Slayt 1 - files.eba.gov.tr

advertisement
KAVRAMLAR
Peygamber:
Allahın emirlerini insanlara ulaştıran
seçilmiş kişilerdir
Rasul:
Kendisine Kitap ve şeriat verilmiş
Peygamberlerdir.
Nebi:
Kendisine Kitap ve şeriat verilmemiş,
kendisinden önceki peygamberlerin
kitabıyla amel eden peygamberdir.
Tebliğ
Peygamberlerin dini anlatmasına,
açıklamasına ve insanlara duyurmasına
denir
Hikmet:
Sözde ve davranışta doğru olmak,
Allah'ın peygamberlerine nasip ettiği
derin anlayış kabiliyeti.
Hadis:
Hz. Muhammed’in öğüt veren sözleridir.
Sünnet:
Hz. Muhammed’in örnek davranışlarına
sünnet denir.
Mescid-İ
Nebi
Hz. Muhammed’in Medine’de yaptırdığı
Peygamber Mescidi’dir.
Hicret:
Mekke’den Medine’ye göç
Vahiy:
Allah'ın peygamberlere mesaj
göndermesi
Muhacir:
Hicret eden Müslümanlara denir.
Ensar:
Hicret edenlere yardım eden
Medineli Müslümanlara denir.
İNSANLARIN PEYGAMBERE OLAN İHTİYACI
İnsanlar akıllarıyla Allahın varlığına
ve birliğine ulaşabilirler, fakat
Allaha nasıl kulluk edileceğini ve
güzel ahlakı Peygamberlerden
öğrenirler.
Yüce Allah, ilk insan topluluklarından
başlayarak son peygamber Hz.
Muhammed'e (s.a.v.) kadar her topluma
peygamber veya peygamberler
görevlendirmiştir.
"Andolsun ki biz, ... her millete bir
peygamber gönderdik..."
(Nahl suresi, 36. ayet)
Peygamberlere inanmak,İslam
Dininin İnanç Esasları'ndan birisidir.
Kim, Allah'a, meleklerine,
peygamberlerine, Cebrail'e ve
Mikâil'e düşman olursa bilsin ki
Allah da inkârcı kâfirlerin
düşmanıdır.
Bakara 98
Muhammed, ancak bir
peygamberdir. Ondan önce de
peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o
ölür veya öldürülürse gerisingeriye
(eski dininize) mi döneceksiniz? Kim
gerisingeriye dönerse, Allah’a hiçbir
zarar veremez. Allah, şükredenleri
mükâfatlandıracaktır.
(Al-i İmran 3/144)
Hz. Âdem (a.s)
Hz. Elyesa (A.S.)
Hz. Lût (a.s)
Hz. İdris (a.s)
Hz. Yahya (a.s)
Hz. Ya'kub (a.s)
Hz. Nuh (a.s)
Hz. Hûd (a.s)
HZ. Sâlih (a.s)
Hz. Yusuf (a.s)
Hz. Muhammed (a.s)
Hz. İsa (a.s)
Hz. İbrahim (a.s)
Hz. İsmail (a.s)
Hz. İshak (a.s)
Hz. Şuayb (a.s)
Hz. Musa (a.s)
Hz. Harun (a.s)
Hz. Davud (a.s)
Hz. Yunus (a.s)
Hz. Süleyman (a.s)
Hz. Zekeriyya (a.s)
Hz. Eyyûb (a.s.)
Hz. İlyas (a.s)
Hz. Zülkifl (a.s)
Kur’an-da Adı Geçen Peygamberler
Peygamberlerde bulunan sıfatlar
(özellikler)
SIDK
DOĞRU OLMAK
EMANET
GÜVENİLİR OLMAK
FETANET
AKILLI VE ZEKİ OLMAK
İSMET
GÜNAH İŞLEMEKTEN KORUNMUŞ
OLMAK
TEBLİĞ
ALLAH’TAN ALDIĞI MESAJLARI OLDUĞU
GİBİ İNSANLARA BİLDİRMEK.
Peygamberlerin nitelikleri
(sıfatları):
Sıdk: "Doğru olmak" demektir. Peygamberler
sözlerinde ve işlerinde doğru insanlardır. Asla
yalan söylememiş, hile ve haksızlık
yapmamışlardır.
Emanet: "Güvenilir olmak" demektir. Bütün
peygamberler güvenilir insanlardır. Onlar
yaşadıkları toplumda sözleriyle ve davranışlarıyla
insanların güvenini kazanmışlardır.
Fetanet: "Akıllı ve zeki olmak" demektir.
Peygamberler akıllı ve zeki kişilerdir.
Yüce Allah'ın kendilerine verdiği bu
sorumluluğu, ağır görevi yerine
getirebilmeleri için çok akıllı ve zeki
olmaları gerekir.
İsmet: "Günah işlemekten kaçınmak"
demektir. Peygamberler gizli ve açık her
türlü kötülükten ve günahtan
kaçınmışlardır.
Tebliğ: "Açıklamak, bildirmek" demektir.
