iletişim

advertisement
TANIM
Tanım: Bilgi, duygu ve düşünceyi
üretme, aktarma ve anlamlandırma
sürecidir.
Kaynak Mesaj Kanal/ Araç Alıcı
Dönüt
Sözlü iletişim
•Dil ile iletişim; insanların duygu ve
düşüncelerini kelimeler/ sözcükler ya da
semboller yolu ile aktarma ve
anlamlandırma biçimine denir.
•Dil ötesi iletişim, sesin niteliğiyle
ilgilidir; ses tonu, sesin hızı, şiddeti,
hangi kelimelerin vurgulandığı,
duraklamalar vb. özellikler dil ötesi
iletişim sayılır.
Sözlü iletişim
• Dil ile iletişimde kişilerin “ne söyledikleri”,
dil-ötesi iletişimde ise “nasıl söyledikleri” önemlidir.
• Araştırmalar, insanların günlük yaşamda bir
birlerinin ne söylediklerinden çok nasıl
söylediklerine dikkat ettiklerini göstermektedir.
• 1981 yılında Los Angeles’te California
üniversitesinde Albert Mehrabian tarafından
yapılan bir araştırmada normal iletişimin:
%55 beden dili
%28 ses tonu
%7 ‘ sini kullanılan kelimeler oluşturmaktadır.
DİNLEME VE İLETİŞİM
NASIL DİNLİYORUZ ???
- Görünüşte dinleme:Beden orada, kafa başka
yerde.
- Seçerek dinleme: İşine geleni dinleme.
- Şartlanmış dinleme : Ön yargılı, aynı duygu,
kavram arayışı.
- Savunucu dinleme: Alıngan, suçlayıcı.
- Tuzak kurucu dinleme:
sokma.
Açık yakalama, zora
ETKİN DİNLEME
*İletişim içinde bulunulan kişiyi
yargılamadan, sözünü kesmeden, bedene
uygun biçim vererek, göz teması kurularak
yapılan dinlemeye denir.
ETKİN DİNLEMENİN YARARLARI
*
*
*
*
*
Açık ve dürüst iletişime yardımcı olur.
Kişiyi herhangi bir konuda tartışmaya yüreklendirir.
Olumsuz duyguları tartışma fırsatı verir.
Kişi temel sorununu kendi fark eder
Anlaşıldım duygusunu yaşar, karşıdaki kişiye olumlu
duygular besler
* Karşıdaki kişileri anlamaya ve dinlemeye hazır duruma
getirir.
GÖZ VE İLETİŞİM
• Birilerine bakıyor olmak onlarla
ilgileniyorsunuz anlamına gelir.
• İnsanlar aynı zamanda gözlerini ilgisizlik
mesajları vermek için de kullanabilirler.
• Göz teması otoriteyi de simgeler.
EMPATİ VE İLETİŞİM
Kendimizi
karşımızdaki
kişinin
yerine
koyarak,kişinin bakış açısını, dünyasını
anlamak
Karşımızdaki kişinin duygu ve düşüncelerini
doğru anlamak
Ne hissettiğini, nasıl hissettiğini anlamak
Ne anladığımızı karşıdaki kişiye aktarmak.
Yüz ve beden ifadelerini kullanarak onu
anladığımızı ifade etmek
“SEN DİLİ”
.Suçlayıcıdır.
.Kusur bulur, yargılayıcı, aşağılayıcı mesajlar
taşır.
.İşbirliğinden uzaklaştırır.
.Savunucu ve düşmanca tavırlara neden olur.
.Olumsuzlukları pekiştirir. (inandırır.)
.İnsanlar kendilerini kızgın, incinmiş ve
değersiz görür
.Değişmeye direnç olur.
.Kişi önemsenmediğini düşünür.
.Kızgınlığı kışkırtır.
-Öç almaya hakkım var düşüncesini doğurur.
“BEN DİLİ”
. Hissedilenleri ifade eder.
. İyi niyetle işbirliği çağrısıdır.
