79362-Temel-Elektronik-1-ve-2.-Modul

advertisement
MODÜL 1: FİZİKSEL BÜYÜKLÜKLERİN ÖLÇÜLMESİ
A. UZUNLUK ÖLÇÜMÜ: Belirli iki nokta arasındaki mesafe ya da farka uzunluk
denir. Uzunluğun günümüzde kabul edilen birimi metredir. Metre, uluslararası bir kuruluş olan Sisteme
International d’Unites (SI) yani Uluslararası Birim Sistemi tarafından tanımlanmıştır. Uzunluk birimleri
10’ar 10’ar büyür ve küçülür. Dünyada farklı alanlar, farklı sektörler için başka uzunluk birimleri de
kullanılmaktadır. Örnek: Denizciler deniz mili, karada çalışanlar kara mili, elektronik ve bilgisayar
sektöründe inç gibi.
Uzunluk
Karşılığı
1ıı (inç)
2,54 cm
1 ayak
30,48 cm
1 yarda
91,44 cm
1 kara mili
1609 m
1 deniz mili
1852 m
mph( miles per hour): mil cinsinden saatteki hız (1 mph = 0.44704 m / s)
Uzunluk birimlerinin büyükten küçüğe doğru sıralanışı: Kilometre (Km) - Hektometre (hm) - Dekametre
(dam) - Metre (m) - Desimetre (dm) - Santimetre (cm) Milimetre (mm) şeklindedir.
Günümüzde uzunluk ölçmek için genellikle metre denilen alet kullanılır. Metrenin tipi kullanılan yere göre
değişir. Uzunluk ölçümünde kullanılan başlıca ölçü aletleri şerit metre, arazi tipi şerit metre, yol ölçüm
tekerleği ve lazerli mesafe ölçüm cihazıdır.
ÖLÇME SORULARI
1. İki kilometre yol giden araba ………...............……….metre yol alır.
2. 30 santimetre …………………….dm’dir.
3. 25 cm …………………………….. inç’tir.
4. 70 inç ……………………….…cm’dir.
5. Masa uzunluğunu ölçmek için en uygun alet ……….………………… dir.
6. Bir inşaatın 5. katının yerden yüksekliğini ölçmek için en uygun alet ………………………. dir.
7. Bir bahçenin çevre uzunluğunu ölçmek için en uygun alet ...……….… dir.
8. Bir inç ………………….. cm’ye eşittir.
B. YÜZEY ALANI ÖLÇÜMÜ: Kapalı bir geometrik şeklin kenarları arasındaki yüzeyin
ölçüsüne alan denir. Alan ölçü birimi metrekare (m2)’dir. Alan ölçü birimleri 100’er 100’er büyür ve küçülür.
Birimin Adı
Kilometre kare (km2)
Hektometre kare (hm2)
Dönüm-Dekar
Dekametre kare (dam2)
Metre kare (m2)
Desimetre kare (dm2)
Santimetre kare (cm2)
Milimetre kare (mm2)
m2 Cinsinden Değeri
1 000 000 m2
10 000 m2
1000 m2
100 m2
1 m2
0,01 m2
0,0001 m2
0,000001 m2
Alan Hesapları
Üçgenin Alanı A=(a.h)/2
Karenin Alanı A=a2
Dikdörtgenin Alanı A=a.b
Dairenin Alanı A=Π.r2
Paralelkenarın Alanı A=a.h
ÖLÇME SORULARI
1. Bir kenarı 1 m olan bir karenin yüzeyi birim yüzey olarak alınır ve ……………………….olarak
adlandırılır.
2. 20 m2 lik bir yüzeyin dm2 cinsinden değeri …………………….dır.
3. Bir kenarı 50 cm, diğer kenarı 100 cm olan bir masanın yüzeyini alanı…………………..….. m2’dir.
4. Bir dairenin alanı ………………..………..formülüyle hesaplanır.
5. Taban uzunluğu 20 cm, yüksekliği 25 cm olan bir üçgenin alanı ……………………..…dm2’dir.
6. 100 km2’lik bir alanın hm2 cinsinden alanı…………………………’dır.
7. 30 cm eninde, 40 cm boyundaki dikdörtgenin içinden 10 cm yarıçaplı daire şeklinde bir kısım kesilerek
çıkarılmıştır. Geriye kalan yüzeyin alanını cm2 cinsinden hesaplayınız.
C. HACİM ÖLÇÜMÜ: Bir maddenin uzayda kapladığı yere onun hacmi denir. Hacim
birimi ‘metre küp’ olarak adlandırılır ve kısaca m3 ile gösterilir. Hacim birimleri 1000’er 1000’er büyür ve
küçülür.
Birimin Adı
m3 Cinsinden Değeri
3
Kilometre küp (km )
1 000 000 000 m3
Hektometre küp (hm3)
1 000 000 m3
3
Dekametre küp (dam ) 1 000 m3
Metre küp (m3)
1 m3
3
Desimetre küp (dm -lt) 0,001 m3
Santimetre küp (cm3)
0,000 001 m3
Milimetre küp (mm3)
0,000 000 001 m3
Bu hacim birimlerinin yanında sıvıların hacimlerini ölçmede kullandığımız litreden bahsetmek gerekir.
1 Litre ( lt ) = 1 dm3’e denk gelen hacim birimidir. Sıvıların hacim birimleri 10’ar 10’ar büyür ve küçülür.
Sıvıların hacimleri cam silindir şeklinde ölçümlendirilmiş beher adı verilen kapla ölçülür.
Litrenin Üst Katları
Dekalitre
10 lt
Hektolitre
100 lt
Kilolitre
1000 lt
Litrenin Ast Katları
Desilitre
0,1 lt
Santilitre
0,01 lt
Mililitre
0,001 lt
3
1 ABD galonu = 3,7853 litre
1 İngiliz galonu = 4,5461 litre
ÖRNEK: 15 litre(lt) kaç mililitre(mlt)’dir?
ÇÖZÜM: 1 litre(lt)=1000 mililitre(mlt) olduğundan;15 × 1000=15 000 mililitre(ml)’dir.
ÖRNEK: 60 desimetre küp(dm3) kaç dekalitre(dlt)’dir?
ÇÖZÜM: 1 lt =1 dm3 olduğuna göre 60 dm3=60 lt’dir. 60 × 0,1 = 6 dekalitre( dlt)’dir.
ÖRNEK: 20 ABD galonu kaç litredir?
ÇÖZÜM: 1 ABD galonu 3,7853 litre ise; 20 × 3,7853 = 75,706 litredir.
Hacim Hesapları
Kürenin Hacmi V=4/3. Π. r3
Küpün Hacmi V=a3
Prizmanın Hacmi V=a.b.c
Silindirin Hacmi V= Π.r2.h
ÖLÇME SORULARI
1. Bir maddenin uzayda kapladığı yere ne ad verilir?
A) Kütle B) Ağırlık C) Hacim D) Özkütle
2. Hacim birimi olarak aşağıdakilerden hangisi kullanılır?
A) m B) m2 C) m3 D) kg
3. Kenar ölçüleri 50 cm, 80 cm ve 1,2 m olan dikdörtgenler prizmasının hacmini m3 cinsinden bulunuz.
4. Yarıçapı 25 cm olan bir kürenin hacmini cm3 cinsinden hesaplayınız.
5. 1 litre kaç dm3’e eşittir?
A)1000 B) 100 C) 10 D) 1
6. Taban yarıçapı 10 cm ve uzunluğu 1 m olan silindirin hacmini cm3 cinsinden hesaplayınız.
7. Her kenarı 1m olan küp şeklinde bir cismin içinden yarıçapı 10 cm olan küre şeklinde bir parça çıkarılmıştır. Kalan
cismin toplam hacmini m3 cinsinden hesaplayınız.
8. Eni 10 cm, boyu 30 cm ve yüksekliği 10 cm olan bir prizmanın hacmi ………………....cm3’dür.
A) 30 B) 3000 C) 3 D) 0,3
D. SICAKLIK ÖLÇÜMÜ
Sıcaklığın Tanımı: Sıcaklık, bir maddeyi oluşturan moleküllerin hareketinden, titreşiminden dolayı
sahip olduğu fiziksel bir büyüklüktür. Genellikle ısı ve sıcaklık birbiri ile karıştırılan iki fiziksel
büyüklüktür. Isı, bir enerji birimidir.
Bir maddeyi oluşturan moleküllerin sahip olduğu toplam hareket enerjisi (kinetik enerji) miktarıdır. Birimi
kaloridir.
Sıcaklık ise o maddeyi oluşturan moleküllerin hareket enerjilerinin ortalama değeridir.
Maddeler, moleküllerden oluşur. Bir futbol takımının tüm oyuncularını madde olarak düşünürsek oyuncular
molekül olur. Takımın tümünün hareket enerjisi toplamına ısı; bir futbolcunun hareket enerjisinin ortalama
değerine sıcaklık diyebiliriz.
Sıcaklık Birimleri: Sıcaklık birimleri üç farklı şekilde gösterilir. Bunlar santigrad, fahrenheit ve kelvin
dereceleridir. Santigrad derecesi en çok kullanılan sıcaklık birimidir. Amerika ve İngiltere gibi bazı
ülkelerde ise fahrenayt derecesi çoğunlukla kullanılır. Kelvin ise daha çok bilimsel hesaplamalarda kullanır.
Yukarıda belirlenen bu üç ölçeğin birbirine dönüşümünü sağlamak için aşağıdaki eşitlik yazılabilir.
C / 100 = F-32 / 180 = K-273 / 100
F= (1,8xC)+32= 1,8xK-459,4
C= (F-32)/1,8
K= C+273= (F+459,4)/1,8
C= K-273
ÖRNEK: 80 °C’nin fahrenhayt ve kelvin cinsinden karşılıklarını hesaplayınız.
F = (1,8xC)+32=(1,8x80)+32 =176 F
K = C + 273 = 80+273=353 K
Sıcaklık ölçmede termometreler kullanılır. Genel olarak üç çeşit termometre vardır.
