HIV/AIDS ve Beslenme - Hacettepe Üniversitesi HIV / AIDS Tedavi

advertisement
HIV/AIDS’LE İYİ YAŞAMAK
HIV/AIDS’le Yaşayanlar için Beslenme ve Destek Kılavuzu
Önsöz
Hastalık ve beslenme arasındaki ilişkiler iyi bilinmektedir. Vücudun kendisini hastalıktan korumaya çalışırken
aynı zamanda sağlığı muhafaza etmek için iyi beslenmenin hayati önemi vardır. Hastalığın yol açtığı enerji ve besin
kaybının yerine konması için dengeli beslenme şarttır. İyi beslenme aynı zamanda, dinç ve sağlıklı olma hissi
oluşturarak, hastanın iyileşme azmini güçlendirici etki yaratır. Bu kılavuzdaki beslenme önerileri, HIV/AIDS ile
yaşayanlar dahil olmak üzere tüm hastaların kendilerini daha iyi hissetmelerine yardımcı olabilir.
Çok az kriz insan sağlığını etkileme ve ulusal, sosyal ve ekonomik gelişmeleri tehdit etme yönünden HIV/AIDS
gibi bir etkiye sahip olmuştur. Yiyeceklerin bulunabilmesi ve iyi beslenme üzerindeki olumsuz etkilerinden dolayı,
salgının evdeki yiyeceklerin güvenilirliği ve beslenme üzerinde çarpıcı etkileri olmuştur. Tarımsal üretim azalmış,
işsizlik artmış ve sağlık hizmeti ve sosyal hizmet sağlayan kurumlara büyük yükler yüklenmiştir. Ailelerin çalışma
ve üretme gücünde azalma meydana gelmiştir. Her geçen gün artan yoksulluk yüzünden, aileler yiyecek alma ve
diğer temel ihtiyaçlarını karşılama güçlerini de yitirmişlerdir. Ev içi kaynaklar ve zaman, ailedeki hasta bireylerin
bakımı için harcanıyor, eşlere hastalık bulaşabiliyor, hasta bireylere sahip ailelere karşı ayrımcılık yapılıp toplumdan
dışlanabiliyorlar, çocuklar öksüz ve yaşlılar ise kendi başlarının çaresine bakmak durumunda kalabiliyorlar.
HIV/AIDS’ten etkilenmiş ailelerin onurlu ve güvenli yaşaması için yiyecek, beslenme ve diğer temel
ihtiyaçlarının vakit kaybetmeden karşılanması hayati önem taşımaktadır. HIV/AIDS’le yaşayan insanlara beslenme
bakımı ve destek sağlamak, hastalığın tüm evrelerinde, hasta bakımının önemli bir parçasıdır. Bu kılavuz, evde
bakım şirketleri ve yerel hizmet sağlayıcılarına HIV/AIDS’le yaşayan insanlara sağlıklı ve dengeli bir beslenme
sağlamak için pratik tavsiyeler içerir. Hastalığın çeşitli aşamalarında hastaların karşılaşabilecekleri sorunları içerir
ve besin kaynaklarını ve evsel bakım ve desteğin kullanılmasının altını çizen yerel çözümler sunar.
Kılavuz hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde halihazırda bulunan rehberlerin kapsamlı bir
incelemeden geçmesi sonucu ortaya çıkmıştır. Günlük yaşamda birçok duruma uygulanabilir olsa da, kullanıcılar
bazı bölümlerde yerel olanaklarına göre uyarlama yaparlarsa, kılavuzdan daha iyi faydalanabileceklerdir. Kılavuz,
FAO Yiyecek ve Beslenme Bölümü’nün (ESN) Beslenme Programları Servisi ve WHO Sağlık ve Gelişim İçin
Beslenme Bölümü (NHD), Cenevre, FAO ve WHO’nun ortak katkılarıyla yayınlanmıştır.
Kılavuzun taslağının oluşumu ve hazırlanışı ile, uygulanmasının düzenlenmesi konusunda baş sorumlu olan
Maren Lieberum’a (FAO) teşekkürü bir borç biliriz. Ayrıca kılavuzun hazırlanmasında teknik yardım için Randa
Saadeh’e de teşekkür ederiz. Değerli katkıları için aşağıda adı geçen kişilere de takdir ve teşekkürlerimizi sunarız;
Marylou Biljsma, Zimbabwe Üniversitesi, Yvonne Foreseen, Concerned International Angola, Boitshepo D. Giyose,
John Hubley, Uluslararası Sağlık Danışmanı, Dorcas Lwanga, SARA/SANA Projesi-USAID, ve Micheline Ntiru,
Care International Güney Afrika; ayrıca Karayipler Yiyecek ve Beslenme Enstitüsü’nden Jethro Dennis’e çizimleri
hazırladığı için, ve WHO danışmanı, tescilli diyetisyen ve araştırmacı Genevieve Becker’a teşekkürlerimizi sunarız.
FAO Nüfus ve Gelişme Servisi’nden Marcela Villarreal ve Carol Djeddah, ve Yayılma, Eğitim ve İletişim
Servisi’nden Ester Zulberti ve Kalim Qamar’a teknik katkıları için teşekkür ederiz.. Ayrıca kılavuzun
hazırlanışındaki yardımlarından dolayı ESNP personeline, hazırlanışını denetleyen William D. Clay ve Brian
Thompson; çalışmaları başlatan Peter Glasauer ve teknik destek sağlayan Ellen Muehlhoff, Valeria Menza ve Karl
Callens, idari ve denetleyici katkılarından dolayı Karen Rautenstrauch and Joanna Lyons'a teşekkür ederiz.
Umarız bu kılavuz, yerel hizmet sağlayıcılarına, sivil toplum örgütlerine ve aile içi bakım yapanlara,
HIV/AIDS’le yaşayan insanlara, etkili ve ileri besinsel bakım ve destek sağlama çabalarında yardımcı olur.
Kraisid Tontisirin
FAO
Yiyecek ve Beslenme Bölümü
Direktör
Graeme Clugston
WHO
Sağlık ve Gelişim İçin Beslenme Bölümü
Direktör
İÇİNDEKİLER
Önsöz
Giriş
1)
Kılavuzu Uyarlama ve Kullanma
Kılavuzu Yerel Kullanım için Uyarlama
Gerekli Olan Değişiklikler
Kılavuzu Uyarlama Konusunda Bazı Öneriler
Talimatların Çevreye Yayımı
Gözlem ve Değerlendirme
2)
HIV/AIDS’le Yaşayan İnsanlar ve Aileleri İçin İyi Beslenmenin Yararları
Birçok Sebepten Dolayı Besleniriz
HIV/AIDS ve Beslenme
HIV/AIDS’le Yaşayan İnsanlar için Sağlıklı ve Dengeli Beslenme Çok Önemlidir
3)
Sağlıklı ve Dengeli Beslenme Herkes İçin Önemlidir
Vücudumuzun Yiyeceğe İhtiyacı Vardır
Sağlıklı ve Dengeli Beslenme
4)
HIV/AIDS’li İnsanların Özel Besinsel İhtiyaçları
HIV/AIDS’li İnsanların Besinsel İhtiyaçları Daha Fazladır
HIV/AIDS, Kilo Üzerinde Etkilidir
Kilo Alma
Vitamin ve Mineral Takviyesi
Miknonütrient Takviyesi- Hangisi, Ne Kadar ve Ne Zaman?
5)
Yiyeceğinizin Kalitesini ve Güvenilirliğini Koruyun
6)
HIV/AIDS’in Getirdiği Sorunlarla Başa Çıkma
İshal
İştah Azalması
Mide Bulantısı ve Kusma
Ağızda Yaralar ve Beslenmenin Ağrılı Olduğu Zamanlar
Diğer Sindirim Sorunları
Yiyeceklerin Tadında Değişiklikler
Cilt Sorunları
Üşütme, Öksürük, Nezle
Ateş
7)
HIV/AIDS’li İnsanların Bakımı
Kişisel Bakımınız- HIV/AIDS’le Yaşayan İnsanlar İçin Tavsiyeler
HIV/AIDS’li İnsanın Bakımı
Bakıcılar İçin Öneriler
8)
Bitkisel Tedaviler ve İlaçlar
Geleneksel Tedaviler: Yerel Yaklaşımlar
Bitkiler ve Baharatlar
Ekler
1)
2)
3)
4)
5)
6)
7)
Sağlıklı bir diyet için yiyecekler ve tarifler
Haftalık besin alımını izlemek için form
HIV/AIDS’li insanlar için önemli vitaminler ve mineraller
Zamanla kilo alımını izleme formu
HIV/AIDS’li insanlara destek sağlayan kuruluş ve organizasyonlar
Bibliografi ve Kaynaklar
Sözlük
GİRİŞ
HIV/AIDS’Lİ İNSANLARIN BESLENMESİ:
EVDE BAKIMIN HAYATİ ÖNEM TAŞIYAN VE ÇOĞUNLUKLA GÖZARDI EDİLEN YÖNÜ
Malnütrisyon*, HIV/AIDS’li insanlar için ciddi bir tehlikedir. Semptomlarının belirgin olmadığı, hastalığın erken
evrelerinde bile, HIV, vücudun besinsel durumu üzerinde etki yaratır. Malnütrisyon riski, hastalığın ilerlemesiyle
beraber belirgin biçimde artar.
İyi beslenme AIDS’e çare olmaz, yada HIV enfeksiyonunu önlemez ama AIDS’li insanın, besinsel durumunu
korumasını ve düzeltmesini sağlayabilir ve HIV(+)’likten AIDS’le ilgili hastalıklara doğru ilerlemeyi yavaşlatabilir.
Böylece, HIV/AIDS’li kişilerin hayat kalitesini yükseltebilir. Beslenme bozukluklarının oluşmasını engellemek
açısından besinsel bakım ve destek, hastalığın en erken evrelerinden itibaren önem kazanır. Sağlıklı ve dengeli bir
diyet, kiloyu ve sağlığı korumaya yardımcı olur. İyi beslenme, bağışıklık sisteminin performansını korumaya ve
ilerletmeye, ve böylece kişinin sağlığını korumasına yardımcı olur.
Bazı durumlar vücut fonksiyonlarını etkilerken, HIV/AIDS’le ilgili diğer birçok durum, yiyecek alımını,
sindirimi ve emilimi etkiler. Bu durumların semptomlarının çoğu (ishal, kilo kaybı, ağızda ve boğazda yaralar, mide
bulantısı ve kusma) uygun beslenmeyle iyileştirilebilir. İyi beslenme, yapılan ilaç tedavilerini de tamamlayıp takviye
edecektir.
* Bu yayında malnütrisyon şu anlamlara gelir:
a) Yiyecekler alınan enerjinin düşük olması (az beslenme)
b) Micronütrientlerin azlığı
BU KILAVUZUN AMACI
Bu kılavuz kaynakların az olduğu bölge veya ülkelerdeki HIV/AIDS’li insanların sağlıklı ve dengeli beslenmeleri
için pratik öneriler sunmaktadır. Kılavuz, evde bakımın daha iyi şartlarda gerçekleşmesini sağlamayı amaçlar. Aynı
zamanda hastaneler veya misafirhaneler gibi diğer kurumsal alanlardaki HIV/AIDS’li insanların bakımı için de
kullanılabilir.
HIV/AIDS’li insanların yiyecek gereksinimleri anlatılmış ve bu gereksinimleri karşılamaya yönelik yiyecekler ve
yeme alışkanlıkları üzerine öneriler verilmiştir. Kılavuz ayrıca, HIV nedeniyle oluşan durumların beslenmeyle ilgili
yönüne nasıl yaklaşılacağını da açıklar. Kılavuzda, HIV/AIDS’li insanların karşılaşabilecekleri sorunları
hafifletecek basit ev yapımı ilaçların yanı sıra, yerel yiyecekler kullanılarak yapılabilecek yemek tarifleri de yer
almaktadır.
KILAVUZU KİMLER KULLANABİLİR?
Kılavuzun içeriği:
1) Aşağıda listelenen kurum ve kuruluşların kullanımı için talimatlar ve açıklayıcı bilgiler:
 Ulusal ve toplumsal düzeyde danışmanlık ve evsel bakımın tüm dallarıyla ilgili çalışanların yanı sıra sağlık
hizmeti verenler ve bu sektörde çalışan diğer insanlar,
 HIV/AIDS’li insanlara danışmanlık hizmeti veren toplumsal organizasyonlar,
 HIV/AIDS’li insanlara yönelik besinsel bakım ve destek için ulusal veya yerel talimatlar oluşturmaları
amacıyla, sağlık, sosyal, beslenme hizmeti dallarında planlama yapanlar,
 HIV/AIDS’li insanlar için ulusal ve toplumsal destek sağlayan uluslararası ajanslar.
2) Her temel konunun önemli noktalarını derleyen ve ilan olarak da kullanılabilecek özet sayfalar.
Özet sayfalar, HIV/AIDS’li insanlar ve HIV/AIDS’li bir insanın bakımını üstlenmiş, bu konuda bilgilenmek isteyen
kişiler için özel olarak hazırlanmıştır.
Eklerin içeriği:




İleri teknik bilgiler,
Çeşitli durumlar için evde yapılabilecek tedavi ve yiyecekler için tavsiye edilmiş tarifler,
Besin ve kilo alımını takip etme yöntemleri,
HIV/AIDS’li insanlara destek sağlayabilecek bilgi kaynakları.
Şekil 1 HIV/AIDS’le yaşayan insanlar için bakım ve destek sağlama ve beslenmeyle ilgili konuları gündeme
getirmek için başlama noktaları
HIV/AIDS’li insanların beslenmelerinde ilerleme kaydetmek amacıyla kılavuzun kullanılabileceği durumlar:
 Gönüllü danışmanlık programlarında kullanılmak üzere
 Klinik AIDS hastası olan insanlar için danışmanlık programları sırasında
 Kişisel yardım ve destek gruplarında aktiviteler sırasında
 Evde bakımın bir parçası olarak, evde hasta viziti sırasında
 Bakıcılar için düzenlenen yardım veya destek grupları toplantıları sırasında
 Beslenme eğitimi sırasında
 Hastanede yatan hastalar üzerinde
 Tedavi planlaması sırasında
 Test sonrası danışmanlık sırasında
BÖLÜM 1
KILAVUZU UYARLAMA VE KULLANMA
KILAVUZU YEREL KULLANIM İÇİN UYARLAMA
Bu kılavuzdaki öneriler geniş kapsamlı olmasına rağmen, genel prensipler daha çok HIV/AIDS’le yaşayan
insanları ilgilendirecektir. Ama yine de belli beslenme önerileri, yerel halkın ve bireylerin ihtiyaçları doğrultusunda
uyarlanmalıdır.
Bu önerilerin oluşturulması sürecinde, araştırma sonuçları ve birçok yerde kazanılmış tecrübeler
harmanlanmıştır. Bununla beraber, bu kılavuzu kullanan birçok ülke ve kuruluşun da HIV/AIDS’le yaşayan
insanların bakımı hakkında kendilerine ait denetimleri ve çıkarımları olacaktır. Bu kılavuzu kullanırken bu bilgi ve
deneyimlerin, kılavuzdaki önerilerle birleştirilmesi çok önemlidir. Kılavuzun yerel kullanım için uyarlanması, bir
ait olma duygusunun doğmasına yol açarak, yerel organizasyonların da katılımını sağlayacaktır.
Uyarlamanın seviyesi değişebilir. Devletler ve/ya kuruluşlar, kılavuzu ulusal düzeyde kullanıma yönelik
geliştirebilir veya bölgesel düzeyde kullanım için daha ileri bir uyarlama yapabilir.
GEREKLİ OLAN DEĞİŞİKLİKLER
Kılavuzu belli bir ülkede veya bölgede kullanıma yönelik uyarlama için yapılması gereken değişiklikler
şunlardır:






Yemek ve tariflerde, o bölgede mevcut yiyeceklere, toplumun ağız tadına ve ulusal, bölgesel , kentsel veya
kırsal tercihlere göre yapılacak değişiklikler. Bunun için kılavuzdaki bazı yiyecekleri çıkarıp, aynı besin
değerine sahip diğerlerini eklemek gerekebilir.
Yerel yiyeceklerle yapılan yemeklerin tariflerinin yer aldığı bir ek hazırlanması ve bu tariflerin sağlıklı
beslenme kurallarına uygun olduğundan emin olunması gerekmektedir. Yerel yemeklerde besin değeri
yüksek yiyecekler kullanılması önerilebilir. Tarifler ve pişirme yöntemleri, belli HIV ile ilintili durumlarda
kullanılmak üzere uyarlanabilir. (tarifler için Ek 1’e bakınız)
Önerilerin, bölgenin gerçeklerine uygun hale getirilmesi. Mesela sağlıklı suyun varlığı, buzdolaplarının
mevcudiyeti, yerel pişirme yöntemleri, yerel ölçü birimleri...
Bölgesel sorunlara değinilen bölümler. Mesela beslenme sorunları, semptomların sırası, HIV/AIDS’le ilgili
sorunların tedavisi için kullanılan yöntemlerin çeşitliliği, HIV/AIDS’li insanların bakımı için yerel
öncelikler ve ilaç tedavileri...
HIV/AIDS’li insanların beslenmesi konusunda kazanılmış tecrübelerin kılavuzda yer alması için yapılması
gereken değişiklikler,
Kılavuz kullanıcılarının kültürel altyapıları ve eğitim seviyelerine göre yapılacak değişiklikler. Gerekli
değişiklikler yapılmış haliyle kılavuz, resimlerin ve yazıların anlaşılır olup olmadığı konusundan yerel halk
üzerinde denenebilir. Anlaşılmasında güçlük olduğu saptanan kelime ve resimler değiştirilmeli ve yeni
halleri tekrar denenmelidir.
KILAVUZU UYARLAMA KONUSUNDA BAZI ÖNERİLER
Kılavuz, kullanım amacına ve mevcut olan kaynaklara ve insanlara göre iki farklı şekilde uyarlama sürecinden
geçebilir. Bir yaklaşım, önemli devlet çalışanlarından ve sivil toplum örgütlerinden seçilen insanlarla, bir teknik
çalışma grubu oluşturarak HIV/AIDS’li insanların beslenmelerinde gelişmeler sağlamak olabilir. Bu çalışma grubu,
düzenli olarak toplanıp kılavuzu yenileyebilir, içeriği hakkından değişiklikler yapıp yerel basımını yayınlayabilir.
Böyle bir grubun görevleri konusunda sayfa 7’deki kutuda bazı öneriler sunulmuştur.
Başka bir yaklaşım ise, bir seminer düzenlenerek bu konularla ilgili tüm yetkili kişilerin toplanması olabilir,
mesela sağlık hizmetleri ve diğer hizmet sektörü çalışanları, HIV/AIDS ve beslenme konusunda uzmanlar,
HIV/AIDS’le yaşayan insanlara yardımcı olan kuruluşlar ve HIV/AIDS’li insanlar gibi. Seminerin amacı,
hazırlanması gereken kılavuzun özelliklerini belirlemek ve bu yerel basımı hazırlamak için bir çalışma planı ve
bütçe oluşturmak olacaktır. Bu işbirliğinden, çıkarımları kılavuza işlemekle görevli ve gözden geçirilmiş yeni basımı
oluşturacak bir teknik çalışma grubu çıkacaktır. Toplanabilecek bir seminerde yapılabileceklerin listesi aşağıda
verilmiştir.
Teknik çalışma grubunun görevleri












