Bedensel zararlar nedeniyle tazminat

advertisement
YARDIM VE HİZMET EDEREK DESTEKLİK
ÇELİK AHMET ÇELİK
co
m
Yargıtay kararlarında benimsendiği üzere, yalnız para vererek değil, hizmet ederek
de destek olunabileceğinden, ölen desteğin düzenli hizmetlerinin de parasal
değerlendirmesi yapılmalı, bunun için hesaplamaya esas bir kazanç birimi belirlenmelidir.
Bu konuda Yargıtay kararlarında şu görüşlere yer verilmiştir:
H
uk
uk
u.
Desteğin yardımının yalnız parasal nitelikte olmasında zorunluk yoktur. Çünkü
ölenin “hizmet edebilme” güç ve yeteneği de para ile ifadesi mümkün olan bir mali imkan
teşkil eder. (4.HD.20.03.1986, 1585-2553, YKD.1986/7-959)
Desteğin yardımının yalnızca parasal nitelikte bulunması zorunlu değildir. Eylemli
ve düzenli olarak yapılan hizmet edimleri de bir kimsenin destek sayılması için yeterlidir.
Davacı, ölen annesinin çocuklarına baktığını, ev işlerini gördüğünü ileri sürerek destekten
yoksunluk tazminatı ödetilmesini istemiştir. Gerçekten, hizmet edimlerinden yoksun kalma
durumunda da, bunun karşılığı olarak maddi tazminatın ödetilmesi, Borçlar Yasası’nın 45.
maddesine uygun düşer. Öyle ki, desteğin yardımının yalnızca parasal nitelikte bulunmasında
zorunluk yoktur. Eylemli ve düzenli olarak yapılan hizmet edimleri de bir kimsenin destek
sayılması için yeterlidir. (15.HD.26.12.1975, 4177-5185, YKD.1976/7-2029)
in
at
Yalnızca maddi yardım değil, aynı zamanda hizmet etmek suretiyle de destek
olunabilir. Davacıların öldürülen çocuğunun ev ve tarla işlerinde çalışarak düzenli ve devamlı
bir şekilde davacılara yardım ettiği tanık beyanlarıyla sabit olmuştur. Yardımların, mutlaka
para veya eşya vererek değil, hizmet etmek suretiyle gerçekleşebileceği gözetilmelidir.
(4.HD. 02.12.1988, 6744-10354, Yasa H.D. 1989/1-79,no:33)
w.
Ta
zm
Ölenin, davacının çocuğuna bakması yoluyla yaptığı hizmet edimleri destek
sayılmasını gerektirir. (15.HD.02.07.1975, 2313-3366, YKD.1976/9-1346)
Küçük çocuğuna, kaza sonucunda ölen annesinin baktığını ve ölüm sebebiyle destek
kaybına uğradığını ileri süren evladın tazminat talebi kabul edilmelidir.
(4.HD.18.04.2000, 1691-3562, İBD. 2001/2-580)
w
w
Destekten yoksun kalındığının kabul edilebilmesi için, ölüm gerçekleşmemiş olsa
idi herhangi bir karşılık beklemeksizin eşya, hizmet, para yoluyla yardım ve bakımın devam
edeceğinin güçlü olasılık içinde ve yardımın sürekli ve düzenli olması gerekir.
(19.HD. 09.12.1993, 1310-8420, YKD.1994/11-1816)
Destekten yoksun kalma tazminatı, ölümün sonucu olarak ölen kişinin yardım ve
desteğinden yoksun kalan kimselerin muhtaç duruma düşmelerini önlemek için sosyal
karakterde ve kendine özgü bir tazminat çeşididir.
(11.HD.27.04.1982, 1762-1988, YKD.1982/7-954)
Destekten yoksun kalma, yalnız parasal yardım olarak düşünülemez. Evladın evde
ailesine yardımcı olması , her türlü hastalık ve sıkıntılarında yardıma koşması maddi
desteğin kapsamında kabul edilmelidir.