1. Civalı ya da alkollü termometre.
2. Madeni ya da metal termometre.
3. İnfrared termometre.
Termometre kullanımında dikkat edilecek en önemli unsur sıcaklığı ölçülecek ortam ya da nesnenin nasıl
veya nerede olduğunun bilinmesidir.
Bir odanın sıcaklığı ölçülecekse termometre ortalama bir değere sahip olan yerde olmalıdır. Ölçümü, odada
bir ısı kaynağının yanında yaparsak olması gerekenden fazla bir değer ölçmüş oluruz. Bir elektrikli cihazın
sıcaklığı ölçülecekse cihazın durumuna göre sıcaklığın en iyi algılanabileceği yerden ölçme yapılmalıdır.
Termometre problarının cihaza iyi temas etmesi sağlanmalıdır.
Elektronik ekranlı termometrelerde okuma işlemi yaparken birime dikkat etmeliyiz. Çünkü bu aletler birimi
santigrad, fahrenheit ya da kelvin olarak gösterme özelliğine sahip olarak dizayn edilmiş olabilir.
İnfrared termometrelerle sıcaklık ölçülmesi ise şu şekilde yapılmaktadır: Sıcaklığı ölçülecek parçaya ya da
cisme lazer ışık yollanır. Bu ışık aletten geri yansır. Yansıyan ışık ile gönderilen ışık arasındaki sinyalin
farkı aletin elektronik devresinde değerlendirilerek ekrana yansıtılır ve ölçüm gerçekleştirilmiş olur.
ÖLÇME SORULARI
1. 50 °C sıcaklığın fahrenhayt ve kelvin cinsinden karşılıklarını hesaplayınız.
2. 100 F sıcaklığın santigrat ve kelvin cinsinden karşılıklarını hesaplayınız.
3. 300 K sıcaklığın santigrat ve fahrenhayt cinsinden karşılıklarını hesaplayınız.
E. KESİT VE ÇAP ÖLÇÜMÜ: Kesit, herhangi bir cismin kesilen yüzeyin alanının
ölçüsüdür. Yani kesit bir alan değeridir. Elektrik-elektronik teknolojisinde genelde iletken kabloların kesitini bilmek
gerekir. Kesit S harfi ile gösterilir. Çap, bir dairenin merkezinden geçen doğrunun daireyi kestiği noktalar
arası mesafesine denir. Görüldüğü gibi kesit ve çap farklı kavramlardır. Birisi alanı anlatırken diğeri
uzunluğu anlatır.
Çapın Hesaplanması:
Çapı ölçülecek cisim, mikrometrenin hareketli ve sabit çenesi arasına tutturulur. Analog veya dijital göstergede
görünen değer, o cismin yarıçapıdır.
Dairesel bir kesite ait yüzey alanının ölçüsü, dairesel kesitin yarıçapı ölçülerek hesaplanır. Buna göre kesit
S = π × r2 formülüyle bulunur.
Kesit, alan ölçüsü olduğuna göre birimi de yarıçap uzunluğunun birimine bağlı olarak m2, cm2 veya mm2 olabilir. Biz
genellikle iletken tellerin kesitleriyle ilgilendiğimiz için iletken çapı mm, kesiti de mm2 cinsinden söylenir.
Kesit ve Çap Ölçü Aletleri: Kesiti ya da çapı ölçen aletlere kumpas veya mikrometre denilmektedir.
Kumpas ve mikrometre arasında önemli farklılıklar vardır. Mikrometrenin ölçme hassasiyeti kumpastan
daha fazladır. Mikrometre ile milimetrenin yüzde biri bazen de yapılışına göre milimetrenin binde biri
mertebesinde ölçüm yapılabilir. Dönen bir vida sistemine göre çalışır. Uzunluğu, kesiti ya da çapı ölçülecek
cisim, vida milinin ucu (hareketli uç) ile gövdesinin ucu (sabit uç) arasına sıkıştırılarak ölçüm yapılır.
Kumpas daha çok iş parçalarının uzunluk, çap ve yüksekliklerini ölçmede kullanılır.
Kumpas Kullanımı: Kumpaslar genel olarak analog ve dijital olmak üzere iki çeşittir. Bir parçanın iç
çapını ölçmek için parça, iç çap çeneleri arasına, dış çap ölçülecekse dış çap çeneleri arasına alınır.
Analog Kumpas Kullanımı: Bu kumpasların gövdesindeki cetvelin üst kısmıyla inç olarak, alt
kısmıyla mm olarak ölçüm yapılır. Biz burada mm olarak ölçümü anlatacağız. Verniyer diye gösterilen
kısım hareket ettirilerek parça gerekli sıkılıkta sıkılır. Üstteki sıkma vidası ise parçayı çenelerin arasına
sabitler. Bundan sonra sıra değeri okumadadır. Bunun için önce hareketli verniyerin gösterdiği değer,
kumpas gövdesindeki cetvele bakarak okunur ve bir yere kaydedilir. Burada uzun çizgiler tam sayıyı, kısa
çizgiler buçuklu sayıları gösterir. Sonra, hareketli verniyerin üzerindeki cetvelin çizgileriyle kumpas
gövdesindeki çizgilerden hangisinin tam karşı karşıya geldiğine bakılır. Bu çizgi kumpas gövdesinde kaçı
gösteriyorsa o sayı önüne sıfır konularak alınır. Son olarak bu iki değer toplanır ve sonuç bulunmuş olur.
Elektronik Kumpaslar: Elektronik kumpaslar, ölçülen değeri elektronik devresi sayesinde dijital olarak
gösterir. Alet elektrik enerjisini gövdesindeki pillerden alır. Ölçme hatası çok azdır. Ölçümde zihinsel
yorulma ve zaman kaybı en aza indirilmiştir. Ölçme hassasiyeti 0,01 mm ve 0,005 inç’tir. Üzerinde
genellikle dijital gösterge ekranı, açma-kapama butonu, inç-mm butonu, sıfırlama butonu, bekletme butonu
ve bazılarında ise ölçülen değeri küçük yazdırma cihazlarında yazdırmak için bağlantı kısmı bulunur.
Mikrometre Kullanımı: Mikrometreler de genel olarak analog ve dijital olmak üzere iki çeşittir. Bu
ölçü aletleri mekanik kumandalı vida-somun sistemine göre çalışır. Kumpaslara oranla okuma hassasiyetleri
daha fazladır. Vida ve somun sistemine göre ilerleme hareketi yapan vidalı milin bir devirdeki ilerleme
miktarı, vida adımına göre ayarlanabilir. Ölçümlerde mikrometre üzerinde okunacak iki ölçek bulunur.
Bunlardan birisi yatay eksende vida boyunca uzanır. Resimde yatay milimetrik ölçek olarak gösterilen
kısımdır. Üzeri 0,5 mm aralıklı çizgilerle belirtilmiştir. Mikrometrenin gövdesine sabitlenmiştir. Diğer ölçek
ise vidayla beraber dönen dairesel bölümdür. Resimde skala çevirme kolu olarak görülen kısımdır. Yüzük
ölçek olarak da isimlendirilir. Bu ölçeğin dairesel yüzeyi 50 eşit parçaya bölünmüştür (Daha fazla sayıya
bölüneni de vardır). Bu ölçek dönme sırasında yatay ölçek üzerinde kayar. Tam bir tur dönmesi ile yatay
ölçek üzerinde 0,5 mm yol alır. Mikrometrenin yüzük ölçeğini bir çizgi kaydırdığımızda 0,5/50 =0,01
mm’lik bir hassasiyete sahip olduğunu bulmuş oluruz. Bu milimetrenin yüzde biri mertebesinde ölçüm
yapılabildiğini gösterir.
Çapını ölçmek istediğimiz cismi vidanın ucu ile mikrometrenin sabit ucu arasına sıkıştırırız. Sıkıştırma
işlemi en arkadaki cırcır denilen yerden yapılır. Bu vida belli bir yerden sonra sıkmaz ve boşa döner. Bu
anda mikrometreyi sabitlemek için kilidi kapatırız. Yüzük ölçeğin kenarının yatay ölçekte hangi çizgiye
yakın durduğuna bakarız ve bu değeri kaydederiz. Sonra yatay ölçeğin yatay eksendeki uzun çizgisinin
yüzük ölçekte kaçı gösterdiğine bakarız. Bu değeri alırken önüne sıfır koyarız. Son olarak bu iki değeri
toplayıp milimetre cinsinden birimini ölçmüş oluruz.
Bu mekanik mikrometrelerin yanında ölçüm değerini dijital olarak gösteren elektronik mikrometreler de
mevcuttur. Tambur, vidalı mil ve dijital gösterge arasındaki bağıntı pillerden gelen enerjiyle çalışan
elektronik devreyle sağlanır. Bu mikrometre üzerindeki bölüntülerle klasik metotla ölçüm yapılabilir. Dijital
gösterge klasik okuma anındaki zihinsel yorulmayı ve ölçme zaman kaybını ortadan tamamen kaldırmıştır,
çünkü ölçüm değerini ekrandan direkt olarak okuruz.
ÖLÇME SORULARI
1. Hangisi mikrometrenin kısımlarından değildir?
A)Cırcır B)Ölçme yüzeyleri C)İç çap çeneleri D)Yatay milimetrik ölçek
2. Hangisi kumpasın kısımlarından değildir?
A) Verniyer B)Ölçü mili C)Dış çap çeneleri D) Kılıç
3. Mikrometreyle ölçüm yaparken yatay milimetrik ölçeğin gösterdiği değerle ondalık skala
kovanının gösterdiği değer ……………………
4. Dijital mikrometrede ölçümün sonucunu inç olarak görmek istersek
……………………………………………………. butonuna basarız.
5. Mikrometrede skala çevirme kolu olarak görülen kısmın bir diğer adı
………………………………………………………….
