tc gazi üniversitesi eğitim bilimleri enstitüsü güzel sanatlar eğitimi

advertisement
T.C
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI
MÜZİK ÖĞRETMENLİĞİ BİLİM DALI
MÜZİK ÖĞRETMENLİĞİ
PROGRAMLARINDA
BİREYSEL SES EĞİTİMİ SÜRECİNİN
AKUSTİK SES PARAMETRELERİYLE
İZLENMESİ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Esra AYTEKİN
Tez Danışmanı
Prof.Nuray ÖZEN
ANKARA-2006
Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü’ne
Esra AYTEKİN’e ait
“Müzik Öğretmenliği Programlarında Bireysel Ses
Eğitimi Sürecinin Akustik Ses Parametreleriyle İncelenmesi” adlı çalışma jürimiz
tarafından,
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalında Yüksek
Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.
Başkan ................................................................
Üye
Üye
..................................................................
..........................................................
i
ÖZET
Araştırmanın konusu, Gazi Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı I. Sınıf
öğrencilerinin, ses eğitimi süreci öncesi vokal performansları ile 7 aylık ses eğitimi sonrası
vokal performanslarındaki gelişimlerini karşılaştırmaktır.
Araştırmanın genel amacı, ses eğitimi sürecinin izlenmesine ve analizine dayanarak,
elde edilen sonuçlar doğrultusunda, öğrencilerin vokal performanslarındaki gelişimini tespit
etmek, eğitim sürecinin daha verimli olmasına katkıda bulunacak öneriler getirmektir.
Bu amaçla Voice Range Profile (Fonotogram) programı kullanılarak ses analiz testi
yapılmıştır. Bunun için rastlamsal yöntemle araştırmaya, 10 bayan, 5 erkek olmak üzere
toplam 15 kişi dahil edilmiştir. Ses analizleri öncesinde her öğrenci, K.B.B. (kulak, burun,
boğaz) uzmanı tarafından incelenmeye alınmıştır.
Ölçümler; Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Necmettin Akyıldız İşitme,
Konuşma, Denge Bozuklukları Tanı, Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Ses Laboratuarında
(Computer Speech Laboratory) (CSL) , bilgisayar ortamında “Voice Range Profile” programı
kullanılarak konunun uzmanı tarafından yapılmıştır. Ölçümler sonunda elde edilen veriler
SPSS istatistik paket programında Wilcoxon Sıra Toplamı testi ile karşılaştırılmıştır.
Araştırma sonunda ses eğitiminin bir öğrenim yılı boyunca ses kalitesine olumlu
olarak yansıdığı görülmüştür.
ii
ABSTRACT
The research topic was based to compare vocal performance before sound education
and 7 months after education among the students at Gazi University Music teachers first grade
education.
Main reason of research voice trainning period observation and analization with the
results we can define there vocal performans and see it improvment is needed so they get
100%.
We used Voice Range Profile (Fonotogram) program for voice testing.10 females 5
males were used to conduct this test.All is people were tested by KBB before they partisipated
in the testings.
Testing, Gazi University Medical Faculty Prof. Dr. Necmettin Akyıldız testing was
made with a computer, Voice Range Profile program was used and tested by a
profesional.The results were entered it to the SPSS packet program Wilcoxon.
After several tests it was found that one year of study was sucsesfull.
iii
TEŞEKKÜR
Bu araştırmada, danışmanlığımı yapan, ilgi ve yardımlarıyla yol gösteren değerli
hocam Prof. Nuray ÖZEN’e, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı öğretim
üyelerinden, Prof. Dr. Yusuf KEMALOĞLU ve Yrd. Doç. Dr. Metin YILMAZ’a,
araştırmayı eşzamanlı olarak yaptığımız sevgili arkadaşım Çağıl SARIDOĞAN’a,
yardımlarından dolayı Eyüp KARA’ya, istatistiksel yardımlarından ve desteğinden ötürü
Ömür ŞAHİN’e, tüm verilerin elde edilmesinde katkıları olan Gazi Üniversitesi Müzik
Öğretmenliği Birinci Sınıf öğrencilerine, bana sabırla destek olan aileme en içten
teşekkürlerimi sunarım.
iv
İÇİNDEKİLER
ÖZET............................................................................................................................. i
ABSTRACT................................................................................................................. ii
TEŞEKKÜR................................................................................................................ iii
İÇİNDEKİLER............................................................................................................iv
ŞEKİLLER LİSTESİ..................................................................................................vii
ÇİZELGELER LİSTESİ............................................................................................viii
BÖLÜM I : GİRİŞ ....................................................................................................... 1
1.1.
Ses……………………………………………………………………….2
1.2. İnsanda ses sistemi………………………………………………………5
1.2.1. Solunum Fizyolojisi………………………………………………5
1.2.2. Solunum Sisteminin Kasları……………………………………...7
1.2.3.Diyafram…………………………………………………………..9
1.3. Larenks (Gırtlak)……………………………………………………….11
1.3.1. Larenksi Oluşturan Kaslar………………………………………14
1.4.
Sesin Fiziksel Özellikleri………………………………………………17
1.4.1. Sesin Yüksekliği (Frekans).............……………………………..17
1.4.2. Sesin Gürlüğü (Volüm- Vokal Şiddet) …………………………18
1.4.3. Sesin Tınısı (Timbre)……………………………………………20
1.4.4. Sesin Rengi.......…………………………………………………20
1.5.
Sesin Kalitesini Belirleyen Etkenler..........................………………….21
1.5.1. Vibrato..................………………………………………………21
v
1.5.2. Sesin Genişliği (Vokal Range)..........................………………….21
1.5.3. Register (Ses Alanı)...……………………………………………22
1.5.4. Rezonans....................……………………………………………23
1.6.
Ses Eğitimi..........................……………………………………………24
1.7. Araştırmanın Amacı…………………………………………………….24
1.8. Araştırmanın Önemi…………………………………………….............25
1.9. Sınırlılıklar...........………………………………………………………25
1.10. Sayıltılar...........………………………………………………………...25
BÖLÜM II: YÖNTEM .............................................................................................. 27
2.1. Araştırmanın Modeli .............................................................................. 27
2.2.
Evren .................................................................................................... 27
2.3.
Örneklem................................................................................................ 27
2.4. Verilerin Toplanması ............................................................................. 28
2.5. Verilerin İşlenmesi ve Çözümlenmesi ................................................... 31
BÖLÜM III: BULGULAR ........................................................................................ 33
3.1. Maksimum Fundamental Frekans .......................................................... 34
3.2. Minumum Fundamental Frekans ........................................................... 35
3.3. F0 Ranj ................................................................................................... 36
3.4. F0 Ranj Semiton..................................................................................... 37
3.5. Maksimum dB SPL ................................................................................ 38
3.6. Minumum dB SPL ................................................................................. 39
3.7. Enerji Ranj ............................................................................................. 40
3.8. F0 Minumum Enerji............................................................................... 41
vi
3.9. F0 Maksimum Enerji ............................................................................. 42
3.10. Maksimum Fonasyon Süresi ................................................................. 43
3.11. S Değeri................................................................................................. 44
3.12. Z Değeri ................................................................................................ 45
3.13. S / Z Değeri ........................................................................................... 46
BÖLÜM IV: TARTIŞMA VE YORUM ................................................................... 47
BÖLÜM V: SONUÇ VE ÖNERİLER....................................................................... 54
KAYNAKÇA
.................................................................................................... 58
EKLER
.................................................................................................... 62
ÖZGEÇMİŞ
………………………………………………………………...97
vii
ŞEKİLLER LİSTESİ
Şekil 1. İnsanın Ses Oluşturma Sistemi ..................................................................4
Şekil 2. Akciğerler ve Göğüs....................................................................................8
Şekil 3. Diyafram..…................................................................................................9
Şekil 4. Diyafram Hareketleri..................................................................................10
Şekil 5. 6. Larengeal Kas Hareketler.......................................................................13
Şekil 7. Larenks Kaslarına Genel Bakış..................................................................15
Şekil 8. Larenks’e Arkadan Bakış...........................................................................16
Şekil 9. Ses Tellerinin Gerilimine Yardımcı Olan Kaslar.......................................17
Şekil 10. Subglottik Basınç.....................................................................................19
viii
ÇİZELGELER LİSTESİ
Çizelge 3.1.1. Maksimum F0 için betimsel istatistikler.............................................34
Çizelge 3.1.2. Maksimum F0 için test istatistikleri....................................................34
Çizelge 3.1.3. Maksimum F0 için bar grafik.............................................................34
Çizelge 3.2.1. Minumum F0 için betimsel istatistikler...............................................35
Çizelge 3.2.2. Minumum F0 için test istatistikleri......................................................35
Çizelge 3.2.3. Minumum F0 için bar grafik................................................................35
Çizelge 3.3.1. F0 Range için betimsel istatistikler......................................................36
Çizelge 3.3.2. F0 Range için test istatistikleri............................................................36
Çizelge 3.3.3. F0 Range için bar grafik......................................................................36
Çizelge 3.4.1. F0 Range St için betimsel istatistikler.................................................37
Çizelge 3.4.2. F0 Range St için test istatistikleri........................................................37
Çizelge 3.4.3. F0 Range St için bar grafik..................................................................37
Çizelge 3.5.1. Maksimum Db SPL için betimsel istatistikler.....................................38
Çizelge 3.5.2. Maksimum Db SPL için test istatistikleri............................................38
Çizelge 3.5.3. Maksimum Db SPL için bar grafik......................................................38
Çizelge 3.6.1. Minumum Db SPL için betimsel istatistikler......................................39
Çizelge 3.6.2. Minumum Db SPL için test istatistikleri.............................................39
Çizelge 3.6.3. Minumum Db SPL için bar grafik.......................................................39
Çizelge 3.7.1. Energy Range için betimsel istatistikler..............................................40
Çizelge 3.7.2. Energy Range için test istatistikleri.....................................................40
Çizelge 3.7.3. Energy Range için bar grafik...............................................................40
Çizelge 3.8.1. F0 Minumum Energy için betimsel istatistikler..................................41
Çizelge 3.8.2. F0 Minumum Energy için test istatistikleri.........................................41
Çizelge 3.8.3. F0 Minumum Energy için bar grafik...................................................41
Çizelge 3.9.1. F0 Maksimum Energy için betimsel istatistikler.................................42
Çizelge 3.9.2. F0 Maksimum Energy için test istatistikleri........................................42
Çizelge 3.9.3. F0 Maksimum Energy için bar grafik..................................................42
ix
Çizelge 3.10.1. Maksimum Fonasyon Süresi için betimsel istatistikler.....................43
Çizelge 3.10.2. Maksimum Fonasyon Süresi için test istatistikleri............................43
Çizelge 3.10.3. Maksimum Fonasyon Süresi için bar grafik......................................43
Çizelge 3.11.1. S Değeri için betimsel istatistikler.....................................................44
Çizelge 3.11.2. S Değeri için test istatistikleri............................................................44
Çizelge 3.11.3. S Değeri için bar grafik......................................................................44
Çizelge 3.12.1. Z Değeri için betimsel istatistikler.....................................................45
Çizelge 3.12.2. Z Değeri için test istatistikleri............................................................45
Çizelge 3.12.3. Z Değeri için bar grafik.....................................................................45
Çizelge 3.13.1. S/Z Oranı için betimsel istatistikler...................................................46
Çizelge 3.13.2. S/Z Oranı için test istatistikleri..........................................................46
Çizelge 3.13.3. S/Z Oranı için bar grafik....................................................................46
BÖLÜM I
GİRİŞ
İnsan ve Müzik İlişkisi
İnsan, belirli bir müziksel donanımla doğan ve eğitim süreçleri aracılığıyla bu
müziksel davranışlarını geliştirebilme yetisine sahip olan bir varlıktır. Günümüzde her
insanın belirli düzeyde müziksel yeteneğe ve duyarlılığa sahip olduğu bilinmektedir.
“Müzik, belli gereksinim, amaç ve yöntemlerle, belli güzellik anlayışlarına göre işlenerek
birleştirilmiş seslerden oluşan estetik bir bütündür. Müzik insanın duygu, düşünce ve
tasarımlarını seslerle estetik bir yapıda anlatır” (Uçan, 2001: 50).
Doğumdan önce, annesinin iç organlarının, kalp atışlarının ve çevre seslerinin etkisi
altında olan bebek, doğduğu andan itibaren seslerle örülü bir çevreye katılmış olur. Uçan’ a
göre (2001) insan; doğduğu çevreyi oluşturan, kaynağı, oluşumu, türü ve işlevi farklı olan
sesleri algılar, çözümler, yorumlar, biçimlendirir ve zamanla değişik anlatım biçimlerine
dönüştürür. Bu anlatım biçimlerinden biri de müziktir.
“Doğaçlama, besteleme ve seslendirme/yorumlama başlıca müzik oluşturma
süreçleridir. Oluşturulanları dinleme ise, daha çok, kendine özgü bir müzik kullanmatüketme eylemidir” (Uçan, 1997: 24). Uçan’a göre; (1997) müziğin insan yaşamında çok
önemli işlevleri vardır. Bunlar bireysel, toplumsal, kültürel, ekonomik ve eğitimsel olmak
üzere beş ayrı kümede toplanabilir. Bu vazgeçilmez ve olmazsa olmazları nedeniyledir ki
müzik, hem yararlı/kullanışlı bir eğitim aracı, hem etkili bir eğitim yolu-yöntemi, hem de
önemli bir eğitim alanıdır.
