Küreselleşme ve Ekonomik Entegrasyonlar

advertisement
ULUSLARARASI
İKTİSAT II
DÜNYA TİCARETİNİN
SERBESTLEŞTİRİLMESİ:
KÜRESELLEŞME VE EKONOMİK
BİRLEŞMELER
KÜRESELLEŞME
İkinci Dünya Savaşından sonra ortaya çıkan Dünya Ticaretini serbestleştirme
eğilimleri günümüzde de hızlı bir biçimde sürmektedir.Evrensel boyutlarda Dünya
ticaretini serbestleştirme çabaları adeta Dünyayı tek bir Pazar durumuna getirme
amacına yöneliktir.Bu gelişme aynı zamanda ticaretin küreselleşmesi olarak da
adlandırılabilir. Küreselleşme aslında çok boyutlu bir gelişmedir.Şöyle ki ekonomik
olduğu kadar sosyal, siyasal, kültürel, vs. yönleri de bulunmaktadır.
Ekonomik anlamda küreselleşmenin şu üç boyutu dikkat çekicidir.
Ticari küreselleşme
Mali küreselleşme
Üretimin küreselleşmesi
Ticari küreselleşme veya küresel ticaret 1947’ de kurulan GATT çerçevesinde
gümrük tarifeleri ve kotaların kaldırılarak uluslararası ticaretin evrensel boyutlarda
serbestleştirilmesi çabaları ile başlatılmıştır.Bugün GATT’ın yerine Dünya Ticaret
Örgütü-DTÖ geçmiş bulunmaktadır.
Mali küreselleşme, ülkelerin kısa ve uzun vadeli sermaye akımlarıyla ilgili
olarak uygulamakta oldukları engel ve kısıtlamaları kaldırıp yurtiçi piyasalarını Dünya
piyasaları ile bütünleştirmelerinin bir sonucudur.
Üretimin küreselleşmesi ise, sınır ötesi üretimi yaygınlaşmasını ifade eder.
I. DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ (DTÖ- WTO)
1 Ocak 1995 tarihinde faaliyete geçen DTÖ, Uruguay Görüşmeleri’nde
oluşturuldu ve Dünya ticaretini serbestleştirme çabalarını sürdürmek üzere GATT
anlaşmasını değiştirip, geliştirerek kendi bünyesine aldı. Başka bir deyişle DTÖ’ nün
yasal dayanağı geliştirilmiş biçimiyle yeni GATT sözleşmesidir.
Uruguay toplantılarında GATT sözleşmesinde değişiklik yapılmış ve yeni
ortaya çıkan anlaşma metnine GATT 94 adı verilmiştir. Bu yeni anlaşma metni ilk
sözleşme olan GATT 47 den çok daha geniş kapsamlıdır. Bu nedenle GATT 94 DTÖ
ye bağlanmıştır. DTÖ, Bretton Woods’ un iki temel kuruluşları olan Dünya Bankası ile
Uluslararası Para Fonu’nun yanında üçüncü bir örgüt biçiminde ortaya çıktı.
I. DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ (DTÖ- WTO)
DTÖ’nün Faaliyetleri
1. Örgütün kapsamına giren (GATT’ tan devralınan) anlaşmaların
uygulanması yönetimi ve işleyişinin sağlanması,
2. Yapılacak yeni çok yanlı ticaret görüşmeleri için bir forum oluşturma,
ticareti serbestleştirme çabalarına yeni alanlar katma,
3. Üyeler arasında çıkabilecek anlaşmazlıkları çabuk ve etkili bir biçimde
çözmek üzere bir araburuculuk mekanizması kurma,
4. Üyelerin dış ticaret politikalarını gözden geçirme ve değerlendirme,
5. Sürekli bir kurumsal yapı olarak IMF, Dünya Bankası ve bunlara bağlı
kuruluşlarla yakın iş birliği yapma,
6. Uluslararası ticaret sisteminin faydalarından yaralanmaları için gelişmekte
olan ülkelere ve dönüşüm ekonomilerine yardımcı olma.
I. DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ (DTÖ- WTO)
Uluslararası ticarette ayrımcılığı kaldırmak için GATT/dan devralınan iki
önemli kural:
1. En Çok Kayrılan Ülke Kuralı: Bir üye ülkenin diğerinin mallarının
ithalatıyla ilgili olarak ona verilen bir ödün veya sağlanan bir kolaylık ayrım
yapmadan diğer bütün ülkelere de aynen geçerli kılınmalıdır.