(19.H.D. 06.10.1992, 2629-4737) (YKD.1993/2-249)
2
H
uk
uk
u.
co
m
Davacı, davalı sürücünün kusurlu eylemiyle, diğer davalıya ait araca ve annesine
çarparak ölümüne yol açtığını belirtmek suretiyle destekten yoksun kalma isteminde
bulunmuştur. Yerel mahkemece, davacının emekli öğretmen ve emekli eşi olması, desteğin
ise hiçbir işte çalışmayıp dul maaşı ile geçimini sağlayan bir kimse olması nedeniyle,
davacının desteğe ihtiyacı bulunmadığı gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi
reddedilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemece hükme dayanak alınan ve olay tarihinde altmış yaşında bulunan
annenin davacıya destek olamayacağına ilişkin bilirkişi raporu gerçeğe uygun
bulunmamaktadır. Desteğin yaşı itibariyle, bir ev kadını olarak elde edebileceği geliri
belirlenmeli, bunun mümkün olamaması halinde ise, desteğin asgari ücret düzeyinde geliri
olabileceği benimsenerek, bu miktar üzerinden destekten yoksun kalma tazminatı
hesaplanmalı, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Yerel mahkemece, anılan yönler
gözetilmeden, somut olaya uygun düşmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı şekilde,
destekten yoksun kalma tazminatının reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun
görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. (4.HD. 06.04.2000, 1095-3151)1
w.
Ta
zm
in
at
Desteğin yardımının yalnızca parasal nitelikte bulunması zorunlu değildir.
Eylemli ve düzenli olarak yapılan hizmet edimleri de bir kimsenin destek sayılması için
yeterlidir.
Destek sayılabilmek için, yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir
biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterlidir. Desteğin yardımının yalnızca parasal
nitelikte bulunması zorunlu değildir. Eylemli ve düzenli olarak yapılan hizmet edimleri de bir
kimsenin destek sayılması için yeterlidir. Yargılama sırasında anne ve baba olan davacıların
kız çocuklarının ölümü nedeniyle hak kazandıkları destekten yoksun kalma tazminat
miktarlarının belirlenmesi için bilirkişi görüşüne başvurulduğu görülmektedir. Hükme esas
alınan bilirkişi raporunda bayan olan desteğin evleneceği yaş olan yirmisekiz yaşına kadar
destek olacağı, evlendikten sonra yeni ailesi, çocukları dikkate alındığında destek
olamayacağı kabul edilerek destekten yoksun kalma tazminatının belirlendiği görülmektedir.
Yukarıdaki açıklamalarda gözetildiğinde kız evladı olan desteğin anne, baba olan davacılara
muhtemel yaşamları boyunca para veya hizmet şeklinde destek olacağının kabulü ile
hesaplamanın yapılması gerekir. Yerel mahkemece yukarıda belirtilen esasları gözetmeden
tazminat hesaplaması yapmış olan bilirkişinin raporunun hükme esas alınmış olması usul ve
yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
4.HD.18.04.2002, E.2002/757 - K.2002/5015
w
w
Yerleşmiş içtihatlara göre, bedelsiz olarak başkasının bakımını sağlayan ya da
ona yardım eden kimse destek sayılmıştır. Yalnızca ev işlerini gören bir kadın da
kocasının desteği sayılabilir.
Bu yardım değişik şekillerde olabilir. Destek yalnız başkasına yaşamak için gerekli
ihtiyaçları sağlayan yada bunların temini için para veren kimse değildir. Bu hizmetleri
görmek suretiyle çalışmasını doğrudan doğruya başkalarına tahsis eden kimse de destektir. O
nedenle yalnızca ev işlerini gören bir kadın da kocasının desteği sayılabilir.
11.HD.13.09.1999, E.1999/4689 - K.1999/6755
Destekten yoksun kalma yalnız parasal yardım olarak düşünülemez. Evlâdın
evde ailesine yardımcı olması, her türlü hastalık ve sair sıkıntılarında yardıma koşması
maddi desteklik kapsamında değerlendirilmelidir
Anne ve babanın maddi durumlarının iyi ve gelirlerinin fazla olması ve ölenin gelir ve
yardımına muhtaç olmamaları anılan davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep
etmelerine engel değildir. Nitekim destekten yoksun kalma yalnız parasal yardım olarak
düşünülemez. Evladın bayram günlerinde anne ve babaya ziyareti ve evde ailesine yardımcı
1
H.Tahsin Gökcan, age, sf.250
3
olması, her türlü hastalık ve sair sıkıntılarında yardıma koşma görevi maddi desteğin
kapsamında değerlendirilmelidir. Bu durumda anılan davacıların destekten yoksun
kalmadıklarından bahisle tazminat talebinin reddine karar verilmiş olması doğru
görülmemiştir.
