tc gazi üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü işletme anabilim dalı

advertisement
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
PAZARLAMA BİLİM DALI
AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA VE
ANKARA İLİNDE BİR ARAŞTIRMA
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Pelin ÇAYLAK
Tez Danışmanı
Doç. Dr. Metehan TOLON
Ankara, 2013
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
PAZARLAMA BİLİM DALI
AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA VE
ANKARA İLİNDE BİR ARAŞTIRMA
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Pelin ÇAYLAK
Tez Danışmanı
Doç. Dr. Metehan TOLON
Ankara, 2013
i
ÖZET
ÇAYLAK, Pelin,
Ağızdan Ağza Pazarlama ve Ankara İlinde Bir
Araştırma, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2013.
Ağızdan ağza iletişimin, tüketicilerin satın alma sürecinde etkileyici bir
güç olması, işletmelerinde geleneksel pazarlama yöntemlerinden daha az
maliyetli ve etkili bir yöntem olan ağızdan ağza pazarlamaya yönelmelerine
neden olmuştur.
Araştırma kapsamında Ankara’da yaşayan 414 gönüllü tüketiciye 13
sorudan oluşan bir anket uygulanmış, elde edilen veriler SPSS v15.0 paket
programı kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan araştırma ile tüketiciler
arasında gerçekleşen ağızdan ağza iletişim davranışları ve satın alma
sürecindeki etkisi incelenmiştir.
Araştırmada,
tüketicilerin
satın
alma
sürecinde gerek bilgi paylaşımı gerekse tavsiye alma, vermede bu iletişimin
etkili bir araç olduğu sonucuna ulaşılmış ayrıca işletmelere bu iletişimi
pazarlama faaliyeti olarak kullanmaları yönünde öneriler geliştirilmiştir.
Anahtar Sözcükler:
1. Pazarlama iletişimi
2. Ağızdan Ağza İletişim,
3. Ağızdan Ağza İletişim Davranışları,
4. Ağızdan Ağza Pazarlama.
ii
ABSTRACT
ÇAYLAK, Pelin, Word of Mouth Marketing and A Research in Ankara
City, Master Thesis, Ankara, 2013.
Word of mouth communication, consumer purchasing power is
impressive in the process, businesses, and less costly than traditional
marketing methods, which is an effective word of mouth marketing have
started to.
Within this research, a questionnaire consisting of 13 questions to
consumers living in Ankara, applied 414 volunteers, the obtained data were
analyzed using SPSS v15.0 software package. The research took place
between consumers in the process of buying behavior and investigates the
effect of word of mouth communication and in the process of buying as well
as sharing information, getting advice, recommend is an effective means of
communication has been concluded, as well as advice to businesses to use
this communication has been developed as a marketing activity.
Key Words:
1. Marketing Communication
2. Word of Mouth,
3. Word of Mouth Behaviors,
4. Word of Mouth Marketing.
ÖNSÖZ
Günümüz yoğun rekabet ortamında, tüketiciler birçok pazarlama
faaliyetine maruz kalmakta, bu aşamada ağızdan ağza iletişim yoluyla
yayılan bilgi ve görüşler tüketicilerin karar verme süreçlerinde daha hızlı ve
etkili
olabilmektedir.
İşletmeler
açısından
da
geleneksel
pazarlama
faaliyetlerinden daha az maliyetli ve daha çok etkili olan bu yeni yöntem,
önemi gittikçe kavranan ve kullanılan bir araç haline gelmiştir. Araştırmada,
tüketiciler arasında gerçekleşen ağızdan ağza iletişim faaliyetleri incelenmiş,
elde edilen bulgular değerlendirilmiş ve işletmelere önerilerde bulunulmuştur.
Tezin hazırlanması sırasında yardım ve ilgisini hiçbir zaman
esirgemeyen tez danışmanım Sayın Doç.Dr.Metehan TOLON’a ve çalışmam
sırasında desteklerini esirgemeyen aileme çok teşekkür ederim.
Pelin ÇAYLAK
ANKARA, 2013
iv
İÇİNDEKİLER
ÖZET .............................................................................................................. i
ABSTRACT ................................................................................................... ii
ÖNSÖZ ......................................................................................................... iii
İÇİNDEKİLER ............................................................................................... iv
SİMGELER VE KISALTMALAR................................................................... vi
TABLOLAR LİSTESİ ................................................................................... vii
ŞEKİLLER LİSTESİ.................................................................................... viii
GİRİŞ ............................................................................................................. 1
BİRİNCİ BÖLÜM
PAZARLAMA İLETİŞİMİ (TUTUNDURMA)
1.1. PAZARLAMA İLETİŞİMİ TANIMI ........................................................... 3
1.2. PAZARLAMA İLETİŞİMİ SÜRECİ .......................................................... 4
1.3. PAZARLAMA İLETİŞİMİ AMAÇLARI .................................................... 8
1.4. PAZARLAMA İLETİŞİMİ (TUTUNDURMA) ARAÇLARI ...................... 10
1.4.1. Reklam........................................................................................... 11
1.4.2. Kişisel Satış ................................................................................... 12
1.4.3. Satış Tutundurma .......................................................................... 13
1.4.4. Halkla İlişkiler ve Duyurum............................................................. 14
1.4.5. Doğrudan Pazarlama ..................................................................... 16
1.5. TUTUNDURMA KARMASINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER ................... 17
1.6. TUTUNDURMA VE AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA ........................... 20
İKİNCİ BÖLÜM
AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA KAVRAMI
2.1. AĞIZDAN AĞZA İLETİŞİM .................................................................. 23
2.1.1. Ağızdan Ağza İletişimin Tanımı ..................................................... 23
2.1.2. Ağızdan Ağza İletişimin Nedenleri ................................................. 26
2.1.3. Ağızdan Ağza İletişim Modeli ......................................................... 28
2.1.4. Ağızdan Ağza İletişimin Özellikleri ................................................. 30
2.1.5. Ağızdan Ağza İletişim Çeşitleri ...................................................... 30
2.1.5.1. Pozitif Ağızdan Ağza İletişim .................................................. 31
v
2.1.5.2. Negatif Ağızdan Ağza İletişim ................................................. 33
2.1.6. İnternette Ağızdan Ağza İletişim .................................................... 34
2.1.6.1. İnternette Ağızdan Ağza İletişimin Avantaj ve Dezavantajları . 35
2.2. AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA ........................................................... 36
2.2.1. Ağızdan Ağza Pazarlamanın Tanımı ............................................. 37
2.2.2. Ağızdan Ağza Pazarlamanın Önemi .............................................. 38
2.2.3. Ağızdan Ağza Pazarlama Stratejileri ............................................. 41
2.2.4. Ağızdan Ağza Pazarlama Yöntemleri ............................................ 43
2.2.5. Ağızdan Ağza Pazarlamada Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar .... 48
2.2.6. Ağızdan Ağza Yayılma Seviyeleri .................................................. 49
2.2.7. Ağızdan Ağza Pazarlamada Kişisel Etki Kaynakları ...................... 51
2.2.8. Ağızdan Ağza Pazarlama İle İlgili Alt Kavramlar ............................ 55
2.2.8.1. Viral Pazarlama ...................................................................... 55
2.2.8.2. Buzz Pazarlama ..................................................................... 58
2.2.9. İnternette Ağızdan Ağza Pazarlama .......................................... 59
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ANALİZ VE DEĞERLENDİRME
3.1. ARAŞTIRMANIN AMACI VE ÖNEMİ ................................................... 64
3.2. ARAŞTIRMANIN EVRENİ, ÖRNEKLEMİ VE SINIRLILIKLAR ............ 65
3.3. ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ ................................................................. 65
3.4. ARAŞTIRMANIN MODELİ ................................................................... 66
3.5. ARAŞTIRMA BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ..................... 66
3.5.1. Demografik Özellikler ................................................................ 66
3.5.2. Tavsiye Alma Davranışları ............................................................. 68
3.5.3. Pozitif Ağızdan Ağza İletişime Ait Bulgular .................................... 78
3.5.4. Negatif Ağızdan Ağza İletişime Ait Bulgular ................................... 81
3.5.5. Ağızdan Ağza İletişim Davranışları ................................................ 85
SONUÇ VE ÖNERİLER ............................................................................... 92
KAYNAKÇA ................................................................................................ 98
EKLER ....................................................................................................... 108
EK 1: Anket Formu ................................................................................ 108
vi
SİMGELER VE KISALTMALAR
WOM
: The Word of Mouth
WOMM
: The Word of Mouth Marketing
WOMMA
: The Word of Mouth Marketing Association
CRM
: Müşteri İlişkileri Yönetimi
4P
: Product, Price, Place, Promotion/Marketing Communications
4C
: Customer Benefit, Customer Cost, Customer Convenience,
Customer Communication
v.d.
: Ve Diğerleri
v.b.
: Ve Benzeri
vii
TABLOLAR LİSTESİ
Tablo 1: Tüketim ve Endüstriyel Ürünlerde Tutundurma Karması Araçları . 18
Tablo 2: Kişisel Etki Kaynakları ................................................................... 51
Tablo 3: Fikir Liderleri ile Pazar Kurtları Arasındaki Farklar ........................ 54
Tablo 4: Katılımcıların Demografik Özellikleri.............................................. 67
Tablo 5: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimi ............... 69
Tablo 6: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Tanımlayıcı İstatistikler .................................................................. 71
Tablo 7: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Anova Analizi ................................................................................ 71
Tablo 8: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Tukey HSD Sonuçları .................................................................... 72
Tablo 9: Tavsiye Almak Açısından Güvenilir Bulunan Kaynaklar ................ 74
Tablo 10: En Güvenilir Bulunan Bilgi Kaynağı Sıra Ortalaması ................... 75
Tablo 11: Hipotez Testi Sonuçları ............................................................... 77
Tablo 12: Memnuniyet Davranışları ............................................................ 78
Tablo 13: Memnun Kalma Durumunda Gösterilen Davranışlar ................... 79
Tablo 14: Hipotez Testi Sonuçları .............................................................. 81
Tablo 15: Memnuniyetsizlik Davranışları ..................................................... 82
Tablo 16: Memnuniyetsizlik Durumunda Uygulanan Davranışlar ................ 83
Tablo 17: Hipotez Testi Sonuçları ............................................................... 85
Tablo 18: Ağızdan Ağza İletişim Davranışları............................................. 86
Tablo 19: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 1-3) İlişkin Anova
Analizi ......................................................................................... 88
Tablo 20: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 5-10) İlişkin Anova
Analizi ......................................................................................... 89
Tablo 21: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 11-14) İlişkin Anova
Analizi ......................................................................................... 91
viii
ŞEKİLLER LİSTESİ
Şekil 1: Temel İletişim Modeli ........................................................................ 5
Şekil 2: İtme ve Çekme Stratejileri .............................................................. 20
Şekil 3: Ağızdan Ağza İletişim Kavramı....................................................... 25
Şekil 4: Ağızdan Ağza İletişim Modeli ........................................................ 29
Şekil 5: İnternette Ağızdan Ağza İletişim Kanalları ...................................... 35
Şekil 6: Geleneksel Pazarlama Stratejisi..................................................... 39
Şekil 7: Tüketici Tabanlı Pazarlama Stratejisi ............................................. 39
Şekil 8: Fikir Lideri Seviyeleri ...................................................................... 62
GİRİŞ
Günümüz yoğun rekabet ortamında, tüketiciler birçok pazarlama
faaliyetine maruz kalmakta, bu aşamada ağızdan ağza pazarlama yoluyla
yayılan bilgi ve görüşler tüketicilerin karar verme süreçlerinde daha hızlı ve
etkili
olabilmektedir.
İşletmeler
açısından
da
geleneksel
pazarlama
faaliyetlerinden daha az maliyetli ve daha çok etkili olan bu yeni yöntem,
önemi gittikçe kavranan ve kullanılan bir araç haline gelmiştir.
Ayrıca üretilen ve satılan ürün sayısı ve çeşitliliğin artmasıyla birlikte
tüketiciler satın alma karar süreçlerinde belirsizlikle karşı karşıya kalmışlardır.
Bununla birlikte artan pazarlama mesajları bilgi karmaşası yaratmış,
tüketiciler ihtiyaç duyduğu bilgileri yakın çevresinden ve işletme kaynaklı
olmayan kaynaklardan elde etmeye başlamışlardır.
Tüketiciler arasında işletme, ürün ve marka hakkında olumlu ya da
olumsuz fikirlerin, bilgilerin paylaşılması olarak adlandırılan ağızdan ağza
iletişim bu noktada satın alma karar sürecinde etkileyici bir güç olarak
karşımıza çıkmaktadır. Özellikle satın aldıkları üründen memnun kalan ya da
kalmayan kişilerin görüşleri, tüketicileri yönlendirmede daha güvenilir ve daha
sık başvurulan kaynak haline gelmiştir.
İşletmeler ise tutundurma faaliyetlerini, rekabet arttıkça yoğunlaştırmış
ve alternatif yöntemler aramaya başlamışlardır. Bu yöntemlerden birisi de
ağızdan ağza iletişim sürecinde tavsiye veren, diğer tüketicileri verdikleri
bilgilerle etkileyen kişileri tanımlayıp, iletişimi yönlendirme anlamında
uygulanan pazarlama faaliyetleridir. Bu faaliyetler, iletişimi başlatmak, devam
ettirmek ve izlemek için uygulanan adımları içermektedir.
Bu çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde pazarlama
iletişimi genel hatları incelenmiş, amaçları ve araçları anlatılmıştır.
2
Çalışmanın ikinci bölümünde, ağızdan ağza iletişim kavramı ve
ağızdan ağza pazarlama detaylı bir şekilde incelenmiş, ağızdan ağza
iletişimin çeşitleri, ağızdan ağza pazarlama adımları, faydaları gibi konular
anlatılmıştır.
Çalışmanın üçüncü ve son bölümünde, tüketicilerin yaşadıkları tatmin
ve memnuniyetsizlik sonucunda hangi davranışlar gösterdiklerini, tavsiye
verme davranışlarının nedenlerini ve etkilenilen bilgi kaynaklarının neler
olduğunu ortaya koymak amacıyla bir anket uygulaması yapılmıştır.
Tezin sonuç kısmında yapılan anket uygulamasıyla elde edilen
bulgular neticesinde ağızdan ağza iletişimin satın alma sürecindeki etkisi
gösterilmeye çalışılmış, böylelikle alternatif bir pazarlama yöntemi olan
ağızdan ağza pazarlamanın nasıl geliştirileceği ve etkili hale getirileceği
konusunda işletmelere öneriler geliştirilmiştir.
BİRİNCİ BÖLÜM
PAZARLAMA İLETİŞİMİ (TUTUNDURMA)
Hızla artan iletişim olanakları karşısında hedef kitleye en etkin şekilde
ve doğru kanaldan ulaşmanın güçleşmesi ve maliyetlerin artması ve buna
karşın tüketicilerin değişen ve artan iletişim talepleri, işletmelerin iletişim
konusundaki arayışlarını hızlandırmış ve bu arayışlar sonucunda pazarlama
iletişimi kavramı doğmuştur (Altıntaş,2009: 9).
1.1. PAZARLAMA İLETİŞİMİ TANIMI
Pazarlama
karmasının
son
bileşimi,
pazarlama
iletişimi
yani
tutundurmadır. İşletme, tüketicinin ihtiyaç ve isteklerine uygun mal ve hizmeti,
uygun bir fiyatla, uygun dağıtım olanaklarıyla sunsa bile, hedef pazardaki
tüketicilere işletmeyi ve ürünlerini tanıtmıyorsa, onları üründen haberdar
etmiyorsa, satın almaya ikna etmiyorsa, pazarlama plan ve programının
başarısı düşük olacak ya da başarısızlıkla sonuçlanacaktır. İşte, bu eksiklik
tutundurma kararları ile giderilebilir. Tutundurma, işletme tarafından hedef
pazara gönderilen ve alıcılarla iletişim kurarak, mal ve hizmetlerle ilgili bilgi
vererek, işletme amacına uygun mesajların iletilmesine ilişkin pazarlama
çabalarıdır (Yükselen, 2008:365).
Pazarlama faaliyetleri temelde, tüketicilere işletmelerin mal ve
hizmetleriyle ilgili mesajlar vermek ve onların satın alma kararlarını işletmenin
ürünleri lehine vermesini sağlamak olarak değerlendirilebilir. Buna göre,
pazarlama faaliyetleri işletme ile tüketiciler arasında bir iletişim sürecine
dayalıdır. Pazarlama karması elemanlarının bu iletişim sürecine katkısı
bulunmakla birlikte, pazarlama elemanlarından olan tutundurma faaliyetleri,
doğrudan bu iletişime yöneliktir (Altunışık v.d., 2001:191-192). Bu süreçte
işletmeler ürettikleri mal ve hizmetlerle ilgili tüketicilerin zihninde onları
4
bilgilendirmeye, ikna etmeye ve satın almaya yönelik bir algı oluşturmaya
çalışırlar.
Pazarlama iletişimi, işletmelerin doğrudan ya da dolaylı olarak,
müşterilerine sundukları ürünlerle veya markalarla ilgili bilgilendirme, ikna
etme ve hatırlatma girişimleri olarak tanımlanmaktadır (Kotler ve Keller,
2009:510).
Pazarlama iletişimi bir kuruluşun var oluşundan itibaren ürün ve
hizmetleriyle ilişkide bulunduğu ve bulunacağı kesimlere neler vaat ettiğini,
neler sağlayabileceği anlatmasını sağlayacak iletişim çabalarının tümüdür
(Duran, 2006:8).
Pazarlama iletişimi yoluyla iletilen mesajların tüketicinin zihninde bilgi
olarak kalması ve dolayısıyla gelecekteki satın alma kararını etkilemesi arzu
edilmektedir. Bu doğrultuda pazarlamacılarının çeşitli pazarlama iletişimi
seçeneklerinde sunmak istedikleri şeyin ne olduğunu ve pazarlama iletişim
programlarını en yararlı hale getirmek için bunları nasıl birleştirebileceklerini
bilmeleri gerekmektedir (Altıntaş, 2009:11).
1.2. PAZARLAMA İLETİŞİMİ SÜRECİ
Pazarlama iletişimi; işletme tarafından belirlenen hedef kitlelere
gönderilecek mesajların geliştirilmesi, sunulması ve değerlendirilmesini
kapsayan bir yönetim sürecidir (Fill, 1995:16). Başka bir tanıma göre,
pazarlama iletişimi, hedef tüketicilerin tutum ve davranışlarını istenilen yönde
güçlendirmeyi, tersi yönde ise, bunu değiştirmeyi ya da amaçlanan yeni bir
tutum ve davranış oluşturmayı hedeflediğinden ikna edici bir iletişim sürecidir
(Göksel, vd. 1997:60). Şekil 1.’de temel iletişim modeli yer almaktadır.
5
Şekil 1: Temel İletişim Modeli
Gönderici
Kodlama
Mesaj
Kod
Çözme
Alıcı
Medya (mesaj
ortam ve
araçları)
Gürültü
Geribildirim
Tepki
Kaynak: Kotler, P., Kevin L.K.; Marketing Management, 12th Edition, Pearson Prentice
Hall, ABD, 2009, s.539.
İletişim bir mesajın diğerlerine iletilmesi sürecidir ve Şekil 1’de yer alan
temel iletişim modelinde gönderici, mesaj ve alıcı olmak üzere üç temel unsur
ve diğer unsurlar olan kodlama, kanal, kod çözme, tepki, gürültü ve geri
bildirimden oluşmaktadır.
Tutundurma faaliyetleriyle işletme belirli bir hedef kitlede, verdiği
mesajlarla tutum ve davranış değişikliği yaratmayı amaçlar. Bu amaçlara
ulaşabilmek için de hedef kitleye yönelik ikna edici bir iletişim planı yapması
gerekir. İletişim sürecini kavramadan etkili tutundurma stratejileri geliştirmek
mümkün değildir. Bu nedenle iletişim süreci unsurları incelenmeli ve bu
doğrultuda mesajlar hedef kitleye iletilmelidir. (Eser ve Korkmaz, 2011:208).
Aşağıda iletişim süreci elemanları ele alınmıştır.
Kaynak (Gönderici):
Kaynak, fikri üretenle onu mesaja dönüştürüp, alıcıya gönderen kişi ya
da örgüttür. Gönderici, satış elemanları ve tüketiciler olabilir. Kaynağın
iletişim süreci üzerindeki etkinliği iletişim ortamına, mesajın uygunluğuna ve
6
kaynağın özelliğine bağlıdır. Kaynağın şu üç özelliği etkinlik üzerinde önemli
role sahiptir (İslamoğlu ve Altunışık, 2008:274):
- İnanırlılık,
- Çekicilik,
- Güç.
Kodlama/Mesaj:
İletişim süreci kaynağın alıcıya semboller, sözcükler, resimler seçip,
bunları mesajı temsil etmek üzere göndermesiyle başlar. Kodlama olarak
bilinen bu süreç fikirlerin ve bilginin sembolik biçime konmasını ifade eder.
Mesaj, kaynağın alıcıya göndermek istediği bilgi, düşünce ya da duyguyu
taşıyan fiziksel bir üründür. Mesaj yazılı, sözlü ya da sözsüz olabilir.
Kaynağın amacı gönderdiği mesajın alıcı tarafından anlaşılabilmesidir.
(Öztürk, 2006:216). Örneğin, televizyonda yayınlanan bir reklamda mesaj
sözlü olarak iletilirken, gazetede verilen bir reklamda iletilen mesaj yazılı
sözcüklere dayalıdır.
İletişim Kanalı (Medya):
Kanal, göndericinin mesajı alıcıya iletmede kullandığı araçlardır. Bu
araçlar kitle iletişim ya da kişiler arası iletişim araçları olabilir. Bu açıdan
iletişim, kitle iletişim ve kişilerarası iletişim olarak sınıflandırılır. Kitle iletişimde
reklam, basın, halkla ilişkiler, doğrudan pazarlama faaliyetleri kullanılır (Okay
v.d., 2005:6). Örneğin, mesaj kitle iletişim araçları (TV, radyo, gazete, dergi
vb.) ile iletilirse kitle iletişimi söz konusudur. Televizyon reklamları,
işletmelerin göndermek istedikleri mesajları geniş kitlelere ulaştıran bir
iletişim kanalıdır. (Odabaşı ve Oyman, 2003:17-18).
Kaynak ile alıcının yüz yüze mesaj gönderiminde bulunduğu
durumlarda ise kişiler arası iletişim gerçekleşir (Odabaşı ve Oyman, 2003:17-
7
18). İşletmelerin halkla ilişkiler ya da insan kaynakları elemanlarının
üniversitelerde düzenlenen sempozyumlara katılarak ürünleri ya da markaları
hakkında tüketicileri bilgilendirmeleri pazarlamada yüz yüze iletişimin bir
örneğidir.
Kod Çözme/Alıcı:
Alıcı, göndericinin gönderdiği mesajı paylaşmak istediği, mesajı
okuyan, gören, dinleyen ve mesajın kodunu açan kişidir. Kod açma alıcının
mesajı
tekrar
gerçekleşmesi
düşünceye
için
dönüştürme
göndericinin
sürecidir.
kodlaması
ve
Etkili
alıcının
bir
kod
iletişimin
açması
çakışmalıdır (Öztürk, 2006:216). Bu yüzden gönderilen mesajın her iki taraf
içinde aynı anlamı taşıması dolayısıyla net olması gerekmektedir.
Gürültü:
İletişim sürecini bozan, iletişimin olumlu biçimde gerçekleşmesini
etkileyen her türlü faktöre gürültü denir. En sık görülen gürültü çeşidi uzaklık,
görüntü, dikkat dağıtıcı gürültü gibi unsurları içeren çevresel faktörler olmakla
birlikte algılama, dikkat, ilgi düşüklüğü, tecrübe ve bilgi eksikliğini içeren
kişisel faktörlerde özellikle alıcı açısından sistematik sınırlamalar yaratır
(Odabaşı ve Oyman, 2003:18). Örneğin, kadın bir tüketicinin e-mail adresine
futbol ürünleri satan bir işletmenin tanıtıcı mesajlar göndermesi, alıcının
cinsiyetinden kaynaklı ilgi düşüklüğü iletişim sürecine negatif etkide bulunan
bir gürültü çeşididir.
Tepki ve Geri Bildirim:
Bir mesajı gördükten, okuduktan, duyduktan sonra alıcı ürün
hakkındaki verilen tanıtıcı bilgiyi edinmek gibi çeşitli tepkiler gösterebilir. Geri
bildirim süreci alıcının tepkisinin göndericiye iletilen bölümüdür ve geri
bildirimin nihai şekli pazarlamacılar için satıştır. Tüketicinin televizyonda
8
reklamını gördüğü bir ürün için sipariş vermesi ya da evinde satış elemanı
tarafından tanıtımı yapılan bir temizlik ürününü satın almaya karar vermesi
gibi tepkiler buna örnektir (Eser ve Korkmaz, 2011:209).
Bir mesajın etkili olabilmesi için, gönderici ile alıcının kod alma süreci
ile uygunluk göstermelidir. Dolayısıyla en iyi mesajlar, alıcının aşina olduğu
sözcüklerden ve diğer sembollerden oluşur. Göndericinin deneyim alanı,
alıcının deneyim alanı ile ne kadar çok çakışıyorsa, mesaj o derece etkin
olur. Pazarlama yöneticileri alıcının deneyim alanını iyi analiz etmelidirler.
Örneğin hedef kitlesi düşük eğitim düzeyine sahip bir ürün için aşırı teknik,
karmaşık mesajlar büyük olasılıkla etkili olmayacaktır (Öztürk, 2006:216). Ya
da internet üzerinden satış yapan bir işletmenin mesajlarını internet
kullanıcısı olmayan kişilere iletmeye çalışması da aynı şekilde etkili
olmayacaktır.
1.3. PAZARLAMA İLETİŞİMİ AMAÇLARI
Tutundurmanın inandırıcı iletişim olma yönü, onu diğer pazarlama
faaliyetlerinden ayıran en önemli niteliğidir. Bu bakımdan etkili tutundurma,
etkili haberleşme demektir. Ancak, bilgi verme yoluyla haberleşme gerekli
olmakla beraber yeterli değildir; zira, tüketiciye üretilen mallar ve hizmetler
hakkında bilgi vermek yanında, onun tutum ve davranışları istenilen yönde
ise bunu güçlendirmek; değilse, bunu değiştirmek ve istenilen yöne çekmek
amacı güdülmektedir (Mucuk,1993:233).
Bu iletişim süreci ile işletmeler, talebi teşvik ederek satışlarını ve
karlarını arttırmaya çalışırlar. Bu ana amaç doğrultusunda, gelecekteki
satışları arttırmak, pazar payını arttırmak veya korumak, rekabet üstünlüğü
sağlamak,
bilgi
vererek
tüketicileri
eğitmek
ve
sosyal
vurgulamak da tutundurma amacı olabilir (Mucuk,1993:233).
sorumluluğu
9
Pazarlama iletişiminin amaçları konusunda iki değişik yaklaşım vardır.
Bu yaklaşımlar
(http://danismend.com/kategori/altkategori/pazarlama-iletisimi-vestratejileri/24.12.2013):
•
Satış yönlü yaklaşım: İşletmelerin tek ve anlamlı amacının satış
olduğunu ifade eden yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre yapılacak tüm
pazarlama
iletişimi
çalışmalarının
satışa
yönelik
olması
hedeflenmektedir.
•
İletişim yönlü yaklaşım: Bu yaklaşım tüketicinin bazı aşamalardan
geçerek ve tüm pazarlama iletişimi araçları ile satış ve satış dışı
amaçlara
ulaşıldığını
savunmaktadır.
Bu
yaklaşıma
göre
her
pazarlama iletişim süreci, bir sonraki süreci getirecek şekilde
planlanmaktadır.
Aslında günümüz pazarlarında işletmeler, pazarlama iletişimini hem
satış hem de iletişim yönlü amaçlarına ulaşmak için kullanmaktadırlar.
Pazarlama iletişiminin bu hem satış ve hem de iletişim yönlü amaçları
genel olarak aşağıda sıralanmıştır (Altıntaş, 2009:14):
-Satışları artırmak ve desteklemek,
-Ürün ve marka farkındalığını sağlamak,
-Kurum ve ürünün farkında olunmasını sağlamak,
-Kurum ve ürün imajını geliştirmek,
-Hedef kitlenin tutum ve davranışlarına etki etmek,
-Ürün veya kurum hakkında bilgi vermek,
-Hedef kitleyi ürün kullanımı hakkında eğitmek,
-Tüketici sadakati yaratmak,
-Hatırlatmak,
-Yeni ürünler sunmak.
.
10
Bu genel amaçlar değerlendirildiğinde pazarlama iletişimi çabalarının,
hedef kitleyi ikna etmek suretiyle arzulanan yönde tutum ve davranış
değişikliği yaratmayı, olumlu tutumları pekiştirmeyi ve davranışa yol
açabilecek tutumlar oluşturmayı hedeflediği görülmektedir.