2
1.1. SES
“Birey olarak insan, belli özelliklerle donanık bir organizma olarak doğal (fiziksel,
kimyasal, biyolojik), toplumsal ve kültürel öğelerden oluşan bir çevre içine doğar; bu
öğelerle birlikte, yan yana, içi içe yaşar ve onlarla sürekli bir etkileşim içinde bulunur.
İnsanın içinde doğup yaşadığı çevrede yer alan doğal, toplumsal ve kültürel öğeler arasında
“ses” çok önemli bir yer tutar. İnsanın çevresiyle iletişim ve etkileşiminde rol oynayan temel
öğelerin ya da gereçlerin başında gelir. Nitekim, sesin olmadığı durumlarda iletişim, anlaşım
ve etkileşim zor olur. İnsan; kaynak, tür ve işlev bakımından zengin bir çeşitlilik gösteren
sesleri algılar, çözümler, yorumlar, işler ve giderek değişik anlatım biçimlerine dönüştürür.
Bu anlatım biçimlerinin en başta gelenlerinden biri “müzik”tir” (Uçan, 1994: 26).
“Müziğin varolmasında önemli rol oynayan temel elemanlardan bahsedecek olursak;
melodi, ritm, armoni, sesin kullanım şiddeti, sesin genliği yani volümü, tınısı, ses rengi vb.
Fakat ne kadar eleman sayılırsa sayılsın bütün hepsinin iki temel yapı malzemesinin olduğu
ortadadır. Ritm aslında seslerin hareketinin düzeni anlamı taşımaktadır. Melodi, armoni, tını,
ses rengi vb ise sesin başka boyutlarıdır. Bu iki temel malzeme; sesin hareketi ve ses’in
kendisidir” ( Belgin,2001: 179).
Zeren’e göre ses; (1995) kulağın iletmesiyle beyni uyarıcı etkiyi sağlayan fiziksel bir
olaydır.Sesin varolabilmesi için bu etkiyi yaratan bir kaynak, uyarıcı etkinin kulağa kadar
gelmesini sağlayan bir ortam ve ayrıca bu etkiyi saptayacak kulak ve beynin bulunması
gerekir. Bunlardan birinin yokluğu durumunda ses de yoktur. Ses ancak bu üç öğe sayesinde
varolabilir.
Belgin’e göre; (1995) ses titreşen moleküllerin, ortam moleküllerini harekete
geçirerek yayılması sonucu ortaya çıkan bir hareket enerjisidir. Bu tanıma göre, herhangi bir
cisimde oluşan titreşim moleküllerinin, somut bir ortamdaki ortam moleküllerini
titreştirmesiyle oluşan enerji “ses”tir.
3
“ İnsan sesini oluşturan en önemli organlar ses telleri ve onların bağlı bulunduğu
kaslardır” (Gürzap, 1999: 89).
“İnsanın ses oluşturma sisteminin üç ana parçası vardır. Birinci kısım akciğerlerdir.
Akciğerlerden gönderilen hava, sistemin öbür iki parçasından geçerek dışarı atılırken, ses
oluşturma mekanizmasını uyarır. İkinci parça gırtlaktır. Gırtlağın dip tarafında ses telleri de
denen, ama telle benzerliği olmayan ses kıvrımları vardır. Bunlar mukozadan oluşmuş, çatı
biçimini andıran iki çıkıntıdır. Bu çıkıntıların boyu erkeklerde 2 cm, kadınlarda ise 1,3 cm
kadardır” ( Zeren,1995: 240,241).
“Ses; karın, kaburga ve diyafram kaslarının denetimi ve desteğinde, gırtlaktaki ses
tellerinin (vocal folds) akciğerlerden gelen havayı titreştirerek ses dalgalarına dönüştürmesi
ve bu ses dalgalarının, göğüs, gırtlak, ağız, geniz ve yüzdeki (frontal ve nazal) sinüs
boşluklarında tınlatılması ile oluşur. Bir başka anlatımla, kasıklardan dudakların ucuna
kadar olan bölgedeki hemen hemen tüm organların, sesi oluşturmak için, birbirlerini
destekleyerek uyum içinde çalışmaları demektir” (Yurdakul, 2000: 1).
“İnsan sesi sanıldığı gibi yalnızca gırtlaktan çıkmaz. İnsan sesi tüm vücudun
mükemmel bir uyum içinde çalışması sonucu gerçekleşir” ( Ömür, 2001: 19).
“Ses kıvrımları birleşerek soluk borusunun ucunu tıpkı bir çatı gibi kapatabilirler.
Birbirinden ayrı durdukları zaman aralarında oluşan boşluğa glotis denir” (Zeren, 1995:
241).
4
Şekil 1: İnsanın Ses Oluşturma Sistemi (Zeren,1995)
5
Cevanşir, Gürel’ e göre; (1982) ses tellerinin en kalın tondan en ince tona uzaması 5
mm içinde olmaktadır. Ses tellerinin titreşimi sırasında açılış ve kapanış olmak üzere iki faz
görülür:
Açılış Fazı: Ses tellerinin açılışı aşağıdan yukarıya doğru olur. Önce ses telinin arka
veya ön bölümünün ortasında veya aynı zamanda önde ve arkada oluşan bir açıklık başlar.
Bu açıklık giderek üst seviyeye ulaşır.
Kapanış Fazı: Havanın glottisten ani olarak kaçması ile glottik hava basıncı düşer.
1.2. İNSANDA SES SİSTEMİ
1.2.1 Solunum fizyolojisi
“İnsanda ses sistemi (fonasyon sistemi) bir nefesli çalgıya benzetilebilir. Bu sistem
içinde üç aygıt yer almaktadır.
—Solunum Aygıtı (Aktivatör)-Üfleyici (Soluk borusu, akciğerler, diyafram,
kaburgalar ve karın kasları)
—Titreşim Aygıtı (Ses jeneratörü)-Verici (Larenks-gırtlak)
—Yankı Aygıtı (Rezonatör)-Yansıtıcı (Soluk borusu, göğüs, gırtlak bölgesi, yutak,
ağız, alt çene, damak, burun ve sinüsler)
Bu üçlünün eşgüdüm içinde çalışmasını sinir sistemi denetler” (Çevik,1999: 16,17).
6
“Solunum primer olarak, akciğerlerdeki gaz alışverişinde rol oynar. Böylece hayati
bir görev görmektedir” (Cevanşir, Gürel, 1982: 1).
Belgin’e göre ; (1995) iki solunum şekli vardır:
Karın Solunumu (Abdominal Solunum)
Göğüs Solunumu (Pektoral Solunum)
Sağlıklı bir ses üretimi için her iki solunum şeklinin bilinçli ve dengeli olarak
kullanılması gerekir.
Sağlıklı bir erişkinde, fonasyon için gerekli olan akciğer kapasiteleri aşağıda
belirtilmiştir.
Tidal Kapasite: Her normal solunumda alınıp verilen hava hacmi olup ortalama 500
cc kadardır.
Komplemental Hava (İnspirasyon-Soluk alma- yedek hacmi): Normal tidal
kapasitenin ötesinde, içeri alınabilen en fazla hava miktarı. 1500-2000 cc
Supplemental Hava (Exspirasyon-Soluk verme-yedek hacmi): Normal tidal
exspirasyondan sonra dışarı verilen maksimum hava miktarı. 1500-2000 cc
Residüel Volüm: Maksimum soluk vermeden sonra atılamayıp akciğerlerde kalan
hava hacmi. 1000-1500 cc
Vital Kapasite + Komplemental Hava + Residüel Hava 3000-4000 cc akciğerlerde
ölçülebilen en yüksek hava hacmidir.
7
“Solunumu daha iyi anlamak için, solunum fizyolojisini bilmek gerekir:
Solunum Aygıtı: Burun Boşlukları, Farenks, Ağız Boşluğu,Larenks,Trakea,Bronş ve
Bronşialller, Alveolar (keseler), Akciğerler, Plevra
Göğüs Kafesi Oluşumları: Spinal Kolum, 12 Çift Kaburga
Solunum Adaleleri: Diyafram (inspirasyonda etkin kas), Eksternal interkostal
(kaburga dışı kasları), Pektoralis majör ve minör, Kostal kaldırıcılar, Serratus anterior,
posterior, Boyun aksesuar kasları (en önemlisi; sternokleidostoiol)
Ekspirasyon (soluk verme) Kasları: Abdominal (karın) kaslar, Abdominal internal
kas, Abdominal eksternal kas, Abdominal transvers, Rectus abdominals, İnternal interkostal
(kaburga içi kasları), Posterior inferior serratus” (Şenocak, 1990: 16).
Ses eğitiminde solunumun doğru bir şekilde kullanılması çok önemlidir. Vennard’a
göre; (1967) solunum karmaşık, fizyolojik bir süreçtir ve ses üretimi onun yalnızca ikinci bir
fonksiyonudur. Bu sürece katılan tüm kasların tanınması, ses üretiminin doğru bir
perspektife oturması zorunludur.
1.2.2. Solunum Sisteminin Kasları
-
Kaburga Kasları
-
Karın Kasları
-
Omuz Kasları
8
“Kaburga kemikleri arasında bulunan, soluk alma (dış interkostal) ve soluk verme (iç
interkostal) kasları zıt yönde çalışmaktadır. Dış interkostallerin üst omurgalardan aşağıya
doğru uzanan lifleri vardır. Kaburga kemiği daha oynak olduğu için bu lifler kaburgayı
belkemiğine doğru çeker. Bu yukarı çekme işlemi sırasında gövdenin üst bölümü genişler.
Soluk verme (iç interkostal) kaslarının lifleri ters yönde, omurgadan yukarı ve dışa doğru
uzanırlar, daha önce yukarıya doğru çekilen kasları aşağı çekerek soluk verme hareketini
desteklerler” (Çevik, 1999: 18,19).
Şekil 2: Akciğerler ve Göğüs (Marafioti, 1981)
9
1.2.3. Diyafram
Soluk alma kaslarından en önemlisi diyaframdır. “Göğüs ve karın boşluğunu kalın
bir kas tabakasıyla ayıran bir kas demetidir. Çevredeki kemik yapılara sıkıca bağlanmıştır.
Karın kasları kasılmadığında diyafram kubbe şeklindedir. Kasılma gerçekleştiği zaman
kubbenin tepesi aşağıya doğru çöker ve diyafram düzleşir; bu esnada on iki çift kaburgadan
oluşan göğüs kafesi genişleyerek içeriye havanın dolması sağlanır” (Ömür, 2001: 16).
“Soluk alma sırasında (inspirasyon) göğüs boşluğu, özellikle diyaframın aşağı doğru
aktif hareketi ile genişlemektedir. Dışarıdaki hava, burun, ağız, farenks, larenks, trakea,
bronşlar ve bronşiallerden geçerek akciğer alveolleri içine ulaşır ( akciğer boşluklarında
oluşan alçak basınç). Kaburgaların inmeleri ve diyaframın pasif olarak yükselmesi ile göğüs
boşluğunda bir daralma olur ve akciğer boşluklarında bir yüksek basınç yaratılır. Böylece
hava akciğerlerden aynı solunum yollarını izleyerek dışarı atılır (ekspirasyon)” (Cevanşir,
Gürel, 1982: 2).
Şekil 3: Diyafram (Ömür, 2001)
10
Şekil 5: Nefes alma ve vermede diyafram hareketleri
Düz çizgiler, organların nefes tamamen dışarı verildikten sonraki, kesik çizgiler ise,
nefes alma sonrasındaki durumlarını gösterirler. Noktalı çizgiler, diyafram ile alt
abdominalin eş zamanlı kısalışıyla yumuşak noktada meydana gelen çıkıntıyı gösterir.CKöprücük Kemiği E- Yumuşak Nokta P- Pelvis R- Birinci Kaburga S- Kürek Kemiği
(Vennard, 1967)
“Karın bölgesinin en önemli soluk verme kası “rectus abdominis” tir. Karnın orta
kısmı boyunca beş, altı ve yedinci kaburgaların kıkırdaklarına kadar uzanır” (Vennard,
1967: 346 ).
“Karın kasları sekiz alt kaburgadan oluşur. Karın kasları alt kaburgaların aşağıya
doğru hareketini sağlar ve karın içi organlarının diyaframa karşı olan basıncının artmasına
neden olur (ekspirasyon)” (Cevanşir, Gürel, 1982: 7).
11
“İstirahat halinde solunum burundan olur. Konuşma ve şarkı solunumunda ise daha
çok ağızdan soluk alınıp verilir. İstirahat halindeki solunumda ses telleri (inspirasyon ve
ekspirasyon) uzunca bir üçgen oluştururlar (Lateral pozisyon). Karın solunumunda
(Abdominal solunum) inspirasyon öncelikle diyaframın kontraksiyonu (kasılması) ile oluşur.
Diyafram hareketleri karın ön duvarına iletilir, bundan ötürü de yatarken yapılan bir
inspirasyonda karın ön duvarı yükselir, ekspirasyonda da içeri göçer” (Cevanşir, Gürel,
1982: 7).
