hidrografi ders 6

advertisement
HİDROGRAFİ VE OŞİNOGRAFİ
DERS 6
Doç. Dr. Hüseyin TUR
Akarsu: Karalar üzerindeki yüzeysel sular yerçekimi tesiri ile en büyük eğim
yönünde belirli bir mecrada toplanarak çizgisel bir akım oluşturması.
Akarsu Havzası (drenaj havzası, su toplama havzası): Bir akarsuyun sularını
toplayan alan
Su Ayırım Çizgisi: İki komşu akarsu havzasını ayıran çizgi
Dış Drenaj Alanı: Denize ulaşan akarsulann havza alanı
İç Drenaj Alanı (kapalı havza): Denize ulaşmayan akarsuların havza alanı
Kaynak Deresi (başlangıç deresi): Bir akarsuyun çıktığı yerden ilk dere ile birleştiği
yere kadar olan kesimi
Akarsu Kavşağı: İki veya daha fazla akarsuyun birleştikleri yer
Çıkış Noktası: Bir havza bölümünden gelen yüzeysel suların toplanarak havzayı
terkettiği akarsu kesiti
Ağız: Akarsuyun deniz, göl veya hazne ile birleştikleri yer
Delta: Akarsuların ağız kısmında katı maddelerin toplanması (alüvyonlanma) sonucu
oluşan geniş birikinti depoları
Akarsu Ağı (drenaj ağı, kanal ağı): Bir akarsu kolu ile yan kolların tümünün meydana
getirdiği şebeke
► Bir akarsuyun ortalama su seviyesindeki kesit kısmına "akarsu yatağı",
akarsu yatağını her iki taraftan araziye bağlayan şevli kenar şeritlerine "kıyı",
taşkın su seviyesi üzerinde kalan kıyı şeridine ise "yüksek kıyı" denir.
► Akış yönüne bakılarak akarsuyun sağ ve sol kıyıları belirlenir.
Bir Akarsuyun Planı
Taşkın Yatağı (sel yatağı): Yalnız ortalama su seviyesi üzerindeki debilerde su
altında kalan, kıyı ile yüksek kıyı arasındaki arazi şeriti
Taşkın Bölgesi: Tekerür aralığı aynı olan taşkınlarda su altında kalan arazi
kesimleri
Talveg: Bir akarsuyun birbirini takip eden kesitlerinde en düşük kotlu taban
noktalarını birleştirerek elde edilen çizgi
Bir akarsu kesitinin kaynak tarafında kalan akarsu bölümüne "memba bölgesi”
ağız tarafında kalan bölümüne ise “mansap bölgesi" denir.
Dolanma Oranı (eğrilik oranı): Bir akarsuyun iki noktası arasındaki talveg
uzunluğunun kuş uçuşu mesafeye oranı
AKARSULARIN SINIFLANDIRILMASI
1) Topoğrafik-Morfolojik özelliklere Göre Sınıflandırma:
a- Dağ Akarsuları: Eğim > 0,01. Büyük eğim, hızlı akış ve fazla olmayan
mendereslenme (Dağ dereleri, deliçay ve vahşi dere gibi).
b- Plato (Yayla) Akarsuları: Eğim 0,01 - 0,001. Erozyonun eğimin arttığı plato
kenarından kaynak bölgesine doğru hızla artar.
c- Ova Akarsuları: Eğim 0,001 - 0,0001. Planda fazla mendereslenme
d- Geniş Akarsu ve Haliçler: Eğim < 0,0001.
2) Akarsu Boyunca Akımın Değişimine Göre Sınıflandırma:
a- Sulak Akarsular: Havza büyüdükçe debisi artan sulak bölge akarsularıdır.
b- Bozkır Akarsuları: Genellikle kurak bölgelerde görülür, boyu arttıkça buharlaşma
ve sızma sonucu debisi azalmaktadır.
c- Karstik Akarsular: Yeraltında toplanan ve akarsu şebekesi oluşturacak şekilde
kısmen veya tamamen yüzeye çıkan
veya
yüzeyde akarken kalkerli arazide bir süre kısmen veya tamamen yeraltında devam
ederek tekrar yüzeye çıkan akarsulardır.
