Planlı Bakım Sistemi (PBS) Elkitabının hazırlanmasından maksat

advertisement
PROJEM İSTANBUL
ARAŞTIRMA PROJESİ
FOTOVOLTAİK GÜNEŞ PANELLERİNİN GTS, MGİS VE SÜPER
KONDANSATÖRLER KULLANARAK ŞEBEKE İLE PARALEL VE BAĞIMSIZ
ÇALIŞMASI DURUMLARINDA VERİMLİLİĞİNİN ARTTIRILMASI
Proje Yüklenicisi: Doç. Dr. Muğdeşem TANRIÖVEN
Yıldız Teknik Üniversitesi
Elektrik-Elektronik Fakültesi
 2008-İstanbul. Bu araştırma projesi “Projem İstanbul” kapsamında İstanbul Büyükşehir
Belediyesi tarafından hazırlatılmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve araştırmacının yazılı
izni olmadan çoğaltılamaz ve kopyalanamaz.
İÇİNDEKİLER
I. Genişletilmiş Türkçe Özet
II. Genişletilmiş İngilizce Özet
1. GİRİŞ
2. SİSTEMİN TEORİSİ VE TANITILMASI
2.1.
Fotovoltaik Hücrelerinin Yapısı ve Çalışma Prensibi
2.2.
Fotovoltaik Hücrelerde I-V Karakteristiği ve Maksimum Güç
2.3.
Maksimum Güç İzleme Sistemi(MGİS)
2.4.
Güneş Takip Sistemi (GTS)
A.) PANELLERIN SABIT EĞIM AÇISIYLA KONUMLANDIRILMASI
b.) Sabit Panellerin Yansıtıcılarla Birlikte Kullanımı
c.) Panellerin Tek Eksende Dönebilir Şekilde Konumlandırılması
d.) Panellerin Çift Eksende Dönebilir Şekilde Konumlandırılması
2.5.
Fotovoltaik Sistemlerde Enerji Depolanması ve Süper
Kondansatörler
3. PROJENİN SEKTÖRÜN İHTİYACINA UYGUN OLARAK
DÜZENLENMESİ
4. ÇÖZÜM YAKLAŞIMI
4.1.
MGİS ve GTS İçin Çözüm Yaklaşımı
4.1.1. MGİS
4.1.2. GTS
4.2.
Fotovoltaik Beslemeli Aydınlatma Düzeneği İçin Çözüm
Yaklaşımı
5. PROJE KAPSAMINDA GERÇEKLEŞTİRİLEN ÇALIŞMALAR
5.1.
Simülasyon Çalışmaları
5.1.1. Süper Kondansatör-Akü Hibrit Enerji Depolama Sistemi
Simülasyonu
5.2.
Prototip Bir Sistem Üzerinde MGİS ve GTS Uygulaması ve
Sonuçları
5.3.
Fotovoltaik Beslemeli Hibrit Aydınlatma Düzeneği Uygulaması
ve Değerlendirmesi
5.4.
Ekonomik Analiz
6. SONUÇLAR VE DEĞERLENDİRME
KAYNAKLAR
Laboratuar Test Ortamına ait Fotoğraflar
I. Genişletilmiş Türkçe Özet
Güneş ışınımlarını direkt olarak elektrik enerjisine dönüştüren fotovoltaik güneş enerjisi
sistemlerinin günümüzde kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Günümüzde fotovoltaik güneş
enerjisi sistemleri daha yaşanabilir bir İstanbul için çalışmalar yapan İstanbul Büyükşehir
Belediyemiz tarafından da birçok uygulamalarda kullanılmaktadır. Bunun en büyük nedeni
elektriğin ilgili cihaza(yüke) ulaştırılmasının bazı durumlarda çok zor olmasıdır. Bu tür zorlu
durumlar için fotovoltaik güneş enerjisi sistemleri bazen doğru bir seçim olabilmektedir.
Örneğin, çok şeritli otoyollar arasındaki ikaz ışıkları, yol sınır butonları ve levhaları, boğaz
boyunca uzanan deniz fenerleri vb.
Güneş enerjili ikaz lambası
Güneş enerjili yol sınır butonu
Güneş enerjili deniz feneri
Fotovoltaik güneş enerjisi sistemlerinin ilk yatırım maliyetleri yüksek ancak, yakıt-enerji
maliyeti söz konusu olmadığından işletme maliyetleri çok düşüktür. Bu yapıların ilk yatırım
maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle ilgili yük için boyutlandırılması, boyutlandırma
yapılırken de sistemin verimi önem arz etmektedir. Yaptığımız bu çalışmada sistemin
verimliliğinin artırılması için bazı yöntemler uygulanmıştır. Bu yöntemler, güneş ışınımlarından
optimum bir şekilde faydalanmak üzere Güneş Takip Sistemi (GTS) ve sistemden yüke
maksimum güç aktarımını sağlayan Maksimum Güç İzleme Sistemidir (MGİS). Ayrıca, enerji
depolama ünitelerinde aküler yerine süper kondansatörler kullanılıp kullanılamayacağı ve tüm
sistemin şebeke ile paralel ve bağımsız çalışması durumları da incelenmiştir.
1.1.1.1.1
Güneş Takip Sistemi (GTS)
Fotovoltaik yapılarda elde edilen elektriksel çıkış gücü panele düşen güneş ışığı miktarı ile doğru
orantılıdır. Gün içerisinde güneş ışınları farklı açılarla yerküremize ulaşmaktadır. Dolayısıyla
panellerinden maksimum elektrik enerjisi elde edebilmek için, fotovoltaik sistemin güneş
yörüngesini takip etmesi ile mümkündür. Güneş yörüngesini takip edip ışınımlardan maksimum
seviyede faydalanmayı amaçlayan bu sisteme güneş takip sistemi (GTS) denir. Güneş takibi tek
eksende yapılabildiği gibi daha yüksek verimlilik için iki eksende de gerçekleştirilebilir.
Böylelikle hem dünyanın günlük hareketi sonucu oluşan doğu-batı ekseninde ışınımın yön
değiştirmesinin hem de dünyanın yıllık hareketi sonucu oluşan kuzey-güney ekseninde ışınımın
yön değiştirmesinin sistem üzerine zayıflatıcı etkileri azaltılabilmektedir.
Tek eksende güneş takibi
Çift eksende güneş takibi
1.1.1.1.2
1.1.1.1.3
Maksimum Güç İzleme Sistemi (MGİS)
Fotovoltaik sistemler genelde iki farklı çalışma durumuna sahiptir. Birinci çalışma
durumunda, direkt yüke bağlı olarak yükü beslerken, İkinci çalışma durumunda,
güneş panellerinden enerji elde edilemediği güneş ışınımının olmadığı zaman
dilimlerinde sistemin enerji devamlılığının sağlanması için enerjinin depolanmasını
sağlarlar. Elektrik enerjisinin depolanmasında yaygın olarak akümülatörler
kullanılmaktadır. Fotovoltaik yapı direkt yükü beslediği birinci durumda yük
gerilimlerinde, ihtiyaç fazlası enerjinin depolanmasında görev aldığı ikinci durumda
ise akümülatör gerilimlerinde çalışmaya zorlandığından güneş panellerinden
maksimum güç aktarımı yapılamamaktadır. Güneş panellerinden maksimum güç
aktarımı yapabilmek için yapısında kontrol edilebilir bir DC-DC dönüştürücü
barındıran sistemlere ihtiyaç duyulur. Panelleri, yük veya akümülatör gerilimlerinden
bağımsız kılan bu kontrollü arabirime maksimum güç izleme sistemi (MGİS) denir.
Maksimum güç takip sistemlerinin temel amacı, panel üzerine düşen ışınım
seviyesinde panelden elde edilebilecek maksimum gücün yüke veya depolama
sistemine
aktarılmasıdır.
Panel
DC-DC Dönüştürücü
Akümülatör
Kontrolör
Güç
Kaynağı
Gösterge
Geri
Besleme
MGİS’ ye ait blok şeması ve uygulama devresi
Bu sistem, kontrollü bir DC-DC dönüştürücü ve kapalı çevrim bir geri besleme ile oluşturulmuş
ve bu sistemin kontrolü bir mikro denetleyici tarafından yapılmıştır.
1.1.1.1.4
1.1.1.1.5
Sonuçlar ve Değerlendirme
1) Fotovoltaik sistemler için süper kondansatörlerin batarya ömrüne olumlu etkisi ve
sadece süper kondansatörler kullanılacak ise depolama sisteminin ömrü üzerine
ciddi katkıları gözlenmiştir. Bununla birlikte kurulum üzerine getirdiği ek
maliyetlerinin yüksekliği sistem tasarımında göz önünde bulundurulmalıdır.
2) Fotovoltaik sistemlerin şebekeye bağlanabilmesine ait yönetmeliklerin henüz
hazırlanmamış
olması
nedeniyle
şu
an
şebekeye
paralel
yapılar
oluşturulamamaktadır ancak, şebekeye bağlanabilen sistemlerde depolama
üniteleri kullanılmaması büyük bir avantajdır. Buna karşın şebekeye entegre
olabilen inverterler oldukça maliyetlidir.
3) Fotovoltaik sistemlerde verim artışı için yöntemler kullanılacak ise;
a) MGİS birinci öncelikli olarak tercih edilmelidir. Çünkü,
i)
% 10 verim artışı sağlanmaktadır.
ii) Düşük maliyetlidir.
iii) Hızlı geri ödeme süresine sahiptir.
b) MGİS+Tek eksen takip ikinci öncelikli olarak tercih edilmelidir. Çünkü,
i)
% 30 verim artışı sağlanmaktadır.
ii)
Yüksek maliyetlidir
iii) Bakım gerektirir / Arıza olasılığı vardır.
c) MGİS+Çift eksen takip ikinci öncelikli olarak tercih edilmelidir. Çünkü,
i)
% 46 verim artışı sağlanmaktadır.
ii) Çok yüksek maliyetlidir.
iii) Bakım gerektirir / Arıza olasılığı tek eksenliye göre daha fazladır.
Test Laboratuarı
30 Watt gücünde bir fotovoltaik güneş paneline ait yer düzlemine ve panele gelen
ışınımları ve elektriksel çıkış gücünü farklı topolojiler için gösteren grafikler aşağıda
verilmiştir.
Sabit Panel (GTS yok) ve MGİS yok
Sabit Panel (GTS yok) ve MGİS var
GTS var(Tek Eksen) MGİS yok
GTS var(Tek Eksen) MGİS var
GTS var(Çift Eksen) MGİS yok
GTS var(Çift Eksen) MGİS var
1.1.1.1.6
Farklı Topolojilerde Panel Çıkış Güçleri
II. Extended English Absract
Solar radiation is converted directly into electrical energy by photovoltaic solar
energy systems, of which use are becoming increasingly common nowadays.
Todays, photovoltaic solar energy systems is also used in many applications by the
Istanbul Metropolitan Municipality, which study for more livable Istanbul. That's the
biggest reason for the device related to electricity (load) is very difficult in some
cases been reached. Photovoltaic solar energy systems sometimes can be a correct
choice for this type difficult situations. Multi-lane highway between the warning lights,
road border of buttons and signs and the lighthouse along the bosphorous, etc. are
the some example
1.1.1.1.7
Solar energy powered warning lamp
Solar-energy powered road button
border
Solar powered lighthouse
Altough the high initial investment costs of photovoltaic solar energy systems,
operating costs are very low because of free fuel-energy costs. Due to high initial
investment costs of these systems, the sizing and the efficiency of the system is is
very important. In this work we have implemented some methods for increasing the
efficiency of the system. These methods are Solar Tracking System (STS), which is
an optimal way to make use of solar radiation and maximum power point tracking
(MPPT) system to to transfer the Maximum Power to the load. Also as an energy
storage unit, the super-capacitor instead of the battery is considered for the stand
alone and grid connnected oparation.
Solar Tracking System (STS)
Electrical output power obtained from photovoltaic panels is directly proportional with
the amount of sunlight in the structures fall. The sun rays reach to Earth in different
angles during Dalights. Therefore, the maximum electrical power obtained from the
panel is possible only by tracking the sun path by the solar photovoltaic system. This
