egzersizler, koruyucu, tedavi edici ve muayene pozisyonları

advertisement
HEDEFLER
İÇİNDEKİLER
DAVRANIŞ BİLİMLERİ VE DİĞER
SOSYAL BİLİMLERLE İLİŞKİSİ
• Davranış ve Davranış Bilimleri
• Davranış Bilimlerinin Özellikleri
• Davranış Bilimlerinin Diğer
Disiplinlerle İlişkisi
DAVRANIŞ BİLİMLERİ
Doç.Dr.Hasan TUTAR
• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;
• Davranış kavramını öğrenebilecek
• Davranış bilimlerini ve ilgili bilim
dallarını bilecek,
• Davranış bilimleri ve örgütsel davranış
arasındaki ilişkiyi bilecek,
• İnsan ve işgören davranışları
bakımından davranış bilimlerini
açıklayabilecek,
• Davranış bilimlerinin diğer bilimlerle
olan ilişkisini açıklayabilecek,
• Davranış bilimlerinin özelliklerini
bilecek,
ÜNİTE
1
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
GİRİŞ
Davranış bilimleri, adından da anlaşılacağı gibi birkaç bilim dalından
(disiplininden) oluşan bilimler grubudur. Bu bilim disiplinleri, sosyoloji, sosyal
psikoloji, antropoloji ve psikolojidir. Davranış bilimlerini oluşturan bilim dallarından
psikoloji, dairenin en içerisinde ve merkeze en yakın yerinde bulunur. Psikoloji,
insanların içten ve dıştan gelen uyarıcılara verdiği tepkiyi konu alan bir bilim dalıdır.
Genel konusu insanların kişilik yapılarıdır ve insanları kişilik yapılarına göre onların
olası tutum ve davranışlarını analiz etmeye çalışır.
Davranış bilimlerini oluşturan diğer temel bir disiplin sosyolojidir. Sosyoloji,
grupların veya toplumların oluşması, toplumsal değişim yasaları, toplumsal
kurallar, grup davranışları, grup dinamiği, toplumsal davranış düzlemi,
kültürlenme, kültürleşme, kültürel değişme gibi konuları inceleyen bilim dalıdır.
Davranış bilimlerini oluşturan diğer bir bilim dalı ise sosyoloji ile psikolojinin
ara kesitini oluşturan sosyal psikolojidir. Sosyal psikoloji, psikolojinin yaptığı gibi
bireyi ele almaz, aksine sosyolojinin yaptığı gibi grubu veya toplumu da inceleme
konusu yapmaz; sosyal psikolojinin konusu, herhangi bir grubun üyesi olan bireyin
davranışını inceler.
Davranış bilimlerini oluşturan diğer bir bilim dalı ise antropolojidir.
Antropoloji toplumları tüm kurum ve kuruluşlarıyla ele alır. Toplumsal yapıyı
oluşturan çeşitli kültürlerin kişi, grup ve kurumsal yapılar üzerindeki etkisini
inceleme konusu yapar. Toplumların değerlerinin, inançlarının, geleneklerinin,
örflerinin, adetlerinin birey, grup ve toplum üzerindeki etkisini araştırır.
DAVRANIŞ ve DAVRANIŞ BİLİMLERİ
Davranış kavramının
konusunu, insan
davranışlarının
arkasındaki temel
motivasyonu, güdüleri,
inanç ve tutumları
incelemek oluşturur.
“Davranmak” ile ilişkilendiren “davranış kavramı”; tutum, tavır ve hareket
tarzı gibi anlamlara gelmektedir Davranış kavramının konusunu, insan
davranışlarının arkasındaki temel motivasyonu, güdüleri, inanç ve tutumları
incelemek oluşturur. Burada davranış kavramı, gözlemlenebilen ve ölçülebilen her
tür hareketi, edimi ve eylemi içermektedir. Bu anlamda davranış eylemi, “bilinçli,
nedenli, güdülenmiş ve amaca yönelik olmak” gibi özellikleriyle ortaya çıkmaktadır.
Burada genel kavramı, insanların bütün tepkilerini kapsayan kavramdır.
Davranış bilimlerinin bir alt alanı olan psikolojinin temel konusunu oluşturan
insan davranışlarının önemli özelliklerinden biri de, insan davranışlarının bilinçli ve
karmaşık oluşudur. Aynı zamanda davranışların arkasında bir neden ve amaç
vardır. Bu yönüyle davranış bilinçsiz bir refleksten farklı bir anlama sahiptir. Kısaca
davranış “organizmanın belirli bir uyarıcıya karşı gösterdiği bilinçli tepki” olarak
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
2
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
tanımlanabilir. Davranışlar kişilerin özel davranışlarında söz konusu olduğu gibi,
örgütsel anlamda da davranıştan bahsedilebilir. Örgütsel anlamda davranış da,
örgütsel ortam içinde kişilerin görevleri, rolleri, statüleri ve yetkileri kapsamında
ortaya koydukları eylemleridir.
Davranış Bilimleri
Bilimler farklı biçimlerde sınıflandırılmışlardır. En genel sınıflama “doğa
bilimleri” ve “sosyal bilimler”dir. Doğa (fen) bilimleri başta fizik olmakla birlikte
biyoloji, kimya gibi bilimlerdir. Doğa bilimleri doğada gerçekleşen biyolojik ve
fiziksel olaylarla ilgilenir. Konusu daha çok doğaya egemen olan fizik kanunlarını
saptamak ve varlığın biyolojik ve fiziksel temellerini sorgulamaktır. Sosyal bilimler
ise insan yaşamını konu edinen bilimleri kapsar. Bu bilimler; psikoloji, sosyoloji,
sosyal psikoloji, tarih, siyaset bilimi, ekonomi gibi bilimlerdir. Bu iki kategorinin
dışında bir de matematik ve mantıktan oluşan formel bilimler vardır.
Davranış bilimleri, insan
davranışlarını ve
bunların arkasındaki
temel nedenleri (güdü,
motiv, dürtü) açıklayan
bilimler setidir.
Bilimlerin sınıflandırılması çalışmalarında 1920'li yıllarda doğal bilimleri ve
sosyal bilimler şeklinde ortaya konan iki kategori 1950'li yıllara gelindiğinde bilim
adamlarının özel olarak insanı inceleme konusu yapan araştırmalarıyla farklı bir
boyut kazanmaya başladı. İnsan davranışlarını farklı disiplinlerle açıklama
ihtiyacının hissedilmesi bugün “davranış bilimleri” adını verdiğimiz bilimler setinin
ortaya çıkmasını sağlamıştır. Berelson ve Steiner'e göre Sosyal Bilimler; antropoloji,
ekonomi, tarih, siyaset bilimi, psikoloji ve sosyoloji gibi altı disiplini kapsayan bir
bilimler grubudur.
Davranış bilimleri, insan davranışlarını ve bunların arkasındaki temel
nedenleri (güdü, motiv, dürtü) açıklayan bilimler setidir. Davranış bilimlerinin
temel amacı ise, insanın inançları, tutumları ve davranışları ile ilgili süreçlerinin
araştırılmasıdır. Bu yönüyle davranış bilimleri ahlâk veya etik gibi olması gerekeni
yani norm koyucuyu (normatif) değil, olanın sistematik bir açıklamasıdır
(deskriptif). Davranış bilimlerinin insanla, grupla ve toplumla ilgili olması söz
konusu bilim setinin; antropoloji, psikoloji, sosyal psikoloji ve sosyolojiyle ilişki
kurması sonucunu ortaya çıkarmaktadır.
Davranış kavramının konusunu oluşturan insan faaliyeti çeşitlilik gösterir.
Davranış kavramı, söz konusu çeşitlilik içerisinde insanın gözlenebilen ve ölçülebilen
eylemlerini inceler. İnsan davranışlarının önemli özelliklerinden biri, çok nedenli ve
karmaşık olmasıdır. Davranış açısından her eylem ondan önce gelen birtakım
koşulların sonucunda ortaya çıkar. İnsan davranışların incelenmesi insanların özel
yaşamlarında olduğu kadar, örgütsel yaşamlarında da önemlidir. İnsan
davranışlarının temellerini bilmeden örgütlerde verimli bir insan kaynakları
yönetimi mümkün değildir.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
3
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Davranış bilimleri sosyal
bilimler içinde konusu
insan olan her bilim
dalıyla şu ya da bu
ölçüde ilgilidir.
Daha önce de ifade edildiği gibi, davranış bilimleri birkaç bilim dalından
oluşan bir bilimler seti veya grubudur. Dolayısıyla davranış bilimleri sosyal bilimler
içinde konusu insan olan her bilim dalıyla şu ya da bu ölçüde ilgilidir. Temel amacı
ise insanı anlamak, davranışlarının arkasındaki temel niyeti sorgulamak ve
açıklamaya çalışmaktır. Burada şunu belirtmek gerekir ki davranış bilimleri sırf
başkalarının davranışlarını açıklamayı amaç edinen bir bilim dalı değildir.
Davranış bilimleri şu sorulardan hareketle insan davranışlarını inceler:

İnsan hangi durumda nasıl davranıyor?

