bitki materyali ı - AVES

advertisement
BİTKİ KULLANIMI
YRD.DOÇ.DR. DOĞANAY YENER
İstanbul Üniversitesi, Orman Fakültesi
Peyzaj Mimarlığı Bölümü
Bitki Materyali ve Yetiştirme Tekniği Anabilim Dalı
BİTKİLERİN GÖRSEL KARAKTERİSTİKLERİ
Bitkilerin vejetatif yapısı ve
tasarımda oldukça önemlidir.
vejetatif
kısımları
Bitki teşhisi yapan botanikçiler; bitkilerin vejetatif
kısımlarının teşhis için ne kadar önemli olduğunu
bilirler. Vejetatif kısımlar tasarımcılar için de çok
önemlidir.
Tasarımcı, vejetatif kısımları bitkileri teşhis etmek
değil, bitkilerin bu kısımlarının çizgi, renk, form ve
tekstürü nasıl etkilediği ile ilgilenir. Tasarımcı
bitkilerin
formu,
gövde
kabuğu,
sürgünleri,
yaprakları, çiçekleri ve meyveleri gibi vejetatif
kısımları ile yakından ilgilenir.
Tasarımcı için önemli olan bitkinin vejetatif
kısımları:
1. Form: Bitkinin boyu, tepe tacı genişliği, bitkinin
büyüklüğü ve genel şekli ile büyüme ve dallanma
şekli
gibi
özellikler
tasarımcı
tarafından
bilinmelidir.
2. Kabuk: Kabuğun rengi, yüzeyinin niteliği,
dokusu (pürüzlü veya pürüzsüz olması), ince ya
da kalın olması, yumuşak ya da sert olması gibi
özelliklerini tasarımcı bilmelidir.
3. Sürgünler: Sürgünlerin rengi, sürgünlerin
dizilişi (karşılıklı-almaçlı), ince veya kaba,
tüylü ya da tüysüz olması gibi özelliklerini
tasarımcı bilmelidir.

4. Yapraklar: Yaprağın büyüklüğü, alt ve üst
yüzünün rengi, basit ya da bileşik olması, yaprak
kenarlarının durumu (testere, dişli, tam, loplu,
düz) gibi özellikleri yanında, sonbahardaki yaprak
rengi tasarımcı tarafından bilinmelidir.

5. Çiçekler: Çiçeklenme mevsimi, çiçek rengi, çiçeğin
büyüklüğü, çiçeklerin tek-tek, çift ya da kurullar
halinde olması yanında, sade (yalın kat) ya da
katmerli olması gibi özelliklerini tasarımcı
bilmelidir.

6. Meyve: Meyvenin rengi, büyüklüğü,
mevsimi, bitki üzerinde kalış süresi
özelliklerini tasarımcının bilmesi gerekir.
tipi,
gibi

Tasarımcının vejetatif kısımlarla ilgili gözlemleri
tek bir mevsimle sınırlı kalmamalıdır. Dört
mevsimde de her bir parçanın önemi ve bitkinin
karakteri üzerindeki etkisi, özellikle her bir
parçanın büyüklüğü, şekli ve yapısı ile bunların
bitkinin çizgi, form, renk ve tekstürünü nasıl
etkilediğini gözlemlemesi gerekir.

Daha sonra da tasarımcı; bu vejetatif kısımların,
bitkinin karakteri ve kişiliği üzerinde ne derecede
katkıda bulunduğunu saptamalıdır. Bitkilerin bu
vejetatif kısımlarının büyüklüğü ve şekline bağlı
olarak tasarım öğeleri ortaya çıkar. Bu tasarım
öğeleri;




Çizgi
Form
Tekstür
Renk
YAPRAK TÜRÜ


Ilıman iklim kuşağında bitkilerde üç temel yaprak
türü vardır:
 1. yaprağını döken bitkiler,
 2. iğne yapraklı herdem yeşil bitkiler,
 3. geniş yapraklı herdem yeşil bitkiler.
Peyzajda her birinin kendine has özellikleri ve ilgili
potansiyel işlevleri vardır.
2. YAPRAĞINI DÖKEN BİTKİLER



Yaprağını döken bitkiler yapraklarını sonbaharda
döker ve ilkbaharda yeniden yapraklanırlar.
Dökülen yapraklar, genellikle ince ve düz olup,
sayısız şekil ve boyutlardadır.
Avrupa kıtasında yaprağını döken bitkiler; miktar
ve çeşitli çevresel koşullara uyum sağlayabilme
özellikleri bakımından en ağır basan yaprak
türünü oluştururlar.
Yaprağını döken bitkiler, yer örtücülerden tutun da
görkemli ağaçlara kadar her biçim, renk, tekstür ve
boyutta karşımıza çıkabilirler.