method is called solar tracking system (STS). As in single-axis sun tracking, two
axes tracking can also be realized for higher efficiency. Thus, the augmentationvin in
solar radiation by the reason of the world's daily movements in the east-west axis,
as well as the world's annual motion in the South-North motion cen be reduced.
Single axis solar tracking
Two axis solar tracking
1.1.1.1.8
1.1.1.1.9
Maximum Power Point Tracking (MPPT)
Photovoltaic systems usually have two different operating conditions. The first case,
the system is connected directly feeding the load. In the second operation mode, the
energy storage provides the energy to ensure continuity of the system during the
period that solar panels can not obtained the energy from the solar radiation.
Batteries are used widely for the electrical energy stored. Naturally, photovoltaic
system in the first mode feeds the the system at load voltage, while feeds the energy
storage at batteries voltage in the second operating mode, which prevent from MPPT
operation. To make maximum power point transfer from the solar panel, we need a
system having DC-DC converter. this voltage load-controlled interface system is
called maximum power point tracking system (MPPT) which makes the PV panels
oeration independent of battery or load voltage.
The main goal of maximum power tracking system, is to transfer the maximum power
to load or energy storage system at the level of radiation falling on the panel.
The block diagram of MPPT and application circuit.
Results and Evaluation
1) The use of super capacitor for photovoltaic systems has the positive impact on
the battery life. However, the additional costs brought on the installation should be
considered in system design.
2.) Because of the regulations are not yet prepared related to grid connected
operation, the connection of Photovoltaic systems have not been implemented for
the moment. Moreover, the inverters that can be integrated to the network is very
costly.
1.1.1.1.10
1) If the methods to increase the efficiency of the photovoltaic systems is to be
used;
a) MPPT as the first priority should be preferred. Because;
i)
10%
efficiency
ii)
has
iii) has speedy payback period.
b) Single-axis sun tracking + MPPT
priority.
i)
ii)
iii)
30%
has
Requires
increase
in
high
maintenance
increase
is
low
provided.
cost.
should be preferred as the second
Because,
efficiency
is
installation
/
has
failure
provided.
cost
possibility.
c) Two-axis STS + MPPT should be preferred as the third priority. Because,
i)
46%
increase
in
efficiency
is
provided.
ii)
has
very
high
installation
cost.
iii) Requires maintenance / It has more failure possibility than that of
single axis STS.
Test Bench
The power and solar radiation at PV plane level and at earth surface level for 30
Watt are given as in the following figures for diffrent topologies.
Fixed Panel (No STS) and No MPPT
Fixed Panel (No STS) and there is MPPT
There is STS and no MPPT
There are both STS and MPPT
There are two axix STS and No MPPT
There are both “two axix STS” and MPPT
1.1.1.1.11 PV Panel power outputs for different topologies
Fotovoltaik Güneş Panellerinin GTS, MGİS ve Süper
Kondansatörler Kullanarak Şebeke ile Paralel ve
Bağımsız Çalışması Durumlarında Verimliliğinin
Arttırılması
ÖZET
Bu proje kapsamında kullanımı yerel yönetimler tarafından giderek yaygınlaşan
fotovoltaik güneş enerjisi sistemleri incelenmiş ve verimliliği artıran iki yöntemin
değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu yöntemler, güneş ışınımlarından optimum bir şekilde
faydalanmak üzere Güneş Takip Sistemi (GTS) ve sistemden yüke maksimum güç
aktarımını sağlayan Maksimum Güç Takip Sistemidir (MGTS).
Güneş takip sisteminde gün içerisinde farklı açılarla yeryüzüne ulaşan güneş ışınımlarının
açıları bir takip edici ile tespit edilmekte ve bu açılarla panellerin konumlandırılması
prototip bir uygulamada gösterilmiştir.
Maksimum güç takip sisteminde ise fotovoltaik yapılardan alınabilecek olan elektriksel
gücün, yük veya çevresel şartlardan ötürü alınamamasının minimal seviyeye indirilmesi
amaçlanmıştır. Bu sistem, kontrollü bir DC-DC dönüştürücü ve kapalı çevrim bir geri
besleme ile oluşturulmuş ve bu sistemin kontrolü bir mikro denetleyici tarafından
yapılmıştır.
Fotovoltaik yapılarda yukarıda bahsedilen verimliliği artırıcı yöntemler, gerçek
uygulamadaki
etkinliklerin
belirlenmesi
amacı
ile
dış
aydınlatma
mekânlarından park, bahçe aydınlatması için uygun olacağını düşündüğümüz
bir aydınlatma düzeneği üzerinde uygulanmıştır.
Bu şekilde Büyük Şehir
Belediye ve ilgili sektör olan “Şehir Aydınlatma ve Enerji Müdürlülüğü” için
ekonomik ve uygun kalitede aydınlatma sağlayan ve şebekeden bağımsız
olarak çalışabilen bir aydınlatma düzeneği oluşturulmuştur.
1. GİRİŞ
Tarihsel gelişim içerisinde elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamak üzere ilk
olarak
fosil
yakıtları
kullanan
sistemler
kullanılmıştır.
Fosil
yakıt
rezervlerinin hızla tükeniyor olması ve özellikle 20. Yüzyılın son
çeyreğinde baş gösteren fosil yakıtlarındaki maliyet artışı enerji piyasasına
da yansımıştır. Artan fosil yakıt fiyatlarına paralel olarak birim elektrik
enerjisi fiyatları da yükselmiştir (Fahrenbruch ve Bube, 1983). Bununla
birlikte fosil yakıtların çevreye verdiği onarılması zor zararların dünya
gündemine
girmesi
tüm
ülkeleri
alternatif
enerji
kaynaklarına
yönlendirmiştir.
Alternatif enerji kaynaklarından biri olan güneş enerjisi çok eski
tarihlerden bu yana ısıtma ve sıcak su elde etmek amacıyla birçok
uygulamada kullanılmış olmasına rağmen güneş enerjisini direkt elektrik
enerjisine dönüştüren sistemler oldukça yenidir. Güneş pilleri adıyla
anılan bu dönüştürücü sistemler ilk olarak uzay çalışmaları için
geliştirilmiş; daha sonra şebekeden bağımsız yani, güç üretim merkezine
uzak olan deniz fenerleri, orman gözetleme kuleleri, telekomünikasyon
istasyonları, dağ evleri gibi yerlerde enerji ihtiyacını karşılamak üzere
kullanılmaya başlanmıştır (Fahrenbruch ve Bube, 1983).
Güneş enerjisi sistemleri ile şebekeden bağımsız halde herhangi bir yük
beslenebildiği gibi enterkonnekte sisteme bağlanmak suretiyle de enerji
üretimi yapabilmektedirler. Ancak güneş pili yapılarının verimlerinin çok
yüksek olmayışı ve kurulum maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle birim
enerji fiyatı enterkonnekte sistemden alınabilecek enerjinin birim enerji
fiyatından pahalıdır. Bunun için güneş pili yapılarında verimliliğin
arttırılması için birçok yöntem geliştirilmiştir.
Güneş pilleri foton enerjisini kullanarak güneş ışığından elektrik enerjisi
üretirler. Buradan elde edilen elektriksel çıkış panele düşen güneş ışığı
miktarı ile doğru orantılıdır. Gün içerisinde güneş ışınları farklı açılarla
yerküremize ulaşmaktadır. Dolayısı ile güneş pilleri maksimum elektrik
enerji çıktısı elde etmek için güneş yörüngesini takip etmesi ile
mümkündür. Güneş yörüngesini takip edip ışınımlardan maksimum
seviyede faydalanmayı amaçlayan bu sisteme güneş takip sistemi (GTS)
denmektedir.
Güneş pilleri doğru akım üreten yapılar olup pillerin seri veya paralel
bağlanması ile verebilecekleri akım-gerilim seviyeleri değiştirilebilir. Bu
şekilde
birden
çok
güneş
pilinin
birbirleriyle
seri
veya
paralel
bağlanmasıyla oluşturulmuş tümleşik yapıya güneş paneli denilmektedir.
Güneş panellerinden güneş ışınımının olmadığı zaman dilimlerinde enerji
elde
edilemediğinden
ve
bu
zaman
dilimlerinde
sistemin
enerji
devamlılığının sağlanması için gün içerisinde üretilen ihtiyaç fazlası
enerjinin depolanması gerekmektedir. Elektrik enerjisinin depolanmasında
yaygın olarak akümülatörler kullanılmaktadır. İhtiyaç fazlası enerjinin
depolanması esnasında güneş panelleri akümülatör, yük ile çalışırken yük
gerilimlerinde çalışmaya zorlandığından genelde güneş panellerinden
maksimum
güç
aktarımı
yapılamamaktadır.
Güneş
panellerinden
maksimum güç aktarımı yapabilmek için ise kontrol edilebilir bir DC-DC
dönüştürücü
olan
maksimum
güç
takip
sistemleri
(MGTS)
kullanılabilmektedir.
Bu proje çalışmasında güneş panellerini belirli zaman aralığıyla güneşe
dik konumlandıran güneş takip sistemi (GTS)
ve güneş panellerinden
depolama ünitesine maksimum güç transferi yapmak üzere geliştirilmiş bir
maksimum güç takip sisteminin (MGTS) benzetimi ve uygulama çalışması
yapılmıştır. Uygulamanın başarısını ortaya koyabilmek amacı ile birbiri ile
özdeş iki adet LED’li aydınlatma kulesi kullanılmıştır. Her iki kulede
enerjisini fotovoltaik güneş panellerinden almaktadır. Birinci panel klasik
şarj ünitesi ve aküden oluşurken diğer panele verim artırıcı yöntemler
kullanılmıştır. Ayrıca sistemin uygulama etkinliğini artırmak amacı ile
detayları aşağıdaki bölümlerde anlatılmış olan hibrit aydınlatma düzeneği
kullanılmıştır.
2. SİSTEMİN TEORİSİ VE TANITILMASI
2.1. Fotovoltaik Hücrelerinin Yapısı ve Çalışma Prensibi
Bir fotovoltaik hücresinin çalışma prensibi klasik p-n jonksiyonlu diyot ile
çok benzerdir. Işık jonksiyon tarafından absorbe edilince, absorbe edilmiş
foton enerjisi malzemenin elektron yapısına aktarılır ve jonksiyon civarında
oluşan boşluk bölgesinde, ayrışan yük taşıyıcıların oluşmasına neden olur.
Jonksiyon bölgesindeki elektrik yükü taşıyıcıları bir potansiyel oluşturur ve
harici bir devre üzerinde akım sirkülâsyonu olur. I 2.Rdevre elektrik enerjisine
dönüşen güç olup, geriye kalan ve elektrik enerjisine dönüşmeyen foton
gücü fotovoltaik hücrenin sıcaklığını arttırır.
e
Işık
Birikmiş negatif
yükler
Foton
Foton
n - kontağı
n
Elektron
()
V
(-)
p
p - kontağı
I