Neden o şekilde davranıyor, davranışının arkasındaki güdü ne?

Davranışının amacı ve hedefi ne?

İnsan davranışları arasında ortak yönler neler?

Kültür ve davranış ilişkisi nedir?

İnsan kendi davranışlarını değiştirebilir mi?
Şüphesiz bu soruları çoğaltmak mümkün; ancak bu soruların cevapları kısaca
ifade edilecek olursa, denebilir ki, insan davranışlarının bir nedeni vardır; bu neden
bir amaca dayalıdır ve insan belli kültürel ve genetik faktörlerin etkisinde
davranışta bulunur. Ayrıca insan davranışları hem kişinin kendisi tarafından, hem
de çevre tarafından kontrol altına alınabilir. Burada esas olan çevrenin insan
davranışlarını kontrol etmesi değil, kişinin kendini kontrol etmesi ve
yönlendirmesidir. İnsan davranışlarını açıklayan davranış bilimleri daha önce de
ifade edildiği gibi “şöyle davranmalısın”, “böyle yapmamalısın” tarzında etik veya
ahlâk öğretilerinde rastlayabileceğimiz normatif ilkeler koymaz.
DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN ÖZELLİKLERİ
Çağdaş toplumların
varlıklarını
sürdürebilmeler
örgütlenmeler
sayesinde mümkün
olabilmektedir.
İnsanlar ihtiyaçlarını karşılamak amacına yönelik olarak çeşitli örgütler
meydana getirirler. Çağdaş toplumların varlıklarını sürdürebilmeleri bu
örgütlenmeler sayesinde mümkün olabilmektedir. Örgütlerde faaliyette bulunan
insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi, insanın
örgütsel ortamda örgütsel uyum (oryantasyon), iş tatmini, çalışma barışı, kurumsal
sağlık ve performans bakımından önem taşımaktadır. Davranış bilimlerinin temel
amacı, örgütlerdeki insan davranışlarını açıklayarak örgütte çalışanlar ve
çalışanlarla yöneticiler arasındaki insan ilişkilerini daha üst düzeylere çıkarma bilgi
ve yeteneğini geliştirmektir.
Davranış bilimleri açıklayıcı olduğu için davranışın arkasındaki nedenleri
“olduğu gibi” inceler. Normatif olmadığı için de davranışın “nasıl olması gerektiği”
konusu üzerinde durmaz. Bu açıdan bakıldığında davranış bilimleri normlar ve
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
4
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
kurallar koymakla uğraşmaz. Buna karşılık açıklayıcı olduğu için davranışın
arkasında yatan nedenleri bulmaya ve açıklamaya çalışmakla yetinir.
Davranış bilimleri başta psikoloji, sosyoloji, sosyal psikoloji ve antropoloji
olmak üzere birçok bilim dalıyla ilgili olmasına rağmen sosyal bilimlerin diğer bilim
dallarıyla da dolaylı olarak ilgilidir. Dolaylı ilgili olduğu sosyal bilimlerin içinde;,
ekonomi, tarih, siyasal bilimler, coğrafya, felsefe, hukuk gibi bilimler yer alır.
Görülüyor ki, davranış bilimleri sosyal bilimlerin geniş kapsamı içerisinde yer
almakla birlikte, disiplinler arası bir yaklaşım göstermektedir.
Sosyal bilimler, en kısa tanımıyla insanın tutum ve davranışlarını ve her tür
eylemlerini sistematik olarak inceleyen bilim dalı olduğu için insan davranışlarının
incelenmesini konu edinen davranış bilimleri de insanı birey, grup, örgüt, işletme
sistemi, kültür ve evrensel düzey gibi çeşitli düzeylerde ele alarak inceler.
İnsanlar sürekli
değişirken, onların
davranışlarının ne
olacağını önceden
kestirmek kolay değildir
Son yıllarda davranış bilimleri alanında siyaset biliminden de yararlanıldığı
görülmektedir. Siyaset bilimi, birey ve grupların politik bir ortamdaki davranışlarını
inceler. Bu açıdan bakıldığında, insanların içinde bulunduğu örgütler de birer politik
ortamdır. Örneğin, çatışmanın yönetimi, gücün paylaşımı gibi konular politik bir
çerçeve içindeki insan davranışlarını konu alır.
İnsanlar sürekli değişirken, onların davranışlarının ne olacağını önceden
kestirmek kolay değildir. Bu nedenle davranış bilimcileri, belirli koşullarda
insanların çoğunluğunun muhtemel davranışlarının ne olacağını tahmin etmeye
çalışırlar. Bireylerin davranışlarının tahmin edilmesi ise ancak ortalama insan
davranışlarının incelenmesiyle mümkün olabilir.
Davranış bilimlerinin özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Uygulamalı bir disiplindir,

