Kontrolsüz hücre bölünmesi ve kanser

advertisement
VE KANSER
www.hayalkatibi.com
KONTROLSÜZ HÜCRE BÖLÜNMESI
KONTROLSÜZ HÜCRE BÖLÜNMESI
www.hayalkatibi.com
KONTROLSÜZ HÜCRE BÖLÜNMESI
www.hayalkatibi.com
KONTROLSÜZ BÖLÜNMÜŞ HÜCRELER
www.hayalkatibi.com
www.hayalkatibi.com
LENFOMA(LENF KANSERİ)



www.hayalkatibi.com

Lenf Kanseri Lenfoma Belirtileri Tedavisi
Lenfoma , onkolojik hastalıklar içinde yaşamın uzatılması ve daha kaliteli
yaşam sağlanması ve hastaların kurtarılmaları açısından daha fazla başarı
elde edilmiş bir hastalıktır. Lenf sisteminden köken alan habis bir hastalıktır.
Lenfoma öncelikle 2 gruba ayrılır. Hastaların az bir kısmı Hodgkin Hastalığı
denilen lenfoma türüne sahiptir. Çoğunluk, Hodgkin dışı (Nonhodgkin) denilen
lenfoma grubunda yer alır ve hastaya sadece lenfoma deniliyorsa genellikle bu
grup kastedilmektedir.
LENFATİK, İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN
OLUŞMAKTADIR
Lenfatik, immun sistem , vücudun enfeksiyonlara karşı mücadele etmesini
sağlayan sistemin içinde yer alır. Lenfatik sistemde lenf bezeleri denilen
boyun, koltuk altı, kasık bölgelerimizde normalde erişkinlerde genellikle ele
gelmeyen küçük yapılar vardır. Ayrıca lenfatik sisteme dahil olan organlar
vardır. Bunlar bademcikler, dalak, karaciğer, kemik iliği ve göğüs
boşluğumuzda bulunan ve çocuklukta aktif olan bir organ timusdur. Ayrıca
mide, ince barsak ve cildimiz katmanları arasında bu lenfatik yapılar yer
almaktadır. Hastalık , yukarda bulunan lenfatik yapılardaki normal hücrelerin
yerinde anormal şekil, ya da hızlı bölünme özellikleri olan hücrelerin ortaya
çıkması ile gelişmektedir. Bu hücreler ayrıca dalağa, karaciğer ve kemik iliğine
yayılma özelliği gösterebilmektedir.
www.hayalkatibi.com





www.hayalkatibi.com

HODGKİN DIŞI LENFOMALAR VE BELİRTİLERİ NELERDİR ?
En sık görülen belirti boyun, koltuk altı ve kasık bölgelerindeki lenf bezelerinin
ağrısız şişerek ele gelmesidir. Hastalarda diğer bulunabilen belirtiler ise
şöyledir; sebebi tam açıklanamayan ateş, kilo kaybı, gece terlemesi, halsizlik,
ciltte kaşıntı…. Bu şikayetler, grip gibi başka hastalıkların seyrinde de
görülebilir. Bu nedenle bu tür bulguları olan hastalarda lenfoma teşhisini
ancak doktor koyabilir.
TEŞHİS NASIL KONUR ?
Lenfoma olasılığı düşünülen hastada kesin tanı konulabilmesi için büyüyen
lenf bezinin tümünün çıkartılması ya da her hangi bir organda yerleşmiş ise
parça alınması ilk işlemdir. Yapılan bu işleme biyopsi denir. Elde edilen
dokuların patolog tarafından çeşitli işlemlere tabi tutularak mikroskop altında
incelenmesiyle tanı konur.
Hodgkin dışı lenfoma için çok farklı sınıflamalar vardır. Patolog tarafından
hangi tipi olduğu tanı raporunda verilir. Doktor hangi tedavi seçeneğini
uygulayacağına patoloji raporunda belirtilen tiplemeye göre karar verir.
GELİŞİMİ NEDİR VE NASIL YAPILIR ?
Hastada lenf bölgeleri taranmalıdır. Hastanın el ile saptanabilecek boyun,
koltuk altı, kasık vb bölgelerindeki lenf bezlerine muayene sırasında bakılır.
Elle saptanamıyan diğer bölgelerinde ise basit direkt röntgen grafileri,
ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi (BT) yada magnetik rezonans
görüntüleme (MRG) gibi çeşitli görüntüleme yöntemleri kullanılır.
Görüntüleme yöntemleri ile genellikle boyun, göğüs (toraks), karın (abdomen)
ve alt karının (pelvis) bölgeleri incelenir. Ayrıca kemik iliği biyopsisi yapılarak
kemik iliğinde yayılım olup olmadığı araştırılır.
TEDAVİSİ ?