Boşluk
Bölgesi
Delik
Birikmiş pozitif yükler
Şekil 1. Fotovoltaik hücre yapısı ve çalışması
Dış devreye bağlanan iletkenler delikleri iletemeyeceğinden dolayı sadece
elektronlar dış devre boyunca akar. n kontağı üzerinde biriken elektronlar
n-den p’ye doğru ve yüzeyinde deliklerle birleşerek devreyi yamamlar.
Bir fotovoltaik hücresinin basit yapısı aşağıdaki şekilde gösterilmiştir. Foto
akımlarını toplamak için jonksiyonun her iki tarafına metal kontaklar
yerleştirilmiştir. Hücrenin ön yüzü, yansıtmayı minimum seviyede tutacak
ve mümkün mertebe çok miktarda ışığı yutacak anti yansıtıcı bir kaplama
ile kaplıdır. Ayrıca mekanik koruma için en dış yüzeyi koruyucu bir cam ile
kapalı olup, bu cam saydam bir yapıştırıcı ile sisteme tutturulmuştur.
AKIM
Cam kaplama
Saydam yapıştırıcı
Anti-yansıtıcı
Üst kontak
n- tipi yarı iletken
elektron
p- tipi yarı iletken
delik
Alt kontak
Şekil 2. Bir fotovoltaik hücrenin katmanları
2.2. Fotovoltaik Hücrelerde I-V Karakteristiği ve Maksimum
Güç
Bir fotovoltaik hücreye ilişkin akım-gerilim ilişkisi aşağıdaki gibi çizilebilir.
Şekil 3.’te gösterilen A noktası, maksimum gücün elde edildiği noktadır.
4
Isc
Imax
A
Akım (A)
3
2
1
0
0
5
10
15 Vmax 20 Voc
Gerilim (V)
25
Şekil 3. Bir fotovoltaik hücrenin I-V karakteristiği
Fotovoltaik hücreler doğru akım ürettiklerinden bir panelden yüke aktarılan
güç ifadesi, P  V  I şeklindedir. Bu güç ifadesi kullanılarak Şekil 4.’de bir
güneş
paneline
ait
akım-gerilim ve
aynı
panele
ait
güç-gerilim
karakteristiği üzerinde maksimum güç noktası (MGN) gösterilmiştir (Volker,
2005).
P max
I mgn
MGN
V mgn
Şekil 4. Fotovoltaik panele ait I–V ve P–V karakteristikleri üzerinde maksimum güç noktası
Şekilden de görüldüğü gibi bir fotovoltaik panelden belirli bir akım-gerilim
noktasında maksimum güç alınabilmektedir. Sistemden maksimum gücü
elde edebilmenin iki önemli ölçütü vardır. i.) Eğer sistem herhangi bir
kontrol işlemi yapılmaksızın çalıştırılır ise, bu durumdaki çalışma noktası,
yükün I-V karakteristiği ile kaynağın I-V karakteristiğinin kesiştiği nokta
olur. Yani kaynak maksimum güç noktasında sürekli olarak çalışmaz.
Çünkü kaynağın maksimum güç noktası gün içerisinde sürekli olarak
değişir. Bu değişime yükünde değişimi ilave edilir ise, sistem doğal halinde
MGN noktasında çalışmaz. Bu durum maksimum güç izleme sistemi ile
giderilebilir. ii.) İkinci olarak kaynağın P-V karakteristiği üzerindeki MGN
noktası panele gelen güneş radyasyonun dik bileşen büyüklüğü ile
orantılıdır. Yani panelin normali ile güneş ışınımlarının arasındaki açı sıfıra
ne kadar yakın ise, MGN noktası o oranda büyüyecektir. Kısaca güneş
takip
sistemlerinin
fotovoltaik
panele
monte
edilmesi
ile
güneş
ışınımlarından maksimum fayda sağlanmış olacaktır.
2.3. Maksimum Güç İzleme Sistemi(MGİS)
Güneş panellerinden maksimum güç aktarımı yapabilmek için yapısında
kontrol edilebilir bir DC-DC dönüştürücü barındıran sistemlere ihtiyaç
duyulur. Panelleri, yük veya akümülatör gerilimlerinden bağımsız kılan bu
kontrollü arabirime maksimum güç İzleme sistemi (MGİS) denir.
Maksimum güç izleme sistemlerinin temel amacı, panel üzerine düşen
ışınım seviyesinde panelden elde edilebilecek maksimum gücün yüke
veya depolama sistemine aktarılmasıdır.
Şekil 4.’ten de görüldüğü gibi bir fotovoltaik panelden sadece belirli bir
akım-gerilim noktasında maksimum güç alınabilmektedir. Bir fotovoltaik
panele ait maksimum güç noktası, güneşten gelen ışınım, ortam sıcaklığı
vb. gibi şartlara bağlı olduğundan bu nokta değişkendir. Şekil 5.’te örnek
bir fotovoltaik panelin farklı ışınımlar altında I-V karakteristiği üzerinde
maksimum güç noktaları gösterilmiştir (Salas vd. 2006).
MAKSİMIUM GÜÇ NOKTASI (MGN)
MGN
MGN
MGN
Şekil 5. Fotovoltaik panelin farklı ışınımlar altında I–V karakteristiği ve maksimum güç noktaları
Güneş panellerinin I-V karakteristiği üzerine gelen ışınıma bağlı olarak
her ışınım değeri için farklılık gösterir. Bu durumda her bir farklı I-V
karakteristiği için farklı maksimum güç noktaları söz konusudur.
Maksimum güç noktasını değişken kılan bir diğer faktör ise sıcaklıktır.
Şekil
6.’da
farklı
sıcaklık
seviyelerinde
panele
ait
akım-gerilim
karakteristiği ve bu karakteristik üzerinde maksimum güç noktaları
gösterilmiştir.
MGN
MGN
MGN
I
V
Şekil 6. Üç farklı sıcaklık seviyesinde fotovoltaik hücreye ait I–V karakteristiği ve maksimum güç
noktaları
Sıcaklık artışı güneş panellerinin çalışmalarına olumsuz etkimekte ve
verimlerini düşürmektedir. Akım-gerilim karakteristiklerine dikkat edilirse
ışınımın akım üzerinde, sıcaklığın ise gerilim üzerinde etkin olduğunu
söylenebilir (Salas vd. 2006).
Maksimum güç izlemesi yapan sistemler, güneşten gelen ışınım ve
sıcaklık gibi faktörler nedeniyle maksimum güç noktası değiştiğinden,
panelden maksimum verimin alınabilmesi için maksimum güç noktasının
daima takip edilmesini sağlayan ve fotovoltaik sistemi bu noktada
çalıştıran bir elektronik devredir. Güneş takip sistemi gibi mekanik bir
yapıya sahip değildirler; ancak güneş takip sistemleri ile birlikte
kullanılabilirler.
MGİS’ler güneş panellerinin sürekli maksimum güç noktasında çalışmasını
sağlayarak maksimum güç aktarımını sağladıkları gibi, her zaman
maksimum güç aktarımı sağladığından ihtiyaç duyulan aynı enerji miktarı
için kullanılacak olan güneş panellerinin sayısının azalmasına yol açarak
maliyetlerin de azalmasını sağlamaktadırlar.
Fotovoltaik yapılar ile yük veya akümülatör grupları arasındaki güç
aktarımındaki
uyumsuzluğu
gidermek
üzere
birçok
devre
yapısı
oluşturulmuştur. Birçok MGİS yapısında bir DC-DC dönüştürücü veya
anahtarlamalı güç kaynağı (AGK) bulundurmakta ve fotovoltaik hücre ile
yük arasında görev yapmaktadır (Salameh, 1988). MGİS’ler de genelde
yükseltici, alçaltıcı veya hem yükseltici hem de alçaltıcı olan anahtarlamalı
güç kaynağı yapıları kullanılmakta ve bütün çeşitler açık çevrim veya
kapalı çevrim bir kontrol devresi bulundurmaktadır (Batcheller, 1993).
MGİS’de bulunan anahtarlamalı güç kaynağı yapısı, yükün çalışmakta
olduğu gerilimden bağımsız olarak fotovoltaik paneli maksimum gücün
sağlandığı gerilimde çalıştırma görevini yerine getirmektedir. Geri
beslemeli kontrol devresi ise, çalışma durumuna göre giriş-çıkış gerilim
oranlarını daima en uygun seviyede tutmaya çalışmaktadır. Şekil 7’de
dönüştürücülü bir MGİS’ye ait blok diyagramı gösterilmiştir (Batcheller,
1993).
MGİS
PV
PANEL
DC-DC
DÖNÜŞTÜRÜCÜ
GERİ BES.
KONTROL D.
Şekil 7. MGİS blok diyagramı
YÜK
2.4. Güneş Takip Sistemi (GTS)
Dünyamızın günlük ve yıllık hareketi nedeniyle güneşten yeryüzüne gelen
ışınımların açısı değişmektedir. Dolayısı ile güneş pillerinden maksimum
elektrik enerjisi elde edebilmek için, fotovoltaik sistemin güneş yörüngesini
takip etmesi ile mümkündür. Güneş yörüngesini takip edip ışınımlardan
maksimum seviyede faydalanmayı amaçlayan bu sisteme güneş takip
sistemi (GTS) denir. Güneş takip sistemine sahip olmayan fotovoltaik
yapılar ışınım yoluyla ulaşan bu enerjiden belirli bir seviyenin üstünde
faydalanamazlar. Bu nedenle, bu proje ile GTS’ye sahip olan fotovoltaik
yapıların böyle bir sisteme sahip olmayan yapılardan daha verimli
oldukları ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Günümüzde kullanılmakta olan düzlemsel fotovoltaik güneş panelleri
genel olarak dört farklı biçimde yerleştirilmektedir.
E.) PANELLERIN SABIT EĞIM AÇISIYLA KONUMLANDIRILMASI
Bu tür konumlandırma, Şekil 8.’de gösterildiği gibi panelin kuzey güney
doğrultusu üzerine sabit bir eğim açısıyla, kuzey yarım kürede ise güneye,
güney yarım kürede ise kuzeye yönlendirilmesiyle sağlanır (Batman,
1991). Sabit eğimli güneş panelleri bulundukları bölgenin enlem açısından
farklı eğimlerle yerleştirilebilmektedir.
Şekil 8. Güneş panelinin sabit açılı konumlandırılması
f.) Sabit Panellerin Yansıtıcılarla Birlikte Kullanımı
Sabit eğimli, hareketsiz paneller ışınım alma oranını arttırmak üzere
yansıtıcı yapılar ile birlikte kullanılabilmektedir (Şekil 9.). Böylelikle
güneşten gelen direkt ışınımlar ile yansıtıcı yapıdan yansıyan ışınımların
toplamı panele etkimektedir. Etkiyen bu ışınımlar yansıtıcısız panellere
göre daha fazla olduğundan bu yapılar yansıtıcısız panellere göre daha
yüksek güç üretim yoğunluğuna sahiptir (Matsushima, 2002).
Güneş Paneli
Yansıtıcı
Yatay Düzlem
Eğim Açısı
Şekil 9. Sabit panellerin yansıtıcı ile birlikte kullanımı
g.) Panellerin Tek Eksende Dönebilir Şekilde Konumlandırılması