Değer yönelimlidir, insanların değerlerini anlamaya çalışır,

İnsancıldır ve iyimserdir,

Kurumun veya herhangi bir örgütün iklimiyle ilgilidir,

Çalışma gruplarının önemini vurgular,

Katılımı amaçlar,

Kişiler arası ilişkilerin yeterli düzeye gelmesi için çaba harcar,

Örgütü tüm bir sistem olarak görür.
Davranış bilimleri, öncelikle insanların davranışları hakkında varsayımlar
geliştirir. Bu varsayımları lâboratuar ortamında veya kontrollü şartlar altında test
ederek olguya ilişkin genellemeler yapar. Davranış bilimleri açıklayıcı olmasına
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
5
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
rağmen olayı sadece açıklamakla yetinmez; aynı zamanda davranışları kontrol
altına almayı ve insanların davranışlarını değiştirmeyi hedefler.
Davranış bilimlerinin diğer bir özelliği, insanı biyolojik veya fiziksel bir varlık
olarak değil; aksine onu düşünen, hisseden ve duygulanan bir varlık olarak görür.
İnsanın özerk, yaratıcı ve üretken olduğunu ve örgütün amaçlarına değer kattığını
düşünür. Örgütsel hedeflere ulaşabilmek, amaçları gerçekleştirebilmek için insanın
geniş bir potansiyele sahip olduğu ve bu potansiyelin örgüt lehine ortaya
çıkarılması gerektiği düşüncesi egemendir.
Örgütsel sağlık, verimlilik ve etkinlik bakımından örgütün iklimi önemlidir.
Yöneticilerin sadece fiziksel koşulları iyileştirmesi, uygun çalışma ofisleri
oluşturması, bilişim sistemleri kurması ve her tür teknolojik imkânlara sahip olması
örgütsel verimlilik ve etkinlik için yeterli değildir. Her durumda örgütün en temel
unsuru insandır ve insanın fiziksel ihtiyaçlarının yanında iş yerinde de olsa sosyal
ihtiyaçları vardır. İnsanın bu tür sosyal ihtiyaçları ancak davranış bilimlerinin
verileriyle tespit edilebilir ve giderilebilir.
Davranış bilimleri
örgütleri bir sistem
yaklaşımı çerçevesinde
ele alır.
Davranış bilimleri yaklaşımının birçok bilim dalıyla ilgili olması, bu bilim
dalının olayları ve olguları “'tünel bakış açısı”yla değil, çok geniş bir perspektiften
değerlendirdiğini gösterir. Çünkü davranış bilimleri açısından olayların ve
davranışların tek bir sebebi yoktur. Bir olay değişik perspektiflerden bakıldığında
birçok faktöre bağlı olarak açıklanır. Bu nedenle pek çok bilimsel disiplinin davranış
bilimlerinin açıklamasında kullanıldığını görmekteyiz.
Sıralamak gerekirse davranış bilimleri; tıpta davranış bilimleri, sporda
davranış bilimleri, askeriyede davranış bilimleri, hemşirelikte davranış bilimleri,
ailede davranış bilimleri, eğitim bilimlerinde davranış bilimleri, mühendislikte
davranış bilimleri, sanayide davranış bilimleri, hizmet sektöründe davranış bilimleri
sayılabilir. Bu ilgi alanları aynı zamanda davranış bilimleri; sadece psikoloji,
sosyoloji, sosyal psikoloji ve antropoloji disiplinleriyle değil, sosyal bilimlerin
neredeyse tüm alanlarıyla ilgili bir bilimler grubu özelliği göstermektedir.
DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN DİĞER DİSİPLİNLERLE İLİŞKİSİ
Davranış bilimleri, devamlı olarak bilim dallarının ayrılmasını durdurma
ihtiyacından ortaya çıkmıştır. Bu bölünmüş bilim dallarının uğraştıkları alanların
daralması sonucu, tek başlarına, insan davranışlarının bütün yönleriyle araştırılması
ve anlaşılmasında yetersiz kalmışlardır. Davranışları bir bütün olarak
değerlendirme ihtiyacı, insanı konu alan sosyal bilimlerde disiplinler arası bir
mutabakatın sağlanması zorunluluğunu doğurmuştur ki, bunun sonucu olarak
davranış bilimleri, bir disiplin grubu olarak oluşmuştur.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
6
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
DAVRANIŞ
BİLİMLERİ VE İLGİLİ
BİLİM DALLARI
SOSYOLOJİ
Psikoloji insan
davranışlarında “niçin?”
sorusuna cevap arar.
Sosyoloji “nasıl?”
sorusuyla ilgilenir.
SOSYAL
PSİKOLOJİ
PSİKOLOJİ
ANTROPOLOJİ
Davranış bilimlerini psikoloji, sosyoloji, sosyal psikoloji ve antropoloji
disiplinlerinin oluşturduğu yukarıda belirtilmişti. Psikoloji insan davranışlarında
“niçin?” sorusuna cevap arar. Sosyoloji “nasıl?” sorusuyla ilgilenir. Antropoloji
çevre ile insan davranışı arasında “ne ilişki var” sorusunu araştırır. Her üç disiplinin
yoğunlaşma alanlarında da farklılıklar vardır. Antropoloji genel kültür ile
ilgilenirken sosyoloji gruplar, psikoloji ise bireysel davranışlar üzerinde yoğunlaşır.
Davranış Bilimleri ve Psikoloji İlişkisi
Psikoloji, davranış bilimleri içerisinde en hâkim konumda olan disiplindir.
Psikoloji kişilik sistemleri ile insan faaliyetleri arasındaki ilişkiyi bilimsel olarak ele
alıp inceler. Psikolojinin amacı davranışı anlamak, tahmin etmek ve kontrol
etmektir. Psikoloji bir taraftan insanlar arasındaki kişilik, tutum vb. alanlardaki
farklılıkları ortaya çıkarmaya çalışırken diğer taraftan da motivasyon, öğrenme gibi
süreçler üzerinde durur. Psikolojinin kapsamı içerisinde deneysel psikoloji, gelişme
psikolojisi, endüstriyel psikoloji gibi alanlar da mevcuttur.
Psikoloji, kişinin
inançları, değerleri,
tutumları ve
davranışları arasındaki
ilişkiyi incelemektedir.
18. yüzyıla kadar felsefenin kapsamı içinde incelenen psikoloji daha sonra
bağımsız bir bilim olarak önem kazanmaya başladı. Özellikle Wundt'un çalışmaları
psikolojinin ayrı bir bilim dalı haline gelmesinde önemli bir yere sahiptir. Wundt
1879'da ilk deneysel psikoloji laboratuarını kurmuş ve bazı psikolojik konuların
bilimsel yöntemlerle incelenebileceğini göstermiştir. Bu döneme kadar evrendeki
olaylar genellikle felsefe disiplini bağlamında iki temel kategoride ele alınmıştır. Bu
kategoriler; maddi olaylar ve psikolojik-ruhsal olaylardır.
Maddî olayların dışında bir de psikolojik veya soyut olaylar vardır ki bunlar
genellikle psikolojinin inceleme alanına girer. Duyumsamak, hissetmek, anlamak,
algılamak, kavramak, düşünmek, zihinsel süreçleri kullanmak gibi somut veya
olgusal olmayan soyut olaylar psikolojinin konuları arasındadır. Psikolojik olaylar
maddî olaylar gibi kolaylıkla tespit edilemez. Bu olayların kütlesi, ağırlığı, hacmi ve
çapı yoktur. Ölçülmesi sırasında anket, gözlem, inceleme gibi yöntemler kullanılır;
ancak bunlar da kesin sonuçlar vermez. Yani gerçek durumla ölçüm sonuçları
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
7
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
arasında maddi olaylarda olduğu gibi birebir ilişki yoktur; aksine gerçekle ölçüm
sonuçları arasında korelasyon oldukça zayıftır.
Psikoloji biliminin temel amaçları şunlardır:
Davranış bilimleri
içerisinde en hâkim
konumda olan
psikolojinin diğer bir
ilgi alanı kişilik yapıları
ile insan faaliyetleri
arasındaki ilişkiyi
bilimsel olarak ele alıp
incelemektir.

Betimleme: Bu amaç, birbiriyle ilişkili olan davranışların ve
davranışları belirleyen koşulların saptanmasını içerir. Söz konusu
ilişkiler araştırmalarla ortaya konur. Ayrıca betimleme, davranışların
ortak özelliklerine göre sınıflandırılmasını da kapsar.

Açıklama: Bu amaç, davranışları açıklayan genel ilkelerin ve
kuramların oluşturulmasını kapsar. Bu gibi genel ifadelerin
temelinde, betimleme amacına hizmet eden araştırmalar bulunur.
Davranışları anlamak, betimleme ve açıklama amaçlarının
gerçekleşmesi için mümkün olur.

Yordama: Bu amaç, davranışların önceden tahmin edilmesiyle
ilgilidir.

Kontrol: Bu amaç ise, davranışların seçilen bir düzeyde veya istenen
bir biçimde geliştirilmesini içerir.
Yukarıdaki ifadelerden psikolojinin kişinin inançları, değerleri, tutumları ve
davranışları arasındaki ilişkiyi incelediği anlaşılmaktadır. Buna göre psikoloji,
davranışların, yaşam tarzlarının, gelişme ve devamlılığın faktörlerini inceleyen bir
bilim dalıdır. Deneysel bir bilim dalı olan psikoloji, sadece dışa vurmuş davranışları
değil bu davranışların arkasındaki niyetleri de inceler. Bu alandaki araştırmalar,
insan davranışı ile tutumları arasındaki korelasyonu (ilişki) açıklamaya, fen
bilimlerinde olduğu gibi ölçüme dayalı veriler üzerinde analiz yapmaya çalışılır.
Psikoloji insan davranışlarını ve bu davranışlarla ilgili psikolojik, sosyal ve
biyolojik süreçleri inceleme konusu yapar. Meslek olarak ise psikolojinin insanın
psikolojik sorunlarına çözüm bulmak gibi önemli bir işlevi vardır. Bunun için
psikologlar iki önemli ilişki üzerinde dururlar: Bunlardan ilki, beyin ve davranış
ilişkisi; ikincisi ise, çevre ve davranış ilişkisidir.
Psikoloji disiplini, bireysel davranışı bireysel özellikler bakımından
açıklamaya çalışırken burada bireysel farklılıklar (zekâ, inanç, tutum) ve süreçler
(algılama, motivasyon, güdüleme) üzerinde dururlar. Bireysel farklılıklar tespit
edilerek benzer durumlara gösterilen farklı tepkilerin nedeni açıklanmaya çalışılır.
Davranış bilimleri içerisinde en hâkim konumda olan psikolojinin diğer bir ilgi
alanı kişilik yapıları ile insan faaliyetleri arasındaki ilişkiyi bilimsel olarak ele alıp
incelemektir. Buna göre psikolojinin temel amacı davranışı anlamak, tahmin
etmek ve kontrol etmektir. Psikoloji bir taraftan insanlar arasındaki kişilik,
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
8
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
tutum vb. alanlardaki farklılıkları ortaya çıkarmaya çalışırken, diğer taraftan da
motivasyon, öğrenme gibi süreçler üzerinde durur.
Davranış bilimleri aşağıdaki gibi bazı varsayımları psikolojiden ödünç almıştır:

İnsanlar farklı şekillerde güdülenir ve harekete geçerler.

