Eski kavimler tıbbın genellikle tanrısal kökenli olduğuna inanırlar

TAHNİT
Eski kavimler tıbbın genellikle tanrısal kökenli olduğuna inanırlar. Eski mısır da Tanrı Serapis’e, Eski
Yunan da ise Tanrı Apollon ve oğlu Asklepios’ a saygı gösterilirdi.
Eski mısırlıların geliştirdikler, ilaçlama yöntemiyle bozulmadan saklanan cesede mumya denir.
Cesetlerin mumyalanması, Mısır Uygarlığının en çok ilgi çeken kısmıdır. Peki Mısırlıların bu
özellikleri hangi inanıştan kaynaklanır? Mısırlılara göre ölüm; varlığın sonu değildir ama kendinde var
olan öğelerin birliğinin bozulması ve bireysel olarak bütünlüğünü koruyan yaşamsal öğelerin
birbirinden ayrılıp dağılmasıdır. Ölümden sonra dağılan bu parçaların yerine tekrardan getirilmesi ve
bedenin yıkımdan korunması ile yeniden bir yaşam olanağı doğabilir. Her mısırlı ölülere saygı
göstermek zorundadır; ölen yakınına özenli bir tahnitin yanı sıra güzel bir mezar yaptırmak yaşayan
yakınların görevidir.
Peki tahnit nedir?
Tahnitçi Herodotos’a göre tahnit ve mumyalama şöyle gerçekleşiyordu:
Önce beyin burun deliklerinden demir bir çengelle çıkarılır,çıkarılamayan kısım ise bir takım ilaçlarla
eritilirdi. Bunun sebebi yüzün çok önemli olmasıydı. Yüz bozulmamalıydı. Yüzü korumak için
maskeler yapılırdı. Daha sonra beden yanlamasına boydan boya yarılır ve tüm organlar bu yarıklardan
çıkarılırdı. Çıkarılan organlar ise üzerinde, Tanrı Horusun dört çocuğunun (İsis, Neit, Neptis ve Selkis,
balmumu veya kilden yapılmış olan bu ilâhlar, uyanış gününe kadar organlara bekçilik ediyor.) başının
sembol olarak resmedildiği kavanozlara konulurdu. Kalp, heyecan ve duyguların toplandığı merkez
olarak yerinden çıkartılmazdı. Boşaltılan beden hurma şarabı ve ezilip dövülmüş hoş kokulu bitkilerle
yıkandıktan sonra safmir (hoş kokulu bir tür zamk) tarçın ve başka maddelerle karın içi doldurulur ve
açılan yarık tekrardan itina ile dikilirdi. Ardından ceset yetmiş gün boyunca natranla (hidratlı doğal
sodyum karbonat) yıkanıp tuzlanırdı. Tahnit edilmiş vücut okr boyası ile (erkekler kırmızı ve kadınlar
sarı renk) olmak üzere boyanır .Tüm bu işlemler sona erince ceset tümüyle zamk ve sıvı yağla
sıvanmış ince bir sargı beziyle sarılırdı bu fiziksel korumaya bir de büyüler eklenirdi.
Tahnitçiler din adamı görevi de görürlerdi. Mısır inanışında ölü ile Tanrı Osiris bütünleştirildiği için
cenaze törenleri özenle yapılırdı ve duaları tahnitçiler yapardı. Ayrıca ölen kimsenin zenginliğine göre
de mumyalamasının kalitesi değişirdi.