Peygamberler Allah'tan aldıkları mesajları
olduğu gibi, hiç değiştirmeden insanlara
açıklayıp öğretmişlerdir.
Kur'an'da Lokman, Zülkarneyn ve
Üzeyr isminde üç mübarek kişiden
bahsedilir. Ancak bunların
peygamber olup olmadıkları açıkça
belirtilmemiştir.
Allah insanlara peygamber
göndermeseydi ne olurdu?
Yüce Rabbimiz eğer insanlara peygamber
göndermeseydi, insanlar akılları
vasıtasıyla Allah'ın varlığını kavrasalar bile
O'nu yeterince tanıyamaz, O'nun
mesajlarını, emirlerini ve O'na nasıl ibadet
edileceğini bilemezlerdi.
Peygamberlerin insanlardan
seçilmesinin nedenleri:
Allahü Teala'nın emirleri, yasakları,
mesajları insanlara yöneliktir.
Allahü Teala'nın emirleri, yasakları, mesajları
insanlara yöneliktir. Diğer bir ifade ile vahyin
muhatabı insanlardır.
Allahü Teala'nın emirleri, yasakları,
mesajları insanlara yöneliktir. Diğer bir
ifade ile vahyin muhatabı insanlardır.
Bu mesajları insanlara en iyi yine bir insan
açıklayabilir. Bir insan, başka bir insanı
anlayabilir, sevincini üzüntüsünü paylaşabilir,
onunla kolay iletişim kurup derdini
paylaşabilir, yaşamıyla ona örnek olabilir.
Bu yüzden peygamberler insanlardan
seçilmişlerdir.
Eğer peygamberler meleklerden
seçilseydi, melekler sadece anlatır, örnek
olamazlardı. İnsanların duygularını
bilemez, onları ruhsal yönden
anlayamazlardı. İnsanlar da bir meleği
örnek alamazlardı
Peygamberlere gelen
mesajların ortak amacı:
- İnsanların Allah'a ve diğer inanç esaslarına
inanmalarını (iman etmelerini) sağlamak
-İnsanların Allah'a ve diğer inanç esaslarına
inanmalarını (iman etmelerini) sağlamak
- İnsanlara ibadetin nasıl olacağını öğretmek
- İnsanları güzel davranışlar
sergilemeye yöneltmek
- İnsanların aralarında çıkacak
anlaşmazlıkları gidermek
- İnsanların kötü davranışlardan
kaçınmalarını sağlamak
Peygamberlerin Dereceleri
“O peygamberlerin bir kısmını
diğerlerinden üstün kıldık. Allah onlardan
bir kısmı ile konuşmuş, bazılarını da
derece derece yükseltmiştir...”
(Bakara, 2/253)
Ulu’l-Azm Peygamberler
Peygamberlerin bir kısmı azim sahibi büyük
peygamberlerdir.[1] Bunlar; Nuh, İbrahim,
Musa, İsa ve Muhammed (s.a.v.)’dir.[2] Bu
peygamberler aynı zamanda peygamberlerin
seyyidleri, Hz. Muhammed (a.s.) ise bu beşinin
seyyididir.[3]
[1] Ahkaf, 46/35.
[2] Taberî, XXVI, 37. Kurtubî XVI, 220
[3] Hakim, Müstedrek, II, 546.
Hz.Muhammed ‘in (S.a.v)
Özellikleri
1. Peygamberimiz alemlere rahmet olarak
gönderilmiştir. (Diğerleri bir millete veya
kabileye gönderilmişken Peygamberimiz
tüm insanlara gönderilmiştir.)
2. Peygamberimizin getirdiği din son
dindir. (İslam dini en son ve en mükemmel
dindir. Bundan başka bir din gelmeyecek,
İslamiyet değişmeden kıyamete kadar
yaşanacaktır.)
3. Peygamberimiz son
peygamberdir.
(Peygamberimizden başka
peygamber gönderilmeyecektir.)
4. Peygamberimiz ümmeti en çok
olan peygamberdir.
Peygamberimiz, Yüce Allah'ın tüm insanoğlu
için seçtiği dini yeryüzüne tebliğ etmek,
anlatmak, yaşayarak göstermek ve toplum
içinde gelişen olay ve tereddütlere bu inanç
doğrultusunda hüküm getirmek, böylece
insanların ahirete giden yolda güvenle yol
almalarını temin için görevlendirilmiş, yüce
ahlaklı, mukaddes, kendisinden emin olunan,
salih bir kul ve Peygamberdir.
“Andolsun, size kendi içinizden öyle
bir peygamber gelmiştir ki, sizin
sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir.
O, size çok düşkün, mü’minlere karşı
da çok şefkatli ve merhametlidir.
(Tevbe 9/128)”
"Ey iman edenler! Allah'a ve
Resulüne itaat edin ve işittiğiniz
halde (Kur'an'dan) yüz
çevirmeyin.
