tc gümrük ve ticaret bakanlığı nıc 2030 küresel eğilimler

advertisement
T.C.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
NIC
2030 KÜRESEL EĞİLİMLER
ALTERNATİF DÜNYALAR
ARALIK 2012
05.02.2013
Ekonomik Analiz Ve Değerlendirme Dairesi
YÖNETİCİ ÖZETİ
National Intelligence Council’in gelecek hakkında düşünmek için bir çerçeve
sağlamayı amaçlayan bu rapor 15. yayımıdır. Bu rapor günümüz dünyasını
karakterize eden geniş ve hızlı jeopolitik değişiklikleri ve gelecek 15-20 yıl
içerisindeki muhtemel yörüngeler hakkındaki düşünceleri gözden geçirmek için
tasarlanmıştır. NIC’ nin önceki küresel raporları gibi geleceği tahmin etmek
amaçlanmamıştır. Bu olanaksız bir başarı olurdu. Ancak bunun yerine muhtemel
gelecek ve etkileri hakkında düşünmek için bir çerçeve sağlar.
Değişen dünyamızda en önemli megatrendler neler görünmektedir.Bireysel
güçlenme, gücün çoklu ağlara yayılması, yaşlanan nüfusla öne çıkan demografik
özellikler ve gelişen orta sınıf ve doğal kaynak sorunları.Bu megatrendler
bilinebilir. Kendileri tarafından dönüşen bir dünyaya işaret etmektedir. Ama
dünya kendisini tamamen farklı yollarla dönüştürebilir. Bilinmeyen sulara doğru
gidiyoruz.
İddia ediyoruz ki
2030’da ne tür bir dönüşen dünyada yaşıyor olacağımızı
belirleyen megatrendler 6 değişkenle ve oyun değiştiriciler ile etkileşim
halindedir. Bu oyun değiştiriciler ( küresel ekonomi, ulusal ve küresel yönetim ,
anlaşmazlığın doğası, bölgesel yayılma, gelişen teknolojiler ve uluslararası
arenada
US’nin rolü ile ilgili sorular) inanılmaz gelişmeler ve küresel
bozulmaların tohumlarını eken hammaddeler olabilir.
Megatrendler hakkındaki bildiklerimize ve oyun değiştiriciler ve megatrendler
arasındaki olası etkileşimleri varsayarak dört potansiyel dünya öngörüyoruz.
Yelpazenin sonunda devletler arası çatışma riskinin arttığı ve US’nin kısıtlandığı
motorları durmuş bir dünya.Diğer uçta ise yeni dengelenen ve birleşmiş sosyal,
ekonomik,teknolojik ve politik ilerlemenin yaygın olduğu bir dünya.Ortasında
diğer iki olasılık vardır. Eşitsizliklerin hakim olduğu şişe dışı G’ni dünya veya iyi
ve kötü için ilerleyen devlet dışı aktörleri olan devlet dışı dünya.
Bu çıktılardan hiçbiri kaçınılmaz değildir. Gelecek dünya düzeni , beklenmeyen
olaylar ve ortaya çıkan eğilimler kadar insan vasıtasıyla şekillendirilecektir.
1. 2030’DA KÜRESEL EĞİLİMLER :GENEL BİR BAKIŞ
Mega Trendler
Bireysel Güçlenme: Bireysel güçlenme , yoksulluğun azaltılması, global orta
sınıfın büyümesi, yüksek eğitim düzeyi, yeni iletişim yöntemlerinin kullanımının
ve üretim teknolojilerinin
artması ve sağlıktaki ilerlemeler sayesinde
hızlanacaktır. Bireysel güçlenme en önemli megatrend çünkü küresel
ekonominin genişlemesi,gelişmekte olan ülkelerin hızlı büyümesi,yeni iletişim
teknolojilerinin yaygın kullanımı ve teknolojilerin imalatınıda içeren diğer birçok
trendin sebebi
ve
etkileyicisidir.
