İstanbul`un Fethi

advertisement
29 Mayıs1453
556.Yıl
29.05.2009/Doğankent
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
‫اس‬
ْ َ‫ِإذَا َجاء ن‬
ِ ‫ص ُر ه‬
َ ‫اَّلل َوا ْلفَتْ ُح َو َرأ َ ْيتَ النه‬
ً ‫اَّلل أ َ ْف َواجا‬
َ ُ‫يَ ْد ُخل‬
ِ ‫ين ه‬
ِ ‫ون ِفي ِد‬
Arapça kökenli bir kelime olan “Fetih”,
kapatmanın zıddı olup “açmak” demektir.
Terim olarak anlamı ise, bir düşman
beldesini, bir şehri harp veya sulh yoluyla
ele geçirmek ve kapılarını müslümanlara
açmak anlamına gelmektedir.
İslam’da özellikle iki yer için kullanılmış
olması anlamlıdır.
“Fetihin”,
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Birincisi: MEKKE’nin Fethi.
• İslamın kalbi ve Merkezi Mekke…Fetih Sueresinin ilk
ayetinde ‫م ِبينًا‬
ُّ ‫“ ِإنها فَت َ ْحنَا لَ َك فَتْ ًحا‬Muhakkak ki biz sana
apaçik bir fetih verdik” buyrulmaktadir. Bu nedenle bu
sûreye Fetih Süresi adi verilmiştir.
• Kuran’da Mekke’nin fethiyle ilgili geleceğe ait bir haberi
vermesine karşın geçmiş/mâzî zaman kullanılmıştır. Arapça
gramer kaidesine göre istikbale ait bir bilgi ve haber için
geçmiş zaman kipi kullanılmasi, o olayın kesinlikle vuku
bulacağına isaret etmek içindir ki, Kur’an-i Kerim’in pek
çok yerinde geleceğe ait olaylar için bu tür ifadelerin
kullanıldığı bilinmektedir.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Mekke henüz fethedilmeden önce Kuran-ı
Kerim’de “Biz sana apaçık fetih verdik”
demek suretiyle Mekke’nin fethinin kesin
olduğu bildirmiştir. Bu ayet ve bu sûre
hicretin 6. yılında Hudeybiye seferinden
sonra zilkade ayında nâzil olmuş ve aradan
2 yıl geçtikten sonra hakikaten Mekke kan
dökülmeden fetholunmuştur.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Hicretin 6. yılında Hudeybiye’de Allah Resulü
(s.a.v.) Süheyl bin Amr ile oturdu bir antlaşma
yaptı.
• Dört maddelik bir antlaşma bu. Dört maddenin
dördü de Müslümanların aleyhine.Özellikle 3.
Madde.
• MADDE-3: “Medine'deki Müslümanlardan Mekke'ye
iltica edenler Müslümanlara iâde edilmeyecek,
fakat Mekke'den Medine'ye velev Müslüman dahi
olsalar iltica edenler, istendiği takdirde geri
verileceklerdir.”
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• İlk bakışta öyle görünüyordu. Bu antlaşma zahirde
sanki aleyhte gibi görünüyordu. Hakikati Allah ve
Resulü biliyordu. Dolayısıyla Efendimiz bu
anlaşmanın arkasından inen sureyi yüzünden ay
doğar gibi karşıladı. Kur’an’da Fetih ismiyle bir tek
sure vardır, o da işte bu ayetlerdir.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•
Ebu Cendel Hadisesi….Süheyl ibn amr’ın oğlu..Müslüman olmuş ve Kureyş onu
zincire vurmuş..O sırada kendini Rasulullah’ın yanına atmayı başarır ama ortada
anlaşma vardır…..Çaresiz iade edilir..
• Hz. Ömer’in tutumu:
• Kendi âleminde, böylesine ağır şartlara evet dememin bir türlü
izahını bulamayan Hz. Ömer, huzura varmadan edemedi.
Peygamberimize, "Sen Allah'ın hak peygamberi değil misin?"
diye sordu.
Resûl-i Ekrem, "Evet, ben Allah'ın peygamberiyim" buyurdu.
Sonra da aralarında şöyle bir konuşma oldu:
"Biz Müslümanlar hak, düşmanlarımız olan müşrikler ise bâtıl
üzere bulunmuyorlar mı?"