Kaynakları harekete geçirilmesi için bir plan yapılarak gerekli çalışmaların başlatılması
Mevcut beslenme eğitimi seviyesini ve evde bakım materyallerini/hizmetlerini belirlemek ve gözden
geçirmek. HIV/AIDS’li insanlar için hazırlanmış beslenme önerileri, genel beslenme önerilerinden
prensipte çok farklı olmadığı için, talimatların oluşturulmasında mevcut bilgiler de kullanılabilir.
Mevcut bilgilerdeki eksik noktaları ve eklenmesi gereken bilgileri saptamak; bir bilgi toplama yöntemi
oluşturarak, sorumlulukları belirlemek.
Geliştirilmesi gereken noktaları belirlemek.
Mevcut olan genel talimatları ve uyarlama yapılabilecek kısımları belirleme de dahil olmak üzere kaynak
olarak kullanılacak malzemeleri tayin etmek.
Yemek, bitkisel içecek, ev tedavileri tariflerini toplama ve yararlılıklarını gönüllüler üzerinde denemek.
Beslenme ve AIDS hakkındaki yerel deneyimleri derleme, başka tarifleri belirleyerek onların kılavuzda
yerel almak için uygun olup olmadıklarını tayin etmek.
Taslak oluşturulması (taslak oluşturma komitesi tarafından)
Eleştiriler için talimatların gruptaki tüm yetkililerle paylaşımı.
Eleştirileri değerlendirmek.
Talimatların açık, anlaşılır ve kabul edilir olup olmadığını kontrol etmek için, talimatları yerel çalışma
ekibi üzerinde denemek.
Beslenme talimatlarına son şeklini vermek.
ULUSAL BİR SEMİNER İÇİN TAVSİYELER
Bütün yetkililerin toplanmasıyla yapılacak seminerde şunlar yapılabilir:
 Gerekli malzemeler, hedef gruplar ve talimatların içeriği hakkında ortak bir bakış açısı oluşturmak
 Talimatların gelişim süreci konusuna açıklık kazandırmak ve karar vermek
 Talimatların oluşumu üzerinde çalışması için teknik bir çalışma grubu oluşturmak
 HIV/AIDS’li insanlar için besinsel bakım ve destek hakkında ulusal talimatların oluşturulması için bir
çalışma planı ve bütçe hazırlanması
 Kaynakların harekete geçirilmesi
TALİMATLARIN ÇEVREYE YAYIMI
Talimatlar son şeklini aldıktan sonra, onların ulusal bölgesel ve yerel düzeylerde yayılmaları için bir program
geliştirilmelidir. Bu program şu adımları içermelidir:
 Talimatların devlete, ulusal ve uluslararası kuruluşlara ulaştırılması.
 HIV/AIDS’le yaşayan insanlarla, beslenmeleri konusunda beraber çalışacak olan ekipler için eğitim
seminerleri düzenlenmesi.
 Broşürler, posterler, el ilanları, radyo programları, eğitim materyalleri, müzik, tiyatro aktiviteleri ve
beslenme yetkilileri gibi eğitim için gerekli çeşitli yardımcı malzemelerin geliştirilmesi.
GÖZLEM VE DEĞERLENDİRME
Talimatların izlenip izlenmediğini takip etmek ve kazanılan yeni deneyimlerin ışığında bunları gözden geçirmek
çok önemlidir. Bunun için şunlar yapılabilir:
 Eğitime tabi tutulmuş kişilerin ve dağıtımı yapılmış talimatların sayısını takip etmek
 Yerel talimatların geliştirilmesinde görev alan ajanslardaki yetkililerle takip toplantıları yapılması ve
ajansın, kılavuzun kullanımından edindiği deneyimleri belirlemesi.



Uygulama ekibinin kılavuzdan edindiği yararı, karşılaştıkları sorunları ve aldıkları dersleri takip etme ve
belirlemek.
Kişisel yardım gruplarının talimatlar hakkındaki düşüncelerinin alınması.
Beslenme eğitimi almış HIV/AIDS’li kişilerle görüşme yapıp, talimatlara ne derece uyduklarını tespit etme
ve önerilerini almak.
BÖLÜM 2
HIV/AIDS’LE YAŞAYANLAR VE AİLELERİ İÇİN İYİ BESLENMENİN YARARLARI
BİRÇOK SEBEPTEN DOLAYI BESLENİRİZ
Beslenme herkes için çok önemlidir. Alışık olduğumuz yiyecekleri yerken kendimizi daha güvende hissederiz.
Yemekler bize çocukluğumuzu, anayurdumuzu ve kültürümüzü hatırlatır. Özel günleri kutlarken, bizim için değerli
olan insanlarla birtakım özel yemekler yeriz. İyi yediğimizde, kendimizi daha iyi hissederiz.
Yiyecekler;
 Hayatta kalmamızı, hareket etmemizi ve çalışmamızı,
 Büyüme, yenilenme ve onarım için yeni hücreler, dokular oluşturmamızı,
 Hastalıklara karşı direnmemizi ve mücadele etmemizi, sağlayacak enerji ve besini karşılar.
Vücudumuz yeterli besin almadığında zayıf düşer ve gerektiği gibi çalışamaz. Sağlıklı ve dengeli beslenmek,
sağlıklı, zinde ve mutlu olmak amacıyla doğru yiyecekleri doğru miktarlarda yemek demektir. İyi beslenmenin
prensipleri bir sonraki bölümde anlatılacaktır.
HIV/AIDS VE BESLENME
HIV virüsü, bağışıklık sistemine saldırır. Hastalığın ilk safhalarında, kişi gözle görülür hiçbir belirti göstermez
fakat daha sonra kilo kaybı, ateş, ishal ve fırsatçı hastalıkların (ağızda yaralar veya tüberküloz gibi) ortaya
çıkmasıyla, AIDS’in belirtileri gözle görülür hale gelecektir.
Vücudun beslenme durumu, kişinin HIV taşıyıcısı olmaya başladığı andan itibaren çok önemlidir. Beslenme eğitimi,
kişiye sağlıklı yeme alışkanlığı sağlama ve özellikle başta yetiştirme, saklama ve pişirme olmak üzere yiyeceğin
güvenilirliği konusunda harekete geçme şansı verir.
İyi beslenme ayrıca, AIDS hastası bir kişinin sağlığını ve hayat kalitesini korumak açısından büyük önem taşır. HIV
enfeksiyonu, bağışıklık sistemine zarar verir ve bu da ateş, ishal gibi diğer hastalıkların baş göstermesine sebep olur.
Bu hastalıklar, iştahın azalmasına ve vücudun besinleri yeteri kadar emememesine yol açtığı için besin alımını
azaltabilir. Bunun sonucunda kişinin beslenmesi bozulur, kilo kaybeder ve zayıf düşer.
Klinik AIDS’in başlangıcının muhtemel bir göstergesi, (yetişkin bir kişi için) aşağı yukarı 6-7 kiloluk bir kilo
kaybı meydana gelmesidir. Normalde de zayıf olan bir kişi için böyle bir kilo kaybı çok ciddi sorunlara yol
açacaktır. Sağlıklı ve dengeli beslenme, hastalığın tedavisine erken safhalarda başlanması ve enfeksiyon sonrası
vücudun uygun bir besinsel dengeye gelmesi, kilo kaybını ve ileride baş gösterecek hastalıkların etkilerini
azaltabilir.
Kişi fırsatçı bir hastalık için tedavi görüyor veya HIViçin kombine bir tedavi alıyor olabilir; ve bu tedaviler
beslenmeyi etkileyebilir. İyi beslenme, alınan ilaçların etkisini de güçlendirecektir.
Besinsel ihtiyaçlar karşılanmadığı zaman, hastalıkların iyileşme safhaları daha uzun sürecektir. Bu süre boyunca,
hasta çalışamaz durumda iken, aile, hasta kişinin bakımını yapıyor, sağlık masraflarını ödüyor, gelirdeki azalmaya
uyum sağlamaya çalışıyor olacaktır. İyi beslenme ayrıca kişinin sağlıklı ve çalışıyor olduğu süreyi de uzatmaya
yardımcı olacaktır
Şekil 2 HIV hastalığının gelişim sürecinde beslenme eğitiminin rolü
Beslenme eğitimi şunlarda ilerleme sağlar:
HIV+
*doğru beslenme biçimi
Semptom görülmez
* uygun yiyecekleri hazırlamada/yetiştirmede
Bağışıklık sistemi zayıflar
Klinik AIDS’e doğru ilerleme
Kilo kaybı
İshal
Fırsatçı enfeksiyonlar
Güçsüz düşme
*kilo kaybı başladığına dair belirtileri tanımanın ve
acil müdahalenin önemini kavramak
*devam eden doğru beslenme alışkanlıkları
*kilo kaybını önleyici ve kaybedilen kiloyu geri aldırıcı
müdahaleler
*enfeksiyona erken tedavi
*enfeksiyon sırasında devam eden beslenme
*sık karşılaşılan sorunlar için ev yapımı ilaçlar (mesela iştah kaybı,
ağızda yaralar, ishal...)
HIV/AIDS’LE YAŞAYAN İNSANLAR İÇİN SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENME ÇOK ÖNEMLİDİR
Besinsel bakım ve destek, HIV/AIDS’le yaşayan kişiler ve ailelerinin sağlıklarının, kendilerine saygılarının ve
hayata karşı olumlu tavırlarının artmasını sağlar.
Sağlıklı ve dengeli beslenme, HIV enfeksiyonunun bütün safhalarındaki insanlara yönelik, danışmanlık ve
bakımın ana hedeflerinden biri olmalıdır. Etkili bir besinsel bakım ve destek programı şu şekillerde HIV/AIDS’li
kişinin hayat kalitesini arttıracaktır:
 Kiloyu ve bünyenin gücünü koruyarak,
 Vücutta eksik vitamin ve mineralleri yerine koyarak,
 Bağışıklık sisteminin etkisini ve vücudun hastalıklara karşı mücadele yeteneğini arttırarak,
 Enfeksiyondan, AIDS hastalığına uzanan süreci uzatarak,
 Vücudun tedaviye verdiği cevabı arttırarak, sağlığı korumak için harcanan zaman ve parayı azaltarak,
 HIV’li insanların üretken olmalarını, çalışabilmelerini, yiyecek üretmelerini ve ailelerinin gelirine
katkıda bulunmalarını sağlayarak.
Şekil 3 İyi beslenme ve HIV/AIDS arasındaki bağıntı
İyi beslenme, kilonun korunması
Daha güçlü bağışıklık ve enfeksiyona dayanıklılık
HIV/AIDS hastalığının seyrinde yavaş ilerleme, daha az hastalanma
Kaynak: Piwoz ve Prebel’den uyarlanmıştır, 2000.
BÖLÜM 3
SAGLIKLI VE DENGELİ BESLENME HERKES İÇİN ÖNEMLİDİR
VÜCUDUMUZ BESİNE İHTİYAÇ DUYAR
Besinler vücudumuz için gereklidir:
 hücrelerin ve dokuların gelişmesi, yerine konması ve tamiri için;
 sıcak tutmak, hareket etmek ve çalışmayı sağlayacak enerjiyi elde etmek için;


besinlerin sindirimi gibi kimyasal işlemleri yerine getirmek için;
infeksiyonlara karşı korumak, direnmek, onlarla savaşmak ve iyileşmek için.
Yiyecekler besin maddeleri tarafından oluşturulurlar. Vitaminler ve mineraller gibi mikrobesinler az
miktarlarda gereklidir. Karbohidratlar, proteinler ve yağlar gibi makrobesinler bol miktarlarda gereklidir. Eğer bir
veya daha fazla besin maddesi eksikse vücut gerektiği gibi işlev göremez. Dengeli ve sağlıklı beslenmenin koşulu;
uygun miktarlarda ve birleşimde, güvenli, zararlı maddelerden ve hastalıklardan uzak beslenmektir.
Hastalıkları önlemek, onları tedavi etmekten daha kolaydır. Bir kişi sağlıklı ve dengeli beslenmeye ne kadar
erken başlarsa o kadar sağlıklı kalır. Bir kez kilo kaybedildiği zaman aşırı yorgunluk ve iştahsızlık sebebiyle eski
kiloya ulaşmak zor olabilir.
Aşağıdaki bölüm sağlıklı ve dengeli beslenmenin ana noktalarını içermektedir. Bu, HIV ile infekte olsun
olmasın herkese uygulanabilir.
SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENME
Farklı yiyeceklerden faydalanın.
Şekil
Uygun beslenmek demek farklı yiyecekleri tüketmek demektir. Altı aya kadar olan bebeklerin aldığı tek gıda
olan anne sütü dışında vücudumuzun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini içeren tek bir gıda maddesi yoktur. Farklı
türlerden gıdalar almak vücudumuza gerekli besin maddelerini almamızı sağlayacaktır. Kolay ulaşılabilecek ve
mevsimlik yiyecekleri seçmeye dikkat etmek zevkli, sağlıklı ve elverişli olabilir.
Her öğün temel besinlerden yiyin.
Temel besin maddeleri öğünün en geniş kısmını oluşturmalıdır. Bu yiyecekler daha ucuzdur ve yeterli miktarda
enerji ve biraz protein sağlarlar. Temel besin maddeleri tahılları (pirinç, mısır, buğday, arpa gibi), nişastalı kökleri
(patates, tatlı patates gibi) ve nişastalı meyveleri (sinirotu-bir tür muz) içerir.
Bununla birlikte bu gıdalar vücudun ihtiyacı olan bütün besin maddelerini sağlamakta yetersizdirler. Ek enerji ,
protein ve mikrobesinleri sağlamak için diğer yiyeceklerden de yenerek sağlanmalıdır..
Eğer mümkünse her gün baklagil yiyin.
Bu yiyecekler vücudun gelişmesi ve tamiri için , aynı zamanda kuvvetli kasların gelişmesi için gerekli proteini
vücuda sağlar. Bu gıdalar vitaminler, mineraller ve lif için iyi bir kaynaktır ve bağışıklık sistemini canlı tutmaya
yardım ederler.
Baklagiller fasulyeyi, bezelyeyi, baklayı, mercimeği, yerfıstığını ve soya fasülyesini içerirler. Temel gıda
yendiği zaman proteinin kalitesini artar. Baklagiller biftek ve tavuk gibi hayvan kaynaklı proteinlerden daha ucuzdur
ve eğer mümkünse her gün yenmelidir.
Hayvansal ürünleri ve süt ürünlerini düzenli yiyin.
Hayvansal ürünler ve balık olabildiğince sık yenmelidir. Bu yiyecekler yüksek kalitede protein, vitamin, mineral
ve ilave enerji sağlarlar. Kasları güçlendirmeye ve bağışıklık sistemine yardım ederler.
Etin her çeşidi, balık, kümes hayvanları ve günlük ürünler olan yumurta, süt, tereyağı, kaymak, yoğurt ve peynir
bu tür yiyeceklerdendir. Eğer tırtıl ve çekirge gibi böcekler sizin günlük besinlerinizin parçası olursa bunlar da iyi
besin sağlarlar.
Her gün sebze ve meyve yiyin.
Sebze ve meyve, sağlıklı ve dengeli beslenmenin önemli bir parçasıdır. Vücudun işlevini ve bağışıklık sistemini
güçlü tutacak vitamin ve mineralleri sağlar. Bu yiyecekler özellikle HIV/AIDS ile birlikte yaşayanlar için hastalıkla
mücadele etmek açısından önemlidir. Yiyeceklerinizin çeşidini bol tutun, çünkü her biri farklı vitamin ve mineral
sağlar. Tavsiye listesi aşağıda verilmiştir.
Sarı, turuncu, kırmızı veya koyu yeşil sebze ve meyve:
Yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak,balkabağı), yeşil biber, kabak, havuç, kayısı, şeftali ve mango: Bol A vitamini
içerirler.
Diğer sebze ve meyveler:
Domates, lahana, portakal, mandalina, greyfurt,limon,dut, mango ve ananas: Bol C vitamini içerirler ve
hastalıklarla mücadele etmeye yardımcı olurlar.
Katı ve sıvı yağları, şeker ve şekerli yiyecekler yerine kullanın.
Katı yağlar, sıvı yağlar ve şeker iyi enerji kaynaklarıdır ve bunlar özellikle HIV/AIDS ile birlikte yaşayan
insanların kilo almalarına yardımcı olabilirler. Bunlar yiyeceklere lezzet vermek suretiyle iştah açıcı olurlar.
Katı ve sıvı yağlar, sağlıklı ve dengeli beslenmede önemli rol oynarlar. Az miktarları bile yüksek enerji
sağlarlar. Tereyağı, domuzyağı, margarin, kızartma yağları (sebze, hindistancevizi ve hurma yağı), kaymak,
mayonez ve hindistancevizi kremi bu yiyecekler arasında sayılabilirler. Ayrıca avokadoda, yağlı tohumlarda
(ayçiçeği,yerfıstığı ve susam), yağlı et, balık, lor ve peynirde de bulunurlar.
Şeker ve şekerli yiyecekler olarak bal, reçel, çay şekeri, kek ve bisküvi sayılabilir.
Katı ve sıvı yağlar iyi enerji kaynakları olmalarına rağmen diğer besin maddeleri açısından zengin değillerdir.
Bu nedenle diğer yiyeceklerin yerine değil, onlarla birlikte yenmelidirler.
Bolca , temiz ve güvenli su için.
Su hayat için önemlidir ve her gün gereklidir. Bir kişinin günde sekiz bardak sıvıya ihtiyacı vardır. Kişi eğer
çalışıyorsa, hava çok sıcaksa, terliyorsa, ishal olmuşsa, kusuyorsa veya ateşi yüksekse kaybetmiş olduğu suyu yerine
koymak için daha fazla sıvı almalıdır. Eğer içme suyu korunmuş bir kaynaktan veya sondaj kuyusundan
sağlanıyorsa, temiz bir kapta muhafaza etmek çok önemlidir. Eğer su güvenilir olmayan kaynaktan veya ırmaktan
sağlanıyorsa, su en az on dakika kaynatılmalı ve soğutulduktan sonra temiz kaplarda saklanmalıdır (Sayfa 29’daki
yiyecek temizliği konusundaki tavsiyelere bakınız.). Temiz su içmeye ek olarak; meyve sularından, çorbadan,
sebzelerden, meyvelerden ve yemeklerdeki soslardan da vücudumuza sıvı alırız. Bununla birlikte yemek yerken çay
ve kahve içmekten kaçınmalıyız; çünkü bunlar yiyeceklerdeki demirin barsaklarımız tarafından emilmesini
azaltırlar.
Alkollü içecekler vücudumuzdan suyu uzaklaştırırlar. Bu nedenle sadece sınırlı miktarlarda tüketilmelidirler.
Ayrıca ilaçlarla etkileşip istenmeyen durumlara sebep olabilirler.
ÖZET 1:
GELİŞME , ÇALIŞMA VE HAREKET İÇİN SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENME
Farklı yiyeceklerden faydalanın
Şekil
Her öğün temel besinlerden yiyin
Bu yiyecekler nispeten ucuzdurlar ve sadece enerji ve protein değil, az miktarda vitamin ve mineral de içerirler.
Tahıl (pirinç, mısır, darı, buğday, arpa), nişastalı kökler (patates, tatlı patates) ve köklü meyveler lifli besinlere
örnek olarak verilebilirler.
Eğer mümkünse her gün baklagil yiyin
Fasulye, bezelye, mercimek, yerfıstığı (yerfıstığı yağını da içerir) ve soya fasulyesi baklagillere örnek olarak
sayılabilirler. Temel besinlerle beraber yenilirlerse proteinin kalitesini arttırırlar.
Hayvansal ürünleri ve süt ürünlerini düzenli tüketin
Hayvansal ürünler ve balık olabildiğince sık yenmeli. Bu yiyecekler yüksek kalitede protein, vitamin, mineral ve
ilave enerji sağlarlar. Etin her çeşidi, balık, kümes hayvanları ve günlük ürünler olan yumurta, süt, tereyağı, kaymak,
yoğurt ve peynir bu tür yiyeceklerdir. Eğer tırtıl ve çekirge gibi böcekler sizin günlük besinlerinizin parçası olursa
bunlar da iyi besin sağlarlar.
Her gün sebze ve meyve yiyin
İyi gelişmek ve infeksiyon ile mücadele etmek için bu yiyecekler önemlidir. Öneri listesi aşağıda
verilmiştir.
Sarı,turuncu,kırmızı veya koyu yeşil sebze ve meyve:
Yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak,balkabağı,manyok yaprağı),yeşil biber,kabak,havuç,kayısı,şeftali ve mango:
Bol A vitamini içerirler.
Diğer sebze ve meyveler:
Domates, lahana, portakal, mandalina, greyfurt, limon, dut, mango ve ananas: Bol C vitamini içerirler ve
hastalıklarla mücadele etmeye yardım ederler.
.
Katı ve sıvı yağları ,şeker ve şekerli yiyecekler yerine kullanın
Katı yağlar, sıvı yağlar ve şeker iyi enerji kaynaklarıdır ve kiloyu korumak veya kaybedilen kiloları geri almak
için önemlidirler. Bunlar yiyeceklere lezzet vermek suretiyle iştah açıcı olurlar.
Tereyağı, domuzyağı, margarin, kızartma yağları (sebze, hindistancevizi ve hurma yağı), kaymak, mayonez ve
hindistancevizi kremi bu yiyecekler arasında sayılabilirler. Ayrıca avokadoda, yağlı tohumlarda (ayçiçeği, yerfıstığı
ve susam), yağlı et, balık, lor ve peynirde de bulunurlar.
Şeker ve şekerli yiyecekler olarak bal, reçel, çay şekeri, kek ve bisküvi sayılabilir.
Bolca , temiz ve güvenli su için
Bir kişinin günde sekiz bardak suya ihtiyacı vardır. Kişi eğer çalışıyorsa, hava çok sıcaksa, terliyorsa, ishal
olmuşsa, kusuyorsa veya ateşi yüksekse kaybetmiş olduğu suyu yerine koymak için daha fazla sıvı almalıdır.
Meyve suyu , çorba ve diğer içecekler de içilebilirler. Suyunuzu korunmuş ve güvenli kaynaktan alın, temiz
depolarda tutun. Eğer su güvenilir kaynaktan alınmıyorsa on dakika kaynatılmalı ve içilmeden önce soğutulmalıdır.
Bununla birlikte yemek yerken çay ve kahve içmekten kaçınılmalı; çünkü bunlar yiyeceklerdeki demirin
barsaklarımız tarafından emilmesini azaltırlar.
BÖLÜM 4
HIV/AIDS’LE
YİYECEKLER
YAŞAYAN
İNSANLARIN
İHTİYAÇ
DUYDUĞU
ÖZEL
HIV/AIDS ile infekte olan ve hastalığın işaretlerini göstermeyen kişi özel bir “HIV diyeti”ne ihtiyaç duymaz.
Bununla birlikte HIV ile infekte olan kişiler sağlıklı ve dengeli beslenme örneğini (üçüncü bölümde anlatıldı)
benimsemek için her gayreti göstermelidir. Böylelikle artmış protein ve enerji ihtiyaçlarını karşılarlar, mevcut
durumlarını korurlar.
HIV/AIDS’li kişi bir kez hasta oldu mu aşağıda belirtildiği gibi özel ihtiyaçları olur.
HIV/AIDS’le yaşayan kişinin artmış besin ihtiyacı olur
HIV virüsü bulaştığı zaman vücudun savunma sistemi -bağışıklık sistemi- infeksiyonla mücadele etmek için daha
fazla çalışır. Bu durum enerji ve besin gereksinimini arttırır. Ayrıca infeksiyon ve ateş vücudun besin isteğini arttırır.
Kişi HIV ile infekte olduğu zaman bu ilave enerji ve besin ihtiyacını karşılamak için daha fazla yemek zorundadır.
HIV/AIDS belirtileri arttıkça bu ihtiyaçlar daha da fazla artar.
HIV/AIDS besin alımını azaltır
HIV/AIDS’li kişiler çoğunlukla yeterli besin alamazlar , çünkü:
 Hastalık ve alınan ilaçlar iştahı azaltırlar, yiyeceklerin tadında değişiklik yapar ve vücudun
yararlanmasına engel olurlar ;
 Ağız yarası, bulantı ve kusma gibi belirtiler yemeyi zorlaştırır,
 Yorgunluk, yalnızlık ve ruhsal çöküntü iştahı ve yemek hazırlayıp düzenli yemek yeme isteğini azaltır;
 Yiyecek satın alacak yeterli para yoktur.
HIV/AIDS yiyeceklerin emilimini azaltır
Yiyecekler yendikten sonra sindirim ile besin öğelerine ayrılır. Besinler barsak duvarını aşarak kan dolaşımına
katılırlar ve vücutta ihtiyaç duyan organ ve dokulara götürülürler. HIV ve diğer infeksiyonların bir sonucu olarak
barsak duvarı zarar görür, besinler gerektiği gibi geçemezler ve sonuç olarak emilemezler.
İshal, HIV/AIDS’li kişilerde ortak bir sorundur. Eğer kişi ishal olmuşsa iyi sindirilmemiş olan besinler barsaktan
hızla geçerler ve böylece gerektiği gibi emilemezler. Besin alımı ve emilimin azalması kilo kaybına ve beslenme
yetersizliğine sebep olur
HIV/AIDS kiloyu etkiler
Kişi yeterli yemediği zaman ya da yenmiş yiyecekler iyi emilmediği zaman vücut, yağ ve kaslardaki protein
olarak depolanan enerjiyi kullanır. Sonuçta kas dokusu ve yağ azalır, böylelikle kilo kaybedilir.
Kilo kaybı yavaş olduğu için farkedilmesi zor olabilir. Kilo kaybının anlaşılması için iki temel yol vardır:
 Kişinin kilosu haftada bir ve hep aynı günde tartılarak düzenli kaydedilir. Ortalama bir erişkin için ayda
6-7 kilo kaybı veya ağırlığın %10’unun kaybı ciddi kilo kaybının göstergesidir. Eğer kişinin evinde
terazisi yoksa eczanede, klinikte veya bölgesel sağlık ünitelerinde de kilo ölçümü yapabilir.


