Denktaş, Türkiyenin bağımsızlığı, egemenliği ve koruduğunu

advertisement
\
Perşembe
29 Ağustos 1974
Yıl: 23 - Sayı; 8173
Fiati: 25 M il.
R ÎI-'P
Yar :
BOZKURT Basımevi
142, Glrne Caddesi, Lefkoşe
Tal.: 62951 — Deh: 210 ’
B ozkurt
Sahibi ve Genel Yayı„ Müdürü
CEMAL TOGAN
SorunrUu Y«*ı işleri Müdürü
«ADI C. TOGAN
Miliç başkanlığındaki Yugoslav heyetine
SERİNLETEN TAT...
B e lC o la
& İ(fC L 4l ç a j t t e
davamızı
İÇİNİZ
nnintnn
Denktaş, Türkiyenin bağımsızlığı,
egemenliği ve tarafsızlığı
koruduğunu açıkladı
Rumlar
sorunu
uzatırsa
LEFKOŞA
Cumhurbaşkan
Yardımcısı
ve Otonom
Türk Yönetimi
Başkanı Rauf Denktaş, dün
Yugoslavya Başbakan Yardım­
cısı ve Dışişleri Bakanı Mıloş
Miliç’i kabul
etmiştir. Dört
saat süren bu
görüşmede
Miliç, Otonom Türk Yönetimi
Başkanı Denktaş'a Yugoslav
ya Devlet Başkanı
Tito’dan
bir mesaj getirmiştir. Denk­
taş — Miliç görüşmesine ay
rica, Otonom
Türk Yönetimi
Meclisi Başkanı
Dr. Necdet
Ünel. Savunma üyesi Osman
Örek, ve Yüksek Mahkeme
Başkanı Necati Münir de ka­
tılmıştır. Yugoslavya
heyetin
de ise Dışişleri Bakanlığı siya
si işler Dairesi Müdür Vekili
Niyotrak Gadziç, Anayasa Uz­
manı. Dr. Alekander Fila ve
Yugoslavya'nın
Lefkoşa
Bü­
yükelçisi Nikola Mandiç hazır
bulunmuştur.
Tiirk
devleti
1 *1 0
ır
' 4’„s
I
-S
*
ı
ilân
"Yugoslavya'nın
Dışişleri
nu Federal sistem esası üze
Bakanı Mr. M iliç, Başkan Ti­
rinde çözümlemek isteyip iste
to'dan daha önce Türkiye ile
İ n;
mediğini öğrenmek
için uy­
Yunanistan'a verilmiş olan bir
gun bir süre beklemeye hazır
mesaj getirdi.
Mesajda Kıb­
olduğunu belirtmiştir.
rıs'ın
Bağımsızlığının,
ege­
menliğinin,
tarafsızlığının ko
TÜRK DEVLETİNİN İLANI
runrrası ümidi
izhar edilmek
Önceki
günkü beyanatında
te, bunlara vaki tecavüzler hak
bunun için bir süre belirtilme
kında endişe beyan edilmek­
diğini, ancak Birleşmiş Millet
tedir. Dört
saatlik görüşme­
ler Genel Kurulunun 15 Eymizde Sayın
M iliç’e Kıbrıs
lül'de çalışmalara başlayaca­
meselesinin
nereden
gelip
İkinci Komando Tugayına mensup Mehmetçikler dün Sihhari'deki RMM Karargâhında Yunan
ğından, sözkonusu tarihe ka­
nereye vardığını ve Türk mü­
bayrağını indirmişler ve yerine şanlı Türk bayrağını çekmişlerdir. Resim, komandoları, şanlı
dar Rumların sorunun çözüm­
dahalesinin bağımsızlığı, ege
bayrağımızı çekmezden önce komutanları binbaşı Vural ÇetinTe birlikte karargâh binasının ka­
lenmesini ya da uzamasını is
menliği ve tarafsızlığı
koru­
pısı önünde yansıtmaktadır.
(Resim: ENFORMASYON)
tediklerinin
öğrenilebileceği
maktan öteye bir gaye gütme
ni
belirten
Rauf
Denktaş,
■ QBIlBlllll|tl|liailttt|Uftti|Mllı|JI|ılllllll|tl|lllll|illlia
diğini misaller vererek izah
uısıısıısııııısııııııııııısıısııııısııııısıııııııısııııııııaıiBnsnsııınsıısıısıısıııııııııııaHsasııı
Rumların
sorunun
uzaması
ettik. Federal
bir
sistemde
görüşünde
olmaları
halinde
barışı ve eşitliği
bulmuş obağımsız
Türk Cumhuriyeti'
lan Yugoslavya’nın,
Federas
nin ilânının ciddi bir şekilde
yon tezimizi anlayışla karşıla­
incelenebileceğini
kaydetmiş
ması doğaldır. Tabıatıyle bu
tir.
Cumhurbaşkan
Yardım
federasyonun
şekli, federal
cısı Denktaş, Rumların geril­
devletlerle
federal devletin
la savaşına başlayarak Türk
yetkileri
hakkındaki
görüş­ Cumhurbaşkan Muavini ve Öze rk Türk Yönetimi Başkanı Rauf
köylerine saldırmaları halinde
ler herkesçe
mahfuzdur ve Denktaş Yugoslavya Dışişleri Ba kanı ile birarada görülüyor.
bölgedeki Rum köylerinin te­
DENKTAŞ'IN BEYANATI
bunlar ilgili taraflar arasında
mizlenmesi için harekâta giri
Bu görüşmeden sonra bası
görüşülerek bir
sonuca varıl­
müdahalesi bu vahim sonuç­ Yönetiminin gelecekteki idare
şilmesinin kaçınılmaz olacağı­
na bir açıklamada bulunan Oması gereken hususlardır. Şu
ları önlemiştir. Türk bölgesi­
şekliyle ilgili
sözlerinin bir
nı ve bu devam ettiği takdir
tonom Türk Yönetim, Başka­
rası muhakkaktır
ki; bütün
ne barışı, adaleti getirmiştir.
ültimatom
teşkil etmediğini
de, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne
nı Denktaş, Miliç'in Yugoslav
dünya da anlıyor ve anlamak­
Ümit ederiz ki bu çerçeve içe
söylemiştir. Reuter
haberler
bütün adayı işgal etme şansı
ya Devlet Başkanı Tito'dan
tadır. Kıbrıs Türkü ve Türkiye
risinde Kıbrıs meselesi rahat
ajansı muhabirine bir demeç
nın verileceğini
belirtmiştir.
kendisine bir mesaj getirdiği­
olmasaydı, bugün
bağımsız
lıkla halledilebilecektr".
veren Denktaş, önceki günkü
VVALDHEIMTN
tında Kıbrıs Barış Gücünde
Ancak, Denktaş, amacın bü­
LEFKOŞA
ni ve Yugoslavya'nın tarafsız
Kıbrıs devleti diye bir devlet
ÜLTİMATOM DEĞİL
konuşmasının gerçekleri kap
bazı değişikliklerin yapılabile
tün adayı işgal etmek değil,
TEMASLARI
Kıbrıs Rum Yönetimi lideri
bir ülke olarak Kıbrıs konu­
olmayacak
Kıbrıs
herhalde
Cumhurbaşkan
Yardımcısı
sayan bir beyanat
olduğunu
şiddet hareketlerine son ver
ceğini belirtm iştir. Waldhelm,
Glafkos Kleridis,
Kıbrıstakl
sunda görüşlerini
bildirdiğini
bir Yunan toprağı olarak, 140
ve Otonom Türk Yönetimi Baş
bildirmiştir. Otonom Türk Yö­
mek olduğunu bildirmiştir.
Birleşmiş
M illetler Güvenlik
Yuna
Bu arada Türkiye
mülteciler sorusunun görüşül
söylemiş, şöyle
devam et­
bin Türk'de ya mahvolmuş ve
netimi Başkanı,
Türk tarafı IIIJIIflIlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllillMIIIIIII
kanı Rauf
Denktaş, önceki
Konseyinde Türkiye, Yunanis nistan ve Kıbrıs’da yönetici mesi amacıyle Birleşmiş Mil
miştir:
ya göçetmiş bulunacaktı. Türk
nın, Rumların
Kıbrıs sorunu
gün verdiği bir demeçte, Türk
tan ve Kıbrıs'da yaptığı görüş
lerle görüştükten sonra New
letler Güvenlik
Konseyinin
Türk ■Sen
meler hakkında bilgi verecek
York'a dönen Birleşmiş Mil­
toplantıya çağrılmasını iste ıiııaıiBiıaııaıiBiıaııaııaııaııaıiBiiBiıaııaııaııaıiBiıaııattaıııııaııaııaııaııaııaıiBiıaııaııeınııaıifliıaııeıiBiıaııaı:aııaııaıiBi
m ııııiB iıa ıııu a ııa ıiB M iıa ııa ııa ııııııııııııııııiB iıııiB u a ıifiıa ııa ıııııııııııa ıııu ıııııııııııııııııııııııııııın ıııı
tir.
Birleşmiş Milletler Ge­
letler Genel Sekerterl Kurt
miştir. Kibrisin Birleşmiş Mil
Sekreterliğinden
nel Sekreterinin bu arada Gü
VValdheim Kıbrıs Barış Gücü
letierdeki daimi temsilcisi Zi
Bildiri
venlik Konseyi üyelerinden Kıb
ne asker gönderen ülkelerin
non Rossdes, Kleridls’ln bu
rıs Barış Gücü askerlerinin
temsilcileri ile ayrı ayrı görü
isteğini Güvenlik Konseyinin
Dikeiya üslerinde çalışıp ta
sayısının artırılmasını
da Is
şeceğini söylemiştir. VValdhedönem Başkanı, Sovyetler Bir
Lefkoşa veya civar bölgelerde
teyeceği sanılmaktadır.
im, bu görüşmelerin ışığı al
liği tem silcisi Yakob Malik'
ikamet eden Türk müstahdem­
e bildirmiştir. Birleşmiş Mil
lerin yarın işbaşı yapacakları
letler Güvenlik
Konseyinin
hususunda daha önce yapılan
Kıbrıs’daki mülteciler sorunu­
açıklama ertelenmiş olup, işba
ANAYASA! ZORUNLUCA DİKKATİ ÇEKEN
şı yapılacak günün daha sonra
nu görüşmek üzere bugün top
açıklanacağı duyurulur.
lanacağı açıklanmıştır.
ııınııııııııııaııaıııııa!iııııııatı,i!iı,ıi[aNii!iıııııı ınıııaMiııııiBiıaıııııaııaııııııııatııııaııaıııııatiiııınaııaııııııu
m
4
Mülteciler sorununu görüşmek için
Güvenlik Konseyi Kliridis’in
isteği üzerine toplanıyor
Ordumuz kazanmak için değil, kurtarmak için
savaştı
Ecevit: “ Kıbrıs harekâtı bir
s »*
fetih değil, insanlık göreviydi
DENKTAŞ, ‘BENİM İMZAM
HAKLI KIBRIS DAVASINDA OLMADAN G. KONSEYİ
Kıbrıs’ta barışın, Yunanistanda demokrasinin temeli atıldı
DAİMA TÜRKİYENİN
TOPLANAMAZ’ DEDİ
YANINDAYIZ
İSTANBUL
Başbakan
Bülent
Ecevit,
Kıbrıs barış harekatında elde
edilen askeri ve diplomatik
başarılarının
ekonominin
önemini
unutturmaması
gerektiğini
belirtmiştir. Ece­
vit, "ekonomimiz güçlü olmaz
sa, Kıbrıs’da da genel olarak
oış politika da, ve savunma
“a da güçlü olamayız” demiş
tir. Ecevit bu amaçla milletçe
büyük bir kalkınma seferberli
91 açılacağını barışta ve sa­
vaşta olduğu kadar iş alanında da başarı
sağlanacağını
söylemiştir
Mniınıııınımunün
KALKINMANIN TEMEU
Kocaeli Valiliği ve Kolordu
yu ziyaretinden sonra Beledi­
yeye giden Ecevit, belediye ö
nüne toplanan halka hitaben
bir konuşma yapmıştır. Başba
kan Ecevit bu konuşmasında
Hükümetin artık kalkınma ça
balarına hız vereceğini belir­
terek "K ıbrıs’da barışın, Yu­
nanistan’da demokrasinin te­
melini attık.
Şimdi de Türki­
ye'nin kalkınmasının temelini
atıyoruz”
demiştir. Başbakan
Bülent Ecevit, Türkiye’deki ge
niş özgürlük ortamında Kıb­
rıs dolayısıyla
bütün dünya­
nın imrendiği bir milli birlik
sağlandığını, bunun milletin
büyüklüğünü ve siyasal ergin
liğinı, demokrasiye
yatkınlı­
ğını gösterdiğini
belirtmiştir.
Ecevit bu milli birliğin sağlan
masında büyük katkıları olan
siyasal
partilere hükümetin
şükranlarını belirtmeyi mutlu
bir ödev bildiğini söylemiştir.