1.3. LARENKS (GIRTLAK)
“Larenksin iskeletini kıkırdaklar oluşturur. Bu kıkırdaklar tek ve çift olmak üzere
ikiye ayrılır. Tek kıkırdaklar üç tanedir. Tiroid kıkırdak, krikoid kıkırdak ve epiglot. Tiroid
ve krikoid kıkırdak şeffaf ve camsı, epiglot ise elastik yapıdadır. Tiroid kıkırdak larenksin en
büyük ve çıkıntılı kıkırdağıdır. Dış yüzeyi perikondrium (kıkırdak), iç yüzeyi ise mukoz
zarlarla kaplıdır. Krikoid kıkırdak ise solunum yollarında tam bir halka oluşturan tek
kıkırdaktır. Yüzük biçimindedir. Yüksekliği önde daralır, arkada genişler. Ön kısmına ark,
arka kısmına lamina adı verilir. Krikoid kıkırdak tüm larenkse temel oluşturur”
(Yelken, 2005: 6,7).
Tiroid (Kalkansı) Kıkırdak: Larenksin üst ve ön parçasını oluşturur. En geniş
kıkırdaktır ve larenksin yumuşak dokularını taşır, hava yolunun açık kalmasını sağlar. Tiroid
kıkırdak halk arasında adem elması olarak bilinir. “Krikoid kıkırdak üzerinde eğilme
hareketi yapar. Bu hareket ses tellerinin gerilmesini ve sesin incelmesini sağlar” (Ömür,
2001: 4 ).
12
Krikoid (Halka, yüzüksü) Kıkırdak: “Larenksin alt bölümünde tam halka şeklinde
bir kıkırdaktır. Hyalen (şeffaf) yapıdadır”( Yelken, 2005:7). “Şekli yüzüğe benzediği için
adını Yunanca “Krikoid” (yüzük) sözcüğünden alan bu kıkırdak arkası kapalı, tam bir halka
görüntüsünde olup, soluk borusunun üzerine oturmuş ve tiroid kıkırdakla birleşmiş oval bir
kıkırdaktır. Bütün gırtlak yapısının temelini oluşturan bu kıkırdak arka tarafta tiroid
kıkırdakla eklemlenir. Görevleri ses tellerini açmak olan iki güçlü kas bu kıkırdağa yapışır.
Üst kenarındaki iki eklem yeri ile (Aritenoid) ibriksi kıkırdakların tabanında birleşir”
(Ömür, 2001: 14).
Epiglot(Armutsu) Kıkırdak: “İnce, yumuşak bir yaprak şeklinde fibroelastik bir
kıkırdaktır. Dil kökü ile hyoid kemiğin arkasındadır. Larenksin üst ön duvarının bir
parçasını oluşturur”(Yelken, 2005:7). “Gırtlağın üzerine kapanarak gıdaların yemek
borusuna yönelmesini sağlar” (Ömür, 2001: 13).
(a)
Aritenoid (İbriksi) Kıkırdaklar: “Üç yüzlü piramide benzer, sağlı ve sollu
olmak üzere iki küçük kıkırdaktır. Krikoid kıkırdak ile beraber larenksin fonksiyonları
açısından en önemli yapılarıdır. Ses tellerinin arkada yapıştığı kısımdır. Aritenoid kıkırdak,
krikoid kıkırdak üzerinde üç temel hareket gerçekleştirir. Bunlar; orta bölümden kayma
hareketi , dikey eksende dönme hareketi ve göreceli olacak bir şekilde, kısıtlı öne ve arkaya
devrilme hareketleridir. Ses telleri ön uçlarından birbirlerine ve tiroid kıkırdağın iç yüzüne
bağlanırken arka uçlarından aritenoid kıkırdaklara tutunurlar. Eklem yüzeyleri ve kendisine
yapışan kaslar sayesinde aritenoid kıkırdaklar, dönme veya öne-arkaya yatma hareketi
yaparlar. Aritenoid kıkırdağın yaptığı bu hareketler ses tellerini açıp-kapatıp, gerip-gevşetip,
inceltip-kalınlaştırarak sesin çıkmasını sağlar” (Ömür, 2001: 14).
Larenks girişinin boyutlarını ayarlayan kaslar: Ariepiglottik kas, Tiroepiglottik
kas.
13
Şekil 5: İntrensek larengeal kas hareketleri ( Başut, 2005)
Şekil 6: İntrensek larengeal kas hareketleri: Lateral krikoaritenoid kas muskuler
çıkıntıyı laterale çekerek vokal kordların adduksiyona geçip rima glottisin kapanmasını
sağlar. Tiroaritenoid kas vokal kordların adduktorudur. Kordlar gerilir, kısalır ve kalınlaşır.
(Başut, 2005)
14
“Larenks’in çatısını oluşturan kıkırdak çatı üzerini saran muskuler ve mukozal
yapılar, ses oluşumunda önemli rol oynar. Ekstrensek larengeal kaslar suprahiyoid ve
infrahiyoid kaslar olarak iki grupta toplanmaktadır; larenksin vertikal düzlemde hareketini
ve fiksasyonunu sağlarlar. İntrensek kaslar ise larenksi oluşturan kıkırdakların belirli sınırlar
içindeki hareketlerini kontrol ederek vokal foldların şekil ve gerginliğini değiştirerek ses
oluşumunda doğrudan rol oynar” (Sataloff, 1991: 7).
Larenks içi supraglottik, glottik, subglottik olmak üzere üç bölgeden oluşur.
“Supraglottik bölge epiglotun ucu ve serbest kenarlarından başlayıp, aşağıda
larengeal ventriküle kadar uzanır. Bu bölgeye; epiglotun larengeal yüzü, ariepiglottik
foldlar, aritenoid kartilajların larengeal yüzü, banda ventriküller ve larengeal ventriküller
dahildir.Glottik bölge supraglottik bölgeden ventrikülde ayrılır. Glottik bölge her iki kord
vokali, anterior ve posteripor komissürü kapsar.Subglottik bölge yukarıda kord vokallerden
başlayarak aşağıda kartilajın alt kenarına kadar uzanır”( Yelken, 2005: 13). “Gırtlak boşluğu
olarak adlandırılan bu bölgede şarkı ve konuşma sesinin tını değişiklikleri oluşmaktadır”
(Cevanşir, Gürel, 1982: 18).
1.3.1. Larenksi Oluşturan Kaslar
“Larenks dış kasları, larenksi kaldırıp indirecek ve fikse edecek şekilde görev
yapmaktadırlar. İç kaslar ise, aritenoid kıkırdakları hareket ettirerek dolaylı olarak ses
organına hizmet ederler ” (Cevanşir, Gürel, 1982: 18).
15
Şekil 7: Larenks Kaslarına Genel Bakış ( www.bartleby.com/107/illus952.html)
Larenks’in kasları internal ve eksternal olmak üzere ikiye ayrılır:
İnternal Kaslar: Larenks kıkırdakları arasında yer alırlar.
Eksternal Kaslar: Bu kaslar larenksin bir bütün haliyle hareketi ve sabitlenmesiyle
ile ilgilidirler.
16
Şekil 8: Larenks’e Arkadan Bakış ( Cevanşir, Gürel, 1982)
“Larenks kaslarının adları kıkırdaklardan alınmıştır. Tiroaritenoidler, krikotiroidler
ve krikoaritenoidler. Bu kasların tümü ses kutusunda yer almaktadır. Tiroaritenoid kaslar,
kapakçığı ve aynı zamanda vokal dudakçıkların gövdesini oluştururlar. Bu dudakçıklar
liflerin ve aritenoid kıkırdağın hareketi sonucu şekil değiştirebilirler. Aritenoidler,
krikoaritenoid kaslar tarafından yönetilmektedirler.
Kapakçıklar hava basıncı sonucunda kapandığında ses üretimi sırasında üç kas
(krikotiroid, triaritenoid ve krikoaritenoid) dengede olmalıdır. Bu denge statik ve dinamik
olmak üzere iki şekilde kurulur. Şarkı söylemede dinamik denge önemlidir. Statik denge
kesintili söylemeye neden olmaktadır” (Vennard, 1967: 361).
17
Şekil 9: Ses Tellerinin Gerilimine Yardımcı Olan Kaslar (Cevanşir, Gürel, 1982)
1.4. SESİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ
İnsandan insana farklılık gösteren sesin, niteliği açısından büyük önem taşıyan
fiziksel özellikleridir.
1.4.1. Sesin Yüksekliği (Frekans)
“Ses tellerinin saniyedeki titreşim sayısıdır. Hertz olarak ölçülür. Glottisin saniyedeki
açılma ve kapanma siklusu sayısına fundemental (temel) frekans denir. F0 ile sembollenir.
Konuşma sesinin fundemental frekansı erkeklerde yaklaşık 100-150 Hz, kadınlarda ise 150250 Hz arasındadır. Ölçülebilen matematiksel bir değer olan F0’ın işitsel karşılığı perdedir”
(Yelken, 2005: 24).
18
“Frekansın değişmesi fizyolojik olarak, vokal kordun gerginliği, kütlesinin değişmesi
ve subglottik basıncının artıp, azalmasıyla ilişkilidir” (Yelken, 2005: 25).
Sesin yüksekliği, ince bir sesi kalın bir sesten ayırmamızı sağlar. İnce sesler yüksek
frekanslı, kalın sesler ise düşük frekanslıdır.
1.4.2. Ses Gürlüğü (Volüm-Vokal Şiddet)
“Şiddet, 1 cm’lik yüzeye sesin yayılma doğrultusuna, dik bir doğrultuda, 1 saniyede
verdiği ses enerjisidir (desibel). Ses şiddeti genellikle Db SPL olarak birimlendirilir. İnsan
sesi 160 dB ye kadar yükseltilebilen geniş bir aralığa sahiptir” (Yelken, 2005: 26).
“ Ses gürlüğü, solunumun basıncına, ses tellerinin uzunluğuna kısalığına ve rezonans
bölgelerinin darlığına, genişliğine göre değişiklik gösteren, sesin önemli bir fiziksel
özelliğidir. Ses eğitimi sayesinde ses gürlüğü geliştirilerek büyük bir salonda, güç
harcamadan duyulabilir hale getirilebilir” (Çevik, 1999: 34).
“Sesin şiddetinin, subglottik basınç denilen ses telleri altındaki basınçla doğrudan
ilişkili olduğu, yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır” (Ömür, 2001: 42).
“Eğitilmiş artistik seslerin ulaşabildikleri şiddet (gürlük) derecelendirilmesi (Cura
1990) ise şöyledir :
Ses Şiddeti
: 120 dB
( Büyük opera sesi )
Ses Şiddeti
: 110- 120 dB ( Opera sesi )
Ses Şiddeti
: 100- 110 dB ( Opera komik sesi )
Ses Şiddeti
: 90- 100 dB
( Operet sesi )
Ses Şiddeti
: 80- 90 dB
( Konser sesi )”
19
“Sesin şiddetini aşağıdaki paremetreler kontrol eder:
— Subglottal Basınç: Değişik harflerde ve ses kalitesinde farklı olmakla beraber
basınç arttıkça şiddet artar.
Şekil 10: Subglottik basıncın 5 cm H2O artışı ile ses şiddetindeki yaklaşık 14 dB
SPL yükselme (Yelken, 2005)
— Vokal kord kapanmasının derecesi ve zamanı: Vokal kordların kapanma süresi
arttıkça, altta basıncın yükselebilmesi için süre artacaktır, sonuç olarak sesin şiddeti
artacaktır.
— Glottal rezistans: Özellikle düşük frekanslarda (ses aralığının alt ve orta
kısımlarını oluşturan F0’ larda) rezistans arttıkça şiddet azalır.
— Hava akımı: Özellikle yüksek frekanslarda (falsettoda) şiddetin değişimini
sağlayan asıl baskın faktördür.
20
— Ses Spektrumu: Bir tonu oluşturan frekansların kompozisyonu değiştirildiğinde,
o tonun şiddetide değişecektir. Spektrumdaki frekans bileşenlerinin şiddetlerinin
değiştirilmesi veya yeni frekanslar eklenmesi, sesin şiddetinde değişiklik meydana
getirecektir” (Yelken, 2005: 28).
1.4.3. Sesin Tınısı (Timbre)
İki insanı birbirinden ayırmayı sağlayan, sesin kalitesini belirleyen bir
özelliktir. Her insanın kendine ait bir ses tınısı vardır.
“Tını, periyodik titreşimlerin bir araya gelmesi ile oluşmaktadır. Bir temel
ton ile (temel frekans) ve kısmi tonları (yan frekans) içerir. Yan (kısmi) tonlar
temel tonun armonikleridir. Bundan dolayı armonik bir tını söz konusudur. Kulak bu
tınıları, değişik yüksekliklere sahip olan armoniklerin birleşiminde oluşmasına
karşın belirli yüksekliklerde bir frekans olarak değerlendirilir. Yani her tını,
kulağımız için bir temel tona ( frekansa ) sahiptir. Sesin farklı şiddeti ile yan
(kısmi ) tonların sayı ve düzeni sesin rengini belirler” (Cevanşir, Gürel, 1982: 41).
1.4.4. Sesin Rengi
“Bir tını içerisindeki üst kısmi tonların (armonik doğuşkanlar) sayı ve şiddeti ile
sesin oluştuğu fiziksel ortam, sesin rengini verir. Böylece aynı ses yüksekliğini söyleyen iki
değişik insanın kimlikleri kolayca söylenebilir. İnsanda ses rengi vokal kordların (yani; ses
telleri) yapılarının yanısıra asıl anlamını rezonatör bölgelerde bulmaktadır. Ses organının
anatomik yapısı, vokal kordların kısalığı-uzunluğu, kalınlığı-inceliği, larenksin yapısı,
hareketleri, larengofarenks, orofarenks ve nazofarenksin yapısı, nazalkavite, ağız
boşluğunun yapısı, dişler, yumuşak damak sesin rengini belirlemede en önemli unsurlardır”
(Göğüş, 1994: 89).
