Çocuklarda Davranış Ve Uyum Sorunları Psikolojik Danışman YaseminKAPLAN HOŞGELDİNİZ Davranış Bozukluğu Nedir? Davranış, bireyin gözlenebilen eylemleridir.Uyum ise bireyin sahip olduğu özeliklerinin kendi benliğiyle içinde bulunduğu çevre arasında dengeli bir ilişki kurabilmesi ve bu ilişkiyi sürdürebilmesi şeklinde tanımlanabilir. Çocuğun bir sınırdan sonra çevresiyle olan ilişkilerinin bozulması ise uyumsuz davranışları doğurur. Gelişim evrelerinin getirdiği doğal zorluklara yakın çevreninin olumsuz etkileri katıldığında çocukta bunlara tepki olarak çoğunlukla duygusal düzeyde bozukluklar görülebilir. Bu olumsuz tepkilere UYUM VE DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI denir. Davranış bozuklukları çocuğun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı,iç çatışmalarını davranışlarına aktarması sonucu ortaya çıkar. Hırçınlık, sinirlilik, saldırganlık, inatçılık, yalan, çalma, küfür gibi davranışlar davranış bozukluklarına girer. Önemli Çocuklar, gelişim dönemlerdeki sorunların çözümünde engellerle karşılaşırlarsa,olağan olarak nitelendirilen bu sorunların çözümü sonraki gelişim dönemlerine ve ileriki yaşlarına ertelenir Bir çocuğun davranışının bozukluk sayılabilmesi için bazı ölçütler gerekir. Bu ölçütler: 1-Yaşa uygunluk: 3-5 yaş çocuğu dikkat çekmek ister. Hayal dünyası çok geniş olduğu için inanılmaz öyküler anlatabilir. Henüz yalanla yalan olmayanı ayırt edemezler. Bu nedenle bu yaşlardaki çocukların anlattıkları yalan olarak kabul edilmezken, 11-14 yaşlarındaki çocuklarda görülen yalan normalden sapan bir davranış olarak kabul edilir. 2-YOĞUNLUK: Bir davranışın bozukluk olarak kabul edilmesindeki 2. Ölçüt yoğunluktur. Ör; 5 yaş çocuğunda öfke ve huysuzluk doğalken, bu davranış başkasına fiziki zarar verme şekline dönüşürse, davranış bozukluğu kategorisine girer. 3-SÜREKLİLİK: Çocuğun belirli bir davranış türünü ısrarlı bir biçimde ve uzun zaman devam ettirmesidir. 4-CİNSEL ROL BEKLENTİLERİ: Erkeklerde kızlara oranla daha saldırgan olmaları beklenirken, davranışları ile erkeklere benzer saldırgan davranan kızların davranışları normalden sapan davranış kategorisine girer. Çocuklarda sık görülen davranış bozuklukları: • • • • • • • • • • • • • Saldırganlık Çalma Yalan Küfür Tikler Okul korkusu Dışkı kaçırma Altını ıslatma Tırnak yeme Kekemelik Parmak emme İnatçılık Dikkat eksikliği, Hiperaktivite Saldırganlık • Saldırganlık, çocuğun genellikle kendi akranlarına ve başkalarına vurması, ısırması, tekmelemesi, eşyaları fırlatması ve tükürmesi gibi zarar vermeyi hedefleyen davranışlarda bulunmasıdır. Saldırganlık çocuklarda belli dönemlerde normal bir tepki biçimi olarak kabul edilebilir. Saldırganlığın Nedenleri • Saldırgan davranışların yetişkinler tarafından ödüllendirilmesi ve pekiştirilmesi. Bu durum genellikle geleneksel kültürde çok görülür. Geleneksel kültürde erkek çocuğun saldırganlığı onaylanır. (Örneğin; Kavga eden çocuğa ailesi tarafından “aferin” veya “seni döveni sen de döveceksin” denmesi) Saldırganlığın