İNSANLIK ÖDEVİ
Başbakan Ecevit konuşması
nı şöyle tamamlamıştır:
“ Kıbrıs harekâtının
barışçı
anlamını ve amacını
bütün
oaşınaan beri
nen kkav
o vhalkımızın başından
ramış olması, Türk ulusunun
dünyadaki saygınlığını büyük
ölçüde artırdı. Kıbrıs hareka­
tı bir fetih değildi. Bir milli
ödevdi. Onun da ötesinde bir
insanlık ödeviydi.
Bir tarih­
sel görevdi.
Kahraman ve
mert ordumuz,
kahramanlığı
insanlıkla bir tutan ordumuz,
Kıbrıs'da kazanmak için savaş
madı, kurtarmak için savaştı.
Türk ordusunu, ona vücut ve
ren yüce ulusumuzun huzurun
da bir kez daha kutlarım. Yü­
ce Türk Ulusunu
kutlarım,
Kıbrıslı Türkteri, aziz soydaş­
larımızı
kutlarım"
m..........*« -, n
uı....... .
„ i T i ıı ı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ı ıı ı ı ı ıi " iı ı i " i ı ıı ı ı ı » ı ı i '" l l » " , | i ı uv " i " " l "l " " " l" l" " l ">" l " , " " " " l " l " l " | i| l " >" l " a" 1
IRAK DEVRİM KONSEYİNİN AÇIKLAMASI
ulusal
muhafızları
Irak Devrim
Konseyi Baş­ da Rum
tarafından 15 Temmuz’da ger
kan Yardımcısı Saddam Hüse
yin, Irak’ın Türkiye'nin sorun
çekleştirilen darbeden sonra
larını kendi sorunları olarak
ortaya çıkan durumu anlatmış
uluslararası
kabul ettiğini ve haklı dava­ tır. Türkiye'nin
andlaşmalarla
yüklendiği gö
sında daima Tükiye'nin yanın
revleri yerine getirmek üzere
da olduğunu bildirmiştir. Sad
adaya yaptığı müdahale birin
dam Hüseyin dün Bağdat'ta
ci ve İkinci Cenevre
konfe
Türkiye'nin Kıbrıs politikası
ransiarı, ikinci barış harekatı
nı Arap ülkelerinde anlatmak
nın nedenleri hakkında geniş
la görevlendirilen
Dışişleri
bilgi veren Bayülken, |rak'ın
Bakanlığı
Yüksek
Müşaviri
tümüyle destekle
Büyükelçi Haluk Bayülken'I ka Türkiye'yi
bul etmiştir. Bayülken, Sad­ yen tutumundan dolayı Sad­
dam Hüseyin’e Kıbrıs'da Yu­ dam Hüseyin'e teşekkür et­
i
nanlı subayların
komutasın miştir.
ıııaııııiBiiBiiBiııııaııaııaııaıııııınaııaııaııaııııııaaaı
LEFKOŞA:
Cumhurbaşkan Muavini ve
Otonom. Türk Yönetimi Başka
nı Rauf R. Denktaş, verdiği
demeçte "Benim imzam olma
dan, anayasal açıdan
Klerides'in
Güvenlik
Konseyini
toplantıya* çağırma
yetkisi
yoktur" demiştir.
YETKİSİ YOKTUR
Rum cemaat lideri
Klerl
des'in Rum göçmenler
konu
sunda Güvenlik Konseyini top
lantıya çağırmasına ne diye
ceği sorulan Denktaş şu kar
şılığı vermiştir;
“Glafkos Klerldes'in anaya
sal açıdan benim İmzam ve
onayım
olmadan
Güvenlik
I lllllllflIlllllllllllllllia n illlllllllllllia illllllllltin iM lIllllllllllllia illltlIllllllllllllllllllllillllllllllllia illlllllllll
C G P Başkanlık
Divam’ mn
görüşü
Sovyet önerisini reddetmek
yerinde bir karardır
ANKARA
CGP Başkanlık Divanınca
yayınlanan bildiride
Hüküme
tin Sovyetler
Birliği önerisi
nı reddetmekle yerinde bir
karar
verdiği belirtilmiştir.
Bildiride Sovyet önerisinin ko
nuya çözüm getirmekten çok
propaganda amacına yönelik
bir nitelik taşıdığı
kaydedil­
miştir. Türkiye'nin
Sovyetler
Birliği ile iyi komuşuluk iliş­
kilerim geliştirmeye
her za­
man önem
verdiği anlatılan
Amerika Denktaş - Kliridis
Görüşmesini Memnunlukla
Karşıladı
VVASHİNGTON:
nlaöanüstü günlerde, Birleşmiş Milletler Barış Gücü
( nun en
7*yı vı
« = 2 —
kerter
kui,;; 8 »'Sınan 6 silâhlı Rum askeri, günlerce mücahl»1» ^
Tapılan bu askerler, Türk ordusunun Mağusa y Y
a
■ » j s a a r J u r
, üzerine kuleyi terk etmek zorunda kalm.şlardı.
Birleşik Amerika Dışişleri
Bakanlığı sözcüsü Robert Anderson, Kıbrıs Rum Yönetimi
lideri
Glafkos Klerıdes'le,
Türk Yönetimi lideri Denktaş
arasında yapılan görüşmenin
memnunlukla karşılandığını açıklamıştır.
Verilen habere
göre, sözcü, Klerldes ve Denk
taş’ı her hafta görüşmeyi ka­
bul etmeleri dolayısıyla kutla­
dıktan sonra, insancıl sorun­
ların öncelikle ele alınması
gerektiğini belirtmiştir.
Robert Anderson, Kierldesle Denktaş arasındaki görüş melerin, Kıbrıs sorununa ba­
rışçıl bir çözüm yolu bulun­
ması konusunda
ilerlemeler
kaydedilmesini sağlayacağı u mudunda olduğunu söylemiş­
tir.
bildiride daha sonra şöyle de
vam edilmiştir:
"Sovyetler Birliği
Türkiye’
nın Kıbrıs'a sadece Sampson
idaresini devirmek için gitme
diğini, yıllardan
beri ezilen
Türk cemaatinin haklarını tam
bir güvence altına almasının
da Türkiye
için kaçınılmaz
bir görev olduğunu kabul ve
teslim etmelidir".
HAKSIZLIK
CGP Başkanlık divanı bildi
risinde Türkiye'nin andlaşmalardan doğan
haklarını koru
mak İçin yaptığı meşru bir
müdahaleyi hukuk dışı bir dış
müdahale gibi göstermeye ça
lışmanın haksızlık olduğu da
belirtilmiştir. Bildiride daha
sonra şu görüşlere yer veril
miştir:
' Rum ve
Yunan yetkilileri
açıkça gerilla savaşından bah
sederken, Türk köyleri ve ma
hailelerinde savunmasız Türk
lerl karşı katliam, esir alma
ve rehin tutmalar sürüp gldar
ken, hiçbir İnsaf sahibi Türk
Silâhlı Kuvvetlerinin
adadan
çekilmesini İsteyemez”.
Konseyini toplantıya çağırma
yetkisi yoktur.
Böyle birşeyl
onaylamadım.
Ayrıca, Roaaides, olsa olsa
Kıbrıs Rum
toplumunu
temsil
edebilir.
Ayrıca, Birleşmiş
Milletler
toplumların
temsil
edildiği
bir yer değildir, orada sadece
Kıbrıs
Cumhuriyeti
temsil
edilebilir.”
GÖZLEMCİ
Birleşmiş Milletlere bir Kıb
rıs'lı Türk'ün gözlemci olarak
ğönderilip
gönderilmeyeceği
yolundaki bir soruyu da Denk
taş şöyle
cevaplandırmıştır:
“Hemen köndermek belki çok
erken olur,
ama, muhakkak
olan bizim oraya
blrllerinl
göndererek bütün devletlere
Rossldes'ln Kıbrıs'ı
temsil
etmediğini,
Kıbrıs'ın
ancak
Cumhurbaşkan Muavinince o
naylanan biri tarafından tam
sil edilebileceğini
izah ede­
ceğiz."
a ü iııfu n ıtııa ıııu a ıııııiıııı mınııııtııtıiııiııijiiıııifi
LEFKOŞA - ANKARA
ARASI TELEKS
BAĞLANTISI
SAĞLANDI
LEFKOŞA:
Lefkoşa ile Ankara arasın­
da dün teleks irtibatı sağlan­
mıştır. PTT genel müdürlüğün­
ce sağlanan bu bağlantı şimdi­
lik tek kanaldan mümkün ol­
maktadır. Ancak İlgililer, Lef­
koşa - Ankara teleks bağlantı­
sının Eylül ayı içinde yeterli
sayıya çıkarılacağını belirtmiş­
lerdir. Türkiye Cumhuriyeti Lef
koşa Büyükelçiliği Basın Mü­
şavirliğinde bulunan teleks'den
şimdilik yerli ve yabancı basın
mensupları
yararlanabilecek­
lerdir.
îııa ııiu r ıiııiııın ııııııin ııııt ıiııiııa tıiH iııiıtiitııılııı
Çalışm a,
Rehabilitasyon ve
Sosyal İşler
Üyeliğinden
Bildirilmiştir
Lefkoşe Kaza Çalışma Da­
iresi. İplik Pazarı No. 12'de fa­
aliyete devam etmektedir.
İşsiz kayıtları ile İşçi şevki
bu adrese yapılmaktadır.
ilgililerin Lefkoşa Kaza Ça­
lışma Dairesine başvurmaları
gerektiği duyurulur.
SAYFA: 2
( B O Z K U
lllllHlllllllllllllllllllUIHIIIIIIU IIHIHHHHIHSIlılBU U lU lU HU m Hllim illIHIllu» • lU 'H im illlllllH lllin in illin illllllIH IIIIIIIIIIH IIlllllllıılıılıııın ııııı,
SÜLZBERGER: ECEVİT V E KARAMANLISIN
BULUŞMASI İÇİN ARACI OLDUM
d ü ş ü n c e l e r # hm
GÖREV BEKLEMEKTEDİR
Bu adada şu anda ve de gelecek­
te unutmamamız gereken bazı hu •
suslar olacaktır zannederiz:
“ Ölüm korkuları altında kıvra­
nan, Türkiye’nin müdahalesini can •
dan isteyen bizlerdik. Bugün Kıbrıs’ın
Güneyinde elli bini aşkın Türk Rum­
ların elinde rehinedir.
Bu elli bin
Türk, Türk ordusunun müdahalesini
beklemektedir."
Artık eski defterler
geçmişte
kalmıştır. Şimdi yeni düzenlerde yeni
bir toplum yeni bir Kıbrıs Türkü ola­
caktır. Buna alışmalı ve bir gerçeği
asla dikkatlerden uzak tutmamalıyız:
— Türkiye adaya ne iki paralık
ekonomisi, ne de Ankara’nın bir sem­
tindeki nüfusuna bile oran tutuhnıya cak nüfusu için müdahale etti. Tür­
kiye ne adadaki dört tane turistik oteli, ne de beş tane portakal bahçesi­
ni hesapladı. Türkiye o kadar geniş,
o kadar büyük bir ülke ki Kıbrıs tüm
varlığı hatta ekorfımisi ile onun Mer­
sindeki nüfusuna
altı aylık bütçe
sağlamaz...
Durum bu oldu muydu Türkiye’ ­
nin Kıbrıs’a neden müdahalede bu •
lunmak zorunda kaldığı
gerçeğini
Kıbrıslı Türkler olarak da
iyicene
bellemek zorundayız. Şöyle ki:
Türkiye anavatanımız
olarak
1960’dan beridir bir taahhüdün altın­
dadır. Adada üç kişi de olsaydık bu
taahhüt işliyecekti bir noktada.
Bu
husus Türkiye’nin dünya üzerindeki
prestiji, ağırlığıydı. Kıbrıs Türkiyenin
kendini yeniden bulmasının
kendi
şahsiyetli dış politikasını yeniden ka­
zanmasının tek sınav ortamıydı. Bu
sınavı Türkiye bir gün verecekti. Ve
en iyi şekilde verdi. Kimseyi dinle medi, geldi garantör devlet olarak
müdahalesini yaptı. Dünya parmak
ısırdı bu müdahaleye.
Fakat bundan sonrası bizimdir.
Türkiye, şanlı ordumuz teminatı sağ­
lar. Bu teminatı açtığı barış ve öz •
gürlük şemsiyesi altında belki uzun
süre Türk toplumuna yaşantısında en
gerçek hediye olarak sunar. Ama bi­
zim bu kıymetli hediyeyi bir çingene
derbederliği içinde harcamamıza bi - i
lin ki asla müsaade etmez, göz yum- |
maz... Çünkü kanlar akmış, Türk e - |
konomisi riske girmiş, fedakârlıkların f
en büyüğü Kıbrıs Türkü için gerçek- |
leştirilmiştlr...