11.HD.11.10.2005, E.2004/10735 – K.2005/9566)
H
uk
uk
u.
co
m
Destek mutlaka para veya maddi katkı şeklinde olmayabilir. Bunun dışında
çeşitli hizmet ve yardımlarla da destek olunabilir.
Davacılar çocukları Şebnem'in ölümü nedeniyle destek tazminatı da istemişlerdir.
Genel yaşam deneyimleri ve hayatın olağan akışı yetişkin bir insanın anne ve babasına her
halükarda ve belirli bir düzeyde destek olacağını gösterir. Bu desteğin miktarı tarafların
yaşam düzeyi, sağlık, sosyal ve ekonomik durumları ile orantılı olarak değişebilirse de
çocuğun hiç destek olmayacağı kabul edilemez. Zira destek mutlaka para veya maddi katkı
şeklinde olmayabilir. Bunun dışında çeşitli hizmet ve yardımlarla da destek olunabilir. Anne
ve babanın varlıklı olmaları çocukların desteğine ihtiyaç duymadıkları veya ileride
duymayacakları sonucunu da doğurmaz. Davacıların çocukları Şebnem'in ölümüyle destekten
yoksun kaldıklarının kabulü gerekir.
4.HD.01.04.2003, E.2002/13497 - K.2003/3904
w.
Ta
zm
in
at
Desteklik mutlaka para veya maddi katkı şeklinde olmaz. Yardım ve hizmet
ederek de destek olunabilir.
Davacı, ölenin babası olarak, desteği oğlunun ölümünden dolayı destekten yoksun
kalma tazminatı istemiştir. Mahkemece, davacı babanın çalışıp gelir elde ettiğinden dolayı
destekten yoksun kalma tazminatı istemi reddedilmiştir. Ölen, olay tarihinde 17 yaşındadır.
Genel yaşam deneyimleri ve hayatın olağan akışı, yetişkin bir insanın anne ve babasına her
halükarda ve belirli bir düzeyde destek olacağını gösterir. Bu desteğin miktarı, tarafların
yaşam düzeyi, sağlık, sosyal ve ekonomik durumları ile orantılı olarak miktar bakımından
değişebilirse de çocuğun hiç destek olamayacağı kabul edilemez. Zira, destek mutlaka para
veya maddi katkı şeklinde olmayabilir. Bunun dışında çeşitli hizmet ve yardımlar ile de
destek olunabilir.
4.HD.29.11.2007, E.2007/13191 - K.2007/15103
Destek yoksun kalma tazminatında, destek sayılabilmek için
yardımın yalnızca parasal nitelikte olması zorunlu değildir. Eylemli ve
düzenli yapılan hizmet edimleri de bir kimsenin destek sayılaübilmesi için
yeterlidir.
w
w
Davacılar, davalı sürücünün kusurlu eylemi sonucu oğulları ve torununun öldüğünü,
sürücünün ceza davasında 3/8 kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek tazminat
isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece bilirkişi raporu da gözetilerek ölen torunun destek
yükümlülüğü bulunmadığı, oğulun da dört çocuğu olduğu, davacıların emekli ve eşi olması
nedeniyle desteğe ihtiyaçları olmadığı gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatı
isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece hükme dayanak yapılan ve davacılara ölen oğullarının destek
olamayacağına ilişkin bilirkişi raporu gerçeğe uygun bulunmamaktadır. Destek sayılabilmek
için yardımın yalnızca parasal nitelikte bulunması zorunlu değildir. Eylemli ve düzenli olarak
yapılan hizmet edimleri de bir kimsenin destek sayılabilmesi için yeterlidir. Davacıların,
oğullarının ölümü nedeniyle yukarıda açıklanan nedenle destekten yoksun kaldıklarının
kabulü gerekir. Bu nedenle davacılar yararına destekten yoksun kalma tazminatına
hükmedilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle istemin reddedilmiş olması doğru
görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
4.HD. 27.03.2008
E. 2007/5604 K. 2008/4057
4
EV HİZMETLERİ
1- Ev kadınlarının ev hizmetlerini yaparak ailesine destek olacağına ilişkin
Yargıtay kararları:
co
m
Hiçbir işte çalışmasa bile ev kadını aileye destek sağlar.
