Sürdürülebilir Olmak PROFESYONELLİK İSTER... LEED - BREEAM - DGNB - ESTIDAMA PEARL Danışmanlığı • Yeşil Kentsel Dönüşüm • Bina Enerji Modellemesi • Bina Günışığı Modellemesi • Mevcut Binalarda Enerji Etüdü • Test ve Devreye Alma Hizmetleri • Yeşil Finansman Koordinasyonu • Yenilenebilir Enerji Sistemleri • Enerji Verimliliğinin Artırıcı Projelerin Hazırlanması • Proje Finansmanı ve Uygun Maliyetli Kaynak GVP MÜHENDİSLİK MÜŞAVİRLİK İNŞ. TİC. LTD. ŞTİ. Tel: 0216. 672 14 03 • Fax: 0216. 672 14 04 • [email protected] • www.gvpyesilbina.com İÇİNDEKİLER 22 TEMMUZ - AĞUSTOS 2014 YIL 5 • SAYI 26 • FİYATI 10 TL İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. Adına Sahibi İsmail Ceyhan Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İsmail Ceyhan [email protected] Yayın Yönetmeni Sertaç Aytaç [email protected] Yazı İşleri Uğur Doğan [email protected] Kemal Çalışmaz [email protected] 4 Reklam İsmail Öner [email protected] Emine Erol [email protected] 20 Grafik Ömer Duman 22 Abone Reyhan Toydemir [email protected] Tel: 0216 651 78 78 Baskı ve Cilt Altan Basım Ltd. Yüzyıl Matbaacılar Sitesi / Bağcılar Tel: 0212 629 03 74 Yayınlayan İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. Barbaros Mah. Uğur Sok. No: 2/2 34662 Üsküdar / İstanbul Tel: 0216 651 78 78 Fax: 0216 651 78 98 www.yesilbinadergisi.com www.b2bmedya.com [email protected] Fiyatı: 10 TL. © 2014 İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. ISSN: 1307-9204 2 ayda bir yayımlanır. Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır. Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır. 24 HABER GÖRÜŞ / Tarihte Bildiğim İlk Sürdürülebilir Malzeme Önlemleri Noyan Sancar PROJE / Türk Ytong’un Yeni Yatırımı Yeşil Bina Kriterlerine Göre İnşa Ediliyor PERSPEKTİF / Yapı Malzemelerinde ve Yeşil Bina Sektöründe Doğru Bilinen Yanlışlar / Arif Künar 30 ÜRÜN / Airmaster - Havayı Temizleyen Halı 32 RÖPORTAJ / Tepe Betopan Genel Müdürü Özgür Sezginer 34 YEŞİL Bina / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası 64 MAKALE / Enerji Sarfiyatının İzlenmesi, Görselleştirilmesi, Değerlendirilmesi ve Optimize Edilmesi: Enerji Monitoring YAYIN DANIŞMA KURULU Prof. Dr. Birol Kılkış / Başkent Üniv. Makine Müh. Böl. • Prof. Dr. Gül Koçlar Oral / İTÜ Mimarlık Fakültesi • Prof. Dr. Nil Türkeri / İTÜ Mimarlık Fakültesi Doç. Dr. Ayşin Sev / Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi • Doç. Dr. Filiz Şenkal Sezer / Uludağ Üni. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi • Yrd. Doç. Dr. Gülten Manioğlu / İTÜ Mimarlık Fakültesi • Yrd. Doç. Dr. Mehmet Bengü Uluengin / Bahçeşehir Üniversitesi Ali Yıldırım / Koramic • Arif Künar / Ven Esco • Ateş Uğurel / Solarbaba Platformu • Aylin Kalav / Dörken • Ayşe Hasol Erktin / Has Mimarlık • Berkay Somalı / Altensis Binnur Ertuş Şimşek / Onduline • Bora Gülan / Buga Otis Asansör • Can Eren / Schüco • Cemil Yaman / ERKE • Cihan Karamık / Schneider Electric • Cihan Koral Malak / Vitra Çelik Erengezgin / ÇA-BA Tasarım • Derya Çuha / Grundfos • Dündar Yetişener / İMSAD • Ertuğrul Şen / İZODER • Faruk Uçur / Trane Klima • Gencay Tatlıdamak / Hausladen Müh. Hırant Kalataş / Alarko • Hüdai Kara / Metsims ve EPD Türkiye • Hüyesin Bilmaç / İnterfiks • İbrahim Çakmanus / Çakmanus Müh. • Konca Çalkivik / SKD Türkiye M. Tolga Özdemir / GVP • Mehmet Rodop / Akcor • Mehmet Sönmez / ABB • Mehmet Yenilmez / Wilo • Nilay Canbay / Entegre Proje Yön. • Oğuz Kösebay / Omurga Yapı Orhan Turan / ODE • Ömer Moltay / Mimta • Övünç Birecik / Grontmij • Recep Yıldız / PİM Mühendislik • Savaş Güzelküçük / Knauf • Selçuk Şandan / Honeywell Selman Tarmur / Bosch Termoteknik • Serkan Kurnazoğlu / Johnson Controls • Murat Nayal / Siemens • Tolga Öztoprak / Türk Ytong • Tuğçağ Arda Çotuk / Rönesans Gayrimenkul Yatırım • Tunç Korun / Form A.Ş. • Uğur Oktar / ThyssenKrupp Asansör 2 YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 30 32 34 EDİTÖR SERTAÇ AYTAÇ [email protected] TMB Binası ve “Doğru Bilinen Yanlışlar” A ğustos sayımızın önemli bir bölümünü, Building Awards 2014’te “Yılın En İyi Uluslararası Projesi” ödülünü de kazanan, LEED Platinum sertifikası sahibi Türkiye Müteahhitler Birliği binasına ayırdık. Avcı Architects tarafından tasarlanan bina, bütünleşik tasarımın ülkemizdeki en iyi örneklerinden birisi... Binanın tasarımını benzersiz kılan farklı ekolojik unsurlar mevcut. Bu unsurların en önemli olanı da Yeşil Bina teknolojilerini bir adım öteye taşıyan “Termal Labirent” sistemi… Türkiye’de ilk kez TMB binasında kullanılan Termal Labirent, gündüz ve gece arasındaki sıcaklık farkını kullanarak önemli ölçüde enerji tasarrufu sağlıyor. Sistem, yaz aylarında düşük gece ısısını depolayarak gündüz yapının pasif olarak soğutulmasını, kışın YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 ise toprak altının ısısının kullanılarak yapının pasif olarak ısıtılmasını sağlıyor. Termal Labirent’in yanı sıra cephedeki mesh ve chilled-beam (Soğuk Kiriş) sistemleriyle de dikkat çeken projenin tüm detaylarını, başta projenin mimarı Selçuk Avcı, Yeşil Bina danışmanlığını yapan Dr. Duygu Erten, mekanik projenin sahibi Mehmet Okutan, Prof. Dr. Zerrin Yılmaz ve bazı proje paydaşları aracılığıyla sizlere de aktarmaya çalıştık. *** Dergi içeriğindeki diğer bir önemli konuyu ise Arif Künar kaleme aldı: “Yapı Malzemelerinde ve Yeşil Bina Sektöründe Doğru Bilinen Yanlışlar”... Maalesef yalan yanlış iddiaların havada uçuştuğu, ciddi kavram karışıklıklarının yaşandığı, insanların belki kasıtlı belki kasıtsız aldattığı-aldatıldığı, taşların tam yerine oturmadığı bir dönem için tam zamanıydı böyle bir makalenin... Oldukça yararlanacağınızı düşünüyoruz. Bununla birlikte makaleye koşut, ikisi de Yeşil Bina sertifikalı fabrikalarını hayata geçirme sürecinde olan, birisi Türkiye’de ilk EPD belgesini alan, diğeri ise alma sürecini başlatan Türk Ytong ve Tepe Betopan gibi iki örnek yapı malzemesi üreticisinin röportajlarının bu sayıya denk gelmesi, bizler açısından da bir rastlantı oldu. Eminiz sektör kendi içinde, Ytong ve Tepe Betopan gibi firmaların öncülüğünde, zamanla doğru bilinen yanlışların sayısını, yaptıkları işlerle azaltacaktır. Önümüzdeki sayıda görüşmek ümidiyle... 3 HABER Yazıhane Projesinin Güneş Enerjisi Sisteminde Form Solar İmzası Türkiye’nin LEED belgeli ilk HomeOffice projesi Yazıhane’nin güneşten elektrik üreten sistemleri, Form Solar tarafından projelendirildi ve kurulumu yapıldı. Çebi Yapı tarafından inşaası tamamlanan ve E-5 karayoluna çok yakın bir konumda olan Yazıhane Beylikdüzü, 12 ofis, 2 mağaza ve 4 otopark katıyla birlikte toplamda 18 kattan oluşuyor. Türkiye’de yalnızca tarihi eserlerde, çok özel kamu yapılarında ve bazı yüksek katlı binalarda uygulanan Nonlinear Performance Analysis yöntemiyle tasarlanan projede enerji ihtiyacının bir kısmı, çatı üzerine monte edilen ve panel gücü 255 wp olan 176 adet Yingli Solar marka güneş paneliyle sağlanıyor. Ayrıca güneş enerjisi sisteminde toplam gücü 45 kW olan 2 adet 20 kW’lık SMA marka inverter kullanılıyor. Selçuk Belediyesi, Hal Binaları Güneş Enerjisi Sistemi için Form Solar’ı Tercih Etti İzmir’in Selçuk beldesinde inşa edilen hal binalarının güneşten elektrik üreten sistemleri, Form Solar tarafından projelendirildi ve kurulumu yapıldı. Selçuk Belediyesi’nin bölgedeki tarım sektörünü geliştirmek amacıyla uygulamaya soktuğu projeler arasında yer alan “Tarımsal Sanayi Alanı Projesi” kapsa- 4 mında 23 bin metre kare alan üzerine kurulan hal binaları ve sosyal tesisleri, dört bin metre kare kapalı alana sahip iki blok halinde her biri 160 metrekare büyüklüğünde 25 adet iş yerinden oluşuyor. Hal binalarının enerji ihtiyacının bir kısmı güneşten elektrik üreten Yingli Solar marka güneş panelleri ile sağlanıyor. Toplam kurulu gücü 150 kW olan proje Haziran ayı içerisinde tamamlandı. Proje’de toplam gücü 150 kW olan 12 adet 12,500 w’lık Power One marka inverter ve çatı üzerine monte edilen panel gücü 250 wp olan 600 adet Yingli Solar marka güneş paneli kullanıldı. Bahçeşehir Kolejleri, İklimlendirmede Mitsubishi Heavy VRF Klimaları Seçti sek tasarruf imkânı sağlayan ünitelerle, uygulama gerçekleştirilen alanlar daha az enerji kullanımı ile klimatize ediliyor. Form VRF Sistemleri A.Ş.’nin Türkiye’de tek yetkili distribütörü olduğu Mitsubishi Heavy Industries KX serisi VRF klima sistemleri, dayanıklılığı, yüksek enerji verimliliği, sessiz ve her mimariye uygun iç üniteleri ile otel, iş merkezi, rezidans, konut, hastane, okul projelerinde tercih ediliyor. Eclipse Maslak Business’ta da Kullanılıyor Artaş-Bemay İnşaat ortak girişimi, Eclipse Maslak Business projesi ticari alanları ve sosyal tesislerinin ısıtmasoğutma ihtiyacı için Mitsubishi Heavy VRF klima sistemlerini tercih etti. Form VRF Sistemleri San. Tic. A.Ş.’nin Eclipse Maslak Business projesinde gerçekleştirdiği uygulamada 4200 kW’lık ısıtma ve soğutma sistemi için 800 adet kaset tipi iç ünite ve 105 adet dış ünite kullanılıyor. Enerjide yüksek tasarruf imkanı sağlayan üniteler sayesinde projenin ticari alanları ve sosyal tesisleri daha az enerji kullanımı ile klimatize ediliyor. Bahçeşehir Kolejleri, ısıtma-soğutma ihtiyacı için ”Bizim teknolojimiz, sizin yarınlarınız” felsefesi ile hareket eden Mitsubishi Heavy VRF klima sistemlerini tercih etti. Bahçeşehir Koleji Halkalı, Ümraniye, İskenderun, Ankara, Çamlıca, Sancaktepe, Mudanya ve Denizli kolej projelerinde toplamda 4000 kW’lık ısıtma ve soğutma sistemi için 532 adet çeşitli tiplerde (4 yöne üflemeli kaset tip, 4 yöne üflemeli kompakt kaset tip, orta statik basınçlı kanallı tip, yüksek statik basınçlı kanallı tip, duvar tipi, kasetli döşeme tipi, kasetsiz döşeme tipi) iç ünite ve 77 adet dış ünite kullanılıyor. Enerjide yük- YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Türkiye’de İLK’ leri Yapmaktan Mutluyuz! İLK LEED-NC PLATİN SERTİFİKASI İLK LEED-NC KAMU BİNASI PROJESİ İLK LEED-EB GOLD SERTİFİKASI ESER HOLDİNG Merkez Binası TBMM Başkanlık Konutu İLK AYDINLATMA Enerji Performans Sözleşmesi (EPC) İLK SERTİFİKALI EN BÜYÜK PASİF BİNA KAYSERİ PARK AVM VENDEKA-VEN ESCO Genel Müdürlük Binası GAMA HOLDİNG Merkez Binası İLK LEED-NC GOLD HAVALİMANI BİNASI PROJESİ İLK LEED-NC YÜKSEK HIZLI TREN GAR BİNASI PROJESİ İLK AMERİKAN ORDUSU KAMPUSU LEED-NC PROJESİ ÇUKUROVA Uluslararası Havalimanı CLK Ankara YHTG Romanya Askeri Kampus VEN ESCO; USGBC, ÇEDBİK ve SEPEV üyesidir. ► Sürdürülebilir, Enerji Etkin Pasif ve Yeşil Bina-Kampus Danışmanlığı ► Bina Enerji Verimliliği Etüt, Uygulama ve Enerji Yönetimi ► Enerji Mimarlığı, Tasarım ve Mekanik, Aydınlatma Mühendisliği ► Enerji, Pasif Bina, Aydınlatma, Günışığı ve Yenilenebilir Enerji Modellemesi VENESCO Bina Enerji Yönetim Danışmanlık Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ehlibeyt Mah. Ceyhun Atıf Kansu Cad. Gözde Plaza No:130/60 Balgat / Çankaya - ANKARA Tel: +90 (312) 474 14 00-01 • Faks: +90 (312) 474 14 02 • E-Mail: [email protected] • Web: www.venesco.com.tr HABER 6 Schneider Electric’ten “Akıllı Pano” ile 3 Aşamalı Enerji Yönetimi BTM’den “Temiz Üretim” Başarısı Enerji yönetimi uzmanı Schneider Electric, ofis, mağaza ve otel gibi küçük ve orta ölçekli binalarda sürdürülebilir enerji verimliliği sağlamak için tasarladığı Akıllı Pano sistemini müşterilerinin kullanımına sunuyor. Akıllı Pano, “Ölç”, “Bağlan” ve “Tasarruf et” adımlarıyla sürdürülebilir enerji verimliliği sağlıyor. Daha az güç kullanımı ve aynı performans seviyesiyle enerji verimliliği artışı sağlayan Akıllı Pano, günümüzde CO2 emisyonlarını azaltmak için en hızlı ve ekonomik yöntem olarak değerlendiriliyor. 30 ülkede bin pano üreticisi tarafından güvenle seçilen ve enerji verimliliği sağlayan Akıllı Pano hakkında bilgi veren Schneider Electric Alçak Gerilim Ürünleri Pazarlama Müdürü İsmail Gökyar, “Bir binanın enerji kullanımının detaylı bir şekilde analiz edilmesine imkan sunan Akıllı Pano çözümümüz, Avrupa Birliği’nin enerji performansıyla ilgili yönergelerine verilen basit ve etkin bir yanıttır” dedi. İsmail Gökyar “Enerji yönetimi çözümlerine yapacağınız çok az bir yatırımla binanızın işletme maliyetlerini azaltabilirsiniz. Enerji yönetimi sistemleri olmayan tesisler, enerji verimli binalara göre sekiz kat daha fazla enerji kullanırlar. Avrupa Birliği düzenlemelerine göre baktığımızda, enerji izleme sistemleri olmayan binaları işletmek çok daha pahalıya mal olurken bu binaların değer kaybına uğrama riski de oldukça yüksektir. Verimli enerji kullanımı için eksiksiz çözümler sunan küresel bir sağlayıcı olarak Schneider Electric’in portföyünde bulunan enerji yönetimi çözümleri hem yeni hem de mevcut yapılar için tasarlanmıştır ve her iki durumda da maliyet tasarrufu sağlar” şeklinde konuştu. Akıllı Pano’nun topladığı verileri görsel hale getirerek yapılan kolay analizler sonucunda enerji verimliliği sağladığını belirten İsmail Gökyar, kısa sürede ger- İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) tarafından İzmir’de eko-verimliliğin (temiz üretim) geliştirilmesi amacıyla başlatılan pilot proje kapsamında temiz üretim yapılması için çalışmalar başladı. Çevreci yaklaşımları, eko-verimlilik ve sürdürülebilir üretim çalışmalarıyla öncü rol üstlenen BTM, İzmir Eko-Verimlilik projesinin uygulanmasına karar verilen dört firmadan biri oldu. Bölgesel anlamda Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan projede 19 firma arasından seçilen BTM, eko-verimlilik yatırımlarına da hız kazandırdı. BTM Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ürkmez tarafından yapılan açıklamada, BTM’nin bu projede yer almasındaki önemli etkenlerden birinin daha önce temiz üretim alanında yapmış oldukları çalışmalar ve yayınlar olduğu ifade edilerek, İzmir ve Türk sanayisine örnek teşkil etmesi, ekoverimlilikle ilgili güncel ve kapsamlı kaynak olması planlanan projede yer almanın gurur verici olduğu belirtildi. çekleşecek maliyet tasarrufuyla yatırımın geri dönüşünün hızlıca sağlanacağını vurguladı. 3 aşamalı enerji yönetimi “Ölç”, enerji tüketimi ölçümünün otomatize edildiği ilk adım olarak karşımıza çıkıyor. Son 10 yıldır ölçüm, kontrol ve haberleşme yeteneklerini Akıllı Pano’yu üretmek için kullanan Schneider Electric, alçak gerilim pano teknolojisinde köklü değişikliklere imza attı. Geliştirilen teknoloji sayesinde günlük operasyonlar kolaylaşırken, aynı zamanda hataya açık manuel veri toplama sürecinin de ortadan kaldırılması sağlandı. İkinci adım olan “Bağlan”, enerji verisine doğru zamanda güvenli erişim imkanı veren veri kaydedicisi Energy Server Com’X 200 tarafından sağlanıyor. “Tasarruf et” üçüncü adımını uygulamak üzere enerji analizlerine ihtiyaç duyan tesis yöneticileri için StruxureWare Energy Operation hizmetleri, enerji tasarrufu sağlayan ve sürekli enerji verimliliği için gerekli alanları tespit eden kullanıcı dostu bir çözüm sunuyor. Bulut tabanlı bir çözüm olan Energy Operation, hem oldukça uygun maliyetli hem de kullanıcılara kendilerine özel hazırlanmış raporlara enerji hedeflerini gerçekleştirebilmek için bilinçli aksiyonlar almak üzere istedikleri zaman istedikleri yerden ulaşabilme imkanı veriyor. İZKA ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) işbirliğiyle tasarlanan “İzmir Eko-Verimlilik” (Temiz Üretim) programı, eko-verimlilik stratejilerini geliştiren ve uygulayan firmalar için çevreci ve yüksek standartlara uygun ürünlerle yeni pazar fırsatları yakalama imkanı tanıyacak. Son yıllarda sürdürülebilirlik yaklaşımları doğrultusunda oluşturulan eko-verimlilik uygulamaları, firmaların sadece çevre mevzuatlarına uyum ve çevreyi korumaya yönelik ek maliyetler olmaktan çıkarak; hammadde, su ve enerji tüketiminin azaltılması, üretim ve atık bertaraf maliyetlerinin düşürülmesi, atık miktarlarının minimize edilmesi, geri kazanılması gibi çeşitli olanakları da içeriyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 HABER Mitsubishi Electric, Türkiye Pazarındaki Varlığını Güçlendiriyor Mitsubishi Electric Corporation, yerel iştiraki olan Mitsubishi Electric Türkiye A.Ş. ile bu yılın başlarında satın alınan KlimaPlus A.Ş. birleşmesinin tamamlandığını duyurdu. KlimaPlus’ı bünyesine katan Mitsubishi Electric böylece, bölgedeki ve toplam pazardaki payını güçlendirdi. Mitsubishi Electric Türkiye A.Ş., Haziran 2014’ten itibaren, yıllık cirosunun 2015 yılında yaklaşık 270 milyon Türk Lirası olması öngörülen Klima Sistemleri ile Fabrika Otomasyon Sistemleri olarak iki farklı iş kolunda faaliyet gösterecek. Mitsubishi Electric Türkiye A.Ş. Başkanı Masahiro Fujisawa; “Türkiye pazarında bize yeni fırsatlar sağlayacak olan KlimaPlus A.Ş. ile birleşmenin tamamlanması bizim için çok büyük bir adımdır. Geçen yıl güçlü bir büyüme yaşadık. Bu birleşme bizim konumumuzu daha da güçlendirecek ve bölgeye olan bağlılığımızın ve inancımızın da bir göstergesi olacaktır’ dedi. 8 Somuncu Baba İklimlendirme Sistemiyle Doğaya Dost Cami Oldu Somuncu Baba Külliyesi’nin Ek Cami ve Sosyal Tesisler Projesi’nde ziyaretçi sayısındaki artışa cevap vermek ve misafirlerin ziyaretlerini daha rahat bir ortamda gerçekleştirebilmelerini sağlamak amacıyla Mitsubishi Electric Klima Sistemleri’nin Su Soğutmalı VRF Sistemleri kullanıldı. Soğutmada yaklaşık yüzde 55 enerji tasarrufu sağlayan Mitsubishi Electric Su Soğutmalı VRF Sistemler ve projenin tüm mekanik sistemlerinin tasarımı aşamasında da her türlü desteği sağlayan Mitsubishi Electric Klima Sistemleri sayesinde bölgenin doğaya dost cami projesine imza atılmış oldu. Malatya’nın Darende ilçesinde bulunan Somuncu Baba Külliyesi, ek cami ve sosyal tesisleri ile beraber yaklaşık 7 bin metrekare alan üzerine kurulu. Tohma Çayı’nın kıyısında olması nedeniyle projede soğutma sezonu boyunca ortalama 14 derece su sıcaklığına sahip Tohma Çayı suyundan faydalanıldı. Hava soğutmalı sisteme göre ısı atılacak ya da ısı çekilecek ortamdaki su sıcaklığının daha stabil olmasını sağlayan Mitsubishi Electric Su Soğutmalı VRF Sistemler sayesinde soğutmada enerji maliyetleri yaklaşık yüzde 55 oranında azaltıldı. ABB EQ Elektronik Sayaç Ailesi Yenilendi ABB’nin elektronik süzme sayaç ailesi EQ Elektronik Sayaçlar, B serisinin de ürün gamına katılmasıyla daha da güçlenmiş oldu. DIN raya monteli elektrik sayaçları, yüksek performans için tasarlanmış, güvenilir ve hızlı monte edilebilir ürünler. ABB DIN raya monteli sayaçlar ürün ailesi artık çok sayıda model sunuyor: tek fazlı ölçümler için C11, B21, A41 ve A42, üç fazlı ölçümler için C13, B23, B24, A43 ve A44. Sayaçlar özellikle süzme sayaç olarak kullanılmak üzere tasarlanmış ve farklı uygulamalara uygun çeşitli konfigürasyonları mevcut. B serisi EQ sayaçlar tek faz ve üç fazlı ölçümlerde kullanılıyor. B serisi sayaçlar DIN rayına monte ediliyor ve sigorta kutuları gibi küçük panolar veya dağıtım panolarında montaja uygun. B serisi, güvenilir enerji ölçümünün gerektiği ancak pano hacminin kısıtlı olduğu uygulamalarda da kullanılabiliyor. B serisi sayaçlar, pek çok uygulamada ve elektrik tesisatında en çok talep edilen ürün. Ürün menülerinde gezinti ekran altındaki butonlar aracılığıyla kolayca yapılabiliyor. Sayacın enerji tüketimi de 0.8 VA’den daha az B serisi sayaçlardan bilgi, darbe çıkışı veya seri portlar aracılığıyla alınabiliyor. Darbe çıkışı, röle çıkışları şeklinde, ölçülen enerjiyle doğru orantılı olarak darbeler oluşturuyor. Sayaçlar ayrıca dahili seri haberleşme arayüzleri M-Bus veya Modbus RTU (RS-485) ile donatılmış olarak kullanılabiliyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Yapılarda yeşil devir başladı! Yılların deneyimli çimento yonga levha üreticisi yapıları yeşille tanıştırıyor, TepePAN ile yapılar Fibercement’e kavuşuyor. www.betopan.com.tr TepePAN, bir Tepe Betopan ürünüdür. HABER ÇEDBİK, Quasar İstanbul’da Düzenlediği Forumda Yeni Komitelerini Tanıttı Vefa’dan Boya Tesisi Yatırımı Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK), geçtiğimiz aylarda üyeleriyle yaptığı çalıştay sonuçlarını paylaştığı ve komite koordinatörlerin yıllık hedeflerini sunduğu toplantısını, Viatrans A.