Her lenfoma hastası için tedavi kendine özgündür. Çünkü hastalığın evresine, hücre tipine, hastanın yaşına,
hastanın tedaviyi kaldırıp kaldıramayacağına ve lenfoma tipinin hızlı yada yavaş seyirli oluşuna göre doktor
tedavinin şeklini ve verilecek ilaçları belirler.

Hodgkin dışı lenfomanın tedavisi ilaçlarla (kemoterapi), ışın tedavisiyle (radyoterapi) veya ikisi birlikte olarak
yapılmaktadır. Ayrıca hastadan kök hücre toplanarak yüksek doz kemoterapi sonrası bu kök hücreleri tekrar
hastaya verme işlemi , biyolojik ilaçlarla ve cerrahi olarak da tedavi edilebilmektedir. Bazen yavaş seyirli
lenfomalarda hastaya tedavi verilmez ve hasta belli aralarla doktor tarafından kontrol edilerek izlenir. Hastanın
tedavisine karar veren uzmanlar tıbbi onkolog ve radyasyon onkoloğu olmaktadır.

TEDAVİ YAN ETKİLERİ NELERDİR ?

Tedavi sırasında kullanılan ilaçları tipine ve dozuna göre bazı istenmeyen etkiler olabilmektedir. Bunlara yan
etkiler denir.

Hodgkin dışı lenfoma tedavisinde kullanılan ilaçların bulantı ve kusma yan etkisi genellikle hafif ve kısa süreli
olmaktadır. Saç dökülmesi bazı tedavilerde hafif bazılarında tamamen dökülme tarzındadır. Ancak tedavi bittikten
sonra 6 ay içerisinde genellikle eskisi kadar güzel saçlarınızın geri geleceği bilinmelidir. Kemoterapi sırasında kan
hücrelerinin üretim yeri olan kemik iliği de tedaviden etkilenmektedir. Bu karşımıza kırmızı küreciklerin azalması
(anemi), beyaz kürelerimizin azalması (lökopeni), enfeksiyonlarla savaşan beyaz küreler içinde önemli bir grup
olan nötrofillerin azalması (nötropeni) ve kanama olmasını önleyen trombosit denilen küçük kan hücrelerinin
azalması (trombositopeni) olarak karşımıza çıkabilmektedir. Kemoterapi böbrek ve karaciğer işlevlerini
etkileyebilir ; bu durum gerekli kan tetkikleri ile izlenir. Hastalarda iştahsızlık, damak tat alımında değişiklik, cilt ve
tırnaklarda renk koyulaşması, geçici yada kalıcı fertilite(üreyebilirlik) değişiklikleri olabilmektedir. Burada
bildirilmiş olan yan etkiler her hastada mutlaka olacak belirtiler olarak düşünülmemelidir.
www.hayalkatibi.com