İnsanlar her zaman akılcı davranmazlar (sınırlı rasyonellik).

İnsanlar birbirine bağlıdır. Bu bakımdan, bireysel davranışların
genellikle sergilendikleri çevredeki sosyal şartlarla açıklanması
gerekir.
Bugünkü anlamda psikoloji insan davranışlarını belirli çevresel koşullar içinde
organizma-çevre etkileşimi bakımından ele almaktadır. Bu etkileşimin temel
öğelerinden biri çevredir. Uyarıcı ve çevre kavramı çoğu kez eş anlamda kullanılır,
fakat çevre uyarıcıdan daha kapsamlı bir kavramdır.
Psikoloji bugün davranışı uyarıcı- organizma ve tepki bağlamında ele
almaktadır. Bunlar davranışın temel unsurlarıdır. Bunları kısaca aşağıdaki gibi
açıklayabiliriz:
Organizmada yer alan
bir eyleme, davranış
denilebilmesi için
eylemin gözlenebilir
veya ölçülebilir olması
gerekir.

Uyarıcı: Organizmaya etki eden her tür enerji değişikliğidir. Aynı
uyarıcı karşısında farklı bireyler farklı davranışlar gösterirler.
Uyarıcılar karşısında bireylerin davranışları aynı olsaydı psikoloji
bilimine gerek kalmazdı. Uyarıcı bilindiği takdirde davranışın ne
olacağının bilinmesi çok basit bir işlem olurdu.

Organizma: Tek bir hücreden bile oluşsa bir canlıya organizma denir.
Fakat psikoloji araştırmalarında en çok maymunlar, fareler ve
benzeri organizmalar incelenir.

Davranış: Bir organizmada yer alan ve bir organizma tarafından
yapılan her türlü eylemdir. Diğer bir tanımla davranış belli bir etkiye
karşı gösterilen bilinçli bir tepkidir. Davranışı refleksten veya bilinçsiz
bir hareketten ayıran temel faktörler: bilinç, niyet, istek, davranışın
sonucunu kestirme ve amaçtır.
Organizmada yer alan bir eyleme, davranış denilebilmesi için eylemin
gözlenebilir veya ölçülebilir olması gerekir. Psikolojinin üzerinde durduğu bir diğer
kavram ise inceleme birimidir. Psikolojinin felsefe kapsamı içinde ele alındığı
dönemde yani psikoloji biliminin kuruluş yıllarında inceleme bilimi olarak insanlar
kullanılıyordu. Günümüzde psikoloji insan davranışlarının yanı sıra hayvan
davranışlarını da incelemektedir.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
9
Tartışma
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
•Davranış bilimleri neden birçok bilim dalından (disiplinden)
oluşmaktadır?
•Düşüncelerinizi sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “tartışma
forumu” bölümünde paylaşabilirsiniz.
Psikolojinin dalları
Psikoloji bilimi farklı alt disiplinlerden oluşan bir bilim dalıdır. Bu disiplinler
farklı psikolojik uzmanlık alanlarını oluşturur. Psikolojinin alt disiplinlerini veya temel
uğraş alanları şunlardır:
Sosyal psikoloji, bir
bireyin davranış, duygu
veya düşüncelerinin
diğer kişilerin davranış
veya özelliklerinden
nasıl etkilendiğini
inceleyen bir bilim
dalıdır.

Deneysel Psikoloji,

Gelişim Psikolojisi,

Sosyal Psikoloji,

Uygulamalı Psikoloji,

Klinik Psikolojisi.
Deneysel Psikoloji: Duyum, algı, öğrenme, bellek, güdü ve davranışın
fizyolojik temelleri gibi alanlarda incelemeler yaparak davranışın temel nedenlerine
ilişkin bilgi edinmeyi amaçlayan psikolojinin bir alt dalıdır. Kısaca, ruhsal olayları
deneysel yöntemlerle inceleyen ruh bilim dalıdır. Wundt'un deneysel çalışmalarıyla
başlayan deneysel psikoloji, insan davranışını anlamak, kontrol etmek ve açıklamak
için deneysel yöntemi kullanır. Deneysel psikologlar davranışın yönünü ve türünü
deneysel yöntemlerle araştırırlar. İlk zamanlarda daha çok duyu organları ve
duyum süreci ile ilgili deneysel çalışmalar yapılmıştır. Günümüzde ise çalışmalar
duyum, algı, öğrenme, bellek ve güdü gibi konular, deneysel psikolojinin inceleme
konuları arasındadır.
Sosyal Psikoloji: Grup üyeliğinin bireyin davranışları, tutumları ve inançları
üzerindeki etkileri ile ilgili bir uzmanlık dalıdır. Bireylerin, üyesi oldukları toplumsal
grupların toplumsal-ekonomik koşulları içinde oluşturdukları ortak davranış,
tutum, düşünce, tasarım, alışkanlık ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. Daha
değişik bir tanımla sosyal psikoloji, bir bireyin davranış, duygu veya düşüncelerinin
diğer kişilerin davranış veya özelliklerinden nasıl etkilendiğini inceleyen bir bilim
dalıdır. Toplumsal veya grupsal ortamda bireyi inceler.
Gelişim Psikolojisi: Büyüme ve gelişme sonucu davranış ve bilişsel sistemde
ortaya çıkan değişiklikleri inceleyen psikoloji dalı. Organizmanın davranışında
doğumdan ölüme kadar tüm yaşam boyunca gözlenen davranış değişikliklerini
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
10
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
inceler. Gelişimin değişik dönemlerinde ortaya çıkan davranışlar ile çeşitli çevre
koşullarının ve kalıtımın davranışı nasıl etkilediği araştırılır.
Kişiliğin gelişmesi ve
bunu etkileyen
etmenler, davranış
bozuklukları, normal
dışı davranışlar klinik
psikolojinin inceleme
konusuna girer.
Uygulamalı Psikoloji: Psikolojinin değişik alanlarında ortaya konan ilkelere
geliştirilen uygulamalı bir psikoloji dalı. Başka bir ifade ile psikoloji biliminin
bulunduğu prensiplerin günlük hayata uygulanması. Psikolojinin değişik dallarında
yürütülen çalışmalar ilerledikçe, davranışa ilişkin bazı bulguların, yöntemlerin ve
tekniklerin toplumsal yaşamda karşılaşılan bazı sorunların çözümünde yararlı
olabileceği uygulamalı psikolojinin ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Klinik Psikolojisi: Davranış bozukluklarını tanıma, tedavi etme ve nedenlerini
bilimsel olarak araştırmayı konu edinen psikoloji dalı. Kişiliğin gelişmesi ve bunu
etkileyen etmenler, davranış bozuklukları, normal dışı davranışlar klinik psikolojinin
inceleme konusuna girer. Bireyin davranış bozuklukları karşısında uyumlu bir
yaşam sürmesi için neler yapılabileceği ile ilgili çeşitli yöntemler geliştirilir.
Duygusal bozukluklara tanı koyarak bunları psikoterapiyle tedavi etmek, klinik
psikolojisinin ilgi alanına girer.
Davranış Bilimleri ve Sosyoloji İlişkisi
Sosyoloji bireysel davranışlar yerine aile, din grupları, sapkın grup davranışı,
siyasal gruplar, endüstriyel organizasyonlar, ekonomi ve eğitim gibi konular
üzerinde çalışır. Dolayısıyla sosyoloji insanın hiçbir zaman ve hiçbir yerde tek
başına olmadığı, daima bir grup içerisinde yer aldığı düşüncesinden hareket eder.
Böylece sosyoloji bir toplum içinde yaşayan insanların davranış kalıpları ve
biçimleri üzerinde yoğunlaşır. Sosyologlar ise toplum, toplumsal kurumlar ve insan
ilişkileri üzerinde çalışan kişilerdir. Sosyologlar için önemli olan ihtiyaç, güdü, kişilik
gibi bireysel faktörler değil, toplum ve toplumla olan ilişkiler yani makro açıdan
yaklaşım olmaktadır.
Sosyoloji sosyal grup davranışı ve sosyal süreçlerle ilgilenir. Grup değerleri,
normlar, rol çatışmaları, grup ihtiyaçları, grup uyum ya da sosyalleşme aşamasında
yaşanan süreçler, sosyal kabul süreci ve sosyal amaçların gerçekleştirilmesi gibi
konular sosyoloji biliminin konuları içerisinde yer alır. Toplumlar, kurumlar,
örgütler ve gruplar sosyolojinin başlıca inceleme alanlarıdır.
Sosyoloji, grupların, ailelerin ve toplumların yaşam tarzlarını, sosyal
tabakalaşma ve sosyal değişim kuramları gibi konuları inceler. Birey sosyolojinin
doğrudan konuları arasında yer almaz. Sosyal gruplar ve sosyal süreçlerle ilgili
kuramlar geliştirir. Sosyolojinin temel konusu;