3) Akımın Sürekliliğine Göre Sınıflandırma:
a- Sürekli Akışlı Akarsular: Yatağında yıl boyunca su bulunan akarsular
(sulu dere gibi).
b- Periyodik Akışlı Akarsular: Yatağında yalnız bol yağışlı mevsimlerde
su bulunan ve yağışsız zamanlarda su bulunmayan akarsular (kuru dere gibi).
c- Sel Vadileri: Senelerce yatağı kuru olmasına rağmen ani bir sağnaktan
sonra kısa bir süre büyük nehir görünümü kazanan çöl akarsuları.
d- Arktik Akarsular: Yılın üçte ikisinde don görülen akarsular.
4) Akım Rejimine Göre Sınıflandırma:
a) Yağmur (Plüvial) Rejimli Akarsular: Yalnız veya öncelikle yağmurla
beslenen ve debi gidiş çizgileri havzadaki yağmur eğrilerine benzeyen
akarsulardır (Yağmurlu Okyanus, Yağmurlu Akdeniz ve Yağmurlu Tropikal).
b) Kar (Nival) Rejimli Akarsular: Öncelikle kar erimesi ile beslenirler (Karlı dağ ve
karlı ova rejimli akarsular).
c) Buzul (Glaziye) Rejimli Akarsular: Yalnız veya öncelikle buzul erimesi
ile beslenen bu tip akarsularda havzanın en az % 15-20 si buzullarla
kaplıdır (Küçük debiler kış aylarında, taşkın debileri ise yaz aylarında).
d) Karma Rejimli Akarsular: Akarsuların pek çoğunda, yukarıda akım rejimlerinden
birden fazlasının etkili olduğu karmaşık rejimler gürülür.
Kar-Yağmur (NivoPlüvial) veya Yağmur Kar (Plüvio-Nival) rejimIi akarsular.
5) Büyüklüklerine Göre Sınıflandırma:
a) Dere: Küçük drenaj havzasının sularını toplayan genellikle sığ yataklı ve
boyları da küçük olan akarsulara verilen isimdir.
Derelerin drenaj havzaları
dağlık, tepelik veya ovalık
bölgelerde bulunur;
sırasıyla
vahşi dere (sel deresi), dağ
deresi ve
ova deresi ismi verilir.
b) Çay: Derelerin birleşmesi ile oluşan akarsulardır.
Büyüklükleri dere ile nehir arasında bulunur (Kelkit çayı, Porsuk çayı, Botan çayı,
Koca çay, Akçay gibi).
Ülkemizde çay büyüklüğünde birçok akarsu, "Su" olarak isimlendirilmektedir
(Karasu, Zap Suyu, Munzur Suyu, Aksu gibi).
c) Nehir: Uzunlukları > 500 km, denizlere dökülen, büyük yağış havzaları,
küçük eğimleri ve birçok yan kolları ile karakterize edilirler. Sınıflandırması
a- Dağlık Bölge
b- Engebeli Bölge
c- Ova nehirleri
(Meriç, Sakarya, Filyos. Kızılırmak, Yeşilırmak, Çoruh, Dicle, Fırat, Asi, Ceyhan,
Seyhan, Göksu, Manavgat, Köprü çay, Büyük Menderes, Simav Çayı)
6) Akarsu Yatağının Fiziksel Özelliklerine Göre Sınıflandırma:
- Yatak genişliğinin değişimine göre;
a- Üniform,
b- Düzensiz,
c- Adacıklarla kollara ayrılmış; yataklı akarsular.
- Yatağın adacıklarla kollara ayrılma durumuna göre;
a- Tek adacık
b- Birden fazla adacık; ile yatağı koııara ayrılmış akarsular.
