Para Arzı

advertisement
Bölüm 23
Faiz Oranı ve Parasal Aktarım
(Monetary Transmission)
David Begg, Stanley Fischer and Rudiger Dornbusch, Economics,
8th Edition, McGraw-Hill, 2005
PowerPoint presentation by Alex Tackie and Damian Ward
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Bu bölümde
• Merkez Bankası (MB) para arzını nasıl
değiştirir?
• MB’nin görevleri
• Para piyasası nasıl dengeye gelir?
• Para politikası reel sektörü nasıl, hangi
yollarla etkiler?
• MB uygulayacağı faiz oranına nasıl karar
verir?
• Faiz oranları tüketim ve yatırım talebini nasıl
etkiler?
1
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Merkez Bankası
• Ülkede ticari bankaların bankası olarak görev
yapar
• Faiz oranlarını belirler.
• İngiltere’de merkez bankasının iki asli işlevi
vardır:
– Banknot ve madeni para basımı
– Bankacılık sistemi ve hükümetin bankası rolü
2
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Merkez Bankası ve Para Arzı
• Para Arzı: Dolaşımdaki para + vadesiz mevduat
• Para arzı iki yolla arttırılabilir.
– MB’nın parasal tabanı genişletmesi
– Para çarpanını yükseltecek düzenlemelerle
• Para Çarpanı
– Mevduat Munzam Karşılık oranıyla ters orantılıdır
• Birim mevduat için rezervlerde tutulması gereken miktar ne
kadar küçükse, bankacılık sistemi o kadar fazla kredi yaratabilir.
– Özel sektörün bankadaki mevduatının ne kadarını nakit
olarak tutacağına bağlıdır. Para çarpanı ile ters orantılıdır.
• Firmalar daha yüksek bir oranda nakit tutmak isterlerse,
bankacılık sistemi o kadar az kredi yaratabilir.
3
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Merkez Bankası ve Para Arzı
(2)
• Merkez Bankası piyasadaki para arzını, para çarpanını
ya da para tabanını değiştiren 3 farklı yöntem
kullanarak belirler:
– Munzam Karşılık oranını (Reserve requirements)
değiştirerek
• Yatırılan mevduata karşılık bankaların kasasında ne oranda
karşılık tutacağını belirleyerek para arzını arttırır ya da azaltır;
para çarpanını etkiler
– İskonto Oranı’nı (Discount rate) değiştirerek
• Merkez bankasının ticari bankalara borç verirken kullandığı faiz
oranı.
• MB, bu oranı piyasadaki faiz oranlarının üzerinde belirleyerek
bankaların gereğinden düşük rezerv tutmalarını engeller. Bu
oranın artması, para çarpanını düşürür ve piyasadaki para arzı
düşer.
– Açık Piyasa İşlemleri (Open market operations) ile
• MB, piyasaya finansal kağıtlar sürerek ya da piyasadan çekerek
para arzını değiştirebilir. Para tabanını etkiler.
4
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para Stoku Tanımları
• M1 (Dar anlamda) Para Tanımı
– Dolaşımdaki para+Vadesiz ticari ve tasarruf
mevduatları+Merkez Bankası’ndaki mevduat
• M2 Para Tanımı
– M1+Vadeli ticari ve tasarruf mevduatları
• M2Y Para Tanımı
– M2+Döviz hesapları
• M3 Para Tanımı
– M2+ Resmi Mevduat
5
©The McGraw-Hill Companies, 2005
İngiltere Merkez Bankasının diğer
görevleri
• En son kredi mercii: (Lender of last resort)
– MB, bir finansal panik ortamında bankalara ve
diğer finansal kurumlara borç verebilecek son
kurumdur.
– Para basma yetkilerinden dolayı MB’ler hiç batmaz.
• Hükümetin bankasıdır.
– MB, hükümetin bütçe açığı durumunda
ödemelerini sıkıntıya düşmeden yapabilmesi için
borç vermeye hazırdır.
• Enflasyonu kontrol amacıyla para politikası
uygular.
6
©The McGraw-Hill Companies, 2005
TCMB’nin görevleri
• TCMB’nin birincil görevi fiyat istikrarını
sağlamak ve korumaktır. Bu amaçla
TCMB;
– Para politikasını ve para politikası araçlarını
belirler.
– Hükümetin büyüme ve işsizlik üzerine
uyguladığı politikalara destek olur.
