24.07.2015 يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لَا تَأْكُلُوا أَمْوَالَكُمْ بَيْنَكُمْ بِالْبَاطِلِ إِلَّا أَنْ

advertisement
24.07.2015
iş hayatında kazandıkları bu başarı ve güvenin,
ِ َْ‫َي أايُّها الَّ ِذين آامنوا اَل اَتْ ُكلُوا أاموالا ُكم ب ي ن ُكم ِ ل‬
ْ‫اِ ِِ ََِّل أا ْْ َا ُكو ا‬
ُ‫ا ا‬
‫ا ا‬
‫ْ ا ْ اْ ا ْ ا‬
ِ
ِ
ِ
ٍ ‫ِِتا اارةً اع ْن َا ار‬
َّ َّْ ِ ‫س ُك ْم‬
‫ياا‬
ً ‫اَّا اكا اْ ب ُك ْم اري‬
‫اض م ْن ُك ْم اواَل َا ْقتُ لُوا أانْ ُف ا‬
sadece ticari bir kazanç olarak kalmadığı; karşılıklı iş
DÜRÜST TİCARET KAZANDIRIR
yaptıkları fert ve toplumların Müslüman olmalarına
da vesile oldukları nakledilmektedir. Elbette böylesi
ideal bir durum, yaptığı tüm işlerde Rabbinin rızasını
Aziz Müminler!
arayan hakiki bir Müslüman için, dünyevi ve uhrevi
Okuduğum âyeti kerimede mealen “Ey iman
en güzel sonuçtur. Ancak günümüz Müslüman
edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret dışında,
toplumlarının iş ahlakı ve ticaret anlayışlarına
mallarınızı aranızda haksız (yollarla) yemeyin.
baktığımızda karşılaştığımız tablo, maalesef ilk
Kendinizi helak etmeyin. Şüphesiz Allah size
dönem
karşı çok merhametlidir”1 buyrulmaktadır.
anlayışlarından
Âlemlerin Rabbi olan Allah (cc) Kuran-ı
Müslümanlarının
çok
iş
uzak
ahlakı
bir
ve
ticaret
görünüm
arz
etmektedir.
Kerim’de; Rasul-u Ekrem (sav) Efendimiz de Hadis-
Kıymetli Müslümanlar!
i Şerif’lerinde, biz Müslümanlar için hayatın tüm
Yüce dinimiz İslam, bizleri başkasına muhtaç
alanlarına
dair,
prensipler
olmadan her daim çalışmaya, alın teri dökmeye ve
koymuştur. Kuran ve Sünnette, insan hayatının en
yardım edilen insan değil; yardım eden insan olmaya
merkezi noktalarından birini teşkil eden iş ve ticari
teşvik etmiştir. Müslüman bir ferdin kimseye muhtaç
hayatımızla
esaslar
olmadan hayatını devam ettirmesi ve aile fertlerinin
doğruluk,
ihtiyaçlarını karşılaması kişi için dini ve ahlaki bir
dürüstlük, helal yoldan kazanma, harcarken lüks ve
zorunluluktur. Nitekim Milli Şairimiz Mehmet Akif
israfa kaçmama, karşı tarafı aldatmama ve kul
ERSOY bu hususu şöyle dile getirir;
hakkına azami ölçüde riayet etmek şeklinde ifade
“Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası;
edebiliriz.
Dostunun yüz karası, düşmanın maskarası.”
belirlenmiştir.
değişmez
ilgili
Bu
olarak
esasları
ölçü
bir
ve
takım
özetle;
Değerli Müslümanlar!
Gerçek şu ki; İslam dünyasının son birkaç asırdır
Rasül-ü Ekrem Efendimiz (s.a.s) iş ve ticaret
hayatında helal-haram kriterlerini dikkate almayan
batı karşısında yaşadığı bir kısım mağlubiyetler;
kişilerin
Müslüman bireyin zihinsel ve ahlaki değerlerinin de
olmayacağını: “Yediği haram, içtiği haram, giydiği
çarpık bir şekilde değişim ve dönüşümüne sebep
haram bir kimsenin duasını Allah kabul eder
olmuştur. Zenginlik, sosyal statü, makam ve hatta
mi?”2 ifadeleriyle dile getirmiştir.
marka takıntısı gibi tümüyle dünyevi arzu ve
Hutbemi bir hadis-i şerif mealiyle bitirmek
istiyorum;
“Doğru sözlü, dürüst ve güvenilir ticaret
ihtirasların, Müslüman ferdin hayatında manevi
değerlerin aşınmasına yol açtığı ve onu ebedi hayat
gerçekliğinden kopardığını müşahede etmekteyiz.
İslam tarihinin ilk dönemlerinden itibaren hayatın
Allah
makbul
şehitlerle beraberdir.”3
Ahmet KOÇ
Norveç Hauketo Camii Din Görevlisi
şahsiyetler olarak ortaya çıkan Müslüman fertler,
1
etmişlerdir. Kaynaklarımızda Müslüman tüccarların
dualarının
erbabı, (kıyamet günü) nebîler, sıddîklar ve
tüm alanlarında ve özellikle ticari hayatta örnek
çevresindeki tüm insanlara güven ve emniyet telkin
katında
Nisâ, 4/29.
Müslim, Zekât, 19
3
Tirmizî, Büyû, 4.
2
Download