Panellerin tek eksenli dönebilir şekilde konumlandırılması genelde Şekil
10.’da gösterildiği gibi panellerin kuzey-güney doğrultusu üzerine sabit bir
açı yaparak ve mekanizmanın paneli dönme ekseni etrafında (doğu-batı
doğrultusunda)
(Gilbert, 2004).
döndürebilecek
şekilde
dizayn
edilmesiyle
sağlanır
Şekil 10. Güneş panellerinin tek eksende dönebilir şekilde konumlandırılması
h.) Panellerin Çift Eksende Dönebilir Şekilde Konumlandırılması
Panellerin çift eksenli dönebilir şekilde konumlandırılması Şekil 11.’de
gösterildiği gibi panellerin bir mekanizma sayesinde hem kuzey-güney
doğrultusunda hem de doğu-batı ekseninde döndürebilecek şekilde dizayn
edilmesiyle sağlanır.
Şekil 11. Güneş panellerinin çift eksende dönebilir şekilde konumlandırılması
2.5. Fotovoltaik Sistemlerde Enerji Depolanması ve Süper
Kondansatörler
Fotovoltaik sistemler genelde iki farklı çalışma durumuna sahiptir. Birinci
çalışma durumunda, direkt yüke bağlı olarak yükü beslerken, ikinci çalışma
durumunda, güneş panellerinden enerji elde edilemediği güneş ışınımının
olmadığı zaman dilimlerinde sistemin enerji devamlılığının sağlanması için
enerjinin depolanmasını sağlarlar. Elektrik enerjisinin depolanmasında
yaygın
olarak akümülatörler
çalışmalarda,
akümülatörlerin
kullanılmaktadır.
yanı
sıra,
Son yıllarda yapılan
süper
kondansatörlerinde
kullanılması üzerine çalışmalar yapılmaktadır.
Süper kondansatör temel olarak elektrolitik kondansatörler yapısında
olmasına rağmen içyapısında yapılan değişiklerle aynı hacimde çok daha
büyük bir sığaya sahip olan bir enerji depolama aygıtıdır.
Doğru gerilim ile çalışmaları ve günümüzde gelişen teknolojisiyle enerji
yoğunluklarının aküler seviyesine doğru artması nedeniyle alternatif bir
enerji depolama aygıtı olarak fotovoltaik yapılarla kullanılması gündemde
olan yapılardır. Akülerden en büyük avantajı dolma boşalma ömürlerinin
yaklaşık 1000 kat fazla olması ve yüksek güç yoğunluğuna sahip
olmasıdır. Buna karşın yüksek bir maliyeti vardır. Bunları maddeler halinde
yazarsak,
•
Güç yoğunluğu bataryalara göre oldukça yüksektir.
•
Ömürleri (Dolma boşalma çevrimi) bataryalara göre çok fazladır.
(1000000 kez doldurulup boşaltılabilirler.)
•
Pahalıdırlar.
3. PROJENİN SEKTÖRÜN İHTİYACINA UYGUN OLARAK
DÜZENLENMESİ
Literatür ve prototip model üzerinde yapılan çalışmalar sonucu proje
çıktılarının bir uygulama üzerinde gösterilmesinin daha uygun olacağı
kanaati oluşmuştur. Örneğin güneş enerjili bir park aydınlatma aygıtını
projede belirtilen sistemlerle destekleyerek proje sonucunda beklenen
fayda ve katkıları daha net bir şekilde ortaya koymak mümkün olacaktır.
Ayrıca bu durumda araştırma projesi belediye ve ilgili Şehir aydınlatma ve
Enerji müdürlülüğü için sadece yazılı bilgilerde kalan bir proje olmaktan
çıkıp sonuçları kullanılabilir bir çalışma olabilecektir.
Bu nedenle, fotovoltaik yapılarda yukarıda bahsedilen verimliliği artırıcı
yöntemler, gerçek uygulamadaki etkinliklerin belirlenmesi amacı ile dış
aydınlatma mekânlarından park, bahçe aydınlatması için uygun olacağını
düşündüğümüz bir aydınlatma düzeneği üzerinde uygulanmıştır. Bu
amaçla; alçak basınçlı sodyum buharlı ve LED’lerden oluşan bir park
aydınlatma düzeneği oluşturulmuştur ve projenin nihai çıktıları oluşturulan
bu aydınlatma aygıtı üzerinde uygulanmıştır. Bu şekilde Büyük Şehir
Belediye ve ilgili sektör olan “Şehir Aydınlatma ve Enerji Müdürlülüğü” için
hem ekonomik ve hem de uygun kalitede aydınlatma sağlayan ve
şebekeden bağımsız olarak çalışabilen bir aydınlatma düzeneği için
gerekli düzenlemeler ve tavsiyeler ortaya konmuştur.
4. ÇÖZÜM YAKLAŞIMI
4.1. MGİS ve GTS İçin Çözüm Yaklaşımı
4.1.1. MGİS
Maksimum güç izleme sisteminin oluşturulması amacı ile “Tepeye
Tırmanma” algoritması kullanılmıştır. Bu amaçla fotovoltaik sisteme
deneme amaçlı gerilim artırımı ve azatlımı yapılır ve çıkış gücünde oluşan
değişimlere bakılarak karar verilir. Bu algoritmada bir döngü süresinde
aşağıdaki basamaklar adım adım uygulanır.
i.
Çevrim içi süreyi değiştirerek N gerilim oranını değiştir.
ii.
Bir önceki çevrimde fotovoltak panelden alınan güç ile yeni
çevrimde alınan güç değerini karşılaştır.
iii.
Eğer bir önceki çevrimde alınan güç değeri yeni güç değerinden
büyükse gerilimin artım veya azalım yönünü değiştir.
iv.
Başa dönerek döngüyü tekrarla
Şekil 12.’ de uygulanan algoritma doğrultusunda yapılan iterasyon sonucu
güç noktasındaki değişim gösterilmiştir (Batcheller, 1993).
PYENİ
PESKİ
N’i Azalt
PYENİ
PESKİ
N’i Azalt
PESKİ
PYENİ
N’i Azalt
PYENİ
PESKİ
N’i Artır
PESKİ
PYENİ
N’i Artır
Şekil 12. Tepeye tırmanma algoritması doğrultusunda yapılan iterasyon sonucu güç noktasındaki
değişim
Şekilden de görüldüğü gibi sistem, maksimum noktada çalışıyorsa dahi bu
nokta etrafında salınım yaptırılarak maksimum güç izlenmesi yapılan bir
metottur. Yapı olarak basit olduğu için çokça kullanılan bir yöntemdir. Bu
metot güneş ışınımları değişiminin az olduğu sistemlerde avantajlı bir
algoritmadır (He vd., 1998).
4.1.2. GTS
Güneş takip sisteminin yapılabilirliğini ortaya koymak üzere panellerin tek
eksende dönebilir şekilde konumlandırılması ve kontrolüyle oluşan GTS
oluşturulmuş ve sayısal olarak hareketsiz sabit panellerle karşılaştırılmıştır.
Gösterge
Güç
Kaynağı
Motor
Kontrolör
Algılayıcı
Çıkış
Katı
Güneş takip sistemine ait donanım yapısı temel olarak, güç kaynağı,
algılayıcı, kontrolör, çıkış katı ve motor kısımlarından oluşmaktadır. Güç
kaynağı, kontrolör ve motorun ihtiyacı olan enerjiyi sağlamak üzere
tasarlanmış olan bir doğru akım kaynağıdır. Algılayıcı katında iki adet
algılayıcı bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çalışma ortamının aydınlık
mı, karanlık mı olduğuna karar veren ve kontrolöre dijital sinyal gönderen
algılayıcı devredir. İkinci kısımda ise motorlar sayesinde konumlandırılma
açısı değiştirilen bir LDR’li (Light Dependent Resistance) fotometre ile ışık
şiddeti bilgisi alınarak analog sinyal olarak kontrolöre ileten bir devre
bulunmaktadır. Donanım yapısında bulunan bir diğer öğe olan çıkış katı ise
kontrolörden
aldığı
sinyaller
doğrultusunda
adım (step)
motorların
çalışmasını sağlayan bir sürücü ve bu sürücüye ait çevre elemanlarından
oluşmaktadır.
4.2. Fotovoltaik Beslemeli Aydınlatma Düzeneği İçin Çözüm
Yaklaşımı
Uygulamada, fotovoltaik panel beslemeli birçok aydınlatma düzeneği
kullanılmıştır. Ancak mühendisler tasarım ve işletim esnasında birçok kısıt
ve problem ile karşılaşmışlardır. Proje mühendislerinin dikkate aldıkları
hususları aşağıda maddeler halinde sıralayabiliriz:
i.)
Ekonomiklik
ii.)
Uzun süre şebekeden bağımsız çalışabilirlik
iii.)
Yeterli düzeyde aydınlık seviyesi
iv.)
Çevreyle uyumlu şık ve makul bir tasarım
Ekonomiklik ile ilgili hususlar genelde başlangıç, bakım onarım ve
amortisman maliyetlerini içerir. Başlangıç maliyetlerini düşük tutmak için
panel boyutu, enerji depolama sistemi ve yük gücü küçük tutulmaya
çalışılır. Örneğin yük gücünü düşük tutmak amacı ile LED’li aydınlatma
armatürleri kullanılmaktadır. Ancak böyle bir durumda, karşımıza iki
problem çıkar. Birinci olarak panelin ve enerji depolama sisteminin küçük
boyutlu seçilmesi ile enerji sürekliliğinin sağlanması ile ilgili problemler
ortaya çıkar. İkinci olarak ise, yük gücünün küçültülmesi amacı için tercih
edilen LED’li armatürler ile yeterli seviyede aydınlık düzeyi elde
edilememektedir.
Sistemin kesintisiz bir şekilde şebekeden bağımsız olarak çalışabilmesi
için üretim-tüketim dengesi en kötü şartlar için dikkate alınmalıdır. Bu
amaçla yükün büyüklüğü ve güneş rejimi dikkate alınarak akü ve panelin
boyutlandırılması önemlidir.
Yeterli seviyede aydınlık seviyesi elde edebilmek için etkinlik faktörü
yüksek
olan
ve
ışık
dağılımı
düzgün
olan
aydınlatma
aygıtları
kullanılmalıdır. LED’lerin etkinlik faktörü yüksektir, ancak dış aydınlatmada
yaygın olarak kullanılan sodyum buharlı lambalardan yüksek değildir
ayrıca ışık dağılımları da düzgün değildir. LED yerine klasik dış aydınlatma
aygıtları kullanılmak istenirse, bu durumda doğru akımı alternatif akıma
dönüştüren inverterlere ihtiyaç duyulur. Eğer bu armatürlerde düşük güçlü
bir lamba kullanılmaz ise panel ve akü boyutunu oldukça büyük seçmek
gerekiyor. Bu durumda ise çevreyle uyumlu ve şık bir tasarım yapmak
oldukça zor olacağı gibi başlangıç maliyetleri de yükseltilmiş olur.
Yukarıda özetlenen problemlere karşı çözüm adımlarımız aşağıda
verilmiştir.