Ş. - Meydanbey Ortak Girişimi evsahipliğinde Quasar İstanbul’da gerçekleştirdi. ÇEDBİK’in 2007’den itibaren yaptığı çalışmaların kısaca tanıtıldığı toplantıda, 2014 stratejik hedeflerinin yanı sıra ulusal sertifikasyon ve yeşil bina eğitim kılavuzları konularında bilgiler verildi. Toplantıda, çalıştay sürecinde tespit edilen dokuz komitenin başkanları, komitelerinin yapacağı çalışmaları genel hatlarıyla sundu. Sunumların ve ardından gerçekleştirilen kokteyl Vefa, konteyner üretimlerinde kullandığı toz boya tesisini, dünyadaki son teknolojiyi kullanarak 3 milyon TL’lik yatırımla yeniledi. Vefa’nın Dilovası’ndaki üretim üssünde faaliyet geçirilen yeni boya tesisi, en son teknolojiyi kullanan robot sistemi ile konteynerlerdeki boya kalitesini üst seviyeye çıkarıyor. sonrasında yapılan gezi sırasında Viatrans A.Ş.-Meydanbey yetkilileri Quasar İstanbul Projesi inşaatının son durumu ve mimarisi konusunda bilgiler verdi. Soma için Yeşil Okul Projesi ÇEDBİK yetkilileri, Soma Yeşil Okul Projesi kapsamında Manisa Valiliği, Milli Eğitim İl Müdürlüğü ve Soma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nü ziyaret etti. ÇEDBİK Başkanı Dr. Duygu Erten, Soma Yeşil Okul Komitesi Koordinatörü Cemil Yaman ve ÇEDBİK Genel Sekreteri Ahmet Birsel’in katıldığı ziyaretlerde Soma Yeşil Okul Projesi için bazı okullar gezilerek görüş alışverişinde bulunuldu. Ven Esco, ABD Ordusu’nun Romanya Üssü’nün LEED Danışmanlığına Başladı Türkiye’nin ilk LEED Platin Binası ESER Yeşil Binası’nın Yeşil Bina danışmanlığını ve işletmesini, yine GAMA Genel Müdürlük Binası’nın Türkiye’nin ve AB’nin ilk mevcut binalarda LEED-EB Altın sertifikası danışmanlığını yapmış olan Ven Esco, bu kez Zafer İnşaat tarafından, Romanya’da ABD Ordusu için yapılan Askeri Üssün LEED-NC Gümüş sertifikası danışmanlık hizmetine başladı. Firma, böylece yurtdışında ABD Ordusu’nun bir üssüne LEED 10 sertifikası danışmanlığına seçilen ilk Türk danışmanlık şirketi oldu. Ven Esco’dan Aydınlatma Otomasyonu Projeleri Ven Esco, Sağlık Bakanlığı’nın devam eden 10 yeni hastane projesinin aydınlatma otomasyonunun yanı sıra, Ankara’da inşaatı devam eden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TBMM Başkanlık Konutu ve TBMM Ek Binalarının aydınlatma otomasyon projelerinin hazırlanma, uygulama ve devreye alma sürecine başladı. Vefa Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, yeni tesis ve teknoloji yatırımlarına ara vermeden devam ettiklerini belirterek, sektörde bir ilk olan yeni toz boya tesisi ile üretim kapasitelerini artırdıklarını söyledi. Yeni tesisin üretim kapasitesinin ayda 3 bin 150 konteyner olduğunu ifade eden Güner, bu yatırımla birlikte sektör ortalamalarının üzerinde bir boya kalitesine ulaştıklarının altını çizdi. Güner, dünya standartlarında çok daha dayanıklı ve uzun ömürlü ürettikleri yaşam konteynerleri ile Avrupa ve Amerika dahil dünyadaki pazar paylarını da artırmayı hedeflediklerini açıkladı. Güner, “Tesiste, 16 metreye kadar tek parça konteyner malzemeleri konveyörler ile tam otomatik olarak taşınarak 6 eksenli robotlar ile yüksek kalitede boyanıyor. Robotla boyama işlemi sayesinde işçi sağlığı için riskler barındıran boyama işlemi insan gücünden tamamen bağımsız olarak gerçekleşiyor. Böylece işçi sağlığı ve iş güvenliğine de en üst düzeyde özen göstermiş oluyoruz” dedi. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 HABER HABOM Projesi de Çevre Dostu Oluyor Hava ulaşımında dünya merkezi haline dönüşen Türkiye, geçtiğimiz günlerde uçak bakım alanında da bölgesel merkez haline gelecek olan dev bir tesise kavuştu. THY Teknik tarafından Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yaptırılan HABOM projesinin hayata geçmesiyle birlikte aynı zamanda Türk ulaştırma sektörü çevre dostu yeşil bir döneme geçiş yaptı. Altensis’in Yeşil Bina danışmanlığını yaptığı proje, tüm dünyada bu kategoride çevre dostu LEED sertifikasına aday ilk proje olurken, ileri çevre dostu bina sistemleri ile konusunda öncü ve örnek bir proje haline geliyor. İleri çevre dostu sistemler kullanılıyor Altensis Kurucu Ortağı Berkay Somalı projeyle ilgili şu bilgileri veriyor: “Yaklaşık 400 bin metrekarelik kapalı alana sahip proje bünyesinde trijenesrayon, Türkiye’nin en büyük toprak kaynaklı ısı pompası, yağmur suyu ve gri su geri kazanımı gibi ileri çevre dostu bina sistemleri kullanılıyor. Türkiye’de geçtiğimiz yıllarda bir başka ulaştırma yatırımı daha çevrecilik konusunda örnek olmuştu. Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. ve Amerikan menşeli motor üreticisi Pratt&Whitney’in ortaklığıyla İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda kurulan Türk Motor 12 Yeşil İş 2014, İş Dünyasına Yön Verecek Yeşil Otellere İlgi Artıyor Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen 6. Yeşil İş 2014: Sürdürülebilir İş Buluşması, yine yeniliklerle 23-24 Eylül’de Swissotel The Bosphorus’da iş dünyasına yön verecek. İş dünyasının liderlerini, sürdürülebilir iş dünyasının geleceğini şekillendirmek için buluşturacak olan etkinlik, bu yıl “Değişimi Yönetmek” teması ile gerçekleştiriliyor. Yeşil İş 2014: Sürdürülebilir İş Buluşması’nda, gerek Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme politikaları doğrultusunda gerekse uluslararası rekabet nedeni ile Türkiye’de sürdürülebilir iş modellerine dönüşümü hızlı ve ortak değer yaratarak sağlama hedefiyle; iş dünyasının liderleri, sürdürülebilir büyümenin uzmanları, özel sektör, kamu sektörü, sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcileri ve akademisyenler iş modellerini değerlendirecek ve ilham veren fikirler ortaya koyacak. Dünyada yeşil otellerin yüzde 83’ünde müşteri memnuniyeti ve doluluk oranları arttı. Buna paralel yeşil otel yatırımları da genişliyor. Yeşil sertifikalı otellerin oranı 4 yılda yüzde 128 artış gösteriyor. Altensis kurucu ortağı Emre Ilıcalı, çevre dostu turizm yatırımlarına ilginin 4 yılda yüzde 128’den fazla artış gösterdiğine dikkat çekiyor. Emre Ilıcalı sadece yatırımların değil, dünyayı gezmek, dinlenmek ve eğlenmek için seyahate çıkan turistlerin ve küresel anlaşmalar yapan firmaların da yeşil otellere ilgisinin arttığını, yeşil otellerde doluluk oranlarının ve sirkülasyonun daha yüksek olduğunu ifade ediyor. Nitekim çevre dostu otel sahiplerinin yüzde 83’ü müşteri memnuniyetinde artış olduğunu belirtiyor. Emre Ilıcalı, hem turistlerin tercihinin hem de yeşil binalarda uygulanan kriterlerin işletme ve operasyonel maliyetlerini düşürmesinin yeşil otel yatırımlarını tetiklediğini belirtiyor. Geçtiğimiz senelerde de Yeşil İş’in moderatörlüğünü yapan, sürdürülebilir iş dünyasına yön veren liderlerden biri olan The Guardian Gazetesi Sürdürülebilir İş Bölümü Başkanı ve Editörü Jo Confino, bu yıl da moderasyonu ile tartışmalara yön verecek. 23 Danışma Kurulu ve 50’den fazla Çalışma Grubu üyesi ile aylar süren çalışmalar sonucunda bu yıl Yeşil İş’te İş Stratejileri, Enerji, Finans, Tedarik Zinciri Yönetimi, Binalar-Şehirler, Gıda, Karbon ve Su Yönetimi ve Belediyeler konuları en güncel detayları ile gerek ana kulvardaki oturumlarda gerekse paralel kulvarlarda interaktif oturumlar ile iş dünyası ile buluşacak. Merkezi LEED Altın sertifikası ile ödüllendirilmişti. 2010 yılı Ocak ayında faaliyete geçen Türk Motor Merkezi’nin de LEED süreci Altensis tarafından yönetilmiş ve o tarihlerde Altın sertifikalı Türkiye’deki ikinci şirket olmuştu. Türkiye’de kamu yatırımlarında aslan payını alan ulaştırma ve iletişimdeki bu tür büyük projelerin çevre dostu vasıflar taşıması, çevre dostu anlayışın yaygınlaşması açısından çok önemli” YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 HABER Wilo, CoolAct Motor Teknolojisiyle Su Temininde Tasarruflu Çözümler Sunuyor Torun Tower’a LEED Gold Sertifikası Artan su ihtiyacı karşısında, sınırlı ve oldukça değerli olan su kaynaklarının talebi karşılayabilmesi için, bu kaynakların ekonomik olarak kullanılabilmesi gerekiyor. Yerleşim yerlerinde, sanayide ve işletmelerde ortaya çıkan su ihtiyacının tamamı nehirlerden ve kaynaklardan karşılanamıyor. Ayrıca nehir ve kaynak yerlerine uzak olan bölgelerde, su temini de sorun oluşturuyor. Bu nedenle, günümüzde su ihtiyacının karşılanabilmesi için yeraltı kaynaklarına yönelim arttı. İlk olarak yeraltı suyu kaynaklarına ulaşmakta kullanılan santrifüj pompalar, yapıları ve emmedeki dezavantajları nedeniyle, daha derindeki sulardan yararlanma ihtiyacını karşılamadığından derin kuyu dalgıç pompalarının geliştirilmesine sebep oldu. Ayrıca açılan keson kuyulardan emiş yapan santrifüj pompalar, su seviyesinin düşmesi sonucunda kuyuların içerisine indirilir hale geldi. Sondaj tekniğindeki gelişmeler ve borulu kuyuların kullanılabilir hale gelmesi ile derin kuyu dalgıç pompalar su temininde santrifüj pompaların önüne geçti. WILO geniş ürün gamında bulunan derin kuyu dalgıç pompaları ile su temini konusunda müşterilerine hem yeni nesil hem de tasarruflu bir teknoloji olan CoolAct motor teknolojisini sunuyor. CoolAct motor teknolojisi ile dahili aktif soğutma teknolojisine sahip derin kuyu dalgıç Torunlar GYO tarafından Esentepe’de inşa edilen Torun Tower, yüksek çevre dostu performansı ile “LEED Gold Sertifikası”nı alarak bu alandaki iddiasını ispatladı. Lokasyonu, mimarisi ve A Plus olma özelliğiyle ofis anlayışına farklı bir bakış açısı getiren Torun Tower, LEED sertifikasının kriterleri olan sürdürülebilir alanlar, su verimliliği, enerji ve atmosfer, malzeme ve kaynaklar ile iç mekan hava kalitesi alanlarındaki başarılı uygulamaları ile LEED Gold Sertifikası’nın sahibi oldu. Torun Tower, Torunlar GYO’nun İstanbul’daki ilk AVM yatırımı Torium’dan sonra, LEED Gold Sertifikası’nı alan ikinci projesi oldu. Torunlar GYO’nun geçtiğimiz Mayıs ayında açılan ve Türkiye’nin en büyük eğlence, alışveriş ve yaşam merkezi olan Mall of İstanbul projesi de LEED Sertifikası’nı almak için gün sayıyor. pompalarda, soğutma ceketi kullanma ihtiyacı ortadan kalkıyor. Soğutma ceketine ihtiyaç duymayan pompaların çapı küçülüyor ve buna bağlı olarak daha küçük çaplı kuyular açılarak sonuca ulaşılabilmek mümkün oluyor. Daha küçük kurulum çapları, sondaj ve inşaat maliyetlerini düşürüyor. Bu sayede ilk yatırım maliyeti, normal motorlu bir derin kuyu dalgıç pompaya nazaran çok daha düşük oluyor. CoolAct motor teknolojisinin sunmakta olduğu dahili soğutma teknolojisi sayesinde, %25’e varan güç artışı mümkün oluyor. 10”, 12” ve 16” derin kuyu dalgıç pompalarda CoolAct teknolojisi kullanılabilir. Ayrıca KTW (Alman İçme Suyu Standardı) onaylı bir uygulama olan CoolAct motor teknolojisi ve WILO derin kuyu dalgıç pompaları, içme suyu temininde de güvenle kullanılabiliyor. VitrA ve Artema’ya Yeşil Nokta Ödülü Su ve enerji tasarrufuna katkıda bulunan akıllı ürünleriyle bilinçli tüketicilerin tercihi olan VitrA ve Artema, ÇEVKO Vakfı tarafından verilen “Yeşil Nokta Ödülleri” kapsamında, “Büyük Ölçekli Kuruluşlar” kategorisinde teşvik ödülü aldı. VitrA ve Artema markalarının bütünsel sürdürülebilirlik yönetimi sistemi Blue Life için verilen ödül, 18 Haziran’da The Marmara Hotel İstanbul’da gerçekleştirilen törenle takdim edildi. Vakfın sürdürülebilir geri kazanım çalışmalarıyla örtüşen Blue Life; atıkların azaltılması, çevre yönetim sisteminin uygulanması, çevreyle ilgili sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirilmesi, ambalaj tasarım çalışmaları, karbon ayak izinin azaltılması ve sürdürülebilirlikle ilgili çalışmalar gibi kriterlerle değerlendirildi. 14 Alan Mimarlık Rusya’da İlklere İmza Attı Son yıllarda yaptığı “Yeşil Bina danışmanlığı” ile dikkatleri üzerine çeken Alan Mimarlık ve Proje Yönetimi, Rusya Federasyonu’nun ticari binalarını “LEED sertifikası” ile tanıştırdı. Rönesans Pravda İş Merkezi, Alan Mimarlık danışmanlığı ile aldığı LEED GOLD sertifikası sayesinde Rusya Federasyonu’nun ve St. Petersburg şehrinin “ilk LEED GOLD sertifikalı ofis binası” ünvanına sahip oldu. Alan Mimarlık ve Proje Yönetimi, MEBE ONE Khimki Plaza Projesi ile de Moskova’nın LEED GOLD sertifikası alan ilk ofis binasına imza attı. Halen Rusya Federasyonu’nda 3 EBOM, 2 LEED-NC ve 1 LEED-CS projesinin danışmanlık hizmetlerini yürüten Alan Mimarlık ekibi, 2015 yılında bu sayıyı iki katına çıkarmayı hedefliyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 HAVAYI TEMİZLEYEN KARO HALI AIRMASTER® YENİ TASARIMLARIYLA DA HAVAYI TEMİZLEMEYE DEVAM EDİYOR AIRMASTER® Atmos’un çarpıcı dokuyla yapılandırılmış görüntüsü, modern iç mekanlar için mükemmel bir zemin sağlıyor. AIRMASTER® Cosmo zarif bir şekilde verdiği doğallık hissi ile yoğun çalışma alanlarında, sağlıklı ve çağdaş bir ortam yaratıyor. AIRMASTER® Sphere, Modern bir ofis ortamına, sıcaklık ve doku eklemek için, doğal malzemeler ve elementlerden ilham alarak, el yapımı rustik bir his veriyor. AIRMASTER® Oxy organik ve rastgele yapısı ile çağdaş ofis ortam tasarımlarını bir adım öteye taşıyor. AIRMASTER® Blend sunduğu sayısız tasarım olanakları ile yaratıcılığın sağlık ve kaliteyle mükemmel buluşmasını sergiliyor. HABER IRENEC 2014 Yenilenebilir Enerji Konferansı Gerçekleştirildi Avrasya Asansör Fuarı, Eylül’de Düzenlenecek Avrupa Yenilenebilir Enerji Birliği’nin Türkiye Bölümü EUROSOLAR Türkiye tarafından organize edilen IRENEC Uluslararası %100 Yenilenebilir Enerji Konferansı 26-28 Haziran tarihleri arasında İstanbul Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Türk asansör firmalarının ihracatta pazar paylarını artırmayı hedefleyen İstanbul Fuarcılık; Avrasya Asansör, Yürüyen Merdiven Sanayi ve Teknolojileri Fuarı’nı, 25-28 Eylül 2014 tarihleri arasında düzenleyecek. CNR EXPO Yeşilköy’de ilk kez gerçekleştirilecek fuar, Asansör Sanayicileri Federasyonu (ASFED), Tüm Asansör Sanayici ve İş Adamları Derneği (TASİAD) desteğinde yapılacak. Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil ve yurtdışından katılan konuşmacılar, bilgilerini katılımcılarla paylaştılar. Konferansta, “%100 Yenilenebilir Enerji Dünyasında Biyokütlenin Rolü”, “Offshore (Deniz Üstü) Rüzgar Ener- Asansör İstanbul Fuarı Mart 2015’te Konferansın ilk gününde yedi oturum düzenlendi. Oturumlara katılan 27 konuşmacı “Yenilenebilir Enerji” konusunda katılımcıları bilgilendirdi. Açılış oturumu EUROSOLAR Türkiye Genel Sekreteri Sabite Müftigil başkanlığında yapıldı. Oturuma konuşmacı olarak katılan EUROSOLAR Türkiye Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Maltepe Belediye Başkan Yardımcısı Ali Ekber Asker, GENSED Kurucu Başkanı Levent Gülbahar, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Yusuf Yazar, GAP jisi-%100 Yenilenebilir Enerjinin Anahtarı”, “Net Sıfır Enerji Binalar ve Topluluklar: Enerji Depolamanın Rolü ve Potansiyeli”, “Hidrojen Enerjisi Sistemleriyle Yenilenebilir Enerji Olasılıklarını Artırma”, “Yenilenebilir Enerji Geleceği için GEF Desteği” ve “2050’de Sera Gazı Nötr Almanya” konularında sunumlar yapıldı. Konferansta ayrıca “Rüzgar Enerjisinin Gelişimi, Türkiye’de Yasal Mevzuat ve Sürdürülebilirlik” konulu özel bir oturum da yapıldı. Güneş Enerjisi Sektörü İzmir’de Buluşuyor Türkiye’de önemi giderek artan güneş enerjisinin yaygın kullanımında, yenilikçi teknoloji ve uygulamaları konu alacak “SOLARTR 2014”, 19-21 Kasım tarihleri arasında İzmir’de Swissotel Büyük Efes’te gerçekleştirilecek. Ulusal Fotovolatik Teknoloji Platformu 16 (UFTP)’nun evsahipliğinde düzenlenecek “SOLARTR 2014” bilimsel etkinliğinde; uluslararası düzeyde araştırmacıdan sanayiciye, kamudan uygulamacıya tüm paydaşlar biraraya gelerek güneş enerjisini ve sektörün gelişimini değerlendirecek. İnşaat sektörüne sunduğu katma değer, ihracat büyüklüğü ve dış ticaret açığı vermeyen nadir iş kollarından birisi olmasıyla öne çıkan Türk asansör sektörünün dünya ile buluştuğu Asansör İstanbul Fuarı, yeni salonlarıyla büyümeye devam ediyor. 2013 yılında 37 ülkeden 390 katılımcı firmanın yer aldığı fuar, 2015 yılında 26-29 mart tarihlerinde TÜYAP’ta 14. kez düzenlenecek. Renaissance Polat’a “Çevreye Duyarlı Konaklama Belgesi” Renaisance Polat istanbul Hotel, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisi Belgesi” almaya hak kazandı. Yıllarca çevre konusunda yaptığı duyarlı ve başarılı çalışmalarla adından söz ettiren otel, 2010 yılından itibaren co-generation sistemi ile kendi elektriğini ve sıcak suyunu kendisi üretiyor, kullanılmış kağıt, plastik ve yağın geri dönüşümünü sağlıyor, led ampüllerle elektrik tasarrufu yapıyor ve çevrenin korunması yönelik çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşlarıyla ortak projeler hazırlayıp ilköğretim okullarında öğrencilere eğitimler veriyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 HABER B2B Medya Genel Müdürü İsmail Ceyhan’ın İş Hayatındaki 30. Yılını Kutladık B2B Medya Genel Müdürü ve dergilerimizin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İsmail Ceyhan’ın, iş hayatındaki 30. yılını B2B Medya ailesi olarak 5 Ağustos Salı günü Kalamış Marina / Develi Restaurant’ta düzenlediğimiz sürpriz bir etkinlikle kutladık. B2B Medya ekibi olarak Genel Müdürümüz İsmail Ceyhan’a nice 30 yıllar daha dileriz. Capatect Elastik Tuğla, Colin’s Mağazalarında Kullanılacak GÜNDER’den Enerji Bakanlığı’na Ziyaret Filli Boya Yalıtım Capatect’in, Colin’s ile gerçekleştirdiği işbirliği sonucu, yapılarda iç ve dış cephelerin dekorasyonu için kullanılan Capatect Elastik Tuğla, Colin’s firmasının Türkiye, Rusya ve Türki Cumhuriyetlerde bulunan 600’ü aşkın mağazasında kullanılacak. Su buharı geçirme kabiliyeti yüksek olan Capatect Elastik Tuğla, yapıların nefes almasını engellemediği gibi, sağlıklı ve nem tutmayan mekanların da oluşmasını sağlıyor. Ürünün en büyük avantajlarından birisi de ekstra derz uygulamasına gerek olmaması. Kendi yapıştırıcısı aynı zamanda derz dolgusunu oluşturduğundan, derze denk gelen yapıştırıcı ince bir fırça ile düzlenerek uygulama işlemi tamamlanıyor. Böylece işçilikten de tasarruf sağlanıyor. Capatect Elastik Tuğla; Hazan, Kiremit, Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü (GÜNDER) ve yerli fotovoltaik panel üreticileri, sektörün gelişimine yönelik sorun ve önerileri sunmak üzere Enerji Bakanlığı’nı ziyaret etti. Ankara’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nda gerçekleşen toplantıya Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Murat Mertcan, Bakanlık Müşteşar Yardımcısı Dr. Selahattin Çimen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Yusuf Yazar, YEK Daire Başkanı Sabahattin ÖZ, GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Kemal Gani Bayraktar, Başkan Yardımcısı Osman Özberk ve yönetim kurulu üyeleri ile yerli fotovoltaik panel üreticileri katıldı. GÜNDER üyeleri Bakanlığa ilettikleri taleplerinde; güneş enerjisi sektöründe, kamu alımları da dahil olmak üzere yerli üreticinin desteklenmesini istediler. Açık Kiremit, Sahra, Açık Sahra, Tundra ve Kiremit Mix olmak üzere 7 farklı renk ve Flat, Rustik olarak 2 doku alternatifi ile sunuluyor. Kiremit Mix modeli, bir kutuda 3 farklı ton kiremit renginden oluşuyor. Ayrıca köşe dönüşlerinde aynı model ve doku alternatifleri ile üretilen Capatect Elastik Köşe Tuğlalar kullanılıyor. Türk Traktör LEED GOLD Aldı Erke’nin Yeşil Bina Danışmanlığı’nı yaptığı Türk Traktör kampüs projesi, LEED NC sertifikası aldı. Proje, Koç Holding bünyesindeki ilk Yeşil Bina sertifikalı proje oldu. TED Rönesans Koleji Yeşil Bina Sertifikası Aldı Türkiye’deki LEED sertifikasına aday 4 okul projesi arasından LEED GOLD sertifikasını alan ilk okul TED Rönesans Koleji oldu. Projenin LEED danışmanlığı, Erke tarafından yapıldı. 