"Evet, öyledir."
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•
"Bu
halde dinimizi küçük düşürmeye niçin meydan veriyoruz?"
"Ey Hattab'ın oğlu, ben Allah'ın kulu ve Resûlüyüm. Allah'ın
emirlerine aykırı harekette bulunamam. Bu muâhede
maddelerini kabul etmekle de Allah'a isyan etmiş değilim. O,
beni hiçbir zaman zarara uğratmayacaktır."
"Sen bize Allah'ın nusret buyuracağını, gidip Kâbe'yi hep
beraber tavaf edeceğimizi va'd etmiş değil miydin?"
"Evet, vaad etmiştim. Ancak, bu yıl gidip tavaf edeceğimizi
söylemiş miydim?"
"Hayır."
"O halde tekrar ediyorum: Sen muhakkak Mekke'ye gidecek ve
Kâbe'yi tavaf edeceksin."
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Hudeybiye’nin arkasından 19 yılda
İslam’a giren insan sayısı kadar insan o
antlaşmanın ardından 6 ayda geldi.
• İşte fetih budur.. Fetih kalplerin açılışı,
fetih yürek fethidir, gönül fethidir.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Efendimiz, Mekke’ye girerken mübarek sakalları
devesinin sorgucuna değecek kadar tevazusundan
eğilmiş. Mekke’ye girerken Efendimiz’in dudakları
kıpır kıpır şu ayetleri okuyor:
َ ُ‫اس يَ ْد ُخل‬
‫ين‬
ْ َ‫ِإذَا َجاء ن‬
ِ ‫ص ُر ه‬
َ ‫اَّلل َوا ْلفَتْ ُح َو َرأ َ ْيتَ النه‬
ِ ‫ون فِي ِد‬
َ ‫ست َ ْغ ِف ْر ُه ِإنههُ َك‬
‫ان ت َ هوابًا‬
ِ‫ه‬
ْ ‫س ِبحْ ِب َح ْم ِد َر ِب َك َوا‬
َ َ‫اَّلل أ َ ْف َوا ًجا ف‬
• “Allahın nusreti ve fethi geldiğinde insanların
Allah’ın dinine fevç fevç, kitle halinde girdiğini
gördüğünde Rabbi’nin adını hamd ile an.”
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Yani “Bu benim değildir ya Rabbi, bu
senindir de, ondan af dile” buyuruyor ayette
Rabbimiz. Niye ondan mağfiret dileyecek?
Fethetmek suç mu?
• Hayır, Efendimiz orada
• “Ya Rabbi, zaferin bile şerrinden sana
sığınırım, zaferin bile ayartmasından sana
sığınırım” diyor.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Efendimiz, ufak tefek mevzi ve lokal
çarpışmalar dışında ciddi çarpışmalar olmadan
Mekke’ye girdi. Kâbe’nin avlusunda Efendimiz’e
kan kusturan, Müslümanları yerlerinden
yurtlarından eden, İslam’a can düşmanı olmuş,
Kur’an’la savaşmak için ömürlerini harcamış
insanlar, Kâbe’nin avlusunda toplandılar.
Efendimiz geldi, Kâbe’nin önüne yüksekçe bir
taşın üstüne çıktı, titreyen Mekkelilere dönerek
…..
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• “Ey Mekkeliler şimdi size ne yapacağımı
zannediyorsunuz” dedi.
• Onlar “Sen kerim, affedici bir kardeşsin affedici
bir kardeşin oğlusun, affedici bir evlatsın”
dediler.
• Efendimiz orada “Ben size bugün Yusuf’un
kardeşlerine dediğini diyorum: Bugün size kınama
yoktur. Hadi gidin sizi salıverdim”
deyince adamlar kulaklarına inanamadılar.