Bireysel
insiyatif
küresel
sorunların
çözülmesinde potaniyel olarak görülmektedir. Bireylerin ve küçük grupların
ilerleyen dönemde geniş kapsamlı suçlar işlemeye muvaffak kılacak yıkıcı ve
öldürücü teknolojilere daha fazla erişimi olacaktır.Bu eskiden devletlerin
tekelindeydi.
Güç Yayılması: Egemen bir güç olmayacak. Güç çok kutuplu dünya içerisinde
ağlara ve koalisyonlara doğru kayacaktır. 2030 yılına kadar çarpıcı etkisi
olacaktır. Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa toplamını milli gelir,küresel güç,nüfus
hacmi,Askeri harcamalar ve teknolojik harcamalar bağlamında geçecektir.
Muhtemelen Çin 2030’a birkaç yıl kala ABD’yi geçecek ve dünyanın en büyük
ekonomisi olacaktır. Çin, Hindistan ve Brezilya’ya ek olarak Kolombiya,
Endonezya, Nijerya, Güney Afrika ve Türkiye küresel ekonomi için önemli
ülkeler olacaktır.
İletişim teknolojilerininde etkisiyle güç, devlet ve küresel hareketleri oluşturacak
çok yönlü ve küresel ağlara doğru kayacaktır. Mili gelir ve nüfus gibi güçlü
unsurlara sahip ülkeler çok yönlü dünya içindeki ağlara ve koalisyonlara uyum
göstermedikçe güçlerini kullanamayacaklardır.
Demografik Özellikler: 2012 yılında 7.1 milyar olan dünya nüfusu 2030
yılında 8.3 milyara ulaşacaktır. Demografik yay istikrarsızlığında bir daralma
olacaktır. Nüfusu yaşlı olan ülkelerdeki ekonomik büyümede bir azalma olabilir.
Dünya nüfusunun %60’ışehirlede yaşayacak ;göçler artacaktır. bazı demografik
özellik birçok ülkenin ekonomik ve politik şartlarını ve diğer ülkelerle olan
ilişkilerini belirleyecektir.
1)Yaşlılık: Batı ve birçok gelişmekte olan ülke için tektonik bir kaymadır.
2)Göç: Artarak bir sınır ötesi sorun olacaktır.
3)Artan Kentleşme: Ekonomik büyümeyi teşvik edebilir ancak su ve yiyecek
kaynaklarını kısıtlayabilir.
Yaşlı nüfusa sahip ülkeler yaşam standartlarını arttırmada zorluklarla
karşılaşaçaktır. Vasıflı ve vasıfsız iş gücüne olan talep küresel göçü
arttıracaktır.Gelişmekte olan dünyadaki hızlı kentleşmeden dolayı gelecek 40 yıl
içerisinde yapılacak olan ev,ofis alanı ve taşıma hizmetleri için yapılacak inşaat
miktarı kabaca bugüne kadar yapılmış olan inşaat hacminin tamamına eşit
olabilir.
Yemek, Su ve Enerji İlişkisi:
Dünyadaki yiyecek, su ve enerji talebi, dünya
nüfusunun artması ve genişleyen orta sınıfın tüketim alışkanlıklarının değişmesi
dolayısıyla sırasıyla yüzde 35,40 ve 50 oranında artacaktır. Bir mal ile ilgili
problemlerle başa çıkmak diğer ürünlerin talebi ve arzıyla bağlantılı olacaktır.
İklim değişikliği, bu tür önemli kaynakların kullanılabilirlik görünümünü
kötüleştirecektir. İklim değişikliği analizi göstermektedir ki mevcut hava durumu
özellikleri şiddeti yoğunlaşacak, Yağışlı alanlar daha yağışlı, kuru ve kurak
alanlar daha fazla kuraklaşacaktır. Dünyanın pek çok bölgesinde yağış
oranlarında düşmeler meydana gelecektir. Böyle bir geleceğin olamaması için
devletlerin ve sivil partnerlerinin aktif olarak hareket etmeleri gerekmektedir.