Sosyal grupları,

Sosyal örgütleri,
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
11
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi

Sosyoloji, esas olarak
toplumun yapısını,
toplumu oluşturan
gruplar ve insanlar
arasındaki ilişkileri,
sosyal grup davranışı ve
sosyal süreçleri inceler.
Sosyal gruplarda ve sosyal örgütlerdeki değişimi incelemektir.
Sosyoloji, esas olarak toplumun yapısını, toplumu oluşturan gruplar ve
insanlar arasındaki ilişkileri, sosyal grup davranışı ve sosyal süreçleri inceler. Grup
değerleri, normlar, roller, rol çatışmaları, grup ihtiyaçları, gruba uyum ya da
sosyalleşme aşamasında yaşanan süreçler, sosyal kabul süreci ve sosyal amaçların
gerçekleştirilmesi gibi konular sosyoloji biliminin konuları içerisinde yer alır.
Toplumlar, kurumlar, örgütler ve gruplar sosyolojinin başlıca inceleme alanlarıdır.
Bireyin davranışlarını ise birey-çevre ilişkisi bağlamında ele alır. Bireyin en yakın
toplumsal çevresi gruptur, birey kendisini grupla özdeşleştirir.
Sosyologlar birbirinden izole olarak yaşayan kişilerle değil, aksine birbirini
etkileyen, iletişim kuran, diğer bir ifadeyle bir sosyal ortam içinde ilişki kurarak
yaşayan gruplarla ilgilenir. İnsanlar, diğer insanlarla ilişkide bulunurken sanki bir
oyun çerçevesinde belirli kurallar koymaktadırlar. Bunlar zamanla onların
yaşamlarında belirleyici olmaktadır. Sosyoloji bir grup içinde insanların grupsal
davranışlarını inceler.
Sosyolojinin önemli bazı alt dalları
Sosyolojinin alt dalları toplumsal kuralların çoğalması, bilgilerin giderek
farklılaşması ve çeşitlenmesi, üretim ilişkileriyle uzmanlık alanlarının artması gibi
nedenlerden doğmaktadır.
Bilgi sosyolojisi: Bilginin toplumsal gelişme ve değişmedeki rolünü ortaya
koymaya çalışan bir bilim dalıdır. Sosyolojinin en önemli dallarından biri, bilgi
sosyolojisidir. Sosyal ve kültürel yapıları ve bu yapılara uygun düşen bilgi türlerini
araştırır. Bu bilim dalında çalışan sosyologlar, araştırmalarını daha çok; uygarlık,
kültür, toplum, sınıf ve grup türleri ile bilgi üzerinde etkili olan toplumsal etmenler
üzerinde yoğunlaştırmaktadırlar.
Sosyolojinin en önemli
dallarından biri, bilgi
sosyolojisidir.
Sanayi sosyolojisi: İşyerinin güvenliği, yapısı, verimlilik, sendikalaşma
hareketleri, sanayi ve toplum ilişkileri, işçi işveren ilişkileri gibi konuları inceler.
Kısacası sanayi sosyolojisi iş ve endüstri sorunlarıyla uğraşmakta ve bunların
örgütlenme biçimlerini incelemektedir.
Kent sosyolojisi: Kentlerin toplum bütünlüğü içindeki yerleri ve oluşum, işleyiş
ve değişimini inceleyen sosyolojinin bir dalı. Kentlerin oluşumu, kent yaşamının
insan ve toplum üzerindeki etkileri, konutları, kentsel yaşam ve kentsel yaşamın
doğurduğu sorunlar, yeni kentlerin kuruluşu ve gelişmesi, kentlerin yerleşim düzeni
gibi konuları inceler.
Hukuk sosyolojisi: Hukuk belirli bir toplumda, grupların toplumsal ilişkileri ve
eylemleri üzerinde emredici, kuralcı ve yaptırımcı bir etki yapar. Hukuk sosyolojisi,
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
12
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
özellikle hukuk, halkın gelenek ve kurallarını, ahlâkın ayırt etmede yükümlülük
düşüncesinin gelişiminde, suçluluk, ailenin evrimi ve boşanma, yetki ve sorumluluk
alanlarında önemli sonuçlar almıştır. Hukuk sosyolojisi toplumların yapılarıyla, bu
toplumlarda geçerli olan hukuk yasaları arasındaki toplumsal ilişkileri inceler.
Kişi bazen diğer
insanların etkisiyle
gerçekçi davranmaktan
ziyade, duygusal
davranabilmektedir.
Siyaset sosyolojisi: Toplumlarda, toplumsal gruplarda siyasal erkin toplum
bütünü içindeki yeri ile oluşum, işleyiş ve değişimini düzenlilikleri içinde inceleyip
açıklamayı amaçlayan toplum-bilim kesimidir. Toplumların yapılarıyla siyasal
rejimler arasındaki ilişkileri incelemek, bir siyasal rejim tipolojisine ulaşmak, siyasal
parti tiplerini, parti komisyonlarını ve parti sistemlerini incelemek, siyaset
sosyolojisinin konularını oluşturur.
Eğitim sosyolojisi: Eğitim düzeninin yapısını, kurumlarını ve işleyişini
düzenlilikleriyle inceleyen toplumbilim dalı. Belirgin bir toplumsal yapı içindeki
eğitim sorunlarına ilişkin araştırmalar yapan bir disiplindir. Eğitimde fırsat eşitliği ve
bölgeler arası dengesizliklerin giderilmesi gibi çağın zorunlu kıldığı temel toplumsal
ilkeleri belirlemeye gayret eder.
Davranış Bilimleri ve Sosyal Psikoloji İlişkisi
Psikolojik sosyal
psikoloji akımı, olayları
içten dışa, bireyden
çevreye doğru inceler.
Kişiler arası ilişkiler bireysel amaçları etkileyerek davranışları
yönlendirmektedir. Kişi bazen diğer insanların etkisiyle gerçekçi davranmaktan
ziyade, duygusal davranabilmektedir. Burada grubun birey üzerindeki sosyal
psikolojik etkisinden söz ediliyor demektir. Sosyal psikologlar insan ilişkileri
üzerinde durarak ilişki ve etkileşim koşullarının iyileştirmesine, insanlara daha
uyumlu ilişkiler geliştirebilmenin yollarını göstermeye çalışırlar.
Sosyal psikoloji bireyin kişilik oluşumunda sosyal ve kültürel çevresinin
etkilerini, sosyalleşmesini, sosyal tutum ve değerlerini, grup içi ve gruplar arası
iletişim ve etkileşimi inceleme konusu yapar. Sosyal psikolojinin hedefi grup
içerisinde insanın varlığını ve onun sosyalleşmesini sağlamaktır. İnsan kognitif,
duygusal ve motivasyonel gelişimini, hayatta kazanacağı statü ve rollerini bir
grupta sosyalleşme süreciyle öğrenmektedir.
Bazı bilim adamlarına göre, sosyal psikoloji ile ilgili bütün tanımlarda sosyal
etki üzerinde durulmasına rağmen, bu konuda iki akım (psikolojik sosyal psikoloji
akımı ve sosyolojik sosyal psikoloji akımı) oluşmuştur. Birinci akımda kişi ön plana
çıkartılırken, diğerinde sosyal etkileşim ve çevre ön plâna çıkartılmıştır. Biçimsel bu
tartışma, sosyal psikolojinin başlangıç tarihi (1908) itibariyle yapıla gelmiştir.
Psikolojik sosyal psikoloji akımı, olayları içten dışa, bireyden çevreye doğru
inceler. Temel amaç, bireyin davranışını ve bunun nedenlerini sosyal çevre içinde
farklı birey düzeyinde anlamak ve açıklamaktır. Burada incelenecek olan bireydir.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
13