Giysiler bol olmaya başlar ve tam anlamıyla uygun olmaz.
Eğer kişi kilo kaybederse normal kilosuna ulaşmak için harekete geçmelidir.
Kilo artışı
Fazla yemek yemekle , bol yemekle ve/veya daha sık yemekle, önceki bölümde anlatıldığı gibi yiyecek çeşidini
bol tutmakla kişi kilo alır. Burada kilo almak için bazı öneriler sunulmaktadır:

Pirinç, mısır, darı, buğday, ekmek, patates, tatlı patates ve muz gibi temel yiyecekleri yiyin.

Fasulye, soya fasulyesi, mercimek, bezelye, yerfıstığı, yerfıstığı yağı, ayçiçeği ve susam gibi tohumların
alımını arttırın.

Etin her çeşidini, kümes hayvanları, balık ve yumurtayı mümkün olduğu kadar sık alın. Kıyma, tavuk ve
balık sindirmesi daha kolay besinlerdir. Böbrek ve karaciğer gibi sakatatlar en az pahalı kaynaklar
olabilirler.

Düzenli olarak öğün aralarında hafif yiyecekler atıştırın. Fındık, ceviz, tohumlar, meyve, yoğurt, havuç,
fındık ezmesi sandvöviçleri örnek gösterilebilir.

Katı ve sıvı yağları kullanarak yiyeceklerin yağ içeriklerini arttırın. Yağlı yiyecekler olarak yerfıstığı gibi
yağlı tohumlar, soya fasulyesi, susam, avokado ve yağlı et sayılabilir. Eğer fazla yağ alımına bağlı bazı
sorunlar oluşursa (özellikle ishal), belirtiler geçene kadar fazla yağlı yiyeceklerin alımı azaltılmalı, daha
sonra vücudun izin verdiği ölçülerde tekrar arttırılmalıdır.

Tereyağı, kaymak, yoğurt, peynir gibi süt ürünleri ve tam yağlı süt günlük besinlerin bir parçası olmalıdır.

Yulaf lapası, tahıl, sos ve patates ezmesine kuru süt tozu ekleyin. Bununla birlikte süt kadar yararı
olmayan kahve ve çay için kullanılan beyazlatıcıları kullanmayın. Bazı insanların sütü sindirmelerinin zor
olduğu akılda tutulmalıdır. Eğer kramplar, ciltte kızarıklıklar ve karında dolgunluk hissi rahatsız edici
seviyede oluyorsa alımından uzak durulmalıdır.



Şeker, bal, reçel, şurup ve diğer tatlı ürünleri yiyeceklere ekleyin.
Öğünleri olabildiğince çekici hale getirin.
Kilo almak için tavsiyeler Ek 1’de bulunmaktadır.
Gün içinde öğünlerin ve hafif atıştırmaların sayısını arttırmak
Eğer kişi hastaysa veya iştahsızlık devam ediyorsa, yemek yemeyi günün tamamına yaymak iyi fikirdir. Hafif
atıştırmalar günlük yemek planına dahil edilmelidir.

Atıştırmalar besleyici olan bir gıda ile kolay ulaşılabilir ve zahmetsiz yenebilir olmalı. Örnek olarak
fındık, ceviz, tohumlar, yoğurt, havuç ve yerfıstığı sandöviçi verilebilir. En az 3 öğün ve aralarında
atıştırmalar olmalı. Böylelikle beslenme yetersizliği ve kilo kaybı olasılığı azaltılmış olur.

Eğer kişinin yatakta kalması gerekiyorsa yiyeceği ve suyu kolayca ulaşabileceği yerde olmalı.

Bakımı üstlenen kişiler ailenin hasta üyelerine öncelik verilmesini, daha sık beslenmelerini sağlamalı ve
böylece hasta bireylerin kilolarını ve güçlerini korumalarını garantiye almalılar. Yiyecekler cazip bir
şekilde sunulmalıdır. Bakımı üstlenen kişiler sevecen ve yemek konusunda yüreklendirici olmalıdır.
Egzersiz iyilik halini daha da ilerletir
Düzenli egzersiz kişinin kendisini daha zinde hissetmesini,üzerindeki gerilimi azaltmasını ve iştahının artmasını
sağlar. Kasları güçlendirmenin ve yeni kas oluşmasını sağlamanın tek yolu egzersiz yapmaktır. Vücut kaslarda
enerji ve protein depolar, bağışıklık sistemi ihtiyaç duyduğu zaman kaynak olarak kullanılır. Bu nedenle egzersiz
HIV/AIDS’li kişilerin sağlıklarını korumaları için önemlidir.
Temizlik, tarlada çalışmak, odun toplamak ve su taşımak gibi günlük aktiviteler yeterli egzersiz yapmak anlamına
gelir. Eğer egzersiz kişinin hayatında gerektiği kadar yoksa , eğlenceli bir program hazırlanarak günlük yaşamının
bir parçası haline getirilebilir. Tavsiye edilen kas güçlendirme yöntemi hafif olmalı, yorucu ve sıkıcı olmamalıdır.
Yürümek, koşmak, yüzmek veya dans etmek uygundur. HIV/AIDS’li kişiler hoşlandıkları ve durumlarına uygun
olan egzersiz yöntemini bulmak için çaba harcamalıdırlar.
Hastalık sırasında ve sonrasında kilo vermeyi önlemek
İnfeksiyon vücudun besin gereksinimini arttırır. Ayrıca hastalık kişinin iştahını azaltır ve böylece hasta insan daha
az yiyerek kilo kaybeder. İştah azlığı, ishal, bulantı, kusma ve ağız yaraları ile ilgili tavsiyeler 6. bölümde
verilmiştir.
Hastalığın erken tedavisi kiloyu korumak açısından önemlidir. Eğer hastalık devam eder ve birkaç gün içinde
besin alımının düzenlenmesi ile de geçmezse ; doktor, beslenme uzmanı, bölgesel sağlık çalışanı veya hemşire
tarafından tedavi edilmelidir.
Eğer kişi daha iyi hissederse ve hastalık daha iyi olursa normal şekilde beslenmeye başlayabilir. Mümkün olan en
kısa zamanda kaybedilen kilolar geri alınmalı ve vücudun besin depoları doldurulmalıdır.
Şekil Günde üç öğün yemek yemeğe ve aralarda hafif yiyecekler atıştırmaya gayret edin.
Vitamin ve mineral alımını arttırın
Vitaminler ve mineraller sağlığı korumak için şarttır. Derinin bütünlüğünü sağlayarak, akciğeri ve barsakları
sağlıklı tutarak, bağışıklık sistemini gereği gibi işlevsel tutarak vücudu fırsatçı infeksiyonlara karşı korur. Özel
öneme sahip olanlar; A vitamini, C vitamini, E vitamini, kuşkusuz B vitamin grubu ve minerallerden de; selenyum,
çinko ve demirdir. Bölüm 3’te önerildiği gibi karışık beslenme yeterli vitamin ve minerali sağlar. Mikro besin
öğelerinin besinsel önemi ve kaynak yiyecekleri bölüm 3’te gösterilmiştir.
A vitamini
Derinin bütünlüğünü korumak, akciğerleri ve barsakları sağlıklı tutmak için önemlidir. İshal gibi vücuttan A
vitamini kaybının arttığı durumlarda, A vitamini eksikliği hastalığın şiddetini arttırır. Koyu yeşil, sarı, turuncu ve
kırmızı sebze ve meyveler iyi A vitamini kaynaklarıdır. Ispanak, kabak, yeşil biber, bal kabağı, havuç, sarı şeftali,
kayısı, papaya ve mango A vitamini kaynağı olarak sayılabilirler. Ayrıca hurma yağı, sarı mısır, portakal, sarı tatlı
patates, yumurta sarısı ve karaciğer de A vitamini ihtiva ederler.
C vitamini
Vücudun hastalıklardan korunmasında ve iyileşmesinde önemli rol oynar. Özellikle portakal, greyfurt, limon ve
mandalina gibi turunçgillerde bulunur. Ayrıca guava (tropikal meyve), mango, domates ve patates de iyi birer C
vitamini kaynaklarıdır.
E vitamini
Hücreleri korur ve hastalıklara karşı dayanıklılık sağlarlar. Yeşil yapraklı sebzeler, sebze yağları, yerfıstığı ve
yumurta sarısı E vitamini içerir.
B grubu vitaminler
Bu grup, bağışıklık ve sinir sistemini sağlıklı tutmak için gereklidir. Bununla birlikte vitaminler tüberküloz
tedavisinde kullanılan ilaçlar nedeniyle vücuttan kaybedilebilirler. Fasulye, patates, et, balık, tavuk, karpuz, mısır,
tahıl, avokado, brokoli ve yeşil yapraklı sebzeler B vitamini açısından iyi kaynaktırlar.
Demir
Demir eksikliğine bağlı kansızlık (anemi) özellikle kadın ve çocuklar için birçok ülkede yaygın bir sorundur.
Yeşil yapraklı sebzeler, tohumlar, bütün tahıl ürünleri, kurutulmuş meyve, darı, fasulye, kırmızı et, tavuk, karaciğer,
balık, deniz ürünleri ve yumurta iyi demir kaynaklarıdır.
Selenyum
Bağışıklık sisteminin etkin olmasına yardım ettiği için önemli bir mineraldir. Kepekli ekmek gibi tahıl ürünleri,
darı, mısır ve süt, yoğurt, peynir gibi günlük ürünler iyi selenyum kaynaklarıdır. Ayrıca yerfıstığı yağı, kuru
fasulye, ceviz, f ındık gibi iyi selenyum kaynakları olan et, balık, kümes hayvanları, yumurta ve diğer proteinden
zengin yiyecekler de sayılabilirler.
Çinko
Çinko da bağışıklık sistemi için önemlidir. Çinko eksikliği iştah azalmasına sebep olur. Et, balık, kabuklu deniz
hayvanları, bütün tahıllar, mısır, fasulye, yerfıstığı, süt ve süt ürünleri bu mineral açısından zengindirler.
İLAVE TAVSİYELER
Yiyeceklerin içinde bulunan vitaminler pişirme işlemi sırasında zarar gördükleri için haşlamak, buharda pişirmek
ve çok kısa süre için kızartmak daha iyi olacaktır. Sebzeleri haşlamak için az miktarda su kullanın ve sonra bu suyu
içindeki önemli miktardaki vitamin ve minerallerden yararlanmak için yemek pişirmekte kullanın. Sebzeler uzun
süre su içinde bekletilirlerse vitamin ve minerallerinin bir kısmını kaybederler.
Tahılların ve baklagillerin hem kabukları hem de içleri B grubu vitaminlerin önemli bir kısmını içerir. İşlenmiş
ve arıtılmış tahıllar vitamin, mineral ve proteinlerinin önemli kısmını kaybederler. Bu nedenle kepekli ekmek ve
arıtılmamış tahıllar, beyaz ekmek ve arıtılmış tahıllara göre daha iyi kaynaktırlar. Yüksek vitamin içeriği sebebiyle
güçlendirilmiş tahıl ve ekmek tercih edilmektedir. Eğer kişi ishalse, çözülmeyen lifler ishali daha da kötüleştireceği
için bütün arıtılmamış tahıllardan uzak durulmalıdır. Muz gibi çözülebilen lifli gıdalar tavsiye edilebilir. Ekilen
birçok yiyecek lif içerir. Çözülebilen lifler suyu barsaklarda suyu tutar ve bu nedenle ishalin şiddetini azaltırlar.
Mikrobesin desteklemesi- Hangisi, ne kadar ve ne zaman?
Yiyecek alımı azaldığı zaman, artmış ihtiyacı karşılamak için çeşitli vitamin ve minerallerden oluşan destek -en
sık hap şeklinde- yardımcı olur. Bununla birlikte pahalı oldukları için ve yiyeceğe daha az para kalmasına sebep
oldukları için çoğu zaman uygun olmazlar. Bu nedenle çeşidi bol hazırlanmış günlük besin sağlamak, destekleyici
ilaç kullanmaktan daha iyidir.
Eğer destekleyicilerin gerekli olduğu düşünülüyorsa, ana noktalar aşağıda belirtilmiştir:

Vitamin ve mineral desteği almanızı sağlık çalışanı veya beslenme uzmanınız ile görüşün.

Vitamin haplarınızı her zaman devamlı ve düzenli olarak tok karnına alın.

Mineral ve vitaminleri bira arada bulunduran ürünleri almak, büyük olasılıkla ayrı ayrı vitamin ve
mineral hapları almaktan daha ucuzdur. Bununla birlikte HIV/AIDS’li kişilerde demir alımı bazı
bakterilerin etkinliklerini arttırabileceği için sorun yaratabilir. Bu nedenle demir içermeyen destekleyici
ilaçlar daha faydalı olur.