www.hayalkatibi.com

Radyoterapiye bağlı yan etkiler, ışın yapılan bölge ve verilen doza
göre değişkenlik gösterir. Genellikle hastalarda radyoterapinin
ilerleyen günlerinde yorgunluk hali gelişmektedir. Hastaya
dinlenmesi, yapabildiği kadar hareket etmesi önerilir. Radyaterapi
yapılan alanlarda kıl ve saç kaybı, kızarma, kuruluk, duyarlılık ve
kaşıntı, cilt koyulaşması sık görülen yanetkilerdir. Boyun ve göğüs
bölge radyoterapisi sonrası boğazda kuruluk ve yutma güçlüğü
olmaktadır. Karın bölgesine yapılan radyoterapilerde bulantı, kusma,
ishal ve idrar şikayetleri ortaya çıkabilmektedir.
Ateş yükselmesi ve beklenmeyen kanamalar olduğunda takip eden
doktorun hastalar tarafından uyarılması gerekir.
Biyolojik tedaviler aşı tarzında (interferon) uygulanır. Bunların yan
etkileri soğuk algınlığı bulgularını andırır. Kırıklık, yorgunluk,
titreme, ateş, kas ve eklem ağrıları, iştah kaybı, bulantı, kusma ve
ishal olabilir.
Yüksek doz kemoterapi ve periferik kök hücre transplantasyonunda
yan etkiler normal dozda kemoterapi tedavisinden daha fazladır.
Hastalar kanama, infeksiyon organ yanetkileri açısından yakın
takibe alınır.





www.hayalkatibi.com

HODGKİN HASTALIĞI
Lenfomalar içinde yer alan bir alt gruptur. Diğer lenfomalara
hodgkin dışı lenfomalar denir. Hodgkin hastalığı lenfomaların
yaklaşık dörtte birini
yani oldukça azını oluşturmaktadır. Vücudumuzdaki lenf
organlarından köken alır, genellikle tek veya birkaç adet lenf
bezesinin büyümesi hasta tarafından fark edilen ilk olaydır.
RİSK ELEMENTLERİ NELERDİR?
Hastalığın sebebi tam olarak bilinmemektedir. Bulaşıcı dağidir.
Kardeşlerinde Hodgkin hastalığı olanların bu hastalığa yakalanma
riski daha fazladır. Ebstein Barr adlı virusun hastalığa yakalanmayı
arttırdığı düşünülmektedir. Hastalar genellikle 15 ile 34 yaşları
arasındaki genç erişkinlerdir.
HASTALIĞIN BELİRTİLERİ TEŞHİS VE TEDAVİLERİ
Hodgkin hastalığının belirtileri, tanısı, evrelemesi ve tedavisi
(kemoterapi ve radyoterapi) ve yan etkileri Hodgkin dışı lenfoma ile
benzerdir.
Ancak tedavide kullanılan ilaç ve şemalar, veriliş zamanları farklıdır.
Hastalığın genel seyri Hodgkin dışı lenfomalara nazaran daha iyidir.
Hastaların büyük çoğunluğu uygun tedaviyle iyileşmektedir
www.hayalkatibi.com
www.hayalkatibi.com
AKCİĞER KANSERİ



Akciğer kanser oluşumu tek bir sebebe bağlanamaz. Çeşitli
faktörler akciğer kanser oluşumunda rol oynayabilir. .
Bunların çoğu tütün kullanımıyla ilişkilidir Kanser bulaşıcı
değildir. Bazı insanların akciğer kanser olma riski
diğerlerinden daha fazladır.
Hastanın hikayesi; Bir kere akciğer kanseri olan kişinin
tekrar ikinci akciğer kanseri olma riski, hiç kanser olmamış
kişiye oranla daha fazladır. Akciğer kanseri tanısı aldıktan
sonra sigara içmeyi bırakmak, ikinci bir akciğer kanseri
gelişmesini önleyebilir.
Riskli meslekler; madenciler, tekstil, izolasyon ve tersane
işçileri, petro-kimya, baca temizleyiciler, plastik sanayi
işçileri, maden ve kaynak işçileri, çamaşır suyu üreticileri,cam
seramik,muşamba ve batarya işçileri,boya,dökümhaneler,çelik
işçileri
Akciğer kanserinden korunmanın en iyi yolu sigara içmeyi
bırakmak veya hiç başlamamaktır
www.hayalkatibi.com