• Kaynak: www.tcmb.gov.tr
7
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para Talebi
• Elde para tutmanın fırsat maliyeti
(opportunity cost of holding money) parayı
bonoda tutmamakla kaybedilen nominal faiz
geliridir.
• İnsanlar parayı ellerinde, ancak ve ancak,
fırsat maliyetinden daha fazla bir yarar
sağlayacaksa tutarlar.
8
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Elde para neden tutulur?
• İşlem Amaçlı (Transaction)
– Ödemeler ve alacaklar çoğu zaman eşzamanlı değildir:
• Bu sebepten dolayı önceden belli ödemelerin yapılabilmesi için
belli bir nakite itiyaç vardır.
• Tutulan nakit miktarı gelire ve ödeme planına bağlı olarak
değişir.
• Önlem (ihtiyat) Amaçlı (Precautionary)
– Belirsizlikten ötürü:
• İnsanlar öngöremedikleri durumlara hazırlıklı olabilmek
amacıyla belli miktarda nakit tutarlar.
• Nominal faiz oranına bağlı olarak miktar değişir.
9
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Elde para neden tutulur? (2)
• Varlık (Asset) olarak
– İnsanlar riskten hoşlanmazlar
– yatırım portföylerinde düşük riskli bir varlık olarak bir miktar
para tutmak isteyebilirler
• Paranın fırsat maliyeti olan nominal faiz oranına bağlı olarak
değişir
• Spekülatif (Speculative) Amaçlı
– Ortaya çıkabilecek spekülatif kazançları elde edebilmek için
insanlar bir miktar nakit tutmak isteyebilriler.
– örneğin bono fiyatlarının düşebileceği beklentisi, ya da faiz
oranının artacağı beklentisiyle insanlar ellerinde nakit
bulundurmak isterler.
10
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para talebi: Özet
• Paraya olan talep reel (gerçek) para
miktarınadır.
– Enflasyonun olmadığı bir ortamda reel ve nominal
para talebi aynıdır.
• Reel para talebi: M/P=f (Y/P, r, P, re)
– Gerçek (reel) gelire (+)
– nominal faiz oranına (-)
– Fiyat düzeyine (enflasyon) (+)
– Ve gelecekte faizlerin alacağı yöne ilişkin
beklentilere bağlıdır. (+)
11
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para Piyasası Dengesi
Diğer etkenler sabitken
(ceteris paribus), reel
paraya olan talep, paranın
fırsat maliyeti olan nominal faiz
ile ters orantılıdır.
r0
LL
L0
Tutulan Reel
para miktarı
LL doğrusunun konumu
gerçek gelir düzeyi, fiyat düzeyi,
ve beklenen faiz oranına
bağlıdır.Gerçek gelir arttığında,
reel para talebi artacak, LL üste
kayacaktır.
Para arzı L0 iken para piyasası r0 faiz oranında dengeye gelir.
12
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para piyasası nasıl dengeye gelir?
Eğer faiz oranı piyasada
oluşan orandan düşükse,
diyelim r1
r0
r1
– bu faiz oranında AB kadar
para talebi fazlası vardır.
Paraya olan talep fazlası,
bonoya olan talep eksikliğinin
A
B
sonucudur. Dolayısıyla, bono
LL
fiyatları düşerken, faizler
yükselmeye başlar
L0
Dengeye gelene kadar
Tutulan gerçek para miktarı
faiz oranı yükselir.
13
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para piyasası dengesini etkileyen
faktörler
• Para arzı ya da para talebinde ortaya çıkacak
değişiklikler piyasa denge noktasını değiştirir
– Para arzının düşmesi: MB, para arzını
düşürdüğünde, fiyatlar sabitken, reel para arzı
düşeceğinden, L0 sola kayar. Yeni dengede faiz
oranı daha yüksektir.
– Gerçek gelirin artışı: Gerçek gelirdeki artış, her faiz
oranında elde tutulmak istenen para miktarını
arttırır. LL, reel para talep doğrusu LL’ olarak sağa
kayar.
14
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Parasal Kontrol
Para talebi veri (sabit) iken:
Merkez Bankası...
Ya, faiz oranını r0’da
belirleyerek para arzının
L0’a gelmesine izin verir,
r0
Ya da, para arzını L0’da
tutarak piyasa faiz oranının
r0’a gelmesine izin verir.
LL
L0
Tutulan gerçek para miktarı
15
ANCAK, para arzı ve faiz
oranını aynı anda
belirleyemez.
