Kitap ve Sünnet Mizanında

advertisement
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
Kitap ve
Sünnet
Mizanında
SOFİLİK
Hazırlayan:
Muhammed Cemil Zeyno
Tercüme ve Dizgi:
Fikri Göncü
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
ifa Dâvet ve İrşad Merkezi Po.Box:31717-Riyad
11418 Tel:4222626-4200620
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
‫بسم هللا الرحمن الرحيم‬
Hamd Allah’a aittir. Ona hamd eder ondan
yardım ve bağışlanma dileriz. Nefsimizin ve
günahlarımızın şerrinden O’na sığınırız. Allah kime
hidayet verirse artık onu doğru yoldan saptıracak yoktur
ve O kimi saptırırsa artık onu hidayete kavuşturacak da
yoktur. Şahadet ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur.
O’nun hiçbir ortağı da yoktur. Yine şahadet ederim ki Hz.
Muhammed O’nun kulu ve resûlüdür.
SOFİLİK HAKİKATİ
Sofilik islam aleminin her tarafına yayılmış olan
yeni bir akımdır. İnsanların bir kısmı bu akımı
desteklerken diğer kısmı da karşı gelmişlerdir. Müslüman
bu akımı destekleyip bu akıma gönül vermiş insanlarla
mı olmalıdır yoksa karşı gelen insanlarla beraber saf
tutup bu tür insanlardan uzaklaşmalı mıdır!? Hakikati
arayan bir müslüman hangi tarafın doğru olduğunu nasıl
anlayacaktır? Bu durumda gerçeği anlamak için Allah’ın
emrettiği gibi Kur’an ve sünnete başvurmaya ihtiyaç
vardır. Allahu Teâlâ şöyle buyurur:
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
Sofilik ne Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) zamanında, Sahabeler zamanında ve ne de
Tabiinler zamanında bilinen bir akım değildi.
Tabiinler’den sonra suf (yün) elbiseler giyen bir gurup
zahit insan kendilerine bu ismi verdiler. Bu durumla
birlikte bu isim ortaya çıkmış oldu. Bu kelimenin yunan
felsefe kitaplarının arapçaya tercüme edilmesiyle birlikte
arapçaya giren yunanca «Sufya» kelimesinden türediği de
iddia edilmektedir. Bu kelime bazılarının iddia ettiği gibi
«safa» kelimesinden türemiş bir kelime değildir. Zira
«safa» kelimesine nisbet kipi «safaî»’dir. Hasan EnNedvî «Rabbanilik Vardır Ruhbanlık yoktur» adlı
eserinde şöyle demektedir: “Teşke kendilerine sofilik adı
vermekle yetinselerdi, şimdi onlar bu akımı Allahu
Teâlâ’nın şu âyette beyan ettiği gibi tezkiye (nefsi temiz
görme- tezkiye etme) olarak isimlendirmektedirler.”
(Bakara:129)
İlk çıkan sofular ile hurafe ve bidatlerin daha çok
yayıldığı zamanımız sofuları arasında büyük farklar
vardır. Allah’ın Resûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) söz
konusu bu hurafe ve bidatlere bulaşma konusunda
ümmetini uyarmıştır:
(Tirmizi )
Sofuluğu getirmiş olduğu tâlimatları ve islamı anlama ve
yaşama biçimini islam mizanına koyarak bunların islama
uygun olup olmadığını konusunda sağlam bir sonuca
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
varmak insaf ehli here kişinin göstereceği bir davranış
şeklidir:
1.
Sofuluğun Ticaniye, Kadiriyye, Nakşibendiyye,
Şaziliyye ve Rifaiyye gibi bir çok kolları vardır. Bu
tarikatların hepsi kendilerinin doğru yolda olduklarını
kendilerinden başkalarının ise yanlış yol üzerinde
olduklarını iddia etmektedirler. İslam dini ise fırkalara
bölünmeyi
menetmiştir.
Allahu
Teâlâ
şöyle
buyurmaktadır: ***************************
2-Sofilikte Peygamberlerden, evliyalardan, ölülerden ve
canlılardan yardım dilemek, bir sıkıntı anında onları
imdada çağırmak, dualarda Allah’ın yanı sıra onlara da
yalvarıp yakarmak caiz görülmektedir. Örneğin; Ey
Geylani yetiş! Ey Rufai imdada koş! Ey Allah’ın Resûlü
bizi korunma al! Senden imdat diliyoruz ey Allah’ın
Resûlü, sana güveniyor ve sana dayanıyoruz! Bu ve buna
benzer şekilde Allah’tan başkasından imdat medet ve
yardım bekleme olayları bu tarikatlarda bolca görülen
şirki olaylardandır. Oysa ki Allahu Teâlâ kullarının
kendisinden başkasına yalvarmalarını şu ayette kerimede
yasaklayıp bunun şirk olduğunu bildirmiştir:
***************************************
Allah’ın Resûlü ise şu şekilde buyurmaktadır:
************************************
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
Dua (yalvarma) da namaz gibi ibadettir ve peygamber,
evliya ve hiç kimseye yalvarıp yakarmak caiz değildir.