Herhangi bir vitamini veya minerali tavsiye edildiği şekilde kullanın. Fazla almak iyi değildir. Yüksek
dozda kullanmak bulantı, kusma, iştah azalması, bağışıklık sistemine zarar veren karaciğer ve böbrek
sorunlarına yol açabilir. Bu durum özellikle A vitamini, E vitamini, çinko ve demir için geçerlidir.
Mikrobesin desteklemesi yaralı olabilir; fakat sağlıklı ve dengeli beslenmenin yerini alamaz!
ÖZET 2:
KİLOYU KORUMAK
Eğer HIV/AIDS hastası iseniz iyileşmek için daha fazla yemeğe ihtiyacınız var demektir. Vücudunuz yeterli
gıdayı alamazsa kaslarda ve yağ dokusunda depolanan enerji ve proteini kullanır. Bu durum daha geç iyileşmenize
sebep olacak olan zayıflamaya, kas güçsüzlüğüne ve beslenme yetersizliğine yol açacaktır. Kilo kaybedildiği zaman
yerine koymak zor olur.
Neden HIV/AIDS’li hastalar yeterli yemezler?

Hastalık ve alınan ilaçlar iştahı azaltırlar, yiyeceklerin tadında değişiklik yapar ve vücudun
yararlanmasına engel olurlar ;



Ağız yarası,bulantı ve kusma gibi belirtiler yemeyi zorlaştırırlar;
Yorgunluk, yalnızlık ve ruhsal çöküntü iştahı ve yemek hazırlayıp düzenli yemek yeme isteğini azaltır;
Yiyecek satın alacak yeterli para yoktur.
Daha çok yemek yiyerek kilo alın

Pirinç, mısır, darı, buğday, ekmek, patates, tatlı patates ve muz gibi lifli yiyecekler yiyin.

Fasulye, soya fasulyesi, mercimek, bezelye, yerfıstığı, yerfıstığı yağı, ayçiçeği ve susam gibi tahumların
alımını arttırın.

Mümkün oldukça et, balık ve yumurta yiyin.

Katı ve sıvı yağları kullanarak yiyeceklerin yağ içeriklerini arttırın. Yağlı yiyecekler olarak yerfıstığı gibi
yağlı tohumlar, soya fasulyesi, susam, avokado ve yağlı et sayılabilir. Eğer fazla yağ alımına bağlı bazı
sorunlar oluşursa (özellikle ishal) belirtiler geçene kadar fazla yağlı yiyeceklerin alımı azaltılmalı, daha
sonra vücudun izin verdiği ölçülerde tekrar arttırılmalıdır.

Düzenli olarak öğün aralarında hafif yiyecekler yiyin. Fındık , ceviz gibi tohumlar, meyve , yoğurt, havuç,
fındık ezmesi sandöviçleri örnek gösterilebilir.

Şeker, bal, reçel, şurup ve diğer tatlı ürünleri yiyeceklere ekleyin.
Günde üç öğün yemek yemeğe ve aralarda hafif yiyecekler atıştırmaya gayret edin.
şekil
Hareketli olun zinde kalın
Egzersiz kilo almanıza yardımcı olur.

Düzenli egzersiz kaslarınızı güçlendirmeye, enerjik hissetmenize, üzerinizdeki gerilimi azaltmanıza ve
iştahınızı arttırmaya yardımcı olur.

Temizlik, tarlada çalışmak, odun toplamak, su taşımak gibi günlük işler yeterli egzersiz yapmak anlamına
gelir.

Hoşlandığınız ve günlük yaşamınıza uygun bir egzersiz yöntemi bulun.

Yürüyüş, koşma, yüzme veya dans etmek uygundur.
Vitamin ve mineral alımınızı arttırın
Bağışıklık sisteminiz gerektiği gibi işlev görebilmek için vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar.

Değerli vitamin ve mineral kaynağı oldukları için her gün çeşitli sebze ve meyve yiyin.

Yemek pişirirken vitamin ve minerallerin zarar görmemesine dikkat edin. Haşlayarak, buharda pişirerek
veya kısa süre için kızartarak yemek hazırlayabilirsiniz.

Vitamin ve mineral destekleri (çoğu zaman hap biçiminde olurlar) yardımcı olurlar; fakat pahalıdırlar ve
yiyecek için daha az para kalmasına sebep olurlar.

Çok fazla vitamin ve mineral almak size zarar verir. Eğer destek alacaksanız bu konudaki önerileri dikkate
alın.
Hastalık süresince:

Yemek yemek istemeseniz bile, kilo kaybını önlemek için düzenli gıda almak çok önemlidir!

Olabildiğince erken hastalığı tedavi etmelisiniz. Kendinizi birkaç günden fazla hasta hissederseniz bir
sağlık çalışanına görünmeniz iyi olacaktır..
BÖLÜM 5
YİYECEKLERİNİZİN KALİTESİNİ VE GÜVENİLİRLİĞİNİ KORUYUN
Yiyeceklere zehirleyici toksinler taşıyan zararlı bakteri ve virüsler (mikrop denilen)bulaşmış olabilir.Bu
yiyecekleri yiyen kişiler mikroplarla veya onların toksinleriyle hasta olabilirler. Çünkü HIV hastalıklara karşı
vücudun direncini ve bağışıklık sistemini etkiler, HIV/AIDS’li kişiler mikroplara daha hassastırlar ve kontamine
(mikrop bulaşmış) yiyeceklerden uzak durmalıdırlar. Bu kişilerde besin zehirlenmesi olursa kilo kaybeder ler ve
vücutlarının gelecek enfeksiyonlara karşı direnci düşer.
Çoğu besin zehirlenmesi aşağıdaki bazı temel hijyen kuralları ile önlenebilir. Yiyeceklerin hijyenini sağlamada iki
temel amaç vardır :
1) Yiyeceklerin hazırlandığı yerlerden mikrop bulaşmasını önlemek,
2) Mikropların yiyeceklerde çoğalarak tehlikeli sayılara ulaşmasını önlemek.
Yiyeceklerin güvenlik ve temizlik çalışmaları bu iki amaca ulaşmayı başarmak ve mikropların zarar verme
riskine karşı mümkün olan en iyi korumayı önermektedir. Besin zehirlenmesi etkeni olan mikroplardan çoğu dışkı
yoluyla bulaşır.
Aşağıdakileri yapın :
 Kullandığınız tuvaletleri temiz ve sineklerden uzak tutun.
 Etrafı olabildiğince temiz tutun.
 Dışkı bulaşmış olabilecek çamaşırları, yatak takımlarını ve yüzeyleri sıcak su ve sabunla yıkayın.
Kişisel Hijyen ;





Yiyecek hazırlamadan önce, hazırlarken ve sonrasında, tuvaletten çıkınca, her seferinde ellerinizi temiz
su ve sabunla yıkayın. Bir bez yada havluyla kurulayın.
Yiyeceklerle temas ederken kontamine olmasını önlemek için tüm yaralarınızı sarın.
Arıtılmış ve borularla sağlanan, sondaj kuyusundan veya yerçekimi sayesinde suyu alınan su kuyuları
gibi korunmuş ve emin kaynaktan gelen suyu kullanın.
Eğer su korunmuş bir kaynaktan değilse, tüketilmeden önce kaynatılmalıdır. Kontaminasyonu önlemek
için suyu temin ederken ve depolarken temiz şişe veya kap kullanmaya dikkat edilmelidir. Evdeki
kullanılan sular kirli fincanlar ve yıkanmamış ellerle kolayca kontamine olabilir.
Insanlar mikrop bulaşmış suları içtiklerinde hasta olurlar.
şekil
Mutfak Hijyeni ;




Yiyecek hazırlanan tüm yüzeyleri temiz tutun. Temiz tabak, saklama ve servis kapları kullanın.
Sebzeleri ve meyveleri temiz su ile yıkayın.
Yiyecekleri sineklerin ve çöplerin kontamine etmesini (mikrop bulaşmasını) önlemek için kapalı tutun.
Çöpleri kapalı bir kutuda tutun ve düzenli olarak boşaltın. Böylece kötü kokulara neden olmayacak ve
yiyeceklere mikrop bulaştıracak olan sinekleri çekmeyecektir.
Yiyecekleri Pişirme ve Depolama
Mikroplar sıcak yiyecekte daha çabuk çoğalırlar. Yiyecekleri buzdolabında ya da serin bir
yerde depolamak çoğalmalarını yavaşlatır. Yüksek sıcaklıkta pişirmek mikropları öldürür.
Yiyecekler pişer pişmez yenmelidir.






Yiyecekleri böceklerden, kemirgenlerden ve diğer hayvanlardan uzakta, kaplarda paketleyip saklayın.
Taze besinleri elverişli, serin bir yerde veya buzdolabında depolayın.
Yiyecekleri iyi pişirin fakat sebzeleri çok pişirmeyin.
Yiyecekleri pişirdikten hemen sonra servis yapın. Mikropların çoğalmasına fırsat vermemek için
yemeden önce yiyecekleri oda sıcaklığında bekletmeyin.
Çiğ ve pişmiş yiyecekleri birlikte depolamayın, temaslarını önlemek için kap kullanın.
Buzdolabında ya da serin bir yerde tutmadıkça artakalan yiyecekleri saklamayın. Uygun koşullarda
tutsanız bile bir ya da iki günden fazla saklamayın ve her seferinde yüksek sıcaklıkta ısıtın.
Hayvansal yiyecekler;




Et ve balığı iyi pişirin. Etin hiç kırmızı suyu olmamalı.
Hayvansal ürünlerin temas ettiği kap ve yüzeyleri, diğer yiyeceklerle temas etmeden önce sıcak su ve
sabunla yıkayın.
Et ve balığı diğer yiyeceklerden ayrı tutun.
Yumurta çok kaynatılmalı. Az kaynatılmış,çiğ yumurta veya çiğ yumurta içeren besinler yemeyin.
Dikkatli olmanıza karşın yiyeceklerle taşınmış enfeksiyonlara yakalanabilirsiniz. 6. bölümdeki ishalle
ilgili tavsiyeler size yardımcı olacaktır; fakat ciddi besin zehirlenmesi olan kişinin kilo kaybını ve olabilecek yeni
hastalıkları önlemek için geciktirmeden bir sağlık çalışanı tarafından görülmesi önemlidir.
ÖZET 3
YİYECEKLERİN GÜVENLİĞİ VE HİJYEN
EVİN TEMİZ TUTULMASI



Kullandığınız tuvaletleri temiz ve sineklerden uzak tutun.
Etrafı olabildiğince temiz tutun.
Dışkı bulaşmış olabilecek çamaşırları, yatak takımlarını ve yüzeyleri sıcak su ve sabunla yıkayın.
KİŞİSEL HİJYEN





Yiyecek hazırlamadan önce, hazırlarken ve sonrasında, tuvaletten çıkınca, her seferinde ellerinizi temiz
su ve sabunla yıkayın. Bir bez yada havluyla kurulayın.
Yiyeceklerle temas ederken kontamine olmasını önlemek için tüm yaralarınızı sarın.
Arıtılmış ve borularla sağlanan, sondaj kuyusundan veya yerçekimi sayesinde suyu alınan su kuyuları
gibi korunmuş ve emin kaynaktan gelen suyu kullanın.
Eğer su korunmuş bir kaynaktan değilse, tüketilmeden önce kaynatılmalıdır. Kontaminasyonu önlemek
için suyu temin ederken ve depolarken temiz şişe veya kap kullanmaya dikkat edilmelidir. Evdeki
kullanılan sular kirli fincanlar ve yıkanmamış ellerle kolayca kontamine olabilir.
Insanlar mikrop bulaşmış suları içtiklerinde hasta olurlar.
İÇME SUYUNUN KORUNMASI;



İçme suyunuzu haftada bir temizleyeceğiniz bir kapta tutun.
Elinizi yada bardağınızı kabın içine bandırmayın.
En iyi seçim musluklu kaplardır.
MUTFAKTA HİJYEN;



Bütün yemek hazırlanan yerleri temiz tutun. Yiyeceklerinizi saklarken, hazırlarken, sunarken ve
yerken temiz tabaklar ve mutfak eşyaları kullanın.
Sebze ve meyveleri temiz suyla yıkayın.
Yiyeceklerinizi sinek ve tozdan korunacak şekilde kaplayın. Çöplerinizi kapalı bir kutuda muhafaza
edin ve düzenli olarak boşaltın.
YİYECEKLERİ PİŞİRME ONLARI SAKLAMA





Yiyeceklerinizi böceklerden uzak tutacak şekilde kaplayın ve saklayın.
Zamanı geçmiş veya kötü görünen tüm yiyeceklerinizi atın.
Yemeklerinizi iyice pişirin ama sebzelerinizi az pişirin.
Yemekleriniz pişirdikten hemen sonra servis yapın.
Taze yiyeceklerinizi soğuk yerlerde yada buzdolabında saklayın.


Çiğ yiyeceklerinizi özellikle eti, pişmiş yemeklerinizin yanında tutmayın.
Soğuk yerlerde yada buzdolabında saklanmayacak, arta kalan yemeklerden uzak durun. Onları her
zaman yüksek sıcaklıkta tekrar ısıtın.
ET,KÜMES HAYVANLARI VE BALIK



Eti ve balığı iyice pişirin. Ette kırmızılık kalmasın.
Diğer yiyecekleri hazırlamadan önce et, kümes hayvanı veya balığın değdiği eşyaları ve yüzeyleri sıcak
suyla ve sabunla yıkayın.
Yumurtalar iyice haşlanmalı. Yumurtayı çiğ, rafadan yada sahanda kırarak yemeyin. Çiğ yumurtanın
olduğu yemekler yemeyin.
Ne kadar dikkatli olursanız olun, yiyecekle taşınan enfeksiyon ortaya çıkabilir. İshal olursanız
4.özet bölümünü takip ediniz. Fakat çok rahatsız olursanız, ishal, kusma ve ağrı varsa gecikmeden bir sağlık
kurumuna gidiniz.
BÖLÜM 6
HIV/AIDS'İN GETİRDİĞİ SORUNLAR İLE BAŞ ETME
Bu bölümde aşağıdaki belirtiler için hangi yiyeceklerin yenilmesi ve hangilerinden kaçınılması gerektiği
konusunda öneriler yapıldı.
 İshal
 İştah kaybı
 Bulantı ve kusma
 Ağızda yara yada yerken ağrı durumu
 Diğer sindirim sorunları
 Yiyeceklerin tatlarında değişme
 Deri sorunları
 Soğuk algınlığı, öksürük ve grip
 Ateş
Bu belirtilerden iki yada daha fazlasını gösteren kişiler uygun yiyecekleri, dikkatlice seçmelidir. İnsanlar
yiyeceklere farklı tepkiler verdiğinden, kendileri için uygun olanları seçmelidirler. Sorunlar sona erdikten sonra
normal diyete devam edebilirler.
İSHAL
Bir insan günde üç yada daha fazla sulu dışkılama yapmışsa ishal olmuştur. İshal AIDS'li birçok hastanın
sorunudur. Vücudun su ve mineral kaybetmesine yol açar. Kusan bir insanda bu kayıp daha fazladır. Ciddi
vakalarda aşırı su kaybına yol açan ishal, yiyeceklerin az emilimi, belirgin kilo kaybı ve yetersiz beslenmeye neden
olur, güçsüzlük ve daha ileri hastalıklarla sonuçlanır. Küçük çocuklarda ishal çabuk ciddileşir ve tedavi edilmezse
ölümcül olabilir.
İshalin bir çok nedeni olabilir. Bir hastalığın semptomu olabileceği gibi bir ilacın yan etkisi de olabilir ama en
sık olarak hijyen sorunlarından dolayı, yiyecekler neden olur. Bazı yiyeceklerin yenmesi olayı daha da
kötüleştirebilir.
Bir çok insan ishal olunduğunda yemenin içmenin kesilmesi ve ilaç alınması gerektiğine yanlış bir şekilde
inanırlar. Fakat yiyecek alımının azaltılması daha ciddi sorunlara yol açabilir. İshal giderici ilaçlar konusunda bir
sağlık görevlisi yada doktorla konuşunuz. Başka insanlar için reçete edilmiş ilaçları kullanmayınız.
İshal vücudun zehirli maddeleri sindirim sisteminden atma yoludur. Çoğunlukla ishal birkaç günde durur. 37-38.
sayfalarda tanımlanan bol miktarda sıvı alımının (yada ağızdan sıvı tamamlama solüsyonu,ORS), yiyecek alımının
devamı ve eğer biliniyorsa sebebin tedavisi ishal bitinceye kadar en iyi hareket tarzıdır.
İshallerin büyük kısmı aşağıdaki basit kuralları takip ederek, evde tedavi edilebilir. Eğer ishal 3 günden uzun
sürerse, ateş olursa, dışkıda kan görülürse yada çok halsiz düşerseniz bir sağlık çalışanını görmeniz gerekmektedir.
Korunma tedaviden daha iyidir. Bir çok ishal vakası bölüm 5’teki hijyen kurallarına uyularak engellenebilir.
İshalken yemeyi kesmeyin ve çok miktarda sıvı tüketin
Genel tavsiyeler :
Günde, özellikle su olmak üzere 8 bardaktan fazla sıvı alın. Değişik şekillerde sıvı almak kaybedilen tuzu yerine
koyması açısından ve enerji vermesi bakımından iyidir. Aşağıda, kaybolan suyu vücuda tekrar kazandırma,.enerji,
tuz ve vitamin sağlanmasına yardım edecek kolay sindirebilen yiyecek içecekler hakkında bazı öneriler verilmiştir.
Tavsiye edilen yiyecekler ve içecekler:
Çorba, sulandırılmış meyve suyu yada ağızdan su tamamlama solüsyonu için.
 Yumuşak sebzeler ve meyveler, tahıl lapası, pirinç, patates ve sulu rafine edilmiş pirinç, patates, yada arpalı et
yemekleri gibi yumuşak, ezilmiş, haşlanmış yiyecekler yiyin. Yumuşak sebzelere kabak, balkabağı, havuç sebze
çorbası dahildir. Ek 1’deki tariflere bakın.
 Kayıp ettiğiniz mineralleri tamamlamak için yumuşak sebzeler ve meyveler özellikle muz, mango, papaya
(güney Amerika’ya has bir ağaç), kavun, balkabağı, kabak, patates ve havuç yiyin.
 Beyaz pirinç, tatlı mısır, beyaz ekmek, şehriye ve patates gibi rafine edilmiş (eriyebilir lif) yiyecekler yiyin.
 Sebze ve meyvelerin kabuklarını soyup pişirin,böylece daha kolay tolere edilebilir.
 Çok sıcak yada soğuk olmasının yerine ılık yiyecekler yiyin.
 Az ama sık şekilde yiyin.
Sınırlandırılması veya kaçınılması gereken yiyecek ve içecekler: Bazı yiyecekler ishali daha kötü yapabilir. Her
seferinde bir çeşit yemeği diyetinizden çıkartın ve fark edip etmediğini görün.
 Yağlar ishali daha kötü yapabilir ve bulantıya neden olabilir. Yağ kullanımın azaltın. Yemeklerinizi az yağlı
yada yağsız yapın ve etlerin görünen yağlı kısımlarını ve derilerini atın. Kızartmak yerine haşlamayı tercih edin.
Öte yandan yağ önemli bir enerji kaynağıdır ve geçerli bir gereklilik olmadığı sürece tam anlamıyla
uzaklaştırılmamalıdır.
 Domates, yeşil elma ve turunçgiller gibi yeşil, olgunlaşmamış ve asidik sebze ve meyveler bazen tolere
edilemeyebilir.
 Süt bazen tolere edilemeyebilir , bunun yanında ısıtılmış süt veya yoğurt daha iyi sindirilir.
 Kahve, çay ve alkol su kaybını daha da arttırabilir. Bunların yerini su, bitki çayları ve çorba gibi diğer sıvılar
alabilir.
 Kırmızı biber gibi çok baharatlı yiyecekler ishali kötüleştirebilir.
 Bezelye, brokoli, karnıbahar, lahana, Brüksel lahanası, soğan, yeşil biber gibi gaz yapıcı yiyeceklerden
kaçınılmalı.
Gün boyunca, gece ve her tuvaletten sonra olabildiğince sık su içmelisiniz. Yetişkin birisi günde 1.5 litre yada 8
bardak sıvıya ihtiyaç duyar. Ciddi ishal durumlarında sıvı ihtiyacı 3 litreye kadar çıkabilir..
İŞTAH KAYBI
İştah kaybı HIV\AIDS hastası insanlardaki en sık problemlerden biridir. Buna enfeksiyon, ağrı (özellikle ağızda
ve sindirim yolunda), depresyon, huzursuzluk, yorgunluk, yetersiz besin alımı gibi sebeplerin de olduğu bir çok şey
etken olabilir. Açlık duygusu yok olabilir veya kişi kolayca doyabilir, bu yüzden yeterince yemek istemez. Fakat
hızlı iyileşmek için fizyolojik gücü korumak, kilo kaybını ve kötü beslenmeyi önlemek için yemek yemeyi
sürdürmek çok önemlidir.
Aç olmadığınızda…..iştahınızı tekrar kazanmak için en iyi yol yemek yemektir.












