Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm

advertisement
İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri
Adolesan Sağlığı
Sempozyum Dizisi No: 43 • Mart 2005; s. 169-178
Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm
Dr. Müge Gökçe, Prof. Dr. Feyza Darendeliler
Androjenler; başlıca etkilerini deri, kas, kemik ve üreme organları üzerinde gösteren steroid yapıda hormonlardır. Androjen fazlalığı peripübertal
ve postpübertal kızlarda, hirsutizm, akne, virilizasyon ya da menstrüasyon
bozukluklarına neden olabilir.
Hirsutizm; kızlarda özellikle yüz, çene, boyun, gövde ön-orta hat, sırt ve
uyluk iç yüzünde görülen, erkek tipi kıllanma artışına verilen isimdir. Genel
toplumda görülme sıklığı %5-8 olarak bildirilmektedir. Androjen fazlalığının
ya da deride artmış androjen etkisinin göstergesidir. Hipertrikoz ise; aynı yaş
ve cinse göre kılların aşırı büyümesine verilen isimdir. Hipertrikozun androjen fazlalığı ile ilişkisi yoktur. Genetik ve etnik nedenlerin rol oynadığı düşünülmektedir.
Peripübertal kız çocuklarında adrenal korteks ve overler başlıca androjen
kaynaklarıdır. Androjenler ya direkt olarak bu organlardan salgılanır ya da
periferde diğer steroid yapıdaki prekürsörlerden dönüşümle elde edilir. Adrenal kortekste üretilen başlıca androjenler; dehidroepiandosteron (DHEA),
dehidroepiandosteron-sülfat (DHEA-S) ve androstenediondur (Δ4- AS)1.
Adrenal androjen sentezi ve salınımından sorumlu hormon ise; adrenokortikotropin hormondur (ACTH) (Tablo 1). Overlerde; androjen üretimi luteiniz
hormon (LH) uyarısı altında teka ve stroma hücreleri ile korpus luteumdan
olur. Overlerde sentezlenen başlıca androjenler ise; Δ4- AS ve testosterondur.
Hirsutizm; fizik muayene sırasında Ferriman-Gallwey derecelendirme
tablosuna göre değerlendirilip puanlandırılabilir.2 Kızlarda androjene duyarlı
11 bölgede (üst dudak, çene, göğüs, üst kol, alt kol, üst sırt, alt sırt, uyluk, kalça, üst abdomen ve alt abdomen) 0’dan (terminal kıl yok) 4’e (belirgin siyah,
kalın kıl) kadar puanlama yapılarak skor belirlenir. Bu puanlama sisteminde;
<8 puan normal, 8-16 hafif, 11-25 orta ve >25 ağır hirsutizm olarak değerlendirilir (Tablo 2 ve Şekil 2).
169
• Müge Gökçe, Feyza Darendeliler
170
Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm •
Tablo 2. Ferriman Gallwey skorlama tablosu
1
2
3
4
Üst dudak Dış kenarlarda birkaç Dış kenarlarda
adet
biraz daha fazla
Dış kenarlardan orta Dış kenarlardan içe
hatta yayılma
doğru yayılma
Çene
Birkaç adet
Biraz daha fazla
Tümüyle kaplı
Tümüyle kaplı
Göğüs
Areola çevresinde
Areola çevresi ve
orta hat ayrı ayrı
Areola çevresi ve
orta hat birleşik
Tümüyle kaplı
Üst sırt
Birkaç adet
Biraz daha fazla
Tümüyle kaplı
Tümüyle kaplı
Alt sırt
Sakral bölgede az
Sakral bölgeden
yana doğru uzanım
Sakral bölgenin
3/4’ü
Tümüyle
kaplı
Üst karın
Orta hatta birkaç
Orta hatta biraz fazla Tümüyle kaplı
Tümüyle kaplı
Alt karın
Orta hatta birkaç
adet
Orta hatta biraz
daha fazla
Orta hatta band
tarzında