Işık kalitesi iki aşamalı olarak kontrol edilmiştir. Bu amaçla LED ve
alçak basınç sodyum buharlı lambalardan oluşan hibrit bir
aydınlatma düzeneği tasarlanmıştır. Tasarlanan düzeneğin konsept
çizimi Şekil 14.’te verilmiştir. Bu düzeneğin çalışması şu şekildedir.
Gün batımından itibaren gece saat 12.00’a kadar alçak basınçlı
SOX lamba çalışmaktadır. Gece 12.00’dan gün doğumuna kadar
geçen zaman diliminde ise LED’li aydınlatma devrededir. Böylece
insanların gece aydınlatmasına en çok ihtiyaç duyduğu “Gün batımıgece 12.00” arası klasik aydınlatma kullanılarak yüksek ve düzgün
dağılımlı aydınlık düzeyi elde edilmiş olmaktadır. “Gece 12.00- gün
doğumu” arasında ise daha düşük güç harcanarak ve aydınlatmanın
sürekliliği sağlanmaktadır.
SOX Lambanın Etrafında
Konumlandırılmış LED’li Kısım
35/55 W
SOX Işık
Kaynağı
Şekil 14. LED ve alçak basınç sodyum buharlı hibrit aydınlatma aygıtının konsept
çizimi (alttan görünüş)