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Parasal Kontrol – birtakım notlar
• Parasal kontrol, otoriteler para talebinin
şeklini ve pozisyonunu tam olarak
bilemiyorlarsa ve para çarpanını istedikleri gibi
manipüle edemiyorlarsa eksik kalır.
• Para arzını kontrol etmek özellikle sorunludur.
– İngiltere’de MB, faiz oranları ile para arzını kontrol
etmeyi yeğler.
– Bu da, faiz oranları belirlenip para arzının denge
düzeyine gelmesini bekleyerek yapılır.
16
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para Politikasının Amaçları ve
Araçları
• Para Politikası Amacı:
– Fiyat istikrarı (düşük enflasyon), iktisadi büyüme, düşük
işsizlik vb.
• Politika Araçları:
– MB’nın günden güne kontrol ettiği değişkenler
– Örneğin, faiz oranı
• Ara Hedef:
– Faiz değişikliklerinin ne zaman yapılması gerektiğini bildiren
gösterge (beklenen enflasyon oranı)
• Yaşanan finansal devrim para arzını güvenilir bir
gösterge olmaktan çıkartmıştır.
– Çoğu merkez bankası ara hedef olarak enflasyon tahminlerini
kullanmaya başlamıştır.
17
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Aktarım Mekanizması
• MB faiz oranlarını belirler, ancak faiz oranı reel
ekonomiye nasıl etki eder?
• Aktarım mekanizması, para politikasını çıktı ve
istihdama bağlayan kanala verilen isimdir.
• Kapalı bir ekonomide, para politikası faiz
oranının tüketim ve yatırım talebi üzerindeki
etkisi ile çalışır.
– Örneğin, çıktıyı arttırmak isteyen MB, faizleri
düşürerek firmaların daha ucuz kredi bulmalarını,
daha fazla yatırım yapmalarını ve daha çok
üretmelerini sağlayabilir.
18
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Tüketim Talebi
• Tüketim fonksiyonu en basit haliyle
– C = a + bYd şeklinde formüle edilebilir.
• MB, para politikası ile hanehalkının
bağımsız tüketim talebini (a) arttırabilir
ya da azaltabilir.
– Buna servet etkisi (wealth effect) denir.
– Servetin artması a’yı arttırır, dolayısıyla C
doğrusu eğimi değişmeden yukarı kayar.
19
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Tüketim Talebi (1)
-Servet Etkisi• Servet etkisi iki biçimde ortaya çıkar:
– Dolaysız biçim: MB, para arzını arttırdığında
servetin bir kısmı nakit olarak tutulduğundan, para
arzının artışı (fiyatlar sabitken) hanehalkının
elindeki nakit miktarını arttırır ve kendini daha
zengin hissetmesine yolaçar.
– Dolaylı biçim: Faiz oranlarının hisse senedi ve
bono fiyatları üzerindeki etkisi dolayımıyla ortaya
çıkar. Para arzının artması faiz oranını düşürür, faiz
oranlarının düşmesi bono ve hisse senedi
fiyatlarının yükselmesine sebep olur. Servetinin bir
kısmını bono ve hisse senedi şeklinde tutan
hanehalkı kendini daha zengin hisseder.
20
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Tüketim Talebi (2)
–Tüketici Kredileri Etkisi-
• Tüketici kredileri tüketimi iki bakımdan etkiler
– Kredinin miktarı: kredilerdeki artış (azalış) a ‘yı artırır
(azaltır)
– Kredinin maliyeti: hanehalkı kredi faiz oranları arttığında
daha az kredi talep edeceğinden a düşer.
• Dolayısıyla, para tabanındaki bir artış, bankaların
kredi arzını arttırır ve faiz oranını düşürür.
• Servet etkisi ve kredi miktarı ve maliyetindeki
değişimler tüketimi ve dolayısıyla toplam talebi
etkileyen iki önemli faktördür.
• Bu iki etki, para politikasını denge çıktı ve istihdam
düzeyine aktaran mekanizmanın bir parçasıdır.
21
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Bir soru
• İstatistiklere baktığımızda, zaman içinde, ulusal gelir
büyük dalgalanmalar gösterdiği halde, tüketim daha
düzgün bir seyir izlemektedir.
• Bu durumu açıklamak için, Milto Friedman, “sürekli
gelir” (permanent income) hipotezini ortaya atmıştır.