• Orada bir şefkat devrimi yapıldı, bir merhamet
hareketi. Fetih aslında buydu, gönüllerin İslam’a
açılmasıydı.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Efendimiz, Mekke’deki en azılı düşmanlarından
bir tanesi olan Ümeyye bin Halef’in oğlu Saffan
bin Ümeyye’yi çağırarak 300 tane asker
donatacak para vermesini istedi. Safvan bu
parayı ne olarak istediğini sorunca Efendimiz
borç olarak istediğini söyledi. Safvan da
Müslüman olup olmamak için üç ay mühlet
istedi. Efendimiz de ona bu mühleti verdi.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Safvan, Huneyn Savaşı’na katılmıştı ama aklı
fikri ganimetlerdeydi. Savaşın sonunda
Safvan, dağlar gibi yığılmış ganimet
mallarının önünde durmuş hayran hayran
bakıyordu. Efendimiz onun bu halini
görünce “Çok mu hoşuna gitti?” diye sordu.
Safvan “İnsanın içi mi dayanır buna?”
deyince Efendimiz
• “O gördüklerinin hepsi senin olsun” dedi.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Safvan, afalladı, önce inanmak istemedi,
şaşırdı, kekeledi, duraksadı, rengi attı.
Kendine geldiğinde
• “Bu cömertliği ancak bir peygamber yapabilir”
diyerek
• Yüreği de İslam’ın oldu,
• Malı da İslam’ın oldu
• her şeyi İslam’ın oldu…
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
İslam tarihindeki fetihlerin, toplumu
huzur ve
sükunete kavuşturmaktan öte
hiçbir gayesi yoktur…
Böylece Müslümanlar, belli bir amaç
uğruna giriştikleri fetihlerle yeryüzüne h
uzur, barış , adalet ve yüksek insani
değerler getirmişlerdir.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
İslam’da fetihlerin gayesi, hiçbir zaman
imha değil, bilakis ihya olmuştur.
Müslümanlar fethetmiş olduğu
ülke ve şehirleri, huzur ve sükûnete
kavuşturmuşlardır.
İnsana insanca yaşama hakkı sağlamış
lardır. ‘’Dinde zorlama yoktur ‘’
Ayeti ışığında hiç bir insan zorla dinin
den dönderilmemiştir.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
İkincisi,
İstanbul’n Fethi
İçin…“fetih”
kavramı
Efendimiz’in
kendi sözünde
çeşitli yerlerin
fethi için ve
özellikle de
Kostantiniyye
yani İstanbul
için
kullanılmıştır
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
‫‪T.C.‬‬
‫‪DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ‬‬
‫لتفتحن القسطنطينية فلنعم األمير أميرها ولنعم الجيش ذلك الجيش‬
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Hz. Peygamber İstanbul’un Fethi için fiilin
hem başında hem de sonunda Arapça’da
sözü pekiştirdiği bilinen tekit harflerini
kullanmıştır.
‫لتفتحن القسطنطينية‬
(1453- 632= 821 )
Efendimiz bu büyük müjdeyi 800 sene evvel
vermişti.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.), nübüvvet nuru ile
yüzyıllar sonra meydana gelecek tarihi olaylara
ışık tutmuş (1453- 632= 821 )ve İstanbul’un
fethedileceğini haber vererek şöyle buyurmuştur:
‫لتفتحن القسطنطينية فلنعم األمير أميرها ولنعم الجيش ذلك الجيش‬
“İstanbul (Kostantiniyye) elbettte
fetholunacaktır. O’nu fetheden komutan ne
güzel komutan ve onun askeri de ne güzel
askerdir.”
Müsned- Ahmed b.Hanbel
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Fetih Müjdesinden sonra İstanbul’a yapılan
seferler..
• Müslümanların İstanbul’u fetih arzuları çok erken
tarihlerde başladı.
• Fetih hareketi Hicri 52, miladi 672 yılında Hz.
Muhammed’in mihmandarı olan Ebu Eyyub el- Ensari ile
ile başladı, ancak onuncusunda yani Fatih Sultan
Mehmed’in Bizans’a giriştiği son hamle ile neticelendi.
• Bir kısım kaynaklar Emevilerle Abbasiler’in H.34/655H.169/785 tarihleri arasında İstanbul’a beş sefer
düzenledikleri, Osmanlıların ise, İstanbul’u yedi kere
muhasara ettikleri ve yedincisinde fethettikleri kayıtlıdır
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Sevgili Peygamberimizin inanan kalpleri fetih aşkıyla
yakan bu ilahi çağrısına nail olmak isteyen pek çok
komutan, İstanbul’u fethetmek için seferler tertip
etmiştir.
