eğitimin felsefi temelleri

advertisement
EĞİTİMİN FELSEFİ
TEMELLERİ
Felsefe sözcüğünün kaynağı
nedir?
• Özel bir bilgi türü olarak felsefe, Yunanca
“bilgelik” ya da genel olarak “bilgi”
anlamına gelen sophia ve “sevgi”
anlamına gelen philia sözcüklerinin
birleşmesiyle oluşmuştur. Bu çerçevede
felsefe (philosophia), bilgi ve bilgelik
sevgisi, anlamına gelmektedir. Filozof
(philosophos)da bilgeliği seven, bilgiyi
arayan, ve ona ulaşmak isteyen kişidir.
Bilgelik ne anlama gelir?
• Eski Yunanca da bilgelik (sophia) sözcüğü
yalnızca kuru ve soyut bilgi anlamında değil,
akıllıca davranmak, aşırılıktan kaçınmak, kendine
egemen olmak ve kötü durumlara göğüs
germeyi bilmek anlamına da gelir. O halde
filozof, yaşamın anlamını bulmaya ve bu anlama
uygun yaşamaya çalışan kimsedir. Felsefenin
amacı da yalnızca kuramsal bilgi elde etmek
değil, aynı zamanda doğru davranışta
bulunmamızı sağlamak; ahlâklı yaşamanın
yollarını öğretmektir.
Felsefe nedir?
• Felsefe, insanın kendisi, yaşamı, içinde yaşadığı
•
toplum ve evren üzerine düşünme faaliyeti
olarak tanımlanabilir.
“Bütün insanlar doğal olarak bilmek isterler“.
Gerçekten de insanı insan yapan en önemli
özelliklerden biri onun kendisini çevreleyen
dünyayı, içinde yaşadığı toplumu, geçmişini ve
bütün yanları ile bizzat kendisini tanımak ve
bilmek istemesidir.
• Felsefe, bilginin temelinde bulunan bir takım
•
•
doğrulara ve insan davranışını yöneten ilkelere
ulaşma çabasıdır.
Bir düşünme faaliyeti olarak felsefe, insanların
kendileri ve yaşamın anlamı üzerinde
düşünmelerini sağlar.
İşte, söz konusu düşünme faaliyeti sonucunda
ortaya felsefi bilgi adını verdiğimiz “özel” bir bilgi
türü çıkar.
Bilgi Türleri
• Gündelik bilgi
• Dini bilgi
• Teknik bilgi
• Sanat bilgisi
• Bilimsel Bilgi
• Felsefe bilgisi
Felsefi bilginin özellikleri
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Eleştirel bir bilgidir.
Sistemli ve düzenlidir
Yığılan, birikimli (kümülatif) bir bilgidir
Akla dayanır
Birleştirici ve bütünleştiricidir
Kesinlik yoktur
Normatiftir
Evrenseldir
Özneldir
Felsefenin Alanları
• Varlık Felsefesi (Ontoloji):
•
•
Varlık felsefesi, varlığı bir bütün olarak ve varlık olmak
bakımından ele alır. Varolmanın ne anlama geldiğini ve
varlığın ilk nedenlerini araştırır.
Bilgi Felsefesi (Epistemoloji):
Bilgi felsefesi, bilgi konusunu genel olarak ele alır; doğru
bilginin olanaklı olup olmadığını, bilginin kaynağının ne
olduğu konularını araştırır
Normatif Ahlâk Felsefesi (Aksiyoloji):
Ahlâk felsefesi, insanın yaşamıyla ilgili temel değerleri ele
alır. İnsanın yaşamında uyması gereken ilkeler ve
erdemlerin neler olduğunu araştırır.
Felsefenin Çeşitli Alanlarla
İlişkisi
• Felsefe – Bilim İlişkisi
Felsefe ve bilim arasında ortak olduğu
kadar pek çok noktada ayrıldıkları noktalar
vardır. Bununla birlikte felsefenin en fazla
işbirliği içinde olduğu alan bilim olmuştur.
