ?
 Yeme / İçme
 İşlemin yapılacağı günden en az 1-2 gün önce lifli gıdaların
kısıtlanması ve posasız gıdaların tüketilmesi bağırsak temizliği
için yararlı olur. İnceleme yapılacak günden bir gün önce
yalnızca sulu gıdalarla (su, çay ve meyve suları) beslenilmelidir.
Eğer kullanıyorsa kalp, tansiyon ve tiroid ilaçları az su ile işlem
günü alınması uygundur.
 Özel durumlar /İlaç kullanımı

Herhangi bir ilaca karşı alerjisi olanlar, kalp ve akciğer
hastalığı olanlar ve hamileler durumlarından doktoru haberdar
etmesi gerekir.
 Kolonoskopiden en az 1 hafta öncesinden asipirin ve diğer
anti-inflmatuvar ilaçların (ibufen, naprosin vs ) kesilmesi ve
demir preparatlarının kullanılmaması gerekir.

Kanı sulandıran ilaç (kumadin, dipiridamol, tiklopidin, vs)
kullanan hastalar işlem öncesi kendi doktorları ile görüşerek
kolonoskopi için bu ilaçların ayarlanmasını istemelidirler.
Bağırsak Hazırlığı
 Kolonoskopi öncesi bağırsak temizliği yapılmalıdır.
Kalın bağırsağın iç yüzünü örten tabakanın
incelenebilmesi için iyi bir bağırsak temizliği şarttır.
Bu nedenle doktor, işlemden bir iki gün önce lifli
gıda kısıtlaması önerebilir. Buna ek olarak
bağırsak temizliği için ağızdan alınan ve kısa
zamanda temizlik sağlayan ilaçlar verilir. Bu
dönmede aşırı derecede su kaybı olacağı için bol
miktarda su içilmesi gerekmektedir.
KOLONOSKOPİ NASIL YAPILIR ?
 İşlem sırasında gerekli
yerlerden biyopsiler
alınabilir (doku
parçaları) ve varsa
polipler (kalın bağırsak
içindeki kabarık iyi
huylu oluşumlar)
çıkarılabilir
 Daha geniş poliplerde ise
tamamen çıkartılmaları için
birden fazla tedavi yöntemi
gerekebilir. Fakat bazı polipler
büyüklükleri, pozisyonları ve
sayıları nedeniyle endoskopik
yöntemlerle çıkarılamaz. Bu
durumda ameliyat ile kalın
bağırsağın polip içeren
bölümünün çıkarılması gerekir.
 Küçük polipler çoğu zaman
herhangi bir bulgu vermese de
zamanla büyür kanama, karın
ağrısı gibi şikayetlere neden
olabilir. Poliplerin büyük bir
kısmı iyi huylu oluşumlardır.
Polipler, kanser gelişiminde,
öncü lezyonlar oldukları için
erken dönemde çıkarılması
gerekir.
Kolonoskopi dolayısı ile yalnızca tanısal amaçlı
kullanılan bir yöntem olmayıp tedavi edici girişimler
içinde kullanılmaktadır.
 Bunlar:

1-Polipektomi (Poliplerin çıkarılması)

2-Koterizasyon (kanamaları durdurmak için
kanayan lezyonların elektrik enerjisi kullanılarak
yakılması)

3-Skleroterapi (kanamayı durdurucu ilaçların
enjeksiyonu)

4-Dilatasyon (Daralmış bağırsak bölgelerinin
genişletilmesi)