F. HIZ VE DEVİR ÖLÇÜMÜ: Hız, bir cismin konumunun zamanla değişim miktarının
büyüklüğüdür. Başka bir tanımla bir hareketlinin belirli bir zamanda (birim zaman) aldığı yola (yer değiştirme miktarı)
o hareketlinin hızı denir. Bu tanımdan hızın formülünü;
V=X / t
olarak yazabiliriz. Burada: V=Hız
X=Yol
t=zaman’dır.
Hızın tanımından birimini çıkarabiliriz. Hız, yolun zamana bölümü olduğundan en çok kullanılan birim
metre/saniye’dir. Kısaca m/s ile gösterilir. Eğer zamanı saat olarak alırsak yolu da kilometre alırız ve birimi
km/sa olur. Uluslararası gösterimde saat h ile gösterildiğinden birim olarak km/h de kullanılabilmektedir. Bu
gösterimlerde ‘sa’ ile yazılan saati, yalnız ‘s’ harfi ile yazılan saniyeyi gösterir. Saniye ‘sn’ ile de
gösterilebilmektedir. Bunlardan başka mil/sa, knotts, feets/dak, feet/s gibi birimler de vardır.
HIZ BİRİMLERİ
1 km/h
1 km/h
1 km/h
1 mil/h
1 mil/h
1 mil/h
0,62140 mil/h
0,53996 knotts
54,680 feet/dak
1,609 km/h
88 feet/dak
0,86898 knotts
Hız Ölçü Aletleri: Hızı ölçen aletler hangi alanda ölçüm yapıldığına göre değişir. Örneğin meteorolojide
havanın hızı anemometre denilen araçla ölçülürken bir aracın hızı takometre ile ya da bir diğer adı kilometre
saati ile ölçülür. Ayrıca radar denilen aletle de taşıtların hızları ölçülür. Bir dönen makinenin (mesela bir
elektrik motoru) dönme hızı ise takometre ya da turmetre ile ölçülür.
Devirin Tanımı: Devir, bir cismin birim zamanda yaptığı tur sayısına denir. Tur demekle 360 derecelik
bir dönüş kastedilmiştir. Devir genelde dönen cisimler için kullanılır. Örneğin; bir elektrik motorunun
milinin dönme sayısı, bir araba tekerleğinin dönme sayısı gibi.
Devir Birimleri: Devirin birimi yoktur. Devir belli bir zamandaki dönüş sayısı olduğundan birim
kullanılmaz. Devri ifade etmek için ‘tur’ birim olarak kullanılabilmektedir. Bunun yanında devir/dak’da yine
devir sayısını ifade eder. Bunu ifade için RPM kısaltması kullanılır. RPM’nin anlamı Revoluation Per
Minutes’dir, yani dakika başına oluşan devir demektir.
Devir Ölçü Aletleri: Devir sayısını ölçen aletlere takometre ya da turmetre denilir. Takometrenin diğer adı
takojeneratördür. Bu aletlerin birçok çeşidi vardır. Bunlar:
1.) Takojeneratörler
a. DC tako-jeneratör
b.AC tako-jeneratör
2.) Darbeli (palsli) turmetreler
3.) Stroboskoplar
4.) Kademeli (mekanik) takometreler
G. IŞIK SEVİYE ÖLÇÜMÜ: Işık, doğrusal dalgalar hâlinde yayılan elektromanyetik
dalgalara verilen addır. Işığın ve tüm diğer elektromanyetik dalgaların temel olarak üç özelliği vardır:
Frekans: Dalga boyu ile ters orantılıdır, insan gözü bu özelliği renk olarak algılar.
Şiddet: Genlik olarak da geçer, insan gözü tarafından parlaklık olarak algılanır.
Polarite: Titreşim açısıdır, normal şartlarda insan gözü tarafından algılanmaz.
Işık Seviye Birimi
Işık şiddeti ve aydınlanma ile ilgili bilinmesi gereken 3 tane büyüklük vardır. Bunlar sırasıyla aşağıda
verilmiştir.
Lümen: Işık yayan bir kaynağın birim zamanda yaydığı ışık miktarı birimine lümen (lm) adı verilir. Işık
akısı şiddetidir.
Candela: Belli bir lümen değerine sahip ışık yayan bir kaynağın ışığı değişik doğrultulara yayılır. Örneğin;
bir mumdan çıkan ışık, odanın her yanına 360o dağılır. Veya bir el fenerinden çıkan ışık belli bir açı
genişliğinde önünü aydınlatır. Bu yayılan ışığın belirli bir yöne doğru olan ışıma şiddetinin birimine candela
(cd) adı verilir. Işık şiddetidir.
Lux: Belirli bir yüzey üzerine düşen toplam ışık miktarıdır. Yani bir yüzeyin ne kadar aydınlık olduğunun
ölçüsüdür. Kaynağın gücü lümen, aydınlanacak yüzey alanı metrekare olduğuna göre birimi lümen / m2 dir.
Bu birim kısaca lux olarak da isimlendirilir.
Işık Seviye Ölçü Aletleri: Bir ortamda sağlıklı bir aydınlatma olup olmadığının tespiti gibi alanlarda
ortamın ıık seviyesinin ölçülmesi gerekir. Işık seviyesini ölçen bu tür aletlere luxmetre denir. Luxmetre, bir
adet ışık dedektörü ve bu dedektörden ışık şiddetine bağlı olarak gelen sinyali değerlendirip gösteren gövde
kısmından oluşur. Bu dedektör, genel olarak bir güneş pilidir. Üzerine düşen ışık şiddetiyle orantılı olarak
gerilim üreten bu elemanın ucundaki gerilim değeri bize ışık şiddetini verir. Bir ortamın ışık şiddeti
ölçüleceği zaman ortamda ışığın eşit olarak dağılmış olmasına dikkat edilir, luxmetrenin detektörü ışığa dik olacak
şekilde tutularak ölçüm yapılır. Oda çok geniş veya ışık eşit dağılmamışsa değişik noktalardan ölçülerek
değerlendirme yapılmalıdır.
H. SES SEVİYE ÖLÇÜMÜ: Ses, titreşim yapan bir kaynağın hava basıncında yaptığı
dalgalanmalar ile oluşan ve insanda işitme duyusunu uyaran fiziksel bir hadisedir. Bir saniyede oluşan
titreşimlerin sayısına ses frekansı denir. Ses frekans birimi Hertz (Hz)'dir. Frekansı arttıkça ses tizleşir
(incelir). Düşük frekanslı sesler kalın sesleri oluşturur. İnsan kulağı 16Hz ile 20KHz arasındaki sesleri
duyabilir. Hava, ses ileten bir ortamdır. Boşlukta ses iletimi mümkün değildir. Ses hızı havada 340 m/sn
olarak alınır.
Ses seviye birimi desibel(db)’dir ve desibelmetre adı verilen aletle ölçülür.
MODÜL DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Metrenin 10’da birine …………… denir.
2. 75 milimetre ………………. santimetredir.
3. İnç, …………………………. birimidir.
4. Kenarları 2 m ve 3 m uzunluğundaki bir halı …………. m2 dir.
5. Yarıçapı 10 cm olan bir çemberin alanı ……………… cm2 dir.
6. Bir üçgenin alanının ölçüsü ……….………….. formülüyle bulunur.
7. Metreküp ………………….…… birimidir.
8. Kenar ölçüleri 3 m, 4 m ve yüksekliği 2,5 m olan bir odanın hacmi ………………m3 tür.
9. Çapı 30 cm olan bir basketbol topunun hacmi ……………….. cm3 tür.
10. Fahrenhayt ……………………..birimidir.
11. Kumpas ile ……………ve…….……….ölçülebilir.
12. Mikrometre ile ………………………ölçülür.
13. Birim zamanda alınan yola ……………. denir.
14. Dakikadaki dönüş sayısına ……………. denir.
15. Devir ölçen cihazlar ……………… ve ……………………. dur.
16. Bir ışık kaynağının ışıma gücüne ……………….. denir.
17. Bir yüzeydeki aydınlık ölçüsüne ………………… denir.
18. Ses şiddeti birimi …………………………. dir.
MODÜL 2: ANALOG DEVRE ELEMANLARI
1. DİRENÇLER: Elektrik akımının geçişine karşı gösterilen zorluğa direnç denir. Direnç
devrede R(Resistor) harfi ile gösterilir. Direncin birimi “Ohm”dur ve Ω harfi ile gösterilir. Direnç biriminin
ast ve üst katlarının küçükten büyüğe doğru sıralanışı mΩ - Ω - KΩ - MΩ şeklindedir. Direnç birimleri
1000’er 1000’er büyür ve küçülür.
Dirençlerin temel olarak iki yaygın kullanım amacı vardır:
Devrenin herhangi bir noktasından istenilen akımın geçmesini sağlamak
Devrenin herhangi bir noktasında istenilen gerilimin elde edilmesini sağlamak.
Kullanım yerlerine göre üç çeşit direnç vardır:
Sabit dirençler
Ayarlı dirençler (potansiyometre, trimpot, reosta)
Ortam etkili(özel) dirençler (LDR, NTC, PTC, VDR)
1.1. Sabit Dirençler
Devre akımını ya da gerilimini belirli bir değerde sabitlemek amacıyla kullanılan, dolayısıyla direnç
değerinin değişmediği elemanlara sabit direnç denir. Sabit direnç için kullanılan iki tür devre sembolü
vardır.
Bir devrenin çiziminde her iki sembol aynı anda kullanılmamalıdır. Yalnızca biri tercih edilmelidir. Sabit
dirençler çok farklı fiziksel yapılarda üretilmektedir. Sabit dirençleri yapılarına göre beş farklı gruba
ayırmak mümkündür.