– İnsanlar tüketim düzeylerinin sık sık değişmesinden
hoşlanmazlar. Dolayısıyla, tüketim bugünkü harcanabilir
gelirin yanında, uzun-vadede kazanabilecekleri ortalama
gelire bağlıdır.
• Buna Modigliani, “yaşam çevrimi” (life-cycle)
hipoteziyle karşılık vermiştir.
– Tüketim yine uzun-vadede kazanılabilecek ortalama gelire
bağlıdır, ancak yaşam çevrimi boyunca bileşimi değişmeyen
sabit bir tüketim de gerçekçi değildir.
22
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Tüketim ve “Yaşam Çevrimi”
Hipotezi
Bireyin geliri yaşamı boyunca
değişiklik gösterir.
Fiili gelir
B
D
0
A
Bireyler tüketimlerini
yaşamları boyunca düzenli
olarak sürdürebilmek için
tasarruf yaparlar.
A
Sabit Gelir (Permanent
Income)
Çalışırken tasarruf (B) ederler.
yaş
Emekliliklerinde ve
gençliklerinde bu tasarruflarını
kullanarak aynı tüketim
düzeyini korumaya çalışırlar.
ölüm
23
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Tüketim, Servet ve “Yaşam
Çevrimi” Hipotezi
Birey yaşamı boyunca sahip
olacağı serveti tahmin ederek,
sabit gelirini OD olarak tespit
eder.
Bireyin sabit gelirini tükettiğini
varsayalım. Dolayısıyla iki A
bölgesi, faizle birlikte B
bölgesine eşit olmalıdır.
Fiili gelir
B’
D’
D
A’
A
B
Sabit gelir
A’
A
Daha yüksek bir servet
durumunda sabit gelir OD’
olarak yukarı kayacağından
2(A+A’) > B olacaktır.
0
ölüm
Bu eksiklik servet artışıyla
yaş
telafi edilir.
Dolayısıyla servet ve faiz oranı tüketimi etkiler.
24
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Yatırım Talebi
• Yatırım, firmaların mal ve hizmet üretiminde bulunmak için yeni
kapasite yaratırken yaptıkları harcamalardır.
• Yatırım harcamaları:
– Sabit sermaye (fixed capital)
• Ulaştırma teçhizatı
• Makina ve diğer teçhizat
• Çalışma yerleri
• Diğer binalar
• Ve ölçülemeyen harcamalardan oluşur.
– İşletme sermayesi (working capital)
• stoklar (inventories)
• Üretim esnasındaki yatırımlardan oluşur.
•
Özel ve kamu sektörü tarafından yapılır.
25
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Sabit Sermaye Yatırım Talebi
•
Yatırım talebini etkileyen faktörler:
1. Reel faiz oranı
– Yatırım için kullanılacak fonların fırsat maliyeti
2. Beklenen kar oranı
•
•
Bir projenin hayata geçirilmesinin
koşulu, yatırımdan beklenen karın,
yatırımın fırsat maliyetini aşmasıdır.
Dolayısıyla yüksek faiz oranlarında
yatırım projelerinin sayısı düşer.
26
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Yatırım Talebi Doğrusu
Yatırım talebi doğrusu, ceteris
paribus, faizle yatırım talebi
arasında ters ilişki olduğunu
gösterir.
r0


I
I0
Sermaye malları fiyatlarındaki
ve beklenen karlardaki
değişiklikler, her faiz oranında,
doğruyu sağa ya da sola
kaydırır. Örneğin, sermaye
malları fiyatının düşmesi her
faiz oranında yatırım talebini
arttıracağından I, I’a kayar.
I’
I1
Yatırım talebi
27
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Para Politikasının Kredi
Kanalı
• Kredi kanalı rehin (collatarel) olarak gösterilen
varlıkların reel değerini etkileyerek kredi arzını
belirler.
• Kredi kanalı iki şekilde çalışır:
– Fiyatlar genel düzeyindeki düşüş, nominal
varlıkların reel değerlerini, dolayısıyla insanların
kredi için rehin verdikleri varlıkların değerini arttırır.
Kredi arzı ve bunun neticesinde toplam talep artar.
– Faiz oranları değiştiğinde sahip olunan varlıkların
net bugünkü değeri de değişir. Kredi arzı da buna
bağlı olarak değişir.
28
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Okuma parçası
• Ercan KUMCU: “Para Denen Şey Neyin
Nesidir?” August 12, 2007
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=7070314
29
©The McGraw-Hill Companies, 2005
Download