Ters V şeklinde
Üst kol
’ünden az
_-1/2 arası
Tümüyle kaplı
Tümüyle kaplı
Ön kol
Birkaç adet
Biraz daha fazla
Yaygın
Tümüyle kaplı
Uyluk
Birkaç adet
Biraz daha fazla
Yaygın
Tümüyle kaplı
Bacak
Birkaç adet
Biraz daha fazla
Yaygın
Tümüyle kaplı
Tablo 3. Peri ve postpübertal kızlarda hiperandrojenemi nedenleri
I- Adrenal nedenler
Konjenital adrenal hiperplazi
(nonklasik)
• 21-hidroksilaz eksikliği
• 11-hidroksilaz eksikliği
• 3-hidroksisteroid dehidrogenaz
Fonksiyonel adrenal hiperandrojenizm
Cushing Sendromu/hastalığı
Adrenal tümörler
Hiperprolaktinemi
Glikokortikoid reseptör mutasyonu
11-hidroksisteroid dehidrogenaz –1 eksikliği
III- Periferik nedenler
II - Over kaynaklı nedenler
Polikistik over sendromu
İnsülin direnci birlikteliği/
veya yokluğu
Stromal hipertekozis
Over tümörleri
• Lipoma
• Luteoma
• Stroma hücreli tümör
• Hilar hücreli tümör
Hilar hücre hiperplazisi
Steroidogenez defektleri
•17 hidrosteroid
dehidrogenaz eksikliği
eksikliği
•Aromataz eksikliği
•Tip-2 3 beta
hidroksisteroid
dehidrogenaz eksikliği
IV- İdiyopatik
Obezite
Artmış organ duyarlılığı
171
• Müge Gökçe, Feyza Darendeliler
Şekil 1 .
172
Ferriman-Gallwey değerlendirme tablosu
Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm •
173
• Müge Gökçe, Feyza Darendeliler
Adolesan kızlarda; hirsutizm nedenlerini gonadal, adrenal ve periferik
nedenler olmak üzere üç ana grupta toplayabiliriz. Hirsutizm nedenleri Tablo
3’de özetlenmiştir. Çok nadir görülen bazı olgularda, germ hücreli ya da diğer
tümörler aşırı androjen üretimine yol açarlar. İdiyopatik hirsutizm ise; normal
serum androjen düzeyine rağmen, 5α redüktaz enziminin derideki aktivitesinin artmış olmasına bağlı olarak gelişir.3 Diazoksit, minoksidil, fenitoin ve
siklosporin gibi ilaçların kullanımı da hirsutizme yol açabilir.3
ADRENAL KAYNAKLI NEDENLER
Konjenital Adrenal Hiperplazi (KAH)
Adrenal kaynaklı hirsutizmin en sık nedenidir. Steroid biyosentezinde
gerekli adrenokortikal enzimlerden birinin aktivitesinde, otozomal resesif
geçen bir defekt sonucu azalma ile ortaya çıkan konjenital adrenal hiperplazilerin daha hafif ve farklı mutasyonlarla oluşan nonklasik (NKKAH) formları; hirsutizme yol açar. Adrenokortikal enzimlerin eksikliğinde; kortizol
sentezinin azalması ile negatif geri bildirim ortadan kalkar ve ACTH stimülasyonunun artmasıyla aşırı androjen sentezi başlar. NKKAH içinde en sık
olan 21-hidroksilaz eksikliğidir. Prematür adrenarşla gelen çocuklarda %0-40
arasında, hirsutizm ve/veya menstrüasyon bozukluğu ile gelenlerde %1-30
gibi değişken oranlarda bildirilmektedir. Nonklasik 21 hidroksilaz eksikliğinin toplumda sıklığı 1/100-1/1000 arasında verilmektedir.4,5 Foliküler fazda
sabah alınan 17-hidroksiprogesteron (17OHP) düzeyinin 2ng/ml’nin üzerinde
veya ACTH uyarılı 17OHP düzeyinin 12ng/ml üzerinde olması tanı koydurucudur.6 Kesin tanı moleküler analiz ile konur.
Fonksiyonel Adrenal Hiperandrojenizm
Abartılı adrenarş veya izole adrenal androjen artışı olarak tanımlanır.