Yaygın örnekler arasında Alıç (Crataegus sp.)
Kartopu (Viburnum opulus) Meşe (Quercus sp.) ve
Akçaağaç (Acer sp.) sayılabilir.
Yaprağını döken ağaçların dış mekanlarda birkaç
belirgin işlevi vardır. Önemli bir işlevi mevsimleri
vurgulamasıdır. Yaprağını döken birçok bitkinin,
tasarım özelliklerini doğrudan etkileyen dört
belirgin mevsimsel görünüm ve özelliğe sahiptir.
Quercus sp.
Acer pseudoplatanus
Lagerstroemia indica
Crataegus laevigata
‘Rosea Flore Pleno’
Sorbus aucuparia

Yaprağını
döken
bitkiler,
yılın
iklimsel
değişikliklerini daha belirgin ve anlamlı kılan
dinamik elemanlardır. Bunlar ayrıca ilgi
uyandırırlar. Çünkü insan bunların şeffaflığı,
formu, rengi ve tekstüründeki muhteşem
değişiklikleri hayranlıkla gözlemler.



Yaprağını döken bitkiler ılıman iklim kuşağında
birincil bitki materyali olarak işlev görür.
Aslında
bunlar
mekanı
her
düzlemde
tanımlayabilir, vurgu ve arka fon işlevi görebilir.
Herdem yeşil ve geniş yapraklı herdem yeşil
bitkilerle karşıtlık (zıtlık) yaratmak için yaygın
olarak kullanılırlar.

Geniş uygulama olanaklarının yanı sıra bazı
yaprağını döken bitkiler belirgin formları, çiçek
rengi ya da sonbahar yaprak rengi için seçilir.
Kartopu (Viburnum sp.) Altın çanı (Forsythia
sp.), Hanımeli (Lonicera sp.) Güzellik çalısı
(Kolkwitzia amabilis), Kızılcık (Cornus florida)
ve
Elma
(Malus
sp.)
peyzajda
fayda
sağlamalarına yardımcı olan dikkati çeken
çiçeklere sahip yaprağını döken bitkilere örnek
teşkil eder.
Viburnum opulus
Kolkwitzia amabilis
Forsythia x intermedia
Malus floribunda
Cornus florida
Betula alba
Cornus alba ‘Sibirica’

Yaprağını döken bazı bitki materyallerinin bir
başka özelliği, bunların parıltı etkisi yaratmak
için yapraklarıyla etkileşerek gün ışığına izin
vermeleridir. Bu olguya “parlaklık” denir ve bu
durum bitki yaprakları gözle güneş arasına
geldiğinde gerçekleşir. Alttan ve/veya arkadan
gözlemlendiğinde yapraklar parlak sarı-yeşil
görünür ve bu onların içeriden aydınlatıldığı
yanılsamasını yaratır. Bu sonuç güneşin bitkiye
daha düşük açıyla vurduğu kuşluk vakti ya da
ikindi vakti çok belirgindir. Sonuç bitkiye havalı,
aydınlık bir özellik katan ışıltılı, parlayan bir
etkidir.

Yaprağını döken bitki materyallerinin benzersiz
bir
özelliği
bunların
birçoğunun
kışın
gözlemlenebilen ayırt edici ve ilginç dallanma
şekillerinin olmasıdır. Bu özellikleri, yaz
yapraklarının tekstür ve rengi kadar önemlidir.
Çünkü ılıman iklim kuşağında yaprağını döken
bitki materyallerinin, en azından yapraklı
oldukları süre kadar, yapraksız yani çıplak
dalları olur. Dalların yoğunluğu, rengi ve yapıları
ya da büyüme şekilleri bir tasarımda yaprağını
döken bitkilerin seçiminde ele alınması gereken
değişkenlerdir.