- Dolanma oranına göre;
a- Düşük (1-1,3)
b- Orta (1,3-2,0)
c- Yüksek (> 2,0); derecede eğrilik gösteren akarsular.
- Taşkın bölgesinde gölcükler oluşması durumuna göre;
a- Gölcük oluşmayan
b- Az sayıda ve
c- Çok sayıda; gölcük oluşan akarsular.
- Kıyı Yüksekliğine göre;
a- Alçak kıyılı (<1.5m)
b- Orta yükseklikte kıyılı (1,5-3m)
c- Yüksek kıyılı (3-6m) akarsular.
- Yatak kenarındaki doğal sedde formasyonlarına göre doğal seddeleri;
a- Hiç olmayan,
b- Orta derecede gelişmiş,
c- İyi derecede gelişmiş akarsular.
- Taşkın yatağı durumuna göre (taşkın yatağı, akarsu yatağına göre);
a- Çok geniş,
b- Orta genişlikte,
c- Dar olan akarsular.
- Bitki örtüsüne göre;
a- Kıyılarında bitki örtüsü bulunmayan
b- Her iki kıyıda dar bir şeritte
c- Yalnız dirseklerin iç kısımlarında
d- Akarsu vadisinin tamamında bitki örtüsü bulunan akarsular
AKARSUYUN VE HAVZANIN ÖZELLİKLERİ
1. Akarsu Havzasının Büyüklüğü:
Bir akarsuyun su potansiyeli ve taşkın debileri havza alanına bağlıdır.
► Üzerinde rasat istasyonu bulunmayan bir akarsudaki ön planlama
çalışmalarında, havzanın yıllık ortalama su verimi (m3/yıl):
α : Akış katsayısı
Po: Havzada uzun yıllara ait ortalama yıllık yağış yüksekliği
(m)
A : Akarsuyun planlama yapılan kısmının çıkış
noktasındaki havza alanıdır (m2)
► Hidrolojide αPo değeri akış yüksekliği olarak bilinir.
2. Havzanın Biçimi:
Taşkın pik debilerini ve diğer hidrografik değerleri özellikle havzadaki akışların
ayarlanmasını etkileyen önemli bir parametredir.
► Eagleson havzanın en büyük genişliğini (B) esas alarak havza şekli için iki ayrı
tanım vermektedir:
Havza alanının (A), ana akarsu kolunun uzunluğu (L) ise,
3. Drenaj Yoğunluğu ve Dere Frekansı:
Drenaj yoğunluğu, 1 km2 ye düşen ortalama akarsu uzunluğudur.
Dere Frekansı: Yıl boyunca kurumayan toplam dere sayısının havza alanına
bölünmesi ile elde edilir.
► Havza içinde su taşıyan tüm
doğal kolların toplam
uzunluğunun, havza alanına
bölünmesi ile elde edilir.
► Bölgedeki iklim şartlarının
akarsu uzunluğuna etkisini
gösterir (0,5-2,5 km/km2)
4. Çatallaşma Oranı:
Bir akarsu ağını karakterize eden en önemli büyüklüktür.
►Kantitatif jeomorfolojide akarsu ağı dereceli bir akarsu sistemi ile tanımlanır.
Nn: n. dereceli
akarsuların sayısı
► 2 ile 5 arasındadır.
5. Havza Eğimi:
Havzadaki hidrolojik olaylara havzanın eğimi önemli ölçüde etki etmektedir.
► Yöntem: Şeffaf bir kağıt kullanma...
6. Akarsu Eğimi:
Benson yöntemi:
- Akım gözlem istasyonundan (çıkış noktasından) itibaren kaynak yönündeki
toplam ana dere uzunluğu saptanır.
- Ana dere uzunluğunun % 10’u ile % 85'i harita üzerinde işaretlenerek elde
edilen iki noktayı birleştiren doğrunun eğimi ana dere eğimini verir.
7. Havzanın Ortalama Yüksekliği:
Ortalama yükseklik, akarsudaki taşkınları dolaylı ve dolaysız olarak etkiler.