Nedenleri • • Çocuğun yetişkinlerden gerekli anlayışı, sevgiyi ve kabulü görmemesi. Televizyon ve bilgisayar oyunları, kitle iletişim araçlarının olumsuz etkisi. Saldırganlığın Nedenleri • • • Ana-babanın aşırı otoriter ve baskıcı tutumları, buna bağlı olarak yaşanan iletişim problemleri. Çocuğun anababasından dayak yemesi. Biyolojik olarak çocuğun beyin zarı iltihabı, beyin zedelenmesi gibi fizyolojik sorunlar yaşaması. Saldırgan Davranışlar Konusunda Aileye Öneriler Öncelikle ana-baba olarak çocuğa saldırganlık modeli olmayın. Saldırgan davranışlara tolerans göstermeyin Saldırgan davranışları kesinlikle dayakla cezalandırmayın! Dayak atılan çocukta düşmanlık duyguları gelişir ve pekişir. Çocuk sinirliyken onunla tartışmayın, sakinleşmesini bekleyin ve daha sonra yaptığı davranış ile ilgili konuşun Saldırgan Davranışlar Konusunda Aileye Öneriler Çocuğa sosyal gelişimine uygun çeşitli sorumluluklar verin. Böylece çocuğa başarma duygusunu yaşatmış olursunuz. Çocuğa yaptığı bu davranışların dezavantajlarını gösterin. Saldırgan davranış göstererek isteklerini elde edemeyeceğini ona anlatın Çocuğun sportif faaliyetlerde bulunmasına ve belirli bir süre dışarıda oynamasına izin verin. Bu enerjisini boşaltmasını sağlayacaktır. Kızgınlıktan kurtulması için alternatifler bulun Saldırgan Davranışlar Konusunda Aileye Öneriler Çocuğa şiddet içeren televizyon programları seyrettirmeyin. Çocuğunuzla mümkün olduğunca daha çok ve kaliteli zaman geçirin. Çocuğun sergilediği saldırgan davranış başkalarının güvenliğini ciddi bir şekilde tehdit etmedikçe bu davranışın üstünde durup çocuğa baskı yapmayın. Küfür Nedir? • İnsanların genellikle kızgınlık, öfke veya engellenmelerle karşılaştıklarında kendilerini ifade etmek için kullandıkları kötü kelimelere denir. Küfür Davranışının Nedenleri • • • • • Anne-baba veya etrafındaki yetişkinleri model alması. Yetişkinlerin ilgisini çekme isteği. Büyüdüğünü ispat etme çabası. Kızgınlık ve öfke durumlarında. Küfür eden akranları arasında kabul görme isteği. Küfür Davranış İçin alınabilecek Önlemler • Örnek oluşturma:Eğer kaba ve küfürlü bir konuşma eğilimini kendinizde engelleyebiliyorsanız, çocuğunuzda bu kontrolü sizi taklit ederek öğrenecektir. • Dürtülerini ifade edebilme:Eğer çocuk, size olan kızgınlıklarını rahatlıkla dile getirebiliyorsa, bu özgürlüğe sahip ise, olumsuz duygularını belirtmek için daha az küfürlü sözcük kullanacaktır. • Tartışma:Bu kelimeler bir kağıda yazılarak tanımlanır ve daha sonra tartışılır. • Önemsememek:Çocuklar kötü sözcükler kullandığında,annebabalar bu duruma pek fazla üzülüp şaşırmıyorlarsa, çocukların bu sözcükleri söylemeleri için bir nedenleri kalmayabilir. Küfür Davranış İçin alınabilecek Önlemler • Çocuğunuza iyi model olun. Eğer siz küfür ederseniz çocuğunuzda eder. • Çocuğunuz küfrettiğinde kesinlikle şiddet ve tehdit kullanmayın. • Çocuğunuzun küfür etmesine tanık olduğunuzda birden aşırı tepki vermeyin. Bir süre duymazlıktan gelin. • Küfür içeren televizyon programlarından uzak tutun. Çalma Davranışı • Erken çocukluk çağından itibaren bir şeyi izinsiz olarak almak sık görülen bir durumdur. 