. Çözüm getirmez, durumu açıklar.
. Güven geliştirir.
. Suçlamaz, yargılamaz.
. Savunmaya itmez.
. Paylaşmaya çağrıdır.
. Karşıdaki kişide düşünme ve empati yaratır.
. Hisler ve kaygılar açıkça dile getirilir.
. Hislerin sorumluluğu yüklenilir.
. Durum, davranış ve olumsuz duygu belirtilir.
. "KİŞİLİGE SALDIRI YOKTUR
BEN MESAJLARI
SEN MESAJLARI
Kolumun
çekiştirilmesinden
hoşlanmıyorum.
Kes şunu, baş belası
Kapının açık kalması
rahatsız ediyor.
beni
Konuşmaya başlayıp sonunu
getiremeyince sinirleniyorum
Bu akşam kendimi yorgun
hissediyorum, oyunu
bir
başka akşama erteleyelim.
Niçin kapıyı
bırakıyorsun?
hep
açık
Çok kabasın her zaman
sözümü kesiyorsun
Her zaman aynı, bıktım
artık...
Bu kadar kavgacı olduğunu
bilmezdim.
SÖZSÜZ İLETİŞİM ( BEDEN DİLİ)
* Bedenin duşu.
* Jest ve mimikler.
* Yüz ifadesi.
* Göz teması.
* Göz hareketleri.
* Mesafe ( uzak ya da yakın durma) mekan kullanımı.
İLETİŞİM ENGELLERİ
1.EMRETME, YÖNETME: yapman gerekir,
yapacaksın, yapmak zorundasın...
Korku ya da aktif direnç yaratabilir,
Söylenenin tersini denemeye davet edebilir,
İsyankar davranışa yada misillemeye yol açabilir.
2.YARGILAMA, ELEŞTİRME , SUÇLAMA:
tembelsin.. olgunca düşünmüyorsun…
Sen
zaten
Yetersizlik, aptallık, yanlış değerlendirme anlamı taşır.
Kişinin olumsuz bir yargıya hedef olma ya da azarlanma
korkusu ile iletişimi kesmesine yol açabilir.
İLETİŞİM ENGELLERİ
3.TEHDİT ETME ( Göz dağı verme) yapmazsan……. olur,
ya yaparsın yoksa......
Korku, boyun eğme yaratabilir,
Gücenme, kızgınlık oluşmasına neden olabilir,
Söz konusu sonuçların gerçekten meydana gelip
gelmeyeceğini denemeye yol açar.
4.AHLAK DERSİ VERME, VAAZ VERME : Şöyle
yapman gerekir, yapmalıydın…
Zorunluluk, suçluluk duyguları yaratır,
Kişinin durumunu daha şiddetle savunmasına yol açar,
Kişinin sorumluluk duygusuna güvenilmediği izlenimi verir.
İLETİŞİM ENGELLERİ
5.ÖGÜT
VERME:
Ben
bence…..yapmalısın…
olsam,
neden
yapıyorsun?
Kişinin kendi sorunlarını çözmekten aciz olduğu duygusunu
verir.
Kişinin sorunu bütünüyle düşünüp, değişik çözümler getirip
seçenekleri denemesine engel olur,
Bağımlılık ya da direnme yaratabilir.
6.TESKİN, TESELLİ ETME: Aldırma, boşver, düzelir.
Hadi biraz neşelen…
Kişinin kendini anlaşılmamış hissetmesine neden olur,
Kızgınlık duyguları uyandırır. ( Size göre kolay tabii…)
Kişi genellikle mesajı ‘kendimi kötü hissetmem doğru değil’
biçiminde algılar.
İLETİŞİM ENGELLERİ
7. AD TAKMA, GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞÜRME: Koca bebek, hadi
bakalım süpermen, hadi sende sulu göz...
Kişinin kendisini değersiz hissetmesine, sevilmediği kanısına
varmasına yol açabilir,
Kişinin öz-imgesi üzerinde olumsuz etkileri olabilir,
genellikle karşılık vermeye iter.
İÇ İLETİŞİM

