18.10.2013 - islam`da yardımlaşma

advertisement
İLİ
: YOZGAT
AY-YIL : EKİM-2013
TARİH : 18/10/2013
İSLAM’DA YARDIMLAŞMA
Muhterem Müslümanlar!
İnsanlık tarihi boyunca olduğu gibi,
bugün de hiçbir toplumda insanlar,
yeryüzündeki imkânlardan aynı düzeyde
yararlanamamaktadır.
Herkesi birbirine muhtaç olacak şekilde
bir arada yaratan ve yaşatan Yüce Allah,
kullarından dilediğine dilediği kadar mal
vermiş, güçlü ile zayıf, zengin ile fakir
arasındaki sosyal dengenin korunması için
yardımlaşma ve dayanışma esasını getirmiştir.
Yardımlaşma ve dayanışma, evrensel bir
değer olan adaletin, toplumsal barışın ve
mü’minler arasındaki kardeşlik hukukunun
bir gereğidir. Bunun için İslamiyet,
yardımlaşmayı en geniş mânâda ele almış,
dînî ve ahlâkî bir görev kabul etmiştir.
Değerli Mü’minler!
Hz. Peygamber (s.a.v.), müslümanların
kardeş
olduklarını
ve
aralarındaki
dayanışmanın
çok
kapsamlı
olması
gerektiğini ifade eden hutbemin başında
okuduğum hadis-i şeriflerinde; “Mü’minler,
birbirlerini
sevmede,
birbirlerine
merhamet etmede ve şefkat göstermede
tıpkı bir vücut gibidirler. Vücudun bir
uzvu rahatsızlanırsa, diğer uzuvlar da
onun rahatsızlığına ortak olurlar.”(1)
buyurmuşlardır.
İslam kardeşliğinin, sevinci ve üzüntüyü
paylaşmanın ve her türlü dayanışmanın en
güzel örneğini Medine’li Ensâr ile
Muhâcir’ler arasında tesis eden Peygamber
Efendimiz bu örnekle, benzeri görülmemiş
kardeşlik ve dayanışma örneği ortaya
koymuştur.
Aziz Cemaat!
Yüce
Allah,
hutbemin
başında
okuduğum Al-i İmran Suresi 92. ayetinde
şöyle buyurmaktadır: “Sevdiğiniz şeylerden
Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla
erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah
onu bilir.” Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz
de, “Bir hurmanın yarısı ile, bunu da
bulamazsınız güzel bir sözle ateşten
korununuz.”(2) buyurarak, maddi ve manevi
dayanışmaya davet etmektedir. Zira yardım
yapmakla yoksullar korunur, hırsızlık, haset,
kin ve hırs gibi olumsuz duygular önlenir,
zengin ile fakir arasında sevgi ve saygı oluşur.
Dostluk duyguları güçlenir, zenginlik artar,
fakirlik azalır, dilencilik ortadan kalkar.
Kıymetli Kardeşlerim!
Unutmayalım ki, bugün yardım edenler,
yarın yardım edilecek duruma düşebilirler. O
halde, gerçek ihtiyaç sahiplerine yardım
yapılmalı,
yetimler,
yoksullar
sevindirilmelidir.
Özellikle bayram günlerinde bu
hassasiyetlere daha çok özen göstermeli,
kestiğimiz kurbanların etlerinden fakir ve
yetimlere mutlaka ulaştırmalıyız. Bayram
sevincini hep birlikte yaşamaya çalışmalıyız.
Hutbemi, bir hadis-i şerif mealiyle
bitirmek istiyorum: “Kim bir mü’minin
dünyevi sıkıntılarından birini giderirse,
Allah
da
onun
kıyamet
günü
sıkıntılarından birini giderir. Kim bir
fakire kolaylık gösterirse, Allah da ona
dünyada ve ahirette kolaylık gösterir. Kişi,
kardeşine yardım ettiği müddetçe Allah da
ona yardım eder.” (3)
Hazırlayan: Ali ÜNAL
Altındağ Vaizi
Redaksiyon: İl Müftülüğü Hutbe Komisyonu
Ankara Müftülüğü’nün 27/11/2009 tarihli
hutbesidir.
----------------------------------------------------------------------------------1. Buhari, Edep, 27; Müslim, Birr, 66
2. Müslim, Zekat 95
3. Müslim, Zikr 38; Ebu Davut, Edep 68
Related documents
Download