2. Ulusal İşlem Kuralı: Yurt içinde uygulanan vergi ve öteki müdahalelerde
yerli mallarla yabancı mallar arasında bir fark gözetilmeden hepsine aynı işlem
yapılmasını ifade eder.
DTÖ’ nün dayandığı yönetim yapısı şöyledir: Üye ülkelerin ilgili
bakanlarından oluşan bir Bakanlar Konferansı vardır. İki yılda bir toplanır. Tüm üye
ülke temsilcilerinden oluşan bir Genel Konseye sahiptir. Nihayet örgütü temsil eden ve
ilgili Bakanların atadığı bir Genel Direktörü bulunur.Örgütün merkezi Cenevre’dedir.
II.GATT’TAN DTÖ’YE VARAN GELİŞMELER
GATT’ın Kuruluşu ve Faaliyetleri
Uluslararası para sistemi ve Dünya sanayi üretimi alanlarında sağlanan bir
işbirliği karşısında uluslararası ticaretin serbestleştirilmesi yönünde de benzer
girişimlere gerek duyulmuştur. O nedenle 1947-48 arasında Havana’da toplanan 50
kadar ülkenin temsilcisi Uluslararası Ticaret Örgütü (ITO) adı verilen bir organın
kurulmasını kararlaştırdılar.
ITO yasasında örgütün temel görevini uluslararası ticarette gümrük tarifeleri
ve öteki kısıtlamaların kaldırılarak Dünya ticaretinin serbestleştirilmesi olduğu
belirtiyordu. Ancak görevleri ülkelerin iç ekonomik politikalarına karışma niteliği
taşıdığı gerekçesiyle başta ABD olmak üzere bazı sanayileşmiş ülkelerin yasama
organları tarafından onaylanmamıştır. ITO’nun onaylanmaması üzerine geçici bir
anlaşma olarak Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT) ortaya
çıkmıştır. GATT Dünya Ticaretini serbestleştirme çabalarını üye ülkeler arasında
belirli aralıklarla yapılan çok yanlı tarife görüşme yoluyla yürütüyordu.Görüşme
tekniği ise “karşılıklı ödün” ilkesi idi.Belirli malların önemli ihracatçısı olan ülke veya
ülke grupların başlıca ticaret ortaklarından onların sattıkları mallar üzerinde gümrük
indirimleri talep ederler; karşı tarafa, onlarda kendi mallarından ödün verirler.
II.GATT’TAN DTÖ’YE VARAN GELİŞMELER
GATT ve Ticaret Görüşmeleri
Toplantı
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
İlk Konferans, Cenevre,(İsviçre)
İkinci Konferans, Annecy,(Fransa)
Üçüncü Konferans, Torquay,(İngiltere)
Dördüncü Konferans, Cenevre,(İsviçre)
Dillon Görüşmeleri, Cenevre,(İsviçre)
Kennedy Görüşmeleri, Cenevre,(İsviçre)
Tokyo Görüşmeleri, Cenevre,(İsviçre)
Uruguay Görüşmeleri, Punta del Este,(Uruguay)
Çeşitli GATT Politika ve Uygulamaları
A- Koruma aracı olarak gümrük tarifelerinin tercih edilmesi
B- GATT ve Haksız Rekabet uygulamaları
C- GATT ve Çevre Korunması
D- GATT ve Yeni Korumacılık Akımı
Süresi
1947
1949
1950-1951
1955-1956
1961-1962
1964-1967
1974-1979
1986-1994
II.GATT’TAN DTÖ’YE VARAN GELİŞMELER
Uruguay Görüşmeleri ve DTÖ Sonrası
En geniş kapsamlı toplantı Uruguay görüşmeleridir. Görüşmelerde ele alınan
başlıklar aşağıdaki gibidir:
a- Sanayi Malları Üzerindeki Gümrük Tarifeleri: GÜ’ler sanayi malları üzerindeki tarife
oranlarını %4.7’den %3’e düşürmeyi kabul etmişlerdir.
b- Gönüllü İhracat Kısıtlamaları: “Gri alan önlemleri” de denen gönüllü ihracat kısıtlamaları
4 yıllık bir süre içerisinde kaldırılacaktır.