6-7 yaşına kadar çocuğun bu çeşit eylemleri, çalmak olarak kabul edilmemelidir. Mülkiyet hissi gerçek anlamda ancak 7-8 yaştan sonra gelişecektir. Çalma Davranışı • Oyun çağındaki çocuk bir oyuncağın kendisine ait olup olmadığını bilmekle beraber, değeri hakkında bir fikri yoktur. Çoğu zaman kendi oyuncaklarını bırakır, başkalarının oyuncaklarını alır. İstendiğinde vermez. 6-8 yaşlarında ve hatta daha da büyük çocuklarda ebeveynlerine ait değerli ya da değersiz şeyleri saklamak sık görülen bir davranıştır. Çalma Davranışı • Aile içinde hırsızlık gibi yorumlanabilen böyle durumlarda, ebeveynlerden yeterli sevgiyi sağlamayan çocuğun onlara ait bir eşya ile tatmin yolu araması söz konusu olabilir Çalma Davranışlarının Altında Yatan Nedenler Zorunlu temel ihtiyaçların karşılanmaması Diğer insanların sahip olduğu şeylerden mahrum bırakmak. Çocukta mülkiyet fikrinin geliştirilememesi. Kleptomani: Sadece çalmanın verdiği haz, kişiyi çalmaya iter Çalma Davranışı için Çözüm Önerileri • Çocuklara bazı isteklerini kontrol etmeyi öğretmek, bu konuda onlara ciddi bir biçimde yardım etmek • Toplumsal değerler olarak mülkiyet kavramını ve başkalarının ve başkalarının mülkiyet haklarında saygı oluşturmak Çalma Davranışı için Çözüm Önerileri • Çocuklara 7-8 yaşlarından itibaren, düzenli olarak harçlık verilmesi, eğitimsel planda önem taşır. Harçlık yaşa, ekonomik olanaklara ve koşullara göre değişir. • Anne-babalar, başkalarının haklarına saygılı bireyler olarak, çocuklarına iyi örnekler sunmalıdırlar. Ana-babalar sağlıklı örnekler olmadıkları sürece bu doğrultuda alınacak önlemlerin yararı yoktur. Çalma Davranışı için Çözüm Önerileri • Çocuğun kendisine ait eşyalarının olmasını sağlamak gerekir • Çocuğun aldığı eşyayı özür dileyerek geri vermesini sağlayın Çocuğunuza ihtiyacı olduğunda ödünç eşya almanın yolları öğretin Yalan • Yaşantımızda yalanı hiç sevmediğimizden ve yalanın ne kadar kötü olduğundan bahsederiz. Ancak bazen karşımızdaki insanları kırmamak, bazen başkalarının hayranlığını kazanmak bazen de kendimizi savunmak için bir şekilde yalan söyleyebiliriz.. Yalan Nedir? Yalan, insanları aldatmak amacı ile uydurulmuş kasıtlı davranış veya sözdür. Yalan • Çocuklarda 7 yaşından önce söylenenler yalan olarak kabul edilmez. Çünkü bu yaş dönemindeki çocukların inanılmaz bir hayal dünyaları vardır ve gerçekle gerçek olmayanı ayırt edemezler. Anlattıkları şeyler bazı ebeveynler tarafından yalan kabul edilir. Hâlbuki çocukların söyledikleri ve anlattıkları kandırma ve yanıltma amacı taşımaz. ÖNEMLİ Yaşamın ilk 5 yılında çocuğun yalan söylemesi konusunda endişe etmeye gerek yoktur. Gerçeğe sadık kalma çocukta giderek gelişen bir durumdur. Çocuğun gerçeğe sadık kalması konusunda ısrar etmek ve çocuğa yalan söylediğini kanıtlama girişiminde bulunmak yanlıştır. Çocukça açıkça anlaşılan bir yalan söylediği zaman, endişeyle karşılanmamalıdır. Yalanın