Şu halde durmakta yarar yoktur. |
Bazı bölgelerimizde hâlâ keşmekeş • |
ten, düzensizlikten
kurtulamıyoruz. |
idareci sıkıntısı çektiğimiz bir ger - |
çek. Yıllar boyu Kıbrıs Türkünü iki |
üç adamla idare etmenin
faturasını |
bugün acıyla ödüyoruz. Hâlâ örgüt • f
lenemiyoruz. Elimizdeki bölgeler açık |
seçiktir. Ve bu bölgelerde görülenler |
de... Mağusa, Lefkoşa, Lefke hattının i
Kuzeyi Kıbrıs Türk Yönetiminin, bir z
başka deyişle Otonom Türk Yönetimi |
nin müdahalesini, çabasını istemek- §
tedir.
I
Mehmetçik her bölgede, her y e r j
de vardı. Ona yardımcı olacak Mü-kl|
cahit de... Ama Mehmetçik tarlaya, 1
bahçelere, hayvanların bakımına ko- |
şamaz. Elimizdeki fabrikaları çalıştı • §
ramaz, turistik tesisleri yeniden ör - |
gütleyemez. O sadece bu çabalara |
kanat gerer, imkân hazırlar...
Türk toplumu bugün Türkiye’nin
de dikkat ve İlgisini üzerine çektiği
bir ekonomik, sosyal aşamanın eşi ğindedir. Bu aşamayı gerçekleştire cek, Kıbrıs Türk toplumunun ekonomik ve sosyal yaşantısını düzeye çı
karacaktır.
Kurtarılmış Türk
bölgelerinde
bizi bekleyen fabrikalar vardır. Hay vanlar açlık ve susuzlukla karşı kar siyadırlar. On, onbeş yılda ürüne yatan portakal bahçeleri, eğer bir kez
kurursa Bir onbeş yirmi yıl bu ürün
den yararlanmak için beklememiz gerekecektir.
Türkiyenin üzerimize açtığı gü ■
venlik şemsiyesinin altında yarınların sosyo-ekonomik
mücadelesine
Kıbrıslı Türkler olarak kendi kalkın mamız için girmek ve kaynaklarımızı
kendi yücelmemiz uğruna bugünden
kullanılabilecek biçimde
saptamak
kaçınılmazdır.
ÇETİNEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
=
|
|
E
|
|
1
|
|
I
ıııııııııııııııııııııııııııııiiMi ıııııı itim ninnini inin inin mn ıını m m mm ıııııı ıımiti ı ıııııııı im im muııtııı m ıııııııııııııııı ıııııı
p-^T’Ui - H
r Şi »r ip i*
MEVLİT
NASİBOĞULLARI
ELEKTRİK İŞLERİ MÜTEAHHİTLİĞİ
Tüm elektrik anzalarınız için hizm eti­
nizdedir.
52 B. IInci Selim Cad.
Feza Apt. Lefkoşa.
Tel: 609
Eşim Kemal Şemiler'in ölü münün 2'nci senei devriyesi do
layısıyle 30.8.1974 Cuma günü
saat 11 de Arab Ahmet Camiin
de temiz ruhu için okutulacak
Mevlidi Şerife bütün dost ve
akrabaların iştirakleri özlenir.
Eşi :
MUKADDES ŞEMILER
ÜNİVERSİTE ADAYLARI
YÜKSEK TAHSİLE GİTMEDEN
ÖNCE
TÜRKİYE'DE
ÖĞRENİM KILAVUZU
MEVLİT
İSİMLİ KİTABI MUTLAKA
GÖRÜNÜZ
Kıbrıs'ta ve Ankara'da yapmanız
gereken işleri, bütün üniversite akade­
m i ve yüksek okulların tanıtılm asını, {
yüzlerce yurt adres ve telefon num a - ,
rasıııı, burs yönetm eliğini ve aradığı ■
nız her şeyi bu kitapta bulacak, kimse
ye akıl danışm a lüzumunu hissetm e - ■
yeceksiniz..
"TÜRK1YEDE ÖĞRENİM KILAVU ZU " Bozkurt Gazetesi Ankara Muhabi- ri ERGÜN AYDOĞAN tarafından titiz
bir çalışm a ile tam üç yılda sizin için
hazırlandı.
BÜTÜN KİTAPÇILARDA
29 Ağustos, 1974 Perşembe
günü ö.s. saat 4.15'de Diş Heki­
mi Saffet Tanul'un vefatının bi­
rinci senei devriyesi münasebe­
tiyle Arabahmet'teki kendi evi­
mizde m evlit okutulacağı dost
ve akrabalara duyurulur.
AİLESİ
MEVLİT
ı
HALK Lokantasından Duyuru
Tükiyede bulunmam hasebiyle kapalı
îulunan Lokantam ı bugünden itibaren a ç ­
ığımı ve eskiden olduğu gibi sab ah lan Çi­
ler Kebab ve P aça servisi yapılacağını
îyrıca öğle yem eklerim izle m üşterilerim i:in hizmetinde olduğumuzu duyururuz.
Halk Lokantası Sahibi
SALİH HAŞAN
35, Asma Altı Lefkoşa
.PERŞEMBE, 29 AĞUSTOS
K T )
20 Temmuz 1974 Cumartesi
günü Doğruyol'da
çarpışırken
şehit düşen oğlumuz önder Ib
rahim'in ruhuna ithaf edilmek
üzere
29 Ağustos Perşembe
gün ö.s. saat 4 de Con Dlmiskl
sokağındaki
kendi
evimizde
Mevlidi Şerif okutulacağından
dost ve akrabaların İştiraki öz
lenir.
AİLESİ
New York:
"New York Times” y a ­
zarlarında nü. L. Sulzberger, bir yazısında Ecevit in, Karamanlis'le Malta
Adası açıklarında bir ge mide buluşmayı teklif et­
tiğini, Karamanlis’in ise
durumun olgunlaşmasını
beklemek şeklinde cevap
verdiğini açıklamıştır.
Sulzberger, New York
Times’de
yayınlanan
“Yoksa Yeni Bir Ege Fır­
tınası Daha mı?” başlıklı
yazısında bu konuya da
değinmiştir. Sulzberger’ in yazısı özetle şöyledir:
"Türk Başbakanı Ecevit
bütün sorunları halletmek
ve tekrar dostluğa dön mek üzere Yunan Başba kanı Karamanlis ile karşı­
lıklı bir zirve görüşmesi­
ne istekli olduğuna beni
ikna etti.
Birkaç gün içinde kendi
si ile uzun bir görüşme
yapmış olmama rağmen
Ecevit, Türk - Yunan a n ­
laşmazlığının tekrar alev­
lenmesi üzerine beni dâ vet etti ve sarih bir şekil­
de (biz askerî başarıları mızı istismar etmek ve­
ya askerî hedefimizin be­
lirgin hatlarını aşmak is­
temiyoruz” diye belirtti.
Ayrıca (iki kere iletilen Karamanlis’e
davetinin
de “açık"
beklediğini)
sözlerin eilâve etti. Bu dâ
vette görüşmenin yeri ve
zamanı Karamanlis'e bira
kılmıştı.
Dana önceki görüşme­
de sayın Ecevit nem ya zili hem de sözlü olarak
Atinaya bir mesaj gönder
diğini ve (Türk - Yunan su
ları dışında örneğin Mal­
ta yakınlarında her ikimiz
den birinin gemisinde so­
runları etraflıca
görüş­
meye hazır olduğunu’ bil­
dirdiğini söylemiştir. Ka­
ramanlis cevaben duru mun olgunlaşmasını bek­
lediğini belirtmiştir.
Ecevit, Kıbrıs sorunu
çözümlenirse diğer ortak
problemleri olan kıta s a ­
hanlığı ile ilgili konularda
da görüşmelere gidilebi lecegini düşünmededir.
Eğe deki hava kordonu
Türkiye yakınındaki Yu nan adalarının askerî yön
den tecridi ve bunun gi­
bi her iki ülkeyi ilgilendi­
ren hususlar — ki şimdi
Yunanistan'ın NATU'dan
askerlerini
çekmesi ile
savunma da bunların ara­
sına katılmıştır— görü şülmek üzere beklemek tedir.
Bütün bunların, özellik­
le Yunanistan’ın Türkiye­
nin Kıbrıs’a askeri müda­
halesine şiddetli tepkisi
gözönünde tutulursa, hal li çok zordur. Ecevit bu
yan sorunları çok sert ve
acele öne sürer veya şu
anda inatçı bir havada olan Türkler, yeni riskleri
göze alarak
gösteriler
yapmaya başlarsa,
yeni
anlaşmazlıkların, Yuna nistan’m bir karışıklık eş­
liğinde ortaya çıkması ih­
timal dahilindedir.
Cumhurbaşkanı
Korutürk gibi bazı ergin kişi ler Kemalist Devrimin ilk
günlerinde genç subayla­
rın, Atatürk'ün doğum ye­
ri olan Selânik’in ve kıyı
adalarının Yunan harbin­
den sonra 1923'de Türki yeye verilmeyişini üzün tü ile karşıladıklarını ha tırlatmaktadırlar. Adalar
(Türkiye’nin boynunda, açık denizlere açılmasını
önleyen bir tasma) olarak
görülmektedir.
Ecevit, Türkiyenin, ada­
lar hususunda bir hak id­
dia etmediğini,
sadece
NATO dışında kaldığı tak
dirde, Yunanistan’ın ada lardan askerlerini çekme­
sini istediklerini
belirt­
miştir. Eğer, NATO bu adaların müttefik savunma­
sı içinde yararlı olduğuna
karar verirse,
Türkiye Yunanistan'ın güvenliği ni zedelemeden - savunul
masına yardımcı olmaya
hazırdır.
Fakat,
Ecevit, böyle
gergin bir anda, Atina’nın
niçin adalara asker yığ mak lüzumunu hissettiği­
ni öğrentnek arzusunda dır.
Etraflarındaki deniz
ve hava da ayrı bir husus.
Sayın Ecevit, Türkiye'nin
ana kıtası ile, Yunan ada­
larının sularını ayırarak
çizebilecek temel bir k a ­
nun yürütülemiyeceğl ka­
naatindedir. Bunun y e ri­
ne, her iki memlekette
de petrol, tabii zenginlik­
leri arama izni veren bir
anlaşma teklif etmekte­
dir.
Ankara, geçen ay tek
taraflı olarak, hava taşıt­
larının "Hava enformas yon hududunun” bazı Y u ­
nan adalarının
sınır ve
sularını geçer şekilde ge­
nişletildiğini
bildirmişti.
Sayın Ecevit, bunun, Türkyenin “ Hudud hava kor­
donu" olarak nitelendirilmemesi gerektiğini açıkla
mıştır. Ancak, Atina bu
durumu aksi açıdan de ğerlendirdi.
Ecevit önceki "çizgi” nin jet çağına aykırı düş­
tüğünü
söylemektedir.
Türkler daha yaklaştıkla rın ıkeşfedemeden Yunan
uçakları Türkiye üzerine
gelebilirler. Başbakan, bu­
nun tehlikeli olduğunu ve
gereksiz olaylar yarattığı­
nı belirtmektedir.
Bu konularda görüşme­
lerin yapılabilmesi, Anka­
ra’nın görüşmelere Kıbrıs
krizinden daha yumuşak,
diplomatik ve yavaş gir­
mesine bağlıdır. Yunanis­
tan 1958’de Deniz Kanun­
ları ile ilgili Cenevre An­
laşmasını imzalamış ve
Ege'deki adalarının 600 ft.
sahanlığı olduğunu — sı­
nır suları dışında— iddia
etmektedir. Bu bilinmek te olan petrol yataklarını
c*a kapsamaktadır. Türkiye
bu anlaşmayı imzalamış tır.
Savunma Bakanı Haşan
Esat Işık, Türkiye’nin hiç
bir zaman kendini Yuna nistan'a karşı kuvvetlen dirmek için NATO’dan ya
rarlanmadığım
ve fakat,
Yunanistan’ın 12 AdalarT
"ve diğer'' adaları kuvvet
lendirdiğinden şikâyet et­
mektedir. Yüksek yetkili ler, Türkiyenin geçen ay
patlayan Kıbrıs sorununa
bir "çözüm" bulmak için
on yıllarını etüd ederek
harcadıklarım
itiraf et­
mektedirler.
Ankara’nın
Yunanistan istemese bi­
le Kıbrıs sorununun halli
nin diğer bazı sorunların
halli için bir başlangıç olacağını düşündüğü belir­
tileri vardır.
' Bu sulardaki sıkıntılar
daha sona ermedi. Onun
için VVashington'un zirve
görüşmelerinden önce Atinayı sakin kafayla hare­
ket etmeye — ki şimdiki
etkisi asgâridir— Türkleri de ihtiyata ve sabırlı
olmaya sevketmesi zaruri
ridir. Kıbrıs krizi, bu gü­
zel Akdeniz’in, gergin bir
dünya için tehlikeler ya ratabileceğini göstermek­
tedir."