Başarıya giden ilk ve en önemli yol kendimiz
ile yapmış olduğumuz iletişimdir. Başarıya
ulaşmak isteyen bir öğrenci her şeyden önce
iç iletişimini doğru bir şekilde kullanmalıdır.
Yapmış olduğumuz iç iletişimimizin %77’si
bize karşı çalışmaktadır. İç iletişiminizin
kullanış şekli sizin üniversiteyi kazanmanızı,
derslerinizde daha başarılı olmanızı
sağlayabileceği gibi büyük bir hayal
kırıklığına da uğratabilir. İç iletişimi bu kadar
önemli kılan temel özellik; beynimizin
çalışma şeklidir.
İşte beyniniz bu şekilde
programlanmaktadır
Yıllarca beynimizi
annemiz,babamız,
arkadaşlarımız,
komşularımız
programlamıştır.

Bizim her attığımız
adım,yaptığımız her
hareket,söylediğimiz
her söz,çevremizden
aldığımız yada
kendimize karşı yapmış
olduğumuz iletişimin
sonucundaki
programlamanın
ürünüdür.

Şöyle bir soru aklınıza gelebilir;
İç iletişim beynimizi-beynimizde
vücudumuzu nasıl etkilemektedir ?
buna cevap vermeden önce
aşağıdaki paragrafı okumanızı
istiyorum.
 “Manava
sebze-meyve almaya gittiniz.
Elma, portakal gibi meyveleri aldıktan
sonra, orda kasaların üstünde duran sarı
sarı, sulu limonları gördünüz. Limonları
elinizle ezdikten sonra bir kilo limon alıp
eve gittiniz. Eve girer girmez,hemen
limonlardan bir tanesini alarak ikiye
böldünüz. Limon o kadar sulu ki, içindeki
sı mutfak tezgahından düşmeye başlamıştı.
Dilimlerden birini alarak ağzınıza
getirdiniz ve onu ağzınızın içine sıkarak,o
ekşi tadı tattınız.”
Bu paragrafı okuduktan sonra büyük bir
ihtimalle,bu iletişimi alan beyin
harekete geçerek ağzınızda limon yer
gibi bir durum oluşmaya başlamıştır.
İstem dışı olan bu durum iletişimin
vücudumuzu etkilediğinin bir kanıtıdır.
İÇ İLETİMİN SEVİYELERİ;

1-YAPAMAM: En zararlı iç iletişimdir.
Kendiniz hakkında kötü yada olumsuz bir şey
söyleyip bunu kabullendiğiniz
seviyedir.(iletişimdir) bu seviyeyi tanımak
kolaydır. Bu seviyeyi şu kelimelerden
tanıya bilirsiniz;yapamam, keşke
yapabilseydim,yapabilmeyi çok isterdim.
gibi kelimelerle yapmış olduğumuz iletişim
bizim korku ,endişe ve tereddüde düşmemize
neden olur. Beynimiz bizim söylediğimizle
ilgilenmez onu yapar.
2-..........YAPMAYA İHTİYACIM
VAR,.............YAPMALIYIM SEVİYESİ:

Bu kelimeler aldatır. Bizim yararımıza
çalışıyormuş gibi görünür ama bize karşı çalışır.
Bu kelimeler; yapmam gerek,........ama değilim.
Bu kelimelerle yapılan iletişim zararımızadır.
Çünkü bu iletişimle sorunu kabullenmiş
oluruz.Derslerimde daha başarılı olmaya
ihtiyacım var dediğinizde aslında siz beyninize
şu programı yollamış olursunuz; derslerimde
daha başarılı olmaya ihtiyacım var........ama
değilim
3-BEN ASLA.....,
BEN ARTIK........SEVİYESİ:
 Yararınıza
çalışan en alt seviyedeki
kelimelerdir. Bu seviyede değişmeyi kabul
edersiniz. Aynı zamanda değişiklik olmuş
gibi bir şeyler yapma kararı da alınır ve
kararı şimdiki zamanda ifade edersiniz. Şu
cümlelerle ifade edilir.Derslerime artık
çalışıyorum, üniversiteyi kazanacağıma
inanıyorum, sınavlarıma çalışıyorum...

İnsan beyni, hepimizin sahip olduğu kişisel
bir bilgisayar denetim merkezidir.
Beyninizin sizin için yapmasından
hoşlanacağı, mantıklı her şeyi yapma gücü
vardır. Buradaki temel sorun onu nasıl
kullanacağınızı bilmenizdir. Yani ona doğru
yönergeleri vermenizdir. Onunla doğru
iletişim kurmayı başarmalısınız. Beyniniz
en çok söylediğiniz şeye inanır. Beyninize
kendiniz hakkında ne söylerseniz onu
yerine getirmek için harekete geçecektir.
4-BEN ......İM SEVİYESİ:

Bu kullanabileceğimiz en etkili iletişimdir.en az
kullandığımız ama en fazla kullanmamız
gereken kelimelerdir. Bu seviyeyle gerçek
olmasını istediğiniz yöne doğru ilerlersiniz.
Olmak istediğiniz şekli, resmi bilinç altına
gönderirsiniz ve şunu iletmiş olursunuz; ben (bu)
olmak istiyorum ve beni (bu) yap. Programını
yollamış olursunuz. Başlıca cümle yapıları
şöyledir; ben derslerime çalışırım, ben her
sınavda başarılı olurum, ben başladığım işleri
mutlaka başarırım…
5-O....DUR SEVİYESİ:
 Bu,
dünyasal isteklerini aşmış,asıl
yerini arayan bir çok insanın
seçtiği bir dildir.

İç iletişimi mükemmel
olarak kullanan herkes
başarıya ulaşamamış
olabilir ama başarıya
ulaşmış olan herkes iç
iletişimi mutlaka en iyi
şekilde kullananlardır.
Başarıya
ulaşmak
istiyorsanız,
olumlu bir iç iletişim
kurmaya çalışın.
İlginize Teşekkür Eder
Çalışmalarınızda Başarılar Dileriz.
PSİKOLOJİK DANIŞMA VE
REHBERLİK HİZMETLERİ BİRİMİ
KAYNAKLAR
Cüceloğlu,D.,İletişim Çatışmaları Ve
Empati.Sistem Yayıncılık,2002.
 Korkut.F.,Okul Temelli Önleyici
Rehberlik.Anı Yayıncılık.2004.
 Köknel,Ö.,İnsanı Anlamak.Altın Kitaplar
Yayınevi.1993.
 Yıldız, A., ‘İç İletişim’ Konulu Notlar.

Download