Amerika enerji bağımsız bir ülke olabilir. Amerika hidrolik çatlatma teknolojisi
dolayısıyla rezervelerinin süresine 30-100 yıla kadar arttırmış ve dünyanın en
büyük gaz üreticisi pozisyonunu geri kazanmıştır.
Oyun Değiştiriciler: Büyük ölçüde 2030 da ne tür bir dünyada yaşayacağımızı
belirleyecektir.
Kriz Eğilimli Global Ekonomi: Global dalgalanma ve dengesizlikler
farklı
ekonomik çıkarlı oyuncular arasında çöküşle sonuçlanacak mı? Veya dünya
ekonomik düzeni içerisinde çok kutupluluk dayanıklılığı artıracak mı?
Uluslararası ekonomi büyük oranda değişik hızlarda hareket eden değişik
bölgesel ve ulusal ekonomiler tarafından şekillendirilecektir. Farklı bölgesel
ekonomilerin karşıt hızları küresel ekonomik dengesizlikleri arttırıyor ve
hükümetleri ve uluslararası sistemi tıkıyor.
Dünyanın ekonomik geleceği doğu ve güneyin kaderine bağlıdır. Gelişmekte olan
dünya şimdiden küresel ekonomik büyümenin %50’sini ve küresel yatırımların
%40’ını sağlamaktadır. Küresel yatırımların büyümesine katkısı%70’ten fazladır.
Gelişmekte olan piyasaların altyapı,ev tüketici malları,yeni ekim alanları ve
araçlara olan talebi küresel yatırımı son 40 yıldır görülmemiş bir seviyeye
yükseltecektir.
Yönetim Boşluğu: Hükümet ve kuruluşlar
bunalmak yerine değişiklikten
yararlanmaya yeteri kadara hızlı adapte olabilir mi?
Gelecek 15-20 yıl içerisinde, güç bugünden daha yaygın hale gelecektir.Artan
sayıda çoklu devlet ve devlet dışı aktörler olabildiğince ulusaltı aktörler örneğin
şehirler önemli yönetim rolleri üstleneceklerdir.Artan sayıda oyuncu ulusötesi
sorunları çözme ihtiyacı duymakta ve onların uyuşmayan değerleri karar vermeyi
zorlaştırmaktadır.Ortaya çıkan ve kurulan güçlerin arasındaki mutabakat zayıflığı
2030’ da çok taraflı yönetim en iyi şekilde sınırlı olacaktır.Kronik yönetim açığını
muhtemelen parçalanmaya doğru giden eğilim güçlendirecektir.Pozitif ve negatif
birçok gelişme dünyayı farklı yönlere götürebilir. Yönetim açığı en belirgin
şekilde yerel düzeyde devam edecek ve hızlı siyasi ve toplumsal değişimler
tarafından yönlendirilecektir. Geçmiş birkaç onyıldaki sağlık,eğitim ve gelirdeki
ilerlemeler bazı durumlarda hızlanmaz ise yeni yönetim yapıları ortaya
çıkacaktır. Gelecek 15-20 yılda bir çok ülke demokratikleşme yolunda zig zag
yapacak. Otokrasiden demokrasiye hareket eden ülkelerde istikrarsız bir sicil
kanıtlanmıştır.Yeni
iletişim
teknolojilerinin
yaygın
olarak
kullanılması
hükümetler için iki ucu keskin kılıç olacaktır.Sosyal ağlar Orta Doğu’da da
gördüğümüz gibi vatandaşlar için birleşme ve hükümetlere karşı mücadele
etmeye olanak tanıyacaktır.Hükümetler açısından bakıldığında aynı teknoloji
ister demokratik ister otoriter olsun hükümetlere benzeri görülmemiş bir izleme
yeteneği kazandıracaktır.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi,IMF,Dünya Bankası gibi batı hakimiyetindeki
dominant yapılar yeni ekonomik aktörlerinde katılımıyla değişen daha orantılı bir
hiyerarşiyle 2030 yılına kadar dönüşmüş olacak.
Artan çatışmalar için potansiyel: Güçteki hızlı değişmeler ve kaymalar eyalet
ve eyaletler arası kaymalara neden olacak mı?