Akciğer Kanserinde Risk Elementleri
www.hayalkatibi.com
Akciğer kanserine neden olan faktörlerden
bazıları şunlardır:
 Sigara
 Puro ve pipo
 Asbest
 Hava Kirliliği








www.hayalkatibi.com

Akciğer kanserinin belirti ve bulguları:
1- Bitmek bilmeyen ve zamanla daha kötüye giden bir
öksürük
2- Kalıcı göğüs ağrısı
3- Kan tükürmek
4- Nefes darlığı
5- Hırıltılı nefes alıp-vermek.
6- Sık sık zatürre veya bronşit olması ve geçmemesi
7- Boyun ve yüzde şişkinlik
8- İştahsızlık ve kilo kaybı
9- Yorgunluk
Akciğer Kanserinin Tanı Konumu

Belirtilerin nedenlerini bulmaya yardımcı olması için doktor kişinin geçirdiği
hastalıkları, tütün kullanma ( sigara,pipo,puro vs.) durumunu, çevresel veya
mesleki olarak maruz kaldığı maddeleri ve diğer aile fertlerinde kanser olup
olmadığını sorgular. Göğüs röntgeni ve bazı testler isteyebilir. Eğer akciğer
kanserinden şüpheleniyorsa balgam tetkiki ister.Bu tetkik akciğer kanserini
tespit etmek için basit ve yararlı bir testtir. Doktorun kanserden emin olmak
için akciğer dokusunu incelemesi gerekebilir.
Biyopsi ile alınan küçük bir doku parçasının patolog doktor tarafından
mikroskop altında incelenmesi kişinin kanser olup olmadığını gösterir.
Bu doku parçasını almak için bir çok yöntem vardır.
1)Bronkoskopi: İnce ve ışıklı bir tüp ( bronkoskop) hava yollarını görmek için
ağızdan sokulur, hava yolları incelenir ve buradan küçük bir doku parçası
alınır.
2)İğne aspirasyonu: Göğüsten bir iğne sokularak tümörden küçük bir doku
parçası alınması işlemidir.
3)Torasentez: Bir iğne kullanılarak akciğerleri çevreleyen sıvıdan biraz alınıp
bu örneğin incelenmesidir.
4)Torakotomi: Kanseri tanımak için tümörden bir parça almak amacıyla göğüs
kafesinin cerrahi müdahale ile açılmasıdır.



www.hayalkatibi.com

BRONKOSKOPİ
İĞNE ASPİRASYONU
www.hayalkatibi.com
TORASENTEZ
TORAKOTOMİ
www.hayalkatibi.com




Yapılan tetkikler sonucu hastada kanser saptanırsa doktor
hastalığın hangi evrede olduğunu öğrenmek isteyecektir. Bu
evrelendirme kanserin yayılıp yayılmadığını yayılmış ise vücudun
hangi bölgesine yayıldığını bulmak için yapılır.
Akciğer kanseri genellikle beyin ve kemiklere yayılır. Hastalığın
evresini bilmek doktorun tedaviyi planlamasına yardımcı olur.
Kanserin yayılıp yayılmadığını bulmak için kullanılan bazı
tetkikler şunlardır:
Bilgisayarlı tomografi
Magnetik Rezonans İncelemesi
Kemik sintigrafisi; Kanserin kemiklere yayılıp yayılmadığını
gösterir. Az bir radyoaktif madde kan dolaşımına verilir ve
anormal kemik gelişimi olan yerde toplanır.Tarayıcı denilen alet
bu alanlardaki radyo aktif seviyesini ölçer ve bunu röntgen
filmine kaydeder.
Mediastinoskopi / Mediastinotomi: Mediastinoskopi kanserin
göğüsteki lenf düğümlerine yayılıp yayılmadığını gösterir
www.hayalkatibi.com