c- Az Gelişmiş Ülkeler: AGÜ’lerinde tarife indirimlerinde bulunmaları istenmiştir.
d- Tarım: Üye ülkeler tarım ürünleriyle ilgili olarak birbirlerinin piyasasına girişte tarife
indirecekler; iç üretim desteklerini ve ihracata uyguladıkları teşvikleri azaltacaklardır.
e- Tekstil ve Giyim Sektörü: Bu sektör üzerinde ihracat kotaları 10 yıllık bir sürede tarifelere
dönüştürülecek ve tarifeler de %25 oranında indirilecektir.
f- Hizmetler Ticareti: Hizmetler ticaretinin serbestleştirilmesini öngören Hizmetler Ticareti
Genel Anlaşması (GATS) kabul edilmiştir.
g- Sınai ve Fikri Mülkiyet Hakları: Patentler, markalar ve telif haklarının korunması için
öngörülen süre, GÜ’lerde 20 yıl iken AGÜ’lerde 10 yıl olarak belirlenmiştir.
h- Miktar Kısıtlamaları: Belirli koşullarda uygulanabilecek miktar kısıtlamaları GÜ’lerde 2
yıl GOÜ’lerde 5 yıl içinde kaldırılması öngörülmüştür.
i- Ticaret Politikalarını Gözden Geçirme Mekanizması:
j- Ticaretle İlişkili Yatırım Önlemleri: Yabancı sermayeli işletmelerin uymak zorunda
oldukları yerel malzeme kullanma ve ihracat yapma gibi zorunluluklar aşamalı olarak
kaldırılacaktır.
III. KÜRESEL TİCARET ve DÜNYA ÜRETİM ARTIŞLARI
Dünya Mal İhracat ve Üretim Hacimlerinde Yıllık Büyüme 1990-2000 (%)
1990-2000
1997
1998
1999
2000
7,0
11,0
5,0
5,0
12,0
Tarımsal Ürünler
4,5
6,0
0,0
2,5
8,0
Madencilik Ürünleri
4,0
9,5
4,0
-1,5
0,5
İmalat Sanayi Ürünleri
7,5
12,0
5,0
7,0
14,5
2,5
4,5
2,0
2,5
4,5
Tarımsal Ürünler
2,0
2,5
1,5
2,5
1,0
Madencilik Ürünleri
1,5
3,5
1,5
-2,0
3,5
İmalat Sanayi Ürünleri
2,5
5,5
2,5
3,5
6,0
2,5
3,5
2,0
3,0
4,0
Dünya Mal İhracatı
Dünya Mal Üretimi
Dünya GSYİH’sı
III. KÜRESEL TİCARET ve DÜNYA ÜRETİM ARTIŞLARI
Dünya Mal İhracat ve Üretim Hacimlerinde Yıllık Büyüme
Yıllar
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2005
Dünya Üretim Artış Hızı
Dünya
2.8
3.7
4.8
2.6
3.1
4.1
5.3
4.8
Gelişmiş
2.6
3.4
3.9
1.2
1.6
2
3.3
2.7
GOÜ'ler
3.1
4.1
6.1
4.4
5.1
6.7
7.6
7.2
Dünya Mal ve Hizmet Ticareti Artışı
İhracat
İthalat
Dünya
Gelişmiş GOÜ'ler Gelişmiş GOÜ'ler
4.6
4.3
5.5
6
-0.01
5.7
5.6
3.4
8.1
0.1
12.1 11.7
13.3
11.6
14.5
0.3
-0.6
3.1
-0.5
3.4
3.4
2.2
7
2.5
6.3
5.4
3.3
10.6
4.1
10.3
10.4 8.5
14.6
8.9
15.8
7.3
5.3
11.5
5.8
12.4
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TEORİSİ
İktisadi birleşmeler teorisi, bir grup ülke arasındaki ticareti serbestleştirici
politikalar izlemelerini konu edinmektedir.
1. Ekonomik Bütünleşmenin Amaçları
* Mal ve Hizmetlerin Serbest Dolaşımının Sağlanması,
* Üretim Faktörlerinin Serbest Dolaşımının Sağlanması
* Üye Ülkelerin Ekonomik Politikalarının Uyumlaştırılması
Yukarıda sıralandığı şekliyle ilk iki amacın gerçekleştirilmesi, yani serbest dış ticaret
önündeki engellerin kaldırılması “Negatif Entegrasyon”u tanımlarken, entegre edilmiş
bölümlerin işleyebilmesi için eşit koşulların yaratılması “Pozitif Entegrasyon”u ifade
etmektedir.