21
1.5. SESİN KALİTESİNİ BELİRLEYEN ETKENLER
1.5.1.Vibrato
“Vibrato, sesin frekans ve şiddetinde periyodik değişiklikler yapmak demektir. Bir
bilmece olan vibratonun eskiden kaynağı solunum kasları olarak bilinse de, gırtlakla ilgili
olduğu artık biliniyor. Vibrato beyin sapında ya da beyin sapı üzerindeki diğer merkezlerde
fizyolojik bir tremorun (titreşimin) sonucu olabilir” (Ömür, 2001: 46).
“Nitelikli bir sesin karakteristik özelliklerinden biri de düzenli, eşitlenmiş, pürüzsüz
bir vibratoya sahip olmasıdır” (Çevik, 1982: 34). “Bunun için mükemmel bir kas uyumu
gereklidir. Bu da ancak çok uzun süren bir ses eğitimi ile gerçekleşebilir” (Ömür, 2001:
45,46).
“Vibrato ses sağlığının barometresidir. Estetik açıdan hoş bir duygu yaratır.
Vibratosuz ses kulağa çok sert, kuru, renksiz gelir. Vibratonun sağladığı kolaylıklar vardır.
Vibrato sırasında çeşitli sinir lifleri ayrı ayrı, devreye girdiği için her biri sırayla
dinlendirilir. Vibrato çok az çaba ile daha çok randıman alınmasını sağlar” (Ömür, 2001:
47).
1.5.2 Sesin Genişliği (Vokal Range)
“Sesin ulaşabildiği en düşük frekans (perde) ile en yüksek frekans içerisindeki alana
ses genişliği denir” (Çevik, 1999: 36).
Ömür’e göre; (2001) sesin genişliği, konuşma sırasında kulağa gelen en düşük ton ile
en yüksek ton arasındaki aralıktır.
22
“İnsan sesinin genişliği konusunda yapılan araştırmaların, literatürde yer alan
sonuçlarına göre ortalama ses kapasitesi iki oktav sınırındadır. Eğitilmiş (artistik) bazı
seslerde bu sınırlar üç oktava kadar genişlemektedir”( Çevik, 1999: 37).
Ses tellerinin karakterlerine göre ses tellerinin boyutları aşağıda sıralanmıştır:
Soprano
14mm-17mm
Mezzosoprano
18mm-27mm
Kontralto
18mm-19mm
Tenor
18mm-20mm
Bariton
21mm-27mm
1.5.3. Register (Ses Alanı)
“Ses terimi, org yapısından gelmektedir. Yalnızca ses tellerinin değişik hareketlerine
verilen isimdir. Ses aşağı veya aşağıdan yukarıya çalıştırıldığında, (1,5 oktav içinde) bazı
tonlarda zorlukların oluştuğu veya eğitilmiş bir kulağın anlayacağı şekilde ses tınısında
değişmelerin ortaya çıktığı izlenir” (Cevanşir, Gürel, 1982: 48).
İnsan sesi üç registerden oluşur:
Erkek:Göğüs, kafa, falsetto
Kadın: Göğüs, orta (karışık), kafa
“Göğüs sesinde şarkıcı titreşimleri göğsünde hisseder. Bunlar bas seslerdir. Ses
tellerinin titreşimleri ile nefes borusu arasında akustik bir ilişki vardır. Nefes borusundaki
rezonanslar sese ya engel olur ya da o sesin güçlenmesine yardımcı olur. Tiz sesler ise
kafada hissedilir. Bu sayede şarkıcı kendini duyamadığı zaman bile sesini kontrol edebilir”
( Ömür, 2001: 45).
23
Karışık register ise göğüs ve rezonatör bölgelerinin çıkardığı seslerdir. Bu registerda
larenks normal pozisyondadır.
Diğer bir anlamda register ; “arka arkaya giden bir grup tonun belirli bir yerden sonra
başka bir ses tınısı kazanarak devam etmesidir. Ses tellerinin serbest kenarlarının tüm ses
kası
ile
birlikte
titreşmesi
ile
bütün
tonlar
eşdeğer
bir
renk
kazanır”
(Cevanşir, Gürel, 1982: 48).
Ses eğitiminde register kavramı çok önemlidir. İyi eğitilmiş seslerde register geçişleri
duyulmamaktadır.
“Ses eğitiminde register üzerinde önemle durulmalıdır. Bu kavramı sadece ses
perdesi ile değil, şiddeti ve rezonansı ile birlikte düşünmek gerekir. Dizi çalışmaları bir
registerden diğerine crescendo (ses şiddetini hafiften kuvvetliye doğru artırmak) ve
decresendo ( kuvvetliden hafife doğru azaltmak) ile geçme, ses kırılmalarını ve geçiş
tonlarındaki sorunları ortadan kaldırmak için yararlı alıştırmalardır” (Vennard, 1967: 346).
1.5.4. Rezonans
“Rezonans olayı, ilk titreşimin kendisiyle uyumlu ikinci bir titreşimi başlatması
olayıdır. Üretilen bu ilk ses rezonans boşluğu olamayan bir telli çalgının renksiz ve
volümsüz sesine benzetilebilir. İlk titreşimler nitelik olarak, müziksel bir ses oluşturamazlar.
Sesin müziksel bir nitelik kazanabilmesi, dışarıya verilmeden önce titreşimlerin
zenginleştirilmesi, uyumlu hale getirilmesiyle mümkündür” (Çevik, 1999: 38 ).
“İnsanda iki tınlatıcı grup vardır. Bunlar ana tınlatıcılar ve yardımcı tınlatıcılardır.
Ana tınlatıcılar, gırtlak, ağız boşluğu ve burun boşluğudur. Yardımcı tınlatıcılar göğüs
boşluğu, sırt ve kafatasıdır. Ünlü Polonyalı tiyatro adamı Jerzy Grotowski’ ye göre mide
boşluğu, karın ve dizlerin, yani neredeyse insan bedeninin tümünün bir tınlatıcı olabileceğini
kanıtlamıştır” (Gürzap, 1999: 90).
24
1.6. SES EĞİTİMİ
Yiğit’e göre ; (2004) ses eğitimi bireyin kendi sesini kendi yaşantısı yoluyla doğru,
güzel ve etkili kullanabilme ile ilgili davranışları kazandırma süreci olarak tanımlanabilir.
Ses eğitimi ile zayıf sesler geliştirilebilirken güçlü sesler ise daha güçlü bir hale getirilebilir.
“Ses eğitimi, her tür müzik eğitimi ve her düzeydeki eğitim basamağında uygulanır
ve şarkı söyleme eğitimi, konuşma eğitimi şan eğitimi ve koro eğitimi gibi ses eğitimi
türlerini kapsar” ( Töreyin, 2001: 119).
1.7. Araştırmanın Amacı
Araştırmanın genel amacı, ses eğitimi sürecinin izlenmesine ve analizine dayanarak,
elde edilen sonuçlar doğrultusunda, öğrencilerin vokal performanslarındaki gelişimini tespit
etmek, eğitim sürecinin daha verimli olmasına katkıda bulunacak öneriler getirmektir.
Bu amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara yanıt aranacaktır:
1- Ses eğitimi gören öğrencilerin seslerinde eğitim sonunda ne gibi değişimler
oluşmaktadır?
2- Ses eğitimi gören öğrencilerin eğitim sonunda ses frekansında değişim oluşmakta
mıdır?
3- Ses eğitimi gören öğrencilerin eğitim sonunda ses gürlükleri (volüm-vokal şiddet)
gelişim göstermekte midir?
4-Öğrencilerin eğitim sonrası ses basınç düzeylerinde değişimler oluşmakta mıdır?
5- Ses eğitimi öğrenimi gören öğrencilerin solunumlarında gelişim oluşmakta mıdır?
25
1.8. Araştırmanın Önemi
Bu araştırmada, Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi bölümünde öğrenim gören
birinci sınıf öğrencilerinin,
- Bir öğretim yılı boyunca bireysel ses eğitimi derslerindeki gelişimlerinin
incelenmesi,
- Bu konuya ilişkin değerlendirmeler ve öneriler yer alması,
- Öğrencilerin gelişimlerinin üst düzeye taşınmasının sağlanması açısından
önemlidir.
1.9. Sınırlılıklar
- Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalında öğrenim
gören birinci sınıf öğrencileri ile,
- Olanaklar bakımından yüksek lisans tezi hazırlama süresi ile,
- Araştırmacının ayırabildiği maddi olanaklarla sınırlı tutulacaktır.
1.10. Sayıltılar
Bu araştırmada:
1. Araştırmada örneklem grubundaki öğrencilerin tanınmasına yönelik en uygun
aracın kişisel bilgi formu olduğu,
2. Veri toplamak için kullanılan ses ölçüm tekniklerinin, araştırma için gerekli
verileri sağlayabilir nitelikte olduğu,
26
3. Örneklem kümesinin evreni temsil ettiği,
4. Konunun araştırılabilir nitelikte veya kapsamda olduğu,
5. Araştırmada deneysel çalışmaya katılan tüm deneklerin gerçek performanslarını
göstermiş oldukları, temel sayıltılardan yola çıkılacaktır.
BÖLÜM II
YÖNTEM
Bu bölümde, araştırmanın modeli, evren, örneklem ve veri toplama araçları
açıklanmış, verilerin işlenmesi ve çözümlenmesinde kullanılan yöntem ve tekniklere yer
verilmiştir.
Ölçümler; Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Necmettin Akyıldız İşitme,
Konuşma,
Denge
Bozuklukları
Tanı,
Tedavi
ve
Rehabilitasyon
Merkezi
Ses
Laboratuvarında (Computer Speech Laboratory), (CSL) bilgisayar ortamında “Voice Range
Profile” programı kullanılarak konunun uzmanı tarafından yapılmıştır.
2.1. Araştırmanın Modeli
Araştırmada, laboratuvar deneyi çerçevesinde, analizlerin yapılması için belirlenen
standartlara göre karşılaştırmalı bir değerlendirme modeli kullanılmıştır. Denekler tek tek
değerlendirmeye alınmış, elde edilen bulgular istatistiksel yöntem ve tekniklerden
yararlanılarak değerlendirilmiştir.
Araştırma, deneysel bir alan araştırmasıdır.
2.2. Evren
Bu araştırmanın evrenini Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi
Anabilim Dalı I.sınıf öğrencileri oluşturmaktadır.
2.3. Örneklem
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitim Anabilim Dalı I.sınıf
öğrencilerinden 15 kişilik bir grup oluşturmaktadır.
28
2.4. Verilerin Toplanması
Araştırmada veriler Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Necmettin Akyıldız
İşitme, Konuşma, Denge Bozuklukları Tanı, Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Ses
Laboratuarında, Kay Elemetrics Voice Range Profile ( model 4300 B) programı kullanılarak
örneklem grubu içerisinde yer alan deneklerin ses analizleri yapıldı.
Deneklere kişisel bilgi formu verilerek fiziksel olarak tanınmaları sağlandı. Daha
sonra her bir öğrenci kulak burun boğaz uzmanı tarafından değerlendirildi. Ses kaydı
döneminde üst solunum yolu enfeksiyonu ve/veya akut ses hastalığı olan kişilerin uygun
tedavileri verilerek ses kayıtları ertelendi.
Voice Range Profile verilerinin toplanması sırasında olguların ayakta olmasına ve
postürlerine dikkat edildi. Her öğrencide programda önerilen “Sure SM 58” mikrofon
kullanıldı ve dudakla mesafesi 15 cm olarak belirlendi. Kayıt öncesinde tüm kişilere ses
ısıtma egzersizleri yaptırıldı. Kişiler rahat solunumdan sonra, günlük konuşma sesinde /a/
vokalizasyonu yaptıktan sonra şan eğitimcisi eşliğinde, kendi vokal sınırlılıkları dahilinde
ses egzersizlerinden yararlanılarak çıkabildikleri ve inebildikleri müzikal notalar kaydedildi.
Bu kayıtlar üzerinden elde edilen VRP parametreleri, SPSS paket programında Wilcoxon
Sıra Toplamı testi ile karşılaştırıldı.
Voice Range Profile (Fonotogram) vokal kullanılabilirliğin saptanmasında, ses
eğitiminin değerlendirilmesinde yardımcı bir metotdur. Yaygın araştırmalar Avrupa’da pek
çok merkezde ses ölçüm standardı olarak fonotogram verilerinin kullanıldığını göstermiştir
(Le Borgne, Weinrich, 2002: 37).
29
“Fonotogram (VRP) ses frekans-yoğunluk profili’ni değerlendiren bir grafiktir.
Fonotogram (Voice Range Profile-VRP parametreleri), vokal limitleri fundemental frekans
(Fo) alanıyla tanımlar. Frekans (Hertz-Hz) aralığı, tipik olarak fonotogramın dikey
ekseninde; yoğunluk (sound pressure level-SPL), yatay ekseninde gösterilir. Böylelikle
bireysel sesin fizyolojik limitlerini tanımlar” (Sarıdoğan, 2005: 16).
“Karakteristik olarak fonotogram, maksimum Fo (max Fo) ve minimum Fo (min
Fo) kavisleriyle oluşan oval bir şekildir” (Le Borgne, et all.2002: 37).
“Normal bir ses fonotogramı geçiş noktalarında hafif bir daralma görülmektedir. İyi
bir ses eğitimi almış sanatçılarda fonotogramda register geçişlerine ait daralmalar
izlenmemektedir” (Çelik, 2002:702).