1.4. PAZARLAMA İLETİŞİMİ (TUTUNDURMA) ARAÇLARI
Bilgi verme, ikna etme ve etkileme eylemleri olarak tutundurma
kararlarında
yararlanılabilecek
başlıca
araçlar
şunlardır
(Yükselen,
2008:368):
-Reklam,
-Kişisel satış,
-Satış tutundurma,
-Pazarlama halkla ilişkileri ve halka benimsetme,
-Doğrudan pazarlama.
Bu öğelerden oluşan tutundurma karmalarının yardımıyla;
-Karşılıklı diyalog kurmak,
-Bir alışverişin gerçekleşmesini sağlamak,
-Memnun kaldıkları alışveriş hakkında konuşma olasılığı yüksek olan
tüketiciler yaratmak.
şeklinde ifade edilebilecek faaliyetler de gerçekleştirilir (Yalçın ve Sezer,
1995:167).
11
1.4.1. Reklam
Reklam, “kimliği belli bir kaynak tarafından bir ürün,marka ya da
işletmenin kendisi hakkında bilgilerin belli bir bedel karşılığında hedef pazara
ulaştırmasıdır” (Karalar, v.d., 2006:223). Reklam; “mallar, hizmetler veya
fikirlerin geniş kitlelere duyurulması ve benimsetilmesi amacıyla bir ücret
karşılığında, kişisel olmayan bir biçimde sunulmasıdır“ (Mucuk, 1993:233).
Günümüzde iletişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte ortaya çıkan
bilgi artışı tüketicilerin satın alma sürecinde bilginin aktarılmasını önemli
kılmıştır. Buna bağlı olarak işletmeler, bu bilgi boşluğunu kapatmak açısından
yani ürünün kullanım alanları, ürünün kullanımı sonucunda elde edeceği
faydalar, yeni ürünlerin kullanım miktarı ve süresi gibi bilgilerin reklam
mesajları aracılığıyla tüketiciye ulaştırılabilmesi gibi faydaları sebebiyle
reklamın oldukça etkili olduğunu anlamışlardır. (Aktuğlu, 2006:1,4).
Reklamın temelde üç amacı vardır. Aşağıda reklam faaliyetleriyle
ulaşılmak istenen amaçlar açıklanmaktadır (Öztürk, 2006:250).
Bilgilendirmek;
-Yeni bir ürün hakkında bilgi vermek,
-Bir ürün için yeni kullanım biçimleri önermek,
-Pazarı bir fiyat değişikliği hakkında bilgilendirmek,
-Ürünün nasıl kullanılabileceğini anlatmak,
-Var olan hizmetleri tanıtmak,
-Yanlış izlenimleri düzeltmek,
-Alıcının korkularını azaltmak,
-Bir şirket imajı oluşturmak.
İkna etmek;
-Marka tercihi yaratmak,
-Satın alınması istenen ürün için tüketicileri cesaretlendirmek,
12
-Ürün özelliklerine ilişkin müşteri algılamalarını değiştirmek. Örneğin,
bir dönem internet üzerinden Danone’yi karalama kampanyasına karşılık,
işletme o dönemde yayınladığı (Ayşe ÖZGÜN’ün rol aldığı) reklamla imalat
ortamını göstererek ürünün, çocukların kemik gelişimi için faydalı olduğunu
vurgulamış ve oluşan olumsuz söylentilere karşı reklamı kullanarak, markası
hakkında toplumda oluşan olumsuz algıyı yıkmak istemiştir.
-Müşteriyi hemen satın alması için ikna etmek.
Hatırlatmak;
-Müşterilere ürünü nerelerden alabileceklerini hatırlatmak
-Ürünün kullanım zamanı dışında da tüketicilerin zihninde kalmasını
sağlamak
-Zihinde ürünün farkında olma durumunu sürekli kılmak
Yukarıda yer alan her bir reklam amacı, belirli bir hedef kitlede belirli bir
dönemde başarılması gereken spesifik bir iletişim görevi olup, geniş kitleler
üzerindeki etkisi bakımından titizlikle uygulanması ve yönetilmesi gereken bir
iletişim aracıdır. Örneğin, Ülker, Dankek markası için yayınladığı bir reklamda
oyuncunun sürekli aynı kelimeyi (dodi) tekrarlaması, reklamı izleyen
tüketicilerin olumsuz bir tepki göstermelerine neden olmuştur. Bu yüzden
yapılan bir iletişim hatası, tutundurma sürecinin başarı ya da başarısızlıkla
sonuçlanmasına büyük etkide bulunacaktır.
1.4.2. Kişisel Satış
Kişisel satış; “işletmenin ücretli satış temsilcileri ve potansiyel
müşteriler arasında sipariş alınmasına, satış sonrası hizmet ve ilişkilere yol
açan doğrudan iletişimdir” (Karalar, v.d., 2006:241). Kişisel satış; “satış
yapmak amacıyla satışçının bir veya daha çok sayıda potansiyel alıcıyla yüz
yüze görüşmesidir” (Can, Tuncer ve Ayhan, 1996:340). Kişisel satışta satıcı
oldukça geniş bir esnekliğe sahiptir; mal veya hizmet sunumunu, tüketicinin
13
ihtiyaç ve isteklerine, yüz yüze görüşmesi sırasındaki tutum ve davranışlarına
göre ayarlayabilir. Reklama göre ikinci bir üstünlüğü de genellikle harcanan
çabanın daha az bir kısmının boşa gitmesidir. Kişisel satışın en sınırlayıcı
yanı ise yüksek maliyetli oluşudur. Sarf edilen çabanın az bir kısmı boşa
gitmekle beraber, iyi yetişmiş bir satış gücü kurmak ve istihdam etmek çok
pahalıdır. Bu nedenle kişisel satışın başarılı olabilmesi için satışçının hitap
ettiği tüketicileri, mamulün özelliklerini, rakiplerin durumlarını ve genel pazar
koşullarını iyi bilmesi gerekir (Mucuk, 1993:237). Kişisel satışın diğer
tutundurma metotlarından farkı ve ayırt edici özellikleri aşağıda sıralandığı
gibidir (Çağlar ve Kılıç, 2005:155):
-Yüz yüze iletişim,
-Dostluk ilişkileri geliştirme,
-Dinleme ve karşılık verme,
-Tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarına dair bilginin satış personeli
tarafından toplanmasıdır.
1.4.3. Satış Tutundurma
Diğer tutundurma çabalarını desteklemek üzere veya onların ikamesi
olarak
kullanılabilen,
kısa
süreli,
hemen
sonuç
almayı
hedefleyen
faaliyetlerdir. Tüketiciye yönelik satış tutundurma faaliyetlerinin amacı,
potansiyel müşterileri satış noktalarına çekmek iken, aracılara ve satış
gücüne yönelik faaliyetlerin amacı ise, her iki grubun performanslarını
yükseltmek için teşvik etmektir (Yükselen, 2008:395).
Tüketicilere yönelik satış tutundurma araçları; örnek ürün dağıtımı,
kupon dağıtımı, fiyat indirimleri, para iadeleri, yarışma ve çekilişlerdir.
Örneğin ağızdan ağza pazarlama tekniğinde, işletmelerce fikir liderleri olarak
adlandırdıkları kişilere örnek ürün gönderimleri, fiyat indirimleri yapılarak
14
ürünleri hakkında çevrelerindeki insanlara olumlu mesajlar yaymaları
amaçlanmaktadır.
İşletmeler tüketicilere yönelik olarak sundukları satış teşviklerinin
çoğunu toptancı, perakendeci gibi aracılara da sunarlar. Ürünleri için
perakende düzeyinde en iyi şekilde sergileme ya da raf düzenleme
yarışmaları düzenleme ya da aracıların belli miktarda ürünlerini satın almaları
sonucu uygulanan ıskontolar ve hediye ürünler sık görülen uygulamalardır
(Karalar, v.d., 2006:269).
Genel olarak satış tutundurmanın amaçlarından bazıları şunlardır
(Oluç, 2006:639-640):
-Yeni müşterileri tanımak ve onları çekmek,
-Yeni ürünü sunmak,
-Mevcut bir ürünün kullanılma sayısını arttırmak,
-Mevcut müşterilerin daha çok kullanmalarını sağlamak,
-Müşterileri ürün iyileştirmeleri hakkında eğitmek,
-Perakendeci mağazalarına daha çok müşteri getirmek,
-Satışlardaki dalgalanmaları istikrara kavuşturmak,
-Aracıların stoklarını arttırmalarını sağlamak,
-Rakibin pazarlama çabalarını karşı önlemler almak,
-Süpermarketlerde ve departmanlı mağazalarda raflarda ve standlarda
daha fazla yer ve teşhir sağlamak.
1.4.4. Halkla İlişkiler ve Duyurum
Halkla ilişkiler; ”bir işletme ile hedef kitle arasında karşılıklı iletişimi,
anlayışı, kabulü ve işbirliğini sağlamaya ve sürdürmeye yardımcı bir yönetim
fonksiyonudur” (Harlow, 1976:35). Halkla ilişkiler faaliyetleriyle işletme ve
ürünleri hakkında olumlu duyurum elde etmek, iyi bir şirket imajı oluşturmak
15
ve işletme hakkındaki olumsuz söylentilerin etkisini azaltmak mümkündür
(Öztürk, 2006:260). Yine sektörün geneli hakkında yayılan bir krizin etkisini
azaltmak içinde, işletmeler halkla ilişkiler faaliyetlerini kullanabilirler. Örneğin
bir dönem beyaz et sektöründe yaşanan kuş gribi krizinde Banvit, Erpiliç,
Şekerpiliç gibi sektörün önde gelen markaları verdikleri ilanlarla tüketiciye
markalı ve ambalajlı ürün almaları konusuna dikkat çekmiş, “Banvit Kuş
Gribine Geçit Vermiyor. İyiliğiniz İçin Sağlığınız İçin Kuş Gribi Eğitim Projesi”
ni gerçekleştirmiştir. Bu projenin amacı kuş gribi konusunda şehirlerdeki
kadın nüfusu, köy okullarındaki çocukları ve köylüleri eğitmekti. Ayrıca
Banvit, gazetelere ve dergilere ilanlar vererek, olumsuz durumun markası
üzerindeki etkisini azaltmak istemiştir (Suher, v.d.,2013:16).
Halkla ilişkiler faaliyetlerinin hedeflediği gruplar, çalışanlar, sendikalar,
yerel topluluklar, hükümet, ticari birlikler,
aracılar,
basın
ve
hedef
tüketicilerdir. Günümüzde yoğun rekabet altında kuruluşlar hedef kitleleri ile
işbirliği yapmadan, oların düşüncelerini dikkate almadan ayakta kalamazlar
Halkla ilişkiler faaliyetlerinin amacı, organizasyonun ürünü, markası ya da
eylemleri hakkında kamuoyunu bilgilendirmek benimsetmektir. Bu amacı
gerçekleştirebilmesi için işletmelerin kendisinden etkilenecek ya da kurumu
etkileyebilecek tüm grupları bilmek tanımak zorundadır (Bayçu, 2006:6-7).
Duyurum, haber olma değerine bağlı olarak kuruluşla ilgili bir haberin
kitle iletişim araçlarında (gazete, radyo, tv) ücretsiz olarak yayınlatılmasıdır.
Burada haber kaynağı kurumdur
(http://www.yonetimonline.com/halkla-iliskilerde-bolumler/684-Halkla-IliskilerKarmasi.html, 28 Aralık 2013).
Duyurum halkla ilişkilerin bir parçasıdır ve genellikle reklamla
karıştırılır. Duyurum da reklam gibi kitlesel medyayı kullanır ancak medyada
yer alan haberler için para ödenmez. Duyurum yaygın olarak basın bültenleri,
basın toplantıları, şeklinde uygulanmaktadır (Öztürk, 2006:260).
16
Duyurum, ücret karşılığı olmamakla beraber, gerçekte olumlu yönde
tanıtıcı haber, yorum veya röpörtajın basın-yayın araçlarında yer alması
birtakım maliyetlere yol açar. Tanıtma ticari,kişisel veya toplumsal nitelikli
olabilir. Reklama göre, doğruluk derecesi daha yüksek olduğu gibi daha çok
ilgi ve merak uyandırma özelliği vardır. Örneğin, en büyük sanayi
kuruluşumuzun sahibi veya en fazla ihracatı gerçekleştiren “X Holding”
yöneticisi ile röportaj (Mucuk, 1993:238).
1.4.5. Doğrudan Pazarlama
Berger ve Robert’a göre; “herhangi bir bölge veya yerden kolaylıkla
ölçülebilir ve istenen bir tepki veya yanıt sağlamaya veya etki yaratmaya
yönelik olarak bir ya da daha fazla reklam aracını kullanan ve potansiyel
müşteri ile ikili bir iletişim sağlayan etkileşimli pazarlama sistemidir” (Berger
ve Robert, 1989:2). Doğrudan pazarlama, tüm pazarlama faaliyetlerinin
tüketicinin doğrudan tepki gösterebileceği ve cevap verebileceği biçimde
birleştirilip kullanılmasıdır. Bu sistem; posta ile satış, doğrudan reklam ve
posta ile reklam tanımlarının hepsini kapsamında bulunduran, teknolojinin
yardımı
ile
üretici/satıcı
ve
tüketici
arasında
kolaylıkla
bir
iletişim
sağlanmasına olanak tanıyan bir sistemdir (Tavmergen, 2002:15-19).
Günümüzde doğrudan pazarlama uygulamalarında kullanılan iletişim
araçları ise şunlardır ( Tek ve Özgül, 2008:600, Odabaşı, 1995:162; Pırnar,
2006:95):
-Doğrudan Postalama,
-Telefon,
-Kataloglar,
-Televizyon,
-Radyo,
-Gazete,
17
-Dergi,
-E-posta,
-İnternet,
-Doğrudan satış,
-Trigger ve zemin reklamları,
-SMS pazarlama (Mobil pazarlama),
-Kiosk pazarlama.
Bu araçlardan özellikle doğrudan postalama ve internet, işletmeler
tarafından ağızdan ağza pazarlama kapsamında tüketicileri yönlendirme
aracı olarak yoğunlukla kullanılmaktadır. Hedef tüketiciye gönderilen hediye
ürünler, internet kanalıyla oluşturulacak bir şikâyet yönetim sistemi ya da
forum ile tüketicilerin ürün hakkındaki düşüncelerini yazabilecekleri bir web
sitesi ağızdan ağza pazarlama faaliyeti kapsamında kullanılmaktadır.
1.5. TUTUNDURMA KARMASINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Yükselen’e (2008) göre; tutundurma karması oluşturulurken aşağıdaki
faktörler göz önünde bulundurulmalıdır:
Tutundurma Bütçesi:
Tutundurma karmasını belirleyen en önemli faktör, bu faaliyetler için
ayrılan para miktarıdır. İşletmenin finansal kaynakları yeterliyse, tutundurma
faaliyetlerini daha yoğun ve etkin bir şekilde gerçekleştirebileceklerdir. Buna
karşılık, kaynakları yetersiz olan işletmeler ise, tüketiciye yönelik tutundurma
faaliyetlerini sınırlayıp, daha çok kanaldaki aracılara yönlendireceklerdir.
18
Pazarın Nitelikleri:
Pazarın büyüklüğü tutundurma karmasını etkiler. Örneğin, pazar
küçükse, ulaşma kolaylığı bakımından kişisel satış ve satış tutundurma
faaliyetleri daha yoğun olarak uygulanır. Bu yüzden alıcı sayısı az olan
endüstriyel pazarda en etkin araç, kişisel satıştır. Tüketici ya da hedef kitle
sayısı fazla olduğunda ise reklamla ulaşmak daha kolay ve verimli hale gelir.
Büyük bir pazarda ise geniş kitleler söz konusu olduğundan reklam daha çok
kullanılır.
Ürün Özellikleri:
Uygun bir tutundurma karmasının oluşturulmasında, ürünün özellikleri
önem taşır. Ürün çeşidi, karmaşıklık düzeyi, riski ve ek hizmetler gerektirip
gerektirmediği göz önüne alınmalıdır (Öztürk, 2006:219).
Tablo 1: Tüketim ve Endüstriyel Ürünlerde Tutundurma Karması Araçları
Tutundurma Aracı
Tüketim Ürünleri
Endüstriyel Ürünler
Reklam
***
**
Satış Tutundurma
***
***
Halkla İlişkiler
**
*
Kişisel Satış
*
****
Kaynak: Burnett J. ve Moriarty S.; Introduction to Marketing Communication: An
Integrated Approach, Prentice Hall, New Jersey, 1998, s.40.
Yukarıda yer alan tabloda da belirtildiği gibi reklam tüketim ürünlerinde
en çok kullanılan bir tutundurma aracı iken, kişisel satış yüksek maliyetle ve
yüksek miktarda alınan ürünler olmaları sebebiyle endüstriyel ürünlerde daha
çok kullanılmaktadır.
19
Endüstriyel ürün satın alma kararı genellikle profesyonel satın alma
birimleri tarafından verildiği ve otomobil gibi fiyatı açısından daha maliyetli ve
teknik özellikleri bakımından daha karmaşık ürünler için, reklamdan ziyade
ürün kullanımının daha detaylı ve net anlatılabildiği kişisel satış önem
kazanır. Genellikle tüketicilere yönelik pazarlama iletişiminde duygusal
mesajların yer aldığı televizyon ve basın reklamları kullanılmaktadır (Karalar
vd., 2006:229). Örneğin gıda gibi tüketim ürünlerinde hem yeni ürünlerin
pazara hızla girmesi hem de ürün çeşitliliği açısından tanıtım reklamları daha
yoğun kullanılmaktadır.
Ürünün Yaşam Eğrisi:
Ürünün yaşam dönemleri tutundurma karmasının belirlenmesinde
temel rol oynar. Örneğin, ürünün tanıtım aşamasında talep yaratmaya yönelik
tutundurma faaliyetlerine önem verilir. Temel tutundurma aracı olarak
farkındalık yaratarak çok kişiye ulaşmak açısından reklam kullanılır. Ürünün
denenmesini sağlamak için örnek ürünler dağıtılabilir. Büyüme aşamasında
ise tutundurma faaliyetlerinin amacı tüketiciyi satın almaya ikna etmektir.
Uygulanan reklam faaliyetleri bilgi vermekten çok, tüketicileri ikna etmeye ve
marka tercihi yaratmaya yöneliktir. Satış tutundurma daha az uygulanır.
Olgunluk aşamasında yani rekabetin yoğunlaştığı dönemde mevcut alıcılar
korunmaya çalışılır ve mevcut ürünü hatırlatıcı reklamlar, fiyat indirimleri gibi
satış geliştirme araçlarına başvurulur. Düşüş aşaması ise, tutundurma
harcamalarının gittikçe azaldığı bir dönemdir. Bu dönemde, reklamın önem
derecesi azdır ancak satış geliştirme güçlü bir araç olarak varlığını devam
ettirir (Öztürk, 2006: 218-219).
Kanal Stratejileri:
Dağıtım kanallarının kontrolü üreticiler için genellikle zordur ve
tutundurma
stratejileri
yalnızca
dağıtım
kanalında
bulunan
toptancı,
perakendeci gibi aracı kuruluşlara da yöneltilir. Yani hedef kitle, ,işletmenin
20
çekme ve itme stratejisinden hangisini uygulayacağını belirler. Çekme
stratejisinde, işletmenin amacı nihai tüketiciyi tutundurma araçları özellikle
satış tutundurma ve reklamı daha yoğun olarak kullanarak ürüne çekmek,
talep
oluşturmaktır.
Nihai
tüketicilerin
talebi
perakendecinin
ürünü
toptancılara sipariş vermesine neden olur ve dolayısıyla ürün aracılar
vasıtasıyla kanaldan çekilmiş olur. İtme stratejisinde ise işletme tutundurma
faaliyetlerini dağıtım kanalında bulunan aracılara yöneltir ve onların ürün
satın alıp stoklamaları için talep oluşturmaya çalışır. Bu stratejide hedef
kitlenin özelliği bakımından kişisel satış ve satış tutundurma daha yoğun
kullanılır (Karalar, v.d., 2006:230).
Şekil 2: İtme ve Çekme Stratejileri
Aracının
Üreticinin
Pazarlama Faaliyetleri
İtme
Pazarlama Faaliyetleri
Toptancılar ve
Perakendeciler
Üretici
Stratejisi
(Kişisel satış, aracılara
Tüketici
(Kişisel satış, aracılara yönelik
yönelik satış tutundurma)
tutundurma)
Toptancılar ve
Perakendeciler
Üretici
Tüketici
Çekme
Stratejisi
Talep
Talep
Üreticinin pazarlama faaliyetleri (tüketici reklamları, satış tutundurma
vb.)
Kaynak: Kotler P., Amstrong G., “Principles of Marketing”, Prentice Hall, ABD, 2001, s.532.
1.6. TUTUNDURMA VE AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA
İşletmeler uyguladıkları geleneksel tutundurma karması elemanlarının
yanı sıra değişen tüketim alışkanlıkları, gelişen teknoloji ve internetin
yaygınlaşmasıyla son yıllarda farklı pazarlama yöntemlerini de kullanmaya
başlamışlardır. Tüketiciler arasında mal ve hizmetler hakkında olumlu ya da
21
olumsuz söylentilerin yayıldığı ağızdan ağza iletişimle tüketicilerin satın alma
kararlarındaki etkisini göz önüne aldığımızda, işletmelerin bu iletişimi
yönlendirmeye
dair
çabaları
da
tutundurma
faaliyetleri
kapsamına
girmektedir. Tutundurma karmasının amacı, üretilen mal veya hizmet
hakkında tüketicilere bilgi verme, onları ürüne inandırma, belli bir davranışa
yöneltme ve hatırlatma olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu faaliyetler aslında
ağızdan ağza pazarlama kapsamında yapılan çalışmalarla paralellik
göstermektedir.
Bu kapsamda tutundurma karması elemanlarından olan reklamla
geniş bir tüketici kitlesine ulaşmak hedeflenir. Reklamın en temel enstrümanı
medyadır. Medya WOMM’un iki kritik bileşeni olan dikkat çekicilik ve
güvenilirliği barındırmaktadır. Reklam kapsamındaki çabaların ortak amacı
pozitif WOM yaratmaktır. Tutundurmanın diğer önemli enstrümanı olan kişisel
satışta yüzyüze iletişimin söz konusu olması WOMM ile ortak paydada
buluşmalarını sağlamaktadır. Buna sebebiyet doğuran unsur da WOM’un
yüzyüze konuşabilme fırsatı verme özelliğidir.
Hediye
verme,
yarışma
düzenleme
gibi
satış
tutundurma
kapsamındaki faaliyetler ise, ağızdan ağza iletişim yaratılması ve ürün
hakkındaki
bilgilerin
tüketicilere
ulaştırılmasında
aracılık
yapan
fikir
yayıcılarına verilen teşviklerle benzer kapsamda düşünülebilir. Buradaki
önemli husus bu faaliyetlerin WOM’un organik yapısının genişletilmesiyle
ortaya çıkmasıdır. Diğer bir ifadeyle şirketler tarafından bilinçli yapılan
kampanyalar doğrultusunda ortaya çıkan WOM olması nedeniyle satış
tutundurma kavramı içinde değerlendirilmesidir
(http://wommnotlari.blogspot.com,22 Aralık 2013).
Halkla ilişkilerle ise, iyi bir imaj oluşturmaya ya da olumsuz imajını
düzeltmeye yönelik iletişim faaliyetlerinde bulunurlar. Bu noktada işletmelerin
halkla ilişkiler faaliyetleriyle ağızdan ağza pazarlama arasında bir bağlantı
kurulabilir.
İşletmeler
negatif
ağızdan
ağza
iletişimle
karşılaştıkları
22
durumlarda
halkla
ilişkileri
kullanarak
sorunun
üstesinden
gelmeye
çalışmalıdırlar.
(http://burakisik82.blogcu.com/etiket/A%C4%9EIZDAN%20A%C4%9EIZA%2
0PAZARLAMA, 27 Mayıs 2012).
İKİNCİ BÖLÜM
AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA KAVRAMI
Günümüz rekabet ortamında artan işletme, pazarlama mesajı ve ürün
sayısı ile birlikte işletmelerin tüketicilere ulaşması giderek zorlaşmaktadır.
Böyle bir ortamda, tüketicinin bilgi karmaşası yaşayıp kararsız kalması ve
kişisel bilgi kaynaklarından gelen bilgiye, kişisel olmayan (işletme kaynaklı)
bilgiden daha fazla güvenmesi ve satın alma kararını ona göre vermesi
beklenebilir (İslamoğlu ve Altunışık, 2008:279).
2.1. AĞIZDAN AĞZA İLETİŞİM
İnsanın doğasında var olan olgulardan birisi de bireylerin diğer
bireylerle iletişim kurması, onlarla bir takım fikir ve bilgi alışverişinde
bulunmasıdır. Bu olgunun olaya dönüştüğü iletişim şekillerinden biri de
ağızdan
ağza
iletişimdir.
Son
zamanlarda
geleneksel
pazarlama
yöntemlerinin yanında ağızdan ağza iletişim, tüketicilerin ürün, marka ya da
işletme hakkında konuşarak, birbirlerine olumlu ya da olumsuz bir şeyler
anlatarak pazarlama eylemlerine katılmasıyla işletmeler tarafından kullanılan
etkili bir pazarlama yöntemi haline gelmiştir (Gülmez,2011:30).
2.1.1. Ağızdan Ağza İletişimin Tanımı
Arndt, ağızdan ağza iletişimin tüketici davranışı üzerindeki etkisini
araştıran en eski araştırmacılardan biridir ve ağızdan ağza iletişimi “bir ürün,
marka veya hizmet hakkında, bir alıcı ve bir verici arasında gerçekleşen,
ticari olmayan, yüz yüze olan iletişim şekli” olarak tanımlamıştır (Arndt,
1967:291).
24
Leonard-Bartan, ağızdan ağza iletişimi, “tüketici karar alma sürecinde
önemli bir rol oynayan kişilerarası etkileşimin bir süreci” olarak tanımlamıştır
(Leonard, 1985:914-926). Harrison Walker ise, “ticari amaç gütmeyen
iletişimci ile alıcı arasındaki bir ürün, marka, hizmet ya da organizasyon
hakkındaki biçimsel olmayan, insandan insana iletişim” olarak tanımlamıştır.
(Walker, 2001:60-75).
Ağızdan ağza iletişim, pazarlama iletişiminin en eski biçimlerinden
biridir. Bu iletişim şekli, kaynak güvenirliliği açısından önemlidir çünkü
insanlar güvenilir birisinin fikrine daha çok inanıyorlar ve özellikle iletişimi
başlatan, sağlayan kişi güvenilir ve tanıdık bir kişi olduğunda en güçlü
kanallardan biri olmaktadır (Khraim,2011:273).
İşletmelerin mal ve hizmetlerini satmaya yönelik, reklam, kişisel satış
gibi yaptıkları pazarlama faaliyetlerinin yanı sıra kişiler arası gerçekleşen bilgi
alışverişi güvenilirlik anlamında geleneksel pazarlama araçlarından daha
etkili olmaktadır.
Kotler, ağızdan ağza iletişimi bir müşteriden diğerine yayılan ve çok
düşük maliyeti olan tek pazarlama metodu olarak tanımlamıştır. Ama bu
güçlü araç firmalar tarafından direk olarak kontrol edilemiyor çünkü müşteriler
tarafından meydana getirilmektedir. Bu yüzden firmaların müşterilerinin
ağızdan ağza iletişimini nasıl etkileyecekleri pazarlama çalışmalarının
popüler bir konusu haline gelmektedir (Yang ve Zuo,2009:687).
Ağızdan ağza iletişim sürecinde, diğer bir kişiye tavsiye veren ya da
memnuniyetsizliğini ileten kişi bilginin kaynağı yani gönderici olmaktadır.
Gönderici ile gönderilen bilginin hedefi olan alıcı, bu süreç içerisinde bir çok
konuda bilgi değişiminde bulunurlar. Örneğin, kişinin ailesi, arkadaşları,
komşuları gibi yakın çevresi ile satış elemanları, satın alınacak bir mal ya da
hizmet hakkında tavsiye alınan bilgi kaynaklarıdır. Şekil 3’de ağızdan ağza
iletişim kavramı gösterilmiştir.
25
Şekil 3: Ağızdan Ağza İletişim Kavramı
Kaynak: ENDO, Hiroto, NOTO, Masato, “A Word-of Mouth Information Recommender
System Considering Information Reliability and User Preferences”, CD-ROM Proc. of 2003
IEEE International Conference on Systems, Man, and Cybernetics, s: 2991.
Yukarıda yer alan şekil doğrultusunda ağızdan ağza iletişimin
nitelikleri dörde ayrılabilir. Bunlar (Endo ve Noto, 2003:2991):
•
Bağlantının gücü: Kişiler günlük yaşamda bir araya gelip bilgi
alışverişinde bulunurlar. Bu alışverişin sıklık derecesi ise kişilerin
güçlü bağlara sahip olduğu durumda artar ve daha yüksek
güvenilirlik ve etki sağlar. Kemer olarak adlandırılan güçlü bağa
sahip olan grubun diğer bir grupla gerçekleştirdikleri bilgi değişimi
köprü biçiminde olur. Bu köprü ise grup içindeki aralarında daha
zayıf bağlar olan kişilerdir.