2. Ekonomik Bütünleşme Türleri
Ekonomik bütünleşme sürecinin değişik aşamaları vardır. Ekonomik bütünleşme
aşamaları şunlardır:
* Tercihli Ticaret Antlaşması,
* Serbest Ticaret Bölgeleri,
* Gümrük Birliği,
* Ortak Pazar,
* İktisadi Birlik,
* Ekonomik ve Parasal Birlik.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
1. Tercihli Ticaret Antlaşması: En dar kapsamlı ekonomik bütünleşme şekli,
ekonomik işbirliği anlaşmasıdır. Burada, anlaşmaya taraf olan ülkeler, belirli mallar
üzerindeki gümrük tarifelerini kaldırırlar. Bu tip birleşmede asıl amaç, taraflar
arasındaki ticaret hacmini arttırmak, uluslararası ticarete ait çeşitli engelleri ortadan
kaldırarak bu alandaki kontrolleri en aza indirmektir. 1932 yılında İngiltere ile
Commonwealth arasında kurulan Commonwealth Ekonomik İşbirliği Sistemi, bu tip
ekonomik bütünleşmeye örnek olarak verilebilir.
2. Serbest Ticaret Bölgeleri: Serbest ticaret bölgesi, üyeleri arasında ticareti
kısıtlayan veya engelleyen tarife ve kotaların kaldırıldığı, üyelerin birlik dışında
kalanlara karşı ise Ortalama Gümrük Tarifesi (OGT) uygulama zorunluluğunun
olmadığı ekonomik bütünleşme şeklidir. Bölgeye giren mal ve hizmetler için yaratılan
ortak piyasa, üretim faktörlerinin girişine açık değildir. Bu tür birleşmelerde, ekonomi
politikalarının ve kurumların uyumlaştırılması ve birliği söz konusu değildir.
Dolayısıyla bölge dışında kalan ülkelere karşı her ülkenin bağımsız olarak belirlediği
ekonomi politikası uygulanır.
Dünya’da serbest ticaret bölgelerine Latin Amerika Ülkeleri’nin kurduğu LAFTA,
Avrupa Ticaret Bölgesi (EFTA) ve Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesi (NAFTA)
örnek verilebilir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
3. Gümrük Birlikleri ve Ekonomik Etkileri:
GB; üyelerin karşılıklı ticaretleri üzerindeki gümrük tarifeleri, kotalar, ithal ve
ihraç yasaları gibi her türlü engel veya kısıtlamaların kaldırılarak üçüncü ülkelere
karşı ortak gümrük tarifesinin (OGT) uygulandığı bütünleşme şeklidir. Gümrük
Birliği ile mal piyasalarında bütünleşme amaçlanmış ve bütünleşmeye katılan
ülkeler arasındaki mal akımlarını kısıtlayan gümrük vergileri ile dış ticaret
kontrolleri kaldırılmakta; üçüncü ülkelere karşı uygulanan gümrük vergileri
eşitlenmektedir.
GB, tarihte en çok görülen bütünleşme şeklidir. 1834 yılında birçok bağımsız
Alman devletin kurduğu Zolverein ve 1957’de kurulan Avrupa Ekonomi Topluluğu
AET GB’nin en güzel örneklerindendir.
AB her şeyden önce bir gümrük birliğidir. AB’deki gelişmeler bütünleşme
kuramının temelini oluşturan GB’nin diğer bütünleşme biçimlerini kapsayacak
şekilde genişletilmesine neden olmuştur. GB, serbest ticaret bölgelerine göre daha
geniş kapsamlı bir ekonomik bütünleşme sürecidir. Burada, serbest ticaret
bölgelerindeki şartlara ek olarak birliğe üye ülkelerin serbest ticaret politikası izleme
imkanları kısıtlanmıştır. Buna göre GB, serbest ticaret bölgesine göre daha ileri bir
ekonomik bütünleşme derecesidir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
3. Gümrük Birlikleri ve Ekonomik Etkileri:
A. Statik Etkiler: Teknoloji ve ekonomik yapının sabit kalması varsayımı altında
yalnızca üretim faktörlerinin yeniden dağılımı dolayısıyla ortaya çıkacak etkileri ifade
eder. Öte yandan birleşme hareketi ile ortak geniş bir piyasaya geçilmesi, kaynak
arzını, üretim yöntemini ve teknolojiyi değiştiren bir dizi sonuçlar doğurur ki bunlara
dinamik etkiler adı verilir. Statik etkiler bir kereye mahsus ortaya çıkarken yeniden
yapılanma etkileri de denilen dinamik etkiler, süreklilik arz ederler. Aşağıdaki grafik
GB’nin kısa dönemli statik etkilerini gösterir.