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Sosyolojik sosyal psikoloji akımı ise, olayları dıştan içe, çevreden bireye doğru ele
almaktadır. Araştırma birimi, bireyden daha geniş olan sosyal çevre ya da gruptur.
İnsan benzersiz bir
fizyolojik ihtiyaç
örüntüsüne ve doyum
düzeyine sahiptir. Bu
nedenle bireyin kendi
üzerindeki etkileri
organize edişi
benzersizdir.
Sosyal psikoloji insanların davranışlarını sosyal ve kültürel ortam içinde
inceleyen psikoloji dalıdır. Allporta’a göre, sosyal psikoloji bireylerin düşünce,
duygu ve davranışlarının, başkalarının gerçek ya da hayal edilen varlığından
etkileniş tarzını anlama ve açıklama çabasıdır. Shibutani ise sosyal psikolojiyi,
insanların sosyal gruplara katılmaları sonucu ortaya çıkan davranış serilerini
inceleyen bir bilim dalı olarak görmektedir.
Muzaffer Şerif’e göre sosyal psikoloji, sosyal uyaran durumlarıyla ilgili
bireylerin deneyim ve davranışlarının bilimsel incelemesidir. Sosyal uyaran
durumları, insanlar, bireyler, gruplar ve sosyo kültürel ortamın öğelerinden oluşur.
Bireyin deneyim ve davranışları, algılama, yargıda bulunma, öğrenme, hatırlama,
hayal kurma, imgeleme, düşünme, isteme ve eyleme geçme gibi psikolojik
etkinlikleri içerir ve incelemeyi gerektirir. Sosyal uyaran durumlarının özellikleri,
sosyal psikolojinin en önemli boyutlarından birisini oluşturur.
Sosyal psikoloji küçük grupların bireysel davranış üzerindeki etkilerini
inceleyen disiplindir. Sosyal psikolojinin yoğunlaştığı en önemli konu “sosyal
etkileşim”dir. Sosyal psikoloji kişinin tutum ve davranışlarını, içinde bulunduğu
sosyal çevredeki gelişimini, çevresinin kendisine ve kendisinin diğer kişilere etkisini
inceler. Tutumlar, iletişim, liderlik gibi konularda önemli yer tutar.
Sosyal psikoloji kişiler
arası etkileşimlerin
bilimi diye
tanımlanabilir.
Günümüzde insan, yoğun bir etkileşim ortamı içerisindedir ve bulunduğu
çevreye uygun davranışlar göstermek durumunda kalmaktadır. Güncel yaşamın
temelinde sosyal etkileşim bulunmaktadır ve bireysel, sosyal veya grupsal tatmin
bu etkileşimin sonucunda ortaya çıkmaktadır. Birey öncelikle kendi istekleri ve
yeteneklerine kısaca kişiliğine göre çevresel etkileşim göstermektedir.
Psikolojinin alt dalları bireyin davranışı ve yaşantısını kendi araştırma alanları
içinde tutarken, sosyoloji ve alt dalları ise bireyin grup içindeki davranışlarını ve
değişimini inceleme konusu yapar. Sosyal psikoloji ise kişiler arası etkileşimlerle
uğraşır. Psikolojinin yaptığı gibi gruptan veya toplumdan bağımsız birey tekiyle
ilgilenmediği gibi, sosyolojinin yaptığı gibi bireyden bağımsız grup veya toplumla da
ilgilenmez.
İnsan benzersiz bir fizyolojik ihtiyaç örüntüsüne ve doyum düzeyine sahiptir.
Bu nedenle bireyin kendi üzerindeki etkileri organize edişi benzersizdir. Her bireyin
yaşamı boyunca karşılaştığı sosyal etkilerin belirli örüntüleri kişiden kişiye
değiştiğinden, kişinin bu etkilere tepki olarak geliştirdiği güdü kalıpları kişiye özgü
olmaktadır. Ayrıca kişinin ihtiyaçları ve duyumlarının işleyişinde bir benzerlik ve
düzen vardır. Bu düzen belirli sosyal çevreler için de geçerlidir.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
14
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Sosyal psikolojinin iki boyutu
Sosyal psikoloji tarihinde, bireysel yaklaşım taraftarları ile kültürel yaklaşım
taraftarları arasında köklü bir tartışma yapıla gelmiştir. Bu yaklaşımlardan birisi,
sosyal fenomenleri, kültürü ve sosyal sistemleri, bireysel değişimlerinin bir sonucu
olarak görmüştür. Karşıt görüş ise bireyi sosyal etkilerin pasif bir alıcısı olarak
değerlendirmiştir. Bugün için her iki görüş de tek yönlü ve eksiktir. Sosyal
psikolojinin bu iki özelliği, bu alanda psikolojik sosyal psikoloji ve sosyolojik sosyal
psikoloji akımlarını doğurmuştur.
Psikolojik sosyal psikoloji: Üzerinde durduğu konuları içten-dışa (bireydençevreye) doğru inceler. Buradaki amaç, kişinin davranışlarını ve bunun nedenlerini
sosyal çevre içinde fakat kişi düzeyinde (mikro) açıklamaktır. Burada birey sosyal
çevresinde incelenir. Bireyin toplum tarafından etkilenen tutumları, güdüleri,
duyguları, öğrenmeleri ve algıları konu edilir. Böylece bireyin iç olaylarının sosyal
davranışlarını nasıl şekillendirildiği ön plana çıkarılır.
Sosyolojik sosyal psikoloji: Burada olaylar dıştan içe (çevreden- bireye) doğru
incelenmektedir. Araştırma birimi, bireyi de içine alan sosyal çevre ya da gruptur.
Yaklaşım, kişinin iç psikolojik olaylarına değil; kişiler arası olaylara, grup düzeyine
yöneliktir. Daha çok sosyolojiye yakın olan bu görüş, sosyal psikolojiyi sosyolojinin
bir alt dalı olarak görür
Davranış Bilimleri ve Antropoloji İlişkisi
Davranış bilimleri
arasında yer alan
antropoloji, geleneksel
toplumları inceler.
Günümüzde antropoloji davranış bilimlerinin temel disiplinleri arasında yer
almış bulunmaktadır. Konusu da insan, toplumlar ve kültürlerdir. Bugün
antropoloji, genetik veya somatik, etnolojik veya kültürel, psikolojik insan ve
eylemi gibi görünüşlerle uğraşan spesifik bir bilim dalıdır. Antropoloji bu geniş
çerçeve içerisinde her konuyla değil, belirli sorunlarla uğraşır. Bunların başında da
insanlar ve toplumların neden birbirlerine benzediğinin ve değiştiklerinin
araştırılması gibi konular gelmektedir. Antropolojik incelemelerin temel hedefi
insan davranışlarını etkileyen kurumların, kültürel yapının, inançların, değer
yargılarının ne olduğunun tespit edilmesidir.
Davranış bilimleri arasında yer alan antropoloji geleneksel toplumları inceler.
Çünkü sanayi toplumu olmayan nispeten küçük ve basit toplumlar, kentleşmenin
getirdiği kozmopolitleşmeden uzak oldukları için daha otantik ve sahih özellikler
göstermektedirler. Bu yönüyle antropolojik incelemelere daha fazla imkân
vermektedirler. Antropoloji disiplini başlangıçta yalnızca ilkel toplumları
incelemekteydi. Son yıllarda genelde tüm toplumlar antropolojinin ilgi alanına
girmiş durumdadır.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
15
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Antropoloji insanın kökenini, biyolojik yapısını, somatik ve kültürel
özelliklerini, toplumsal davranışlarını konu edinen ve bunları kendine özgü
yöntemleriyle inceleyen bilim dalıdır.