HASTALIĞIN EVRELENDİRİLMESİ:
BİLGİSAYARLI
TOMOGRAFİ
MANYETİK REZONANS
www.hayalkatibi.com
KEMİK SİNTİGRAFİSİ
Mediastinoskopi /
Mediastinotomi
www.hayalkatibi.com

www.hayalkatibi.com

Tedavi bir çok faktöre bağlıdır. Bunlar akciğer kanserinin tipi,
hastalığın evresi ve hastanın genel sağlık durumudur. Bir çok değişik
tedaviler ve tedavi kombinasyonları tedavide kullanılır.
Ameliyat sonrası gözle görünür, tespit edilecek düzeyde kanseri
kalmayan hastalara verilen ek tedaviye adjuvan tedavi denir.
Adjuvan tedavi ameliyat sonrası gözle görülmeyen ancak geride
kalmış olması muhtemel az sayıdaki kanser hücrelerini öldürmek
amacı ile verilir. Adjuvan tedavi verilip verilmeme kararı patoloji
raporundaki özelliklere, hastanın yaşına, ve genel durumuna göre
belirlenir. Hastalar ameliyat sonrası adjuvan tedavi olarak sadece
kemoterapi veya sadece radyoterapi veya hem kemoterapi hem
radyoterapi tedavisi alabilirler. Bazen, çok erken evrede olan
hastalarda ameliyat sonrası adjuvan tedavi gerekmeyebilir.
Cerrahi Kanseri yok etmek için yapılan operasyondur. Cerrahi
müdahalenin tipi kanserin akciğerdeki yerleşimine bağlıdır.
Akciğerdeki küçük bir parçayı almak için yapılan operasyon ‘wedge’
veya ‘segmental’ rezeksiyon olarak adlandırılır.
Eğer cerrahi olarak tüm lob alınırsa (lobektomi), sağ veya sol
akciğerin biri alınırsa (pnomonektomi) olarak adlandırılır. Bazı
tümörler yerleşimi, büyüklüğü ve hastanın genel sağlık durumu
nedeniyle ameliyat edilemez.

www.hayalkatibi.com

Kemoterapi kanser hücrelerinin ilaçlarla öldürülmesidir. Genellikle birden fazla ilaçtan
oluşur. Kemoterapiyi yalnız bu konuda özel eğitimi olan hemşireler verir. Kemoterapinin
verilme sayısı kür diye ifade edilir (1. kür, 2. kür gibi) ve genellikle aynı ilaçlar 21 veya 28
günde bir tekrarlanarak verilir. Kemoterapi çoğunlukla damardan sıvı şeklinde ayaktan
tedavi merkezlerinde veya ağızdan hap olarak verilir. Bazen hastanın genel durumundaki
bozukluk , verilen ilaçlar veya ilaçların veriliş şekillerine göre hastaların tedavilerini
hastanede yatarak almaları gerekebilir. Her kür sonrası hastalar medikal onkoloji
polikliniğinde kontrol edilirler. Bu kontrollerde hastalar muayene edilir, şikayetleri
dinlenir, ilaçların yan etkileri sorgulanır ve vücuttaki diğer organlara bir zarar verip
vermediğini araştırmak için bazı kan tetkikleri istenir. Her kür öncesi kan sayımının
yapılması ve bu sayımın kemoterapiyi veren yetkili hemşirelere gösterilmesi
gerekmektedir. Bir hastanın ameliyat sonrası kemoterapi alıp almayacağını, eğer alacaksa
kaç kür alacağını patoloji raporundaki tümöre ait özellikler belirler. Ancak bu kararların
verilmesinde hastanın yaşı, genel durumu da önemli rol oynar.
Bir gün içinde 12 saatten fazla zamanını yatarak geçirecek kadar genel durumu kötü olan
hastalara kemoterapi verilmesi, yan etkilere tahammül edeme yeceklerinden uygun
değildir. Kemoterapi yapılması planlanan hastalar, ameliyat olmuşlarsa ameliyattan
sonraki 3 hafta içinde kemoterapinin başlanması tercih edilir.
Kemoterapi alan hastalar her kemoterapiden yaklaşık bir hafta kadar sonra medikal
onkoloji polikliniğinde doktor kontrolünden geçmelidir. Bu kontrolde hastalar muayene
edilir, şikayetleri dinlenir, kemoterapinin yaptığı yan etkiler değerlendirilerek gerekirse
ilacın dozunda yeniden ayarlama yapılır.
Işın tedavisi:Aynı zamanda radyoterapi de denir. Kanser hücresini öldürmek için yüksek
enerjili ışınlar kullanılmasıdır. Sınırlı her alana uygulanır ve bu alandaki kanser
hücrelerini etkiler.Radyoterapi bir tümörü küçültmeye yönelik olarak cerrahiden önce veya
kanser hücresini yok etmek için yapılan bir müdahaleden sonra uygulanabilir. Doktorlar
radyoterapiyi genellikle kemoterapi ile birlikte cerrahi tedaviye karşı birinci alternatif
olarak kullanırlar. Nefes darlığı gibi belirtilerin giderilmesi için de kullanılabilir.