Sadece Allah’a ait konularda kullardan yardı istemek
büyük bir şirktir ve böyle bir günah amelleri yok ederek
kişinin sonsuza denk cehennemde kalmasını sağlar.
3-Sofizm yollarından bazılarında yüce Allah’ın bazı
evliya ve kutuplara kainatta meydana gelecek olaylar
konusunda idare ve tasarruf hakları verdiğine
inanılmaktadır. Oysa ki Allahu Teâlâ müşriklerin bu
konuda kendilerine yöneltilen soruya şu şekilde doru
olarak cevap verdiklerini anlatmaktadır:
************************************
“(Resulüm deki:) Kainatta meydana gelen işleri kim
idare ediyor? «Allah» diyecekler...” (Yunus:31)
Sorular başlarına bir sıkıntı geldiğinde “yetiş Ya
şeyhim!” diye nida yalvarışa bulunarak
Allah’tan
başkalarına sığınırlar. Oysa ki Allahu Teâlâ şöyle
buyurur:
******************************************
“Eğer Allah seni bir zarara uğratırsa onu kendisinden
başka giderecek yoktur. Ve eğer sana bir hayır verirse,
(bunu da geri alacak yoktur.) Şüphesiz o her şeye
kadirdir.” (En’âm:17)
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
*Allahu Teâlâ cahilliye devri müşriklerinin başlarına
bir sıkıntı geldiğinde şöyle yaptıklarını beyan ediyor:
***************************************
"Sonra size bir zarar dokunduğunda yalnız O’na
yalvarırsınız.” (Nahl:53)
4-Sofulardan bazıları vahdet-i vücut anılan bir inanca
sahiptirler. Onlara göre yaratıcı ve yaratılanlar iye
bir ayrım yoktur. Her varlık yaratıktır ve her yaratık
da ilahtır. Kabri Şam’da bulunan İbn-i Arabi şöyle
der:
Kul Rabdir, Rab da kuldur,
Bilmiyorum kim kime ibadet etmelidir.
Şayet ona kul desek ibadet etmesi haktır,
Fakat ona Rab desek, Rab neden ibadet etsin ki!1
5-Sofilik insanı züht hayatına davet ederken
sebepleri yerine getirmeyi ihmal etmektedir. Aynı
zamanda bazı sofiler islamda cihadın yerini
önemsemezler. Oysa ki Allahu Teâlâ şöyle buyurur:
***************************************
“Allah’ın sana verdiği den (O’nun yolunda harcayarak)
âhiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini
unutma…” (Kasas:77)
1
Fütuhât Mekkiyye İbn-i Arabi.
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
Başka bir âyette şöyle buyurulur:
“Düşmanlarınız için elinizden geldiği kadar kuvvet
hazırlayın.” (Enfal:60)
6- Sofizm yollarından bazılarında müritlerden zikir
anında ve hatta namazlarda bile şeylerini düşünmelerini
isteyerek insanları ihsan derecesinde şeyhlere ibadet
ettirmiş olmaktadır. Bazı müritlerin namaz kılarken
şeyhlerinin resimlerini önlerine koydukları bilinen bir
olaydır. Allah’ın Resûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ise
şöyle buyurmaktadır:
***********************
“ İhsan sanki Allah’ı görüyormuşçasına O’na ibadet
etmendir. Bil ki sen O’nu görmüyorsan da O seni
görmektedir.” (Müslim)
7- Sofilik yollarından bazılarına göre ibadetler Allah’ın
ateşinden korkarak veya O’nun cennetini umarak
yapılmaz. Bu inançlarına Rabia El-Adeviyye’nin şu
sözünü delil olarak göstermektedirler:
“Allah’ım! Şayet sana ateşinden korktuğum
için ibadet edersem beni ateşinde yak, ve şayet ibadetimi
cennetini umarak yapıyorsam beni cennetinden
mahrum bırak.”
Onlardan bazı gurupların Abdulğanî EnNablusi’nin şu sözünü kaside olarak söylediklerini bizzat
kendi kulaklarımla duydum:
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
“Kim ki Allah’a olan
ibadetlerini O’nun
cehenneminde korkarak yaparsa o kişi cehenneme
kulluk yapmıştır ve kim ki bu ibadetleri cennete
girebilmek için yaparsa o kişi bir puta kulluk etmiştir.”