Tarihsel eğilimler geçen iki on yılda az sayıda askeri çatışmayı ve geçmiş yıllara
göre daha az sayıda sivil ve askeri kayıpları gösterir. Gelişmekte olan bir çok
ülkede Olgunlaşan yaş yapıları iç çatışmalarda sürekli bir düşüşü gösterir. Devlet
içi çatışmaların yoğunluğunun ve sayısını daha fazla azalması umudu için daha
temkinli olmak gerekir.Devletler arası çatışma ihtimal olarak kalır. Siyasi
uyumsuz olgun toplam nüfusu içeren ve genç etnik azınlığa sahip ülkelerde devlet
içi çatışmalar giderek artmaktadır. Devletlerarası çatışma riski uluslararası
sistemin değişmesinden dolayı artmaktadır.Soğuk savaş sonrası oluşan dengenin
temelleri kaymaya başlıyor.
Varolan formlar içinde daha parçalı bir uluslar arası sistem pekte avantajlı
görülmemekte,
bu
durum
rekabeti
ve
güç
çatışmalarına
zemin
hazırlayacaktır.Bununla birlikte eğer böyle bir çatışma çıkarsa hemen hemen
kesinlikle tüm büyük güçlerin katıldığı bir dünya savaşı niteliğinde olmayacaktır.
Günümüz Terörizmin islamı aşaması 2030’da sona erebilir. Ama terörizmin
tamamen bitmesine imkan görünmüyor.
Bölgesel İstikrarsızlığın geniş alanı: Özellikle Ortadoğu ve Güney Asya’da ki
bölgesel istikrarsızlık evrensel güvensizlik yaratacak ve yayacak mıdır?
Gelecek birkaç on yılda Birkaç farlı tiyatroda ki bölgesel dinamikler küresel
güvensizlik yaratma ve yayılması potansiyeline sahip olacaktır. Orta Doğu ve
Güney Asya geniş istikrarsızlığın tetiklenebileceği iki bölgedir.Eğer İslam
cumhuriyeti gücünü arttırır ve nükleer silah geliştirebilirse ortadoğuyu oldukça
dengesiz bir gelecek beklemektedir.Ilımlı-demokratik hükümetlerin ortaya
çıkması yada Filistin-İsrail ihtilafı konusunda bir ilerleme anlaşması son derece
olumlu sonuçlar doğurabilir.
Güney Asya gelecek 15-20 yıl içerisinde iç ve dış şoklarla karşı karşıya
kalır.Düşük büyüme,yiyecek fiyatlarının artması,enerji darboğazları Afganistan ve
Pakistan’daki yönetimler için çetin zorluklar oluşturacaktır.Hindistan daha iyi bir
pozisyondadır.Yüksek büyümeden faydalanmakta anacak genç nüfusu için iş
bulmakta zorluk çekecektir.Eşitsizlik,altyapı eksikliği ve eğitim açığı Hindistan
için ana zayıflıklardır.
Avrupa
şu
anki politik
ve
ekonomik
krizleri aştığında
küresel rolü
artacaktır.Böyle bir Avrupa Ortadoğu ,Alt sahra Afrika ve Merkez Asya’daki
komşulara geniş uluslararası sistem ve global ekonomiye entegre olmada yardım
edebilir. Latin Amerika Alt Sahra Afrika’daki bölgesel uyum ve entegrasyon süreci
bu bölgedeki istikrarı ve küresel güvenliği arttıracaktır.
Yeni Teknolojilerin Etkisi: Teknolojik buluşlar Dünya nüfusunun artması,hızlı
kentleşme ve iklim değişikliği tarafından ortaya çıkan problemleri çözmeye ve
ekonomik verimliği arttırmak için zamanında geliştirilebilecek midir?