•
Bilgi kaynağının güvenilirliği: Fikir liderleri, pazar kurtları gibi kişisel
etki kaynaklarından alınan bilgi daha güvenilir ve daha ikna
edicidir. Bu kaynaklar genellikle kişinin yakın çevresinde bulunan
ailesi, komşusu ve arkadaşlarıdır.
• Bilginin değeri: Genel olarak yeni bilgi ya da kişinin ilgi alanıyla
âlakalı olan bilgi daha değerlidir. Örneğin, bir ürünün mevcut
kullanım alanı dışında farklı, yeni bir kullanım alanının olması ile
ilgili yeni bir bilgi kişinin algısını merak anlamında da harekete
26
geçirebilmektedir. Kozmetik ürünler hakkındaki bilgi de kadınlar için
değerli iken, erkekler arasında daha az önemde algılanabilmektedir.
• Ağ üyelerinin homojenliği: Kişiler arasında negatif bir mesaj pozitif
bir mesajdan daha kolay yayılır ve bağların gücü, homojenlik ve
güvenilirlik eşit olduğu için negatif ağızdan ağza iletişim de hızlı bir
şekilde gerçekleşir. Buna ek olarak, eğer ağ üyeleri benzer
düşünceleri ve ilgileri paylaşırsa ağızdan ağza iletişim daha ilgi
çekici olacak ve hızlı bir şekilde yayılacaktır (Ekar,2009:117).
2.1.2. Ağızdan Ağza İletişimin Nedenleri
Ağızdan ağza iletişimin nedenleri ile ilgili aşağıda belirtilen kaynakların
incelenmesi sonucunda sebepler, izleyen şekilde sıralandırılabilir:
• Tatmin: Ağızdan ağza iletişim üzerinde yapılan araştırmaların
çoğunda tatmin olmuş bir müşterinin potansiyel bir müşteriyle
iletişime geçmesi temel sebeplerden biri olmuştur. Yang ve Zuo
(2009)’un Çinli cep telefonu kullanıcıları üzerindeki yaptıkları bir
araştırmanın sonuçlarına göre, müşteri tatmini ağızdan ağza
iletişimin temelidir. Tatmin olan müşteriler tatmin olmayanlardan mal
ya da hizmet hakkında pozitif şekilde iletişimde bulunmaya daha
isteklidirler (Yang ve Zuo,2009:689).
• Pazarlama Faaliyetleri: Ağızdan ağza iletişimi arttıran tek faktör
müşteri tatmini değil, ayrıca pazarlama faaliyetlerinin de iletişimin
artmasında etkisi vardır. Bu yüzden firmalar faaliyetlerini organize
ederek ağızdan ağza iletişimi yönetebilirler. Kolay akılda kalan
sloganlar zekice hazırlanmış reklamlar ve promosyon aktiviteleri
insanlar
arasında
geçen
konuşmaları
arttırabilir.
Daha
çok
pazarlama faaliyetleri müşterilerin ilgisini çekebilir ve ürünler için
27
bilgi gerekliliğini harekete geçirir. Negatif ağızdan ağza iletişim
olduğunda, firmalar doğru bilgi sağlamak ya da anlatmak için
pazarlama
faaliyetlerini
kullanabilir.
Pazarlama
faaliyetlerinin
sadece yükselmesi değil, azalması da ağızdan ağza iletişime
yardımcı olabilir. Örneğin, işletme yeni bir ürün çıkardığında ve
pazarlama faaliyetlerini azalttığında müşteri daha çok bilgi için
ağızdan ağza iletişime yönelir (Yang ve Zuo,2009:689). Bilgisayar,
cep telefonu üreticileri sıklıkla yeni ürün modelleri çıkarırlar ancak
reklam gibi tutundurma faaliyetleri yeterli olmadığında, insanlar bu
ürünleri kullanan kişilerden görüp, fikirlerini alarak bilgilenmeye
yönelirler. Örneğin bir satış elemanı yüksek ilginin olduğu satın
almalarda önemli bir kaynaktır. Bu kişiler arası etki eksikliği satın
alma kararı öncesinde arkadaş veya çevredekilerle daha fazla
iletişime geçme sonucunu doğurabilir (Okutan, 2007,59).
• Ürün rating ve görüşleri: Ağızdan ağza iletişim üzerine yapılan bazı
araştırmalarda; ürün rating ve görüşlerinin birkaç biçimde satışları
arttırdığını bulmuşlardır. Ancak araştırmada ağızdan ağza iletişimin
etkileri incelenirken onun sebepleri ya da tüketicilerin ne hakkında
neden konuştuklarına çok az dikkat edilmiştir. Ama sonuç olarak
ağızdan ağza iletişimin ürün satışlarını ve kabulünü etkilediği açıktır
(Chevalier ve Mayzlin 2006:345-54; Liu 2006:74-89; Moe ve Trusov
2011:444-56).
• İlginç olması: Çoğu yazar ürünler hakkında konuşabilmek için
onların ilginç olmaları gerektiğini öne sürmüşlerdir. Örneğin;
Sernovitz, ağızdan ağza pazarlamada en önemli şeyin ürünlerin
ilginç olması gerektiği ve hiç kimsenin sıkıcı firmalar, ürünler ya da
reklamlar
hakkında
konuşmayacağını
iddia
etmiştir
(Berger,
Schwartz, 2011:870). Bununla birlikte, kişiler için hem maliyeti hem
de performansı açısından önemi ve riski yüksek ürünler satın
28
alınırken ağızdan ağza iletişimde bulunma ihtimali artar. Ürünün
satın alınmasının riskli olduğu ve ilave bilgilerin aranmasının gerekli
olduğu durumlarda ağızdan ağza iletişim önemlidir (Odabaşı ve
Barış, 2002:272). Örneğin, bir otomobil ile giyecek ya da yiyecek
satın alırken ki durum birbirinden farklıdır. Otomobil satın almak
maliyet açısından daha risklidir ve satın alma öncesi teknik, parasal
bilgi gibi daha kapsamlı bir araştırmaya gerek vardır.
• Görünürlük: Ürünün görünürlüğü ne kadar fazlaysa ağızdan ağza
iletişimi de daha çok görüntüsü tetiklemektedir (Berger, Schwartz,
2011:870).
Örneğin,
bilgisayar
programları
gibi
görünmeyen
hizmetlerin aksine otomobil gibi fiziksel olarak görünen ürünler
hakkında daha çok konuşulmaktadır.
2.1.3. Ağızdan Ağza İletişim Modeli
Buttle (1998)’e göre ağızdan ağza iletişim modeli iki değişkenden
oluşmaktadır; iç ve dış değişkenler.
İç değişkenler, girdi yönlü ağızdan ağza iletişimi aramak ya da
iletmekle ilgili olan durumlar ve süreçlerdir. Örneğin, kişilik yapılarından biri
olan içsel kontrol alanı geniş olan bireyler dış gruplarla ağızdan ağza iletişim
kurmaya daha yatkındırlar. Bu kişiler yenilikleri başlatmaya, risk almaya daha
meyillidirler. Dışsal kontrol alanı geniş olan bireyler ise daha çok iç gruplarla
iletişime geçme eğilimi gösterirler. Bu kişiler ise, ilişki kurmaya daha çok
ihtiyacı olan, geri alma ve kaçınma davranışlarına yatkın kişilerdir. Dış
değişkenler ise girdi yönlü ağızdan ağza iletişimi ararken ya da çıktıyı
üretirken etkileyici olan kültür, sosyal ağlar, dürtüler, ödüller ve iş çevresi gibi
bağlamsal şartlardır. Örneğin, yüksek oranda kolektivist ve riskten kaçınma
gibi kültürel özellikleri baskın olan Japonlarda sosyal ağlar daha gelişmiş ve
güçlü olduğundan Amerikalılara göre daha fazla ağızdan ağza iletişim
29
davranışında bulunurlar. Yine, motivasyon ve ödüllerin olduğu bir iş
çevresinde çalışanlar, daha geniş bir sosyal ağda daha çok konuşmaya ve
iletişim kurmaya isteklidirler.
Şekil 4: Ağızdan Ağza İletişim Modeli
DIŞ ÇEVRE
KÜLTÜR
SOSYAL
AĞLAR
DÜRTÜLER
ÖDÜLLER
İŞ
ÇEVRESİ
İÇ ÇEVRE
Hoşnutluk
(b>g)
arama
ÇIKTI
AAİ
GİRDİ
AAİ
verme
Beklentiler
Üzerindeki
Diğer
Etkiler
verme
Uyumsuzluk
Süreci
Tatmin
(beklenen=
gerçekleşe
Hoşnutsuzluk
(beklenti<ger
çekleşen
arama
Diğer
Davranışlar
Kaynak: BUTTLE, A. Francıs, “Word of Mouth: Understanding and Managing Referral
Marketing”, Journal of Strategic Marketing, 1998, s.246.
Uyumsuzluk paradigmasına göre bir kişi tutumları ve davranışları
arasında uyumsuzlukla karşılaştığında, bunu gidermek için bazı tutumlarını
ve davranışlarını değiştirerek harekete geçer. Bu durumda, müşterilerin
beklentileri karşılanırsa tatmin, karşılanmazsa (beklentilerin altında kalırsa)
hoşnutsuzluk, beklentiler aşılırsa hoşnutluk durumu gerçekleşir. Tatmin
arttığında pozitif ağızdan ağza iletişim artar, tatminsizlik durumunda ise
negatif ağızdan ağza iletişim artar (Buttle,1998:246).
30
2.1.4. Ağızdan Ağza İletişimin Özellikleri
Ağızdan ağza iletişimin güçlü bir tutundurma aracı olmasının ve
öneminin artmasının çeşitli nedenleri şu şekilde sıralanabilir (Yavuzyılmaz,
2008:23-24):
• Ağızdan ağza iletişim bir deneyim paylaşma aracıdır. Tüketici ürünü
kullanarak yaşadığı olumlu ya da olumsuz deneyimi, ürünler
hakkında gerçek hayattan uzak, soyut bilgilere sahip olan
tüketicilere aktararak, onların daha düşük risk almalarını sağlarlar.
• Ağızdan ağza iletişim bir sohbet esnasında ya da bir ürün hakkında
yaşanılan deneyimlerin paylaşıldığı bir iletişim ortamında ve o
ortamda bulunan kişiler arasında gerçekleşen, sohbete katılanlara
yönelik olduğundan kişiye özeldir. Ayrıca bu yönüyle tüketici
yönlüdür.
Kişi
sohbetin
içinde
yer
alıp
almamayı,
kiminle
konuşacağını ya da kime soru soracağını kendisi belirleyebilir.
• Ağızdan ağza iletişim yoluyla bilgi elde etme kişiye önemli zaman
tasarrufu sağlar. Çünkü bu yolla bilgi elde etmek ve genişletmek
ucuzdur. Ağızdan ağza iletişimle bilgi çok hızlı bir şekilde yayılır ve
kaynağın istediği içerik ve boyutta bilgi karşı tarafa aktarılır.
2.1.5. Ağızdan Ağza İletişim Çeşitleri
Ağızdan ağza iletişim sürecinde, bireyler arasında paylaşılan bilginin
niteliği, pozitif ya da negatif olmasına göre ikiye ayrılmaktadır.
31
2.1.5.1. Pozitif Ağızdan Ağza İletişim
Pozitif ağızdan ağza iletişim, ürünlerle ilgili olarak yaşanılan olumlu
deneyimleri paylaşmayı, diğer kişilere önerilerde bulunmayı, hatta ikna
etmeyi içermektedir (Uygun, Taner, Özbay, 2011:333).
Pozitif ağızdan ağza iletişim, işletmenin arzu ettiği tavsiye niteliğindeki
haberler başkalarına aktarıldığı zaman meydana gelmektedir. Bazı insanlar
mal ve hizmetler hakkında konuşmaktan, yeni aldıkları bir ürünü başkalarına
tavsiye etmekten duydukları hazzı, deneyimi başkalarıyla paylaşmaktan,
onları bilgilendirmekten hoşlanırlar. Bu paylaşım sonucu oluşan pozitif
ağızdan
ağza
iletişim
kişilerin
satın
alma kararlarını pozitif
yönde
etkileyebilmektedir (Yavuzyılmaz, 2008:70).
Pozitif ağızdan ağza iletişimin bir başka nedeni de tatmin olmaktır.
Tatmin olan tüketiciler pozitif ağızdan ağza iletişim faaliyetinde bulunmaya
daha eğilimlidirler (Naylor ve Kleiser,2000:27).
Sundaram ve diğerleri (1998:527-531)’ne göre, pozitif ağızdan ağza
iletişime iten güdülerden bazıları şunlardır:
•
Alturizm: Başkaları için karşılık beklemeden bir şeyler yapmak
anlamına gelir. Bazı insanlar kullandıkları bir ürünle ilgili
yaşadıkları olumlu deneyimi çevrelerindeki insanlara anlatmaktan
çok zevk alırlar. Yaşadıkları tatmini onlarında yaşayarak kendileri
gibi mutlu olmalarını ve iyi hissetmelerini isterler.
•
İşletmeye yardım etmek: İşletmenin uzun dönemli ilişkileri olan
müşterileri, ürünler ya da markalar hakkında işletmenin daha
fazla müşteriye ulaşması için ağızdan ağza iletişimle pozitif
bilgiler yayabilirler.
32
Wirtz ve Chew tarafından yapılan bir çalışmada, teşviklerin ağızdan
ağza iletişimi nasıl cesaretlendirdiği incelenmiştir. Çalışmanın sonuçlarına
göre, tatmin olan müşteriler gereklidir ama pozitif ağızdan ağza iletişimi
sağlamada yeterli bir durum değildir. Teşvikler, tatmin olan müşterilerin ürünü
tavsiye etmesini sağlamada etkili bir yol olabilir (Wirtz ve Chew,2002:141162).
Tarp’sın yaptığı bir araştırmaya göre ise, tatmin olan müşteriler pozitif
bilgiyi dört ya da beş insana yaymaktadır. Tatminsizlik durumunda ise
aktarılan olumsuz bilgi dokuz insandan fazlasına yayılmaktadır (Yang ve
Zuo,2009:687).
İşletmeler, müşteri tavsiye programları kurarak müşterilerinin pozitif
ağızdan ağza iletişimini arttırmaya çalışmaktadırlar. Bu programlarda,
işletmeler müşterilerine, diğerlerini ikna ederek müşterileri haline getirmeleri
için ödül önermektedirler. Bu programlar etkili bir pazarlama enstrümanı
çünkü hediye önermek müşterilerin tavsiye etme niyetini arttırabilir. Ancak,
ödül sadece mesajın göndericisini değil ayrıca mesajın alıcısını da
etkileyebilir. Alıcı, göndericinin tavsiye etme davranışından kişisel bir amaç
beklemediğini sanarken, ödül bu varsayımı ve sonuç olarak da ağızdan ağza
iletişimin etkinliğini değiştirebilir. Helm, Garnefeld, Kurze ve Willach’in
yaptıkları
çalışmanın
sonuçlarına
göre
tavsiyeleri
ödüllendirmek
göndericilerin daha az güvenilirlik algılamasına sebep olmaktadır. Ancak
hediyenin büyüklüğü ile göndericinin güvenilirlik algısı arasında negatif bir
ilişki yoktur. Ödüllendirilmiş bir tavsiye, güvenilirliği hediyenin boyutundan
bağımsız
olarak
azaltmaktadır.
Yani
tüketiciler,
yaptıkları
önerilerin
güvenilirliliği konusunda, işletmelerden aldıkları hediyeleri, tavsiyelerinden
bağımsız olarak değerlendirmeyebilirler. Bu nedenle işletmeler, verdikleri
teşviklerle birlikte ürünlerinin kalitelerini ya da beğenilmeyen özelliklerini
arttırarak güvenilirliği de olumlu bir şekilde etkileyebilirler. Bulgular,
yöneticilerin müşterilere tavsiyeleri için ödeme yapmanın sosyal etkilerinin
33
farkında olmaları gerektiğini göstermektedir (Helm, Garnefeld, Kurze,
,Willach, 2011:304-305).
Rayne (1999) ve Mangold (2002) ise, müşteriye sağlanan teşviklerin
daha
fazla
pozitif
ağızdan
ağza
iletişimi
destekleyeceği
sonucunu
bulmuşlardır (Yang ve Zuo,2009:687).
2.1.5.2. Negatif Ağızdan Ağza İletişim
Negatif ağızdan ağza iletişim, ürünlerle ilgili olarak yaşanılan olumsuz
deneyimleri, dedikoduları paylaşma ve şikâyet etme gibi davranışları
kapsamaktadır (Uygun,Taner ve Özbay, 2011:333).
Tüketicinin mal ya da hizmet ile yaşadığı tatminsizliğe karşı göstermiş
olduğu davranışlar şunlardır (Charlett, Garland, Marr, 1995:1):
•
Ürünü satan işletmeye yapılan şikâyetler,
•
Ürünü bir daha almamak,
•
Memnuniyetsizliğe karşı boykot da dahil hiçbir tepkide bulunmamak,
•
Negatif ağızdan ağza iletişim,
•
Tüketici gruplarına şikâyet etmek ya da yasal bir aksiyon almak.
Bunlardan negatif ağızdan ağza iletişim, hızı ve etkilenen kişi sayısı
bakımından işletmeler için büyük bir tehdittir. Arndt (1967) yaptığı bir
çalışmada, tavsiyelerin satın alma derecesini arttırdığını buna karşın
istenmeyen yorumların bu seviyeleri azalttığını bulmuştur (Charlett, Garland,
Marr, 1995:1).
Sundaram ve diğerlerine göre negatif ağızdan ağza iletişime iten güdüler
şunlardır (Sundaram v.d.,1998:527-531):
34
•
Kızgınlığını azaltma: Satın aldığı mal ya da hizmetten memnun
kalmayan tatminsizlik yaşayan tüketici, kızgınlığını azaltmak için
bunu çevresindekilere anlatma ihtiyacı duyabilir.
•
İntikam: Eğer yaşanan tatminsizlik çok yüksek ise tüketici intikam
almak amacıyla rasyonel olmayan bir şekilde ağızdan ağza
iletişime geçebilir.
•
Tavsiye arama: Yaşanılan olumsuzluğun neticesinde tüketici ne
yapması gerektiği konusunda etrafına danışırken aynı zamanda
olumsuz iletişime geçmiş olur. Örneğin hatalı bir ürünü ne yapması
gerektiğini başkalarına sorabilir. Bu durumda amaç olumsuz
olmasa da sonuçta negatif ağızdan ağza iletişim gerçekleşir.
•
Alturizm: Yaşanılan olumsuz durumun başkalarının da zarar
görmesini engellemek amacıyla anlatılmasıdır. Burada kişiler
yardım etmekten çok koruma içgüdüleriyle iletişimde bulunabilirler.
2.1.6. İnternette Ağızdan Ağza İletişim
İnternette ağızdan ağza iletişim, belirli mal ve hizmetlerin özellikleri
veya kullanımıyla ya da onların satıcılarıyla ilgili internet tabanlı teknolojiler
yoluyla tüketicilere yöneltilen tüm informal iletişimlere denir. Bu iletişimler,
üretici ve tüketiciler arasındaki iletişimleri olduğu kadar tüketicilerin kendi
aralarındaki iletişimleri de kapsar. Tüketiciler arasında gerçekleşen iletişim
farklı kanallar aracılığıyla gerçekleşir. Şekil 6’da interaktiflik düzeyi ve
iletişimin kapsamına göre internette ağızdan ağza iletişim kanallarının türleri
gösterilmiştir (Litvin, Ronald ve Bing, 2008:3).
35
Şekil 5: İnternette Ağızdan Ağza İletişim Kanalları
Eş zamanlı
İletişimin Kapsamı
Eş zamanlı olmayan
Bloglar ve
Sanal
Topluluklar
Haber grupları
(google, grup gibi)
Web siteleri, ürün
görüşleri&şikayet
siteleri
Çoktan
çoğa
Birden
çoğa
Sohbet odaları
Anlık
mesajlaşma
E-postalar
Birebir
İnteraktiflik Düzeyi
Kaynak: LITVIN, W. Stephen, GOLDSMITH, E. Ronald, PAN, Bing; “Electronic Word-ofMouth in Hospitality and Tourism Management”, Tourism Management, sayı 9, 2008, s:30.
Şekilden de görüldüğü üzere iletişimin kapsamı yani paylaşılan bilginin
boyutu ve içeriğinin en fazla olduğu kanallar bloglar ve sanal topluluklardır.
Özellikle bloglarda, blog yazarının satın aldığı ve kullandığı mal ve hizmet
hakkında detaylı bir bilgi paylaşımı, tavsiyesi ya da olumsuz düşüncelerini
aktarma durumu söz konusudur. İnteraktiflik düzeyi yani iletişime eş zamanlı
olarak katılma, paylaşılan olumlu ya da olumsuz fikirlerin nedenini sorgulama
ve bu doğrultuda iletişimi yönlendirme ise sohbet odaları gibi anlık
mesajlaşmanın olduğu kanallarda daha fazladır. Paylaşılan bilgi hakkında
kullanıcıların karşılıklı iletişime geçmesi, yorum yapması ile yayılan olumsuz
bir bilgiyi ya da düşünceyi değiştirmek kolay olabilir.(Lıtvın v.d., 2008:30).
2.1.6.1. İnternette Ağızdan Ağza İletişimin Avantaj ve Dezavantajları
Geleneksel ağızdan ağza iletişimle karşılaştırıldığında internette
ağızdan ağza iletişim, hız, rahatlık, yayılma sayısı ve yüz yüze insan baskısı
36
olmamasından dolayı daha etkilidir (Ekar, 2009:123). Özellikle paylaşılan
bilgilerin yayılma sayısı ve hızını göz önüne aldığımızda yüksek verim ve
düşük maliyet açısından internette ağızdan ağza iletişim, hem kişiler hem de
işletmeler için avantajlı hale gelmektedir.
Kişiler internet üzerinde yaş, cinsiyet ve sosyal statü gibi kişisel
özellikleri göz önüne almadan iletişimde bulunabilmektedirler. Ayrıca internet,
coğrafik sınırlamaları bertaraf ettiğinden tüketiciler bilgilerini, deneyimlerini,
fikirlerini tüm dünyayla paylaşabilir hale gelmişlerdir.
Ancak, avantajlarının yanında internette ağızdan ağza iletişimin bazı
dezavantajları vardır. Bunlardan en önemlisi tüketicilerin bilgi sağlayanı ya da
bilgi sağlayanın niyetini bilmiyor olmalarıdır. (Tong ve Xuecheng, 2010:249250). Kişisel olarak tanımadığımız, görmediğimiz birinin tavsiyesine ya da
negatif düşüncesine inanmak internet üzerinde zorlaşmaktadır. Bir diğer
dezavantaj ise, yayılan bilginin niteliği açısından negatif deneyimlerin, pozitif
deneyimlerden daha çok paylaşılmasıdır. Ayrıca e-posta mesajlarını çoğu
insan
rahatsız
bilgisayarlardaki
edici
kurulu
bulmakta
filtre
ve
spam
programları
tarzındaki
hedef
bu
kitleye
maillerin
ulaşması
engellenebilmektedir (Ekar, 2009:129).
2.2. AĞIZDAN AĞZA PAZARLAMA
Değişen pazarlama anlayışı ile birlikte tüketicilerin işletme faaliyetleri
üzerindeki
yönlendirici
etkisi
giderek
artmaya
başlamıştır.
Özellikle
tüketicilerin kendi aralarında paylaştığı olumlu ve olumsuz bilgilerin satın
alma sürecine olan etkisi, işletmelerin de pazarlama faaliyetlerinde bu süreci
dikkatle izleyip yönetmesi gerekliliğini gündeme getirmiştir.
Tüketiciler kendileriyle paylaşılan fikirlere her zaman değer verirler ve
satın alma kararlarının %20 ila %50’sinin arkasındaki başlıca faktör ağızdan
37
ağza iletişimdir. Tüketiciler bir ürünü ilk defa satın aldıkları ya da pahalı ve
daha çok araştırma yapmaya, fikir almaya ihtiyaç duyduklarında ağızdan
ağza iletişimin etkisi çok daha büyüktür. Bu yüzden işletmeler ağızdan ağza
iletişimin artan önemini tanımak ve bunu ağızdan ağza pazarlama aracı
olarak
kullanmak
zorundadırlar.
Mesajların
nasıl
işlediğini
anlamak,
işletmelere doğru içerikle doğru insanlara uygun cevapların ulaşmasını
sağlamalarına izin vermektedir. Bu da ürünler üzerinde tüketicilerin yorum
yapmaları, satın almaları ve sadık müşteriler haline gelmelerine büyük etkide
bulunmaktadır (Bughin,Doogan ve Vetvik,2010:2).
2.2.1. Ağızdan Ağza Pazarlamanın Tanımı
Ağızdan ağza pazarlama, kişiler arası gerçekleşen iletişim sürecinde
aktarılan bilgi, paylaşılan deneyim, olumlu ya da olumsuz fikirlerin işletmeler
tarafından çeşitli araçlar kullanılarak bilinçli bir şekilde yönetilen bir
pazarlama tekniğidir.
(Erişim:http://birgo.mynet.com/niyazigumus/yazi/word-of-mouth-marketingwomm---, 29 Nisan 2012).
WQMM’un, Türkiye’de bir pazarlama stratejisi olarak yazılıp çizilmeye
başlanmasıyla beraber tartışmalar ağırlıklı olarak iki terim üzerinden
yapılmıştır: ‘ağızdan ağıza pazarlama’ ve ‘kulaktan kulağa pazarlama’.
Dilimize yeni bir terim kazandırmaktan ziyade, yeni terimi, Türkçe’de hali
hazırda var olan bir terime yerleştirmeye çalışmak daha kolay bir yoldur.
WOMM’a ‘kulaktan kulağa pazarlama’ denmesinde de bunun örneğini
görüyoruz. Yaygın kullanımda olan bir terimin içerisine yeni bir kavramı
yerleştirmeye çalışmak her zaman doğru sonuçlar vermeyebilir.
Türk Dil Kurumu’nun her iki ifade için yaptığı tanımlara baktığımızda;
Kulaktan kulağa: Bir kimseden bir başkasına, ondan ona gizlice söylenerek.
Ağızdan ağza: Herkes birbirine söyleyerek.
38
Mesaj, kulaktan kulağa yayılırken insanlarda şüphe uyandırması,
değişime uğraması ve pek de inanılır olmaması risklerini taşımaktadır.
Ağızdan ağza pazarlama olarak pazarlama jargonuna ekleyeceğimiz terim
ise, bire bir WOMM’un karşılığını verecektir. WOMM’un hedefi, kulaktan
dolma yüzeysel intibalar yaratmaktan ziyade sağlam kurgulanmış pazarlama
mesajlarının, denenmiş memnuniyetler aracılığıyla iletilmesidir.”
(Erişim:http://www.pazarlamamakaleleri.com/womm-agiz-mi-kulak-mi/,
31 Aralık 2013).
2.2.2. Ağızdan Ağza Pazarlamanın Önemi
Ağızdan ağza pazarlamanın geçmişi kişiler arası iletişimi temel
aldığından neredeyse insanlık tarihi kadar eski fakat iletişim sürecinin bilinçli
bir şekilde yönetilmeye çalışılması çok daha yenidir. İçinde bulunduğumuz
bilgi çağı sürecinde, tüketiciler bilgi karmaşasıyla karşı karşıyadır. Pazarlarda
faaliyet gösteren işletme sayısı, sunulan mal ve hizmetin sayısının artmasıyla
birlikte, tüketici ihtiyacına uygun mal ve hizmeti tercih ederken işletme
kaynaklı olmayan informal biçimde iletilen bilgilere daha çok güvenmeye
başlamışlardır (Yakın, 2011:4).
Günümüz pazarlama dünyası işte bu değişimle birlikte geleneksel
boyutundan tüketicilerin daha hâkim ve ön planda olduğu bir boyuta
geçmektedir. Seth Godin’in Fikir Virüsü (Pazarlamada Yeni Boyutlar)
kitabında söylediği “Gelecek, insanların karşılıklı rızasına dayalı birbirine
pazarlama yapabileceği bir zemin ve süreci inşa eden pazarlamacıların
olacaktır. Tüketici iletişim ağlarını bir ucundan ateşe verin ve sonra kenara
çekilin; bırakın onlar konuşsunlar.” ifadesi ile ağızdan ağza pazarlamanın
gittikçe önemi artan bir alan haline geldiğini ortaya koymaktadır (Godin,
2004’ten aktaran Özsayar:20,21).
39
Şekil 7. ve Şekil 8. geleneksel ve tüketici tabanlı pazarlama stratejileri
arasındaki farkı ortaya koymaktadır.
Şekil 6: Geleneksel Pazarlama Stratejisi
Kaynak: GODİN, Seth; Fikir virüsü: Pazarlamada Yeni Boyutlar, çev. Elif Özsayar,
İstanbul, Rota Yayınları, 1. Baskı, Nisan 2004, 20.