İnsanlar ve toplumlar neden birbirine benziyor?

İnsanlar ve toplumlar neden birbirlerine benzemiyor?

İnsanlar ve toplumlar neden ya da nasıl değişiyor?
Yaşanan sosyo-kültürel değişme, toplumun kendi iç dinamiğindeki
etkileşimlerin bir sonucu olabileceği gibi, dıştan gelen etkilerin bir ürünü, daha
doğrusu iç ve dış dinamiğin bir bileşkesi olarak ortaya çıkmaktadır. Antropoloji,
kültürel antropoloji ve fiziksel antropoloji olarak iki kısma ayrılmaktadır. Kültürel
antropoloji; arkeoloji, etnoloji, linguistik ve sosyal antropolojiyi içerir; buna karşılık
fiziksel antropoloji ise antropometri alt disiplinini içine alır.
Kültürel antropoloji ve alt alanları
Kültürel antropoloji insanın nesilden nesile aktarılan manevi yönü üzerinde
durur. Bu açıdan bakıldığında kültürel antropoloji daha geniş bir alanı
kapsamaktadır. Geniş bir toplum tarafından paylaşılan davranışlar, düşünme ve
duygu tarzlarını yönlendiren kültürel etkiler, sosyal etkileşme ve bağımlılık, yazılı ve
sözlü anlatım biçimleri gibi konular ve bunların karşılıklı etkilenmeleri, kültürel
antropolojinin ilgilendiği alanlar içerisindedir.
Örnek
İnsan benzersiz bir
fizyolojik ihtiyaç
örüntüsüne ve doyum
düzeyine sahiptir.
Antropolojik araştırmaların temel amacı insan davranışlarını etkileyen sosyal
kurumların, kültürel yapının, inançların ve değer yargılarının ne olduğunun
belirlenmesi ve saptanan olguların insan davranışlarını bir zaman dilimi içinde ne
şekilde etkilediğinin bulunmasıdır. Antropolojinin üzerinde durduğu ve halen
günümüzde geçerliliğini koruyan bazı sorular bulunmaktadır:
•Her kültürün bir selamlaşma biçimi vardır. Örneğin Japonlar
selamlaşmak için “ojigi” (eğilerek yapılan Japon selamı) yaparlar.
Ojigi selam verirken, teşekkür ederken, ayrılırken, özür dilerken,
günaydın veya merhaba derken, teşekkür ederken
Allahaısmarladık derken yapılır.
Kültürel antropoloji, bir toplumda amaçlar ve değerler, var olan sosyal
kurumlar ve tutucu faktörler, düşünme, hissetme ve eylem şekilleri, ahlak, âdet ve
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
16
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
gelenekler, alt kültürler, hayat görünüşü, statü sembolleri, aile hayatı, teknolojinin
kültürel etkisi, çeşitli kültürlerdeki “tabu”lar gibi konuları inceler. Bu yönüyle
kültürel antropoloji ile sosyoloji arasında sıkı ilişki vardır. Kültürel değerler çok
erken yaşlarda aile tarafından bireye aktarılır.
Kültürel antropolojinin alt alanlarını aşağıdaki gibi açıklayabiliriz:
Arkeoloji: Tarih öncesi uygarlıkları, özellikle kazılar yoluyla elde edilen maddî
kalıntılarını yorumlayarak inceleyen bilim dalıdır. İnsanın maddî kültürünü ve bu
kültürün yazılı belgelerden önce incelenmesi prehistorya'nın ya da prehistorik
arkeolojinin konusudur. Bu disiplin maddî kültürün prehistorik devirlerden bu yana
gelişimini kazılardan elde edilen bulgulara dayanarak inceler.
Etnoloji: İnsanı konu edinen özellikle ilkel diye nitelenen insan topluluklarını
ve onların kültürlerini inceleyen bir disiplin. Başka bir tanımla etnoloji, ırkların
kaynağını, yeryüzündeki dağılışlarını ve özelliklerini inceleyen bilim dalıdır. Yunanca
halk anlamına gelen ethos sözcüğünden türetilen etnoloji özellikle ilkel diye
nitelenen halkları ve onların kültürlerini inceler.
Lenguistik: Dillerin yapısal özelliklerini, konuşma biçimlerini inceler. Hem
dillerin belirli gruplarının tarihini hem de bugün konuşulan dilleri inceler. Lisan, elkol işaretleri yanında asıl ifade aracı olduğu ve insanlarda kendi aralarında sosyal
etkileşimde bulundukları için Lengüistik, antropolojinin ve davranış bilimlerinin alt
alanları içinde sayılmalıdır.
Bireysel Etkinlik
Lengüistik ikiye ayrılır: Bunlardan ilki tanımlayıcı lengüistik, diğeri de formel
lengüistiktir. Tanımlayıcı lengüistik doğal lisanların bünyesini (fonetik, morfolojik)
ve kullanılmasını araştırır. Formel Lengüistik ise işaretler bilimi olarak, dilin soyut
özelliklerini yani sembollerin sınıflaması için geçerli olan kuralları araştırır.
• Sizin ve arkadaşlarınızın selamlaşma tarzınızı
geleneksel Türk usulü selamlaşma ile
karşılaştırınız. Kültür değişimi seziyor musunuz?
Formel Lengüistik kendi arasında üç alt alana ayrılır: Bunlardan ilki sentakstır
(sözdizimi). Sentaks, mesajın iletimi açısından işaretlerin ilişkisini konu alır. Diğer
bir formel lenguistik alanı olan semantik (anlambilim) ise objelerle işaretler
arasındaki ilişkiyi inceler. Diğer bir formel lenguistik unsuru pragmatiktir.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
17
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Fiziksel antropoloji ve alt alanları
İnsanoğlunun fiziksel gelişimini ve evrimini inceler. Yani insanın biyolojik
gelişmesinin tarihiyle ilgilidir. İnsanın insan olabilmek için geçirdiği aşamaları ele
alır. Çeşitli insanların fiziksel özelliklerini inceler. İnsan ırklarını, insanın doğuştan
modern hele gelinceye kadar geçirdiği biyofizyolojik değişiklik ve aşamaları ve ırk
karışımlarını ele alır. Irkların karşılaştırılması ve ırk ilişkileri belli başlı konularıdır.
Antropoloji insan biyolojisinin araştırılmasıdır; fakat sadece bunu konu
edinmez. Önceki nesillerden kalan fosilleri, dünyanın başlangıçtaki nüfusu boyunca
çeşitli genlerin dağılımını, gen mirasının mekanizmasını, farklı bölgelerdeki
insanların şekil ve renk farklılığını ya da insanların ve yakın akrabalarının davranış
özelliklerini inceler
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
18
Özet
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
•Davranış bilimleri sosyoloji, psikoloji, sosyal psikoloji ve antropoloji gibi
bilim disiplinleri grubunun genel adıdır. Davranış bilimleri bireyin,
grubun, ilkel veya modern toplumun davranışlarının, sebep ve
sonuçlarını, onları davranışa yönelten temel faktörlerin neler olduğunu
incelemeyi konu edinir. Davranış bilimleri sosyoloji, psikoloji, sosyal
psikoloji ve antropoloji gibi bilim disiplinleriyle doğrudan ilgili olmanın
yanında; tarih, iktisat, hukuk ve biyoloji gibi diğer bilim dallarıyla da
dolaylı olarak ilgilidir. Bu bakımdan davranış bilimlerini oluşturan söz
konusu bilim dalları iç içe geçmiş daireler şeklindedir. Bu dairelerin alt
kümesini oluşturan bilim disiplinleri davranış bilimlerinin ortak
elemanlarıdır.
•Davranış bilimleri davranışların bilimsel olarak incelenmesini amaç
edinen bilimler setidir. Bu tanıma uygun olarak incelemeler; insan
davranışlarının oluşumu, işleyişi ve değişimi üzerinde yoğunlaştırılarak
konunun ilkeleri belirlenmeye çalışılır. Davranış bilimleri, insan
davranışlarının açıklandığı bütün bilim dallarını kapsar. Amacı, insanın
zihin süreçlerini araştırmak ve bu zihinsel işleyiş süreçlerine bağlı
olarak geliştirilen davranışlarını anlamlaştırmaktır. Böylece insan
faktörü üzerinde durularak, her davranışın bir nedeni olduğu
gerçeğinden hareketle, onun toplumsal ve bireysel davranışlarına
anlam verilmeye çalışılmaktadır. Çalışmaların hedefi, insan
