DWiyANlH«*TARİHİ MEYDAty

advertisement
N o. 373
-
Y E D İG Ü N
S a y fa
7
V-
DWiyANlH«*TARİHİ MEYDAty
idi. Zafer ordusuna îspartalılar ri­
ARİHİN muhteşem
âbideleri
yaset etmiş, fakat orduya bütün
derin bir sükûn içinde Sultan­
Y a z a n , E M İN Â L İ Çavla
Yunan siteleri iştirak etmişti. Pla­
ahmet meydanının vakarlı sa­
te muharebesi de tarih âleminde
hasına serpilip yayılmıştır. Dünya­
mühim mevki tutan bir hâdisedir.
da hiç bir meydan, muhtelif mil­
letlere ait bukadar nefis ve güzel ve kendilerine şeref veren hâdise­ lür. Dikilitaş Milâttan 395 sene son­ Bir altın levha üzerine harbe iştirak
eserleri göğsünde toplıyamamıştır. leri tebcil ederlerdi. Asvan d ğ:n- ra buraya rekzedilmiştir. Bu tarih eden bütün Yunan sitelerinin ismi
Topraklar altında kalan binlerce da böyle granit taşları bulunurdu. Roma imparatorunun ikiye ayrıl­ yazılarak Delfi mabedine bu mühejeseri zikretmiyelim, fakat bu saha­ Mısırlılar, taşı muntazam hendesî dığı, eski çağın sona erip Orta Ça­ yiç hatıra nezredilmişti. Levhaya
da gözle sezilen âbideler arasında şekilde yontmuşlar, üzerini de hi­ ğın başladığı, nihayet hıristiyanlı- bronzdan yapılan burmalı üç yılan
altı millete ait en müstesna sanat yeroglif yazılarile süslemişlerdi. Ü- ğın resmî bir din olarak kabul edil­ istinatgâh vazifesini görüyordu.
işte bizim Sultanahmet meyda­
mucizelerinin sıra ile
dizildiğini çüncü Togozis bu yazılarda Kran diği zamanı gösterir. Vakıa dördün­
görürüz.
havzasında kazandığı muzafferiyeti cü Milât asrının başlangıcındanbe- nındaki bu Burmalı Sütun dördün­
Tarih mütebahhirlerine bu par­ tebcil ediyor, kendine böyle şan ve ri hıristiyanlık müsamaha ve mü­ cü asırda Plateden Istanbula nakle­
çanın verdiği cömert ve hudutsuz şeref veren mabudunu tâziz eyli­ saadeye maruz kalmış bir dindi. dilip Hipodroma rekzedilen tarihî
Fakat bu tarihte
rahipler kafile bir âbide bakiyesidir. Burmalı Sü­
bir servet yığını mevcuttur. Müte- yor.
bahhirler buralarda nekadar meb­
Bu sütun Mısırda dikildiği zaman kafile eski mabetleri yıkıyor, ma­ tün ile Dikilitaş eski Etmeydanmın
zul bir vesika zenginliğine tesadüf Fransa, Almanya .ve Ingiltere gibi but heykellerini parçalıyor, eski çağ istikametini gösterir. Şimdiki Sa­
ederse sanatkâr da okadar çok yük­ bugünkü medeniyetlerin pişvası o- âlemi bütün mezhebi, âyini, sanatı natlar mektebinin altında Bizans
sek sanat eserlerde karşılaşır. Ta­ lan topraklar bir meçhul âlemden ve sanayii ile yıkılıp gidiyordu. İşte tarihinin müheyyiç hâdiselerle do­
rihin ve sanatın bu mümteziç şekli­ başka bir şey değildiler. Berlin çıp­ bizim Dikilitaş böyle bütün dünya lu bu oyun ve müsabaka yerinin
kemerlerini görmek mümkündür.
ni mebzul bir surette bu saha ku
lak ve ıssız bir ova idi. Pariste in­ tarihini alâkadar eden tarihî hâdi­
Kostantin Porfirogenet’in onuncu
selerin
bir
dönüm
yeridir.
caklar ve bu eserlerin binbir tarihî sanlar taş kovuklarında
yaşıyor,
asırda bu meydana diktiği Dizmeli
hâdiseyi sakladığı hissedilir.
Thames kenarında hayvanlar kır­
* * *
Sütun da bir sanat âbidesinin ar­
En başta Dikilitaş bütün ihtişam larda otluyordu. Roma ve Atina he­
Dikilitaştan sonra Burmalı Sü­ tığıdır. Bu âbide, eskiden Bizans ta­
nüz
tarihe
dahil
olmamıştı.
Avruve azameti ile tarihin eski bir sa­
tun gelir. Burmalı Sütun, Plate mu­ rihine ait kabartma resimlerle süs­
nat eseri olarak yükselir. Bu nefis panın böyle meçhul ve esrar ile do­ harebesinin bir şan ve şeref hatı­ lü bakır levhalarla kaplı idi. Onlu
bir
zamanında
Mısır
pek
malûm
taş zamanımızdan üç bin beş yüz
rası olarak Delfi mabedine hediye üçüncü asırda Istanbula giren Haç­
sene evvel Mısırda onsekizinci sülâ­ bir devrini yaşıyor, Nil sahilleri â- edilen bir sehpa istinatgâhıdır. Yu­ lılar bu levhaları yağma ettiler.
leden üçüncü Togozis’in otuzuncu bidelerle süsleniyordu.
nanlılar ile İranlIlar arasında meş­
Altıncı asırda yapılan Ayasofya
Dikilitaşı Istanbula getirip rekzet- hur harpler Plate mevkiinde vukua
seneidevriyesi
münasebetile
ve
Kran havalisinde kazanılan muzaf- tiren Roma İmparatoru Teodoz'dur. gelen cenk ile nihayete ermişti. Mi­ mabedi ise sanat tarihinin bir mu­
feriyet şerefine Helyopolis şehrinde Taşın kaide teşkil eden tarafı ka­ lâttan 49 sene evvel ilkbaharda Yu­ cizesi olarak yükselen bir mimarî
ordusunun son şaheseridir. Hıristiyanlığın dördün­
dikilmişti. Mısırlılar esasen mabet bartma resimlerle bezenmiştir. Bu­ nan siteleri Iran
kapılarının iki tarafına böyle bir rada imparatorun iki oğlu ve as­ kuvvetlerini bu mevkide mağlûp et­ cü asırda müsaade ve hürriyete na(Devamı 17 nci sayfada)
sütun dikerler, muzafferiyetlerin kerleri arasında bulunduğu görü­ mişlerdi. Artık zafer kahir ve katî
T
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği
Taha Toros Arşivi
Download