Felsefe bütün bilimlerin sonuçlarından
etkilendiği gibi, kendisi de bilimlere yol
gösterir. Doğru bilgiye ulaşmak için bilim
de felsefi araştırmaların sonuçlarına
kayıtsız kalamaz.
• Felsefe – Din İlişkisi
Felsefe ile din birbirinden farklı iki disiplin
olarak tarih içinde hep yakın ilişki içinde
olmuştur. Dini dogmalar felsefe aracılığıyla
temellendirilmeye çalışılmıştır. Her ikisi de
varlık ve değerler konusunu ele almıştır;
insanı ve evreni açıklamaya çalışmıştır. Şu
halde amaç yönünden tam bir benzerlik
gösteren din ile felsefe, yöntem
bakımından farklılıklar göstermektedir.
Dinin kaynağı Tanrı, felsefenin kaynağı
insan, akıldır. Dinde eleştiriye, kuşkuya yer
yokken felsefe, eleştiri ve kuşkuya dayanır.
• Felsefe – Sanat İlişkisi
Sanat da felsefe gibi yaratıcı bir insan
etkinliğine dayanır; insan kendi varoluşunu
sanat yoluyla yansıtır. Ancak, sanatın
bilgisi felsefi bilgiden farklıdır. Sanat
bilgisi, insanda duygu ve heyecan
uyandırmayı amaçlar. Estetik ise felsefenin
konusudur. Bu çerçevede, hem sanat hem
de felsefe, hayatı ve insanı yaratıcı bir
zeka ile kavrar, yorumlar.
Felsefe – Eğitim İlişkisi
• Eğitim felsefesinin önemli bir kavramı kültürdür. Eğitim kültürel
•
•
•
•
aktarım aracıdır. Felsefe ise kültüre kayıtsız kalamaz. Bu durumda
kültür ile eğitim felsefesi arasında karşılıklı neden sonuç ilişkisi
vardır.
Eğitim felsefesi, felsefi sorunlardan ziyade eğitim sorunları üzerine
eğilir.
Felsefe ile eğitim birlikte yürümek durumundadır. Her ikisi de
karşılıklı olarak birbirini oluşturur, eylem ve düşünce sürecinde
birbirleriyle alışverişte bulunurlar. Birbirlerinin aracısı ve amacıdırlar;
hem süreç hem de üründürler.
Eğitim felsefesi normla ilgili ölçütlerin oluşturulması ve amaçların
belirlenmesinde yardımcı olur.
Eğitimin temel işlevi, insanı geliştir ve güzelleştirmektir. Felsefenin
de işlevi bir anlamda insani gelişim olduğu söylenebilir. Bu durumda
eğitimciler bir ölçüde felsefenin ortaya koyduğu görüşleri insanlara
uygulama sorunuyla ilgilenirler. Filozof, insanın özüne ilişkin teorik
sorunlarla uğraşırken, eğitimci bu teoriyi gündelik yaşamla
ilişkilendirir.
Felsefe – Eğitim İlişkisi
• Felsefi düşünmenin öğretmenler ve öğrenciler
•
açısından problem çözme, sorunları tartışma, ve
yaratıcı düşünme bakımından yol göstericidir.
Felsefe işlevleri bakımından da eğitim
teorisyenlerine ve program yapımcılarına (Kişisel
gelişme, hedef yazma, hipotez geliştirme, ve
objektif testler hazırlama gibi) pratik ve somut
yardımda bulunabilir. Ayrıca, eğitim sorunları
üzerine düşünme ve yeni tartışmalara zemin
hazırlaması bakımından da felsefeden
yararlanılabilir.
Felsefi Akımlar
• İdealizm: Gerçekliği tinsel sayan ve dış dünyayı düşüncenin
yansıması olarak gören bir akımdır. İdealizme göre, gerçekliğin
mükemmel bir düzeni vardır ve değiştirilemez; mutlak olan, gerçek
olan hep aynı kalır. İnsanın temel görevi, aklını kullanarak bu
edealara ulaşmaktır. İnsan ancak bu şekilde kendini
gerçekleştirebilir. İdealar, aynı zamanda mükemmel bir düzen
içerisinde bulunan evreni yaratan Tanrı’yı da simgelemektedir.
