Publius Ovidius Naso, Ibis. İstanbul 2015. Yapı Kredi Yayınları, 72

advertisement
www .li bri dergi .org
Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi
Journal of Book Notices, Reviews and Translations
Volume II (2016)
Publius Ovidius Naso, Ibis. İstanbul 2015. Yapı Kredi Yayınları, 72 sayfa.
Çev. A. C. Abuagla. ISBN: 9789750831706
Meryem KÖSE
Libri: Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi’nde bulunan içeriklerin tümü kullanıcılara açık,
serbestçe/ücretsiz ‘açık erişimli’ bir dergidir. Kullanıcılar, yayıncıdan ve yazar(lar)dan izin almaksızın,
dergideki kitap tanıtımı, eleştiri ve çevirileri tam metin olarak okuyabilir, indirebilir, dağıtabilir, çıktısını
alabilir ve kaynak göstererek bağlantı verebilir.
Libri, uluslararası hakemli elektronik (online) bir dergi olup değerlendirme süreci biten kitap tanıtımı,
eleştiri ve çeviriler derginin web sitesinde (www.libridergi.org) yıl boyunca ilgili sayının içinde (Volume
II: Ocak-Aralık 2016) yayımlanır. Aralık ayı sonunda ilgili yıla ait sayı tamamlanır.
Dergide yayımlanan eserlerin sorumluluğu yazarlarına aittir.
Atıf Düzeni
M. Köse, Ibis. Yazar: Publius Ovidius Naso, Çeviren: A. C. Abuagla. Libri II (2016) 487-488.
DOI: 10.20480/lbr.2016039
Geliş Tarihi: 01.12.2016 | Kabul Tarihi: 18.12.2016 | Elektronik Yayın Tarihi: 26.12.2016
URL: http://dx.doi.org/10.20480/lbr.2016039
Editörya
Phaselis Project
www.phaselis.org
DOI: 10.20480/lbr.2016039
Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi
Vol. II (2016) 487-488
Publius Ovidius Naso, Ibis. İstanbul 2015. Yapı Kredi Yayınları, 72 sayfa.
Çev. A. C. Abuagla. ISBN: 9789750831706
Meryem KÖSE ∗
MÖ I. yüzyılın sonunda imparator Augustus dönemiyle başladığı kabul edilen altın çağın en
önemli ozanlarından birisi olan Publius Ovidius Naso (MÖ 43 - MS 18) günümüze kalan metinlerinden anladığımız kadarıyla Latince’yi ustalıkla kullanmış ve Latince’nin gelişimine katkıda
bulunmuştur. Şiirlerinde genellikle aşk, kadın ve mitoloji temalarını işlemiştir. Bunlar; Amores
(Aşklar), Heroides (Kadın Kahramanlar), De Medicamine Facieri Femineae (Kadın Yüzünün Kozmetikleri Hakkında), Ars Amatoria (Aşk Sanatı), Remedium Amoris (Aşkın Dermanı), Metamorphoses (Dönüşümler), Tristia (Kederli Şiirler), Epistulae ex Ponto (Karadeniz’den Mektuplar),
Halieutica, Fasti ve burada tanıtılmış olan Ibis adlı eserleridir. Ovidius, Ibis’te mitolojiyi kullanma
becerisinin en başarılı örneklerinden birini gözler önüne serer. Ovidius’un eserinde sürgün yıllarında nasıl bir ruh haline sahip olduğunun izlerine rastlanır. Kitap Önsöz (9-10), Publius Ovidius
Naso (11-12), Ibis Üzerine (13-14), Ibis (15-70) ve Kaynakça (71) bölümlerinden oluşmaktadır.
Çevirmen, Önsöz (9-10) bölümünde: Ovidius’un Latince’yi nasıl bir ustalıkla kullandığından ve
de söylencelerindeki güzelliğe karşı olan hayranlığından bahsetmektedir. Çevirmen Ibis adlı metni Türkçe’ye kazandırırken tek düşüncesinin ozanın sürgündeyken kaleme aldığı bu eserde,
kırgınlık ve çaresizliğini söylenceleriyle nasıl farklı bir anlatım haline getirdiğini göstermek olduğuna değinir. Tercümesini yaparken eserin aslına sadık kaldığından, çıkarılabilecek en iyi anlamı
çıkardığından ve de metni dipnotlarla zenginleştirerek okuyucuyu ozanın içinde bulunduğu ruh
haline taşımaya çalıştığından söz etmektedir.
Publius Ovidius Naso (11-12) bölümünde Ovidius’un biyografisi özetlendikten sonra kendisine ait olduğu düşünülen metinler hakkında kısaca bilgi verilmektedir. Yine bu bölümde, Ovidius’un MS 8 yılında Roma imparatoru Augustus tarafından Tomis’e (Köstence) sürgün edilmesinden, buradaki ölümünden ve MS 18 yılına kadar yazdığı eserlerindeki başlıca konulardan söz
edilmektedir.