www.hayalkatibi.com

Foto dinamik terapi Bu özel bir kimyasal maddenin kan
dolaşımına verilmesi ve hücreler tarafından alınmasıdır. Bu kimyasal
madde normal hücreleri hızla terk eder. Fakat kanserli hücrelerde
daha uzun bir süre kalır. Daha sonra bu hücrelere lazer ışığı
uygulanarak maddenin aktif hale geçmesi sağlanır ve hücreler
öldürülür.
Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri tedavisi:
Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri hastaları bir çok değişik yolla
tedavi edilebilirler. Tedavinin seçimi hastalığın yaygınlığı ile ilgilidir.
Cerrahi müdahale en yaygın tedavi şeklidir. Radyoterapi ve
kemoterapi de hastalığın süresini yavaşlatma ve semptomları kontrol
etmede kullanılabilir.
Küçük hücreli Akciğer kanseri tedavisi:
Küçük hücreli akciğer kanseri hızlı yayılır. Bir çok vakada hastalık
tanı konduğunda vücudun diğer bölümlerine de yayılmıştır.
Doktorlar vücuda yayılmış kanser hücrelerine ulaşmak için hemen
hemen her zaman kemoterapi kullanırlar. uygulanabilirler.Bazı
hastalara beyine yönelik radyoterapi orada kanser olmasa da
uygulanabilir. Bu tedaviye koruyucu beyin ışınlaması denir. Bu
beyinde tümör oluşmasını engellemek için verilir. Cerrahi tedavi
küçük hücreli akciğer kanserinde çok az uygulanır
www.hayalkatibi.com
www.hayalkatibi.com
Hayatını Kanserle Mücadeleye Adamış Bir
Uzman: Erkan Topuz

www.hayalkatibi.com

1946 yılında İstanbul
Yeşilköy’de doğdu. İstanbul
Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nden mezun oldu.,
1975 yılında İç Hastalıkları
İhtisasını tamamladı. 1976
yılında İstanbul
Üniversitesi Radyasyon
Onkolojisi Tıbbi Onkoloji
Biriminde çalışmaya
başladı.
Bugüne kadar Tıbbi
Onkoloji Bilim Dalı
Başkanlığı, Anabilim Dalı
Başkanlığı, Yönetim Kurulu
Üyelikleri ve İstanbul
Üniversitesi Onkoloji
Enstitüsü Müdürlüğü
yapmaktadır.
KANSERDEN KORUNMA YOLLARI

www.hayalkatibi.com
-Evde sokakta
giydiğimiz
ayakkabılarla
dolaşmamalılar. Eğer
evde ayakkabı ile
geziyorsak dışarıdan
geldiğimiz ayakkabıları
çıkartıp başka bir
ayakkabı giymeliler.
Çünkü dışarıdan
giydiğimiz ayakkabı ile
eve soktuğumuz
pestisitler kanserin en
önemli sebeplerinden
bir tanesidir. (Pestisit:
Tarım ürünleri,
kimyasallar, egzozdan
çıkan gazlar vs

www.hayalkatibi.com
-Kanserle mücadele
anne karnında
başlıyor. Anne
adayları aşırı
miktarda vitamin
almaktan kaçınsınlar.
Çünkü bilinçsizce
alınınca vitaminin
içindeki kobalt, bazı
aşırı miktarda
minareller.
www.hayalkatibi.com
-Kırmızı et alsınlar
Özellikle balıkla
beslensinler.