Gün boyunca güneş enerjisinden elde edilecek elektrik enerjisinin
maksimum
seviyede
depolanmasını
sağlayan
MGİS
sistemi
tasarlanan aydınlatma düzeneğine dâhil edilmiştir. Böylece hem
enerjinin sürekliliği sağlanmakta, hem de panel boyutu gereksiz
yere büyük tutulmamaktadır. Güneş takip sistemi başlangıç ve
işletim
maliyetlerini
çok
artıracağından
bu
düzenekte
uygulanmamıştır.
5. PROJE KAPSAMINDA GERÇEKLEŞTİRİLEN
ÇALIŞMALAR
5.1. Simülasyon Çalışmaları
5.1.1. Süper Kondansatör-Akü Hibrit Enerji Depolama Sistemi
Simülasyonu
Şebekeden bağımsız çalışan tüm fotovoltaik sistemler üretim tüketim
dengesini sağlamak amacıyla bir enerji depolama sistemine ihtiyaç
duyarlar. Aküler enerji depolama sistemleri arasında en çok tercih edilen
elemanlar olup, kurşun asit aküler ise bunlar arasında başı çekmektedir.
Kurşun asit bataryalar ile süper kondansatör-akü hibrit yapısının davranışı
PV’den beslenme durumu için simule edilmiştir ve olası avantajları
tartışılmıştır. Bu amaçla oluşturulan simulasyon devreleri aşağıda
verilmiştir.
Şekil 15. Matlab ortamında modellenmiş olan PV bazlı Süper Kondansatör-Akü Hibrit
Enerji Depolama Sistemi
Şekil 15. te maskelenmiş olarak verilen PV model detayı şekil 16. da
verilmiştir.
Şekil 16. Matlab simulink ortamında modellenmiş olan PV model
5.2. Prototip Bir Sistem Üzerinde MGİS ve GTS Uygulaması
ve Sonuçları
Projede belirtilen Güç takip sistemi ve Maksimum güç izleme sistemine ait,
model bir deney seti oluşturulmuştur. GTS için prototip uygulaması şekil
16. da, MGİS için blok şeması prototip uygulaması şekil 17. de
gösterilmiştir.
Şekil 17. GTS prototip uygulaması
Panel
DC-DC Dönüştürücü
Akümülatör
Kontrolör
Güç
Kaynağı
Gösterge
Geri
Besleme
Şekil 18. MGİS blok şeması prototip uygulaması
30 Watt gücünde bir fotovoltaik güneş paneline ait yer düzlemine ve
panele gelen ışınımları ve elektriksel çıkış gücünü farklı topolojiler için
gösteren grafikler aşağıda verilmiştir.
Not:
Üst taraftaki grafikler, panel yüzeyine ve yer düzlemine ulaşan ışınımları alt taraftaki
grafikler ise panelden alınan elektriksel gücü göstermektedir.
Sarı kısımlar : Panel yüzeyine gelen güneş ışınımı
Kırmızı çizginin altı: Yer düzlemine ulaşan güneş ışınımı
Sabit Panel (GTS yok) ve MGİS yok
Sabit Panel (GTS yok) ve MGİS var
GTS var(Tek Eksen) MGİS yok
GTS var(Tek Eksen) MGİS var
GTS var(Çift Eksen) MGİS yok
GTS var(Çift Eksen) MGİS var
1.1.1.1.12 Farklı Topolojilerde Panel Çıkış Güçleri
5.3. Fotovoltaik Beslemeli Hibrit Aydınlatma Düzeneği
Uygulaması ve Değerlendirmesi
Bu projede uygulaması yapılan LED ve 35/55W güçlerindeki alçak basınç
sodyum buharlı hibrit aydınlatma sisteminin ışık kalitesi iki aşamalı olarak
kontrol edilmiştir. Bu amaçla oluşturulan röle kartının prensip şeması şekil
19 da verilmiştir.
LED li
aydınlatma
Zaman
Rölesi
Fotosel
Alçak basınç
sodyum buharlı
lamba 55 Watt
İnverter
Şekil 19. Hibrit aydınlatma düzeneğini kontrol eden röle kartı prensip şeması
Bu düzeneğin çalışması şu şekildedir. Gün batımından itibaren gece saat
12.00’a kadar alçak basınçlı sodyum buharlı(SOx) lamba çalışmaktadır.
Gece 12.00’dan gün doğumuna kadar geçen zaman diliminde ise LED’li
aydınlatma devrededir. Böylece insanların gece aydınlatmasına en çok
ihtiyaç duyduğu “Gün batımı-gece 12.00” arası klasik aydınlatma
kullanılarak yüksek ve düzgün dağılımlı aydınlık düzeyi elde edilmiş
olmaktadır. “Gece 12.00- gün doğumu” arasında ise daha düşük güç
harcanarak ancak ışık kalitesinden biraz ödün verilerek aydınlatmanın
sürekliliği sağlanmaktadır.
Yaptığımız bu hibrit ışık kaynaklı armatür çalışmalarda hem LED’lerin hem
de
sodyum
buharlı
lambaların
kendilerine
göre
avantaj
ve
dezavantajlarının olduğunu gördük. Bunları maddeler halinde sıralarsak,

