Kadiri Hüsamiler Web Sitesi.. | Hz. Muhammed Mustafa (sav)

advertisement
Hz. Muhammed Mustafa (sav)
Açıklama: Hz. Muhammed Mustafa (sav) Hayatı..
Kategori: Evliyalar
Eklenme Tarihi: 19 Ekim 2010
Geçerli Tarih: 18 Temmuz 2017, 15:20
Site: Kadiri Hüsamiler Web Sitesi..
URL: http://www.husamiler.org/detay.asp?icerikID=58
Peygamber efendimiz, Peygamberlerin en üstünü ve sonuncusudur. Allahü teâlânın yarattığı
varlıkların en şereflisi Muhammed aleyhisselâmdır. Her şey O’nun hürmetine yaratıldı. O, Allahü
teâlânın resûlü, son peygamberidir. Allahü teâlâ bütün peygamberlerine ismiyle hitâb ettiği hâlde,
O’na “Habîbim” (sevgilim) diyerek hitâb etmiştir. Nitekim Allahü teâlâ bir hadîs-i kudsîde: “Sen
olmasaydın, hiçbir şeyi yaratmazdım!” buyurdu. Bütün mahlûkâtı O’nun şerefine yaratmıştır.
Allahü teâlâ kullarına râzı olduğu ve beğendiği yolu göstermek için çeşitli kavimlere zaman zaman
peygamberler göndermiştir. Muhammed aleyhisselâmı ise son Peygamber olarak bütün insanlara ve
cinlere gönderdi. Bunun için Peygamberimize “Hâtem-ün-nebiyyîn” ve “Hâtem-ül-Enbiyâ”
denilmiştir.
Her peygamber, kendi zamânında, kendi mekânında, kendi kavminin hepsinden her bakımdan
üstündür. Muhammed aleyhisselâm ise, her zamanda, her memlekette, yâni dünyâ yaratıldığı günden
kıyâmet kopuncaya kadar, gelmiş ve gelecek bütün varlıkların, her bakımdan en üstünüdür. Hiçbir
kimse hiçbir bakımdan O’nun üstünde değildir. Allahü teâlâ her şeyden önce Muhammed
aleyhisselâmın nûrunu yarattı. Eshâb-ı kirâmdan Abdullah bin Câbir radıyallahü anh; “Yâ
Resûlallah! Allahü teâlâ her şeyden evvel neyi yaratmıştır, bana söyler misin?” deyince, Sevgili
Peygamberimiz şöyle buyurdu: “Her şeyden evvel senin peygamberinin yâni benim nûrumu
kendi nûrundan yarattı. O zaman ne Levh, ne Kalem, ne Cennet, ne Cehennem, ne melek, ne
semâ’ (gökyüzü), ne arz (yeryüzü), ne güneş, ne ay, ne insan, ne de cin vardı.” Âdem
aleyhisselâm yaratılınca Arş-ı a’lâda nûr ile yazılmış “Ahmed” ismini gördü. “Yâ Rabbi! Bu nûr
nedir?” diye sorunca Allahü teâlâ; “Bu, ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed olan senin
zürriyetinden bir peygamberin nûrûdur. Eğer O olmasaydı, seni yaratmazdım.” buyurdu.
Âdem aleyhisselâm yaratılınca alnına Muhammed aleyhisselâmın nûru kondu ve o nûr onun alnında
parlamaya başladı. Âdem aleyhisselâmdan îtibâren babadan oğula intikal ederek asıl sâhibi
Muhammed aleyhisselâma ulaştı.
Muhammed aleyhisselâm hicretten 53 sene evvel Rebîülevvel ayının on ikinci pazartesi gecesi,
sabaha karşı, Mekke’de doğdu. Târihçiler, bu günün Mîlâdi sene ile 571 senesinin nisan ayının
yirmisine rastladığını söylüyor. Doğmadan birkaç ay önce babası, altı yaşındayken de annesi vefât
etti. Bu sebepten Peygamber efendimize Dürr-i Yetîm (yetimlerin incisi) lâkâbı da verilmiştir. Sekiz
yaşına kadar dedesi Abdülmuttalib’in yanında kaldı. Dedesi de vefât edince, amcası Ebû Tâlib O’nu
yanına aldı. Yirmi beş yaşındayken Hadîcet-ül Kübrâ ile evlendi. Bu hanımından doğan ilk oğlunun
adı Kâsım idi. Bundan dolayı Peygamberimize Ebü’l-Kâsım yâni Kâsım’ın babası da denildi.
Araplarda böyle künye ile anılmak âdetti. Kırk yaşında, bütün insanlara ve cinne peygamber olduğu
Allahü teâlâ tarafından bildirildi. Üç sene sonra herkesi îmâna çağırmağa başladı. Elli iki yaşında
mîrac vukû buldu. 622 yılında 53 yaşında olduğu hâlde, Mekke’den Medîne’ye hicret etti. Yirmi
yedi defâ muhârebe yaptı. 632 (H. 11) senesinde rebîülevvel ayının on ikinci pazartesi günü öğleden
evvel 63 yaşında vefât etti.
Download