iran anayasa devrimi

advertisement
KAPAK DOSYASI
1905-1911
İRAN ANAYASA DEVRİMİ:
İNKILAP, İSYAN VE İHTİLAL
10
Eylül-Ekim 2016 Cilt: 8 Sayı: 76
1905 öncesi dönem, İran için istikrarsızlık-taviz-istikrarsızlık fasit dairesinin giderek daha tahripkâr olmaya başladığı bir
devirdir. Harici güçlere verilen tavizlerin en
önemlisi, 1890 Mart’ında İran’daki tüm tütünün üretim, satış ve ihraç hakkını bir İngiliz vatandaşına veren tekel anlaşmasıdır.
Eyüp ERSOY
M
eşrutiyet veya İnkilab-ı Meşruta olarak da
anılan 1905-1911 dönemi, modern İran
siyasi tarihinin gidişatını şekillendiren çok
sayıdaki ıslahatın ilk defa tecrübe edildiği bir dönemdir. Siyasi ve iktisadi harici müdahale ve işgal
karşısında, Kaçar hanedanlığının ve idaresi altındaki İranlıların muhtelif yollarla mücadelesinin tayin
ettiği bir dâhili karışıklık dönemi olarak 1905-1911
İran Anayasa Devrimi, inkılap ile başlamış, ihtilal ile
zayıflamış, isyan ile devam etmiş, bir başka ihtilal ile
mevcudiyetini sürdürmüş ve bir işgal ile nihayete ermiştir. Bu silsilenin gidişatını tespit eden esas etken,
başta dönemin Şahları ve hükümetleri olmak üzere
çeşitli kanaatlerden İranlıların fiili olarak istiklalini
kaybeder hale gelen İran’ı siyasi iktidarsızlık, iktisadi
zayıflık ve içtimai istikrarsızlıktan kurtarma yönünde
ortaya koydukları, koymadıkları veya koyamadıkları
iradedir.
İnkılap ve İhtilal
1905 öncesi dönem, İran için istikrarsızlık-taviz-istikrarsızlık fasit dairesinin giderek daha tahripkâr
olmaya başladığı bir devirdir. Harici güçlere verilen
Eylül-Ekim 2016 Cilt: 8 Sayı: 76
11
KAPAK DOSYASI
tavizlerin en önemlisi, 1890 Mart’ında İran’daki tüm
tütünün üretim, satış ve ihraç hakkını bir İngiliz vatandaşına veren tekel anlaşmasıdır. Bu anlaşmaya karşı, 1891 baharında Şiraz’da başlayan gösteriler önce
Tebriz’e ve daha sonra diğer İran şehirlerine sıçramış, Nasıreddin Şah’ın eşlerinin de katıldığı ulusal
bir boykot hareketine dönüşmüştür. Bir yıl sonra,
taviz anlaşması ilga edilse bile, İran’a 500 bin sterlin
tutarındaki ilk dış borcunu miras bırakmıştır. Ulusal
ölçekte ilk başarılı kitlesel protesto olarak Tütün Hareketi ile İngiltere’nin İran’daki nüfuzu azalmış ancak
Rusya’nın nüfuzu artmıştır.
1896 Mayıs’ında babası Nasıreddin Şah’ın bir suikast ile öldürülmesi üzerine Muzaffereddin Şah tahta geçti. İran’daki mevcut mali ve iktisadi sıkıntılara
Muzaffereddin Şah’ın aşırı ve savurgan harcamalarının
da eklenmesi, İran’ı daha fazla tavizlere sevk etti. Bir
örnek olarak, Şah’ın 1900 yılındaki Avrupa gezisi,
İran gümrük vergilerinin teminat olarak gösterilmesiyle Rusya’dan elde edilen 22 milyon rublelik borç
ile gerçekleştirildi. 1902 yılında, Rusya ile yapılan
ilave anlaşmayla, gümrük tarifelerinde Rusya menşeli mallarda indirime gidildi. Art arda verilen tavizler
ile gelen fiili yabancı hâkimiyeti, Şah idaresine karşı
muhalif hiziplerin faaliyetlerini artırmalarına ve aralarında işbirliği yapmalarına sebep oldu. Meşrutiyete
taraftar olan bu hiziplerin başında, tüccarlar, ulema
ve ıslahatçı münevverler gelmekteydi. Muhalefet hareketlerinin etkili faaliyetlerine bir misal olarak, muhalif neşriyatlar İran’da yaygınlaşmış, İran’da yasaklı
olmasına rağmen Malkum Han tarafından Londra’da
basılan ‘Kanun’ gazetesini Şah ve yakın çevresi bile
takip eder olmuştu.