Ölen kişi herhangi bir geliri ve kazancı bulunmaması nedeniyle aile bütçesine katkısı
olmayan bir ev kadınıdır. Ne var ki hiçbir işde çalışmasa dahi ev kadını aileye destek
sağladığı, aile içi işlevinin bulaşık ve çamaşır yıkamaktan ibaret bulunmadığında kuşku
yoktur. O halde kadının ölümü ile ailenin yoksun kaldığı destek çamaşır ve ütü gibi yalın ev
işlerinin parasal karşılığından ibaret sayılmamalı, işlevin tümü değerlendirmeye tabi
tutulmalıdır. (4.HD.22.09.1987, 5458-6726) 2
H
uk
uk
u.
Ölen kadının kendi ev hizmetlerini yaparak sağlayacağı desteğin belirlenmesi ve
uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre uygun bir karar verilmesi gerekir.
(19.HD. 31.05.1995, 9854-4744) 3
Kadın ev işlerinde kocaya yardımcı olmaktadır, bu sebeple ona bakmaktadır.
Kadının ev hizmetlerini yapması sebebiyle,ölümü halinde koca bu hizmetlerden yoksun
kaldığından; tazminat isteme hakkı vardır.
(4.HD. 03.10.1966, 4939-8581) 4
w.
Ta
zm
in
at
Yalnız ev işlerini gören kadın da kocasının desteği sayılır.
Yardımdan yararlanan kimsenin tazminata hak kazanabilmesi için desteğin
ölümünden dolayı yoksulluğa düşmesi gerekli değildir. Durumuna uygun yaşama tarzında
para ile belirlenebilen bir zarara uğraması yeterlidir. Bir kocanın karısının ölümü sebebiyle
BK.nun 45. maddesinin 3.bendine dayanılarak tazminat istemesi halinde, sözü geçen şartın
gerçekleşip gerçekleşmediğinin tayini için, ölüm nedeniyle bulunduğu durumla, karısı
zamansız ölmese idi bulunacağı durumun karşılaştırılması gerekir.
(4.HD.13.04.1976, 3029-3914) 5
Davacıların ölen desteği ev kadını olup, ayrı bir gelirinin bulunmadığı
anlaşılmaktadır. Bu durumda davacıların yoksun kaldıkları destek tazminatı hesaplanırken
aylık net asgari ücret esas alınmalıdır.
(4.HD.26.06.2001, 4162-6826) 6
w
w
Desteğin ev kadını olması destekten yoksun kalanların aleyhine bir durum
yaratmaz. Destek ev hizmetleriyle de diğer aile bireylerinin yaşamını kolaylaştıracağından ve
onlara katkı yapacağından bundan yoksun kalan hak sahiplerinin tazminat isteme hakları
vardır. (4.HD.14.05.1998, 323-3373) 7
Desteğin ev kadını olarak destekliği kabul olunmalıdır.
Davacının emekli öğretmen ve emekli eşi olması, desteğin ise hiçbir iş’de çalışmayıp
dul maaşı ile geçimini sağlayan bir kimse bulunması nedeniyle, davacının desteğe ihtiyacı
olmadığı gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi reddedilmiş, karar taraflarca
temyiz edilmiştir.
2
Karahasan, age, sf.719
G.Eriş, age., sf.677,no:145
4
Karahasan, age.,sf.727
5
Karahasan,age.,sf.726)
3
6
Kartal 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2000/671 no.lu dosyasından alınmıştır.
7
Yasa, HD., 1996/1-61, no:23
5
co
m
Olay tarihinde altmış yaşında bulunan
annenin
davacıya
destek
olamayacağına ilişkin bilirkişi raporu gerçeğe uygun bulunmamaktadır. Desteğin yaşı
itibariyle, bir ev kadını olarak elde edebileceği geliri belirlenmeli, bunun mümkün
olamaması halinde ise, desteğin asgari ücret düzeyinde geliri olabileceği benimsenerek, bu
miktar üzerinden destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmalı, varılacak sonuca göre bir
karar verilmelidir. Yerel mahkemece, anılan yönler gözetilmeden, somut olaya uygun
düşmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı şekilde, destekten yoksun kalma tazminatının
reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
(4.HD.06.04.2000, 1095-3151)8
H
uk
uk
u.