Şekil 7: Tüketici Tabanlı Pazarlama Stratejisi
Kaynak: GODİN, Seth; Fikir virüsü: Pazarlamada Yeni Boyutlar, çev. Elif Özsayar,
İstanbul, Rota Yayınları, 1. Baskı, Nisan 2004, s.21.
40
Şekil 7’deki geleneksel pazarlama stratejisi doğrudan tüketicilere
pazarlama yaparken, Şekil 8’deki tüketici tabanlı pazarlama stratejisi
tüketicilerin de kendi arasında markanın pazarlamasına katkıda bulunmasına
izin vermektedir (Godin, 2004’ten aktaran Özsayar:20,21). Yani tüketiciler
ürün ya da marka hakkında paylaştıkları olumlu bilgilerle diğer tüketicileri
satın almaya teşvik etmektedirler.
Geleneksel pazarlama tekniklerinin (reklam, satış tutundurma gibi)
aksine kişiler arası gerçekleşen tavsiye ya da şikâyet davranışları ile ağızdan
ağza yayılma daha az maliyetli ve tüketiciler üzerindeki sonuçları bakımından
daha etkili olmaktadır. Dolayısıyla, ağızdan ağza pazarlama geleneksel
pazarlama araçları içerisinde gelişen ve önemi artan bir yöntem haline
gelmiştir.
Güvenilirliği, hızı ve erişiminden daha önemlisi ağızdan ağza
pazarlamanın en etkili güçlerinden bir tanesi insanları harekete geçirme
gücüdür. Paddi Lund’ın söylediği gibi: ”Pazarın övünç dolu çığlıklarını
duymayanlar bile bir arkadaşı dinleyecektir.” sözü gibi bir ürün satın alırken,
bu ürünü daha önce kullanmış olan kişilere danışmanın daha iyi bir yol
olduğu bilinmektedir (Silverman, 2006’dan aktaran Orfanlı:47,53).
Bir güzellik markası olan E.L.F. Cosmetics’in Ceosu Joseph Shamah
ağızdan ağza pazarlamanın inanılmaz bir şekilde etkili olduğunu ve
müşterilerinin %80’inden fazlasının markayı bir arkadaşından duyduğunu
söylemektedir. E-marketer’a göre; 2011 yılında tahmini 72 milyon Amerikan
yetişkin ürünler ve hizmetler hakkında düzenli olarak ağızdan ağza
tavsiyelerde bulunmaktayken, 2006 yılında bu rakam 65 milyondu (Hedges
ve Chung,2009:48).
41
2.2.3. Ağızdan Ağza Pazarlama Stratejileri
İyi geliştirilmiş ağızdan ağza pazarlama stratejileri tatmin olmuş
müşterileri desteklemek ve arkadaşlarıyla konuşmalarını kolaylaştıracak
yolları içermektedir (Erişim: http://womma.org/wom101/5/, 12 Ağustos
2012).Bunlar:
1) İletişimi cesaretlendirmek:
- Arkadaşlarıyla daha kolay iletişim kurması için araçlar geliştirmek,
- Geribildirim araçları yaratmak,
- Sosyal ağlarla çalışmak.
2) İnsanlara hakkında konuşulacak bir şey vermek:
- İletilecek ya da paylaşılacak bilgi dizayn etmek,
- İletişimi cesaretlendirecek reklam ve diğer tanıtım faaliyetleri
düzenlemek.
3) Topluluklar yaratmak ve insanlarla iletişime geçmek:
- Fan kulüpleri ve kullanıcı grupları yaratmak,
- Ürünün etrafındaki bağımsız grupları desteklemek.
4) Etkili topluluklarla çalışmak:
- Mesajlara cevap verebilecek insanlar bulmak,
- Hedef müşterileri etkileyebilecek insanları tanımlamak,
- Mesajı yaymaları için onları cesaretlendirmek ve ne yapacakları
hakkında bilgilendirmek.
5) Müşteri geri dönüşlerini dinlemek ve araştırmak:
-Destekleyenler, karşı çıkanlar ve tarafsızlar tarafından yapılan offline
ve online konuşmaları takip etmek,
-Pozitif ve negatif konuşmaları dinlemek ve cevap vermek.
42
Sernovitz’e göre de iyi planlanmış bir ağızdan ağza pazarlama
stratejisinde 5 T (Talkers, Topics, Tools, Taking Part ve Tracking)’ye dikkat
etmek gerekir (Sernovitz, 2012):
-Konuşanlar (Talkers): İşletmelerin, kimlerin konuşmayı isteyeceğini
tanımlaması, bulması gerekir. Bu kişiler müşteriler mi, doktorlar mı, komşular
mı? Yani ilk aşamada, işletmenin ne yaptığı hakkında kimlerin daha çok
arkadaşıyla paylaşma isteklisi olduğunu belirlemesi gerekmektedir.
-Konular (Topics): Konuşacak kişiler belirlendikten sonra, belirlenen
kişilere konuşmaları için iyi bir hizmet, yeni bir özellik ya da komik bir ambalaj
gibi nedenler verilebilir.
- Araçlar (Tools): Mesajın daha hızlı ve daha çok yayılması için
işletmelerin insanların paylaşmaları konusunda yardım etmek gerekir. Bu
kapsamda
kartpostallar,
etiketler
gönderilebilir.
İnsanların
birbirleriyle
konuşabileceği sohbet odaları oluşturulup, blog konuşmalarına katılınabilir.
-Katılmak (Taking Part): Sadece bir insan konuştuğunda sohbet,
iletişim bitmeye yakın olur. Bu yüzden insanlar hakkınızda konuştuğunda
onlara cevap vermeniz gerekmektedir. İşletmeler, e-mesajlara cevap vererek,
bloglarda yapılan konuşmalara yorum yaparak ya da teşekkür mesajları
göndererek sohbeti izleyip, yönlendirebilirler.
-İzlemek (Tracking): Ağızdan ağıza iletişim almak istenilen en iyi
geribeslemedir. Tüketicinin sesi olması sebebiyle, bir pazar araştırmasından
daha iyidir. Çünkü insanların ne konuştuğunu bu şekilde duyabilir ve daha iyi
bir kampanya için kullanılabilir.
Kumar, Petersen ve Leone’e (2007:1) göre en değerli müşteriler,
ağızdan ağza iletişimiyle en kârlı yeni müşteriler getiren müşterilerdir.
Yazarlar, işletmelerin müşterileri kârlı tavsiyeler yapmaları için nasıl
cesaretlendirecekleri sorusuna yanıt olarak müşterileri dört tipe ayırmaktadır:
•
Çok satın alan ama işletmeler için kötü satış elemanları (zenginler)
•
Çok satın almayan ancak güçlü satış elemanları (savunucular)
43
•
Hem satın almayı hem de pazarlamayı iyi yapanlar (şampiyonlar)
•
İkisini de iyi yapmayanlar (cimriler)
Zenginler, yaptıkları satın almalarla işletmeye finansal açıdan getirisi
yüksek olan ancak gerek işletme gerekse satın aldıkları ürünler hakkında
çevresine daha az tavsiye veren müşterilerdir. Zenginler için amaç onları
daha çok yeni müşterilere tavsiye etmeleri için cesaretlendirmek ve şampiyon
yapmaktır. Savunucular ise çevreye ürünler ve markalar hakkında pazarlama
yapan ancak zenginlere oranla daha az satın alma gerçekleştiren satış
elemanlarıdır. Savunucular için, onlara da şampiyon olmaları için örnek
ürünler göndermek ya da yıllık sözleşmeler imzalayarak indirimler vermektir.
Tavsiye ve satın alma açısından zayıf olan cimrileri ise herhangi bir diğer
segmente hareket ettirmek için daha çok ürün satın almalarına ve yeni
müşterilere tavsiyeler yapmalarına ikna etmektir. Örnek ürünler göndererek
ya da indirimler yaparak diğer segmentlerden birine dahil olmalarını
sağlamaktır (Kumar v.d, 2007:1).
2.2.4. Ağızdan Ağza Pazarlama Yöntemleri
Ağızdan ağza pazarlama, organik ve inorganik olmak üzere iki şekilde
uygulanabilir
(Erişim:http://bpinews.somee.com/haber_detay.asp?haberID=588, 31 Aralık
2013):
•
Organik WOM, insanlar bir ürünle ilgili olumlu veya olumsuz
görüşlerini, bu konudaki heyecan ve desteklerini ya da şikâyetlerini
paylaşmak için doğal bir istek duymaları sonucu ortaya çıkmaktadır.
Organik WOM’u geliştirmek için yapılabilecek uygulamalar tüketici
memnuniyetine odaklanmayı, ürün kalite ve kullanılabilirliğini artırmayı,
müşteri eleştiri ve kaygılarını dikkate almayı, müşteri bağlılığını
kazanmayı kapsamalıdır.
44
•
İnorganik WOM ise, pazarlamacıların yeni ve daha önce oluşmuş
topluluklardaki olumlu görüşleri teşvik etmek veya çabuklaştırmak
amacıyla tasarlanmış kampanyaları başlatmasıyla ortaya çıkmaktadır.
Genişletilmiş WOM için uygulanabilecek faaliyetler, insanların fikirlerini
paylaşabilmeleri için araçlar geliştirmeyi, bir konuşma yaratabilmek
için tasarlanmış reklamları kullanmayı, etkili bireyler ve toplulukları
teşhis edip onlara ulaşmayı içermelidir.
Hollywood’da bulunan Dreamworks stüdyoları, bu yöntem ile
yapımcılığını üstlendikleri filmlerin isimlerini internet üzerinde yapılan
oylama ile hedef kitlesi olan gençlere seçtirmiştir. Bu kampanya
sonucunda hedef kitlenin Dreamworks’e olan ilgisi katlanarak artmıştır.
İnternetten ve SMS ile yapılan oylamalar ve buna ek olarak diğer
bireysel teknoloji kampanyaları güçlendirilmiş bağlılığı hızlı bir şekilde
arttırır ve düşük maliyetlerle ve ölçeklendirilebilir hale getirir.
Procter&Gamble
bu
yöntemi
kullanarak
müşterilerinin
internet
üzerinde hangi diş macununda hangi tip tatlandırıcı kullanılacağı gibi
konularda son sözü söylemesine imkân vermiştir.
Güçlendirilmiş bağlılığın etkileri inanılmazdır: Örneğin, renkli
kalem markası Crayola, yeni Crayola renklerini belirleme kararını
kullanıcılarına bıraktığı zaman turnayı gözünden vurmuştu. Online
müşteri bağlılığı geliştirme hizmeti veren; Sony, AOL ve Toyota gibi
firmalara danışmanlık yapan Amerikan Tremor şirketinin 250 bin aktif
üyesi vardır ve 2001 yılında kurulmuştur. Bu markalar sözkonusu
kampanyalar ile satışlarını yaklaşık %10-30 arasında değişen
oranlarda artırmışlardır (Erişim: http://wommnotlari.blogspot.com)
Pek çok şirket, ağızdan ağza pazarlamanın, iyi bir ürün sunmakla
başladığını düşünerek yanılgıya düşer. Oysa, ağızdan ağza pazarlama,
kendiliğinden olabileceği gibi, yapılandırılmış bir stratejiyle de ortaya çıkabilir
(Bayrak, 2004).
45
Silverman’a
göre
işletmeler
için
ağızdan
ağza
iletişimden
yararlanmanın yöntemlerinden bazıları şunlardır (Silverman, 2006’dan
aktaran Orfanlı:75-77):
•
İşletmelerin
ürünlerini
tüketicilerin
neden
alması
gerektiğini
kavramaları gerekir.
•
Çeşitli pazarlarda takip edilmesi gereken baskın benimseyici türlerin
benimsenmesi
gerekir.
Yeniliği
benimseme
süreleri
açısından
tüketiciler beş ayrı grupta ele alınır: Yenilikçiler, erken benimseyenler,
erken davranan çoğunluk, geç kalan çoğunluk, sona kalanlar.
Bunlardan yenilikçiler, piyasaya çıkan yeni ürünleri denemekten
hoşlanırlar ve risk almaktan çekinmezler. Etrafındaki kişilerle yakın
ilişki kurarlar. Bu yüzden işletmeler için hedef tüketici grubunun
başında gelirler. Bu noktada, işletmelerin bu kişilere ürünü denetmek
ve tavsiye etmesini sağlayacak faaliyetlerde bulunması gerekir
(Karalar, v.d., 2006:200-201).
•
Tüketicilerin aralarında yayacakları asıl sözcükleri belirlemek gerekir.
•
İletişim sürecinin başarılı bir şekilde yönetilmesi açısından, planlı bir
şekilde ağızdan ağza pazarlama kampanyası yaratmak ve uygulamak
gerekir.
Etkili bir ağızdan ağza pazarlama kampanyası yaratmadan önce şu
temas noktalarının tanımlanması gerekir (Hedges ve Chung,2009:49-50):
•
Konuşanlar:
Marka
hakkında
arkadaşlarıyla
konuşacak
ideal
savunucular kimlerdir? Bu sorunun cevabı olan hedef grubun
tanımlanması ve markanın gerçek savunucuları olmaları için onların
teşvik edilmeleri gerekir.
•
Konular:
İnsanların aralarında konuşacakları konuları, işletmenin
iletmek istediği mesajları tanımlamak gerekir. Bilgilendirmek ve dikkati
46
çekilmek istenen şeyin, ürünün fiyatının, görüntüsü ya da faydasının
olup olmadığını belirlemek gerekir.
•
Araçlar: Yürütülecek kampanyanın araçları yani, ürünü tavsiye edecek
alanında uzman kişilere ya da hangi sosyal paylaşım sitelerinin
kullanılacağına karar vermek gerekir.
•
İştirak:
Kampanya
sürecinde
işletmenin,
olumsuz
söylentilerin
yayılmaya başladığı anda mı ya da sürecin her aşamasında mı
iletişime katılacağını belirlemesi gerekir.
•
İzlemek:
İşletmenin
kampanya
sürecinde
insanların
neler
konuştuklarını ilerde alacağı aksiyonlar ya da geliştireceği stratejiler
açısından takip etmesi gerekir.
Bu adımları başarılı bir şekilde uyguladıktan sonra, kampanya
yaratılma aşamasına geçilir. Kampanya oluşturulur ancak yürütülürken dikkat
edilmesi gereken nokta, marka kimliğine bağlı kalmaktır. Marka kimliğine
uygun dizayn edilmiş bir marka mesajının yokluğu, tüketicilerin kendi
izlenimlerini, doğru ya da yanlış, yaymalarına sebep olur.
Silverman’a göre, ağızdan ağza pazarlama kampanyası tasarlama
yolları şöyledir (Silverman, 2006’dan aktaran Orfanlı:171-172):
•
İşletmelerin ürünlerini insanlar arasında etkileyici güce sahip olan
kişilerin eline geçmesini hediye vermek gibi ürünü denemelerini
sağlayacak yollar bulmak. Buradaki amaç bu kişilere ağızdan ağza
iletişime geçmeleri için bir sebep vermektir.
•
Tartışma grubu ve soru-yanıt kısmı olan bir internet sitesi kurmak.
Böylece işletme iletişim sürecine müdahale ederek, tüketicilerin bilmek
istedikleri şeyleri cevaplandırma ya da olumsuz düşünceleri yok etme
fırsatını elde etmiş olur.
•
Özel, sadık müşteriler için indirimler yapmak.
47
Ağızdan ağza yayılacak şaşırtıcı şeyler yapmak. Küçük Armutlu’da
•
sosyete kasabı olarak ünlenen bir dükkan, ünlü restoranlara ve üst
gelir grubundan müşterilere et satıyor. Dükkan sahibi, yarattığı sıra
dışı hikayelerle müşterileri şaşırtıyor, dükkanında caz müzik dinliyor.
Kasayı koyduğu masasında bir Macintosh bilgisayar bulunuyor ve
gelen müşteriye etin nasıl pişeceğinden etin kesim ayrıntılarına kadar
pek çok ayrıntıyı anlatıyor. Gelen müşteriye bu bilgileri anlatarak
kasapta yaşadığı ilginç tecrübeleri paylaşmak istiyor. (Erişim:
http://yuksekbilgili.com/basin_html/basin032.htm, 16 Mart 2013).
Ürünü kullanan kişilerle diğer tüketicilerin karşılıklı iletişim kurmalarını
•
sağlamak. Bu tür bir yöntem, özellikle eğitim hizmeti veren
dershanelerde uygulanmaktadır. Sınavlarda birinci olan dershane
öğrencileriyle kursiyerlerin bir araya geldiği organizasyonlar ya da
basın toplantıları düzenlenerek kişinin hem sınav sürecine ilişkin bilgi
vermesi hem de dershanenin tanıtımını yapması sağlanmaktadır.
Geleneksel pazarlama yöntemlerinden daha etkili ve daha az maliyetli
olan bu yöntemi uygulayan işletmelerin sayıları da giderek artmaktadır.
Türkiye’de ağızdan ağza pazarlamayı uygulayan işletmelerden biri
Dimes’tir. Dimes, ‘Dimes Life Ayva Nektarı’ ürününün, Nisan 2007
lansmanını ağızdan ağza pazarlama ile desteklemek için FikriMühim.com ile
çalışmıştır. Kampanya sayesinde, hedef kitle tanımlaması doğrultusunda
belirlenen doğru tüketicilerle direkt temasa geçilmiş, ürün denettirilmiş, ürün
hakkında bu kitle birebir bilgilendirilmiş ve çevrelerine Dimes Life Ayva
Nektarı’nı
tavsiye
etmeleri
teşvik
edilmiştir.
Kampanya
sonucunda,
kampanyaya dahil edilen kişilerin %57’si, kampanya sonrası Dimes ürünleri
hakkındaki algısının olumlu yönde değiştiğini, %53’ü kampanya sonrası da
ürünü almaya devam ettiğini, %74’ü ise ürünü kesinlikle tavsiye edeceklerini
raporlamışlardır.
(Erişim: http://www.fikrimuhim.com/Public/Static/SampleWorks.aspx, 01 Mart
2013).
48
Uluslar arası bir işletme olan Henkel ise 2008 yılında saç boyası
markası Palette için “Müsaitseniz Size Geliyoruz!” sloganı ile başarılı bir
ağızdan ağza pazarlama kampanyası yürütmüştür. Kampanya kapsamında
Adana, Konya gibi şehirlere gitmeden bir ay önce “Müsaitseniz Size
Geliyoruz!” mesajıyla şehrin en etkili reklam mecralarında duyurular yapılmış,
kadınlar evlerinde ziyaret edilerek boya uygulamaları gerçekleştirip, güzellik
önerileri verilmiştir. Bir çok kadın arkadaşlarına markayı tavsiye etmiştir. Yine
bu kampanya kapsamında internet üzerinde sacrengimiariyorum.com sitesi
açılmış, kadınlara saç renklerini seçme, arkadaşlarına öneride bulunmaları
için seçenekler geliştirilmiştir. Siteye yüz binin üzerinde giriş yapılmış ve
normal bir CRM aktivitesinde ortalama yüzde 2.5 geri dönüş alınırken, bu
faaliyetlerde
yüzde
40
geri
dönüş
sağlanmıştır.”
(Erişim:
http://burakisik82.blogcu.com/etiket/A%C4%9EIZDAN%20A%C4%9EIZA%2
0PAZARLAMA, 27 Mayıs 2012).
Uluslar
arası
kahve
zincirlerinden
biri
olan
ancak
Türkiye’de
televizyonda reklamı dahi olmayan Starbuks’ın, yurt dışına giden ve bu kahve
zincirini
gören
Türk’lerin,
yurda
döndüğünde
markayı
anlatmaya
başlamasıyla, daha ülkeye gelmeden fanatikleri oluşmuştur.
Anneyiz.biz, Bebegimbenim.com gibi internet sitelerin de kadınlar belli
markaları birbirlerine öneriyor ya da kötülüyor. Kötülenen markaların müşteri
bulması oldukça zorlaşıyor Dolayısıyla bu alanlar, markalar için takip edilmesi
gereken önemli mecralar oluyor
(Erişim: http://yuksekbilgili.com/basin_html/basin032.htm, 16 Mart 2013).
2.2.5. Ağızdan Ağza Pazarlamada Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
Ağızdan
ağza
pazarlama
sürecinde
işletmelerin
kullanmaması
gereken ve WOMMA tarafından da yasaklanan birkaç etik dışı uygulamaların
49
başlıcaları şunlardır. (Erişim: (http://birgo.mynet.com/niyazigumus/yazi/wordof-mouth-marketing-womm-erişim, 29 Nisan 2012):
•
Tüketicilere belli miktarda para ödeyerek onları diğer tüketicileri
yönlendirmeye teşvik etmek,
•
Ürün hakkında web sitesi vb. yerlerde bilgi verirken sadece olumlu
noktalar üzerinde durmak,
•
Ürün hakkındaki olumlu yorumları ya da ürün hakkındaki bilgileri
sürekli tüketicilerin e-mail adreslerine izin almadan göndermek.
2.2.6. Ağızdan Ağza Yayılma Seviyeleri
Ağızdan ağza yayılma, Silverman tarafından 9 seviyede incelenmiş
olup sonuçları aşağıdaki gibidir (Silverman, 2006’dan aktaran Orfanlı:57):
Eksi dört:
-Ürünü kullanan insanlar üründen hiç memnun kalmamışlardır.
-Sürekli üründen şikâyet ederler ve diğer insanları üründen vazgeçirmeye
çalışırlar.
-Ürünle ilgili durum skandal boyutundadır.
-Söz konusu durum, kısa süreli bir krizse hızlı ve sorumlu davranıldığı
takdirde ürünün kurtulma sansı vardır.
-Söz konusu durum, uzun dönemli bir krizse ürünün tek kurtulma sansı
pazarda rakibinin olmamasına yani tekelleşmiş olmasına bağlıdır.
Eksi üç:
-Müşteriler diğer insanlara ürünü kullanmamalarını öğütler fakat durum
skandal boyutunda değildir.
-Bu durumdan kurtulmak en az -4 seviyesindeki durumdan kurtulmak kadar
zordur.
50
Eksi iki:
-Ürünle ilgili sorunlar vardır fakat müşteriler ürünü kullanmaya devam ederler
ve ürün hakkında sorulmadığı sürece olumsuz konuşmazlar.
-Ürünün satışları yavaş yavaş düşmeye baslar, süreç yavaştır çünkü
müşteriler ürünü kötülemeye çok hevesli değildirler.
-Bu dönemde fazla reklam yapmak yangına körükle gitmekten farksızdır.
Eksi bir: Ürünü kullananlar üründen tatmin olmamışlardır fakat ürün hakkında
kötü konuşacak -1 ve olumsuzlukları yayacak kadar kızgın değildirler. Ancak
kendilerine ürün sorulduğunda olumsuz şeyler söyleyeceklerdir.
Sıfır:
-Ürün kullanıcıları ürün hakkında konuşmaya fikirlerini söylemeye istekli
değildirler.
-Bu seviyedeki ürünler hakkında ya çok az konuşulur ya da hiç konuşulmaz.
Bir:
-Sorulduğunda ürün hakkında olumlu şeyler söylenir fakat insanlar
memnuniyetlerini kendiliğinden açıklamaz.
-Bu aşamada reklam gibi geleneksel pazarlama araçları kullanıldığı takdirde
ürünün 2 seviyesine geçme şansı yüksektir.
İki:
-Müşteriler ürüne bayılmaktadır. Sorduğunuzda ürünün ne kadar muhteşem
olduğunu anlatırlar.
-Bu aşamadaki ürünler için geleneksel pazarlama araçlarını kullanmak çok
gerekli değildir.
Üç:
-Müşterileri ürünü kullanmaları için diğer insanları ikna etmeye çalışır.
-Ürüne çok olumlu duygular beslenir, insanlar ürün hakkında konuşmaya 3
heveslidir, öyle ki ürün insanların gündeminde önemli bir yer teşkil eder.
51
Dört:
-Ürün gündem yaratmıştır. İnsanlar mütemadiyen ürünü konuşmakta ve
ürünün muhteşemliğini anlatmaktadır.
-Ürün hakkında arzu edilen duyurunun sağlandı bu safhada ürün satışları
patlar.
-Bu seviyede insanların beklentilerini yönetmek çok önemlidir.
2.2.7. Ağızdan Ağza Pazarlamada Kişisel Etki Kaynakları
İletişim sürecinde fikri üretenle onu mesaja dönüştürüp, alıcıya
gönderen kişi ya da örgüt olarak tanımlanan kaynaklar, aşağıda yer alan
Tablo 2.’de belirtilen özellikleri bakımından farklı gruplara ayrılmaktadırlar.
(İslamoğlu ve Altunışık, 2008:274).
Tablo 2: Kişisel Etki Kaynakları
Kişisel Etki
Kaynağı
Fikir Liderleri
Ürün Yenilikçileri
Pazar Kurtları
Vekil Tüketici
Temel Uzmanlık
Özellikler
Tek bir ürün grubu Sürekli ilgilenim, yüksek statü ve
ile sürekli ilgilenim sosyal grupla yüksek bütünleşme
düzeyi
Pazara
sunulan Fikir liderlerine göre daha düşük
yeni ürünleri satın düzeyde sosyal grupla bütünleşme
alma
Genel pazar bilgisi Demografik özellikleri bilinmemekte,
pazarlarla ilgili genel bilgilere sahip
olmaktan ve bu bilgileri diğer
tüketicilere aktarmaktan hoşlanırlar
Belirli bir ürün Çoğunlukla belirli bir ücret karşılığı
kategorisinde
çalışan uzmanlar
spesifik bilgi
Kaynak: MOWEN, C. John, MİNOR, Michael; Consumer Behavior, New Jersey, PrenticeHall, Inc., 5th Ed, 1998, s.495.
52
Kişisel etki kaynaklarından fikir liderlerine Türkiye’nin ilk ağızdan ağza
pazarlama ajansı olan Fikri Mühim, “Fikri Mühim” adını vermekte ve Fikri
Mühim’leri
aşağıdaki
özelliklerle
(Erişim:
tanımlamaktadır
http://www.fikrimuhim.com/Public/Static/WhatIsFmCom2.aspx,01 Mart 2013):
-Arkadaşları ve yakınlarından oluşan geniş bir sosyal çevresi olan,
-Sohbet etmeyi seven, konuştuğunda insanların ilgi odağı olan,
-İlgilendiği konularda uzman olarak kabul edilen, tavsiyesine, fikirlerine
güvenilen, danışılan,
-Markaların
mal
veya
hizmetlerini
daha
piyasaya
çıkmadan
denemekten zevk alan, denediği markalar hakkında yorum ve eleştiri
yapmayı seven,
-Dinamik, heyecanlı ve proaktif davranmayı seven,
-Dünyayı, Türkiye’yi ve yakın çevresini yakından takip eden,
öğrenmeyi ve keşfetmeyi seven, yaşamdan zevk almasını bilen,
-Yeni fikirler üretmeye ve bunları insanlarla tartışmaya meraklı,
-Uzmanlık alanıyla ilgili bilgi ve fikirlerini paylaşmayı seven, insanlara
tavsiye vermekten ve yardımcı olmaktan kaçınmayan,
-İnternet, televizyon ve gazeteleri günlük takip ederek, uzmanlık
alanına giren konularda bilgilerini sürekli güncel tutan,
-Yeni bilgileri kendi eleştiri süzgeçlerinden geçirmeden kabul etmeyen,
sorgulamayı seven,
-Beğendiği ya da beğenmediği bir konuyu, sözlü ya da yazılı olarak
insanlarla paylaşmaktan çekinmeyen, mühim fikirli kişiler.
Fikir liderleri, yaşamış oldukları olumlu ya da olumsuz deneyimleri
alıcılara aktarmaktadır. Belirli ürünler hakkında bilgiye sahip olduklarından
tüketicilerin satın alma davranışları ve tercihleri üzerinde önemli etkiye
sahiptirler. Sosyal gruplarla iletişimleri açısından aktiftirler. Bu nedenle
işletmelerin fikir lideri olan insanlara ayrı önem göstermeleri ve onların
üzerinde olumlu bir izlenim yaratmaları gerekmektedir (Çepni, 2011:41).
53
Yenilikçiler, piyasaya çıkan yeni ürünleri denemekten hoşlanırlar ve
risk almaktan çekinmezler. Etrafındaki kişilerle yakın ilişki kurarlar. Bu yüzden
işletmeler için hedef tüketici grubunun başında gelirler. (Karalar, v.d.,
2006:200-201).
Fikir liderleri, pazara sunulan ürünü ilk benimseyenler arasında
olduklarında yenilikçi tüketiciler olarak kabul edilirler. Yenilikçiler, yeni
ürünlerle ilgili deneyimleri nedeniyle etkili kişisel kaynakların diğer şekillerini
temsil ederler. Yenilikçi tüketiciler, ürünleri pazara sunulduğunda satın
almaları
ve
yeni
ürünler
hakkında
çevrelerindeki
tüketicilere
bilgi
aktarmalarından dolayı işletmeler için büyük önem taşırlar. Yenilikçiler, büyük
ölçüde kitle iletişim araçlarını takip ederler ancak fikir liderlerine göre daha
düşük düzeyde sosyal gruplarla iletişime geçerler (Çepni, 2011:42).