MEHMEDİN ÖYKÜSÜ
Ana Vatandan geldik, Yavru Vatana koşarak
Ne güneş dedik, ne sıcak, olduk toz toprak.
Yılmadık saldırdık arslancasına düşmana
Yeni bir destan yazdık Beşparmak dağlarında...
Ne toplar durdurabildi bizi ne de havan
Aktık çığ gibi üstüne, kaçtı korkak Yunan.
Havalarda uçtu kafalar kollar bacaklar
Güldü geçti arslan Mehmet, şahlandı bayraklar...
Ağlamayın artık analar bacılar gülün
Silin gözlerinizi, zafer kahraman Türkün.
El ele^ gönül gönüle savaştık Yunanla
Yeni bir tarih yazdık, kanla canla Kıbrısta...
Kıbrıs semalarında dalgalandı bayraklar
Helâl olsun sana sancağım, dökülen kanlar.
Çoğumuz şehidiz, çoğumuz da gazi ama
Yunan leşlerine basmanın başka zevki var...
İlerliyoruz adım adım Yavru Vatanda
Kavrulmuş limon, zeytin ağaçları ardında.
Kan kusuyor, ölüm kusuyor toplarımız hep
Kaçıyor kalleş düşman bakmadan arkasına...
And içtik, yemin ettik bayrağımız üstüne
Bırakmıyacağız Kıbrıs'ta taş taş üstünde.
Ne Yunan, ne Rum dinleriz, çekilmezlerse
Sokup geçeriz süngüyü gözünüz üstüne.
Şimdi güneşler bir başka doğuyor Kıbrıs’a
Zafer şarkımızı söylüyor Gir«ıe Lefkoşa.
Bize çok görmeyin bu mutluluğu ne olur
Yoğurduk Kıbrıs’ı terimizle kanımızla...
Kucak kucağa şimdi Ana'yla Yavru mutlu
Tüm tepeler bizimdir artık, Mehmedim tuttu.
Yıllardır özlemini çekmiştik hep bu günün
Ağlayan gönüller gülüyorlar şimdi mutlu...
Ana Vatandan geldik yavru Vatana koşarak
Ne güneş dedik, ne sıcak, olduk toz toprak
Yılmadık saldırdık arslancasına düşmşna
Yeni bir destan yazdık Beşparmak dağlarında...
ÖZNUR CANBULAT
28. Tüm. Kh. Bl.
BİR FRANSIZ GÖZÜYLE FRANSANIN
KIBRIS POLİTİKASI
Birleşmiş M illetler Delegemiz Osman
O lcay'a mektup yazdı:
“ TÜRKİYE İKİNCİ BARIŞ
HAREKÂTINDA HAKLIDIR
Yazan: François Silvie
FRANÇOİS SİLVİE
KİMDİR?
Fransız Dış Ticaret da­
nışmanlarından biri olan
François Silvie Kıbrıs T
birçok kereler ziyaret et­
miştir. 12 yıldanberi Tür
kiyede görevli bulunmak­
tadır. Legion d'Honneur
etde Marita National (Mil
li Liyakat
ve Legion d’
Honneur ve Croix de Guerre (Salip nisam) sahibi­
dir. Yabancı ülkelerdeki
Fransızların Paristeki Yük
sek Konseyinin üesidir.
Fransanm en ünlü liya
kat madalyalarından bir
kaçma sahip olan ve 12
yıldır Türkiyede görevli olarak bulunan
François
Silvie
Kibns konusunda
Fransız hükümetinin Bir­
leşmiş Milletlerde takındı
ğı tavrı beğenmediğini or­
taya koyan bir açıklama
da bulunmuştur.
Legion
d'Honneur et du Meri te
National) Milli Liyakat ve
Legion d'Honneur) suba yı„ Medaille de la Resis
tance (Direniş örgütü ma
dalyası) ve Croix de Gurre (Salip
Nişanı) sahibi
François Silvie Birleşmiş
Milletlerdeki Türk Temsil­
cisi Olcay Osman’a gön
derdiği bir açık mektupta
16 Ağustos 1974 günü Fran
sanın Güvenlik Konseyine
sunduğu Türkiye aleyhin­
deki karar tasarısı dolayısıyle üzüntü duyduğunu
ve Fransız temsilcisinin
tutumunu kınadığım belirt
mistir. Fransız temsilcisi nin Türkiye aleyhindeki
tutumunun kendisini üz­
düğünü ve bu
konuda
vicdanen rahatlamak için
bu açıklamayı yaptığım
eklemiştir.
OLCAY'A MEKTUP
Fransanm dış ticaret
danışmanı olan Fıançois
Silvie
Osman Olcay 'a
gönderdiği mektupta şöy
le demiştir:
"Bu mektubu yalnız şah
sim adına değil ayni za­
manda y a b a n a
ülkeler­
deki Fransızların Pariste •
ki Yüksek Konseyine be
ni üye alarak seçmiş bu
lunan Türkiyedeki Fran
sızların pek çoğunun dü •
şüncelerine tercüman olarak kalem© alıyorum"
"Kıbnsı birkaç defa zi­
yaret etmiş olmanın ver diği tecrübeyle konuşan
François
Silvie Kibns
Türklerinin yaşamım top
lam a kampına yerleştiril mis insanlar gibi tecrit edilmiş durumda yaşadıkla
nnı belirttikten sonra Kıb
n sa' gitmemiş olanların
bu acı gerçekleri bilemiye
çeklerini söylemiştir. Bu
acı gerçkleri "Fildişi Ku
leşinde” oturan Birleşmiş
Milletler ilgililerinin de
bilemeyeceklerini ifade et
mştir.
François Silvie Birleş
miş Milletlerdeki temsilci­
miz Osman O lcay'a gön
derdiği mektubun deva mında şöyle demiştir:
Birleşmiş Milletlerde do
kuz devletin Türkiyenin
ikinci Kibns harekâtına
karşı çıkmalan Kıbnsla il­
gili politik durum gözönü
ne alınırsa normal sayılan
bilir. Fakat bence bu hare
ket çok haklı idi. Esasen,
karar tasansı onaylandık­
tan sonra sanki kişisel bir
mesele imiş gibi, üstelik
taraf tutarak sizleri "S a vaş mezalimi'' ile suçla­
mak ve yıllardır şiddeti
kanun yerine geçirenlerle
karşılaştırmak tamamıyle
yersiz ve gereksizdi. Oysa
gerçekten de bir kurtar ma savaşı idi sizinki, bir
düzen getirme savaşı idi,
uzun zamandır hem hazır
lanan hem de uygulanan
şiddet hareketlerine kar
şı bir cevap savaşı idi.
Şunu bilmenizi isterim
ki Ekselans, biz Fransızlar
ve özellikle ben geçmiş
veya gelecek bir çıkar dü
şüncesinden uzak olarak
Birleşmiş Milletlerdeki ha
reketinizi destekler
ve
verdğiniz sert cevaptan
ötürü sizi kutlarız."
Söylemek istediklerim
bundan ibaret.
Böylece
vicdanım, milletinize
ve
Türk dostlanma karşı gü
venimi yerine getirmiş ol
manın rahatlığı içinde size
en derin saygılanmı sunanm. François Silvie, Legi­
on, d’Honneur et du Meri
te National
Son model zırhlı paletli personel taşıyıcılar
Sarayburnuna
çıkartıldı. Burada bir kon ■
voy haline getirilen askeri araçlar kısa za manda gerekli yerlere teslim edilmek üzere
sevkedfldi
AMERİKAN YAPISI YENİ
ZIRHLI ARAÇLAR GELDİ
Amerikan yapısj çok sa
yıda "Zırhlı paletli perso
nel taşıyıcısı" ile bazı aske
ri malzemeler
bir şi­
leple Istcuıbula getirilerek
Haydarpaşa limanında bo
şaltılmıştır.
Haydarpaşa limanında
şatlara yüklenen son mo­
del personel
taşıyıcılar
ve askeri malzemeler Sa
raybumu'na çıkantılarak
sahil yolunda bir konvoy
haline getirilmiştir. Zırhlı
MEVLİT
taşıtlar daha sonra kon
voy halinde gerekli ya
lere teslim edilmek üzere
sevkedilmişlerdir.
Çok miktardaki askeri
malzeme ve zırhlı perso •
ne! taşıyıcılar Istanbula
Amerikan bandıralı Dalî
Turman şilebiyle getiri
mistir. Şilep H a y d a r p a ş a
limanına yanaştıktan 6011
ra zırhlı paletli personel
_______ a______
taşıyıcılar
geminin vinciy
le rıhtıma çıkartılmışta'
Geminin boşaltma çal1? '
m alan dün akşama kadar
aralıksız devam etmiştir.
Zırhlı paletli personel ta?1
yıcılaruı son model ve
silâhlarla donatıl®?
zı
olduğu bildirilmiştir.
MEVLİT
21 Temmuz, 1974 günü Bilelledc kahramanca savaşırken
Şehit olan Osman Mustafa
için 30 Ağustos 1974 Cuma gü­
nü ö.s. saat 4.30 da IV. Sok.
Marmara bölgesi No. 38 deki
kendi evimizde okutulacak Mev
lld-J Şerife akraba ve dostla­
rın iştiraki özlenir.
A İL E S İ
Ç U L L U K AÇILDI
ÇULÎ?Sİ[Sa 'S aöPS rl ve
üf gece
»İL Vepmı?
servis
yapılır..
ÇULLUK
İstanbul Sok. 34
Lefkoşa.
20 Temmuz 1974
şehit düşen biricik w
muz Bülent Hüacp*'
aziz ruhuna 29 ÂÇrify
1974 Perşembe
sa a t 3.00 de 14<
manlar Cad. Be’ediY®
lerinde okutulacak
lld-I şerife akraba y0
lar davet olunur
[PERŞEMBE, 29 AĞUSTOS, 1974.
(BOZKIR T )
• •
SAYFA: 3
ORGENERAL SANCAR 1 ve 2'nci BARIŞ
HAREKATIYLA İLGİLİ SORULARI
CEVAPLANDIRDI
"Birliklerim izin Adadan çekilm esi söz
konusu değil. Değiştirilmelerini de
düşünm üyoruz."
“ GERİLLA SAVAŞI ÇIKA
RANLAR BİR DAHA
MAĞLUP OLURLAR’
YUNANİSTANIN BARIŞ GöRüŞMELERNi
GECİKTİRMEKLE K A Z A N C I
OLMAYACAKTIR.
[ Rew York Times gazete
: S1 lunamstam oovyeueı
\ vıiıigınm MDrıs sorunuy ıa ugıiı oiaıaic uluslar ara
ıcrûııs önerisini Kabul etsı Dır genişletilmiş
kon leıans önerisini Kabul et­
mesine irarşı uyaran şoy
ıe Dır yorurn yapmıştır.
AmeıiKa ve Ingiltere nin bu teklifi reddetm esi­
ne karşı Yunan hüküme •
tinin kırgınlıkla Sovyet te­
rin uluslararası konfe rans önerisini onaylaya ; cağı beklenmektedir. An
! cak Karamıinlis ile Dışiş­
leri Bakanı
Mavros un
Husyemin bir propaganda
oyunu şeklinde nitelendi rilen bu önerisinden
hiç
bir somut sonuç alam ay a
; caklannı bilmeleri gere j kir
Kıbnsta barışın sağlanj ması için Kıbrıs sorunuy
la direkt olarak ilgili ülke
lerle görüşmelerin b aşla
! tılmasından başka çıkar
yol yoktur. Buna rağmen
Yunanistan
Klerides'i
Denktaş’la
görüşmekten
vazgeçirmiştir.
Kıbnslı
|halkın durumunu daha ça
i resiz bir hale sokacağı a! çıktır.
Öte yandan Rusyamn
genişletilmiş uluslararası
konferans önerisinin mey
dana getireceği gecikm e
Türklerin Yunanistanın bu
|Milli M ücadele
Tamını Tununa
rapuan n agışıar
ters tutumuna karşı Yu
nanistan ile Eğedeki pet -
"TÜRKİYENİN
KARŞI KONMAZ
ASKERİ ÜSTÜNLÜ­
ĞÜ d i p l o m a t i k
YAKLAŞIMLA
FRENLENMELİ”
İngiliz Observer gazete
si yine Kıbns sorununun
kronik bir hal alm asını ve
d ah a büyük kıyımlara se
bep olmasını ölnemek için
en kısa zamanda tedbir ler alınması gerektiğini
yazmış, dünya banşını et
kileyecek tehlikeli sonuç
ların önlenmesi gerektiği
üzerinde durmuştur.
Observer, Türkiyenin
"Karşı konamaz askeri
üstünlüğünün makul bir
diplomatik
yaklaşımla
frenlenmedikçe bölge i çin bir tehlike y aratacağı­
nı öne sürmekte, Yunanis
tan gibi yakın tarihlerinde Türklerin hakimiyetini
tanıyan Suriye ve Irak gi
bi ülkelerin de huzursuz
olacakları iddiasım orta
ya atmaktadır.