Analizin gerçekleştiği parametreler şunlardır:
F0 Range (Ranj): Üretilen sesteki frekansın ortalama değeri
F0 Range Semitone (st): Üretilen sesteki frekansın semitonu
Maksimum Db SPL: Üretilen sesteki erişilen en yüksek ses şiddeti (ses
gürlüğü)
Minumum Db SPL: Üretilen sesteki erişilen en düşük ses şiddeti
Energy Range: Üretilen sesteki enerji miktrarı
Fo Minumum Energy (Hz): Üretilen sesteki alçak frekans, enerji oranının
miktarı
Fo Maximum Energy (Hz): Üretilen sesteki yüksek frekans enerji oranının
miktarı
Maksimum Fonasyon Süresi ( MPT) : Bir nefeste çıkartılabilecek ses süresi
S/Z Oranı: Bir nefeste maksimum çıkartılabilecek “s” fonemi süresinin “z”
fonemi süresine oranı
30
Örneklem grubunda yer alan öğrencilerin tek tek, ayakta, duruşlarına dikkat edilerek,
“a” vokali ile belli bir skala serisinde, kendi vokal sınırlıkları dahilinde müzikal olarak
çıkarabildikleri sesler kaydedildi.
Fundemental (Bazal) Frekans (Fo):
“Mukozal dalganın hızı vokal kordun uzunluğu, hava akımının şiddeti, subglottal
basınç ve fundemental (bazal) frekans ile ilişkilidir” (Yelken, 2005:23).
“Ölçülebilen matematiksel bir değer olan Fo’ın işitsel karşılığı perdedir”(Yelken,
2005:24).
Özlügedik’e göre; vokal kordların uzunluğu arttığında subglottik basınca maruz
kalan alan genişleyecektir. Gerilen elastik yapılar daha çabuk orta hatta geleceğinden
kapanma fazı kısalacak ve Fo artacaktır. Krikotroid kasın yardımıyla Fo arttırabilir.
Maksimum Fundemental Frekans (Max Fo): Öğrencilerin çıkarabildikleri en
yüksek (tiz) ses “Hertz” cinsinden frekans değeri alınmıştır.
Minumum Fundemental Frekans (Min F0): Öğrencilerin çıkarabildikleri en düşük
(pest) ses “Hertz” cinsinden frekans değeri alınmıştır.
“İşitsel karşılığında ses perdesi olarak da tanımlayabileceğimiz Fo notalardan oluşan
müzikal skala veya semitonlardan oluşan frekans seviyeleri ile gösterilebilir. İki nota
arasındaki uzaklığa semiton denir. Bir oktav içerisinde, örneğin do notasından bir oktav tiz
do notasına kadar, yedi tam, beş yarım ton toplam 12 nota yani 12 semiton bulunur”
(Yelken,2005:35).
31
Maksimum Fonasyon Süresi (MFT): Maksimum Fonasyon süresi bir nefeste
çıkartılabilecek ses süresidir. Ölçüm yapılırken, öğrencinin ayakta, düzgün ve rahat bir
şekilde durması istenir. Rahat bir solunumdan sonra konuşma tonunda “a” vokalini orta
gürlükte söylemesi istenir. Bu işlem, güvenilir olması açısından üç kez tekrar edilerek en
uzun süre kaydedilir. Bu ölçüm saniye(sn) cinsinden hesaplanır.
“Maksimum fonasyon süresinin ortalama değerleri kadınlarda 15 sn, erkeklerde 20
sn’dir”(Yelken,2005:38).
S/Z Oranı: Bir nefeste maksimum çıkartılabilecek “s” fonemi süresinin “z” fonemi
süresine oranı demektir. “Ses hastalığı olmayanlarda “s” ve “z” süresinin yaklaşık birbirine
eşit olması ve oranında yaklaşık 1 olması beklenir” (Yelken,2005:38).
S/Z oranı ölçümü, öğrenci ayakta ve rahat bir duruştayken alınmıştır. Öğrenciden
önce en uzun şekilde “s” fonemini, daha sonra “z” fonemini orta bir gürlükle söylemesi
istenir. Bu iki ölçümde ayrı ayrı üç kez tekrar edilerek en uzun süre kaydedilir. S/Z oranı
glottik kapanmanın derecesini değerlendirmeyi sağlar.
2.5. Verilerin İşlenmesi ve Çözümlenmesi
Örneklem grubunu oluşturan öğrencilerin, ses özelliklerine ait değerlendirme ve
ölçme sonuçları,
ses kalitesini belirlemeye yönelik ses testi analiz testi sonuçları ile
tablolaştırılmıştır. Örneklem grubuna ait örneklem sayısı (N) aritmetik ortalama, standart
sapma , “Wilcoxon Sıra Toplamı Testi”
(P Değeri) hesaplamalarında bu tablolardan
yararlanılmıştır.
Örneklem grubunun; ses gelişimini tespit etmeye yönelik ses analiz testi sonuçları
her parametre için, eğitim öncesi ve eğitim sonrası grup bulgularını bir arada gösteren
çizelgeler oluşturulmuş, grup değerlerinin arasındaki farkın anlamlılık düzeyi “Wilcoxon
Sıra Toplamı Testi” yoluyla saptanmıştır.
32
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi, bağımlı iki örneklem testidir. Eşleştirilmiş t testinin
non-parametrik alternatifidir. Wilcoxon Sıra Toplamı Testi örneklem sayısı 30’ dan küçük
olan araştırmalarda kuvvetli bir testtir.
BÖLÜM III
BULGULAR
Bu bölümde, örneklem grubuna ait, eğitim öncesi ve eğitim sonrası Voice Range
Profile (VRP) verilerinin SPSS paket programında işlenmesiyle elde edilen sonuçlar
çizelgeler halinde istatistik değerlendirmeyle aşağıda sunulmuştur. Çizelgeler üç bölümden
oluşmaktadır.
Betimsel istatistik çizelgesinde, örneklem grubuna ait her parametrenin, eğitim
öncesi ve eğitim sonrası açıklayıcı istatiksel bulguları yer almaktadır.
Test istatistikleri çizelgesinde, örneklem grubuna ait her parametrenin, eğitim öncesi
ve eğitim sonrası bulgularını, istatiksel olarak ölçen Wilcoxon Sıra Toplamı testi ve farkın
anlamlılığına ait “P değeri” yer almaktadır.
Grafik çizelgesinde ise, örneklem grubundaki her bir deneğin eğitim öncesi
parametre değeriyle eğitim sonrası parametre değeri, bar-grafikle gösterilmiştir.
34
3.1. MAX F0
Çizelge 3.1.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata Min. Max.
MAX F0 EĞİT.ÖN. 15 703,414 214,535 329,63 1046,5
MAX F0 EĞİT.SON. 15 922,642 236,979 440
1244,51
Çizelge 3.1.2
Test İstatistikleri
MAX F0 EĞİTİM ÖNCESİ – MAX F0 EĞİTİM SONRASI
Z
-3,180
P Değeri
0,00146
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.1.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,00146 olarak
bulunmuştur.p<0,05 olduğu için , eğitim öncesi max F0 değerleriyle eğitim sonrası
max F0 arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir.
Çizelge 3.1.3
1400
1200
1000
800
600
Mean
400
MAX F0 EGT.ONC.
200
MAX F0 EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
35
3.2. MIN F0
Çizelge 3.2.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata
MIN F0 EĞİT. ÖN.
15 113,2953 46,619
MIN F0 EĞİT. SON. 15 127,324 41,307
Min. Max.
65,41 207,65
65,41 196
Çizelge 3.2.2
Test İstatistikleri
MIN F0 EĞİTİM ÖNCESİ – MIN F0 EĞİTİM SONRASI
Z
-0,941
P Değeri
0,346
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.2.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,346 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi min F0 değerleriyle eğitim sonrası
min F0 arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.2.3
300
200
Value
100
MIN F0 EGT.ONC.
0
MIN F0 EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
36
3.3. F0 RANGE
Çizelge 3.3.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata
F0 RANGE EĞİT. ÖN. 15 590,1187 211,535
F0 RANGE EĞİT. SON. 15 795,318 211,701
Min.
247,22
352,69
Max.
959,19
1079,7
Çizelge 3.3.2
Test İstatistikleri
F0 RANGE EĞİTİM ÖNCESİ - F0 RANGE EĞİTİM SONRASI
Z
-3,295
P Değeri
0,00098
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.3.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,00098 olarak
bulunmuştur.p<0,05 olduğu için , eğitim öncesi F0 range değerleriyle eğitim sonrası
F0 range arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir.
Çizelge 3.3.3
1200
1000
800
600
400
Mean
200
F0 RANGE EGT.ONC.
0
F0 RANGE EGT.SON.
1
2
3 4
5 6
7
8 9 10 11 12 13 14 15
37
3.4.F0 RANGE ST
Çizelge 3.4.1
Betimsel İstatistikler
N
Ortalama Std. Hata Min. Max.
F0 RANGE ST EĞT.ÖN.
15 31,93333 7,629
22
43
F0 RANGE ST EĞT.SON. 15 34,6
4,982
27
45
Çizelge 3.4.2
Test İstatistikleri
F0 RANGE ST EĞİTİM ÖNCESİ - F0 RANGE ST EĞİTİM SONRASI
Z
-1,068
P Değeri
0,285
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.4.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,285 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi F0range st değerleriyle eğitim
sonrası F0range st arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.4.3
50
40
30
Value
20
F0 RANGE ST EGT.ONC.
10
F0 RANGE ST EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
38
3.5. MAX Db SPL
Çizelge 3.5.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata
MAX Db SPL EĞT.ÖN. 15 108,0667 5,270763928
MAX Db SPL EĞT.SON. 15 112
4,140393356
Min. Max.
98
116
104 116
Çizelge 3.5.2
Test İstatistikleri
MAX Db SPL EĞİTİM ÖNCESİ – MAX Db SPL EĞİTİM SONRASI
Z
-2,729
P Değeri
0,0063
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.5.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,0063 olarak
bulunmuştur.p<0,05 olduğu için , eğitim öncesi Max dB spl değerleriyle eğitim
sonrası Max dB spl arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir.
Çizelge 3.5.3
120
110
Mean
100
MAX DB SPL EGT.ONC.
90
MAX DB SPL EGT.SON.
1
2 3 4
5 6 7
8 9 10 11 12 13 14 15
39
3.6. MIN Db SPL
Çizelge 3.6.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata
MIN Db SPL EĞT.ÖN.
15 68,933
7,620
MIN Db SPL EĞT.SON. 15 71,066
9,391
Min.
61
57
Max.
85
89
Çizelge 3.6.2
Test İstatistikleri
MIN Db SPL EĞİTİM ÖNCESİ – MIN Db SPL EĞİTİM SONRASI
Z
-0,625
P Değeri
0,531
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.6.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,531 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi Min dB spl değerleriyle eğitim
sonrası Min dB spl arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.6.3
100
90
80
70
Value
60
MIN DB SPL EGT.ONC.
50
MIN DB SPL EGT.SON
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
40
3.7. ENERGY RANGE
Çizelge 3.7.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata Min. Max.
ENERGY RANGE EĞT.ÖN. 15 39,13333 9,796
21
54
ENERGY RANGE EĞT.SO. 15 40,93333 9,215
26
57
Çizelge 3.7.2
Test İstatistikleri
ENERGY RANGE EĞİTİM ÖNCESİ – ENERGY RANGE EĞİTİM SON.
Z
P Değeri
-0,795
0,426
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.7.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,426 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi Energy Range değerleriyle eğitim
sonrası Energy Range arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir
Çizelge 3.7.3
60
50
40
30
Value
20
ENERGY RANGE EGT.ONC
10
ENERGY RANGE EGT.SON
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15
41
3.8. F0 MIN ENERGY
Çizelge 3.8.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata Min. Max.
F0 MIN ENERGY EĞT. ÖN.
15 204,682 145,66
69,3
523,25
F0 MIN ENERGY EĞT. SON. 15 274,368 108,61
123,47 466,16
Çizelge 3.8.2
Test İstatistikleri
F0 MIN ENERGY EĞİTİM ÖN. - F0 MIN ENERGY EĞİTİM SON.
Z
-1,590
P Değeri
0,111
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.8.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,111 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi F0 minumum energy değerleriyle
eğitim sonrası F0 minumum energy arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.8.3
600
500
400
300
200
Value
100
F0 MIN ENERGY EGT.ON
0
F0 MIN ENERGY EGT.SO
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15
42
3.9. F0 MAX ENERGY
Çizelge 3.9.1
Betimsel İstatistikler
N Ortalama Std. Hata Min.
F0 MAX ENERGY EĞT.ÖN. 15 619,0513 237,71
207,65
F0 MAX ENERGY EĞT.SON. 15 805,1267 274,33
293,66
Max.
987,77
1244,51
Çizelge 3.9.2
Test İstatistikleri
F0 MAX ENERGY EĞT.ÖN - F0 MAX ENERGY EĞT.SON.
Z
-2,970
P Değeri
0,0029
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.9.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,0029 olarak
bulunmuştur.p<0,05 olduğu için , eğitim öncesi F0 maximum energy değerleriyle
eğitim sonrası F0 maximum energy arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir.
Çizelge 3.9.3
1400
1200
1000
800
600
400
Mean
200
F0 MAX ENERGY EGT.ON
0
F0 MAX ENERGY EGT.SO
1
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15
43
3.10. MAKSİMUM FONASYON SÜRESİ MPT
Çizelge 3.10.1
Betimsel İstatistikler
N Ort. Std. Hata Min. Max.