Hoşlandıklarınızı buluncaya kadar değişik yiyecekler deneyin ve karışık bir diyetiniz olmasına çalışın.
Sıklıkla atıştırmalar yapın. Ne zaman iştahınız açılırsa o zaman yiyin. Belirli zamanlarda yemek konusunda
kendinizi kısıtlamayın.
İştahınızı kazanmaya yardım edebilmesi açısında Ek-1’deki kolay öğün tariflerini uygulamaya çalışın.
Gün boyunca olabildiğince çok su, süt, çorba, bitkisel çaylar yada meyve suları içmeye çalışın. Özellikle
öğünden sonra yada öğünler arasında için, öğün öncesi yada sırasında fazla içmeyin. EK-1 de bitkisel çaylar ve
baharat suları için tarifleri bulabilirsiniz.
Yiyeceklere aromalar katarak onların hoş görünmesini ve ilginç tatlarda olmasını sağlayın. Yemeklere limon
suyu sıkın yada çöre otu, kişniş, tarçın gibi baharatlar ilave edin.
Gazlı içecek, bira ve midenizde gaz yapabilecek ve size dolgunluk hissi verebilecek karnıbahar, brokoli ve
fasulye gibi yiyeceklerden uzak durun.
Yemeklerden önce ağzını yıkamanız size yemeklerin tadını daha taze hissettirecektir.
Yürüyüş gibi hafif egzersizler yapmak ve temiz hava teneffüs etmeniz iştahınızı arttırır.
Yemek kokusu yada diğer kötü kokulardan uzaklaştırılmış bir odada yemek yiyin.
Ailenizle yada arkadaşlarınızla beraber yiyin. Yatakta kalmak zorundaysanız onlar size yatak yanında eşlik
etsinler.
Alkolden uzak durun. Alkol iştahı azaltır, vücudu halsizleştirir ve ilaçlarla etkileşime girer.
Eğer iştahsızlığınızın sebebi ishal, bulantı, kusma yada ağız yaraları ise bu bölümün ilerisindeki tavsiyeleri
takip edin.
BULANTI VE KUSMA
Bulantı iştahı azaltır ve bazı yiyecekler açlık, enfeksiyon, stres ve su eksikliğinden dolayı ortaya çıkabilir. Bazı
ilaçlar bulantının azalmasına yardım etse de bir kısım ilacın istenmeyen etkisi olarak ortaya çıkabilir. Bir sağlık
çalışanı size tavsiyede bulunabilir. Kusma ortaya çıkarsa vücut su kaybedecek ve bu kayıp çok hızlı olacaktır. Bir
insan yiyemeyecek kadar hasta olursa, az ve sık olarak su, meyve suları ve çorba içimi yardımcı olabilir. (Ek-1’e
bakınız)
Bulantı ve kusma ile nasıl başa çıkılır?
Genel öneriler:
 Oturarak yemek yiyin ve yemekten sonra bir iki saatten önce yatmayın.
 Yemekten sonra bolca sıvı alın
 Kendi yemeğinizi kendiniz hazırlamamaya çalışın. Yemek kokuları bulantı hissini kötüleştirebilir.
Birisinden yardım isteyebilir yada kolay hazırlanır yemekler yiyebilirsiniz.
Önerilen yiyecekler ve içecekler



Kusma ortaya çıkarsa küçük miktarlar halinde su, çorba ve baharat çayları içmeye devam edin (Ek1’e bakınız). Yumuşak yemekler yiyin ve kusma sona erince yine normal katı gıdalara geçin.
Bulantı hissini taze portakal, limon kabuğu koklayarak yada sıcak limon suyu ve bitkisel çaylar ile
azaltabilirsiniz. (Ek-1’e bakın)
Kuru ve tuzlu yiyecekler yiyin. (Tost.kraker ve tahıllar gibi.)
Kaçınılması gereken yiyecekler;


Yağlı ve çok tatlı yiyecekler bulantıyı kötüleştirebilir. Bir süre diyetinizden bir yiyeceği uzaklaştırın
ve fark yaratıp yaratmadığına bakın. Fark varsa ondan uzak durun. Bir insanı etkileyen diğerini
etkilemeyebilir. Bu yüzden insanlar kendileri için en uygununu bulmalılar.
Bulantıyı azaltan ilaçlar vardır. Bir doktorla yada sağlık çalışanı ile bu konuyu görüşün.
AĞIZDA YARA VEYA YERKEN AĞRI
HIV/AIDS’li insanlarda ağızda ya da dilde yara olması sıktır. Ağızdaki yara yemeyi güçleştirdiğinden yemek
alımını azaltır.
Ağız yarası ile nasıl mücadele edilir?







Yumuşak, ezilmiş, düz ve sulu yiyecekler yiyin. (Avokado, meyve içeceği, balkabağı, papaya, muz,
yoğurt, kremalı sebze çorbası, pasta ve küçük doğranmış yiyecekler gibi.)
Yiyeceklere sıvı katın yada kuru yiyecekleri sıvı içinde yumuşatın.
Soğuk içecekler, çorba, sebze ve meyve suları için.
Sıvıları içerken pipet kullanın.
Diş etleri ağrılı ve dişleri fırçalamak imkansızsa, ağzınız karbonatlı su ile yıkamanız size ferahlık
verecektir.
Küçük parçalar halinde yeşil mango, kivi yada yeşil papaya çiğnemeniz ağrıyı ve rahatsızlığı
azaltacaktır.
Aromalı çaylar, damıtılmış acı lahana suyu yada yoğurt yerken ağrı oluşturan yara sorununu
azaltacaktır.
Kaçınılması gereken yiyecek ve içecekler;





Çok baharatlı yiyecekler (Biber ve karışık baharatlar gibi)
Portakal, limon, yeşil elma, sirke ve domates gibi asidik ve acı yiyecekler.
Çok sıcak yada çok soğuk yiyecekler. Yiyecek ve içeceklerinizi oda ısısında koruyun.
Çok çiğnenmesi gereken çiğ sebze gibi yada yapışkan ve yutulması zor soya yağı gibi besinler.
Pamukçuk teşhisi konulmuşsa, şeker, bal, tatlı meyve ve içecekler gibi tatlı yiyecekler durumu
kötüleştirebileceğinden bunların alımını kesin.
DİĞER SİNDİRİM SORUNLARI
HIV/AIDS’li insanlar bazı yiyecekleri sindirme sorunu yaşayabilir veya kabızlık ve mide şişliğinden
yakınabilirler. Bu problemler besinlerin sindirimine yardımcı olan sindirim sistemine doğal olarak bulunan
bakterilerin zarar görmesi sonucu ortaya çıkar.
Bu sorunlarla nasıl başa çıkılır?
Genel öneriler
 Yemekleri iyi çiğnemek sindirimi kolaylaştırır.
 Ete eklenen ufak doğranmış papaya parçalayıcı etki gösterir ve sindirimi kolaylaştırır.
 Acı lahana suyu, acı lapalar, yoğurt gibi mayalanmış yiyeceklerin hem sindirimi kolaydır hem de
diğer yiyeceklerin sindirimine yardım eder.
 Özellikle antibiyotik tedavisi sırasında ve sonrasında, önerilen yiyecekleri ilaç gibi kullanın.
Yemekten önce yada sırasına günde üç defa yiyin ve iki boyunca devam ettirin.
Kaçınılması gereken yiyecekler
İnsanlar bir yiyeceği yemeyerek onu sınayabilirler ve bunun daha iyi olup olmadığını görebilirler. Bazı
insanlar kızartılmış yemekler, cips, katı peynir, soya yağı ve krema gibi yağlı yiyeceklerin zor sindirilebilir
bulmuşlardır. Bununla beraber kendilerini iyi hissettikten sonra karışık diyete geri dönülebilir.
Kabızlığa nasıl son verilir?




Çiğ sebze ve meyve, kuru meyve, siyah ekmek, tam kabuklu tahıllar, kabuklu yemiş ve çekirdek gibi
çözünmeyen lifli yiyecekler yiyin.
Gün boyunca düzenli, sık ama az öğünler yiyin.
Gün boyunca bolca sıvı alın.
Barsak hareketlerini uyarmak ve sindirimi arttırmak için hareketli olun ve düzenli egzersiz yapın.
Şişkinlik hissinden nasıl korunmak gerekir?



Yemekle beraber çok sıvı almayın.
Midede gaz yapan lahana, fasulye, soğan, brokoli, Brüksel lahanası, karnabahar gibi yiyecekler ve
gazlı içeceklerden uzak durun.
Bazı insanlar tam kabuklu yiyecekleri (kabuklu buğday vs.) yada onlardan zengin lifli besinlerin
özellikle şeker veya şekerli yiyeceklerin içinde bulunduğu yemeklerin sindirimini zor bulmuştur.
Şeker ve şekerli yiyecekleri diyetten bir süreliğine uzak tutun.
YEMEKLERİN TADINDA DEĞİŞİKLİK
İlaçların istenmeyen etkilerinden ve enfeksiyonlar yüzünden insanlar yiyeceklerinin tadının değiştiğini veya
normalden farklı olduğunu söyleyebilirler. Daha önce hoşlanılmayan yiyeceklere karşı bir istek de ortaya çıkabilir.
Bununla beraber bu durumlar hastalık esnasında olur.
Bu değişikliklerle nasıl başa çıkılır?


Hoşlandığınız yiyecekleri buluncaya kadar değişik yiyecek ve baharatları test edin. Çeşitli diyetler
oluşturmaya çalışın.
Nane, sarımsak, zencefil ve diğer bitki ve baharatlar ilaç alınmaya başlayınca tatlarını kaybetmiş gibi
görünebilir. Onların yerine yemeklerinizi şeker, sirke yada limonla hazırlayın.
DERİ SORUNLARI;
Deride kızarıklık ve yaralar HIV/AIDS’li insanlarda görülen yaygın deri sorunlarındandır. Kuru yarıklar ve
yaraların geç iyileşmesi gibi diğer sorunlar kötü beslenme veya özel mikro besin eksikliği ile ilişkili olabilir.
Kuru deri durumuna vitamin A veya vitamin B6 eksikliği sebep olabilir. Bir çok deri sorunu özel tedaviler
gerektirebilmesine rağmen vitamin A ve vitamin B6 dan zengin diyet deri sorunlarını önleyebilir veya zamanla
bunların iyileşmesine yardım edebilir. Portakal, yeşil sebzeler ve karaciğer vitamin A için iyi kaynaklardır. Vitamin
B6 içinse tahıl, kabuklu yiyecekler, tahıl kabukları, çekirdekler iyi kaynaklardır Bunlara incir ve yeşil yapraklı
sebzeler de dahildir.
SOĞUK ALGINLIĞI ÖKSÜRÜK VE GRİP
Soğuk algınlığı ve grip burun akıntısı, boğaz ağrısı, öksürük ve bazen ateşe yol açan sık virüs
enfeksiyonlarındandır. Bununla beraber bu enfeksiyonlar ilaç almadan geçerler.
Soğuk algınlığı ve griple nasıl başa çıkılır?


Bol miktarda su ve diğer sıvılarda için ve bol dinlenin.
Soğuk algınlığı için özel çaylar hazırlayın(ek 1 e bakın)ve belirtiler sürdüğü sürece onları için.
Soğuk algınlığı yaklaşık bir hafta sürer. Bundan uzun sürerse yada balgamlı, kanlı veya kötü kokulu öksürük,
yüksek ateş gibi belirtiler ortaya çıkarsa bir sağlık çalışanını görün çünkü altında yatan başka bir enfeksiyon
olabilir.
ÖKSÜRÜK
Öksürük vücudun balgam ve zararlı canlıları atarak akciğeri ve boğazı temizleme yoludur. Bu yüzden
öksürüğü bitirmek için ilaç almayın ama balgamı azaltmaya çalışın.
 Sıcak buhar soluyun. Sıcak suyla dolu bir kase yada leğen alın ve başınızı bir havluyla kapatın.
Buharın içinde günde iki defa 10 dakika derin nefes alın. Okaliptüs,nane yada kekik yaprakları
ekleyebilirsiniz fakat sıcak su tek başına da yeterli olur.
 Soğan çayı yada öksürük şurubunu belirtileri azaltmak için kullanabilirsiniz. (Ek-1 e bakınız.)
 Bol su yada diğer sıvılardan için.
BOĞAZ AĞRISI




Boğaz ağrısına genelde soğuk algınlığı veya grip yol açar ve normalde ciddi değildir. Bununla beraber
birkaç hafta devam ederse bir sağlık çalışanını görün. Aşağıdakiler boğaz ağrısını azaltabilir:
Bir limon kesin ve balla karıştırın ve gerektiği sürece bir kaşık dolusu alın.
Güçlü bir su-tuz karışımı hazırlayın ve günde birkaç kez gargara yapmaya çalışın.
Boğaz ağrısı için çay ve bitki ekstreleri hazırlayın (ek-1 e bakın) ve belirtiler sürdüğü sürece kullanın.
ATEŞ




Bol sıvı için.
Islak bir bezle vücudunuzu silerek serinletin.
Ateşi azaltmak için geleneksel tarifler kullanın neem çayı gibi(ek-1 e bakın). Aspirin
yada
parasetamol kullanabilirsiniz ama güvenli doz alımı için talimatları dikkatlice okuyun önce -özellikle
çocuklara verirken.
Mide ve böbrek sorunları olan çocuk yada yetişkinlere aspirin vermeyin.
ÖZET 4
İSHAL
Bir insan günde üç yada fazla sulu dışkı yaparsa ishal olmuş demektir. İyi beslenme ishali önleyebilir ve
kontrol altına alabilir.
İshal olunca yemeyi kesmeyin;bol sıvı için
 Kaybolan sıvı yerine koymak için bol sıvı alın -günde en az sekiz bardak -.
 Çorba, sulandırılmış meyve suyu veya ağızdan yerine koyma sıvısı(ORS) için.
 Yumuşak sebzeler ve meyveler, tahıl lapası, pirinç, muz, mango, papaya ve sulu rafine edilmiş pirinç,
patates yada arpalı et yemekleri gibi yumuşak, ezilmiş haşlanmış yiyecekler yiyin. Yumuşak
sebzelere meyve, kabak, balkabağı, havuç sebze çorbası dahildir.
 Beyaz pirinç, mısır, beyaz ekmek, şehriye ve patates gibi rafine yiyecekler yiyin.
 Sebzeleri pişirirken ve meyve yerken kabuklarını soyun ki daha iyi tolere edilsin.
 Problem yaratırsa, yağ kullanımın azaltın. Az yağlı yada yağsız yapın yemeklerinizi ve etlerin
görünen yağlı kısımlarını ve derilerini atın.Kızartmak yerine haşlamayı tercih edin..Öte yandan yağ
önemli bir enerji kaynağıdır ve geçerli bir gereklilik olmadığı sürece tam anlamıyla
uzaklaştırılmamalıdır.
 Baharatlı yiyecekler ve olmamış yada asidik sebzeler gibi ishalinizi kötüleştiren yemekler yemeyin.
 İshali durdurmak için ilaç tedavisi almadan bu konuyu bir doktor yada sağlık çalışanı ile görüşün.
Eğer ishal üç günden uzun sürer, ateş çıkar, dışkıda kan olur yada çok halsiz olursanız bir sağlık çalışanından
yardım alın.
Gündüz ve gece boyunca ve her tuvaletten sonra olabildiğince çok sıvı alın. Bir yetişkin günde bir buçuk litre
yada sekiz bardak suya ihtiyacı vardır. Bu ciddi ishal vakalarda günde üç litreye kadar çıkabilir.
Şekil1
Ağızdan su tamamlama içeceğini hazırlama
Paketten:paketin üzerinde yazan miktarda temiz suya paket içeriğini dökün ve eritin.
Şekil2
Şeker ve suyla:
Bir litre temiz suya yarım çay kaşığı tuz ve 8 çay kaşığı şeker koyun ve iyice karıştırın.bu suyun tadı göz
yaşının olduğundan daha fazla tuzlu olmamalıdır.
Şekil3
Toz haline getirilmiş tahılla:
Bir litre temiz suya yarım çay kaşığı tuz ve sekiz çay kaşığı toz halinde tahıl ekleyin.Pirinç en iyisidir ama
buğday unu ,mısır,süpürge darısı veya patates püresi de kullanılabilir.Sıvı çorbası yada sulu lapa oluncaya kadar 5-7
dakika arası bunu kaynatın ve hızlı bir şekilde soğutun..
ÖZET 5
Aç olmadığınızda iştahınızı geri kazanmanın en iyi yolu yemek yemektir.