Bazal ve/veya ACTH uyarısı sonrası hafif DHEA-S artışı ile beraber androstenedion ve 17OHP artışı da vardır. Bu adrenal androjen artışının nedeni tam
olarak bilinmemekle beraber bazı yazarlar tarafından fonksiyonel adrenal
hiperandrojenemi olarak
adlandırılmakta ve 17 hidroksilaz (17OH) veya
17-20 liyaz aktivite artışına bağlanmaktadır.
Cushing Sendromu Hastalığı
Cushing Sendromu ya da hastalığı sadece glikokortikoid fazlalığı bulgularına yol açmaz aynı zamanda hirsutizm veya virilizm bulguları da gösterebilir.
Hirsutizmin nadir görülen nedenleri arasındadır. 2-4 yaş altı çocuklarda %75
174
Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm •
oranında adrenal tümörden, 10 yaş üzeri çocuklarda ise %75 hipotalamo-hipofizer sistemden kaynaklanır. Hirsutizm ise %75-80 arasında görülür. Obezite,
aydede yüzü, stria ve hipertansiyon gibi hiperkortizolemi bulguları sıklıkla
hirsutizme eşlik eder. Adrenal tümörlerden kaynaklanan Cushing sendromlu
olguların yaklaşık %40’ında tek başına hiperandrojenemi ve virilizasyon bulguları bulunur.
Adrenal Tümörler
Adrenal adenom ya da karsinomlar serum DHEA ve DHEA-S düzeylerinde aşırı artışa neden olabilirler. Bu olgularda hiperandrojenizm bulguları aniden ortaya çıkar ve hızla ilerler. Çoğunlukla virilizm bulguları da eşlik eder.
Bazı adrenal tümörlerde, Δ4-AS ve testosteron düzeyleri de artış gösterebilir.
Radyolojik ve hormonal değerlendirme sonrası tümörün bir an önce çıkarılması gerekmektedir.
Hiperprolaktinemi
Hiperprolaktineminin en sık nedeni prolaktinomadır. Hiperprolaktinemi,
menstürel bozukluklara, galaktoreye ve infertiliteye yol açabilir. Prolaktin
düzeyi yüksek olan kızlarda, serum DHEA ve DHEA-S düzeyleri yüksek saptanır.7 Hiperprolaktinemisi olan olgularda ACTH uyarısına Δ4-AS ve kortizol
yanıtlarının yüksek olduğu gösterilmiştir.8 Ayrıca prolaktin androjenlerin
doku düzeyinde etkilerini göstermelerinde rol oynar.9 Polikistik over sendromuna da, hiperprolaktinemi eşlik edebilir.
OVER KAYNAKLI NEDENLER
Polikistik Over Sendromu (PKOS)
PKOS; klinik ve/veya biyokimyasal hiperandrojenizm bulguları (hirsutizm, akne, virilizm) ve kronik anovülasyon (amenore, oligomenore, polimenore ve infertilite) ile karakterize bir tablodur. PKOS’na insülin direnci ve obezite
eşlik edebilir. Görülme sıklığı %4-7’dir. PKOS semptom ve bulguları püberteden sonra ortaya çıkar. Serbest ve total testosteron, Δ4-AS düzeyi ve LH/FSH
oranı yükselmiş, IGF-1 düzeyi ise azalmıştır. PKOS’lu olguların %31-35’inde
glikoz toleransı bozuk bulunmuş, %7,5-10’nunda ise tip 2 diyabet saptanmıştır.10 Aşırı insülin karaciğerden cins hormon bağlayan globulinin sentezini
azaltarak serbest testosteron düzeyini arttırır. Bu da LH’da artışa ve FSH’da
baskılanmaya yol açar. PKOS’ndaki kronik hiperandrojenizmin nedeni bu
şekilde açıklanmaktadır.