18 “Türkiye’nin Güneşi” Konferansı Münih’te Gerçekleştirildi GÜNDER’in Münih Uluslararası Kongre Merkezi’nde gerçekleştirdiği “Türkiye’nin Güneşi” konferansı, 4 Haziran 2014 tarihinde yapıldı. Konferansa kamu kurumları, yatırımcılar, teknoloji firmaları, finans kuruluşları, üreticiler ve ilgili birçok kurum katıldı. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 GÖRÜŞ Noyan Sancar ÇEDBİK Sertifika Komitesi Başkanı ARUP Proje Yönetimi Danışmanı Tarihte Bildiğim İlk Sürdürülebilir Malzeme Önlemleri M ilattan sonra 2. yüzyılda, şimdiki Estonya, Letonya, Litvanya ve Finlandiya bölgelerindeki gibi Baltık şehir devletleri ve Kuzey Avrupa kıyı şehirleri ilk Avrupa Birliği’ni kurmuşlar... Birliğin adı ise “Hansa League”... Amaçları, güneyde dünya jandarmalığına soyunmuş Roma İmparatorluğu’nun, onların çoğunlukla zor şartlarda deniz ticaretiyle elde ettikleri ve kendi ürettikleri ürünleri çok ucuz fiyata “kapatmalarını” önlemek için kendi aralarında asgari fiyat anlaşması sağlamakmış. Ve de, denizcilikleri için çok önemli olan gemi kerestesi ve reçine malzemesini sağlayan ormanlarını, Romalıların kendi savaş kadırgalarını yapmaları için özensizce kesip tüketmelerini önlemekmiş. 1600 Yıl Sonra Olanlar ise daha Vahimmiş 1700’lü yılların sonlarına doğru, İsviçre’de Sanayi Devrimi ufukta görünmüş... Fakat daha Federal Hükümet bile yokken bağımsız şehir devletleri olan Kantonlar ilk defa bir konu için bir araya gelip anlaşma yapmışlar. Konu ise tüm 20 kantonların kanun çıkarması ve ev yıkılmasının yasaklanmasıymış. Anlaşmanın ve kanunların nedeni ise basit: Yıkılan evlerin yerine yenilerinin yapılması gerekecek ve o zaman da tonlarca kereste tüketilecek. Kereste ve odun tüketimi yüzünden o tarihte, bugün bildiğimiz yemyeşil İsviçre’deki ormanlar tükenme noktasına gelmiş! Sonuç: Bu kanun nedeniyle mecburen ağaç tüketimi azalmış. Ayrıca kantonlar büyük çabalarla ve kampanyalarla çok miktarda ağaç dikmeye başlamışlar. Bu arada iyi talih de onlara yardım etmiş... Kömür madenlerinin keşfedilmesi ve kömür çıkarma teknolojilerinin yeni başlayan Sanayi Devrimi ile gelişmesi sonucunda ağaçların ısınma amaçlı kullanımı azalmış. Böylece geçen yıllar içinde İsviçre dağları tekrar bildiğimiz yemyeşil ve ormanlık durumlarına yeniden dönebilmişler. İsviçre o zamanlardan beri orman işletmeciliğinde hep dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmuş. Bu bağlamda Finlandiya’yı ise zaten hepimiz biliyoruz. Günümüzde dahi konuyu bilmeyene “Sürdürülebilir Kalkınmayı” en kolay özetleyebilmenin yolu, orman yönetimi ve kesilen her ağaç için en az o ağacın yaşı kadar sayıda fidan dikme ilkesini anlatmak değil midir? Not: Bugün bile Hamburg’un amblemine dikkatli bakarsanız kentin orijinal adını görürsünüz: Hansastadt Hamburg! Kaynakça - Tallin, Kenti Tanıtıcı Broşürü, 2007 - Hilton Magazine, İsviçre, 1983 YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 PROJE Türk Ytong’un Yeni Yatırımı Yeşil Bina Kriterlerine Göre İnşa Ediliyor Ürünleri ve üretim prosedürleriyle sürdürülebilirlik konusunda sektöre öncülük eden Türk Ytong’un Çatalca’daki yeni fabrikası da BREEAM standartlarına göre inşa ediliyor. T ürkiye’de Çevresel Ürün Deklarasyonu (Enviromental Product Declaration-EPD)’na sahip ilk marka olan Türk Ytong’un Çatalca’daki yeni fabrikası da BREEAM standartlarına göre inşa ediliyor. Geçen yıl temelleri atılan fabrika 2015’in haziran ayında üretime başlayacak. Yıllık kapasitesi 400 bin metreküp olacak fabrika, dünyanın ilk ve tek Yeşil Bina özelliklerine sahip Ytong fabrikası olacak. Otuz milyon Euro değerindeki Çatalca yatırımı ile Ytong Isı Yalıtım Plağı’nın da üretim kapasitesi beşe katlanacak. Proje, BREEAM International NC 2013-Endüstriyel Binalar kriterleri altında değerlendirilerek GOOD seviyesinde bir sertifika alınması yönünde tasarlanmış. “Hybrid Model” adı verilen üretim modelinin uygulanacağı tesiste, enerji ve su verimliliğine önem verilerek işletme giderleri en aza indirilip, çevresel ve maddi anlamda fayda sağlanırken, aynı zamanda tasarım ve inşaatında dikkat 22 edilen uygulamalar ve malzeme seçimleriyle bina kullanıcıları için de sağlıklı ve konforlu bir ortam sunulacak. Binada kullanılacak su armatürleri belli verimlilikte seçilerek standart binalara oranla yüzde 20’ye varan su verimliliği hedefleniyor. Binalardaki enerji harcayan tüm sistemler, ASHRAE tarafından belirtilen commissioning prosedürlerine uygun olarak denetlenerek devreye alınacak. Gerek montaj, gerek kullanım esnasında, hedeflenen performans kriterlerine uygun olarak çalıştıkları denetlenecek. Bina kapsamında kullanılan aydınlatma ve mekanik sistemleri, enerji verimliliği ön planda tutularak tasarlanmış. Seçilen verimli sistemlerin, yüksek performanslı cam sistemleri ve ısı yalıtımı sayesinde ASHRAE 90.1-2010 standardına göre daha verimli olması hedeflenmiş. Binada her türlü sistemin enerji sarfiyatı, enerji analizörleri ve bina otomasyon sistemi vasıtasıyla gözlem- lenecek. Bu sayede enerji verimliliği hedeflerinin ne ölçüde yakalandığı analiz edilebilecek. Proje kapsamında soğutma sistemlerinde çevre dostu soğutucu akışkanlar tercih edilecek. İnşaat esnasında oluşacak atıkların geri dönüşümüyle ilgili kapsamlı bir atık yönetim planı hazırlanarak uygulamaya konulmuş. Ayrıca bina kullanımında oluşacak geri dönüştürülebilir atıkların toplanması için yeterli alanlar ayrılmış. İç mekanlarda kullanılacak yapı kimyasalları, içeriğindeki VOC (uçucu organik zararlı bileşik) oranları en az olanlarından seçilerek, bu kimyasalların insan sağlığı ve konforu üzerindeki zararlı etkileri en aza indirgenmiş. Bina kullanıcılarının iç yaşam konforu da ön planda tutuluyor. Ofis mahallerine verilen taze hava oranları, uluslararası standartlarda belirtilen değerlerin altında olacak. Isıtma ve aydınlatma sistemlerinde bireysel kontrole önem verilerek hem enerji tasarrufu hem de iç yaşam kalitesinin artırılması hedefleniyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Türk Ytong Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak “2011’de de EPD almıştık” “F irma olarak kuruluşumuzdan beri sürdürülebilirlik konusunda çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Ürünümüz çevreci bir ürün. Üretimde doğal hammaddeler kullanılıyor, enerji verimliliğine dikkat ediliyor. 2008 yılında, hammaddeden üretime, üretimden şantiyeye sevkine, uygulamasına ve en sonunda bina yıkıldıktan sonra atıkların geri dönüşümüne kadar ürünlerimizle ilgili ekolojik bir bilanço açıklamıştık. 2011 yılında da çevresel ürün belgesi EPD’yi almıştık. Sürdürülebilirlik konusunda sektöre öncü olmak gibi bir kültürümüz var. Bu doğrultuda, EPD belgesinden sonra bir Yeşil Bina sertifikasının alınmasının, sürdürülebilirlik kültürümüze katkı sağlayacağını düşündük. Zaten projemizi çevreci kriterlerle tasarlıyorduk. Sertifikayla da bunu belgelendirmiş olacağız.” Hem gazbetonun hem Ytong’un pazar payı artıyor “Ytong, Türk inşaat sektöründe 50 yılı geride bırakmış ve Türkiye’de beş fabrikayla hizmet veren bir firma. Pendik’teki ilk fabrikamız 1963 yılında kurulmuştu. Ardından Tekirdağ, Gaziantep, Antalya ve son olarak da 2008 yılında Bilecik fabrikasını devreye soktuk. Bugün bu beş fabrikamızla iki milyon metreküpe yakın bir kapasiteyle hizmet veriyoruz. Türkiye’de gerek enerji verimliliği bilincinin artması, gerekse ürünlerimizin sağladığı diğer avantajlar sayesinde hem gazbetonun kullanımı, hem de Ytong’un pazar payı artıyor. Son yıllarda kapasitemizin üzerinde bir taleple karşılaşmaya başladık. Dolayısıyla yeni bir yatırıma ihtiyaç duyuyorduk. Geçtiğimiz yıl Kasım ayında temellerini attığımız Çatalca’daki yeni fabrikamız, planlamalarımıza göre 2015 yılında faaliyete geçecek. Başlangıç kapasitesi 400 bin metreküp olacak YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Çatalca fabrikamızda en yeni üretim teknolojilerini kullanacağız. Fabrikanın diğer bir özelliği de yalıtım plağı üretiminde kapasitemizi beş kat artıracak olması...” Enerji ve su verimliliği konusunda çalışıyoruz “Fabrikanın yaklaşık 20 bin metrekare kapalı alanı var. İnşaatı da kendi bünyemizdeki bir ekip koordine ediyor. Çatalca fabrikamız, gazbeton üretiminde en yeni üretim teknolojilerinin kullanıldığı bir üretim tesisi olacak. Örneğin üretimimizde önemli bir yeri bulunan otoklavlar için yeni tesisimizde son derece farklı bir sistem kullanılacak. Bu yeni sistem, çok daha verimli bir çalışma imkanı sağlıyor. Bunun yanı sıra tüm ayırma hatlarında ve ambalajlamada da en yeni teknolojileri kullanacağız. Ambalajlamada, mevcut fabrikalarımızda kullanılan shrinkleme sistemini de değiştiriyoruz. Mevcut sistemde ambalaj ısıtılarak yapılıyor, yeni sistemde ise esnek shrinklemeye geçiyoruz. Bu sayede ambalajlama sırasındaki enerji ihtiyacını da ortadan kaldırmış olacağız. Yeni tesisimizin her aşamasında, enerjiyi nasıl daha verimli kullanacağımız konusunda çalışmalar yapıyoruz. Enerjinin yanı sıra su verimliliği ve atıkların minimuma indirilmesi konusunda da çalışmalar yürütüyoruz. Yani Ytong olarak kuruluşumuzdan beri ürünlerimizle öncülük ettiğimiz çevreci konsepti, yeni fabrikamıza da taşıyoruz.” 23 PERSPEKTİF Arif Künar VEN ESCO Genel Müdürü Yapı Malzemelerinde ve Yeşil Bina Sektöründe Doğru Bilinen Yanlışlar... Türkiye’de Yeşil Bina sektörü ve buna bağlı olarak yapı malzemeleri hızla gelişiyor. Yapı malzemelerinde temiz üretim ve sürdürülebilirlik çalışmaları yavaş yavaş gündeme oturuyor. “Yeşil Bina DeğerlendirmeSertifikasyon Sistemleri”, bu tür ürünlere talep yaratıyor, alımlarda öncelik sebebi yapıyor. Peki yapı malzemelerinin sürdürülebilirliği nasıl sağlanmalıdır? Bu yazı, tamamen sektördeki bilgi kirliliğinin, yanlış bilgilendirmenin önüne geçmek ve üretici firmaları geç olmadan doğru yolda zaman harcamaları ve sınırlı kaynakların doğru kullanılmasını sağlamak için kaleme alındı. Ürüne LEED Belgesi L EED, Amerika’da geliştirilen bir Yeşil Bina değerlendirme sertifika sistemidir. Yapı malzemelerini değerlendirmez, fakat sürdürülebilirliğini-çevre dostu olduğunu kanıtlayabilen ürünlere ilave puan imkanı sağlar. Türkiye’de kriterleri kolay olduğundan en yaygın olan LEED değerlendirme sisteminde ürünlerden puan almak, üreticinin inşaat sahasına olan yakınlığının bildirimi ile sağlanabiliyordu. Bu mesafe 500 mil, yani 800 km üzerinde olarak verilmiş! Zaten Türkiye’nin neresinde olursanız olun, ürünleriniz sür- 24 dürülebilir ve-veya yerel ürün oluyor! Bu, bir Amerikan sertifika sisteminin, hiçbir uyarlama yapılmadan Türkiye’de olduğu gibi kullanılmasının getirdiği eksikliklerin en basit örneğidir. Türkiye gerçeklerini yansıtan, daha doğru, sürdürülebilir yerelulusal bir bina değerlendirme sistemi ihtiyacı çok açıktır ve bu konuda başta ÇEDBİK ve TSE olmak üzere çalışmalar devam etmektedir. LEED, kabul edilen ve Haziran 2015’te başlayacak olan yeni versiyonunda, malzeme konusunu ISO 14040/44 standardında tanımlı; “Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (YDD)” ile yapılan “Çevresel Ürün Beyanları (EPD)” ile çözmeye çalışmıştır. Adı Çevreci ya da Yeşil Olan Bir Sitede Yayınlanan Ürün “Çevreci”dir H er konuda olduğu gibi yeşil malzeme konusunda da bazı kerameti kendinden menkul web siteleri ortaya çıkarak, belirli bir bedel karşılığı ürününüzü sitede yayınlamakta ve “yeşil” yapmaktadır. Daha da tehlikelisi, bazı internet siteleri hiç bir temele dayanmayan ve YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 PERSPEKTİF şeffaf olmayan değerlendirmeyle ürününüze “Çevre Dostu” etiketi vermektedir. Bu etiketlerin uluslararası hiçbir geçerliliği ve pazarlama değeri yoktur. Ürünlerin çevresel performansı, bilimsel verilere dayalı YDD standartları çerçevesinde yapılmalıdır. Bu tür internet sitelerinde yer almak, kısa vadede kazançlı gibi görünse de şeffaf olmadıklarından uzun vadede marka imajını zedelemektedirler. Bilimsel temellere dayanmayan ve uluslararası kabul görmeyen sistemler malzeme sektörüne zarar vermekte, evrensel-talep edilen sistemlere geçişte vakit kaybına sebep olmakta ve sektörün rekabet gücünü azaltmaktadır. Ürün, Doğal Hammaddelerden Yapılıyor; O Nedenle Sürdürülebilirdir! P iyasada doğal hammaddelerden üretilen birçok ürün var. Örneğin tuğla, seramik, cam ve benzerleri gibi birçok 26 yapı ürünü doğal kaynaklardan üretiliyor. Durumun böyle olması, bu ürünlerin sürdürülebilir ya da çevre dostu olduklarını göstermez. Çünkü bu ürünlerin üretiminde yoğun enerji kullanımı söz konusu olabilmektedir. Bu da iklim değişikliğine sebep olan karbon emisyonlarını artırmaktadır. O nedenle yapı malzemesinin, hammaddeden üretim ve bertaraf süreçlerine kadar bütün aşamalarının irdelendiği, “Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi” bilimsel yaklaşımının uygulanması gerekmektedir. O zaman yapı malzemeleri üreticileri, ürünlerinin sürdürülebilirliğini nasıl ispat edecek ve güvenilirliğini nasıl sağlacaklar? Aslında bu sorunun cevabını uluslararası standartlara, Avrupa’daki yasal çerçeveye ve pazar gelişmelerine bakarak cevaplayabiliriz. Uluslararası Standardizasyon Örgütü (International Organization for Standardization, ISO) 1990’lı yıllarda çevre etiketleri ile ilgili bir dizi standartlar geliştirmiştir: • ISO 14020: Tüm çevre etiketlerini içeren rehber • ISO 14021 Tip II: Kendinden beyanlı çevre etiketleri (genellikle sadece bir nitelik içeren, bazen bir şirketin çevre amblemi gibi) • ISO 14024 Tip I: Çevresel açıdan önderlik eden, hemen hemen çoğunun üçüncü parti amblemi tarafından ifade edildiği çevresel etiketler • ISO 14025 Tip III: Detaylı ürün ve ürünle ilgili çevresel etkileri içeren çevresel beyanlar. ISO 14021 Tip II etiketleri, sadece üreticilerin kendi beyanlarını içermektedirler. Uluslararası pazarlarda sorgulandıklarından, Türkiye’de de kendinden beyanlı “Tip II” türü etiketlere olan ilgi gün geçtikçe azalmaktadır. ISO 14024 Tip I etiketleri, önceden belirlenen kıstaslara uyumluluk sağlayarak etiketleme yoluna gittiklerinden, çevresel açıdan tercih edilen ürünler için pazar avantajı yaratmaktadır. Türkiye’nin de gündeminde olan “AB Eko etiketi (EU Ecolabel)”, “İsveç Beyaz Kuğu (White Swan)” ve “Alman Mavi Melek (Blue YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 PERSPEKTİF Angel)” etiketleri; “ISO 14024 Tip I” çevre etiketleme sistemi dahilinde tanımlanırlar. ISO 14025 Tip III olarak tanımlanan “Çevresel Ürün Beyanları (EPD)”, bir ürünün veya sistemin çevresel etki değerlendirmesini; ISO 14025’te tanımlanan ve ISO 14040/44 serisi “Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi” standartlarına uygun olarak sağlayan bir etiketleme olarak bilinir. EPD’ler, hammaddenin doğadan elde edilmesi, ürünün üretimi ve yaşam sonu bertarafına kadar olan tüm süreçlerin şeffaf ve sayısal olarak bilimsel bir yaklaşımla değerlendirildiği ve ürünün çevre performansının belirli etki kategorilerine göre hesaplandığı çalışmalardır. Türkiye’de, özellikle yapı ürünleri sektöründen ilginin olduğu bu etiketleme türü; yapı ürünleri harici ürünler için de elde edilebilmektedir. Daha çok firmalar arası ticarette kullanılan bir etiketleme türü olarak bilinmektedirler. “Avrupa Komisyonu Sürdürülebilir Tüketim, Üretim ve Sürdürülebilir Sanayi Politikası (SCP/SIP) Eylem Planı ” direktifinde, üretimin yanında bir o kadar önemli olan sürdürülebilir tüketimde nihai tüketiciyi bilgilendirmek için geliştirilen etiketlerin kirliliğine (fazlalığı) atıfta bulunmuş ve bu amaçla “AB Eko etiketi” etiketini geliştirmiştir. Amacı sadece tek etiket ile müşteriye güven vermek ve sürdürülebilir satın almayı teşvik etmektir. Tüm inşaat malzemelerini kapsamasa da ahşap ve halı zemin kaplamaları, sert kaplamalar (doğal ve aglomere taşlar, mermer, mozaik, seramik karolar ve kiremitler) boya ve vernikler, ahşap mobilyalar, ısı pompaları ve ampuller gibi bazı yapı ürün grupları için “AB Eko-Etiketi” alınabilmektedir. Yapı malzemelerinin tümünde alınabilen etiketin adı, “Avrupa Yapı Malzemeleri Üreticileri Birliği (ECO Platform)”, “Avrupa Yapı Malzemeleri Direktifi”, “Avrupa Standartları Enstitüsü (CEN/TC 28 350)”, LEED, BREEAM ve DGNB gibi birçok önde gelen Yeşil Bina sertifikasyon sistemlerinin kabul ettiği EPD belgeleridir. EPD belgeleri birçok Avrupa ülkesinden alınabildiği gibi, Türkiye’de “EPD Türkiye” kanalıyla verilmektedir. “The International EPD System” ofisi olarak kurulan EPD Türkiye, sadece uluslararası geçerli EPD belgelerini ücretsiz olarak internet sitesinde yayınlamakta, mimar ve mühendislerin sürdürülebilir malzeme seçimi için tek adresi olmaktadır. “Avrupa Yapı Malzemeleri Üreticileri Birliği” tarafından kurulan “ECO Platform”un ana amacı da üyelerini EN 15804 normuna uyumlu EPD konusunda bilinçlendirmek ve EPD belgelendirmesinin bir ticari bariyer oluşturmasının önüne geçmektir. Yeni değişen “Avrupa Yapı Malzemeleri Yönetmeliği CE” işareti gerekliliklerine, “EPD Belgesi”ni de ilave etmiştir. Bütün bu gelişmeler olurken, yapı malzemeleri üreticilerinin sürdürülebilirliği başka etiket, oluşum, internet sitesi gibi yerlerde aramaları hem zaman kaybı hem de kazanç kaybı olacaktır. LEED Eğitimine Katılan LEED Associate Sertifikası Alabilir A yrıca sektörde “Sosyal Sorumluluk Projesi” olarak kurguladıklarını iddia ederek LEED eğitimleri verenler, bunu tamamen ticari amaçlarla yapıp, kar gütmeyen ve Türkiye’de USGBC’nin yetkili kuruluşu ÇEDBİK’in LEED eğitimlerine karşı haksız rekabet yaratmaktadır. Ayrıca eğitim sonunda katılımcılar sanki LEED Associate sertifikası alıyormuş gibi bir algı yanılması yaratılmaktadır. Halbuki LEED akreditasyonları sadece USGBC’nin sınavları geçilerek alınabilir. Aynı şekilde USGBC’ye üye olmak isteyen şirketler, gereken ücreti vererek üye olabildiği halde bazı şirketler sanki kendileri USGBC tarafından seçilmiş şeklinde yanlış haber yapmaktadırlar. USGBC yalnızca Yönetim Kuruluna girecek şirketleri seçer. Kamu Binaları ve Hastanelerde LEED Sertifikası Zorunluluğu Y eni yapılanan bazı kamu binalarının teknik şartnamelerinde ve 200 yatak üzeri kamu hastane şartnamelerinde ve sözleşmelerinde yer alan sadece bir cümle ile “LEED Sertifikası alınacaktır” ibaresi yaygınlaşmaktadır. Ancak, iyi gibi görünse de maalesef şimdilik çok yanlıştır. Müteahhidin başta sertifika sürecine dair hiçbir bilgisi olmadan, bu konuda en başta proje aşamasında zorunlu olan kriterler için gerekebilecek proje-danışmanlık-ürün-sistem-sertifika bedeli vb. satın alma farkı almadan yapılan ihale sonucunda sadece LEED sertifikası alınması zorunluluğu, sonradan “traji-komik” uygulamalara, göstermelik sonuçlara sebep olabilmektedir. En azından yerli-ulusal bir sertifika sistemi oluşunca, LEED yerine yeni ulusal sertifikanın, en başta ihalenin hem teknik hem de idari şartname sürecinde belirtilmesi çok daha doğru, sürdürülebilir ve uygulanabilir olacaktır. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 ÜRÜN DESSO Airmaster ® Havayı Temizleyen Karo Halı S oluduğumuz havanın sağlığımız üzerinde çok önemli bir etkisi bulunuyor. Küçük partikül (PM 10, PM2,5) ve tozlar alerjinin yanı sıra daha ciddi pek çok rahatsızlığa sebep oluyor. Bu rahatsızlıklar ilerlediği takdirde kalp ve akciğer rahatsızlıklarına dönüşebiliyor. İç mekân hava kalitesini artırmak için inovasyon kullanan DESSO, Airmaster Karo Halı Sistemi’ni geliştirdi. Airmaster, tozları tutarak daha temiz hava solumamızı sağlayan bir sistem. DESSO patentli bu teknoloji ile sert zeminlere göre 8 kat, standart halılara göre de 4 kat daha fazla toz ve partikül halı yüzeyinde tutuluyor. Bu teknoloji, tutulan tozların tekrar ortama verilmemesini ve elektrikli süpürge ile çok kolay alınmasını sağlıyor. Airmaster ofisler, eğitim ve sağlık kurumlarında kullanılmak üzere tasarlanmış. Airmaster iç mekan hava temizliği konusunda uzman, bağımsız Alman GUI Enstitüsü tarafından “Gold/Altın” derecesi ile sertifikalandırılmış. Hava kalitesinin yüksek özellikli bir halı yardımıyla iyileştiği ve sağlığa zararlı, solunuma olumsuz etkisi olan parçacık miktarının ciddi oranda azaldığı, pek çok kamu ve özel araştırma kuruluşu tarafından kanıtlanmış. Airmaster ve diğer DESSO Karo/Rulo halıları hakkında detaylı bilgi için: www.petratr.com 30 YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 RÖPORTAJ Tepe Betopan Genel Müdürü Özgür Sezginer: “Yeni Fabrikamız Yeşil Bina Kriterlerine Göre İnşa Edildi” Tepe Betopan’ın Ankara’daki yeni fabrikası LEED “Altın” kriterlerine göre inşa edildi. Ürettiği levhaların “Çevresel Ürün Beyanı” (EPD) sertifikasyonu çalışmalarını da başlatan firmadaki bu önemli sürdürülebilir gelişmelerle ilgili Tepe Betopan Genel Müdürü Özgür Sezginer’den bilgiler aldık... Yeşil Bina: Yeni yatırımınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Özgür Sezginer: Toplam 65 dönüm arazi, 35 bin metrekare kapalı alana kurulan ve en son fibercement üretim teknolojisine sahip olan, 30 milyon dolarlık yatırımla Ankara 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde inşa edilen yeni tesisimiz 32 hem çimentolu yonga levha hem de fibercement levha üretebilen Türkiye’de tek, dünyada ise sayılı ve önemli tesisten birisi olacak. Yeni fabrikamız yapım aşamasından itibaren Amerikan Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından geliştirilen LEED sertifikası kriterlerine göre tasarlandı. Gün geçtikçe artan su ve enerji sıkıntıları nedeniyle içinde yaşadığımız dünyaya ve gelecek nesillere olan sorumluluğumuzun bilincinde, sürdürülebilir bir anlayışla hareket etmeye çalışıyoruz. Yeşil Bina: Yeni fabrikanızda sürdürülebilirlik anlamında ne tür çalışmalar yaptınız? Özgür Sezginer: Binada doğal hava- YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 landırmadan en üst seviyede faydalanıldı. Böylece hem enerji tasarrufu sağlanarak çevre koruması hem de bina içi yaşam konforunun artırılması hedefleniyor. Yaşam alanlarında gün ışığından en üst seviyede faydalanılıyor. Binadaki yaşam alanlarında uygun aydınlatma ve termal kontrolü çeşitli kullanım amaçlarına göre düzenlendi ve tasarlandı. Böylece çalışanların konforunun artırılması amaçlanıyor. Yerel ağaçlarla bitkilendirme yapılarak hiç sulama gerektirmeyen peyzaj alanları yaratıldı ve saha alanının yüzde 20’sinde yeşillendirme yapılacak ve yayalar için açık alanlar düzenlenecek. Tüm katlara ve tüm bağımsız alanlara geri dönüşüm atık kutuları yerleştirilerek, malzemeler kaynağında ayrılıp, geri dönüşüme gönderilecek. Rezervuarlar ve pisuvarlar WEc2 kredisine uygun olarak seçildi. Böylece şebeke suyu kullanımı en az yüzde 45 oranında azaltıldı. Bina içinde sigara içmenin yasak olmasının yanı sıra dış mekânlarda da girişlerden en az 8 metre uzaklıktaki belirlenen alanlarda sigara içilebilecek. Tüm personelin kullanımına açık olmakla birlikte bisiklet kullanımını teşvik etmek amacıyla binada bisiklet park alanları ve duş alanlarının oluşturulması düşünülüyor. Çevreye daha az zararlı düşük emisyonlu araçların kullanımını teşvik etmek amacıyla özel park yerleri ayrılması planlanıyor. Yeşil Bina: Tepe Betopan ve ürünleriniz hakkında kısa bir bilgi alabilir miyiz? Özgür Sezginer: Ankara Beytepe’de 1984 yılında kurularak ilk çimentolu yonga levha üretimini Betopan tescilli markasıyla başlatan firmamız, 2001 yılında ise Arhavi’de kurulu bulunan diğer çimentolu yonga levha fabrikasını satın alarak Türkiye’deki tek üretici konumuna gelmişti. 2008 yılında tüm fabrikalarımızı Ankara/ Bilkent’teki tesisimizin çatısı altında birleştirerek dünyanın sayılı üreticilerinden biri olduk. Tepe Betopan 1984 yılında YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 çimentolu yonga levhayı ilk ürettiğinde Türkiye’de hiç olmayan ithal ikamesi bir ürün olarak sektörde yerini almıştı. 8, 10 ve 12 mm kalınlıklar arasındaki ürünler Türkiye’de söylem olarak yeni ortaya çıkan kuru duvar sistemlerde 1984’lerden itibaren kullanılmaya başlandı. Daha kalın üretilen ürünlerimiz ise döşeme ürünü olarak çok sık kullanılarak sektöre katkı sağlamıştı. Giydirme cephe sektörüne ise başta Taşonit ve Yalıpan ürünleriyle 2000’li yılların başında giren firmamız, bu anlamda Türkiye’de kendisinden sonra üretilen çimento esaslı ürünlere doku ve detay olarak örnek oldu. Tepe Betopan® cephe kaplama sistemleri, yurtiçi ve yurtdışında üniversiteler, yurtlar, okullar, altgeçitler, spor salonları, idari binalar, hizmet binaları gibi kamu yapıları başta olmak üzere oteller, iş merkezleri, AVM’ler, rezidanslar, çok katlı konut projeleri ve villalar gibi pek çok prestijli projede yer alıyor. Düz ve desenli levhalar olmak üzere şu anda üretimini yaptığımız toplamda dokuz ürünümüz bulunuyor. Başta prefabrik sektörüne hizmet amaçlı üretilen Betopan, Betopanplus şu anda yapılarda temelden çatıya çok çeşitli kullanım alanlarında uygulanıyor. Bunun yanı sıra yapılan Ar-Ge çalışmaları sonucunda dış cephede gerek birçok avantajı, gerekse verdiği estetik görüntü sayesinde tercih sebebi olan ahşap dokulu Yalıpan, taş dokulu Taşonit, çizgisel dekoratif dokulu Monolin, Fugalin, Frapan, kesme taş dokulu Tuğpan, tuğla desenli Tuğlapan ile de sektöre hizmet veriyoruz. Ayrıca şu sıralar deneme üretimine başladığımız yeni fibercement ürünümüz TepePAN ile de hem fibercementi hem Betopan’ı üreten Türkiye ve yakın coğrafyada tek, dünyada ise sayılı üreticiler arasında olmanın gururunu yaşıyoruz. YEŞİL BİNA: Çimentolu yonga levhaların diğer alternatif cephe malzemelerine göre avantajları nelerdir? Özgür Sezginer: Çimentolu yonga levhanın muadillerine göre avantajı, hem çimentonun hem de ahşabın yararlarını bünyesinde barındırmasıdır. Hafifliğini, elastikiyetini, işlenebilirliğini ahşaptan; suya, rutubete dayanımını, yanmaya, çürümeye karşı direncini de çimentodan alıyor ve kullanıcılara üstün yapısal özellikler sunuyor. Doku derinliği fazladır ve sağlığa zararlı hiçbir madde içermiyor. Mükemmel ses ve ısı yalıtımı sağlıyor. Montajı da hızlı ve kolay. 33 Proje Künyesi YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası İşveren: Türkiye Müteahhitler Birliği Mimari Tasarım: Avcı Architects Sürdürülebilirlik Danışmanı: Atelier Ten İç Mekan Tasarımı: Avcı Architects Peyzaj Tasarımı: Arzu Nuhoğlu Peyzaj Yerel Mimar: Tek Mimarlık Ana Yüklenici Firma: Mesa Mesken Sanayii Mekanik Proje: Okutan Mühendislik Elektrik Proje: Yurdakul Elektrik Yangın Güvenliği: Karina Tasarım Akustik Projeleri: Mezzo Tasarım LEED Danışmanı: TURKECO İnşaat ve Enerji Lokasyon: Ankara Arsa Alanı: 1295 m2 İnşaat Alanı: 7138 m2 LEED Platinum Sertifikalı Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Avcı Architects tarafından tasarlanan Ankara’daki Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) binası, Building Awards 2014’te “Yılın En İyi Uluslararası Projesi” ödülünün ardından LEED Platinum Sertifikası’nın da sahibi oldu. Bina, Türkiye’de “Bütünleşik Tasarımın” da en iyi örneklerinden birisi olarak gösteriliyor A vcı Architects tarafından tasarlanan Ankara’daki Türkiye Müteahitler Birliği (TMB) binası geçtiğimiz aylarda İngiltere’nin en prestijli mimarlık ödüllerinden biri olan Building Awards 2014’te “Yılın En İyi Uluslararası Projesi” ödülüne layık görülmüştü. Yarışma jürisi, TMB binasını, “üstün entegre tasarım anlayışı” ve “mimarlık ve inşaat sektörlerinde eşik yükselten yaklaşımı” nedeniyle ödüle değer bulmuştu. Bina, 34 haziran ayında da en yüksek LEED kategorisi olan LEED Platinum Sertifikası’nın sahibi oldu. Böylece Türkiye’de ilk kez bir sivil toplum örgütü (TMB) kendi binasına yeşil sertifika aldı. LEED Platinum sertifikasyon koordinasyonu ve süreç yönetimi, dünyada LEED’i veren kurumun yönetim kurulu olan USGBC’ye seçilen ilk uluslararası şirket olan ve Dr. Duygu Erten’in kurduğu TURKECO tarafından gerçekleştirildi. Binanın, Avcı Architects imzalı tasa- rımınının Sürdürülebilirlik Danışmanlığı’nı ise Londra merkezli danışmanlık firması Atelier Ten yaptı. Türkiye Müteahhitler Birliği Binası, Okutan Mühendislik’in kurucusu, Mekanik Tesisat Uzmanı Mehmet Okutan ile yapılan işbirliği sayesinde bünyesindeki çok çeşitli ekolojik uygulamalar ile standart binalara oranla yüzde elliye yakın enerji tasarrufu sağlıyor ve bu nitelikleriyle de Türk inşaat sektörüne öncülük ediyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Türkiye Müteahhitler Birliği’nin Ankara Çankaya’daki yeni genel merkez binası için düzenlediği davetli proje yarışmasında birinci seçilerek inşa edilen binanın Avcı Architects imzalı tasarımını benzersiz kılan en önemli unsurlardan biri, Yeşil Bina teknolojilerini bir adım öteye taşıyan “Termal Labirent” sisteminin Türkiye’de ilk kez bu projede kullanılmış olması. Proje, toprak zeminin belli bir derinliğinde yıl boyu sabit olan sıcaklığı kullanarak ısıtma ve soğutmadaki enerji tüketimini minimize eden labirent sistem başta olmak üzere, bünyesindeki farklı sürdürülebilir çözümler barındırıyor. Türkiye Müteahhitler Birliği’nin 60. kuruluş yıldönümünde ana yüklenici olan MESA’nın titiz üretim süreci ve yüksek inşaat kalitesiyle hayata geçirilen ve Türkiye’de Yeşil Bina kategorisinde benzersiz teknolojilerle inşa edilerek bir örnek proje haline gelen TMB Genel Merkez Binası, mimar ve işveren uyumunun da Türkiye’deki başarılı örneklerinden birisi. TMB BİNASI’NIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KRİTERLERİ Entegre Tasarım soğutulmasını, kışın ise toprak altının öz ısısının kullanılarak yapının pasif olarak ısıtılmasını sağlıyor. MESH Sistemi Binanın cephesinde kullanılan ve paslanmaz çelik malzemeden üretilen mesh (ağ) sistemi, güneşe açık yüzeylerde aşırı ısınmayı önlüyor ve binanın aldığı gün ışığını optimize ediyor. Mekanik Sistemler Binada kütlesel ısıtma ve soğutma sağlayan betonarme döşeme içi borular, bina iklimlendirmesinde enerji tasarrufu sağlayan “chilled-beam” (soğuk kiriş) sistemi, su tasarrufu sağlayan vitrifiye elemanları, sıcak su sağlanmasında kullanılan güneş kolektörleri, bahçe sulamasında ve tuvaletlerde kullanılmak üzere yağmur suyunun toplanması gibi ekolojik sistemler yer alıyor. Elektrik Sistemleri Yapının enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 5’i bina çatısına yerleştirilen fotovoltaik panellerle karşılanıyor. Binada yer alan enerji tasarruflu LED aydınlatmalar, Proje, tasarım çalışmaları kapsamında tüm disiplinlerin mimar tarafından koordine edildiği, etütlerin, Ar-Ge çalışmalarının yapılarak, Türkiye’deki inşaat ve malzeme sektörünün gelişimine katkıda bulunan ve yerel malzemelerin kullanımını teşvik eden bir “entegre tasarım” örneği. Termal Labirent LEED Platinum sertifikası alan yapının en dikkat çeken özelliklerinden biri olan termal labirent sistemi, Ankara’nın tipik iklim özelliği olan gündüz ve gece arasındaki sıcaklık farkını kullanarak önemli ölçüde enerji tasarrufu sağlıyor. Termal labirent yaz aylarında düşük gece ısısını depolayarak, gündüz yapının pasif olarak YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 35 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası binanın fiziksel durumunu kontrol altında tutan otomasyon sistemi, gün ışığına ve harekete duyarlı aydınlatma seviye otomasyonu ve gökyüzünde ışık kirliliğini azaltan dış aydınlatma tasarımı binanın önemli ekolojik unsurlarını oluşturuyor. sel bir yaklaşım elde ediliyor. Sulama gerektirmeyen bitkilerin kullanıldığı yeşil çatı sistemi su tasarrufu sağlarken, yaz aylarında binanın ısınma gereksinimini azaltarak enerji tasarrufuna da katkıda bulunuyor. Çevreci Peyzaj MİMARİ TASARIM KRİTERLERİ Peyzaj tasarımında az su tüketen endemik bitkiler tercih edilerek bütün- Avcı Architects tasarımı Türkiye Müteahhitler Birliği Binası’nın mimari progra- mında tipik bir ofis binasının gereksinimlerinin en optimize şekilde karşılanmasının yanında, bir dernek binasının özel ihtiyaçlarına da cevap verecek şekilde farklı fonksiyonlar yer alıyor. Kütle kompozisyonu bu farklı fonksiyonları dışavurumcu bir anlayışla organize ederken, mahremiyetin sokak seviyesinden üst katlara çıkıldıkça dereceli olarak kontrol edilmesini de sağlıyor. Termal Labirent A nkara’daki tipik karasal iklim koşullarının en belirgin göstergesi olan gündüz ve gece sıcaklığı arasındaki sıcaklık farkını kullanarak ısıtma ve soğutmadaki enerji sarfiyatını minimize etmek üzere, bodrum katlardaki otoparkların altına bir betonarme labirent tasarlandı. Yazın gece boyunca dış ortamdaki soğuk hava, bacalardan geçerek bu labirenti katederken, yoğun beton kütlenin soğumasına ve adeta bir batarya gibi bu soğukluğu hapsetmesine yardımcı oluyor. Gündüz ise dışarıdaki sıcak hava bu bataryadan geçiriliyor, soğuk beton kütle sayesinde sıcaklığını bırakıyor ve ön şartlandırılmış olarak klima santrallerine ulaşıyor ve kullanım alanlarına yönlendiriliyor. Ofis katlarına ulaşan bu hava, yine betonarme döşemeler içerisine döşenmiş borulardan geçirilerek soğuk kirişlere (chilled beam) ulaşıyor ve mekana bırakılıyor. Soğuk 36 kirişler, ortam koşullarına göre konforun sağlanması için gerektiğinde kontrol edilerek son ısıtma/soğutmaya yardımcı oluyor. Labirent, yeraltında olmasının etkisiyle, bölgenin senelik sıcaklık orta- lamasına sahip. Bu sayede kış aylarında gündüzleri, dış ortamdaki hava labirenti katettiğinde bu sefer ısınarak klima santrallerine ulaşıyor. Bu döngü sayesinde klimalara en az yük bindiriliyor ve enerji sarfiyatı engelleniyor. Bu durum mekanik tasarımda da ekipman boyutlarını belirleyerek maliyeti de olumlu yönde etkiliyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Binanın tasarımında TMB’nin kurumsal şeffaflık ilkesinin yapıda okunurluğu hedeflenmiş ve bu doğrultuda iç ve dış mekanlarda hem kurgusal hem de yapısal bir araç olarak geçirgenlik esas alınmış. Bu bağlamda, yapının zemin kotunda kent dokusu ile ilişki sağlayan fonksiyonlar aracılığıyla kamusal alanın devamlılığı sağlanırken, yapının ana kurgusunu sağlayan atrium da, bina içinde katlar arasındaki görsel ilişkiyi giriş katından ofis alanlarına taşıyor. Yapının mekansal kurgusu, daha yukarı çıkıldıkça yönetim katı ve “salon” alanı gibi özel mahallerin mahremiyetini de gözeterek cam bir çatı ile sonlanıyor. Binanın cephesinde ise cephe kabuğu iki katmandan oluşuyor. Yapıyı saran ilk katman klasik bir cam cama birleşimli panel sistem, ikinci katman ise gölgelendirme ve güneş kontrolünü sağlayan paslanmaz çelik ağ olarak belirlenmiş. Hassasiyetle tasarlanan bu katmanın yoğunluğu, bina sakinlerinin dışarısıyla ilişki kurmalarına engel olmadan, yönelimlere göre açıklıkları optimize ederek güneşten kaynaklı ısı kazanımının önüne geçmek üzere hesaplanmış. Türkiye Müteahhitler Birliği Binası, tüm disiplinlerin mimar liderliğinde en YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 ince ayrıntısına kadar koordine edildiği, deneyimlerin, etütlerin, araştırma ve geliştirme çalışmalarının yapılarak Türkiye’deki inşaat ve malzeme sektörünün gelişimine katkıda bulunan ve yerel malzemelerin kullanımını teşvik eden, bir “entegre tasarım” ürünü olmasıyla dikkat çekiyor. TMB Eski Başkanı Emin Sazak: “Örnek bir inşaat sürecini hedefledik” “B inayı, sürdürülebilirlik değerlerimizi yansıtan ilkelerimiz doğrultusunda projelendirdik. Yeni genel merkezimizi hayata geçirirken arsa seçiminden başlayarak, yapım ve işletme süreci boyunca başta çalışan sağlığı ve güvenliği, enerji ve su verimliliği olmak üzere entegre tasarım, ‘açık defter’ kontrat, yapım aşamasındaki risklerin paylaşımı, malzeme seçimi gibi birçok konu dahil ‘sürdürülebilirlik’ ilkesinin tüm şartlarını yerine getiren örnek bir tasarım ve inşaat sürecini hedefledik. Her yıl milyarca dolar enerji ithalatı yapan Türkiye’nin enerji ihtiyacını azaltacak projelere ihtiyacı olduğunu düşündüğümüzden, düşük karbon emisyonlu projelerin gerçekleşmesinde yönetim binamızla bir örnek yaratmayı amaçladık. Projemizin bir diğer önemli özelliği de tüm malzeme ve danışmanlık süreçlerinde azami ölçüde yerli imalat ve insan gücüyle çalışmış olmamız. Tüm bu çabaların uluslararası anlamda ödüllerle ve LEED Platinum ile perçinlenmiş olmasından gurur duyuyoruz”. 