-Deterjan kullanınca muhakkak
eldiven kullanın. Plastik eldiven
kullanmayın
-Bulaşık makinesinde
kullandığınız deterjan da petrol
ürünüdür, kanserojendir. Ne
kadar yıkarsa yıkansın kalıntılar
kalabilir. Eğer sağlığınızı
düşünüyorsanız çıkardığınız
bulaşıkları sirkeli suyla ya da
limonlu suyla silin.
-Her türlü deterjandan kaçınız.
Devamlı olarak zeytinyağı ve
defne sabununu seçiniz.
www.hayalkatibi.com
-En tehlikeli yer halıdır. Halı
bütün pestisitleri tutar. Bu
nedenle halıların temizliğine
dikkat ediniz. Kesinlikle
deterjanla temizlemeyin. Sirkeli
su ile silin.

-Oda spreyleri doğrudan
doğruya petrol menşeli.
Zehiri soluyorsunuz.
Akciğerinize geçiyor ve
dolaylı olarak bağışıklık
sisteminizi bozuyor.
www.hayalkatibi.com
Beyaz olan her türlü iç
çamaşırınızı muhakkak
yeni aldığınızda en az 2
kere kaynatınız. Çünkü
bunlar beyazlatılmak
için kanserojen
maddelerle yıkanıyor.

-Radyasyon kronik olarak kansere en çok
yaklaştıran faktörlerden biridir.
Televizyondan çok uzak duralım.
-Çocuklarınıza haftada 2 kez balık
çorbası içirin ama içine zerdeçal koymak
suretiyle. Soğan, sarımsak ve o mevsimin
sebzesiyle yapmalısız. Çocuk anne
karnındayken bu terbiyeyi almaya
başlamalı.
-Gebeler haftada 1 kilo balık tüketmeli.
Bu miktarın üzerinde balık tüketilmesine
karşıyız. Çünkü en steril balıkta bile az
civarda civa vardır. Bu balıklar dip
balıkları olmamalı. Somon veya yüzey
balığı, Akdeniz, Ege balığı olmalı.
Marmara'nın dip balıklarını lütfen
tüketmeyiniz.
www.hayalkatibi.com
-Sebzeleri mevsiminde dondurup
saklamakta fayda var. Yalnız bir kez
çözülünce onu muhakkak pişirin. Mikro
dalgada bir kere ısıtın. Ateşte
ısıttıklarımızda ise bir kere ısıtınız.

-Çocuklarımız fastfood türü
yiyecekleri 15 günde bir yiyebilirler.
Ama haftada 3 kez yedikleri
takdirde beyin tümörlerinde,
lenfomalarda ve lösemilerde 3 kat
artış gözükecektir.
-Çocuklara meyve ve yoğurdu bol
yedirelim. Ancak yoğurdu
prebiyotik ve ev yoğurdu olarak
kullanalım. Yoğurdunuzu evde
yapın. Peynir ve çökelek fazla
miktarda yiyin. Keçi peyniri çok
faydalıdır.
-Çocuklarımızı beyaz un, beyaz
şeker ve tuzdan koruyalım.
www.hayalkatibi.com
Kanola yağı kızartma için en uygun
yağdır. Onun dışında birinci
seçeneğimiz zeytinyağdır.
Memleketimizin iftihar edebileceği
yağdır. Fındıkyağı da tercih
edilebilir.

-Amerika'daki çocukların tombul
olmasının sebebi her şeye şeker
katmalarıdır. Ucuz beslenmedir.
-Elma dünyanın en faydalı
gıdalarından birisidir.
-Plastik, bakır, alüminyum kap
kullanılmamalı. Porselen, cam ve
çelik kullanın.
www.hayalkatibi.com
-En faydalı gıdalardan birisi
cevizdir. Daha sonra fındık ve
bademdir. Ayçiçeği açık alın.
İşlemden geçmemiş olacak, kavurup
yiyebilirsiniz. Ama fındık, ceviz gibi
yiyecekleri kabuklu alın. Çünkü
içine böceklenmesin diye ilaç
sıkılmaktadır. Sonsuz faydaları
olan yiyeceklerdir. Günde bir avuç
muhakkak tüketiniz.