• İdealizme göre, gerçek bilgi ideaların bilgisidir. Bu bilgi zorunlu bir
bilgidir, değişmez varlıkların bilgisidir, tümel bir bilgidir. Ahlâksal
açıdan iyilik ideası, ulaşılması gereken en yüksek erektir. İyilik,
güzellik ve doğruluk bütünsel varlıkta bulunur. İdealist eğitimin
amacı da iyilik, güzellik ve doğruluğa ulaşmaktır.
• İdealist eğitimin merkezinde konular, dersler, evrensel doğrular ve
öğretmen bulunmaktadır. Bu nedenle idealistler konu alanı-bilgi
merkezli eğitim programı geliştirme yaklaşımını benimsemişlerdir.
Realizm
• Realizm, gerçek dünyanın algı veya anlağımızdan (bizim dışımızda)
bağımsız olarak varolduğuna öğretisidir. Gerçeklik, varolan şeylerin
tümüdür. Varolan şeyler doğadan gelir ve doğanın kanunlarınca
idare edilir. Realizm, bilgilerimizin gerçekle olan uygunluğunu ele alır
ve gerçek hakkındaki bilgilerimizi sınar. Bu durum “özün”
değişmesinden çok görüş açısının değişimidir. Nesnel gerçekliğin
değişmez ve mutlak olduğu kabul edilince, insanın yapacağı mutlak
doğruya ulaşması ve bunun için aklını kullanmasıdır.
• Realistlere göre eğitimin amacı, toplumun kültürel birikimini genç
nesillere aktarmak, aklı kullanma yolunu geliştirmek ve bu sayede
insanları mutlak doğruya ulaştırmak ve mutlu etmektir.
• Realist eğitimin temelinde konu alanı ve öğretmen vardır.
Değişiklikler daha çok öğretim yöntemleri üzerinde gerçekleştirilir.
Pragmatizm/Aletçilik/Deneycilik
• Doğruluğu ve gerçekliği yalnızca eylemlerin sonucuna göre
değerlendiren ve yararı öne çıkaran akımdır. Başka bir deyişle,
doğruluk ve gerçeklik insan eylemlerinin sonuçları, başarıları ve
yararlılıkları ile değerlendirilmektedir.
• Pragmatizme göre bütün bilgiler ve kuramlar insan yaşamını
kolaylaştırmak içindir. Şu halde bir kuram ya da düşünce işe
yararlılığıyla ölçülmektedir.
• Pragmatistlere göre, bilimde, felsefede ve teknolojide hiçbir tanım
ya da formül kesin, nihai ve değişmez değildir.
• Kuramdan çok uygulamayı öne çıkaran pragmatistler, değişme
kavramıyla birlikte öğrenciyi merkeze almışlardır.
Varoluşçuluk
• Varoluşçuluk daha çok bir eylem tarzı olarak kendini ortaya koymaktadır.
•
•
•
•
•
Çıkış noktası olarak insanın varoluş sorunları gösterilebilir. Bireye aşırı vurgu
yaparlar
Din, politika ve yaşama bakışlarında değişik görüşlere açık (eklektik) bir
anlayış sergilerler.
Varoluşçulara göre insan, dünyaya atılmış bir varlıktır; yani varlığı özden
önce gelir. Dolayısıyla doğuştan programlanmış durağan bir varlık değildir.
Yaratıcılığı ve özgürlüğe düşkünlüğü sayesinde özünü kendisi belirlemiştir.
Varoluşçulara göre bilgi kesin ve objektif değildir. Bilgi insanın kendi
yaşantısı ve tasarımlarının bir sonucudur.
Eğitim insanın yaşantısını oluşturan tüm deneyimleri olduğu gibi
yansıtmalıdır.
