AVRUPA BİRLİĞİ’NDE ÇEVRE POLİTİKASI ABİTAM AB Çevre Politikasının Oluşumu • Avrupa Birliği’nin Çevre Politikası, Avrupa Topluluğu Antlaşması’nın birçok maddesinde yer almaktadır. Bunların arasında iki tanesi önemlidir (2. ve 174. maddeler). AT Antlaşması sadece temel hükümleri belirlemektedir. Hukukî çerçeve, yönetmelikler ve yönergeler aracılığıyla geliştirilmektedir. Çevresel eylemler, çevre hakkındaki çok sayıda “Eylem Programı” yoluyla geliştirilmiştir. • 2. Madde: Ortak eylemlerin ve politikaların yürürlüğe konulması yoluyla, Avrupa Topluluğu’na, diğer görevlerinin yanı sıra, çevre kalitesinin yükseltilmesi ve yüksek düzeyde korunmasını sağlamak görevini yüklemektedir. • 174. Madde: Topluluğun yasama kapasitesini ve Topluluk Çevre Politikası’nı yönetmede temel ilkeleri belirlemektedir. • 1987 Tek Avrupa Senedi ile AT’nin temel yasalarına çevre konusunun doğrudan girişi olmuştur. Tek Avrupa Senedi, Roma Antlaşması’nın 130. maddesinde değişiklik yaparak “ kirleten öder” ilkesi ortaya çıkmış fakat sürdürülebilirlik ilkesinden söz edilmemiştir. • 1992 Maastcriht Antlaşması ile çevre alanına politika statüsü verilmiş ve AB hukukunda “sürdürülebilir kalkınma” kavramı resmen oluşturulmuştur. • 1997 Amsterdam Antlaşması ile sürdürülebilir kalkınma kavramı AB’nin ana hedeflerinden birisi hâline getirilmiştir. AB Çevre Politikası’nın İlkeleri Kirleten öder ilkesi: Topluluk’un temel hedefidir. Bütünleyicilik ilkesi: Çevrenin korunmasında Topluluk’un diğer politikalar içine entegre edilmesidir. Kaynakta önleme ilkesi: Atığın üretildiği yerin yakınında bertaraf edilmesidir. Önleme ilkesi: Zararın ortaya çıkmasından önce gerekli önlemlerin alınmasıdır. Tedbirli olma ilkesi: Çevre açısından olumsuz sonuç oluşturacak belli bir fiilin bilimsel ispatını beklemeden önlem alınmasıdır. AB Çevre Politikası’nın Hedefleri Çevrenin korunması, kollanması ve kalitenin yükseltilmesi, Doğal kaynakların ve doğanın ekolojik dengeye zarar vermeyecek şekilde işletilmesi, Toprak kullanımında Çevre Etki Değerlendirmesi’nin (ÇED) dikkate alınması, İnsan sağlığının korunması, Çevre problemlerine ortak çözümlerin aranması. Çevre Eylem Programı • 22 Kasım 1973 yılında Konsey ve üye ülke temsilcileri kabul ederek Topluluk bildirgesi hâline geldi. • 1973 yılında 1. Çevre eylem programı • 1977 yılında 2. Çevre eylem programı • 1983 yılında 3. Çevre eylem programı • 1987 yılında 4. Çevre eylem programı • 1993 yılında 5. Çevre eylem programı • 2002 yılında 6. Çevre eylem programı Dört Çevre Eylem Programının temeli: Kirliliğin önlenmesi. 5. Çevre Eylem Programı temeli: Sürdürebilir kalkınma ve sorumluluğun paylaşılması. 6. Çevre Eylem Programı 6. Çevre Eylem Programının temeli: AB’nin önümüzdeki 10 yıl içindeki çevre hedefi ortaya konulmuştur. “Çevre 2010: Geleceğimiz, Tercihimiz” başlıklı programın öncelikli hedefleri şunlardır: 1) 2) 3) 4) İklim Değişikliği Doğa ve Biyolojik Çeşitlilik Çevre ve Sağlık Doğal Kaynaklar ve Atıklar Bu dört başlığı şu şekilde açıklayabiliriz. 1. 2. 3. 4. İklim Değişikliği: 19. yüzyıldan bu yana dünya yüzey sıcaklığı ortalama 0.3-0.6 C° derece artmıştır. Fosil (kömür,doğal gaz ve petrol) yakıt kullanımı ve ağaçların yok edilmesinden dolayı oluşan sera gazlarının (CO2 , CH4 , O3 ...) küresel ısınmaya yol açması, AB üye devletlerin 2008-2012 yılları arasında sera gaz emisyonunu % 8 oranında azaltması programına gidilmiştir. Doğa ve Biyolojik Çeşitilik: Farklı canlı türlerinin korunması ve endüstriyel kazaların önlenmesi. Çevre ve Sağlık: Hava, su, gürültü kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini önlemek. Doğal Kaynaklar ve Atıklar: Kaynakların doğru kullanılması