Yerleşmiş içtihatlara göre, bedelsiz olarak başkasının bakımını sağlayan
ya da ona yardım eden kimse destek sayılmıştır. Yalnızca ev işlerini gören bir kadın da
kocasının desteği sayılabilir.
Bu yardım değişik şekillerde olabilir. Destek yalnız başkasına yaşamak için
gerekli ihtiyaçları sağlayan yada bunların temini için para veren kimse değildir. Bu hizmetleri
görmek suretiyle çalışmasını doğrudan doğruya başkalarına tahsis eden kimse de destektir. O
nedenle yalnızca ev işlerini gören bir kadın da kocasının desteği sayılabilir.
11.HD.13.09.1999, E.1999/4689 - K.1999/6755
2- Ev kadınlarının ev hizmetlerini yaşam boyu yapacaklarına; çalışma
gücündeki kaybın yaşam süresine göre hesaplanacağına ve kadının ev hizmetleriyle
eşine destek olacağına ilişkin Yargıtay kararları :
Ev kadını yönünden zararın saptanmasında yaşam süresi gözönüne alınmalıdır.
Evinin hizmeti yönünden çalışma gücündeki kaybın yaşam süresince devam edeceğinin
kabulü gerekir. (19. HD. 14.10.1993, 605-6582) 9
in
at
Ev kadını trafik olayı nedeniyle yaralanmıştır. Bu yaralanma sonucu istenen
tazminat, ev kadınının ölüm tarihine kadar çalışacağı kabul edilerek hesaplanmalıdır. (11.
HD. 27.06.1996, 3356-4735)10
w.
Ta
zm
Davacının, normal yaşama süresince, ev işleri ve hizmetlerini yürütürken, beden
gücündeki eksilme nedeniyle fazla efor sarfetmesi karşılığı olarak maddi tazminat
ödetilmesine hak kazandığı kabul edilmelidir. (15.HD. 20.10.1975, 3787-4103)11
Davacının emeklilik yaşından başlayarak yaşam süresi sonuna kadar geçecek pasif
dönem içinde “ev kadını” olarak yaşamını sürdüreceği ve sakatlığı oranında fazla güç
harcayacağı kabul edilerek asgari ücret baz alınmak suretiyle pasif dönem zararının uzman
bilirkişiye hesaplatılması gerekir. (19. HD. 03.10.1995, 1076-7783)12
w
w
3- İleri yaştaki erkeklerin de ev hizmetlerine katkıları gözetilerek, yeni Medeni
Yasa uyarınca, onlar için de yaşam boyu tazminat hesabı yapılmalıdır :
Yukarda, ev kadınlarının kendi ev hizmetlerini “yaşam boyu” yapacaklarına ilişkin
(11) adet Yargıtay kararı bir araya getirildiğinde yerleşmiş ve oturmuş bir “içtihat” oluştuğu
gözlemlenecektir. Bu kararlara ek olarak:
15. HD.26.12.1975 gün 4177-5185 sayılı kararında: “Desteğin yardımının yalnızca
parasal nitelikte bulunmasında zorunluk yoktur. Eylemli ve düzenli olarak yapılan hizmet
8
9
H.Tahsin Gökcan, age, sf.250
İBD.2001/Eylül, sayı :3, sf.939
10
Gönen Eriş, Kara Taşıma Hukuku, 1996, sf:722, no:253
11
12
YKD.1976/6-879
Şişli 1. As.Huk.Mah..94/464-735
6
edimleri de bir kimsenin destek sayılması için yeterlidir.” (YKD.1976/7-1029) denilmesi ve
4.HD. 02.12.1988 gün 6744-10354 sayılı kararında: “Yalnızca maddi yardım değil, aynı
zamanda hizmet etmek suretiyle de destek olunabilir. (Yasa HD. 1989/1-79, no:33)
açıklamaları yapılması karşısında, Ev hizmetlerine “bedensel” katkısı olan her aile bireyi
için de ev kadınınınkilere benzer maddi tazminat hesabı yapılması gerektiğini
savunmanın “ içtihada” uygun olduğunu düşünüyoruz.