37 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Avcı Architects Kurucusu Selçuk Avcı “TMB Binası Öncü bir Rol Üstleniyor” Yeşil Bina: Türkiye Müteahhitler Birliği binası ile ilgili değerlendirmeleriniz nelerdir? Selçuk Avcı: TMB Binası, ülkemizde ve bölgemizde sürdürülebilir inşaat, sürdürülebilir çevre için çabalayanlara yol gösterecek iyi bir örnek, bir işaret ışığı oldu. Sürdürülebilirliğe giden yolda insani ve ekolojik sağlık yalnızca ilk adımdır. TMB’nin yeni genel merkez binası, tüm bu kavramlarla ilgili farkındalık yaratmak, teşvik etmek gibi bir öncü rol üstleniyor. TMB Binası’nın İngiltere’nin en prestijli mimarlık ödüllerinden biri olan Building Awards 2014’te jüri tarafından “üstün entegre tasarım anlayışı” ve “mimarlık ve inşaat dünyasında eşik yükselten yaklaşımı” nedeniyle “Yılın En İyi Uluslararası Projesi” ödülüne layık görülmüş olması, yapının sahip olduğu bu değerlerin yalnız Türkiye’de değil, uluslararası arenada da öncül nitelik taşıdığını gösteriyor. Yeşil Bina: Binada Termal Labirent sisteminin kullanılmasının önemi nedir? Selçuk Avcı: Termal Labirent sisteminin Türkiye’de ilk kez bu projede kullanılması oldukça önemli bir tecrübe oldu. Bu projede elde ettiğimiz bilgi birikimi, Türkiye’de sistemin yaygınlaşması açısından önem arz ediyor. Bildiğim kadarıyla artık Türkiye’de bu sistemin uygulanmasının planlandığı çok sayıda proje var. Dolayısıyla Müteahhitler Birliği Binası bu anlamda Türkiye’nin dengesini değiştirmiş durumda. Sistemin uygulanabildiğinin ispatı oldu. Burada işverenin de önemi ortaya çıkıyor. Genellikle işverenler Türkiye’de daha önce uygulanmamış 38 gibi fırladı. Termal Labirent benzeri uygulamalarla makine kullanımını azaltıp, doğal kaynaklardan, doğal yollarla faydalanmanın yollarını taze bakış açılarıyla yeniden tasarlamak gerektiğine inanıyorum. Yeşil Bina: ÇEDBİK yönetiminde de yer alıyorsunuz... Yerli sertifikasyonla ilgili güncel gelişmeler nelerdir? sistemleri kullanma konusunda çekinceli oluyorlar. Bu da tabii ki Ar-Ge çalışmalarının önünü kesiyor. ABD, İngiltere ya da Almanya’da verilen uluslararası patent sayısını Türkiye’deki patent başvurularıyla mukayese ederseniz durumun vahametini anlarsınız. Muhafazakar bir toplumuz. Sınırları zorlayan bir toplum değiliz. Bence bu alışkanlıkları kırmak için harekete geçmenin zamanı geldi. Müteahhitler Birliği’nin TMB Binası’nda sergilemiş olduğu yenilikçi tutum da bu noktada önem kazanıyor. Termal Labirent tekniği aslında basit bir uygulama. Harran Evleri’nde, İran’da veya İtalya’da benzer yöntemler yüzyıllardır kullanılıyor... Endüstri devriminden sonra makinelerin icat edilip, yaygınlaşması sonrasında bu tip entegre sistemlerin yerini benzer konfor seviyesini sağlayabilen ancak enerji tüketen makineler aldı. Seneler boyunca makinelere çok itimat ettik. Dolayısıyla karbon salımı da füze Selçuk Avcı: Türkiye’de işin özünün tam olarak anlaşıldığından emin değilim. Her şeyde olduğu gibi yerli sertifikasyon konusu da çok basite indirgeniyor. Yerli bir sertifikamızın olması fena bir şey değil. Yerel sertifikasyonun kriterleri hem uluslararası standartlara uygun olacak hem de Türkiye’nin kaynakları ve coğrafi yapısı göz önünde bulundurularak tasarlanacağı için daha etkin bir yol gösterici olacak. Ciddi, yerel bir Yeşil Bina sertifika sistemi yaratmak için ise nitelikli insanların içinde olduğu, paylaşımcı bir yapı kurulması gerekiyor. ÇEDBİK’in yönetim kurulu üyesi olduğumdan gelişmeleri de yakından takip ediyorum. Geçmiş senelerde ÇEDBİK olarak yerli sertifika oluşturmak için yola çıkmıştık fakat artık bizzat sertifikayı üretmekten ziyade, bu sertifika sisteminin ne seviyede olması gerektiğini vurgulayan bir STK olarak konumlanmaya karar verdik. Sertifikasyon sistemiyle ilgili bu zamana kadar ürettiğimiz dokümanı da bir kılavuz olarak bu konuda çalışma yapacak olanların kullanımına açtık. Farklı ülkelerde farklı yöntemler kullanılıyor. Türkiye’de ise bu işe kimin öncülük yapacağı henüz tam olarak belli değil. Aslında TSE belki öncü olabilir. Fakat uzmanlardan destek almadan kendi başına üretmesi de çok doğru değil. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Dr. Duygu Erten / TURKECO “Bütünleşik tasarımın en iyi örneklerinden birisi oldu” “T MB bütünleşik tasarımın belki de en iyi örneklerinden birisi oldu. LEED projelerinin en önemli özelliği, tüm müelliflerin kendi paylarına düşeni üstlenerek, bir bütün üzerinden sertifikalama yapılmasıdır. Özellikle LEED-PLATIN gibi 80 puanı aşan projelerde koordinasyon daha da titizlik ister. TMB binasının öncelikle kar gütmeyen bir kuruluş, bir birliğin projesi olması nedeniyle finansal olarak bütçe yaparken çok titiz bir işverenle çalıştığımızı söyleyebilirim. İşveren son derece işin içinde, aylık toplantılarda bire bir bizlerle muhatap olarak ve konuların detaylarına girerek bize eşlik etti. Başta TMB eski Başkanı Emin Sazak ve müteahhit olarak işi yürüten MESA yetkilileri olmak üzere, LEED’in tüm kriterlerini, yapılan toplantılarda enine boyuna işverenle tartışma fırsatımız oldu. Açıkçası, işveren muhatabı olarak herkesin dünyaca tanınmış müteahhitlik firmalarının yönetim kurulu başkanları olduğu bir proje her gün önünüze çıkmaz...” “Atalier 10’in tavsiyesiyle yapılan bir labirentin enerji simülasyonu ve LEED danışmanlığını yapmak ve bunu koordine etmek, belki de projenin en zorlu kısmıydı. Partnerimiz EKOMIM ekibi ENERGY PLUS yazılımına ek yazılımlar yazdılar. Modellemesi oldukça zordu. Halbuki 4000 m2 bir bina olarak çok daha basit olacağı algısı vardır. Bu projeye harcadığımız zaman 200 bin m2lik bir projeye harcadığımız zamandan çok daha fazlaydı...” “Projeye geç dahil edilmiş olsak da yine de bütünleşik tasarımın en iyi uygulandığı projelerden biriydi. Aslında arsa seçiminde, labirent kararları verilirken ve tasarımın başında yoktuk. Bu durum olmasaydı projeyi daha enerji verimli yapma şansını yakalayabilirdik. Arsa seçimi konusuna maalesef Türkiye’de sürdürülebilirlik danışmanı olarak müdahale etmek için fazla şansınız olmuyor...” Prof. Dr. Zerrin Yılmaz / EKOMİM “Bütünleşik tasarım bir zorunluluk” “B ütünleşik tasarım aslında tüm binalar için tasarım sürecinin ve bütçe planının efektif işleyebilmesi için bir gerekliliktir. Enerji verimli bina hedefi söz konusu olduğunda ise bütünleşik tasarım bir zorunluluktur. Aksi durumda, yani tasarım ekipleri bütünleşik değil, geleneksel tasarım süreciyle ardışık çalışma yöntemi izlerlerse sürecin sonuna gelindiğinde başlangıçta belirlenen enerji verimliliği düzeyine erişmek mümkün değildir. Bu durumda ise tüm tasarım ekipleri tasarımın başına dönmek zorunda kalacaklardır. Dolayısıyla da iş gücü ve zaman kaybı ve bütçe açığı kaçınılmaz olacaktır...” YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 “Özellikle Yeşil Bina sertifikasyon sürecindeki enerji modelleme çalışmalarımızın tümünde bütünleşik tasarımın önemini gösteren birçok örnekler bulunmaktadır. Türk Müteahhitler Birliği binasının tasarımı ve enerji modellemesi sürecinde ortaya çıkan durum projeye erken bir zamanda katılmamızın önemini bir kez daha vurgulamıştır. Tasarım sürecinin bitiminde çalışmaya dahil edilen EKOMİM Ekolojik Mimarlık Hizmetleri ekibi tarafından yapılan ilk enerji modelleme çalışmalarının sonucu, binanın başlangıçta hedeflenen enerji verimliliği düzeyini sağlamaktan uzak olduğunu göstermiştir. Bu durumda da tasarım süreci planla- nandan çok daha uzun sürmüştür. Bu süreçte her bir mimari, mekanik sistem ve aydınlatma sistemi tasarım senaryosunun tekrarlı enerji modellemesi yapılarak tasarımlar değiştirildi.” 39 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Mehmet Okutan / Okutan Mühendislik “Kararların baştan alınması çok önemli” “Y eşil Binalar enerjiyi verimli kullanmak zorunda olduğundan, mekanik sistemler, aynı bir arabada ve motorunda olduğu gibi, kullanıcının belli bir konfor ve güvenliği ne kadar yakıt yakarak ve çevreye tesir ederek elde edebileceğini doğrudan belirler. Artık gelişmiş tasarım teknikleri ile mevcut teknolojileri çok farklı şekillerde bir araya getirip, projeye göre çok verimli sonuçlar alabilmek mümkün. Yapılar da birer makine haline gelmiş durumda aslında. Son senelerde toplamda buna yönelik ilgi ve beklenti arttıkça da bu tedbirleri uygulama imkanı bulabiliyoruz...” Tasarım, Yeşil bir binayı elde etmede çok önemli ve belirleyici. Nihayetinde Yeşil Bina, içine türlü teçhizat ve malzeme doldurulmuş bir bina olmamalı. Yeşil olması gerektiği kadar kullanıcının ihtiyaçlarına ve projenin fizibilitesine de önem vermeli. İşte bunları bir arada yapayım, hem de multidisipline olsun deyince, esasında planlama ve tasarımın önemi hemen ortaya çıkıyor. 40 Çünkü bunu önceden tasarlamadan başarılı olarak yapmak pek mümkün değil. Birçok farklı kriter ve birbiriyle çelişen isteği optimize edebilme süreci oluyor. Bunu da daha ihtiyaç programı hazırlanırken ele alıp, tasarım ve daha sonra imalatta da aynı ciddiyette sürdürmek lazım. Ama kararların baştan alınması çok önemli...” “TMB projesinin bence en önemli özelliklerden biri, işverenimiz, yani TMB’nin tasarım ve planlamaya bu projede verdiği önem, süreçte ekibin parçası olması çabası, bu aşamaya tanıdığı süreydi. Planlama yapılmadan, iyice düşünülmeden, tatbikata izin verilmedi. Bu maalesef ülkemizde henüz yerleşebilmiş değil. O yüzden yapı sektörünün dünya üzerinde nitelik anlamında potansiyelini tam kullanmadığını söyleyebiliriz sanırım. Bu projede tasarımcı, danışman, kontrolör ve müteahhit olsun kendi dallarında hep çok değerli kimselerdi ve herkes rolünü iyi oynadı diye düşünüyorum, çok keyif aldık...” YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 TROX TECHNIK İş Geliştirme Müdürü İbrahim Kaya “Chilled Beam sistemlerin en önemli örneklerinden birisi oldu” Yeşil Bina: Türkiye Müteahhitler Birliği binasında hangi ürünlerinizle ne tür çözümler sundunuz? Bu ürünlerin projelere katkısı ne oluyor? İbrahim Kaya: TROX ürünlerinin tercih edildiği TMB binası, başarılı bir entegre tasarım ürünüdür ve tüm disiplinler birarada çalışarak bina için en uygun çözümler geliştirilmiştir. Enerji verimliliği konusunda Türkiye’de ve dünyada referans projelerde yer alan TROX’un fan, filtre, drenaj gerektirmeyen tasarım ürünü olan Çok Fonksiyonlu Aktif Chilled Beam cihazları kullanılmıştır. Yüksek sıcaklıkla soğutma, düşük sıcaklıkla ısıtma sağlayan ve kullanımı oldukça kolay TROX ürünleri, mimarların özgürce hareket edebilmesine olanak tanıyarak cihazlar üzerinde istenilen tüm detayların diğer disiplinlerle birlikte koordineli bir şekilde çalışabilmesine fırsat sağlamıştır. Bir tavanda görülebilecek aydınlatma, sprinkler, dedektör, hoparlör gibi diğer tüm ekipman, Çok Fonksiyonlu Aktif Chilled Beam cihazlarının içine entegre edilebiliyor. Bu da önemli bir mimari özgürlük sunuyor. Mimarın istediklerini rahatlıkla YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 yerine getirebiliyoruz. Cihazlar, geleneksel iklimlendirme sistemi tasarımlarına mimari bir alternatif oluyor. Çok Fonksiyonlu Aktif Chilled Beam ile asma tavan ihtiyacı ortadan kalkıyor. Bakım ihtiyacı olmuyor. Beton tavan, doğal soğutma elemanı olarak kullanılabiliyor. Ön montajları fabrikada yapıldığından montaj süreleri kısa. Tak-çalıştır özellikleri sayesinde devreye alma süreleri ve maliyetleri düşük. Yüksek sıcaklıkla soğutma ve düşük sıcaklıkla ısıtma sayesinde bina giderleri fan coil sistemine göre daha az. Esnek tasarımı sayesinde de renovasyon ihtiyaçlarına da kolayca uyum sağlıyor. Çok Fonksiyonlu Aktif Chilled Beam cihazı, konvansiyonel ısıtma-soğutma sistemlerinde kullanılan ekipmanlara alternatif, enerji verimliği çok yüksek, düşük sıcaklıkta ısıtma, yüksek sıcaklıkta soğutma yapabilen bir cihaz. Normal sistemde 7 °C su girişiyle soğutma yapılırken, Çok Fonsiyonlu Chilled Beam 14 °C su girişiyle soğutma yapıyor. Bu da çok büyük bir enerji tasarrufu sağlıyor. Konforla enerji verimliliğini aynı platformda buluşturmak zordur. Enerji verimliliğini artırdığınızda konfordan feragat etmek zorunda kalabilirsiniz. Fakat Çok Fonksiyonlu Chilled Beam’in hem enerji verimliliği yüksek hem de sağlanan konfor üst düzeyde. Ürünlerimiz binanın LEED Platinum almasının önünü açan ürünlerden birisi. Bu cihazların çok verimli olması, chiller ve kazan gibi yüksek enerji harcayan ekipmanların daha verimli seçilmesine imkan sağlıyor. Yeşil Bina: Türkiye Müteahhitler Birliği binasının TROX TECHNIK için önemi nedir? İbrahim Kaya: Chilled Beam sistemler Avrupa’da yoğun bir şekilde kullanılıyor. Türkiye’de ise yeni yeni tercih edilmeye başlandılar. En önemli örneklerinden birisi de Türkiye Müteahhitler Birliği binası oldu. Bina, bizim için de özeldi. Herhangi bir ticari kaygının ön plana çıkmadığı, doğrunun yapılması istenen bir projeydi. Projeye konsept dizayn bittikten sonra dahil olduk. Yani biraz geç başladığımızı söyleyebilirim. Fakat entegre tasarım bilincine sahip olduğumuzdan, mimari ve mekanik paydaşlarımız ile işverenin isteklerinin tümüne cevap verebilecek ürünlerimizi önerdik. Bu ürünlerle ilgili de tüm tarafların memnun kaldığını söyleyebilirim. Entegre tasarımın en önemli unsurlarından birisi tüm süreçte herkesle iletişim halinde olmak, herkesin isteklerine çözüm sunmaktır. Biz de Türkiye’deki projelere Avrupa’daki iş yapış şeklimizle yaklaştığımız için bu ortama çok rahatlıkla uyum sağladık. 41 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Tür Grup Ortağı Faruk Kutsal ve Satış Direktörü Emre Kutsal: “Mesh, iklimlendirme için büyük avantajlar sağlıyor” “T ürkiye Müteahhitler Birliği binasında, 15 senedir temsilciliğini sürdürdüğümüz Alman GKD markalı, 316 olarak bilinen tam paslanmaz meshlerle yaklaşık iki bin metrekarelik bir uygulama yaptık. Bina cephesinin arka tarafı hariç yaklaşık yüzde yetmiş beşi meshle kaplı. Cephedeki mesh kaplama, LEED sertifikasyonunda iklimlendirme için büyük avantajlar sağladı. Mesh malzemelerin yoğunluğu, yapılan hesaplamalar sonucu günün belirli saatlerindeki güneşin aldığı pozisyona göre seçildi. Binanın üç ayrı tarafında 15-10, 15-20 ve 15-30 türleri olmak üzere üç farklı yoğunlukta malzeme kullanıldı. Mesh sistemi, güneşe açık yüzeylerde aşırı ısınmayı önlüyor ve binanın aldığı gün ışığını optimize ediyor. Gölgelendirme ve güneş kontrolünü sağlayan paslanmaz çelik ağ sayesinde böylece güneş kaynaklı ısı kazanımının önüne geçilebiliyor...” Farklı bir görsel etki oluşturuyor “GKD markalı paslanmaz çelik mesh, esneklik özelliği sayesinde çok çeşitli uygulamalarda kullanılabiliyor. Mimari tasarımda hem işlevsel hem de estetik Tür Grup Ortağı Faruk Kutsal ve Satış Direktörü Emre Kutsal 42 olma özelliğine sahip. İç-dış duvar kaplamaları, bölücü paneller, asma tavan gibi pek çok farklı uygulama alanındaki kullanımlarıyla GKD meshler, yeni ve farklı bir görsel etki oluşturuyorlar. Meshin en önemli ve farklılık yaratan özelliği de ışık koşullarına göre etrafındaki renkleri yansıtması ve farklı görsel etkiler oluşturması. Dış cephelerde kullanıldığı zaman mimari ile bulunduğu çevre arasında uyum ilişkisinin kurulmasını sağlıyor. TMB binasının açılışında yapılan ışık gösterisinde de meshlerin çok büyük katkısı olmuştu. Meshler, patlayıcılara karşı dayanıklı olduklarından güvenlik konusunda da büyük bir katkı sağlıyorlar. Basıncı emip dışarıya itiyorlar. Bu yüzden birçok konsolosluk ve elçilik binasının cephesinde meshler tercih ediliyor. Boyanabiliyor ve bronz gibi farklı materyaller kullanılabi- liyor. Paslanmaz çelik, geri dönüşümlü ve kendi kendini temizleyebilen bir malzeme olduğundan Yeşil Binalar için büyük avantajlar sağlıyor. Montajı çok hızlı yapılabiliyor ve altyapı çalışmalarına çok gerek duyulmuyor...” Özel imalatlar yapıldı “Bizim için çok standart bir iş olmadığını söyleyebiliriz. Bazı detayları standart malzemelerle çözemeyeceğimizden özel imalatlar yapıldı. Montajda, Mimar Selçuk Avcı’nın talepleri doğrultusunda, normalde yukarıdan veya aşağıdan düz olarak gerdirilen meshlere bir takım dönme hareketleri verildi. Yukarıdan inen mesh, doksan derece dönüp arka tarafta bir bölgeye sabitlendi. Sonra da altta, tavanların üstünde bir nevi tavan kaplama şeklinde geçiyor.” YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası BOARDEX Dış Cephe Kaplama Levhası U zun yıllar yapılan Ar-Ge çalışmalarının ardından Türkiye pazarına Amerika’dan sonra, her iki yüzü cam elyaf şilte kaplı ilk dış cephe kaplama levhası olarak piyasaya sürülen boardeX, sağladığı faydalar ve sergilediği üstün performansla inşaat sektöründe çığır açıyor. Lafarge Dalsan tarafından 2011 yılında inşaat sektörünün hizmetine sunulan boardeX, üç yıl gibi kısa bir sürede jenerik bir marka haline dönüşerek ustaların, uygulama firmalarının, bayilerin, mimarların ve proje sahiplerinin vazgeçemediği bir ürün haline dönüştü. BoardeX, dış cephede metal kaplama, yalı baskı, ahşap kaplama, dekoratif tuğla gibi her türlü kaplama altında; ıslak hacimlerde; tüm saçak altı uygulamalarında; seramik altı kaplamalarda; balkon, teras, çatı uygulamalarında kullanılabiliyor. Bir ceket gibi ısı yalıtım malzemelerini sarmalayan dış cephe levhası boardeX’in suya dayanıklı oluşu, A1 sınıfı yanmazlığı, küf oluşturmaması, hafifliği, özellikle kesiminin ve işlenmesinin son derece kolay olması, en büyük avantajlarından. Proje üreticileri ve sahiplerine de zaman, işçilik maliyeti avantajı sağlayan boardeX’e karşı pozitif yaklaşımlar da her geçen gün artırıyor. 44 BoardeX Son yüzyılın en performanslı dış cephe kaplama levhası olarak tanımlanan boardeX, su ve neme karşı güçlendirilmiş çekirdeği ve özel turuncu renkli cam elyaf şilte kaplaması ile dış duvar imalatında kullanılan bir dış cephe levhası. Üzerindeki cam elyaf şilte kaplamanın, levha çekirdeğine iyice işleyip bütünleşmesi sayesinde yüksek dayanıma sahip. Dış cephe duvar sistemlerinde, her türlü kaplama altında, havalandırmalı cephe sistemlerinde, ıslak hacimlerde, şaft duvarı imalatlarında, tüm saçak altı uygulamalarında, seramik altı uygulamalarında, teras çatı kaplamalarında kullanılıyor. Boardex uygulayıcılara tasarım kolaylığı sunarken, kullanıcılara da daha sağlıklı yaşam alanları sağlıyor. En önemlisi ise inşaat sektörünün boardeX ile beraber, dış cephe kuru duvar sistemleri ile tanışmış olması. Dış cephe duvarlarının kesitlerini küçülterek emsalden kazandıran, ısı yalıtımında yüksek performans sağlayan, bina yükünü azaltan kuru duvarlar ile yangına dayanıklı, şakul ve terazisinde duvarlar yapılabiliyor. Tek İskeletli, Çift İskeletli, Ceket Omega, Ceket Max ve Ceketleme olarak isimlendirilen bu yeni kuru duvar sistem- lerinin artan bir grafikle tercih edilmeye ve geleneksel harçlı duvar sistemlerinin yerine projelerde kullanılmaya başlandığını görülüyor. BoardeX bugün Türkiye’de birçok özel ve önemli projede binlerce metrekare kullanılıyor. Son yıllarda yapılmış en önemli AVM, hastane, okul, iş merkezi, otel, villa ve konut projelerinde boardeX artık adıyla isteniyor ve kullanılıyor. Üçüncü yılını doldurduğu bugünlerde boardeX için Çevre Şehircilik Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu Başkanlığınca, BoardeX’i tarif eden İnşaat ve Tesisat Analiz ve Birim Fiyatı 2014 yılı için yayınlanmış olması, bu kitapta poz numarasının 04.743/04 olarak geçmesi de ürünün kolaylıkla kamu projelerinde yer almasını sağlayacak. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Çuhadaroğlu GE 50 SC ve ST 60 T ürkiye Müteahhitler Birliği binasının cephe uygulaması, Çuhadaroğlu Metal Sanayi ve Pazarlama A.