Şeker akçaağacı (Acer saccharum) ya da
Kurtbağrı (Ligustrum amurense) gibi kimi
yaprağını döken bitkiler yoğun dallıdır ve kışın
ayırt edici bir siluete sahiptirler. Glediçya
(Gleditsia triacanthos) ve Sumak (Rhus typhina
“Laciniata”) açık dallıdır (seyrek) ve belirgin
olmayan, düzensiz hatlara sahiptir.
Acer saccharum
Ligustrum amurense
Rhus typhina ‘Laciniata’
Gleditsia triacanthos

Şekilde görüldüğü gibi, dalların oluşturduğu çizgi
şekli de tasarımda düşünülmesi gereken başka
bir unsurdur. Kızılcık (Cornus florida) ya da Alıç
(Crataegus
monogyna)gibi
kimi
bitki
materyallerinin dalları dikkat çekici olarak yatay
çizgilere sahiptir. Bunlar ilkbaharda koyu
herdem yeşil arka fonun önünde muhteşem
görünürler.
YAPRAĞINI DÖKEN FARKLI AĞAÇ TÜRLERİNİN, KIŞIN BÜYÜME
ŞEKİLLERİ VE GÖRÜNÜŞLERİ ORTAYA ÇIKAR.



Amerikan dişbudağı (Fraxinus americana) ve
Avrupa gürgeninin (Carpinus betulus) belirgin
olarak yukarı doğru kavislenen dal hatları
vardır.
Bataklık meşesi (Quercus palustris) gibi bitkilerin
ise aşağı doğru kavislenen dallanma hatları
vardır.
Elma (Malus sp.) ve Erguvan (Cercis
siliquastrum) gibi diğer bazı bitkiler yaşlanıp
yıprandıklarında eğri-büğrü dal hatlarına sahip
olur.
Carpinus betulus
Fraxinus americana
Quercus palustris

Şekilde görüldüğü gibi, bunlar koyu herdem yeşil
bir arka fon önüne ya da başka bir nötr ortama
yerleştirilirse çıplak dalları ve desenleri daha iyi
algılanabilir.
Şekilde görüldüğü gibi,
başka bir ilginç olasılık
da yaprağını döken bir
bitki
öyle
bir
yerleştirilmelidir
ki,
soyut dal desenlerinin
gölgeleri kaldırımın ya
da çıplak duvarın üzerine
düşsün. Bu tür gölge
desenleri kış mevsiminde
geniş bir kaldırımın ya
da boş bir duvarın
monotonluğunu
azaltmada
yardımcı
olabilir.
2. İĞNE YAPRAKLI HERDEM YEŞİL BİTKİLER

İkinci genel bitki yaprağı türü iğneye benzer
yaprakları olan ve yapraklarını yıl boyunca
dökmeyen bitkilerdir. Veymut çamı (Pinus
strobus), Ladin (Picea sp.), Göknar (Abies sp.),
Porsuk ağacı (Taxus sp.) ve Ardıç (Juniperus
sp.)iğne yapraklı herdem yeşil bitkilere örnektir.
Picea abies
Abies
nordmanniana
Pinus nigra

İğne yapraklı herdem yeşil bitkiler; kısa
çalılardan çeşitli biçim, renk ve tekstüre sahip
ağaçlara kadar değişiklik gösterirler. Ancak iğne
yapraklı herdem yeşil bitkilerin grup olarak
görünür (belirgin olan) çiçekleri yoktur.
Yaprağını döken bitkiler gibi, herdem yeşil bitki
materyalleri de benzersiz özelliklerinden dolayı
birtakım işlevlere sahiptirler.

Diğer tür bitki materyalleriyle karşılaştırıldığında,
iğne yapraklı herdem yeşil bitkiler grup olarak en
koyu yapraklara sahiptir (ardıç dikkat çeken önemli
bir istisnadır). Bu olgunun nedeni; iğne yapraklı
herdem yeşil bitkilerin iğne yaprakları, üzerine düşen
ışığın büyük bir bölümünü emmesi ve çok azını
yansıtmasıdır. Şekilde görüldüğü gibi, herdem yeşil
bitkilerin görünen koyu yeşilliği, yaz ortasından bir
sonraki yılın bahar başlarına kadar ve özellikle de
kışın çok belirgindir. Bu genellikle büyük bir görünüm
ortaya çıkarır.



Sonuç olarak iğne yapraklı bitkiler, tasarıma
görsel
ağırlık
ve
katılık
katmak
için
kullanılabilirler.
İğne yapraklı bitkiler, bir mekanda ya da bir
bitki kompozisyonunda kasvetli ve düşünceli bir
atmosfer oluşturabilirler.
Ancak iğne yapraklı herdem yeşiller, herhangi
bir yerde aşırı miktarda kullanılmamalıdır.
Çünkü bunlar tasarıma iç karartıcı bir hava
katabilir.

Yaprağını döken bitkilerle kıyaslandığında, iğne
yapraklı herdem yeşil bitkiler genellikle bir
tasarımdaki bitkilerin küçük bir yüzdesini
oluşturmalıdır. Bunun istisnası iğne yapraklı
herdem yeşil bitki türlerinin egemen olduğu
bölgesel konumlardır. Bu tür bölgelerde herdem
yeşil
bitkiler,
kompozisyondaki
bitkilerin
çoğunluğunu oluşturması uygun düşer.