Peygamberimizin izinde yetiştirilmiş 21 yaşındaki
2. Mehmed, Peygamberimizin “O ne güzel
komutandır” müjdesine nail olarak,
1-Kendini “Fatih”,
2-Kostantiniyye’yi de bundan 556 yıl önce 29 Mayıs
1453 tarihinde “İstanbul” yapmıştır.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Molla Gürânî, Molla Hüsrev ve Akşemseddin gibi
ulemadan feyz alan ve böylece kalbi imanla ve
azimle dolan, tarihin pek az gördüğü bu genç
hükümdar;
1-Çağ açıp kapayacak
olan dev toplar
döktürmüş,
2-Bizans’a boğazdan
gelecek yardımı önlemek
için Rumeli Hisarı’nı
yaptırmış,
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
3-Gemileri Dolmabahçe sırtlarından kızaklarla
yürüterek Haliç’e indirmiş,
4-Surların altına tüneller açtırmış ve yine surların
dibine tekerlekli kuleler yaptırmıştı.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Artık zaman 6 Nisan
1453 Cuma gününü
gösteriyordu. Cuma
namazı kılındı ve
İstanbul, karadan ve
denizden kuşatıldı. 53
günlük bir kuşatmadan
sonra 29 Mayıs 1453 Salı
sabahı tan yeri ağarırken
Ezan-ı Muhammedi
okundu.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Sabah namazı kılındı.
Namazdan sonra okunan Fetih
suresi huşu içinde dinlendi.
Fatih Sultan Mehmed: “Ya
Rabbi! Sana lâyık olmaya
çalışıyorum” diye niyazda
bulunuyor, ordunun ön
saflarında yer alarak askerin
maneviyatını kuvvetlendiriyor,
nur yüzlü büyük alim
Akşemseddin Hazretleri de,
başı açık bir şekilde secdeye
varmış dua ediyordu.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Henüz güneş doğmamıştı ki,
Allah Allah sedaları, tevhid,
tekbir sesleriyle hücum
başladı. Bizans
sallanıyordu. Surlar
çatırdıyordu.
Fatih’in yaptırdığı Şahi adı verilen topların açtığı
gedikten Türk erlerinden, gönlü Allah için çarpan
Ulubatlı Hasan, sancağı surların üstüne dikti,
arkasından gelen 30 neferle birlikte tekbir sesleri
getirerek şehit oldular.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•29 Mayıs 1453 Salı günü sabaha karşı
son saldırı yapılıyordu. Yeniçeriler
arasında iriyarı Ulubatlı Hasan adlı bir
asker surlara tırmanmaya başladı. Bir
elinde palası, öteki eli ile kalkanını
başının üstünde tutarak surların
üstüne çıktı.
•Onunla birlikte otuz kadar yeniçeri de surlara tırmandı.
Ulubatlı Hasan yaralanmasına rağmen, arkadaşlarının
surlara çıkmasına yardım etti. Ayağı taşa takılarak
surlardan aşağı düştü. Yukarıdan atılan oklarla şehid edildi.
Ancak yeniçeriler, açılan gediklerden içeri girerek şehri ele
geçirdiler. Fakat sancağı yere düşürmediler ..
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•Artık İstanbul alınmış,
güneş bir başka
doğmuştu. Açılan
gediklerden, mehter
sesinin verdiği huzur ve
heyecanla ordu, surların
içine dalıyor, kale
burçlarında artık Türk
sancakları dalgalanıyordu.
•Yanık sesli hafızlar ezan sesleriyle gökyüzünü çınlatıyordu.
Bu güzel manzarayı gören Fatih, atından yere atlayıp şükür
secdesine vardı.
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•29 Mayıs 1453 tarihinde
İstanbul’un fethedilmesiyle, orta
çağ kapanmış ve yeni bir çağ
açılmıştır.
•Türk tarihinin en müstesna
olayı olarak kabul edilerek de,
Feth-i Mübin denilmiştir.
•Kostantiniyye İstanbul oldu
•2.Mehmet Fatih sultan Mehmed
oldu
•İstanbul’un fethi, siyasi yönden ve neticeleri bakımından
dünya tarihine kesin ve silinmez damgasını vurmuş bir
zaferdir.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Osmanlı Türklerinde bir gelenek olarak devam
eden, asırlardır tatbik edilen bir kural vardır.