Nedenleri Baskıcı ve otoriter anne-baba tutumları. Anne-babanın olumsuz model olması Ailenin, çocuğa üstesinden gelemeyeceği sorumluluklar yüklemesi Aile kurallarının çok katı olması Çocuğa şiddet uygulanması. Çocuğun başkalarının hayranlığını kazanmak istemesi. Örneğin; Arabaları olmadığı halde arkadaşlarına arabalarının olduğunu söylemesi gibi. Ailenin çocukla olan iletişiminin bozuk olması Çocuğun sık sık eleştirilmesi ve başkalarıyla kıyaslanması Çocuğun mükemmelliğe zorlanması Yalan Davranışı için Çözüm Önerileri • Eğer anne-baba olarak yalan söylerseniz, çocuğunuzda yalan söyleyecektir. • Çocuğunuza aşırı tepki göstermeyin ve ağır cezalar vermeyin. Aksi takdirde çocuğunuz cezadan kurtulmak için yalan söylemeye devam edecektir. • Çocuğunuza üstesinden gelemeyeceği sorumluluklar vermeyin. • Yumuşak ve hoşgörülü olun. • Kurallarınızı çocuğunuzun yaşamını fazla sınırlandırıcı ve baskıcı olabilecek şekilde koymayın. Yalan Davranışı için Çözüm Önerileri • Çocuğunuzu başkalarına karşı kullanmayın. Örneğin; Bir babanın telefon çaldığında kendisi için “yok” dedirtmesi. • Asla çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamayın. • Çocuğunuzla iletişiminiz olumlu olsun. Böylece çocuğunuz yalana başvurmak zorunda kalmaz. İsteklerini, beklentilerini, sıkıntı ve kaygılarını sizinle rahatça paylaşabilir. • Çocuğunuza kesinlikle “yalancı” etiketi yapıştırmayın. Aksi takdirde çocuk bu etiketin gerektirdiklerini yerine getirerek yalana devam eder. Yalan Davranışı için Çözüm Önerileri • Çocuğunuza doğruyu söyletmek için; "Doğru söylersen ceza vermeyeceğim" dedikten sonra, çocuk doğruyu söyleyince aşırı tepki vermek ya da şiddet uygulamak çocukta yalanı pekiştirir. Bu nedenle verdiğiniz sözleri yerine getirin ve çocuğunuzu cezalandırmayın. Tırnak Yeme Davranış Bozukluğu Tırnak yeme alışkanlığı psikolojik kökenlidir. Kendini gergin, sıkıntılı ve öfkeli hisseden çocuğun bunları dışa vurumu olarak kabul edilir. Kişilik olarak hassas ve sinirli çocuklarda daha sık görülür. Tırnak yeme ve parmak emme alışkanlığı, tırnak yeme alışkanlığına çoğunlukla 3-4 yaşlarından önce başlamaz. (Çok ender olarak 5 aylık gibi erken bir dönemde görülebilir). Çocukların % 33’ünde tırnak yeme davranışı görülür. Tırnak yiyen çocukların ailelerinin çoğunda Tırnak yiyenlere rastlanmaktadır. Bunun içinde Tırnak yemenin bir taklit olduğu ve büyükleri taklit etmek suretiyle öğrenildiği ileri sürülmektedir. Tırnak Yeme Davranışının Nedenleri GÜVENSİZLİK Tırnak yeme bir güvensizlik belirtisi olarak kabul edilir. Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitimin uygulanması, çocuğun sürekli azarlanarak eleştirilmesi, kıskançlık, yeterli ilgi ve sevgi görememe sıkıntı ve gerginlik başlıca nedenlerdir. Tırnak Yeme Davranışının Nedenleri Anne Baba Yaşantısı Anne babanın yaşantısı da önemli bir etkendir. Anne baba geçimsizlikleri anne babanın sık sık kavga etmesi ailedeki sorunlar çocuklarda Tırnak yeme gibi davranışlara neden olur. Tırnak Yeme Davranışının Nedenleri Çocuklar