M. Meclisi B : 47 28 . 2 . 1974 O : 1 1973 yılında 774 milyon

advertisement
M. Meclisi
B : 47
1973 yılında 774 milyon dolar olmuştur. Bu, sa­
dece 1973 yılında ortaya çıkam döviz artışı, Tür­
kiye'deki bir mal üretimine tekabül etmeyen bir
iştira gücü olarak döviz artışı Türk Lirası ola­
rak 10 milyar 2O0 milyon liralık bir talep hac­
mini ifade etmektedir. iSoıi yıllardaki bu geliş­
me ve bıfigeliişmenin döviz artışımı Türkiye'de
üretimi hızlandıracak, üretimi artıracak ibir bi­
çimde kullanılamamış lolması, hayat pahalılığı
biçiminde ortaya çıkaın fiyat artışlarımın teme­
linde yatan sebeplerden zamnediyorum İki, bir
tanesidir.
Bunun yanı sıra Türkiye'deki para politi­
kası, kredi hacminim tanzimi, emisyon miktarı­
nın tanı'ziıni o ışekilde götürülmiüıştür ki, bu olayın
yarattığı etkileri bertaraf etmek imkâna bulu­
namamıştır, 'tam tersine bu olayın etkilerini da­
ha da artıracak:, daha da güçlendirecek bir bi­
çimde, 'ekonomimizde talep hacmini genişletecek
bir biçimde para politikası ve kredi politikası
tanzim edilmiştir. Bunu, son yılların fiyat artış­
larınım altında yatan bir sebep olarak zikredil­
mesi gerekir diye düşünüyorum.
Rakam (vermek gerekirse meselâ kredi hac­
minde, bankalardaki kredi hacminde yüzde 30,3
lük bir artış son yılda kendisini göstermiştir.
Burna ek olarak Merkez Bankası kredilerinde
yin'e son yılda yüzde 42,7 lik bir artış kendisini
•göstermiştir. Bunun yanı sıra para arzı yüzde1
'28,9 luk bir genişleme ile lortaya çıkmıştır. Bu,
Türkiye'deki mal para ilişkisinde para açısın­
dan (kendisini gösteren genişlemeyi ortaya koyu­
yor. Döviz geliyor para (genişliyor, kredi geniş­
letiliyor para (genişliyor, talep genişliyor. Emis­
yon genişlemesi para arz'ı -genişlemesi yine aynı
ışekilde Türkiye'de talebi kamçılayacak bir (bi­
çimde ortaya çıkıyor. Fiyatı ıtanlzim etmesi gere­
ken ikili dengenin1 öbür ayağına baktığımız za­
man, bu 'gelişmeye tekabül edecek, bu gelişme­
yi frenleyecek onu etkiisiz hale igetirec'elk bir fi­
zikî mal aramdaki genişlemeyi (görmek imkânı­
nı bulamıyoruz. Orada da itam tersinle olumsuz
yönde başka bazı gelişmeler var. Ne oluyor ? Me­
selâ, Türk tarımında son yılda-üretim % 8,2 lik
bir düşme kaydediyor. Yatırımları gerçekleştir­
me oranlarımız özellikle son yıllarda üzüntü ve­
rici bir biçimde düşme kaydediyor.
Öz'ellikle
üretken yatırımlarda mal arzını hızlandıracak
28 . 2 . 1974
O : 1
yatırımlardaki diüşme göze çarpacak nitelikte­
dir. Bir iki rakam vereyim; 1971 yılında kamu
yatırımlarındaki düşme oranı % 8,5'tur. 'Top­
lam yaıtırıtmılarda '% 4,1'lik bir düşme kendisini
göstermiştir. Sektörel açıdan bakıldığı zaman, bu
düşmenin özellikle üretken alanlarda kendisini
gösterdiği ortaya çıkar. Tarımda % 23'tür ya­
tırım düşüklüğü, kamu kesiminin yaptığı yatı­
rımlarda. Madencilikte % 5,4'tür, enerjide %
26,2'dir, konutta % 24,9'lur. Sağlık, eğitimde
yine buna tekabül eden düşüklükler 'vardır.
1972 yılında da kamu kesiminde yatırımla­
rın gerçekleşme oranlarında ibirtakım düşme­
ler ortaya çıkmıştır. 1973 yılımda da. yine aynı
şekilde yatırımı!arın gerçekleşme <oranı düşük
olarak kendisini göstermiştir.
1973 yılı için programlamam] ile gerçekleşen
yatırımlar oranı % 84 olarak tespit 'edilebilmiş­
tir. Bu para aramdaki talebi kamçılayan para
hareketlerindeki genişlemenin yanı sıra, mail arzındaki tıkanıklıklar da dikkate alınırsa, son
yıllarda ortaya çıkan fiyat artışlarınım gerçek
nedenini yakalamak imkânını buluruz. Tabiî
bunun yanı sıra Türkiye'de pazarlama kanalla­
rındaki tıkanıklıkları, devletin fiyat hare kelle­
lerine hâkim olmak için üzerine düşen görevi
yapmaktaki eksiklikleri, spekülatif hareketlerin,
çok disiplinli olduğu ifade edilemeyecek bir an­
layış ile desteklenmiş olması, bunum yarattığı
birtakım unsurlar bunlar da tabiî fiyat hare­
ketlerinin hızlanmasına ayrıca n'eden olmuşlar­
dır.
Dünyadaki fiyat artışlarının Türkiye'ye yan
sidiği da ihmal edilmemesi gereken bir nokta­
dır. Dünyadaki fiyat artışları % 18, 20 civurıııda olmuştur son yıllılarda. Fakat yanıltıcı bir ra­
kam ollaırıak Imnu değerlemıddirmiemek gerekir.
Çünkü Türkiye'nin dışardan ithal ettiği mallar­
daki fiyat artışlan bu % il8 - '•% !2ı9'num çok üs'tünde gerçekleşmiştir. Böylece dışardan Türki­
ye'ye enflasyon, maliyet yüksekliği de böylece it­
hal edilmiştir.
Şimdi böylesine karmaişık bir tablonun oluş­
turduğu hayat pahailılığı olayı karşısında nasıl
tavır takınılmıştır, ne gibi çareler, ne gübi yol­
lar aranmıştır ? Uzun süre bu konuda herhangi
bir çare aramak ihtiyacını hissetm'eyeıı ikti­
darlar, 1973 14 Ekim seçimlerinden 9 gün kadar
Download