20.04.2015 Mısır`da verilen idam kararları hakkında

advertisement
20.04.2015
MISIR’DA VERİLEN İDAM KARARLARI HAKKINDA BASIN AÇIKLAMASIDIR
Mısır tarihinde ilk defa demokratik bir seçim ile kendi kendini yönetme hakkına sahip olarak seçilmiş
Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin 03 Temmuz 2013’de devletin başından indirilerek hapse
atılması, Parlamento’nun feshedilmesi ve Anayasa’nın askıya alınması, 33 maddelik geçici bir kararname ile ülkenin yönetilmesi ile darbe yapılmıştır.
General El-Fettah Sisi diktatörlüğünü 26/27/28 Mayıs 2014 tarihlerinde yapılan baskı ve tehditlere
rağmen halkın %40’nın oy kullandığı yeni bir seçim ile meşrulaştırmaya çalışmıştır.
Sisi’nin yaptığı ilk iş ise eski devrik diktatör Mübarek’i aklamak olmuştur. Kahire'deki mahkeme,
29.11.2014 tarihinde 2011'de en az 1400 kişinin hayatını kaybettiği olaylar sırasında "göstericileri
öldürme emri vermekle" ve yolsuzlukla suçlanan Mübarek'in beraatine karar vermiştir. Bu da apaçık
gösteriyor ki diktatörlük rejimi eskisi gibi devam edecektir demektir.
Mısır Demokrasisinin gerçek kahramanları olan yerel vatanseverler İhvan-ı Müslimin Üyesi kişiler
hapse atılmanın ötesinde idam cezası ile cezalandırılmasına devam edilmektedir. 24 Mart 2015 günü
verilen mahkeme kararı ile 529 kişi idam cezasına çarptırılmıştır. 05 Şubat 2015 tarihinde ülkede yasa
dışı ilan edilen Müslüman Kardeşler hareketini desteklediği belirtilen 183 kişi idam cezasına
çarptırılmıştır.
En son 11.04.2015 tarihinde İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Bedii ile 13 İhvan yöneticisinin idamına,
aynı davadan yargılanan 37 kişinin ise müebbet hapsine hükmedilmiştir. Bunlar sadece sözde
yargılama sonucu verilen kararlardır. Darbe sırasında sabah namazı kılan göstericilere hedef
gözetilerek kasten ateş açılmış, 100’den fazla kişi katledilmiş ve 1.000’ den fazla kişi yaralanmış,
onlarca kadın saldırıya uğramıştır. Bu devlet terörü ve katliamın hangi düzeyde olduğunu göstermektedir.
Herhangi bir gerekçe ile darbeleri yok saymak, meşru göstermek darbe ile gelen hukuksuzluk ve hak
ihlallerine ortak olmak demektir. Bu konuda uluslararası camianın sorumluluğu büyüktür. İnsan
Hakları, ülkelere göre farklı yorumlanamaz. Mısır'da gerçekleşen askeri darbeye destek veren veya
zımnen onaylayan, bütün ülke ve kuruluşlar hak anlayışlarını tekrar gözden geçirmeli ve tutarlı
davranmak zorunda olduklarını unutmamalıdır. Başta Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Arap Dünyası
bu idamlara sessiz kalmamalı İDAM CEZALARI DURDURULMALIDIR.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
AV. NECATİ CEYLAN
ULUSLARARASI HUKUKÇULAR BİRLİĞİ GENEL SEKRETERİ
Download