Fiyat
T
A
A’nın Fiyatı
225
V
200
e
150
M
100
I
L
C’nin Fiyatı+Tarife
f
B’nin Fiyatı
J
h
N
C’nin Fiyatı
E
0
Y
H
K
R
T
Miktar
VMI (e) ÜÇGEN ALANI:
+Ticaret Yaratıcı Etki
YJN (f) ÜÇGEN ALANI:
+Ticaret Genişletici Etki
IEHJ (h) DİKDÖDRTGEN ALANI:
-Ticaret Saptırıcı Etki
Eğer VMI+YJN>IEHJ ise ilgili
ülkenin GB’den net refah artışı
sağladığı söylenebilir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TEORİSİ
B. Statik Etkilerin Büyüklüğünü Etkileyen Faktörler:
* En düşük maliyetli ülkenin GB’ye katılması.
* Ortak gümrük tarifesinin düşük tutulması
* Ortak ülkedeki maliyet ve fiyatların düşük olması
* GB’den önce üretilmeyen bir mal söz konusu ise ticaret yaratıcı ve saptırıc
etkiler ortaya çıkmayacaktır.
* Coğrafi yakınlık.
* GB üye ülkelerin üretim yapılarının tamamlayıcı veya rekabetçi olması.
C. Gümrük Birliklerinin Dinamik Etkileri:
Gümrük birliklerinin dinamik etkileri, dış ticaretin dinamik etkileri ile
benzerdir. Bu etkiler arasında
* Dış rekabetin artması
* Ölçek ekonomileri
* Teknolojik ilerleme
* Yatırımları özendirme
* Kaynak hareketliliği gelmektedir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
4. Ortak Pazar: Ekonomik bütünleşmenin üçüncü aşaması ortak pazardır. Ortak
Pazar, GB’nin tüm unsurlarına ek olarak emek, sermaye, girişimci gibi üretim
faktörlerinin üye ülkeler arasında serbest dolaşımını engelleyen bütün unsurların ortadan
kaldırıldığı, üçüncü ülkelere karşı OGT’nin uygulandığı bir bütünleşme şeklidir. Gerek
mal ve hizmet piyasalarında gerekse üretim faktörleri piyasalarında serbest dolaşımın
sağlanması, ortak pazar içinde faktör fiyatlarının eşitlenmesini ve kaynakların etkin
kullanılmasını sağlayacaktır. Ortak pazarın en başarılı örneği AB’dir. Aşağıdaki grafik,
Ortak Pazar öncesi A ve B ülkelerindeki sermaye ve işgücü gelirlerinden oluşan toplam
hasıla alanlarını göstermektedir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
Göstergeler
Stok (Sermaye/işgücü)
Fiyat (Faiz/ücret)
Sermayenin Geliri
İşgücünün Geliri
Net Yurtiçi Hasıla
Net Milli Hasıla
Net Kazançlar
Ayrı Piyasalar
A Ülkesi B Ülkesi
OaC
ObC
Ra
Rb
OaCDRa
ObCERb
ADRa
BERb
ADCOa
BECOb
ADCOa
BECOb
*
*
Ortak Piyasalar
A Ülkesi B Ülkesi
OaG
ObG
Rcm
Rcm
OaGFRcm ObGFRcm
AFRcm
BFRcm
AFGOa
BFGOb
AFHCOa BFHCOb
FDH
EFH
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
5. İktisadi Birlik:
Birliğe üye ülke ekonomilerinin tam olarak birleştirilmesidir. Ortak pazar
aşamasına ek olarak ekonomik birlik; ekonomik, parasal ve sosyal politikalar ile
kurumların birleştirilmesini öngörür. Özellikle tek para sistemi, merkez bankası ve
birleştirilmiş mali sistem ile ortak dış ticaret politikalarının uyumlaştırılması iktisadi
birliğin temelini oluşturur. Bu aşamada uyumlaştırılacak politikalar aşağıdaki gibi
sıralanabilir;
* Mal standartları
* Hizmet sektörü
* Kamunun satınalma işlemleri
* İşletme hukuku ilkeleri
* Ortak rekabet kuralları
* İnsanların serbest dolaşımı
* Yasal ve yönetsel engeller