Telli dirençler
Karbon dirençler
Film dirençler
Entegre dirençler
SMD (yüzey montajlı) dirençler
1.2. Ayarlı Dirençler
Direnç değerinin belli bir aralık boyunca ayarlanabildiği dirençlerdir. Böylece bağlandıkları noktanın gerilimini ya da
bağlandıkları noktadan geçen akımı ayarlama olanağı olur. Trimpot, Potansiyometre ve Reosta olmak üzere üç türü
vardır.
a.Trimpotlar: Devre direncinin bir veya birkaç defa ayarlandıktan sonra bu ayar değerinde sabit
bırakıldığı yerlerde kullanılan dirençlerdir. İnce uçlu tornavida ile ayar yapılır. Düşük güce sahiptirler ve bu
bakımdan elektronik devrelerde kullanımı uygundur.
b.Potansiyometreler: Devre direncinin çok sık değiştirilmesi gerektiği yerlerde kullanılır. Direnç değerinin
değişimi el ile değiştirilmeye müsait ince ayar çubuğu sayesinde yapılır. Tıpkı trimpotlar gibidüşük güce sahiptirler,
bu bakımdan elektronik devrelerde kullanılmaya müsaittir. Geneliklecihazların ön paneline monte edilir.
Potansiyometreler üç başlık altında toplanır. Bunlar;lineer potansiyometreler, logaritmik potansiyometreler, çok turlu
potansiyometrelerdir
Lineer potansiyometreler: Lineer(doğrusal) potansiyometrelerde, potansiyometre milinin çevrilme açısına göre
direnci doğrusal olarak artar.
Logaritmik potansiyometreler: Logaritmik potansiyometrelerde dönüş açısına göre direnç değişim doğru orantılı
değildir, logaritmik olarak artar.
Çok turlu potansiyometreler: Çok turlu potansiyometrelerde, her 360 derece bir tur olarak kabul edilir. Hassas ayar
yapmak istenen yerlerde kullanılır. Tur sayısı artıkça hassasiyeti artar.
c. Reostalar: Bu tip ayarlı direncin trimpotlar ve potlardan ayrılan en büyük özelliği yüksek güçlü
devrelerde kullanılabilmesidir. Dolayısıyla üzerinden büyük miktarlarda akım geçebilir. Ayrıca reostaların
boyutları diğer ayarlı dirençlere göre çok büyüktür. Direnç değeri, sürgü kolu sağa sola hareket ettirilerek
değiştirilebilir.
1.3.Ortam Etkili(Özel) Dirençler
Ortam etkili dirençler, ışık etkili dirençler (LDR) ve ısı etkili dirençler (termistörler) olmak üzere ikiye ayrılır.
a. Işık Etkili(Işığa Duyarlı) Dirençler(LDR): Üzerine düşen ışık şiddetiyle ters orantılı olarak direnci
değişen devre elemanlarıdır. Işığa duyarlı sistemleri kontrol edecek elektronik devrelerde yaygın olarak
kullanılır. Işığa duyarlı robotlar, otomatik devreye giren gece lambaları, sokak lambaları, flaşlı fotoğraf
makineleri gibi örnekler verilebilir.
b. Isı Etkili(Isıya Duyarlı) Dirençler (Termistör): Gövde sıcaklığındaki değişime bağlı olarak direnç
değerini değiştiren elemanlara termistör denir. İki tür temistör vardır. Gövde sıcaklığı yükseldikçe direnci
yükselen ve gövde sıcaklığı düştükçe de direnci düşen dirençler Pozitif Isı Kat Sayılı Direnç (PTC) olarak
adlandırılır. Gövde sıcaklığı düştükçe direnci yükselen ve gövde sıcaklığı yükseldikçe de direnci düşen
dirençler Negatif Kat Sayılı Direnç (NTC) olarak adlandırılır.
c. Gerilim Etkili Dirençler (Varistör-VDR): Uçlarına uygulanan gerilim miktarı ile ters orantılı olarak direnç
değeri değişen elemanlara varistör denir. Bu elemanlar; bobin, röle, trafo, transistör, tristör, anahtar vb. gibi
elemanları ani gerilim artışlarının getirdiği zararlı etkilere karşı korumak için adı geçen elemanlara paralel bağlanarak
kullanılır.
Sabit Dirençlerin Renk Kodlarıyla Değerlerinin Bulunması
RENKLER
Siyah
Sayı Değeri
1. band 2. band 3. band
Çarpan
Tolerans
0
0
1
Kahverengi 1
1
1
10
± %1
Kırmızı
2
2
2
100
± %2
Turuncu
3
3
3
1000
Sarı
4
4
4
10000
Yeşil
5
5
5
100000
± %0.5
Mavi
6
6
6
1000000
± %0.25
Mor
7
7
7
10000000 ± %0.10
Gri
8
8
8
± %0.05
Beyaz
9
9
9
Altın
0.1
Gümüş
0.01
± %5
± %10
Renksiz
± %20
4 Bantlı dirençlerde ilk iki rengin sayı değeri yan yana yazılır, bunların yanına üçüncü rengin sayı değeri
kadar sıfır ilave edilir. Bulunan sayı o direncin Ω cinsinden değerini verir, dördüncü renk ise yüzde
cinsinden toleransıdır. Eğer bulunan direnç değeri 1000 ve üzerinde ise üst birimlere (Ω veya KΩ) çevrilir.
Örnek: Turuncu – Beyaz – Kahverengi – Altın renklerine sahip bir direncin değerini ve toleransını bulunuz.
3
9 .
101 Ω
± %5 = 390 Ω ± %5
Örnek: 4,7KΩ ±%10 toleransa sahip bir direncin hangi renk bantlarına sahip olması gerektiğini bulunuz.
4,7KΩ ±%10= 4
7
00 Ω
± %10
Sarı – Mor – Kırmızı - Gümüş
Örnek: Kahverengi – Siyah – Altın – Altın renklerine sahip bir direncin değerini ve toleransını bulunuz.
1
0
10-1 ± %5 = 1 Ω ± %5
5 Bantlı dirençlerde ilk üç rengin sayı değeri yan yana yazılır, bunların yanına dördüncü rengin sayı değeri
kadar sıfır ilave edilir. Bulunan sayı o direncin Ω cinsinden değerini verir, beşinci renk ise yüzde cinsinden
toleransıdır. Eğer bulunan direnç değeri 1000 ve üzerinde ise üst birimlere (Ω veya KΩ) çevrilir.
Örnek: Mavi – Gri – Yeşil – Kırmızı – Altın renklerine sahip bir direncin değerini ve toleransını bulunuz.
6
8
5
00 Ω ±%5 =68500 Ω ±%5=68,5 KΩ ± %5
Dirençler renk bantlarının gösterdiği değeri çoğu zaman tam olarak alamaz. Üretim aşamasında çeşitli
etkenlerden dolayı direnç değerinde sapma olur. Üretim aşamasında oluşacak bu sapma standartlara
bağlanmıştır. Öngörülen sapma miktarına hata payı (tolerans) denir. Üretici firma dirençleri belli bir hata
payında üretmek zorundadır. Direncin hata payı renkli dirençlerde karşılık gelen renk bandıyla gösterilir.
Örnek: 560Ω ±%5 toleransa sahip bir direncin hata payı alt ve üst sınır değerlerini bulunuz.
Hata Payı= 560x 0,05 = 28 Ω
Hata Payı Üst Sınır= 560+28= 588 Ω
Hata Payı Alt Sınır= 560-28= 532 Ω
Bu direncin değerini AVOmetre ile ölçtüğümüzde 588 Ω ile 532 Ω arasında bir değer okumalıyız. Aksi taktirde bu
direnç bozuktur.
NOT : Bir dirençte sağ ve sol baştaki renklerden hangisi köşeye yakınsa ilk renk odur. Ayrıca bir dirençte
hiçbir zaman siyah ilk renk, altın ve gümüş ise ilk iki renk olamaz.
Direnç Bağlantıları
İstediğimiz direnç değerini bulamadığımız durumlarda dirençler seri, paralel ya da karışık bağlanarak farklı
değerlerde dirençler elde edilebilir.
1.Seri Bağlantı: Seri bağlantıda toplam direnç, seri bağlı direnç değerlerinin toplamına eşittir. Yalnız seri
bağlı dirençlerin birim katsayıları birbirine eşit olmalıdır( hepsi Ω, hepsi KΩ veya hepsi MΩ gibi).
R1
R3
R2
RT=R1+R2+R3+….+Rn
2.Paralel Bağlantı: Paralel bağlantıda toplam direnç, paralel bağlı dirençlerin en küçüğünün değerinden
daha küçüktür. Yani paralel bağlantı ile direnç değeri azalır. Toplam(eşdeğer) direnç hesabı yapılmadan
önce paralel bağlı dirençlerin birim katsayıları eşit değilse birbirine eşit yapılmalıdır( hepsi Ω, hepsi KΩ
veya hepsi MΩ gibi).
R3
R2
R1
1/RT=1/R1+1/R2+1/R3+….+1/Rn
Eğer paralel bağlı direnç sayısı 2 ise; RT=R1.R2/R1+R2
Eğer paralel bağlı dirençlerin değerleri birbirine eşit ise; RT= R/n’dir.
Burada R: Paralel bağlı dirençlerden bir tanesinin değeri
n: Paralel bağlı direnç sayısıdır.
Örnek: Şekildeki karışık bağlı direnç devresinde eşdeğer direnci hesaplayınız.
R3
1K
R5
5K
R4
20K
RP1=R1.R2/R1+R2= 10.10/10+10=100/20= 5KΩ
R2
R1
10K
10K
RP2=R4.R5/R4+R5=20.5/20+5=100/25= 4KΩ
R3
1K
RP2
4K
RP1
5K
RS=R3+RP2=1+4= 5KΩ
RS
RP1
5K
5K
RT=RP1.RS/RP1+RS=5.5/5+5=25/10=2,5KΩ
ÖLÇME SORULARI
1. Aşağıdaki direnç değerlerinden hangisi Kahverengi-Kırmızı-Turuncu-Gümüş renklerine sahip bir
direncin kabul edilebilir hata payı dışında yer almaktadır?