Ş.’nin Yetkili Uygulayıcı Bayisi olan Ankara Alüminyum tarafından hayata geçirildi. İki katmandan oluşan cephenin ilk katmanı Çuhadaroğlu GE 50 SC Giydirme Cephe Sistemi ve ST 60 Doğrama Sistemi ile çözümlenmiş. Çuhadaroğlu tarafından üretilen ürünlerin yüksek ısı yalıtım performansları, standartlarca belirlenen oranda geri dönüşümlü malzeme ile üretilmesi, ürünlerin, yapının ekonomik ömrünü tamamlamasından sonra tekrar geri dönüşüme tabi tutulabilmesi, LEED sertifikasyonu açısından olumlu girdiler olarak sayılabilir. LEED sertifikasyonu kapsamında, hammaddeden mamulün montajına kadar olan süreçler ve ürünlerin karbon ayak izi de değerlendirilmeye alınıyor. Bu bağlamda Çuhadaroğlu ürünlerinin ülkemizde üretilmesi, asgari nakliye ile daha az C02 emisyonu oluşmasını sağlıyor. TMB binasında, pasif iklimlendirme çözümlerinin etkin olarak kullanılmasını sağlayan cephe çözümleri ile standart binalara oranla yüzde 50’ye yakın enerji tasarrufu sağlanıyor. GE 50 SC GE 50 SC içindeki yuvaya dışarıdan kenetlenerek sabitlenebiliyor ve ilave bir işlem yapılmaksızın kayması engellenebiliyor. Bu sayede, hızlı ve verimli bir şekilde cam modüllerin şantiyede montajı yapılabiliyor. GE 50 SC Giydirme Cephe Sistemi, standart kasetli silikon sistemlere kıyasla yüzde 30-40 daha az alüminyum kullanımı sağlayarak montaj kolaylığını da beraberinde getiriyor. Sistem dahilinde bulunan gizli kanat dışa açılır kanat sayesinde, gerekli havalandırma işlemi ST 60 manuel veya otomatik olarak yapılabiliyor. ST 60 Kendine özgü çizgisi ve düşük ısı geçirim katsayısı ile enerji tüketimini yüzde 40 azaltan ST 60 pencere ve kapı sistemi, geniş kapsamlı uygulama seçenekleri ile tüm beklentileri hayata geçirebiliyor. D ve R seçenekleri ile zenginleştirilen pencereler ve hemyüz çizgilere sahip kapılar ile ST 60 doğrama sistemi, uygulama ve montaj kolaylıklarını da beraberinde getiriyor. Özel modül birleştirme yöntemi ile tamamen cam görünümlü GE 50 SC (Special Clamp) Giydirme Cephe Sistemi, farklı derinliklere sahip griyaj profilleri sayesinde geniş açıklık uygulamalarına olanak sağlıyor. Sadece cam görünümü ile yapıya görsel zenginlik katan GE 50 SC Giydirme Cephe Sistemi’nin üretimi, özel kanala sahip ısı cam ara çıta profili ve çift komponentli yapısal silikon kullanılarak yapılıyor. Standart bonding işleminden farksız olan cam modüllerin üretimi, kullanılan özel bağlantı elemanları ile ayrıcalıklı hale getirilmiş. Bağlantı elemanları, cam 46 YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası DELTA®-FLORAXX TOP P erforasyonlu HDPE kabarcıklı levha ve PP filtrasyon jeotekstilinin ideal birleşimi olan DELTA®-FLORAXX TOP ile DELTA®-FLORAXX Yeşil Çatı Sistemi’nin 4 katmanı artık 3 üründe sunuluyor. Özel kabarcık yapısı, yüksek basınç dayanımı, drenaj ve su depolama gibi teknik özelliklerine ek olarak DELTA®-FLORAXX TOP, filtrasyon jeotekstil katmana da sahip. 4 fonksiyonu bir arada sunan DELTA®FLORAXX TOP’ın uygulamacılar açısından en önemli avantajı, kolay ve hızlı döşenebiliyor olması. DELTA®-FLORAXX TOP’ın 1.200 m²lik bir alana döşenmesi işi, üç kişilik bir ekip tarafından yaklaşık altı saatte tamamlanarak toprak tabakanın jeotekstil filtrasyon keçesi üzerine doğrudan serilmesine hazır hale getirilebiliyor. DELTA®-FLORAXX TOP koruma ve drenaj levhalarının bindirme yerlerinde birbirlerine bağlantısını sağlamak için son derece pratik konektör ve perçin çivileri kullanılabiliyor. Perçin çivisi, konektörün üst kısmına yerleştirildikten sonra iki levhanın üst üste binen kısımlarında kabarcıkları arasına bastırılarak birleşmeleri sağlanıyor. Böylece DELTA®-FLORAXX kabarcıklı levhalarının kenarlarının kayması veya kıvrılması engelleniyor (4 perçin çivisi/2 m). 48 Yenilikçi sekizgen kabarcık yapısı, DELTA®-FLORAXX TOP’ın yüksek basınç dayanımına sahip olmasını sağladığından, ağır yüklere dahi rahatlıkla dayanıyor. Yüksek drenaj kapasitesi sayesinde, levha ağırlığı ve yüksekliği daha düşük olmasına rağmen kolaylıkla mineral sızıntı tabakası işlevini yerine getirebiliyor. Yaklaşık 10 lt/s.m’lik drenaj kapasitesine sahip DELTA®-FLORAXX TOP’ın kabarcıkları metrekarede 7 litreye kadar su depolayabiliyor. DELTA®-FLORAXX TOP, kabarcıkları içinde bitkiler için gerekli suyu tutarken, üzerindeki perforasyonlardan suyun fazlasının kabarcıklı levha altındaki açık kanal sistemine aktarılarak boşaltılmasını sağlıyor. Difüzyona açık (buhar geçirgen) bu perforasyon delikleri ve 20 mm yüksekliğindeki kabarcıkları sayesinde sistem içerisinde su ve hava sirkülasyonu kolaylıkla gerçekleşiyor. Böylece çatı yüzeyi ve yalıtım üzerinde su birikmesi önleniyor. Perforasyon koruma ve filtrasyon amaçlı jeotekstil tabakası, toprak partiküllerinin drenaj levhasının kabarcıkları içine dolarak kapanmasını engelliyor. DELTA®-FLORAXX TOP Jeokompozit Drenaj Levhası, nem tutucu jeotekstil keçe ve kök koruma folyosundan oluşan DELTA®-FLORAXX TOP Yeşil Çatı Sistemi’nin bileşenlerinden olan DELTA®FLORAXX TEX, DELTA®-FLORAXX drenaj levhası ile kök tutucu folyo arasında nem tutucu tabaka olarak seriliyor. 400 gr/ m² ağırlığındaki DELTA®-FLORAXX TEX, ayrıca pürüzlü zeminlerde de koruyucu görev yapıyor. Yüzde 100 polyesterden mamul ve kesinlikle başka geri dönüşüm malzemesi içermiyor. En alt katmanı oluşturan ve mevcut su yalıtımı üzerine serilen DELTA®-FLORAXX KÖK KORUYUCU sayesinde ise yeşil çatı strüktürü ve zeminindeki su yalıtımını bitki köklerinden korunuyor. Uygulama kolaylığı • Yeni DELTA®-FLORAXX TOP’ın düşük ağırlığı ve rulo halinde sunumu, uygulanması esnasında kolaylık sağlıyor. 2x20 metre ölçülerindeki DELTA®-FLORAXX TOP’ın filtrasyon jeotekstil katmanı, bindirme payı olarak 10 cm daha geniş. • DELTA®-FLORAXX TOP, üzerine kaynaklı filtrasyon jeotekstili sayesinde iki katmanı tek seferde döşeme imkanı sunarak hem zaman hem işçilikten tasarruf sağlıyor. • Filtrasyon jeotekstil tabakanın kayması veya rüzgarla uçması sorununu ortadan kaldıran homojen bir zemin yüzeyi oluşturuyor. • DELTA®-FLORAXX TOP döşenir döşenmez toprak tabaka bekleme süresi gerekmeksizin serilip yeşillendirme yapılabiliyor. • İmalatlarda ortaya çıkan malzeme firesi oranını azaltarak tasarruf sağlıyor. • DELTA®-FLORAXX TOP drenaj levhaları serilir serilmez, alttaki yalıtımı mekanik hasar ve yüksek ısı değişimlerine karşı anında korumaya başlıyor ve yüksek basınç direnci sayesinde üzerinde rahatlıkla yürünebiliyor ve el arabası taşınabiliyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası TMB’nin çözüm ortaklarından birisi de Nurus’tu T ürkiye Müteahhitler Birliği binasının yaklaşık 5500 metrekare alanda çözümlenen ferah ve kaliteli çalışma alanında Nurus’un mobilyaları kullanıldı. Bunun yanında binanın toplantı odasının akustik tasarımında da Nurus’un deneyimi ve uzmanlığı, yenilikçi bir çözümün ortaya çıkmasında etkili oldu. Esnek bir çalışma ortamına dönüşebilmesi için Nest’e yer verilen TMB’nin toplantı odalarında Tune sandalyeler kullanılıyor. Kolaylıkla istiflenen bu sandalyeler, mekanın verimli kullanılmasına imkan sunuyor. Yönetim odalarında kullanılan Inno yönetici masası, zanaat ve teknolojinin kesişimine bir örnek teşkil ederken, ara yöneticiler için tercih edilen Next yönetici odası, mekanın yalınlığını desteklemeyi başarıyor. Misafirlere yönelik rahat ve samimi Tan ve Juna koltuklar kullanılan odalarda, yöneticiler Me too çalışma koltuğunu tercih ediyor. Açık alanda bekleme koltuğu olarak Greta kullanılan binanın genel ofislerinde ise U Too masalarla beraber Breeze çalışma koltukları yer alıyor. INNO Inno, usta işçiliği ile ahşap, deri ve metalin mükemmel uyumunu gözler önüne sererken, gizli bölmeleri ile bir 50 mücevher kutusunun ihtişamını taşıyor. Inno, tasarım detayları ve teknoloji çözümleri ile ismini aldığı “innovation”(yenileşim) kelimesini çağrıştırıyor. Fonksiyon odaklı bir anlayışla geliştirilen Inno, iddialı ve asil görünümüyle yönetici ofislerine değer katıyor. Inno’nun üretiminde kullanılan metal parçalar yüzde 100 oranda geri dönüştürülebilirken, E1 sertifikasına sahip MDF malzeme yüzde 100 oranda tekrar kullanılabiliyor. NEXT Next, fonksiyonellik ile usta işçiliği bir araya getiren tasarımı ile yenilikçi ve modern çalışma alanları oluşturuyor. Birleşim detaylarındaki hassasiyet çalışma alanlarına yeni bir boyut kazandırırken gizli komodini şaşırtıcı bir etki oluşturuyor. Next’in 45° birleşen ayağı ve masa tablası ile akıcı ve dışa dönük bir görünüm yaratırken, sağlam iskelet yapısı, gücü temsil ediyor. Next’in masa tablasını taşıyan yan dolabın içinden elektrik bağlantısı geçiyor ve masa üzerindeki kablo kapağı aracılığıyla masaya taşınıyor. Böylece kabloların oluşturduğu karmaşa ortadan kalkıyor. Next’in üretiminde kullanılan metal parçalar yüzde 100 geri dönüştürülebilirken, E1 sertifikasına sahip MDF malzeme yüzde 100 oranda tekrar kullanılabiliyor. NEST Nest, toplantı odalarından eğitim merkezlerine, çalışma alanlarından ev-ofislere kadar birçok alan için esnek kullanım imkanı sağlıyor. İki farklı açıda ve düz olmak üzere üç farklı seçeneği bulunan Nest’ler, alanın gereksinimlere cevap verecek şekilde kurgulanmasına yardımcı oluyor. Yan yana, kare, U ve V düzende yerleştirilebilen Nest’ler farklı toplantı odaları tasarlamaya imkân veriyor. Nest’in üretiminde kullanılan metal parçalar yüzde 100 oranında geri dönüştürülebiliyor ve MDF malzeme yüzde 100 oranında tekrar kullanılabilir nitelikte. Ambalajında kullanılan karton ve naylon malzeme tamamıyla geri dönüştürülebiliyor. TUNE Tune, zengin ürün ailesi ve renk seçenekleri ile kullanıldığı alana kolaylıkla uyum sağlıyor. Az malzeme ile çok iş başarılabileceğinin bir kanıtı olan Tune, sağlam iskeleti ve sade tasarımı ile farklı gereksinimlere cevap veriyor. Üretiminde kullanılan metal parçalar yüzde 100 geri dönüştürülebiliyor. Tune’da kullanılan kumaşlar OEKOTEX 100 STANDARD, FLAME RETARDANT ve RECYCLABLE sertifikalarına sahip. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 ME TOO Me Too, bedeni mükemmel şekilde tamamlıyor ve çalışma hayatındaki gereksinimlere akıllı yanıtlar veriyor. Her detayı teknoloji, deneyim ve özenle tasarlanan Me Too, yorgunluğu en aza indirerek, çalışılan süre boyunca bedeni koruyor. Me Too, omurganın üst kısmını ve omuzları destekleyerek boynu koruyacak şekilde doğru bir oturma alışkanlığı kazandırıyor. 70 cm ayak çapı ile ağırlık merkezinin değişmesi durumunda dahi düşmeyi engelleyerek güvenli hareket özgürlüğü sağlıyor. Me Too, Fluid Motion ve Fluid Motion Plus mekanizmaları ile ileri düzeyde ayarlanabiliyor ve kullanıcısına kişisel ve konforlu bir çalışma ortamı sunuyor. Alman Kalite Onay (GS) ve Türk Standartları Uygunluk (TSE) sertifikalarına sahip olan Me Too’nun üretiminde yüzde 28,7 oranında geri dönüştürülmüş malzeme kullanılıyor. BREEZE Breeze, çalışma hayatında değişken kullanıcı ihtiyaçlarına yenilikçi formu ve teknolojisi ile akılcı çözümler sunuyor. Breeze, ayarlanabilir lumbar desteği ile Pro-Support ve Dyna-Support olmak üzere farklı amaçlara hizmet eden iki mekanizmaya sahip. Pro-Support mekanizması, kişiye özel, hassas ayar yapmaya olanak sağlayarak sağlık için doğru pozisyonda oturma imkanı sunuyor. Dyna-Support mekanizması, özel bir ayar yapmadan kullanıcı ağırlığına uygun tepki vererek çalışma kolaylığı sağlıyor. Breeze, Alman Kalite Onay (GS) Sertifikası ve Türk Standartlarına Uygunluk (TSE) belgesine sahip. Üretiminde yüzde 13,4 oranında geri dönüştürülmüş malzeme kullanılıyor. U TOO U Too, farklı çalışma alışkanlıklarına ve yaşam tarzlarına sahip kullanıcıların gereksinimlerine işlevselliğiyle yanıt veriyor. U Too’nun yönetici ve tekil masala- YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Nurus Yönetim Kurulu Üyesi Güran Gökyay: “Hava kalitesi kontrol edilebilir bir değerdir” “B inalardaki iç hava kalitesi kontrol edilebilir bir değer ve bina içinde kullanılan her elementin kaliteyi sürdürmekte bir rolü bulunuyor. Bu noktada ofis mobilyaları gerek tasarımsal olarak gerekse nüvesinde kullanılan materyaller olarak önem taşıyor. Özellikle file sırtlı ürünlerimiz bu noktada mimarlarımızın tercih sebebi oluyor. Gerek ışığı gerekse havayı geçiren bu dokular bina içinde kurgulanan hava dolaşım sistemine geçirgenlik esasında yardımcı oluyor. Aynı şekilde sofa gruplarımızda kullandığımız kumaş ve deriler benzer bir işleve sahip. Özellikle kullanılan kumaşların zaman içinde sofanın ana iskeletine kadar işleyebilen ve hava ile temas ederek çalışanların solunum yollarında oluşabilecek kusurlara sebebiyet veren bakterilere karşı kolay temizlenebilir özellikte olması gerekiyor. Hava kalitesinin sürdürülebilirliği konusunda karşımıza çıkan önemli sorulardan biri de ahşap ürün gruplarımızdaki formaldehit salım oranları. Nurus olarak kullandığımız tutkalların ve tercih ettiğimiz yonga levhaların kabul edilebilen en düşük seviyelerde olduğunu sertifikaları ile de sunuyoruz. Bu değerlere önem verilmediği takdirde, dolaşan havayla da birleştiğinde çalışanların kanser riskinin arttığını, özellikle plaza mantığındaki kapalı ortamlarda bu oranların yükselmesinden kaynaklı olarak göz, burun ve boğazda tahribatlar yapabildiğini ve alerjiyi de tetikleyebildiğini biliyoruz. Konfor açısından bakıldığında ise, her çalışanın farklı alışkanlıkları ve bedensel özellikleri göz önüne alınırsa kişiselleşebilen ofis mobilyalarının anahtar niteliğinde olduğunu düşünüyoruz. Kişiyi çalışırken rahat ettirebilmesi ve bunu yaparken de detaylar ile işlevselleşebilmesi, konfor kriterlerini yukarı çekiyor. Bedensel konforun üst noktada tatmin edilmesi psikolojik konforu da çarpan etkisi ile arttır; ki bu da total fayda olarak işverene daha sağlıklı, mutlu ve işine bağlı personeller yaratır. Bunun yanı sıra ofis mobilyasında teknoloji kullanımı da konforu etkileyen önemli bir detay. Çalışılan masadan kişisel ve iş ile ilgili kullanılması gereken elektronik cihazların enerjisine ulaşabilmek, kabloları gizleyen ve aynı zamanda ayakların uzatılabildiği bir pufa sahip olmak, yine yukarda ifade ettiğimiz üzere yapılan işin toplam kalitesine doğrudan olumlu katkı sağlıyor.” 51 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası rıyla uyumlu depolama birimleri, çalışma alanlarının verimli bir şekilde kullanılmasına imkan veriyor. U Too, estetik ayakları ve yuvarlak kenarlara sahip masaları ile ortama samimiyet ve canlılık kazandırıyor. U Too, modüler yapısı sayesinde çalışma birimlerinin, açık ofislerin ve toplantı salonlarının değişen kişi sayısına göre kurgulanmasını sağlıyor. Türk Standartlarına Uygunluk belgesi (TSE) bulunan U Too’nun komodin ve masalarının üretiminde yüzde 32’ye kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullanılıyor. Komodin ve masalarda kullanılan, E1 Sertifikalı MDF malzeme yüzde 100 oranında tekrar kullanılabiliyor. Masalarda kullanılan metal ayaklar yüzde 100 geri dönüştürülebiliyor ve koltuklarda kullanılan sünger yüzde 100 oranında tekrar kullanılabilir nitelikte. Koltuk iç iskeletinde kullanılan kontrplak ve 52 MDF malzeme yüzde 100 oranında tekrar kullanılabiliyor. Fe2 Fe2, her alanın farklı gereksinimleri olduğu bilinciyle tasarlandı. Fe2, dolap kapağı ve arka panele uygulanabilen farklı malzeme seçenekleri ile evler, yönetici ofisleri ve açık ofislere şık çözümler sunuyor. Alanın etkili bir şekilde kullanılmasına yardımcı olan Fe2, depolama birimi ve ayırıcı panel olarak kullanılabiliyor. Yangına dayanıklı metal gövdesinin yanı sıra Fe2’nun kilitlenebilir rafları, deprem anında çıkarılarak kullanıcılara güvenli bir sığınak oluşturuyor. Fe2’nun Türk Standartlarına Uygunluk belgesi (TSE) bulunuyor. Fe2’nun üretiminde kullanılan metal parçalar yüzde 100 geri dönüştürülebiliyor ve E1 sertifikalı MDF malzeme yüzde 100 tekrar kullanılabilir nitelikte. MONO Mono, çağdaş ve şeffaf tasarımı ile bir depolama ünitesinden fazlasını sunuyor. Düzen sağlamaya yardımcı olan rafları, toplantı alanlarında video-konferanslar için gerekli ekipmanların saklanmasına; oyun, kitap ve katalog gibi çeşitli nesnelerin depolanmasına imkan veriyor. Bir alanda farklı bölümler oluşturmaya yardımcı olan Mono, yükseklik ve genişlik seçenekleri ile işlevsel bir kullanım şansı sunuyor. Işığı kesmeyen yapısı ve zemine uyum sağlayan metal ayakları ile aydınlık ve ferah ortamlar yaratıyor. Mono’nun rafları, iskeletindeki sıralı delikler sayesinde istenilen yükseklikte ayarlanabiliyor ve metal gergi aparat ile sabitleniyor. TSE’ye uygun olan Mono’nun üretiminde kullanılan metal parçalar ile ambalajında kullanılan malzemeler yüzde 100 oranda geri dönüştürülebiliyor. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Vitosol 100-F B ilindiği gibi gaz, kömür ve petrol gibi fosil yakıtların rezervleri sınırsız değil. Bu yakıtların giderek tükenmesi ve bu yakıtlara olan talebin sürekli artması, fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Ayrıca fosil yakıtların yanması sonucu zararlı gazların açığa çıkması, insanlığı ucuz ve zararsız enerji kaynakları arayışına itiyor. Güneş de bu kaynaklardan birisi. Viessmann artan enerji talebi karşısında her türlü ihtiyaç ve kullanıma uygun çözüm sağlayan güneş enerjisi sistemlerini sunuyor. Viessmann teknolojisine sahip düzlemsel ve vakum borulu Vitosol kolektörlerinin ortak özelliği işletme emniyeti, verim ve uzun ömür. Bu kolektörler sayesinde kullanma suyu ve havuz ısıtması yapılabiliyor, mahal ısıtması desteklenebiliyor ve solar soğutma gerçekleştirilebiliyor. Vitosol güneş sistemleri diğer ısıtıcılarla problemsiz olarak entegre edilebiliyor. 54 VItosol 100-F Seçici absorber yüzeyine sahip olan düzlemsel kolektör Vitosol 100-F sayesinde güneş ışınlarının yüksek verimlilikle emilmesi sağlanıyor. Kıvrımlı bakır boru absorberde ısı çekiyor. Kolektörün çerçevesi yüksek sıcaklığa dayanıklı ısı izolasyonu ile kaplı. Kalınlığı 3.2 mm olan kolektör camının demir oranı düşük olduğu için yansıma kayıpları oldukça az. 12 kolektöre kadar paralel bağlanabiliyor. Paslanmaz çelik esnek boruları daha kolay ve kısa süren montaja imkan sağlıyor. Çatı üstüne, bina cephelerine veya serbest bölgelere montaj mümkün. Kolektörler dikey veya yatay olarak monte edilebiliyor. Çepeçevre bükülmüş alüminyum çerçeve ve cam contası sayesinde sürekli sızdırmazlık ve yüksek dayanıklılık sağlanıyor. Absorber yüzey alanı 2,32 metrekare. Mavi melek için istenen koşulları yerine getiriyor. Solar-KEYMARK ve EN 12975’e göre kontrol edilmiş. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Projeniz için yüksek verimli bir çözüm mü arıyorsunuz? Size yüksek performanslı bir ikili sunabiliriz. Yüksek verimli, çevre dostu mükemmel uyumlu ısıtma sistemi Montajı kolay Viessmann bağlantı sistemi ve statik olarak kontrol edilmiş korozyona dayanıklı paslanmaz çelik ve alüminyum yapı parçaları ile Vitosol 100-F güneş kolektörleri Düşük işletme maliyeti, zararlı madde emisyonu ve yakıt sarfiyatı % 109,2’ye varan kazan verimi ile Vitocrossal 200 gaz yakıtlı yoğuşmalı kazan Tüm enerji kaynakları ve kullanım alanları için verimli sistemlerle özel çözümler. Viessmann Isı Teknikleri Tic. A.