Özetle, iktisadi birliğin kurulabilmesi için tüm önemli ekonomik, mali, sosyal ve
yasal konularda adeta bütünleşmiş bir piyasa oluşturmak gerekir.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TÜRLERİ
6. Ekonomik ve Parasal Birlik:
Ekonomik ve parasal birliğin, iktisadi birlikten farkı ulusal ekonomik
bağımsızlığın büyük ölçüde kaldırılması ve bunun yerini uluslarüstü bir otoritenin
almasıdır. Birliğe üye ülkelerin ulusal paraları arasında sabit kur ilişkisi olup, üyeler
arasında ulusal para ve maliye politikaları uyumlaştırılmaktadır. Ekonomik ve
parasal gelişmeler ile politikalar arasında karşılıklı etkileşim söz konusu
olduğundan, ekonomik bütünleşmenin tutarlı olabilmesi için ekonomik ve parasal
unsurlar arasında uygun bir denge sağlanması gerekir.
Üyeler arasında mal ve faktör hareketlerine konulan sınırlamaların kaldırılması
reel anlamda ekonomik bütünleşme için yeterli olmakla birlikte, tam bütünleşme
için parasal birlik ve siyasal bütünleşme şarttır.
Parasal bütünleşmenin gerçekleşebilmesi için gerekli süreç şu aşamalardan
oluşmaktadır:
* Üye ülkeler arasında döviz kurlarında birliğin sağlanması,
* Birlik içinde sermayenin serbest dolaşımını engelleyen tüm sınırlamaların
kaldırılması,
* Üye ülkelerin ekonomik politikalarında koordinasyonun gerçekleştirilmesi,
*Ortak bir rezerv fonu ile para yaratma ve yok etme yetkisine sahip, ortak bir
Merkez Bankası’nın kurulması,
* Ortak bir paranın kabulü ve kullanılması.
İKTİSADİ BİRLEŞMELER TEORİSİ
7. İkinci En İyi Teorisi:
Tam rekabet ve serbest ticaret, dünya refahını en yüksek düzeye çıkartması
bakımından en iyi politikalardır; o bakımdan bu politikalara “birinci en iyi” de
denebilir. Tam rekabet piyasasında özel maliyet-sosyal maliyet arasında fark olmadığı
varsayımına dayanır. Bununla birlikte gerçek hayatta özel monopoller, hükümet
müdahaleleri veya üretimdeki dışsallıklar nedeniyle özel maliyet ve sosyal maliyet
eşitliği gerçekleşmemektedir. Böyle bir durumda ise Pareto Optimumu
sağlanamamaktadır. Bu durumda halen uygulamada olan kısıtlamaları dengeleyecek
yeni düzenlemelere gidilmesi, ülke refahı açısından daha yararlı olabilir. Tam rekabet
ve serbest ticaret politikalarının gerçekleşmediği durumlarda mevcut piyasa engellerini
dengeleyecek yeni müdahaleci engellerin konulması (tarife gibi) “ikinci en iyi”
politikalar diye adlandırılır. GB’leri ortak gümrük tarifesi uygulaması nedeniyle ikinci
en iyi politikalarının önemli bir örneği konumundadır.
8. Kutuplaşma Teorisi:
Farklı gelişme düzeyinde bulunan ülkelerin, mal ve faktör hareketlerinin serbest
olduğu bir iktisadi gruba katılmaları durumunda, serbest piyasa düzeni, bunlar
arasındaki gelişme dengesizliğini artırabilir. Bu yönde yığınlı (kümülatif) hareketler
ortaya çıkar; böylece zengin ülkeler daha zengin, yoksul ülkeler daha yoksul duruma
gelir. İsveçli iktisatçı Gunnar Myrdal tarafından ortaya atılan bu görüş, “Kutuplaşma
Teorisi” olarak adlandırılır.
Download