175
• Müge Gökçe, Feyza Darendeliler
Tablo 4. Dekzametazon süpresyon testi
Kortizol, serbest testosteron, DHEAS
Deksametazon 1mg/m2 x 5gün
Androjenler
baskılı değil
Androjenler
baskılı
Kortizol
baskılı
Kortizol
baskılı değil
Anormal
ACTH testi
Normal
ACTH testi
PKOS Tümör
Cushing
KAH
Hiperprolaktinemi
İdyopatik
Androjen Salgılayan Over Tümörleri
Androjen salgılayan over tümörlerine çocukluk yaş grubunda oldukça az
rastlanır. Hızlı gelişen tablolarda ve özellikle Δ4-AS ya da testosteron düzeyinin belirgin olarak artmış olduğu olgularda akla gelmelidir. Over tümörlerinin en sık görüleni germ hücre kaynaklı olanlardır.
Aromataz Eksikliği
Aromataz enzimi; testosteronu periferde östrojene dönüştüren bir enzimdir. Eksikliğinde; hirsutizm, kliteromegali, primer amenore ve overlerde çok
sayıda kist görülebilir. Bu olguların serum testosteron ve LH düzeyleri yüksek, östrojen düzeyleri düşüktür.
AYIRICI TANI
Hirsutizm tablosunda başvuran bir olgudan önce ayrıntılı bir öykü alınmalı ve dikkatlice fizik muayenesi yapılmalıdır. Öyküde etnik köken, aile
öyküsü, bulguların ortaya çıkışı zamanı ve ilerleme hızı sorgulanmalıdır. Ferriman-Gallwey skorlama sistemine göre hirsutizmin derecesi değerlendirilmelidir. Kliteromegali, ses kalınlaşması gibi virilizm bulgularının ve menstrüel
bozuklukların eşlik edip etmediği iyice sorgulanmalıdır. İlk basamak olarak,
serum 17-OHP, DHEA-S, Δ4-AS ve total/serbest testosteron düzeyleri ölçülmelidir. Eğer bu hormonların serum düzeyleri normal saptanırsa, idiopatik
hirsutizm olabileceği düşünülerek cins hormonu bağlayan globülin (SHBG)
düzeyine bakılmalıdır.
Peripübertal kızlarda zaman içinde yavaş gelişen hirsutizm/akne hikayesi ve belirgin menstrüel bozukluklar söz konusu ise, PKOS, nonklasik KAH,
idiyopatik adrenal hiperandrojenizm, tiroid hastalıkları ve hiperprolaktinemi
176
Çocuk ve Adolesanlarda Hiperandrojenizm •
akla gelmelidir. Serum 17-OH P, androstenedion, DHEA-S, testosteron, LH,
FSH, sT4, TSH, prolaktin düzeylerine bakılmalıdır.
Virilizm bulgularının eşlik etmediği olgularda adrenal tümör olasılığı oldukça düşüktür ancak oldukça yüksek DHEA ve DHEA-S (>700 g/dl)
düzeylerinde adrenal tümör unutulmamalıdır. Böyle bir durumda batın ultrasonografisi, ileri görüntüleme yöntemleri yapılmalıdır. Dekzametazon süpresyon testi ayırıcı tanıda yardımcı olabilir (Tablo 4).
Hiperprolaktinemi olgularında ise, öncelikle bu duruma yol açabilecek
bir ilaç kullanımı (antipsikotik ya da oral kontraseptif) sorgulanmalıdır. Daha
sonra prolaktin salgılayan bir hipofiz adenomunu atlamamak için hipotalamo-hipofizer bölgeyi ayrıntılı gösteren bir görüntüleme yapılmalıdır.
LH düzeyi ile beraber özellikle serbest testosteron (>200ng/dl) ve Δ4- AS
(>3,5ng/ml) düzeylerinin yükseldiği olgularda mutlaka over görüntülemesi
ve serum Δ-hCG incelemesi yapılarak PKOS, androjen salgılayan over tümörü
ya da hCG üreten germ hücreli tümörler dışlanmalıdır. PKOS’lu olgularda ya
da ovarian steroid enzim defektlerinde, LHRH stimülasyon testinde LH cevabı yüksek saptanır.11 Bu durumda mutlaka jinekolojik muayene, gerekirse
laparoskopi, önerilmelidir.
TEDAVİ
Hiperandrojenizmde tedaviyi başlatabilmek için öncelikle etiyolojinin doğru olarak saptanması gerekmektedir.
