İşçiler Kapitalizme Hayır Diyor

advertisement
İŞÇİLER KAPİTALİZME HAYIR DİYOR!
Komünistler, işçi sınıfı devrimcileri, sınıf bilinçli işçiler referandumda HAYIR! Diyor; KAPİTALİZME HAYIR!
Çalışması yürütüyor.
Emeğimize ve geleceğimize kan doğrayan kapitalist güçlerden bir kesimi, zorla evet demeyi dayatarak,
mevcut faşist rejimi pekiştirmek, kurumlaştırmak, meşrulaştırmak istiyor.
Kapitalist güçlerden bir kesimi ise hayır derken, yalnızca sömürü ve iktidardaki kendi pay ve güçlerini
korumayı gözetiyor.
Neoliberal kapitalizm, derinleşen krizi ve çürümesiyle geleceğe dair hiçbir şey vaat edemez ve eskisi gibi
de yönetemez hale geldi.
Onları bu hale getiren de biziz. Bizim eskisi gibi sömürülmek ve ezilmek istemeyişimizdir.
Gezi, 6-7 Ekim, Metal işçileri, kadın, gençlik, doğa isyan ve direnişlerimizle, onlara bu işleri eskisi gibi
yürütemeyeceklerini gösterdik.
Ama bu isyan ve direnişlerimizin kapitalizmin sınırlarını aşmaması, onu biraz sarsıp çareyi yine ondan
beklemeye devam etmemiz, bizim en büyük zaafımızdır.
Bu yüzden onlar her seferinde, yine bizim sırtımızdan bu köhnemiş düzenlerini “sürdürülebilir” hale
getirme fırsatını buluyorlar.
İşte yine yapmaya çalıştıkları bu: Evet çıkarsa, burjuva faşist rejimlerine “milli irade” kılıfı geçirmiş
olacaklar. Yalnızca “tek adam” karşıtlığıyla sınırlı bir hayır ise, kitleleri tıpkı 7 Haziran’da olduğu gibi bu
düzenin kendini kendi mekanizmalarıyla “düzeltebileceği” hayallerini besleyecek.
Bu yüzden işçi sınıfının HAYIR’ı farklıdır. Tek adamlı veya çok adamlı, parlamentolu veya başkanlı, ABD’li
AB’li Rusya’lı veya petro-dolarlı, kapitalizmin ve kapitalist diktatörlüğün tüm biçimlerine kökten, bütünden
ve uzlaşmaz karşıttır.
Bu yüzden bizim hayır’ımız, banka, borsa, plaza, medya, sanayi, devlet patronlarının kan emici ve
köleleştirici diktatörlüğünedir. Onların askerine, polisine, bürokrasisine, yargısına, hapishanesine,
ataerkilliğine, ırkçılığına, şovenizmine, hurafeciliğinedir. Katliamlarına, çetelerine, eziyetlerinedir. Toplumun
büyük çoğunluğunun tüm çalışma didinmesine, tüm yaşam enerjisine, tüm gelişme olanaklarına el
koyuşlarınadır. Her gün yaşam alanımızı daha da daraltan beton-çelik prangalarınadır. Cesetlerimizin
üzerinde dans edişlerine, beynimizin içine işeyişlerinedir.
Bu yüzden bizim HAYIR’ımız işçi sınıfının kapitalist diktatörlüğe HAYIR’ıdır. Bu düzenin oy’la
düzeltilemileyeceğini bilen, bu düzeni “düzeltme”nin tek yolunun onu yıkmak, ortadan kaldırmak olduğunu
bilen, ve ancak yeni ve daha yüksek bir yaşam, sosyalist devrimci işçi demokrasisi doğrultusunda
mücadele için bir okul olduğu ölçüde gerçek anlamını kazanacak proleter devrimci bir HAYIR’dır.
Download