A) 11,8KΩ
B) 12,8KΩ
C) 13,1KΩ
D) 10,6KΩ
2. Aşağıda verilen ayarlı dirençlere ait devre sembollerinin isimleri hangi şıkta doğru sıralamayla
verilmiştir?
A) 1-Termistör, 2-Potansiyometre, 3-LDR, 4-Trimpot
C) 1-LDR, 2-Potansiyometre, 3- Termistör, 4-Trimpot
B) 1-LDR, 2-Trimpot, 3-Termistör, 4-Reosta
D) 1-LDR, 2-Potansiyometre, 3-VDR, 4-Reosta
3. Direnç aralığı 98KΩ – 102KΩ olarak verilmiş direncin renk bantları hangi şıkta doğru olarak
verilmiştir?
A) Kahverengi, Siyah, Sarı, Kırmızı
B) Siyah, Kahverengi, Sarı, Yeşil
C) Kahverengi, Siyah, Kırmızı, Kırmızı D) Kahverengi, Siyah, Turuncu, Altın
4) Turuncu-Yeşil-Mavi-Turuncu-Gümüş renklerine sahip bir direncin değeri hangi şıkta doğru olarak
verilmiştir?
A) 357KΩ ± %10 B) 35,6KΩ ± %10 C) 356KΩ ± %10 D) 375KΩ ± %10
5. Potansiyometre ve trimpot için aşağıdaki önermelerden hangisi doğrudur?
A) İkisi arasında çalışma ilkeleri açısından bir fark yoktur.
B) Potansiyometrede direnç ayarı tornavida gibi ek bir alet kullanılarak yapılır.
C) Bir ses kuvvetlendiricisinde ses şiddetini ayarlamak için trimpot kullanmak daha uygun olur.
D) Belirli bir frekanstan yayın yapacak bir radyo vericisinde anten katı frekansını ayarlamak için pot
kullanılması daha uygun olur.
6. 470 Ω ± %5 toleranslı direncin renk bantları aşağıdaki maddelerden hangisinde doğru verilmiştir?
A) Sarı, Mavi, Kırmızı, Altın
B) Sarı, Mavi, Siyah, Altın
C) Sarı, Mor, Kahverengi, Altın
D) Mor, Sarı, Kahverengi, Altın
7. Üzerine uygulanan gerilimle direnci değişen devre elemanı hangisidir?
A) VDR
B) LDR
C) Termistör
D) Pot
8. Aşağıdaki şıklardan hangisinde potansiyometre doğru tanımlanmıştır?
A) Direnci, tornavida gibi bir aletle ayarlanır.
B) Direnci diğer ayarlı dirençlere göre nispeten daha düşüktür. Yüksek güçlü devrelerde yüksek akım
kontrolü gereken yerlerde kullanılır.
C) Direnci üzerindeki bir ayar kolu aracılığıyla ayarlanan devre elemanıdır. Belli bir noktadaki elektrik
seviyesinin istenen her durumda ayarlanması gereken yerlerde kullanılır.
D) Üç ayaklı ayarlanabilir direnç olup iki yan uç arasındaki direnç her zaman değiştirilebilir. Orta uç ile
yan uçlar arasındaki direnç ise her zaman sabittir.
9. Işığa duyarlı olarak çalışması istenen bir devrede kontrol elemanı olarak aşağıdaki devre elemanlarından
hangisinin kullanımı uygundur?
A) Termistör
B) Pot
C) LDR
D) VDR
2.KONDANSATÖRLER: İki iletken levha arasına bir dielektrik(yalıtkan) madde
konulmasıyla oluşturulan ve elektrik enerjisini depo etme özelliği gösteren devre elemanlarına kondansatör
denir. Kondansatörler devrede C(Capasitor) harfiyle gösterilir.
Kondansatörlerin elektriksel değeri kapasite olarak adlandırılır. Kondansatör sığası(kapasitesi) plakaların
yüzey alanı ve plakalar arasındaki mesafeyle ilişkilidir. Ayrıca plakalar arasındaki yalıtkan maddenin
yalıtkanlık özelliği de kondansatörün sığasını etkiler. Kapasite birimi Farad’dır. Farad büyük bir birim
olduğu için bunun ast katları kullanılır. Kapasite birimleri 1000’er 1000’er büyür ve küçülür.
Farad(F) - mili Farad(mF) – mikro Farad(µF) – nano Farad(nF) – piko Farad(pF)
Örnekler:
47F = …………nF
680nF = …………F
0,1mF = …………F
100pF = …………nF
1,2nF = …………pF
10000pF = …………F
Kullanım yerlerine göre iki çeşit kondansatör vardır:
Sabit kondansatörler
Ayarlı kondansatörler
2.1. Sabit Kondansatörler
Kapasitesi değişmeyen kondansatörlerdir. Değişik türlerde sabit kondansatörler vardır. Kutuplu ya da
kutupsuz olarak ayrılabilirler. Kutuplu kondansatörlerde artı (+) ve eksi(-) kutupların devreye doğru
bağlanması gerekir. Aksi durumda levhalarda aşırı ısınma meydana gelir ve kondansatör bozulabilir.
Kutupsuz Sabit Kondansatör Sembolü
Sabit kondansatörleri yapılarına göre altı farklı gruba ayırmak mümkündür.
Kağıtlı kondansatörler
Seramik kondansatörler
Plastik kondansatörler
Mika kondansatörler
Elektrolitik kondansatörler
SMD kondansatörler
Elektrolitik Kondansatörler
Bu tür kondansatörlere kutuplu kondansatörler de denir. Büyük kapasiteli olup en sık kullanılan
kondansatörlerdir. Elektrolitik kondansatörleri devreye ters bağlamamak gerekir. Aksi taktirde kondansatör
dielektrik özelliğini kaybeder ve bozulur. Elektrolitik kondansatörleri devreye bağlarken sadece kapasitesine
değil üzerinde yazan şarj gerilimine de dikkat edilmelidir. Üzerinde yazan gerilimden daha büyük bir
gerilimde kullanmak da kondansatörün bozulmasına neden olur.
Kutuplu Kondansatör Sembolleri
2.2. Ayarlı Kondansatörler
Kapasite değerleri değiştirilebilen kondansatörlerdir. Yaygın olarak kullanılan iki türü vardır.
a.Varyabl Kondansatör: Kapasite değerleri elle ayarlanır. Levhalar arasında plastik ya da hava vardır.
Levhalar birbirine yaklaştıkça kapasite artar, uzaklaştıkça azalır.
Radyo alıcılarında anten katının frekansını değiştirmek amacıyla ya da sinyal üreteçlerinde istenen frekansı
elde etmek amacıyla kullanılabilir.
Varyabl Kondansatör Sembolü
b.Trimer Kondansatör: Kapasitenin tornavida gibi yardımcı bir aletle ayarlanabildiği kondansatör türüdür.
Sığanın bir defa ayarlandıktan sonra belli bir değerde sabit bırakıldığı yerlerde kullanılır. Örneğin; belirli bir
frekanstan yayın yapacak radyo vericilerinin yayın frekansı belirlendikten sonra o frekansa göre kapasite
ayarı yapılır ve bir daha zorunlu kalmadıkça değiştirilmez.
Trimer Kondansatör Sembolü
23
Rakam ve Harflerle Kondansatör Kapasitesinin Okunması
Kondansatörlerin kapasitesi ve çalışma gerilimleri yükseldikçe gövde boyutları da büyür. Büyük
kondansatörlerde kapasite değeri ve çalışma gerilimleri üzerlerinde yazılıyken küçük boyutlu
kondansatörlerde bazı kısaltmalar kullanılır. Aşağıda bu kısaltmalardan kondansatör kapasitesinin nasıl
okunduğuna dair örnekler görülmektedir.
820=820pF
56= 56pF
4n7=4,7nF
68p=68pF
µ68=0,68µF=680nF
103=10000pF=10nF
560n=560nF
p22=0,22pF
.22=0,22µF=220nF
Avometre ile Sağlamlık Kontrolünün Yapılması
Kondansatörün sağlamlık kontrolü analog avometre ile ohm kademesinde yapılır. İlk önce kondansatörün iki ucu kısa
devre edilir daha sonra avometre ohm kademesine alınır. Avometrenin kırmızı ucu kondansatörün eksi ucuna, siyah
ucu ise kondansatörün artı ucuna bağlanmalıdır. Sağlam kondansatörde ibre önce sapar sonra tekrar geri döner. Küçük
değerli kondansatörlerde sapma ve geri gelme hızlı, büyük değerli kondansatörlerde ise daha yavaştır.
LCRmetre ile Sağlamlık Kontrolünün Yapılması
LCRmetre ile kondansatör değeri ölçülür. Kondansatörün üzerindeki değer ile LCRmetreden okunan değer aynı ise
kondansatör sağlamdır. Farklı bir değer okunursa kondansatör bozuktur.
Kondansatör Bağlantıları
Kondansatörler dirençlerde olduğu gibi seri, paralel ve karışık bağlanarak farklı değerlerde ve çalışma
voltajlarında sığa elde edilebilir.
a. Seri Bağlantı: Seri bağlı kondansatörlerin toplam kapasite değeri dirençlerin paralel bağlanmasında
kullanılan formüllerle bulunur.
C1
C2
C3
1/CT=1/C1+1/C2+1/C3+….+1/Cn
Eğer seri bağlı kondansatör sayısı 2 ise; CT=C1.C2/C1+C2
Eğer seri bağlı kondansatörlerin değerleri birbirine eşit ise; CT= C/n’dir.
Burada C: Seri bağlı kondansatörlerden bir tanesinin değeri
n: Seri bağlı kondansatör sayısıdır.
b. Paralel Bağlantı: Paralel bağlı kondansatörlerin toplam kapasite değeri dirençlerin seri bağlanmasında
kullanılan formüllerle bulunur.
C3
C2
C1
CT=C1+C2+C3+….+Cn
Örnek: Şekildeki devrenin toplam kapasite değerini bulunuz.
C2
C1
10µF
9µF
C3
6µF
CT=?