Kışın
görsel
ağırlıklarından
ve
görünürlüklerinden dolayı bu tür herdem yeşil
bitkileri tasarım içinde dağınık biçimde
kullanmamak
ve
çeşitli
konumlarda
gruplandırmak gerekir. Şekilde gösterildiği gibi,
herdem yeşil bitkilerin gelişigüzel yerleştirilmesi
karmaşık bir görüntü yaratır.

Herdem yeşil bitkiler koyu yapraklara sahip
olduklarından, daha açık renklere sahip bitkiler
için arka fon oluştururlar. Bunun yaygın bir
uygulaması iğne yapraklı herdem yeşil bitki ve
çalıların, Kızılcık (Cornus florida), Kanada
erguvanı
(Cercis
canadensis),
ve
Açelya
(Rhododendron) gibi, daha açık renkli-çiçekli
bitkilerin arka fonu olarak kullanılmasıdır. Bu
çiçekli bitkiler, oturma ve yürüme alanları ile
bina girişleri gibi gölgeli, korunaklı ancak
aydınlıkmış gibi görünmesi arzulanan yerlerde
kullanılırlar.


İğne yapraklı herdem yeşil bitkilerin önemli bir
özelliği; bitkinin adında tanımlanmıştır; yaprakları
değişiklik göstermez ve sürekli yeşil kalır.
Yaprağını
döken
bitki
materyalleri
ile
karşılaştırıldığında, herdem yeşil bitkiler sabit ve
stabildir. Sonuç olarak, tasarıma bir devamlılık
duygusu eklerler. Bu bitkiler, karşılarına yaprağını
döken-değişken bitkilerin yerleştirilebileceği bir
ortam yaratırlar. Yaprağını döken bitkiler
mevsimsel değişiklikleri daha belirgin kılarlar.

Yoğunluklarından dolayı iğne yapraklı herdem
yeşil bitki materyalleri, görüntüyü ve hava
dolaşımını engelleme konusunda etkilidir.
Şekilde görüldüğü gibi, herdemyeşil bitkiler yılın
her döneminde kalıcı, değişmez perdeleme ve
mahremiyet kontrolü sağlamak için tercih edilen
bitkilerdir.
HERDEM
YEŞİL
AĞAÇLAR
TÜM
MEVSİM
GÖRÜNMESİNİ
İSTEMEDİĞİMİZ GÖRÜNÜMLERİ PERDELEMEK İÇİN KULLANILABİLİR.

Ayrıca, soğuk rüzgârlara karşı koruma sağlamak
için bu bitkiler bir binanın çevresine ya da dış
mekâna
yerleştirilebilirler.
Ilıman
iklim
kuşağında soğuk kış rüzgarlarından korunmak
için sıklıkla iğne yapraklı bitkiler kullanılır.
Burada bu bitkiler rüzgarın açık alandaki
şiddetinin %60’ı kadar azaltabilir. Rüzgar
şiddetindeki bu azalma soğuk havanın bina içine
girmesini en aza indirir ve ayrıca dışarı kaçan ısı
miktarını azaltır.

Sonuçta, düzgün biçimde yerleştirilen ve
tasarlanan iğne yapraklı herdem yeşil bitkiler
kümesi tek aileli bir evin ısınma masraflarını
%33’e kadar azaltabilir. Ve bir bina duvarının
önüne yerleştirilen uzun boylu herdem yeşil
çalılar da benzer bir etki yaratırlar. Burada
yoğun çalı kümesi, çalılarla bina duvarı arasında
hareketsiz bir hava mekanı yaratarak ek bir
yalıtım tabakası görevi görür.

Genel bir kural olarak (belirli bir tasarımın amaçları
gözetilmeden), bir bitki kompozisyonunda, yaprağını
döken ve herdem yeşil bitkiler arasında doğru orantılı
bir denge bulunmalıdır. Bu iki tür birbirlerinin en iyi
özelliklerini ortaya çıkararak birbirlerini tamamlar.
Şekildeki gibi, tek başına kullanıldıklarında yaprağını
döken bitkiler yazın oldukça çekici görünebilir ancak
kışın “kaybolurlar” çünkü bu mevsimde kütlelerini ve
görsel ağırlıklarını kaybederler.
TÜM YAPRAK DÖKEN BİTKİLENDİRMELERDE
GÖRSEL AĞIRLIK KAYBOLUR.
KIŞIN