İştahınızı kaybedebilir veya yiyeceklerin tadı ve şeklinin farklı olduğunu bulabilirsiniz; bu genelde
hastalık sırasında olur.
Hoşlandığınızı bulana kadar değişik yiyecekler deneyin ve karışık bir diyetinizin olmasına çalışın.
Küçük ama sık öğünler yiyin. İştahınız ne zaman olursa o zaman yiyin.-öğün zamanları konusunda
sert olmayın.
İştahınızın yerine gelmesine yardım edebilecek tarifler kullanın.
Gün boyunca bol su, süt, yoğurt, çorba, bitki çayları yada meyve suları için. Özellikle yemek sonrası
veya aralarda için- yemek öncesi ve sırasında fazla içmeyin.
Yemeklerinize aromalar katarak onların görünüm ve tatlarının ilginç olmasını sağlayın. Bunun için
limon suyu sıkabilir veya kakule,tarçın,kişniş,çöre otu gibi baharatlar deneyebilirsiniz.
Gazlı içecek, bira ve midenizde gaz yapabilecek ve size dolgunluk hissi verebilecek karnabahar,
brokoli ve fasulye gibi yiyeceklerden uzak durun.
Yemeklerden önce ağzını yıkamanız size yemeklerin tadını daha taze hissettirecektir
Yürüyüş gibi hafif egzersizler yapın. Temiz hava teneffüs etmeniz iştahınızı arttırır.
Ailenizle yada arkadaşlarınızla beraber yiyin. Yatakta kalmak zorundaysanız onlar size yatak yanında
eşlik etsinler.
ÖZET 6
BULANTI VE KUSMA
Bulantı ve kusma ile başa çıkmak ;




Bazı ilaçlarla bulantı hissini giderebilirsiniz. Ancak bulantınız geçmezse sağlık çalışanlarından yardım
isteyin.
Yemek yerken oturun. Yemeklerden 1-2 saat sonrasına kadar uzanmamaya çalışın.
Yemeklerden sonra az sıvı tüketin.
Kendi yemeklerinizi kendiniz pişirmeye dikkat edin, çünkü yemek hazırlarken oluşabilecek kokular
sizin bulantı hissinizi tekrar başlatabilir. Yemek pişirmesi için başkasından yardım alın.
Yenilecek ve içilecekler;
Eğer kusuyorsanız su , çorba
içiniz. Yumuşak gıdalar tüketin kusmanız geçince tekrar
katı gıda
tüketebilirsiniz. Bulantı hissinizi, taze portakal ve ya limon kabuğunu koklayarak ve ya sıcak suya limon suyu koyup
içerek ya da baharatlı sıcak çay ile dindirebilirsiniz.
Sakıncalı yiyecekler;
Yağlı, ağır ve çok tatlı yiyecekler bulantı hissinizi kötüleştirebilir. Bir çeşit yemeğinizi diyetinizden çıkararak
nasıl bir değişikliğe neden olduğunu anlamaya çalışın. Eğer o yiyeceğinizi almayınca daha iyi hissediyorsanız tekrar
almaktan sakının. Bunun için bir kural yoktur kendiniz için en iyisini kendiniz bulacaksınız.
ÖZET 7
AĞIZ VE BOĞAZ AĞRISI, AĞRILI YEMEK YEME;
Genel öneriler;





Yumuşak, ezilmiş, kaygan ve ıslanmış yiyecekleri, avokado , ezilmiş bal kabağı, muz , yoğurt, kremalı
sebzeler , çorba, makarna ve ufak doğranmışları tüketin.
Sıvı içecekleri içmek için kamış kullanın.
Diş etleriniz ağrılıysa ve dişlerinizi fırçalamıyorsanız bikarbonatlı soda su ile ağzınızı çalkalayın.
Yeşil Mango dan bir parça çiğneyin , kivi ve ya yeşil papaya ağrı ve rahatsızlığınızı giderebilir.
Baharatlı çaylardan , lahana ve ya yoğurt tüketin.
Sakınılacaklar;





Çok baharatlı, tuzlu ve acı yiyecekler.
Asitli ve ya çok ekşi yiyecekler den (portakal, limon, sirke, ananas,domates gibi) kaçının.
Çok sıcak ve ya çok soğuk yiyecek ve içecekler den sakının . oda sıcaklığında saklayın.
Çok fazla çiğnenmesi gereken pişmemiş sebzeler ve ya sert ve yutulması güç olan fıstık ezmesi gibi
yiyecekler den kaçının.
Eğer mantar (candida) teşhisi konulduysa şekerli yiyecekler den ve içecekler den kaçının çünkü şeker
durumu daha da kötüleştirebilir.
ÖZET 8
SOĞUK ALGINLIĞI,ÖKSÜRÜK ,BOĞAZ AĞRISI VE ATEŞ;



Soğuk algınlığı;
Biraz su ve ya diğer sıvı içecekler den için ve biraz dinlenmeye çalışın .
Bitkisel çaylar dan için.
Soğuk algınlığınız bir haftadan daha uzun sürerse ve ya yüksek ateşiniz ya da bol balgamlı öksürüğünüz
olursa sağlık çalışanına görünün.
Öksürük;



Öksürük ,akciğerleri ve boğazı temizlemek balgam ve mikroplar dan arındırmak için yapılmaktadır.
Sıcak buğulama yaparak soluyun. Bir kaseye sıcak su ilave edin ve başınızı bir havlu ile kapatın. 10 dakika
buğu içinde derin nefes alıp verin .bunu günde iki kere yapın. Sıcak suyun içine okaliptus , nane ve ya
kekik koyabilirsiniz.
Semptomlarınızı hafifletmesi için evde yapılan öksürük şuruplarını deneyin.
Boğaz ağrısı;


Limonu ezin ve bal ile karıştırın gerekli olduğunda bir yemek kaşığı alın.
Bitkisel çayları deneyin.
Ateş;



Biraz sıvı için
Ateşinizi düşürmek için ıslak havlu ile vücudunuzu temizleyin. Bitkisel çaylar hazırlayın
Aspirin ya da Parasetamol alabilirsiniz .yalnız güvenli dozlar da almaya dikkat edin. Çocuklar, mide ve
böbrek problemi olan yetişkinlere vermeyiniz.
BÖLÜM 7
HIV/AIDS’Lİ İNSANLARIN BAKIMINI YAPMAK
Bu el kitabı HIV/AIDSli insanların ev bakımındaki yiyecek ve beslenmesini konu alır. Beslenme ihtiyaçları
diğer birçok ihtiyaçla beraber yer alır. Girişte bahsedildigi gibi, beslenme eğitimi, insanın iyilik halini oluşturacak
sağlık hizmetleri, ekonomi, sosyal destek ve özellikle pozitif bir yaşam gibi diğer öğelerle birlikte sağlanmalıdır. Bu
bölüm beslenme eğitiminin HIV/AIDSli insanlar kadar onlara bakan insanlar icin de önemli oldugunu vurgulayan
bazı anahtar sosyal destek mesajlarını özetliyor.
Kendine bakmak- HIV/AIDS'li insanlarla yaşayanlara öğütler
Beslenme eğitimi iyi ve pozitif yaşamı destekleyen diğer öğütlerle beraber yer alır. Aşağıda kendinize iyi
bakmak için genel tavsiyeler yer almaktadır:
* Vücut fazladan dinlenmeye ihtiyaç duyar. Her gece sekiz saat uyumaya dikkat edin. Yorulduğunuz zaman
dinlenin.
* Çok endişelenmemeye bakın. Stres bağışıklık sisteminize zarar verebilir. Daha fazla rahatlayın.
Ailenizle, arkadaşlarınızla birlikte olun. Hoşlandığınız şeyleri yapın., örneğin müzik dinleyin,
kitap okuyun.
* Kendinize iyi davranın. Pozitif bir tavır içinde olmaya çalışın. İyi hissetmek sağlıklı olmanın bir parçasıdır.
* Hafif egzersizler yapın. Yapmaktan hoşlandığınız bir çeşit egzersiz seçin.
* Destek ve iyi öğüt alın. Sağlık çalışanlarından fikir alın. Birçok tıbbi problem tedavi edilebilir.
* Yardım isteyin ve size önerildiği zaman kabul edin.
* Sigara içmeyi bırakın. Akciğerlerinize ve vücudun bir çok organına zarar verir ve infeksiyonların vücudunuza
saldırmasını kolaylaştırır.
* Alkol vücuda özellikle de karaciğere zararlıdır. İnfeksiyona duyarlılığı arttırır ve vücuttaki vitaminleri yok eder.
Alkolun etkisi altında güvenli seks yapmayı unutabilirsiniz.
* Gereksiz ilaçlardan sakının. Genellikle istenmeyen yan etkileri vardır ve beslenmeyi bozabilirler. Eğer ilaç
alıyprsanız, prospektüslerini dikkatlice okuyunuz.
HIV/AIDSli Bir İnsan ile İlgilenmek
HIV/AIDSli insana bakanlar ailenin bir üyesi, komşu veya arkadaş olabilirler. Bu kolay bir iş değildir ve
HIV/AIDSli bir insan ile oturan, onu hazirlayan, ona yemek pişiren yada sunan herkesin desteğe ihtiyacı vardır.
Görev, hasta bir insanın ihtiyaçlarını gidermeyi ve bunları ailenin diğer üyelerinin ihtiyaçları ile dengelemeyi
gerektirir. Çok fazla yardım fazla koruyuculuk gibi görünüp, kişinin gururunu kırabilir, bağımsızlığını ve kendine
güvenini zedeleyebilir. Aynı zamanda çok az yardım da bu insanların iyi beslenememesine ve infeksiyonlar
karşısında savunmasız kalmasına neden olabilir.
Öneriler
* HIV/AIDSli insanla vakit geçirin. Kilosunu sabit tutacak, arttıracak veya hastalıkları ile mücadele edecek
yiyecekleri onlarla tartışın. Hangi yiyeceklerden hoşlandığını veya hoşlanmadığını öğrenin. Yemeklerinin planlanma
aşamasına onları da dahil edin.
* Kilolarına dikkat edin. Eğer mümkünse, düzenli bir şekilde tartın ve kaydını tutun. Beklenmeyen bir kilo kaybında
harekete geçin.
* Aldıkları ilaçları kontrol edin. Prospektüslerini dikkatlice okuyup, beraber yenilmemesi gereken yiyecekleri ve
yan etkilerini öğrenin.
* Cesaret verici ve sevgi dolu olun. Eğer yemeklerini günün belli bir saatinde yemek isterlerse bunu
gerçekleştirmeye çalışın. Aniden daha önceden sevdikleri bir şeyi sevmemeye veya yapılan yemeği beğenmemeye
başlayabilirler. Bu kapristen değil, hastalığın tat duyusunda yaptığı ani değişikliklerdendir.
* Yemenin öneminden bahsedin ve sık sık yemek yemeleri için cesaretlendirin, ama yemek yemeye zorlamayın. Bir
seferde çok fazla yemek vermeye çalışmak reddetmelerine neden olabilir.
* Eğer yataktan çıkamayacak kadar hastalarsa, yakınlarında içecek ve atıştıracak birşeyler olmasına özen gösterin.
* Gözlemci olun. Evde hijyen problemlerinin olmamasine ve yeterli yemeğin olmasına dikkat edin.
* Eğer yalniz yaşıyorsa, sizin aileniz ile beraber yemek yemek üzere evinize davet edin. Cevredeki diger insanlarin
onu ziyaret etmelerini veya dısarı davet etmelerini sağlamaya çalışın.
HIV/AIDSli insanların bakımından sorumlu insanların kendi sorunları, endişeleri ve kendileri ve ailelerinin
sağlığı açısından gelecek korkuları olabilir. Önemli olan kendilerine iyi bakmaları, yeterli derecede dinlenmeleri ve
bu zorlu görevlerini devam ettirebilmek için gerekli bilgi ve desteği alabilmeleridir. Aşağıdaki mesajlar ne kadar
vurgulansa azdır.
* HIV/AIDS yiyecek ve içecek ile bulaşmaz.
* HIV/AIDS yemek, tabak çanak gibi malzemelerin paylaşılması ile bulaşmaz.
* HIV/AIDS insanların birbirine dokunması, sarılması, el sıkışması ile bulaşmaz. HIV/AIDS ile yaşayan bir insanla
vücut temasından kaçınmanın hiç bir anlamı yoktur.
ÖZET 9
Kendi kendine bakım
Pozitif yaşam
 Vücudunuz fazladan dinlenmeye ihtiyaç duyar . Her gün 8 saat uyumaya çalışın. Yorgun olduğunuzu
hissettiğinizde de dinlenmeyi ihmal etmeyin.
 Çok fazla üzülmemeye çalışın. Stres bağışıklık sisteminizi zayıflatabilir . Daha fazla gevşeyin. Bunu daha
çok sevdiklerinizle yapın. Sevdiğiniz şeylerle uğraşın. Müzik dinleyin, kitap ya da gazete okuyun.
 Kendinizle barışık olun , iyi davranışlarınızı sürdürün . Kendinizi iyi hissetmeniz aslında sağlıklı olmanın
bir parçasıdır.
 Hafif egzersizler yapın, hoşlandığınız egzersizleri seçin.
 Destek ve iyi tavsiyeler edinin . Sağlık çalışanlarından bilgi ve yardım isteyin . Böylece bir çok sağlık
sorununuz çözülür.
 Yardım isteyin ve teklif edilen yardımları kabul edin.
 Sigarayı bırakın . Sigara akciğerlerinize zarar verir ve enfeksiyonlara daha açık olmanızı sağlar.
 Alkol vücudunuza zararlıdır . Sizin güvenli seks yapmanızı engelleyebilir.
 Gereksiz ilaç tüketiminden kaçının, yan etkileri sıktır ve besinlerle etkileşime girebilirler. Eğer ilaç
almanız gerekirse de prospektüsünü dikkatlice okuyunuz.
ÖZET 10
HIV/AIDS’lilerin bakımı;
HIV/AIDS li birinin bakımı kolay değildir. Dinlenmenizin yeterli olmasına dikkat edin birkaç saat ara
verin . Arkadaş ve aile üyelerinden yardım alın.
 AIDS'lilerle vakit geçirin. Almaları gereken besinleri belirleyin, kilo almalarını sağlayın, hastalıklarını
nasıl kontrol edeceklerini gösterin. Hangi besinleri sevdiklerini öğrenin. Kendi yemeklerini hazırlamaları
için onlara fırsat tanıyın.
 Kilolarını sürekli kontrol edin. Mümkünse onları düzenli tartın. Beklenmedik kilo kayıplarına dikkat edin.
 Aldıkları ilaçları kontrol edin. İlaç porspektüslerini okuyun ve ne zaman, hangi ilaçlarını, hangi besinlerle
almaları gerektiğini ve hangi yan etkileri olabileceklerini araştırın.
 Onları sevin ve sürekli cesaretlendirin. Eğer günün herhangi bir saatinde kendi istedikleri bir yemek varsa
onu hazırlayın.
 Yemek yeme alışkanlığı üzerinde durun, yalnız asla yemeleri için zorlamayın. Bir seferde fazla yemek
verilmesi onların yemek yemekten soğumalarına neden olabilir.
 Eğer yataktan kalkamayacak kadar hastalarsa bir şey yiyip içtiklerinden emin olun.
 Sürekli onları izleyin. Evin temiz olmasına, herhangi bir hijyen problemi olmamasına özen gösterin.
 Eğer bu kişi yalnız yaşıyorsa ev yemeği için onu davet edebilirsiniz. Diğer insanların da onları ziyaret
etmesini sağlayın.
BÖLÜM 8
BİTKİSEL TEDAVİ ve İLAÇLAR
Burada sunulan tavsiyeler, bitkisel tedavi ve ilaçlar hakkında HIV/AIDS’le yaşayan insanların bilgilerine
dayanmaktadır. Bu tüm bitki ve ilaçların bütün insanların üzerinde aynı etkiye sahip olduğunu göstermez.
Yerel gelenek ve kültüre dayanmak üzere, bir çok millet kendi beslenme ve sağlık bilgisine sahiptir. Bu
geleneksel inanışlar ve bir çok mevcut geleneksel korunma yolları iyi anlaşılmalı ve bu konuda duyarlı olunması
gerekir. Bunlar genel tıbba bir alternatif oluşturmakta ve bir çok insan için sahip oldukları tek seçenek halini
almaktadır. Dışarıdan gelen, insanların kabullenebileceği sağlık tavsiyeleri kültürel pratikle ve geleneksel tavsiye
sunanlarla karşılaştırılacaktır. İnsanlar, eğer kabul ettikleri tavsiyeler değişiklik yaratıyorsa veya yarar sağlıyorsa
bunu kabullenecektir.
Bazı geleneksel inanışlar ve yemek adetleri kullanışlı olmayabilir. Geleneksel uygulamaların ne zaman ve niye
takip edilmemesi gerektiği bilinmeli ve bunlar hem HIV/AIDS’le yaşayanlara hem de geleneksel sağlıkçılara
anlatılmalıdır. Bununla beraber kabul edilebilir, etkili ve ucuz ilaç sunan yararlı geleneksel uygulamalar
belirlenmeli ve teşvik edilmelidir.
Geleneksel Tedaviler: Yöresel Teşvik Yaklaşımı
Geleneksel tedaviler bölgeden bölgeye büyük farklılıklar göstermekte ve genelde bir bölgeye özel olmaktadır.
Bununla beraber yöresel bilinen ve kullanışlı tedaviler buraya dahil edilmeli, avantaj ve dezavantajları
tartışılmalıdır. Kliniklerden, sağlık merkezlerinden, yerel HIV/AIDS kuruluşlarından ve destek
organizasyonlarından bilgi edinilebilir. Bazı ülkelerde geleneksel sağlık kuruluşları da ek bilgilere sahip olabilirler.
HIV/AIDS’li insanlar sıklıkla hastalıkla mücadele konusunda umutsuzluğa düşmektedirler. Bir çoğu sağlıklı
kalmak ve uzun yaşamak umuduyla herhangi bir şeyi denemeye isteklidir.
HIV/AIDS geleneksel bir hastalık değildir ve geleneksel tedavilerin HIV ‘ı tedavi ettiğine ve AIDS ‘i
iyileştirdiğine dair bugüne kadar bir kanıt yoktur. Bununla beraber kesin bazı geleneksel ilaçlar AIDS ‘in bir
parçası olan fırsatçı enfeksiyonların bir çok belirtisini tedavi etmede yardım edebilirler. Bazı ilaçlar şüphesiz
yardımcı olmasına rağmen bazıları tehlikeli olabilir, çünkü bunlar yarardan çok zarar verirler, pahalıdırlar, yiyecek
parasını kısıtlarlar ve belli yiyeceklerden uzak durulmasına sebep olurlar. Bu yüzden her zaman bir sağlık görevlisi
yada beslenme uzmanı ile bu konu tartışılmalı ve az yemek alımı ve kilo kaybına yol açabilecek oruç tutmak gibi
herhangi bir tedavi ve uygulamadan kaçınılmalıdır.
Bitki ve Baharatlar
Bitki ve baharatlar sindirimi kolaylaştırabilir. İştahı uyarabilir ve yiyeceklerin uzun ömürlü olmasına yardım
edebilirler. Tabloda HIV/AIDS’le yaşayan insanlar tarafından kullanılan bitkiler ve yararlı yanları verildi. Etkiler
tüm insanlar için aynı olmayabilir. İnsanlar bu bitkileri deneyebilir ve kendileri için yararlı olup olmadığına karar
verebilir. Ayrıca kendi ülkenizde kullanışlı olduğunu bildiğiniz diğer bitkisel ilaçları buna ekleyebilirsiniz.
Unutmayın ki tüm bitki ve baharatları belli miktarlarda kullanmalısınız. Bu sınırları aşmanız problemlere yol
açabilir ve zehirli etkisi ortaya çıkabilir. Hem fazla kullanmakla onların fonksiyonunu arttırmış olmazsınız. Bunlar
sağlıklı beslenmenin yerini almamalı ve sağlıklı ve dengeli diyet yerine kullanılmamalıdır.
ŞİKAYET
BİTKİ
HIV/AIDS’li insanların bulduğu
faydalar
Nasıl kullanılmalı
Öd ağacı
Kabızlığın azalmasına yardım eder
Fesleğen
Bulantıyı azaltır,sindirime yardımcı
olur,ağız yaralarında mikrop önleyici
fonksiyonu vardır.
Aynı safa
çiçeği
Çiçek kısmının mikrop öldürücü,iltihap
önleyici ve iyileştirici etkisi vardır. Üst
sindirim yolu enfeksiyonuna karşı
yardımcı.
Sindirim sorunları,ağrı,ishal,
bulantı,kusma ve iştah kaybında
İştahı uyarır,enfeksiyona karşı
yardımcı,ülser ve bağırsak iltihaplarını
iyileştirir.
Sindirime yardımcı olur ve bulantıyı
azaltır.
Kakule
Hint biberi
Sarı papatya
Tarçın
Karanfil
Kişniş otu
Okaliptüs
(sıtma otu)
Çörek otu
Sarımsak
Zencefil
Soğuk algınlığına , soğuk algınlığı ve
gripten sonraki halsizliğe iyi gelir. Soğuk
hissettiğinizde, ishalde ve bulantıda da
kullanılır. İştahı uyarır. Sindirim sularını
uyarır ve bağırsak hareketlerini arttırır.
İştahı uyarır. Zayıf sindirim, ishal,
bulantı ve kusmaya karşı etkili.
İştahı arttırır,mide gazını azaltır. Bakteri
ve mantarları kontrol eder.
Bakteri karşıtı etki özellikle akciğerde
bronş iltihabı sırasında. Okaliptüs yağı
kan akımını arttırır ve iltihap belirtilerini
azaltır.
İştahı arttırır, mide gazına yardımcı ve
gaz atımında yardım eder.
Ekstresini kullanın.Kaynatın ve
konsantre suyunu için.Belirli
miktarda için . Kramp veya ishal
yaparsa hemen kullanmayı kesin.
Bulantı ve sindirim sorunları için
yiyeceklere ekleyin.Ağız
yarasında gargara olarak
kullanın.
Enfeksiyonlu yaraya tampon
yapın. Sindirim için çayını
hazırlayın.
Yemek hazırlarken ekleyin yada
çay olarak hazırlayın
Pişmiş yada çiğ yemeklere bir
tutam ekleyin.Enerji verici olarak
meyve suyu veya suya ekleyin.
Yaprak ve çiçeğinden çay
hazırlayın ve gün boyunca birkaç
bardak için
Çaya yada yemeklere
ekleyin.Özellikle zencefilli
tarçınlı çay soğuk algınlığı ve
tüberküloz için iyidir.(ek 1 deki
tarife bakın)
Çorbada, sulu yemeklerde,ılık
meyve sularında ve çayda
kullanın.
Yemeklere ekle
Ekstre ve yapraklarından çay
hazırlayın.(ek -1 deki tarife
bakın)
Baharat olarak yemeklere ekleyin
yada çekirdeklerinden çay
hazırlayın. Sınırlı miktarda
kullanın.
Çay yada enerji içeceği olarak
hazırlayın(ek 1 deki tarife bakın)
yada yemeklerde kullanın.
Bakteri, mantar ve virüs önleyici etki,
özellikle sindirim bölgesi, kalın
bağırsaklar, akciğer ve vajinada.
Sindirime yardımcı ve halsizliğe karşı
etkili. Pamukçuk, boğaz enfeksiyonu,
uçuk ve ishale karşıda etkilidir.
Sindirimi arttırır,enerji verir, ishali azaltır Yemeklerde baharat olarak
ve iştahı uyarır. Soğuk algınlığına, grip
kullanın yada çayını için.(ek-1
Limon
Limon otu
Nane
ve bulantıya iyi gelir.
Bakteri karşıtıdır ve sindirime yardım
eder.
deki tarife bakın)
Yemeklere yada içeceklere limon
suyunu ilave edin.
Sakinleştirici etkisi olduğu gibi sindirimi
rahatlatıcı ve stresi azaltıcı etkisi vardır.
İltihap önleyici etkisi var ve sindirime
yardım eder.
Çay halinde kullanın.
Neem
Ateşi azaltır.
Maydanoz
Karın ağrısını azaltır. Mide sıvılarını ve
aktivitesini arttırır. Açlık duygusu
oluşturur. Çekirdeği vücuttaki fazla suyu
atmada kullanılır.
Bulantıda, karın ağrısında ve kramplarda,
ishali kontrol etmede ve kusmayı
durdurmada kullanılır. Gerginlik ve
uykusuzlukta yardımcıdır.
Naneruhu
Kekik
Zerdeçal/sarı
kök
Mikrop öldürücü ve mantar karşıtı etki,
öksürüğü rahatlatır, iç salgıları arttırır.
Sindirimi uyarır ve sindirim sisteminde
iyi bir doğal mikroorganizma yerleşimi
oluşmasını sağlar.
Sindirime yardımcı, mikrop öldürücü,
zararlı oksijen bileşenlerine karşı etkili
Ağız yaralarında çayını yada
gargarasını kullanın. Sindirime
yardım için nane yaprağı
çiğneyin.
Taze bir dal koparın, yapraklarını
ayrıştırın ve kabuğunu suda
kaynatın;çay olarak için.kabuğu
çiğneyebilirsiniz de.
Çiğ veya pişmiş olarak
yiyeceklere ekleyin.
Yapraklarını on dakika civarı
kaynatarak çayını
hazırlayın.Yemeklere
ekleyin.(bahçede veya evin
yanındaki bir saksıda kolayca
yetiştirilebilir)
Gargara yada ağız yıkaması
olarak. Vajinaya şırınga ederek ya
da çay olarak.(özellikle sindirim
sisteminde etkili)
Pirinç ve tahıl gibi yiyecekler
içinde toz haline getirilmiş şeklini
kullanın.
EKLER
EK 1
SAĞLIKLI BİR DİYET İÇİN TARİFLER;
Aşağıdaki form HİV/AIDS’lilere beslenme eğitimi veren sosyal çalışanlar tarafından kullanılabilmektedir.
Spesifik bir komplikasyon ya da hastalık için bir veya birden fazla tarife önerilebilmesi için hazırlanmıştır.
İsim
Komplikasyon
Tarife
Notlar
Gün
BOĞAZ AĞRISI, BULANTI, KUSMA VE DİĞER SİNDİRİM PROBLEMLERİ, KİLO
İÇİN HAZIRLANMIŞ TARİFLER