H
uk
uk
u.
co
m
İleri yaş değerlendirmesinin gerçekçi bir uygulaması olan “ev kadınlarının kendi ev
hizmetlerini yaşam boyu yapacaklarına” ve buna bağlı olarak geçici veya sürekli işgücü
kaybına uğrayan “ev kadınları” yönünden “yaşam boyu” maddi zarar hesabı yapılacağına
ilişkin Yargıtay kararlarının yasal dayanağı, eski Medeni Kanun’un 152-153. maddeleri idi.
Bunlardan 153. maddede “Eve kadın bakar.” denilmekteydi. 152. maddede ise “Evin geçimini
ve her türlü gereksinimlerini sağlamak kocanın görevidir.” denilmesine karşın, kadının ev
hizmetlerinin yaşam boyu süreceğini kabul eden Yargıtay, her nedense, erkekler yönünden
böyle bir değerlendirmeyi benimsememişti.
Bugün Yeni Medeni Yasa ile durum değişmiş, kadın ve erkek eşitliği kabul
edilmiştir. Yeni Medeni Yasa’nın 186. maddesi 3. fıkrasında “Eşler birliğin giderlerine
güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar.” denilmiş; 196. maddesi 2.
fıkrasında “Eşin ev işlerini görmesi, çocuklara bakması, diğer eşin işinde karşılıksız
çalışması” konularında cinsiyet farkı gözetilmemiştir. Yeni yasanın bu hükümlerine göre,
ailenin “ev hizmetleri” yönünden kadın-erkek ayrımı ortadan kalkmış bulunmakla,
Yargıtay’ın yukarda belirtilen kararlarındaki “ev hizmetlerinin yaşam boyu yapılacağı”
görüşünün yalnız kadınlar için değil, erkekler için de uygulanması Yeni Medeni Yasa’nın
eşitlik ilkesine uygun düşecektir.
w.
Ta
zm
in
at
Yeni Yasanın eşitlik ilkesi, çağdaş yaşam koşullarına ve gerçeklere de uygun
düşmektedir. Kadın nasıl ki yaşam boyu ev hizmetlerini yapıyorsa, emeklilik dönemindeki
bir erkek de çarşı-pazar alışverişine giderek, ev içi onarımlarını yaparak, elektrik, su,
telefon, emlak vergisi faturalarını ilgili yerlere ödemeye giderek, arabası varsa ailenin
şoförlüğünü yaparak, eşi hastalandığında ona hizmet ederek; kısaca söylemek gerekirse
bedensel faaliyetiyle erkek, karısının maddi desteği olabilmektedir.
İşte, aile bütçesine yapılan bu maddi katkılar nedeniyledir ki, geçici veya sürekli
işgücü kaybına uğrayan “ileri yaştaki” erkekler için de (asgari ücretten) yaşam boyu
maddi zarar (işgöremezlik zararı) hesaplanmalıdır. Bunun gibi, yaşlı kişi ölürse, onun ev
hizmetlerine (bedensel) katkısından yoksun kalanlar “destek zararı” isteyebilmelidirler.
4- Çocuklar ve evlenmemiş yetişkinler için de “ev hizmetlerine” katkı ve
katılımları maddi tazminatın konusu olabilmelidir.
w
w
Çocuklar, okula gidiyor olsalar bile, anne ve babalarına ev işleri ve ev
gereksinimlerinde yardımcıdırlar. Bunun gibi evlenmemiş (evde kalmış) kızlar ve evlenmeyip
anne ve babalarıyla yaşayan (herhangi bir nedenle, örneğin miras veya şirket geliriyle
yaşamını sürdürüp çalışmayan ve başka kazanç elde etmeyen) erkek evlatlar da ev
hizmetlerine katılım ve katkılarıyla destek olabilirler. Bu nedenle, tüm bu saydığımız
bireylerin haksız eylem sonucu ölümlerinde desteğinden ( beden gücünden) yoksun kalanlar
için destek zararları; eğer haksız eylem sonucu geçici veya sürekli işgöremezlik kaybına
uğramışlarsa maddi zararları asgari ücretten hesaplanmalıdır.
Böylece, insanın değeri kavramına ve çağdaş düşünceye aykırı “makine insan”
anlayışından, “can bedeli” ya da “eksilen organ bedeli” anlayışına ulaşılmış olunacak; haksız
eylemi işleyen kişiler de her durumda tazminat ödemek zorunda kalacaklardır.
w
w
in
at
w.
Ta
zm
H
uk
uk
u.
co
m
7
Download