Muhalefet hareketinin gayesi, yabancı hâkimiyeti,
adaletsizlik ve etkisiz yönetime bir çare olarak iktisadi ve siyasi ıslahatlardı. Yabancılara verilen tavizlerle
birlikte İran’ın dış borçları ödenemeyecek duruma
gelmişti ve idare, İngiltere ve Rusya’nın tazyiklerine
karşı zafiyet içerisindeydi. Gittikçe kuvvetlenen muhalefet hareketi, 1903 yılında Sadrazam Emin el-Sultan’ın azledilmesini sağlayabilmiştir. Meşrutiyet taraftarı muhalefeti cesaretlendiren bir başka gelişme
1905 Rus-Japon Savaşı olmuştur. Doğulu bir meşruti
monarşi olarak Japonya’nın Batılı bir mutlak monarşi olan Rusya’ya galip gelmesi, muhalefet nazarında
12
1905 Anayasa Devrimi’ni başlatan
süreç, Aralık ayında Tahran valisinin
şeker tüccarlarını falakaya yatırması
ile başladı.
Kanun-u Esasi’de, Nikki Keddie’nin ifadesiyle, bir
‘sırr-ı kudret’ olduğu fikrini tahkim etmiştir.
1905 Anayasa Devrimi’ni başlatan süreç, Aralık
ayında Tahran valisinin şeker tüccarlarını falakaya yatırması ile başladı. Islahatçı ulemadan Muhammed
Tabatabai riyasetindeki muhalefet, Şah’tan bir ‘adalet
hane’ talep etmiştir. 1906 Ocak’ında Muzaffereddin
Şah bu minvalde bir taahhüt vermesine rağmen, protestolar sonra ermemiş ve nihayet Ağustos ayında Şah,
sadrazamı azletmeyi ve bir meclisin tesis edilmesini
kabul etmiştir. Yapılan seçim ile 60 azası Tahran’dan
olmak üzere 156 azalı İran’ın ilk meclisi teşekkül etmiş
ve 7 Ekim’de Şah’ın açılış konuşması ile faaliyetlerine başlamıştır. Meclis’in ilk vazifesi Kanun-u Esasi
adı verilen bir anayasa hazırlamak olmuştur. Belçika
anayasası örnek alınarak hazırlanan anayasayı Muzaffereddin Şah, Aralık 1906’da imzalamış ve kısa süre
sonra da vefat etmiştir. Kanun-u Esasi’ye göre, kanunlarda Meclis’in tasdiki gerekecek, nazırlar Meclis’e
karşı mesul olacak, herkes kanun önünde eşit olacak
ve ferdi hak ve hürriyetler teminat altına alınacaktı.
Muzaffereddin Şah’ın yerine 1907 Ocak’ında tahta
geçen Muhammed Ali Şah, meşrutiyete karşı bir idareci olarak, taç giyme merasimine meclis vekillerini
davet etmemiştir. Meclis’in mevcudiyetine ve faaliyetlerine karşı anayasayı şeriata münafi ilan ettirmiş ve
Meclis’teki hizipleri birbirlerine karşı tahrik etmiştir.
Meclis’teki en etkili iki hizip, Muhammed Tabatabai
öncülüğündeki muhafazakârlar ile Hasan Takizade
öncülüğündeki daha ıslahatçı eğilimlere sahip hizipti.
Öte yandan, 31 Ağustos günü imzalanan Anglo-Rus
Anlaşması ile İran, güneyde İngiltere, kuzeyde Rusya ve ortada tarafsız olmak üzere üç bölgeye taksim
edilmiş, ancak bu anlaşma iki ülkenin büyükelçileri
tarafından ancak 7 Eylül’de İran hükümetine bildirilmiştir. Siyasi istikrarsızlığı bahane gösteren Muhammed Ali Şah, 17 Aralık’ta hükümet azalarını acil
toplantıya davet etmiş, ancak hepsini tutuklatmıştır. Şah’ın Meclis’e yönelik husumeti, nihayet 1908
Eylül-Ekim 2016 Cilt: 8 Sayı: 76
Haziran’ında Şah’a bağlı birliklerin Tahran’daki Vladimir Liahov komutasındaki İran Kazak Tugayı’nın
yardımıyla Meclis’i kuşatması, bombalaması ve ilga
etmesi neticesini vermiştir. Cemaleddin İsfahani gibi
çok sayıda muhalefet önderleri yakalanıp idam edilmiştir. Bu, inkılaba karşı Şah’ın ihtilaliydi.
1905-1911 İran Anayasa Devrimi,
20. yüzyılın başında İran’da siyasi,
iktisadi, mali ve içtimai ıslahatlara
dair müzakerelerin, münakaşaların
ve mücadelelerin devridir.
İsyan ve İhtilal
Muhammed Ali Şah’ın ülke çapında, merkezi idareye
tabi olma davetine Tebriz şehrindeki isyancılar müspet
cevap vermediler ve Şah’a bağlı birliklerin muhasarasına karşı Tebriz’de ciddi bir mukavemet sergilediler.