Ş.: Şerifali Mah. Söyleşi Sk. No.39 34775 Ümraniye - İstanbul Tel: (0216) 528 46 00 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Bütünleşik Tasarım ve Türkiye’de bir Platin Sertifika Serüveni Prof. Dr. A. Zerrin Yılmaz / Ekomim N üfusun hızlı artışı ve ekonominin hareketlendirilmesinin amaçlanması sonucu bina inşaatında göz ardı edilemeyecek bir artış olmuştur. Bu artış beraberinde binalardan kaynaklı enerji tüketimini de artırmıştır. Ülkemiz enerji ihtiyacının karşılanması, hala önemli oranda fosil enerji kaynaklarına bağlıdır. Bu kaynakların kullanımı sera gazı salımına neden olarak gün geçtikçe atmosferi kirletmekte ve küresel ısınmayı atırarak iklim değişikliğinin getireceği istenmeyen sonuçlara hızla yaklaşmamıza neden olmaktadır. Avrupa’daki sera gazı salınımının yüzde 30’u binalara aittir. Ayrıca dünyadaki enerjinin yüzde 40’ı binalar tarafından tüketilmektedir. Bu nedenle binalarda enerjinin verimli kullanımı oldukça önemli hale gelmiştir. Ayrıca enerjide dış kaynaklara bağımlı ülkemizde ekonomik anlamda özgürleşmenin sağlanabilmesi de bu kaynakların daha az kullanımıyla mümkün olabilecektir. Binaların en fazla karbon salımı bina işletme aşamasında enerji tüketiminden kaynaklanmaktadır ve o nedenle “Yeşil Bina” tanımının temel taşını da bina enerji verimliliği oluşturur. Binalara ait enerji 56 tüketim miktarının ve sera gazı salımının düşürülmesi ve gerçek anlamda Yeşil Bina hedefine ulaşılması ancak enerji verimli binalar ile mümkün olabilir. Enerji verimli binalar, uygun pasif sistemler kullanılarak enerji ihtiyaçları azaltılmış, yüksek verimli enerji sistemlerine sahip, uygulanabilir olduğu ölçüde yenilenebilir enerji sistemlerini kullanan, kullanıcı konforundan ödün vermeyen, iklime ve çevreye uyumlu binalardır. Enerji verimli bina tasarımında bina fiziği, bina enerji sistemleri ve bina otomasyon sistemleri ile ilgili birçok tasarım parametresi bir arada düşünülmeli ve bir parametrenin seçimi diğer parametrelerden bağımsız olarak yapılmamalıdır. Bu nedenle bina tasarım sürecinde mimarlar, makine mühendisleri, inşaat mühendisleri, elektrik mühendisleri ve Yeşil Bina danışmanları bir tasarım ekibi olarak birarada düşünerek tasarıma yön vermelidirler. Her tasarım grubu bir binanın anlık, günlük ve dönemsel iklim değişikliklerine cevap verebilen, çevre ile sürekli etkileşim halinde olan bir sistem olması gerektiğinin bilincinde olmalı ve doğru tasarım için bina enerji danışmanı ile tasarımın ilk aşamalarından itibaren etkileşim halinde bulunmalıdır. Bütünleşik tasarım olarak adlandırılan bu tür tasarım süreci enerji verimli Yeşil Bina tasarımı için aslında bir zorunluluktur ve tüm proje ekipleri tasarım sürecinin en başından en sonuna kadar enerji danışmanı ile yakın iş birliği içerisinde çalışmalıdır. Aksi durumda tüm tasarım ekipleri, birçok örnekte görüldüğü gibi, tasarımın en başına dönmek zorunda kalabilir. Bu da emek ve bütçe kaybıdır. Tasarımın başlangıcında binanın yönü, bina geometrisi, bina içerisindeki mahallerin yerleşimi, gölgeleme elemanları gibi kararlar yer alır. Bunu takiben bina kabuğunu oluşturan yapı elemanlarına binanın bulunduğu iklim koşullarına göre çeşitli testler aracılığıyla karar verilir. Bu noktada cephe saydamlık oranı da belirlenir. Böylelikle binanın güneşten ısı ve ışık olarak pasif anlamda optimum faydalanabileceği seçimler yapılmış olur. Binanın kullanım amacı, aktivite düzeyleri, içeride yer alan aydınlatma sistemi ve ekipmanlardan olan ısı kazançları, mahallerde istenilen ayar sıcaklık değerleri aynı iklim bölgesinde olan binalarda farklı cephe ve malzeme seçimleri yapılmasına sebep olabilir. Bu YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 seçimler sonucunda binanın dinamik şartlar altındaki ısıtma ve soğutma yükleri simülasyonlarla belirlenir ve bu yükleri karşılamaya yetecek kapasitede doğru ve verimli mekanik sistemler seçilir. Mekanik sistemlerin seçiminde kullanılacak parametreler, binanın enerji tüketim maliyetlerini doğrudan etkiler. Bu sistemlerin kontrolünün binaya ait bir otomasyon sistemi ile gerçekleştirilmesi, binanın enerji tüketiminin kontrol edilmesini sağlarken, bina işletme saatleri içinde kullanıcı konforundan ödün vermeden istenilen ısıl, görsel ve işitsel konfor ortamının oluşturulmasına ve sürdürülmesine olanak tanır. Enerji etkin bina tasarımı ancak tüm bu parametrelerin bir arada değerlendirilip her bir tasarım ve kullanım senaryosunun bina enerji performansı simülasyon araçları ile test edilmesi neticesinde elde edilebilir. Enerji verimli binaların tasarlanması ve mevcut binaların enerji verimliliğinin artırılabilmesi ancak tüm tasarım ekipleri ile bina enerji danışmanının bir arada yapacağı ortak çalışmalar ile tasarımın her aşaması için yapılacak bina enerji performans testleri sonucunda, binanın gerçekten enerji verimli olması için alacakları ortak kararlar neticesinde mümkün olabilir. Bina enerji performans modellemesi, binanın mimari ve enerji sistemlerinin tasarımı üzerinde bir karar verme süreci olarak, göz önüne alınan parametrelere ve değerlendirme ölçeğine göre çeşitli bölümleri içerir. Son on yıldır, tasarım sürecinde kullanılan bina enerji performansı simülasyonu araçlarına olan ilgide enerji ihtiyacı ve tüketim hesaplamalarını, ısıl ve görsel konfor analizlerini ve sera gazı salım oranlarının değerlendirilmesini sağlayan modüllerin bilimsel olarak geliştirilmesi neticesinde gözle görülür bir artış meydana gelmiştir. Farklı disiplinlerden gelen birçok kullanıcı kendi uzmanlık alanları ile ilgili olarak bina enerji performansı simülasyon araçlarını YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 kullanmaktadır. Bu araçlar kullanıcılara erken tasarım, tasarım ve işletme aşamalarında karşılaştırma ve performans değerlendirme ile ilgili çeşitli seçenekler sunarak önemli öngörüler edinmesini sağlar. Binalarda gerçek ve doğru bir enerji verimli tasarımın yapılabilmesi için enerji performansı simülasyonlarının tasarım sürecinin başından inşaat sürecine kadar olan evredeki tasarım adına atılacak her adım için yapılması gerekir. EKOMİM Ekolojik Mimarlık ve Mühendislik Hizmetleri’nin bina enerji danışmanlığı ve bina enerji verimliliği alanında yaptığı çalışmalar ve bu çalışmalarda karşılaşılan örnekler bütünleşik tasarımın binaların enerji verimliliğinin artmasında ne kadar büyük bir rolü olduğunu kanıtlamaktadır. Bu yazıda Türk Müteahhitler Birliği’nin Ankara’daki merkez binası ve Kat Mekatronik firmasının İstanbul Çatalca’daki yeni fabrika tesisi için yapılan enerji verimliliği çalışmalarına bütünleşik tasarımın önemini çok açık olarak gösteren iki önemli örnek olarak yer verilmiştir. Tasarım süreci boyunca EKOMİM’in bina enerji verimliği konusunda verdiği danışmanlık hizmeti ve bina enerji simülasyonları konusundaki uzman kadrosu ile yapılan enerji verimliliği iyileştirme çalışmaları neticesinde her iki binanın da yıllık enerji tüketimlerinde oldukça yüksek iyileştirmeler elde edilmiştir. Yapılan enerji iyileştirme çalışmaları sonucunda Türk Müteahhitler Birliği merkez binası LEED Platin sertifikası almaya hak kazanmıştır. Kat Mekatronik firmasının Çatalca’daki yeni fabrika tesisi ise enerji tüketiminde sağlanan yaklaşık yüzde 80 iyileştirme ile gerçek bir Yeşil Bina sertifikası adayıdır. LEED projelerinde tasarım ekipleri tarafından hazırlanan gerçek bina projesine ait enerji modeli hesap sonuçları, güncel versiyon kapsamında gerçek bina ile aynı geometriye sahip olan ve ASHRAE 90.1-2007 Appendix G’de iklim bölgelerine göre tanımlanan referans bina enerji modeli hesap sonuçları ile karşılaştırılarak binanın yıllık enerji tüketimindeki iyileşme oranı hesaplanır. Bu doğrultuda binanın, LEED sertifikasında en yüksek puana sahip Enerji ve Atmosfer kredisinden kaç puan alacağı belirlenir. Türk Müteahhitler Birliği Merkez Binası Ankara’da inşa edilmiş olan yeni bir ofis binasıdır. Bina iki bodrum, bir zemin ve 4 normal olmak üzere toplam yedi katlı bir yapıdır. Yaklaşık olarak 3,415 m2 alana sahip binanın 3,190 m2’si koşullandırılmakta olup, geri kalan 225 m2si koşullandırılmayan alanları içermektedir. Şekil 1. TMB Ankara Genel Görünüm Genel olarak ofis alanlarının bulunduğu 68 ısıl zondan oluşan binanın 43 ısıl zonu mekanik sistemler ile koşullandırılmaktadır. Binanın enerji modeli dinamik şartlar altında hesap yapan algoritmaları kullanan EnergyPlus detaylı dinamik simülasyon aracı ile yapılmıştır. Ancak simülasyonlar, tasarım kararları alındıktan sonra başlatılmış ve tasarım ekiplerinin aldıkları ilk kararlara göre olan bina referans binaya göre enerji verimliliğinde yüzde 25 daha kötü durumda çıkmıştır. O nedenle tüm tasarım kararları çok tekrarlı simülasyonlarla yeniden yönlendirilmiş ve dolayısıyla tüm tasarım ekipleri tasarımın başına dönerek revizyonlar yapmıştır. Gerek mimari ve gerekse mekanik ve aydınlatma sistemlerinde enerji simülas- 57 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası yonları aracılığıyla yapılan iyileştirmelerle bina enerji verimliliği iyileştirme oranı başlangıçtaki -%25’den + %23,3’e çıkartılmıştır. Bu iyileştirme oranı ile de LEED Enerji ve Atmosfer kredisinden 6 puan alınması sağlanmış ve bina Platin düzeyindeki sertifikayı almaya hak kazanmıştır. Gerçek ve referans bina enerji modellerine ait karşılaştırmalar Tablo 1 ve 2’de yer almaktadır. Kat Mekatronik Fabrika Tesisi binası Çatalca’da bulunan Trakya Serbest Bölgesi’nde yeni inşa edilecek bir binadır. Bina iki bodrum kat, iki zemin kat ve üç normal kat ile bir çatı katından oluşmaktadır. Yaklaşık olarak 21,385 m2 alana sahip binanın 18,386 m2si koşullandırılmakta olup, geri kalan 2,999 m2si koşullandırılmayan alanları içermektedir. Şekil 2’de bina cephesinin görünümü DesignBuilder enerji modeli üzerinden genel hatları ile gösterilmektedir. Şekil 2. Binanın Kuzeydoğu ve Kuzeybatı Cepheleri Görünüşü Bina genel olarak üretim, ofis ve teknik alanların bulunmuş olduğu toplam 169 ısıl zondan oluşmuş olup 99 ısıl zon mekanik sistemler ile koşullandırılmaktadır. Binanın enerji verimli olabilmesi için, enerji modelleme çalışmaları binanın ilk tasarım kararları ile yapılmaya başlanmıştır. İlk olarak binanın bulunacağı iklim koşulları ve kullanım fonksiyonları dikkate alınarak, binanın fiziksel ve termo-fiziksel kararları için birçok enerji performansı testi yapılmıştır. Bu süreçte mimar, inşaat mühendisi, bina enerji danışmanı ve enerji modelleme uzmanının bir arada çalışmasıyla en uygun tasarım kararları belirlenmiştir. Bina cephesi için opak ve saydam bileşenler seçilirken binanın ısıtma ve soğutma ihtiyacını en aza indirgeyecek elemanlar seçilmiştir. Binada kullanılacak aydınlatma sisteminin belirlenmesinde enerji danışmanı ve elektrik mühendisi bir arada çalışarak ASHRAE 90.1 – 2007 standardında yer alan Table 9.6.1’de gösterilen her mahal tipi için minimum enerji verimli güç değerlerinin üzerinde elemanlar seçmiş ve binadaki aydınlatma elemanları daha enerji verimli hale getirilmiştir. Bina için verilen tüm pasif sistem kararları proje ekibinin ortak çalışmaları neticesinde alınmış olup her Tablo 1. Gerçek ve referans binanın kullanım sınıflarına göre yıllık enerji tüketimi Aydınlatma HVAC Diğer TOPLAM Tasarlanan Bina Elektrik Doğal Gaz [kWh/m2.yıl] [kWh/m2.yıl] 10.47 0.00 48.60 37.72 17.21 0.00 76.28 37.72 Referans Bina Elektrik Doğal Gaz [kWh/m2.yıl] [kWh/m2.yıl] 13.44 0.00 41.29 112.77 17.21 0.00 71.93 112.77 Tablo 2. Gerçek ve referans binanın yıllık elektrik enerjisi maliyetleri ve iyileştirme oranı Yıllık Doğal Gaz Enerjisi Maliyeti Yıllık Elektrik Enerjisi Maliyeti [TL/yıl] [TL/yıl] Tasarlanan Bina 8318.92 47499.60 Referans Bina 24873.14 47899.06 58 Enerji İyileştirme Oranı (%) 23.3 bir karar enerji performans analizine tabi tutulmuş ve enerji verimliliği açısından doğruluğu test edilmiştir. Enerji performans testleri neticesinde alınan pasif sistem kararları ile binanın enerji ihtiyacı minimum düzeye indirilmiştir. Bu ihtiyaca göre bina enerji danışmanının ve makine mühendisinin işbirliğiyle seçilecek uygun HVAC sistemleri ve otomasyon stratejileri için alınacak kararlar adım adım performans testleri yapılarak verilmiştir. Bu kapsamda ısıl zonlar için gerekli olan taze hava oranları ASHRAE standartlarına uygun olarak seçilmiş olup çatı alanına yerleştirilmiş olan taze hava üniteleri ile ısıl zonların taze hava ihtiyacı karşılanmaktadır. Bunun yanı sıra yapılan enerji performans testleri, dış havanın uygun nemlilikte ve sıcaklıkta olduğu geçiş dönemlerinde fanlar yoluyla alınacak havanın soğutma yapılmadan içeriye verilmesiyle bina için gerekli soğutmanın sağlanabildiğini göstermiştir. Bu yapılan işlem “free cooling” olarak bilinmekte olup binanın soğutma tüketimlerini azaltmakta kullanılan oldukça iyi bir yöntemdir. Tasarlanan bina için seçilen tüm HVAC sistemleri enerji performans analizleri ile test edilerek uygun kapasite ve verim değerleri belirlenmiş bu sistemler için gerekli otomasyon stratejilerine karar verilmiştir. Enerji verimliliği konusunda tüm proje ekiplerinin işbirliği içinde yaptığı özverili çalışmalar ve alınan enerji danışmanlık hizmeti neticesinde tasarlanan bina, enerji verimli bir bina olmasının yanı sıra aynı zamanda gerçek bir yeşil bina adayıdır. Gerçek ve referans bina enerji modellerine ait karşılaştırmalar Tablo 3 ve 4’te yer almaktadır. DEĞERLENDİRME Standart bina projelendirme sisteminde mimari, mekanik, elektrik ve statik proje grupları bir arada çalışmaktadır. Ancak binalarda enerji tüketiminin önemli artışı, enerji maliyetleri ve YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 YEŞİL BİNA / Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Tablo 3. Gerçek ve referans binanın kullanım sınıflarına göre yıllık enerji tüketimi Tasarlanan Bina Referans Bina Elektrik [kWh/m2.yıl] Elektrik [kWh/m2.yıl] Aydınlatma 4.00 10.31 HVAC 20.03 99.94 Diğer 227.04 226.39 TOPLAM 251.07 336.64 Tablo 4. Gerçek ve referans binanın yıllık elektrik enerjisi maliyetleri ve iyileştirme oranı Yıllık Elektrik Enerjisi Maliyeti [TL/yıl] Tasarlanan Bina 1,353,106.76 Referans Bina 1,814,270.28 çevre kirliliğine ciddi oranda katkısı gibi nedenlerle bu ekibe bina enerji verimliliği danışmanları da dahil olmuştur. Ancak bina enerji verimliliği çalışmaları, tasarım aşamasında tasarım kararları sonucunu ölçmek için değil, tasarımı yönlendirmek için kullanılırsa verimli bir tasarım süreci Enerji İyileştirme Oranı (%) 25.4 izlenmiş olur ve gerçek enerji verimli bina elde etme olanağı doğar. Aksi durumda bu yazıdaki birinci örnekte olduğu gibi, tasarım kararları enerji verimliliği açısından çok kötü sonuç verirse tüm ekipler tasarımın başına dönmek zorunda kalabilirler. Bu da bütçe ve emek israfı demek- tir. Oysa ki enerji danışmanı dahil tüm ekipler tasarım sürecinin ilk adımından başlanacak şekilde birlikte çalıştıklarında, Kat Mekatronik üretim tesisinde olduğu gibi, tasarlanan bina standart binalara göre önemli ölçüde enerji verimliliği yüksek bir bina olabilmektedir. Binaların çevreye verdikleri zararlar göz önüne alınarak artık tüm binaların enerji verimli olacak şekilde tasarlanması gerekmektedir. Bu doğrultuda, binalarda enerji ihtiyacının minimuma indirgenmesi ve buna bağlı olarak da daha küçük kapasitelerde yüksek verimli mekanik sistemlerin ve doğru fizibilite çalışması yapılmış yenilenebilir enerji sistemlerinin kullanılması gerekmektedir. Bu sayede hem kullanıcı ve bina sahipleri için enerji tüketim maliyeti ve ilk yatırım maliyeti gereksiz yere artırılmadan azaltılmış olacak, hem enerji tüketimlerinin azalmış olması ülke ekonomisine katkıda bulunacak, hem de atmosfere zararlı sera gazı salımı azaltılmış olacaktır. Türkiye’nin ilk Sürdürülebilir Yapı Teknolojileri dergisi Yeşil Bina Parmağınızın Ucunda!.. Türkiye’nin, sürdürülebilir yapı teknolojileri alanındaki “ilk” dergisi olarak 2011 yılında yayın hayatına başlayan Yeşil Bina, dünya üzerinde tüketilen, “tükenen” enerji ve doğal kaynakların yaklaşık yarısının binaların üretiminde ve kullanım sürecinde harcanıyor olması ve bunun olumsuz etkilerini yapı sektörüne anlatmayı amaçlıyor. AT&T Yeşil Bina dergisini E-dergi uygulamasıyla artık tüm tablet bilgisayar ve akıllı telefonlardan da takip edebilirsiniz... AT&T 60 AT&T www.yesilbinadergisi.com YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 TUYAD 8<'8(/(.7521ð.ð/(7ðĞð0 ðĞð16$1/$5,'(51(Þð TUYAD 8<'8(/(.7521ð.ð/(7ðĞð0 ðĞð16$1/$5,'(51(Þð MAKALE 2. Ölçümlere İlişkin Değerlendirme Dr. İbrahim Çakmanus Çakmanus Mühendislik Enerji San. ve Tic. Ltd. Şti. Enerji Sarfiyatının İzlenmesi, Görselleştirilmesi, Değerlendirilmesi ve Optimize Edilmesi Enerji Monitoring Giriş S ürdürülebilir binalarda enerji verimliliğinin artırılmasının en önemli aşamalarından birisi de işletme sürecidir. İyi ve verimli bir işletme için ise binanın türüne göre uygun bina otomasyon sistemi (BMS), enerji ölçüm ve izleme sistemi kurulması ve işletilmesidir. Çünkü ısıtma, soğutma, havalandırma ve aydınlatma sistemlerinin enerji masrafları, binaların toplam işletme maliyetlerinin oldukça büyük bir bölümünü oluşturur. Yakıt ve elektrik fiyatları ise sürekli olarak artmakta ve bina yöneticileri ve kullanıcıları üzerinde baskı oluşturmaktadır. Bu yüzden, enerji verimliliği, firmaların rekabet güçleri konusunda önemli bir faktör haline gelmiştir. Bu bağlamda enerji yönetim sistemleri, optimizasyon potansiyelini belirleme ve alınan önlemlerin başarısını görselleştirme konusunda çok önemli katkılar sağlarlar. BMS ile yapılacak değerlendirmeler, enerji sarfiyatının kolaylıkla sürekli olarak izlenmesini ve belgelenmesini sağlar ve bina yönetim 64 sistemlerinin verimliliğini gösterir. Enerji yönetimi, belirlenen konfor ve üretim değerlerini korurken, mümkün olan en yüksek enerji verimliliğine ulaşma amacı ile planlanan ve harekete geçirilen tüm eylemlerin toplamıdır. Bu yazı enerji yönetimi konusunun bazı teknik kısımları hakkındadır. 1. Bina Otomasyon Sistemi (BMS) ile Enerji Yönetimi Şekil 1’de, bir bina yönetim sistemindeki bilgi akışı gösterilmektedir. Enerji akışı ölçülmekte ve bu ölçüm verileri daha sonra işlenmek üzere kaydedilmekte ve insanların kolaylıkla okuyabileceği bir formata çevrilmektedir. Hazırlanan tüketim raporlarının analizi ile optimizasyon potansiyeli ortaya çıkarılabilir. Gerçekleştirilen optimizasyonlar ile düşürülen enerji tüketimi, daha sonra da ölçülmeye ve değerlendirilmeye devam etmektedir. Bu uygulama, binalarda enerji tüketiminin sürekli olarak raporlanmasını ve gerçekleştirilen optimizasyonların verimliliğe katkısının belgelendirilmesini sağlar. 1. Eğer sadece binanın toplam enerji sarfiyat miktarı ölçülmek isteniyorsa, elektrik, gaz veya sıvı yakıt ve su için ana girişlere monte edilecek birer sayaç yeterli olacaktır. Fakat bu yöntem, binanın farklı bölgelerinde ve farklı sistemlerinde ne kadar tüketim yapıldığını gösteremez. 2. Farklı sistemler için enerji sarfiyatının ayrı ayrı ölçülmesi: Örnek olarak, eğer ısıtma, soğutma, aydınlatma ve havalandırma sistemlerinin harcadığı enerji miktarı ayrı ayrı ölçülmek isteniyorsa, uygun yerlere “alt sayaçların” monte edilmesi gereklidir. 