Bu kural bir memleket veya kale
fethedildiği vakit ordu içeriye girip
burçlara bayrak çekerken surların
üstünde ezan sesleri yükselir ve şehrin
en büyük kilisesi derhal camiye tahvil
edildikten sonra ilk Cuma namazı bu ilk
camiide kılınırdı.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Bu tarihi ve milli an’ane gereği
Fatih vakit geçirmeden
Ayasofya’yı camiiye tahvil
etmek gayesiyle Ayasofya’ya
yöneldi. Fatih buraya gelince
atından inerek yaya olarak
içeriye girdi. Burada belirtmek
gerekir ki Fatih at üzerinde
değil yaya olarak mâbede
girdi.
Ayasofya İstanbul’un fethinde usulden olduğu üzere şehrin
büyük kilisesi olarak camiye çevrildi.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Fatih Ayasofya’nın tahribini önlemiş, burada
müezzinlerinden birine ezan okumasını emretmiş,
müezzin ezan okuduktan sonra maiyeti ile beraber
ilk namazı kıldıktan sonra camiyi kendi hayratının
ilk eseri olarak vakfetmiştir
Fethin üçüncü günü 1 Haziran Cuma günü Fatih,
Ayasofya’ya gelip ilk Cuma namazını askerleriyle
beraber kılmıştır. İmamete İstanbul’un fethinin
manevi mimarı Akşemseddin geçmiş, ilk olarak
Fatih namına hutbeyi de bu nurani zat okumuştur.
Hutbenin Fatih tarafından irad edildiği de
yazılmaktadır.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Okunan bu hutbe Osmanlılar içinde okunan
hutbelerin belki de en mukaddesi, en sevinçlisi, en
büyük şan ve şerefe sahip olanı idi. Çünkü o güne
kadar sekiz buçuk asırdan beri bütün
müslümanların ulaşmayı şiddetle arzu ettikleri bir
fethi Cenab-ı Hak tarafından Osmanlı
padişahlarına ve onun tebasına verildiğini ilan
etmekte idi. Fethin komutanı ve gazileri, sahabe-i
kiramın bile şiddetle arzu ettikleri büyük bir
saadete ve Hz. Peygamberin “ne güzel komutan ve
ne güzel asker” övgüsüne mazhar olmuşlar idi
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Ayasofya ki, Fatih üzerinde titremiş ve bu
mabed için şöyle vasiyet etmiştir:
“Nefis kilise Ayasofya,
kıyamete kadar cami olarak
vakfedilmiştir. Bunu, Allah’a,
ahirete, O’nun heybetine
inanan hiçbir mahluk, sultan
olsun, hakim olsun, bir
mütegallibe olsun,
değiştiremez.
Vakıf şarlarını kim değiştirirse, Allah’ın, meleklerin, bütün
insanların lâneti onların üzerine olsun. Yüzlerine bakan ve
onlara şefaat eden hiçbir kimse bulunmasın.”
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Ayasofya milletin nazarında
her hangi bir cami değildir.
Peygamber müjdesine
mazhar olan “O ne güzel
kumandan” Fatih Sultan
Mehmed Han ile, “O ne
güzel ordu” diye vasfedilen
Fetih ordusunun zafer
armağanıdır.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
BİR İBRET VESİKASI
•İstanbul’un fethinden sonra Fatih umumi bin af ilan etmiş ve
Bizanslı mahkûmları serbest bırakmıştı bunlar arasında iki âlim
filozof papaz kimse vardı. Fatih, onlara cezalarının sebebini sordu.
Onlar da:
“Biz Bizansın en ileri gelen papazları idik.
Kralın zulmünden işkencelerinden yaptığı rezalet
ve sefahatten dolayı kendisini ikaz ettik.
Akıbetinin kötü yıkılışının yakın olduğunu ve
devletinin çökeceğini söyledik. O da bu ikazımıza
kızarak bizi zindana attı”. dediler.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Bu ifadeler Fatih’in dikkatini çekti papazlara
Osmanlı devleti hakkındaki düşüncelerini
sordu. Onlar da ancak bir müddet sonra
kanaatlerini bildireceklerini ifade ettiler.