Arasında Ayırım Ayrıca anne babanın çocuklar arasında ayrım yapması çocuklar arasında kıskançlığa yol açar. Bu da dolaylı Şekilde kendini Tırnak yeme olarak gösterir. Tırnak Yeme Davranışının Nedenleri • Ailede herhangi bir bireyin Tırnak yeme davranışı göstermesi doğal olarak çocuğun ilgisini çekecektir. • Tırnak yeme davranışı olaylara bağlı olarak gelişebilmektedir. Çocuğu tedirgin eden herhangi bir olay veya çevrede onun için hoşnutsuzluk yaratacak herhangi bir durum bu davranışı göstermesine yol açar. Alınabilecek Önlemler • 3 – 4 Yaşına Kadar görmemezlikten gelin En etkili yöntem 3-4 yaşlarına kadar bu alışkanlığın anne baba tarafından görmezlikten gelinmesidir. Daha sonra bu Alışkanlık devam ederse; çocuğun gerginlik ve uyumsuzluk nedenleri iyice araştırılmalı ve bunlar saptanarak çözüm getirilmeli. Çocuğu azarlamak, korkutmak, ceza vermek gibi zorlayıcı yöntemlerin uygulanması yararlı olmamaktadır. Hatta kimi zaman daha ağır duygusal problemlerin çıkmasına neden olabilir. Alınabilecek Önlemler • Çocukları korku kaygı yaratacak durumlardan uzak tutmak gerekir. Küçük çocukların kaygı korku verici televizyon filmlerini izlemeleri, kavgalı olaylarda bulunmaları çocuğu heyecanlandıracağı için sakıncalıdır. • Tırnak yiyen çocuklara geceleri yatarken eski hafif eldivenleri giydirmek. Çocuk gece tırnaklarını yemek veya ısırmak istediğinde hatırlatıcı olması bakımından yararlı olabilir. Alınabilecek Önlemler • Parmak ve tırnağa acı fakat zararsız bir sıvı sürülebilir. Bu hem hatırlatıcı ve hem de tırnağını ağzına götürdügü zaman acı ile birleştiğinde terk etmeye yardımcı olabilir. • Çocukların ilgisi başka yöne çekilebilir. Sinema, televizyon izlerken veya radyo dinlerken onun ağzını çiğneyecek bir şeyle meşgul etmek tırnak yemenin ve ısırmanın yerine gelecek bir etkinlik olabilir. Çocukları ara sıra başarılarından dolayı ödüllendirme bazı durumlarda yarar sağlayabilir. Ancak bunun kısıtlı ve uygun şekilde kullanılması gerekir. Alınabilecek Önlemler • Son söz ve bir önlem olarak Tırnak yemenin ve ısırmanın çok kötü bir Alışkanlık olmadığı ve bunu isteyenlerin kolaylıkla terk edebilecekleri çocuklara anlatılmalıdır. Çocuk buna inandırıldığı zaman bu alışkanlıktan vazgeçmek için çaba gösterecektir. Çünkü diş etkenler çocuğun bu alışkanlıktan vazgeçmesine fazla etkili olmamakla Bazı hallerde alışkanlığın kökleşmesine ve başkalarını kızdırmak ve huzursuz etmek için bir araç olarak kullanılmasına neden olmaktadır. Tanım • Kıskançlık, sevilen birinin başkası ile paylaşılmasına katlanamamaktır. kıskançlığın içgüdüsel yani doğuştan getirdiğimiz genlerimize şifrelenmiş olduğu ileri sürülmektedir. Yaşamın her döneminde görülebilir ancak çocuklukta biraz daha yoğun yaşanabilir. Bu duyguyla ilk tanışma iki yaş civarındadır. Tanım Özellikle küçük çocuklarda yeni doğan kardeşi kıskanma kimi zaman yaşamı etkileyecek ve davranış bozukluğuna neden olacak derecede yoğun yaşanabilen bir duygu olabilmekte ve yardım gerektiren bir hal alabilmektedir. DUYGUSAL