Öğretme-öğrenme süreci sübjektif eylemeler ve beklentiler çerçevesinde
örgütlenmelidir. Bu durumda eğitimin hedefi, insanın kendi varoluşunu
gerçekleştirmesine yardım etmelidir.
Eğitim Akımları
•
•
•
•
Daimicilik (Perennilasim)
Esasicilik (Essentialism)
İlerlemecilik (Progressivism)
Yeniden Kurmacılık (Reconstructionism)
Daimicilik
• Daimicilik, idealist felsefeye dayanır. En tutucu
•
•
eğitim felsefesidir.
Daimiciliğe göre insan doğası, ahlâki ilkele
gerçeklik ve doğrular hiç değişmeyen evrensel
olgulardır.
Doğru bilgini kaynağı akıldır. İnsan, aklı
sayesinde gerçekliğin bilgisine ulaşabilir. Eğitimin
amacı da zaten insanın aklını etkinleştirmektir.
Çünkü, insan Tanrı’dan akıl taşır. Bu durumda bir
eğitim programı, Tanrı, insan ve evren
arasındaki ilişkileri ele almalıdır.
Esasicilik
• Esasiciliğin kökeni realizme dayanır. Daimiciler kadar olmasa da
tutucu bir özelliğe sahiptirler. Daimicilerin savunduğu ideal dünya
yerine, gerçek dünyayı referans alırlar. Ayakları yere biraz daha
sağlam basmasına karşın bu eğitim akımı da esasiciler gibi mutlak,
değişmez gerçeklik fikrinden hareket etmişlerdir.
• Esasicilerde de akıl merkezi bir kavramdır; ancak bilgi aposterioridir.
Başlangıçta boş bir levhaya benzeyen zihin, rasyonel bir çabanın
sonucunda (deney ve gözlem) bilgiyle donatılır. Öğretmeni merkeze
alan bu anlayış, öğrenciyi ezberci ve pasif dinleyici durumuna
düşürmektedir.
• Dersler, kültürel mirasın aktarılma aracıdır ve ana vurgu, aklın
disipline edilmesi üzerinde toplanmıştır. Kısaca, esasiciler geleneksel
eğitimin temsilcisi konumundadırlar. Burada okulun işlevi,
gelenekselin sürdürülmesiyle sınırlıdır. Toplumsal düzenleme ve
reformlara kapalıdır.
İlerlemecilik
• İlerlemeciliğin temeli pragmatizme dayanır. Esasiciliğe bir tepki
olarak ortaya çıkmıştır. Geleneksel eğitimin baskıcı ve tutucu
niteliğine karşı daha radikal ve daha özgürlükçü bir söylem
kullanmıştır.
• Pragmatizmin “gerçeğin özü değişmedir” görüşü ilerlemeciliğin temel
çıkış noktası olmuştur. Buna göre, doğadaki gelişme ve farklılaşma
eğitimin betimleyici bir normu olarak kabul edilmiştir. Şüphesiz,
gelişen yaşamla iç içe olan eğitim, doğal olarak ilerlemeci olacaktır.
• İlerlemeci eğitim sisteminin merkezinde kendi yaşantıları aracılığıyla
gelişen ve öğrenmeyi öğrenen öğrenciler vardır. Eğitim
programlarında ise değişmenin doğasını kavrayan, demokratik tutum
geliştiren davranışlar hedeflenmiştir.
Yeniden Kurmacılık
• Yeniden kurmacılık pragmatik felsefeyi referans
•
almıştır. Bunalım felsefesi olarak adlandırılabilir.
Bu akıma göre insanlık bir yol ayrımına gelmiştir;
ya yok olacak ya da yeni bir uygarlık inşa
edecektir.
Yeniden kurmacılığın merkezi kavramı
değişmedir. Eğitimin görevi, toplumu sürekli
olarak yeniden şekillendirmek ve kurmaktır. Aynı
şekilde eğitimin amacı, dünya uygarlığı fikrini
canlı tutmaktır.
Download