-Lahana, marul gibi yiyeceklerin ilk
dört kabuğunu çöpe atın. İstediğiniz
kadar yıkayın bunların üzerindeki
pestisitleri temizleyemezsiniz.
Çaresi yok.
-3 ayda bir suyunuzu değiştirin.
Çok muhteşem sularımız var ama
ne olursa olsun tabiatı rezil
ediyoruz. Satın aldığımız sularda az
miktarda da olsa kanserojen dozlar
karışabilir. Bunlar kontrollü sular
ama 3 ayda bir değiştirmek
gerekiyor
www.hayalkatibi.com
Meyvelerin üzerine parlak
görünmesi için mum sürülüyor.
Bunları hakiki zeytinyağlı
sabundan geçirdikten sonra elma
sirkeli sudan geçirin. Ya da elma
sirkesi ile ovun. Meyveyi kabuğuyla
tüketin eğer sterilse.

-Meyve suyu yerine posasıyla
tüketin. Biz kanserli hastalara
suyunu veriyoruz. Meyve
suyuna geçmeyen çok madde
posada kalıyor. Bu şekilde
kolon ve mide kanserinden
korunmuş oluyorsunuz.
-Bakır, özellikle beyin
tümörlerinde ön plana çıkıyor.
Çok iyi kalaylı olursa bu etki
azalıyor. Ama kulağınıza bakır
küpe bile takmayın.
www.hayalkatibi.com
-Plastik her yerde zehir. Plastik
bardaklar, kaplar, plastik
herhangi bir şey... Ben ona
girmiyorum bu lafı söylersem
yer yerinden oynar. Bu
plastikler ev yapımına girdiler.

-Havuzların iyi temizlenmesine
dikkat ediniz. Ozonla
temizlemek en fazladır. Aşırı
klorluysa yine kansere hazırlık
yapıyorsunuz spor yerine.
-Bütün beyazlatıcılardan
kaçınız. Çocuklarımızın
kullandığı o pırıl pırıl
bembeyaz defterler klorla
temizleniyorlar. Bunlarla
temizlenmemiş defter
kullansınlar. Kullandıkları
boyalarda da kanserojen etkisi
vardır.
www.hayalkatibi.com
-Çocuklarımızı yeşil plastik
sahalarda oynatmayınız.
Plastik çimenler sentetiktir ve
kanserojen madde alabilirler.

KANSER DALGA DALGA GELİYOR
Erkan Topuz, yaptığı açıklamalar nedeniyle bir takım
sektörleri zor duruma soktuğu eleştirileri için ise, "Benim
için insan sağlığı birinci plandadır. Ekonomi ikinci
plandadır. Bir insanın kanser olması durumunda devlete
ve millete verdiği zarar milyarlarca dolardır. O yüzden
dikkatli olduğunuz takdirde ekonomiye de katkınız olur.
Aslında ben bunları anlatarak Türkiye'nin ekonomisini de
kurtarıyorum farkında değiller" diye konuştu.
www.hayalkatibi.com
Prof. Dr. Erkan Topuz, verdiği şu çarpıcı bilgi ise kanserin
boyutlarını açıkça ortaya koymaktaydı: "Kanser dalga
dalga geliyor. 2020 yılında 20 milyon insan kansere
yakalanacak. Ama eğer bunları yaparsak belki bunu 15
milyona indirebiliriz. O yüzden gözümüzü açalım. Bu iş
çocukluktan başlıyor. Çocuklarımıza bu terbiyeyi vermek
zorundayız. Ailedeki çocuk annesini taklit eder. Anne ne
yiyorsa çocuk da onu yer."
Download