LED’lerin etkinlikleri(verimleri) henüz sodyum buharlı lambalardan
fazla değildir. Bu yönüyle bütün fotovoltaik yapılarda “en verimli
aygıt” denilerek LED’lerin kullanılması doğru bir yaklaşım değildir.
(LED max. etkiliği 100 Lümen/Watt SOx max etkinliği 200
Lümen/Watt seviyesindedir.)

LED’lerle yukarıda da belirtildiği gibi düzgün dağılımlı aydınlık elde
edilmesi zordur dolayısıyla armatür tasarımı alçak basınçlı SOx
lambalarınkine nazaran önem arz etmektedir.

LED’lerin çalışma süresi 30000 saati aşkındır. Alçak basınçlı SOx
lerin ise 15000 saat civarındadır. Ancak LED’ler SOx lere göre çok
pahalıdır.

LED’ler doğru akımla çalıştığından akülere hiçbir ara ünite
olmaksızın bağlanabilirler. Alçak basınçlı SOx lamlalar ise alternatif
akımla çalıştıklarından akülere bağlanabilmesi için inverter, balast
gibi elemanlara ihtiyaç duyar. Tabi her bir ara elemanın elektriksel
kaybı vardır. Yaptığımız çalışmada kullandığımız balast ve inverterin
kaybı 55 Watt’lık alçak basınçlı SOx lamba için 7 Watt’tır. Ölçüm
devresine ait fotoğraf Şekil 20 de verilmiştir.
Şekil 20. Balast ve inverter kayıplarını ölçmek üzere oluşturulan deney
devresi

Bir önceki maddede belirtilen SOx lamlalar için kullanılması gereken
yardımcı elemanların(Balast+inverter)toplam fiyatı yaklaşık olarak
lamba fiyatı kadardır. Tabi bu SOx lambaların kurulum maliyetine
etkimektedir. LED’lerde böyle ek bir maliyet yoktur.

Yapılan ölçümler sonucunda 55 Watt’lık alçak basınçlı SOx
lambanın ışık akısının 8100 Lümen inverter ve balast kayıplarıyla
aküden çektiği güç 62 Watt’tır. Etkinlik faktörünü hesaplarsak
8100/62=130 Lümen/Watt’tır. Şu anda üretilen LED ler bu etkinlik
sevisine ulaşamamıştır.