(Enfal, 8/20)"
Peygamberlerin Hepsi Erkektir
Biz senden evvel kendilerine
vahyettiğimiz erkeklerden başka
(peygamberler) göndermedik. Eğer
bilmiyorsanız, zikir ehline sorun.
Nahl 16/43.
Peygamber Gönderilmeyen Kavme
Azab Edilmez
Biz, bir peygamber
göndermedikçe (kimseye)
azap edecek değiliz.
İsra 17/15.
Hz. Muhammed ve Diğer
Peygamberler
Hz. Peygamber'i
diğerlerinden ayıran bazı
özellikleri vardır:
1) Önceki peygamberler yalnız bir şehre, bir
kavme gönderilirken, Hz. Muhammed gerek
kendi devrinde yaşayan ve gerekse kıyamete
kadar gelecek olan bütün insanlığa
peygamber olarak gönderilmiştir:
"De ki, ey insanlar, ben sizin tamamınıza
gönderilmiş olan bir Allah elçisiyim" (el-A'raf:
7/158)
"Biz seni bütün insanlara bir rahmet müjdecisi
ve azap habercisi olarak gönderdik" (es-Sebe;
34/28)
"Biz seni başka bir maksatla değil, âlemlere
rahmet olmak üzere gönderdik" (el-Enbiyâ:
31/107)
2) Diğer peygamberlere verilen sahîfeler bugün
elde mevcut olmadığı gibi; Tevrat, İncil ve
Zebur'un da orijinal nüshaları yok olmuş,
eldeki nüshalar ise tahrife uğramıştır. Halbuki
Hz. Muhammed'e indirilen Kur'an-ı Kerim hiç
bir değişikliğe uğramadan orijinal nüshalarıyla
ve bu nüshalardan çoğaltılan şekilleriyle
günümüze intikal etmiştir. Çünkü Kur'an ilâhi
koruma altındadır:
"Kur'an'ı biz indirdik
biz, onu koruyacak olan
da biziz" (el-Hicr: 15/9)
3) Hz. Muhammed son peygamber olunca,
Kur'an da, toplumların kıyamete kadar ortaya
çıkacak ana problemlerine çözümler sunmak
üzere en mükemmel şekilde gelmiştir. Ayette;
"Bugün size dininizi mükemmel
hale getirdim" (el-Mâide: 5/3)
buyurulur.
Mûcize
Sözlükte "insanı âciz bırakan, karşı konulmaz,
olağan üstü, garip ve tuhaf şey" anlamlarına
gelen mûcize, terim olarak "yüce Allah'ın,
peygamberlik iddiasında bulunan
peygamberini doğrulamak ve desteklemek
için yarattığı, insanların benzerini
getirmekten âciz kaldığı olağanüstü olay"
diye tanımlanır.
Tabiat kanunlarının geçerliliğini ve etkilerini
kısa ve geçici bir süre durduran mûcizenin
mahiyeti, pozitif bilimlerle açıklanamaz. Aksi
halde bu mûcize olmaktan çıkar ve olağan bir
şey olurdu. O halde mûcize, peygamber olan
kişinin, akılların alamayacağı bir olayı Allah'ın
kudreti ile göstermeyi başarmasıdır.
Kur'an'da mûcize terimi yerine âyet, beyyine
ve burhan kavramları kullanılır.
Bir olayın mûcize sayılabilmesi için
şu özellikleri taşıması gerekir:
a) Mûcize gerçekte Allah'ın fiilidir.
"Peygamberin mûcizesi" denilmesi, mûcizenin
onun aracılığıyla olması ve onun doğruluğunu
göstermesi sebebiyledir.
b) Mûcize peygamberlerde meydana gelir.
Peygamber olmayan birinin gösterdiği olağan
üstülüğe mûcize denilemez.
c) Mûcize tabiat kanunlarına aykırı bir olaydır.
d) Mûcize, peygamberlik iddiasıyla birlikte
bulunur. Peygamberlik iddiasından önce veya
sonra olmaz.
e) Mûcize, peygamberin isteğine uygun olur.
"Dağı yerinden kaldıracağım" diyen birisinin
denizi yarması mûcize sayılmaz.
Hz. Musa’nın asâsının Firavun'un
huzurundaki sihirbazların ip ve sopalarını
yutuvermesi (Tâhâ 20/65-70); asâsını denize
vurunca denizin yarılıp, İsrâiloğulları'nın
açılan yoldan geçmesi, Firavun ve ordusu
geçeceği sırada denizin tekrar kapanıp onları
boğması (eş-Şuarâ 26/61-66).
e) Hz. Süleyman'ın bir kuşla konuşması (en-Neml
27/20-28); karıncanın sözünü anlaması (en-Neml
27/18-19).
f) Hz. Îsâ'nın Allah'ın izniyle çamurdan kuş yapıp,
onu üflediği zaman canlı bir kuş olup uçması,
ölüleri diriltmesi, anadan doğma körü ve alaca
hastalığına yakalanmış kimseyi iyileştirmesi (elMâide 5/110), havârilerin isteği üzerine gökten bir
sofra indirmesi (el-Mâide 5/114-115).
Download