İngiliz gazetesi korku y a kapılacak olan Türki
yenin komşularının tek
kurtancı olarak Sovyetler
Birliğinin himayesine sı
ğınacaklarm ı, bunun da
sonuçta Ortadoğuda sa mimi bir b a n ş umudunu
kaldıracağım ve dünya
barışının bundan etkile­
neceğini yazmaktadr.
rol konusu ve kıta sahan
lığı ile Eğede Yunan ada
larındaki askerlerin bo şaltılması gibi ikili anlaş­
mazlıklar konusunda daha
sert çözüm yolları arama
sına sebep olabilir. Bu du
rumda yeni Yunan hükû
metinin ülkesi için daha
büyük tehlkeler doğura cak hareketlerden kaçma
rak banş görüşmelerine
bir an önce razı olması ge
rekir.
New York Times
MEVLİT
20 Temmuzda şehit düşen
kıymetli eşim MEHMET HA •
SAN’ın istirahatı ruhu
için
30 Ağustos 1974 Cuma gün ö.s.
saat 4.00 de Belediye Evleri
25 Asker sokaktaki kendi evi­
mizde okutulacak mevlide ak raba ve dostlar davet olunur.
Eşi: Hatice Mehmet
ANKARA (ANKA)
Genelkurmay Başkam Or­
general Semih
Sancar,
haftalık "Yankı" dergisi nin Kıbns Banş Harekâtlanmızla ilgili sorularını
cevaplandırmış, bu arada
bir
gerilla mücadelesi
başlarsa bu mücadeleyi
başlatanlann
kesinlikle
zararlı çıkacaklarını bildrimiştir.
Orgeneral Sancar, bir
soruyu cevaplarken de.
Adadaki birliklerimizin çe
kümesinin söz konusu ol
madiğim değştirmenin de
düşünülmediğini bildir miş şehitlerimizin naaşlar
mn Türkiyeye getirilmesi
için imkân aranmadığını
söyleyerek "Onlar orada
defnedilecek ve abideleşe
çekler” demiştir.
"Kıbns
harekâtlarımız
Türkiyenin NATO içi gö
revlerinde fedakârlık ge
rektirdi mi? Doğu sınırın­
daki birliklerimizin Ada­
y a asker
sevk edildiği
söylendi. Doğru mudur ?"
şeklindeki bir soruyu, Or
general "Kesinlikle yan hş,
NATO çerçevesinde
görevlerimizden fedakâr hk bahis konusu değildir"
diyerek cevaplamıştır.
Genelkurmay Başkam
Orgeneral Sancar Rumla rm Adada gerilla savaşı
başlatm ak
hazuhklanna
giriştikleri, bu konuda ne
düşündüğü sorulduğun da şöyle demiştir:
"Bu onlann temennisi
olabilir. Biz böyle bir şe-
| ZO MvJUStOS, 1 9 /4
| tarihınaeKi
yeKun 118,202.866
apt. Menmet Kamil
100.—
IviBiııneı, M lı Hüseyni
i u u .—
üıusıars Avrıı haır
ou.—
Krpme ve Ahmet Kemal
79.583
s.ı.emacıogıu
vıenmet tngın Tunca
—Unıo— Amerika
1200 dolar karşılığı)
■Dt. Hüsrev Dağseven
İM. Zekaı Tahır
Ih . ta u Kaymak
I hasaıı Uurtaş ve
haşan İsmail
|Hüsnuye Halil
Coşkun Şevki Vudalı
İM. Sabrı Raıf Ertürk
I Hüseyin Behıç
Derviş M. Şeytanoğlu
|Mehmet Haşan Abdullah
(üirne)
I Berin C.M. Levis
[Ömer Zeki Ç.Y. 94
15.—
Asım özdil
jHüsnüye Olgun (II. taksit) 10—
I0. —
Olgun Asım
10.—
Zeki Galip
10.—
ülvan ve Fadıl Efe
10.—
Dr. Lâtife İsmail
Abdülkadir A. Hüseyin
10.—
! G.E. 870
10.—
Hüsnüye Cahit Bedevi
10.—
Siddika Osman
10.—
Ömer Ali
10.—
Hilmi Mustafa
10.—
Nevruz Cemal
10.—
Peyker Tevfik
10.—
Ali Vehit
9.—
Mustafa Hilmi G.E. 936
9.—
Mustafa KâmU G.E. 930
Ayşe İbrahim ve
6.—
Ali İbrahim
5.—
Aysın Ahmet
5.—
Şerife Enver (II. taksit)
5.—
Ünsay Çakın (II. taksit)
5.—
S- Nevran Salih
Meral Şener
(II. taksit)ı 5.—
5..—
Necla Ali Ruhi
5.—
Ahmet Zeki Mustafa
5.—
Şaziye Hafız Salih
İsminin açıklanmasını
5.—
istemeyen
vatandaş
İsminin açıklanmasını
5.—
İstemeyen
vatandaş
Eşref Çetin Pavyonu
5.—
Cemşit Said
5.—
Mehmet Hıfzı
5.—
Hakkı Mahmut
5.—
İsmail Derviş
5.—
Arif Ahmet
5.—
Mehmet Sadık
5.—
Hüseyin Ahmet
5—
Münür Haşan
5.—
İbrahim Salih Çavuş
5.—
Masan Sefer
3.—
Güray Türkmen
2.—
Sevim Ali Sıdkı
2.—
Mehmet Haşan
2.—
Fahriye Zihni
1.—
Yekûn : £19,330.195 m il
*
m
m
■
Oh. AEG!
"ince duvarlı.
Ve yekpare emaye...
İçi ferah, geniş, pırıl pırıl.
Dışı derli toplu.
Dünyaca ünlü
AEG kompresörü ile
donatılmıştır.
5 yıllık garantisi
bütün dünyada geçerlidir.
Yüksek randımanlı
Oh, çok rahatım...
'ro ll-b o n d ' tipi evaporatör'ü
Bilerek aldım!"
yekpare alüminyumdan.
Buzlukları da alüminyum.
ö z e l etliği var.
Rafları ayarlanabilir.
Soğuk kontrol damlalığı,
yiyeceklerin niteliğine uygun
|P Ö U - O R c m n iı |
“ birinci marka”
İri I .
bir soğutma sağlar.
AEG
I
JT— 1
I
Ahmet Raşit Mustafa a Co.
Argas Ltd. Bayilerinde
yin olabileceğini düşün müyoruz. Şayet düşünce lerimizin aksine Adada bir
gerilla mücadelesi ortaya
çıkarsa bunu çıkaranlar
bir mağlûbiyete daha uğ
rarlar Türk Silâhlı kuvvet
leri savaşların her türlüsü
için hazırlıkhdır. Bu bah
settiğimiz bir istisna teş­
kil etmez.”
Orgeneral Sancar bir
soru üzerinde Adadaki bir
İlklerimizin geri çekilmesi
nin ya da değiştirilmesi­
nin düşünülmediğini açık­
lamış. "Şehit Albay Kara
oğlanoğlu'nun naaşı ne den Türkiyeye gelmedi?”
sorusunu şöyle karşılamış
tır:"Hiç bir şehidin naaşı
nj getirme imkânı aramı yoruz. O rada abideleştir­
me ve orada defnetme du
rumu var. Kıbns şehitleri
mizi orada Türk şehitliği
ne defnetme karan aldık.
Rumların Kavgaları
Rum gazeteleri dün de Rumların kendi aralarındaki kavgaalar hakkında çe
şitli haberler yayınlamaktadırlar. Fıleletfheros gazetesinin Baf muhabirine a t
fen bildirdğne göre P an ay a köyüne yerleşmiş bulunan bazı göçmenler dün
polislerle çatışmışlarda. Gazeteye göre göçmenler
kanuna aykın bir şekilde
avlandıkları için polis tüfeklerini toplamak istemiş
fakat onlar vermeyi reddet
inişlerdir. Duruma Baf Mil letvekilleriyle Baf Polis Müdürü müdahale etmiş ve
mesele halledilmiştir.
Haravgi gazetesinin Lâr
naka muhabirine atfen bil
dirdiğine göre Milli Muha­
fız ordusu Komutam Gen.
Karayannis,
önceki gün
Lâmakayı ziyaret ederek
bu bölgedeki mevzileri de
netlemiştir. Karayannis bu
bölgede görevli milü muha
hzlarla konuşmuş ve
pek
yakında Lâmaka bölgesin­
de nizam ve asayişin iade
edileceğini söylemiştr. Fa
kat bu arada çeştli anar şist unsurların Lâmaka böl
gesinde faaliyete devam
ettikleri görülmektedir. Lâr
naka Polis Müdürü Pavlos
Stokkos, serbest bırakılmış­
tır. Fakat onun görevi başı
na dönmesine müsaade edilmemektedir. Bu arada
Vladimiros
Haralambus'
un Lâm aka jandarma Ka
rakolunda mevkuf tutulma­
sına devam edilmektedir.
TÜRKLERİN TAHKİMATI
MAH1 gazetesi Teklerin
Lefkoşa bölgesinde yoğun
tahkimat faaliyetine devam
etmekte olduklarım bildir
mekte, şunları yazmakta­
dır:
"Türk istilâcılar, Kıbns
Türk tedhişçileri ile işbirliği
halinde Lefkoşa'da Yeşil
Hat boyunca yeni mevziler
inşa etmekte, yeni tahkimat
yapmaktadırlar.
Özellikle
Baf karakolu bölgesinde ted
hişçilerin büyük tahkimat
yapmakta olduklan görül­
mektedir. Tedhiççiler dün
bütün gün Speedfire kahve­
hanesi arkasında giriştikle­
ri bu tahkimatla meşgul bu­
lunmaktaydılar. Tahmin edildiğine göre Türkler tele­
fon telgraf merkezini kont­
rol etmek için hisarlara a
çılan bir tünel kazmaktadır,
lar. A ynca Baf sokağında
bir banka dışında da büyük
Baf muhabirimizin bildir­ mevziler inşa etmektedir­
YENİ BİR VAKIF
'Bir soru üzerine Kara diğine göre, geçtiğimz Cu­ ler."
Kuvvetleri bünyesinde ye­ martesi akşamı saat 20.30'
MAH1 bu haberiyle bir­
ni bir vakıf kurulması ko da Çada köyüne giden Ko­
nusunda Kara Kuvvetleri mando üniforması giymiş likte iki de resim yayınla­
komutanıyla mutabık ka­ silahlılar TV haberlerini kah maktadır. Gazetenin yayın­
lındığını bildiren Orgene­ vehanede seyretmekte o.an ladığı diğer bir resimde ha­
ral Sancar, 'Faaliyete geç halkı dağıtmak ve evlerine va alanına giden yol üze­
tik. Vakıf umumi olarak göndermek istemişler ve rindeki Türk ve Rum mev­
Kara kuvvetlerinin önem­ dinlemeyeni vurmak tehdi­ zileri görülmektedir. Bu re­
li bütün süâhlarının ima dinde bulunmuşlardır. Oysa sim öteki gazetelerde de
lâü ve
temin edilmesi halk daha önce TV haber­ çıkmıştır. Gazetelerin yayın
için faaliyet gösterecek" lerini takip etmek için po­ ladığı diğer bir resimde Ma
listen izin almıştı. Halk da­ gosa limanının bugünkü
demiştir.
ğılmayı reddedince silâhlı­ durumu görülmektedir. G a­
"AMERİKAN ÜSLERİNİ
lar önlerine geleni tahkir zeteler gümrükteki eşyala­
İSTEDİĞİMİZ GİBİ
etmeğe ve tartaklamağa rın Türkler tarafından yağ­
KULLANDIK"
başlamışlardır. Bu arada ma edildiğini ve bugün Ma"Harekât sırasında Tür, •silâhlıların baskım bir anda gosa limanının ölü bir man­
kiyedeki Türk— Amerikan herkes tarafından duyul­ zara arzettiğini öne sürmek­
ortak tesislerinin durumu muş ve bütün köy halkı tedirler.
Öteyandan AGON gaze­
ne oldu? Bunlann tarafı­ meydana toplanmıştır.. Si­
mızdan kullanılmasında lâhlılar, etraflannın bin kişi tesinin verdiği bir habere
bir güçlük çıktı mı? soru - tarafından çevrildiğini gö­ göre, Türkler önceki gün Bü­
sunu Orgeneral
Sancar rünce şaşırmışlar ve çıkıp yük Kaymaklı bölgesinde tu
şöyle cevaplamıştır:
gitmelerine müsaade edil­ tukladıklan üç Rumu soy"Hiçbir şey olmadı.
mesini istemişler, köy sakin muşlardır. Gazete Türklerin
Türkiye bütün üs ve tesis lerini bir daha rahatsız et­ bu Rumiardan çaldıklarını
leri istediği gib kullan - meyecekleri vaadinde bu­ iddia ettikleri paranın topla­
lunmuşlarda. Olay köy hal­ mının 1,660 lira olduğunu
dı."