MPT EĞİTİM ÖNC. 15 23,5 2,221
20,4 28,9
MPT EĞİTİM SON. 15 22,77 2,802
19,43 30,5
Çizelge 3.10.2
Test İstatistikleri
MPT EĞİTİM ÖNCESİ – MPT EĞİTİM SONRASI
Z
-1,533
P Değeri
0,125
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.10.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,125 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi MPT değerleriyle eğitim sonrası
MPT arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.10.3
32
30
28
26
24
22
Value
20
MPT EGT.ONC.
18
MPT EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
44
3.11. S DEĞERİ
Çizelge 3.11.1
Betimsel İstatistikler
N Ort.
Std. Hata
S EĞİTİM ÖNC. 15 23,25133 7,698
S EĞİTİM SON. 15 21,18867 7,841
Min. Max.
10,4 35,9
7,829 33,4
Çizelge 3.11.2
Test İstatistikleri
S EĞİTİM ÖNCESİ – S EĞİTİM SONRASI
Z
-1,874
P Değeri
0,06
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.11.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,06 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi S değerleriyle eğitim sonrası
S değeri arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.11.3
40
30
20
Value
10
S EGT.ONC.
0
S EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10 11 12 13 14 15
45
3.12. Z DEĞERİ
Çizelge 3.12.1
Z EĞİTİM ÖNC.
Z EĞİTİM SON.
Betimsel İstatistikler
N Ort.
Std. Hata
15 20,40733 5,4199
15 21,468
6,0732
Min. Max.
10,5 29,6
10,91 31,69
Çizelge 3.12.2
Test İstatistikleri
Z EĞİTİM ÖNCESİ – Z EĞİTİM SONRASI
Z
-0,738
P Değeri
0,46
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.12.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,46 olarak
bulunmuştur.p>0,05 olduğu için , eğitim öncesi Z değerleriyle eğitim sonrası
Z değeri arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir.
Çizelge 3.12.3
40
30
20
Value
10
Z EGT.ONC.
0
Z EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10 11 12 13 14 15
46
3.13. S / Z ORANI
Çizelge 3.13.1
Betimsel İstatistikler
N Ort.
Std. Hata Min. Max.
S/Z EĞİTİM ÖNCESİ 15 1,145333 0,310
0,62 1,71
S/Z EĞİTİM SONRASI 15 1,012531 0,382
0,448 1,87
Çizelge 3.13.2
Test İstatistikleri
S/Z EĞİTİM ÖNCESİ - S/Z EĞİTİM SONRASI
Z
-1,987
P Değeri
0,046
Wilcoxon Sıra Toplamı Testi
Çizelge 3.13.2 de görüldüğü gibi yapılan test sonucunda p değeri 0,046 olarak
bulunmuştur.p<0,05 olduğu için , eğitim öncesi S/Z değerleriyle eğitim sonrası
S/Z değeri arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir.
Çizelge 3.13.3
2,0
1,5
1,0
Value
,5
S/Z EGT.ONC.
0,0
S/Z EGT.SON.
1
2
3
4
5
6
7
8
9 10 11 12 13 14 15
BÖLÜM IV
TARTIŞMA VE YORUM
Araştırmada elde edilen ses analizine dayalı bulgular, çizelgelerle değerlendirilerek
aşağıda yorumlanmıştır.
“Eğitim süresinin şarkı söyleme tekniği üzerine belirli etkileri bulunmaktadır. Ses
frekans ve şiddet aralığını maksimuma çıkarmak, ses kalitesini optimize etmek, tonları daha
uzun bir zaman periyodunca söyleyebilmek (maksimum fonasyon süresinin uzaması) bu
etkilerden önemli olanlarıdır” ( Yelken, 2005: 56).
“Eğitimli ve eğitimsiz sağlıklı seslerin normal aralıklarını belirleyerek verilendirmek
önemlidir çünkü; ses eğitimi vokal kullanılabilirliği olumlu olarak etkilemektedir. Ses
eğitimi, ses kalitesini etkili bir şekilde yükseltir” (Siupsinskiene, 2003: 39-46).
“Ses eğitimi, öncelikle doğru,
özelliklerine”
“ anatomik ve fizyolojik yapıya, dil ve müzik
ses ve sesin sağlığını koruyarak, etkili ve güzel söylemeye ilişkin
davranışların kazandırıldığı bir özel alan eğitimidir” (Töreyin, 2001: 121).
Bu davranışların kazandırılması uzun bir süreç gerektirir. Lisans öğrenimi boyunca
yeterli alınan ses eğitimi bir müzik öğretmeni adayının mesleki yaşamı boyunca sesini daha
doğru ve bilinçli kullanmasına yardımcı olacaktır.
“Şarkı söylemek müzik sanatının en önemli boyutlarından biridir. İyi bir sese sahip
olmak için için sağlıklı bir fiziki yapı ve bunların fonksiyonlarına ihtiyaç vardır. Yapılan
çalışmalar göstermektedir ki, kaliteli bir ses üretimi için, solunum sistemi, vibratör sistem ve
rezonatör sistemin mükemmel bir uyum içinde çalışması gerekir”(Helvacı, 2003: 80).
“Şarkı söylemede en önemli nokta nefesi iyi ayarlamaktır. Şarkı söylerken soluğun
dışarı verilmesi ince bir ayar gerektirir iken, düzenli bir ses şiddetine de ihtiyaç vardır. Ses
48
şiddeti, ses tellerinin altındaki akciğerlerden gelen hava basıncına bağlıdır. Bu şiddeti
sağlayan, nefes almaya ve vermeye yarayan kaslar uyumlu çalışmalıdır” (Ömür,2001: 42).
“Doğru nefes alma ile ilgili yapılan bir araştırmada, bir kişinin lenf bölgelerine
kameralar yerleştirilmiş, kişi doğru ve derin nefes aldığı zaman, sanki bir maddeyi sabunlu
suyla yıkar gibi, bu bölgelerin de temizlendiği gözlemlenmiştir” (Gürzap,1999: 67).
“Bir
müzik
eğitimcisinin,
sesini
yirmi-yirmi
beş
yıl
kullanacağı
asla
unutulmamalıdır. Bu nedenle; müzik eğitimcilerinin tam ve sağlıklı bir ses eğitiminden
geçmeleri gerekmektedir. Yeterli alınamayan ses eğitimi dersi ileriki yıllarda müzik
eğitimcisinin ses ve solunum rahatsızlıklarıyla karşılaşmasına neden olabilir” (Sevinç,
Şimşek, 2004: 208).
Çizelge 3.1.1.’e bakıldığında araştırmaya dahil edilen öğrencilerin maksimum
frekans aralığı 7 aylık ses eğitimi süreci sonunda daha yüksek çıkmıştır. Bu sonuç, ses
eğitiminin
respirasyon
ve
larengeal
sistemi
daha
etkin
hale
getirmesinden
kaynaklanmaktadır.
“Ses ve nefes egzersizleri, postür ve abdominal kaslarının hızlı hareketini
içerdiğinden, inspirasyon (nefes alma) ve ekspirasyon (nefes verme) uyumunu ve gerilimini
arttırmaktadır. Böylelikle, yüksek Fo üretimi sırasında larengeal sistem için gerekli olan
yüksek subglottal basıncın üretimini maksimize etmektedir” (Mendes et all, 2003: 529-543).
Eğitim öncesi ve eğitim sonrası ölçüm sonuçlarına değinecek olursak, eğitim
sonrasında geniş frekans ranjı ve daha iyi maksimum ve minimum yoğunluk kontrolü
gözlenmiştir.
“Bu, eğitimin bir başka sonucu olarak frekans üretimi sırasındaki geçişlerde
respirasyon, fonasyon ve rezonans koordinasyonunun daha iyi kullanımıyla oluştuğu
düşünülmektedir” (Le Borgne et all, 2002: 37). Ancak bu çalışmada maksimum yoğunluk
kontrolleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark varken, minumum yoğunluk kontrolleri
arasında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamamıştır.
49
Çizelge 3.1.2. de yer alan maksimum F0 parametresine ilişkin bulgularda, örneklem
grubuna ait eğitim öncesi ve eğitim sonrası veriler arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. (P
Değeri<0,05)
“Sesin yüksekliği (tizliği) elastiki ses gerilimi ile verilen hava akımının arasındaki
orandan oluşur” (Cevanşir, Gürel, 1982: 45).
Öğrencilerin çıkarabildikleri en yüksek (tiz) ses (Maksimum F0) parametresine
ilişkin bulgulardaki bu değişim; öğrencilerin, programlı ve belli bir sürede almış oldukları
ses eğitimine bağlanabilir. Bu derslerde uygulanan solunum ve vokal egzersizlerin,
öğrencilerin solunumdaki kontrolünü artırdığı ve ses tellerindeki titreşim kalitesini olumlu
olarak etkilediği düşünülebilir.
Çizelge 3.2.2. de yer alan minumum F0 parametresine ilişkin bulgularda, örneklem
grubuna ait eğitim öncesi ve eğitim sonrası veriler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
(P Değeri>0,05)
Bu durum Minumum F0 parametresinin, öğrencilerde eğitim süresince bir gelişme
göstermediği sonucunu çıkartmaktadır. Ancak araştırmaya katılan öğrencilerden 15 kişiden;
7’ sinde parametre değeri artmış; 5’inde azalmış; 3 öğrencide ise aynı değerde kalmıştır. Ses
eğitimcisinin, sesin alt ve üst sınırlarını zorlamayacak alıştırmalar uygulaması, parametrenin
farklılık gösterdiği kişilerdeki bu değişimi açıklayabilir.
Parametrenin farklılık göstermemesi ve aynı kalması ise örneklem grubundaki
öğrencilerin nefes desteğini sağlayamamaları olarak yorumlanabilir. Larenks kaslarının
uyum içinde çalışmaması ses kalitesine yansıdığından yine bu parametreyi olumsuz
etkilediği düşünülebilir. (Bkz. Çizelge 3.2.3.)
Çizelge 3.3.2.de belirli bir ses içerisindeki alçak frekans yoğunluğunun ölçüldüğü F0
Range parametresine ilişkin bulgularda, örneklem grubuna ait eğitim öncesi ve eğitim
sonrası veriler arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. (P Değeri<0,05)
50
Frekans aralığının ortalama değeri ( F0 Range )’ın araştırmaya katılan öğrencilerde,
eğitim süreci sonrası gelişme göstermiş olduğu sonucunu çıkartmaktadır. Bu da öğrencilerin
vokal kordlarındaki titreşim kalitesinin ses eğitimi sonucunda arttığının göstergesidir
denilebilir.
Çizelge 3.4.2.de yer alan üretilen sesteki yarım tonların temel frekansı F0 Range
Semitone parametresine ilişkin bulgularda, örneklem grubuna ait eğitim öncesi ve eğitim
sonrası veriler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. (P Değeri>0,05)
Ancak sesin harmonik karekterini belirleyen bu parametrede, normal değerler,
profesyonellerde 35 yarım ton olarak bulunmuştur. Bu araştırmada elde edilen F0 Range
parametresinin eğitim öncesi ortalaması 31,9 iken eğitim sonrası ortalama 34,6 olarak
bulunmuştur. (Bkz. Çizelge 3.4.1.) Bu parametreye ilişkin bu verilerin, örneklem
grubundaki öğrencilerin normal değerler içerisinde kaldığını göstermektedir diyebiliriz.
Çizelge 3.5.2.de yer alan erişilen en yüksek ses şiddeti olarak adlandırılan
Maksimum Db SPL parametresine ilişkin bulgularda, eğitim öncesi ve eğitim sonrası veriler
arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. (P Değeri<0,05)
“Yapılan araştırmalarla, sesin şiddetinin, subglottik basınç denilen ses telleri
altındaki basınçla doğrudan ilişkili olduğu kanıtlanmıştır. Aynı şekilde sesin frekansı da ses
tellerinin gerginliği, uzayıp kısalması ile ilgilidir. Sesin şiddeti ve frekansı birbirinden
bağımsız değildir. Ses telleri altındaki basınç, sesin tınısınıda etkileyebilir” (Ömür, 2001:
42).
Bu durum, ses eğitimi sonucunda örneklem grubundaki öğrencilerin Maksimum Db
SPL parametresini olumlu şekilde etkilemiş olduğunu göstermektedir. Bunun nedeninin ses
eğitimi derslerinde uygulanan solunum destekleyici alıştırmalar olduğu düşünülebilir. Bu
anlamda öğrenciler subglottik basınçla gırtlaktaki kasları birlikte kullanma alışkanlığını
kazanmıştır denilebilir.
51
Çizelge 3.6.2.de yer alan erişilen en düşük ses şiddeti olarak adlandırılan Minumum
Db SPL parametresine ilişkin bulgularda, eğitim öncesi ve eğitim sonrası veriler arasında
anlamlı bir fark bulunamamıştır. (P Değeri>0,05)
“Yapılan araştırmalar, düşük basınç ve süratli hava akımı ile çıkarılan belirli
şiddetteki bir sesin aynısının, yüksek basınç ve düşük hava akımı ile de çıkartılabildiğini
göstermiştir” (Ömür,2001: 43).
Öğrencilerin solunum sırasında, soluk verme, soluk alma kasları arasında uyum
olmadığı, varolan solunum kapasitelerini yeterli seviyede kullanamadıklarını söyleyebiliriz.