Öte yandan, Şekilde görüldüğü gibi, yalnızca iğne
yapraklı herdem yeşil bitkiler içeren bir tasarım
sıkıcı olur çünkü çok ağır ve kasvetli olur ve yılın
mevsimleri boyunca çok az değişiklik gösterir.
Dolayısıyla, bu olası sorunları önlemek için,
şekilde görüldüğü gibi, birbirlerini destekleyen
yaprağını döken ve iğne yapraklı herdem yeşil
bitki materyallerini birlikte kullanmak en
iyisidir.
3. GENİŞ YAPRAKLI HERDEM YEŞİL BİTKİLER


Bitki materyalinin üçüncü genel yaprak türü geniş
yapraklı herdem yeşil bitkilerdir. Bunlar yaprak
görünümleri açısından yaprağını döken bitkilere
benzer ancak yapraklarını yıl boyunca korur.
Orman
gülleri
(Rhododendron
sp.),
Açelya
(Rhododendron sp.), Dağ defnesi (Kalmia latifolia)
Pieris (Pieris sp.) ve Salkımçalı (Leucothoe sp.)geniş
yapraklı herdem yeşil bitki materyaline örnektir.
Geniş yapraklı herdem yeşil bitkilerin özellikleri ve
bir tasarımda olası kullanımları aşağıdaki gibidir.
Laurocerasus officinalis
Laurus nobilis


İğne yapraklı herdem yeşil bitkiler gibi, geniş
yapraklı herdem yeşil bitkilerin de koyu yeşil
yaprakları vardır. Ancak kimi geniş yapraklı
herdem yeşil bitkilerin yansıtıcı yaprakları olur
ve güneş ışığı altında parlak görünür.
Geniş yapraklı herdem yeşil bitkilerin olası bir
kullanımı, açık bir dış mekana parıltılı, aydınlık
bir özellik vermeleridir. Güneş alan bir yerde
kompozisyona hafif ve havadar bir his
katabilirler. Gölgeye yerleştirildiklerinde geniş
yapraklı herdem yeşil bitkiler iğne yapraklı
herdem yeşil bitkilerinkine benzer görevler
görürler ve karanlık ve ağır görünürler.

Bir grup olarak, geniş yapraklı herdem yeşil bitki
materyalleri muhteşem ilkbahar çiçekleriyle
tanınırlar. Birçok insan bunları yalnızca çiçekleri
için bir tasarıma yerleştirir. Bu en iyi yöntem
olmayabilir çünkü, renk konusunda ifade edildiği
gibi, çiçeklerin ömrü çok kısadır. Bunun yerine,
bir tasarımda geniş yapraklı herdem yeşil
bitkiler öncelikli olarak yapraklarına göre
yerleştirilmeli ve çiçekler ek bir yarar olarak
düşünülmelidir. Bazı durumlarda gösterişli
çiçekler
tasarımda
odak
noktası
olarak
kullanılabilir. (Bu, dikkat çekici olduklarından
kaba yaparak tekstürlü orman gülü gibi
bitkilerde işe yarar.)

Geniş yapraklı herdem yeşil bitkiler grup olarak
pek dayanıklı bitkiler değildir. Çoğu ılıman
iklimlerde (5-10 kuşaklarında) ya da binanın doğu
tarafında olduğu gibi, ılıman iklimlerde, kısmen
güneşli kısmen gölgeli durumlarda daha iyidir.
Geniş yapraklı herdem yeşil bitkiler aşırı sıcağa ya
da soğuğa dayanamadığından kışın tam güneş
alan ya da zararlı kış rüzgarlarına maruz
kalacakları yerlere konulmamaları gerekir. Her iki
durum da köklere su gitmediği zamanlarda
yapraklarda aşırı terlemeye neden olur.



Ayrıca çoğu geniş yapraklı herdem yeşil bitkiler
düzgün büyüyebilmek için asitli toprağa gerek
duyar ve bu onların peyzajda olası kullanımlarını
tüm bu gerekli koşullara uyan bölgelerle sınırlar.
Özetle, bir bitki tasarımının rengini incelediğimiz
gibi, aynı zamanda, bitki renginin bütünleşmiş
bir öğesi olan yaprak türünü de hesaba
katmalıyız.
Yaprak türü bir tasarımın mevsimsel ilgisini,
görünürlüğünü ve bütünlüğünü etkiler. Yaprak
türü ayrıca biraz sonra anlatacağımız bitki
materyallerinin tekstürüyle da doğrudan ilgilidir.
Download