Tutuklanan
Orgeneral Sancar Yu - kı arasında infial yaratmış­ yazmaktadır.
nanstanın NATO’dan çe­ tır. Halk polisten suçluların Rumlar daha sonra serbest
kilmesi hakkındaki düşün yakalanıp cezalandırılma­ bırakılmıştır.
çelerini şöyle açıklamış - sını istemiştir. Öğrendiğimi­
ze göre son günlerde Bafın I U I S a JU A R
tır.
ı>mnı son dakika başlığı
"Esasta bu Yunanista - çeşitli köylerinde de aynı
na ait bir mevzudur, t a ­ şekilde olaylar vukubulmuş aıtında şu haberi vermeme­
kat biz Yunanistanın NA tur. Kathika köyünde silah­ dir. "lurK ışgaı kuvvetlen
TO’dan çekilmesini hiç lılardan bir gencin tabanca­ ateşin Kesilmesinden tam
bir zaman istemeyiz. Tah sı halk tarafından elinden U gun soma dun yüzlerce
rtumu tutuKıayarak bunla­
minime göre Yunanistan alınmıştır.
nn birçoğunu savaş tutsak­
gene NATO'ya girecek Bilindiği gibi Rum köyle­ ları oıaraıc ı urmyeye götür­
tir. İkide birde çekilirim
rinde
gece 19.00'dan sabah müşlerdir. u ıa y a oızzat ta­
diyen bir dosta elbette ki
güvenilmez.
Ama ben, 04.30’a kadar sokağa çık­ nız olan a P Ajansı muhabi­
Yunanistanın tekrar NA­ mak yasaktır. Bu yasak şe­ ri Davıcl Lancasshıre, 9 oto­
TO'ya gireceğine büyük hirlerde 23.00'te başlamak­ büs üe 6 askeri aracın Rum­
inanç besliyorum. Bu ol­ tadır. Haravgi köylülerin 19 larla üolu olduğu halde Lei
mazsa
Türkiyenin hasıl 00’dan evlerine tıkıtaalan- koşa yakmındaKi bir sorgu
olacak boşluğu doldur - mn haksızlık olduğunu yaz­ merkezine getirildiklerim ve
bunlar arasında birçok pa­
ması mümkündür
maktadır.
TA NEA'ya göre geçtiği­ pazların da bulunduğunu
FANTOMLAR
miz Pazartesi akşamı Kako- belirtmektedir. Bir Türk su­
Orgeneral Sancar A- petria köyünde Romantika nayı munabıre verdiği de­
merikanın
Fantomlann gazinosunda oturmakta o- meçte tutsakların kimlikle­
teslimini bazı politik a- lan ve bazıları göçmen olan rinin tesbit edileceğini ve
m açlarla geciktirdiğini be­ bazı kimseler milü bir tür­ asker olanalnn ve diğer
lirtmiş bu konuda şunları kü okumağa başlayınca ga 'kaçakların savaş tutsaklasöylemiştir :
zinoda bulunan bazı sakallı n olarak Türkiyeye götürü­
"Ağustosta dört adet silâhlılar buna kızmışlar ve leceklerini söylemiştir. Su­
gelecekti. Orada teslim türküyü söyleyenleri silah­ bay bu haksız hareketi ma­
merasimi yapılacaktı. U- la tehdit ederek karakola zur göstermek için Türkiye­
çokların gelmesinin ge ye götürülecek olanlar ara­
sevketmişl©rdir- Bu ?ekllde
cikmesinin başka anlam tutuklanan 3 kişi Makarıos- sında EOKA B mensupları
taşıdığını sanırım, b aşba­ çu olarak tanınmış kimse­ ve Nikos Sampson'un des­
kanımız Amerikan Büyük lerdir. Skuryotissa maden tekleyicilerinin de bulundu­
elçisine anlattı. Kıbns ha ocağı bodrumlarına kapatıl ğunu iddia etmiştir.
rekâtı
dolayısıyle kısa
Bu arada Rum gazeteleri­
mışlardır.
bir süre için
teslimlerin
Öte yandan AGON gaze­ nin bildirdiğine göre, Adadurdurulmuş
olduğunu
tesinin bildirdiğine göre, na'da tutuklu bulundurulan
söylemek doğru olur.”
Rumların birbirlerini soyma Rum tutsaklardan üç yaralıı
Amerikan Savunma Ba
lan devam etmektedr. Çe­ dün Kıbnsa getirilerek Kızılkanının 'Türkiye askeri ha
şitli kimselerin ve özellikle haça teslim edilmiştir. Ga­
rekâta devam ediyor. Bu zenginlerin evleri açılmak­ zeteler bu üç tutsağın biri­
durumda Türkiyeye yapı­
ta, para ve değerli eşya ça­ nin anlattıklarını iri puntolu
lan askeri yardımı goz - lınmaktadır. Gazeteye göre başhklr altında yayınlamak
den geçirmemiz lâzım şek
meçhul şahıslar eğitim ba­ tadırlar. Bu şahsın iddia et­
ündeki sözlerini eleştiren
kanlığının muhasebe büro­ tiğine göre, Gime’de diğer
Orgeneral
Sancar "Bu
sunu da açmışlar ve 85 lira birçok kimselerle birlikte
doğru değildir. Harekata
değerinde bir hesap maki­ yakalandığı zaman Türkler,
devam ettiğimiz yok. Her
nesi ile 20 lira değerinde kendilerini toplu halde kur­
halde yanlış bilgi aüyor - bir vantilatör çalmışlardır. şuna dizmişlerdir. Kendisi,
lctr. Biz adanın takriben
ateş açıldıktan sonra yere
yüzde 30'undayız” demiş­
kablllr mi?’ sorusunu Or - yatarak gözlerini kapamış
general Sancar şöyle ce ve ölmüş gibi yaparak canı­
tir.
nı kurtarmıştır.
vaplamıştır:
"Uçaiklan bir sene va
KARŞI TEDBİR
MAHt’nin bir iddiasına
Fransa Yunanis tana Mi
deyle alacaklar. Bu süre göre Değirmenlik köyünde
zarfında biz de kendi mev 1000 kadar Rum mahsur kal
rage uçaklanyle tanklan
verecekmiş. Bunlann alın
cudumuzu üç misline çı­ mış olup "barbar işgal kuv­
masıyla da dengesizlik çı karacağız."
vetlerinin elinde çok ıstırap
çekmektedirler.'’
uazeteye göre Türkler Biı
nnş Milletler veya Kızılhaç
temsucılerinin Köye girme­
sine müsaade etmemekte­
dirler. Gazetenin bir diğeı
iddiasına göreı Türkler ka­
dınların ırzına geçmekten
ve yağmacılık yapmaktan
başka bazı kimseleri de öl­
dürmektedirler. Köyde sık
sık otomatik silâhlarla yapı­
lan atışlar işitmektedirler
ki, bunlar çeşitli kimselerin
kurşuna dizildiğine işaret
sayılmaktadır. Öteyandan
Haravgi Paşaköy'ün Türk
ler tarafından işgali sırasın­
da birçok kimsenin öldürül­
düğünü iddia etmektedir.
AGON gazetesi de ayni
şekilde bir iddia öne sür­
mekte, ancak bu gazete biı
Türk subayının kontrolün­
deki tutsaklara iyi muame­
le yaptığım da büdirmektedir. Gazeteye göre anadan
babadan öksüz olan bu
Türk subayı, kontrolündeki
tutsaklara çok iyi muamele
yapmış, onların çeşitli eşya
lan m çalan bir Türk kadını­
nı çaldığı eşyayı geri verme
ğe zorlamış ve sonunda tut­
sakların selâmetle Bey ar­
mudu (Pergama) köyüne git
melerini temin etmiştir.
LEFKOŞA RUMLARI
PANİK İÇİNDE
MAH1 son dakika başlığı
altında şunlan bildirmekte­
dir. "Birtakım şüpheü çıkar­
lara hizmet etmeğe çalışan
çeşitli besinci koıcuıar, ön­
cem cucşam "lurklenn bu­
tun hencoşayı
zaptetmez
ıçm scucurıya geçecezlen
ş u u ıu u e
u ıiD iu ıu U .
Hu
S O y lc u tl
fin iş e *
ç u t it ı -
IUZ1
ile
truuıa yaynan ou soyıenuiCi liUiiı UıutSiilUU puıuıu jU
iuuiuş , o-içomuriiiiir
e"
i u
ıC
K a Ç t lg l y O ı U lU lU ç lU r .
j j i
v ^ ii-
etsb ukşcUu uu.oo ıe ruuu
bcuııuıue oır ae şıauetu pat
ıtuua ıneyaana yelince paiuk son ııaaouu Dulmuş tur.
ooz Konusu soyıentıien çıKararuar nakıcınua polis lalaunaan sızı oır soruşturma
açılmıştır. ızı zışnun tutuK1andığı oıidınimektedu.'
ta nrüKI de ayni yolda
bir haber vennezte ve LefKoşaular arasında dehşet Ba
çan soyientüer çıkaran canüerden söz ederek bunla­
nn amansızca cezalandınlmasını istemektedir. Bu ara­
da gazeteler resmi bir açık­
lamaya atfen halk arasında
panik yaratacak söylentiler
çıkarmanın yasak olduğunu
bildirmektedirler.
Rum Radyo ve gazeteler
rinin bildirdiğine göre, Ba­
nş Gücü Sözcüsü dün yap­
tığı açıklamada, Bon 24 sa­
at içinde adadaki durumun
genellikle sakin geçtiğini
bildirmiş ve sadece ikisi Lef
koşanın kuzeyinde biri de
Lûricina olmak üzere üç
küçük olayın yer aldığını
bildirmiştir. Banş Gücü Söz
cüsü B.M.’in gıda maddesi
sevkettiği köyler hakkında
da bilgi vermiştir...
Rum gazeteleri
ajans
haberine atfen Sovyet Plâ­
nının
Türkiye tarafından
reddedildiğini bildirmekte
dirler. Gazeteler
ayrıca
VVashington kaynaklı bir
Reuter haberine atfen Tür
kiye Dışişleri Bakanlığı Da
nışmanı Nuri Eren'in bir
demecini yayınlamaktadır
lar. Nuri Eren bu demecin
de Kıbrıs’la ilgili yeni gö
rüşmelerin başlaması ile
birlikte Türkiyenin Kıbrıs
’taki kuvvetlerini geri çek
meye başlayacağını açık­
lamıştır. Nuri Eren ayrıca
Sovyet planının
Türkiye
tarafından kabul
edileme
yeceğinl söylemiştir.
Flleleftheros
gazetesi
Nuri Eren'in bu demecini
tam manşet olarak yayın­
lamakta, şu başlıkları kul
lanmaktadır:
"Sovyet tekliflerini red­
detmek İçin Türkiye'nin
giriştiği manevra Türkiye
(Devamı 4'üncü sayfada)
m ağusada hayat
NORMALE
Batı
Anadolu’ya hayat verildi
d ö n üyo r
MUSTAFA ALTUNÇ
20 Temmuz sabahından beri
Magosa ua sürdürülen varol­
ma
savaşının 15 Ağustos
günü kahraman Mehmetçikle nn gelmeleri ile zaferle neti­
celenmesi üzerine Magosa üa
sivil hayat normale ounmeye
başladı. Kadın - erkek, küçük •
büyük demeden kalleş Hum ve
Yunan sürüsünün ağır silaniarla dış bölgelere saldırması
üzerine birinci harekatta dış
bölgeler, evlerini, yuvalarını
terkedlp Magusaya, surlar içi ııe sığınmak mecburiyetinde
kalmışlardı. Bu arada Dolgelerıni terkedemeyip esir aıınan
veya kayıp listesinde bulunan
birçok lurk vardır. Bunların akıbeti hakkında birşey b.iinmiyor.
ûış bölgelerden gelen 5.000
(beş bin) vatandaşımız Magosaoaki ilkokullara ve halkevıne yerleştirilmişlerdir. Barbar
Rum sürüleri Namık Kemal Li­
sesi ve Sakarya İlkokulu gibi
İrfan yuvalarımızı kullanılmaz
hale getirmelerinden sonra
göçmenlerimizin kaldığı Can bulat ilkokulunun da ağır ya­
ralar içinde bırakmışlardır. U zerlerindeki elbiselerle evleri ni terkedip göçmen durumu na gelen soydaşlarımıza yiye­
cek dağıtılmaktadır.
Kahraman Türk Barış Kuv vetlerinin Mağusa, Maraş ve
tüm Kuzey bölgelerindeki bar­
bar silâhları susturmalarından
sonra Mağusa'da hayatın nor­
male dönmesi İçin hummalı
çalışmalara devam edilmekte dir. Dış bölgelere dönüp karar­
gâhlarını
kuran Mücahitleri­
mizden sonra halkımızın da
evlerine dönmesi (kullanılabi lecek durumda ise) için çalışıl
maktadır. Bu arada Mağusa nın köyler ve Lefkoşa arasın­
daki seyrüseferi sağlanmıştır.