4 teknolojik arena küresel ekonomik, sosyal ve askeri gelişmeleri 2030 a kadar
dünya toplumunun çevre ile ilgili hareketlerinide şekillendirecektir. Bilgi
Teknolojileri, büyük bilgi arenasına giriyor. Güç işleyişi ve bilgi saklama hemen
hemen bedava oluyor. Ağlar ve bulut yaygın hizmetler ve global erişim
sağlayacak. Sosyal medya ve siber güvenlik geniş bir Pazar olacak. Bu büyüme ve
yayılma yeni IT teknolojilerinin yaralarını yakalamak zorunda olan devletler ve
toplumlar için yine bu teknolojiler büyük zorluklar getirecektir. Gözetleyici
devletler bu gibi veri kısıtlama ve ortadan kaldırmaya gidecektir.
Yeni üretim ve otomasyon teknolojileri: Gelişen ve gelişmekte olan devlette
çalışma türlerini değiştirme potansiyeli vardır. Daha ileri yarışma ortamı
getirecektir.
Hayati güvenlik kaynakları teknolojileri: Dünya nüfusunun yemek ,su ve enerji
ihtiyacını karşılamak için gerekli olacaktır. Önümüzdeki 15-20 yıl içinde bu
kaynakların korunması ön planda olması muhtemeldir kırılma aracılığıyla
genetiği değiştirilmiş ürünlerin, hassas tarım, sulama teknikleri, güneş enerjisi,
gelişmiş biyo-bazlı yakıtlar ve gelişmiş petrol ve doğal gaz çıkarımı içeren anahtar
teknolojiler.
Yeni Sağlık teknolojileri: Zayıflatıcı zihinsel ve fiziksel koşulları iyileştirerek ve
genel refahı düzelterek Dünya nüfusunun ortalama yaşının artmasına devam
edecektir.
Amerika Birleşik Devletlerinin Rolü: Birleşik Devletler Uluslar arası sistemi
yeniden kurmak için yeni ortaklarla işbirliği içerisinde olabilecek midir?
ABD’nin küresel sistemi domine etme derecesi geniş şekilde değişebilir. ABD
2030’da diğer büyük güçler arasında liderlik rolü mirası ve güç boyutlarındaki
üstünlüğü dolayısıyla eşitler arasında birinci olarak kalacaktır. Önümüzdeki 1520 yıl boyunca güç çok yönlü olacak belirli aktörler ve güç araçları belirli
konularla ilgili olacaktır. ABD’nin teknolojik üstünlüğü ve sosyal iletişim
araçlarının merkezi olması ona avantaj sağlayacaktır. Internet devlet dışı
aktörlerin
güçlerini
arttırmaya
devam
edecektir.
ABD’nin
pozisyonunu
uluslararası krizleri ne kadar başarıyla yönettiği belirleyecektir. Doların
durumuda
ABD’nin
küresel
ekonomideki
yerini
belirleyecek
keskin
göstergelerden biridir. Doların kuru ve ikame durumu Washington’un politik
gücünüde etkileyecektir. Yükselen güçler bir blok değil bu yüzden bölgesel yapıyı
şekillendirmede hatta ÇİN’in bile perspektifi sınırlıdır. ABD gücünün çöküşü veya
ani bir geri çekilişi küresel anarşi periyodunun artmasına neden olacaktır.
Potansiyel Dünyalar:
Durmuş Makineler: Asya’daki ‘’büyük oyun’’ dan dolayı devletler arası çatışma
riskini içeren en makul’’ kötü durum’’u gösteren senaryodur.
Birleşme:En akla yatkın en iyi durum çıktısı, Çin ve ABD’ nın bazı sorunlarda
evrensel işbirliğine yol açan bir dizi işbirliğidir.
Şişe Dışı Gini: Eşitsizliklerin artışı ile bazı ülkeler kazanırken diğerleri
kaybedecek.
Devlet dışı Dünya: Yeni teknolojiler tarafından yönlendirilen, devlet dışı aktörler
küresel sorunlara karşı kontrolü alacak.