► Küçük bir havzanın deniz seviyesinden ortalama yüksekliği:
Hp: çıkış noktasındaki yükseklik,
Ho: su ayırım çizgisi üzerindeki en
büyük yüksekliklir.
8. Havzada Depolama:
Doğal veya yapay su depolama özellikleri akarsu rejimini etkiler.
Depolama Parametresi: Akarsu havzasındaki (göl ve rezervuarların
yüzey alanları toplamının) (havza alanına) oranı
Eğer >%1 ise havzada depolamanın etkisi göz önüne alınmalıdır.
AKARSU YATAĞININ OLUŞUMU
Kıvrımlarda akan suyun dış kıyıyı sürekli aşındırması ve iç kıyıda birikmeler meydana
getirir → kıvrımlar gittikçe birbirine yaklaşır ve menderesler oluşur.
►Bir akarsu kıvrımın uzunluğu, (π/2) .D değerinden daha büyük olması durumunda
menderes olarak isimlendirilir (D: menderes boyu)
► Bir akarsu vadisinde kıvrımların dış sınırlarına çizilen tegetlerin oluşturduğu
arazi şeridinin genişliği genellikle normal akarsu yatak genişliğinin 10 ile 20 katı
büyüklüğündedir.
Enkesit Durumu
Akarsular ve akarsu vadileri alüvyonlu oluşumlar sonucu bugünkü görünümlerini
kazanmışlardır. Akarsu vadileri ya tektonik vadiler ya da erozyon vadileridir.
►Akarsu yatağındaki erozyon ise taban ve kıyı erozyonu olmak üzere iki kısımda
incelenir.
Boykesit Durumu
Memba Kısmı: Dağlık bölgede olduğundan akarsuyun bu bölümü büyük eğim, yüksek
akış hızları, derin vadiyi takip eden dar kıvrımlar ile karakterize edilir.
Orta Kısmı: Eğim memba bölümüne göre daha az, vadi daha geniş ve taban
malzemesi daha incedir.
Mansap Kısmı: Eğim, akarsuyun orta bölümünden daha azdır. Büyük ölçüde
yığılmalar meydana gelir. Akarsuyun denize veya bir göle döküldüğü ağız kısmında
delta oluşur.
Akım Ölçümleri
Akım Ölçümleri
Çeşitli Limnimetre ve Limnigraflar
AKARSU KESİTİNDEKİ DEBİNİN BELİRLENMESİ
0,80 hi
0,20 hi
0,60 hi
Vi  V0, 60
Vi 
V0, 20  V0,80
2
Q  Vi  Ai
ANAHTAR EĞRİSİ
h
Q
Anahtar Eğrisi
h
h
Q
Normal Ölçek
Q
Logaritmik Ölçek
Anahtar eğrisinin çıkarıldığı kesitte seviye ile debi arasında belirli tek bir bağıntının
bulunması gerekir. Böyle bir kesite "kontrol kesiti" adı verilir.
Kontrol kesitindeki anahtar eğrisi çeşitli sebeplerle (akarsu tabanının taranması veya
sedimentle dolması, köprü yapımı ve bitkilerin büyümesi) zamanla değişir.
Debi
Debi - Zaman Grafiği
Zaman
■ Günlük ortalama debilerin zamanla değişimini gösteren eğriye "debi gidiş
çizgisi" denir.
■ Türkiye'de, akım gözlem istasyonlarında elde edilen günlük ortalama debiler bir
su yılı için (1 Ekim - 30 Eylül) EİE ve DSİ tarafından yayınlanan akım rasat (gözlem)
yıllıklarında yayınlanır.
Debi Süreklilik Eğrisi
Q
Q
Q
t1
t2
t1 + t2
___________________________________
2
Zaman
t
0
Zamanın %
100
Debi gidiş çizgisinden faydalanarak, debinin belli bir değere eşit veya ondan büyük
olduğu zaman yüzdesi düşey eksende, zaman yüzdeleri yatay eksende gösterilerek
çizilen eğriye "debi süreklilik çizgisi (eğrisi)" denir.