Kişisel etki kaynaklarından pazar kurtları ise, pek çok mal ve hizmet
türünde geniş bilgiye sahip ve kendilerini pazar konusunda bilgi veren
kimseler olarak algılayan kimselerdir. Örneğin, ürünün hangi markette
(Çağdaş, Kiler, BİM gibi) yaklaşık olarak hangi fiyata satıldığı ve hangi
zamanlarda indirime girdiği konusunda genel bir pazar bilgisine sahiptirler.
Pazar kurtları fikir liderlerine bir çok açıdan benzerler; örneğin, medyayı daha
çok takip ederler, kişileri satın alma kararlarında etkilerler, yeni ürünleri
denemeye hazırdırlar ama fikir liderlerinden farklı olarak pazar kurtlarının
etkisi daha geneldir ve tek bir mal, hizmet ya da marka içinde düşünülemez.
Oysa fikir liderlerinin ilgilendiği ürünler belirlidir, bu ürün kategorisinde
danışılan olmaktan keyif alırlar ama genel pazar bilgileri yoktur (Odabaşı ve
Barış, 2002:283).
54
Tablo 3: Fikir Liderleri ile Pazar Kurtları Arasındaki Farklar
Fikir Lideri
Ürünü satın almış ya da Gerekli koşul olmasa da
kullanmış olmak
genellikle ürünü almış
ya
da kullanmıştır.
Ürün bilgisi
Belirli bir ürün ya da
ürün sınıfına ait yoğun
bilgi birikimi vardır.
Genel Pazar bilgisi Yoktur
(perakendeciler, fiyatlar
v.b.)
İletişim tarzı
Hem aktif hem de
pasiftir, yani hem bilgi
alıcı hem de bilgi verici
ile iletişim kurarlar.
Pazarlama eylemlerinin Genellikle yeni ürün
hangi aşamasında etkin sunumunda
bir şekilde rol oynarlar?
Pazar Kurdu
Gerekli koşul değildir.
Genel
de
pazarın
tümüne yönelik pek çok
ürün
kategorisinde
bilgilidir.
Vardır
Hem aktif hem pasif
olmakla
birlikte
çoğunlukla aktiftir.
Her aşamada
Kaynak: ODABAŞI, Yavuz, BARIŞ, Gülfidan; Tüketici Davranışı, İstanbul, Mediacat
Yayınları, 1.basım, 2002, s:284.
Bir diğer vekil tüketici grubu ise, tıpkı satış elemanları gibi belli bir
ücret karşılığında işletme ya da ürünleri hakkında bilgi paylaşımında ya da
tanıtımında
bulunur.
Vekil
tüketiciler
şirketin
satış
elemanlarından
bağımsızdırlar ancak işletmeden bağımsız bir kaynaktan alınmış bir mesaj
gibi ağızdan ağza iletişim sağladıkları düşünülür. Vekil tüketiciler, verdikleri
hizmet karşılığında ücret aldıkları için teknik olarak ağızdan ağza pazarlama
ile ilgilenmezler. Diğer kişisel kaynaklardan farklı olarak bağlılıklarını finansal
olarak telafi ederler (Kiecker ve Cowles, 2001:81).
Vekil tüketiciler pazaryerlerinde vergi danışmanı, yatırım uzmanı,
araba alım satımcısı gibi çok çeşitli rolleri yerine getirirler. Aslında vekil
tüketiciler, bir dağıtım kanalı içerisinde üretici ile tüketiciler arasında ilave bir
dağıtım kanalı üyesi olarak görülebilirler. Tüketiciler, finansal yatırım
araçlarının seçimi veya pahalı ve kompleks ürünler gibi yüksek ilgilenimli
satın alma durumlarında bazı yetkilerini vekil tüketiciye devretmekte ve
55
böylece vekil tüketici satın alma karar süreci içerisinde önemli bir rol
oynamaktadır ve sahip olduğu ürün bilgisi ve uzmanlıkla yüksek ilgilenimli
satın
alma
durumlarında
diğer
tüketicilerin
satın
alma
kararını
etkileyebilmektedir (Mowen ve Minor, 1998:495).
2.2.8. Ağızdan Ağza Pazarlama İle İlgili Alt Kavramlar
Ağızdan ağza pazarlama kişiler arası bilgilerin, deneyimin paylaşılması
ile gerçekleşen iletişimi temel almakla birlikte bazı alt kavramları da
içermektedir
(Erişim:http://birgo.mynet.com/niyazigumus/yazi/word-of-mouth-marketingwomm---, 29 Nisan 2012):
-
Viral Pazarlama
-
Buzz Pazarlama
2.2.8.1. Viral Pazarlama
Viral pazarlama, İnternet ağında oluşturulmuş ağızdan ağza iletişim
tekniğidir (Moore, 2003: 331-357). İnternet ortamındaki viral pazarlama
anlayışı, işletme veya ürünle ilgili mesajın müşteriler arasında hızlı
yayılmasını sağlar. (Argan, Argan T.M.,2006,S:234).
Viral pazarlama, adını virüslerin yayılma şeklinden almış ağızdan ağza
pazarlamanın
bir
alt
kategorisidir.
Viral
pazarlama
ağızdan
ağza
pazarlamanın en önemli kategorilerinden birisidir. (Moranjkiç, v.d., 2006:2).
Ancak bazı noktalarda birbirinden ayrılır. Ağızdan ağza pazarlama zamanla
azalan bir fonksiyondur ve bir pazarlama planı çerçevesinde ilerlemektedir.
Yani ürünü deneyen tüketici, yaşadığı deneyimi çevresindeki kişilere
anlatmaktadır. Bir pazarlama aktivitesi ile oluşan hareket büyür, söz konusu
56
olay etkisini kaybedene kadar devam eder ve belirli süre sonra söner. Viral
pazarlama da bir pazarlama planı ile başlar, bilgilerin paylaşılması ile devam
eder, büyür. Ancak, süreç ve etki bir virüs gibi kümülatif bir şekilde
büyümektedir. Bu süreci başlatan pazarlamacının daha sonraki evrelerde
daha fazla etki yapmasına gerek yoktur. (Godin,2004:31).
Viral pazarlama, kişilerin dijital ürünleri elektronik postalarıyla başka
kişilere gönderme ve onların da göndermesini teşvik etme üzerine dayalı
iletişim ve dağıtım anlayışı olarak düşünülebilir. Viral pazarlama stratejisinin
en önemli belirleyicisi tüketici bütünleşmesinin düzeyidir. Bu yüzden viral
pazarlama stratejisi düşük ve yüksek olarak ikiye bölünür. Basit şekilde, viral
pazarlama İnterneti kullanarak ‘‘Ağızdan Ağza Pazarlama’’yı tüketicilerin
mesajları çoğaltma sonucunu arttırıyor (Moranjkiç, v.d, 2006:6).
Düşük entegre etme stratejilerinde ise örneğin; ‘‘Bu haberi arkadaşına
gönder’’, bu tonu kullanılarak işlem daha basit ve az vakit gerektiren duruma
getirilir. Bunun yanında takvimler, kutlama kartları ve benzeri gibi ürünler de
kullanılabilinir. Başarılı viral pazarlama yapanlara örnek olan Hotmail.com’da,
kullanıcı Hotmaili kullanarak haberi veya bilgiyi başkalarına ulaştırıyor.
Hotmail kullanıcıya bedava mail adres sunuyor. Hotmail’den gönderilen her
postanın ekinde ve sonunda ‘‘Bedava emailimizi Hotmailinden alın’’ slogan
yapıştırılıyor. Bu şekilde Hotmail kullanıcıları otomatik şekilde sponsor
işletmelerin ve Hotmail’in ‘‘satış personeli’’ haline geliyorlar. (Moranjkiç, v.d,
2006:6).
Bir viral pazarlama kurgusu düzenlemek için 3 araca ihtiyaç
duyulmaktadır. Bu araçlar (Moranjkiç, v.d, 2006:3-4):
•
Yayma Motivatörü: Bu kurguda kişilerin iletecekleri mesajı
yaymaları için nedendir. Bu motivatör belirlenirken maddi teşvikleri
sunmak, mecburi koşmak bir araç olarak kullanılabilinir. Bunun
57
yanında bir konuyu ilk olarak bilip, kişisel itibar kazanmak da bir
diğer taktik olabilir.
•
Alma Motivatörü: Yayıcı mesajı aldıktan sonra bunu diğerlerine
iletmesi mesajın gücüne bağlıdır. Mesaj açık ve etkili olmalıdır.
Ayrıca, komiklilik, korku, üzüntü gibi güçlü duygular meydana
getiren mesajların daha çok gönderilme ihtimali bulunmaktadır. Bu
kapsamda oluşturulacak mesajlar şu özellikleri taşımalıdır (Argan,
Argan T.M.,2006,S:241).
- Mesajlar kısa ve akıcı olmalıdır.
- Tüketiciler için ödüller sınırlı olmalıdır. Bu durum spam’leri (zarar
verici e-posta) azaltır.
- Aynı zamanda izinsiz elektronik postalar kullanılmamalıdır. Bu
şekilde tüketicilere güven verilmiş olur. İşletmeler ya da tüketiciler
tarafından internet üzerinden gönderilen e-posta mesajları,
insanlar tarafından rahatsız edici ve istenmeyen tarzda mailler
olarak algılanmakta ve bilgisayarlarda kurulu filtre programları ile
hedef
kitleye
ya
da
daha
çok
insan
ulaşması
engellenebilmektedir
(Erişim:Eaton,http://college.cengage.com/business/modules/eWO
M_secure.pdf, 25 Nisan 2012).
•
Yayılma Ortamı (Medyum): Üçüncü ve en kritik araçlardan biri de
mesajın yayılacağı ortam yani medyumdur. Mobil telefonlar gibi
alternatif ortamlardan en güçlüsü internettir. Bilgi teknolojilerin
gelişmesiyle birlikte tüketiciler birbirleriyle olan iletişimi internet gibi
sosyal ağlar üzerinde devam ettirmektedir. Sanal iletişimlerin
çoğalmasıyla tüketicilerin birbirleri üzerinde sahip oldukları etkiler
güçlenmekte ve işletmeler de bu etkiyi yönetmenin yollarını
aramaya başlamışlardır (Ekar, 2009:127).
58
2.2.8.2. Buzz Pazarlama
Türkçe literatürde söylenti pazarlaması olarak da geçen buzz
pazarlama, “söylentilerle bir mal veya hizmetin satına alınma eğiliminin
arttırılarak pazarlama ortamı yaratılmasıdır. Bir markanın tüketicilere coşkulu
ve ilginç bir şekilde tanıtılmasıdır” (Aba, 2011,S:47). Söylenti kişilerin tutum
ve davranışlarını etkileyerek, virüs gibi yayılıp hızla büyüyebilir. Bu yüzden
özellikle heyecan verici ya da farklılık içeren ürün veya piyasa ömrünü
doldurarak piyasadan çekilebilecek ürün/hizmetler için geçerlidir. Ayrıca, bu
pazarlama tekniğini kullanacak işletmeler; tüketiciler birbirlerine ürünü tavsiye
ederken neler söylüyorlar, bilgiyi nereden elde diyorlar, bilginin yayılmasını
engelleyen unsurlar neler gibi soruların yanıtlarını aramalıdırlar.
(Erişim:http://pazarlama.stratejileri.com/agizdan-agiza-pazarlama/92soylenti-pazarlamasi-buzz-marketing.html , 28 Nisan 2012).
Fısıltı pazarlaması olarak da adlandırılan buzz pazarlamada aile,
arkadaşlar gibi kişinin yakın çevresinde bulunan kişiler arasında söylenti
olarak gelişen bilgiler tutulur. Şebeke içinde yer alan merkezler ve
birleştiriciler bu bilginin dağıtımında etkili olurlar. İnsanlar bu bilgiler hakkında
konuşurlar,
bunları birbirlerine
aktarırlar.
Bu yüzden fısıltı
yolu
ile
pazarlamada önemli bir unsur haline gelmiştir (Yavuzyılmaz, 2008:57-58).
Etkin bir fısıltı pazarlama yönteminde öncelikle etkileyici kişiler
belirlenerek, bu kişiler haberler ya da indirimler gibi teşviklerle desteklenir.
Bundan sonra işletme tarafından diğer kişilere “ürünün ilk kullanıcısı olmak “
gibi kışkırtıcı uyarılar kullanılarak aktarım yapılır. Doğrudan satış ile uğraşan
Avon,Tupperware gibi işletmeler söylenti pazarlamasından önemli avantajlar
elde
etmektedir.
Çünkü
bu
işletmelere
ait
herhangi
bir
mağaza
bulunmamakta, ürünler satış temsilcileri vasıtasıyla faydaları sürekli olarak
vurgulanıp indirimler gibi gibi konular dile getirilerek satılmaktadır.
(Erişim:http://www.abovethetime.com/iletisim_blogu/soylenti-pazarlamasibuzz-marketing, 23 Aralık 2013).
59
2.2.9. İnternette Ağızdan Ağza Pazarlama
Günümüzde internet, günlük yaşantımızın önemli bir parçası haline
gelmiştir. İnsanlar internet sayesinde daha ucuz, hızlı ve kolay bir şekilde
haberleşmekte,
mesaj
iletmektedirler.
Bilgi
Teknolojileri
Kurumu’nun
verilerine göre, 2008 yılında 6 milyon internet abonesi bulunmaktayken, 2013
yılı birinci çeyrek sonu itibariyle Türkiye’deki toplam internet abone sayısı 20
milyonu geçmiştir
(Erişim:http://www.tk.gov.tr/kutuphane_ve_veribankasi/pazar_verileri/ucaylik1
3_1.pdf, 08 Ağustos 2013).
Pek çok internet kullanıcısı e-mail, Facebook, Twitter, FriendFeed gibi
sosyal paylaşım sitelerini kullanarak, günlük hayatta karşılaştığı sorunları,
alışveriş esnasında yaşadıklarını başkalarıyla paylaşabilmektedir. MS&L
Digital tarafından yapılan bir araştırmaya göre ise 10 kişiden 8’i televizyonda,
radyoda duyduğu, dergi ya da gazetede okuduğu bir şeyi araştırmak için
sosyal kanallara başvurmaktadır (Hedges ve Chung,2009:48). Bu yüzden
internet bir tür ağızdan ağza iletişimin bir mecrası olmuş durumdadır
(Gülmez, 2011:31).
Dolayısıyla sanal ortamın ağızdan ağza pazarlama için nasıl
kullanılacağı sorusu akla gelmektedir. Silverman’a göre internette ağızdan
ağza pazarlama şu yollarla yapılmalıdır (Silverman, 2006’dan aktaran
Orfanlı:2006:129-130):
•
İşletmelerin web sitelerinde ürünü kullanan ünlü (manken, futbolcu
gibi) ya da o ürünle ilgili olarak alanında uzman olan kişilerin (diş
hekimi gibi) tavsiyelerini kullanarak sağlanabilir. Örneğin, Elidor
saç bakım ürünlerini kendi saç görünümünden yola çıkarak tavsiye
etmesi ya da Sensodyne adlı diş macunu markasını bir diş
doktorunun önermesi gibi.
60
•
Çeşitli müşteri kategorilerinden oluşan e-posta adres listeleriyle
işletmeler insanları faydalı şeyler hakkında bilgilendiren kısa notlar
gönderip,
bunları
kendi
arkadaş
listelerine
iletmelerini
sağlayabilirler.
Bu pazarlama şeklinin bazı avantajları vardır. İnternet üzerinden
paylaşılan ve yayılan bilgi ya da mesajın içeriği sık ve çabuk değiştirilebilir,
daha hızlı yayılır ve daha düşük maliyetlidir. Ayrıca sadece bilgi vermekle
kalmaz,
aynı
zamanda
doğrudan
satın
almayı
teşvik
edebilir.
Bu
avantajlarına karşın bu pazarlama şeklinin dezavantajları da söz konusudur.
İşletmeler her ne kadar ürünleri ve markaları hakkında olumlu fikirlerin
yayılacağını umuyor olsalar da, memnuniyetsizlik yaşayan tüketiciler olumsuz
deneyimlerini daha fazla paylaşmaktadırlar. Bu da işletmelerin amacını
keskin bir şekilde negatif yönde etkilemektedir (Ekar, 2009:128).
Bu engelleri aşabilmek ve süreci iyi yönetmek için işletmelerin
internetteki sosyal ağı incelemeleri gerekmektedir (Tong, Xuecheng,
2010:250-251):
•
Çevrimiçi sosyal ağlar: Çevrimiçi sosyal ağlar, çevrimiçi bilgi
transferinde son derece önemli bir role sahiptir. Sosyal bir ağ,
düğümler (insan,firma,ülke gibi) ve ilişkilerden (arkadaşlık,finansal
değişim gibi) oluşan sosyal bir yapıdır.
Robert (2010), sosyal ağa dayanan ağızdan ağza iletişim çalışmasını
üç evreye ayırmıştır. Birinci evrede ağızdan ağza iletişim önemli bir sosyal
güç ve işletmelerin etkisi olmaksızın mal, hizmet ya da işletme hakkında
müşteriler arasında ortaya çıkan pozitif ya da negatif bir fikir olarak
tanımlamıştır. İkinci evrede bazı insanlar, diğer müşterileri etkilemede daha
fazla güce sahip olmaktadır. Böylece üçüncü evrede ise artık işletmeler fikir
liderleri olarak adlandırılan bu kişileri hedeflemeye başlarlar ve tüketici
61
toplulukları, grupları ve ağlarına artan bir şekilde önem vermeye başlarlar
(Robert v.d.,2010:71-89).
• Çevrimiçi sosyal ağdaki anahtar düğümler: Sosyal ağdaki bir
düğüm, bir insan, bir ülke ya da bir organizasyon olabilir. Güçlü
pazarlama kampanyaları yapmak için o düğümleri bulmak en
önemli konulardan biridir. Weimann bir düğümün etkisini şu sosyal
faktörlerden oluşan bir kombinasyon olarak özetlemiştir (Weimann,
1991,s:267-269).
-Belirli bir değeri temsil eden kişilik (kim),
-Yetenek ve bilgi (ne biliyor),
-Sosyal statü (onu kim biliyor).
İşletmeler bu faktörlerden hareketle düğümlerin üç çeşidi üzerine
odaklanıyorlar: fikir liderleri, hobilerine zaman ayıran kişi ve ağdaki merkez
eleman (Tong ve Xuecheng, 2010:251).
• Fikir liderleri: Diğerlerinin karar verme süreçlerinde güçlü bir etkiye
sahip olan insanlardır. Sıradan müşterilerden daha çok iletişim
kanalları kullanırlar, sosyal aktiviteleri diğerlerinden daha çok
severler, yeni ürün ve hizmetleri kabul etmek onlar için daha
kolaydır. Ürün ya da hizmet hakkındaki tutum ya da duygularını
göstermede daha isteklidirler (Tong ve Xuecheng, 2010:251).
62
Şekil 8: Fikir Lideri Seviyeleri
Baş Lider
Topluluk Lideri
Başlık Lideri
Kaynak: TONG, Wu, XUECHENG, Yang, ”Electronic Word of Mouth in Online Social
Networks”,
2010
Second
İnternational
Conference
On
Communication
Systems,Networks and Applications, s:253.
Şekil 9’da fikir liderlerinin seviyeleri yer almaktadır (Tong ve
Xuecheng, 2010:253):
-Baş lider: Bir alanda uzman olan tanınan, ünlü bir kişidir.
-Topluluk lideri: Sosyal bir toplulukta ya da forumda çoğu konularda
diğerlerini etkileyen kişidir.
-Başlık lideri: Özel bir konu hakkında diğerlerine oranla zengin sosyal
ilişkilere ve bilgiye sahip olan aktif bir tüketicidir.
Seth Godin, “hapşırıkçı” olarak nitelediği fikir liderlerini şöyle
tanımlamaktadır: “Bazı insanlar yeni fikirleri arkadaşlarıyla paylaşmaya daha
eğilimlidir. Bir fikir virüsünün merkezinde bu insanlar yer almaktadır.
Hapşırıkçıları teşhis etmek ve onları cezbetmeye çalışmak markalar için kilit
başarı faktörlerinden biridir” (Godin, 2004’ten aktaran Özsayar:36). Bu
nedenle bu kitleyi sınıflandırmak gerekmektedir. Fikir liderleri temelde iki türe
ayrılabilirler: ilkesiz hapşırıkçılar ve güçlü hapşırıkçılar (Hüseyinoğlu,
2009:18-19).
63
İlkesiz hapşırıkçılar, kanaat önderi olarak çok saygı duyulan kişiler
değillerdir ancak bilgiyi her an, herkese yayma konusunda son derece etkili
olabilmektedirler. Günümüzde Amazon, Mercata gibi işletmelerin çoğu yeni
müşteri kazanabilmek için bu grubu hedef alarak verdikleri teşviklerle ya da
avantajlarla harekete geçirmeye çalışmaktadırlar. Güçlü hapşırıkçılar ise
kendi beğenileri doğrultusunda karar verip, verilen teşviklerle harekete geçen
kitle değildirler (Hüseyinoğlu, 2009:18-19).
• Hobilerine zaman ayıran kimse: Kristine de Volck (2009)
tarafından tanıştırılan yeni bir konseptir. Bunlar internette vakit
öldürmek için sörf yapan kişilerdir. Zamanlarının büyük kısmını
internette harcayan, bir mal ya da hizmet hakkında bilgi
araştırmasını nadiren yapan ve bir şey satın almaya niyeti az olan
kişilerdir. Bu kişilerin üzerinde durulmasının nedeni tüketicilerin
büyük çoğunluğunun bu gruba ait olmasıdır. İşletmeler için temel
sorun, bu tembelliği satın alma niyetine dönüştürmektir. Örneğin,
internet üzerinden verilecek siparişlerde fiyat indirimleri yapmak gibi
teşviklerle bu kitle harekete geçirilebilinir.
• Ağdaki merkez eleman: Zengin sosyal bağlantısı ile sosyal ağdaki
önemli bir düğümdür. Paylaşacağı bilgi ya da fikrin birçok kitleye
yayılması ve bu kitleyi etkileme gücü bakımından işletmelerin bu
grubu daha yakından takip edip hedef almaları gerekmektedir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ANALİZ VE DEĞERLENDİRME
3.1. ARAŞTIRMANIN AMACI VE ÖNEMİ
Araştırmanın amacı tüketicilerin mal veya hizmet satın alırken
yaşadıkları tatmin ve memnuniyetsizlik sonucunda hangi davranışlar
gösterdiklerini (bunun içerisinde ağızdan ağza iletişimi yani diğer tüketicilerle
paylaşma davranışını), tavsiye
verme davranışlarının nedenlerini ve
etkilenilen bilgi kaynaklarının neler olduğunu ortaya koymaktır. Ayrıca
işletmeler için ağızdan ağza pazarlama açısından hangi müşteri grubuna
girildiğini, potansiyel bir kaynak olup olmadıklarını belirlemek ve bulgular
neticesinde alternatif bir pazarlama yöntemi olan ağızdan ağza pazarlamanın
nasıl geliştirileceği ve etkili hale getirileceği konusunda işletmelere öneriler
geliştirmektir.
Ağızdan ağza pazarlama genel olarak tüketicilerin birbirleriyle mal,
hizmet ya da markalar hakkında bilgi paylaşmasıdır. Geleneksel pazarlama
tekniklerinin (reklam, satış tutundurma gibi) aksine kişiler arası gerçekleşen
tavsiye ya da şikâyet davranışları ile ağızdan ağza yayılma daha az maliyetli
ve tüketiciler üzerindeki sonuçları bakımından daha etkili olmaktadır.
Dolayısıyla, ağızdan ağza pazarlama geleneksel pazarlama araçları
içerisinde gelişen ve önemi artan bir yöntem haline gelmiştir. Dünya
literatüründe de kendine geniş bir yer bulmuş, Türkiye’de de Türkçe kaynak
ve araştırmalar kısıtlı halde de olsa gelişen bir alan haline gelmiştir. Yapılan
araştırma bu yönden de bundan sonra alanında yapılacak çalışmalara katkı
sağlayacaktır. Ayrıca konunun detaylı olarak incelenmesi ve yapılacak
araştırma ile elde edilecek sonuçlar işletmeler açısından da faydalı ve önemli
olacaktır.
65
3.2. ARAŞTIRMANIN EVRENİ, ÖRNEKLEMİ VE SINIRLILIKLAR
Araştırmanın evrenini, Türkiye’de ki tüketiciler oluşturmaktadır. Ancak
evrenin bu denli büyük olması, zaman ve maliyet kısıtlarını beraberinde
getirmektedir. Bu yüzden evrenden örnekleme seçilmiş ve Ankara ili esas
alınmıştır. Örnekleme yöntemi olarak ise kolayda örnekleme seçilmiştir.
Anketteki her bir soru olumlu ve olumsuz şekilde düşünülerek
varyansın maksimum değeri 0,25 (s²= p.q= 0,5.0,5=0,25) olabilmektedir.
Hesaplamalar 0,95’lik güvenilirlik düzeyinde ölçülmüş ve hata payı 0,05
olacak
şekilde
en
az
yapılması
gereken
anket
sayısı
n=(s².z²)/
k² formülünden 384 bulunmuştur (Nakip, 2003:180). Bu kapsamda Ankara’da
yaşayan toplam 500 tüketiciye yollanan ve uygulanan anketlerden geri dönen
470 anketten eksik ve hatalı olanlar çıkarılmış ve kalan 414 anket
değerlendirmeye alınmıştır. Ancak örneklem büyüklüğünün Ankara’da
bulunan tüketiciler arasından rastgele seçilen 414 tüketici ile sınırlı kalması
bu araştırma sonuçlarının genele uyarlanması konusunda bazı kısıtlara yol
açabilecektir. Bunun ötesinde anket çalışmalarında bu tür sınırlamalar her
zaman mevcuttur. Daha sonraki çalışmalarda bu sorunu aşabilmek için, diğer
illerden de veri toplanmak suretiyle, karşılaştırma yapılarak sonuçlar
genişletilebilir. Böylesi bir çalışma araştırma sonuçlarının genellemesi
konusunda da yardımcı olabilir.
3.3. ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ
Araştırmada veri ve bilgi toplama yöntemi olarak birincil veri toplama
yöntemlerinden anket yöntemi ile araştırılacak konu hakkında ilgili literatür ve
kaynaklardan yararlanıp oluşturulan soruları içeren anket formu kullanılmıştır.
Araştırmada
pozitif
belirlemeye
yönelik
ve
negatif
ifadeler,
ağızdan
ağza
Sundaram
iletişim
(1998)’ın
davranışlarını
çalışmasından
faydalanılarak oluşturulmuştur. İlk aşamada pilot uygulama için, oluşturulan
66
anket formu 35 tüketici üzerinde uygulanmıştır. Anketin güvenirliği için
Cronbach’s alpha katsayısı 0,85 bulunmuştur. Bu değer araştırmanın
güvenilir olduğunu göstermektedir. Elde edilen sonuçlar SPSS 15,0
programında analiz edilerek anlaşılmayan ya da hatalı sorular çıkarılıp,
yapılan düzenlemelerle ankete son hali verilmiştir. Düzenlenen anketin
uygulanması Mayıs-Haziran 2013 tarihlerinde yapılmıştır. Anketlerin bir kısmı
elden, bir kısmı ise e-posta yoluyla uygulanmıştır. Anket uygulaması
gerçekleştirildikten sonra, değerlendirmeye alınan veriler, frekans, yüzde
yöntemi, tanımlayıcı istatistikler, Anova, Tukey HSD ve oran testleri
kullanılarak çözümlemeye gidilmiştir. Ayrıca, oluşturulan hipotezlerde yokluk
hipotezlerine yer verilmemiştir. Anket, toplamda 13 sorudan (8. ve 13. sorular
likert tipi sorulardır) oluşmakta olup, demografik özellikleri, ağızdan ağza
iletişim davranışları, memnuniyet ve memnuniyetsizlik davranışları, tavsiye
almada
güvenilir
bulunan
kaynakları
belirlemeye
yönelik
soruları
içermektedir.
3.4. ARAŞTIRMANIN MODELİ
Araştırmada tanımlayıcı (betimsel) araştırma modeli kullanılmıştır.
Tanımlayıcı araştırmanın amacı, bir örgüt, birey, grup, durum veya olgunun
düzgün bir portresini çizmektir (Altunışık, v.d., 2005:61). Belli bir zaman dilimi
içinde toplanılan verilerle araştırılan meseleye ışık tutar, meselenin sınırlarını
belirler. Veriler tanımlayıcı araştırmalarda sıklıkla yararlanılan veri toplama
tekniklerinden biri olan anket tekniğinden yararlanılarak elde edilmiştir.