Fonasyon sırasında kişinin gırtlağının rahat olmaması ve zorlanmasından dolayı da
ses ranjında düşüşler olabilmektedir.
Çizelge 3.7.2.de yer alan üretilen sesteki enerji miktarı Energy Range parametresine
ilişkin bulgularda,
eğitim öncesi ve eğitim sonrası veriler arasında anlamlı bir fark
bulunamamıştır.(P Değeri>0,05)
Üretilen sesteki enerji miktarından elde edilen verilere göre; öğrencilerin glottal
ataklarının normal sınırlar içinde olmadığı düşünülebilir.
Anatomik yapı özellikleri, rezonans boşluklarının yeterli kapasitede olmaması
üretilen sesteki enerji miktarının oranını olumsuz yönde etkilerken, aynı zamanda geniş ve
güçlü ses üretilememesine neden olmaktadır denilebilir.
“Dengeli kullanılan ataklarla, ses üretme, rezanatörlerin kullanımı, entanasyonun
denetimi, ses gürlüğünün dengelenmesi, cümleleme bilinci ve müzikal duyarlılık arasında
doğrudan bir ilişki söz konusudur” (Çevik, 1999:33).
52
Çizelge 3.8.2.de yer alan üretilen sesteki alçak frekans enerji oranının ölçüldüğü F0
minumum Energy (Hz) parametresine ilişkin bulgularda, eğitim öncesi ve eğitim sonrası
veriler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. (P Değeri>0,05)
Üretilen sesteki en düşük enerji miktarı istatistiksel olarak anlamlı çıkmasa da bazı
öğrencilerde gelişim göstermiştir. Glottal atak ve yapılan egzersizlerin teknik ve solunum
aktivitesini sağlayıcı niteliğe sahip olması bu parametreyi olumlu olarak etkileyebilir.
Çizelge 3.9.2.de yer alan üretilen sesteki yüksek frekans enerji oranının ölçüldüğü F0
maksimum Energy (Hz) parametresine ilişkin bulgularda, eğitim öncesi ve eğitim sonrası
veriler arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. (P Değeri<0,05)
Solunumda diyafram ve göğüs genişliği çok önemlidir. Sesin kalitesini belirler. Ses
eğitimi sürecinin, üretilen sesteki yüksek enerji miktarındaki gelişime fayda sağladığı
görülmüştür. Eğitim boyunca alıştırmalarla desteklenen dengeli kullanılan atak ve solunum
bu parametreyi olumlu etkilemiştir denilebilir.
Çizelge 3.10.2.de yer alan eğitim öncesi Maksimum Fonasyon Süresi (MPT)
değerleriyle eğitim sonrası MPT arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir. (P
Değeri>0,05)
“Şarkı söylemede en önemli nokta nefesi iyi ayarlayabilmektir. Bu da nefes alıp
vermeye yarayan tüm kasların belli bir uyum içinde çalışmasıyla gerçekleşir” (Ömür,2001:
41-42).
“Sağlıklı bir ses teli ile soluk alımından sonra konuşma ve şarkı söyleme süresi vital
kapasitenin büyüklüğüne bağlıdır” ( Cevanşir, Gürel,1982: 10).
Uygun perde ve ses şiddetinde hastanın yaptığı fonasyon süresi olan (MPT) bu
paremetrenin normal değerleri; erkeklerde 22-34 sn, bayanlarda 16-25 sn arasındadır. Bu
sürenin uzaması glottik kapanmanın şiddetli olmasına bağlanabilir. Bu sürenin kısalması ise
glottik yetersizlik olarak yorumlanabilir.
53
Çizelge 3.10.1.de yer alan eğitim öncesi ve eğitim sonrası ölçümler sonucunda
farklılığın ortaya çıkmayışı, solunum organlarının aktivitesi, ders eğitimi sürecinde
uygulanan egzersizlerin niteliği, fiziksel yetersizlik olarak yorumlanabilir. Ancak bu
araştırmada elde edilen bulgulara göre, eğitim öncesi ve eğitim sonrası MPT ortalalamaları,
bu parametre için öngörülen standartlar içerisinde bulunmuştur.
Çizelge 3.13.2.de yer alan eğitim öncesi S/Z değerleriyle eğitim sonrası S/Z değerleri
arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir. (P Değeri<0,05)
Ses hastalığı olmayanlarda S ve Z süresinin yaklaşık olarak birbirine eşit olması ve
oranında yaklaşık olarak 1 olması beklenir. Çizelge 3.11.1.de ve çizelge 3.12.1.de yer alan
bulgulara göre, eğitim öncesi S/Z oranın ortalama değeri 1,14 sn, eğitim sonrası S/Z oranın
ortalama değeri 1,01 sn. olarak bulunmuştur. Bu düşüş S parametresindeki azalma, Z
parametresindeki artma ile mümkündür. S ve Z parametrelerinin eğitim öncesi ve eğitim
sonrası karşılaştırılmasında anlamlı bir fark bulunamazken, bu araştırmada S ve Z
parametrelerine ilişkin ortalama değerler beklenen sınırlar içerisinde tespit edilmiştir.
S/Z oranı glottik kapanmanın derecesi ve vokal kord titreşimi hakkında bize bilgi
verir. Vokal kord titreşiminin düzensizliği ve glottal kapanmanın tam olmadığı durumlarda
Z süresinin azalması ve dolayısıyla S/Z oranının artması beklenir.
Öğrencilerin S/Z oranı eğitim öncesinde daha fazla iken, eğitim sonrasında bu oran
düşmüştür. Ses eğitiminin ses telleri tireşimine, glottik kapanma derecesine fayda sağladığı
söylenebilir.
Sonuç olarak bu çalışmadan elde edilen veriler fonotogram verilerinin vokal
performans değerlendirmesinde kullanılabilir objektif parametrelerden biri olduğunu
desteklemektedir.
BÖLÜM V
SONUÇ VE ÖNERİLER
Bu bölümde, bulgular ve yorumlara dayalı olarak elde edilen sonuçlar ve bu sonuçlar
doğrultusunda önerilere yer verilmiştir.
Öğrencilerde konuşma ve şarkı seslerinin eğitim öncesi ve eğitim sonrası, akustik
analiz ile farklılıklarının ortaya konulduğu bu çalışmada, tüm parametreler normal ve
beklenen sınırlar içerisinde bulunmuştur.
Araştırmada Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı I.
Sınıf öğrencilerinden 15 kişi rastlamsal yöntemle seçilmiş, eğitim öncesi analizlerle, eğitim
sonrası analizler karşılaştırılmıştır. Ses eğitiminin, ses gelişimine olan etkisine yönelik
değerlendirmeler aşağıda yapılmıştır.
Araştırma bulgularına göre elde edilen sonuçlar aşağıda verilmiştir.
1) Öğrencilerin ses eğitimi sonrası alt ve üst ses sınırlarında ( Minumum F0 Maksimum F0 ) genişleme olduğu, ses ve nefes kontrollerini daha iyi denetleyebildikleri
sonucuna varılmıştır.
2) Örneklem grubunda semitonlardan oluşan müzikal seviyelerini ölçen
parametrelerin ( F0 Range - F0 Range St ) standartlara uymasına karşın, eğitim öncesi ve
eğitim sonrası ölçümlerde farklılık tespit edilememiştir. Öğrencilerin rezonans ve register
bölgelerini kullanamadıkları sonucuna varılmıştır.
3) Örneklem grubunun, ses eğitimi sonrasında ses şiddetlerinde ( Maksimum Db
SPL ) artış olduğu sonucuna varılmıştır. Öğrencilerin en düşük ses şiddetine ( Minumum
Db SPL ) ait bulgularda ise eğitim süreci sonrası fark tespit edilememiştir. Bunun sonucu
55
olarakta öğrencilerin ses üretirken, boyun, boğaz ve gırtlakta kas geriliminin yüksek olduğu
sonucuna varılmıştır.
4) Örneklem grubundaki öğrencilerin glottal ataklarının ( Energy Range ) normal
sınırlar içinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Bunun yanı fonasyon sırasında solunum
aktivitelerini sağlayamadıkları ve seslerini kontrolsüz kullandıkları tespit edilmiştir.
5) Öğrencilerin vital kapasitelerinin ( Maksimum Fonasyon Süresi ) ölçüm sonuçları
normal standartlarda olmasına karşın, eğitim süreci sonrasında farklılık göstermemiştir. Bu
yüzden öğrencilerin nefeslerini denetimsiz kullandıkları, eğitim süreci sonrası yeterli
diyafram genişliğine sahip olmadıkları sonucuna varılmıştır.
6) Öğrencilerin ses eğitimi öncesi glottik kapanma dereceleri ve ses titreşim kaliteleri
düşükken, ses eğitimi sonrası yapılan ölçümlerde bu kapanma derecesinin ( S / Z Oranı )
arttığı sonucuna varılmıştır.
Araştırma sonucuna göre belirlenen öneriler aşağıda sıralanmıştır:
1) Ağız içi pozisyonunun doğru kullanılmasına bağlı olarak sesin tını bölgesi değişim
gösterirken, sesin alt ve üst sınırlarında da farklılık oluşabilmektedir. Bu nedenle ses
eğitimcisi her öğrencinin ses sınırlarını tespit etmeli, öğrenciyi fiziksel ve anatomik yapı
hakkında bilgilendirmeli ve yönlendirmelidir.
2) Solunum kontrolünün iyi yapılamaması sonucunda yetersiz şiddette ses üretme,
register geçişlerinde takılıp kalma, larenkste belirgin şekilde aşağı ve yukarı iniş çıkışlar sert
glottal atak ya da havalı fonasyona sebebiyet vermektedir. Bu nedenle ses eğitimcileri bu
konu üzerinde önemle durmalı, öğrencinin fiziksel yapısına uygun ses alıştırmaları
yaptırmalıdır.
56
3) Ses eğitimi süresince solunumun önemi ayrıntılı bir şekilde açıklanmalıdır.
Solunumun doğru yapılabilmesi için larenks ve nefes uyumunu sağlayıcı alıştırmalara yer
verilmelidir.
4) Şarkı söylemede sesin her bölgede eşit tınlaması, tını bütünlüğü çok önemlidir.
Bunun için ses eğitimi uygulamalarında tını bütünlüğünü, ses ve soluk bağlantısını sağlayıcı
alıştırmalara yer verilmelidir.
5) Gırtlağın rahat olmaması ve sesin anatomik yapı özelliklerinin dışında zorlanması
ses ranjında düşmelere neden olabilir. Öğrencinin sesinde patolojik rahatsızlıklarının
oluşmaması açısından, ses eğitimcisi eğitim sürecine başlamadan önce, öğrencinin ses
limitini, karakterini iyi analiz etmelidir. Bu kriterlere göre yapılacak olan ses alıştırmaları ve
dağarcık seçimi öğrencinin ses eğitimi sürecindeki gelişimini olumlu yönde etkileyecektir.
6) Müzik öğretmeni adayı mesleğini yaparken öncelikle sesinden faydalanacaktır. Bu
nedenle müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda ve konservatuarlarda, öğrencinin ileriki
mesleki yaşamı düşünülerek “ses bakımı ve korunması” adlı derse yer verilmelidir.
7) Fiziksel ve anatomik olarak yeterli kapasiteye sahip olmayan öğrencilerin vokal
şiddetlerinde, tınılarında ve vokal limitlerinde farklılık oluşabilirken, kişinin eğitim
sürecindeki gelişimin yavaşlayacağı düşünülmektedir. Bu nedenle, Müzik Anabilim Dalı
giriş sınavlarında, adayların fizyolojik özellikleri ve ses eğitimine uygun olup olmadıkları
göz önünde bulundurulmalıdır.
8) Ses eğitimi derslerindeki gelişimin daha iyi bir düzeye taşınması, öğrencinin ve
ses eğitimcisinin eğitim sürecini takibi ve bu yönde önlemler alabilmesi açısından, belirli
zaman aralıklarıyla öğrenci, “ses kapasitesi” ölçümleriyle denetlenmelidir.
9) Ses eğitimi gibi çok önemli bir alan eğitiminin bir yıl (iki yarıyıl) ile sınırlanması
ve bir ders saati içerisinde iki veya üç öğrenci ile ders yapılması zorunluluğu öğrencilerin
seslerindeki gelişimin yavaşlamasına hatta hiçbir verim alınamamasına sebebiyet
57
verebilmektedir. Bu derse ayrılan sürenin gerçekçi bir yaklaşımla değerlendirilmesi
gerekmektedir.
10) Ses eğitimi dersi sadece nefes çalışması, vokal alıştırmalar ve birkaç eserden
ibaret olmamalıdır.
11) Güzel Sanatlar Liselerindeki solfej öğretmenleri ses eğitimi konusunda bilgiye
sahip olmalı, müfredatta ses eğitimi dersine yer verilmelidir.
58
KAYNAKÇA
BAŞUT,Oğuz.(2005).Larenksanatomo-fizyolojisi
http://kbb.uludag.edu.tr/larenksanatomofizyo.htm
BELGİN, Erol. (2001). Mutasyon Dönemi Ses Sorunları. I. Ulusal
Koro Eğitimi ve Yönetimi Sempozyumu. Ankara : Rekmay Ltd. Şti.209-21
BELGİN, Erol (1995). Sesin Gelişimi, Kullanılması, Eğitilmesi ve Korunması. Ders
Notları. Hacettepe Üniversitesi.
CEVANŞİR, Behbut, GÜREL, Güzin. (1982). Foniatri. İstanbul: Sanal Yayıncılık.