Debiler büyükten küçüğe doğru dizilir. Her bir debinin aşılma ihtimali: m/(n+1) m:
sıraya dizilmiş debilerin sıra numarası, n: toplam veri sayısıdır.
Rasyonel Metod
Akarsu yapılarının projelendirilmesi en çok karşılanılan problemlerden biri
akarsudaki maksimum debinin belirlenmesidir.
En basit olan ve en çok kullanılanlarından biri → Rasyonel Metod
Rasyonel yöntemle dolaysız akış hidrografının pik debisi şöyle hesaplanır:
Alanı A olan bir havzaya düşen i şiddetinde yağışın meydana getireceği maksimum
Q debisi:
Q=CiA
Burada, Q pik debi (m3/sn), i yağış şiddeti (m/sn), A havza alanı (m2),
C akış katsayısıdır.
Rasyonel Metod
Akış katsayısı bitki örtüsüne, zeminin geçirimliliğine ve havzanın eğimine göre
0.05-0.95 arasındadır.
Bu denklemde birimlerin homojen olmasına dikkat edilmelidir.
Değişik özellikteki bölgelerden oluşan havzalarda ağırlıklı alansal ortalama
kullanılır.
Highlights - Rasyonel Metod
► Rasyonel Yöntem, geçirimsiz alanların yüzdesi büyük olan yerlerde ve yağış
süresinin havzanın geçiş süresinden büyük veya eşit olduğu küçük havzalarda (0.55 km2) iyi sonuçlar verir.
► Yöntemle sadece akışın pik debisi tahmin edilip hidrograf belirlenemediğinden,
akış hacmi tahmin edilememektedir.
► Şehir kanalizasyon şebekelerinin yağmur suyu debileri ile, karayollarındaki
menfezlerin debileri genellikle rasyonel yöntemle hesaplanmaktadır.
► Hesaplanan debiler, dolaysız akış debileri olduğundan taşkın debisini tahmin
etmek için bu değere taban akışı ilave edilmelidir.
► Hesaplanan pik debiler kullanılarak, Snyder Yönteminde açıklandığı gibi, tp
değeri hesaplanıp boyutsuz Birim Hidrograflar yardımıyla, dolaysız akış hidrografı
tahmin edilebilir. Burada Qp yerine QT değerleri dikkate alınır.
Türkiye Havzalarının
Akış Katsayıları
Akarsu Havzalarının Özellikleri
Havzaya düşen yağışın çıkış noktasında gözlenen akışa dönüşmesi, havza
karakteristikleri de denen havzanın özelliklerine bağlıdır. En önemlileri
a. Büyüklüğü: Havzanın büyüklüğü çoğu defa havza alanı ile ifade edilir. Küçük
havzaların debileri daha düzensiz ve geçiş süreleri daha kısadır.
b. Eğimi: Bir haritadan, çeşitli yöntemlerle belirlenebilir. Havzanın eğimi arttıkça,
akış hızı artar ve geçiş süresi kısalır; dolayısıyla taşkın debisi de büyür.
c. Ortalama Kotu: Yağış miktarı ve cinsi (yağmur veya kar) ve sıcaklık üzerinde
etkilidir.
d. Zemin Cinsi ve Jeolojik Yapısı: Sızmayı ve yer altı akışını etkiler.
e. Bitki Örtüsü: Terleme ve sızmayı, ayrıca yüzeysel akışın hızını etkiler.
f. Biçimi: Geçiş süresini önemli ölçüde etkiler.
g. Havza alanının çıkış noktasından olan uzaklığa göre dağılım: Hidrografın şeklini
etkiler
Akarsu ağı
Akarsu ağı planda, profilde ve enkesitte mevcut su ve katı maddeyi dinamik
bir denge halinde taşıyabilecek bir biçim alır.