Mağusa Hoşta Dairesi
tum
posta işlerine açılmıştır. Yet ■
K ili memurlardan aldığımız bil­
giye göre Türkiye harici mem.
leketıerden
lurk bölgelerine
gönderilecek olan mektuplar üa zart üzerindeki adres altı na [MERSİN - 10. TÜRKİYE) F
lave edilmesi ile mektupların
lürkiye yoluyla Kibrisin Türk
bölgelerindeki adreslerine ko­
layca ulaşabilecektir. Mağusa­
da
artık
su ve elektriğin
Rumlar tarafından
kesilebile­
ceği endişesi yok.
Bu arada dış bölgelerimiz deki emniyeti ve Türk evlerin
deki yağmacılığı 2. harekâta
kadar önleyemeyen Barış Gü cü askerleri Yeşil Hatta ola­
cakları yerde Maraş'ta
Türk
askerlerinin ayakları içinde do
laşmakta, normal zamanda hiç
içinden çıkmadıkları gece külü
bü ve diskoteklerin önlerinde
karargâh kurup gelen geçen
Türk arabalarını kaydetmekte­
dirler.
llia illlIllllllllllllllllllllllllllllllllig u g iig illU lU H H IP
Damdaki Kem ancı'
Dev
ANKARA
Türkiyenin en büyük, dün­
yanın da sayılı barajlarından
olan Keban önceki geceden
itibaren elektrik üretimine baş
lamıştır. On gün kadar süre­
cek
işletme denemesinden
sonra Keban sürekli
olarak
elektrik enerjisi üretecektir.
Eneji ve Tabii Kaynaklar Baka
nı Cahit Kayra, üretimin baş
lamasıyle önceki gece
saat
21.45 te ilk olarak 40
bin
kilovat
enerji sağlandıktan
sonra birer saatlik aralarla bu
miktarın 155 bin kilovata çıka
"Damdaki Kemancı" filminin
Ş ili’de gösterilmesi yasaklan­
mıştır. Şili İçişleri Bakanı Ge­
neral Rauf Benanides "Damda­
ki Kemancı" film ini Marksist
eğilimleri yansıtması nedeniy­
le gösterilmesinin yasaklan eliğini bildirmiştir. UPI Ajansı­
nın haberine göre, Içşileri Ba­
kanı Benanides, sözkonusu fil
min Şili halkının birlik ve bera­
berliğini tehlikeye düşürecek
bazı unsurları kapsadığını ö •
ne sürmüştür.
rıldığını
bildirmiştir. Cahit
Kayra geceyarısından sonra
ikinci ünitenin devereye so •
kulduğunu böylece enerji mik
tarının 310 bin kilovata ulaştı
ğını açıklamıştır.
KAMULAŞTIRILAN KÖYLER
Elektrik enerjisi sağlamak
amacıyle kurulan Keban
ba
rajından elde edilen bu ener­
ji Ankara üzerinden Batı Ana
doluya verilmektedir. 1965 yı
lında yapımına başlanan Ke
ban barajı tüm kapasiteyle ça
lışmaya başladığında yılda 5
milyar 871 milyon kilovat sa-
ŞEHİT GAZETECİ ADEM
YAVUZ TOPRAĞA VERİLDİ
ANKARA:
Şili'de Yasaklandı
SANTİAGO:
Keban
üretimine
Şehit gazeteci Adem Yavuz
Sivas’ın Hafik ilçesine bağlı
Çınarlı köyünde dün toprağa
verilmiştir.
Adem Yavuz'un
cenazesi önceki gün Ankara’­
dan Sivas'a götürülmüştü. A
dem Yavuz'un cenazesi
dün
Sivas Hükümet Konağı önün
deki katafalka konularak say
gı duruşunda bulunulmuştur
Sivas valisi Kayacan, burada
yaptığı konuşmada, Kıbrıs za­
ferini
hazmedemiyenlerln A
dem Yavuz’u hunharca bir ci
nayetle şehit ettiklerini söyle­
miştir. Kayacan, Türk ve Dün •
ya basınının, kaleminden baş­
ka silâhı olmayan gazeteciye
karşı işlenen cinayete kayıt •
sız kalamıyacağını bildirmiş •
tir.
Daha sonra Adem Yavuz’un
Türk bayrağına sarılı tabutu.
Sivaslılar tarafından omuzlara
alınarak Sivas - Hafik yol ayı­
rımına götürülmüş ve özel b.r
araçla Hafik ilçesine hareket
edilmiştir. Adem Yavuz ö(4»j den sonra
Çınarlı köyünde
topprağa verilmiştir.
ıııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııiııaııaıiB iiB iıaııaııaııaııauıııaııa ıiB iıaııaııaııatıaııaııaıııııııııııaıııuıifB t»
RUM BASININDAN ÖZETLER
(3'üncü sayfadan devam)
MEVLİT
20 Temmuz harekâtından sonra kahpe Rumlar tara­
lından öldürülen babam Beyköylü Hüdaverdi Mehmet
ile kahram anca savaşırken Magosa'da şehit düşen kar­
deşimin oğlu Güner Kemal'in aziz ruhlan için 29 Ağus
ros 1974 Perşembe günü
Göçmenköy’de 161 No'lu,
ken evimizde okutacağımız Mevlide dost ve akrabala
kendi evimizde okutacağımız Mevlide dost ve akraba
ların iştirak ini beklerim.
NEZİHE HİLMİ
Göçmenköy
a ıg ııg ııg ıııııg ıııtıııııııııııu a ifiıııııa tııııııııııg ııiM U İ
«aıııaııaıııııaııaıtaııııııııai'Biıaııaıııııaıııııaııaıı
MEVLİT
MEVLİT
jflH I. %
şimdi de görüşmelerin baş
laması ile birlikte askerle
rini geri çekmeye başlaya
cağını söylüyor — Fede­
rasyon
üzerinde
direni
yor".
Öteyandan bazı gazete
lerin verdiği bir habere gö
re (APOYEVMATINI) gaze
tesi bu haberi yedi sütün
üstüne manşet olarak ya­
yınlamıştır.) Meriç bölge­
sinde Türk ve Yunan as­
kerleri arasında bir olay
vukubulmuştur. AP ajansı
nın Dedeağaç'tan bildirdi
ğine göre, Türk askerleri
Meriç bölgesindeki Yunan
askerlerine ani olarak yay
hm ateşi açmışlardır. Oto
matik
silâhlarla
açılan
ateş sonucundan Yunan
askerleri zayiat vermedik
leri gibi ateşe karşılık da
vermemişlerdir.
Apoyevmatini haberi şu
başlıklar altında vermekte
dir. "Türkler
galiba bir
Türk — Yunan savaşı baş
tatmak istiyorlar — Meriç'
te Tahrik."
Rum gazetelerinin Atina
Ajansına atfen verdikleri
Ankara kaynaklı bir diğer
habere göre, 200 kadar
Rum tutsağı Adana’dan
Amasya’ya götürmekte olan tren selleri yüzünden
yoldan çıkmıştır. Tutsakla
ra hiçbir şey olmamıştır.
Tutsaklardan herhangi biri
kaçmağa teşebbüs etme
miştir. İddia edildiğine gö
re, Türk köylüleri treni ate
şe verip
Rum tutsakları
yakmak istemişlerse de,
Türk askerleri tutsakların
etrafında bir halka meyda
na getirerek buna fırsat
vermemişlerdir.
MAKARİOSUN
Ugiumuz Haşan Hüseyin in Lef
e
cephesinde şehadetinin
0’ncı günü olan 30 Ağustos
îuma günü namazdan evvel
uhuna okunacak Mevlidi Şeri e (Pir Paşa camiinde) iştirak
itmeleri akraba dost ve ihvali dinden rica olunur.
Ailesi
Hüseyin Haşan
Rabia Hüseyin
Kahramanca savaşırken
23
Temmuz günü Küçük Kaymaklıda
şehit düşen Aydın Yusuf için
30 Ağustos Cuma günü Beledi
ye Evleri, Hilâl Sokak No. 6 da
okutulacak olan Mevlide dost
ve akrabalar davet olunurlar.
Eşi: Canev Aydın
Çocukları: Erkan Aydın
I l.:|M|M|liail| .■-'■lltlll I I ■»
Evrim Aydın
MEVLİT
KIBRIS'TA KARA
KUVVETLERİNİ
GÜÇLENDİRME
FONU AÇILDI
ıı ı a n a ı ı a ı ı a n a ı ıa ı ı a ı ı a H B i ıa ı ı a ı ı a ı ı a ı ı a ı ı a ı ı ı ı ı a i ı a ıı a ı ıa ı i B
VEFAT
DURUMU
FİLELEFTHEROS gazete
sinin bildirdiğine göre Ma
karios'un dün bu gazetede
yayınlanan mesajı bütün
ada ölçüsünde olumlu yan
kılar yaratmıştır. Bu arada
Rum Radyosu dün saat
12.00'deki kısa haber bül­
teninde Makarios’un mesa
jım yayınlamıştır. 15 Tem
muz darbesinden bu yana
Rum Radyosu ilk defa ola
rak Makarios’un bir mesa
jım yayınlamış
bulunmak
tadır. Radyo Makarios'tan
Kıbrıs Başpiskoposu ola­
rak söz etmiştir.
Ta Nea gazetesi Makari
os'un mesajının radyodan
yayınlanmasının güzel bir
sürpriz teşkil
ettiğini bil
dirmekte fakat mesajın da
ha sonraki esas haber bül
tenlerinde tekrarlanmama
8inın hayret uyandırdığı­
nı belirterek şöyle demek
tedir:
"Söylendiğine göre, 15
Temmuz darbesini yapan
akılsızlar ve çılgınlar mü­
dahale ederek mesajın tek
rarlanmasını
önlemişler
dir. Bu doğru mudur? Eğer doğruysa sormak iste
riz: Kıbrıs Cumhuriyetinin
geri kalan yüzde 60’ını
kim idare etmektedir. So­
ruyoruz ve cevap bekliyo­
ruz’'.
Ta Nea Londra muha­
birine atfen verdiği diğer
bir haberde son günlerde
Atinayı ziyaret eden Dakis Hacıdemetriu başkan­
lığındaki bir EDEK Hey'etinin Londra’ya gittiğini ve
Makarios'la bir görüşme
yaptığını
bildirmektedir,
iki saat süren görüşmede
heyet Makarios’a adadaki
durum hakkında bilgi ver­
miş, onunla görüş teatisin
de bulunmuştur. Ta Nea
gazetesinin bir diğer habe
rine g'öre, dün sabah Baf
kasabasında
Makariosun
yüzlerce fotoğrafının bir­
çok yerlere
yapıştın Idığı
görülmüştür. Baf polis mü
dürü Raftis, bu duruma
müdahale ederek fotoğraf
ları yapıştıran şahıslara
bundan
vazgeçmelerini
tavsiye etmiştir. Bunun üzerine gençlerden biri Ma
kariosun bir
fotoğrafını
Raftis’in arabasına yapış­
tırmıştır. Raftis fotoğrafın
arabasından
çıkarılması
m rica etmiş, ricası yeri­
ne getirilmiştir. Makarios'un mesajının daha son
ra radyodan yayınlanması
Baf’ta bir bayram havası
yaratmıştır. Bu hava Raftis’in de tutumunu değiştir
meşine sebep olmuştur.
Raftis Makariosun fotoğ­
raflarını
yapıştırmakta olan gençlere "yüksek yer­
lere yapıştırın ki Makarios
aleyhtarları
yırtmasınlar"
demiştir.
Rum gazetelerinin bildir
diğine göre, dünkü basın
toplantısında,
Kleridese
Makarios’un
Kıbrısa dön
meşine ne zaman müsaa
de edileceği
yolunda bir
soru sorulmuştur. Klerides
buna verdiği cevapta Ma­
karios’un adaya dönmesi
ni yasaklamadığını, onun
için hiçbir kısıtlama veya
şart öne sürmediğini söy
lemiş ve Makariosun iste
diği zaman Kıbrısa gelebi­
leceğini belirtmiştir.