Papazlar, ellerindeki beratla her yere girip
çıktılar. Sabahın erken saatinde bir bakkala
giderek bir şeyler almak istediler. Bakkal
onlara:
“Ben siftah yaptım.Siftah yapmayan
komşudan alın!.” dedi.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• En
kalabalık ve en ıssız yerlere kadar her tarafı
dolaştılar. Herkesle sohbet ettiler. Bütün halkın
yalnız iyilik ve ahlaki üstünlük sahneleyen hallerini
müşahede ettiler.
Bir çarşıya girdiler ki, o esnada ezan
okunuyordu. Esnaf, dükkânını kitlemeden camiye
gidiyordu. Hiç kimse bir başkasına haset etmiyor ve
kıskançlık beslemiyordu. Sanki herkes birbirinin
teminatı altında idi. Namazı huzur içinde ve adeta
son namazlarını kılıyormuş gibi ikame ediyorlardı.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
• Papazlar bu halleri görüp şaşkına
döndüler. Kaç şehir dolaştıkları halde
mahkemelerde ağır cezalık bir davaya
rastlamadılar.
•Hırsızlık, katil, ırza tecavüz dolandırıcılık –
adeta- meçhuldü. Bir muhakeme onların
çok dikkatini çekti. Hayret içinde kaldılar.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
İFFET VE NAMUS HASSASİYETİ
Papazlar, bütün bunları gezip gördükten sonra
hava kararırken kızlarını bir medreseye
gönderdiler. Kızlar kapıyı açan gençlere:
“Hava karardı, yolumuzu kaybettik bizi bu
gece misafir eder misiniz?. Çaresiziz.”
dediler.
Talebeler, düşünüp taşındılar, nihayet kendi
odalarını bu iki kıza verdikten sonra araya bir
perde gerip mangal başında sabahladılar.
Sabahleyin de kızları yolcu ettiler.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Papazlar merakla gecenin nasıl geçtiğini kızlarına
sordular. Onlar da olan hadiseyi şöyle anlattılar:
“kendi yerlerini bize terk ettiler. Kendileri odanın
ucuna çekildiler. Ortadaki mangal ateşini ellerine
alıp bırakıyorlar. Birbirlerine dehşetle.
—Rabbimiz bizleri cehennem azabından
korusun! Bizleri anı istikbal ile değiştiren
ahmaklardan eylemesin!” diyorlardı.
Bizlere dönüp bakmıyorlardı bile…”
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
Osmanlı ülkesini gezip görmekle vazifeli papazlar
Hıristiyan mahallelerini de görmeden edemediler.
Fener semtine doğru gezintiye çıktılar
Hıristiyanlar bile onların iyi bildiği fetihten
evvelki zamana kıyasla değişmiş
sokaklardaki pislik dahi azalmıştı. Artık
kimse kimseye zulmetmeye cesaret
edemiyordu. Herkes huzur içinde işine
devam ediyor, eskisi gibi içip içip
sokaklarda nara atarak sarhoş olamıyordu.
Fakir Hıristiyan ailelere bile ev dağıtılmıştı.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
BU MİLLET ÇÖKMEZ
Papazlar bu uzun tetkik ve teftişten sonra
izin alıp Fatih’in huzuruna çıktılar.
Müşahedelerini bir bir arz edip:
“Bu millet ve devlet böyle giderse
kıyamete kadar devam eder. Böyle bir ahlak
ve yaşayışa sahip olan insanların dini
elbette hak dinidir dediler
Kelime-i şehadet getirip müslüman oldular.
T.C.
DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ
•Bu vesile ile, İstanbul’u bize
bahşeden büyük Türk hakanı
Fatih Sultan Mehmed’i ve
onun kahraman ordusunu
minnetle anıyor, bu güzel
vatan için canlarını feda eden
bütün şehitlerimizi rahmetle,
gazilerimizi de şükranla yad
ediyoruz.
•Amin!
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
İRTİBAT:
TEL: 471 53 90
FAKS: 471 52 46
@-POSTA: [email protected]
www.dogankentmuftulugu.gov.tr
Download