CURA, Orhan. (1990). Ses Türleri. Otolarengolojide ve Sanat Dallarında Disfoniler
İnternasyonal Sempozyumu Bildirileri. İstanbul: İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Yayınları
ÇELİK, Onur. (2002). Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi.
İstanbul: Turgut Yayıncılık
ÇEVİK, Suna. (1999). Koro Eğitimi ve Yönetim Teknikleri. Ankara: Yurtrenkleri
Yayınevi.
GÜRZAP, Can. (1999). Konuşan İnsan. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları
GÖĞÜŞ, İsmail. (1994). Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Anadal Ses
Eğitimi Programlarının Etkinliği. İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü. (Yayınlanmış Sanatta Yeterlik Tezi)
HELVACI, Ayhan. (2003). Ses Eğitiminde Register ve Rezonans Bölgelerinin
Kullanım Özelliklerinin Ses Kalitesine Yansıması. Ankara: Gazi Üniversitesi Fen
59
Bilimleri Enstitüsü (Yayınlanmış Doktora Tezi)
LE BORGNE, WD., Weinrich BD. (2002). Phonetogram Changes For Trained
Singers Over A Nine-Month Period Of Training.Journal of Voice
MENDES,A,P.,Rothman, H,P.,Sapienza,C.,Brown,W,S. (2003). Effects of Vocal
Training on the Acoustic Paremeteres of the Singing Voice. Journal of Voice,Vol.
17:529-543
MARAFİOTİ, Mario P.(1981). Caruso’s Method of Voice Production. New York:
Dower Publications, Inc.
ÖMÜR, Mehmet. (2001). Sesin Peşinde. İstanbul: Pan Yayıncılık
ÖZLÜGEDİK, Samet. K.B.B.Anabilim Dalı Ders Notları Ankara Üniversitesi
SARIDOĞAN, Çağıl. (2005). 28. Türk Ulusal Otorinolarengoloji ve Baş-Boyun
Cerrahisi Kongresi Bildiri. Antalya: Deomed Medikal Yayıncılık
SATALOFF, T.R. (1991).Clinical Anotomy And Psysiology of The Voice.New
York:Raven Press Ltd.
SEVİNÇ,Sema, ŞİMŞEK,Gülşen. (2004). Müzik Eğitimi Bölümlerinde Ses Eğitimi
(Şan)
Dersine
Ayrılan
Sürenin
Yeterli
Olup
Olmadığı
Üzerine
Bir
Araştırma.Ankara:G.Ü.Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi,Cilt 24, Sayı 3:207-216
SİUPSİNSKİENE N. (2003). Quantitative Analysis of Professional Trained Versus
untrained voices. Medicana.;39:36-46.
ŞENOCAK, Fikri. (1990). Fonasyonun Anatomik ve Fizyolojik Özellikleri
Otolarengolojide ve Sanat Dallarında Disfoniler.Uluslararası Sempozyum.İstanbul : İ.Ü.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yayınları
60
ŞENOCAK, Fikri. (1990). Larenksin Hareketleri, Otolarengolojide ve Sanat
Dallarında Disfoniler.Uluslararası Sempozyum. İstanbul : İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Yayınları
TÖREYİN, Meral, Ayşe. (2001). Müzik Eğitimi Anabilim Dallarının Ses Eğitimi
Alan Derslerinde Karşılaşılan Sorunlar Ve Müzik Öğretmenliğine Etkileri. I.
Ulusal Koro Eğitimi ve Yönetimi Sempozyumu, Ankara : Rekmay Ltd. Şti. 119-130
UÇAN, Ali. (1994). Müzik Eğitimi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları
UÇAN, Ali. (1996). İnsan ve Müzik, İnsan ve Sanat Eğitimi. Ankara: Müzik
Ansiklopedisi Yayınları
UÇAN, Ali. (1997). Müzik Eğitimi:Temel Kavramlar-İlkeler-Yaklaşımlar. Ankara:
Müzik Ansiklopedisi Yayınları.
UÇAN, Ali. (2001). I. Ulusal Koro Eğitimi ve Yönetimi Sempozyumu, Bildiri.
Ankara: Rekmay Ltd. Şti.
VENNARD, W .(1967). Şarkı Söyleme Tekniği ve Mekanizması, Dans-MüzikKültür, Çeviri-Araştırma Dergisi. İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, No:61
YELKEN, Kürşat. (2005). Farklı Müzik Türlerinde Eğitim Gören Öğrencilerin
Seslerinin Akustik Analiz ile Karşılaştırılması. İstanbul (Yayımlanmış Uzmanlık
Tezi)
YURDAKUL, A. Mustafa. (2000). Güzel Şarkı Söyleme ve Sesi Geliştirmede Kesin
Başarının Yolları. Ankara: Lir Yayınları
61
YİĞİT, Nalan.(2004). Sesini Profesyonel Olarak Kullanan ve Kullanacak Olan
Bireylerde Karşılaşılan Ses Sorunları ve Nedenleri. Musiki Muallim Mektebinden
Günümüze Müzik Öğretmeni Yetiştirme Sempozyumu Bildirisi, Isparta
ZEREN, Ayhan. (1995). Müzik Fiziği.İstanbul: Pan Yayıncılık
EKLER
63
EK 1.
KİŞİSEL BİLGİ FORMU
Kişisel Bilgiler:
AD:
SOYAD:
YAŞ:
BOY:
KİLO:
SES GRUBU:
1- Mezun olduğunuz okul?
( ) Güzel Sanatlar Lisesi
( ) Diğer Liseler
2- Özengen ( amatör ), mesleksel ( profesyonel ) müzik eğitimi kurumlarında eğitim
aldınız mı?( Evet ise belirtiniz )
( ) Evet
( ) Hayır
3- Daha önce ses eğitimi aldınız mı?
( ) Evet
( ) Hayır
64
4- Sigara kullanıyor musunuz?
( ) Evet ( günde kaç tane içtiğinizi belirtiniz.)
( ) Hayır
5- Alkol kullanıyor musunuz?
( ) Evet
( ) Hayır
6-
Spor yapıyor musunuz?
( ) Evet
( ) Hayır
7- Kronik bir hastalığınız var mı? ( Evet ise belirtiniz )
( ) Evet
( ) Hayır
8- Sürekli kullandığınız ilaçlar var mı? Belirtiniz.(Hormon ilaçları ve vitaminler
dahil)
( ) Evet
( ) Hayır
9- Herhangi bir K.B.B. ( Kulak, Burun, Boğaz ) ameliyatı geçirdiniz mi? ( Evet ise
belirtiniz)
( ) Evet
( ) Hayır
10- Ciddi bir kaza ya da travma geçirdiniz mi? ( Evet ise belirtiniz )
( ) Evet
( ) Hayır
65
11- Ses sağlığınızı koruma konusunda özellikle dikkat ettiğiniz unsurlar var mı?
( Evet ise belirtiniz)
( ) Evet
( ) Hayır
( 12. sorudan itibaren her ‘ Evet’ yanıtı verdiğiniz soruda yanında görmüş olduğunuz
skalayı işaretleyiniz. Bu skalaya göre 0 rakamı ‘ hiç yok’ ; 10 rakamı ise ‘sürekli’
anlamına gelmektedir.)
12- Yutmada güçlük var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
13- Burunda tıkanıklık var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
14- Boğazda ağrı var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
15- Boğazda yanma var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
16- Boğazınızı temizleme ihtiyacı duyuyor musunuz?
( ) Evet
( ) Hayır
17- Öksürük oluyor mu?
( ) Evet ( ) Hayır
66
18- Boyun hareketlerinizde ağrı var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
19- Horlama var mı?
( ) Evet
( ) Hayır
BAYANLAR İÇİN:
20- Regl döneminiz düzenli mi?
( ) Evet
( ) Hayır
67
EK 2.
Ses Analiz Testi Sonuçları ( Eğitim Öncesi )
1.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
329.63
E4
82.41
E2
247.22
24
100
62
38
87.31
F2
207.65
G#3
68
2.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
783.99
G5
69.30
C#2
714.69
42
107
68
39
69.30 - 130.81
C#2 - C3
587.33
D5
69
3.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
880.00
A6
103.83
G#2
776.17
37
111
62
49
349.23
F4
739.99 - 783.99
F#5 - G5
70
4.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
349.23
F4
65.41
C2
283.82
29
105
84
21
116.54
A#3
293.66 - 311.13
D4 - D#4
71
5.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
783.99
G5
174.61
F3
609.38
26
109
85
24
246.94 - 261.63
B4 - C4
783.99
G5
72
6.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
783.99
G5
87.31
F3
696.68
38
115
70
24
246.94 - 261.63
B4 - C4
783.99
G5
73
7.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
698.46
F5
174.61
F3
523.85
24
98
71
27
261.63
C4
554.37 - 587.33
C#5 - D5
74
8.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
830.61
G#5
69.30
C#2
761.31
43
116
62
54
69.30
C#2
830.61
G#5
75
9.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
659.26
E5
123.47
B3
535.79
29
107
70
37
523.25
C5
246.94 - 659.26
B4 - E5
76
10.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
392.00
G4
77.78
D#2
314.22
28
103
62
41
77.78
D#2
293.66
D4
77
11.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
698.46
F5
174.61
F3
523.85
24
109
74
35
196.00
G3
587.33
D5
78
12.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1046.50
C6
87.31
F2
959.19
43
116
63
53
92.50
F#2
987.77
B6
79
13.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
587.33
D5
98.00
G2
489.33
31
108
61
47
466.16
A#5
311.13
D#4
80
14.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
987.77
B6
103.83
G#2
883.94
39
109
69
40
103.83
G#2
554.37 - 830.61
C#5 - G#5
81
15.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
739.99
F#5
207.65
G#3
532.34
22
108
71
37
246.94
B4
698.46 - 739.99
F5 - F#5
82
EK 3.
Ses Analiz Testi Sonuçları ( Eğitim Sonrası )
1.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
880.00
A6
82.41
E2
797.59
41
104
57
47
196.00
G3
207.65 - 349.23
G#3 - F4
83
2.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1108.73
C#6
196.00
G3
912.73
30
113
58
55
369.99
F#4
554.37 - 1108.73
C#5 - C#6
84
3.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
880.00
A6
65.41
C2
814.59
45
115
58
57
466.16
A#5
698.46 - 783.99
F5 - G5
85
4.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
440.00
A5
87.31
F2
352.69
28
104
72
32
415.30
G#4
246.94 - 293.66
B4 - D4
86
5.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1174.66
D6
146.83
D3
1027.83
36
115
77
38
164.81
E3
880.00
A6
87
6.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1108.73
C#6
164.81
E3
943.92
33
114
75
39
329.63
E4
987.77 - 1108.73
B6 - C#6
88
7.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
830.61
G#5
82.41
E2
748.20
40
113
65
48
220.00
A4
783.99
G5
89
8.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1244.51
D#6
164.81
E3
1079.70
35
116
72
44
329.63
E4
830.61 - 1244.51
G#5 - D#6
90
9.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
659.26
E5
123.47
B3
535.79
29
110
82
28
369.99
F#4
293.66 - 659.26
D4 - E5
91
10.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
659.26
E5
82.41
E2
576.85
36
111
73
38
146.83
D3
311.13 - 659.26
D#4 - E5
92
11.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
783.99
G5
164.81
E3
619.18
27
111
65
46
329.63
E4
349.23 - 554.37
F4 - C#5
93
12.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1108.73
C#6
130.81
C3
977.92
37
116
69
47
130.81
C3
1046.50
C6
94
13.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
739.99
F#5
98.00
G2
641.99
35
115
89
26
123.47
B3
311.13 - 739.99
D#4 - F#5
95
14.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1046.50
C6
155.56
D#3
890.94
33
107
72
35
164.81 - 261.63
E3 - C4
783.99 - 932.33
G5 - A#6
96
15.) VRP Statistics
Maximum F0 (Hz)
Maximum F0 (Semitone)
Minimum F0 (Hz)
Minimum F0 (Semitone)
F0 Range (Hz)
F0 Range (Semitones)
Maximum Energy (dB SPL)
Minimum Energy (dB SPL)
Energy Range (dB SPL)
F0 Min. Energy (Hz)
F0 Min. Energy (Semitone)
F0 Max. Energy (Hz)
F0 Max. Energy (Semitone)
1174.66
D6
164.81
E3
1009.85
34
116
82
34
246.94 - 261.63
B4 - C4
739.99 - 932.33
F#5 - A#6
97
ÖZGEÇMİŞ
1978 yılında Ankara'da doğdu.1996 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne
Sanatları Fakültesi (MSSF) “Opera-Şan” bölümüne burslu olarak kabul edildi. Lisans
Eğitimi süresince Suna Korad, Dan Constantin Serbac, Pekin Kırgız, Ahter Destan, Elnara
Kerimova, Lyubimira Aleksandrova, Elena Hiristova Puşkova gibi değerli şan eğitimcileri
ve koro şefleriyle çalıştı. 2002 yılında Bilkent Üniversitesi “Şan” bölümünden “yüksek
şeref” derecesiyle mezun oldu.
2003 yılında Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü “Müzik Öğretmenliği”
yüksek lisans programına kabul edildi. Ses eğitimi derslerini Doç.Keriman Davran ile
sürdürdü. Prof. Nuray Özen’in danışmanlığında, “Gazi Üniversitesi Müzik Öğretmenliği
Programlarında Bireysel Ses Eğitimi Sürecinin Akustik Ses Parametreleriyle İzlenmesi” adlı
teziyle mezun oldu.
Download