davranışlarının özelliklerini nedenleriyle birlikte açıklamak olmaktadır.
•İnsan davranışlarının organizasyonunun son derece karmaşık oluşu
psikologların, sosyologların, siyaset bilimcilerin, ekonomistlerin,
yöneticilerin, endüstri mühendislerinin ve daha pek çok araştırmacı
bilim adamının öteden beri dikkatini çekmiştir. Bu araştırmacıların her
biri davranış konusunu kendi disiplin alanları esasına göre analiz
etmeye çalışmışlardır. Bugünkü davranış bilimlerinin bilimsel yaklaşımı,
insan davranışlarının genellenebilmesi hakkında bazı kuramlar
oluşturma veya bu tür davranışların belirli kalıplar içerisinde
yorumlamadır.
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
19
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
DEĞERLENDİRME SORULARI
Değerlendirme
sorularını sistemde ilgili
ünite başlığı altında yer
alan “bölüm sonu testi”
bölümünde etkileşimli
olarak
cevaplayabilirsiniz.
1. Davranış bilimlerinin özellikleri açısından aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
a) Davranış bilimleri kural koyucudur.
b) Davranış bilimleri açıklayıcıdır.
c) Davranış bilimleri sosyal bilimleri de kapsayan geniş bir alandır.
d) Davranış bilimleri matematiksel yöntemlerle açıklanabilir.
e) Davranış bilimleri istatistiksel yöntemlerle açıklanabilir.
2. Aşağıdakilerden hangisi sosyolojinin konularından biri değildir?
a) Grup değerleri ve normlar
b) Roller ve çatışmalar
c) Grup ihtiyaçları ve gruba uyum süreçleri
d) Bireyin psikolojik ihtiyaçları
e) Toplumlar, kurumlar, örgütler ve gruplar
3. Aşağıdakilerden hangisi kültürel antropolojiyi oluşturan bilim dallarından
(disiplinlerden) biri değildir?
a) Arkeoloji
b) Etnoloji
c) Linguistik
d) Sosyal antropoloji
e) Antropometri
4. Aşağıdakilerden hangisi psikoloji bilimini oluşturan alt disiplinlerden biri
değildir?
a) Deneysel Psikoloji
b) Gelişim Psikolojisi
c) Eğitim Psikolojisi
d) Sosyal Psikoloji
e) Klinik Psikolojisi
5. Aşağıdakilerden hangisi davranış bilimleri ile ilgili sorulardan hareketle
insan davranışlarının incelenmesiyle ilgili değildir?
a) İnsan hangi durumda nasıl davranıyor?
b) Neden o şekilde davranıyor?
c) Davranışının arkasındaki güdü ne?
d) Davranışının amacı ve hedefi ne?
e) İstem dışı oluşan davranışlar nelerdir?
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
20
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
6. Davranış bilimleri içerisinde hangi disiplinler yer alır?
a) Psikoloji, antropoloji, sosyoloji, ekonomi,
b) Psikoloji, işletme, sosyoloji, sosyal psikoloji,
c) Ekonomi, işletme, psikoloji, sosyoloji, antropoloji,
d) Psikoloji, sosyoloji, sosyal psikoloji, antropoloji,
e) Psikoloji, antropoloji, ekonomi, işletme.
7. Aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
a) Psikoloji, birey ile toplum arasındaki ilişkileri inceler.
b) Sosyoloji, sosyal tabakalaşmayla ilgilenir.
c) Kültürel antropoloji, kültürün teknolojik araç kullanımını araştırır.
d) Sosyal psikoloji, toplumdaki dil ve arkeolojiyi konu alır.
e) Sosyoloji, sadece grupları konu edinir.
8. Aşağıdakilerden hangisi davranış bilimlerinde ağırlıklı konumda değildir?
a) Antropoloji
b) Psikoloji
c) Sosyoloji
d) Biyoloji
e) Tarih
9. Aşağıdakilerden hangisi sosyolojinin alt alanlarından biri değildir?
a) Bilgi sosyolojisi
b) Toplum sosyolojisi
c) Sanayi sosyolojisi
d) Kent sosyolojisi
e) Hukuk sosyolojisi
10. Aşağıdakilerden hangisi psikoloji biliminin temel amaçlarından biri
değildir?
a) Betimleme
b) Açıklama
c) Yordama
d) Araştırma
e) Kontrol
Cevap Anahtarı
1.B, 2.D, 3.E, 4.C, 5.E, 6.D, 7.B, 8.E, 9.B, 10.D
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
21
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
YARARLANILAN ve BAŞVURULABİLECEK DİĞER
KAYNAKLAR
Akarsu, B. (1987). Felsefe Terimleri Sözlüğü, Ankara: İnkılâp Kitabevi
Arkonaç, S. (1998). Psikoloji Zihin Süreçleri Bilimi, İstanbul
Atkinson, R. L. Atkinson, R. C., Smith, E. E., Bem, D. J. and Nolen – Hoeksema, S.,
(2002). Psikolojiye Giris, (çev. Yavuz Alogan), Ankara: Arkadas Yayınları
Barlı, Ö. (2007) Davranış bilimleri, İstanbul: Aktiv Yayınevi
Barutçugil, İ. (2002). Organizasyonlarda Duyguların Yönetimi, İstanbul: Kariyer
Yayıncılık
Başaran, İ. E. (2000). Örgütsel Davranış İnsanın Üretim Gücü, 3. Baskı, Ankara:
Baymur, F. B. (2005). Genel Psikoloji, 18. Baskı, İstanbul: İnkılap Yayınları
Boydak, H.A. (2004). Beyin Yarımkürelerinin Gizemi, İstanbul: Beyaz Yayınları
Cameron, K. and Whetten, D. A.(1983). Organizational Effectiveness, New York:
Academic Press
Cüceloğlu, D. (1992). İnsan ve Davranışı, 3. Basım, İstanbul: Remzi Kitabevi
Damasio, A.R. (1999). The Feeling of What Happens: Body and Emotion in the
Making of Consciousness. New York: Harcourt Brace & Co
Erdoğan, İ. (1983). İşletmelerde Davranış, İstanbul: İstanbul Üniversitesi
Eren, E. (2009). Yönetim ve Organizasyon, 9. Basım İstanbul: Beta Basın Yayın
Dağıtım
Eroğlu, F. (2000). Davranış Bilimleri, 5.basım, İstanbul: Beta Yayınevi
Genç, N. (2011). Yönetim ve Organizasyon, Ankara: Seçkin Yayınları
Goleman, D. (2005). Duygusal Zekâ, (çev. Banu Seçkin Yüksel), İstanbul: Varlık
Yayınları
Goleman, D.(2000). İşbaşında Duygusal Zeka, (Çev.: Handan Balkara), İstanbul:
Varlık Yayınları
Gordon, J. (1997). Organizational Behavioral, Boston: Allyn and Bacon Inc.
Kızılçelik, S. ve Erjem, Y. (1992). Açıklamalı Sosyoloji Terimler Sözlüğü, Konya:
Göksu Matbaası
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
22
Davranış Bilimleri ve Diğer Sosyal Bilimlerle İlişkisi
Koçel, T. (2010). İşletme Yöneticiliği; Yönetim ve Organizasyonlarda Davranış
Klasik-Modern-Çağdaş Yaklaşımlar, Yenilenmiş 12.bsk, İstanbul: Beta Basım
Yayım Dağıtım
Luthans, F. (1995). Organizational Behavior, 7nd Ed, McGraw Hill
Morris, C. G. (2002) Psikolojiyi Anlamak, (Çev.: N. Ekrem Düzen), Ankara: Türk
Psikologlar Derneği Yayınları
Mullins, L. J.(1999). Management And Organisational Behaviour, Fifth Edition,
London: Financial Times, Pitman Publishing.
Nelson, D. L., Quick James C. and Livingston L. P. (1997). Organizational Behavior
Foundations Realities and Challenges, West Publishing Company,
Özkalp, E.ve Kıral, Ç.(1997). Örgütsel Davranış, Eskişehir: Etam A.Ş. Matbaası
Rachman, D. J. ve diğerleri (1996). Business Today, International Edition, New York:
McGrav-Hill Inc.
Restak, R. (2004). Mozart’ın Beyni ve Savaş Pilotu, (Çev.: Solina Silahlı), İstanbul:
Alfa Yayınları
Sabuncuoğlu, Z.(1982). Endüstriyel Davranışlar, Bursa:İ.T.İ.A. İşletme Fakültesi
Yayını
Schermerhorn, J. R., Hunt J. G. and Richard, O.n N.(1997). Organizational
Behavior, New York: John Wiley And Sons, Inc.
Silah, M.(2005). Sosyal Psikoloji, Ankara: Seçkin Yayıncılık
Teber, S.(2000). Davranışlarımızın Kökeni, İstanbul: Say Yayınları
Yaylacı, G. Ö. (2008). Kariyer Yaşamında Duygusal Zeka ve İletişim yeteneği,
İstanbul: Hayat Yayınları
Yeşilyaprak, B. (2003). Genel psikoloji, Ankara: Pegem Akademi Yayınları
Yüksel, Ö.(2006). Davranış Bilimleri, Ankara: Gazi Kitabevi
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi
23
Download