CP=C2+C3=9+6=15µF
1/CT=1/C1+1/CP=1/10+1/15=5/30
CT=30/5=6µF
ÖLÇME SORULARI
1. Aşağıdaki eşdeğer ayarlı varyabl kondansatörlerden hangisinin uçları arasındaki kapasitenin daha fazla
olması beklenir?
2. 0,12μF = ........... nF eder.
Yukarıdaki soruda boşluğa gelmesi gereken değer hangi şıkta doğru olarak verilmiştir?
A) 120
B) 1200
C) 120000
D) 0,00012
3. Aşağıdaki devrede A-B arası eşdeğer kapasite nedir?
C3
C1
C2
2µF
3µF
3µF
C4
A
B
1µF
A) 6F
B) 3F
C) 2F
D) 1F
4. Üzerinde 103 yazan bir kondansatörün kapasitesi hangi şıkta doğru verilmiştir?
A) 10pF
B) 10nF
C) 10F
D) 1nF
5. Kondansatör için söylenen aşağıdaki önermelerden hangisi doğrudur?
A) Elektrik enerjisini manyetik alan biçiminde tutar.
B) İki plaka arasında elektrik yüklerinin depolanması esasına göre çalışır.
C) DC akımda iletken gibi çalışır.
D) Fiziksel boyutları çalışma geriliminden etkilenmez.
6. 4700pF’ın karşılığı aşağıdakilerden hangisidir?
A) 4,7mF
B) 470nF
C) 47nF
D) 0,0047µF
7. Trimer kondansatörün aşağıda belirtilen yerlerin hangisinde kullanımı daha uygun olur?
A) Frekansı 10Hz – 1MHz arası ayarlanabilen bir sinyal üretecinde
B) Bir radyo alıcısında
C) Belirli bir frekanstan yayın yapacak radyo vericisinde
D) Polis telsizinde
8. Üzerinde 101 kodu bulunan kondansatörün kapasitesi nedir?
A) 101pF
B) 1pF
C) 1nF
D) 100pF
9. Aşağıdakilerden hangisi kapasite değeri elle ayarlanabilen bir kondansatördür?
A) Varyabl
B) Elektrolitik
C) Trimer
D) Mercimek
10. Aşağıda verilen sabit kondansatör türlerinden hangisinin erişebileceği kapasite değeri diğerlerine göre
daha fazladır?
A) SMD kondansatörler B) Seramik kondansatör C) Elektrolitik kondansatör D) Film kondansatör
3.BOBİNLER: Genellikle mandren adı verilen bir malzeme üzerine izoleli iletken tellerin sarmal
bir şekilde yan yana ve üst üste sarılmasıyla elde edilen devre elemanına bobin denir. Bobin devrede L harfi
ile gösterilir.
Bobinler, çeşitli ölçü ve görünümdeki parçalar üzerine sarılırlar. Bu parçalara mandren adı verilir. Yine bazı
bobinlerde ise mandren içerisinde sabit veya hareketli bir parça bulunur. Bobinin mandreni içerisindeki bu
parçaya ise nüve denir. Mandren ve nüve kullanılmayan bobinler de mevcuttur. Bu tür bobinlere hava nüveli
bobin denir. Bobin telinin her bir sarımına spir denir.
Bobinler AC ve DC devrelerde kullanılabilirler. DC gerilim ile çalışmada bobin üzerinde sabit bir manyetik
alan meydana gelir. Bu durumda bobin omik direnç gibi davranır. Bobinin DC’deki direnci, sarımda
kullanılan telin direnci kadardır.
Bobine AC gerilim uygulandığında ise üzerinden geçen akım değişimine bağlı olarak değişken bir manyetik
alan oluşur. Bobinin alternatif akım değişimlerine karşı gösterdiği zorluğa endüktans denir. Bobinin
endüktans birimi Henry’dir. Henry büyük bir birim olduğu için bunun ast katları kullanılır. Endüktans
birimleri 1000’er 1000’er büyür ve küçülür. Bobin endüktansını etkileyen bazı etkenler vardır. Kullanılan
telin çapı, sarım sayısı, telin üzerine sarıldığı nüvenin kalınlığı ve fiziksel özelliği bobin endüktansını etkiler.
Bobinler kısaca şöyle özetlenebilir;
1. Bobin, elektrik akımındaki ani değişimlere karşı koyma özelliğine sahiptir.
2. Bobin DC’de çalışırken sadece omik direnç gösterir.
3. Bobinler elektrik enerjisini manyetik alan şeklinde depolarlar.
Henry(H) – mili Henry(mH) – mikro Henry(µH)
Örnekler:
47H = …………mH
1200H = …………H
0,1H = …………H
100H = …………mH
0,68mH = …………H
10000mH = …………H
Bobin Çeşitleri
3.1.Sabit Bobinler: Endüktansı değişmeyen bobinlerdir. Değişik türlerde sabit bobinler vardır.
a. Hava Nüveli Bobinler: Çoğunlukla yüksek frekanslı devrelerde kullanılır. Kullanım örneği olarak FM
radyo alıcı-vericileri, TV ve anten yükseltici devreleri vb. verilebilir. Oldukça küçük endüktans değerine sahip
üretilir (13 nH-132 nH).
Hava Nüveli Sabit Bobin Sembolleri
Nüve olarak hava kullanılmıştır. Genellikle sargıları açıktadır ve bu tür bobinlerin endüktansı en ufak dış etkende çok
çabuk değişir. Bu nedenle genellikle üzerlerine silikon maddesi sıkılarak koruma altına alınırlar.
b. Ferit Nüveli Bobinler: Pirinç, polyester veya demir tozundan yapılmış nüve üzerine sarılırlar. Yüksek
frekanslı devrelerde, radyo alıcı-vericilerinde kullanılırlar. Endüktansları 1μH ile 150 mH arasında değişir.
Ferit Nüveli Sabit Bobin Sembolleri
c. Demir Nüveli Bobinler: Birer yüzleri yalıtılmış ince demir sacların ard arda birbirlerine yapıştırılmasıyla
elde edilen nüvedir ve bobin bu nüvenin üzerine sarılır. Düşük frekanslarda kullanılan bobinlerdir. Bu gruba
transformatörler örnek verilebilir.
Demir Nüveli Sabit Bobin Sembolleri
d. Toroid Bobinler: Toroid şeklinde sarılmış bobinlerdir. Manyetik akı sızıntısı gerçekleşmez. Bobin
verimi yüksektir. Manyetik akının diğer elemanları etkilememesi istenen yerlerde kullanılır. Yüzey temaslı
devre elemanlarının kullanıldığı dijital elektronik devrelerde, devre elemanlarının çok sık yerleştirildiği
anahtarlamalı güç kaynakları gibi elektronik devrelerde sıkça karşımıza çıkar. Endüktansları 1μH ile 1H
arasında değişebilir.
e. SMD Bobinler: Çok katmanlı elektronik devre kartlarına yüzey temaslı olarak monte edilmeye uygun
yapıda üretilmiş bobinlerdir. Boyutları diğer bobinlere göre çok daha küçüktür.
3.2.Ayarlı Bobinler: Endüktans değerleri değiştirilebilen bobinlerdir. Çeşitli türleri karşımıza çıkmaktadır.
Kademeli olarak ayarlanan, nüvesi hareket ettirilerek ayarlanan ya da sargısı ayarlanan türleri vardır.
26
Bobin Bağlantıları
İstediğimiz endüktans değerini bulamadığımız durumlarda bobinler seri, paralel ya da karışık bağlanarak
farklı değerlerde bobinler elde edilebilir. Bu bağlantı türlerindeki toplam endüktans hesabı dirençlerde
olduğu gibi yapılır.
LCRmetreyle Endüktans Ölçümü
Bobinlerin endüktansları LCRmetre cihazlarının endüktans (L) kademesinde ölçülür. LCRmetrenin
komütatör anahtarı endüktans ölçme konumuna getirilir. Ölçüme küçük endüktans değerli kademeden
başlanması daha uygundur. Eğer bobin endüktansı büyükse ve sonuç olarak ekranda değer okunmuyorsa
kademe bir basamak yukarı çıkartılabilir. Bu işleme ekranda uygun endüktans değeri okunana kadar devam
edilir.
Ayrıca bir bobinin sağlamlık testi AVOmetrenin direnç ölçüm kademesinde yapılabilir. Eğer bobin
sargılarında bir kopukluk yoksa bu ölçümde bir direnç değeri okunması gerekir.
ÖLÇME SORULARI
1. Bobinin sağlamlık testi AVOmetrenin …………………………. kademesinde yapılır.
2. Aşağıdaki sembollerden hangisi sabit bobin sembolüdür?
3. 100H’nin eşdeğeri aşağıdakilerden hangisidir?
A) 0,1nH
B) 1mH
C) 0,1mH
D) 10000H
4. Şekildeki bobinlerden hangisinin endüktansının daha fazla olması beklenir?
5. Bobinin mandreni içerisinde bulunan parçaya ……………… denir.
6. Bobin endüktansının ölçümü …………………. ile yapılır.
4. TEMEL YARI İLETKEN ELEMANLAR (DİYOTLAR)
4.1. İletken, Yalıtkan ve Yarı İletken Maddeler: Maddenin en küçük
yapı taşına atom denir. Atomlar, merkezde çekirdek içerisinde bulunan proton ve nötronlar ile çekirdeğin
yörüngesinde bulunan elektronlardan oluşur. Bir maddenin iletken, yalıtkan veya yarı iletken özellikte olup
olmadığını atomların sahip olduğu elektron sayısı belirler.
İletken: Elektrik akımını ileten maddelere iletken denir. İletkenlerin atomlarının son yörüngesinde 4’ten az
elektron bulunur. Bakır, altın ve gümüş iletkenlere örnek olarak verilebilir. Son yörüngedeki elektron
sayısının azlığı iletkenin kalitesini de belirler. En iyi iletken, öz direnci en küçük olan gümüştür. Daha sonra
bakır ve altın gelir.