3.5. ARAŞTIRMA BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
3.5.1. Demografik Özellikler
Yapılan araştırmada ankete katılan kişilere ait demografik özellikler
Tablo 5.‘de verilmektedir. Katılımcıların %56,5’sinin kadın, %57,2’sinin bekar
67
olduğu görülmektedir. Katılımcıların yaklaşık %55’i 19-34 yaş arasındaki orta
yaşlı ağırlıkta olmak üzere gençlerden oluşmaktadır. 34 yaşın üzerindekiler
%33’lük bir orana sahiptir.
Eğitim durumu açısından baktığımızda katılımcıların %50,2’sinin
lisans,%25,6’sının lise mezunu olduğu görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında
eğitim seviyesi yüksek bir örneklem söz konusudur.
Katılımcıların %32,1’lik bir oranını öğrenciler oluşturmakta, bunu
%25,8 ile memurlar izlemektedir. 700.-TL’den az aylık ortalama geliri olan
grup %31,6 oranla, en düşük gelir grubunun örneklemde öğrenci ve ev
hanımı sayısıyla paralel olarak en fazla yüzdeyi oluşturmaktadır. Orta gelir
grubu olarak adlandırabileceğimiz 2001-3000.-TL arası aylık ortalama gelire
sahip kitle %22 civarındadır.
Tablo 4: Katılımcıların Demografik Özellikleri
Kadın
Frekans
234
%
56,5
Erkek
180
43,5
Yaş
18 ve altı
19-24
25-34
35-44
45-54
55 ve üstü
47
103
125
76
52
11
11,4
24,9
30,2
18,4
12,6
2,7
Medeni Hal
Bekar
Evli
237
177
57,2
42,8
Eğitim
Durumu
Tahsilsiz
İlköğretim
Lise
Lisans
Lisansüstü
5
48
106
208
47
1,2
11,6
25,6
50,2
11,4
Cinsiyet
68
Tablo4 (Devamı) : Katılımcıların Demografik Özellikleri
Meslek
Ev Hanımı
Öğrenci
Memur
Özel Sektör Çalışanı
Esnaf
Emekli
Diğer
Aylık
700.-TL’den az
Ortalama Gelir 700-1000.-TL arası
1001-1500.-TL arası
1501-2000.-TL arası
2001-3000.-TL arası
3001-4000.-TL arası
4001-5000.-TL arası
5001.-TL ve üzeri
Frekans
51
133
107
46
10
18
49
%
12,3
32,1
25,8
11,1
2,4
4,3
11,8
131
63
37
44
93
25
10
11
31,6
15,2
8,9
10,6
22,5
6,0
2,4
2,7
3.5.2. Tavsiye Alma Davranışları
Çalışmada kullanılan anketin yedinci sorusunda katılımcıların mal
veya hizmet alımlarında diğer tüketicilerin görüşlerine başvurmalarına ilişkin
görüşlerini 5’li Likert ölçeğinde belirtmeleri istenmiştir.
69
Nadire
n
%
%
7,2
%
Hiç
Bazen
%
28,3 29,7 9,4
%
Mal/hizmet türü
Sık
sık
Her
zaman
Tablo 5: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimi
Buzdolabı, çamaşır makinesi gibi beyaz
eşyaları satın alırken
Kişisel bakım ürünleri satın alırken
25,4
14,3
25,1 31,4 15,0 14,3
Giyecek satın alırken
10,6
18,6 29,5 22,5 18,8
Yiyecek satın alırken
9,4
16,9 21,0 20,0 32,6
Otomobil satın alırken
30,2
27,3 18,4 8,7
Bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojik
aletler satın alırken
Sigorta, bankacılık gibi finansal hizmetler
satın alırken
Tatil satın alırken
31,6
32,9 17,4 10,6 7,5
20,3
27,5 20,5 12,6 19,1
18,4
16,2 24,4 25,1 15,9
Sağlık hizmeti satın alırken
27,5
38,9 20,0 12,3 1,2
15,5
Yukarıdaki tabloda verilen sonuçlara göre, satın alınan mal veya
hizmet türünde diğer tüketicilerin görüşüne en fazla başvurulan ürün sağlık
hizmetidir. Tüketiciler hizmetlerde hem soyut olmaları hem de permorfansı
açısından
önemliliği
gibi
özellikleri
bakımından
sık
sık
başkalarına
danışmaktadırlar.
Sağlık hizmetinden sonra otomobil ve teknolojik aletlerde de tavsiye
alma önemli bir yer tutmaktadır. Katılımcıların %30,2’si otomobil satın alırken
diğer tüketicilerin görüşlerine her zaman başvurmaktadır. Bu oranı, tablo
18.’deki ifadeyle karşılaştırdığımızda, ürünün teknik bilgi gerektirdiği ya da
fiyatının diğer ürünlere göre yüksek olması tavsiyeyi ya da görüşü aramayı
arttıran sebepler arasındadır. Teknolojik ürünlerde de katılımcıların %32,9
oranla, çoğunluğu sık sık başka kişilere danışmaktadır.
70
Sigorta ve bankacılık gibi finansal hizmetlerde, sağlık hizmeti gibi
güven ve müşteri memnuniyetinin daha önemli olması nedeniyle başkalarının
görüşlerine sık sık başvurulmaktadır. Bu hizmetlerde finansal açıdan riskin
yüksek olması kişilerin finansal kuruluşa güven duyma ihtiyacını daha da
arttırmaktadır. Bu noktada diğer müşterilerden gelen tavsiyeler hizmet
seçiminde önem arz etmektedir.
Dikkati çeken bir diğer noktada diğer tüketicilere en az danışılan
ürünün %32,6 oranla yiyecek olmasıdır. Bunu giyecek ve tatil izlemektedir.
Bu da bize, kişiden kişiye değişiklik gösteren zevk ve beğenilerin ön planda
olduğu ve fiyatı diğerlerine göre daha düşük olan ürünlerde daha az tavsiye
arama davranışında bulunulduğunu göstermektedir.
Kişisel bakım ürünlerinde ise, kişisel beğenilerin daha ön planda
olduğu ürünler olmasına rağmen satın alırken tavsiye arayışına bazen giren
katılımcı oranı ile sık sık başvuran katılımcı oranı birbirine yakın düzeyde
oluşmuştur. Bu da bize katılımcıların yaklaşık yarısında kişisel zevklerin ve
ürüne verdikleri değerin önem düzeylerinin farklı olduğunu göstermektedir.
Örneğin çoğu kadın için kozmetik bir ürünün değeri bir erkeğe göre daha
yüksektir ve tavsiye alarak ürünü satın almak daha önemlidir.
Buzdolabı, çamaşır makinesi gibi beyaz eşya satın alırken ise bazen
tavsiye aranmaktadır. Bu da ürünün fiyatının performansından daha ön
planda ve önemli olduğunu yansıtmaktadır. Çünkü bu ürünlerin satın alınma
zamanı daha çok evlenme ya da yeni bir ev kurma durumunda gerçekleşip
diğer birçok eşya ile birlikte satın alınmaları sebebiyle bütçeden daha az pay
verilmektedir.
İfadelere verilen cevaplara ilişkin tanımlayıcı istatistikler ise Tablo 6’da
verilmektedir.
71
Tablo 6: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Tanımlayıcı İstatistikler
No
1
2
3
4
5
6
7
8
9
İfade
Ortalama
beyaz eşya satın alırken
kişisel bakım ürünleri
giyecek satın alırken
yiyecek satın alırken
otomobil satın alırken
teknolojik ürünler satın alırken
finansal hizmetler satın alırken
tatil satın alırken
sağlık hizmeti satın alırken
3.55
3.10
2.80
2.50
3.48
3.71
3.17
2.96
3.79
Standart
Sapma
1.18
1.24
1.25
1.35
1.40
1.23
1.40
1.34
1.02
İfadelere verilen cevapların ortalama değerlerinin 1’e yakın olması
ankete katılanların mal veya hizmet satın almada diğer tüketicilerin
görüşlerine çoğunlukla başvurmadıklarını; 5’e yakın olması ise, çoğunlukla
başvurduklarını ifade etmektedir.
Yukarıdaki tabloda yer alan ifadelerin ortalama değerlerinin aralarında
istatistiksel olarak fark olup olmadığı ise tek yönlü varyans analizi ile
sınanmıştır. Analize ilişkin sonuçlar Tablo 7’de verilmektedir. Hipotezlerde ‘p’
değeri 0.05 (0.05 anlamlılık düzeyi) değerinden küçükse ya da ‘p’ değeri,
0.05 değerine eşit ise hipotez kabul edilecektir. ‘p’ değerinin 0.05 değerinden
büyük olması durumunda ise hipotez red edilecektir. İlişki ölçülen
hipotezlerde de p > 0.05 ise iki değişken arasında önemli ilişki olmadığı; p <
0.05 ve p = 0.05 ise değişkenler arasında önemli düzeyde ilişki olduğu
yorumu yapılır (Özdamar, 2005:633).
Tablo 7: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Anova Analizi
Grup içi
Gruplar arası
Toplam
Kareler
Toplamı
626.874
5995.930
6622.804
Ss
8
3717
3725
Ortalama
kareler
78.359
1.613
F
48.577
P
.000
72
H1: Ürün çeşitlerine göre tüketicilerin tavsiye alma eğilimleri arasında
fark vardır.
Yukarıda verilen Tablo 7’deki sonuçlara göre ifadelerin ortalama
değerleri alpha=0,05 düzeyinde istatistiksel olarak farklılık göstermektedir. Bir
başka deyişle tüketicilerin anketin yedinci sorusunda verilen mal veya hizmet
satın alımlarına ilişkin tüketicilerin görüşlerine başvurmaları arasında
istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir (p < 0,05). Bu yüzden
H1 hipotezi kabul edilmiştir. Ancak varyans analizi hangi ortalamalar arasında
farklılık olup olmadığı hakkında bilgi vermediğinden çoklu karşılaştırma
yöntemleri kullanılmalıdır. Aşağıdaki Tablo’da ankette yedinci soruda yer alan
toplam dokuz ifade için Tukey HSD testi sonuçları yer almaktadır.
Tablo 8: Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma Eğilimine İlişkin
Tukey HSD Sonuçları
İfade No (I)
1
2
3
İfade No (J)
2
3
4
5
6
7
8
9
1
3
4
5
6
7
8
9
1
2
4
5
6
7
8
9
Ortalama Farklar
(I-J)
0.45
0.75
1.05
0.07
-0.15
0.38
0.59
-0.24
-0.45
0.30
0.60
-0.38
-0.60
-0.07
0.14
-0.69
-0.75
-0.30
0.29
-0.68
-0.91
-0.38
-0.16
-1.00
Std Hata
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
p
0.000
0.000
0.000
0.997
0.714
0.001
0.000
0.136
0.000
0.017
0.000
0.001
0.000
0.996
0.797
0.000
0.000
0.017
0.026
0.000
0.000
0.001
0.660
0.000
73
Tablo 8 (Devamı):
Mal veya Hizmet Çeşitlerine Göre Tavsiye Alma
Eğilimine İlişkin Tukey HSD Sonuçları
4
5
6
7
8
9
1
2
3
5
6
7
8
9
1
2
3
4
6
7
8
9
1
2
3
4
5
7
8
9
1
2
3
4
5
6
8
9
1
2
3
4
5
6
7
9
1
2
3
4
5
6
7
8
-1.05
-0.60
-0.29
-0.98
-1.20
-0.67
-0.45
-1.29
-0.07
0.38
0.68
0.98
-0.22
0.31
0.52
-0.31
0.15
0.60
0.91
1.20
0.22
0.53
0.75
-0.09
-0.38
0.07
0.38
0.67
-0.31
-0.53
0.21
-0.62
-0.59
-0.14
0.16
0.45
-0.52
-0.75
-0.21
-0.83
0.24
0.69
1.00
1.29
0.31
0.09
0.62
0.83
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.09
0.000
0.000
0.026
0.000
0.000
0.000
0.000
0.000
0.997
0.001
0.000
0.000
0.211
0.015
0.000
0.013
0.714
0.000
0.000
0.000
0.211
0.000
0.000
0.987
0.001
0.996
0.001
0.000
0.015
0.000
0.265
0.000
0.000
0.797
0.660
0.000
0.000
0.000
0.265
0.000
0.136
0.000
0.000
0.000
0.013
0.987
0.000
0.000
74
Tablo 8’de verilen sonuçlara göre, p < 0,05 olduğu durumlarda,
ifadelerin ortalama değerleri arasında anlamlı bir farklılık bulunmaktadır. Bu
durumda, ifade 5 (otomobil), 6 (teknoljik ürünler) ve 1 (beyaz eşya) için
ortalama değerlerinin birbirlerinden farklı olmadığı söylenebilir. İfade 4
(yiyecek) ise, diğer bütün ifadelerin ortalama değerlerinden farklılık
göstermektedir. Yani diğer ifadelerin ortalama değerleri arasında önemli bir
farklılık bulunmaktadır. Tablo sonuçlarına göre, 1,5,6 ve 9 nolu (beyaz eşya,
otomobil, teknolojik ürünler ve sağlık hizmeti) ifadelerin en yüksek
ortalamalara sahip olmaları kişilerin teknolojinin kullanıldığı ve ürünün kalite
kriterlerinin sayısının arttığı durumlarda diğer tüketicilerin görüşlerine daha
çok başvurduğunu göstermektedir.
Ankette yer alan sekizinci soruda çalışmaya katılan tüketicilerin tavsiye
almada en güvenilir buldukları bilgi kaynağının yakın çevresinde veya işletme
kaynaklı olup olmadığı araştırılmak istenmiştir. Bu doğrultuda katılımcılardan
bilgi kaynaklarını 1’den başlayarak sıralaması istenmiştir. Aşağıda yer alan
Tablo 9’da en önemli bulunan bilgi kaynakları ve Tablo 10’da her bilgi
kaynağı için sıra ortalamaları yer almaktadır.
Tablo 9: Tavsiye Almak Açısından Güvenilir Bulunan Kaynaklar
Satın alınacak bir mal
veya hizmet hakkında
tavsiye almak açısından
en güvenilir bulunan
kaynak
Ailem
Arkadaşlarım
Satış Elemanları
Reklam
Broşür,katalog
İnternet ve İnternet üzerinde o
ürünle ilgili tavsiyelerde bulunan
kişiler
%57,2
%21,0
%6,8
%1,2
%3,9
%10,1
75
Tablo 10: En Güvenilir Bulunan Bilgi Kaynağı Sıra Ortalaması
Sıra
Bilgi Kaynağı
Ortalaması
Ailem
Arkadaşlarım
Satış Elemanları
Reklam
Broşür, katalog
İnternet ve İnternet üzerinde o ürünle ilgili tavsiyelerde
bulunan kişiler
1.88
2.22
4.09
4.42
4.61
3.77
Satın alınacak ürün seçiminde katılımcıların yaklaşık %80’i karar
verme aşamasında kişisel kaynaklara başvuracağını belirtmişlerdir. Tablo 9
ve 10’da görüldüğü gibi en güvenilir bulunan bilgi kaynağı aile ve ardından
arkadaşlardır. Bunu internet ortamında yaratılan iletişim takip etmektedir.
İnternetin hızla gelişmesiyle birlikte barındırdığı bilgi sayısı da giderek
artmaya başlamıştır. Böylelikle insanlar ihtiyaç duyduğu bilgiye daha kolay
erişebileceği interneti etkili bir kaynak olarak kullanmaya başlamıştır.
Katılımcıların %10’u yakın çevreden sonra en güvenilir bilgi kaynağı olarak
internet ve internet üzerinde ürünle ilgili tavsiyelerde bulunan kişileri
görmektedir.
Kişisel olmayan ve işletme tarafından yaratılan iletişime güven ise
diğerlerine kıyasla düşük kalmaktadır. Özellikle reklam, yapılan tutundurma
faaliyetleri içerisinde en az güvenilen bir kaynak olarak görülmüştür. Kişisel
iletişimin daha fazla olduğu satış elemanları tarafından verilen bilgiye daha
çok
güven
baktığımızda
duyulmaktadır.
ise
broşür
ve
Verilen
katalog,
cevapların
reklamdan
sıra
daha
ortalamalarına
az
güvenilir
bulunmaktadır. Bunun sebebi reklamı en önemli sırada görenlerin oranı
%1,2, ancak diğer sıralamaları da göz önüne aldığımızda reklam en düşük
sıra ortalamasına sahip bilgi kaynağı olmuştur.
Bir bilgi kaynağının sıra numarasının diğerinden büyük olması
durumuna 1, küçük olması durumuna 0 değeri verildiğinde, 0 ve 1 gelmesi
76
olasılıklarının birbirlerine eşit olup olmadıkları oran testi ile sınanabilir. Buna
göre aşağıdaki hipotezler kurulacak olursa bilgi kaynakları birbirleriyle
istatistiksel olarak karşılıklı sınanabilir. Her bir hipotez için Binom Dağılımının
Normal Dağılımıma yaklaşması özelliği kullanılmalıdır.
H2.1:Tüketicilerin, ailelerini satış elemanlarından yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.2:Tüketicilerin, ailelerini reklamlardan yüksek sırada seçmesi ve düşük
sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.3:Tüketicilerin, ailelerini broşür ve kataloglardan yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.4:Tüketicilerin, ailelerini internetten yüksek sırada seçmesi ve düşük sırada
seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.5:Tüketicilerin, arkadaşlarını satış elemanlarından yüksek sırada seçmesi
ve düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.6:Tüketicilerin, arkadaşlarını reklamlardan yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.7:Tüketicilerin, arkadaşlarını broşür ve kataloglardan yüksek sırada
seçmesi ve düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.8:Tüketicilerin, arkadaşlarını internetten yüksek sırada seçmesi ve düşük
sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.9: Tüketicilerin, interneti satış elemanlarından yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.10: Tüketicilerin, interneti reklamlardan yüksek sırada seçmesi ve düşük
sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.11: Tüketicilerin, interneti broşür ve kataloglardan yüksek sırada seçmesi
ve düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H2.12: Tüketicilerin, ailelerini arkadaşlarından yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları eşit değildir.
77
Yukarıda verilen hipotez testleri için tek örneklem popülasyon
ortalaması için normal dağılım testi kullanılmış ve aşağıdaki Tablo 11’de yer
alan hipotezler kabul edilmiştir.
Tablo 11: Hipotez Testi Sonuçları
Hipotez
H2.1
H2.2
H2.3
H2.4
H2.5
H2.6
H2.7
H2.8
H2.9
H2.10
H2.11
H2.12
X=1
X=0
Aile
Satış Elemanı
Aile
Reklam
Aile
Katalog Broşür
Aile
İnternet
Arkadaş
Satış Elemanı
Arkadaş
Reklam
Arkadaş
Katalog Broşür
Arkadaş
İnternet
İnternet
Satış Elemanı
İnternet
Reklam
İnternet
Katalog Broşür
Aile
Arkadaş
P(X=1)
p
0.86
0.000
0.91
0.000
0.87
0.000
0.82
0.000
0.86
0.000
0.90
0.000
0.87
0.000
0.81
0.000
0.57
0.004
0.63
0.000
0.64
0.000
0.67
0.000
Yukarıda verilen Tablo 11’ye göre, aile, arkadaş ve internetin en
güvenilir bilgi kaynakları olarak diğerlerinden daha yüksek sırada seçilme
olasılığının daha yüksek, yani, işletmenin oluşturduğu bilgi kaynaklarından
daha çok güvenilir bulunduğu görülmektedir. Bunun yanında, internet,
tüketicilerin yakın çevresi olan aile ve arkadaşlarından daha az güvenilir bir
bilgi kaynağı olarak görülmekle beraber, işletme tabanlı bilgi kaynaklarından
daha güvenilir bulunmaktadır. Tüketicilerin yakın çevresinden olan aile ve
arkadaşlar arasında sıralama farkı olup olmadığı ise H2.12 ile sınanmıştır.
Buna göre tüketiciler, ailelerini arkadaşlarından daha güvenilir bir bilgi
kaynağı olarak görmektedirler.
78
3.5.3. Pozitif Ağızdan Ağza İletişime Ait Bulgular
Ankete yer alan 9. soruda, tüketicilerin satın aldıkları mal veya
hizmetten memnun kaldıklarında, soruda yer alan ifadelerden hangisini
öncelikle gerçekleştirdikleri araştırılmıştır. Katılımcılardan ifadeler için 1’den
başlayarak sıra numarası vermeleri istenmiştir. Aşağıda yer alan Tablo 12’de
en önemli bulunan memnuniyet davranışları ve Tablo 13’te her bir davranış
için sıra ortalamaları yer almaktadır.
Tablo 12: Memnuniyet Davranışları
Bunu
aileme,arkadaşlarıma,çevremdeki
kişilere anlatırım
Satın aldığım mal ya da hizmeti
çevremdeki insanlara tavsiye
ederek işletmenin daha fazla
müşteri sayısına ulaşmasını
Satın alınan mal veya sağlarım
hizmetten memnun
İnternet üzerinden bloglar,şikayet
kalındığında gösterilen siteleri,sohbet odaları gibi
tepki
sitelerde mal ya da hizmet
hakkında tavsiye ve övgüler
yazarak insanları satın almaya
teşvik ederim
Bunu çevremdeki insanlara
anlatarak, yaşadığım tatmini
onların da yaşayıp iyi
hissetmelerini isterim
%79,2
%11,8
%2,9
%5,8
Tüketiciler mal ya da hizmet ile yaşadığı tatmin sonucu ürünle ilgili
yaşadıkları olumlu deneyimleri paylaşıp, tavsiye ederek hem işletmeye daha
fazla müşteri kazandırmak anlamında yardım etmek hem de yaşadıkları
tatmini diğer tüketicilerinde yaşayıp mutlu olmalarını sağlamakla pozitif
ağızdan ağza iletişimde bulunurlar.
Cevaplara baktığımızda katılımcıların %79,2’si yaşadığı olumlu
deneyimi yakın çevresiyle paylaşmakta, ürünün satın alınmasını, denenme
79
olasılığını arttırmaktadırlar. Bunu %11,8 ile işletmenin mevcut müşteri sayısını
arttırmak amacıyla ürünü tavsiye edenler izlemektedir.
Türk toplumu olarak baktığımızda başkalarının da iyi hissetmesini,
onların da memnun olmalarını isteme özelliği açısından katılımcıların %5,8’i
satın aldığı üründen memnun kaldığında yaşadığı tatmini ve mutluluğu diğer
tüketicilerinde yaşamalarını istemekte ve bunun için tavsiye davranışında
bulunmaktadırlar.
İnternet üzerinden yaşanılan memnuniyeti anlatıp insanları satın
almaya teşvik edenlerin oranı ise %2,9’la tavsiyelerin internet üzerinden
anlatılma oranının düşük olduğunu göstermektedir.
Bu ifadelere ilişkin ortalama sıralama değerleri ise aşağıdaki Tablo
13’te verilmektedir.
Tablo 13: Memnun Kalma Durumunda Gösterilen Davranışlar
No
İfade
1
Bunu aileme, arkadaşlarıma, çevremdeki kişilere
anlatırım.
Satın aldığım mal ya da hizmeti çevremdeki
insanlara tavsiye ederek, işletmenin daha fazla
müşteri sayısına ulaşmasını sağlarım
İnternet üzerinden bloglar, şikâyet siteleri, sohbet
odaları gibi sitelerde mal ya da hizmet hakkında
tavsiye ve övgüler yazarak, insanları satın almaya
teşvik ederim.
Bunu çevremdeki insanlara anlatarak, yaşadığım
tatmini onların da yaşayıp iyi hissetmelerini isterim
2
3
4
Sıra
Ortalaması
3.36
4.56
5.21
4.88
Yukarıdaki Tablo 13’te verilen sonuçlarda da, kişiler satın aldıkları
üründen memnun kaldıklarında en az internet üzerindeki ilgili sitelerde
paylaşma yolunu seçmektedirler. En çok tercih ettikleri davranış şekli ise, bunu
yakın çevreleriyle (aile ve arkadaş) paylaşmaktır. Paylaşmanın arkasında
80
yatan en önemli nedenin ise tüketicilerin pozitif ağızdan ağza iletişimle
işletmeye müşteri kazandırmak olduğu görülmektedir.
Bir ifadenin sıra numarasının diğerinden büyük olması durumu 1,
küçük olması sıfır ile ifade edilerek aşağıdaki hipotezleri istatistiksel olarak
sınamak mümkündür. Her bir hipotezde Binom dağılımının normal dağılıma
yaklaşması özelliği kullanılmalıdır.
H3.1:Tüketicilerin, 1 nolu ifadeyi 2 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H3.2:Tüketicilerin, 1 nolu ifadeyi 3 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H3.3:Tüketicilerin, 1 nolu ifadeyi 4 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H3.4:Tüketicilerin, 2 nolu ifadeyi 3 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H3.5:Tüketicilerin, 2 nolu ifadeyi 4 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H3.6:Tüketicilerin, 3 nolu ifadeyi 4 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
Yukarıda verilen hipotez testleri için tek örneklem popülasyon
ortalaması için normal dağılım testi kullanılmış ve aşağıdaki Tablo 15’te yer
alan hipotezler kabul edilmiştir.
81
Tablo 14: Hipotez Testi Sonuçları
Hipotez
X=1
H3.1
İfade 1
H3.2
İfade 1
H3.3
İfade 1
H3.4
İfade 2
H3.5
İfade 2
H3.6
İfade 3
Yukarıda verilen Tablo 14’e
X=0
P(X=1)
p
0.85
0.000
İfade 2
0.90
0.000
İfade 3
0.88
0.000
İfade 4
0.70
0.000
İfade 3
0.59
0.000
İfade 4
0.40
0.000
İfade 4
göre, üç nolu ifade yani ağızdan ağza
iletişimi internet kanalıyla gerçekleştirmenin yüksek sıralarda seçilme şansı
diğer ifadelerden daha azdır. Üst sıralarda seçilme şansı en çok olan ifade
ise, bir nolu ifade yani çevreyle paylaşılma durumu olarak karşımıza
çıkmaktadır. Tüketicilerin bir nolu ifadeyi diğer ifadelerden daha büyük sırada
seçme olasılığının yüksek olması göz önüne alınırsa, kişilerin tecrübelerini
daha çok yakın çevresiyle paylaşma eğilimi gösterdiği söylenebilir.
3.5.4. Negatif Ağızdan Ağza İletişime Ait Bulgular
Ankette yer alan on birinci soruda ise, tüketicilerin satın aldıkları mal
ve hizmetten memnun kalmadıklarında seçtikleri hareket tarzının anlaşılması
amaçlanmıştır. Buna göre katılımcılardan, ifadeleri 1’den başlayarak
sıralamaları istenmiştir. Aşağıda yer alan Tablo 15’te en önemli bulunan
memnuniyetsizlik davranışları ve Tablo 16’da her bir davranış için sıra
ortalamaları yer almaktadır.
82
Tablo 15: Memnuniyetsizlik Davranışları
Satın alınan mal veya
hizmetten memnun
kalınmadığında
gösterilen tepki
Satın alınan mal veya
hizmetten memnun
kalınmadığında bunun
başkalarıyla
paylaşılması
Memnuniyetsizliğin
başkalarıyla
paylaşılma nedeni
Ürünü satan işletmeye şikayette
bulunurum
Ürünü bir daha satın almam
Yasal olarak hakkımı ararım ve
tüketici mahkemesine
başvururum
Diğer insanlara yaşadığım
memnuniyetsizlikten bahsederim
İnternet üzerinden
facebook,tartışma grupları ya da
şikayet sitelerinde yaşadığım
memnuniyetsizliği anlatırım
Hiçbir şey yapmam
Evet
Hayır
%41,8
Ne yapılması gerektiği
konusunda fikir arayışında
bulunurum
Kızgınlığımı azaltmak için
İşletmeden intikam almak için
Başkaları için endişe duyup zarar
görmelerini engellemek için
%40,1
%36,0
%9,7
%7,5
%3,4
%2,4
%97,8
%2,2
%20,0
%5,6
%33,1
Tüketicilerin mal ya da hizmet ile yaşadığı tatminsizliğe karşı
göstermiş olduğu davranışlar sonucu negatif ağızdan ağza iletişim doğar.
Tablo’da da görüldüğü gibi satın alınan bir üründen memnun kalmayan tüketici
ağırlıklı olarak 3 tip davranış şekli göstermektedir. Bunlar şikâyet etmek,
ağızdan ağza iletişime geçme ve satın almama davranışıdır. Cevaplara
baktığımızda
katılımcıların
%41,8’i
ürünü
satan
işletmeye
şikâyette
bulunmakta, %9,7’si resmi yerlere şikâyet amacıyla başvurmakta, %36’sı
ürünü bir daha satın almamakta, %10,9’u ise diğer insanlara gerek sosyal
medya amacıyla gerekse yüz yüze olarak ağızdan ağza iletişim davranışı
gösterip yaşadığı memnuniyetsizliği paylaşmaktadır. Bu paylaşımın oranı ise
%97,8’dir. Yani katılımcıların tamamına yakını satın aldığı üründen memnun
kalmadığında memnuniyetsizliğini diğer insanlarla paylaşmaktadır. Bu da bize
83
negatif ağızdan ağza iletişimin ne denli yaygın olduğunu göstermektedir.