ve atıkların doğru şekilde ayrılmasıyla geri dönüşüm sağlanarak çöp sorununu çözmek. AB Çevre Politikası’nda Temel Uygulama Alanları Hava Kalitesi Gürültü Kirliliği Yönetimi Su Kalitesi Atık Yönetimi Endüstriyel Kirliliğin Kontrolü ve Risk Yönetimi Kimyasallar ve Doğanın Korunumu İklim Değişikliği Nükleer Güvenlik ve Radyasyondan Korunma Yatay Mevzuat Hava Kalitesi Hava kalitesi çerçeve düzenlemesi (CO karbon monoksit, SO2 sülfür dioksit gibi kirleticiler için direktifler), Yüzey atmosferik (troposferik) ozon (O3 ), Stratosferik ozon (O3), Petrol depolama ve dağıtımından kaynaklanan emisyonlar, Sıvı yakıtların kükürt içeriği, Trafik dışı hareketli araçlardan çıkan emisyonlar, Atık yakma tesisleri, Sanayi ve büyük yakıt yakma tesisleri, Sera gazı emisyonları, Zararlı kimyasalların üretim ve kontrolü. Gürültü Kirliliği Yönetimi Büyük yerleşim merkezlerinde görülen gürültü bir çevre problemi olup insan sağlığını ciddi boyutta etkilemektedir. Gürültü emisyonlarının çoğu ulaşımdan kaynaklanmaktadır. Araç sayısının artmasıyla gürültü sorunu da büyümektedir. Uçak işletmesi, Ev Eşyaları, Motorlu Araçlarda Egzos Sistemleri, Motosikletler, Açık Havada Çalışan Aletler için Gürültü Emisyonları. Su Kalitesi 2010’nun sonuna kadar yerüstü sularının ve kıyıların organik kirlilikten temizlenmesi AB’nin ilk hedefleri arasında. Kentsel atık su arıtıma direktifi (yerel yönetimler ve sanayi, atık su arıtma alanında yatırımlar yapmaları) Su kalitesinin korunmasında belli kirleticilerin kontrolü (nitrat gibi, 1991 nitrat direktifi ) Atık Yönetimi AB sınırları içinde yılda 2 milyar ton atık ortaya çıkması (40 milyondan fazla olan atığın zararlı atık sınıfında olması) AB atık mevzuatı: Atık yönetimi, Zararlı atıkların yakılması, PCB/PCT bertarafı (Poliklorlu bifenil / Poliklorlu terfenil), Tehlikeli atıklar, Sanayi atıkları, Evsel atıkların yakılması, Kanalizasyon ve atık su çamurları, Pillerin ve akülerin bertarafı, Ambalaj ve ambalaj atıkları, Atıkların sevkiyatı, Atıkların düzenli depolanması. Atık Yönetimine İlişkin AB mevzuatındaki prensipler şunlardır: Üretim Sorumluluğu: ‘Kirleten öder’ ilkesinin uygulanması, Topluluk ve üye ülke düzeyinde kendine yeterlilik: Atık kullanım tesisatı kurulması, Yakınlık: Atığın üretilen yere yakın alanda yok edilmesi, Atık Yönetim Hiyerarşisi: Atığın önlenmesi ve azaltılması, çevreye verdiği zararın en aza indirgenmesi, dönüşümle atığın yeniden kullanılması. Endüstriyel Kirliliğin Kontrolü ve Risk Yönetimi Başlıca Direktifler ve Tüzükler Şunlardır: Endüstriyel emisyonların kontrolü, Önemli kazaların sebep olduğu zararların kontrolü, Çevresel muhasebe ile eko-etiketlenmesi. Kimyasallar ve Biyodeğişiklilik Kimyasallar konusunda topluluğun 2 hedefi şöyledir: Topluluk içinde kimyasal maddelerin serbest dolaşımını kolaylaştırmak, insan ve hayvan sağlığının korunmasının yanında çevrenin korunması. Doğanın Korunumu: Hayvanların deney ya da diğer bilimsel amaçlarla kullanımına karşı korunması, Nesli tehlikede olan türlerin korunması yönetmeliği, Habitat direktifi. İklim Değişikliği 1997 yılında BM üye olan devletler tarafından imzalanan Kyoto Protokolü AB tarafından da imzalanmıştır. AB üye devletlerin 2008-2012 yılları arasında sera gaz emisyonunu % 8 oranında azaltması kararlaştırılmıştır. Enerji kullanımının iklim değişikliği üzerindeki etkisini azaltmak için Programlar oluşturulmuştur. SAVE: Enerji verimliliğini sağlamak, ALTENER: Yenilenebilir enerjinin gelişimi (rüzgâr, güneş, vb.) JOULE-Thermie: Temiz ve verimli enerji sistemlerinin sağlanması. Nükleer Güvenlik ve Radyasyondan Korunma Nükleer Enerji, Radyasyondan Korunma (Medikal maruziyet), Toplumun Bilgilendirilmesi (Radyolojik Acil Durum), Açıkta Çalışanların Radyasyondan Korunması, Radyoaktif Atıkların Sevkiyatı, Temel Güvenlik Standartları, Radyoaktif Maddelerin Sevkiyatı. Yatay Mevzuat Yatay mevzuat: Diğer çevre sektörlerini de ilgilendirir. Yasal ilerleme, karar alma ve uygulamayı güçlendirmek için metotlar ve mekanizmalar geliştirir. ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) SÇD (Stratejik Çevresel Değerlendirme) Çevresel bilgiye erişim Raporlama Avrupa Çevre Ajansı (AÇA) LIFE (Çevre için mali araç) Türk Çevre Mevzuatının AB Mevzuatı ile Uyumu Türkiye’nin AB çevre mevzuatına uyum konusundaki yükümlülükleri ile ilgili son ve önemli gelişmeler ilk olarak Kasım 2000 yılında olmuştur. Nisan 2003’te gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi’ne (KOB) göre Türkiye’nin uyumla ilgili yükümlülükleri orta ve kısa vadeli olmak üzere şu şekildedir. Kısa Vadeli: ÇED direktifinin yürürlüğe girmesi ve uygulanması, Uyumlulaştırma için finansman planı oluşturma, Çerçeve mevzuat, doğa koruma, su kalitesi, entegre kirlilik önleme, kontrol ve atık yönetimi konularında mevzuata yönelik müktesebatın yansıtma ve uygulama faaliyetlerine başlanması. Orta Vadeli: Çevrenin korunmasını sağlamak amacıyla müktesebat yansıtmasının tamamlanması ve kurumsal, idarî ve izleme kapasitesinin (veri toplama da dahil) geliştirilmesi. 25 Temmuz 2003’te Türkiye’nin AB Müktesebatı’nın üstlenilmesine ilişkin Ulusal Program geliştirilmiştir. Ulusal Programın öngördüğü öncelikler: Su Kalitesinin İyileştirilmesi (suda nitrat kirliliği, arıtma çamurları, kentsel atık su arıtıma, vb.), Atık Yönetimi, Hava Kalitesini İyileştirme, Nükleer Güvenlik, Genetik Olarak Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar, Çevresel Gürültü Yönetimi, Kimyasallar Yönetimi, ÇED sürecinin güçlendirilmesi ve SÇD Direktifine Uyum sağlanması. AB Yüksek Maliyetli Çevre Direktifleri Su Kalitesi: • Kentsel Atıksu Direktifi • İçme Suyu Direktifi • Suya Deşarj Edilen Tehlikeli Maddeler Direktifi • • • • Hava Kirliliği Kontrolü: Hava Kalitesi Çerçeve Direktifi Büyük Yakma Tesisleri Direktifi Yakıt Kalitesi Direktifi VOC (Uçucu Organik Maddeler) • • • • • • • • Atık Yönetimi: Atık Çerçeve Direktifi, Katı Atık Düzenli Depolama Direktifi, Evsel Atık Yakma Direktifi, Tehlikeli Atık Yakma Direktifi, Ambalaj Atığı Direktifi, Atıksu Çamuru Direktifi. Endüstriyel Kirliliğin Kontrolü: Endüstriyel Kirliliğin Önlenmesi ve Kontrolü (IPPC) Direktifi, SEVESO II Direktifi. Yasal yansıtma 60% 50% 40% 30% 20% 10% Endüstri Atık Su 0% 2001 2002 2003 2005 Hava Yatay Yasal yansıtma devam ediyor. İlerleme yıllık olarak izleniyor, AB mevzuatının zaman içinde değişmesinden ötürü hareketli bir hedef. 2014 yılından itibaren direktiflere önerilen uygulama süreleri • • • • • • • • Tehlikeli Atık Direktifi İçme Suyu Direktifi Kentsel Atıksu Arıtma Direktifi Düzenli Depolama Direktifi Endüstriyel Kirlilik Kontrol Direktifi Ambalaj Atıkları Direktifi Yakma Tesisleri Direktifi Su Çerçeve Direktifi 14 yıl 10 yıl 10 yıl 8 yıl 7yıl 6 yıl 5-15 yıl en az 10 yıl Sonuçlar Çevre başlığı, müzakerelerde Türkiye’nin en çok zorlanacağı başlılardan biridir. Uygunluk için yıllar gerekecektir ve geçiş dönemleri yalnızca önemli çevre direktiflerine yönelik olacaktır. Türkiye, AB Çevre fonlarından en verimli şekilde faydalanmalıdır. Özel sektörün bu yükü kaldırılabilmesi için teşvik edici önlemler alınmalıdır. Çevre yatırımları için bir strateji geliştirilmelidir. Çevre uyumu çalışmalarında yüksek çevre standartlarını yakalayabilmek için uygulamaya yönelik adımlar atılmalı, gelecek kuşak içinde yaşanabilir yeşil ve temiz bir çevre bırakılmalıdır.