Yalıtkan: Elektrik akımını iletmeyen maddelere yalıtkan denir. Yalıtkanların atomlarının son
yörüngelerinde 4’ten fazla elektron bulunur. Plastik, cam ve kauçuk yalıtkanlara örnek olarak verilebilir.
Yalıtkanların son yörüngelerinde genellikle 8 elektron bulunur. Son yörüngedeki elektron sayısının fazlalığı
yalıtkanın kalitesini de belirler.
Yarı iletken: Normal şartlarda yalıtkan olan, belli şartlar yerine getirildiğinde ise iletken hale geçen
maddelere yarı iletken denir. Yarı iletkenlerin atomlarının son yörüngesinde 4 elektron bulunur.
Son yörüngelerinden elektron kopartıldığında iletken, son yörüngelerine elektron ilave edildiğinde ise
yalıtkan olurlar. Germanyum ve silisyum yarı iletkenlere örnek verilebilir.
Yarı iletken maddeler dış etken kontrollü malzemeler olarak elektronikte sıkça kullanılmaktadırlar.
N ve P Tipi Yarı İletkenler
Silisyum ve germanyum kristallerinin atomları normal şartlarda son yörüngedeki elektronların ortak
kullanımına dayanan ve kovalent bağ diye adlandırılan bir etkileşim içindedir. Bu sebeple ortamda serbest
elektron yoktur ve bu tür maddeler saf kristal yapıdadır. Elektronik teknolojilerinde kullanılabilmeleri için
çeşitli katkı maddeleri katılarak yalıtkanlıkları düşürülür. Katılan katkı maddesine göre N tipi ve P tipi
olmak üzere iki tür yarı iletken elde edilir.
Ortama dış yörüngesinde 5 elektron bulunan bir atomdan (ör: Arsenik) çok az miktarda eklendiği zaman N
tipi yarı iletken elde edilir. Ortama dış yörüngesinde 3 elektron bulunan bir atomdan (ör: Galyum) çok az
miktarda eklendiği zaman P tipi yarı iletken elde edilir.
Dışardan madde katkısı yapılarak elde edilen P ve N tipi yarı iletkenler tek başlarına kullanıldıklarında akımı
iki yönde de taşıyabilirler. Bu özellik bir işe yaramaz. Bu sebeple P ve N tipi yarı iletkenler birlikte
kullanılırlar. P-N yüzey birleşiminin davranışı kutuplamasız (polarmasız) ve kutuplamalı (polarmalı) olarak
incelenir.
Kutuplamalı P-N Yüzey Birleşmesi
P-N yüzey birleşimi doğru ve ters yönde olmak üzere iki şekilde kutuplandırılır. Doğru yönde kutuplama
gerilim kaynağının artı (pozitif) kutbunun P-N birleşiminin P bölgesine ve gerilim kaynağının eksi (negatif)
kutbunun P-N birleşiminin N bölgesine bağlanmasıyla elde edilir. Ters kutuplamada ise bunun tersi bir
durum vardır. Aşağıdaki şekilde doğru yönde kutuplanmış bir P-N birleşiminin davranışı gösterilmiştir.
28
Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi belli bir gerilim seviyesinden sonra P-N birleşimi içinde elektron ve
oyuk hareketi başlar. Birleşim yüzeyindeki engel bölgesi ortadan kalkar. N bölgesindeki serbest elektronlar
gerilim kaynağının eksi kutbu tarafından itilerek P bölgesindeki oyuklarla birleşir. Kaynağın negatif
kutbundan N bölgesine sürekli olarak elektron gelir. P maddesine geçen elektronlar kaynağın pozitif kutbu
tarafından çekilir ve bu süreç kaynak gerilimi kesilene kadar devam eder.
Gerilim kaynağının eksi kutbu P-N birleşiminin P bölgesine, artı kutbu P-N birleşiminin N bölgesine
bağlanacak olursa P-N birleşimi ters kutuplanmış olur. Bu durumda birleşim yüzeyindeki engel bölgesi
genişler, akım geçişi olmaz. Yalızca çok küçük miktarda sızıntı akımı oluşur.
P-N birleşiminin tam iletime geçme anı silisyum yarı iletkenler için 0,6V-0,7V arasıdır. Germanyum yarı
iletkenler için bu değer 0,2V-0,3V arasıdır. Bu gerilim değerleri aynı zamanda engel bölgesini ortadan
kaldıran voltaj seviyeleridir.
Günümüzde yarı iletken devre elemanı üretiminde büyük çoğunlukla silisyum elementi kullanılmaktadır.
Sızıntı akımlarının fazla olması ve sıcaklıktan çok çabuk etkilenmeleri nedeniyle germanyum yarı iletkeni
pek tercih edilmemektedir.
Diyodun Tanımı ve Yapısı
Bir P maddesi ile bir N maddesinin birleşiminden oluşan ve elektrik akımını bir yönde iletip diğer yönde
iletmeyen devre elemanlarına diyot denir. P maddesinden çıkarılan uca Anot, N maddesinden çıkarılan uca
Katot denir.
Diyodun Yapısı
Diyodun en önemli elektriksel özelliği akımı tek yönde iletmesidir. Eğer diyodun anoduna (+), katoduna (-)
gerilim uygulanırsa ve bu gerilimin miktarı silisyum diyotlar için yaklaşık olarak 0,7V'un üzerindeyse diyot
anottan katoda doğru iletime geçer. Eğer diyodun anot ucundaki gerilim katot ucundaki gerilimden daha
büyükse yine diyot iletime geçer.
Diyot Çeşitleri
4.1. Kristal(Tek Yüzey Birleşimli) Diyotlar: Kristal diyotlar çoğunlukla alternatif gerilimin
doğrultulması gereken yerlerde ya da elektronik devrelerin kısa devreden korunması istenen yerlerde
kullanılır. Değişik çalışma gerilimi ve akımlarına sahip kristal diyotlar vardır. En sık kullanılanları 1N4xxx
serisi diyotlardır.
Kristal Diyot Sembolü
Ayrıca köprü diyot diye adlandırılan ve 4 adet kristal diyodun bir paket halinde üretildiği dört bağlantı
noktasına sahip diyotlar vardır. Çoğunlukla güç kaynaklarında kullanılırlar. Transformatörün sekonderinden
gelen uçlar köprü diyodun ~ veya AC şeklinde gösterilen giriş uçlarına uygulanırken doğrultulmuş çıkış
gerilimi +, - uçlarından alınır.
+
AC
AC
Köprü Diyot Sembolü
29
4.2. Zener Diyotlar: Ters polarma altında uçlarına uygulanan gerilimi, ters kırılma gerilim
değerinde(zener gerilimi) sabit tutan diyotlardır. Dolayısıyla zener diyotlar ters polarma altında kullanılırlar.
Doğru polarma altında normal bir kristal diyot gibi çalışırlar. Ancak genel amaçları ters kırılma gerilimi elde
etmektir.
Zener diyotlar ters kırılma gerilim değerleriyle anılırlar. Örneğin 3 - 4,1 - 5,1 - 6,2 - 12V’luk zener gibi.
Zener Diyot Sembolü
4.3. Foto Diyotlar: Işığa duyarlı olarak iletime geçen diyotlardır. Foto sensörlerde yaygın olarak
kullanılır. Foto diyotlar devreye ters bağlanır, bu sebeple katot ucundan anot ucuna doğru elektrik akımı
geçirirler. Üzerine düşen ışıkla beraber içinden geçmeye başlayan ters yöndeki sızıntı akımları yükselir. Bu
akım kontrol amaçlı kullanılır.
Foto Diyot Sembolü
4.4. Işık Yayan Diyotlar (LED-Light Emitting Diode): Işık yayan diyotların çalışma ilkesi
kristal diyotla aynıdır. Farklı olarak uçları arasına doğru yönde gerilim uygulandığında ışık verirler. Çalışma
gerilimleri yaydığı ışığın rengine göre değişmekle beraber 2V civarındadır.
Bir de insan gözünün göremediği türde kızıl ötesi ışık yayan LED’ler vardır ki onlara da enfraruj LED denir.
Çalışma ilkesi LED’le aynıdır. Uzaktan kumandalı sistemlerin verici kısmında kızıl ötesi bilgi iletimi
sağlamak amacıyla kullanılır.
LED Sembolü
Dijital AVOmetreyle Diyodun Sağlamlık Testi ve Uçlarının Bulunması
Öncelikle dijital AVOmetrenin komütatörü diyot sembolünün bulunduğu kademeye(yarı iletken ölçüm
kademesi) alınır. Daha sonra problar diyot uçlarına iki yönlü değdirilir. Eğer bir yönde değer gösterir diğer
yönde göstermezse ölçülen diyot sağlam, aksi taktirde bozuktur. Değer gösterdiği anda kırmızı probun
değdiği uç diyodun anodu, siyah probun değdiği uç katodudur. Ekranda görülen değer ise diyodun mV
cinsinden iletime geçme gerilimidir. Bu değer 700mV civarındaysa ölçülen diyot silisyum, 300mV
civarındaysa germanyum yarı iletkeninden yapılmıştır.
Köprü diyot ölçümü de yine dijital AVOmetrenin diyot sembolünün bulunduğu kademede yapılır. Bu
diyodun 4 ucu arasındaki ölçümlerde aşağıdaki gibi sonuçlar elde edilmelidir.
+
AC
AC
-
(AC) ve (AC) arası: Her iki yönde de değer göstermez.
(AC) ve (-) arası: Bir yönde değer gösterirken diğer yönde değer göstermez.
30
(AC) ve (+) arası: Bir yönde değer gösterirken diğer yönde değer göstermez.
(+) ve (-) arası: Bir yönde değer gösterirken diğer yönde değer göstermez.
Yukarıdaki şartları sağlayan köprü diyot sağlamdır. Her iki yönde değer göstermeyen uçlar köprü diyodun
AC giriş uçlarıdır (AC veya ~ şeklinde gösterilen uçlar). Boşta kalan iki uç ise çıkış uçlarıdır (+ ve -). Bu iki
ucun ölçümünde AVOmetre değer gösterdiği anda kırmızı probun değdiği uç -, siyah probun değdiği uç +
çıkış ucudur.