BELİRTİLER • Kardeş kıskançlığı, kendine acıma, üzüntü, küçük düşme korkusu, can sıkıntısı, öfke, nefret ve intikam alma düşüncelerinin yanı sıra sevgi, koruma ve yakınlık hissetme isteği gibi karışık duyguların bir bileşiminden oluşmaktadır. Bu duygulardan en etkili olanları öfke, kendine acıma ve üzüntü duygularıdır. DAVRANIŞSAL BELİRTİLER • Yemek Yememe zayıflama • • • • • Kabus Görme Alt Islatma Sinirli Tavırlar Sergileme Okul Fobisi Anneden Ayrılmak İstememe Nefret etme ve Vurma davranışı Sergileme • Sevilip Sevilmediklerini Sorma ÖNERİLER • Kardeşi doğmadan önce ona anlayabileceği bir dilde aileye yeni bir üyenin geleceği, evdeki ortamın her zamankinden daha heyecanlı ve karışık olabileceği, örneğin eve sık sık misafirlerin gelip gideceği, annenin hem yorgun olacağı hem de bebekle daha çok vakit geçirmek zorunda kalacağı, çünkü küçük bir bebeğin gereksinimleri olduğu ama aynı şeylerin o doğduğunda da yaşandığı ve her şeyin zamanla tekrar düzene gireceği anlatılabilir. Böylece çocuk psikolojik olarak daha hazırlıklı olacaktır. Bunları anlatmak için son ana kadar beklenmemelidir ÖNERİLER • GERGİN OLMAYIN • ANNE –BABA İŞ BÖLÜMÜ YAPMALI • HEM SÖZEL HEM DE DAVRANIŞLARLA ONU SEVDİĞİNİZİ İFADE EDİN • HER ÇOCUĞUN İHTİYACINA GÖRE NİTELİKLİ ZAMAN AYIRIN • EŞİT SEVMEK YERİNE HERKESİN SEVGİSİNİN AYRI VE ÖZEL OLDUĞUNU HİSSETİRİN • KISKANMASIN DİYE AŞIRI HOŞGÖRÜLÜ DAVRANMAYIN ÖNERİLER • KARDEŞİNİ SEVMEK ZORUNDA OLDUĞUNU SÖYLEMEYİN. • BEBEĞE BÜYÜK ÇOCUĞUN YANINDA AŞIRI SEVGİ GÖSTERİSİNDE BULUNMAYIN • BÜYÜK ÇOCUĞA AİT EŞYALARI ONUN İSTEĞİ DOĞRULTUSUNDA KÜÇÜK KARDEŞİNE VERİN. • BİRLERİNE YAKINLAŞABİLECEKLERİ ORTAMLAR HAZIRLAYIN. • BEBEĞE ZARA VERMESİNE İZİN VER,LMEYECEĞİ KESİN BİR DİLLE ANLATILMALI • KARDEŞ KAVGALARINDA SUÇLU ARAMAYIN . • ALTINI ISLATMA Altını ıslatmayı, tekrarlayıcı nitelik taşıyan istem dışı idrar kaçırma olarak tanımlayabiliriz. ALTINI ISLATMANIN NEDENLERİ Genellikle %75 kalıtımsal olduğu bilinmektedir Organik bozukluklar; Mesane kapasitesinin yeterli olmaması, ağır uyku, böbrek ve bağırsak bozuklukları gibi, Psikolojik faktörler; Kaygının bilinçdışı ifade edilmesidir Yanlış ve baskıcı tuvalet eğitimi verilmesi Sosyo-ekonomik durumu düşük ailelerin çocuklarında sık görülür Travmatik yaşantılar etkiler Çocuğun sık sık üşütmesi ALTINI ISLATMA KONUSUNDA AİLEYE ÖNERİLER Öncelikle çocuğunuzu mutlaka bu konuda uzman bir doktora götürün Çocuğunuza karşı kesinlikle baskıcı ve cezalandırıcı yaklaşmayın Onunla alay edip başkalarına söylemekle tehdit etmeyin ALTINI ISLATMA KONUSUNDA AİLEYE ÖNERİLER UYUMADAN BİRKAÇ SAAT ÖNCE SIVI TÜKETİMİNİ AZALTIN UYKUYA DALDIKTAN 1 SAAT SONRA TUVALETE KALDIRIN SABAHA KARŞI 1 KEZ DAHA TUVALETE KALDIRIN ALTINI ISLATMA KONUSUNDA AİLEYE ÖNERİLER TUVALETE KALDIRDIĞINIZ DA TAM UYANIK OLDUĞUNDAN EMİN OLUN GECE EĞER ALTINI ISLATIRSA KIYAFETİNİ DEĞİŞTİRME SORUMLULUĞUNU ÇOCUĞA VERİN KESİNLİKLE BEZ BAĞLAMA YATAĞINA SU GEÇİRMEYEN ALEZ SERME GİBİ DAVRANIŞLARDA BULUNMAYIN DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER