İklim etkileri

advertisement
Küresel ısınmanın etkileri her geçen gün daha çok hissediliyor. Bununla ilgili olarak
da hepimiz üzerimize düşen görevleri yerine getirmeliyiz. Aşağıdaki yazıda küresel
ısınma nedeniyle yaşanan iklim etkilerinin yol açtığı sorunlar anlatılmaktadır.
İklim etkileri
Güney Fransa'da, sel yüzünden sular altında kalmış ve nükleer santrale yakın olan bir
köy. 2003'te aynı bölge kuraklıkla karşı karşıya kalmıştı. İklim değişikliği, kuraklık ve
sel gibi aşırı uçlarda hava koşullarına yol açabiliyor.
Hiç kimse küresel ısınmanın hangi noktaya kadar güvenli olduğunu bilmiyor.
Bildiğimiz bir şey varsa, o da iklim değişikliğinin şimdiden insanlara ve ekosistemlere
zarar verdiği. Etkilerini; eriyen buzullarda, parçalanan kutup buzunda, çözülen
permafrostta, ölen mercan kayalıklarında, yükselen su seviyelerinde, değişen
ekosistemlerde ve ölümcül sıcak hava dalgalarında görebiliyoruz. Ve tüm bu
değişikliklere tanık olan sadece bilim adamları değil. Kuzeyin uzak bölgelerindeki
inuitlerden ekvator yakınlarındaki ada sakinlerine kadar insanlar şimdiden iklim
değişikliğinin etkileriyle boğuşuyor.
Ama tüm bunlar sadece başlangıç. Tehlikeli boyutta iklim değişikliğini şimdiden
deneyimliyoruz ve felaket boyutundaki iklim değişikliğini önlemek için harekete
geçmeliyiz. Yerel etkilerin tamamı henüz bilinmese de mevcut eğilimin sürmesine izin
verdiğimiz takdirde gelecekte gerçekleşmesi muhtemel etkilerden bazıları şunlar:
Küresel ısınmanın küçük ve orta ölçekli olarak muhtemel ve erken
etkileri
Eriyen buzullar yüzünden deniz seviyesinin yükselmesi ve küresel sıcaklık arttıkça
okyanus ve deniz ısısının artması.
Eriyen permafrost ve ölen ormanlardan muazzam sera gazı salımı.
Sıcak hava dalgaları, kuraklıklar ve seller gibi daha aşırı hava olayları yaşanması
yönünde yüksek risk. Geçtiğimiz 30 yıl içinde, toplam kuraklık yaşanma sıklığı ikiye
katlandı.
Bölgesel düzeyde şiddetli etkiler. Örneğin, Avrupa'da nehir baskınları kıtanın çoğunu
içine alan bir alanda artacak; kıyı bölgelerinde de sel, erozyon ve sulak alan kaybı riski
önemli ölçüde artacak.
Buzullar, mercan kayalıkları, mangrovlar, kuzey kutbu ekosistemleri, Alpler’e has
ekosistemler, şimali ormanlar, tropikal ormanlar, bozkır sulak alanları ve yerel otlakları
içeren doğal sistemler, ciddi biçimde tehdit altında olacak.
Türlerin neslinin tükenmesi ve biyoçeşitlilik kaybına ilişkin mevcut risklerin artması.
En büyük etkiler Afrika, Asya ve Pasifik'in gelişmekte olan ülkeleri gibi, yükselen su
seviyelerine, salgın hastalıklara ve tarımsal üretimin azalmasına karşı kendilerini
korumayacak durumda olan, nispeten daha fakir ülkelerde gerçekleşecek.
İklim değişikliğinin her derecesinde, en fazla zararı gelişmekte olan ülkeler görecek.
Küresel ısınma devam ederse görülecek olan daha uzun vadeli
etkiler
Grönland ve Antarktika buz tabakasının erimesi. Kontrol edilmediği takdirde, karbon
salımlarının neden olduğu küresel ısınma, gelecek onyıllarda Grönland buz
tabakasının geri dönülemez biçimde erimesine yol açabilir. Bu durum, birkaç yüzyıl
içinde, deniz seviyesindeki yükselişi 7 metreye kadar arttırabilir. Antarktika'nın
parçalarından buz eksilmesine ilişkin oranın, erime riski taşıdığı anlamına geldiğini
gösteren yeni kanıtlar mevcut.
Atlantik Golfstream akıntısının yavaşlaması, kayması veya kesilmesi, bunun Avrupa'da
büyük ölçekli etkileri olması ve küresel okyanus dolaşımı sistemine zarar vermesi;
Okyanuslardan, felakete yol açacak ölçüde metan salınımının atmosferdeki metan
seviyesinde hızlı artışa yol açması ve buna bağlı olarak artan küresel ısınma.
İnsanlık daha önce hiçbir zaman böylesine devasa bir çevre kriziyle karşı karşıya
kalmamıştı. Küresel ısınmaya karşı acilen ve derhal eyleme geçmezsek, uğranan zarar
geri dönülemez hale gelebilir.
KAYNAK : http://www.greenpeace.org/turkey/campaigns/enerji/etkiler
Download