Yukarıda yer alan 3 tip davranış şekillerinden hiçbirini göstermeyenlerin oranı
ise toplam dağılım içinde %2,4 payla çok düşük bir oranda kalmaktadır.
Negatif ağızdan ağza iletişime geçme sebebi ise büyük oranda
yaşanılan
olumsuzluğun
konusunda
etrafına
neticesinde
danışmasıdır.
tüketicinin
Katılımcıların
ne
yapması
gerektiği
%40,1’inin
yaşadığı
memnuniyetsizliği başkalarıyla paylaşma nedeni ne yapması gerektiği
konusunda fikir arayışında bulunmalarıdır. Katılımcıların %33,1’i ise yaşadığı
olumsuz durumu başkaları için endişe duyup zarar görmelerini engellemek için
anlatmaktadır. Bu alturistik davranışı ise olumsuzluğun yarattığı kızgınlığı
azaltmak davranışı izlemektedir. Yaşanılan kızgınlıkla birlikte yaşanan
tatminsizliğin yüksek olması durumunda katılımcıların %5,62’si işletmeden
intikam almak için ağızdan ağza iletişime geçmektedir. Bu ifadelere ilişkin
ortalama sıralama değerleri Tablo 16’da verilmektedir.
Tablo 16: Memnuniyetsizlik Durumunda Uygulanan Davranışlar
No İfade
Sıra
Ortalaması
1
2
3
4
5
6
Ürünü satan işletmeye şikâyette bulunurum
Ürünü bir daha satın almam
Yasal olarak hakkımı ararım ve tüketici
mahkemesine başvururum
Diğer insanlara yaşadığım memnuniyetsizlikten
bahsederim
İnternet üzerinden facebook, tartışma grupları ya
da şikayet sitelerinde yaşadığım memnuniyetsizliği
anlatırım
Hiçbir şey yapmam
2.26
2.49
3.45
3.08
4.16
5.61
Yukarıda verilen Tablo’ya göre, kişiler memnuniyetsizlik durumunda
ağırlıklı olarak ürünü satan işletmeye şikâyette bulunmaktadır. Onu sırasıyla
ifade iki ve dört takip etmektedir. En az tercih ettikleri davranış şekli ise
hiçbirşey yapmamaktır.
84
Yaşanılan olumsuz deneyimin çevreyle paylaşılma durumları olarak
ifade 4 ve 5’i ele aldığımızda, bu ifadelerin diğer ifadelere göre daha yüksek
sıra numarası alma olasılığının yüksek olup olmadığının araştırılması
amacıyla aşağıdaki hipotezler sınanmıştır. Tek örneklem popülasyonu
normal dağılım testinin kullanılabilmesi için ilgili ifadenin daha yüksek sırada
seçildiği durumlara 1, düşük sırada seçildiği durumlara ise sıfır değeri
verilmiştir.
H4.1:Tüketicilerin, 4 nolu ifadeyi 1 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.2:Tüketicilerin, 4 nolu ifadeyi 2 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.3:Tüketicilerin, 4 nolu ifadeyi 3 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.4:Tüketicilerin, 4 nolu ifadeyi 5 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.5:Tüketicilerin, 4 nolu ifadeyi 6 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.6:Tüketicilerin, 5 nolu ifadeyi 1 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.7:Tüketicilerin, 5 nolu ifadeyi 2 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.8:Tüketicilerin, 5 nolu ifadeyi 3 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.9:Tüketicilerin, 5 nolu ifadeyi 4 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
H4.10:Tüketicilerin, 5 nolu ifadeyi 6 nolu ifadeden yüksek sırada seçmesi ve
düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirlerine eşit değildir.
Yukarıda verilen hipotez testleri için sonuçlar Tablo 17.’de verilmiş,
Tablo’da yer alan hipotezler kabul edilmiş yalnızca H4.3 hipotezi reddedilmiş,
yani diğer insanlarla olan paylaşımı tüketici mahkemesine başvurmaktan
85
yüksek sırada seçmesi ve düşük sırada seçmesi olasılıkları birbirine eşit
çıkmıştır.
Tablo 17: Hipotez Testi Sonuçları
Hipotez
X=1
İfade 4
İfade 4
İfade 4
İfade 4
İfade 4
İfade 5
İfade 5
İfade 5
İfade 5
İfade 5
H20.1
H21.1
H22.1
H23.1
H24.1
H25.1
H26.1
H27.1
H28.1
H29.1
X=0
İfade 1
İfade 2
İfade 3
İfade 5
İfade 6
İfade 1
İfade 2
İfade 3
İfade 4
İfade 6
P(X=1)
p
0.32
0.32
0.50
0.83
0.94
0.20
0.24
0.34
0.16
0.89
0.000
0.000
1.000
0.000
0.000
0.000
0.000
0.000
0.000
0.000
Tüketiciler istatistiksel olarak dört nolu ifadeyi, ifade 1 ve 2’den daha
düşük sırada seçmekte ancak beş ve altıncı ifadeye göre daha yüksek sırada
seçme olasılığı söz konusu olmaktadır. İfade beşin diğer ifadelerden yüksek
sırada seçme olasılığı ise ifade 6 yani herhangi bir davranışta bulunulmaması
hariç 0,5’den düşük olmaktadır. Buna göre, ankete katılanların ağırlıklı olarak
satın aldıkları mal ve hizmetlerden duydukları memnuniyetsizliklerini internet
üzerinden değil, daha çok yüz yüze iletişimle paylaşma yolunu tercih ettikleri
söylenebilir.
Bu sonuçlara göre, tüketiciler ister memnuniyet durumunda ister
memnuniyetsizlik durumunda olsun eğer bir faaliyet gerçekleştirmek
isterlerse, daha çok kişi ile tecrübelerini paylaşmak tercih ettikleri hareket
tarzı olmaktadır.
3.5.5. Ağızdan Ağza İletişim Davranışları
Tüketiciler arasında gerçekleşen ağızdan ağza iletişimde tavsiye
alınan bilgi kaynağının güvenilirliği ikna etme gücünü arttırmaktadır. Kişinin
86
yakın çevresinde bulunan ve bazı mal ve hizmetleri yakından takip edip, o
kategoride uzmanlaşan, yaşadığı deneyimi çevresiyle sıklıkla paylaşan
tüketici grubu olarak adlandırılan fikir liderleri de güvenilir bilgi kaynaklarının
başında
gelmektedir.
Tablo
18.’e
baktığımızda
katılımcıların
büyük
çoğunluğu bu grupta yer almaktadır. Pazara sunulan yeni ürünler konusunda
özel bir merakı olan, takip eden ve satın alıp ürün hakkındaki düşüncelerini
çevresiyle sıklıkla paylaşma özelliği ile bilinen yenilikçiler ise katılımcılar
arasında düşük bir yüzdeyi oluşturmaktadır. Bunun sebeplerinin başında yeni
ürünlerin denenmesi konusunda hem faydası hem de finansal açıdan
algılanan riskin yüksek olması gelebilir. Fikir liderlerinden sonra katılımcıların
çoğunluğunu pazarda var olan çoğu ürün ve marka hakkında fiyat, kalite gibi
özellikleri
bakımından
genel
bir
bilgiye
sahip
olan
pazar
kurtları
oluşturmaktadır. Bu tüketici tipi de özellikle fiyat konusunda yaptıkları
tavsiyelerle önemli bir bilgi kaynağı haline gelmektedir.
Az
Katılıyorum
Çok
Katılıyorum
Tam
Katılıyorum
0,7
21,5
26,3
33,3
18,1
3.47
1,7
33,3
29,7
25,1
10,1
3.09
1,9
29,7
33,8
25,6
8,9
3.10
2,4
25,4
23,2
36,5
12,6
3.31
2,7
1,2
22,7
63,5
9,9
3.77
Ortalama
Hiç
Katılmıyorum
İfadeler
İlgi alanıma giren bazı ürünleri yakından
takip ederim ve çevremdeki insanlarla bu
ürünler hakkında sahip olduğum bilgileri
paylaşırım
Pazara sunulan yeni ürünleri yakından
takip ederim, satın alırım ve ürün
hakkındaki düşüncelerimi çevremdeki
insanlarla paylaşırım
Pazarda var olan çoğu ürün ya da marka
hakkında genel bir bilgiye (fiyat, kalite gibi)
sahibim ve bu bilgileri çevremdeki
insanlarla paylaşırım
İşletmeden alacağım örnek ürün, fiyat
indirimi gibi çeşitli avantajlar karşılığında
belirli bir ürün hakkında sahip olduğum
bilgileri çevremdeki insanlarla daha sık
paylaşırım
Bir üründen memnun kaldığımda ürünün
tavsiye edeceğim özelliği fiyatıdır.
Orta derecede
Katılıyorum
Tablo 18: Ağızdan Ağza İletişim Davranışları
87
Orta derecede
Katılıyorum
Çok
Katılıyorum
Tam
Katılıyorum
Ortalama
Bir üründen memnun kaldığımda ürünün
tavsiye edeceğim özelliği ürünün
performansıdır.
Bir ürünü tavsiye etmem için ondan
memnun kalmam gerekir.
Bir ürünü tavsiye etmem için diğer
tüketicilerinde ondan memnun olduğunu
bilmem gerekir.
Bir ürünü tavsiye etmem için işletmeden
hediye ürün, fiyat indirimleri gibi teşvikler
almak isterim.
Bir ürünü tavsiye etmem için onun ilginç ve
şaşırtıcı olması gerekir.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım
olduğunda genellikle ürünü kullanan diğer
insanlara danışırım çünkü onlardan aldığım
bilgi, firmanın yaptığı tutundurma
faaliyetlerinden (reklam gibi) daha
değerlidir.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım
olduğunda sadece bir arkadaşıma
güvenmekten ziyade değişik kaynaklardan
bilgi almayı tercih ederim.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım
olduğunda satın alacağım ürün teknik bilgi
gerektiyorsa, otomobil ya da konut gibi
fiyatı pahalı ise, alanında uzman kişilere
danışırım ve onları daha güvenilir bulurum.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım
olduğunda, ürünü satın almadan önce
firmanın internet sitesi, tartışma
gruplarında yapılan yorumlar, basın
haberleri gibi çeşitli bilgi kaynaklarından
araştırma yaparım.
*1-Hiç Katılmıyorum…….5-Tam Katılıyorum
Az
Katılıyorum
İfadeler
Hiç
Katılmıyorum
Tablo 18 (Devamı): Ağızdan Ağza İletişim Davranışları
1,4
20,3
27,5
33,1
17,6
3.45
1,7
9,4
11,4
25,8
51,7
4.16
2,9
21,7
26,8
28,0
20,5
3.42
1,7
9,2
19,3
45,4
24,4
3.82
5,3
40,1
27,3
15,5
11,8
2.88
1,2
15,2
20,8
33,6
29,2
3.74
1,0
15,5
23,2
34,1
26,3
3.69
0,2
10,9
17,9
38,2
32,9
3.93
0,5
17,6
21,3
31,4
29,2
3.71
İlk üç ifadenin ortalama değerlerinin birbirlerine eşit olup olmadıkları
ise ANOVA ile test edilmiştir.
88
Tablo 19: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 1-3) İlişkin Anova
Analizi
Değişkenliğin
Kaynağı
Grup içi
Gruplar arası
Toplam
Serbestlik
Derecesi
2
1239
1241
Kareler
Toplamı
38.47
1288.84
1327.3
Kareler
Ortalaması
19.23
1.04
P değeri
F
Değeri
18.49
0.000
İlk üç ifadenin ortalama değerleri alpha 0.05 için (p<0.05) birbirlerine
eşit değildir. Bu sonuçlara göre ifade 1 diğerlerinden anlamlı bir şekilde
ayrılmaktadır yani ankete katılan tüketici grubu fikir lideri olma özelliğini daha
fazla taşımaktadır. Bu tüketici tipi aynı zamanda işletmeler için de verilen
bilgiyi yaymada potansiyel bir kaynak olarak görülmekte, ağızdan ağza
pazarlama
faaliyetlerinin
uygulandığı
hedef
kitle
olarak
karşımıza
çıkmaktadır. Yukarıda yer alan sonuçlara baktığımızda tüketicilerin çoğu ilgi
alanına giren ürünlerde daha fazla bilgi paylaşımı yapmakta dolayısıyla
işletmeler ürün kategorisi bazında sadık müşterilerini belirleyip, bu gruba
sadık kalmalarını ve önermelerini sağlayacak pazarlama faaliyetlerinde
bulunmalıdırlar.
İşletmelerin
ağızdan
ağza
pazarlama
faaliyetleri
kapsamında
tüketicilere ürünü tavsiye etmeleri için neden ya da nedenler vermeleri
gerekmektedir. Bu ürünün fiyatı, işlevsel faydası olabileceği gibi, hediye
ürünler ya da ürünün ilginç olması gibi tüketici de yarattığı izlenim ile olabilir.
Tablo 18’deki sonuçlara baktığımızda katılımcıların çoğunluğu ürünü tavsiye
etmeleri için fiyatını uygun bulmaları, işletmeden fiyat indirimleri ya da örnek
ürün gibi teşvikler almak istediklerini ve en önemlisi üründen memnun
kalmaları gerektiğini belirtmiştir. Bu da işletmelerin fiyat konusunda hassas
olan tüketicileri de göz önünde bulundurup, tüketicileri daha fazla bilgi
paylaşmada harekete geçirmesi sebebiyle maddi teşviklerin arttırılması
sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Ürünün ilginç ve şaşırtıcı olma özelliği ise
tavsiye edilme nedenleri arasında çok düşük bir oranda kalmaktadır.
89
İfade 5-10 için ortalama değerlerinin birbirlerine eşit olup olmadıkları
ise ANOVA ile test edilmiştir. Sonuçlar Tablo 20.’de verilmiştir.
Tablo 20: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 5-10) İlişkin Anova
Analizi
Değişkenliğin
Kaynağı
Grup içi
Gruplar arası
Toplam
Düzey
Ondörtbeş
Ondörtaltı
Ondörtyedi
Ondörtsekiz
ondörtdokuz
Ondörton
Serbestlik
Derecesi
5
2478
2483
Sayı
414
414
414
414
414
414
Kareler
Toplamı
397.62
2566.13
2963.75
Ort.
St.Sapma
3.768
3.452
4.164
3.415
3.816
2.884
0.749
1.047
1.065
1.125
0.962
1.110
Kareler
Ortalaması
79.52
1.04
F
Değeri
76.79
P değeri
0.000
Yukarıda verilen sonuçlara göre, ifadelerin ortalama değerleri
istatistiksel olarak alpha 0.05 düzeyinde birbirlerinden farklıdır (p<0.05). Buna
göre, ifade 10 (ürünün ilginç ve şaşırtıcı olması) en düşük ve ifade yedi
(ürünü tavsiye etmek için memnun kalma) de en yüksek ortalama değerine
sahiptir. İfade altı (ürünün tavsiye edilme özelliği olarak performansı) ve
sekizin (ürünün tavsiye edilme nedenlerinden birinin diğer tüketicilerinde
üründen memnun olunduğunun bilinmesi) birbirlerinden farklı ortalamaya
sahip oldukları söylenemezken, aynı şekilde ifade beş (ürünün tavsiye edilme
özelliği olarak fiyatı) ve dokuz (ürünün tavsiye edilme nedenlerinden birinin
işletme tarafından verilen teşvikler olması) da birbirlerinden farklı ortalama
değerlerine sahip değildirler.
Tüketiciler bir ürün satın almadan önce genellikle ya yakın çevresi ya
da internet üzerinden satın alacağı ürün hakkında bilgi araştırması yapar.
Tablo 18.’de katılımcıların büyük çoğunluğu bilgiye ihtiyacını firmanın internet
sitesi, tartışma grupları gibi interneti kullanarak yapmaktadır. İnternetin bilgi
araştırmasında sıklıkla kullanılması işletmeler için tehdit oluşturduğu gibi
fırsatları da beraberinde getirmektedir. Tartışma gruplarından ziyade işletme
90
kendi internet sitesiyle ürünleri ve kendisi hakkında tanıtmak ve yaymak
istediği bilgileri verip, internet sitesinde soru/cevap platformu kurarak
interaktif bir şekilde tüketicilerle iletişime geçebilir ve daha kolay yönlendirme
yapabilir. Tartışma gruplarında yapılan pozitif ve negatif konuşmaları takip
edip, cevap vermek işletmeler için sanal ortamdaki tehdidi fırsata çevirmede
önemli olmaktadır.
Yine katılımcıların büyük çoğunluğu işletme tarafından yapılan
tutundurma faaliyetlerinden ziyade bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacı
olduğunda ürünü kullanan insanlara danışıp, onlardan gelen bilgiyi daha
değerli bulmaktadır. Bilgi arayışı ürün türüne göre de artmakta, ürün teknik
bilgi gerektiyorsa ya da fiyatı yüksek ise alanında uzman kişilerden bilgi
alınmakta ve daha güvenilir bulunmaktadır. Bu sonuçlar bize tüketicilerin mal
veya hizmet satın almadan önce bilgi ihtiyacını internet üzerinden, danışıp
güvenebileceği kişiler gibi farklı kaynaklardan karşıladığını göstermektedir.
Dolayısıyla her bilgi arayışı ağızdan ağza iletişimi arttıracağından işletmelerin
gerek sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıp gerekse hedef müşterileri
etkileyebilecek insanları tanımlayarak verilmek istenilen mesajları yaymaları
için onları bilgilendirip, teşvik etmeleri gerekir.
İfade
11-14
için
ortalama
değerlerinin
birbirlerine
eşit
olup
olmadıklarını araştırmak için ANOVA testi kullanılmıştır. Sonuçlar aşağıdaki
Tablo 21’de verilmiştir.
91
Tablo 21: Ağızdan Ağza İletişim Davranışlarına (ifade 11-14) İlişkin Anova
Analizi
Değişkenliğin
Kaynağı
Grup içi
Gruplar arası
Toplam
Düzey
Ondörtonbir
Ondörtoniki
Ondörtonüç
ondörtondört
Serbestlik
Derecesi
3
1652
1655
Sayı
414
414
414
414
Kareler
Toplamı
14.05
1816.37
1830.42
Ort.
St.Sapma
3.744
3.693
3.925
3.713
1.075
1.053
0.980
1.083
Kareler
Ortalaması
4.68
1.10
F
Değeri
4.26
P değeri
0.005
Yukarıda verilen sonuçlara göre, ifadelerin ortalama değerleri alpha
0.05 için birbirlerinden farklıdır. Buna göre, 13. ifade (alanında uzman kişilere
danışmak) 12. ve 14. ifadeden (değişik kaynaklardan bilgi almak) anlamlı bir
şekilde farklıdır. Yani 12. ve 14. ifadenin ortalama değerlerinden önemli bir
şekilde düşük çıkmaktadır. 11. (ürünü kullanan kişilere danışmak) ve 14.
ifade (değişik kaynaklardan bilgi almak) arasında ise istatistiksel olarak
farklılık olduğu söylenemez.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Geleneksel pazarlama tekniklerinin (reklam, satış tutundurma gibi)
aksine kişiler arası gerçekleşen tavsiye ya da şikayet davranışları ile ağızdan
ağza yayılma daha az maliyetli ve tüketiciler üzerindeki sonuçları bakımından
daha etkili olmaktadır. Dolayısıyla, ağızdan ağza pazarlama geleneksel
pazarlama araçları içerisinde gelişen ve önemi artan bir yöntem haline
gelmiştir.
Tüketiciler arasında gerçekleşen ağızdan ağza iletişimin incelendiği bu
araştırmada elde edilen bulgular, hem tavsiyelerin hem de şikâyetlerin
başkalarıyla
paylaşılması
sonucunda
tüketiciler
üzerindeki
etkilerinin
geleneksel tutundurma faaliyetleri ile karşılaştırıldığında daha çok olduğunu
göstermektedir. Bu nedenle işletmeler alternatif bir pazarlama yöntemi olarak
bu süreci iyi analiz edip yönlendirebileceklerdir.
Araştırmanın amacı tüketicilerin mal veya hizmet satın alırken
yaşadıkları tatmin ve memnuniyetsizlik sonucunda hangi davranışlar
gösterdiklerini (bunun içerisinde ağızdan ağza iletişimi yani diğer tüketicilerle
paylaşma davranışını), tavsiye
verme davranışlarının nedenlerini ve
etkilenilen bilgi kaynaklarının neler olduğunu ortaya koymaktır. Ayrıca
işletmeler için ağızdan ağza pazarlama açısından hangi müşteri grubuna
girildiğini, potansiyel bir kaynak olup olmadıklarını belirlemek ve bulgular
neticesinde alternatif bir pazarlama yöntemi olan ağızdan ağza pazarlamanın
nasıl geliştirileceği ve etkili hale getirileceği konusunda işletmelere öneriler
geliştirmektir.
Araştırmada, demografik özellikleri, ağızdan ağza iletişim davranışları,
memnuniyet ve memnuniyetsizlik davranışları, tavsiye almada güvenilir
bulunan kaynakları belirlemeye yönelik toplam 13 sorudan oluşan anket
formu kullanılmış ve Nisan-Mayıs 2013 tarihlerinde Ankara’da yaşayan 414
tüketiciye elden ve e-posta yoluyla gönderilerek uygulanmıştır. Elde edilen
93
veriler, frekans, yüzde yöntemi, tanımlayıcı istatistikler, Anova, Tukey HSD
ve oran testleri kullanılarak analiz edilmiştir.
Elde edilen bulgulara göre katılımcılar arasında gerçekleşen ağızdan
ağza iletişim davranışlarının ürün çeşitlerine göre farklılık gösterdiği
saptanmıştır. Satın alınan mal veya hizmet türünde diğer tüketicilerin
görüşüne en fazla başvurulan ürün sağlık hizmetidir. Bu da bize hizmetlerin
hem soyut olmaları hem de performansı açısından önemliliği gibi özellikleri
nedeniyle tüketicilerin sık sık başkalarının tavsiyelerine ve görüşlerine
başvurduklarını göstermektedir. Sağlık hizmetinden sonra otomobil ve
teknolojik aletlerde de tavsiye almanın yüksek olması, tüketicilerin ürünün
finansal riskinin ve teknik açıdan bilgi ihtiyacının fazla olduğu durumlarda
daha fazla bilgi arayışına girdiklerini göstermektedir.
Tavsiye almak açısından en an az danışılan ürünün yiyecek ve
ardından giyecek olması ise kişiden kişiye değişiklik gösteren zevk ve
beğenilerin ön planda olduğu ve fiyatı diğerlerine göre daha düşük olan
ürünlerde,
daha
az
tavsiye
arama
davranışında
bulunulduğunu
açıklamaktadır.
Pazarlama açısından ağızdan ağza iletişimin hangi mal ve hizmet
türünde etkili olduğunu bilmek, özellikle tutundurma faaliyetlerine ayrılacak
bütçenin belirlenmesinde oldukça önemlidir. Ağızdan ağza yayılmanın daha
fazla olduğu ürünlerde, daha az bütçe ile tutundurma süreci yönetilebilir.
Örneğin, hastalarıyla daha ilgili ve güler yüzlü olan bir doktorun, hastası
tarafından daha fazla kişiye tavsiye edilme potansiyeli oldukça yüksektir.
Böyle bir durumda hastanenin yazılı ya da TV reklamları gibi tutundurma
araçlarını daha az kullanması muhtemeldir.
Araştırmada elde edilen bir diğer bulgu ise, katılımcıların mal veya
hizmet satın almadan önce görüşüne başvurduğu, tavsiye aldığı kişilerin aile
ve arkadaşlarından oluşan yakın çevresi olduğudur. Ağızdan ağza iletişimde
94
kişinin yakın çevresinde bulunan ailesi ve arkadaşlarından alınan bilgi daha
güvenilir ve ikna edici olmaktadır. Sınanan hipotezlerle de aile ve arkadaş
diğer bilgi kaynaklarından oldukça yüksek güvenilirliğe sahip olduğu gibi
tüketiciler ailelerini arkadaşlarından daha güvenilir bir kaynak olarak
görmektedirler. Bu yüzden işletmeler aile paketi adı altında aile üyelerinin
birlikte faydalanabileceği kampanyalar düzenleyip, satın almalara böyle bir
kriter koyup kişilerin daha çok tavsiye aldığı kaynakları etkileyebilirler. Ayrıca,
kişinin yakın çevresinde bulunan ve bazı ürünleri yakından takip edip, o
kategoride uzmanlaşan, yaşadığı deneyimi çevresiyle sıklıkla paylaşan
tüketici grubu olarak adlandırılan fikir liderleri de güvenilir bilgi kaynaklarının
başında gelmektedir. Araştırmada katılımcıların büyük bir kısmı bu grupta yer
almaktadır. Bu nedenle işletmelerin ağızdan ağza pazarlama faaliyetleri
kapsamında hedef alacağı kitle tüketicinin yakın çevresi olmalı ve bu kitleyi
harekete geçirecek çabalara girişilmelidir. Bu kapsamda, ürünün denenmesi
ve tanıtımı amacıyla numuneler gönderilip, ürünü satın aldırmaya yönelik
çevrelerini bilgilendirmeleri sağlanabilir.
Araştırmada, internetin tavsiye almada güvenilir bir kaynak olarak
görülme sırası ise katılımcının yakın çevresindeki aile ve arkadaşlarından
daha az önemde çıkarken, reklam, broşür, katalog ve satış elemanlarından
daha yüksek sırada önemli olarak algılanmıştır. Dolayısıyla, internetin tavsiye
almada daha az işletme kaynaklı olarak görülmesi ve güvenilmesi işletmeler
için fırsat yaratabilir. Örneğin, tartışma gruplarında yapılan pozitif ve negatif
konuşmaları takip edip, cevap vermek işletmeler için sanal ortamdaki tehdidi
fırsata çevirmede önemli olmaktadır.
Katılımcılar, reklam, broşür, katalog ve satış elamanlarından gelen
işletme kaynaklı bilgiye ise daha az güven duymaktadırlar. Bu kaynakların
içerisinde en az güvenilir kaynak ise reklam, broşür ve katalog olmuştur. Bu
aşamada kişisel kaynaklı bir bilginin görsel ve yazılı kaynaklardan daha
güvenilir olduğu söylenebilir. Satış elemanlarının tüketicilerle kurduğu iletişimi
bilgi vermek ve ikna etme amacıyla yönlendirebilmesi, işletmelere tüketiciye
95
ürün hakkında konuştuğu ya da konuşacağı bilgiyi de belirlemek açısından
müdahale edebilme fırsatını vermektedir.
Katılımcıların
ağızdan
ağza
iletişime
geçmesinin
en
önemli
sebeplerinden biri de satın aldığı üründen memnun kalmasıdır. Araştırma
sonuçlarına göre katılımcılar satın aldıkları üründen memnun kaldıklarında
gösterdiği
davranışların
başında
bunu
yakın
çevresiyle
paylaşmak
gelmektedir. Ardından, katılımcılar yaşadıkları olumlu deneyimi diğer
tüketicilere anlatarak onlarında aynı hazzı yaşayıp mutlu olmalarını ve
işletmenin daha fazla müşteri sayısına ulaşmasını sağlamak istemektedirler.
Daha çok tatmin olmuş bir müşterinin işletmeye daha çok müşteri
kazandıracağı düşünülürse, işletmeler aynı zamanda ürün performansını
yükseltmeye çabalamalıdır. Ağızdan ağza pazarlamada işletme ve ürünleri
hakkında diğer tüketicilere pozitif bilgiler yayarak müşteri portföyünü
genişleten tüketiciler işletmeler için hedef kitle haline gelmekte, günümüzde
işletmeler bu kitleyi sadık müşteriler haline getirmeye yönelik pazarlama
faaliyetlerinde bulunmaya başlamışlardır. Örneğin, ürünü sık sık tüketen
kişileri belirleyip, uygulanacak bir sadakat programı (örnek ürünler, doğum
günleri ve özel günlerde en fazla tükettikleri ürünleri hediye olarak
göndermek gibi) bu kişileri işletme ve ürünleri hakkında konuşmaya sevk
etmede önemli bir araç olacaktır.
Ürün performansının yüksek olması tüketicilerin satın aldığı üründen
memnun kalmaması sonucunda, bunu çevresiyle paylaşması ve ne yapması
gerektiği konusunda fikir arayışında bulunması açısından da önemlidir.
Çünkü araştırmada katılımcıların tamamına yakını üründen memnun
kalmadığında
bunu
başkalarıyla
paylaşmaktadır.
Katılımcıların
büyük
çoğunluğu ise, negatif ağızdan ağza iletişime geçme sebebini yaşanılan
olumsuzluğun
neticesinde
ne
yapması gerektiği
konusunda
etrafına
danışmak olarak belirtmiştir. Bunun sonucunda yayılacak olumsuz bilgi ve
fikirler, işletme imajını ters yönde etkileyecek ve durumu düzeltmeye dair
ekstra çaba harcayacaktır. Dolayısıyla negatif ağızdan ağza iletişim,
96
işletmeye pozitif iletişimin yaratacağı etkiden daha çok zarar verecektir.
