5 Bu anlaşmaların benzerleri Kenan Evren döneminde de

advertisement
T.B.M.M.
B:87
2.8.1996
0:5
Bu anlaşmaların benzerleri Kenan Evren döneminde de imzalanmıştır. Onun için, bu tartışma­
ların, bu karşılıklı çekişmelerin yersiz olduğu kanaatindeyim. Burada, hiçbir şey olamaz, Türkiye
bir hukuk devletidir, ortada Anayasa vardır. Birçok ülkelerle anlaşmalar yapılmıştır; anlaşmalar,
gerekli görüldüğünde bozulabilir de; yani, illa anlaşma, kayıtsız şartsız bağlandık anlamına gelmez,
yarın Meclis kaldırabilir, böyle bir sakınca olduğu zaman, onu da kaldırabilir; kaldı ki, Anayasa­
mız yürürlüktedir.
Bu duygu ve düşüncelerle, daha fazla zamanınızı almamak için, saygılar sunuyor, teşekkür
ediyorum. (ANAP ve RP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bütün.
Gruplar adına konuşmalar bitmiştir.
Şahsı adına Sayın İbrahim Halil Çelik, buyurun. (RP sıralarından alkışlar)
Sayın Çelik, süreniz 5 dakikadır.
İBRAHİM HALİL ÇELİK (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte
olan tasarının 1 inci maddesi üzerinde, şahsım adına söz almış bulunuyorum; sözlerime başlama­
dan, hepinizi hürmetle selamlarım.
Değerli arkadaşlar, bu kanun tasarısı, İslam ülkeleri arasındaki yatırım ve ihracat işlemlerini
geliştirmek amacıyla, ihracat kredi sigortası ve reasürans işlemlerini yürütmek üzere, İslam Kalkın­
ma Bankası ile üye ülkelerin, birlikte, şer'î hükümlere göre çalışacak bir kurum kurmalarını hedef­
leyen anlaşmanın, Türkiye Büyük Millet Meclisince onaylanmasını hedeflemektedir.
Ülkemizin dışticaret ve yatırım ilişkilerinin, tüm dünya ülkeleriyle olduğu gibi, İslam ülkele­
riyle de geliştirilmesi, arzu edilen ve özendirilmesi gereken bir husustur. Anlaşmanın imzası aşa­
masında, ihtirazı kayıt konulmamıştır; ama, şimdi, biz, DYP-SHP döneminde imzalanan anlaşma­
nın ihtirazî kaydını koyuyoruz. Bu ihtirazı kaydın çıkarılmasını ve anlaşmanın olduğu gibi onay­
lanmasını, şahsım olarak istiyor ve arzu ediyorum; çünkü, uluslararası anlaşmalar, cihanşümul dü­
şüncelerle ve asgarî müştereklerle hazırlanır. Bu anlaşmanın hazırlanmasında da, bu prensipler göz
önüne alınmıştır. Üstelik, halkımız, örfî manada, İslamı hayatında yaşamaktadır. Şimdi, bunu inkâr
mı edeceksiniz? Şeriatın İslam olduğunu, kanunun Kür'an'ın hükümleri olduğunu bilmeyen karde­
şimiz var mı? Şeriat, İslamdır ve Kur'an hükümleridir. Her dinin hükümlerini kabul ediyor ama,
güzellik, İslamda ve Kur'an'da olunca, karşı çıkıyor; üstelik de altında imzası bulunanlar... 1974
yılında, Sayın Ecevit'in Başbakan, şimdiki Sayın Başbakanımız Necmettin Erbakan'ın da Başba­
kan Yardımcısı olduğu dönemde, İSEDAK'a girmişiz. 1992'de de kabul etmişiz.
Batı'ya çok özen gösterdiğimiz, özenti içerisinde olduğumuz Tanzimattan bu yana, Batı'yi
kendimize rehber edindiğimiz Demir Leydi'nin "Anılar" kitabının 343 üncü sayfasında yazdığını.
aynen okuyorum: "Yahudi, Hıristiyan değerlerine inanırım."
MÜMTAZ SOYSAL (Zonguldak) - Bize ne?!.
İBRAHİM HALİL ÇELİK (Devamla) - Kim diyor bunu? (RP sıralarından "Demir Leydi" ses­
leri) Demir Leydi söylüyor. Politik felsefenin temelini, bu değerler oluşturmaktadır. Ben de söylü­
yorum, İbrahim Halil Çelik olarak söylüyorum, benim de politik felsefemin temelini, İslam oluş­
turmaktadır. (RP sıralarından alkışlar) Avrupa'da kesimi yapılmış olan etler üzerinde "İslamî usul­
lere göre kesimi yapılmıştır" diye yazıyor. Yani, şimdi, bu ticaret anlaşmasında "İslamî hükümle­
re uyulur" ihtirazî kaydını koymanızı, ben, şahsen yadırgıyor ve bu konuda, hür irademin bana ver­
miş olduğu, inandığım düşünceyi savunabilmek için, beni Meclise gönderen Şanlıurfa'nın o yiğit
insanlarına şunu söylüyorum... (RP sıralarından "Uyumuşlardır" sesleri)
-728-
Download