Ibis Üzerine (13-14) adlı bölümde ozanın söz konusu şiiri kaleme alırken hangi düşmanını
hedef almış olabileceği üzerinde durulmaktadır. Çevirmen metinde Ovidius’un, düşmanının ismini zikretmediğini, ancak metinden yola çıkarak bu kişinin İskenderiye asıllı bir yazar olan Gaius
Iulius Hyginus olabileceğinin düşünüldüğünü belirtmektedir. Yine çevirmenin kısaca açıkladığı
üzere, bu kişi yani Hyginus aslında Ovidius’un dostudur. Ovidius sürgüne gönderildiğinde, Hyginus’un ozanın eşine kara çalıp ozanın mallarını ele geçirmeye çalışması üzerine Ovidius bu hiciv
dolu şiiri, ozan Kallimakhos’un aynı adlı eserini örnek alarak yazmış, burada düşmanı bellediği
∗
MA., Akdeniz Üniversitesi, Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü, Akdeniz Eskiçağ Araştırmaları Anabilim Dalı,
Antalya. [email protected]
488
Publius Ovidius Naso
Hyginus’a karşı olan nefretini mitolojiyi de çok iyi bir şekilde kullanarak açığa vurmuştur. Bunun
yanında çevirmen, bir ön bilgi olarak Ibis adının manasına ve bu adla anılan kuşun özelliklerine
değinmektedir.
Ibis (15-70) adlı bölümde ozan, elli seneyi aşkın bir süredir eserler ortaya koymakta olduğunu, bu zamana değin yazdığı eserlerde kimseyi incitmediğini, ancak kendisine zarar verdiğini
“sanatkârın yaşamıdır kendi ‘Sanatı’ ile sönen“ dizesiyle açıklamaktadır. Burada ozanın vurgulamak istediği noktayı çevirmen, ozanın bir diğer eseri olan Ars Amatoria‘daki (Aşk Sanatı) evli
kadınları baştan çıkarmaya yönelik sözlerinden dolayı sürgüne gönderilmesi olarak açıklamaktadır. Ozan eserinde, kendisini sürgüne gönderen Roma imparatoru Augustus’a karşı herhangi bir
düşmanlık beslemediğini “Tanrılar korusun! Odur (Augustus) benim için tanrıların en yücesi, /
sersefil dolaşmamı istemeyen“ dizeleriyle açıklamakta ve fırsat verildiği takdirde, ona şükranlarını sunacağını belirtmektedir. Ardından Ibis olarak adlandırdığı önceleri dost sandığı düşmanının, kendi mallarını ele geçirmek uğruna arkasından çevirdiği oyunları metafor kullanarak anlatmış ayrıca bunun hep böyle gitmeyeceğini, gün gelip şartlar değiştiğinde düşmanın nasıl bir
akıbete uğramasını istediğini mitolojiden de örnekler vererek anlatmaya koyulmuştur. Düşmanlığa dönüşen dostluğunu, uğradığı hıyaneti şu şekilde ifade etmektedir: “Birlikte kuşandığımız silahları / bir kenara koyduktan sonra, / işlediğin suçlarla paramparça olan dostluğun / bana ne
faydası var, hain! / bizim için barış ben yaşadığım sürece, / kurtla kuzu arasındaki bilindik barış
gibi olacak”. Ozan şiirinde düşmanıyla adeta savaşmakta olduğunu, silahının ise yazdığı dizeler
olacağını söylemektedir. Düşmanıyla olan savaşının kendisinin ölümünden sonra dahi sürmesini
dileyerek aralarındaki münasebetin ebedi bir düşmanlığa dönüşmesini istemektedir. Bununla
birlikte düşmanına yönelttiği bu eleştirileri Latin yılının en kutsal dönemlerinden birisi olan Ianus’un kalendaelerinde (Ianuarius’un [Ocak] ilk günü) okunmasını istemektedir. Bu dizeler okunurken ise “hain adam için öfke ve ızdırab”ın da rollerini oynamasını arzulamaktadır. Ovidius
şiirinin başında, sonunda ve lanetlerin arasında küçük ve büyük, eski ve yeni tüm tanrılardan
yardım olarak Ibis diye adlandırdığı düşmanına yönelik beddualarını kabul etmelerini ve daha da
fazlasını bu kişiye sunmalarını dilemektedir.
Asuman Coşkun Abuagla’nın çevirisiyle Türkçe’ye sunulan eserde çevirmen, mitolojik konulara ve ozanın üstü kapalı bir şekilde vurgulamaya çalıştığı noktalara açıklayıcı notlar ekleyerek,
okuyucuyu başka bir kaynağa yönlendirmeden bilgilendirmektedir. Düşmanı hakkında yazdığı dizeler her ne kadar içinde bulunduğu durumun psikolojisinde yarattığı depremin bir sonucu olsa
da, Ibis’in şahsında somutlaşan haksızlığa ve adaletsizliğe karşı kahrını ozan yüksek edebi yeteneğiyle birleştirerek bizlere sunmaktadır. Sonuç olarak Ovidius’un bu şiirinin Türkçemize kazandırılması eskiçağ tarihi araştırmacıları için olduğu kadar antik edebiyat ve mitoloji meraklıları için de
oldukça önemlidir.
Download