Şu özellikleriyle belirlenebilir.
- Akarsu yoğunluğu,
- Drenaj yoğunluğu,
- Akarsu profili,
- Akarsu ağının şekli,
- Akarsuyun mertebesi
- Akarsuyun enkesiti
Akışın Kısımlara Ayrılması
■ Bir akarsu kesitinden geçen akış, çeşitli kısımlardan
meydana gelir. Havzaya düşen yağıştan sızma, buharlaşma vb.
kayıplar çıktıktan sonra geriye kalan kısmı "yüzeysel akış"
haline geçer
► Yerçekimi etkisi ile arazinin eğimine uyarak havzanın yüksek
noktalarından alçak noktalarına doğru hareket eder.
► Diğer taraftan zemine sızan suyun bir kısmı zeminin üst
tabakalarında (doymamış bölgede) ilerleyerek geçirimsiz bir
tabakaya rastlayınca yüzeye çıkabilir, buna yüzey altı akışı
denir.
► Zemine sızan suyun bir kısmı ise daha derinlere inerek
yeraltı suyuna karışır ve sonunda yer altı akışı şeklinde bir
akarsuyu besleyebilir.
Yüzeysel Akış Havzası ile Yeraltı Akış Havzası
► Karstik bölgelerde ve basınçlı akiferlerde yeraltı suyunun beslenme bölgesi
yüzeysel akışınkinden farklı olabilir.
► Fakat birçok havzada bunların havza sınırlarının aynı olduğu kabul edilir.
Dolaysız Akış : Yüzeysel akış (tabaka akışı) + yüzeyaltı akışının gecikmesiz kısmı (kısa zamanda
akarsuya ulaşan kısmı)
► Yalnız yağış şiddetinin, sızma kapasitesini aştığı zamanlarda oluştuğundan, şiddetli
yağışlardan sonra önemli hale gelir ve çok hızla hareket edip kısa zamanda büyük taşkınlara
yol açabilir.
Taban Akışı = Yer altı akışı + yüzeyaltı akışının gecikmeli kısmı (uzun zaman sonra akarsuya
ulaşan kısmı)
► Akış hızı çok yavaştır ve akarsuyu sürekli besleyen kaynak niteliğindedir.
Yağış
Yüzeysel
biriktirme
Yüzeysel
akış
Tabaka akışı
Yüzeyaltı
akışı
Sızma
Yeraltı
akışı
AKARSU
Akarsu ve yeraltı suyu ilişkisi:
Taban
Taban
Akışı
Akışı
YAS
YAS
Türkiye’deki akarsuların genel
özellikleri
• Rejimleri (Mevsimlere göre akımı) düzensizdir.
(Karadeniz bölgesi akarsuları hariç)
• Ulaşım için elverişli değildirler. (h-Hızlı aktıkları
ve düzensiz rejimli oldukları için)
• Enerji üretimi için elverişlidirler.
Ege Denizi'ne dökülenler
• Büyük menderes
• Küçük menderes
Trakya yakasından dökülenler
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Meriç Nehri
Ardas
Tunca
Ergene Nehri
Çorlu Deresi
Vize (Ana) Deresi
Sakızköy (Poyralı) Deresi
Akar Deresi
Teke Deresi
Kaysan Deresi
Kavak Suyu
Koca Deresi
Anadolu yakasından dökülenler
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Küçük Menderes Çayı
Tuzla Çayı
Havran Çayı
Bakırçay
Gediz Nehri
Küçük Menderes Nehri
Büyük Menderes Nehri
Kufi Çayı
Banaz Çayı
Akçay
Çine Çayı
Akdeniz'e dökülenler
•
•
•
•
•
•
•
•
Acısu
Aksu
Asi
Ceyhan
Dalaman Çayı
Göksu
Manavgat Nehri
Seyhan
Karadeniz'e dökülenler
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Çoruh
Harşit
Melet
Bolaman Irmağı
Elekçi Deresi
Cevizdere
Lahna Deresi
Tabakhane Deresi
Curi Irmağı
Akçay
Devrekâni Çayı
Riva Deresi
Pabuçdere
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Rezve Deresi
Sakarya
Yeşilırmak
Kızılırmak
Filyos
Bartın Çayı
Yağlıdere
Gerevela deresi
Terme Çayı
Basra Körfezi'ne dökülenler
• Fırat
• Dicle
• Aras
• Kura
Hazar Denizi'ne dökülenler
• Aras
• Kura
Göller
• Göl, karalar üzerinde çeşitli nedenlerle
çukurluklarda biriken su kütleleridir.