ALDIRABİLMEK
Aşağıdaki tarifler HIV/AIDS'lilerde ortaya çıkan genel komplikasyonların giderilmesinde yardımcı olur.
Bütün tarifler önceden o ülkede test edilmeli, tat ve yiyecek açısından adapte edilmelidir.
HIV/AIDS’lilerin yağlı yiyecekleri (özellikle sürekli ve şiddetli ishal oluyorlarsa) sindirmede problemleri
olabilir. Bu yüzden yağlı yiyecekler modifiye edilmelidir. Bunun için çeşitli öneriler sunulmaktadır.
Fasulye ve domates (kolay ve hızlı haşlanır) 1 orta boy haşlanmış fasulye konservesi, 1 orta boy domates
konservesi veya 5 taze doğranmış domates ,maydanoz , basil yaprakları , rendelenmiş peynir.
Fasulye ve domatesleri karıştırın, kaynatın, kaynattıktan sonra kısık ateşte 10 dakika kadar pişirin. Taze doğranmış
bitkisel otları ekleyin ve servis etmeden önce rendelenmiş peyniri üstüne serpin. (Ayrıca doğranmış et veya
doğranmış yeşil yapraklar ve sebzelerde ekleyebilirsiniz.)
Fasulye çorbası;
Fasulye, su , tuz gereklidir.
Her zamankinden daha fazla su kullanarak fasulyeleri kaynatın , suyunu daha başka bir çorba daha yapmak
için saklayın , ishali olmayan aile bireylerine verebilirsiniz.
(Bunun dışında, pirinç kaynatabilirsiniz daha fazla enerji için daha fazla karbonhidrat kullanabilirsiniz.)
Biftek ve mercimek;
Bifteği doğrayın, soğan, margarin, mercimek, havuç, tuz, biber, su, ıspanak veya diğer yeşil sebzelerden, limon
suyu.
Bifteği kızartın ve doğranmış soğanı margarinle birlikte büyük bir kaba koyun. Biftek pişmeye başlayınca
mercimeği ilave edin, havuçları doğrayın, tuz ve biber ekleyin. Suyu ilave edin ve yemeğin üzerine gelecek kadar
mercimekler yumuşayıncaya kadar yaklaşık 30 dakika pişirin. Doğranmış yeşillikleri ekleyip 10 dakika kadar
pişirin. Servis yapmadan önce limon sıkabilirsiniz
Biftek Çorbası
Biftek, su, havuç, soğan, maydanoz, tuz ve biber...
Doğranmış sebzelerle birlikte bifteği iyi pişene kadar saklayın.
Havuç çorbası
Havuç, su ,tuz, tarçın.
Doğranmış havuçları haşlayın ve yumuşayıncaya kadar pişirin. Daha sonra ezip bir parça tuz ve tarçın ekleyin.
Tavuk yahnisi
Tavuk parçaları (pişmiş veya çiğ) soğan, balkabağı, su ,yeşillik.
Hafif yağda soğan ve sarımsağı kızartın. Tavuk parçalarını ekleyin. Patates, havuç ve balkabağını ekleyin ve üstünü
kavrayacak kadar su ilave edin ve kaynatın. Sebzeler yumuşayıncaya kadar haşlayın tavuk ve sebzeleri birlikte ezin ,
servis etmeden önce doğranmış sebzeleri ekleyin. Eğer ağız ağrınız varsa bu yahniyi tavuksuz pişirin ve sebzeleri
ezin tavuğu küçük parçalarda kesin ayrı pişirip en sonunda sebzeleri ilave edin.
Peynirli mısır yemeği
2 patates, 1 havuç , 1 kereviz, su , 1 konserve mısır, süt. 1 bardak rendelenmiş peynir, tuz, biber.
Patatesleri doğrayın, havuç ve kerevizi doğrayıp yavaşça 15 dakika kaynatın mısırları ilave edip 5 dakika daha
haşlayın sütü ilave edin ve kaynayıncaya kadar pişirin. Ateşten alın ve rendelenmiş peyniri ilave edin. Tuz ve biber
ekleyip servise sunun.
Enerji veren içecekler;
Birkaç baş sarımsak, su ,sut,biber.
Birlikte 10 dakika pişirin. Yavaşça soğumaya bırakın eğer tatlandırmak isterseniz bir çay kaşığı bal veya şeker ilave
edin. (Eğer ishalseniz veya sütü sindirmede probleminiz varsa süt yerine su kullanın)
Pilavlı Balık ;
Balık ,soğan,sarımsak,biber,yağ,domates,yumuşak köri tozu,sebze,su,limon suyu,kuru hindistan cevizi, reçel, tuz.
Pilav için; Pirinç, su, kuru hindistan cevizi, reçel, limon suyu, tuz.
Soğanları doğrayıp kızartın, sarımsak ve zencefili yağda rengi pembeleşene kadar kızartın. Doğranmış domatesleri
ekleyin. Balık ve sebzeyi ekleyin .Yumuşayana kadar pişirin. Gerekirse su ilave edin. Limon suyu, hindistan cevizi,
reçel ve tuz ekleyin.
Yağda sarımsak;
Ezilmiş sarımsak,sebze,yağ.
Ezilmiş sarımsağı yağa ekleyin. 3gün sıcak bir ortamda bekletin. Sarımsakları süzün. Yağını soğuk bir ortamda
saklayın ve yemek salata yaparken kullanın.
Zencefil Çayı;
Zencefil,su.
Soğuk suda zencefili ez ve 10 dakika suda kaynat. Kapaklı bir kaba süzün. Ve yemeklerden önce her gün 3 bardak
içiniz.
Sebzeli Türlü;
Yeşillik, sebze (kabak, yeşil bezelye, taze ve kuru fasulye), soğan, sarımsak, zencefil, tarçın, Arnavut biberi
(eğer acı tat isterseniz) yağ, doğranmış et (kemikli veya kıyma) su, havuç, domates, patates, limon suyu.
Doğranmış soğanı kızartın, sarımsak ve baharatı ekleyin. Soğanlar pembeleşince eti ve suyu ekleyin. Yüksek ateşte
eti yumuşayıncaya kadar pişirin. Doğramış sebzeleri ekleyin. Sebzeler pişene kadar kapağını kapatarak pişirin.
Hazırlanmadan 10 dakika önce doğranmış yeşillikleri ekleyin. Sindirime yardımcı olması içinde limon suyu ilave
edin.
Yüksek protein karışımı ;
Tavuk ,et (sakatat dahil), balık ,yağ, soğan, sarımsak, tarçın, biber, karanfil, sebze, su, limon suyu.
Orta ateşteki tavaya 2 yemek kaşığı yağ koyun. Et veya balığı küçük parçalara ayırıp soğan sarımsak ve baharatla
pembeleşene kadar kızartın. Doğranmış sebzeleri ilave edin. Ve ¼ su bardağı su ilave edin. Kapağını kapatarak
düşük ısıda 5 dakika pişirin.
(Sebzelerin çok yumuşamamasına dikkat edin) En son olarak limon suyu ekleyin.
Mercimek veya ayıklanmış bezelye çorbası;
Kuru mercimek ve ayıklanmış bezelyeler, su, sebze (havuç, patates...vs) tuz, sarımsak.
Bütün gece mercimek veya bezelyeleri suda bekleterek iyice ıslatın. Yumuşayana kadar pişirin. Doğranmış sebzeleri
ekleyin. Tuz ve sarımsağı ilave edin.
Mercimekli yulaf lapası;
Mercimek, Amerikan fıstık yağı.
Mercimekleri kızartıp ezin. Ezilmiş mercimekleri yumuşayana kadar pişirin. Fıstık yağını ekleyip karıştırın.
(Mercimek yerine fasulye kullanabilirsiniz)
Karaciğer yahnisi;
Karaciğer, sarımsak, margarin veya sıvı yağ, bal kabağı kekik, su, tuz, biber, tahıl (pirinç, buğday, mercimek
ve ayıklanmış bezelye)
Karaciğeri küçük parçalara kesin ve sarımsak ve biraz margarin veya sıvı yağ ile kızartın. Rendelenmiş bal kabağını
ekleyin. Tahılları, su, kekik, tuz ve biberi ekleyin. 1 saat kadar yavaşça kaynatın.
Ispanaklı fasulye;
Fasulye, su, tuz, soğan, sarımsak, margarin veya sıvı yağ, domates, ıspanak veya yeşillik, biber.
Bezelyeleri haşlayın. Doğranmış soğan ve sarımsağı az bir sıvı yağda veya margarinde kızartın. Doğranmış
domatesleri, haşlanmış fasulyeleri ekleyin. Doğranmış ıspanakları ve diğer yeşillikleri, biberi ekleyin. Tencerenin
kapağını kapatarak sebzeler iyi pişene kadar yavaşça pişiriniz.
Yulaf ezmesi;
Yulaf ezmesi, süt, tereyağı veya margarin, tuz , şeker.
15 dakika yulaf ezmesini süt ile pişirin. Biraz margarin veya tereyağı ekleyin. Tuz ve şeker ilave edin. Sıcak servis
yapınız. (Eğer ishaliniz veya sindirim problemleriniz varsa süt yerine su kullanabilir margarin veya tereyağının
miktarını azaltabilirsiniz)
Amerikan fıstık soslu balık;
2 soğan,margarin, zencefil, 150 gram kurumuş balık, 2 yemek kaşığı Amerikan fıstığı yağı, 1/2 lt süt, tuz ,
biber, limon suyu , 1/2 yemek kaşığı şeker.
Doğranmış soğanları margarinde kızartın. Zencefil ve balığı da ekleyip 10 dakika kızartın. Fıstık yağını da ekleyip
kıvama gelene kadar karıştırın. Tuz biber ekleyin. Limon suyu sıkın ve servis etmeden önce şeker ilave edin. Pilavla
birlikte servis edin.
Meyveli yulaf lapası;
Meyve,su veya süt,şeker.
Meyve çekirdeklerini ayırmak için süzün. Su veya sütü ekleyip 20 dakika pişene kadar kaynatın. Tatlandırmak için
şeker ilave edin.
Balkabağı çorbası;
Balkabağı, soğan, sarımsak, tarçın, yağ, su , hindistancevizi.
Balkabağı soğan sarımsağı doğrayın. Soğanları sarımsakları ve tarçını az yağda kızartın doğranmış balkabağını
ekleyin. Su ilave edip balkabağı iyice yumuşayana kadar pişirin. Üstüne hindistancevizi serpiştirerek servis yapın.
Balkabağı türlüsü;
Et ,balkabağı.
Eti ve doğranmış kabağı yumuşayana kadar haşlayın. Kabağı ezin. Eti küçük parçalara kesin ve kabağa ekleyin.
(Aynı zamanda daha fazla enerji elde etmek için karbonhidratlardan pirinç, mısır, darı da ilave edebilirsiniz.)
Ispanaklı pirinç çorbası;
Pirinç, su, tuz, ıspanak, fıstık yağı.
1 bardak pirinci 4 bardak tuzlu suya ilave edin. Tencerenin kapağını kapatarak 40 dakika yumuşayana kadar pişirin.
Doğranmış ıspanağı ekleyin. Pirinç pişince 2 yemek kaşığı yağı ekleyin.10 dakika kadar karıştırarak pişirin.
Pirinç lapası;
Pirinç, tuz, tarçın, şeker.
1 bardak pirinci 3 bardak tuzlu suya ilave edin. Tencerenin kapağını kapatarak 1 saat pişirin. Servis öncesi tarçın ve
şekeri ilave edin.
Pirinç çorbası;
Pirinç,su,tuz.
1 bardak pirinci 4 bardak tuzlu suya ilave edin. Tencerenin kapağını kapatarak 40 dakika pişirin. (Ayrıca isteğe bağlı
olarak havuç, kabak, patates veya elma, doğranmış sarımsak veya sakatat eklenebilir.)
Sebzeli omlet;
Yumurta, yağ, soğan, doğranmış lahana.
Bir tavaya sıvı yağ koyup orta ateşte ısıtın. Soğanları pembeleşene kadar kızartın. Yeşillikleri ekleyip 3 dakika
pişirin. Yumurtayı ekleyin ve karıştırıp pişirmeye bırakın.
Lahana yemeği;
Bitkisel yağ ,su, limon suyu.
Tavaya biraz yağ koyup lahanaları ekleyin. Biraz su ilave edip kapağını kapatıp 10 dakika kadar pişirin. Limon suyu
ilave edebilirsiniz. (Pirinç, buğday, mısır, darı ile yiyebilirsiniz.)
Patates çorbası;
Patates, su,tuz, rendelenmiş peynir, yoğurt.
Patatesleri soyun küçük parçalara kesin ve suda yumuşayıncaya kadar pişirin. Sonra ezin ve çorba yapmak için biraz
daha su ilave edin. Tuz, peynir ve yoğurt ekleyin. Kaynayıncaya kadar karıştırın. (Eğer ishaliniz varsa peyniri
eklemeyebilirsiniz.
Sebzeli et yahnisi;
Et, soğan, yeşil soğan, havuç, patates, yağ, su, sarımsak, tuz, biber.
Et ve sebzeyi küçük parçalara doğrayın. Et pembeleşene kadar soğan ve yeşil soğanı ekleyerek kızartın. Diğer
sebzeleri ekleyin su ve doğranmış sarımsağı ilave ederek pişirin. Tuz ve biber ekleyerek servise sunun.
Elma sosu;
Elma, su,şeker,tarçın.
Elmaların kabuğunu soyup parçalara kesip az suda haşlayın. Tencerenin kapağını kapatıp yumuşayana kadar pişirin.
Elmaları ezip püre şekline getirin ve şeker, tarçın ekleyerek servis yapın.
Avakado püresi;
Avakado, yoğurt veya süt, limon suyu
Avakadoyu püre haline getirin. Doğranmış soğan sarımsak ve domatesi de karıştırıp servise sunun.
Muzlu süt;
Muz, süt, yoğurt.
Muzları ezin süt ile karıştırın ve servis edin.
Nohutlu yemek;
1 ve ½ bardak haşlanmış nohut, su, tuz, 1 yemek kaşığı rendelenmiş soğan. 1 çay kaşığı margarin. 1 yemek
kaşığı limon suyu.
Nohutları biraz tuzlu suya yumuşamaları için koyun. Püre haline getirin. Soğan margarin ve limon suyu ekleyip
karıştırın. (Bezelyede kullanabilirsiniz) Haşlayın.
Fıstıklı sos;
½ bardak doğranmış soğan, ezilmiş sarımsak dişi, 1 ve1/2 yemek kaşığı yağ, ½ bardak kaynamış su. 1 bardak
yerfıstığı yağı ve kabuğu soyulmuş yarım limon, yarım yemek kaşığı taze rendelenmiş zencefil, bal veya şeker.
Soğan ve sarımsağı pembeleşene kadar kızartın. Süt hariç diğer malzemelerle kızartın. Sosu orta ateşte pişirin. Sütü
yavaşça ilave ederek karıştırın. Birkaç dakika daha pişirin.
Sulu lahana yemeği;
Doğranmış çiğ lahana ve su.
Lahanayı yıkayın ve 3 bardak su eklenmiş kapta ıslatın. Üstünü iyice kapatıp 2-3 gün bekletin. Suyunu süzüp
buzdolabına kaldırın. Hava kabarcığı çıkarsa içilmeye hazırdır. Sindirim sorunlarınız için günde 3 kere içebilirsiniz.
Beyaz sos;
1 yemek kaşığı margarin. 1 yemek kaşığı un ve 1 bardak süt.
Margarini bir tavada eritin. Ateşten alın ve unu ilave edin. Tekrar ateşe koyun ve pişene kadar karıştırın, yavaşça süt
ekleyip hızlıca karıştırın.
SOĞUK ALGINLIĞI ,ÖKSÜRÜK, BOĞAZ AĞRISI VE GRİP İÇİN ÇAY
En iyi yöntem çayı günde 3 kez hazırlayıp sıcak içmektir. Eğer bu mümkün değilse sabah hazırlayın ve içmek
isterseniz ısıtın veya soğuk için.
Sarımsaklı çay; (Boğaz ağrısı için)
3-4 tane sarımsak dişini doğrayıp bir bardak kaynamış suya ekleyin. 10 dakika kaynatın, kapağını kapatın ve
soğumasını bekleyin. Günde 3 kere için.
Tarçın ve zencefil çayı;(öksürük için)
½ çay kaşığı doğranmış zencefili 1 bardak kaynamış suya ekle, 10 dakika yavaşça kaynat, ¼ çay kaşığı tarçın
ekle, üstünü kapatıp 5 dakika bekleyin. Günde 3 kez için.
Limon çayı (Grip için)
Limon suyu. 1/2 bardak kaynatılmış ve soğumuş suya ekleyin. Tatlandırmak için şeker veya bal ekleyin.
Günde 3 kez 1 bardak mümkün olduğunca sıcak içiniz.
Soğanlı çay; (Burun tıkanıklığı ve akıntısı için)
¼ soğanı kaynamış suya ilave edin. Üstünü kapatın ve 5 dakika bekleyin. Süzerek soğanlarını ayırın. Günde 3
kez 1 bardak için.
Kekik çayı; (Kuru öksürük için)
¼ çay kaşığı kurumuş kekiği 1 bardak kaynamış suya ekleyin. Üstünü kapatıp 5 dakika bekletin, sonra süzün.
Günde 3 kez 1 bardak için.
Öksürük şurubu;
(Yetişkinler için)
Biraz balı limon suyu ve şeker ile iyice karıştırın . Günde 3 kez 1 bardak için. (Şeker yerine sarımsak
ekleyebilirsiniz.)
(Çocuklar için)
Biraz balı limon suyu ile karıştırıp su ilave edin. İyice karıştırın. Günde 3 kez 1 çay kaşığı verin.
Boğaz ağrısı için esans;
Esanstan dilinizin arkasına 3 damla kullanın. Boğazınızı temizlemeye yarar. Boğaz ağrınızın başlayacağını
anladığınız zaman kullanın. Boğaz ağrınız geçtikten 2-3 saate kadar kullanmaya devam edin. (Bu esansı öksürük
şurubu yapmak için de kullanabilirsiniz.)
Okaliptus esansı;
Bir şişenin içine okaliptus yaprağı doldurun ve ezin. % 40 alkol ilave edin. Havasını çıkarana kadar ezin.
Şişenin ağzını kapatın 2 hafta kadar karanlıkta saklayınız. Kullanmadan önce süzün.
Kekik esansı;
20 gram kekik yaprağını % 40 alkol’ün 100 ml ile karıştırın. Kapalı bir şişede 2 hafta karanlıkta bekletin.
Kullanmadan önce süzün.
ATEŞ
Nim çayı;
Nim yapraklarını suda kaynatıp içebilirsiniz veya nim dallarını çiğneyebilirsiniz
Ekilen yiyeceklerin avantajları;




