Risaleleri bildiği ve hizmetinde bulunduğu hâlde bir insan

advertisement
Sorularlarisale.com
Risaleleri bildiği ve hizmetinde bulunduğu hâlde bir
insan; şehvetine esir olup namahreme bakmaktan
haram levhiyata bakmaktan kendisini almıyorsa ne
yapmalıdır? Bu resimlere kendi rızalarıyla malzeme olan
kadın suretlerine bakmak neden haram?
Risale-i Nur hizmetine devam etmek ve iman kuvvetini ziyadeleştirecek iman
hakikatleri ile çokça meşgul olmak, nefse büyük bir darbedir. İnsan hayırlı işler ile
çokça meşgul olursa, günahı işlemeye ve düşünmeye fırsat bulamaz.
Üstad'ın "Atalet sefahatin hocasıdır." demesi bu manayadır.
Şayet günaha girilmiş ise; çokça tövbe etmeliyiz. Zira tövbe ve iyilikte bulunmak,
günahların silgisidir. Seyyienin silgisi; sevap ve pişmanlıktır. Bu da insanı manevi
olarak zinde kılar.
Peygamber Efendimiz (asv), şehvetle ilgili günahlardan korunmak için evlenmeyi,
şayet evlenme mümkün değilse oruç tutmayı tavsiye ediyor. Şehvetin yakıtı çok
yemektir, düşmanı ise açlıktır.
Gereksiz yere çarşı ve pazarlarda dolaşmamak, açık neşriyatlara kesinlikle
bakmamak, şehvetin durağanlaşması için gerekli adımlardır.
İnsanda iman ve nasihati dinlemeyen en önemli kuvvelerden birisi şehvettir. Bu
manaya işaret için “Şehvetin kulağı yoktur." denilmiş olabilir. Yani bu söz önemli
bir hakikate işaret ediyor.
Günahta insanın rızası önemli değildir. Zira bize verilen bu vücut emanettir. Emanet
de ancak sahibinin rızası dahilinde kullanılabilir. Emaneti sahibinin razı olmadığı
yerlerde kullanmak, emanete hıyanettir. Bu yüzden kimse vücut benimdir, dilediğim
yerde kullanırım diyemez, demeye hakkı yoktur. Üstat bu manayı şöyle tasvir
ediyor:
"Hem insanın vücudu ve cesedi bile onun değildir. Çünkü kendisinin
eser-i san'atı değildir. O vücudu yolda bulmuş, lakîta olarak
temellük de etmiş değildir. Kıymeti olmayan şeylerden olduğu için,
yere atılmış da insan almış değildir. Ancak, o vücut, hâvi olduğu
garib san'at, acip nakışların şehadetiyle, bir Sâni-i Hakîmin dest-i
kudretinden çıkmış kıymettar bir hane olup, insan o hanede
emaneten oturur. O vücutta yapılan binlerce tasarrufattan, ancak
bir tane insana aittir..."(1)
page 1 / 2
Kadın, suretini kendi isteyerek ilan ediyorsa, bakanlar üzerinde hak sahibi olamaz.
Burada bakan kişi sadece haram olan bakmak noktasından mükelleftir. Ama
bakılmasından rahatsız olan iffetli bir kadına nazar etmek de, kul hakkı olur. Zira
kadın istemediği halde, kişi zorla gözleri ile taciz ediyor; bu yüzden kadına bir kul
hakkı doğuyor.
(1) bk. Mesnevî-i Nuriye, Katre
page 2 / 2
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download