A. Nonklasik KAH/İdiyopatik Adrenal Hiperandrojenizm
Aşırı adrenal androjen sentezinin baskılanması düşük doz oral glikokortikoid tedavisi ile sağlanabilir. Çocukluk çağında tercih edilen 10-15 mg/m2/
gün 2-3 dozda olmak üzere hidrokortizondur. Stres durumlarında doz 2-3 katına arttırılabilir. Daha ileri yaşlarda ise tercih edilen gece yatarken 0,25-0,375
mg dozunda dekzametazondur. Tedavi başlangıcından yaklaşık 2-3 ay sonra
menstürel düzensizlikler ortadan kalkarken, 1 yıl sonra ise hirsutizm bulguları kaybolur. Tedavi sırasında düzenli aralıklarla serum 17-OH P, Δ4-AS ve
DHEA düzeylerine bakılmalıdır.
B. Polikistik Over Sendromu / Stromal Hipertekosis
İnsülin direncinin ve/veya obezitenin eşlik ettiği PKOS’lu olgularda; öncelikle hiperandrojenizmin asıl nedeni olan hiperinsülineminin tedavi edilmesi
şarttır. Bu nedenle öncelikle diyet ve egzersiz önerileri ile tartı kaybının sağ-
177
• Müge Gökçe, Feyza Darendeliler
lanması gerekmektedir. Bunun yeterli olmadığı durumlarda bazı farmakolojik
ajanlara başvurulur.
Metformin hidroklorid; intestinal glikoz emilimini, hepatik glikoz üretimini azaltıp, periferik dokularda glikoz kullanımını arttırarak etkisini gösterir.12
Günde 1000-2000 mg olarak – 2 ya da 3 dozda- kullanıldığında glisemik parametreleri düzenler, insülin düzeyini düşürür. Böylelikle menstürel siklüs düzene girer. Troglitazon; insülin duyarlılığını arttıran başka bir ilaçtır. PKOS’lu
olgularda; günde 400-600 mg kullanımı ile tüm glisemik parametreleri ve
ovülasyonu düzene sokmaktadır. Çocuk ve adolesanlarda kullanımı önerilmemektedir.
Eğer PKOS’lu olgularda ana sorun hirsutizm ise; kombine oral kontraseptiflerle beraber anti-androjen tedavi kullanılabilir. Anti-androjen tedavi idiyopatik hirsutizm tedavisinde anlatılacaktır. Siklik kombine oral kontraseptif
kullanımı ile, uzun dönemde serbest östrojene bağlı gelişebilecek endometrial
hiperplazi riski ortadan kalkmış olur.
Siklik oral kontraseptif ile beraber, gonadotropin salgılatıcı hormon
(GnRH) analog tedavisi kemik mineral yoğunluğunun korunması açısından
önemlidir. Bu kombine tedavi ile, over kaynaklı androjen sentezi azalıp, cins
steroidlerini bağlayan globülin (SHBG) düzeyi artar. Bu nedenle, bu tedavi
protokolü PKOS ya da stromal hipertekozis olgularında oldukça başarılıdır
Hiperprolaktineminin eşlik ettiği PKOS’lu olgularda dopamin agonisti
olan bromokriptin tedavisi de önerilmektedir. Böylece menstürel siklüs düzene girmekte, ancak hirsutizm üzerine etkileri tam olarak bilinmemektedir.
C. İdiyopatik Hirsutizm
İdiyopatik hiperandrojenizm olgularında, anti-androjenik ilaçlar ilk tercihtir. Ancak; tüm anti-androjenik ilaçların teratojenik olduğu tedavi sırasında
unutulmamalıdır.
Spironolakton (100-400 mg/gün); dihidrotestosteronun reseptörüne bağlanmasını engelleyerek anti-androjenik etkisini gösterir. Uzun süreli kullanımda deride 5α redüktaz aktivitesini azaltmaktadır.
Siproteron asetat; progesteronun sentetik bir analogudur. Hem anti-androjenik hem de anti-gonadotropik etkisi vardır.13 Düşük doz östrojenle beraber
178
Download