vitaminden zengin, mineral ve protein içerir.
sindirime yardımcı çeşitli enzimler içerir.
daha çabuk pişerler.
kolay ve ucuzdurlar.
Yemek için yeni tohumlar nasıl ekilir;
Yeni saksıya dikilen tohumların filizleri,
Metodlar;








Tohumları kavanoza koyun,
Yarısına kadar su ilave edin.
Ağzını sıkıca kapatın.
Tohumları tüm gece ıslatın.
Kurutun.
Kavanozu yeni filizler çıkana kadar karanlıkta bekletin.
Sabah akşam su ile yıkayın, çok sıcaksa daha sık yapın.
Buzdolabına yerleştirin. Yemeğe hazırdır.
Böylelikle değişik filizler yetiştirip yemeklerde kullanabilirsiniz.
Tohum çizelgesi;
Tohum çeşidi
Bezelye
Amerikan fıstığı
Mercimek
Mısır
Nohut
Darı
Ayçiçeği
Kavanoz
başı
tohum sayısı
3-4 yemek kaşığı
1 bardak
1 bardak
1 bardak
1 bardak
1 bardak
1bardak
Islatma süresi
Sure
Boyları
4 saat
Bütün gece
Bütün gece
Bütün gece
Bütün gece
Bütün gece
Bütün gece
4-7 gün
1-2 gün
2-5 gün
3-4 gün
2-5 gün
2-3 gün
1-3 gün
1 cm.
-0.5-1 cm.
1 cm.
1 cm.
0.5 cm.
0.5-1 cm.
EK 2
BİR HAFTA BOYUNCA YENİLENLERİN TAKİBİ
Bu form sizin yemek alımlarınızı takip etmenizde yardımcı olacaktır. Her yediğinizi günlük kaydedin. Ve 1
hafta sonra sağlık danışmanınızla beslenme alışkanlığınızı tartışın. Bu size her hafta boyunca nasıl beslendiğinizi
gösterecektir. Eğer ishal, boğaz ağrısı, zayıflık hissederseniz bu tabloya göre besin alımınızı arttırabilirsiniz.
Haftalık çizelge
Kahvaltı
(07.00)
Pazartesi
Salı
Çarşamba
Perşembe
Cuma
Cumartesi
Pazar
Ara
(10.00)
Öğle
yemeği
(13.00)
Ara
(16.00)
Akşam yemeği
(19.00)
Ara
(22.00)
EK 3
HIV/AIDS’LİLER İÇİN GEREKLİ OLAN VİTAMİN VE MİNERALLER
Mikrobesinler
Rolleri
Bulunduğu besinler
Beyaz kan hücrelerinin yapımını sağlar.
Görme, sağlıklı cilt, diş, kemik gelişimi
İçin önemlidir. Hastalıklara karşı korur.
HIV’in ilerlemesine engel olur. Yetişkin
Ölümlerini azaltir. Bebek ölümlerini ve
yeni doğan hastalıklarını azaltır.
Bütün sarı turuncu meyve sebzelerde ,koyu yeşil yapraklı sebzelerde
Karaciger de balik yagi ,
yumurta beyazinda buluNur.
Enerji metabolizmasi için önemlidir.
Sinir sistemi için yararlıdır.
Bezelye, et, balık ve tüm
tahıllarda bulunur.
Riboflavin
Vitamin B2
Enerji metabolizması için önemlidir.
iyi görmeyi saglar,cilt sağlığı için
gereklidir.
Süt, yoğurt, et, yeşil yapraklılar ve tüm tahıllarda.
Niasin
Vitamin B3
Enerji metabolizmasi için önemlidir.
Cilt sağligi, sinir ve sindirim sistemi
için gerekli.
Süt, balık, yumurta, et,
tüm tahıllar.
Vitamin B6
Metabolizmayı dengeler.
Yağ ve protein sindirimini ve kırmızı
kan hücresi yapımına yardımcıdır.
Patates, bezelye, avakado,
lahana, tahıl, yumurta, muz,
yeşil yapraklılar, et, balık.
Folat
Yeni hücre yapımında özellikle kırmızı
kan hücreleri ve sindirim sistemi hücrelerinin yapımında
Karaciger, kırmızı et, yeşil
yapraklılar, balık, tahıl,
yumurta beyazı, avakado.
Vitamin B12
Yeni hücreler için önemlidir. Sinir hücrelerinin gelişimi için yararlıdır.
Kırmızı et, balık, deniz ürünleri,
peynir, yumurta, süt, tahıl.
Vitamin C
Vücudun kalsiyum kullanmasına yardım
eder. Damar duvarı yapımında ve kemik
yapımında etkilidir. Demir emilimini arttırır.
Antioksidandir. Protein metabolizmasi için
önemlidir.
Meyveler (portakal, limon),
lahana, yeşil yapraklılar,
sebze ,domates, patates
(tekrar ısıtmamalı ve çok
bekletilmemelidir)
Vitamin E
Hücre iskeletinin kurulmasında etkili ve
hastaliklara karşı direnç sağlar.
Lifli sebzeler, bitkisel yağ,
yerfistigi, yumurta beyazı
yeşil yapraklılar, bezelye
ve nohut.
Kalsiyum
Diş ve kemik yapımı için. Kalp ve kas
fonksiyonlari, tansiyon ve bağışıklık
sistemi için önemlidir.
Süt, yeşil yapraklılar,
karides, kuru balık, bezelye,
nohut
Vitamin A
Tiamin
Vitamin B1
İyot
Beyin ve sinir sistemi için önemli..
Balık, deniz ürünleri,
süt ve tuz.
Demir
Oksijenin kana geçmesini, eski kan
hücrelerinin elimine edilmesini ve
yeni hücre yapımını sağlar.
Kırmızı et, karaciğer, balık,
deniz ürünleri, yumurta,
yerfistığı, bezelye, tahıl,
yeşil yapraklılar, kurumuş
meyve.
Magnezyum
Kaslar, sinir sistemi, kemik ve diş
yapımında gereklidir.
Tahıl, yeşil yapraklılar,
deniz ürünleri
Selenyum
Kalp kasını güçlendirir.
Deniz ürünleri, et, karaciğer,
havuç, soğan, süt, sarımsak,
mantar, tahıl.
Çinko
Bağışıklık, sindirim sistemi için
ve vitamin A’yı taşımak için
gereklidir.
Kirmızı et, tavuk, balık, tahıl,
yeşil yapraklılar, süt,
deniz ürünleri, kabak çekirdeği,
karaciğer, yumurta beyazı.
EK 4
KİLONUZU SÜREKLI TAKİP EDİP, TARTIN.
Ayakkabılarınızı çıkararak tartılın ve hep aynı giysilerle tartılın. Yeme alışkanlığınız değişirse veya
porsiyonlarınız değişmişse veya yemek alışkanlığınız değişmişse not edin.
GÜN
YER
AGIRLIK(KG)
NOTLAR.
EK 5
HIV/AIDS İLE YAŞAYANLARA DESTEK SAĞLAYAN KURUM VE KURULUŞLAR
Bu rehberin temel amacı HIV/AIDS ile yaşayanların iletişimini kolaylaştırmak, özellikle destek kuruluşlarıyla
irtibatlarını güçlendirebilmektir.
Yardım sunabilecek resmi ve gayri-resmi kuruluşların listesi anlaşılır bir biçimde duzenlenmeye çalışılmıştır. Bu
kuruluşların belirlenmesindeki ilk adım rehberin ilk bölümünde belirtildiği üzere, yurtiçi uyum çalışmalarıyla
mümkün olacaktır. Bu bağlamda yardım istenebilecek iki kuruluştan ilki Birleşmiş Milletler bünyesindeki UNDAF,
ikincisi ise ülke Sosyal Güvenlik veya Sağlık Bakanlığı HIV/AIDS kuruludur.
Bu kuruluşların ilgi alanları;






Ülke bazında HIV/AIDS ile ilgili bilgi verebilmeleri
AIDS testleri, izlem, tedavi hakkında danışmanlık verebilmeleri
AIDS’li çocuklarla ilgili kuruluşlar
Homoseksüellerle ilgili kuruluşlar
HIV/AIDS’li insanlara süerkli bakım ile ile ilgili kuruluşlar
Ülke çapında HIV/AIDS ile ilgili bilgi ve yardım aktarabilecek kuruluşların oluşturulması
gerekmektedir
Uluslar arası irtibat için;





Amerika AIDS Birliği Araştırma Grubu (www.criany.org)
Hastalıkları Önleme Merkezi Ulusal Önleme Birliği (www.cdcnpin.org)
Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Programı
(www.unaids.org)
Birleşmiş
Milletler
Besin
ve
Tarım
Birliği,
Beslenme
(www.fao.org/es/ESN/Communit.htm)
Dünya Sağlık Örgütü HIV/AIDS Bölümü
(www.who.int/HIV_AIDS/first.html)
Bölümü
EK 6
KAYNAKÇA
Ulusal düzeyde halen HIV/AIDS rehberliği vermekte olan kuruluşlar olabileceği gibi aşağıda bazı beslenme
kaynakçaları gösterilmiştir:
Bijlsma, M. 1996. Iyimser Yaşamak: HIV/AIDS ile yaşayan kişiler için beslenme rehberi. Ikinci baskı 1997.
Yetişkin sağlığını Koruma Departmanı, Box 910, Mutare, Zimbabwe.
Sağlık Bölümü. 2001, Güney Afrika HIV/AIDS yaşayanları beslenme rehberi. Eylül. Pretoria, Güney Afrike.
Epstein, L. 1995. HIV/AIDS’liler için beslenme. Ikinci baskı. 1996. Pretoria, Güney Afrika, Hope
Productions. NAP+Secretariat, Pbox 30218, Nairobi, Kenya
FANTA Projesi. 2001. HIV/AIDS: beslenme, bakım ve destek rehberi. Washington, DC, Beslenme Teknik
Destek Projesi, Eğitim Gelişimi Akademisi.
FAO. 2001. Sahra-altı Afrikası için ulusal programları gözden geçirme. Temmuz. Roma, Birleşmiş Milletler
Besin ve Tarım Dairesi. (draft)
Gauteng Sağlık Bölümü. 1997. Ümitle Beslenmek. Sağlık Bölümü, Gauteng, Güney Afrika
Namibiya Sağlık Bakanlığı. 1999. HIV/AIDS ile iyi yaşamak: HIV pozitif insanlar için beslenme bakım.
Beslenme Bölümü, Sağlık Bakanlığı, Windhoek, Namibiya.
Piwoz, E & Preble, E. 2000. HIV/AIDS ve beslenme: Sahra-altı Afrikasında beslenme bakımı tavsiyelerine
bakış. Kasım. Birleşik Devletler Uluslar arası Gelişim Ajansı (USAID), Washington, DC. USAID, Afrika’da
aRaştırma Birliği.
Amerikan Diyet Birliği. 1993. HIV/AIDS ile iyi yaşamak: sağlıklı beslenme rehberi. 216 W. Jackson Blvd,
Chicago, IL 60606-6995, USA
Uganda Tarım Bakanlığı. 2000. Beslenme ve HIV/AIDS. Hayvancılık ve Balıkçılık Bölümü. Kumpala,
Uganda.
Werner,D. 1993. Doktorun olmadığı zaman. Hong Kong
WHO. 1992. Toplumda AIDS ile yaşamak. HIV/AIDS global programı, Cenevre, Isviçre.
WHO/UNAIDS. 1998. HIV ve çocuk beslenmesi. Karar rehberi. Cenevre, Isviçre, Beslenme Bölümü.
EK 7
SÖZLÜK
AIDS
Edinilmiş Bağışıklık Yetmezliği Sendromu.HIV’in sebep olduğu bir grup hastalık.
ARV
Anti-retroviraller. HIV virüsünün vücutta çoğalmasını engelleyen ilaçlar.
Bağışıklık sistemi vücudu dış etkenlere, özellikle de mikroorganizmalara karşı koruyan mekanizmaların tmü.
Besin
Sindirim esnasında yemeklerden ortaya çıkan besleyici değeri olan kısım.
Beslenme
Besinin vücutta kullanımı, işleyiş mekanizmalarını inceleyen bilim
Beslenme Eğitimi
En iyi sağlıklı hale uygun beslenmenin gerçekleştirilebilmesi için gerekenlein kişilere,
ailelere anlatıldığı eğitim süreci.
Beslenme Güvenliği Kişilerin her koşulda gerekli besinlerini saylayabilmeleri durumu.
Bulantı
Midesinde rahatsızlık hissi ile birlikte kendini iyi hissetmeme durumu.
Candida
AIDS’li kişileri ağızlarında sıklıkla raslanabilen bir mantar türü.
Danışmanlık
Kişilerin HIV/AIDS ile ilgili kararlar almasında ve oluşabilecek stress durumlarının
üstesinden gelinmesinde yardımcı olabilecek diyaloglar kurulması. Bu danışmanlık
özellikle koruyucu davranışı ve kişisel risklerin ortaya konmasında yardımcıdır.
Dehidratasyon
Sıklıkla diyare(ishal) sırasında ortaya çıkan vücudun dengesiz su ve tuz kaybına uğraması
durumu.
Dengeli Beslenme
Besinlerin vücut için gerekli olabilecek meyve, sebze, posalı gıdalar, yağlar, şekerler
içerecek şekilde beslenmek.
Diyare
Günde en az 3 kez sulu dışkılamak
Fırsatçı
İnfeksiyonlar
Normal kişilerde infeksiyon etkeni olmayan mikroorganizmaların HIV’li kişilerde
infeksiyona yol açmaları hali.
HIV
İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü
Malnütrisyon
Protein/enerji ve diğer besin öğelerinin eksikliği/fazlalığı sonucu oluşan duruma erilen
isim.
Palyatif ilaçlar
HIV infeksiyonunun yol açtığı belirtileri baskılayan ve kişinin daha iyi hissetmesine
yarayan ama infeksiyonu ortadan kaldırmayan ilaçlar.
Pozitif Yaşamak
HIV’li insanların normal yaşamlarını sürdürmelerin, çalışma hayatlarına devam
etmelerine, ümitsizliğe kapılmamalarına, suçluluk duymamalarına çalışmalarına destek
veren yaşam biçim.
Rafine tahıllar
Kabukları ayıklanmış mısır, buğday, pirinç gibi posası azalmış tahıllar.
Virüs
Tüm canlılarda bir çok enfeksiyondan sorumlu mikroorganizma türü. Son derece küçük
olan bu canlılar, bakterilerin aksine yalnızca canlı ortamlarda yaşamlarını
sürdürebilmektedirler.
Vitaminler
Vücut sağlığı için küçük miktarlarda gerekli olan ve doğada bulunan mikrobesin
öğeleri.
Download