ÖLÇME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi diyot için söylenebilir?
A) Elektrik akımını tek yönde iletir
B) Anot gerilimi katot geriliminden fazla olduğunda iletime geçer
C) Alternatif akımı doğrultmak için kullanılabilir
D) Hepsi
2. Aşağıdaki diyot çeşitlerinin sembolleri hangi şıkta doğru sıralamada verilmiştir?
A) Yüzey birleşimli diyot, Zener diyot, LED, Köprü diyot
B) Köprü diyot, Zener diyot, LED, Yüzey birleşimli diyot
C) Yüzey birleşimli diyot, LED, Köprü diyot, Zener diyot
D) Zener diyot, Yüzey birleşimli diyot, LED, Köprü diyot
3. Aşağıdaki silisyum diyot devresi için devre akımını hesaplayınız?
A) 5,7mA
B) 5mA
C) 4,3mA
D) 4,7mA
4. Aşağıdaki devrelerde hangi diyotlar iletime geçer?
A) Yalnız II
B) II, III ve IV
C) Yalnız I
D) II ve III
5. Aşağıdaki ifadelerden hangisi zener diyot için doğrudur?
A) Ters kırılma gerilimiyle (Zener gerilimi) anılırlar.
B) Genellikle ters kutuplama altında çalıştırılırlar (devreye ters bağlanırlar).
C) Doğru kutuplama altında normal diyot gibi çalışırlar.
D) Hepsi.
6. Aşağıdaki ifadelerden hangisi LED için söylenemez?
A) Anlamı ışık yayan diyottur.
B) Devreye ters bağlanır.
C) Yaydıkları renklere göre farklı çalışma gerilimleri vardır.
D) Seri direnç bağlanarak kullanılırlar.
31
7. Hangi şıkta ideal diyodun tanımı doğru yapılmıştır?
A) Elektrik akımına her iki yönde de belli bir değere kadar zorluk gösteren devre elemanıdır.
B) Katoduna uygulanan gerilim anoduna uygulanan gerilimden fazla olduğunda iletime geçen devre
elemanıdır.
C) Elektrik akımını tek yönde ileten devre elemanıdır.
D) Elektrik akımının şiddetini ayarlamak için kullanılan devre elemanıdır.
8. Dijital AVOmetrede yarı iletken malzeme ölçümü hangi kademede yapılır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
5. TRANSİSTÖRLER: Girişine uygulanan sinyali yükselterek gerilim ve akım kazancı sağlayan,
gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan elektronik devre elemanlarına transistör denir
İki N maddesi, bir P maddesi ya da iki P maddesi, bir N maddesi birleşiminden oluşur.
Yukarıdaki sembollerde de görüldüğü gibi transistör üç uçlu bir devre elemanıdır. Devre sembolü üzerinde orta uç
beyz (B), okun olduğu uç emiter (E), diğer uç kollektör(C) olarak adlandırılır.
Transistörün İletime Geçme(Doğru Polarmalandırma) Şartı
NPN veya PNP bir transistörün iletime geçebilmesi için B-E arasının doğru, B-C arasının ters yönde
polarmalandırılması gerekir. Bu polarma şekli yukarıdaki şekillerde gösterilmiştir. Ayrıca B-E arasına
uygulanan gerilimin(VBE) değeri silisyumdan yapılmış transistörlerde en az 0,7V, germanyumdan yapılmış
transistörlerde 0,3V civarında olmalıdır. Bu 3 şart sağlanmadığı taktirde transistör iletime geçmez.
NPN ve PNP Transistörde Akım ve Gerilim Yönleri
Transistör çalışmaya başladığında IB (beyz akımı), IC (kollektör akımı) ve IE (emiter akımı) olmak üzere üç
akım oluşur. Emiter akımı, beyz ve kollektör akımlarının toplamına eşittir.
IE=IB+IC
Transistörlerin Yükselteç Olarak Kullanılması
IB: Beyz akımı,
IC: Kollektör akımı,
IE: Emiter akımı,
VBE: Beyz-emiter arasındaki gerilim,
VCB: Kollektör-beyz arasındaki gerilim,
VCE: Kollektör-emiter arasındaki gerilimi gösterir.
Transistörün en önemli özelliğidir. Transistörün akım kontrollü akım kaynağı olarak çalışması neticesinde akım ve
gerilim yükseltme işlemi gerçekleşir. Transistörün kuvvetlendirici olarak kullanılmasında en önemli iki parametresi
(alfa) ve (beta) akım kazançlarıdır.
β=hfe=IC/IB
α=IC/IE
Transistörün Dijital AVOmetre İle Sağlamlık Kontrolü, Uçlarının Bulunması ve
Tipinin Belirlenmesi
Öncelikle dijital AVOmetrenin komütatörü diyot sembolünün bulunduğu konuma alınır. Transistörün 3 ucu
bulunduğu için AVOmetrenin 2 probuyla toplamda 3 farklı ölçüm kombinasyonu vardır. Bu 3 ölçümden 2
tanesinde AVOmetre bir yönde değer gösterirken diğer yönde(problar yer değiştirildiğinde) değer
göstermemeli, bir tanesinde de probların her iki yönünde değer göstermemelidir. Bu şartları sağlıyorsa
ölçülen transistör sağlamdır.
Sağlamlığı tespit edilen bu transistörün uçlarını bulmak için her iki yönde de değer göstermeyen 2 uç
bulunur. Bu uçlar emiter ve kollektör uçlarıdır. Fakat hangisinin emiter, hangisinin kollektör olduğu belli
değildir. Bu ölçümde belli olan boştaki ucun beyz olduğudur. Daha sonra problardan biri beyzde sabitlenir.
Diğer prob öteki 2 uca sırayla değdirilir. Hangisinde yüksek değer okunursa o uç emiter, diğer uç ise
kollektördür. Eğer değer okunamazsa beyzdeki prob değiştirilir.
Beyzde kırmızı prob varken AVOmetre değer gösterirse transistör NPN, siyah prob varken değer gösterirse
PNP’dir.
Değer gösterdiği anda ekranda okunan değer 0,7V civarındaysa transistör silisyumdan, 0,3V civarındaysa
germanyumdan yapılmıştır.
ÖLÇME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi transistörün görevlerindendir?
I – Alternatif gerilimi doğrultmak için kullanılır.
II – Akım kazancı sağlamak için kullanılır.
III – Sinyal kuvvetlendirmek için kullanılır.
IV – Anahtarlama elemanı olarak kullanılır.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) II ve III D) II, III ve IV
2. Transistörün çalışması için gerekli besleme yönü hangi şıkta doğru verilmiştir?
A) B-C arası ve B-E arası doğru yönde kutuplanır.
B) B-C arası ters, B-E arası doğru yönde kutuplanır.
C) B-C arası doğru, B-E arası ters kutuplanır.
D) B-C arası ve B-E arası ters kutuplanır.
3. Bir transistörlü devrede Ic=100mA ve Ib=1mA ise Ie akımı ne kadardır?
A) 101mA B) 99mA
C) 100mA
D) 200mA
4. Bir transistörün betası 100 ve beyz akımı 100µA ise emiter akımı IE ne kadardır?
A) 10mA B) 9,9mA
C) 10,1mA
D) 1mA
5. Bağlantı türünden bağımsız olarak transistörlü bir kuvvetlendirici devresinin akım kazancı hangi şıkta
doğru verilmiştir?
A) Giriş akımının çıkış akımına oranı
B) Kollektör akımının emiter akımına oranı
C) Kollektör akımının beyz akımına oranı
D) Çıkış akımının giriş akımına oranı
MODÜL DEĞERLENDİRME SORULARI
1. 33kΩ ±%5 toleranslı direncin renk bantlarını bulunuz.
A) Kırmızı, Kırmızı, Turuncu, Altın
B) Turuncu, Turuncu, Turuncu, Altın
C) Turuncu, Turuncu, Kırmızı, Altın
D) Turuncu, Kırmızı, Kırmızı, Altın
2. Renkleri kırmızı, kırmızı, altın, altın olan bir direncin değeri ve toleransı nedir?
A) 2,2KΩ±%5
B) 220Ω±%5
C) 2,2Ω±%5
D) 0,22Ω±%5
3. %10 toleranslı 1KΩ’luk 3 adet seri bağlı direnç düzeneğinin direnci ölçülmüş ve 2,25KΩ çıkmıştır. Bu
durumda aşağıdaki önermelerden hangisi kesinlikle söylenebilir?
A) Ölçülen değer hata payı sınırları içindedir.
B) Ölçü aleti yanlış ölçüm gerçekleştirmiştir.
C) Düzenekteki dirençlerden biri hatalı üretilmiştir.
D) Ölçülen değer hata payı dışındadır.
4. Aşağıdaki devrelerde hangi diyotlar iletime geçer?
A) Yalnız II
B) I-III ve IV
C) Yalnız I
D) III ve IV
5. Sağlam bir dijital AVOmetreyle yapılan diyot ölçümünde bir yönde 570 değeri diğer yönde 4500 değeri
okunmuştur. Buna göre aşağıdaki önermelerden hangisi doğrudur?
A) 4500 değerinin okunduğu durumda probların doğru yönde bağlanmış olma olasılığı daha yüksektir.
B) Diyot sağlamdır.
C) Ölçü aleti yanlış ölçüm gerçekleştirmiştir.
D) 4500 değeri sağlam bir diyot için normal değildir.
6. AVOmetrenin ohm kademesinde bir bobin ölçülmüş ve ekranda 120Ω okunmuştur. Bobin hakkında
verilen önermelerden hangileri kesinlikle doğrudur?
I- Bobin arızalıdır.
II- Bobin sargısında kopma yoktur.
III- Bobin endüktansı çok düşüktür.
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve III
D) II-III
Download