Ne var ki, Rus birliklerinin Tebriz’deki Avrupalıları
müdafaa bahanesiyle şehre girmesi üzerine, isyancılar
Gilan’a geçerek güneye Tahran üzerine yürümeye başladılar. Bu süreçte, Bahtiyari aşireti de İsfahan’ı teslim
alıp kuzeye Tahran üzerine yürümeye başlamıştı. Ülkenin başta Reşt, Kazvin, Şiraz, Hamedan, Meşhed
ve Buşehr şehirleri olmak üzere her yerde isyanlar baş
gösterdi. 1909 Temmuz’unda kuzeyden ve güneyden
gelen meşrutiyet taraftarı isyancılar, Tahran’ı ele geçirdiler. 17 Temmuz’da Muhammed Ali Şah, Rusya Büyükelçiliği’ne sığınmış ve aynı gün Meclis toplanarak
Şah’ı tahttan azlederek yerine Ahmet Şah’ı getirmiştir.
10 Eylül’de ise Muhammed Ali Şah, Odesa’ya sürgüne
gitmiştir. Bu Şah’ın ihtilaline karşı halkın ihtilaliydi.
15 Kasım’da faaliyetlerine tekrar başlayan Meclis,
24 Aralık 1911’e kadar hayatını sürdürmüş, bu dönemde başta eğitim, vergi ve seçim konularında olmak
üzere çok sayıda kanunlar çıkarmıştır. Öte yandan, ıslahatlar İran’ın mali ve iktisadi sıkıntılarını gidermede
yeterli olamamıştır. Meclis, 1911 Mayıs’ında bir Amerikan vatandaşı olan Morgan Shuster’i ülkenin maliye
işlerine nezaret etmek üzere görevlendirmiştir. Ancak
alınan bu tedbir, İkinci Meclis’in sonunu getirecektir.
Kasım ayında Rusya, Shuster’in görevinden alınması
ve Rusya ve İngiltere’nin rızası olmadan İran’ın yabancılar ile ilişkiye girmemesi yönünde bir ültimatom
vermiştir. Meclis’in ültimatomu reddetmesi üzerine
Rus birlikleri Tahran’a yürümüş ve bunun üzerine
Sadrazam Nasır el-Mülk riyasetindeki hükümet Meclis’i feshetmiş ve Rusya'nın taleplerini kabul etmiştir.
İkinci Meclis’in feshi, İran Anayasa Devrimi’nin de
sonu olmuştur.
1914 yılına kadar Meclis tekrar toplanamamıştır.
Kuzey İran fiili olarak Rusya’nın işgali altında kalmış,
içeride Şah idaresi İngiltere ve Rusya’nın diplomatik
sevki altında mevcudiyetini sürdürebilmiştir. 1914’te
başlayan 1. Dünya Savaşı’nda İran toprakları tekrar
işgal edilmiş, iç isyanlar, siyasi ve mali istikrarsızlıklar
İran için oldukça tahripkâr olmuştur. 1914 yılındaki
bir başka hayati gelişme, 1909 yılında William Knox
D’Arcy idaresinde tesis edilen Anglo-Pers Petrol Şirketi’nin çoğunluk hisselerinin İngiltere hükümeti tarafından satın alınması olmuştur.
1905-1911 İran Anayasa Devrimi, 20. yüzyılın başında İran’da siyasi, iktisadi, mali ve içtimai ıslahatlara
dair müzakerelerin, münakaşaların ve mücadelelerin
devridir. İran siyasi tarihinde ilk defa halkın temsilcilerinden teşekkül eden bir Meclis toplanmış, yasama,
yürütme ve yargıda Şah’ın yetkilerini tahdit etmiştir.
Meşruti bir idareye dair yeni fikirler, yeni cemiyetler,
yeni hareketler ve yeni şahsiyetler ortaya çıkmış, hem
Şah idaresi ile aralarındaki münasebetler hem de kendi
aralarındaki münasebetler sonraki dönemde İran’daki
fiili ve fikri gelişmeleri tayin etmiştir. İran’ı siyasi iktidarsızlık, iktisadi zayıflık ve içtimai istikrarsızlıktan
kurtarma yönünde ortaya konulan çabalar arzulanan
sonuçları vermekten ziyade, bir fasit daireyi idame
ettirmeye sebep olmuştur.
Şah idaresine karşı mücadele veren ıslahatçı hareketin nihai hedefi ise, İran üzerindeki yabancı hâkimiyetinin sona erdirilmesiydi. Islahat, istiklal içindi.
Ne var ki, özellikle 1917 Rus Devrimi sonrasında,
İngiltere İran’ın dâhili ve harici siyasetini şekillendiren
tek kuvvet olarak kalmış, D’Arcy tavizleri üzerinden
İngilizlere İran petrol sektöründe tartışmasız bir hâkimiyet ve petrol ihracatındaki kârlar üzerinde orantısız
bir menfaat sağlayan anlaşma, İran’ın tam istiklali
önündeki en ciddi mani olarak telakki edilmiştir. Bu
telakki etrafında cereyan eden gelişmeler, 1953 Musaddık Darbesi’ne uzanan süreci tayin etmiştir.
Eylül-Ekim 2016 Cilt: 8 Sayı: 76
Dr., Yıldırım Beyazıt Üniversitesi
13
Download