bayramiç altın değil, tohum dedi

advertisement
BAYRAMİÇ ALTIN DEĞİL, TOHUM DEDİ
Kazdağları’ndaki altın madenciliği çalışmalarından endişe duyan çiftçiler, madenciliğin
tarımsal üretimlerini olumsuz etkileyeceğini vurgulayarak, bizim altınımız zaten var; o da
YEREL TOHUMLARIMIZ ve ÜRÜNÜMÜZ dedi.
30 Temmuz Cumartesi günü düzenlenen 18. İda Dağı Kültür ve Sanat Etkinlikleri’ne iki konu
ağırlığını koydu: Yerel Tohumlar ve Altın.
Etkinlikler kapsamında yapılan Yerel Tohum Takası, Bayramiç halkının altın madenciliğine
yanıtıydı. Çoğunluğunu kadınların oluşturduğu 52 çiftçi, yüzlerce tohum çeşidini, 1000
civarında katılımcıya dağıttı.Bayramiç’te yapılan tohum takası Torbalı ve Seferihisar’da
yapılan takas şenlikleirnden sonra ülkemizdeki üçüncü yerel tohum paylaşımı oldu.
Etkinlik çerçevesinde gerçekleştirilen Yerel Tohumlar ve Geleneksel Üretim panelinde
konuşmacılar, sürdürülebilir ve güvenilir bir beslenme düzeninin ancak ekolojik ve yerel
üretim ve yerel tüketimle mümkün olabileceğini belirttiler.
Konuşmacılardan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi profesörlerinden Tayfun Özkaya,
ülkemizde yürütülen ekonomi ve çevre işgaline karşı Bayramiç yerel tohum takasının üçüncü
bir kurşun olduğunu söyledi. Yerel çiftçilerden Sevinç Özkaya, ‘Biz kadınlar bin yıllardır
tohumu koruduk, ürettik ve kendi üretimimizle beslendik. Kullandığımız yerel tohumlar
kimyasal ilaçsız ve kimyasal gübresiz yetiştirilebiliyor, üstelik çok daha lezzetli ve besleyici’
dedi.
Yerel tohumların ve yerel üretimin önemine dikkat çeken festival katılımcıları, daha sonra
düzenlenen altın madenciliği panelinde, maden gerçeğini konuştular.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi öğretim üyelerinden Profesör Kenan Kaynaş, bölgede bir
yılda tarımsal üretimden elde edilen ekonomik değerin, bölgede olduğu iddia edilen altından
Türkiye’nin yirmi yılda kazanacağı ekonomik değerden çok daha fazla olduğunu belirterek,
şunları söyledi: Kaynaş, ‘Sadece Kozak Yaylası’nda çam fıstığından elde edilen bir yıllık
değer bile altının getireceğinden fazla. Altından on yıl sonra gelmesi beklenen on milyar
dolar iken, bölgede bir yılda tarımdan elde edilen gelir yedi milyar dolar’ dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Profesör İsmail Duman da yapılanın aslında madencilik
değil, kimya sanayisi statüsünde bir işlem olduğunu, çünkü açıkta yapılan siyanürle
ayrıştırmanın ve çıkan atıkları depolamanın tehlikeli atık statüsünde değerlendirlmesi
gerektiğini, bu bağlamda yasal mevzuata da aykırı olduğunu belirtti. Yapılan işlemin
etkilerinin tarımı yok edeceği, yeraltı sularında ve tüm çevrede kirlilik yaratacağı, kanser
vakalarına sebep olacağını vurguladı.
Yerel yöneticilerin dışında, bölgenin CHP milletvekillerinden Serdar Soydan ve Ali
Sarıbaş’ın da katıldığı etkinliklerde milletvekilleri, konuyu meclis gündemine taşıyacaklarını
söylediler.
Bölge halkının karşılıklı dayanışma duygularını paylaştıkları etkinlik, yerel üretimi
güçlendirme ve altın madenciliğine karşı mücadeleyi sürdürme kararıyla tamamlandı.
İletişim için Bayramiç Yeniköy Grubu: 05326774107 veya 0 286 7990003
Mustafa Ülgen,
Bayramiç Yeniköy Gurubu/Muratlar Köyü/BAYRAMİÇ
www.bayramicyenikoy.com
Download