)U
emmuz 1974 günü Gön
şehit düşen Osman
Aslen Arçozlu olan ve
Ağa ve eşi Fatma Os- Çamlı köyde sakin Ziya
şahadete erişinin 40. gü
Nazım Hacı Halil 27 Ağus
lasebetiyle 30 Ağustos
tos 1974 Tarihinde saat
günü Gönyelide kendi
8 de bir Trafik kazası ne
okutulacak olan Mevlld'
ticesi ani olarak vefat et
ve akrabalar beklenir.
miştir. üzüntü ile Akraba
Iu: Hüseyin Osman
ve dostlara duyurulur.
ları: Emine Osman
Ailesi
Kezban Osman
ÇAĞLAYAN BAR’IN
DUYURUSU
••
enerji
at elektrik üretecektir. Keban
barajı gelecek yıl iki ünitenin
de devreye sokulmasıyla Tür
kiyenin enerji ihtiyacının dört
te birini tek başına sağlaya
çaktır. 1975 yılında Keban’ın
sağlayacağı elektrik enerjisi
yılda 5 milyar kilovat saate
ulaşacaktır. Barajın yapılabil mesi İçin Elâzığ,
Erzincan
Tunceli ve Sivas illerine bağ
lı toplam 89 köy tamamen. 26
köy de kısmen kamulaştırıl ■
miştir. Bugün bu köyler göl
alanı içinde kalmıştır.
SAĞLANACAK YARARLAR
Keban barajı dünyada yük •
seklik bakımından 18’inci; ar
kasında biriktirdiği su hacmi
yönünden 21 'inci ve üretece­
ği elektrik bakımından da 39'
uncu sırayı almaktadır. Keban
barajının hizmete girmesiyle
Doğu ve Güney Doğu Anadolu
da bölgesinin sosyal ve eko
nomik gelişmesi
hızlanacak
ve özellikle bu bölgelerde ku
rulacak
ağır sanayi
İçin
gerekli olan enerji sağlanmış
olacakır. Bu arada taşkınlar
kontrol
altına alınabilecek,
eğlence ve dinlenme alanları
nın kurulmasıyla de turistik
yönden büyük gelişme sağla
nacaktır.
LEFKOŞA:
Ktra Kuvvetlerini Güçlendir­
me Vakfı adına bankalarımızda
“ Kara Kuvvetlerini GüçlendirFonu” ismi altında hesaplar
açılmıştır.
Yurttaşlarımız, bankalardaki
bu hesaplara bağışta bulunabi­
leceği gibi Otonom Kıbrıs Türk
Yönetimi Maliye ve Ikisadî İş­
ler Üyeliğine de bağış için
müracaat edebilirler.
Güvenç Ticaretevi Ltd. Fir­
masından A li Racl’nin Fona
100 lira bağışta bulunduğu
açıklanmıştır.
IIIIIB in illIlB IlB IlB IlB IllllllllIlB IlIlIB lllllllÜ 'U lIfl'llt'
2 e k im d e
Tü r k i y e
TELEVİZYONUNA
KAVUŞACAĞIZ
ANKARA
TRT’nin 5 yeni televizyon is
tasyonu daha Eylül ve Ekim
aylarında hizmete girecektir.
TRT genel müdürü İsmail Cem
dün verdiği demeçte, Kıbrıs ın
Türk kesiminin de yakında te
levizyona kavuşacağını söyle­
miştir. Kıbrıs’daki seyircilerin
televizyon yayınlarını
Adana
vericisinden
İzleyebileceğini
belirten İsmail Cem burada
kurulacak yüksek güçlü verici
nin 2 EkimTde hizmete girece
ğlni bildirmiştir.
k ö y l e r in e d ö n ec ek g ö ç ­
m en ler İÇİN KAYITLAR
BAŞLADI
LEFKOŞA :
Çalışma, Rehabilitasyon ve
Sosyal İşler Üyeliği bir bildi
ri yayınlamıştır. Bildiri aynen
şöyledlr:
"1963 de göç edenlerin ye
niden yerlerine yerleştirilme
lerl için
Yürütme Kurulunca
karar alınmıştır. Üyeliğimizde
çalışmalara başlanmış olup
zaman zaman açıklama yapı
larak bilgi verilecektir. Göç­
menlerimizin bir disiplin için
de köylerine ve yerlerine dön
meleri için azami gayret sarfedileceğinden, izinsiz olarak
muhtelif evlere girmeye kalkı
şılmamasını, bunu yapanlar
hakkında kanuni İşlem yapıla
cağı duyurulur. Göçmenleri mizin müracaatı için Lefkoşa
Atatürk Meydanı Ankara So
kak 10 numarada Göçmen Mü
racaat Bürosu kurulmuştur.
Şu köylere dönecek göçmen­
lerin 29— 30 ve 31 Ağustos
Perşembe, Cuma, Cumartesi
günleri saat 7.30 dan itiba
ren müracaatleri gerekmekte­
dir: Yorgoz, Vasilya, Lapta,
Glrne kasabası, Ozanköy, Ayermola, Arapköy, Çatalköy,
Küçük Kaymaklı
göçmenleri
için devamlı kayıt yapılacağın
dan 29 Ağustos Perşembe gü
nünden itibaren ayni büroya
müracaatleri gerekmektedir."
KIBRIS SORUNUNDA YENİ BİR
~ÇİN, SOVYET ÖNERİSİNE
KARŞI VETO HAKKINI
KULLANACAĞINI AÇIKLAR,
Klaıu York:
Vnrlr•
New
Birleşmiş M illetler
Güven­
lik Konseyinin dönem başka­
nı Sovyetler Birliği Temsilcis,
Yakob Malik, Sovyetler Birliği­
nin önerisi konusunda konse­
yin bütün üyeleriyle ayrı ayrı
Görüşmüştür. Kıbrıs konusun­
da Birleşmiş M illetler Güven­
lik Konseyi üyeleriyle Türkiye
1,11111,. _
Yunanistan ve Kıbrıs temsil - I m ...... .
ellerinin katılacağı uluslarara­
sı bir konferans
toplanması
VVALDHEIM
yolundaki
Sovyet önerirsinı
Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yö­
HASTALANDI
netimi
olumlu cevap verir •
ken, Türkiye
teklifi ihtiyatla
NEW 1
karşıladığını açıklamıştı.
Birleşmiş Milletle,
Sekreteri Kurt Waldht
rıs konusunda Atina
ÇIN VETO EDECEK
Ajans France Press, Güven­
Ankara ve Londra'd'
lik Konseyindeki hiçbir bloke
temaslardan sonra I
a dönüşünde
bağıl olmayan ülkelerin henüz
hastahaneye
bu konuda bir açıklama yap­
VValdheim'in
madıklarını haber vermektedir.
Hiçbir bloka bağlı olmayan ül­
tahanenın sözcüsü"
rahatsız bulunan
kelerin temsilcileri
önceki
terin durumunun
gün bir araya gelerek, Sovyet
önerisi konusunda hükümetle­
ğını, ancak İki gün"'|
rinin görüşünü kararlaşırmış •
kalması gerektiğini
lardır. Birleşmiş Milletlerdeki
«llBlIfll'BMI'ilılBIlBlIBIIBIIBI'BI I İ l i l ' I B B i l I BılBIIIİI|IIBIIIIlBII«il|ıl||ı| I | | |
SOSYO - EKONOMİK KALKINB
SACLAMAK İÇİN
KIBRIS’TAKİ B1RLİI
KREDİ ve AVANS VER1I
ANKARA
Kıbrıs Türk bölgesinin Sos
yo-Ekonomik kalkınmasını bir
an önce sağlamak
amacıyle
bazı tedbirler alınmıştır. Tür
kiye hükümeti bu tedbirlerin
derhal
uygulanması
için,
Kıbrıstaki birlik ve kurumlara
kredi
ve avans verilmesini
ihale ve sözleşme yetkisi tu
tarının artırılmasını kararlaş
tırmıştır. Bu konudaki Bakan
lar Kurulu kararı dün yürürlü
ğe girmiştir.
KREDİ AVANS MİKTARI
Karara göre Kıbrısda görev
H IIII!IU IIIll!lll«)ll'-r'l
t
I
I
I
I
I
I
I I
İ l i l
ATİNA:
DUYURU
Toptan satış E.T.l ambarlarından yapı.maktadır.
I
I I
İlil I i! I 11111II1111 Mlll|ll||||»lll|l|,|l| „
BAŞPİSKOBOS MAKARİOS p li
KIBRIS’A DÖNEBİLECEĞİNİ
UMDUĞUNU SÖYLEDİ
Başpiskobos Makarios, Sov
yetler Birliğinin Kıbrıs sorunu
nun Birleşmiş M illetler çerçe
vesinde ele alınması konusun
daki önerisini
tümüyle des­
teklediğini söylemiştir. Yuna
nistan'da yayınlanan aşırı sol
cu AVGI gazetesine
bir de­
meç veren Makarios.
Yunan
Hükümeti ve Kıbrıs
Rum Li
deri Klerides'le sürekli temas
halinde bulunduğunu ve
bu
işbirliğinden büyük
memnun
luk
duyduğunu belirtmiştir.
Makarios, "15 Temmuz darbe
sinin sorumluları
adadan ay­
rılır ayrılmaz Kıbrısa dönebile
ceğini umduğunu" da kaydet
miştir.
Bu arada Yugoslavya Dışiş
leri Bakan Yardımcısı Mileko
4 i ı ı ı ı n r ı ı :ı ı ı ı i ! i ı ı ı l ııl ıııııtlı ı ı ı ı ,l l l l l |l|lllll, IIIIIIIII
DOĞUM
Neyran Arıkan ve Eşi
Zeynel Arıkan
oğulları
BARIŞ’ın 28.8. 1974 tari
hinde Ereş Doğum Klini­
ğinde dünyaya geldiğini
dost ve akrabalara müj­
ri y\ I,—Vt»Imm.mm
delerler.
i
Komentovona'nın
Makariosı
Kıbrıs'taki
son gelişmeli
hakkında Yugoslav görüşünü
kapsayan bir mesaj gönden!
ği bildirilmiştir.
«İIBllBI!BllBIIBllBillll|llfllBllBIIBllll1lHl|llll| J 'llll
Kıbrıs’ta üretilecek
Sigaranın Adı
"HARMAN" Olacak
Mftı din
1 dûn
u®*
hata!
Uıl
ANKARA:
Kıbrıs'daki sigara fabrikasın
da üretilecek sigaraya "HAF
MAN" adı verileceği
miştir. Tekel Genel Miidürî
nün yaptığı açıklamaya göre
Kıbrıs’daki sigara fabrikasında •w«mu
yılda 100 bin top sigara üret- 3 ta»
lecektir. Bu üretim Kıbrıs Türk
Jjj.
kesiminin sigara ihtiyacını k»
şılamaya yetecektir. Kısa »
manda üretime geçecek oto
Kıbrıs sigara fabrikasına,
tanbul'dan modern filtre tak*
selefonlama ve paketleme 1
kineleri gönderilecektir. Teke
Genel Müdürü, "HARMAN »
garasının bölge Halkının içto
zevkine,r , .uygun olacağım #
söylemiştir.
iSJî
s
BERBEROGLU
Kitabevine
/
ORTAOKUL
LİSE
v _
MAARİF
4
r.
Bugünden itibaren öğle ve akşam ye­
meklerinde halkımızın hizmetinde olduğu­
muzu ve NEFİS FIRIN KEBABI servisine
başladığımızı duyururuz.
ÇAĞLAYAN BAR
I
yapan
birlik Kc
emrine birliğin
göre, 300 bin ile
TL arasında değişen
150 bin İle 5 milyon
sında avans veril , '
rica birlikler blrbuçuk
liraya kadar İhale ve
me yetkisine sahip
dır.
Bu tedbirlerle
Rumlar tarafından
kılan şehir, kasaba
imar edilecektir. Kıbrıs
bölgesinin
sosyo-ekononr.
kalkınmasının hızla ı
masına çalışılacaktır.
D arbeciler Adadan Ayrılır Ayrılmaz
C.T.1 TEŞEBBÜSLERİ LTD.'den
Anavatandan ithal etmiş olduğumuz çeşitli gıda
maddeleri aşağıdaki fiyatlarla satışa arz edilmiştir:—
Şeker (Canadictn refined)
275 miİs okkası
Pirinç (Çin)
275 miİs okkası
M akama (NUH’un ANKARA
makarnası)
200 miİs kilosu
Fasulye
415 miİs okkası
Zeytin
390 mils okkası
Komposto (Bilkon marka) 900 g r net
vişne, kayısı ve ayva
270 mils kutusu
Reçel (Bilkon marka) 850 gr. net
vişne, çilek ve kayısı
295 mils kutusu
Sebze konserveleri (Bilkon marka)
1150 gr. net Türlü ve ayşe fasulye 250 mils kutusu
Sebze konserveleri (Bilkon marka)
850 gr. net bezelya ve bam ya
250 mils kutusu
Tornates salçası (Bilkon marka)
850 gr. net
300 mils kutusu
nıiuanilîr L»._1 •
güvenilir kaynaklar» h '
r a k verilen haberde rS
y l t l Ü-,
Cumhuriyetinin Sovv».
jovyat >
sine karşı veto habkü **
nablleceği
bel^tn"11 K
Güvenlik9 K o n s e y ^ üye olan ülkelerden S
veto hakkını kullanma,, t
l h ,Kon®®ye onulan S»
kabul edilmemektedir. * *
P ıım h ıifliM il'.ı
k it a b l a r i g e l m iş t ir .
KOLEJİ
&
Download