Katılımcıların satın aldığı üründen memnun kalmadığında gösterdiği
tepkilerin
başında
düşündüğümüzde,
başkalarından
önce
işletmeye
şikâyet
yapılan
yönetim
kendilerine
şikâyetlerin
sistemi
şikâyet
geldiğini
oluşturularak,
etmeleri
sağlanabilir.
de
insanları
Ayrıca
oluşturulacak sistem ne kadar etkin yönetilirse yani yapılan şikâyetlere geri
dönüş yapılır ve sorun çözülürse, müşteri algısı düzeldiği gibi, kişi yaşadığı
olumsuzluğun nasıl düzeltildiğine dair çevresiyle iletişime de geçecektir.
Katılımcılar teknik bilgi gerektiren ve fiyatı pahalı olan ürünleri satın
almadan önce alanında uzman kişilere danışmayı yüksek oranda tercih
etmişler ve onları daha güvenilir bulmuşlardır. Dolayısıyla işletmelerin bu
kriteri göz önüne alması gerekmektedir. Örneğin, otomobil satan bir işletme
sık otomobil değiştiren ve bu konuda yüksek ilgiye sahip kişileri belirleyip,
otomobiller hakkında teknik bilgileri içeren bir program aracılığıyla eğiterek,
bu kişilerin çevrelerinde bu tür bilgi arayan kişileri işletmeye yönlendirmelerini
sağlayabilirler.
Ağızdan ağza iletişim, facebook, twitter gibi sosyal medya üzerinden
beğeniler, yapılan tavsiyeler ya da şikâyetler aracılığıyla da gerçekleşmesine
rağmen, araştırmaya göre paylaşım daha çok yüz yüze olmaktadır.
Tüketiciler satın aldıkları üründen memnun kalmadıklarında bunu internet
üzerinden paylaşmayı diğer davranış şekillerinden daha düşük önemde
bulmuşlardır. İnternetin paylaşım aracı olarak daha az kullanılması,
insanların tanımadıkları kişilerden ziyade yakın çevresinde yüz yüze iletişim
kurdukları kişilerden aldıkları bilgiye daha çok güvenmesiyle açıklanabilir.
Ancak araştırmada kişilerin bilgiye ihtiyaçları olduğunda işletmenin internet
sitesini ya da tartışma gruplarında yapılan yorumları da dikkate alıyor olması,
işletmelerin bu forumları takip edip, daha çok insanın fikirlerini ve tavsiyelerini
sosyal ağ üzerinden vermelerini sağlamalarını gerektirebilir. Bu aşamada
işletmeler belirledikleri kişiler ile forumlardaki tartışma ve sohbet ağlarında
kişilerin işletme ve ürünleri hakkında konuşmalarını sağlamak için bir konu
97
açıp yönlendirme yapmaları sağlanabilir. İnternet siteleri aracılığıyla ürünleri
ve kendisi hakkında tanıtmak ve yaymak istediği bilgileri verip, internet
sitesinde soru/cevap platformu kurarak interaktif bir şekilde tüketicilerle
iletişime geçebilir ve daha kolay yönlendirme yapabilirler.
Sonuç olarak, tüm bu faktörleri göz önüne alarak planlanacak uygun
bir ağızdan ağza pazarlama stratejisiyle tutundurma sürecinde, daha az
bütçe ile daha etkili sonuçlar almak mümkün olacaktır. Ayrıca, elde edilen
sonuçlara göre daha çok yüz yüze gerçekleşen ağızdan ağza pazarlama
faaliyetleri internetin gelişmesi ve internetin kullanıcı sayısının artmasıyla,
gelecekte online ortama doğru kayacaktır. Böylece offline ortamda
gerçekleşen
faaliyetlerin
takibi
online
ortamlarda
daha
kolay
takip
edilebilecek ve ölçülebilecektir.
Ağızdan ağza pazarlama, Dünya literatüründe kendine geniş bir yer
bulmuş, Türkiye’de de Türkçe kaynak ve araştırmalar kısıtlı halde de olsa
gelişen bir alan haline gelmiştir. Yapılan araştırma bu yönden de bundan
sonra alanında yapılacak çalışmalara katkı sağlayacaktır. Ayrıca konunun
detaylı olarak incelenmesi ve yapılacak araştırma ile elde edilecek sonuçlar
doğrultusunda yapılacak öneriler, işletmeler açısından da faydalı ve önemli
olacaktır.
98
KAYNAKÇA
ABA, Gökhan, ”Sağlık Hizmetlerinde Ağızdan Ağıza Pazarlama: Bir Alan
Araştırması”, Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, cilt:6, sayı:16, 2011, s:47.
AKTUĞLU, K.Işıl, “Tüketicinin Bilgilendirilmesi Sürecinde Reklam Etiği”, Ege
Üniversitesi İletişim Fakültesi Küresel İletişim Dergisi, sayı 2, Güz-2006,
s.1,4.
ALTUNIŞIK,
Remzi,
ÖZDEMİR,
Şuayıp,
TORLAK,
Ömer;
Modern
BAYRAKTAROĞLU
Serkan,
Pazarlama, Adapazarı, Değişim Yayınları, 1.basım, 2001.
ALTUNIŞIK,
YILDIRIM,
Remzi,
Engin;
COŞKUN,
Sosyal
Recai,
Bilimlerde
Araştırma
Yöntemleri
SPSS
Uygulamalı, Sakarya Kitabevi, 4. Baskı, Sakarya, Ekim 2005.
ALTINTAŞ, Derya, ”Pazarlama İletişiminde Ürün Yerleştirmenin Hatırlatıcı
Etkisi”, Yüksek Lisans Tezi, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Erzurum, 2009, s.9,11,14.
ARGAN, Metin, ARGAN, T., Mehpare, ”Viral Pazarlama veya İnternet
Üzerinde
Ağızdan
Ağıza
Reklam:Kuramsal
Bir
Çerçeve”,Anadolu
Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,2006/2,S.234-241.
ARNDT, Johan, “Role Of Product-Related Conversations İn the Diffusion of a
New Product”, Journal of Marketing Search, 1967, sayı 4, no. 3, s. 291.
BAYÇU, U.,Sevil, SUHER K., H., YILMAZ, Ayhan, R.,UZTUĞ, Ferruh,
GÜRGEN, Haluk; Halkla İlişkiler, Açıköğretim Fakültesi Yayını, Eskişehir,
2006.
99
BERGER, Jonah, SCHWARTZ, M.Eric, ”What Drives İmmediate And
Ongoing Word Of Mouth?”, Journal of Marketing Research, 2011,s.870.
BUGHİN, Jacques, DOOGAN, Jonathan, VETVİK, J.Ole; A New Way to
Measure Word of Mouth Marketing, London, McKinsey&Company, April
2010.
BURNETT, John., MORİARTY, Sandra; Introduction to Marketing
Communication: An Integrated Approach, New Jersey, Prentice Hall,
1998.
BUTTLE, A. Francıs, “Word of Mouth: Understanding and Managing Referral
Marketing”, Journal of Strategic Marketing, 1998, s.246.
CAN, Halil, TUNCER, Doğan, AYHAN, Y.; Genel İşletmecilik Bilgileri,
Siyasal Kitapevi, Ankara, 1996.
CHARLETT, Don, GARLAND, Ron, MARR, Norman, ”How Damaging is
Negative Word of Mouth?” Marketing Bulletin, 6,1995, s.1.
Chevalier, Judith A., DİNA Mayzlin, “The Effect of Word of Mouth on Sales:
Online Book Reviews,” Journal of Marketing Research, 2006, 43 (August),
s.345–54.
ÇAĞLAR, İrfan, KILIÇ, Sabiha; Pazarlama, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım,
1.basım, 2005.
ÇEPNİ, Büşra, ”Ağızdan Ağıza Pazarlama Kapsamında Demografik ve
Sosyal
Faktörlerin
Üniversite
Öğrencilerinin
Sinema
Filmi
Tercihleri
Üzerindeki Etkilerinin Belirlenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Karadeniz Teknik
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Trabzon, 2011, s.41,42.
100
EKAR, Akar, ”Pazarlama Bağlamında Geleneksel ve İnternette Ağızdan
Ağıza İletişim: Kuramsal Bir Çerçeve”, Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari
Bilimler Fakültesi Dergisi, 32, 2009, s.117-128.
ENDO, Hiroto, NOTO, Masato, “A Word-of Mouth Information Recommender
System Considering Information Reliability and User Preferences”, CD-ROM
Proc. of 2003 IEEE International Conference on Systems, Man, and
Cybernetics, s: 2991.
ESER, Zeliha, KORKMAZ, Sezer; Pazarlamaya Giriş, Ankara, Siyasal
Yayın-Dağıtım, 1. Baskı, 2011.
FİLL, Chris; Marketing Communications, Frameworks, Theories and
Applications, Britain, Prentice Hall,1995.
GODİN, Seth; Fikir virüsü: Pazarlamada Yeni Boyutlar, çev. Elif Özsayar,
İstanbul, Rota Yayınları, 1. Baskı, Nisan 2004.
GÖKSEL, A.Bülent, KOCABAŞ, Füsun, ELDEN, Müge; Pazarlama İletişimi
Açısından Halkla İlişkiler ve Reklam, İstanbul, Yayınevi Yayıncılık, 1997.
İSLAMOĞLU, H.Ahmet, ALTUNIŞIK, Remzi; Tüketici Davranışları, İstanbul,
Beta Yayıncılık, 2.Basım, 2008.
GÜLMEZ, Mehmet, ”İnternet Üzerinde Ağızdan Ağıza Pazarlama Uygulama
Örnekleri”, İnternet Uygulamaları ve Yönetimi Dergisi, cilt 2, sayı 1, 2011,
s.30-31.
HARLOW, Rex.F., “Building a PR Definition”, PR Review, 2 (4), 1976, s.35.
HEDGES, Tina, CHUNG, Sarah, “Word of Mouth Marketing Will Change
Your Business”, Global Cosmetic Industry Magazine, 2009, s.48-50.
101
HELM, Sabrina, GARNEFELD, Ina, KURZE, Linda, WİLLACH, Anne,
”Customer Referral Programs: Does Payıng for Referrals Undermıne The
Posıtıve Effects of Word of Mouth?”, American Marketing Association,
2011, s.304-305.
HÜSEYİNOĞLU, Beyza, ”Tüketici Tarafından Yaratılan Medya Ortamında
Ağızdan Ağıza Pazarlama ve Bir Uygulama”, Yüksek Lisans Tezi, Yıldız
Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2009, s.18-19.
KARALAR, Rıdvan, TENEKECİOĞLU,Birol, TOKOL, Tuncer, ÇALIK, Nuri,
TİMUR, Necdet, ÖZTÜRK, A. Sevgi; Pazarlama Yönetimi, Editör: Birol
Tenekecioğlu, Anadolu Üniversitesi Yayını, Eskişehir, 2006.
KARALAR, Rıdvan, BARIŞ, Gülfidan, VELİOĞLU, N. Meltem, ”Tüketici
Davranışları”, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Yayını, 1.
Baskı, 2006.
KHRAİM, S. Hamza, ”The Willingness to Generate Positive Word of Mouth
Marketing: The Case of Studentsin Private Universities in Jordan” Pertanika
J.Soc.Sc i.&Hum., 2011, sayı 19 (2), s.273.
KİECKER, PAMELA VE COWLES, Deborah, “Interpersonel communıcatıon
and Personel Influence on the Internet: A Framework For Examining Online
Word-of-Mouth”, Journal of Euromarketing, 2001, 11 (2), s.81.
KOTLER, Philip, AMSTRONG, Gary; Principles of Marketing, New Jersey,
Prentice Hall International Inc., Ninth Edition, 2001.
KOTLER, Philip, KEVİN, L.Keller; Marketing Management, New Jersey,
Pearson International Edition, 13th Edition, 2009.
102
KUMAR, V., PETERSEN, A.J., LEONE, P.Robert, ”How Valuable Is Word Of
Mouth?”, Harvard Business Review, October 2007, s.1.
LEONARD-BARTON,Dorothy, ”Experts As Negative Opinion Leaders İn The
Diffusion of A Technological İnnovation”, Journal of Consumer Research,
1985, Vol 11, No 4, s.914-926.
LITVIN, W. Stephen, GOLDSMITH, E. Ronald, PAN, Bing; “Electronic Wordof-Mouth in Hospitality and Tourism Management”, Tourism Management,
sayı 9, 2008, 29, s.3,30.
LİU, Yong,“Word of Mouth for Movies: Its Dynamics and Impact on Box
Office Revenue,” Journal of Marketing, 2006, 70 (August), s.74–89.
MOE, Wendy W., MİCHAEL Trusov, “Measuring the Value of Social
Dynamics in Online Product Forums,” Journal of Marketing Research,
2011, 48 (June), s.444–56.
MORANJKİÇ,
Admir,
Daulbaeva,
Assel,
Tutadze,
Nigara,
”Viral
Pazarlama”,Ankara Üniversitesi,Pazarlama Ders Sunumu, Ankara ,2006,
s.2-4,6.
MOWEN, C. John, MİNOR, Michael; Consumer Behavior, New Jersey,
Prentice-Hall, Inc., 5th Ed, 1998.
MUCUK, İsmet; Modern İşletmecilik, İstanbul, Der Yayınları, 5.baskı, 1993.
NAKİP, Mahir; Pazarlama Araştırmaları (Teknikler ve (SPSS destekli)
Uygulamalar), Ankara, Seçkin Yayıncılık, 2003.
103
NAYLOR, Gillian, KLEİSER, B.Susan, ”Negative Versus Positive Word Of
Mouth:An Exception To The Rule”, Journal of Consumer Satisfaction,
Dissatisfaction and Complaining Behavior, sayı 13, 2000, s.27.
ODABAŞI, Yavuz; Pazarlama İletişimi, Eskişehir, Anadolu Üniversitesi
İşletme Fakültesi Yayınları, 1995.
ODABAŞI, Yavuz, BARIŞ, Gülfidan; Tüketici Davranışı, İstanbul, Mediacat
Yayınları, 1.basım, 2002.
ODABAŞI, Yavuz, OYMAN Mine; Pazarlama İletişimi Yönetimi, İstanbul,
Mediacat Yayınları, 2. Baskı, 2003.
OKUTAN, Semih, ”Bir Pazarlama Stratejisi Olarak Ağızdan Ağıza İletişim
Üzerine Bir Araştırma”, Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Sakarya, 2007, s.59.
OLUÇ, Mehmet; Temel Pazarlama Kavramları, İstanbul, Beta Yayınları,
2006.
ÖZDAMAR, Kazım; Paket Programlar ile İstatistiksel Veri Analizi,
Genisletilmis 5. Baskı, Kaan Kitapevi, Eskisehir, 2005.
PIRNAR, İge; Doğrudan Pazarlama, Ankara, Seçkin yayınları, 3. Baskı,
2006.
ROBERTS , M, L. ve BERGER, P,D; Direct Marketing Management ,New
Jersey, Prentice Hall, Englewoods Cliffs, 1989.
Robert V. Kozinets, KRİSTİNE de Valck, ANDREA C.Wojnicki, SARAH
J.S.Wilner, “Networked Narratives: Understanding Word-of-Mouth Marketing
in Online Communities”, Journal of Marketing, March 2010, Vol. 74,s. 7189.
104
SERNOVİTZ Andy; Word of Mouth Marketing: How Smart Companies
Get People Talking, Greenleaf Book Group Press, April 30, 2012.
SİLVERMAN, George; Ağızdan Ağıza Pazarlama : Dünyanın En Güçlü
Pazarlama Yönteminin 28 sırrı, çev. Ender Orfanlı, İstanbul, Mediacat
Yayınları, 2006.
SUHER, İdil, ÖZKOÇAK, Levent, BAYÇU, Sevil, ÖZTÜRK, C.Mesude;
Halkla İlişkiler Uygulamaları ve Örnek Olaylar, Eskişehir, Açıköğretim
Fakültesi Yayını, 8.baskı, 2013.
SUNDARAM, D. S., KAUSHİK, Mitra, WEBSTER, Cynthia, “Word of Mouth
Communications : A Motivational Analysis”, Advances in Consumer
Research, 1998, sayı 25, s. 527-531.
TAVMERGEN, P.İge; Doğrudan Pazarlama, Ankara, Seçkin Yayıncılık,
2.baskı, 2002.
TEK, B. Ömer ve ÖZGÜL, Engin; Modern Pazarlama İlkeleri, İzmir, Birleşik
Matbaacılık 3. Baskı, 2008.
TONG, Wu, XUECHENG, Yang, ”Electronic Word of Mouth in Online Social
Networks”, 2010 Second İnternational Conference On Communication
Systems,Networks and Applications, s.249-253.
UYGUN, Mutlu, TANER Ö.Öznur, ÖZBAY Sena, ”Tüketicilerin Hizmet
Deneyimleri İle Ağızdan Ağıza İletişim Davranışları Arasındaki İlişkiler”,
Organizasyon ve Yönetim Bilimleri Dergisi, cilt 3, sayı 2, 2011, s.333.
105
YAKIN, Volkan, ”İnternet Perakendeciliği ve Ağızdan Ağıza Pazarlama
İlişkisi; Tuğla Duvarlar Yıkılabilir Mi?”, Akademik Bakış Dergisi, sayı 27,
Kasım-Aralık 2011,s.4.
YANG X.,ZUO F.,” Word of Mouth:The Effects of Marketing Efforts and
Customer Satisfaction” İnternational Joint Conference on Artificial
İntelligence,2009,S.687-689
YALÇIN, Asuman, SEZER, İ.Füsun; Pazarlama Bilgileri, İstanbul, Bilim
Teknik Yayınevi, 1.baskı, İstanbul, 1995.
YAVUZYILMAZ, Oğuz, ”Ağızdan Ağıza Pazarlama (Kocaeli’de Bulunan
Dersanelerdeki Öğrenciler Üzerine Örnek Bir Araştırma), Yüksek Lisans Tezi,
Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü, Kocaeli, 2008, s.23-24,
57-58,70.
YÜKSELEN, Cemal; Pazarlama: İlkeler-Yönetim-Örnek Olaylar, Ankara,
Detay Yayıncılık, 7.baskı, 2008.
WALKER, L. Jean, Harrison, ”The Measurement of Word of Mouth
Communication and An İnvestigation of Service Quality and Customer
Commitment As Potential Antecedents”,Journal Of Service Research,
2001, Vol.4, No.1, s.60-75.
WEİMANN, G., “The influentials: back to the concept of opinion
leaders?”,Public Opinion Quarterly, 1991, 55(2), s.267-279.
WİRTZ. J., CHEW P., The effects of incentives, deal proneness, satisfaction
and tie strength on word-of-mouth behaviour, International Journal of
Service Industry Management, 2002, 13 (2), s.141-162.
106
Kullanılan İnternet Kaynakları:
BAYRAK, Asuman, “Ağızdan Ağıza Pazarlama Kampanyası Tasarlamak “ ,
(Erişim)
http://www.pazarlamamakaleleri.com/agizdan-agiza-pazarlama-
kampanyasi-tasarlamak/#more-20, 08 Ağustos 2013.
DURAN,
Mustafa,
“Pazarlama
İletişimi
ve
Stratejileri”,
http://danismend.com/kategori/altkategori/pazarlama-iletisimi-ve-stratejileri/
,24 Aralık 2013.
DURAN, Mustafa, 2006 “Pazarlama ve Akılda Kalanlar”, İşYönetimi.Net
Bülteni, Sayı:3, www.biymed.com/bulten/bulten.htm, Erişim Tarihi 25 Aralık
2013.
YAMAMOTO, T. Gonca, “Söylenti Pazarlaması Buzz Marketing”, (Erişim)
http://pazarlama.stratejileri.com/agizdan-agiza-pazarlama/13-soylentipazarlamasi-buzz-marketing, 28 Nisan 2012.
http://www.fikrimuhim.com/Public/Static/SampleWorks.aspx, 01 Mart 2013.
http://www.fikrimuhim.com/Public/Static/WhatIsFmCom2.aspx, 01 Mart 2013.
http://www.tk.gov.tr/kutuphane_ve_veribankasi/pazar_verileri/ucaylik13_1.pdf
,
08 Ağustos 2013.
http://womma.org/wom101/5/, 02 Ağustos 2012.
http://wommnotlari.blogspot.com,22 Aralık 2013.
http://yuksekbilgili.com/basin_html/basin032.htm,16 Mart 2013.
http://birgo.mynet.com/niyazigumus/yazi/word-of-mouth-marketing-womm---,
29 Nisan 2012.
http://www.abovethetime.com/iletisim_blogu/soylenti-pazarlamasi-buzzmarketing, 23 Aralık 2013).
107
IK, Burak, ”Ağızdan Ağıza Pazarlama ve İnternette Uygulamaları (Online
Womm)”, Tezsiz Yüksek Lisans Dönem Projesi, Çukurova Üniversitesi
Sosyal
Bilimler
Fakültesi,
Adana,
2010,
(Erişim)
http://burakisik82.blogcu.com/etiket/A%C4%9EIZDAN%20A%C4%9EIZA%2
0PAZARLAMA, 27 Mayıs 2012.
http://www.yonetimonline.com/halkla-iliskilerde-bolumler/684-Halkla-IliskilerKarmasi.html, 28 aralık 2013.
TAVUKÇUOĞLU,
Renan,
“WOMM:
Ağız
mı
http://www.pazarlamamakaleleri.com/womm-agiz-mi-kulak-mi/,
Kulak
31
mı?
Aralık
2013.
http://bpinews.somee.com/haber_detay.asp?haberID=588, 31 Aralık 2013.
108
EKLER
EK 1: ANKET FORMU
Bu çalışma tüketicilerin mal veya hizmet satın alma sürecinde tavsiye alma, verme,
memnuniyetsizlik gibi davranışların etkilenilen bilgi kaynakları çerçevesinde neler
olduğunu ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Bu araştırmada elde edilecek tüm
bilgiler sadece akademik amaçlı kullanılacak olup, katılımınız ve göstermiş
olduğunuz hassasiyet için çok teşekkür ederim.
Pelin ÇAYLAK
1) Cinsiyetiniz?
( ) Kadın
( ) Erkek
2) Yaşınız?
( ) 18 ve altı ( ) 19-24
( ) 25-34
( ) 35-44
( ) 45-54
( ) 55 ve
üstü
3) Medeni Haliniz?
( ) Bekar
( ) Evli
4) Eğitim Durumunuz?
( ) Tahsilim yok
( ) İlköğretim
( ) Lise
( ) Önlisans-Lisans
( ) Lisansüstü (Yüksek Lisans/Doktora)
5) Mesleğiniz?
( ) Ev Hanımı ( ) Öğrenci
( ) Memur
( ) Özel sektör çalışanı
( ) Tüccar/Sanayici/Esnaf
( ) Emekli
( ) Diğer (Lütfen Belirtiniz)…………
109
6) Ortalama Aylık Geliriniz?
( ) 700.-TL’den az
( ) 700-1000.-TL arası
( ) 1001-1500.-TL arası
( ) 1501-2000.-TL arası
( ) 2.001-3000.-TL arası
( ) 3001-4000.-TL arası
( ) 4001-5000.-TL arası
( ) 5001.-TL ve üzeri
Nadire
n
Hiç
Bazen
Sık sık
Her
zaman
7) Aşağıdaki mal veya hizmetlerin satın alınması kararında diğer tüketicilerin
görüşlerine hangi sıklıkla başvurursunuz?
Buzdolabı, çamaşır makinesi gibi beyaz eşyaları
satın alırken
Kişisel bakım ürünleri satın alırken
Giyecek satın alırken
Yiyecek satın alırken
Otomobil satın alırken
Bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojik aletler
satın alırken
Sigorta, bankacılık gibi finansal hizmetler satın
alırken
Tatil satın alırken
Sağlık hizmeti satın alırken
8)
Satın alacağınız bir mal ya da hizmet hakkında en güvenilir bulduğunuz
bilgi kaynağı kim/ne ya da kimler/nelerdir? Önem sırasına göre 1’den
başlayarak sıralayınız. (1 en çok, 6 en az)
( ) Ailem
( ) Arkadaşlarım
( ) Satış Elemanları ( ) Reklam
( ) Broşür, katalog
( ) İnternet ve İnternet üzerinde o ürünle ilgili tavsiyelerde bulunan kişiler
9)
Satın aldığınız mal ya da hizmetten memnun kaldığınızda; aşağıdaki
seçeneklerden hangisi ya da hangilerini uygularsınız? Önem sırasına göre
1’den başlayarak sıralayınız. (1 en çok, 4 en az)
( ) Bunu aileme, arkadaşlarıma, çevremdeki kişilere anlatırım.
110
( ) Satın aldığım mal ya da hizmeti çevremdeki insanlara tavsiye ederek, işletmenin
daha fazla müşteri sayısına ulaşmasını sağlarım.
( ) İnternet üzerinden bloglar, şikayet siteleri, sohbet odaları gibi sitelerde mal ya da
hizmet hakkında tavsiye ve övgüler yazarak, insanları satın almaya teşvik ederim.
( ) Bunu çevremdeki insanlara anlatarak, yaşadığım tatmini onların da yaşayıp iyi
hissetmelerini isterim
10) Satın aldığınız mal ya da hizmetten memnun kalmadığınızda aşağıdaki
seçeneklerden hangisi ya da hangilerini uygularsınız? Önem sırasına göre
1’den başlayarak sıralayınız. (1 en çok, 6 en az)
( ) Ürünü satan işletmeye şikayette bulunurum
( ) Ürünü bir daha satın almam
( ) Yasal olarak hakkımı ararım ve tüketici mahkemesine başvururum
( ) Diğer insanlara yaşadığım memnuniyetsizlikten bahsederim
( ) İnternet üzerinden facebook,tartışma grupları ya da şikayet sitelerinde yaşadığım
memnuniyetsizliği anlatırım
( )
Hiçbir şey yapmam
11) Satın aldığınız mal ya da hizmetten memnun
memnuniyetsizliği diğer insanlarla paylaşır mısınız?
( ) Evet
kalmadığınızda;
bu
( ) Hayır
12) Cevabınız evet ise nedeni/nedenleri aşağıdakilerden hangisi/hangileridir?
Önem sırasına göre 1’den başlayarak sıralayınız. (1 en çok, 4 en az)
( )
Yaşadığım memnuniyetsizlik neticesinde ne yapmam gerektiği konusunda diğer
insanlara danışıp fikir arayışında bulunurum
( )
Memnuniyetsizlikten duyduğum kızgınlığı azaltmak için
( )
Firmadan intikam almak için
( )
Başka insanlar için endişe duyup zarar görmelerini engellemek için
111
İlgi alanıma giren bazı ürünleri yakından takip ederim ve
çevremdeki insanlarla bu ürünler hakkında sahip
olduğum bilgileri paylaşırım
Pazara sunulan yeni ürünleri yakından takip ederim, satın
alırım ve ürün hakkındaki düşüncelerimi çevremdeki
insanlarla paylaşırım
Pazarda var olan çoğu ürün ya da marka hakkında genel
bir bilgiye (fiyat, kalite gibi) sahibim ve bu bilgileri
çevremdeki insanlarla paylaşırım
İşletmeden alacağım örnek ürün, fiyat indirimi gibi çeşitli
avantajlar karşılığında belirli bir ürün hakkında sahip
olduğum bilgileri çevremdeki insanlarla daha sık
paylaşırım
Bir üründen memnun kaldığımda ürünün tavsiye
edeceğim özelliği fiyatıdır.
Bir üründen memnun kaldığımda ürünün tavsiye
edeceğim özelliği ürünün performansıdır.
Bir ürünü tavsiye etmem için ondan memnun kalmam
gerekir.
Bir ürünü tavsiye etmem için diğer tüketicilerinde ondan
memnun olduğunu bilmem gerekir.
Bir ürünü tavsiye etmem için işletmeden hediye ürün,
fiyat indirimleri gibi teşvikler almak isterim.
Bir ürünü tavsiye etmem için onun ilginç ve şaşırtıcı
olması gerekir.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım olduğunda genellikle
ürünü kullanan diğer insanlara danışırım çünkü onlardan
aldığım bilgi, firmanın yaptığı tutundurma faaliyetlerinden
(reklam gibi) daha değerlidir.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım olduğunda sadece bir
arkadaşıma güvenmekten ziyade değişik kaynaklardan
bilgi almayı tercih ederim.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım olduğunda satın
alacağım ürün teknik bilgi gerektiyorsa, otomobil ya da
konut gibi fiyatı pahalı ise, alanında uzman kişilere
danışırım ve onları daha güvenilir bulurum.
Bir ürün hakkında bilgiye ihtiyacım olduğunda, ürünü
satın almadan önce firmanın internet sitesi, tartışma
gruplarında yapılan yorumlar, basın haberleri gibi çeşitli
bilgi kaynaklarından araştırma yaparım.
Tam
Katılıyorum
Çok
Katılıyorum
Orta derecede
Katılıyorum
Az Katılıyorum
Aşağıdaki ifadelere katılma düzeyinizi lütfen belirtiniz.
Hiç
Katılmıyorum
13)
Download