20 Watt’lık alçak basınçlı sodyum buharlı lamba ve buna destek
olarak LED’lerin kullanıldığı konsept çiziminin önceki bölümlerde
verildiği armatür yapısının kullanılmasıyla sektörün ihtiyacı daha
etkin bir karşılanacaktır.
5.4. Ekonomik Analiz
Şebekeden bağımsız bir deniz fenerini besleyen 250 W’lık PV Sistem için
“Yıllık Enerji Maliyet Analizi” ve “Ömürsel Ekonomik Analizi” yapılmıştır.
Yapılan analiz ile ilgili sonuçlar aşağıda verilmiştir.
a. Yıllık Enerji Maliyet Analizi
Şebeke kWh Maliyeti:
Yrdekleme/Şarş kWh Maliyeti
kWh Kazancı:
Yıllık Para Akışı:
Yıllık Net Para Kazancı:
AYLAR
OCAK
ŞUBAT
MART
NİSAN
MAYIS
HAZİRAN
TEMMUZ
AĞUSTOS
ELÜL
EKİM
KASIM
ARALIK
TOPLAM
0,17 TL
0,15 TL
372,30 TL
372,30 TL
372,30 TL
KWh kAZANCI
31,62 TL
28,56 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
372,30 TL
kWh Yedeklenen
31,62 TL
28,56 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
372,30 TL
Net Para Akışı
31,62 TL
28,56 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
30,60 TL
31,62 TL
372,30 TL
b. Ömürsel Ekonomik Analiz
Modül Maliyeti:
Akü Maliyeti:
Diğer Maliyet:
1.500,00 TL
1.900,00 TL
1.000,00 TL
Toplam Sistem Maliyeti:
Vergi Oranı (%18):
Vergiden Sonraki Maliyet
Kredi Oranı (0,15)
Net Sistem Maliyeti:
Sistem Örü
Geri Ödeme Süresi:
Yıl
4.400,00 TL
792,00 TL
5.192,00 TL
778,00 TL
5.970,00 TL
25 YIL
14 YIL
kWh Kazancı Para Akışı
0
0,00 TL
1
372,30 TL
2
380,12 TL
3
388,10 TL
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
396,25 TL
404,57 TL
413,07 TL
421,74 TL
430,60 TL
439,64 TL
448,87 TL
458,30 TL
467,92 TL
477,75 TL
14 (5980 TL)
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
25 Yıldaki Toplam kWh
Kazancı
487,78 TL
498,03 TL
508,49 TL
519,16 TL
530,07 TL
541,20 TL
552,56 TL
564,17 TL
576,01 TL
588,11 TL
600,46 TL
613,07 TL
-5.970,00
TL
-5.597,00
TL
-5.217,58
TL
-4.829,48
TL
-4.433,23
TL
-4028,66 TL
-3615,59 TL
-3193,80 TL
-2763,20 TL
-2323,56 TL
-1772,43 TL
-1314,13 TL
-846,21 TL
-368,4 TL
119,32 TL
617,35 TL
1125,84 TL
1645,00 TL
2175,07 TL
2716,27 TL
3268,83 TL
3833,00 TL
4409,01 TL
4997,12 TL
5597,58 TL
6210,65 TL
12.078,36 TL 6210,00 TL
Geri Ödeme
Süresi=14
YIL
25
Yıl
Sonundaki
Toplam Kar
6. SONUÇLAR VE DEĞERLENDİRME
Yapılan bu proje çalışması ile aşağıdaki sonuçlar ortaya konulmuştur:

LDR’li bir fotometre tasarlanarak mikro denetleyicili bir güneş takip
sistemi gerçeklenmiştir.

Yükseltici anahtarlamalı dönüştürücü tasarlanarak ve mikro denetleyici
yazılımında bir “Tepeye tırmanma algoritması” kullanarak maksimum
güç takip sistemi gerçeklenmiştir.

Güç takip sistemi ile maksimum güç takip sistemini prototip bir sistem
üzerinde gerçeklenmiştir.

MGİS sisteminin hibrit bir park/bahçe aydınlatma düzeneği ile
entegrasyonu yapılarak 20 Watt’lık alçak basınçlı sodyum buharlı
lamba ve buna destek olarak LED’lerin kullanıldığı konsept çiziminin
önceki bölümlerde verildiği armatür yapısının kullanılmasıyla sektörün
ihtiyacını karşılayacak bir çözüm önerisi getirilmiştir.

Fotovoltaik sistemler için süper kondansatörlerin batarya ömrüne
olumlu etkisi ve sadece süper kondansatörler kullanılacak ise
depolama sisteminin ömrü üzerine ciddi katkıları gözlenmiştir. Bununla
birlikte kurulum üzerine getirdiği ek maliyetlerinin yüksekliği sistem
tasarımında göz önünde bulundurulmalıdır.

Fotovoltaik sistemlerin şebekeye bağlanabilmesine ait yönetmeliklerin
henüz hazırlanmamış olması nedeniyle şu an şebekeye paralel yapılar
oluşturulamamaktadır
ancak,
şebekeye
bağlanabilen
sistemlerde
depolama üniteleri kullanılmaması büyük bir avantajdır. Buna karşın
şebekeye entegre olabilen inverterler oldukça maliyetlidir.

Fotovoltaik sistemlerde verim artışı için yöntemler kullanılacak ise;
o MGİS birinci öncelikli olarak tercih edilmelidir. Çünkü,

% 10 verim artışı sağlanmaktadır.

Düşük maliyetlidir.

Hızlı geri ödeme süresine sahiptir.
o MGİS+Tek eksen takip ikinci öncelikli olarak tercih edilmelidir.
Çünkü,

% 30 verim artışı sağlanmaktadır.

Yüksek maliyetlidir

Bakım gerektirir / Arıza olasılığı vardır.
o MGİS+Çift eksen takip ikinci öncelikli olarak tercih edilmelidir.
Çünkü,

% 46 verim artışı sağlanmaktadır.

Çok yüksek maliyetlidir.

Bakım gerektirir / Arıza olasılığı tek eksenliye göre daha
fazladır.
KAYNAKLAR
1.
Batchheller, P., (1993), “Microprocessor controlled maximum power point tracker for
photovoltaic system, Ms thesis” B.S., Devry institute of technology
2.
Batman, M. A., (1991) Enerji Sistemlerinde Günes Pillerinin Kullanımı, Yüksek Lisans Tezi,
İ.T.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. İstanbul
3.
Batman, M. A., (2001) “Elektrik üretimi için güneş pillerinin kullanımında verimi arttırıcı
yeni bir yöntem, Doktora Tezi”, İ.T.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. İstanbul
4.
Fahrenbruch, A.L. ve Bube, R.T., (1983), “Fundamentals of Solar Cells”, Academic Press
5.
Gilbert M. M., (2004), “Renewable and Efficient Electric Power Systems” John Wiley & Sons,
Inc.
6.
He, W., Markwart, T. ve Arnold, R., (1998) “Islanding of grid-connected PV generators:
experimantal results”, Proc. of 2nd World Conference and Exhibition on PV Solar Energy
Conversion, pp. 2772-5, Vienna, Australia
7.
Matsushima, T., Setaka, T. ve Muroyama S., (2003), “Concentrating solar module with
horizontal reflectors”, Solar Energy Materials& Solar Cells, Volume 75, Issues 3-4,
8.
Salameh, Z.M., Mulpur A. ve Fouad D., (1988), "Two-Stage Electrical Array Reconfiguration
Controller for PV-Powered Water Pump", IEEE PV Specialists Conference, p. 399-404,19BS.
9.
Salameh, Z.M., ve Taylor D., (1990), "Step-Up Maximum Power Point Tracker for
Photovoltaic Arrays", Solar Energy Vol. 44, No. 1, p. 57-61,
10. Salameh, Z.M., Dagher F. ve Lynch W.A., (1991), “Step-Down Maximum Power Point
Tracker for Photovoltaic Systems” Solar Energy Vol. 46, No. 5, p. 279-282.
11. Salas, V., Olias, E., Barrado, A., Lazzaro, A., (2005), “ Review of the maximum power point
tracker algorithms for stand-alone photovoltaic systems” Solar Energy Materials& Solar
Cells, Volume 90, Issue 11, Pages 1555-1578
12. Volker, Q. (2005), “Understanding Renewable Energy Systems”, Earthscan, Kanada.
Laboratuar Test Ortamına ait Fotoğraflar
Download