3. Önceden belirlenmiş tüketici gruplarının veya bireysel tüketicilerin harcama miktarının ölçülmesi: Bir süpermarket sahibi, soğutma depolarında yiyeceklerin soğutulması için ne kadar enerji harcandığını, derin dondurucuların, soğutma kabinlerinin ve ürün vitrinlerinin ne kadar enerji harcadığını merak etmektedir. Bu durumda bu grupların her biri için farklı sayaçların takılması gereklidir. Buna benzer bir durum da, her kat için ısıtma masraflarının ayrı ayrı belirlenmesi gerekliliğidir. Bu durumda her kat için ayrı sayaçların monte edilmesi gereklidir. Ölçüm altyapısının düzgün çalışabilmesi için elektrik ve su tesisatlarının da uygun bir şekilde kurulmuş olması gereklidir. Eğer soğutucuların ölçümü gruplar halinde yapılacaksa, bu grupların kablo tesisatının da ayrı ayrı yapılması gerekmektedir. Her katın ısıtma masraflarını ayrı ayrı ölçmek için de her kat için ayrı ısıtma tesisatı kurulması ve bu ısıtma tesisatlarının her biri için ayrı bir ısı ölçüm cihazı kurulması gereklidir. Yetkili enerji danışmanları, ölçüm sisteminin yatırım maliyetleri ve bu sistemden beklenen ayrıntı seviyesi arasında uygun bir denge kurulması konusunda yardımcı olabilir. Bu konu, ölçülen değerlerin, ölçüm cihaz- YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 SOLAR KONFERANS VE SERGİSİ 19 - 21 KASIM 2014 Swissôtel Büyük Efes, İzmir, Türkiye ÖNEM Lİ TAR İHLER •Bildiri Öze 05 Eylü tleri Gönderme l 2014 Son Tari •Bildiri hi Öz 12 Eylü etleri Değerle ndirme l 2014 •Bildiri Son Ta Tam rihi 03 Ekim Metinleri G önderm 2014 •Erken e Son Ta Kayıt S rihi on Tarih 01 Ekim 2014 “Üniversite/Sanayi/Kamu Kurum ve Kuruluşları/Sivil Toplum Örgütleri” işbirliğinde gerçekleştirilecek “SOLARTR 2014” bilimsel etkinliği, önemi giderek artan güneş enerjisinin yaygın kullanımında yenilikçi teknoloji ve uygulamaları konu alan, bilim ve teknoloji ağırlıklı uluslararası bir konferans ve sergi etkinliğidir. Tüm paydaşları biraraya getirerek yeniliklerin paylaşılması ve birlikte çözüm önerileri oluşturulması, enerji üretiminde güneşin kullanımının yaygınlaştırılmasına hizmet edilmesi amaçlanmıştır. • • • • • • • • • • • Güneş enerjisi teknolojileri (FV, Isıl) ve yeni eğilimler FV malzeme ve cihazlarının ölçüm ve karakterizasyonu FV enerji tesisleri Yoğunlaştırılmış güneş enerjisi (CSP) Güneş enerjisi sistemlerinin işletimi, performansı ve güvenilirliği Güneş Isıl ve güneş elektriği sektörü ve pazar dinamikleri Kent planlamasında güneş enerjisi Güneş enerjisi ile ısıtma ve soğutma Büyük ölçekli sistemler Sanayi üretim süreçleri ile güneş ısıl enerjisinin bütünleştirilmesi Binalarda bütünleşik güneş enerjisi sistemleri Ev Sahibi Düzenleyenler • • • • • • • • • • Binaların yenilenmesinde güneş enerjisi kullanımı Sıfır enerjili binalarda güneş enerjisinin rolü Enerji depolama sistemleri Hibrid sistemler Değerlendirme ve sertifikalandırma prosedürleri Yeni malzeme ve yaklaşımlar Yönetmelikler, çerçeve mevzuat ve bölgesel kalkınma Güneş enerjisinde yenilikçi finansman modelleri AR-GE, ÜR-GE ve gelecek işbirlikleri Çevre sağlığı ve iş güvenliği MAKALE larından otomasyon ve yönetim seviyelerine nasıl ulaştırılacağını da içerir. Genellikle bu amaç için anayol sistemi (bus system) kullanılır. Ölçülen tüketim değerleri enerji tüketimi konusunda tek başlarına bir anlam ifade etmemektedir. Ölçülen tüketim verilerinin anlamlı hale gelmesi için normalize edilmesi gereklidir. Normalize etme işlemi ile karşılaştırmaların yapılabilmesi için gerekli olan enerji performans göstergeleri üretilmektedir. Örnek 1: 500 m2 kullanılır alana sahip olan bir A binasının ısı ihtiyacının, teorik olarak benzer yapısal tasarımlı, kullanım alanlı ve coğrafik yerleşime sahip 1000 m2 alanlı bir B binasından daha az olması beklenir. Bu iki binayı karşılaştırabilmek için, enerji tüketimini kullanım alanına göre normalize etmek gereklidir. Bu örnekte enerji performans göstergesi kWh/m² (veya kWh/m3)’tür. Karşılaştırma göstermektedir ki (beklenenin aksine), B binası metrekare başına daha az enerji harcamaktadır. Yukarıda da bahsedildiği gibi, bu değerler B binasının kesinlikle daha verimli olduğunu göstermez. Başka faktörlerin de (kullanım amacı, iklim şartları vs.) enerji verimliliğine önemli etkileri olabilir. Ham tüketim verileri diğer faktörler ile “zenginleştirilip” bu tür etkiler dengelenebilir. Isıtılan gün sayısı (Heating degreesday-HDD), bir binanın ısıtma sezonundaki ısı ihtiyacının bir ölçümüdür ve tüketim verilerindeki hava etkilerini dengelemek için kullanılabilir. Bu durumun aynısı soğutulan gün sayısı için de geçerlidir. VDI 3807, ısıtılan gün sayısının hesaplamasının, binaya özel bir sıcaklık (mesela 15°C) limiti belirlenmesine ve ortalama dış hava sıcaklığına göre yapılmasını gerektirir. Bu durumda sadece dış hava sıcaklığının sıcaklık limiti altında kaldığı günler hesaplanır. İklim etkilerini dengelemek için ya ısıtılan veya soğutulan 66 A ve B binasının ısıl enerji ihtiyaçlarının farklı kullanım alanlarına göre karşılaştırılması Isıtma için kullanılan yıllık enerji miktarı Normalize edilmiş yıllık enerji tüketim değeri 500 71,500 kWh 143 KWh/m2 1,000 125,000 kWh 125 kWh/m2 Tesis Net kullanım alanı A Binası B Binası gün sayıları ve enerji tüketimi ortak bir diyagramda zamana göre gösterilir ya da ısıtılan-soğutulan gün sayıları doğrudan normalizasyon için kullanılabilir. Örnek olarak, enerji tüketimi ısı ihtiyacına göre normalize edilmesi: Ölçülen tüketim değeri, verilen periyod aralığındaki ısıtılan gün sayısına bölünür ve kWh/HDD birimini enerji performans göstergesi olarak kullanır. Farklı normalizasyonların kombinasyonları da kullanılabilir: İklim dengeleme ve normalizasyon aynı anda kullanım alanında tek bir enerji performans göstergesi olarak kullanılabilir (kWh/(HDD*m²). Kullanılacak enerji performans göstergesi, büyük oranda, bina kullanıcısının “enerji verimliliğini” nasıl tanımladığına bağlıdır. Bir bira fabrikası sahibi için, üretilen her şişe başına düşen enerji miktarı olabilir. Okullardan sorumlu bir belediye yönetimi için ise metrekare başına düşen tüketim ve ders saatleri, en faydalı tanım olabilir. Bir enerji yönetim sisteminin tasarımı esnasında, kullanıcıya anlaşılabilir gelen bir enerji performans göstergesi tanımlamak esas öneme sahiptir. Sistemde kullanılan ekipmanların, farklı normalizasyonlara ve verileri zenginleştirmek için kullanılan matematiksel Şekil 1: Asıl tüketim değerlerinin ısıl enerji ihtiyacı ile zamana bağlı karşılaştırması. Karşılaştırılabilir ısı ihtiyacı için (1 ile 2 arası), optimizasyon amacı ile tüketim düşürülmüştür. Şekil 2: Isıl enerjisi ihtiyacına göre normalize edilmiş tüketim (HGT, HDD anlamındadır) YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 MAKALE eşitliklere izin verebilecek derecede esnek olması oldukça önemlidir. Performans gösterge hesaplarını adapte etmek ve modifiye etmek, hızlı ve basit bir şekilde yapılabilmelidir. Matematiksel eşitlikler, bazen enerji tüketim miktarlarını dolaylı yollardan durumunda kalan enerji yönetiminde çok sık karşılaşılan birim çevrimlerinde de kullanılabilirler. Örnek olarak: a) Gaz Tüketimi: Genellikle hacim (m³) olarak ölçülür. Enerji tüketimi, toplam hacim ile birim hacimdeki enerji (kalori değeri, doğalgaz için türüne bağlı olarak 9.7 ve 12.5 kWh/m³ arasındadır) miktarının çarpımı bulunur. b) Sıvı Yakıt Tüketimi: Genellikle litre olarak ölçülür. Enerji tüketimi, litre olarak harcanan hacim, yoğunluk (0.820-0.845 kg/litre) ve enerji içeriğinin (Kalori değeri yaklaşık 11.8 kWh/kg’dır). Entegre sistemler, standart bir internet tarayıcısı ile bütün otomasyon istasyonlarına uzaktan erişim imkânı vermektedir. Tarayıcı ile tüketim verileri sorgulanabilir ve bütün matematiksel bağıntılar değiştirilebilir ve programlanabilir. Uygun bir uzaktan erişim sistemi sayesinde otomasyon istasyonlarının bulunduğu yerlere gitmek için yapılacak ulaşım masrafları ve zamandan büyük ölçüde tasarruf edilebilir ve sistem çalışma esnasında esnek ayarlama imkânlarına sahip olunabilir. Bu sistem aynı zamanda, ek olarak kurulan ölçüm cihazlarının sisteme entegrasyonunu da içerir. PC tabanlı sistemlerin hafıza kapasitesi, otomasyon sisteminde bulunan veri toplayıcılarına (data logger) göre çok daha yüksektir. Fakat PC’lerin dezavantajı, aniden kapandıkları takdirde bazı verilerin kaybolma riskidir. Örneğin, sistem güncelleştirmesi esnasında bu durum yaşanabilir. Fakat, yeni gelişmekte olan bir entegre sistem, otomasyon istasyonlarının sürekli olarak hazır bulunma avantajları ile PC’lerin yüksek depolama kapasitesini birleştirmektedir. Bu sistemde otomasyon istasyonu bir “ara depolama” (intermediate storage) olarak çalışır ve ana bilgisayarlar kapalı iken tüketim verilerini tampon belleklerinde sınırlı bir süre için tutarlar. Bu süre, verilerin büyüklüğüne bağlı olarak haftalarca uzunluğunda olabilir. Ana bilgisayar açıldığında, verileri otomasyon istasyonlarından transfer ederek, uzun vadeli arşivleme için veri tabanına kaydeder. Bu yöntem sayesinde, tüketim verileri güvenli bir şekilde takip edilebilir. Ana bilgisayardaki veri tabanı, şirketin yedekleme sistemine entegre edilerek verilerin güvenliği garanti edilebilir. 4. Verilerin Görselleştirilmesi yüksek olduğunu göstermiştir. Bunun sebebi ise otopark aydınlatmasının sürekli olarak açık olmasıdır. Aydınlatma kontrol zamanlaması, süpermarketin açılış-kapanış saatlerine göre ayarlandığında, geceleri dış aydınlatma için kullanılan elektrikten %75 oranında tasarruf edilmiştir. 5. Grafiksel Değerlendirmede Farklı Olasılıklar Modern otomasyon sistemlerinde, otomasyon istasyonlarında bile grafiksel değerlendirme yapmak mümkündür. Fakat depolama kapasitelerinin düşük olması bu tür değerlendirmelerin ancak daha kısa zaman aralıklarında yapılmasını sağlayabilir. Şekil 3: Müşteri tiplerine göre günlük, aylık ve yıllık tüketimin bir pasta grafik yardımı ile görselleştirilmesi 3. Elde Edilen Verilerin Arşivlenmesi ve Performans Göstergeleri Bu bölümde, tüketim verilerinin görselleştirilmesi ve analizi ile optimizasyon potansiyelinin ortaya çıkarılması konusuna yoğunlaşılacaktır. Görselleştirme, elde edilen verilerin insanların kolayca anlayabileceği şekilde görsel formlara dönüştürülmesidir. Görselleştirme kalitesi, bir yerdeki optimizasyon potansiyelini ortaya çıkarabilmesi açısından önemlidir. Basit görselleştirmeler bile, kullanıcı davranışlarını ve ekipman ayarlarını değiştirme suretiyle önemli tasarruflar yapılmasını sağlayabilir. Lejant: 1: Soğutma 2: Musluk Suyu 3: Elektrik Tüketim verileri ve normalize edilmiş performans göstergeleri, zamanla olan değişimleri belgeleyebilmek için arşivlenmelidir. Enerji tüketimi açısından uzun dönemli değerlendirmeler önemli olduğundan verilerin depolanması çoğunlukla yönetim seviyesinde olur; çünkü Örnek 2: Burada bir süpermarket ile ilgili değerlendirme verilmiştir. Pek çok süpermarketin elektrik tüketiminin uzun bir süre aralığında görselleştirilmesi, elektrik tüketiminin geceleri, süpermarket kapalı iken Modern otomasyon cihazları, raporların otomatikleştirilmiş bir şekilde PDF formatında, mail ile yollanması ve verilerin analizi ve tablolanması amacı ile popüler hesap tablosu programlarına transfer edilmesini sağlamasının yanı sıra, grafiklere 68 Şekil 4: Eğilim eğrisi ve yığılmış çubuklar ile gösterilen günlük enerji tüketim karakteristiği YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Yeni Ticaret Kapıları Açar | Key to Markets R+T TURKEY 2015 2. PANJUR, TENTE KAPI / GEÇİŞ SİSTEMLERİ VE GÜNEŞTEN KORUMA SİSTEMLERİ FUARI 2 nd ROLLER SHUTTERS DOORS / GATES AND SUN PROTECTION SYSTEMS FAIR 12.11 - 15.11.2015 İstanbul Fuar Merkezi CNR Expo, Yeşilköy - İstanbul - Türkiye Istanbul Fair Center CNR Expo, Yeşilköy - Istanbul - Turkey www.rt-turkey.com Destekleyenler / Supported By ‘’BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR.’’ | THIS EXHIBITION IS ORGANIZED UNDER THE PERMISSION OF TOBB ACCORDING TO LAW 5174 MAKALE internet tarayıcısı aracılığıyla ulaşılmasına imkan verir. Depolama kapasitesi daha yüksek olduğu için uzun vadeli analizler yönetim seviyesindeki PC’ler aracılığıyla yapılabilir. Şekil 5’te, 2011’in ikinci çeyreğinde (kırmızı eğri) yapılan ve sonuç olarak tüketimin azaltılmasını sağlayan bir optimizasyon prosedürü görülmektedir. eklenmesine ve böylece maliyetlerin otomatik olarak hesaplanmasına olanak sağlayabilirler. Şekil 6: Tarife analizi Şekil. 5a: Yıllık enerji tüketimi karşılaştırması Şekil 6’da, üç bileşenden oluşan bir örnek tarife analizi görülmektedir. Bu bileşenler, gündüz, gece ve hafta sonudur. Diğer tarifeler, tüketim miktarına, mevsimlere veya günün saatlerine göre değişkenlik gösterebilir. 7. Bina Sakinlerinin Farkındalığını Artırmak Suretiyle Enerji Tasarrufu Şekil 5b: Enerjinin, sistemlere göre yıl boyunca harcanma oranları Lejant: 1: Isıtma (kWh), 2: aydınlatma kWh) 3: Sıcak Su (kWh) 4: Soğutma (kWh) Enerji miktarları, zamana göre, bindirilmiş çubuk grafik formunda farklı tipte müşterilerin tekil olarak kullanılan toplam enerji miktarına olan katkısı görülebilir. 6. Enerji Yönetim Sistemleri ile Maliyet Şeffaflığı Bazı enerji yönetim sistemleri, enerji tüketim miktarlarından maliyeti çıkartabilirler. Bu maliyetler, enerji sağlayıcı ve müşteri arasındaki anlaşmalara bağlıdır. Enerji yönetim sistemleri, enerji birim fiyatlarının sisteme parametre olarak 70 Enerjinin, bina sakinleri tarafından bilinçli bir şekilde kullanılması önemli miktarlarda tasarruf yapılmasını sağlar. Raporları ve analizleri sadece enerji yönetiminden sorumlu olan çalışanlara değil, binadaki herkese, enerji performans göstergelerini kolay anlaşılabilecek grafikler olarak sunmak, bu konudaki bilinçliliği artırma konusunda yardımcı olur. Bazı yönetim sistemlerinde bu tablolar ve grafikler “elektronik pano” olarak adlandırılan yöntemle belirlenen raporlar otomatik olarak yayınlanır (örneğin bir bina lobisindeki bir ekran yardımı ile). Bu panolarda, görüntülenecek bilgiler müşterinin bir temsilcisi ve sistem ortaklarından biri ile belirlenir. Bu uygulama neredeyse limitsiz olasılığa açıktır; çalışanlar, kendi departmanlarının tüketiminin toplam enerji tüketiminin ne kadarını oluşturduğunu görebilir, bir üretim tesisinde farklı vardiyalarda üretilen ürün başına ne kadar enerji tüketildiği karşılaştırılabilir. Otel müşterileri, enerji kullanım miktarlarını ortalama kullanım ile karşılaştırabilir. Bu tür uygulamalar, bireylerin hareketlerinin enerji tüketimine olan katkısını görmesini sağlayarak binada enerji verimliliği farkındalığına katkı sağlar. Optimizasyon potansiyeli, enerji performans göstergelerinin görselleştirilmesi ile yapılan analizler ve düşük bir ihtimalle de örnek bina verileri ile yapılan karşılaştırmalar ile ortaya çıkartılabilir. Optimizasyon çalışmaları ile ilgili örnekler bu makalede daha önce verildi. Bu örnekler, çalışanların farkındalığını bireysel hareketlerin sonuçlarının görselleştirilmesi ile arttırmak, kontrol stratejilerini geliştirmek ve yalıtım uygulaması gibi yapısal önlemler almak gibi farklı türlerde olabilir. Kontrol stratejilerinde yapılan geliştirmeler, zamanlama programlarını ayarlamaktan tüm kontrol stratejilerini baştan revize etmeye kadar gidebilir. Göreceli olarak düşük maliyetli yatırımlar ile oldukça önemli miktarlarda tasarruf gerçekleştirmek mümkündür. Örnek olarak, Europark Rust’ta bulunan 4D Sineması ve Viechtach’ta bulunan bir süpermarket, havalandırma kontrol stratejilerinin yeniden programlanması ve talep kontrollü hava kalite kontrolü ile %30’lara varan enerji tasarrufu sağlamışlardır. Bu tasarruflar, müşteriler için herhangi bir şekilde konfordan ödün verilmeden gerçekleştirilmiştir. BMS, enerji yönetimini doğrudan ekipman kontrolcülerine bağlayabilir. Bu sayede, enerji tasarrufu yapabilmek adına tesisin çalışmasına gerçek zamanlı olarak müdahale edilebilir. Örneğin, elektrik sayaçlarının sürekli analizi ile pik yükler tahmin edilerek, seçici kapatma, azaltma ve elektrik harcayan aletleri dönüşümlü kullanma yöntemleri ile bunun önüne geçilebilir. Buna örnek olarak, müşterilere fark edilir herhangi bir konfor kaybı yaşatmadan fan hızları kısa süreliğine azaltılabilir. Pik yükler sebebi ile oluşan yüksek enerji maliyetleri bu şekilde önlenebilir. YEŞİL BİNA / AĞUSTOS 2014 Türkiye’nin İlk Sürdürülebilir Yapı Teknolojileri Dergisiyiz... Yeşil Bina, enerji verimliliği, sürdürülebilir yapı, pasif ev, yeşil ürün kavramlarının yerleşmesinde, pazarın sağlıklı büyümesinde ve sektörün markalaşmasında katkımız olduğu için gururluyuz... T: 0216 651 78 78 • F: 0216 651 78 98 facebook.com/yesilbina2010 twitter.com/yesilbina2010 Abone Formu İŞ DÜNYASI YAYINCILIK TANITIM ve TİC. LTD. ŞTİ. ABONE SERVİSİ T.: (0216) 651 7878 F.: (0216) 651 7898 [email protected] Ayda bir yayınlanır İki ayda bir yayınlanır İki ayda bir yayınlanır 1 yıllık Abone Bedeli: 100 TL 1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL 1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL 2 yıllık Abone Bedeli: 180 TL. 2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL. 2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL. ONLINE ABONELİK İÇİN www.b2bmedya.com • Aboneliğini herhangi bir nedenden dolayı sürdürmek istemeyen okurların cayma hakkı bulunmaktadır. • Öğrenci aboneliği % 50 indirimlidir. • Faturanız 7 gün içinde adresinize postalanacaktır. • Dergilerimiz abonelerimize Aras Kargo ile gönderilmektedir. • Fiyatlar 31 Aralık 2014 tarihine kadar geçerlidir ÜÇ AYDA BİR YAYINLANIR • MART 2012 • YIL: 5 • SAYI: 24 • 6 TL • ISSN 1307-9204 Ayda bir yayınlanır Üç ayda bir yayınlanır İki ayda bir yayınlanır 1 yıllık Abone Bedeli: 100 TL 1 yıllık Abone Bedeli: 40 TL 1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL 2 yıllık Abone Bedeli: 180 TL. 2 yıllık Abone Bedeli: 70 TL. 2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL. Yukarıda işaretlediğim dergiye/dergilere abone olmak istiyorum Adı Soyadı : ................................................................................................................................................................................................... Firma Adı : ................................................................................................................................................................................................... Adresi : ................................................................................................................................................................................................... ................................................................................................................................. Posta kodu: .................................................................. Tel: ......................................................... Fax: ......................................................... E-posta(*): ................................................................. (*) E-bültenlerimizi takip edebilmek için E-posta adresinizi yazmayı unutmayın. Lütfen faturayı ....................................... V.D. ...................................... no’lu hesaba kesiniz. ................................... TL. abone bededilini işaretlediğim banka hesabınıza havale ettim. Garanti Bankası Koşuyolu Şubesi (1016) - TR89 0006 2001 0160 0006 2997 18 nolu İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. hesabı İş Bankası Koşuyolu Şubesi (1170) - TR21 0006 4000 0011 1700 4684 13 nolu İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. hesabı Kredi kartı ile ödeme yapmak istiyorum (Kredi kartı talimat formu e-posta adresinize veya faksınıza gönderilecektir) Tarih: ..................................................... İmza: ..................................................... Bu formu banka dekontu ile birlikte 216 651 78 98 no’lu faksa gönderiniz.