Oysaki Allahu Teâlâ kendisine cennetini umup
azabından
korkarak
yalvaran
Peygamberlerini
övmektedir:
“Onlar (bütün peygamberler) hayır işlerinde koşuşurlar
(cenneti) umarak ve (cehennemden) korkarak bize
yalvarırlardı.” (Enbiya:90)
“De ki: Ben Rabbime asi olursam o büyük (hesap)
gününün azabından korkarım.” (El-En’âm:15)
8-Sofizm yollarından bazıların yüksek sesle zikir
yapmayı, zikirde def kullanıp dans eder gibi
hareketler yapmayı mübah görmektedir. Oysa ki
Allahu Teâlâ şöyle buyurur:
*****************************
“Mü’minler ancak o kimselerdir ki, yanlarında Allah’ın
adı anıldığında onların yürekleri titrer.” (Enfal:2)
*Sofular sadece Allah lafzıyla zikir yapmaya başlayıp
sonunda sadece Ah! Ah! Ah! Diyerek zikir etmeye
başlarlar. Allah’ın Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
ise şöyle buyurur:
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
“Zikirlerin en efdalı «la iahe illallah»’dır. (Tirmizi,
hadis hasendir.)
Zikirde ve duada sesi yükseltmek caiz değildir. Allahu
Teâlâ şöyle buyurur:
“Rabbinize yalvara yakara ve gizlice dua edin. Bilesiniz
ki O haddi aşanları sevmez.” (Araf:55)
(Bu Ayette haddi aşmaktan kasıt dua ve zikirde sesi
yükseltmektir.)
Allah’ın Resûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
ashabından bazılarının duada seslerini yükselttiklerini
görünce onlara şöyle söylemiştir:
“Ey insanlar kendinizi zorlayarak nefislerinize
yüklenmeyiniz, zira siz sağır veya gaipte olana
yalvarmıyorsunuz. Siz sizi her zaman ve her yerde
duyana, size çok yakın olana, her zaman duyumu ve
ilmi ile
sizinle beraber olana yalvarıyorsunuz.”
(Müslim)
9 – Sofizm yollarından bazıları içki ve sarhoşluk
kelimelerini meclislerinde zikretmekten çekinmezler.
Onların şiirlerinden olan İbn-i Farid şöyle der:
Sevgiliyi anarken müdame içtik
Kerem daha yaratılmadan bu içkiyle sarhoş olduk.
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
Bir gün onlardan bir gurubu camide şu şekilde kaside
okuduklarına şahit oldum:
Bir bardak rah getir
Kadehlerle bizi sula.
(Müdame ve rah bir tür sarhoş edici içecek adıdır.)
Allah’ı zikre tahsis edilen mescitlerin için içki isimlerini
anmaktan çekinmiyorlardı. Oysa ki Allahu Teâlâ şöyle
buyuruyor:
“ Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar),
fal ve şans okları birer şeytan işi pisliklerdir.
Bunlarından uzak durun ki belki kurtuluşa
erersiniz.”(Maide:90)
10- Sofilerden bazıları zikir meclislerinde el çırparak,
içinde kadın ismi geçen aşk ve sevgi temalarını işleyen
nameler söylerler. Allahu Teâlâ el çırpmanın müşriklerin
adet ve ibadetlerinden olduğunu beyan etmektedir:
“Onların Kâbe’deki namazların ıslık çalma ve el
çırpmadan müteşekkildi.”
11- Sofilik yollarından bazıları def eşliğinde zikir
yaparlar. Def ise şeytanın çalgı aletlerinden biridir. Bir
gün Ebu Bekir (Radıyellahu Anhü) kızı Hz.Aişe’nin
yanına geldi ve onun yanında def çalan iki cariye görünce
Kur’an ve Sünnet Mizanında Sofilik
Muhammed Cemil Zeyno
iki defa “şeytanın mizmarı” diye söylendi. Bunun üzerine
Allah’ın Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
“Onları bırak Ya Eba Bekir! Onalar bayram
günündedirler.”( Buhari)
Allah’ın Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ebu
Bekir’in sözünü tasdik etti fakat bayram gününde kızlara
def çalmanın caiz olduğunu bildirdi. Ne sahabeler ve ne
tabiinler zikir esnasında def çalmamışlardır bu olay
sofizmin uydurduğu bir bidattir. Allah’ın Resûlü ise şu
sözü ile insanları her türlü bidatten sakındırmıştır:
“Bizim emrimiz bulunmayan bir ameli yapanın bu
ameli ret olunur.” (Müslim)
12- Sofulardan bazıları kendilerini «Ya dede!» diye
sesleriyle imdat çağrısında bulunarak kendilerini
şişlemektedirler. Allah’dan başkasından yardım talebinde
bulunduğu içinde şeytanlar gelip bu işi ypan kişilere
yardımcı olmaktadırlar. Bu duruma şu ayet delil
olmaktadır:
“Kim ki rahmanın zikrinden gafil olursa yanından hiç
ayrılmayacak olan bir şeytanı ona musallat ederiz.”
DEVAM EDECEK…
Download