2. TÜRKİYE İLE İLGİLİ VERİLER:
1)Asya teknolojik yatırım, silah harcaması,Milli Gelir ve küresel güç anlamında
kuzey Amerika ve Avrupa toplamını geçecektir. Çin muhtemelen en büyük
ekonomi olacak ve 2030 ‘dan birkaç yıl önce yıl öncesi ekonomik büyüklük olarak
ABD’yi geçecektir. Çin, Hindistan ve Brezilya’ya ek olarak Kolombiya, Endonezya,
Nijerya, Güney Afrika ve Türkiye küresel ekonomi için önemli ülkeler olacaktır.
2)Genç etnik azınlık ve siyasi uyumsuzluk içeren olgun bir toplam nüfusa sahip
ülkeler de iç çatışmalar giderek artmaktadır. Türkiye’de ki Kürtler, Lübnan’daki
Şii’ler,güney Tayland’taki Pattani Müslümanları bu çekişme içeren durumlara
örneklerdir.
3)Kürt doğurganlığı Türkiye’nin güneydoğusunda kadın başına dört çocukta
durmuş gibi görünmektedir.
4) Birçok gelişmekte olan ülke örneğin Brezilya, Çin ve Türkiye genç nüfusu
azalmaktadır. Bu ülkeler genç nüfusa sahip düşük gelirli ülkelerden örneğin Sahra
Altı Afrika ve Güneydoğu Asya Ülkelerinden göçmen çekeceklerdir. Brezilya, Çin
ve Türkiye’de doğurganlıkta keskin düşüler görülmektedir.2030’a kadar
Türkiye’nin nüfusunda hafifçe düşme beklenmektedir.
5)Birçok yükselen güç 2008 krizinde yıprandı. Önümüzdeki 10 yıl içinde, biz
sadece Çin, Hindistan ve Brezilya’nın göreli ekonomik kazançlarına tanık
olmayacağız, birde
Kolombiya,Endonezya,Nijerya,Güney Afrika,Meksika ve
Türkiye gibi gelişen bölgesel oyuncuların öneminin artmasınada tanık
olacağız.Bununla birlikte,gelişmekte olan ülkeler kendi zorluklarıyla yüzyüze
gelecek, özellikle hızlı büyümelerinin ardındaki ivme devam edecektir.
6)Kolambiya,Mısır,Endonezya,İran,Güney Afrika, Meksika ve Türkiye gibi orta
sınıf ülkeler 20302a kadar yükselebilecektir. Bu ülkelrin çoğu ikinci sınıf ülkeler
olarak kalacaktır.Çünkü Cin ve Hindistan çok büyük ülkelerdir.Bununla birlikte
toplu grup olarak Avrupayı geçeceklerdir.Bu hızlı gelişen ülkeler grubu Goldman
Sachs’’Gelecek 11’’olarak tanımlıyor.Bu ülkeler Avrupa 27 ülkelerini küresel güç
anlamında
geçeceklerdir.Goldman Sachs ‘’Gelecek 11’’ ülke Vietnam,Türkiye,
Bangladesh,Güney Kore, Filipinler, Pakistan, Nijerya,Meksika,,İran,Endenozya ve
Mısır’dan oluşmaktadır.
7)Devlet içi ve devletlerarası düzeyde diğer enerji ve minerallere oranla su çok
önemli bir çekişme kaynağı haline gelebilir. Dünyanın birçok yerindeki havzalar
‘’su stresi’’ durumundadır. Su stresi bir yerin kişi başına su arzı yıllık 1700 cubic
metrenin altında olmasıdır. Türkiyede Kura-Ural,Kızılırmak(Dicle ve Fırat)yüksek
stres altındadır.
8)Zamanla devam eden şiddet demokratik yönetimlere olan desteği azaltabilir ve
bu ülkeleri liberal demokrasiden uzaklaştıran güçlü diktatörlerin ortaya
çıkmasına yol açabilir.Bölgesel olarak, zayıf hükümetler iç şiddet batağına güçlü
rol oynar. Arap olmayan güçlerden ayrı ,İran ve İsrail ana oyunculardır.
9)NATO güvenlik kalkanına güvenmek yerine kendi nükleer kabiliyetini arayan
İRAN’a karşı Türkiye tepki gösterebilmelidir.
Download