• Göller, yer altı ve yer üstü sularıyla beslenir ve
acı, tatlı, sodalı ve tuzlu olabilir. Bu farklılığın
nedenleri, iklim koşulları, beslenme kaynakları,
gölün bulunduğu arazinin yapısı, gölün
büyüklüğü, derinliği ve gideğeninin (göl ayağı)
olup olmamasıdır.
Göller
• 1- Doğal göller
• Tektonik göller: yer kabuğu hareketleri sonucu çukurların sulara
dolması sonunda oluşmuş göllerdir.
• Karstik göller: kireç taşlarının sular tarafından çözündürülmesi sonucu
çanaklaşan alanlarda suların birikmesiyle oluşan gölledir
• Buzul gölleri: özellikle Neozoik’te meydana gelen ve buzullaşma
sırasında oluşan buzul çanaklarında suların birikmesiyle meydana gelmiştir.
• Volkanik göller: volkanik faaliyetlerle oluşan çanaklarda suların
birikmesiyle meydana gelir.
• Doğal Set Gölleri
Göller
• Doğal set gölleri: iç ve dış kuvvetlerce oluşturulan doğal setlerin gerisinde
oluşan çanaklarda suların birikmesiyle meydana gelmiş göllerdir.
• A. Alüvyal set gölleri: akarsuların biriktirmesi sonucu oluşan birikinti
konilerinin zamanla genişleyerek akarsu vadilerinin ağzını kapatmasıyla
gerideki alanda kalan göllerdir.
• B. Heyelan set gölleri: heyelan sonucu yamaçlardan inen kütlelerin akarsu
vadilerinin önünü kapatmasıyla oluşan göllerdir.
• C. Volkanik set gölleri: volkan konilerinden çıkan volkanik malzemelerin
vadilerin ya da benzer çukurların önünü kapatmasıyla oluşan göllerdir.
• D. Kıyı set gölleri: deniz kıyılarında koy önlerinin kıyı setleri veya
kordonlarıyla kapatılmasıyla oluşan göllerdir. Lagün yada deniz kulağıda
denir.
Türkiye’deki Göller
Türkiye’deki Göller
Türkiye’deki Göller
Türkiye’deki Göller
Türkiye’deki Göller
Türkiye’deki Göller
Tuz gölü
• Tuz Gölü, yüzölçümü bakımından Türkiye'nin
ikinci büyük ve en sığ gölüdür.
• Türkiye'nin tuz ihtiyacının %40'ü bu gölden
sağlanır.
Tuz gölü
Tuz gölü
Van gölü
• Van Gölü, Van ili sınırları içerisinde
bulunan Nemrut volkanik dağının patlaması
sonucu, bölgedeki tektonik çöküntü
alanının önünün kapanmasıyla oluşmuş
bir volkanik set gölüdür.
• Suları tuzlu ve sodalıdır.
• Van Gölü dünyanın en büyük sodalı gölüdür
ayrıca Türkiye'de bulunan en büyük göldür.
Van gölü
Van gölü
Çıldır gölü
• Çıldır Gölü, Ardahan il sınırları içerisinde kalan
göl, 123 km2 alanı ile Doğu Anadolu
Bölgesi'nin en büyük tatlı su ve en büyük ikinci
göldür.
• tektonik oluşumlu bir göldür.
Çıldır gölü
Çıldır gölü
Download