5-Detorsiyon (kalın bağırsağın kendi etrafında
dönmesinin düzeltilmesi)
KOLONOSKOPİNİN YAN
ETKİLERİ VAR MIDIR ?
 Perforasyon, buna bağlı peritonit.
 Kanama
 Komplikasyonlara bağlı acil ameliyat
Gastroskopi
 Gastroskopi yemek borusu, mide ve on iki
parmak bağırsağının direkt görerek
incelenmesine olanak sağlayan bir
görüntüleme yöntemidir.
Gastroskopi
Gastroskopi ne zaman gereklidir ?
 Yutma güçlüğü, göğüs arkasında yanma ve ağrı, ağza acı su
gelmesi gibi yemek borusunu ilgilendiren hastalıkların
teşhisinde,
 Karnın üst kısmında ağrı, yanma, ekşime, bulantı, kusma,
 Tedaviye dirençli kansızlık, nedeni bilinmeyen kilo kaybı gibi
mide ve on iki parmak bağırsağını düşündüren hastalıkların
teşhisinde,
 Ağızdan taze kan gelmesi ve kahve telvesi tarzında kusma
veya siyah dışkılama ile kendini belli eden üst sindirim sistemi
kanamalarının nedeninin tespit edilmesinde, ve
 Yemek borusu ve mide kanserlerinin teşhis edilmesinde,
 Gastroskopi iltihaplı bölgelerin (gastrit), küçük ülserlerin tespit
edilmesinde
 Yine gastroskop içinden geçirilen özel aletler yardımıyla
darlıkların genişletilmesi, polip adı verilen tümörlerin cerrahiye
gerek kalmadan çıkarılması, yutulan yabancı cisimlerin
çıkarılması ve kanamaların tedavisi de mümkündür.
Mide kanseri belirtileri
 Mide bölgesinde ağrı ve midenin ağırlaştığı hissi
 İştahsızlık ve bunun sonucunda kilo kaybı
görülmesi (şiddetli ve kısa sürede ortaya çıkar)
 Yemekten sonra rahatsızlık hissi ve mide şişliği,
 Bulantı, kusma,
 Mide kanseri olan kişilerin büyük bir kısmında
kansızlık da görülür.
 Yorgunluk,
 Mide ya da barsakta kanama olması (gizli şekilde
seyredebilir)
Mide kanseri için risk faktörleri nelerdir?
 1. Helicobacter pylori: H. pylori mide içinde bulunabilen ve ülser,
hazımsızlık gibi yakınmalara neden olabilen bir bakteridir. Bu bakterinin
midede varlığı ile mide adenokarsinomu ve lenfoması arsındaki ilişki bilimsel
olarak ortaya konulmuştur.
 2. Cinsiyet: Erkeklerde mide kanseri kadınlara oranda iki katı sıklıkta
görülür,
 3. Yaş: Mide kanseri 50 yaşından sonra görülme sıklığı artar,
 4. Yemek alışkanlıkları: Tütsülenmiş ve tuzlanmış gıdaları çok tüketen,
koruyucu olarak nitrat kullanılmış gıdalar ana besin maddesi olan
topluluklarda mide kanseri sık görülür. Odun yada kömür ateşinde ızgara
yapılarak et tüketilmesi ile mide kanseri arasında ilişki bildirilmiştir. Bunun
yanında taze meyve ve sebzelerin çok tüketilmesi mide kanserinde koruyucu
etkiye sahiptir,

5. Sigara içilmesi:

6. Şişmanlık:

7. Pernisyöz anemi: Atrofik gastrit ile birliktedir ve B12 vitamini eksikliği görülür. Bu
hastalarda mide kanseri riski artmıştır,

8. Ailede mide kanseri öyküsü: Mide kanseri olan hastaların birinci derece
yakınlarında gene mide kanseri olma oranı yüksektir. Bunun yanında bazı ailelerde
mide kanseri oldukça sık görülür. Günümüzde şüpheli hastalarda CDH1/E-cadherin
geninin mutasyonunun DNA testi ile saptanmasıyla ailevi mide kanseri hastalarına
önceden tanı konulabilmektedir.. Familyal adenomatöz polipozisi (FAP) olan
hastalarda mide kanseri oranı artmıştır. Kolon ve Rektum kanserlerinin % 5-10’unu
oluşturan Herediter Nonpolipozis Kolorektal Kanseri (HNPCC) olan hastalarda mide
kanseri olma olasılığı da yüksektir. Juvenil polipozis sendromu (JPS) olan hastalarda
mide kanseri açısından tarama yapılmalıdır,

9. Kan grubu: Kan grubu A olan hastalarda mide kanseri riski yüksektir,

10. Daha önceden mide ameliyatı geçirilmiş olması: Daha önce herhangi bir
nedenle midesinden ameliyat olan hastalarda uzun dönem içinde kanser gelişme
oranı ortar. Mide ameliyatı geçiren hastalarda yakınmasız olsalar dahi kontrol amaçlı
endoskopik tetkik önerilir.
Download